#Metafizik
Explore tagged Tumblr posts
shahinelected · 4 months ago
Text
Bilmeniz gereken bazı Spiritüel Gerçekler!
#shahinelected #spiritüel #spiritüeldanışmanlık #spiritüeldanışman #ruh #ruhsağlığı #enerji #insan #astral
2 notes · View notes
biliyorsansoyle · 7 months ago
Text
"Süleyman’ın hükümranlığı hakkında şeytanların (ve şeytan zihniyetli insanların) uydurdukları yalanların ardına düştüler. Oysa Süleyman (büyü yaparak) küfre girmedi. Fakat şeytanlar, insanlara sihri ve (özellikle de) Babil’deki Hârût ve Mârût adlı iki meleğe ilham edilen (sihr)i öğretmek suretiyle küfre girdiler. Hâlbuki o iki melek, “Biz ancak imtihan için gönderilmiş birer meleğiz. (Sihri caiz görüp de) sakın küfre girme” demedikçe, kimseye (sihir) öğretmiyorlardı. Böylece (insanlar) onlardan kişi ile karısını birbirinden ayıracakları sihri öğreniyorlardı. Hâlbuki onlar, Allah’ın izni olmadıkça o sihirle hiç kimseye zarar veremezlerdi. (Onlar böyle yaparak) kendilerine zarar veren, fayda getirmeyen şeyleri öğreniyorlardı. Andolsun, onu satın alanın ahirette bir nasibi olmadığını biliyorlardı. Kendilerini karşılığında sattıkları şey ne kötüdür! Keşke bilselerdi!
2 notes · View notes
sebperest · 1 year ago
Text
Tumblr media
Bu ay da böyle geçti. Mesnevî-i Nuriye'nin Ümit Şimşek tercümesine daha evvel başlamıştım. O da hitamıyla bu aya tevafuk etti. Güzel kitaplar seçmişim. Kendimi tebrik ettim. Fosforlu Kalem'lerini çekeyim. Sonra yine kütüphane yolu görünüyor.
2 notes · View notes
radicabor · 1 year ago
Text
Fiziksel bir evrendeki metafizik yurttaşlar, metafizik evrendeki haymatloslarsınız siz. Vis Viva’nın atalete yenildiği bir kozmosta hatta Elan Vital’in aşağı doğru patladığı bir kısımda.
Kehkeşanın içindeki solucan deliklerinden geçmiş, olan biteni kavrayamamışsınız bile. Var oluşun amacını bulunca var olmayı unutanlar, Amor Fati’yi yok sayanlarsınız.
Lethe nehrinde yıkanmışlar. Atlantis gibi kaybolmuşlar. Babil’in kulelerine hapsolmuş, tanrılarını kaybetmişler.
Gök ile yerin birleştiği o yerden de profundis clamavi.
2 notes · View notes
shaman-ra · 2 years ago
Text
Şu gerçekle yüzleşin!
Sizi bugün olduğunuz noktaya düşünceleriniz getirdi; şu andan itibaren düşündükleriniz de sizi gelecekte olacağınız noktaya götürecek…
- Jeff Keller -
(Art by Morteza Kartouzian)
Tumblr media
5 notes · View notes
serhatnigiz · 3 months ago
Text
Yeni Tarz Trans-Hümaniteye Karşı Haluk Yurtsever Şahsında Eski Tarz Trans-Proletaryan-Hümaniter Sayıklamalar!
Tumblr media
Haluk Yurtsever “Bildiğimiz insanın “aşılması” mı?” başlıklı makalesinde; 1)- Trans-hümaniteyi 2)- Toplumsal insanı 3)- İnsanın öznelliğini 4)- Robotik ve teknolojik gelişmeleri 5)- Yabancılaşma kuramını 6)- “Çağcıl” bir yaklaşımla 7)- Sanayi toplumunun ve kapitalizmin geldiği aşamayı 8)- Klasik marksist bakış açısı ile ele almaya çalışmaktadır.
Trans-hümanite: aşkın-insan/post-hümanite: insan sonrası insan.
