#seçmen
Explore tagged Tumblr posts
aaliyeva · 9 months ago
Text
sebaplerimi bilmiyorsun, seçimimi yargılama..
3 notes · View notes
huysuzlukabidesi24 · 2 years ago
Text
Hayatım da oy verirken bu kadar gerilip heyecanlanmamıştım...
12 notes · View notes
cagdasyatirim · 1 year ago
Text
Tumblr media
6 notes · View notes
altinovaguncel · 2 years ago
Text
“Yüzyılın zaferine hazırız”
14 Mayıs seçimlerine saatler kala seçim çalışmalarına aralıksız devam eden ilçede girilmeyen kapı, sıkılmayan el bırakmayan Altınova Belediye Başkanı Dr. Metin Oral, Yüzyılın seçimlerine hazır olduklarını söyledi. 14 Mayıs seçimlerinde tarihi bir zafer alacaklarını söyleyen Başkan Oral, “AK Partimize giderek artan bir teveccüh var. Bunun başlıca nedeni elbette her zaman doğrudan yana olan,…
Tumblr media
View On WordPress
3 notes · View notes
onderkaracay · 2 years ago
Text
Tumblr media
🗣️ Şapkayı Önümüze Koyup Bir Düşünelim
Parmak boyası yerine oy kullanmaya gelenlerin üst araması yapılması lazım.
Neden mi? Düşünün bakalım!
Yirmi yıldır siz oy verdiğiniz için mi seçildiler?
Seçsis seçim sistemi kimin kontrolünde?
Nüfus ve vatandaşlık işleri içişleri başkanlığında olduğu müddetçe iktidara karşı kimse seçim kazanamaz. Nüfus ve vatandaşlık işleri başkanlığı özerk bir kurum olmalı hukuk kuralları ile yönetilmelidir. Bunu isteyip sağlama aldın mı?
Ülkede kaç seçmen var? Kaç oy pusulası basılıyor? Bunu bilen tek bir siyasi parti yok. Kontrol edebilen ve denetleyen hesap soran var mı? Yok!
Neyi konuşuyoruz? Biz kaybetmeyi baştan kabullenmiş bir toplum olmuşuz.
Demografik yapı değişikliği bombası daha patlamadı.
Siz emperyalizmin oyuncularını parlatmaya devam edin. Dün kullanılanları birileri, yarın kullanılacak olanları da geriye kalanlar ikiye bölünerek parlatsın. Biz kazandık diye kendinizi aldatarak bir rahatlayın bakalım. Ya sonrası? Gelen gideni aratır ise ne olacak? Ülke yönetimi kumar masası mı? Bu seferde bu zara oynayalım mantığı içinde hareket edelim.
Birileri size ihtiyaç duymadan seçim kazanır yine.
Tüm yetkinin ve maddi gücün tek kişide olduğu toplumlarda hukukun işlemesi mümkün değildir. Bu tür toplumlarda seçim yapmak kendini aldatmanın ötesinde tek kişi ve gücü meşrulaştırmak amacıyla toplum alet edilir. Dikta rejimi demokrasisi ya da burjuva demokrasisi böyle işler. Meşrulaştırma aracı olarak medya silahını sermaye ve siyaset birlikte kullanır. Kişiler değişse bile hiçbir şey değişmez. Sandığı toplumunun önüne kim koyarsa sandıktan genelde sandığı koyan seçim kararı alma yetkisi olan çıkar. Hile bile meşru hale gelir. Her seçim öncesi seçim yasası bu anlamda değiştirilir. Hukuk sadece tek kişinin çıkarına işler.
Hukuksuzluğa karşı çıkmayan bir toplumdan hiçbir halt olmaz.
Hukuksuzluğa karşı çıkması gereken muhalefetten, yurttaşlardan etkili ses çıkmıyor. Sen onu bile görmüyorsun!
Ne yapalım diyenlere bugüne kadar hiç bir şey yapmadıklarını sahip çıkmadıkları ile yüzleşmek zorunda olduklarını bilmeleri yeter. En azından bundan sonra bir şey yapmaları gerektiğini anlarlar. Birine kızmış o tarafa geçmişsin sonra ona kızmış birazda bu sömürsün diye bu tarafa geçmişsin.
Daha ne bekliyorsunuz?
