#blog yazısı
Explore tagged Tumblr posts
oylesinebosblog · 3 days ago
Text
Gözlerin aynı toprak gibiydi, baktıkça içine gömülüyordum ama sonunu göremiyordum.
40 notes · View notes
halimecan · 2 months ago
Text
Tumblr media
Son günlerde büyük bir yankı uyandıran Gassal dizisiyle birlikte, Ferdi Tayfur'un "İçim Yanar Yanar" parçası yeniden gündeme geldi. Parça, ilk çıktığı yıllardaki etkisini tekrar gösterdi ve dinleyiciler arasında büyük bir ilgi uyandırdı. Ancak bu özel zamanlama, Ferdi Tayfur’un vefatına denk gelince, şarkı bir anlamda onun son veda hediyesi gibi hissettirdi. Sanki hayat, Ferdi Tayfur’a ölmeden önce "Bak, ne kadar büyüksün, gör" dedi. Birçok kişinin babası olmuş, "Ferdi Baba" unvanını almış bu büyük sanatçı, şarkılarıyla herkese dokundu. Şimdi, arabesk müziğin diğer babası Müslüm Baba ile kavuştu. Onun müziği, gönüllerde hep yaşayacak. Ferdi Baba, mekanın cennet olsun inşallah. 🙏
132 notes · View notes
bebekmavisiblog · 21 days ago
Text
her şey iyi olacak..
79 notes · View notes
beyazkuguu · 2 months ago
Text
Tumblr media
100 notes · View notes
bozandeniz · 3 months ago
Text
Acı şekil değiştirir ama asla geçmez. Seni inciten ya da kıran şeyi kontrol edemezsin ama nasıl devam etmeye karar verirsin. Sevdiğin şey için savaş, çünkü başka kimse senin için savaşmayacak. Hayatının her anı, kim olduğunu değiştirmek için bir fırsattır. Kendini kaybettiklerinle değil, elindekilerle yaptıklarınla tanımla.
70 notes · View notes
sozlerinressami · 8 months ago
Text
Ruh Paleti: Fırçanın Son Kıvranışları
Yalnız doğan insandı, yalnız ölmek istemeyen de insandı. Ben de o fanilerdendim. Aşkın ne kadar acı verici olduğunu bildiğim halde, düzenimi bozan kişinin portresini çizmeye devam ediyordum. Her fırça darbesiyle onun kusursuzluğunu yakalamaya çalışıyordum. Hangi ressam yansıtabilirdi ki onun mükemmelliğini tuvaline? Ben yansıtacaktım! Ressam olmasam da, kalbimdeki izleri tuvale dökecek kadar seviyordum onu. Ancak zamanla anladım ki, asıl eser o değil, kalbimde oluşturduğu derin yaralardı. O kesik atmayı bırakmıyordu, ben de fırçayı tuvale dokundurmaktan vazgeçmiyordum.
Günlerim, onun varlığını tuvalde ölümsüzleştirmeye çalışmakla geçiyordu. Paletime her gün kendimden bir şeyler koyuyordum; dün yaşam enerjimi, bugünse tüm benliğimi koydum. Onun suretini yeniden ve yeniden çizerken aslında kendi ruhumu kaybediyordum. Her fırça darbesi onun anısını biraz daha belirgin kılıyor ama aynı zamanda beni ondan biraz daha uzaklaştırıyordu. Tuvaldeki sureti belirginleştikçe, kalbimde ona ait yaralar daha da derinleşiyordu.
Bir gün, resme son fırça darbesini attım. Tamamlanan tuvaldeki yüze baktım. Resmetmeye çalıştığım suretle uzaktan yakından ilgisi yoktu. Onu çizerken tüm kusurlarını yok etmiştim, tıpkı ruhumu yok ettiği gibi.
31.05.2023 —Sözlerin Ressamı
Tumblr media
112 notes · View notes
siyahisttsblog · 10 months ago
Text
Yaşarsan ezecekler, son verirsen deli diyecekler.
128 notes · View notes
anlatmeto · 2 years ago
Text
Özlüyorum ama geri gelsin istemiyorum. Konuşmak istiyorum ama yazmak istemiyorum. Umrumda değil ama aklıma geldiğinde üzülüyorum. Seviyor muyum? Unutuyor muyum? bilmiyorum. Yürümeye ikna edip yol ortasında öylece bıraktığınız herkesin gölgesi başka yerlerde önünüze düşecek umarım zaman sana hayatın boyunca yanında olmasına ihtiyaç duyacağın kişiyi geçmişinde nasıl yok ettiğini gösterir...
