#mevzuat değişikliği
Explore tagged Tumblr posts
Text
Milli Eğitim Bakanlığı'ndan Eğitim Araçları ve Ders Kitapları İçin Yeni Düzenlemeler
Milli Eğitim Bakanlığı’ndan Önemli Düzenlemeler Son günlerde, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından okul kitapları ve eğitim araçları ile ilgili önemli değişiklikler yapıldı. Bakanlık, resmi web sitesi aracılığıyla yapılan bu mevzuat değişikliği hakkında kamuoyunu bilgilendirdi. Eğitim ve öğretim süreçlerini desteklemek amacıyla basılı veya dijital ortamda sunulan yardımcı kitaplar ile milletlerarası…
#ders kitapları#eğitim araçları#eğitim sisteminde yenilikler#elektronik içerikler#mevzuat değişikliği#Milli Eğitim Bakanlığı#Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli#yardımcı kitaplar
0 notes
Text
Aldatmaz Global: Yenilenebilir Enerji Alanında Güvenilir İş Ortağınız
Günümüzün hızla değişen enerji piyasasında, sürdürülebilirlik ve yenilenebilir enerji kaynaklarının önemi her geçen gün daha fazla hissediliyor. Küresel ısınma ve iklim değişikliği konusundaki endişelerin artmasıyla birlikte, ülkeler ve şirketler karbon ayak izini azaltacak, çevre dostu ve verimli enerji yatırımlarına yöneliyor. Bu noktada, Aldatmaz Global gibi sektörde uzmanlaşmış danışmanlık firmalarının rolü kritik bir hâl alıyor. 2013 yılından bu yana enerji sektöründe elde ettiği tecrübe ve uzman kadrosuyla Aldatmaz Global, yenilenebilir enerji projelerinin planlanması, geliştirilmesi ve hayata geçirilmesi konusunda yatırımcılara kapsamlı çözümler sunarak güvenilir bir iş ortağı konumuna yükselmiş durumda.
Yenilenebilir Enerjinin Artan Önemi
İklim Krizi ve Çevresel Duyarlılık: Karbon emisyonlarındaki yükseliş, küresel sıcaklık artışını tetikliyor ve iklim krizi, doğal afetlerin sıklığını arttırıyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek, bu soruna en somut çözümlerden birini sunuyor.
Teknolojik Gelişim ve Maliyet Avantajı: Rüzgar türbini, güneş paneli ve enerji depolama sistemleri gibi teknolojilerdeki ilerlemeler, kurulum ve işletme maliyetlerini düşürüyor. Böylece yatırım geri dönüş süreleri kısalıyor.
Enerji Bağımsızlığı ve Güvenliği: Yerli ve yenilenebilir kaynaklara yapılan yatırım, ülkelerin enerji ithalatına bağımlılığını azaltarak daha istikrarlı bir ekonomik yapı sağlıyor.
Yenilenebilir enerjiye geçiş, aynı zamanda toplumların ve şirketlerin çevreci kimliklerini güçlendirirken; uzun vadede ekonomik, sosyal ve çevresel faydalar sunuyor. Ancak bu dönüşüm, ciddi bir yasal mevzuat takibi, teknik bilgi ve finansal analiz gerektiriyor. İşte bu nedenle, deneyimli bir danışmanlık şirketiyle çalışmak giderek daha kritik hale geliyor.
Aldatmaz Global’in Doğuşu ve Kurumsal Misyonu
2013 yılından bu yana enerji sektöründe faaliyet gösteren Aldatmaz Global, rüzgar (RES) ve güneş (GES) başta olmak üzere çok çeşitli yenilenebilir enerji kaynakları üzerinde uzmanlaşarak, bu alandaki yatırımcıların tüm ihtiyaçlarına yanıt veriyor. Ekibin sahip olduğu uzun yıllara dayanan tecrübe, sektördeki yasal ve teknik süreçlerin derinlemesine anlaşılmasını sağlıyor. Şirket, yatırımcılarına sadece danışmanlık vermekle kalmıyor; aynı zamanda gerekli mevzuat süreçlerini, proje geliştirme ve uygulama aşamalarını eksiksiz ve etkin bir şekilde yöneterek, yatırımın her adımında profesyonel destek sunuyor.
Aldatmaz Global’in temel misyonu, enerji dönüşümünü destekleyen, sürdürülebilir ve verimli projeler geliştirmek isteyen şirket ve bireysel yatırımcılara güvenilir çözümler sağlamaktır. Bu çerçevede:
Yenilenebilir enerjinin yaygınlaşması ve çevre dostu teknolojilerin gelişimi için öncü olmak,
Ulusal ve uluslararası düzeyde iş ortaklarıyla stratejik iş birlikleri kurarak, yenilikçi projeleri hayata geçirmek,
Yasal gereklilikleri, çevresel kriterleri ve ekonomik verimlilik parametrelerini bir bütün olarak ele alarak yatırımcıların uzun vadeli başarısını sağlamak,
Projelerin hazırlık aşamasından işletmeye geçişine kadar düzenli raporlama, risk analizi ve optimizasyon gibi katma değerli hizmetler vermek,
şirketin öncelikli hedefleri arasında yer alır.
Neden Aldatmaz Global’i Tercih Etmelisiniz?
Aldatmaz Global’i rakiplerinden ayıran en önemli özellik, kapsayıcı danışmanlık yaklaşımıdır. Enerji sektöründeki her projenin kendine özgü ihtiyaçları ve dinamikleri bulunur. Dolayısıyla tek tip bir çözüm yerine, proje bazlı özel stratejiler belirlenmesi kritik önem taşır. Bu yaklaşımın getirdiği avantajları şu şekilde sıralayabiliriz:
Uzman ve Deneyimli Ekip: Şirket bünyesinde, enerji mevzuatı, mühendislik, çevre, finans ve proje yönetimi gibi farklı disiplinlerden uzmanlar görev alır. Böylece projenin her aşaması detaylı şekilde ele alınır ve olası riskler önceden tespit edilir.
Yasal Süreçlerde Derin Bilgi: Türkiye enerji piyasası, EPDK’nın çıkardığı yönetmelikler ve çeşitli bakanlıkların düzenlediği mevzuatlar çerçevesinde şekilleniyor. Aldatmaz Global, bu süreçleri yakından takip eden bir ekibe sahip olduğu için, başvuru dosyalarının hazırlanması, lisans, önlisans ve tadil işlemleri gibi konularda hızlı ve etkin çözümler geliştiriyor.
Teknik ve Ekonomik Analiz Becerisi: Sadece yasal konularda değil, fizibilite çalışmaları, saha seçimleri, kapasite belirleme gibi teknik konularda da şirket kapsamlı araştırmalar yaparak karar vericilere doğru verileri sunuyor. Aynı şekilde yatırımın geri dönüş süresini kısaltacak ve kârlılığı artıracak optimizasyon yöntemleri üzerinde de çalışıyor.
Proaktif ve İnovatif Yaklaşım: Enerji sektörü son derece dinamik bir yapıya sahiptir. Teknolojik gelişmeler, devlet teşvikleri ve piyasa koşulları hızla değişebilir. Aldatmaz Global, bu değişimleri proaktif şekilde takip ederek, projelerine entegre ediyor. Böylece yatırımcılar her zaman güncel bilgilere dayanarak en doğru stratejileri uygulayabiliyor.
Geniş Hizmet Yelpazesi: Rüzgar enerjisi, güneş enerjisi, hidroelektrik, biyokütle, şarj altyapısı ve akaryakıt lisansları gibi farklı alanlarda uzmanlık sunan Aldatmaz Global, enerji sektörünün çeşitliliğine cevap verebilecek kapsamlı bir portföye sahip. Bu durum, yatırımcıların tek bir danışmanlık şirketi aracılığıyla pek çok ihtiyacını karşılamasını mümkün kılıyor.
Sunduğumuz Danışmanlık Hizmetleri
1. Rüzgar Enerjisi (RES) Danışmanlığı
Rüzgar enerjisi, düşük işletme maliyeti ve yüksek verimlilik potansiyeli ile öne çıkan yenilenebilir kaynaklardan biridir. Aldatmaz Global, RES başvuru ve lisans alma süreçlerinde proje geliştiricilerine özel destekler sunar. Proje sahasının seçimi, rüzgar ölçüm verilerinin analizi, teknik fizibilite çalışmaları, EPDK nezdinde lisans ve tadil işlemleri gibi tüm adımlar, deneyimli mühendisler ve yasal danışmanlar tarafından koordine edilir. Ayrıca, YEKA-RES yarışmaları ve kapasite temini gibi teknik ve bürokratik aşamalarda da yol gösterici bir rol üstlenir.
2. Güneş Enerjisi (GES) Danışmanlığı
Güneş enerjisi, özellikle ülkemizin coğrafi konumu sayesinde yılın büyük bir kısmında yüksek güneşlenme oranı sunan bir alandır. Aldatmaz Global, hem lisanslı hem de lisanssız GES projelerinde yatırımcılara kapsamlı danışmanlık sağlar. Arazi seçimi, fizibilite raporlarının hazırlanması, imar ve Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreçlerinin yönetimi, EPC (mühendislik, tedarik, inşaat) uygulamaları gibi konularda uçtan uca hizmet verilir. Yasal mevzuattaki değişiklikler, tüketim taraflı projeler ve enerji depolama trendleri de yakından takip edilerek yatırımcılara güncel bilgiler aktarılır.
3. Hidroelektrik Santrali (HES) Danışmanlığı
Ülkemizin akarsu ve baraj potansiyelini değerlendirmek isteyen yatırımcılar için HES projeleri, uzun vadeli ve istikrarlı bir gelir kaynağı olabilir. Ancak HES projelerinde, mülkiyet hakları, imar planı onayları ve ÇED izinleri gibi konular oldukça detaylıdır. Aldatmaz Global, 2013 yılından bu yana birçok HES projesinde edindiği deneyimle, yatırımcıların bu karmaşık süreçleri en verimli şekilde yürütmesine yardımcı oluyor. Bağlantı anlaşmasından tadil işlemlerine, EPDK’ya lisans başvurusundan proje işletmeye geçene kadar her aşamada düzenli raporlar sunuluyor.
4. Biyokütle Enerjisi Danışmanlığı
Biyokütle, tarımsal atıklar, orman atıkları ve endüstriyel atıklar gibi yerel kaynakların enerjiye dönüştürülmesi yoluyla, hem ekonomik hem de çevresel açıdan avantajlı bir seçenek sunar. Proje geliştiriciler için biyokütle santrali yatırımları, özellikle atık yönetimi ve sürdürülebilir kalkınma hedefleriyle doğrudan örtüşür. Aldatmaz Global, saha seçimi, lojistik planlama, atık miktarının yeterliliği, teknik donanım seçimi ve EPDK süreçleri gibi geniş kapsamlı hizmetleri bir araya getirerek yatırımcıların tüm sorularına cevap verir.
