#tarihi günler
Explore tagged Tumblr posts
onderkaracay · 9 months ago
Text
Tumblr media
0 notes
ozlemayral · 1 year ago
Text
Tumblr media Tumblr media
Fotoğraf 120 yıl önce İstanbul Hamidiye Eftal Hastanesi'nde çekilmiş. Sol ayağından ameliyat olan o dönemin küçük kızı, yine o dönemde tedavi imkânı bulan şanslılardan...
7 notes · View notes
yagmurellayim · 2 years ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
MiniaTürk ✨
1 note · View note
ozgunleri · 3 months ago
Text
DAY HİST - PRO (2)
Tumblr media
Tarihte Bugün: Önemli Günler
Her gün, tarihin sayfalarında önemli bir olaya tanıklık ederiz. Bunlar, tarihte bugün olarak anılan ve zamanın akışı içinde belirli bir öneme sahip olan günlerdir. Bu önemli günler, tarihin gidişatını etkileyen olaylara ev sahipliği yapmıştır ve genellikle önemli kişiliklerin doğum veya ölüm yıldönümleri, büyük politik olaylar veya bilimsel buluşlar gibi tarihi olaylarla ilişkilidir.
Her günün tarihi bir önemi vardır ve dayhist.com bu önemli günler sizin için bir araya getirir. Bu site, tarihte bugün ne oldu, hangi önemli olaylar yaşandı, hangi önemli kişilikler doğdu veya öldü gibi bilgileri sunar.
Her gün, dayhist.com sitesini ziyaret ederek tarihte bugün neler olduğunu öğrenebilirsiniz. Bu site, tarihi olayları, doğumları ve ölümleri gün gün listeler. Böylece, her gun tarihin bir parçasını keşfedebilirsiniz.
dayhist.com ile tarihin tozlu sayfalarını aralayın ve önemli günlerin izini sürün. Tarih bilincinizi güçlendirin ve geçmişten dersler çıkarın. Tarihte bugün neler olduğunu öğrenmek için dayhist.com 'u ziyaret din.
563 notes · View notes
elestirenadam · 3 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Çin, Şanghay.
Beijing'den yüksek hızlı trenle 3,5 saatte geliyoruz. İki şehir arası 1.214 km.
Emperyalist Batılı güçlere meydan okuma merkezi.
Şanghay, Çince ‘denizin üstünde’ anlamına geliyor.
1800’li yılların sonundan itibaren İngiltere, Fransa ve ABD, şehirde kendilerine özel imtiyaz ve güvenlik bölgeleri kurmuş.
Emperyalist Batılı güçlere 20. yüzyılda Japonya da katılınca şehir tamamen sömürgeleştirilmiş.
Bu dönemde Çinliler şehrin kuzeyinde yaşıyor.
Yabancıların olduğu bölümlere girmeleri kolay değil. Ancak özel izinle olabiliyor.
Fakat şimdi burası Batı'ya meydan okuma merkezi.
Avrupa bankalarının işgal ettiği ‘Dış sahil kordonu’nda bugün Çin bankalarının merkezi binaları yer alıyor. Şanghay’ın ticaret hacminin büyümesi genelde ‘patlama’ kelimesiyle anlatılıyor. Bölgede sadece bir bölümün gayri safi yurt içi hasıla, 3,4 trilyon dolar.
Türkiye'nin hacmi 1,2 trilyon dolar. Siz hesaplayın...
Kent bugün gökdelen sayısı bakımından dünyada beşinci sırada.
En görkemli yapısı, Doğu’nun İncisi Kulesi.
Yaklaşık 468 metre yüksekliğinde. Üzerine çıkıp 360 derece şehri görebiliyorsunuz. Ayrıca yolunuz düşerse Şanghay rıhtımında gece nehir seyahati yapmanızı öneririm.
Doğu’nun İncisi Kulesi'nin tabanında Şanghay Tarih Müzesi'nden seçilmiş parçalar var. Seçilmiş parçalar var dediğime bakmayın, o kadar büyük ki, saatlerinizi harcayabilirsiniz. Özellikle maketler ve maketlere kurulan hologram sistemleriyle, eski günler canlandırılıyor.
Çin müzecilikte gerçekten çok ileri gitmiş. Dijitallikle gelenekseli birleştiren çok yaratıcı sunumları var.
Müzede Çin tarihini ve sosyal yaşamı ayrıntılarıyla bulabiliyorsunuz.
Çinli komünistlerin kalesi
Şangay’ın Çin tarihi için çok özel bir yeri var.
Çin Komünist Partisi (ÇKP)'nin 23 Temmuz 1921'de ilk ulusal kongresini yaptığı bina Şanghay’da bulunuyor.