Halkı bölerek halka karşı düşman ederek siyaset yapmak halka ve hakka ihanettir. Seksen yıldır bu toplum buna oy veriyor.
Bu düzeni yönetenler senin tavrına uygun bir seçim yapman için seçenek hazırlamış.
Kızacak isen kendine kız.
Kendini nasıl temsil etmek gerektiğini düşün ve bul.
Atatürk gibi bir farkın olduğu halde bunu yapamıyor isen sen bitmişsin demektir.
Zaman ve tarih tek yazardır. Her insanın ve toplumun sonunu zaman ve tarih yazar.
] Önder KARAÇAY [
5 notes · View notes
serhatnigiz · 1 day ago
Text
"Terörsüz Türkiye" Palavrası Neye Hizmet Ediyor?
Tumblr media
Temsiliyetist memur şiddetinin ve terörünün ne olduğunu anlayabilmek için önce FETÖ palavrasının ne olduğunu anlamak gerekir.
Devlet FETÖ’nün “devlet içine yuvalanmış bir memur kastı” olduğunu iddia etmişti. Arzu eden iddianameyi inceleyebilir. Halbuki aynı iddianameyi hazırlatan akıl 15 Temmuz’da yürütme emir ve talimatları ile darbe yapan aklında ta kendisi idi. Yani yalandan darbe yaparken de yine onlar iktidardaydılar!
Gerçekleri asla millete açıklamazlar. Çünkü o vakit tüm kurgu bozulur.
Memur kastlarının ve devletin terörle suçlandığını, bu konuda AYM’de ve AİHM’de dava olduğunu, bu davaya Avrupa Konseyi’nin ve Avrupa Parlamentosu’nda dahil olduğunu asla millete açıklamazlar. Çünkü işlerine gelmez. Millet bilsin istemezler.
Terör davası yüzünden temsiliyetist memur kastlarının kendilerini kurtarmak pahasına (memur terörizminin yardımcısı) Abdullah Öcalan’a ve PKK’ya sarıldıklarını görmemek için ya saf ya da aptal olmak gerekir.
"Tek adam diktası" kurmaya kalkmaları da, tüm devlet kurumlarının altını oymaları da, işte bu terör suçundan kaçıp ceza yememek için! Terörle suçlandıkları bir dönemde “terörsüz Türkiye” sloganı atmaları da asıl bundan!
Devletin kurumsal işleyişini rayından çıkaran bu kafanın sadece Türkleri de değil, Abdullah Öcalan ve “derin” PKK üzerinden nasıl Kürtleri de kandırdığını anlamamak için ya saf ya da aptal olmak gerekir.
Bu ülkede milliyetçi geçinenler milleti, dinci geçinenler dini, türkçü geçinenler türkün emeğini, kürtçü geçinenler kürdün emeğini sömürerek kendi düzenlerine köle üretirler. İnsanların bu düzene ses çıkartmaması için topluma ulaşabileceğiniz tüm potansiyel iletişim kanallarının ise önü tıkalıdır. İşte mikrofon faşizmi asıl bu işi yaramaktadır.
Sen sağcısın, sen solcusun, sen türksün, sen kürtsün, sen alevisin, sen sünnisin denilerek, insanlar binbir çeşit kimliklere bölünerek bu millet temsiliyetist memur şiddetinin ve terörünün kölesi haline getirilmiştir.
Milleti, emekçileri daha fazla sömürebilmek için her yolu deniyorlar.
Sağcı, solcu, Kürt, Türk, Alevi, Sünni, Cumhuriyetçi, İslamcı, Laik, LGBT vs. her ne kadar kimlik varsa memur kastları bu kimlikleri birbirine kırdırarak, birbirine düşman ederek sömürü çarkını işletmenin peşine düşmüş durumdalar.
Topluma, insana, gençlere dayatılan tek şey pislik bir bireysellik ve bencillik “kültürü”, vahşi bir kapitalizm!
Yeter ki millet devletlü memur şiddetinin ve terörünün kölesi olsun, tek dertleri dikensiz bir gül bahçesi yaratmak. Savaş, barış, terör vs. kendi çıkarları söz konusu olduğunda bunların hepsi temsiliyetizmden sorulur. Vatandaşa hiç sıra gelmez!
Peki devlet kurumlarına ne demeli?
