#diüretik
Explore tagged Tumblr posts
Text
Bulimiya Nervoza Nedir ?
Bulimiya Nervoza, kişi kontrolünü kaybederek aşırı miktarda yiyecek tüketmesi ve ardından bu durumu telafi etmek için uygunsuz davranışlarda bulunmasıyla karakterize edilen bir yeme bozukluğudur. Bu telafi edici davranışlar, genellikle kendi kendini kusturma, laksatif veya diüretik kullanma, aşırı egzersiz yapma gibi yöntemleri içerir.
Bulimiya Nervoza'da, kişi normal veya hafif kilolu olabilir, bu da bozukluğun dışarıdan fark edilmesini zorlaştırır. Beden ağırlığı ve şekline aşırı derecede önem verme, kişinin kendine değer biçmesinde belirleyici bir rol oynar.
Kişi, yeme atakları sırasında kontrolünü kaybetmiş hisseder ve bu nedenle suçluluk, utanç ve kendinden nefret gibi duygular yaşayabilir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.
0 notes
Text
Mate çayları, avakado çayları ve diğer çay çeşitlerimizin yanı sıra kil maskesi faydaları, kil maskesi kullanımı, kil maskesi türleri, kömürlü kil maskesi, kil maskesi, kil maskesi arındırıcı, saf kil maskesi, arındırıcı kil maskesi, kil maskesi çeşitleri ve fiyatları, kil maskesi fiyatları, kil maskesi fırsatları, saf kil fiyatları, cilt tiplerine göre cilt maskesi, evde cilt maskesi yapımı, cilt maskesi faydaları, cilt maskesi kullanımı, cilt maskesi türleri, cilt maskesi fiyatları, mate bitkisinin, bitki çayı, mate yaprağının, mate çayı, mate çayının diüretik etkisi, mate çayı güçlü antioksidanlar içerir, mate çayı fiyatları ve modelleri, mate çayı, mate çayı, güney amerika çayı, bitki çayı, sağlıklı çay, kafeinli çay, enerji veren çay, lama çayı, sindirim çayı, bağışıklık sistemi çayı, antioksidan çay, mate çayı, mate çayı nasıl demlenir, mate çayı nerede satılır, mate çayı fiyatları, bitkisel yağ, 3'lü (bitkisel yağ) avantaj paketleri, %100 doğal bitkisel, bitkisel yağ karışımı, oxyheys muhteşem 3'lü bitkisel yağ karışımı, bitkisel yağlar, sağlıklı yağlar, doğal yağlar, doğal bitkisel yağlar, türkiye'nin doğal yağ fabrikası, soğuk sıkım bitkisel yağlar, organik yağlar, bitkisel yağlar çeşitleri, aspir tohumu yağı, aspir tohumu gibi birçok bitkisel ürün karışımını sizlere sunmaktayız.
0 notes
Text
Maydanoz Şifaları ?
BirPaylaş Paylaşım Platformu https://birpaylas.com/maydanoz-sifalari.html
Maydanoz Şifaları ?
Maydanoz Şifaları ?
Maydanoz Şifaları ? Üzerine Yapılan Araştırmalar Gerçekten Maydanoz’un Okadar Güzel ve Etkili Sonuçlar verdiği Birden Çok Faydaları Vardır Bugün Sizlerle Bunlardan Bahsetmek istiyorum, Maydanoz Neye iyi Gelir, Maydanozun Faydaları, Maydanoz Kürleri Nasıl Yapılır Bunlardan Tek Tek Sizlere Anlatıcağım. Maydanoz Çok Az Kişinin Bildiği Önemli Bir Etkisi Bulunmaktadır. Bu Özellik Güclü Bir Karaciğer Dostu Olmasıdır.
Maydanoz Adete Karaciğerin Rahat Çalışmasını Sağlamakta Ayrıca Karaciğerin Arındırılmasında Büyük Rolü Bulunması Yönünden Yabana Atılamayacak Bir Özelliğinide Bilmelisiniz, Bu Etkiyi Alabilmek için Maydanozu Direk Yemekle Elde EdemezsinizÖzel Bir Karışım Kür Halinde Yapacaksınız, Bu Maydanoz Kürünü Düzenli Şekilde Uyguladığınızda Cildinizde Değişikleri Yakalayabilirsiniz Bu Etkiyi uzun Süre Beklemenize Gerek Yok 2 3 Gün içinde Gözle Görülür Halde Farkı Yakalayacaksınız Bilmeyenler için Önemli Not Cildiniz Karaciğerinizin Adeta Aynasıdır.
Maydanozun Şifaları Faydaları
Maydanoz Sadece Karaciğeremi iyi Geliyor ?
Bu Soruyu Soranlara Cevabımız Tabiki Hayır Maydanoz Daha Birçok Şeye iyi Gelmektedir, Vücudunuza Genclik ve Zindelik Kazandırmada Rolünü Unutmayalım Ayrıca Güclü Bir idrar Sökücü Diüretik Etkiside Bulunmaktadır, Yüksek Tansiyon için Karaciğer Yağlanması içinde iyi Geldiği Araştırmalar Sonucu Kanıtlanmıştır.
DİKKAT !
Lütfen Burayı Dikkatlice Okuyun Yapıcağınız Kürler için Hormonlu Bitkiler Sebzeler Olmamasına Dikkat edin Aynı Zamanda Yapılan Kür Size Fayda Değil Zarar Verebilir Maydnoz ince Saplı Küçük Yapraklı Olanlarından Seçmelisiniz. Bazı hassas vucut fonksiyonlarında Alerjik cilt reaksiyonlarında bulunabilir. Mide Sağlık Prob
Maydanoz ile Yapılıcak Kür
Maydanoz Kürünü Hazırlayalım Gençleşmek Çilt Güzelliği ve Vucudu Arındırmak için Yapıcağımız Bu Kür için 15 -16 Tane Saplı Maydanoz Ayırın ve Mutfak Robotunuza veya Blenderinize Elinizle Biraz Kopartarak Koyunuz ve Üzerine Normal Büyüklükte Limon’un Yarım Olucak Şekilde Yarım Limon Suyu Bunu iki Yemek Kaşığına Tekabül Edicek Şekilde Koyunuz, ve Robotunuzu Çalıştırınız iyice Karıştırdığınızdan Emin Olduğunuzda Çıkarınız Kür’ünüz Hazır.
Kür Kullanım Şekli : Yaptığınız Kürü Sabah Kahvaltısından Yarım Saat Önce Tamamını içiniz En Erken Kahvatlyıya Yarım Saat Sonra Başlanabilir, Onbeş ğün Aralıksız Düzenli Şekilde Her Sabah Bu Küre Devam Edin Onbeşgün Uyguladıktan Sonra Bir Hafta Ara Verin, Bir Haftadan Sonra Onbeşgün Aynı Şekilde Uygulayın ve Kürü Bitiriyorsunuz. 5-6 Ay Sonra Durumunuza Göre Hareket Edin ve Bu Kürü Ayı Şekilde Uygulayın Tekrarlar Aynı Şekilde Olucak.
0 notes
Text
Susuz Kalmanın Tehlikeli Yan Etkileri Nelerdir?
Susuz Kalmanın Tehlikeli Yan Etkileri Nelerdir?