Yabancılaşma kuramı tarih içerisinde antik çağdan bu yana hem felsefi hem de diğer bilimler için işlenen bir kuram olma özelliğine sahiptir. Marx’ın yabancılaşma kuramına kattığı anlam dışında genel olarak bu kuram, din alanında kullanılan, idealist bir şekilde “insanın tanrının bir kulu olma özelliğinden yabancılaşması” olarak kabul edilmiş metafizik bir kavramdır. Dolayısıyla, bu kavram ortaya çıkışı itibariyle de din felsefesi ve teoloji ile bağlantılı bir kavramdır. İster materyalist olsun ister metafizik olsun birçok filozof bu kurama kendince bir takım anlamlar vermiştir. Marx ise bu kuramı kendisinden önceki filozoflardan farklı olarak; modern çağda emek ürünü olan somut metada cisimleşmiş artı-değere soyut emeğin yabancılaşması olarak ele almıştır.  
Marx, köleci ve feodal toplumlardaki yabancılaşma biçimlerine ilke olarak karşı olmasa da (toprağa bağlı soyut emeğin artı-nemada yabancılaşması olan feodalizm gibi) eski sınıflı toplumlardaki yabancılaşma formlarını ilkel bir yabancılaşma biçimi olarak değerlendirmiştir. Köleci artı-değer ya da feodal artı-değer biçimindeki ilkel yabancılaşma (aynı zamanda Marx bu duruma “ilkel sermaye” ismini de veriyordu) tek tek birey olan insanın soyut emeğinin metada cisimleşmesinin tam olarak gerçekleşmemesinden dolayı, yani toplumsal feodal üretimde tek tek selflerin artı-değeri nema-değer üzerinden hesaplanabildiği, emek-değer üzerinden hesaplanamadığı için, Marx bu duruma “ilkel yabancılaşma” demiştir. Başka bir deyişle, feodalizmde üretim, toprağı ekip biçen tek tek selflere bağlı değil idi; tam tersine selflerin bütününe bağlı bir üretim söz konusu idi. Aynı durum köleci sistem içinde geçerli idi. Kısacası, Marx’ın bahsettiği “yabancılaşma kuramı” tam da böyle bir yabancılaşma kuramıdır.
Fakat Yurtsever’in bahsettiği “yabancılaşma kuramı”; Marx’ın bahsettiği “feodal üretim ile kapitalist üretim” tekniklerini birbirinden ayıran, daha doğrusu feodal nema-artı-değeri ile kapitalist sanayi-artı-değeri iki ayrı artı-değer türü üzerinden ayırabilen bir yabancılaşma kuramından çok, daha başka bir şeydir. Dolayısıyla, Yurtsever makalesinde kapitalist sanayi-artı-değer ile robotik tekno-artı-değer arasındaki yabancılaşmayı karşılaştırır iken, anti-bilimsel bir temelde de hata yapmaktadır.
Yurtsever’e göre trans-hümanite’den (yazar kısmen konu dışı bıraktığı için burada post-hümanite kavramına girmeyeceğiz), yani “aşkın insandan” kastedilen şey; sanayi emeği insanının burjuva hümanitisinden ziyade (yazar kısmen bu konuyu da konu dışı bıraktığı için burada girmeyeceğiz), proletaryan-hümaniteye dayanan aşkın toplumsal insan modelidir. Başka bir deyişle, Yurtsever’in aşkın proletaryalist modeli aşkın bir toplumsal insan varsayımına da dayanmaktadır. Bu sebepledir ki, Yurtseverci aşkın proletaryan-hümanite gerçekte nesnel zemini olmayan “toplumsal bir hayalet”ten başka da bir şey değildir. Keza nesnel emek araçlarının toplumsal kullanıcısı sınıfı olan proletaryaya “dışardan” proletaryalist yoldan icatçı/burjuva bilinç “yüklenerek” proletaryan aşkın bir öznenin (aynı zamanda nesnenin/toplumsal varlığın) oluşturulamayacağı da deneyimle kanıtlanmıştır.         
Yurtsever’in proletaryan-hümanite’den kastettiği şey “proletaryan-toplumsal varlık”, “proletaryan toplumsal birey”, “proletaryan toplumsal bilinç” gibi hususlardır. Yurtsever’e göre, proletaryan toplumsal bireyin somut metada cisimleşen soyut sanayi emek aracı kullanıcılığının ödenmemiş artı-değere olan yabancılaşması robotik üretimle birlikte daha da üst bir boyuta çıkmış bulunmaktadır. Yurtsever farkında olmasa da, onun temel iddiası budur.
