#kişisel blog
Explore tagged Tumblr posts
espacesstuff · 3 months ago
Text
Tumblr media
148 notes · View notes
ibrahimdem · 4 months ago
Text
Tumblr media
İnsanın en keskin sınırları, zihnini kuşatmış olanlardır...
İ.d.
42 notes · View notes
vuslatmavi1907 · 5 months ago
Text
Bizi mutlu eden bir Fenerbahçe vardı, şimdilerde o da üzüyor..
26 notes · View notes
halimecan · 4 months ago
Text
Tumblr media
Güçlü Kadınların Hikayesi
Kadın olmak, tarih boyunca bir mücadeleydi. Toplumların dayattığı sınırlar, görünmeyen duvarlar, katı kalıplar, hep bir adım daha geriye gitmeye zorladı. Ama her seferinde, o adımlar geri gitmek yerine, yeni yolların başlangıcı oldu. Çünkü güçlü kadınlar yalnızca engelleri aşmakla kalmaz, aynı zamanda onlardan güç alır, yeni bir rota çizer.
Günümüzde güçlü kadınlar, geçmişin öykülerinden ilham alarak kendi hikayelerini yazıyorlar. "Kırık ayağının üzerinde yürü, kimsenin omzunda elinden eser bırakma" sözü, aslında bu yolculuğun özüdür. Zorluklarla baş etmek, bazen tek başına olmak, ama asla yere düşmemek. Çünkü her kadın, kendisinin kahramanıdır. Ve kahramanlar, acılarını göğüsler, yaralarını sarmayı öğrenirler.
Kadınların gücü sadece fiziksel bir dayanıklılıkla sınırlı değildir. Bu, ruhsal bir dirençtir, zihin gücüdür. Son yıllarda, toplumsal normlar, kadınları “güçlü” ya da “zayıf” diye sınıflandırmaya çalışsa da, güç, bir kadının dışarıdan gördüğü şekliyle değil, içindeki azimle ölçülür. Güçlü kadınlar, seslerini duyurabilmek için bazen kendilerini kaybetmek zorunda kalsalar da, her seferinde yeniden bulurlar. Çünkü güç, sadece güçlü kalmakta değil; güçsüz olduğunda da yeniden ayağa kalkabilmektir.
Kadınlar, son yıllarda daha fazla alan açmaya, seslerini duyurmaya, haklarını savunmaya başladılar. Yalnızca evde değil, iş hayatında, sanatta, siyasette, bilimde, sporun her alanında yer alıyorlar. Her kadın kendi yolunu çiziyor. Kimisi bir lider olarak, kimisi bir sanatçı olarak, kimisi de bir anne olarak gücünü gösteriyor. Ama her biri, aynı gerçekliği kabul ediyor: Güçlü olmak, başkalarının sırtında yük taşımakla değil, kendi ayaklarının üzerinde durabilmekle mümkündür.
Güçlü kadınlar, birbirlerinin omuzlarında değil, kendi ayaklarında durarak yükselirler. Bazen ayağınızın kırık olduğu anlar olacaktır. Ama unutmayın, ayağınızda bir kırık olsa da, yürümek için hep bir yol vardır. Zorluklar, bazen sizi durdurmak ister; ama bir kadın, ne kadar kırık olursa olsun, kendi yoluna devam eder. Çünkü gerçek güç, acılara rağmen devam etmektir.
Kadınların gücü, sadece kendi sınırlarını aşabilmeleriyle değil, toplumu dönüştürme potansiyelleriyle de ölçülür. Her bir kadının hikayesi, toplumun dönüşümüne katkıda bulunan bir parça, bir izdir. Güçlü kadınlar, toplumu şekillendiren değil, onu yeniden şekillendiren, daha adil, daha eşit ve daha güçlü kılan bireylerdir.
Bugün, güçlü kadınlar daha fazla varlıklarını hissettiriyorlar. Ama unutmayalım ki, bu gücü sadece içimizdeki direncin ve cesaretin sayesinde buluyoruz. Kırık ayağının üzerinde yürümek, her zaman bir acı olabilir, ama bu acı, büyümek, güçlenmek ve dünyayı değiştirmek için bir adımdır. Kadınlar, sadece bu dünyada yerlerini almakla kalmazlar, aynı zamanda dünyayı yeniden şekillendirirler. Çünkü bir kadının gücü, her zaman kendi yolunu bulma kararlılığıdır.