İki katlı tuğla binada gizlice düzenlenen kongre Fransız işgal güçlerince fark edilince parti yöneticileri arka kapıdan kaçıyor ve bir tekneyle Zhejiang eyaletinde bulunan Jiaxing şehrine doğru yol alıyorlar ve ÇKP’nin ilk kongresini denizin üzerinde daha sonra “Kızıl Tekne” alını alacak olan bu teknede tamamlıyorlar.
Grup, gemiyi kiralamak için o dönem fena bir para olmayan sekiz gümüş sikke harcıyor ve büyük davalarını özel olarak görüşmek üzere Nanhu Gölü'nün merkezine yelken açıyorlar. Mao Zedong’un da aralarında bulunduğu ÇKP’nin ilk lider kuşağı, yanlarından bir polis devriye gemisi geçtiğini düşündükleri bir anda gerçek niyetlerini gizlemek için turist gibi davranarak o dönem bir zengin eğlencesi olan ve Çin dominosu olarak da bilinen “mahjong” bile oynuyorlar. Polis devriyesi geçtikten sonra grup “Komünist Parti çok yaşa!”, “Üçüncü Enternasyonal çok yaşa!” diye sessizce bağırarak bu sisli denizde ÇKP’nin doğuşunun temellerini atıyorlar.
Hatta Mao'nun İkinci Kongre için şehre geldiğinde kaybolduğu ve kongreye katılamadığı da anlatılıyor.
ÇKP yönetimi binayı ve çevresini 1952 yılında anıtsal bölgeye dönüştürmüş. 3 yıl önce de toplamda 3.400 metrekarelik bir sergi alanı oluşturulmuş. Burada ÇKP tarihini yansıtan 1100’ü aşkın eser sergileniyor.
Burada da dijital gösteriler çok dikkat çekiyor.
Biz geldiğimizde, Çin Komünist Partisi'nden gençlerin yeminine de tanıklık etmiş olduk.
Akşam da Nanjing caddesinde geziyoruz.
Burada da sokaklar tertemiz, şehir hareketli, taksiler ucuz, insanların yüzünden mutluluk akıyor.
Daha sonra Şıncın'a geçiyoruz...
31 notes · View notes
japonyamesken · 4 months ago
Text
youtube
Tumblr media Tumblr media
---
Selam.Selam.
Eski evimize geri taşınıyoruz. Eşyalarımı topluyorum, bitmiyor bir türlü...bir süre alışveriş yapmıcam dememin ertesi günü gidip bir sürü alışveriş yaptım, smart casual look ihtiyaçları pfff, avmlerden nefret ediyorum. İşte alışveriş yaparken de bu videoyu dinledim, bir nebze çekilir kıldı süreci. Cüzdanımı kasanın önünde unutacak kadar leylayım, "oturum kartıııım" diye koşarak mağazaya geri döndüm, hala orada duruyordu neyse ki..
---
Bize anlatılan tarih ne kadar sığ ve basit. Çok daha ötesi var aslında ve buna dair okumalar yapmayı çok seviyorum. Her şeyi ama her şeyi sorgulamayı; tarihi, dini, kültürü, inancı..
Şu Tek Adam kitabını liselerde herkese okutmak isterdim mesela. Eski dostlar bilir ben bu kitabı youtube'dan dinliyordum uyumadan önce ve rüyamda sürekli Atatürk'le flörtleşiyordumglglgşg çok güzel günlerdiflflflfş. Onu Enver Paşaya karşı falan uyarıyordum sürekli 😏❣️
Ve Kazım Karabekir... Onun yeri apayrı. Geçen gün twitterda Chatgptye "bu zamana kadar hakkımda öğrendiklerini yaz" promptu paylaşmışlardı. Onca şeyin arasında sadece bir kez konuştuğumuz Kazım Paşamı da yazmış Gpt. Çünkü şey demiştim, aynı zaman diliminde yaşasaydık toplumsal bütün tabuları aşıp kendisine aşkımı ilan ederdim.
Tumblr media
--
Çok kaliteli, çok zeki, çok düzgün insanlar yetiştirmiş bu topraklar. Tüm bu kötülüklere rağmen hala da yetiştiriyor. Biz de onlardan biriyiz bence, birazcık da self-credit :') Ben çevremde harika insanlar sayabilirim mesela; işini çok iyi yapma gayretinde olan, dürüst, namuslu, çalışkan, şefkatli... Kötülük çok fazlayken bunlara odaklanmak istiyorum bu aralar.
Ayy özlemişim burayı ve Kazım Paşacığımı övmeyi 🫂💘 Herkes iyidir ve çok daha güzel günler yakındır umarım 🌸
21 notes · View notes
shamelest · 1 year ago
Text
MAKSATBİLGİ - SİLVER
Tumblr media
Bilgi, Biyografi ve Lezzet Dolu Yemek Tarifleri!