5. Şarj Ağı İşletmeciliği Danışmanlığı
Elektrikli araç kullanımının yaygınlaşması, yeni bir enerji altyapısına olan ihtiyacı beraberinde getiriyor. Şarj ağı işletmeciliği, hızla büyüyen bir sektör olarak dikkat çekiyor. Aldatmaz Global, Şarj Hizmeti Yönetmeliği ve ilgili diğer mevzuatlar ışığında, şarj ağı işletmeci lisansı almak isteyen şirketlere destek veriyor. EPDK’ya sunulacak marka tescil belgeleri, teknik dokümantasyon, tesis kurulum standartları gibi konular, şirketin sektör deneyimiyle kolayca aşılıyor. Lisans aldıktan sonra da operasyonel süreçlerin yönetimi ve performans iyileştirme çalışmaları devam ettiriliyor.
6. Petrol ve LPG Piyasası Bayilik Lisansı Danışmanlığı
Yenilenebilir enerjinin yükselişte olmasına karşın, geleneksel akaryakıt sektörü de hâlâ önemli bir yer tutuyor. Akaryakıt istasyonu açmak veya bayilik almak isteyen girişimcilerin, EPDK mevzuatına uygun olarak detaylı bir başvuru sürecinden geçmeleri gerekiyor. Yer seçimi, işyeri açma ruhsatı, bayilik sözleşmesi ve diğer gerekli belgelerin hazırlanması gibi aşamalarda Aldatmaz Global, deneyimiyle süreci hızlandırıyor. Başvuru sürecinden lisans alımına ve istasyonun işletme dönemine kadar ortaya çıkabilecek sorunlar titizlikle yönetiliyor.
Proje Süreçlerinin Yönetimi ve Başarı Hikâyeleri
Bir enerji yatırımının başarısı, proje fikrinin ortaya çıkışından santralin devreye alınmasına kadar yürütülen çok sayıda adıma bağlıdır. Özellikle yenilenebilir kaynaklar söz konusu olduğunda, doğru saha seçimi, teknik fizibilite, yasal izinlerin alınması, finansman modellerinin planlanması ve inşaat uygulaması gibi birçok detayın aynı anda koordine edilmesi gerekir.
Aldatmaz Global, yılların verdiği tecrübe sayesinde bu aşamaları kusursuz şekilde yönetir. Şirket, proje yönetiminde uluslararası standartları benimseyerek, yatırımcılara zaman ve maliyet avantajı sağlar. Örneğin, rüzgar enerjisi projelerinde türbin seçimi ve yerleştirme optimizasyonu, güneş enerjisi projelerinde panel yerleşim açılarının düzenlenmesi, hidroelektrik projelerinde akarsu debisi ve regülasyon analizleri gibi teknik konular özenle ele alınır. Bu sayede projeler hem mevzuata tam uyumlu şekilde ilerler hem de en yüksek enerji üretimi hedeflenir.
Geçmişte yürütülen başarılı projelerden bazı örnekler şunlardır:
RES Başvuruları (1 Kasım 2007 ve 19 Kasım 2022): Aldatmaz Global, rüzgar enerjisi santralleri için yapılan önemli başvuru dönemlerinde yatırımcılarla birlikte çalışarak, lisans alma oranlarını artıran kapsamlı dosyalar hazırlamıştır.
GES Önlisans Başvuruları (10-14 Haziran 2013): Güneş enerjisinin Türkiye’de yaygınlaşmaya başladığı kritik bir tarihte, GES projelerinde öne çıkan yatırımcılara danışmanlık verilerek, lisans sürecinin başarıyla tamamlanması sağlanmıştır.
Depolamalı RES-GES Projeleri: Geleneksel üretim yöntemlerinin ötesine geçerek enerji depolama sistemlerini de entegre eden projelerde, saha değerlendirmesi ve depolama kapasiteleri konusunda yenilikçi çözümler sunulmuştur.
Bu örnekler, Aldatmaz Global’in proje yürütme kabiliyetini ve farklı enerji tiplerindeki uzmanlığını yansıtması açısından önemlidir. Şirket, her yeni projede elde edilen deneyim ve geri bildirimleri değerlendirerek hizmet kalitesini sürekli yükseltir.
Aldatmaz Global ile Sürdürülebilirlik Vizyonu
Enerji sektöründe sadece ekonomik getiriyi gözetmek yeterli değildir; aynı zamanda çevreye ve topluma karşı sorumluluk bilinci taşımak da büyük önem arz eder. Aldatmaz Global, sürdürülebilirlik ilkesini tüm projelerine entegre ederek, yatırımcıların uzun vadeli sosyal ve çevresel etkilerini minimize etmelerini sağlar.
Çevreye Duyarlı Yaklaşım: ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) süreçlerinde uzman destek sunarak, proje sahasının doğal dengesine zarar vermeyecek uygulamalar geliştirilir.
Yeşil Enerji Teşvikleri: Hem ulusal hem de uluslararası fonlar, YEKDEM gibi teşvik mekanizmaları konusunda yatırımcıya yol gösterilir. Böylece, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşırken finansal açıdan da avantaj yakalanır.
Uzun Vadeli Değer: Yenilenebilir enerji projelerinin toplum yararına dönüşmesi ve yeni istihdam alanları yaratması, şirketin temel odağıdır. Aldatmaz Global, projelerinin sadece bugünü değil, geleceği de şekillendirecek birer yapı taşı olmasına önem verir.
İş Modeliniz ve Aldatmaz Global İş Birliği
Bir enerji yatırımına başlamadan önce yapılması gereken ilk şey, iş modelini netleştirmektir. Yatırımınızın ölçeği, proje süresi, hedeflenen enerji kapasitesi ve coğrafi konumu gibi etkenler iş modelinizi belirlemede kritik rol oynar. Aldatmaz Global, yatırımcılar için risk analizleri, maliyet-benefit hesaplamaları ve kâr marjı değerlendirmeleri yaparak, projelerin en doğru yapılandırma ile hayata geçirilmesine katkıda bulunur.
Bu aşamada şirketin sunduğu iş birliği modeli, danışmanlık hizmetinin ötesine geçer. Uzman ekibin sürekli olarak proje başında olması, yerel yönetimlerle koordinasyon kurulması ve teknik anlamda en iyi uygulamaların takip edilmesi, yatırımcıların zamandan ve kaynaklardan tasarruf etmesini sağlar. Ayrıca, düzenli raporlama ve ilerleme takibiyle proje sahibinin her aşamadan haberdar olması, şeffaf ve güvenilir bir iş ilişkisi yaratır.
Geleceğe Hazırlık ve Sürekli İyileştirme
Enerji sektöründe başarılı olmanın yollarından biri, değişen piyasa şartlarına ve teknolojik gelişmelere hızlı adapte olmaktır. Aldatmaz Global, AR-GE çalışmalarına ve sektörel yenilikleri yakından izlemeye önem verir. Yatırımcıların yeni fırsatları en erken aşamada yakalayabilmesi için pazar analizleri, mevzuat değişiklik raporları ve uluslararası trend incelemeleri düzenli olarak paylaşılır.
Örneğin, dünyada hızla yaygınlaşan hibrit projeler (bir sahada hem güneş hem de rüzgar enerjisinin birlikte kullanılması) ülkemizde de gündeme gelmektedir. Bu gibi projelerde enerji verimliliği, şebeke bağlantı uyumu ve depo teknolojileri gibi konuların uzman desteği olmadan yönetilmesi oldukça zordur. Aldatmaz Global, hibrit projeler için geliştirdiği yenilikçi çözümlerle yatırımcıların önünü açmayı hedefler.
Aynı şekilde, elektrikli araç şarj altyapısının entegrasyonu ve akıllı şebeke (smart grid) uygulamaları da gelecekte enerji sektörünün önemli başlıkları arasında yer alacaktır. Şirket, bu ve benzeri konularda hem teknik hem de yasal gereksinimleri içeren yol haritaları çıkararak müşterilerini geleceğe hazırlar.
Sonuç: Enerji Dönüşümünde Güvenilir Yol Arkadaşınız
Küresel enerji piyasaları dönüşürken, yatırımcıların sektör uzmanlarına duyduğu ihtiyaç giderek artıyor. Aldatmaz Global, 2013’ten bu yana oluşturduğu kurumsal tecrübe, multidisipliner ekibi ve yenilikçi vizyonuyla yenilenebilir enerji alanında öne çıkan bir danışmanlık şirketidir. Rüzgar, güneş, hidroelektrik, biyokütle, şarj altyapısı ve petrol-LPG piyasası gibi çok geniş bir yelpazede hizmet sunarak, yatırımcılara tek noktadan çözüm fırsatı tanır.
Şirketin temel amacı, enerji dönüşümünü destekleyerek daha temiz, daha yeşil ve daha verimli bir gelecek kurulmasına katkıda bulunmaktır. Bunu yaparken de müşterilerinin kârlılığını, itibarını ve operasyonel verimliliğini ön planda tutar. Yatırım süreçlerinin karmaşıklığını büyük ölçüde azaltan, doğru zamanda doğru adımları atmaya yardımcı olan profesyonel danışmanlık, sektörde başarının anahtarlarından biridir.
Eğer siz de enerji yatırımlarınıza kalıcı bir değer katmak, tüm yasal süreçleri eksiksiz yürütmek ve projelerinizi güvenle geleceğe taşımak istiyorsanız, Aldatmaz Global’in deneyimine başvurabilirsiniz. Şirketin sağladığı bütünsel yaklaşımla, sürdürülebilir enerjinin dönüştürücü gücünden en yüksek düzeyde faydalanmanız mümkün hale gelir. Unutmayın, bugün atılan doğru adımlar, yarın hem şirketinizi hem de gezegenimizi daha parlak bir geleceğe taşıyacaktır.
Aldatmaz Global’in sunduğu yenilikçi çözümler ve profesyonel destekle, yenilenebilir enerji dünyasında yerinizi alın. İster güneş, ister rüzgar, ister hidroelektrik veya biyokütle olsun; projelerinize güç ve güven katmak istiyorsanız, şimdi iletişime geçerek bu yolculuğu başlatabilirsiniz. Enerji dönüşümü sizin ellerinizde şekillenirken, Aldatmaz Global her aşamada rehberiniz olmaya hazırdır.
Aldatmaz Global
Beştepe Mah. Yaşam Cad. No:13A/81 Yenimahalle Ankara +90 (532) 630 91 50
1 note
·
View note
Text
2025'te Emlak Yatırımında Dikkat Edilmesi Gereken Riskler
a) Küresel Ekonomik Belirsizlikler
Ekonomik dalgalanmalar, gayrimenkul fiyatlarını ve yatırım getirilerini etkileyebilir. 2025 yılında olası ekonomik krizler veya finansal dalgalanmalar yatırımcılar için risk oluşturabilir.
b) İklim Değişikliği ve Çevresel Faktörler
Doğal afetler, su seviyesindeki değişimler ve iklim krizi, belirli bölgelerde emlak piyasasını olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle yatırımcıların, iklim değişikliğinin etkilerini göz önünde bulundurarak yatırım yapmaları gerekmektedir.
c) Vergi ve Yasal Düzenlemeler
Devletlerin uyguladığı yeni vergilendirme politikaları ve gayrimenkul sektörü ile ilgili yasal düzenlemeler, yatırımcılar için ek maliyetler yaratabilir. 2025'te mevzuat değişikliklerini yakından takip etmek önem arz etmektedir.