#BitkiÇayları, #ÇayVeKahveninSuIhtiyacınıKarşılamaması, #GünlükSuIhtiyacı, #GünlükSuTüketimi, #SağlıklıSuTüketimi, #SuIçerenMeyveVeSebzeler, #SuIçmeninCiltSağlığınaEtkisi, #SuIçmeninFaydaları, #SuIçmeninHazımsızlıkSorunlarınaEtkisi, #SuIçmeninKaloriyeEtkisi, #SuIçmeninKalpSağlığınaEtkisi, #SuIçmeninÖnemi, #SuIçmeninSaçSağlığınaEtkisi, #SuIçmeninZayıflamayaEtkisi, #SusuzKalmanınZararları, #SusuzluğuGiderenBitkiler, #SusuzluğuÖnleme, #SusuzluğunBaşAğrısınaEtkisi, #SusuzluğunCiddiSağlıkSorunlarınaYolAçması, #SusuzluğunEnerjiDüzeyineEtkisi, #SusuzluğunEtkileri, #SusuzluğunKasKramplarınaEtkisi, #SusuzluğunVücutÜzerindekiEtkileri, #Susuzluk, #SusuzlukBelirtileri, #SusuzlukVeBöbrekSağlığı, #SusuzlukVeSağlık, #SuyunBağışıklıkSistemineEtkisi, #SuyunCiltSağlığınaEtkisi, #SuyunVücutÜzerindekiEtkileri, #SuyunVücuttaTaşıdığıBesinMaddeleri, #SuyunVücuttakiRolü, #TıbbiBitkiler, #TıbbiVeAromatikBitkiler, #UzunSüreliSusuzluğunEtkileri, #VücuttaSuDengesi, #YeterliSuAlınmamasınınZararları, #YeterliSuIçmeninÖnemi https://is.gd/RmtpFF https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/blog/susuz-kalmanin-tehlikeli-yan-etkileri-nelerdir/
Susuz kalmanın tehlikeli yan etkilerinden önce su içmek neden faydalıdır hiç sorguladınız mı? Hücrelerimizin ve dolayısı ile vücudumuzun % 70’i sudur. Su; mutlak surette alınması gereken, alınmaması durumunda ise sayısız sorunlara yol açacak zaruri bir maddedir. Uzmanlara göre susuz kalmak yavaşça intihar etmeye benziyor. İnsan vücudu susuz kalınca, vücutta bir su savaşı patlak veriyor.
Susuz kalmanın tehlikeli bir yanı suya kalbin, karaciğerin, midenin, böbreklerin, beyninin hatta derinin ihtiyacı var. Susuz kalındığında, dışarı atılması gereken toksik maddeler atılamamakta ve bünyeyi zehirlemeye devam etmektedir. Ayrıca su, tüm hücrelerde olduğu gibi cilt hücrelerinin hacminin büyümesini sağlayarak, ciltte dolgunluk yaratmakta ve cildin genç ve güzel görünmesini sağlamaktadır. Genç ve güzel görünmenin ilk şartı su ihtiyacının normal oranlarda karşılanmasıdır.
Bir İnsan Susuz Ne Kadar Yaşayabilir?
Bu soruyu herkes merak etmiştir. Ancak bir insanın su içmeden kaç gün yaşayacağı kısmen ortam şartlarına bağlıdır. Ortam şartlarına ne kadar bağımlı olursa olsun bu süre 5 günü geçmemektedir. Çok sıcak veya soğuk ortamlarda bu süre 2 güne kadar düşebilmektedir.
Su İçmek Hayati fonksiyonların devamını sağlar
Taşıyıcı göreve sahip olan su, hücrelere ihtiyaçları olan besin ve oksijeni ulaştırırken, vücutta ortaya çıkan atık maddeleri ise ter ve idrar yoluyla uzaklaştırmaktadır. Su kimyasal ve fiziksel özellikleri sebebiyle; sıcak ve soğuk havalarda vücut ısısını sabitleyerek yaşamsal bir görev üstlenmiştir. Ayrıca eklemlerin kayganlığını ve elastikiyetini sağlayarak, sürtünmeden dolayı bu bölgelerin aşınmasının önüne geçer. Su ulaşımı en kolay içeceklerden birisi olduğundan eksikliğini fazla yaşamıyoruz ancak su içme konusunda ihmalkar olan davranışlar nedeniyle çoğu insan su ihtiyacını karşılamamaktadır.
Çay ve Kahve İçmek Su İhtiyacını Karşılar mı?
Çay, Kahve, Kola gibi içecekler su yerine kesinlikle geçmemektedir. Çay ve kahve diüretik etki göstererek vücutta bulunan suyun dışarı atılmasını hızlandırmaktadır. Kola gibi içecekler ise vücutta ödem oluşturucu etkiye sahiptir. Günde içebileceğimiz su sınırı 1,5-2,5 litre arasında olmalıdır. Bir kişinin günlük su ihtiyacı günlük yaktığı kalori ile alakalıdır. Çok aşırı kalori yakıyorsanız su ihtiyacınız artacaktır. Bu nedenle çok su içmek yararlı düşüncesi ile aşırı su alımı gereksiz bir davranıştır. Ki insan vücudu susadığı zaman bizlere otomatik olarak susuzluk hissi vererek uyarmaktadır. Susuzluk hissedildiğinde yapılması gereken davranış su içmektedir. Susuzluk hissedildiğinde kola, çay ve diğer şekerli içecekleri içmek sağlığımızı bozucu etkiler gösterebilir.
Suyun kalorisi yoktur ve içildiğinde kısmen tokluk hissi verdiğinden dolayı zayıflamak için yardımcı olmaktadır.
Susuz Kalmanın Zararları Nelerdir?
Susuz kalmanın tehlikeli yanlarından, susuzluk, vücudun yeterli miktarda su kaybetmesi veya alamaması durumunda ortaya çıkan bir durumdur ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Su, vücut fonksiyonlarının düzgün bir şekilde çalışması için hayati öneme sahiptir. Susuzluk, vücut sıvı dengesini bozabilir, kan basıncını etkileyebilir ve organların düzgün çalışmasını engelleyebilir. Ayrıca, suyun vücutta taşıdığı besin maddelerini ve mineralleri nakletme görevi nedeniyle, susuzluk enerji düzeyini azaltabilir, kas kramplarına, baş ağrılarına ve odaklanma sorunlarına neden olabilir. Uzun süreli susuzluk, böbrek yetmezliği, idrar yolu enfeksiyonları, cilt problemleri ve diğer ciddi sağlık sorunlarına zemin hazırlayabilir. Bu nedenle, düzenli olarak yeterli miktarda su içmek, genel sağlığı korumak için önemli bir adımdır.
Yeterli su alınmaması durumunda, böbreklerde kalıcı zararlar görülebilir hatta böbrekler iflas edebilir.
Yeterli Su alınmadığında, vücuttan atılması gereken çeşitli metabolik atıklar böbrek tarafından atılamamakta ve karaciğer bunları filtrelemek zorunda kalmaktadır. Bu durum karaciğer ekstra yük bindirmekte ve vücutta yağ depolanma oranı artmaktadır.
Vücudun en büyük organı deridir. Susuzluk ciltte kuruluğa sebep olur ve kırışıklıkları arttırır.
Susuzluk vücut direncini düşürür ve bağışıklık sistemini zayıflatır.
Hazımsızlık sorunlarına yol açar. Kabızlık sorunları görülür.
Kalpte yorgunluğa sebep olur. Kas Kramplarını tetikler. Ayrıca düzensiz tansiyon sorunlarına yol açar.