MaksatBilgi.com, zengin içeriğiyle kullanıcılara bilgi, biyografi ve lezzet dolu yemek tarifleri sunan dinamik bir platformdur. Sitemiz, çeşitli kategorilerdeki yazıları ve tarifleri ile ziyaretçilere hem bilgi dolu bir deneyim hem de mutfaklarına lezzet katacak tarifler sunar.
Biyografi: Hayat Hikayeleriyle İnsanları Tanıyın
MaksatBilgi.com, ünlü kişiliklerden tarihi karakterlere, sanatçılardan bilim insanlarına kadar birçok kişinin biyografilerini içeren zengin içeriğiyle dikkat çeker. Sitemizde yer alan biyografi sayesinde, ilham verici hayat hikayelerini ve başarı öykülerini keşfedebilirsiniz.
Yemek Tarifleri: Mutfakta Yaratıcılığınızı Konuşturun
MaksatBilgi.com, mutfak tutkunları için çeşitli yemek tarifleri sunar. Pratik tariflerden özel günler için önerilere, sağlıklı alternatiflerden dünya mutfaklarına kadar geniş bir yelpazede lezzetli tarifler sitemizde yer alır. Mutfakta yaratıcılığınızı konuşturarak enfes lezzetlere ulaşabilirsiniz.
Bilgi: Çeşitli Konularda Güncel Bilgiler
MaksatBilgi.com, genel kültürü artırmak ve bilgiye ulaşmayı kolaylaştırmak amacıyla çeşitli konularda güncel bilgiler sunar. Teknoloji, sağlık, sanat, seyahat gibi farklı kategorilerdeki yazılarla kullanıcılarına bilgi dolu bir deneyim yaşatır
Maksat Bilgi Ailesi: Katılımcı ve İlgi Çekici İçerikle
MaksatBilgi.com, zengin içeriğini oluşturan katılımcı ve ilgi çekici içeriklere önem veren bir ailedir. Kullanıcılarımızın katkıları ve ilgisiyle her geçen gün büyüyen içeriğimiz, farklı ilgi alanlarına hitap eden yazılarla doludur.
Kullanıcı Dostu Arayüz: Kolay Kullanım ve Erişim
aksatBilgi.com, kullanıcı dostu arayüzü sayesinde ziyaretçilerine kolay kullanım ve erişim imkanı sunar. Sitemizde gezinirken aradığınız bilgiye veya tarife hızlıca ulaşabilir, içeriğin keyfini sorunsuz bir şekilde çıkarabilirsiniz.
Neden MaksatBilgi.com?
Çeşitli İçerik: Biyografi, yemek tarifleri, bilgi dolu yazılar ve daha fazlası.
Katılımcı İçerik: Kullanıcıların katkılarıyla zenginleşen içerik.
Kullanıcı Dostu Arayüz: Kolay kullanım ve hızlı erişim imkanı.
Lezzet Dolu Tarifler: Mutfakta yaratıcılığınıza katkıda bulunacak lezzetli tarifler.
MaksatBilgi.com'da bilgi, biyografi ve lezzet dolu bir dünyaya adım atın! MaksatBilgi.com adresini ziyaret ederek sitemizin keyfini çıkarın.
314 notes · View notes
dolunay66 · 2 years ago
Text
Yıl 1934, Haziran Ayı...
Leylek yavruları yumurtadan çıkalı henüz bir ay olmuştu.
İrileşmişlerdi ama hala uçamıyorlardı. Yuvada anne ve babanın getirdiği yiyeceklerle beslenmek zorundaydılar.
Marmara’ da sıcak bir ikindi vaktiydi.
Uludağ zirvelerinden inen 6 kartal, Bursa Orhangazi' de bir leylek yuvasına saldırdı. Anne ve baba leylekleri öldürüp, 4 yavruyu kaçırdılar.
Aradan bir kaç gün geçti.
Yine bir grup kartal, yine Orhangazi' de başka bir leylek yuvasına saldırdı. Ancak bu kez yuva boştu. Nasıl haberleştiler ise, leylekler yavrularını güvenli bir yere gizlemişti.
Sonra her yerden haberler gelmeye başladı.
Kartallar gruplar halinde leylek yuvalarına saldırıyordu.
Bir kaç gün sonra ülkenin dört yanından Bursa, Aydın ve Trakya' ya yüzlerce leylek akın etti.
Aynı şekilde kartallar da toplanıyordu.
İnsanlar, çevrelerinde leylek ve kartal sayısının olağanüstü arttığının farkındaydı.
Gökyüzünde bir hareketlenme vardı.
Bir şeyler oluyordu.
Bu kuşlar neden toplanıyordu?
Bu neyin habercisiydi?