0 notes
Text
Kocaeli'de projeyi yarım bırakan firmaya ceza!
https://pazaryerigundem.com/haber/201665/kocaelide-projeyi-yarim-birakan-firmaya-ceza/
Kocaeli'de projeyi yarım bırakan firmaya ceza!
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/c14fd39d47574cb0a049cc66da640205/800fbda78faaf6fd-1c/s540x810/26568711f7ddeafc7bfd181412e57a406e3b0991.jpg)
Kocaeli Büyükşehir, KOÜ Umuttepe Kampüsü Cami ve Otopark projesini yarıda bırakan MST Üstyapı A.Ş.’ye 1 milyon 247 bin 220 TL ceza kesti
KOCAELİ (İGFA) – Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, KOÜ Umuttepe Otopark ve Cami Yapımı projesinde 2024 yılı Ocak ayından bu yana çalışma gerçekleştirmeyen MST Üstyapı A.Ş.’ye 1 milyon 247 bin 220 TL ceza kesti.
PROJE DENETİMLERİ GERÇEKLEŞTİRİLİYOR
Vatandaşların rahatı ve konforlu yaşamı için şehrin birçok noktasında projelerini hızla ilerleten Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, ihalelere girerek projelerin yapımına başlayan firmaların proje ilerleme denetimlerini sıkı bir şekilde gerçekleştiriyor. Bu kapsamda İzmit ilçesi KOÜ Umuttepe Otopark ve Cami Yapımı projesinde 2024 yılı Ocak ayından bu yana herhangi bir çalışma gerçekleştirmeyen MST Üstyapı A.Ş.’ye Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından 1 milyon 247 bin 220 TL ceza verildi.
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/c14fd39d47574cb0a049cc66da640205/800fbda78faaf6fd-1c/s540x810/26568711f7ddeafc7bfd181412e57a406e3b0991.jpg)
UYARILARA RAĞMEN FİRMA İLERLEME SAĞLAMADI
Umuttepe Otopark ve Cami Yapım İşinde 2024 yılı Ocak ayından bu yana firmadan kaynaklı sebeplerden dolayı çalışma yapılamamıştı. Bu kapsamda Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, 2024 yılının farklı tarihlerinde ilgiyi firmaya iş programının gerisinde kaldığı ve ekip artırımı yaparak iş ve işlemlerin hızlandırılması hususunda yazılı uyarılar yaptı. Buna rağmen firma herhangi bir çalışma yapmayarak işin yarım kalmasına neden oldu.
FESİH İŞLEMİ YAPILDI, KESİN TEMİNAT GELİR KAYDEDİLDİ
Tüm bu gelişmelerin sonucunda Umuttepe Otopark ve Cami Yapım İşi için fesih işlemlerinin yapılmasına Büyükşehir idaresi tarafından karar verildi. Yapım İşleri Genel Şartnamesinin ilgili maddesi uyarınca yüklenici firmaya 15.10.2024 tarihinde 10 gün cezalı çalışma bildirimi yapılmış ve mevzuat gereğince bu süre 25.10.2024 tarihinde tamamlanmıştı. 28.10.2024 tarihinde Daire Başkanlığı makamından fesih oluru alınarak fesih işlemleri başlatılmış ve 01.11.2024 tarihinde ise yüklenici firmaya fesih oluru bildirilmişti. Bu kapsamda 08.11.2024 tarihinde durum tespit komisyonu kurularak, yazı ile ilgililere durum tebliği yapıldı. Komisyonun kurulduğu gün, mevzuat gereği ilgili yüklenici firmanın idareye sunduğu kesin teminatı gelir olarak kaydedildi ve yüklenici firmaya 10 gün cezalı çalışma için 1 milyon 247 bin 220 TL ceza kesildi.
BAKANLIĞA BİLGİLENDİRME YAZISI GÖNDERİLDİ
08.11.2024 tarihinde kurulan durum tespit komisyonu, 11.11.2024 tarihinde tespit işlemlerini gerçekleştirmek maksadıyla görevlendirilerek tespit tutanağı hazırlanarak onaylandı. 13.11.2024 tarihinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na yüklenici firmanın ihale yasaklısı yapılması hususunda bilgilendirme yazısı yazıldı.
İKMAL İHALESİ EN KISA SÜREDE YAPILACAK
Büyükşehir, projeyi en kısa sürede kaldığı yerden başlatmayı hedefliyor. Bu bağlamda Etüt Proje Daire Başkanlığı tarafından ikmal ihale dosyası hazırlandı. İdare, ivedi şekilde ikmal ihalesi işlemlerini başlatacak.
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/ed7e7d9dfe0980bf7ab42551b78de981/800fbda78faaf6fd-17/s540x810/048304963561400071f0a582451c1a8aa5346475.webp)
0 notes
Text
Konut sitesi yönetim şirketlerinin sorunları çalıştayda ele alınacak
Ankara Federasyondan yapılan açıklamaya göre, tesis yönetim sektörüne yönelik Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı öncülüğünde 23 Ekim’de “Tesis Yönetim Hizmetleri Mevzuat Hazırlıkları” başlıklı bir çalıştay düzenlenecek. Ankara’da yapılacak çalıştaya, TEYFED Genel Başkanı Yahya Sağır, Ankara Üniversitesi Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetim Bölümü Kurucu Başkanı Prof. Dr. Harun…
0 notes
Text
AK Partili Veli Balyemez "Yetim hakkı yedirmeyeceğiz"
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/da7b11ac7e0db97a118d9a4428118172/0490abea8b2fa257-95/s540x810/75d05d61aef457f265f3a93cf3fae8f67bd68e5f.jpg)
AK Parti Buca Belediye Meclis Üyesi Veli Balyemez Ağustos Ayı oturumunda verdiği soru önergeleriyle Buca'nın gündem oldu. Buca Belediyesinin satın aldığı araç ve gereçlerin akıbetini sorgulayan Balyemez Asfalt ve parke taşı makineleri hakkında; “Değerli Meclis; Birinci soru önergemi veriyorum. Buca Belediyemize alınan asfalt makinası ve ekipmanları hangi tarihte satın alınmıştır? Ne kadar bedelle hangi usulle alınmıştır? Asfalt makinası markası, modeli ve garanti süresi nedir? Asfalt makinası neden çalıştırılmıyor? Gerekçeleri nelerdir? Asfalt makinası ve ekipmanları ikinci el midir? Daha önce de bildiğiniz gibi belediye başkanımız artı yüz programına 2 Mayıs’ta çıkarak ‘Biz bu şantiyeyi 2 ay içerisinde devreye sokacağız’ demişti. İki. Belediyemiz Buca Mar bünyesinde bulunan parke kilit taşı makinesinin şu anki durumu nedir? Sistem faal olarak çalışmakta mıdır? Eğer faal durumda değilse gerekçeleri nelerdir? Aylık üretim kapasitesi ne kadardır? Belediyemiz dışında kurum ve kuruluşlara kilit parke taşı satışımız var mıdır? Var ise ne kadardır? Ve hangi kurum ve kuruluşlara satışı yapılmıştır? Kilim parke üretiminde toplam çalışan personel sayısı nedir ve bu personellerin vasıfları nelerdir” şeklinde sorular sordu.
Mevcut yapı ruhsatlarının imar mevzuatına göre geçerlilik gerekçeleri nelerdir?
Başkanlığa yönelttiği üçüncü soru önergesiyle yüksek öğretim alanında kalan zeytinli tarla niteliğinde olan parsellere uygulanan imar planının yanlış olduğunu söyleyen Balyemez, “Üçüncü soru önergesini veriyorum. Buca Adatepe Mahallesi 750 ada 105 parsel ve 103 numaralı parsellere ilk ruhsat verildiği tarih olan 30 Haziran 2020 yılında parsellerin imar planındaki konumu nedir? 30 Haziran 2020 tarihinde verilen ruhsatlar imar mevzuatına uygun mudur? Mevcut yapı ruhsatlarının imar mevzuatına göre geçerlilik gerekçeleri nelerdir? Mevcut yapı ruhsatları mevzuatına uygun ise 2023 yılında Buca ve Büyükşehir Belediyesi tarafından plan tadilatına neden ihtiyaç duyulmuştur? Mevcut parsellere 750 ada ve 105 ve 103 parsellere çevre parsellerden ulaşan resmi bir yol var mıdır? 1/1000 ölçekli uygulama imar planında gösterilen bir yol var mıdır? Yüksek öğretim alanında kalan iş yeri yapılmasına olanak tanıyan yasal mevzuat nedir? Şahıs ve şahıslar üzerinde bulunan imar planında yüksek öğretim alanı olarak görülen alanlarda yurt yapabilmek için özel ibaresinin gerekip, gerekmediğini her iki halde de yurt yapılması gerekçeleri nelerdir? Şimdi burayla ilgili biraz da meclisimi bilgilendirmek istiyorum. Aynı zamanda buradaki 750 ada 105 ve 103 numaralı parseller zeytinli tarla. Tarımdan da hiçbir görüş alınmamış bir vasıf değişikliği yapılmadan buraya ruhsatlar 2021 yılında kesilmiş. Ruhsatlar kesilirken de denilmiş ki; 33 parselin birine, 33 birine 25 bağımsız ofis ve iş yeri eklenmiş 2023’de de üniversitenin getirdiği bir plan tadilatıyla denilmiş ki bu bölgelerde AR-GE çalışmaları ve inovatif çalışmalar için, bilimsel çalışmalar için ofisler yapılabilir demiş. ama siz buraya 2020’deki ruhsata zaten ofis ve iş yeri yazmışsınız yani minare çalınmış kılıf sonradan ayarlanmaya çalışılmış ama bu kılıf bu minareye uymaz efendim. Yani bunu da bu şekliyle meclisi bilgilendirmek isterken de bu ruhsatın incelenmesini talep ediyorum ve bu ruhsatın yanlış olduğunu bildiğim için de bunun da iptalini buradan yine meclisimizi bilgilendirerek sizin takdirlerinize sunuyorum” dedi.