Baş ağrısı, unutkanlık ve dikkat bozukluğu az su tüketimi sonucunda oluşabilir.
Saç dökülmesi ve kepeklenme sorunlarına yol açar, bu süreçleri hızlandırır
#Bitki Çayları#çay ve kahvenin su ihtiyacını karşılamaması#günlük su ihtiyacı#günlük su tüketimi#sağlıklı su tüketimi#su içeren meyve ve sebzeler#su içmenin cilt sağlığına etkisi#Su içmenin faydaları#su içmenin hazımsızlık sorunlarına etkisi#su içmenin kaloriye etkisi#su içmenin kalp sağlığına etkisi#su içmenin önemi#su içmenin saç sağlığına etkisi#su içmenin zayıflamaya etkisi#susuz kalmanın zararları#susuzluğu gideren bitkiler#susuzluğu önleme#susuzluğun baş ağrısına etkisi#susuzluğun ciddi sağlık sorunlarına yol açması#susuzluğun enerji düzeyine etkisi#susuzluğun etkileri#susuzluğun kas kramplarına etkisi#susuzluğun vücut üzerindeki etkileri#susuzluk#susuzluk belirtileri#susuzluk ve böbrek sağlığı#susuzluk ve sağlık#suyun bağışıklık sistemine etkisi#suyun cilt sağlığına etkisi#suyun vücut üzerindeki etkileri
0 notes
Text
Prostat Hastalarında Beslenme
Prostat Nedir?
Prostat bezi yaklaşık kestane büyüklüğünde, 30 gram ağırlığında, erkeğin iç cinsel organlarına ait bir bezdir. Prostatın en önemli görevi, testislerden gelen sperm hücreleri ve diğer bezlerden gelen sıvı ile birlikte sperm yapan bir salgı üretmektir. Prostat bezinin kas lifleri de boşalma sırasında spermin üretraya ve dışarıya doğru momentumla taşınmasını sağlar.
Prostat Neden Olur?
Bilim insanları iyi huylu prostat büyümesinin nedeninin erkeklik hormonu dengesindeki değişikliklerin prostatı büyümeye teşvik etmesi olduğundan şüphelenmektedir. Daha önce de açıklandığı gibi, yaş önemli bir risk faktörüdür. BPH üç yaşından önce ortaya çıkmaz.
Prostatın iyi huylu büyümesinin nedeni henüz kesin olarak açıklanamamıştır. Hormonal değişikliklerin ve genetik faktörlerin rol oynadığı kesindir. Bunu bilmek önemlidir: İyi huylu büyümenin prostat kanseri ile hiçbir ilgisi yoktur.
En önemli faktörler yaş ve ailesel yatkınlıktır. Buna ek olarak, beslenme, yaşam ve muhtemelen çalışma koşulları gibi çevresel etkiler de rol oynamaktadır.
Prostata İyi Gelen Besinler Nelerdir?
Her gün birkaç porsiyon meyve, sebze ve salata tüketilmesi tavsiye edilir. Erkekler mümkün olduğunca sık domates yemelidir. Prostat hücrelerini koruyan bir madde olan likopeni bol miktarda içerirler. Karpuz, biber, acı biber, kuşburnu, papaya ve kayısı da iyi birer likopen kaynağıdır.
Söğüt otu, söğüt otu çayı, prostatın iyi huylu büyümesi için etkili bir tamamlayıcı bitkisel tedavi olarak kabul edilir. Sonuç olarak, söğüt otu çayı gibi söğüt otu preparatları, prostatın iyi huylu büyümesi için tamamlayıcı bir bitkisel tedavi olarak çok umut vericidir.
Çok sayıda çalışma, elmanın düzenli olarak sofrada bulunması halinde akciğer, prostat, kolon ve karaciğer kanserini gerçekten önleyebileceğini göstermektedir.
Prostat Rahatsızlığı Olanlar İçin Diyet Listesi
“Prostat dostu” bir diyet, Asya veya Akdeniz mutfağının birçok bileşenini içerir:
Az yağ ve hayvansal yağ yerine doymamış yağ asitleri içeren bitkisel yağlar, örneğin zeytin, keten tohumu ve soya fasulyesi yağı, ayrıca tereyağı yerine margarin.
Bol miktarda diyet lifi, yani bol miktarda taze meyve, sebze, salata ve kepekli tahıl ürünleri
Fitoöstrojen (flavonoid) içeren ürünler: Baklagiller (bezelye, mercimek, fasulye, nohut), soya ürünleri (tofu, soya filizi, soya fasulyesi yağı), bazı içecekler (çay, ayrıca ölçülü olarak şarap).
Fitoöstrojenler (lignanlar) bakımından da yüksek olan tahıllar, örneğin yulaf gevreği ve buğday kepeği ile susam ve keten tohumu.
Prostata İyi Gelen Bitki Çayları hangileridir?
Yeşil çay; prostat sorunlarına da yardımcı olabilir. Camellia sinensis çay bitkisinden elde edilen yeşil çay, prostat kanserinin önlenmesi ve tedavisinde önemli olduğu düşünülen ikincil bitki bileşikleri olan polifenollerle doludur. Buna ek olarak, yeşil çayda bulunan doğal tanenler (kateşinler) testosteron seviyelerini düşürür, böylece prostat kanseri gelişimi için ana risk faktörü olan erkeklik hormonu testosteron engellenebilir.
Isırgan otu, çeşitli fiziksel şikayetler için kullanılan çok eski bir şifalı bitkidir. Esas olarak anti-enflamatuar, diüretik, antispazmodik ve analjezik etkileri ile bilinir. Isırgan otu çayı sadece sistit ve böbrek sorunları için değil, aynı zamanda prostat beziyle ilgili şikayetler için de mükemmel bir çaydır.