Ve en önemlisi, güçlü kadınlar bir araya geldiğinde, sırtlarında bir yük taşımazlar; çünkü her birinin omzu, birbirinin yükünü hafifletir. Kendi hikayelerini yazan kadınlar, başkalarına da yazma cesareti verir. İşte bu, güçlü kadınların gerçek anlamıdır.
7 notes · View notes
aresaturnsblog · 7 months ago
Text
Bugün bir kız arkadaşım bana şey diye sordu.
- Ya biz gerçekten zor kadınlar mıyız ya?
Ama bunu söyleme şekli şu yani "Ya üf çok zor kadınlarız, işte insanları yoruyoruz, böyle olmamalıyız. Niye böyleyiz" filan tarzında. Kendini sorguluyor yani. O an birşey farkettim. Bize bu ithamda bulunan kişiler eski erkek arkadaşlarımızdı. Sonra gözümün önüne onları getirdim, bizi getirdim, dönemin gençlerini getirdim ve şunu farkettim ki biz aslında tam da olduğumuz nokta da gayet iyiyiz, çünkü durmamız gereken yer burası, tam da bulunduğumuz nokta, doğru yer işte...
Nereden biliyorsun diye sormayın, biliyorum işte...
Peki, neden şikayetleniyoruz ki o zaman?
Çünkü, hayatımıza giren kişiler bizi kaldıramadığı için aşağı çekmeye çalıştı ve bunu yaparken de bize kendimizi kötü hissettirdiler, bu yüzden şu an kendimizi yanlış konumda ya da olmamamız gereken bir konum da gibi hissedip şikayetleniyoruz işte.
Kız ya da erkek farketmez, gerçekten doğru yerde durduğunuza eminseniz, kendinizi biliyorsanız ve kendinize güveniyorsanız, olduğunuz kişiden de, durduğunuz yerden de asla şüphe etmeyin. Bazı insanlar sizi kaldıramayacak ya da yanınıza çıkamayacak ve bir şekilde olduğunuz kişiliği size kötü lanse ederek dibe çekmeye çalışacak bunun olmasına asla ama asla izin vermeyin...
10 notes · View notes
ruhumunrenklikanatlari · 8 months ago
Text
Tumblr media
8 notes · View notes
benngokyuzu · 8 months ago
Text
sosyal medyada pek aktif biri değilim burayada yazdıklarım sadece moral bozukluğundan kaynaklanıyor başka ne yapacağımı da bilmiyorum ama burayı devam ettirip bir kitleye ulaşmakta düşünmüyorum değil tavsiye istiyorum lütfenn
10 notes · View notes
shahinelected · 3 months ago
Text
Yalnızlık güçsüzlük veya başarısızlık değil! Yalnız Güçlü ve Başarılı İnsanlar yalnız kala bilir!
#shahinelected #insan #insanlık #psikoloji #kişiselgelişim #yaratıcı #güçlü #hayat #başarı
3 notes · View notes
isabellaorose · 2 months ago
Text
Bir uykulu kafayla yazılmış şiirler ne tür şeyleri yansıtır?