Millete yasama kurumu diye yutturulan parlamentonun gerçekte bir yürütme kurumu olduğunu görmemek için ya saf ya da aptal olmak gerekir. Bu parlamento da yer alan temsiliyetist siyasetçilerin ise “seçme ve kullanışlı aparatlardan” ibaret olduğunu görmemek için kör olmak gerekir.
Peki bu "yargıya" ne demeli?
Gerçekte bir yürütme kurumu olan yargı üzerinden milletin sürekli kandırıldığını anlamamak için ya saf ya da aptal olmak gerekir. Kendisine kanun, yasa, hukuk süsü vermiş bu kurumların gerçekte yürütmenin infaz müdürlükleri olduğunu görmemek için enayi olmak gerekir.
Peki bunca yapılan seçim? Göstermelik sandık, sepet ve demokrasi oyunları!
Memur kastları değil mi gerçekte yürütme kurumları olan Yüksek Seçim Kurulu ve İç İşleri Bakanlığı üzerinden sandığa istediği adamı/seçilmeni sokan! Aynı sandıktan istediği adamı/seçilmeni/tavşanı çıkaran!
Aynı memur kastları değil mi oy alsın ya da almasın sandıktan istedikleri adayı/seçilmeni çıkararak, sahte ve plebisiter seçimler düzenleyip “millet iradesine sahip çıkıyor!” yalanıyla demokrasicilik oynayan!
Sanki ortada bir demokrasi varmış gibi yürütme emir ve talimatlarını “millet iradesi” adı altında bu halka yutturanlar aynı devletlü kastlar değil mi?
Demokrasi varmış gibi yapanlar, hukuk varmış gibi yapanlar, adalet varmış gibi yapanlar, gerçekte ise her şart altında milletin temel haklarına çökenler aynı memur kastları değil mi?
Terörsüz bir Türkiye’nin var olabilmesi ancak temsiliyetist memur şiddetine ve terörüne son verilmesi ile mümkündür. Bunun içinde devlet memurlarının dokunulmazlıklarının kaldırılması ve devletin vatandaşın dokunabileceği ve denetleyebileceği bir hale getirilmesi gerekir.
Aksi takdirde; millet ile memur kastları arasındaki savaş kaçınılmazdır!
Bir ülkede devletin kurumlarının ve memurun teminatı (millet nezlinde güvencesi) yok ise, o ülkede temsiliyetist memur şiddeti ve terörü hüküm sürüyor demektir.
Bu fiziksel ve ruhsal şiddete ve teröre son verebilmenin ve memur kastlarını ehlileştirebilmenin tek yolu vardır; o yolda toplumsal denetim kurumları yolundan geçmektedir.
Milletin bürokratik toplumsal denetimist savaşımı er ya da geç bir avuç memur kastının temsiliyetist despotizmini yıkıp geçecektir.
Millet ile inatlaşan temel haklar mücadelesi karşısında yenilmeye mahkumdur!
Durmak yok, denetime devam!
1.19.2025
Serhat Nigiz
0 notes
rayhaber · 4 months ago
Text
CHP Yönetimi ve Normalleşme Süreci Üzerine Değerlendirmeler
CHP Yönetimi ve Normalleşme Süreci CHP yönetimi, hafta boyunca normalleşme süreci ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Meclis’te ayakta karşılanmasıyla ilgili gelen eleştiriler üzerine açıklamalarda bulunuyor. Partinin üst düzey yöneticileri, her adımın titizlikle ölçümlere dayandığını vurgulayarak, “Tabanımızın hassasiyetlerini her zaman dikkate alıyoruz. Normalleşmeyle muhalefet etmekten…
0 notes
magazinxhaberler · 9 months ago
Text
Özel'den Erdoğan'a Seçmen kulağını kopartır
Tumblr media
Özel'den Erdoğan'a Seçmen kulağını kopartır
Kaynak Read the full article
0 notes
bulancakajans-blog · 10 months ago
Text
Giresun’un Seçmen Sayısındaki Artış Dikkat Çekti
31 Mart 2024 Yerel Seçimleri sonucunda Giresun Merkez’de Belediye Başkanlığı AK Parti’den CHP’ye geçerken; bir başka dikkat çeken durum seçmen sayısındaki artış oldu. Sürekli göç verdiği için nüfus kaybettiği söylenen Giresun, 2019 Yerel Seçimleri’ne göre tüm Giresun genelinde 20.925 adet daha fazla seçmenle 2024 seçimlerine girdi. 2019 Yerel Seçimleri’nde Giresun genelinde 195.450 seçmen oy…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