#prostat #prostatbeslenmesi #prostatçözümü
KAYNAK: https://www.tugbayaprak.com/prostat-hastalarinda-beslenme/
#prostat#prostat beslenmesi#prostat hastalarında beslenme#diyetisyen#zayıflama#diyetteyiz#online diyet#diyet
1 note
·
View note
Link
[ad_1] Beslenme ve Diyet Uzmanı Buket Ertaş Sefer, vücudun sıvı kaybını hızlandıracak kafeinli içeceklerin tüketiminin azaltılması gerektiğini söyledi. Sefer, "Diüretik olarak tanımladığımız içecekler vücuttan idrar çıkışını artırır. Bu sayede sıvı tüketildiği düşünülse de aslında sıvı kaybına neden olur. Bununla birlikte bir diğer önemli konu da fiziksel aktivite. Fiziksel aktivite sırasında solunumun hızlanmasıyla su kaybı artacaktır. Bu nedenle özellikle spor yapılan günlerde su ve mineralli su tüketimini çok iyi kontrol etmek gerekir" diye konuştu. "KABAK, HEM KALORİSİ DÜŞÜK HEM SU İÇERİĞİ YÜKSEK" Susuzluğu gidermek adına bazı besinlerin de yarar sağladığını hatırlatan Sefer, bu besinlerine yönelik bilgi verdi. İçeriğinin neredeyse yüzde 95'i su olan düşük kalorili kabağın, hem kilo kontrolünde hem de susuzlukta önemli yer tuttuğunu söyleyen Sefer, "Özellikle içeriğinde bulunan lutein, betakaroten gibi antioksidanlarında genel ve göz sağlığına faydası oldukça fazladır. Şeker içermediği için susuzluğa katkı konusunda meyvelerden üstündür" ifadelerini kullandı. "VÜCUTTAKİ ATIKLARI GİDERMEYE DE YARDIMCI" İçeriğinde yüzde 95 oranında su barındıran bir diğer vazgeçilmez sebze olan salatalığın da yaz aylarında bolca tüketmekte fayda sağladığını belirten Sefer, sözlerine şöyle devam etti: "Özellikle cilt üzerindeki nemlendirme ve yenileme konusuna hepimiz aşina olmalıyız. Halk arasında kabuklarını yüzümüze koyarak bakım yapmak senelerdir alışılagelmiş bir alışkanlık. Salatalık, yüzde 95 oranında su içermesinin yanı sıra, vücuttaki atıkları gidermeye ve cilt tahrişini azaltmaya yardımcı olan anti-enflamatuar bileşikler açısından zengindir. Düşük kalori içeriği, lezzeti, yüksek su içeriği sayesinde yaz salatalarında, akşam atıştırmalıklarının vazgeçilmezlerden biridir." “KARPUZU KAHVALTIDA TERCİH EDİN" Sefer, "Yaz aylarının en çok tercih edilen meyvesi olan karpuz aynı zamanda diyetlerin de vazgeçilmezi. Su içeriği yüzde 92 olan karpuz, aynı zamana likopen ve diğer zengin antioksidan bileşiklerini de içerir. Özellikle diyabetli kişiler bu ürünü tüketirken dikkat etmesi gerekir. Karpuz soğuk şekilde tüketilebilmesi ayrıca sıcaklık hissinin de giderilmesine yardımcı olur. Ancak şeker içeriğine dikkat etmekte fayda var. Özellikle diyabetik kişilerde ya da kan şekeri regülasyonu sıkıntılı olan hastalarda früktoz içermesi sebebiyle tüketimi sınırlı olması gerekir. Hipoglisemi riski olan hastalarda acıkıldığında hem kan şekerini yükseltmek hem de serinlemek için su oranı yüksek olan karpuz gibi meyveleri tüketmek kan şekeri dengesinde dezavantaj yaratabilir. Karpuzun en güvenli tüketimi kahvaltıyla beraber bir dilim şeklindedir" dedi. “ŞEFTALİ TOKLUK SÜRESİNİ DE UZATIR" Yaz aylarının serinletici meyvelerinden şeftalinin su oranının yüzde 89 civarında olduğunu belirten Sefer, “Lif oranının da yüksek olması sayesinde şeftali tokluk süresini de uzatır. Ayrıca içerdiği klorojenik asit sayesinde diyabet gibi kronik hastalıklara karşı korunmada da yarar sağlar. Burada önemli olan porsiyon kontrolüdür. Günde bir porsiyon meyve hakkımızı bir orta boy şeftali ile değerlendirebiliriz" diye konuştu. [ad_2]
0 notes
Text
Halı saha maçından sonra alkol içilir mi?
Halısahadan sonra alkol alınır mı Halı saha maçından sonra alkol tüketimi sağlık açısından pek önerilen bir davranış değildir. Maç sonrasında vücudunuzun dinlenmeye ve iyileşmeye ihtiyacı vardır ve alkol, bu süreci olumsuz etkileyebilir. İşte neden alkol tüketiminin maç sonrasında önerilmediği konusunda bazı nedenler: - Dehidrasyon: Alkol, vücutta diüretik etkiye neden olabilir ve böylece sıvı kaybına yol açabilir. Bu, halı saha maçının ardından zaten terleme yoluyla kaybedilen sıvının yerine konmasını zorlaştırır ve dehidrasyona yol açabilir. - Kas İyileşmesi: Halı saha maçı gibi fiziksel aktiviteler, kaslarda mikro yırtıklara neden olabilir. Alkol tüketimi, kas iyileşmesini yavaşlatabilir ve iyileşme sürecini engelleyebilir. - Enerji Düzeyleri: Alkol, enerji düzeylerini düşürebilir ve yorgunluk hissini artırabilir. Maçtan sonra dinlenmeye ve iyileşmeye odaklanmak için vücudunuzun yeterince enerjiye ihtiyacı vardır. - Uyku Kalitesi: Alkol, uyku kalitesini olumsuz etkileyebilir. Kaliteli bir uyku, vücudunuzun toparlanmasına ve enerji depolamasına yardımcı olurken, alkol tüketimi uyku düzenini bozabilir ve dinlenme sürecini olumsuz etkileyebilir. - Sakatlık Riski: Alkol tüketimi, koordinasyonu ve tepki süresini olumsuz etkileyebilir, böylece sakatlık riskini artırabilir. Şu yazı dikkatinizi çekebilir: Halı saha maçından önce enerji içeceği içilir mi
Halısahadan sonra alkol alınır mı?
Sağlığınızı ve iyileşme sürecinizi desteklemek için maç sonrasında bol su içmeyi ve dengeli bir beslenme düzenine uygun şekilde beslenmeyi tercih etmeniz önerilir. Alkol tüketiminin yerine, vücudunuzu dinlendirerek ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarıyla destekleyerek daha iyi sonuçlar elde edebilirsiniz. Unutmayın, vücudunuzun ihtiyaçlarına uygun bir şekilde davranmak spor performansınızı ve genel sağlığınızı olumlu yönde etkileyecektir. Read the full article
0 notes
Text
Hibiskus çayının faydaları ve zararları gibi hibiskus çayı hakkında tüm merak edilenleri bu yazımızda bulabilirsiniz. Hibiskus çayı, roselle (Hibiscus sabdariffa) çiçeğinin kalikstlerinden (sepallerinden) yapılan bir içecektir. Sıcak ve soğuk olarak tüketilir ve ekşi, kranberi gibi bir lezzete sahiptir. Vitamin C ve antioksidanlar bakımından zengindir ve yüksek kan basıncı ve kolesterol seviyelerini düşürmeye yardımcı olarak geleneksel olarak kullanılır. Ayrıca enflamasyonu azaltmaya, karaciğer fonksiyonunu iyileştirmeye ve mide işlevini desteklemeye yardımcı olma potansiyeline sahip olabilir. Şeker ya da bal gibi tatlandırıcılarla birlikte tüketebilirsiniz. Hibiskus Çayı Nedir Hibiskus çayı, roselle (Hibiscus sabdariffa) çiçeğinin kalikstlerinden (sepallerinden) yapılır. Bu çiçek, subtropik ve tropikal bölgelerde yetişir ve çok yıllık bir bitkidir. Çayın rengi kırmızımsı ve lezzeti ekşi, kranberi gibi olur. Sıcak veya soğuk içilebilir. Hibiskus çayı, yüksek miktarda vitamin C ve antioksidanlar içerir. Bu nedenle, kan basıncını düşürmeye, kolesterol seviyelerini azaltmaya, kalp sağlığını iyileştirmeye ve böbrek sağlığını koruyan birçok faydası vardır. Ayrıca, hibiskus çayı ayrıca inflamasyonu azaltmaya, karaciğer fonksiyonunu iyileştirmeye ve mide işlevini