Bu iddia tamamen yanlış bir iddiadır. Keza proletaryan sanayi artı-değerden daha çok protekyan tekno artı-değere dayanmakta olan robotik üretim, somut tekno metada cisimleşmiş soyut protekyan emek gücüne dayanmakta olduğundan dolayı, sanayi emek gücüne yabancılaşma ile tekno emek gücüne yabancılaşma biçimleri Yurtsever tarafından bir ve aynı şeymiş gibi, birbirine karıştırılarak okuyucuya sunulmaktadır. Dolayısıyla, Yurtsever’in karşılaştırma yöntemi Marx’ın köleci sistem ile feodal sistem arasındaki yabancılaşma farklarına dikkat çeken “üretim teknikleri” kuramının bile gerisine düşmektedir. Özetle, Yurtsever Marx’ın teorik mirasını geliştirmek bir yana, tam tersine var olanı dahi okuyucularına doğru bir biçimde aktaramamaktadır.   
Yurtsever-ci teorik zemin; protekyan emek gücünün ödenmemiş teknik artı-değer kümeleri ile proletaryan emek gücünün ödenmemiş sanayi artı-değer kümelerinin birbirinden apayrı artı-değer kümeleri olduğunu kavrayamamakta, proletaryan sanayi yabancılaşması ile protekyan teknik yabancılaşmayı da birbirinden ayıramamakta, dolayısıyla masaya da biraz ondan biraz bundan tarzında çeşni türü entelektüel bir çorba koymaktadır. Yurtsever’in yazısının bütününe bakıldığında okuyucuya dönük onca bilgi bombardımanına rağmen yol ve yöntem sorununa ilişkin kayda değer tek bir cümle dahi edilmediği görülecektir.    
Burjuva-hümaniteden ve proleter-hümaniteden bahseden Yurtsever; teknoburg-hümanite ile protekyan-hümaniteyi de birbirine karıştırmaktadır. Yurtsever trans-hümanitenin neden olduğunu varsaydığı yabancılaşma eğiliminin adresinin (E1/E2) teknoburg-hümanitesi olduğunu da idrak edememektedir. Öte yandan, Yurtsever’in proletaryan-hümanite ile ilgili de hiçbir şey söylememesi (daha doğrusu “söylemeden söylemesi”) de ilginç bir durum oluşturmaktadır. Şayet Yurtsever, protekyan-hümaniteye, aşkın protekyan hümaniteye, post protekyan hümaniteye karşı tek bir eleştiri getirmiş olsaydı; Marx’tan alıntıladığı pasajların hiç birinden alıntı bile yapamazdı. Yurtsever’in eleştirdiği gerçek adres teknoburglardır. Keza tekno azami kara dayalı gloktokratik-teknokratik emperyalist-kapitalist çağda yabancılaşma kuramı tekno tüketim-değerine ve görece teknoburgların yönlendirmelerine göre belirlenmektedir.
Kaldı ki; yabancılaşmada kötü bir şey değildir. Hatta yabancılaşma ne iyi ne de kötü bir şeydir. Proletaryan yabancılaşmaya göre protekyan yabancılaşma daha ilerde bir yabancılaşma biçimidir! Keza protekyan üretim tekniklerine bağlı olarak gelişen yabancılaşma sanayi emeğine dayalı proletaryan yabancılaşma biçimlerini atıl ve gereksiz kıldıkça, sanayi emeğine dayanan yabancılaşma biçimlerine bağlı olan kapitalizmin de ölüm döşeğine düşmesi kaçınılmazdır. Dolayısıyla, protekyan yabancılaşmanım her geçen gün daha da yaygınlık kazanmasıyla birlikte proletaryan yabancılaşmanın da o oranda zayıflayarak tükenmeye yüz tutacağı da aşikardır. Robotik üretim tekno-karı büyüttükçe sanayi-karda azalacağından dolayı, bu durum protekyan toplumsal varlığın, bilincin, kültürün, dilin ve bireyin o oranda gelişmesine de katkı sunacaktır.