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/1aab33ffe43d0b7b66cbfb1d38b1dd9c/0490abea8b2fa257-61/s540x810/c1b3a5f8fd337eefffa51a5c7a90c5ae126fd8ec.jpg)
İki yıldan beri boşuna para veriliyor Ak Parti meclis üyesi verdiği dördüncü soru önergesiyle belediyeye bağlı şirketlerin yaptığı kiralama işlerini sorarak; “Şirketler ile ilgili verdiğimiz soru önergelerine lütfen cevap veriniz. 4982 sayılı bilgi edinme hakkı kanuna istinaden bakanlar kurulunca çıkarılan yönetmelik gereğince belediye şirketleri ile il özel idareleri tarafından kurulan şirketler anılan kanun hükmüne tabidir. ‘Belediye şirketleri ilgili mevzuat kapsamında talepte bulunan kişilere bilgi vermekle yükümlüdür’ hükmü bulunduğundan sorulara cevap verme zorunluluğu vardır. Soruyorum, 679/18 Sokak No:31’de bulunan taşınmaz belediyemizin hangi şirketi tarafından kiralanmıştır. Bu kiralamaya ödenen aylık kira bedeli nedir? Buraya kaç yıldan beri kira ödenmektedir? Kiralanan bu taşınmaz şu anda aktif halde kullanılmakta mıdır? Kiralanan taşınmaz faal değil ise neden kira sözleşmesi iptal edilmemektedir? Şimdi daha önce de verdiğim benzer soru önergelerinde Türk Telekom’un yerinin kullanılmadığı tespit edildi ve bu iptal edildi. Yani buraya zannedersem 2 yıldan beri boşu boşuna haybeye biz buraya belediye olarak para ödedik” şeklinde ifadelerde bulundu. Kaynak : https://www.ilksesgazetesi.com/siyaset/buca-meclisi-nde-ak-partili-uyeden-soru-yagmuru-plan-tadilatina-neden-ihtiyac-duyuldu-324133 Read the full article
#akparti#AkPartiBuca#Buca#BucaBelediyesi#bucabelediyesiağustosmeclisi#GörkemDuman#izmir#sondakika#velibalyemez
0 notes
Text
Munzur Üniversitesi Senatosu’ndan Açıklama: Sıdıka Aydın’ın İddialarına Cevap
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/a8f78dfb6e649cbb52b05c2c95527a82/6efd8a3cc680daba-c6/s540x810/fb0b0997025abac45bc2077b25c50c6b3af4fd90.jpg)
Munzur Üniversitesi Senatosu, Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Merkez Kadınlar Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın'ın Munzur Üniversitesi Yönetimine yönelik iddialarına karşı bir açıklama yaptı. Açıklamada şu hususlara değinildi: Yönetim Anlayışı: Cumhuriyet kazanımları, Atatürk İlkeleri ve Türkiye Yüzyılı Vizyonu doğrultusunda sevgi, barış ve adalet ilkelerini benimseyerek kamu malını korumaya ve sürdürülebilir kullanmaya odaklanıldığı belirtildi. Tunceli'nin milli, manevi ve toplumsal hassasiyetleri göz önünde bulundurularak, kamu-üniversite-sivil-özel sektör iş birliğiyle atölye ve laboratuvarlar gibi eserler ortaya konulduğu ifade edildi. Hedef olarak, eğitim-öğretim, araştırma, yayın ve yenilikçilik içeren müteşebbislik faaliyetleri ile ilimizin kalkınmasına katkıda bulunmak olduğu vurgulandı. İddialara Cevap: Munzur Üniversitesi Yönetimi'nin hiçbir suçlama veya itibarsızlaştırma girişimini kabul etmediği açıklandı. Göreve başlanan bir yıl boyunca herkesin "gönüller yapmaya" geldiği anlayışıyla çalışıldığı ve üniversitenin tüm çalışanlarına ve vatandaşlara kapılarının açık olduğu belirtildi. Sadece mesaisine gelmemeyi alışkanlık haline getirmiş, iş yapmaktan kaçınan ve kuruma aidiyeti olmayan birkaç kişi hakkında ön inceleme ve gerektiğinde idari soruşturma başlatıldığı ifade edildi. Kimseye sendika üyesi olduğu için soruşturma açılmadığı, genel ilkenin kanunu kişilerin yararına işletmek olduğu vurgulandı. Munzur Üniversitesi Yönetimi ve Rektörün ihalelere müdahalesi olmadığı, 90 milyon TL'lik TOKİ borçlarının ödenmesi için çaba gösterildiği ve 2023 yılı bütçesinden borçların ödendiği belirtildi. 2024 yılında ise çoğu ihtiyacın üniversitenin kendi imkanları ve çalışanlarının çabasıyla karşılandığı ve dışarıdan hizmet alımı yerine Valilik, Jandarma ve Emniyet gibi kurumların desteklerinden faydalanıldığı ifade edildi. Tasarruf tedbirleri için komisyon kurulduğu ve komisyonun onaylamadığı harcamaların yapılmaması kararı alındığı açıklandı. Diğer Konular: Kadro tahsisi konusunda çıkar ağlarına yer verilmediği, üniversitenin ihtiyaçları doğrultusunda liyakat ve ehliyet sahibi 11 akademik personel alımı yapıldığı belirtildi. Özel eğitim kurumlarında ders verme şartı yerine Yükseköğretim Kurumlarında ders verme şartı konulduğu ifade edildi. İdari personel alımlarının ise tamamen KPSS ile yapıldığı ve 7 memurun merkezi atanmayla yerleştirildiği açıklandı. Bölüm başkanlığı atamalarının mevzuata uygun olarak yapıldığı ve sendika üyeliğinin dikkate alınmadığı belirtildi. Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı'nın 2024 yılında yapılması planlandığı ifade edildi. Lojman kiralarının güncellenmesiyle ilgili kamu yararı, hizmetin sürdürülebilirliği ve tüm personele fırsat eşitliği sunulması gayesi güdüldüğü vurgulandı. Kira düzenlemesine itirazlar olduğu ve bu konudaki hukuki sürecin devam ettiği belirtildi.Lojmanlara başvuranların puanlarını ve sıralarını bildiği ve şeffaf bir şekilde tahsis yapıldığı ifade edildi. Lojman listelerinin web sayfasından duyurulmasının, personelimizin güvenlik endişesiyle uygun görülmediği açıklandı. Munzur Üniversitesi Yönetimi'nin, mevzuat, maddiyat ve müteşebbislik yolculuğunda kararlılıkla çalıştığı ve bu şekilde çalışmaya devam edeceği belirtildi. Tüm çalışmaların web sitesinden takip edilebileceği ve başarılarla dolu bir eğitim-öğretim döneminin sonuna gelindiği ifade edildi. Read the full article
0 notes
Text
Eylül ayında 81 ilde topyekûn planlı üretime geçiyoruz
Eylül ayında 81 ilde topyekûn planlı üretime geçiyoruz
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/52f7512bd34c6af01b1c2201ed9930d6/ba16e66fd268f50d-4c/s540x810/4ee094d84cbe99a04dcfbedf562cb45833091c21.jpg)
#AileIşletmeleri, #DökmeZeytinyağıYasağı, #EtVeSütÜrünleri, #GıdaArzGüvenliği, #GlobalTarımTrendleri, #HayvancılıkDestekleri, #HububatÜretimi, #KentTarımı, #OrganizeTarımBölgeleri, #PlanlıTarımÜretimi, #StratejikTarımÜrünleri, #SuÜrünleri, #SuVerimliliği, #SulamaProjeleri, #Tarım, #TarımBakanlığı, #TarımIhracatı, #TarımSayımı, #TarımVeOrmanBakanıİbrahimYumaklı, #TarımVeOrmanBakanlığı, #TarımsalDestekProgramları, #TarımsalSuluma, #TohumKalitesi, #TohumculukPolitikaları, #TürkiyeTarımPolitikaları, #UluslararasıTarımIlişkileri, #YeniTarımNormalleri https://is.gd/BVN0Bo https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/manset/eylul-ayinda-81-ilde-topyekun-planli-uretime-geciyoruz/
Eylül ayında 81 ilde topyekûn planlı üretime geçiyoruz. Tüm dünyada yeni normal algısının değiştiğini ve tarıma da dünyadaki gelişmelerden farklı bir perspektiften bakılamayacağının altını çizen Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, “İklim değişikliği, göçler, savaşlar, nüfus artışı hayatımızın tam göbeğinde. Bunlar bizim yeni normallerimiz. Bunları erteleyemeyiz de ıskalayamayız da…
Dolayısıyla bizim birinci önceliğimiz Türkiye’nin gıda arz güvenliğini sağlamak” dedi. Bakanlık olarak stratejik ürünlerde; bitkisel, hayvansal ve su ürünleri başlıklarında üretimi artırmak için harekete geçtiklerini anlatan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, verimli, kaliteli, sürdürülebilir bir üretim ve kayıtlılığı sağlayacak “planlı üretim” programını Eylül 2024’te 81 ilde topyekun hayata geçirmek hedefiyle çalıştıklarını anlattı.
Bakan İbrahim Yumaklı, “Hububat ve yağlı tohumlar, et ve süt ürünleri ve su ürünleri stratejik ürün kapsamında ama tüm Türkiye’de bakanlık teşkilatımız çalışıyor. Belki stratejik ürün değil ama Türkiye çapında sürükleyici bir ürün çıkarsa onu da dahil edebiliriz” bilgisini verdi.
Altyapı hazır, eğitim süreci başladı
Türkiye’de tarımsal üretim yelpazesinin çok geniş olduğunu vurgulayan Bakan Yumaklı, şunları söyledi: “Bu nedenle mevzuat çıkarıp hemen ‘planlı üretime geçiyorum’ demek kolay olmuyor. Süreç ve zaman gerektiriyor. Stratejik ürünlerden başlayarak bunların nerede, ne kadar üretileceğini planlamak, cesaretlendirecek ya da yönlendirecek mekanizmaları devreye sokmak gerekiyor.
Sistem oturdukça halkayı genişletebilirsiniz. Biz de önce yasal alt yapıyı hazırladık. Bütün illerde tarımsal üretim planlama ekipleri kurduk. Bunların içerisinde üreticiler, üretici temsilcileri, ticaret odaları, bakanlık çalışanlarımız var. Şimdi çok yoğun bir şekilde mart sonuna kadar kendi teşkilatımızı eğitiyoruz. Çünkü sadece bir yasal düzenleme çıkartıp ‘bunu uygulayın’ diyemezsiniz. Nasıl olacağını anlatmanız gerekir. Şu anda yoğun bir şekilde kendi teşkilatımızı eğitiyoruz.”
Destek programları 3 yıllık olacak
Tarımsal destek programlarının da planlı üretimi destekleyecek şekilde yeniden yapılandırıldığını bildiren Bakan Yumaklı, desteklerin temel, yönlendirici, verimlilik ve diğer destekler şeklinde 4 ana başlıkta olacağını aktardı.
Üretim planlaması yapılırken su ve sulama kaynakları dahil o bölge ile ilgili tüm kriterlerin önceden belirleneceğini dile getiren İbrahim Yumaklı, desteklerin de belirlenen kriterlerdeki kat sayılara göre verileceğini anlattı. Üretim planlamasına dahil olmayan ürünlerin ekilmesi durumunda o kat sayıya tekamül eden desteği alınamadığına dikkat çeken Bakan Yumaklı, planlamaların 3’er yıllık yapılacağını, dolayısıyla desteklerin de ortaya konulan kriterlerle 3 yıllık olarak açıklanacağını belirtti.