desteklemeye yardımcı olabilir. Hibiskus çayı, yerli halk arasında yaygın olarak kullanılır ve birçok ülkede satılır. Bu çay, çeşitli tatlandırıcılar eklenerek tüketilebilir. Ancak, tuzlu ya da baharatlarla karıştırılmamalıdır çünkü bu lezzeti bozar. Son olarak, hibiskus çayı herkese uygun değildir. Özellikle hamile kadınlar ve emziren anneler için önerilmemektedir. Ayrıca, bazı kişilerde alerjik reaksiyonlar oluşabilir. Eğer şüpheliyseniz, öncelikle bir doktorunuzla konuşmalısınız. Hibiskus Çayının Faydaları Hibiskus çayının faydaları hakkında bilgileri bu başlıkta sizlere anlatacağız. Hibiskus çayı, roselle (Hibiscus sabdariffa) çiçeğinin kalikstlerinden (sepallerinden) yapılır ve yüksek miktarda vitamin C ve antioksidanlar içerir. Bu nedenle, birçok faydası vardır. Kan Basıncını Düşürür: Hibiskus çayı, kan basıncını düşürür çünkü içerisinde bulunan maddeler sayesinde vazodilatasyon oluşur. Bu, damarları genişletir ve kan basıncını düşürür. [caption id="attachment_820" align="aligncenter" width="752"] Hibiskus Çayının Faydaları[/caption] Kolesterol Seviyelerini Azaltır: Hibiskus çayı, kolesterol seviyelerini azaltır. Çünkü içerisinde bulunan antioksidanlar, kolesterolün yapısını bozarak parçalar ve vücut tarafından atılmasını kolaylaştırır. Kalp Sağlığını İyileştirir: Hibiskus çayı, kalp sağlığını iyileştirir çünkü kan basıncını düşürür ve kolesterol seviyelerini azaltır. Ayrıca, içerisinde bulunan antioksidanlar sayesinde kalp kaslarını korur. Böbrek Sağlığını Korur: Hibiskus çayı, böbrek sağlığını korur çünkü içerisinde bulunan diüretik maddeler sayesinde idrar söktürür. Bu, böbreklerin daha iyi çalışmasını sağlar ve böbrek taşlarının oluşumunu önler. Enflamasyonu Azaltır: Hibiskus çayı, enflamasyonu azaltır çünkü içerisinde bulunan antioksidanlar ve anti-enflamatuar maddeler sayesinde vücudun enflamasyonunu azaltır. Karaciğer Fonksiyonunu İyileştirir: Hibiskus çayı, karaciğer fonksiyonunu iyileştirir çünkü içerisinde bulunan antioksidanlar sayesinde karaciğer hücrelerini korur ve karaciğer fonksiyonunu düzenler. Mide İşlevini Destekler: Hibiskus çayı, mide işlevini destekler çünkü içerisinde bulunan asitler sayesinde mide asidini arttırarak mide işlevini düzenler. Ayrıca, içerisinde bulunan diüretik maddeler sayesinde idrar söktürür ve bu da mide ve bağırsakların daha iyi çalışmasını sağlar. Son olarak, hibiskus çayı herkese uygun değildir. Özellikle hamile kadınlar ve emziren anneler için önerilmemektedir. Ayrıca, bazı kişilerde alerjik reaksiyonlar oluşabilir. Eğer şüpheliyseniz, öncelikle bir doktorunuzla konuşmalısınız. Hibiskus çayının faydaları oldukça çeşitlidir ve sağlık açısından yararlı olduğu bilinmektedir. Ancak,
herhangi bir sağlık sorununuz varsa mutlaka doktorunuzla konuşmalısınız ve onun önerilerini dikkate almalısınız. Hibiskus Çayının Zararları Hibiskus çayı, genellikle sağlık açısından faydalı olarak kabul edilir, ancak bazı zararları da olabilir. Hamilelik ve Emzirme Döneminde Kullanımı: Hamile kadınlar ve emziren anneler için hibiskus çayının kullanımı önerilmez. Çünkü çayın içeriğinde bulunan bazı maddeler, hamilelik sırasında bebekte veya emziren annede istenmeyen etkilere neden olabilir. Alerjik Reaksiyonlar: Hibiskus çayı, bazı kişilerde alerjik reaksiyonlar oluşabilir. Bu reaksiyonlar genellikle cildte kızarıklık, kaşıntı, yanma veya ödem olarak görülebilir. [caption id="attachment_821" align="aligncenter" width="714"] Hibiskus Çayının Zararları[/caption] İdrar Söktürücü Etkisi: Hibiskus çayının içeriğinde bulunan diüretik maddeler sayesinde idrar söktürücü bir etkisi vardır. Bu nedenle, böbrek problemleri olan kişilerin kullanması önerilmez. Kan Basıncı Düşürücü Etkisi: Hibiskus çayının kan basıncı düşürücü bir etkisi vardır. Bu nedenle, düşük kan basıncı olan kişilerin veya kan basıncı düşürücü ilaçlar kullanan kişilerin kullanması önerilmez. Diğer Zararlar: Ayrıca, hibiskus çayının içeriğinde bulunan maddeler, bazı ilaçların etkisini azaltabilir veya arttırabilir. Bu nedenle, ilaç kullanıyorsanız doktorunuzla konuşmalısınız. Son olarak, hibiskus çayının zararları genellikle özel durumlar veya kişisel durumlar için geçerlidir. Eğer herhangi bir sağlık sorununuz varsa veya ilaç kullanıyorsanız, doktorunuzla konuşmalısınız ve onun önerilerini dikkate almalısınız. Hibiskus Çayının Yapılışı Hibiskus çayının faydaları hakkında bilgi sahibi olduktan sonra gelin şimdi ise onun yapılışına göz atalım. Hibiskus çayının, yapılışı oldukça basittir. Aşağıdaki adımları izleyerek evde kolayca yapabilirsiniz: Malzemeler: Hibiskus çiçekleri, su ve isteğe bağlı olarak tatlandırıcı (şeker, bal vb.) Hibiskus çiçeklerini yıkayın ve kurulayın. Suyunuzu kaynatın. Su kaynadığında, hibiskus çiçeklerini suya ekleyin. Suyun içindeki çiçekleri yaklaşık 5-10 dakika boyunca kaynatın. Çayınızı süzün ve isteğe bağlı olarak tatlandırıcı ekleyin. Sıcak ya da soğuk olarak içebilirsiniz. Ek not: Hibiskus çayının yapımı için önerilen oranlar genellikle 1 çorba kaşığı kurutulmuş hibiskus çiçeği için 1 fincan sudur, ancak kişisel lezzet tercihlerinize göre değişebilir. Ayrıca, hibiskus çayının yapımı için kurutulmuş hibiskus çiçekleri kullanabilirsiniz. Kurutulmuş hibiskus çiçekleri, çiçeklerin kurutulması ve kurutulmuş halde depolanması ile elde edilir. Kurutulmuş hibiskus çiçekleri, perakende mağazalarında veya online olarak bulunabilir. Kurutulmuş hibiskus çiçekleri ile yapılışı, yukarıda tarif edilen yapılışına benzerdir, ancak çiçekleri suya eklemeden önce önceden ıslatmanız gerekir. Hibiskus Çayının Özellikleri Hibiskus çayı, roselle (Hibiscus sabdariffa) çiçeğinin kalikstlerinden (sepallerinden) yapılır ve birçok özelliklere sahiptir: Renk: Kırmızımsı ve ekşi bir tat verir. Lezzet: Ekşi ve kranberi gibi bir lezzete sahiptir. Vitaminler ve Antioksidanlar: Yüksek miktarda vitamin C ve antioksidanlar içerir. [caption id="attachment_818" align="aligncenter" width="747"] Hibiskus Çayının Özellikleri[/caption] Kan Basıncını Düşürür: Vazodilatasyon oluşmasına neden olarak kan basıncını düşürür. Kolesterol Seviyelerini Azaltır: Antioksidanlar sayesinde kolesterol seviyelerini azaltır. Kalp Sağlığını İyileştirir: Kan basıncını düşürür ve kolesterol seviyelerini azaltır. Böbrek Sağlığını Korur: Diüretik maddeler sayesinde idrar söktürür. Enflamasyonu Azaltır: Antioksidanlar ve anti-enflamatuar maddeler sayesinde vücudun enflamasyonunu azaltır. Karaciğer Fonksiyonunu İyileştirir: Antioksidanlar sayesinde karaciğer hücrelerini korur ve karaciğer fonksiyonunu düzenler. Mide İşlevini Destekler: Asitler sayesinde mide asidini arttırarak mide işlevini düzenler ve diüretik maddeler sayesinde idrar söktürür.