barkoturktv · 10 months ago
Link
0 notes
evrenselbilgi · 1 year ago
Link
0 notes
habersonik · 1 year ago
Text
Tabanımız küsse de yine CHP'ye oy verir
Geçtiğimiz gün Muğla’nın Milas ilçesinde bulunan Akbelen Ormanı’nda ağaç kıyımına yönelik başlayan direnişe destek vermek amacıyla bölgeye giden CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, kendisine tepki gösteren bir yurttaşa parmak sallayarak “Bana bağırma” demişti. Olayın ardından çok sayıda tepki alan Başarır, Halk TV’de Buket Güler’in sunduğu ‘Gündem Özel’ programına konuk oldu. Burada…
Tumblr media
View On WordPress
1 note · View note
sustun · 2 years ago
Text
Normalin Dönüşümü ve Oy Verme Davranışları
Bu yazımızda, normalin dönüşümü kavramını açıklamaya çalışarak seçmenin oy verme davranışları arasındaki farklara dikkat çekiyoruz.
Malum seçimler yaklaşıyor. Her zaman olduğu gibi “kritik bir seçim” daha yapacağız. Burada siyasi bir analiz yapmayacağım elbette. Uzun zamandır eğitimini aldığım alanlar üzerinden seçmendeki oy tercihleri üzerinde çok düşünüyorum. Vardığım sonuçları da sizlerle paylaşmak istedim. Son yıllarda istisnai durumlar artık olağan hale geldi ya da getirildi. Bu da toplumdaki düşünme ve karar verme…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
airgatoglu · 2 years ago
Text
SECCADE
 Geçtiğimiz günlerde Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı sayın Kemal Kılıçdaroğlu sosyal medya platformu instagram üzerinden seccadeye farkında olmadan ayakkabısı ile basarken bir fotoğrafını yayınlamıştı. 
Bu durum özellikle muhafazakar seçmen tarafından oldukça eleştirilmiş ve sayın Kılıçdaroğlu’nun  bunun üzerine Twitter hesabından attığı tweette seccadeyi fark etmediğini ve bunun üzerine özür dileyerek kamuoyunu sosyal medya hesabından bilgilendirmiştir.
Özellikle sıradan bir Türk vatandaşı olarak belirtmek isterim ki şimdi ki Prag büyükelçisi ve eski AB bakanı olan Egemen Bağış’ın 17-25 Aralık sürecinde ortaya çıkan tapelerde “ Aman halka Bakara- Makara  birşey uydururuz” söyleminde muhafazakar seçmen  tepkisini koyamadı ve üstü hemen örtüldü.
Yine siyasi tarihimizde çok uzağa gitmeye gerek kalmadan sayın Erdoğan bir seçim mitinginde eline kutsal kitabımız olan Kuran-ı Kerim ‘i  sallayarak oy istemesi AKP seçmeni tarafından normal karşılanırken;
Geçtiğimiz günlerde Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan bir camiye ayakkabı ile girince muhafazakar seçmenin kırmızı çizgisi olanı “ kutsallık”  hiçe sayılırken ve bununla ilgili özür bile  dilememeleri son derece vahim ise;
Yine 28 Mayıs 2013 yılında başlayan Gezi parkı protestoları sırasında dönemin başbakanı olan sayın Erdoğan  “ camilerde içki içildiğini” söylemlerinde belirtmiş ve bunu somut verilerle ispatlayamamıştır.
Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözü ile yazıma son vermek istiyorum sevgili okur...
“ Din gibi temiz bir duygu, politika gibi kirli oyunlara alet edilemez. Din ait olduğu yerde, temiz vicdan sahnesinde yaşanmalıdır. “
0 notes
altinovaguncel · 2 years ago
Text
AK Parti seçim beyannamesini açıkladı
AK Parti’nin, 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri için hazırladığı seçim beyannamesi kamuoyuyla paylaşıldı. Haberin tamamını okumak için tıklayınız. Hürriyet Mahallesi birlikte oruç açtı Şehitler için mevlit okundu Cumhuriyet Mahallesi, iftarda buluştu Altınova’da Polis Günü kutlandı “Emniyet Teşkilatımız gururumuzdur” AK Gençler,…
Tumblr media
View On WordPress
1 note · View note
onderkaracay · 9 months ago
Text
Tarih Geçmişin Hasar Tespit Raporudur
Seçmenin de, seçmen olmanın da bir ahlakı var.