Aile ve ari işletmelere destekte yüksek puan
Tarımsal desteklerdeki gibi hayvancılık ve hayvansal üretim desteklerinin de kriterlere bağlandığını kaydeden Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, “Özellikle hastalıklardan doğan ekonomik kayıpları engelleyip verimliliği artırmak istiyoruz.
Nüfus artışına göre üretimi artırmamız lazım. Bitkisel üretim de hayvansal üretim de aslında yaratılıştan gelen bir doğum hadisesi gibi. Doğum zamanı beklemek, beklerken de buna uygun hazırlıkları yapmak gerekir” yorumunu yaptı. Bu amaçla hayvan hareketleri kontrol noktaları oluşturmaya başladıklarını aktaran Yumaklı, ilkini Erzurum’da açtıkları yol kontrol noktasını 7’ye çıkaracaklarını açıkladı. Bakan, böylece hayvansal hastalıkların yayılmasının önüne geçileceğini söyledi.
Türkiye’de hastalıktan ari işletme sayısını çoğaltmak için destek paketlerini artırdıklarını ileten Bakan Yumaklı, “Yeni destek paketimizde buna yönelen işletmelere öncelik vereceğiz. Onlara daha yüksek puan vereceğiz. Aile işletmelerini de önemsiyoruz. Eğer aile işletmesi iseniz kriterde bir puan artınız var. Eğer kadınsanız ekstra bir puanınız var. Hem kadın, hem gençseniz ekstra bir puanınız daha var” dedi.
Tarım sayımı 2026’da tamamlanacak
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile imzalanan protokolle Türkiye’nin tarım sayımını yapacaklarını hatırlattığımızda ise Bakan Yumaklı, şu açıklamaları yaptı: “Bizim verilerimiz zaten var ama bu tarım sayımı sağlamasını yapacak. Nüfus sayımı gibi olacak.
Tarım arazileri, hayvan sayıları gibi doğrulanan verilerle Türkiye’nin tarımsal üretim potansiyeli ortaya çıkarılacak. Sonrasında da üretim sürdürülebilirlik, verimlilik, kalite, kayıtlılık ve sektöre yatırım diye bu 5 ana başlığın üzerine oturtulacak.” Bakan Yumaklı, tarım sayımının 2026’da tamamlanacağını da açıkladı.
Eleştiriler de alan et ve sığır ithalatına yönelik düzenlemeye de açıklık getiren Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, “Özel sektör yaptığı zaman kendine göre bir planı oluyor. Yani izin alıyor, istediği zaman getiriyor” dedi ve şöyle devam etti: “Bekleme süresini de eklenince bir anda ülkede fiyatlar ya çok dibe vuruyor ya yukarı çıkıyor. Biz de ‘planlamayı biz yapacağız. Talebi olanlar bize gelecek, bildirecek ve hiç aracı kullanmadan sadece Et ve Süt Kurumu bunu yapacak’ dedik. Neye ihtiyaç var talep toplayıp ithalatı Et ve Süt Kurumu yapacak. Şu an talep toplama aşamasındayız. Süreç devam ediyor.”
Talebi planlayıp üreticiyi koruyacağız
İthalata yönelik gelen talepleri alıp, aylık planlamalarla düzenli ve regüle bir piyasa oluşmasını sağlayacaklarını aktaran Bakan Yumaklı, “Burada en önemli konu içerdeki üreticiyi zarar ettirmeyecek planlamayı yapmak. Buna dikkat ederek Et ve Süt Kurumu regülasyon görevini de bu anlamda yerine getirecek.
Ben söylenenlerle ilgilenmiyorum, ülkede hayvansal üretim yapanlar zarar etmesin ona bakıyorum. Eğer ihtiyaç varsa bunun planlamasını biz üstleniyoruz. Belki bize 100 tane gelecek denilecek. Biz bakacağız belki 100’e gerek yok 20 yeter deyip dağıtımı yapacağız. Yani piyasayı regüle etmek için tek elden yönetim işini yürüteceğiz” açıklamasını yaptı.
Organize tarım bölgeleriyle daha güçlü tarım
Geçen yıl başlattıkları ‘kent tarımı’ projesinde gelinen noktayı da değerlendiren Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, “Kentlerin çeperlerinde oluşturulan tarım alanlarıyla o kentin ihtiyacı karşılanacak, yerinde istihdam da sağlanacak. Kent tarımının ikinci ayağı organize tarım bölgeleri.
Bununla ilgili geçen yıl 41 ilde 60 Organize Tarım Bölgesi (OTB) yer belirlendi. Bunların 39’una Bakanlığımız tarafından tüzel kişilik kazandırıldı. Aydın ve Denizli’deki OTB’ler üretime geçti. Diğerlerinin çalışmaları devam ediyor. Bunlardan bazıları jeotermal enerji kullanılarak tarımsal üretim yapılacak. Dünyanın en büyük organize tarım bölgesi şu anda Gönen’de yapılıyor. Buralara çok yoğun ilgi var.
Bunların hepsi büyük şehirlere mümkün olduğu kadar yakın. Bu hem aradaki taşıma maliyetlerini, hem fire maliyetlerini azaltacak, ürün daha taze gelecek. Bunların üzerine yoğunlaştık. Onları hem tohum hem de yönlendirme anlamında destekliyoruz. Tarımsal üretimimizi arttırıp içerideki ihtiyacı giderip fazlasını da ihraç etmek istiyoruz. İşte organize tarım bölgeleri tam da bunu yapacak. Örneğin yüzde 30’unu içeri verecek, yüzde 70’ini ihraç edecek” diye konuştu.
Bu yıl 527 sulama tesisi yapılacak
Yeni normallere göre tohumdan başlayarak bütün üretim süreçlerinin planlaması gerektiğini yineleyen Bakan Yumaklı, şunları anlattı: “Sulama yatırımları da b planlar içinde önemli bir yerde. Bu yıl 527 sulama tesisi yapacağız. Çünkü Türkiye artık 112 milyar metreküplük bir suyu tutuyor. Sulama projelerini de tamamlayarak artık kurak alanları, sulak alanlar haline çevirip buğdaydan bir dekarda 200 kg alacağına 800-bin kg almaya getirmemiz gerekir. Bu da ancak sulama projeleriyle olur.”
Basınçlı sulamada %50 hibe desteği
Bakanlık olarak gittikçe kıtlaşan su kaynaklarının bilinçli kullanımına dönük çalışmalar yaptıklarını anlatan İbrahim Yumaklı, şöyle devam etti: “Tarım en çok su kullanılan alan. Dolayısıyla su verimliliğine en çok dikkat etmesi gereken sektör.
Bizim sulama projelerimizin hiç birisi açık sulama sistemleri değil. Kapalı devre basınçlı sulama sistemleri ve toplamın yüzde 33’üne ulaştık. Bunu ne kadar arttırırsak su kaybını o kadar azaltmış olacağız. Aynı şekilde de o sulama sistemlerini alıp kendi tarlasını sulayacak olanlar da basınçlı sulama sistemlerini kullanırsa Bakanlık olarak onlara yüzde 50 hibe desteği veriyoruz.
Yani 100 liraysa maliyetin 50 lirasını biz vereceğiz.” Şehirlerde su kaybını önlemek için belediyeler arasında ‘su kardeşliği’ projesini başlattıklarını aktaran Yumaklı, iyi uygulamaların diğer kentlere de örnek olması için çalıştıklarını ifade etti. Bakan Yumaklı, sanayi tarafında da su verimliliği çalışmaları için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile ortak çalışmalar yürüttüklerini aktardı.
Katma değer için dökme zeytinyağı ihracatı yasaklandı
Dökme zeytinyağı ihracatına getirilen yasaklara yönelik eleştirileri de değerlendiren Bakan Yumaklı, “Kuraklık nedeniyle İtalya, İspanya gibi ülkelerde geçen yıl zeytinyağı üretimi yüzde 60-70’lere varan oranda daraldı. Biz bunu önceden tespit ettik ve zeytinyağı fiyatlarının yükseleceğini belirledik. Nitekim öyle oldu.
Fiyat, 3-4 eurolardan 8-10 eurolara çıktı. Bizden dökme zeytinyağı alan yurtdışındaki alıcı, ülkesinde kendi etiketini basarak şişeledi. Yani bizden alıyor pazarını da kaybetmiyor. Biz dökme zeytinyağını 3 dolara satıyoruz. Onlar şişeleyip 8.5- 9 euroya satıyor. Biz de ‘elimizdeki stoklardan zeytinyağı ihracatı yapabiliriz ama kendi markamızla’ dedik. Yani katma değerli satışa yasak yok” dedi.
31 milyar dolarlık ihracat hedefi
Üretimin yeterli derecede olmasının sadece bugünün değil gelecekte de sürdürülebilir bir şekilde sağlanmasının kritik olduğuna dikkat çeken Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, “Üretimi artırmanın diğer bir kastı da ihracat yapıp ülkeye döviz kazandırmak. Geçen sene 30 milyar dolarlık ihracatımız var. Bu sene 31 milyar dolar civarında olacağını tahmin ediyoruz. Dolayısıyla bu kadar da güçlü bir tarım sektörümüz var” dedi.
Tüm dünyada çalışmaların yeni normallere göre şekillendiğini ifade eden Bakan Yumaklı’ya göre, ülkelerin bazı konularda aldıkları tedbirlerin nasıl etkileyeceğini tespit edip ona göre pozisyon almak gerekiyor. Bakanlık bünyesine bu amaçla Gıda Arz Güvenliği Dairesi kurulduğunu hatırlatan Bakan, böylece dünya pazarında yaşanacak olası ticari değişimleri önceden tespit edebildiklerini söyledi.
Tohum sorunumuz yok, 97 ülkeye ihraç ediyoruz
Türkiye’de ata tohumunun yasaklandığı yönündeki eleştirileri yersiz bulan Bakan İbrahim Yumaklı, Bakanlık olarak tohum kalitesi ve iyileştirme yönünde çalıştıklarını söyledi.
Geçmişten gelen her tohumun ata tohumu olmadığına da işaret eden Bakan, “O tohumun belki toprağa olumsuz bir etkisi var. Belki bugünün şartlarında bir hastalık taşıyor. Dolayısıyla onları bunların uzunca bir inceleme, araştırma ve deneme süreçleri var. Bütün sonuçlar ortaya konulduktan sonra ‘evet bu ata tohumu’ denir tescillenip tohum bankasına kaydedilir” dedi.
Türkiye’nin tohumla ilgili hiçbir sorunu olmadığını söyleyen Bakan Yumaklı, şu bilgileri verdi: “Dünyanın 97 ülkesine tohum ihraç ediyoruz. 100 birim ithal ediyorsak 137 birim ihraç ediyoruz. Türkiye olarak artık uluslararası literatürde tohum üreticisi bir ülke olarak adlandırılıyoruz.”