Kullanımı: Herkese uygun değildir, özellikle hamile kadınlar ve emziren anneler için önerilmemektedir. Ayrıca, bazı kişilerde alerjik reaksiyonlar oluşabilir. Depolama: Kurutulmuş hibiskus çiçekleri uzun süre depolanabilir ve kullanılabilir. Platformumuzda sizler için daha önce hazırladığımız B7 Vitamini Faydaları yazımıza da göz atmak isteyebilirsiniz. Hibiskus Çayının Cilde Faydaları Hibiskus çayı, cildin sağlığı için birçok faydası vardır. Anti-Aging Etkisi: Hibiskus çayı içeriğinde yüksek miktarda antioksidanlar bulunur. Bu antioksidanlar, cildi hassas hale getiren serbest radikallerle savaşır ve cildin yaşlanmasını yavaşlatır. Cildi Nemlendirir: Hibiskus çayı, cildi nemlendirir çünkü içerisinde bulunan maddeler sayesinde cildin nem dengesini korur. Cilt Lekelerini Azaltır: Hibiskus çayı, cilt lekelerini azaltır çünkü içerisinde bulunan maddeler sayesinde cildin rengini düzenler. Cildi Yatıştırır: Hibiskus çayı, cildi yatıştırır çünkü içerisinde bulunan anti-enflamatuar maddeler sayesinde cildin iltihaplanmasını azaltır. Cildi Temizler: Hibiskus çayı, cildi temizler çünkü içerisinde bulunan maddeler sayesinde cildin toksinlerden arınmasını sağlar. [caption id="attachment_822" align="alignnone" width="755"] Hibiskus Çayının Cilde faydaları[/caption] Cildi Parlaklatır: Hibiskus çayı, cildi parlaklatır çünkü içerisinde bulunan maddeler sayesinde cildin parlaklığını arttırır. Cildi Nemlendirir: Hibiskus çayı, cildi nemlendirir çünkü içerisinde bulunan maddeler sayesinde cildin nem dengesini korur ve cildin kurumasını önler. Cildi Yatıştırır: Hibiskus çayı, cildi yatıştırır çünkü içerisinde bulunan anti-enflamatuar maddeler sayesinde cildin iltihaplanmasını azaltır. Cildi Parlaklatır: Hibiskus çayı, cildi parlaklatır çünkü içerisinde bulunan maddeler sayesinde cildin parlaklığını arttırır ve cildin sağlıklı görünmesini sağlar. Cildi Temizler: Hibiskus çayı, cildi temizler çünkü içerisinde bulunan maddeler sayesinde cildin toksinlerden arınmasını sağlar ve cildin temiz kalmasını sağlar. Kullanımı: Cildinize hibiskus çayını uygulayarak cildinizi yararlanabilirsiniz. Çayı yaparken yaptığınız çayı soğutun ve cildinize uygulayın ya da çayının içinde bekletilmiş olan çiçekleri cildinize uygulayabilirsiniz.
0 notes
Text
Üzümün çöpü , kirazın sapı
Üzümün çöpü , kirazın sapı
Yaz ayları klasik deniz havuz sezonudur . Genelde biz hanımların bu sezon öncesi forma girmek için , çokça yaptığımız şeyler arasında acımasız diyetler , spor salonuna yazılma , zaten üyelik varsa daha sıkça gitme gibi rutinlerimiz vardı . Tabii bunların hepsi korona öncesinde kaldı 🙂 KÖ ve KS diye geçecek bundan sonra .
Korona nedeniyle bunların çoğunu yapamadık biliyorum. Elimizde başka…
View On WordPress
#çay#bereket#beslenme#bitki çayı#bolluk#diüretik#enfeksiyon#evde bitki çayı hazırlama#idrar yolu#idrar yolu enfeksiyonu#kiraz#kiraz şapı#SAĞLIK#sağlıklı bitki çayı#vişne#vişne sapı#yaz#yaz hastalıkları
0 notes
Photo
📌 Çay, dünyanın en popüler içeceklerinden biridir. Sıcak veya soğuk olarak günlük sıvı gereksinimlerinize katkıda bulunabilir. Bununla birlikte, çay ayrıca susuz olabilen bir bileşik olan kafeini de içerir. Bu makale çayın nemlendirici ve dehidre edici etkilerini açığa çıkarır. Hidrasyonunuzu Etkileyebilir Çay, hidrasyonunuzu etkileyebilir, özellikle çok içiyorsanız. Bunun nedeni büyük ölçüde, bazı çaylarda, kahve, çikolata, enerji içecekleri ve alkolsüz içeceklerde de bulunan bir bileşik olan kafein içerir. Kafein, doğal bir uyarıcıdır ve dünyadaki en yaygın yiyecek ve içecek bileşenlerinden biridir...| Detaylar Diyetisyenbakisi.com’da ~~~~•~~~~•~~~~•~~~~•~~~~•~~~~•~~~~•~~~~• #çaylar #bitkiçayları #diyet #diyetisyen #beslenme #sağlık #gıda #kafein #dehidrasyon #diüretik #kalori (Istanbul Province) https://www.instagram.com/p/Bwum51gBtMt/?igshid=cdvfu4a64cdg
0 notes
Text
YEMEK YEME SORUNLARI
Yemek yemek günlük hayatımızın önemli bir parçasıdır. Dengeli ve yeterli beslenmek hem fiziksel hem psikolojik sağlığın ön koşuludur. Bu yüzden yeme bozukluğundan bahsederken sıklıkla yeme bozukluklarının hayati önemine vurgu yapılır.
Yeme bozukluğu sanıldığı kadar nadir görülen psikolojik bir rahatsızlık değildir. Görülme yaşı olarak 12’li yaşlardan başlayan bozukluğun artık günümüzde aşağıdaki çeşitli türevlerinden bahsetmek mümkündür.
Anoreksiya nervoza nedir?
Anoreksiya nervoza en çok bilinen yeme bozukluğudur. Anoreksiya; açlıktan, metabolik olarak çökmeden veya intihardan kaynaklanan herhangi bir ruhsal bozukluğun en yüksek ölüm oranına sahiptir.
Yunanca’da Anoreksiya kelimesi “iştahsız” anlamına gelir; Latince’ de ise nervoza kelimesi “sinir rahatsızlığı” anlamına gelir. Anoreksiya nervoza ilk olarak Viktorya döneminde tıbbi bir durum olarak kabul edilmiştir. Kraliçe Victoria’nın kişisel doktoru Sir William Gull 1873'te bu durumu resmi olarak tıp sözlüğünün bir parçası olarak belirlemiştir.
