#Hasan Doğru
Explore tagged Tumblr posts
alittlefurtheroutoftheway · 2 months ago
Text
Bursa'da Aile İçi Cinayet ve Yaralama Olayı
Bursa’da Aile İçi Korkunç Olay Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesinde, tedavi olmayı reddettiği için tartıştığı babası Hasan Doğru (49) ile kız kardeşi Yasemin’i (20) bıçakla ağır yaralayan ve komşusu Osman Kılınç’ı (28) öldüren uyuşturucu madde bağımlısı Yasin Doğru (24) hakkında, savcı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile birlikte 20’şer yıla kadar hapis cezası talep etti. Tutuklu sanık Yasin…
0 notes
sertsiken0606 · 2 months ago
Text
Selamlar Hasan bey biz 2 kız kardeşiz ben 30 ablam 33 yaşında aslen İzmir liyiz Karabağlarda doğmuşuz. Şuan Van Başkale de görev yapıyorum ablam da annem babam ölünce yanıma geldi benim ismim Meral ablam yeşim öğretmenim hafta içi okul olduğu için Başkale de hafta sonu Van da kalıyoruz. Dediğim gibi 2 kardeş herşeyi paylaşmayı taaa küçük yaşta annem öğretti bize. Konumuza dönelim. Ablam geleli 3 ay kadar olmuştu ben okuldan eve evden okula gidip geliyordum. Sürekli şikayet eden ablam bugünlerde hiç sesi soluğu çıkmaz olmuştu. Kahvaltıda sordum biriyle görüşüyormuş çok yakışıklı kibar 25 yaşlarında bir delikanlıymış anlatırken bile heyecanlıydı hafta sonu Van a gelecek orada seninle tanıştırayım dedi peki sen mutlu ol gerisi önemli değil ablacım dedim hafta sonu olmuş Van a geçmiştik sabah erkenden kalkıp poğaça börek yapmış çay demlemişti saat 8 gibi beni kaldırdı giyinmeme yardımcı oldu 9 da gelecek hadi çabuk ol deyip duruyordu tam 9 da kapı çaldı 190 boylarında esmer Karayağız iri yarı bir delikanlı girdi içeri ablam 160 boyunda nokta ile virgül olmuşlardı adamdan gözlerimi alamıyordum hemen masaya geçtik elinde getirdiği 2 Buket gülü vazoya koydum ablam ve (isminin Eyüp olduğu öğrenmiştim) Eyüp el ele tutuşuyorlardı . Kahvaltıdan sonra ben onları rahat bırakmak için hemen bir bahane bulup çıktım dışarısı çok soğuktu 1 saat kadar gezdim dolaştım Van ı bilen arkadaşlar vardır İzmir e göre çok soğuk üşüdüğüm için eve gidecektim ablama mesaj attım üşüdüm geliyorum dedim eve gittim kapıyı açtım evde ablam ve Eyüp sevişiyordu sessizce odama gittim 10 15 dakika sonra ablam zevkten bağırıyordu daha sert sok kökle içime sert gir diyordu ablamın inlemeleri beni tahrik etmişti üzerimdeki elbiseleri çıkarıp kendimle oynamaya başladım ablam inledikçe ben de bızıklarımı daha sert okşuyordum benden önce kaç kez orgazm oldu bilmiyorum ama ben eve geldiğimden beri 3 kez orgazm oldu titremesinden ve zevk çığlıkları atmasından anlıyordum. Bir ara Eyüp ablama anal yapalım dedi ablam olmaz amımı sikiyorsun göt deliğime giripte günahımıza bir günah dahamı ekleyeceksin dedi ben üniversitede okurken erkek arkadaşıma çok götünden siktirmiştim bütün elbiselerimi çıkarıp ablamla Eyüp ün yanlarına gittim beni çırılçıplak görünce ablam gel aramıza gir Eyüp senide mutlu etsin dedi gidip ortalarına uzandım . Eyüp memelerimden tutup beni kendine çekti omzumu boynumu yalayarak sırtıma diliyle masaj yaparak arkamdan göt deliğimi ve amımı yalamaya başladı bende ablamla oynaşıp öpüşüyordum arkamda bir sertlik vardı sikini göt deliğime dayanmıştı ellerimle kalçamı ayırdım rahat girmesini sağlamıştım ucu girmeye başladı çok yavaş davranıyordu bende biraz girmesi için kalçamı Eyüp e doğru itekledim artık siki komple içime