Leyleklerin ve kartalların toplanması iki ay sürdü.
Aylardan Ağustos.
Aydın' da Menderes deltasında inanılmaz bir savaş başladı.
Havada amansız bir mücadele vardı.
Bir tarafta leylekler, diğer tarafta kartallar.
Halk başı yukarıda, bu savaşı izliyordu.
Kartallar güçlü pençeleriyle, leylekler de uzun gagalarıyla savaşıyordu.
İnsanların gönlü leyleklerden yanaydı. Köylüler yaralanıp yere inen leylekleri tedavi etmeye çalışıyorlardı. Nineler yaralı leyleklerin başında dua ediyordu.
Hatta Kızılay' ı göreve çağıranlar bile oluyordu.
Kimileri ağaçlara tırmanıyor, yuvalardaki yavru leyleklere yiyecek ulaştırıyordu.
Ülkenin genelkurmay başkanı Mareşal Fevzi Çakmak' ın bu savaşa müdahale etmesini isteyenler bile vardı.
Ama günler geçiyor, savaş sürüyordu.
İki taraf da kayıplar veriyordu.
Daha da ilginci; hem leyleklere, hem de kartallara ülkenin değişik yerlerinden sürüler halinde takviye geliyordu.
Herkes birbirine soruyordu.
Bu savaşı kim kazanacak?
Kartallar güçlüydü, ama leylekler sayıca üstündü. Üstelik daha organize idiler.
Genç leylekler kartalları yoruyor, tecrübeli yaşlılar ise yorulan kartala öldürücü gagayı vuruyordu.
Ayrıca insanların yardımı nedeniyle leylekler yerleşim birimlerine yakın bölgelerde savaşıyordu.
Kartalların savaşı ormanlık, dağlık alanlara çekmesine izin vermiyorlardı.
Her yerden ölü ve yaralı haberleri geliyordu.
Sayıları yüzlerle ifade ediliyordu.
Neyse ki günler sonra savaş bitti.
Kazanan, sayıca üstün olan leyleklerdi.
Kartallar bölgeyi terketmek zorunda kalmıştı.
Bu bir kurgu değil.
Bir öykü de değil.
Zaytung haberi hiç değil.
Yaşanmış bir olay.
1934 yılında yüzlerce insanın izlediği ve Cumhuriyet dahil, pek çok gazeteye konu olmuş bir savaştı bu.
Hatta, o günlerde Türkiye' de bulunan New York Times gazetesinin muhabirinin Amerika' ya bu haberi geçtiği söylenir.
Derler ki; leyleklerin ve kartalların savaşı, bir kaç yıl sonra Kara Harp Okulu' nda havacılık dersinde işlendi.
İki tarafın savaş taktikleri öğrencilere anlatıldı.
Kıssadan hisse:
Yıllar önce yaşanan bu leylek ve kartal savaşı, tarihi bir gerçeği hatırlatıyor bize;
"Birleşenler kazanır..."
Tumblr media
51 notes · View notes
karanlkzfr · 8 days ago
Text
bir aydan fazla zaman geçti.. koskoca bir ay oldu seni bilmeyeli, koskoca bir ay. Ama beni bilirsin üç gün bile dayanamam merak ederim, günler uzadıkça içimi keder sarardı her gün bi öncekinden daha çok arardı gözlerim seni, bulamayınca bir ağırlık otururdu kalbime.. bir ay oldu, sonra altı ay, bir yıl.. ve bir gün senin gittiğin tarihi ve ne kadar sensiz kaldığımı unutacağım.. Ama gün gelecek çilekli bir şey gördüğümde, tesadüfen yazarken senin gibi cümlelerin sonuna iki nokta attığımda, Gece saçlı kızı okurken, 00:00'ı elime aldığımda, ela gözlü birini gördüğümde, en sevdiği şiir kunala olan biriyle tanıştığımda, birileri bana seni sorduğunda, gökyüzünde yıldızlara ve bulutlara bakarken, küçük kediciği hatırladığımda, biri 'şimdi şöyle ki' diye cümleye başladığında, her gün bir plan yapıp bozduğunda, bana verdiğin lakapla biri bana seslendiğinde.. hepsinde tekrar tekrar yüzleşeceğim yokluğunla ve her yüzleşmede sen beni defalarca terk edeceksin.. sahiden peki ya sen? Unuttun mu, hiç hatırlıyor musun? Özledin mi hiç beni, keşke yanımda olsaydı gülseydik ya da konuşsaydım dedin mi? Ne güzel anılarımız vardı o deliyle diye gülümsedin mi yoksa hep kızdın mı bana? Umursamadın mı, hiç mi aklına gelmedim yoksa?