Tumblr media
543 notes · View notes
birseyleryazar · 2 months ago
Text
Eskiden duygularımı / hislerimi şiirleştirmeyi severdim. Evet severdim... uzun bir zamandır yazmıyorum ama son zamanlarda şiir yazasım da geliyor. Kendimi engelliyorum. Nedense yazmamalıymışım gibi geliyor. Sanki eski bir alışkanlık olarak kalmalıymış ve elime kalemi alıp sayfalar hiç kirletmemeliyim gibi hissediyorum. Saçma. Şöyle de bir şey ver ben en çok pişmanlıklarımı şiirleştirirdim ve sanırım artık ne pişman olmak istiyorum/yada öyle hissetmek İstiyorum. Ne de yazarak kalıcı hale getirmek istiyorum. Mesela eski şiir kitabımın içinde yazanlar beni rahatsız ettiğinden elime alıp okuyamıyorum. Yırtıp çöpe de atamıyorum. Kitaplığın bir köşesinde var olmasını istiyorum?
Yazarkedy.
21 notes · View notes
arweinsworld · 6 months ago
Text
"Herkes senin yaralarını sarmak ister ama hiç kimse seninle kanamak istemez."
Nietzche
33 notes · View notes
mashus-stuff · 12 days ago
Text
10 Şubat 2025, 00.12
"Şimdi boş olan, hayalini kurduğumuz o evde; ıssız bahçemizin elma ağacına kurulmuş salıncakta, yalnızca isimlerini bildiğimiz ve hiç doğmamış çocuklarımızın hayaletleri sallanıyor. Anne babalarının, bizim onları terk edeceğimizden bir haber..."
13 notes · View notes
halimecan · 2 months ago
Text
Tumblr media
İçim Yanar, Yanar
2025 yılına girerken, "eksilmediğimiz bir yıl" dilemiştik. Ancak bu yıl, Türk müziğinin büyük ustalarından Ferdi Tayfur’un kaybıyla derin bir hüzünle başladı. Bir zamanlar içimizi ferahlatan, ruhumuzu dinlendiren şarkılarının, şimdi acılarımıza birer yankı gibi geri dönmesi ne kadar da ağır. "İçim yanar, yanar" derken sadece bir şarkı değil, bir ömrün içindeki kırık dökük duygular, kaybolan anlar, söylenemeyen sözler vardı. O şarkı, kalbimizdeki tüm sızıları, içimizdeki acıyı dile getiriyordu.
İçim yanar, yanar derken, aslında hepimizin yüreğindeki yangına sesleniyordu Ferdi Baba. Herkesin birine, birine gidişiyle yanmışlığına, “Keşke son bir kez daha söyleyebilseydim” dediği sözlere. Bir kayıp, bir gidiş, içimizde öylesine derin bir acı bırakır ki; Ferdi Tayfur’un o naif ama bir o kadar derin sesi, o kaybı anlatmanın en yalın yoluydu. Gidişine içinin yanışıdır, diyoruz ya, işte bu şarkı tam da o hisleri seslendiriyor. Çünkü her kayıpta, bir ayrılıkta bir insanın içi yanar; kaybolan şeyin, eksikliğin acısı kalbinde bir yangın gibi hissedilir.
Hepimiz hayatımızın bir döneminde kayıplarla yüzleşiriz. O kayıplar, söylenemeyen sözlerle, beklenmeyen ayrılıklarla gelir. Zamanı geri alabilseydik, belki de bir kelimeyle, bir bakışla değiştirebilirdik her şeyi. Ama o fırsatlar birer birer kaybolur. Ve bir gün, "bir dahaki sefere" dediğimiz şey bir daha gelmez. Ferdi Tayfur’un şarkıları, bu duyguları en derinden hissedebileceğimiz birer şifalı kelimeye dönüşüyor. Çünkü o, "İçim yanar, yanar" dediğinde sadece bir aşkı, bir sevgiyi değil, tüm o ertelediğimiz duyguları, içimizdeki kırgınlıkları, unutulmuş anları ifade ediyordu.
Ve hepimiz biliriz ki, kaybetmek acıdır. Ama kaybettiklerimizle barışmadan gitmek, en büyük acı. Son kez söyleyemediklerimizin, duygularımızın büyüdüğü, yığıldığı, bizi yakıp kavuran o yangın, sadece zamanın geriye dönüşsüz hızından değil, elimizden kayıp giden o fırsatlardan kaynaklanır. Ferdi Tayfur’un o derin sesi, kaybolan sözlerin, özlemin ve kırgınlıkların bir tür tercümanıydı. “İçim yanar, yanar” derken, aslında hepimizin ortak acısını anlatıyordu; her birimizin içindeki o gizli acıyı, kaybolan zamanla birlikte yanan kalp kırıklıklarını.