girmişti pompalamaya başladı bir taraftan da kalçama sert tokatlar atıyor arada bir eğilip dudaklarımı ısırarak öpüyordu fazla sürmedi zevk çığlıkları atmaya başladım ablam da amını ağzıma verdi götüm sikilirken am emmek çok güzel bir şeymiş ben orgazm olmuştum Eyüp boşalmıyordu biraz daha bu şekilde devam etti birden içime boşalmaya başladı çıkartmadı ablam eğildi o koskoca siki ağzına aldı yalamaya başladı göt deliğinden arta kalan dölleri yalayıp yuttu ben de orgazm oldum. Yatağa uzandım onlar devam ettiler . Ben kalktım banyo yapıp giyindim odama gittim mutlu bir şekilde uyumuşum. Ablam ve Eyüp akşam 5 e kadar sikişmişler Eyüp haftaya götünü sikeceğim unutma diyordu ablama yanlarına gittim kapıda öpüşüyorlardı bende öptüm eyüp gitti artık Eyüp ablamında benimde bir numaralı sikicimiz .. Bakalım belki bekaretimi Eyüp e nasıl verdiğimi de anlatırım size
77 notes · View notes
muhammetseyfullah · 10 months ago
Text
“İnsan hayatı,” dedi kafasını yukarı aşağı sallayarak, “Bu kadar ucuz olmamalı.”
Tüm sabahlardan bir sabahtı. Tanımadığım onlarca insanla burun buruna yaptığım otobüs yolculuğu nihayet bitmişti. Hava renksiz, griydi. Otobüsten inen yığınla birlikte koşarak minibüs durağına gitmiştim. Onlardan biri babamdı. Benden 40 yaş büyük babam, Hasan, hayatın tüm pisliklerine karşı tecrübeli olduğunu kanıtlarcasına yönlendiriyordu beni 28 yıldır. Tüm pislikleri iyi bilirdi. Çünkü bembeyaz kağıttaki en ufak nokta nasıl göze çarparsa, babam da bu dünyanın tüm kirlerini öyle gösteriyordu devasa cüssesinde. İyi biriydi. Bu dünya için fazla iyiydi. Bembeyazdı. Ve bembeyaz kağıda damlayan tüm kirler göze çarpardı.
O sabah yine koşuyorduk babamla mesai için. 9 vardiyasına yetişmemiz lazımdı. Otobüsten inip minibüs durağına gittik koşar adımlarla. Durakta yine insan yığını… İşe yetişmek için birbirini ezenler, boyu kısa ve vücudu sıska olsa da kurnazlığıyla insanların arasından minibüse binmeyi beceren tilkiler, ne olup bittiğini anlamaya çalışan genç kadınlar, sabahın köründe neden dışarıda olduklarını kendileri de anlayamayan yaşlılar… herkes minibüse binmek için uğraşıyordu. Bir de kalabalığın fotoğrafını çekip, “Bakın bu yüzden geç kaldım, lütfen kovmayın!” diye patronuna gösterecek olan şirket çocukları… Küçükçekmece’deki tekstil atölyesinde bedava denecek kadar az paraya çalışan zenciler de tuhaf ama sevimli aksanlarıyla hangi minibüse binlemeleri gerektiğini öğrenmeye çalışıyorlardı. Avazları çıktığı kadar bağırarak semt isimlerini peş peşe sıralayan ve söyledikleri asla anlaşılmayan minibüs kahyaları da minibüsçülerden aldıkları bahşişleri cebe indirip plastik bardaklarındaki çayı yudumluyor, hususi soru soran yolcuları rastgele bir araca bindiriyordu. Nasıl olsa yolda araç değiştirip doğru minibüse binerlerdi…
Bir an babamın durduğunu, acelesinin son bulduğunu ve o cendereden beni ve kendisini uzak tuttuğunu fark ettim. Girmemiştik kalabalığa. Evet, işe yetişmemiz gerekiyordu. Acelemiz vardı ama babamın yüzünde, çocukluğumdan beri bana ve abime aşıladığı, o entelektüel birikimi yüksek, okuyan ve yazan insanlara has eda vardı. Gözlerini kısmıştı, duyduğu rahatsızlığı tüm hüznüyle belli ederek. Dudaklarını büktü, kalabalığa doğru baktı. Ben de babama bakıyordum. “İnsan hayatı,” dedi kafasını yukarı aşağı sallayarak, “Bu kadar ucuz olmamalı.” Yüzü kalabalığa, kısık gözleri bana dönüktü.