Anoreksiya yaşayan kişiler genellikle bir sorunları olduğunu kabul etmezler. Normal kilolarının altında bile kilolu olduklarını düşünürler. Kilo kaybı hayati fonksiyonları zorlayana kadar yardım alma konusunda direnç gösterebilirler. Bu yüzden yakınlarının durumu kabullenmesi ve yardım arayışına girmeleri önemlidir.
Anoreksik kişilerin kişilik özelliklerine bakıldığı zaman bu kişilerin aşırı mükemmeliyetçi yapıları dikkat çeker. Düşük özsaygı, stres ile başa çıkmada zorlanma gibi özelliklere sahiptirler. Aile yapılarına bakıldığı zaman anoreksik kişilerin kendi gibi mükemmeliyetçi ve yüksek beklentilere sahip aileleri olduğu göze çarpar.
Yeme sorununun yanı sıra, depresyon, öfke kontrol sorunları, obsesyon gibi başka psikolojik sorunlarda görülebilir.
Anoreksiya nervoza belirtileri ve semptomları
Diyet veya aşırı kısıtlayıcı beslenme alışkanlıkları
Takıntılı bir şekilde kilo alma korkusu
Vücut dismorfisine bağlı düşük benlik kaygısı
Uyuşukluk ve genel yorgunluk
Kas kaybı ve aşırı zayıflık
Konsantrasyon problemleri
Aşırı hassasiyet
Aşırı spor yapma çabası
Kilo alımını engellemek için kusmak, laksatif kullanmak veya idrar söktürücü kullanmak gibi yöntemlere başvurabilirler.
Bulimia Nervoza nedir?
Bulimia, “kurt gibi aç” anlamına gelen Yunan kökenli bir kelimedir. Diğer yandan “tıkanma temizleme sendromu” olarak da adlandırılan Bulimia Nervoza, yeme davranışlarında alışılmış bir rahatsızlıktır. Sonuç olarak Bulimia, aşırı gıda alımının sık bölümleri ile karakterize edilmiştir. Bu bölümleri Bulimia’dan kaynaklanan kusma, diüretikler ( hipertansiyon tedavisine yardımcı olmak amacıyla idrar atılımını kolaylaştıran ve fazlalaştıran ilaçlardır. Kan basıncını düşürmek için vücutta tutulan fazla sıvıyı uzaklaştırmak amacıyla kullanılırlar) veya diyet hapları gibi gıdaları vücuttan temizlemek için başka bir yöntem izler. Bulimiadan muzdarip kişiler genellikle normal bir kiloda kalırlar ve hatta kilolu bile olabilirler.
Anoreksiya nervoza da olduğu gibi bulimia nervozada da düşük öz saygı yeme sorunu üzerinde etkilidir. Ayrıca yeme sorunlarının kökeninde genetik faktörler, dayatılan güzellik algısının zayıflıkla idealize edilmesi, çocukluk travmaları, aile ilişkilerinde olumsuz yaşantılar yer almaktadır.
Bulimia Nervoza belirtileri ve semptomları
Özellikle abur cubur ve tatlılardan oluşan aşırı yeme
Yemek sırasında ve sonrasında sürekli banyoya gitme
Müshil, diüretik ve/veya diyet haplarının aşırı alımı ve kullanımı
Boyunda ve çenede şişmiş tükürük bezleri ile belirgin bir sağlık nedeni bulunamayan boğaz ağrısı
Hazımsızlık, asit reflü ve gastrointestinal problemler
Diş eti hastalıkları ve kanayan diş etleri
Aşırı Yeme Rahatsızlığı (Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu) nedir?
Aşırı yeme rahatsızlığı yaygın görülen yeme bozukluklarından biridir. Bir kişinin rahatsızlık derecesinde hızlı ve aşırı miktarda yemek yemesi, yeme bozukluğundaki en büyük sorunlardandır.
Bununla birlikte, aşırı yeme bozukluğu başka şeylerle karıştırılabilir. Zihinsel açıdan bakıldığında tıkınırcasına yeme, aşırı yemek yemeden daha tehlikeli olabilir.
Aşırı yemek yeme, tıkınırcasına yeme bozukluğu Bulimia ’ya benzer. Ancak Bulimia’dan farklı olarak, tıkınırcasına yeme bozukluğu düzenli temizlemeyi (kendini kusturma) içermez.
Genel olarak bakıldığında, tıkınırcasına yeme bozukluğu her zaman kilo problemine odaklanmaz. Tıkınırcasına yeme bozukluğu olan kişiler normal kiloda kalma veya fazla kilolu olma eğilimindedir.
Tıkınırcasına yeme bozukluğu belirtileri ve semptomları
Tekrarlanan tıkınırcasına yeme
Normalden daha hızlı ve agresif şekilde yemek
Doyduğunu söylediği halde yemeye devam etmek
Tek başına yemek yemek
Bir seferde bir kişinin öğününden daha fazlasını yemek ve yiyecekleri karıştırmak
Eskişehir Psikolog İlker Küçük
#psikoloji #psikolog #psikoterapi #psikiyatri #psikolojikdanışmanlık #psikoterapist #pedagoji #pedagojikdanışmanlık #psikologilkerkucuk #eskişehir #ailedanışmanı #ailedanışmanlığı #aileterapisi #evlilikterapisi #evlilikterapisti
1 note
·
View note
Text
Kakule Nerelerde Kullanılır
Kakule Nerelerde Kullanılır
#KakuleAromaterapi, #KakuleBaharatı, #KakuleBitkisi, #KakuleÇayıNasılYapılır, #KakuleÇayıTarifi, #KakuleÇayınınFaydaları, #KakuleFaydaları, #KakuleHıçkırıkKeserMi, #KakuleKahvesiNasılYapılır, #KakuleKahvesiTarifi, #KakuleKullanımı, #KakuleNedir, #KakuleNerelerdeKullanılır, #KakuleReçeli, #KakuleTohumu, #KakuleVeAyurveda, #KakuleVeBitkiselTedavi, #KakuleVeMutfak, #KakuleVeSağlık, #KakuleYağı, #TıbbiBitkiler, #TıbbiVeAromatikBitkiler https://is.gd/9UYSo6 https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/blog/kakule-nerelerde-kullanilir/
Kakule nerelerde kullanılır kakule faydaları nelerdir gibi soruların cevabını bulacağınız yazımız sizi bekliyor. Tıbbi ve aromatik bitkiler arasında önemli bir yere sahip olan ve pek çok alanda kullanılan değerli bir bitkidir. İlk olarak mutfakta baharat olarak kullanılan kakule, yemeklere özel bir lezzet katar ve sindirimi kolaylaştırıcı özelliklere sahiptir. Ayrıca aromaterapi alanında da kullanılır, özellikle kakule yağı cilt bakım ürünlerinde ve masaj yağlarında tercih edilir.
Hindistan kökenli bir baharat olan kakule, yüzlerce yıldır bilinen ve zamanında Osmanlı mutfağında da yerini almış bir baharattır. Sağlık açısından çok faydalı olan bu bitki, özellikle vücuttan toksit maddelerin atılmasını sağlayarak kanseri önlemektedir. Zamanla karaciğerde biriken ağır metaller, vücut yağları içinde çözünmüş olarak saklanan zehirli bileşiklerin vücuttan atılması için etkilidir.