Kaynak : Nurdoğan ARSLAN ERGÜN / Dünya Gazatesi
#aile işletmeleri#dökme zeytinyağı yasağı#et ve süt ürünleri#gıda arz güvenliği#global tarım trendleri#hayvancılık destekleri#hububat üretimi#kent tarımı#organize tarım bölgeleri#planlı tarım üretimi#stratejik tarım ürünleri#su ürünleri#su verimliliği#sulama projeleri#tarım#tarım bakanlığı#tarım ihracatı#tarım sayımı#Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı#Tarım ve Orman Bakanlığı#tarımsal destek programları#tarımsal suluma#tohum kalitesi#tohumculuk politikaları#Türkiye tarım politikaları#uluslararası tarım ilişkileri#yeni tarım normalleri
0 notes
Text
İş kanunlarında kapsamlı değişiklik gündemde
Milyonlarca çalışanı yakından ilgilendiren iş kanununda 2003 yılından bu yana en kapsamlı değişikliği yapılması bekleniyor. 20 yıl sonra yapılacak en kapsamlı iş kanunu düzenlemesiyle 4857 Sayılı İş Kanunu, 5953 Sayılı Basın İş Kanunu ve 854 Sayılı Deniz İş Kanunu’nun Türk İş Kanunu adı altında birleştirilmesi bekleniyor. MEVZUAT DAĞINIKLIĞI GİDERİLECEK Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,…
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/4a82561a7f672247426e986365bd83a2/b4ee24f5a5bf7cbb-09/s540x810/21db783dafcc10762118004e2438fbaaa0936362.webp)
View On WordPress
0 notes
Text
👉 " POSTERLERLE VERGİ MEVZUATI - 1"
🔖 MEVZUAT DEĞİŞİKLİĞİ 🔖
📌 Kıymetli meslektaşım Engin Dmrck ile daha önce hazırlayıp paylaşmış olduğumuz çalışmamızda, girişim sermayesini ve konu hakkında mevzuatta farklı kanunlarda yer alan düzenlemeleri karşılaştırmalı olarak derlemeye çalışmıştık.
📍Girişim sermayesi fonu esas itibariyle ihtiyarı bir uygulamadır. Kapsamda yer alan mükellefler şartları sağlamak koşuluyla cari dönem matrahlarından girişim sermayesi fonu ayırabilmektedirler.
📍Ancak yapılan değişiklikler ile mevzuatımıza, bazı istisna ve indirimlerden faydalanabilmek için zorunlu girişim sermayesi fonu ayırma zorunluluğu getirilmişti.
🔥 16.12.2023 tarihli CB kararı ile en son yapılan değişiklik ile birlikte zorunlu olarak ayrılacak fon tutarında artırım yapılmıştır.
.....Çalışmanın faydalı olması dileğiyle.....
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/7c77138ee6f6d4e8371a4e1290e0077d/26374bf61f7397be-03/s540x810/29c393eeade466f6d3d052b3d4ab6e0de08b0193.jpg)
💯 POSTERLERLE VERGİ MEVZUATI
0 notes
Text
Okullarda İş Sağlığı ve Güvenliği
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/9b82fc02755c6b8b266659605f43cf20/9541fe8375b7c093-c4/s540x810/24bdcbfebec95bf79bd91c60bf0ac33fcfb4a7af.jpg)
Okullarda iş sağlığı ve güvenliği çalışmalarının yürütülmesi sırasında ihtiyaç duyulacak belgeleri sunarak, okullar bazında sağlık ve güvenlikle ilgili bir kayıt sisteminin alt yapısını oluşturmanın yolunu açarken aynı zamanda yönetim sisteminin gereklerinden birini yerine getirmeye imkan tanımaktadır.
Okullarda İş Sağlığı ve Güvenliği!
Eğitim sektörünün iş sağlığı ve güvenliği açısından mevcut durumunu gösteren bir kayıt sistemi veya herhangi bir belge bulunmamaktadır. Oysaki bu alanda verileri derlemek, ihtiyaçları belirlemek ve yapılan tespitler doğrultusunda gerekli politikaları oluşturmak için istatistiksel göstergelere ihtiyaç bulunmaktadır. Okullarımızda zaman zaman, sağlıksız ve güvensiz durumlardan kaynaklanan çeşitli olaylar ve kayıplar yaşanabilmektedir. Kayıpları önlemek için risk alanlarını bilmek çok önemlidir. Çalışma ve yaşam alanlarına ilişkin Risk Envanteri oluşturmak ve Risklerin Değerlendirilmesi yoluyla ortamdaki riskler ve tehlikeleri izlemek mümkündür. Çeşitli üretim faaliyetlerinin yürütüldüğü işletmelere yönelik söylenen “Risk ve tehlikeler bilinince, önlenebilir veya uygun önlemlerle en aza indirgenebilir.” cümlesi çocuk ve gençlerimizin eğitim aldığı okullarımız için daha çok geçerlidir. Aksine büyüme ve ergenlik çağındaki öğrencilerin bulunduğu okul ortamları, sağlık ve güvenlikle ilgili tüm konularda daha çok özen gerektirmektedir. İş Sağlığı ve Güvenliğinin Hukuki Dayanakları Risk Değerlendirmesinin Amaç ve Gerekleri 6331 sayılı Kanunun 4. Maddesinde işveren yükümlülükleri arasında Risk değerlendirmesinin yapılması gerektiği açıkça belirtilmiştir. Risk değerlendirmesinin nasıl yapılacağı da “Risk Değerlendirmesi Yönetmeliği”nde gösterilmiştir. Risk değerlendirmesi çalışma ortamında var olan tehlike ve riskleri tanımlamak ve gerekli olan önleyici ve koruyucu tedbirleri geliştirmek için yapılan bir dizi çalışmalardır. Risk değerlendirmesi, hem muhtemel risklerin tanımlanması hem de bu risklerin ortadan kaldırılması veya en aza indirgenmesi için tedbirlerin alınması, belgelenmesi ve seçilen tedbirlerin gözden geçirilmesini kapsar. Risk değerlendirmesi, uygun önleyici tedbirlerin seçilmesi ve uygulanmasında da faydalı olur. Bu rehber içeriğinde verilen örnek Risk Kontrol Listesi, çalışma koşullarını değerlendirme konusunda bağımsız uygulamalar geliştirilmesi için bir model niteliğindedir. Risk değerlendirmesinde kullanılan en basit ve yaygın yöntem kontrol listeleridir. Öğretim kurumlarına hitap edebilecek şekilde oluşturulmaya çalışılan iş sağlığı ve güvenliği kontrol listeleri geliştirilmeye açık bir örnek olup beşinci bölümde verilmektedir. İş Güvenliği Samimiyet Testi Verilen örnekler ve iş sağlığı ve güvenliği kontrol listelerini bir dizi talimatlar olarak değerlendirilmelidir. Bu itibarla, her okul bu kontrol listelerine dayanarak kendi içerisindeki riskleri analiz edebilir. Ancak verilen kontrol listelerinin okula özel risk öğelerini tam olarak kapsamadığı konular varsa gerektiğinde kontrol listeleri amaca uygun şekilde sorular ilave edilerek genişletilip kullanılabilir. Unutulmamalıdır ki; idareciler, öğretmenler, diğer çalışanlar ve öğrencilerin her birinin okul içindeki sağlık ve güvenliği sağlamak yönünde ayrı görev ve sorumlulukları vardır. Amaç, bu görev ve sorumlulukların gereği olarak beklenmeyen ve istenmeyen kaza ve olayları önlemeye yetecek ölçüde tedbirlerin bulunup bulunmadığını tespit etmek ve hangi konularda iyileştirmeler gerekiyorsa gerekli işlem ve tedbirleri buna göre uygulamaya koymaktır. Çok Kriterli Karar Verme Teknikleri Konu ile ilgili olarak İSG Risk Değerlendirmesi Yönetmeliği yapılması gereken çalışmalarla ilgili bize ışık tutmaktadır. Riskler Ne Zaman Tanımlanmalı ve Değerlendirilmeli - Yeni bir iş yapılacaksa veya hiç risk değerlendirmesi yapılmamışsa, işin yapılacağı yerde, - Kullanılan teknoloji düzeyinde değişiklik olduğu zaman, - Mevzuat değişikliği olmuşsa veya yeni bir mevzuat yürürlüğe girmişse, - Kullanılan ekipmanla ilgili bir değişim söz konusu ise, - Yeni bir teknik kullanılacaksa - Kullanılan cihazların veya tesislerin/alanların/binaların kullanım amacı değişmişse, - Yeni bir makine veya üretim aracı alınmışsa, - Yeni bir madde kullanılacaksa, - İş organizasyonunda veya iş akışında önemli değişikliklerin olması durumunda, - Kazalar, kazaya ramak kalmalar, işe bağlı sağlık sorunları ortaya çıktıktan hemen sonra ve çalışma şartlarını, faaliyetleri etkileyen durumlar ortaya çıkmışsa periyodik olarak risk değerlendirmesi yapılmalıdır... Okulda ve Kurumlarda Riskler Kim Tarafından Tanımlanmalı ve Değerlendirilmeli? Riskler okulda ve kurumlarda İş sağlığı ve Güvenliği Kurulları Hakkında Yönetmelikte belirtilen yetki ve sorumluluğu bulunanlar tarafından tanımlanmalı ve değerlendirilmelidir. Bunun yanında iş riskleri ve önleme tedbirleri konusunda öğrenciler de eğitilmeli, risk duyarlılıkları artırılmalı ve güvenli davranışlar teşvik edilmelidir. Neden İş Sağlığı ve Güvenliği Okul Ortamının İş Sağlığı ve Güvenliği Açısından Değerlendirilmesi - Okul idaresi ve öğretmenler, gerek öğrencilerin yaptıkları işten dolayı karşı karşıya kaldıkları tehlikeleri, gerekse okul ortamında bulunan tehlike unsurlarını değerlendirerek, hangi sağlık ve güvenlik tedbirlerine ihtiyaç olduğunu tespit etmelidirler, - Okul idaresi ve öğretmenler bu değerlendirmeyi işin tabiatına ve okul koşullarına bakarak yapmalıdırlar - İlgililer karşılaşılabilecek riskleri sürekli gözden geçirmeli büyük risklerden başlayarak olasılık oranı düşük ve çok düşük olabilecek risklere karşı yeni tedbirler geliştirmelidirler. Tehlike Kaynağı Oluşturabilecek Unsurlar Genel kullanım alanlarına ve okulun fiziksel yapılarına ilişkin olarak; - Standartların gözetilmediği tesisat, yapı, malzeme ve ekipmanlar, - Genel olarak kullanım alanlarının uygun planlanmaması, - Yetkisiz kullanımlar veya yetkisiz yapılan işler, - Yetersiz ve emniyetsiz aparatlar, - Bilgisizlik. Çalışma ortamlarına ilişkin olarak; - Çalışma tezgahı ve tezgahta yapılacak iş’e uygun olmayan tasarım ve teçhizat, - Fiziksel, kimyasal ve biyolojik etkiler, - Çalışılan malzeme, makine, ekipman, tesis ve bunların aktarılması/taşınması açısından tasarım, iş araçları seçimi, tüm bu araçların doğru kullanılmaması