Kapattığım kapıları çalmamalıyım, evet biliyorum ama olurda o kapı bir gün açılırsa ve önünde bulamazsan beni.. Yine de gel.. bir arkadaşa ihtiyacın olursa gel, sadece tek bir gece için daralır ve konuşacak birini bulamazsan gel, bir gece ansızın kalbin ağrırsa gel, içip sarhoş olup gülmek istersen gel, kavga etmek istesen gel, öfkeni birinden çıkmak istesen gel, sevilmek istesen gel, ağlamak istesen gel, bir saatlik gelip ebediyeten kaybolmak istesen bile gel.. Benim kapım hiçbir şekilde sana kapanmaz, asla kapatmam. Sen elimi hiç tutmadın ama hala uzatıyorum sana. Elimi tutup kendini uçurumdan atsan peşinden geleceğimi biliyorum. Sende bil, bildiğinden haberim olmasa da olur.
3 notes · View notes
aynodndr · 21 days ago
Text
"ÖMÜR DEDİĞİN"
Hayata ha şimdi, ha sonra başlayayım derken bir bakıyorsun tükenmiş ömür...
Avucumuzda son kullanma tarihi çoktan geçmiş bir yığın tecrübe kalıyor.
Atsan atılmıyor, satsan satılmıyor!..
"Gençlik bir kuş tu; tutmak istedim tutamadım.
Yaşlılık bir paçavra; satmak istedim satamadım."
Bir ikindi gölgesi ömür dediğin...
Gece olur duramazsın, güneş vurur kalamazsın. Sade bir ikindilik, kısa bir dinlencelik...
Dünyaya ait ne varsa harcanıp gidiyor.
Yiyip içmeler, gezip tozmalar, gülüp eğlenmeler...
Bizim zannettiğimiz saklayıp durduğumuz altınlar, azıcık bile vermeye kıyamadığımız paralar...
Bir secde yerleri kalıyor geriye Okşanmış bir yetim başı, öpülmüş anne eli, alınmış bir baba
duası...
Reyyan kapısından geçmek için vize mahiyetinde, saklanmış oruçlar..
Gizliden bir fakirin eline tutuşturulmuş sadakalar kalıyor. Masivadan sıyrılıp, zamansız açılmış eller,
Ve tek O'ndan istemeler,
Ve tek O'na gönderilmiş dilekçeler kalıyor. Yürekten söylenmiş Elhamdülillah acizce,
Kulca edilmiş nasuh bir tövbe,
İsyanları yıkayan gözyaşları kalıyor.
Mümince gülüşler, şeker tadında sözler. Kırıp dökmeden, kimsenin gözünde yaş bırakmadan geçirilmiş günler kalıyor.
Biraz dur, bekle biraz...
Arada bir arkana dön ve geriye neler bıraktığına bak... Harcanmış yıllarını seyret usulca.
Bak nasıl bitiyor ömür dediğin...
Şair....
2 notes · View notes
ozlemayral · 1 year ago
Text
Tumblr media
Fotoğraf 1950'lere ait. Yer Çamlıca Kız Lisesi. Efsane Hababam Sınıfı filminin çekildiği yer. Fotoğrafa dikkatli bakıldığında, kız öğrencinin muzip hareketi o yıllarda bile Hababam Sınıfının ruhuna işaret ediyor sanki 😁
2 notes · View notes
etaali · 5 months ago
Text
Peygamberin(saa) ölüm günleri, bu günler.
İslam dünyasının kahir ekseriyetinde pek gündem olmaz Peygamber(saa)'in vefatı.
Korkudan mı bu, utançtan mı, ihmalden mi, bilmiyorum.
Hikaye örtülü çünkü...
"Anam babam sana feda olsun" diye hitap ediyormuş ona etrafı.
Bedir Uhud, Hendek'te bin bin, onbin onbin, asker olmuşlar komutasına.
Gadir-i Hum'da sözüne söz vermişler de ahirde dağıla dağıla cenazesine 15-20 kişi kalmış...
Veda edince bu fani dünyaya Resul-i kibriyâ,
Sakife'de toplandı ehli karar sayanlar kendini. O'ndan sonrası için yaptılar bunu. Ali(as)siz...
Oysa "benden sonrası..."nı kendisi tayin etmişti Nebi. Sözünü de almıştı.
Söz verenler, topukları üzere döndüler sonra toprağa dahi emanet edilmemişken Muhammed Mustafa(saa)...
Öyle "Allah allah nasıl olur?!" deme.
Oldu bunlar ve sonrasında daha da acı, kanatıcı, yıkıcı şekilde devam etti durdu hikaye.
Dinin karşısına din çıkmıştı bir kere.
Ali(as)'yi öldürdü sonra onun dininin karşısındaki din. Hele Huseyn(as)'i öldürdüğünde, ölüm de utanır oldu. Kaç İmam(as)'la devam ettirdiler de, sen say...