Her zaman ki gibi ben anlık kafayla gelen şiirlerin yazıları daha derinlikle içtenlik getiriyor. Sınıfta aşırı derecede sıkılmıştım uykuya dalmıştım bu yüzden ama tekrardan uyandım ve kafam çok ağırlık taşıyor gibiydi. Bende bir şeyleri dökmek amacıyla şiir kalıbına sokmak istemiştim. Size sadece son kısımlarını vereceğim ... Belki de karanlıktır senin dostun. Işığın ise bozulmuş bir pusula. Güzel ama tabelası kırılmış. Belki ışığını kırarken hiç istemedin yapmak. Ama biliyordun yok olmalıydı. Yoksa kendi ışığın bile seni kirletecekti. Bilsin ki geri dönmek istediğinde kapılar açılmayacak. Oldu da girdiyse ışığı bulamayacak. Çünkü ben o ışığın mezarını kazdım. Şimdi ise onun son dualarını okuyorum.. Bunları sadece uykulu bir kafayla yazıp tekrardan geri uyumuştum ve kafamı tekrardan kaldırdığımda bunları yazdığımı bile adam akıllı hatırlamıyordum. Buraya gelip bunları yazacağım diye kağıtta yazıları okumakta bile zorlandım. Bu tarz kafayla yazılmış yazıların kafamızda dönen düşüncelerin karışımını aktarır. Kendimize ve karşımızda ki insanlara olan has düşüncelerimizi yansıtabilir. Daha önce kafamda dönen kelimeleri azaltmak için kağıda yazma yöntemini kullanıyordum. Böylece kafamda ki kelime rafını daha düzenli yapıyordum ve çöp olanları çöpe atıyordum. Bu çöpleri de kağıda döktüğümüzü düşünelim. Sanırım sınıfın içerisinde dönen bir ton boş muhabbetlerin yüksek bağırmalarını duymaktan beynim bunları bastırmak amacıyla bunları bana yığmıştı. Ve yığarken kağıda dökmek isteğiyle beni bunu yönlendirmiş olmalı. Hiç bir zaman duyguları kalbin içerisine yığmak iyi bir fikir değildir güzel dostlarım ve düşmanlarım. Bir yerden sonra bir kutu gibi yırtılmaya başlayacak ve kendisini bozacak. Ve bu da sizin çöküş döneminize giriş şeklinizi ayarlar. Bir duyguyu illa birisine anlatmak gerekmeyebilir. Şiirler veya resimler, kitaplar bunlar içindir. Çoğu internet yazarı kendi hayatı üzerinden alıntılar yaptığı vardır. Ve bunları paylaşmaktan kimisi rahat kimisi ise bundan rahatsız mı belli değil. Şairlerimiz bile bu kadar yazıları boşuna sanatsal yazmamıştır. Şiirler etkileyici kelimelerle yazılır değil mi? Çünkü onlar duygularını sayfaya aktarıyorlar. İyi veya kötü bir şekilde. Kimisi çöpü döker kimisi cam raflarında sergilemeye karar verir. Ve orayı bir antikacı yapar. Ve bilirsiniz antikacılar hep değerli mallar olarak satarlar ve bizlerde hayran kalırız. İşte acılarından ders çıkartıp bunların üzerinden gelmeye başaranlara karşı hayranlık duyduğumuz gibi.. Onlar acılarını bir antikacı dükkana haline getirerek hem dış görünüş çekiciliği kazanırlar hem de kişisel bakımından insanları etkilerler. Bir yandan düşmanlarını bile uzak tutarlar..
2 notes · View notes
mehmetkiyak · 2 months ago
Text
Tumblr media
Derin Ayrılıklar: İyileşmenin Yolculuğu
Derin bir ayrılık, sanki bir parçamızın koparılması gibi hissedilir. İster aşk, ister dostluk, isterse aile bağlarından kaynaklansın, bu tür ayrılıklar kalbimizde derin izler bırakır. Yaşadığımız bu derin acıyı kelimelerle ifade etmek çoğu zaman zordur, ancak bu yazıda birlikte bu duyguları anlamaya ve İyileşme sürecini keşfetmeye çalışacağız.
Ayrılığın Evreleri: Bir ayrılığın ardından genellikle aşağıdaki evreleri yaşarız:
İnkar: Ayrılık, bir rüya gibiydi başta. Her an uyanacağımı zannederdim. Turgut Uyar’ın dediği gibi, “Gitsem de her yerde biraz vardır.Hatırda zamansız bir plak.”Ayrılığın gerçekliğini kabul etmek zordur. Kendimizi kandırır, her şeyin bir rüya olduğunu düşünürüz.
Öfke: Kaybettiğimiz şeye, kendimize veya karşı tarafa öfke duyabiliriz. Bu öfke, içimizdeki acıyı bastırmaya çalışmanın bir yolu olabilir. Attila İlhan’ın “Ayrılık Sevdaya Dahil” şiirindeki “Gözlerim kan çanağı, dudaklarım lanet okuyor” dizeleri, bu duyguyu en iyi şekilde ifade ediyor. Öfke, bazen yıkıcı olsa da, iyileşme sürecinin doğal bir parçasıdır. Bu duyguyu bastırmaya çalışmak yerine, onu kabul etmek ve ifade etmek önemlidir.