Ölümler, çoğu zaman kelimeleri suskunlaştırır, duyguları içimize hapseder. Ama Ferdi Tayfur’un geriye bıraktığı müzik, bu suskunluğu bozar. Şarkıları, kayıplarımızı hatırlatır ve o kayıpların yerine anlamlı bir boşluk bırakır. Onun şarkıları, hala bizimle… O şarkılar, söylenememiş sözlerin, yitirilen anların ve bir daha geri gelmeyecek fırsatların bir tür hatırlatıcısıdır. Ferdi Tayfur’un kaybı, müziğin ve sözlerin ne kadar değerli olduğunu bir kez daha gösteriyor. O gitti ama şarkıları hep kalacak. Tıpkı bizde bıraktığı o derin acı gibi.
Ve belki de, Ferdi Baba’nın "İçim yanar, yanar" dediği gibi, o yanma, söylenemeyenlerin, yapılmayanların, bir zamanlar yapılabilecekken şimdi kaybolanların acısının yansımasıdır. İçimizdeki yangın belki de bitmeyecek, ama o yangının içinde kaybettiklerimizle barışmaya çalışacağız. Bize kalan şarkılar, o kayıpların sesini duyurmaya devam edecek; Ferdi Tayfur’un ardında bıraktığı o derin hüzün, kalbimizde yaşamaya devam edecek.
30 notes · View notes
bebekmavisiblog · 26 days ago
Text
bebek gibi sevildiğin o ilişki..
42 notes · View notes
viperlucky · 6 months ago
Text
Tumblr media
"O hep benim yarım kalan öyküm olacak." 🤍
~Yaralasar
27 notes · View notes
bozandeniz · 8 days ago
Text
Şimdi sırası mı demeyin..
Ben başımı kaldırıp yıldızlara bakmayı özledim..
Öyle işte..
Geleceğe dair planlar yapıyorsunuz..
Umutlusunuz..
Sonra bir şey oluyor..
Ve artık hiçbir şey eskisi gibi olmuyor..
Kızıl-Deniz
41 notes · View notes
sozlerinressami · 8 months ago
Text
Son Dans
Ellerim müzik kutusunun kapağına ulaştığında, içinde saklanan balerin çok geçmeden kendisini gösterdi. Kapağı aralayınca, içindeki küçük kalbin üzerinde hoş bir melodi eşliğinde dans etmeye başladı. Onun o hoş dansını izlerken zihnimdeki belirsiz figürler de dans etmeye başladı. Düşüncelerimi dansa kaldırıyordu yüzünü seçemediğim balerin. Korkakça dans ediyorlardı, ancak bir o kadar da cesurca. Kaygılar, korkular ve umutlar melodinin notalarıyla bir araya geliyor, kendilerini melodinin akışına bırakıyorlardı. Aralıksız dans, onları yorgun düşürüyordu. Bunu fark eden notalar, inatla hızlanıyor gibiydi. Adeta umutsuzluğun altında eziliyormuş gibi birbirlerine sarılmışlardı. Gözlerindeki parıltı solmuş, yüzlerindeki tebessümler soldurulmuştu. Melodinin dokunuşu bile, artık yaralarını sarmaya yetmiyordu; çünkü umutsuzluk, her notada yeniden canlanıyor ve danslarını daha da zorlaştırıyordu. Beklenmedik bir anda müzik kutusunun pili bitmiş ve aniden duygularımın esiri olan o melodi durmuştu. Ellerim, dakikalarca düşüncelerimle dans eden balerine gitti. Hazır fırsat bulmuşken her detayını incelemek istedim. Ellerim arasına aldım ve ona olabildiğince yakından baktım. Uzaktan gözüktüğü gibi değildi. Yüzündeki boyalar akmış, gözleri silinmişti. Ayakları yamuk yumuk duruyordu. Bir zamanlar zarif ve büyüleyici olan balerin, şimdi yıpranmış ve acınası bir hale gelmişti. Müziğin durmasıyla birlikte, onun da büyüsü yok olmuş, geride yalnızca notaların bıraktığı acımasız izler kalmıştı.
30.04.2024 —Sözlerin Ressamı
Tumblr media
56 notes · View notes