Proletaryan Sovyet deneyimleri, proletaryan sosyalizmin kapitalizmin temsiliyetist bir türevi olduğunu pratikte kanıtlar kanıtlamaz; toplumsal varlığı da yeni toplumsal sınıflar belirlediğinden dolayı, yeni toplumsal varlığı ve yeni bireyi belirleyen sınıfında protekya olduğu gerçeği günümüz dünyasında daha da gözle görülür bir hale gelmiştir.
Sanayi emeğinin gloktokratik yabancılaşmasının trans-hümanitesi mi? Yoksa teknik emeğin protekyan yabancılaşmasının trans-hümanitesi mi? Yurtsever’in kendisine sorması gereken asıl soru budur. Hal böyleyken; Yurtsever’in salt sanayi emeğinin kuramsal kafası, kavramları ve düşünce sistematiği ile bu soruya doğru bir cevap verebilmesi de mümkün değildir.
Teknoburgların canlı insan emeğini ve varlığını robotik makinenin bir kölesi haline getirmek için bunca servet dökmesine rağmen (ARGE projeleri vs.), bir avuç olmasına karşın protekyanın tümel emek araçları karşısındaki tikel yabancılaşmasının katalizör görevi görmesi bile, tarihsel hakikat açısından şimdiden takdire şayan bir durum değildir de nedir! Bu “yabancılaşmış” yeni emek biçiminin kendisi devrimci bir emek biçimi değildir de nedir!
16.08.2024
Emekoloji Araştırmaları Kolektifi
Haluk Yurtsever, Bildiğimiz insanın 'aşılması' mı? 30.08.2024
0 notes
donaiocell · 4 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media
Warhol versus De Chirico
0 notes
dipnotski · 5 months ago
Text
Jean Grondin – Parmenides’ten Levinas’a Metafizik (2024)
Neden varolan var da hiç yok? Bir şey yoktan var olur mu? Varolanları var eden bir ilk neden var mı? Öteden beri hayret uyandıragelmiş bu ve benzeri sorular, felsefenin var ile yok, değişen ile değişmeyen, Tanrı ile insan, beden ile zihin gibi gerilimli kavramların kökeninde yatan metafizik ilkelere ulaşma girişiminin bir ürünü olarak ortaya atıldılar ve hâlâ yanıt bekliyorlar. Batı’da felsefeyi…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
medyumhoca88 · 7 months ago
Text
Tumblr media
Ayrılan Sevgiliyi Geri Getirme
Sitemdeki whatsapp tan çekinmeden 7/24 ulaş Gideni Geri Getirme , Ölüm Büyüsü , Sabun Büyüsü , Medyum Hoca , Ayırma Büyüsü , Soğutma Büyüsü , Boşanma Büyüsü , Her Türlü İşlem için 7/24 Çekinmeden Sitemdeki Whatsaptan Yaz , İlk Yorumlarımı Oku Belgelerimi İncele , Yaz https://www.medyumyunus.com/
0 notes
cemyafilmarsiv · 8 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media
Sir-ayet: Ölü Doğan yönetmen Günay Günaydın
1 note · View note
shahinelected · 6 days ago
Text
Astral boyutu!