Pazarlık: Eğer bir şeyleri değiştirebilseydik neler yapardık diye düşünürüz. Geçmişe dönüp hatalarımızı düzeltmeye çalışırız. Cemal Süreya’nın “Sevda Sonsuz Bir Bekleyiştir” şiirindeki “Keşke yeniden başlasa her şey” dizeleri, bu duyguyu en iyi şekilde ifade ediyor. Keşkelerle dolu bu dönem, iyileşme sürecinin en zorlu aşamalarından biri olsa da, kabul etmeye hazırlanmanın da bir parçasıdır.
Depresyon: Üzüntü, yalnızlık ve umutsuzluk duyguları yoğunlaşır. Hayatın anlamını sorgulayabiliriz. Nazım Hikmet’in “Memleketim” şiirindeki “Beni böyle yalnız koyma” mısrası, depresyonun en temel duygularından birini ifade ediyor. Bu dönemde, hayatın renkleri solar ve her şey anlamsız gelir.
Kabul: Yaşananları olduğu gibi kabul etmek ve geleceğe bakmaya başlamak zaman alır. Bu evre, iyileşmenin ilk adımlarıdır. Turgut Uyar’ın “Hasret” şiirindeki “Her şey geçer” dizeleri, bu süreci özetliyor. Zamanla acılar dinleyecek ve hayatınıza yeniden anlam katabileceksiniz..
İyileşmenin Yolları: Derin bir ayrılıktan sonra iyileşmek zaman ve çaba gerektirir. İşte size yardımcı olabilecek bazı yöntemler:
• Duygularınızı ifade edin: Günlük tutmak, bir arkadaşınızla konuşmak veya profesyonel yardım almak duygularınızı dışa vurmanıza yardımcı olabilir.
• Kendinize zaman tanıyın: Acılarınızı bastırmaya çalışmayın. Ağlamak, üzüntülenmek iyileşme sürecinin doğal bir parçasıdır.
• Yeni hobiler edinin: Kendinizi yeni aktivitelere yönlendirerek dikkat dağıtabilir ve kendinizi daha iyi hissedebilirsiniz.
• Sosyal çevrenizi güçlendirin: Aileniz ve arkadaşlarınızla vakit geçirmek size destek olacaktır.
• Profesyonel yardım alın: Bir terapist, duygularınızı anlamanıza ve başa çıkmanıza yardımcı olabilir.
• Kendinize iyi bakın: Düzenli uyku, sağlıklı beslenme ve egzersiz iyileşme sürecinizi hızlandıracaktır.
Unutmayın: Hiç birşey sağlığınızdan ve sizden önemli değildir. Her ayrılık farklıdır ve iyileşme süresi kişiden kişiye değişir. Kendinize karşı sabırlı olun ve bu sürecin bir parçası olduğunu unutmayın. Zamanla acılar dinleyecek ve hayatınıza yeniden anlam katabileceksiniz.
Önemli Not: Bu yazıda verilen bilgiler genel bilgilendirme amaçlıdır ve profesyonel bir tavsiye yerine geçmez. Eğer derin bir ayrılık yaşıyorsanız ve kendinizi çok kötü hissediyorsanız mutlaka bir uzmandan yardım almanız önemlidir.
Bu yazıyı faydalı bulduysanız lütfen paylaşın ve yorumlarınızı bekliyorum.
Mehmet KIYAK
3 notes · View notes
espacesstuff · 3 months ago
Text
Tumblr media
36 notes · View notes
ibrahimdem · 5 months ago
Text
Tumblr media
Suskunluğun sözcükleriyle anlatmaya çalışıyorum kendimi..
38 notes · View notes
vuslatmavi1907 · 4 months ago
Text
Tumblr media
17 notes · View notes
bulutbeyaz · 3 months ago
Text
yıllardır birçok mecrada çeşitli zamanlarda bulundum ama sanırım tumblr'da keşfettiğim kadar kaliteli içeriği çok az yerde keşfetmişimdir. sanırım yeniden buralara dönmenin vaktidir.
2 notes · View notes
yolhikayelerim · 1 year ago
Text
Günün ve gecenin sözü
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
8 notes · View notes