#dalgın
Explore tagged Tumblr posts
jupiterliyazar · 1 year ago
Text
Yine umudu sorar bakışların
Etrafı izliyor
Bir neden, bir mana arayarak
Bir çocuğun kayıtsızca gülümsemesi
Dalgınlığına bir virgül gibi
Hava da asılı kalan eski anıların kıyısında bekletiyor
Her şey gelip geçiyor
İzlemeye devam ediyorsun
O işareti görmek için diretiyorsun
23 notes · View notes
femme-ala-rose · 3 months ago
Text
Tavanı izleyip düşünürken niye bu kadar tatlı olur ki bi şarkı...
5 notes · View notes
izmaritsiz · 3 months ago
Text
“Solmuşsun sen” diyor, titriyor öylece “Naptım ben? Soldurmuşum seni.”
Tumblr media
Monsieur Jeongguk kendi elleriyle öldürmüştü zambağını.
43 notes · View notes
insanzee · 1 month ago
Text
Ben dalgın insanları çok severim.
Bu onların iyi olduklarını gösterir.
Zira kötüler ve boş kafalılar,
her zaman uyanıktırlar.
Vedat Türkali
30 notes · View notes
thvrstr · 1 year ago
Text
“Solmuşsun sen” diyor, titriyor öylece “Naptım ben? Soldurmuşum seni.” Monsieur Jeongguk kendi elleriyle öldürmüştü zambağını.
18 notes · View notes
sa-lvatore · 2 years ago
Text
— Günlerden çarşamba, zamanın ötesinde bir akşamüstü, ben ve sevgilim çok aşığız ve çok incindik. Dört sene önce, birbirimizi kanattığımız yerde yeniden yeşerme çabasıyla karşı karşıya duruyoruz ve o, tattığım en güzel Fransız öpücüğü için bana geliyor.
Senelerin özlemi ya bu, beyaz sabahlığımın yakasından tuttuğu gibi çekiyor beni kendine ve dudaklarımın kapısına dayanıyor bir alacaklı gibi. O, sert bir adamdır, biliyorum zira öpüşlerinde özlem, satır satır işleniyor göğsüme. Dişlerini, dilini kullanmayı, dudaklarıyla canımı acıtırken ruhumu sarmayı sevdiğini biliyorum.
Islak öpücükler en sevdiğidir, tutku adamıdır o. Dişlerini dişlerime çarptırmayı, dudaklarıyla dilimi hapsetmeyi sever. Elleri altında, tutkudan kıvranırken dudaklarıma gülümser tam da şu an yaptığı gibi. Sonra tekrar dişlerini sokar devreye, bal tattığını söylediği alt dudağımı işkencelerinin esiri eder ve ben sızlanmaktan başka hiçbir şey yapamam.
Elleri belimi bulur, becerikli, esnek dilinin işkencesi bitmez sanırsın lakin duraksar, bitti dediğim anda daha sert öper, dudaklarım işi bittiğinde sızlar. O, unutulmayı kaldırabilecek bir adam değildir ve öyle bir öper ki unutulmazdır.
Nefes nefese kalırım. Gözlerimde zevk emareleri yaşlar vardır ve elleri belime yakıştığı kadar hiçbir şeye yakışmamıştır.
Gülümserim uyuşan, sızlayan dudaklarım ve kalbimle, tam da o an olduğu gibi. O da gülümser, gülümsüyor da.
Aldığım en ıslak, en unutulmaz, en fena Fransız öpücüğü olduğunu biliyor zira.
43 notes · View notes
ewocnn · 7 months ago
Text
faustusjj:Beni neden unuttun?
[19.43, sent]
[20.32 seen]
mephistae:üzgünüm, anlayamadım.
faustusjj:Pourquoi m'as-tu pas sauvé?
(Neden beni kurtarmadın?)
Pourquoi m'as-tu oublié?
(Beni neden unuttun?)
3 notes · View notes
faustth · 1 year ago
Text
"Güzel gidişler sana, zambaklar sana sevgilim"
12 notes · View notes
jupiterliyazar · 2 years ago
Text
Geceler seyrinde dalgın yürüyorum.
M.
20 notes · View notes
Text
Eğer bir insan size uykusunu feda edib sizinle konuşuyorsa ciddi ciddi seviyor demektir .
1510
3 notes · View notes
izmaritsiz · 9 months ago
Text
“Jeongguk.” diyorum sonra.
İçim yanıyor ya, göğsüm buz. Gözleri titriyor, anlıyor beni, anlıyor beni. “On kış geciktin bana.” Gözleri titriyor, bir inci döküyor ellerime. Titriyorum.
Deliler gibi. Bedenim sıcacık, gök sisli, etraf buz, göğsüm buz. “Seninle bir kışın silikleşmesi on senemi aldı. Sensiz bir yaşamı silmek, otuz iki yıl.” Gözleri endişeyle kasılıyor, kaşları, Tanrı yontması kaşları, titriyorum.
“Göğsümdeki mezarlığa kalbini de gömmüşüm.” diyorum, yutkunuyorum. “Bir seni bırakamıyorum içimden.” Yutkunuyor, usulca öpüyorum onu. Son kez öper gibi. “Gitmeden,” diyorum, o an ağlıyor. Titriyor. Kendimi görüyorum. Kendimi görüyorum sevgilimin alev suretinde. “İadesi gerek, sevgilim.” Ağlıyor. Ağlıyor içli içli. Canımı yitiriyorum. “İadesi gerek.”
34 notes · View notes
Text
İnsanı yorgun kılan hayatları değil, taşıdığı maskelerdir.
William Shakespeare
6 notes · View notes
thvrstr · 1 year ago
Text
“Jeongguk.” diyorum sonra. İçim yanıyor ya, göğsüm buz. Gözleri titriyor, anlıyor beni, anlıyor beni. “On kış geciktin bana.” Gözleri titriyor, bir inci döküyor ellerime. Titriyorum. Deliler gibi. Bedenim sıcacık, gök sisli, etraf buz, göğsüm buz. “Seninle bir kışın silikleşmesi on senemi aldı. Sensiz bir yaşamı silmek, otuz iki yıl.” Gözleri endişeyle kasılıyor, kaşları, Tanrı yontması kaşları, titriyorum. “Göğsümdeki mezarlığa kalbini de gömmüşüm.” diyorum, yutkunuyorum. “Bir seni bırakamıyorum içimden.” Yutkunuyor, usulca öpüyorum onu. Son kez öper gibi. “Gitmeden,” diyorum, o an ağlıyor. Titriyor. Kendimi görüyorum. Kendimi görüyorum sevgilimin alev suretinde. “İadesi gerek, sevgilim.” Ağlıyor. Ağlıyor içli içli. Canımı yitiriyorum. “İadesi gerek.”
15 notes · View notes
marianqu · 2 years ago
Text
"Gözlerine yıldızları sığdırdığını düşünüyorum çoğu zaman ama bazen öyle derin oluyor ki okyanuslara benzetiyorum Nasıl gözlerin var senin?"
Tumblr media
5 notes · View notes
gelecektenkimse · 2 years ago
Text
Ölüler toprağa gömülür,hatıralar yüreğe. Toprak mı fedalı,yürek mi bilmiyorum...
3 notes · View notes
mieraus · 4 days ago
Text
Pourquoi m'as-tu pas sauvé?
1 note · View note