Rebeze sonra, ah Rebeze... Kaç uzelt Muhammed(saa)'in dinine?.
Ve niye gülmüyor yüzümüz şimdi? Niye bunca kin ve nefret, niye bunca parçalanmışlık?!. Makul bir biçimde analiz et ki, makbul bir yaşama evirsin bu günümüzü..
Bu günün kavgasının kökleri o günden geliyor, bilmen lazım. Kıyamete kadar da gidecek gibi.
Dinin dinar ile başı hep belada oldu.
Yere düşünce Ali(as)'ye sarılan çoğu kimse, doğrulunca Muaviye oldu.
Namaz kılan tüm değerlerimizi bir başka namaz kılanlar öldürdü.
Karıştı, karmaşıklaştı olaylar.
Münafıklık payidar oldu.
Cehalet zirveye oturdu.
Devenin dahi dişisiyle erkeği ayırdedilemez oldu.
Arada Ali(as) Mazlum oldu. Adalet mağdur...
Ve Sen;
Devam ettirme şimdi tefrikayı, ama tarihi de bil. Bilmek, seni fitne ateşini harlamaya değil, nasıl söndüreceğine götürsün.
Korkma! Halının altına değil, tecrübe çerağı olacak yerlere s��pür yaşanmışlıkların toplamını.
En önemlisi de zannetme ki, yaşandı bitti her şey. Bu gün senin içindir; o günkü yaşanmışlıklardaki ibreti ile...
6 notes · View notes
plutondayasamakisterdimm · 2 years ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Son iki. Ayın 22'sinde olan sadece ödev teslim tarihi, ve grup ödevi. Benim yapacaklarım hazır. Postere yerleştireceğim sadece.
Son iki. Bu zorlu dönemin bitmesine son iki.
Fizik sınavı beni çok endişelendiriyor. Online olduğu için gidişattan puan alamıyorum. Yaptığım bir işlem hatası, düşünemediğim bir adım tüm puanımı kaybetmeme sebep oluyor. Sadece dua ediyorum ki çalıştığım bildiğim soru tiplerinden gelsin.
Staj işleri bitmek üzere. Sadece hocaya imzalatacağım. Ve okula teslim edeceğim. Sonra yaz planları oluşturmak lazım. Bunun için heyecanlıyım.
Şu anda son iki sınavımı başarı ile vermek istiyorum. Özellikle fizik dersini. Bir kere kaldım zaten. Allah'ım yolumu aç, bildiğim yerlerden gelsin ve ben artık bu dersi hayırlısı ile vereyim. Yaz okuluna kalmasın.
İçimi dökmem gerekiyordu. Hala midem çok bulanıyor. Ama dedim ya son iki. Dayanırız. Dayanmak zorundayız.
Siz neler yapıyorsunuz? Nasıl geçiyor günler? Yaz planları var mı? Ben kuzenimi evlendiriyorum. Galiba bir ara Antalya yolcusu da olacak gibiyim. Bunlarla kendimi ayakta tutmaya çalışıp son iki diyorum tekrar ve kaçıyorum. Belki bir post daha paylaşırım gece
16 notes · View notes
elestirenadam · 10 months ago
Text
İthaf.
Küçüğüm, sen şimdi onsekizindesin Güzelliğin gün günden dillere destan Hatıramda herbiri seninle canlanan İzmir'in günlerinde gecelerindesin
Sönmüş yanardağlar, kaleler eteğinde Yüzyıllardır uyuyan şu bizim İzmir O âşık kadınları, levent erkekleri nerde? Sahiden yaşayıp göçtüler mi kimbilir?
Balkonlara, yalılara dalar düşünürüm O günler uzaklaşan yelkenlerin peşi sıra Akan bulutlar gibi geçmiş: ne iz, ne hâtıra! Sır şimdi bunca güzel hayat, güzel ölüm!
Sır şimdi gözyaşları, saadet dilekleri Bize gelen yüzyılların hikâyesi sır Eski İzmir diye ne varsa şunun bunun bildiği Yaşlıların kırık dökük anlattığıdır
Aşkı şehirler yaratır, şehirler yaşatır Ben gönlümce yaşadım, gönlümce sevdim Bilirim saadetim, yalnızlığım bundandır Seni bulduğum, kaybettiğim günden bilirim.
Aşklarının tarihi bir şehrin tarihidir diyorum Gün gelir aşklariyle anılır şehirler anılırsa Niyetim sevdalı sözler etmek de olmasa İzmir için ne yazarsam sana adıyorum!