Bunun yanı sıra kakulenin tıbbi kullanımları da mevcuttur; öksürük kesici, balgam söktürücü ve anti-inflamatuar özellikleri sayesinde soğuk algınlığına karşı etkili bir doğal tedavi yöntemi olarak bilinir. Aynı zamanda kakulenin içeriğindeki uçucu yağlar, stresi azaltmaya yardımcı olabilir ve zihinsel rahatlama sağlayabilir. Bu nedenle, kakule hem mutfakta hem de sağlık ve güzellik alanında çok yönlü bir şekilde kullanılan önemli bir bitkidir.
Ayrıca, kakule gibi baharatlar sindirim sistemi için çok faydalıdır. Çok iyi bir gaz söktürücü, diüretik ( idrar söktürücü ), bağırsak parazitlerini öldürücüdür. Yüzyıllardır ağız kokusunun giderilmesi için kullanılmıştır. Bir parça kakule çiğneyerek hem ağız içinde hijyen sağlanmış olur hem de ağız kokusu büyük ölçüde giderilmiş olur. Makul ölçülerde tüketildiğinde midevi sorunlara da iyi gelmektedir. Mide bulantısına karşı çok etkilidir. Ayrıca, mide ağrılarına karşı da kullanılmaktadır.
Kolesterol kontrolü, kanser kontrolü, kalp rahatsızlıklarına karşı ve dolaşım sistemi problemlerine karşı kullanılmıştır. Diş hastalıkları ve sistit, nefrit, bel soğukluğu, idrar yolu enfeksiyonu gibi sorunlarda fayda gösterebilir. Kakule afrodizyak özelliklere sahip ve aynı zamanda iktidarsızlık için kullanılmakta, ereksiyon olamama ve erken boşalma gibi cinsel sorunlarda kullanılır.
Anavatanı Hindistan ve çevresi olan bu baharat, Uzak Asya ve Güney Asya’da da üretilmektedir. Sıcak yemekler içerisine eklendiği gibi tatlılara ve içeceklere de eklenir. Ayrıca, kakule çayı Hindistan’da çok meşhurdur.
Ayurveda ve Çin Tıbbında, Akciğer hastalıkları için kullanılmıştır. Diş eti enfeksiyonları, boğaz problemleri, böbrek taşları, akciğer tıkanıklığı ve akciğer tüberkülozu, göz kapaklarında iltihaplanma, mide bağırsak sorunları ve zehirlenmelere karşı bir panzehir olarak kullanılmıştır.
100 gramı içerisinde enerji (300 kcal), karbonhidratlar (68 gr), protein (11 gr), lif (28 gr) içerir. Kolesterol oranı sıfırdır. Niasin, piridoksin, riboflavin, tiamin, A vitamini, C vitamini, sodyum, potasyum, kalsiyum, bakır, demir, manganez, magnezyum, fosfor, ve çinko içerir.
Yapılan bilimsel araştırmalarda, kakulenin güçlü bir mikrop öldürücü olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca doğal bir spazm-kramp çözücüdür. Aynı zamanda, astım içinde faydalı doğal besinlerden birisidir. Kas ve eklem ağrılarına da iyi gelmektedir. Kan dolaşımını arttırmakta ve bulantı ve kusmayı önlediği bilinmektedir.
Kakulenin bilinmeyen özelliklerinden birisi de hıçkırık kesici özelliğidir. Bir kaç tane kakule suda kaynatılır ve ılıtıldıktan sonra içilirse hıçkırık sorunu geçebilmektedir. Ayrıca çiğnenmesi durumunda nefesi tazelemekte ve ağızdaki mikropları öldürmektedir.
Kakule Nasıl Kullanılır? Kakule Kahvesi ve Kakule Çayı Nasıl Yapılır?
Kakule bildiğimiz çay içerisine katılırsa çok güzel bir aroma vermektedir. Üç dört tane kakule tanesi bir demlik çay içerisine atılırsa mükemmel bir aroma vermektedir.
Ayrıca, kahve içerisine de atılmaktadır. Kakule Kahvesi adı verilen bu kahvenin yapımının normal kahve yapımından bir farkın yoktur. Tek kişilik bir kahve için 1-2 adet kakule havanda dövülür ve kahve ile karıştırılarak cezvede pişirilir. Piştikten sonra isteğe göre gül suyu ilave edilerek servis edilir.
Ayrıca, pilavlarda, reçel yapımında kullanılır.
Not: Kakuleyi alırken, dövülmemiş normal tohum şekilde almanız önerilir. İhtiyaç duydukça bu tohumları havanda ezip kullanabilirsiniz.
#kakule aromaterapi#kakule baharatı#kakule bitkisi#kakule çayı nasıl yapılır#kakule çayı tarifi#kakule çayının faydaları#Kakule faydaları#kakule hıçkırık keser mi#kakule kahvesi nasıl yapılır#kakule kahvesi tarifi#kakule kullanımı#kakule nedir#kakule nerelerde kullanılır#kakule reçeli#kakule tohumu#kakule ve Ayurveda#kakule ve bitkisel tedavi#kakule ve mutfak#kakule ve sağlık#kakule yağı#Tıbbi bitkiler#tıbbi ve aromatik bitkiler
0 notes
Photo
Bulimia Nervoza, kısa sürede normalden çok daha fazla yemek tüketmek ve sonrasında kilo alımını engellemek için çeşitli yollara başvurulan psikolojik ve hayati tehlikesi olan bir hastalıktır.
Bu yeme bozukluğunun temel özellikleri:
*Yeme atağı yaşamak
*Yemek yerken kontrolü kaybetme, kendini durdurumama hissi
*Gizli gizli yemek
*Yedikten sonra kilo alımını engellemek amacıyla kusmak, oruç tutarak kendini uzun süre aç bırakmak, aşırı egzersiz yapmak veya da diüretik kullanmak gibi yollara başvurma
*Kusmadan dolayı yemek borusunda yırtılma ve vücutta su-tuz-mineral düzensizlikleri oluşma
*Kadınlarda adet görememe veya adette düzensizlik
*Duygu durum bozuklukları
*Bulimia yaşayan kişiler dışarıdan bakıldığında aşırı düşük kiloya sahip olarak gözükmezler.
***Kendinizde bulimia nervoza belirtileri gözlemliyorsanız mutlaka profesyonel destek alarak çözüm bulmaya çalışmalısınız. Tedavi edilmediğinde ciddi sağlık problemlerini de beraberinde getirebilir.
Kaynak: Bulimia Nervoza
24 notes
·
View notes
Note
sırf alengirli bir ismi olduğu icin böyle söylüyorum alkolün baş ağrısı yapma sebebi alkolün anti diüretik hormonunun baskın gelmesinden. yani yazar burada diyor ki su kaybı çok oluyor. o yüzden bol bol su içmen gerekiyormuş. şimdi oturup da bir anda bes litre su içme. yavaş yavaş ve sık sık su iç. sababa hiçbir şeyciğin kalmaz.
La oha ciddi ciddi arastirmissin salgılandigi hormonuna kadar hiç tanimadiginiz bir insana anonim olup beni su içip iyileştirmene teşvik etmen, duygulandım aq yazar asıl diyor ki sizin gibi insanlar olduğu sürece ayakta kalmak için her türlü bir sebep bulunur bunun için kalkar yavaş yavaş içmeye başlarım suyu
1 note
·
View note
Link
1 note
·
View note