ve bakım/onarım yetersizliği, - İş ve üretim prosesleri tasarımı, iş akışı ve çalışma saatleri ve bunların topluca etkisi, - Talimatların, işaretlerin ve eğitimlerin yetersiz kalması ve/veya kişisel koruyucuların eksik olması, - İş ve işlem yapanların emniyet tedbirlerini almaması ihmal etmesi. İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulunun Görev ve Sorumlulukları İSG Form ve Belgeler İş Sağlığı ve Güvenliği çalışmalarının çeşitli aşamalarında ihtiyaç duyulabilecek belgeler, yapılan çalışmalarla ilgili kayıtlarınızı tutmak, iş sağlığı ve güvenliği alanında yapılanları ve eksiklikleri kontrol etmek, böylece İSG konusunda okulun kendi durumunu ve kaydettiği aşamaları izlemeye imkan tanımak üzere oluşturulmalıdır. Formlarla ilgili beklenen ise okullarımızın/kurumlarımızın birimlerinde formlarda belirtilmeyen eksikliklerin bulunması halinde güncelleme tekliflerinin yapılması. Yapılan teklifler önlem alınması konusunda yeni yaklaşımları karşımıza getirecektir. İSG Karikatürleri İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetimi Konusunda Okul Yöntemince Yapılması Gerekenler Acil Çıkışlar Kazalar İlkyardım Okul saatleri dışında okulun kullanımı Bina hizmetleri Sağlık ve güvenlik kontrolleri Raporlama Gözetim Laboratuar ve atölyeler Ziyaretçiler Eğitim & öğretim faaliyetleri Risk değerlendirmesi Alet ve teçhizatın güvenli kullanımı Alet ve teçhizatın bakımı Topraklamalar Okulun fiziki yapısı Kullanıcı kontrolleri Ölçüm ve testler Büro çalışmaları Lazerler, Mikrodalga ve X-Ray ışınlı Cihazlar Kişisel Koruyucu Donanımlar Yüklerin Taşınması Merdivenler Birimler Tehlikeli maddeler ve kimyasallar Bölüm içinde tehlikeli maddelerin organizasyonu Taşıma Basınçlı sistemler Duman ve Tozların uzaklaştırılması Elektrik Kaynak ve Lehim İşleri Teknik geziler, stajlar ve işletmelerde beceri eğitimi Yükleniciler Gürültü ve Titreşim Aydınlatma Ortam Sıcaklığı Havalandırma Yerleşim Planı Düzenlilik ve Temizlik Yaya ve Araç Trafiği ile Açık Alan Çalışma Yerleri Yangın talimatları Özürlüler Güvenlik ve Sağlık İşaretleri vb… İş Kazaları Kişisel Koruyucu Donanımların Okullarda Kullanılması Kişisel koruyucu donanımlar işyeri tehlike analiz sonuçlarına göre, yapılan işe ve kullanan kişiye uygun olarak, işletme/okul tarafından kullanıma hazır halde bulundurulmalı; işyerinde kaza ve sağlık riskleri alınan teknik önlemlere rağmen istenilen düzeye indirilemiyorsa, alınan diğer önlemleri tamamlayıcı tedbirler tekrar tekrar değerlendirilir. KKD kendisine verilenler, eğitim ve talimatlar doğrultusunda çalışan tarafından kullanılmalıdır. Tüm kişisel koruyucu donanımlarda CE işareti bulunması yasal bir zorunluluktur. CE işareti, doğru kullanılan bir donanımın riske karşı tam koruma sağlayacağının ve “güvenli” olduğunun göstergesidir. CE işareti taşımayan bir donanımın ihtiyaç duyduğunuz anda sizi koruyacağından emin olamazsınız. Güvensiz KKD Ürünleri Nelerdir? Bilgilendirilme İşletme tarafından KKD ile ilgili olarak çalışanların bilgilendirilmesi şunları içermelidir: - Uygun şekilde kullanım, - Temizlik ve bakım, - Kurallara uygun depolama, - Koruma sağlanan riskler ve düzeyleri, - Hasarları tespit etme. Bilgilendirme, üretici firmanın hazırladığı Türkçe kullanma kılavuzuna dayanır. Uygun şekilde kullanımı konusunda yapılacak bilgilendirme, uygulamalı eğitim şeklinde olmalıdır. Ayrıca çalışanlar için ulaşımı kolay yerlerde bulundurulmak üzere kullanım kılavuzuna dayanarak talimatlar hazırlanabilir. Elektrik, iyonize radyasyon, aşırı sıcak, aşırı soğuk, toz, çeşitli kimyasallar ya da yüksekten düşme gibi ölümcül veya kalıcı sakatlıklara yol açacak tehlikelere karşı kullanılacak kişisel koruyucu donanımların ek koruyucu özelliklerinin bulunması gerekmektedir. Baş Koruyucular Genel Bilgilendirme Kafa Koruyucular İnşaat işlerinde özellikle yıkma, kalıp sökme-çakma, iskele kurma, montaj, başka yere taşıma işlerinde veya iskele yakınında ve altındaki; çukur, kazı, kuyu vs. çalışmalarında, toprak ve kayalık alanlardaki çalışmalarda, asansörlü, kaldıraçlı, vinçli vs. alanlarda, sabit işyerlerinde; taş kırma alanlarında, ocaklarda, patlatma çalışmalarında ve elektrik tesisatlarının yakınında baret kullanılmalı. Elektriğin yalıtımı için ayrı özelliklere sahip baretler kullanılmalıdır. Ayak Koruyucular Yürüme güvenliği için zemin altı çalışmalarda, kaba ve derin inşaatlarda, iskele kurmada, yıkma sökme (cephe) çalışmalarında, beton ve çıkma parçalarda kalıp sökme-çakma çalışmalarında ve depolama alanlarında iş güvenliği ayakkabısı kullanılmalıdır. İçine bir nesne girmesi veya saplanması hesaplanmamış, tutunma özelliği olmayan güvenlik ayakkabılarını (çakma-sökme işlerinin olmadığı beton parçalarla çalışmada, sabit işyerlerinde, çekicilerin, vinçlerin olduğu yerlerde (inşaat alanları hariç), yıkma, değiştirme tesisat ve palet indirme işlerinde) kullanılmalıdır. Sıcak malzeme üzerinde (Örn. Sıcak asfalt) çalışırken ısı yalıtımlı tabanı bulunan güvenlik ayakkabıları kullanılmalıdır. Kıvılcımın risk oluşturduğu alanlarda vücutta bulunan statik elektriğin kıvılcım oluşturmasını önlemek için anti statik ayakkabılar, elektrik çarpması tehlikesi olan işlerde ise elektrik yönünden yalıtkan olan ayakkabılar kullanılır. Göz Koruyucular Gözün mekanik, radyasyonla ilgili, kimyasal veya termal etkilere karşı korunmasında (Örn. Makineyle temizlik ve beton püskürtme işlerinde, asit ve çözeltilerle, taş kesme ve işleme, marangozluk ve zımparalama, oyma çalışmalarında ve sıvı püskürtme (katran püskürtme de dahil), cıvata oturtma ve sıcak malzemeyle çalışmalarda) kullanılır. El Koruyucular Ele ve cilde zarar veren mekanik, termal veya kimyasal tehlikelerin olduğu çalışmalarda (Örn. Ciltle teması engellenemeyen maddelerin hazırlanmasında veya mikroorganizmalarla temasta) kullanılır. El Kol Koruyucular Genel Bilgilendirme Vücut Koruyucular Kimyasal ve mikrobiyolojik maddelerle çalışma esnasında (Örn. Kimyasal kirlenmenin olduğu alanlarda, bakım çalışmalarında (asbest, PCB, PAK, küfler, dışkılarla), çözücü maddelerle, atıksu teknik bölümlerinde, püskürtmeyle kat atma çalışmaları (sağlığa zararlı veya zehirli maddeler) esnasında özel koruma kıyafetleri kullanılır. Yangına dayanıklı yapıların bazı bölümlerinde, sıcak malzemelerin yakınında ısı yalıtım folyoları kullanılır. Koruyucu giysinin, her kullanımdan önce, kurallara uygun şekilde sağlamlığı kontrol edilmeli ve düzenli olarak temizlenmelidir. Çalışanların zamanında fark edilebilmeleri için gerekiyorsa reflektif (yansıtıcı) giysi verilmelidir. Yansıtıcı şerit bulunan koruyucu giysilerde, görünürlüğü sağlayan bu şeritler kapatılmamalı, kesilmemeli, katlanmamalıdır Koruyucu giysiler tehlikeye uygun ve üreticinin kullanma kılavuzu dikkate alınarak seçilmelidir. Seçim yaparken şunlara dikkat edilir: - CE işareti olmalı, (Örn. Koruma sınıfı, standartlara uygunluğu) - Bedene uygun olmalı, - Ergonomik özellikler taşımalı (Örn. Hava geçirgenliği), Sağlıkla ilgili özellikleri tam olmalıdır. Kulak Koruyucular 80 dB (A)’nin üzerinde gürültü bulunan işletmelerde çalışanların kullanımı için kulaklık hazır bulundurulmalı, 85 dB (A)’nin üzerinde gürültü bulunan işletmelerde ise çalışanların; Kulak koruyucu tıkaçlar ya da manşonlu kulak koruyucu kullanmaları sağlanmalıdır. Kulaklıkların koruyuculuk düzeyi türünden ziyade gürültünün şiddetine ve türüne göre sesi ne kadar azalttığına bağlıdır. Kullanım rahatlığı ve hijyen yönünden ikisi arasında seçim yapılabilir. Çok yüksek gürültü maruziyetinin önlenmesinde kulak koruyucu tıkaçlar ve manşonlu kulak koruyuculardan oluşan kombinasyonlar da kullanılabilir. Kulak koruyucu donanımları, gürültülü ortama girmeden önce gürültüsüz ortamda takın ve gürültülü ortamdan çıkmadan çıkarmayın. Kulak koruyucular tam oturacak şekilde doğru takıldıklarında, konuşma seslerini duymayı tamamen engellemeyecek, ancak gürültüyü engelleyecektir. Tek kullanımlık olanları tekrar kullanmayın. Solunum Koruyucular Tehlikeli maddelerin, radyoaktif maddelerin, mikroorganizmaların ve enzimlerin gaz, buhar ve toz halinde havayla taşınması durumunda solunumun korunması gerekir. Özelliklerine göre solunum cihazları: - Filtreli solunum koruyucular - Temiz hava beslemeli solunum cihazları, - Çevredeki havadan bağımsız çalışan izole edici solunum cihazlarıdır. Kullanılan maddenin yerine başka maddeler kullanılamıyorsa ve inşaat tedbirleri, teknik veya idari tedbirler sağlığa zararlı gazların, buharların, tozların (Aerosol) ortaya çıkmasını engelleyemiyorsa, işletme tarafından solunum koruyucu donanımlar hazır bulundurulmalı ve bu donanımlar işçiler tarafından kullanılmalıdır. İş Sağlığı ve Güvenliği Politikası Nasıl Hazırlanır? Yüksekte Çalışma Ürünleri Düşmeye karşı önlemler (kenar koruma, korkuluklar) teknik sebeplerden