- Necati Cumalı
48 notes · View notes
zarifee · 8 months ago
Text
Günler sonra yatağa uzandığımda hemen uyumak yerine duygularımı, hislerimi düşünme fırsatım oldu. Nişanlanmak üzereyim. Bu sürece gelene kadar epey karışık çabalar yaşadık. Hep merdivenler çıktık sanki. Öyle bir histi. Bazen güzel anların tadını stresten, sıkıntıdan dolayı çok yaşayamadım. Velhasıl, şunun şurasında ne kaldı. Birkaç gün..telaşın dışında duygusal anlar da yaşıyorum. Eve aldığımız her eşya için bir hikayemiz oluyor. Bu hoşuma gidiyor mesela.
Bu süreç düğüne de çok yakın olduğu için bizim nişan-düğün karışık hazırlanmamıza ve daha yoğun geçmesine neden oldu. Her daim yapacak bir işimiz vardı. İki dakika soluklanalım diyen Ma'ya yapacaklarını düşünen ve hedefe kitlenip durmayan zarife şoku da gelmiş olabilir. Özellikle iş yerinde kafamın içi karman çorman oluyordu. Bugünlere getirebildik ama şükür.
Evleneceklere şunları söyleyebilirim.
1)Mutlaka birikim yapın, bir köşeye her ay az da olsa koyun bu günler için. Altın alabilirsiniz mesela. Bu süreçte nakit olması fiyatları daha düşükten almanızı sağlar. Hem de borçsuz devam etmek her zaman en iyisi.
2)Mobilyalar 45-60 günden önce gelmiyormuş. Bu yüzden erkenden halledilmeli.
3)Eğer kesinse mutlaka salonu çok önceden tutun ki uygun fiyatlı olsun.
4)Nikah tarihi almak zor birşey değilmiş. Bir sağlık ocağı raporu, 4 fotoğraf yetiyor. Ama oda nikahı daha uygun, salonda tiyatral bir nikah oluyor çoğu zaman.
5)Davetiye olayında Canva'dan yararlandık. Bu biraz işimizi hafifletti.
6)Not almak her zaman işe yarıyor.
7)Gelinlik için helen diye gidip parlayarak çıkabilirsiniz, herkes böyle, sorun yok.
8)Söz tepsisi, damat tepsisi bunları kiralamak ya da yakınlardan almak bence aşırı mantıklı.
9)Kına paketi harika bir olay. Ivır zıvırla uğraşmıyorsunuz.
10)İsteme çiçeği plastik de olabiliyormuş artık. Bana mantıklı gelen tarafı da var, diğer tarafı da kuru hali kullanılabilir miydi? Gerçi plastik olan da kullanılabilir.
Bir de şey çok garip. Ben asla altın sevmem, takmam. Çok abartı gelir, göstermek gibi gelir. Ama bu süreçte altına daha ılımlı yaklaşmaya, modelleri sevmeye başladım. Bu asla benden beklenen bir şey değil. Şaşırdım kendime.
Hah bir de nişana yakın cilt bakımı yaptırmayın. Bir kardeş tavsiyesi..
2 notes · View notes
onlinefirmam · 1 year ago
Text
Beşiktaş Hayır Lokması
Tumblr media
Beşiktaş Hayır Lokması
İstanbul’un kalbinde yer alan Beşiktaş, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle birlikte, sadece futbol takımıyla değil, aynı zamanda toplumsal dayanışma projeleriyle de adından söz ettiriyor. Beşiktaş’ın özgün dokusu ve kucaklayıcı atmosferi, birçok etkinlik ve yardım kampanyasına ev sahipliği yapmaktadır. Bu bağlamda, Beşiktaş Hayır Lokması Dağıtımı da, şehrin sosyal dokusuna önemli bir katkı sağlayan ve yardıma muhtaç insanlara umut ışığı olan bir girişimdir.
Hayır Lokması Dağıtımı, Beşiktaş Belediyesi’nin öncülüğünde düzenlenen anlamlı bir etkinliktir. Bu etkinlik, genellikle özel günlerde veya dini bayramlarda gerçekleşir ve ihtiyaç sahibi ailelere gıda yardımında bulunmayı amaçlar. Beşiktaş’ın tarihi meydanları, bu günlerde gönüllüler ve belediye ekipleri tarafından titizlikle hazırlanan lokma dağıtım noktalarına dönüşür.
Tumblr media
Bu özel günlerde Beşiktaş’ın caddeleri, gönüllülerin ellerindeki lokmalarla dolup taşar. Dağıtım noktalarında sırayla bekleyen insanlar, hem yardım almanın hem de toplumsal birlikteliğin keyfini yaşar. Beşiktaş Belediyesi, hayır lokması dağıtımını sadece maddi destek değil, aynı zamanda birlik ve beraberlik duygularını güçlendiren bir etkinlik olarak değerlendirir.