#shahinelected #astral #astralseyahat #boyut #boyutlar #spiritüalizm #spiritual #ruh #enerji
0 notes
nulcinbioenerjimetafixik · 11 months ago
Text
*3 GÜÇ RUHLU ÖZEL MÜHÜR TILSIMLARI İLE DÖNÜŞÜMSEL ŞİFA SETİ*
10 güçlü tılsım
TILSIMLARIN TEKİ 300 TL dir
Toplu alımlarda indirim yapılır
🎯3 Güç Ruhlu Omamori Tarzı Dostluk Tılsımı - Arkadaş edinmek ve sırları açığa çıkarmak için
🎯Omamori Tarzı Çatışmaları Çözme Tılsımı 3 Güç Ruhu ile - Çatışmaları doğrudan yüzleşme yoluyla hızlı bir şekilde çözmek için
🎯3 Güç Ruhlu Omamori Tarzı İş Tılsımı - İşletmenizin büyümesini ve öne çıkmasını sağlayacak
🎯3 Güç Ruhu ile Omamori Tarzı Kumar ve Piyango Tılsımı - Kumar Kazanma
🎯3 Güç Ruhu ile Omamori Tarzı Şifa Tılsımı - Bedeni, Zihni ve Ruhu İyileştirin
🎯Omamori Stili 3 Güç Ruhu ile Dahi Tılsımı Ortaya Çıkarın - , içinizdeki Dehayı serbest bırakır ve tıkanıklıkları ortadan kaldırır
🎯3 Güç Ruhlu Omamori Tarzı Koruma Tılsımı - Fiziksel, duygusal ve ruhsal koruma için
🎯Omamori Tarzı Üniseks Aşk Tılsımı 3 Güç Ruhu ile - Aşkı bulmak ve şehvet ve arzuya ilham vermek için
🎯Omamori Stili Blokajları Kaldır 3 Güç Ruhu ile Tılsım - Ertelemeye karşı ve tıkanıklıkları ortadan kaldıran
🎯3 Güç Ruhlu Omamori Tarzı Para ve Zenginlik Tılsımı - Para ve zenginlik elde etmek için
İletişim
📞 0 539 317 51 07
Tumblr media
0 notes
enfes-kanal · 11 months ago
Text
#enfeskanal 💖
Metafizik İstihbarat.. Beğenilerle, yorumlarla kanalıma destek olun. Kalıcı tâkip lütfen 🙏💖 https://youtu.be/funS3AeA0os?feature=shared
youtube
0 notes
dijitalreklamajans · 1 year ago
Text
Hakan Erkan Kimdir?
1990 yılında İstanbul'un tarihi Fatih ilçesinde doğan Hakan Erkan, sadece bir öğrenci değil, aynı zamanda babası Nurullah Mustafa Erkan'ın eğitim geleneğini devralan bir Metafizik Uzmanı olarak günümüzde tanınmaktadır. Fatih Medresesi'nde babasının hocalığını yaparken, Hakan Erkan kendi eğitim serüvenine başlamış ve bu süreçte ailesinin uzmanlık alanlarına ilgi duymaya başlamıştır. Babasının Hafız ve Havas İlmi konusundaki uzmanlığını miras alarak, bu alanda daha da derinleşmiş ve medrese ortamında benzersiz bir öğrenim geçirmiştir. Annesinin ilim yuvasına yaptığı katkılar arasında, sadece sıcak yemeklerle değil, aynı zamanda manevi destekle öğrencilere sağlanan bir dayanışma öne çıkmaktadır. Hakan Erkan, ailenin ikinci çocuğu olarak büyüdü ve eğitimdeki tutkusuyla dikkat çekti.
Metafizik Uzmanı
Babasının 07/09/2011 tarihinde aramızdan ayrılmasının ardından, Hakan Erkan, ailenin eğitim mirasını daha da zenginleştirmek ve günümüz ihtiyaçlarına uygun hale getirmek adına çaba sarf etmiştir. Metafizik alanındaki uzmanlığı, özellikle yürüttüğü Niksar bakımı ile öne çıkmaktadır. Niksar bakımı, ailenin özgün bir bakım yöntemi olarak geliştirilmiş ve bu sayede bireylerin üzerindeki enerjisel etkileri analiz etme konusunda önemli bir araç haline gelmiştir. Hakan Erkan'ın bu alandaki çalışmaları, mirası sadece devralmakla kalmayıp, aynı zamanda geliştirmeye ve genişletmeye odaklanarak ailenin bilgi geleneğini daha da zenginleştirmiştir.
0 notes
radicabor · 1 year ago
Text
Bir haymatlosa vatan oldun sen. Bunun yüceliği altında ezilir dururum.
1 note · View note
sebperest · 1 year ago
Text
youtube
Meşhur bir kitabı, alıntılarına başka eserlerde çokça rastladığım bir kitabı, nihayet okumak nasip oldu. Descartes'ın Metafizik Üzerine Düşünceler'i misafirimiz. Sığdığı kadar notlarımızı okuduk. Daha neler neler kaldı.
1 note · View note