Seçmen üst akıl olmayı başarırsa ahlakını da yaşatır.
Sömürgeyi kendine üst akıl olarak seçen toplumlarda bir ahlak yoktur.
Sömürge lehine her çabanın kusursuz işlediği bir çağda yaşamak bıktırdı bizi.
Oysa yaşam kusursuz olmama çabası içinde huzur ve mutluluk üretir.
Yoğurt kaplarına çiçeklerin ekildiği çağ çok daha güzeldi.
Kapları ve çiçekleri bile yapay satmaya başladılar.
En yüce değer emek en ucuza satılmaya başlandığı günden bu yana bize ait olan her şeyi bize yeniden sattılar.
Oyunuzu bile kendi paranız ile satın alıyorlar. Haklarınızı bana oy verirseniz alırsınız pazarlıkları gözlerinizin önünde yaşanıyor.
İktidar olursak on beşbin lira bayram ikramiyesi vereceğiz rüşveti ile bana oy verirseniz sizi emekli ederiz arasında hiçbir fark yoktur.
Çeşmemizin suyunu paketleyip satma hakkını elde etti şirketler.
Nasıl? Bizim verdiğimiz yetkiler ile!
Kan ile kazandığımız topraklarımızı, maden ruhsatlarını yabancılara satıyorlar. Nasıl? Bizim verdiğimiz yetkiler ile!
Bugün bu sömürgeyi durdurmak, tersine çevirmek yerine daha ileriye taşımak isteyen ve sürdürülebilir hale getirmek isteyenleri seçiyoruz hala.
Tefecilerin temiz parası ile yatırım yapacağım diye aldatanlara aldanacak kadar mükemmel davranıyoruz.
Daha düne kadar bu ülke tefecilerin parası ile talan edildiğini, birilerinin cukkayı doldurduklarını unutuyor hatta bu pastadan pay kapma yarışı içine girerek başkalarının hakkına giriyoruz.
Doğruyu söyleyenlere her zaman olduğu gibi bizim ile aynı düşüncelere sahip değiller diye kızıyoruz.
Felaketin biri bitmeden biri devreye giriyor. Ders almıyoruz.
Yarayı beton ve rant ile saranlara adeta tapıyoruz.
Topraklarımız ve onu vatan yapan yurttaşlık bile satışa çıktı. Susuyor ve seyrediyoruz.
Tarihte demografik yapı değişikliği ile yıkılmayan tek bir devlet yoktur. Bunu hiç düşünmüyoruz.
Biz kendi ihanetini meşrulaştıran bir toplum olduğumuz için kaybediyoruz.
Darbe yapmaya kalkan bir tarikat ve cemaat terör örgütünün siyasi temsilcileri siyasi partiler kurmuş her siyasi partide sizi temsil etmek için seçilme garantisi olan listelerde yer almaları için yer verilerek size bunları seçeceksiniz dedikleri halde oy vererek destek veriyorsunuz.
Ülke tüm yetkileri tek bir kişiye verdikten sonra meclis bize ait bir meclis olmaktan çıktı.
Hazine yardımı ile fonlanan siyasi partiler hiçbir zaman bizim lehimize faaliyet gösteren siyasi partiler olmadılar.
Oy vererek destek olanların eseri olarak tarihe bir karanlık dönemin kararı olarak geçecek.
Sömürge bunu onaylattırmayı başardığı için liberal çöplüğün oyuncuları ile yine demokrasi kazandı diye bunu size satacaklar. Ve siz bir kez daha aldatıldığınızı bir müddet sonra anlamış olsanız bile geri dönüşü olmayan bir yıkımın mimarları olarak yok olup tarih sahnesinden silinecek duruma düşeceksiniz.
Tarih geçmişin hasar tespit raporudur.
O gün birileri çıkar bizim yaptığımız bu uyarıları yazar.
] Önder KARAÇAY [
3 notes · View notes