Bu etkinlik, Beşiktaşlıların dayanışma kültürünü daha da pekiştirir. Lokma dağıtımında yer alan gönüllüler, sadece gıda yardımı yapmakla kalmaz, aynı zamanda insanlar arasında güçlü bir bağ oluştururlar. İnsanlar, bir araya gelip aynı sofrada buluşmanın mutluluğunu yaşarken, Beşiktaş’ın sokakları da bu pozitif enerjiyle dolup taşar.
Beşiktaş Hayır Lokması Dağıtımı, sadece bir yardım etkinliği değil, aynı zamanda bir şehirdeki toplumsal sorumluluğun ve dayanışmanın bir ifadesidir. Beşiktaş Belediyesi’nin bu tür etkinlikleri, insanların kalplerindeki yardımlaşma ve birlik duygusunu canlı tutar, aynı zamanda sosyal farkındalığı artırır.
Beşiktaş Hayır Lokması Dağıtımı, Beşiktaş’ın sadece spor kulübüyle değil, aynı zamanda toplumsal duyarlılığı ve birlikte yaşama kültürüyle de ön plana çıktığını gösteren kıymetli bir etkinliktir. Beşiktaşlılar, bu etkinlik sayesinde sadece kendi mahallelerine değil, tüm şehre ve ülkeye örnek olacak bir dayanışma kültürü oluşturmanın gururunu yaşarlar.
Tumblr media
Hayır Lokması
Anıl Lokma Beşiktaş Hayır Lokması Dağıtımı
Beşiktaş, tarihi zenginlikleri, boğaz manzarası ve canlı atmosferi ile sadece İstanbul’un değil, Türkiye’nin en sevilen semtlerinden biridir. Bu semtin sıcak sokakları, renkli geçmişi kadar, toplumsal birliktelik ve dayanışma kültürüyle de anılır. İşte tam da bu atmosferde, Anıl Lokma Beşiktaş Hayır Lokması Dağıtımı, semtin kalbinde insanları bir araya getirerek paylaşmanın ve birlikteliğin en güzel örneklerinden birini sunan değerli bir etkinliktir.
Anıl Lokma, Beşiktaş halkı tarafından organize edilen bir hayır etkinliğidir. Her yıl belirli dönemlerde düzenlenen bu özel etkinlik, genellikle dini bayramlar, özel günler veya toplumun ihtiyaç duyduğu zamanlarda gerçekleşir. Anıl Lokma’nın amacı, sadece gıda yardımı yapmak değil, aynı zamanda insanları bir araya getirerek sosyal dayanışma ve yardımlaşma bilincini güçlendirmektir.
Etkinlik, Beşiktaş’ın meydanlarını renklendiren, mis gibi kokan lokma tezgahlarıyla dolup taşan bir coşku içerir. Gönüllüler, titiz bir hazırlık sürecinin ardından özel olarak pişirilen lokmaları, semtin sakinlerine dağıtır. Ancak bu sadece bir gıda yardımı değil, aynı zamanda bir araya gelmenin, birlikte paylaşmanın ve birbirine destek olmanın simgesidir.
Anıl Lokma Beşiktaş Hayır Lokması Dağıtımı, sadece semtin sakinlerini bir araya getirmez; aynı zamanda gönüllüler arasında da güçlü bir bağ oluşturur. Lokma dağıtımında yer alan gönüllüler, sadece yardım eli uzatmakla kalmaz, aynı zamanda birbirleriyle anlam dolu sohbetlere dalıp, Beşiktaş’ın bir aile gibi bir arada durma kültürünü pekiştirir.
Bu etkinlik, Anıl Lokma’nın liderliğinde bir araya gelen insanlar arasında dayanışma ve yardımlaşma bilincini güçlendirir. Anıl Lokma Beşiktaş Hayır Lokması Dağıtımı, sadece maddi destek sağlamakla kalmaz, aynı zamanda semtin insanlarını birbirine daha da yaklaştırarak, birbirlerine duydukları sevgiyi ve saygıyı pekiştirir.
Anıl Lokma Beşiktaş Hayır Lokması Dağıtımı, Beşiktaş’ın sadece tarihi güzellikleriyle değil, aynı zamanda toplumsal birliktelik ve yardımlaşma kültürüyle de ön plana çıktığını gösteren özel bir etkinliktir. Semtin sokakları, Anıl Lokma’nın organize ettiği bu güzel etkinlikle birlikte, sadece lokma kokusuyla değil, birlikte paylaşmanın güzellikleriyle de dolup taşar.
Sizde Hayır Lokması Döktürmek İstiyorsanız Bizi Şimdi Arayın: 0532 547 89 23
#besiktashayirlokmasi #hayirlokmasi #lokmaci #besiktaslokma #lokmaistanbul #istanbullokmaci #lokma
2 notes · View notes