ötürü mümkün değilse ve tutma tertibatları (yakalama, çatı üstü yakalama, tutma ağı) yapılan işe uymuyorsa yüksekten düşmeye karşı kişisel koruyucu donanım kullanılmalıdır. Bu donanımlar hayati önem taşımaktadır. Düşme riskinin olduğu ve 2 metreden yüksekte yapılan işlerde, paraşüt tipi emniyet kemeri kullanılmalıdır. Bel tipi kemerler, çalışmak için esneklik ve alan imkanı sağlayabilir ancak düşmeye karşı koruyucu amaçla kullanılmazlar. Aşağıdaki durumlarda da yüksekten düşmeye karşı kişisel koruyucu donanımlar kullanılabilir: - Çalışma alanı dar olan yerlerde, - Düz çatı kenarlarında, - Çukur kenarlarında, - Demir direklerde, - Montaj işlerinde, - Tırmanma tertibatlarıyla yapılan işlerde (tırmanma merdiveni, tırmanma demirleri). Dikkat edilmesi gereken noktalar: - Sadece CE işaretli donanımlar kullanılmalıdır - EG (Tutma veya yakalama kemeri, bağlantı materyalleri , Düşme yastıkları, yükseklik güvenlik materyalleri, kumandalı tutma düzeneği kullanılmalıdır - Yüksekten düşmeye karşı kişisel koruyucu donanımlar her kullanımdan önce gözle kontrol edilmelidir. - Talep üzerine yetkili (uzman) kişi tarafından donanım kontrolü yapılır. Bununla birlikte yılda en az bir kez genel kontrol yapılmalıdır. - Yüksekten düşmeye karşı kullanılan kişisel koruyucu donanımlar, mümkün olduğunca vücudun üst bölümüne bağlanmalıdır. - Yüksekten düşmeye karşı kişisel koruyucu donanımları sadece kişiyi taşıyabilecek sağlamlıkta yerlere tutturun veya sabitleyin. - Düzenekler en az 500 kg çekme gücüne sahip olmalıdır - Sorumlu kişi düzeneğin sabitleneceği yeri belirlemeli ve düşmeye karşı kişisel koruyucu donanımın kullanılmasını sağlamalıdır. - Kazara açılmaları önlemek için sadece kilitli kancalar kullanılır. - Düşme tehlikesi varsa asma kemer kullanılır - Tutma kemeri sadece çalışanların tutunması veya kaymaya karşı sabitlenmesi için kullanılır - Tırmanma korunma düzenekleri sadece asma kemerinin ön kancasını takarak kullanılır. - Kayma ve düşmeye karşı tedbirlerin uygulanmak zorunda olduğu durumlarda, enerji emme fonksiyonu olan asma sistemleri veya düşme yastıkları kullanılır. - Bağlantı materyallerinin (ip, şerit) kullanım esnasında gergin tutularak, uzunluk ayarlama mekanizması sayesinde ipin direncinin azalmasına engel olunmalıdır. Yükseklik emniyet düzenekleri bağlantı iplerini otomatik olarak gerer - Bağlantı materyali (ipi, Read the full article
0 notes
Link
İhalede Proje değişikliği yapılmış fakat birim fiyat teklif cetvelinde yer alan bir işin miktarı artması
0 notes
Text
Şirketler Hukuku
Şirketler hukuku, ticaret hukuku bünyesinde yer alan ve ticaret şirketlerinin kurulması, birleşmesi, bölünmesi, devredilmesi, tip değiştirmesi, tasfiyesi gibi konulara dair konuları ve bu konulara ilişkin normları bünyesinde barındıran, ticaret şirketlerine ilişkin hukuki ilişkileri inceleyen bir hukuk dalıdır. Şirketler hukukuna ilişkin temel mevzuat, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu olup ayrıca özel kanunlar ve yönetmelik gibi düzenlemeler de mevcuttur. Bunları maddeler halinde sayacak olursak:
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu
4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu,
6103 Sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun
5941 Sayılı Çek Kanunu
1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu
4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun
5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu
6362 Sayılı Sermaye Piyasası Kanunu
Şirketler Hukuku Neleri Kapsar?
Şirketler hukuku, bir başka deyişle ortaklıklar hukuku, Türk Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu çerçevesinde usulüne göre kurulmuş olan ortaklıklara (kolektif, komandit, kooperatif, limited, anonim) ilişkin her türlü uyuşmazlık ve işi bünyesinde barındıran bir hukuk dalıdır. Bu kapsamda Türk Borçlar Kanununda yer alan adi ortaklık; Türk Ticaret Kanununda yer alan anonim, kolektif, komandit, limited ve kooperatif ortaklıklarına ilişkin sözleşmelerin kurulması, ortaklıktan çıkarma, ortak ekleme, tasfiye, iflas, kıymetli evrakın düzenlenmesi gibi hususları içerisinde barındıran hukuk dalıdır.
Şirketler Hukuku Davaları Nelerdir?
Şirketler hukukundan kaynaklanan dava ve işlere Şirketler Hukuku Davaları denir. Bu dava ve işler aşağıda saymış olduğumuz dava ve işler ile sınırlı olmayıp ortaklıkları ilgilendiren her türlü dava ve iş bu kapsamdadır. Ancak en çok bilinen ve karşılaşılan şirketler hukuku davaları özellikle şunlardır:
Ortaklık Sözleşmesi
Ortaklıktan Çıkma Davası
Şirket Alacakları Davası
Yönetim Kurulu Kararının İptali Davası
Rekabet Yasağı Davaları
Ortaklıktan Çıkarılma Davası
Şirketin Tasfiyesine İlişkin Dava
Şirketin Feshine İlişkin Dava
Şirketin İflasına İlişkin Dava
Sermaye Arttırma/Azaltma
Konkordato
Şirketlerde Tür Değişikliği
Hisse Alım Satımı
Franchise Sözleşmelerinin Hazırlanması
Ortaklıktan Çıkanın Tazminat Davası
Şirket Denetçilerine Tazminat Davası
0 notes
Text
Bakanlıktan İzmir'e ret!
https://pazaryerigundem.com/haber/198399/bakanliktan-izmire-ret/
Bakanlıktan İzmir'e ret!
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/77909a155caa1cb7c189d9e8cf7a804c/e2188435a6abb2df-cd/s540x810/fbf8dd65a5df6b9b802d43d472cd725b65ec22a2.webp)
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na Körfez’e deşarj yapan işletmelerin ve deniz kirliliğine neden olan gemilerin denetlenmesine ilişkin yetki talebine Bakanlıktan olumsuz yanıt geldi.
İZMİR (İGFA) – Körfez’de temizlik seferberliği başlatarak İzmir tarihinin en büyük yatırımlarından birini yapan, bu yıl temizlik ve altyapı yatırımlarına 9 milyar lira ayıran Büyükşehir Belediyesi, Körfez’i kirleten unsurlara karşı önlem almak için de harekete geçti.
Körfez’e atık deşarj eden işletmelerin denetlenmesi ve gemilerin yarattığı kirliliğin önüne geçilmesi amacıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın uhdesindeki denetim yetkisinin İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne devredilmesi yönündeki talebe Bakanlık tarafından olumsuz yanıt verildi. 27 Aralık tarihinde Bakanlık’tan İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne iletilen yazıda alıcı ortamlara doğrudan atıksu deşarjı yapan işletmeler için denetim yetkisinin devredilmesine ilişkin ikincil mevzuat düzenlenmesinin gerektiği, gemilerin denetlenmesi yetki devri talebi için de yetki devri başvuru şartlarında belirtilen bilgi ve belgelerin incelendiği ve yapılan değerlendirme sonucunda, 2023/3 Sayılı Genelge kapsamında yetki devri yapılmasının uygun görülmediği bildirildi.
Tugay: Üzerimize düşenden fazlasını yapıyoruz
Gemi kaynaklı deniz kirliliğinin denetiminde Antalya ve Mersin’de söz konusu yetki devrinin yapıldığını hatırlatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, “Körfez’in dip temizlik sorumluluğu, sanayi tesislerinin, limanların, yük gemilerinin, tersanelerin denetimi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nda. İzmir’in bugününü ve yarınını etkileyecek Körfez temizliği konusunda ciddi adımlar atarak dip temizliği çalışmasını başlattık. Körfez temizliği konusunda üzerimize düşenden fazlasını yapıyoruz. Bakanlık’tan da üzerine düşeni yapmasını bekliyoruz. Ancak yetkilerimizde bazı kısıtlamalar mevcut. Körfezin derinlemesine temizliği sadece dip taraması yaparak olmaz. Kirlilik kaynaklarının da önüne geçmemiz gerek. Bu konuda bize yetki vermeyen Bakanlık’ın Körfez için harekete geçmesini bekliyoruz” dedi.
![Tumblr media](https://64.media.tumblr.com/77909a155caa1cb7c189d9e8cf7a804c/e2188435a6abb2df-cd/s540x810/fbf8dd65a5df6b9b802d43d472cd725b65ec22a2.webp)
0 notes
Text
Çalışanlara Yönelik İSG Eğitim Yönetmeliği Değişti (Mayıs 2018)
Çalışanlara Yönelik İSG Eğitim Yönetmeliği Değişti (Mayıs 2018)
Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimleri Hakkında Yönetmelikte yapılan değişiklikler 24 Mayıs 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanmıştır. Bu değişikliklerle eğitim konularına ve eğitim şekillerine bir takım düzenlemeler getirilerek eğitim sertifikasının standardizasyonu sağlanmaya çalışılmıştır.
Çalışanlara Yönelik İSG Eğitim Yönetmeliği nde Yapılan Değişiklikler
Eğitim çeşitleri…
View On WordPress
1 note
·
View note
Text
Çalışanlara Yönelik İSG Eğitim Yönetmeliği Değişti (Mayıs 2018)
Çalışanlara Yönelik İSG Eğitim Yönetmeliği Değişti (Mayıs 2018)
Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimleri Hakkında Yönetmelikte yapılan değişiklikler 24 Mayıs 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanmıştır. Bu değişikliklerle eğitim konularına ve eğitim şekillerine bir takım düzenlemeler getirilerek eğitim sertifikasının standardizasyonu sağlanmaya çalışılmıştır.
Çalışanlara Yönelik İSG Eğitim Yönetmeliği nde Yapılan Değişiklikler
Eğitim çeşitleri…
View On WordPress
1 note
·
View note