Uzun, rengi solmuş siyah paltosunun cebine ellerini sokmuştu. Boynundaki atkıyı çapraz bağlamıştı yine. Kır saçları geriye doğru taranmıştı. Gözlükleri buğuluydu. Başı dik, kafası dumanlıydı. Babaydı. Tüm şehrin ceremesini çekip sefasını süremeyen babalar gibiydi. Tek farkı, zirveyi gördüğü halde bugün buralarda, Yenibosna’da minibüs kalabalığına girmek zorunda kalmasıydı. Bir gün bile yüzündeki hava değişmedi. Onu tanıdım tanıyalı aynı adamdı.
89 notes · View notes
savasbitti · 30 days ago
Text
Tumblr media
Görüyorsun ya, her gittiğimiz yerde mütemadiyen dert, şikâyet dinliyoruz. Her taraf derin bir yokluk, maddi, manevi bir perişanlık içinde. Ferahlatıcı pek az şeye rastlıyoruz; maateessüf memleketin hakiki durumu bu işte! Bunda bizim günahımız yoktur; uzun yıllar hatta asırlarca dünyanın gidişinden gafil, birtakım şuursuz idarecilerin elinde kalan bu cennet memleket; düşe düşe şu acınacak hale düşmüş.
Bu arada beni en çok üzen şey nedir bilir misin? Halkımızın zihninde kökleştirilmiş olan, her şeyi başta bulunandan beklemek itiyadı. İşte bu zihniyetle; herkes büyük bir tevekkül ve rehavet içinde, bütün iyilikleri bir şahıstan, yani şimdi benden istiyor, benden bekliyor; fakat nihayet ben de bir insanım be birader, kutsi bir kuvvetim yoktur ki.
Biraz durdu, gözleri dolmuştu; elleri hafifçe titriyordu, “Kalk, bana bir kahve getirmelerini söyle de, gel!” dedi.
Anlamıştım; aşikâr bir hal alan heyecanını yenmek için yalnız kalmak, vakit kazanmak istiyordu. Kendisini ilk defa böyle bir halde görüyordum. Demek ki teşhisim doğru idi. Dışarıda birkaç dakika oyalandım; odaya döndüğüm zaman, epeyce sakinleşmişti, susuyordu. Getirilen kahveyi yavaş yavaş içti, sonra gözlerimin içine bakarak, her zamanki metin sesiyle konuştu:
“Her ne hal ise! Yeise değil, hatta ufak bir tereddüde dahi düşmeye mahal yoktur; halimizi bilmekle beraber cesaretimizi kaybetmemeli, ümit ve şevk içinde yolumuza devam etmeliyiz; er geç, fakat muhakkak gayemize varacağız. Hadi artık seni bırakayım; ben de hazırlanıp sofraya ineceğim.”
Salondan nasıl çıktığımı bilmiyorum; Çelik İradeli Adamın, velev beş, on dakikalık olsun, böyle bir sinir buhranı geçirmiş olması, beni çok sarsmıştı; günlerce bunun tesiri altında kalmıştım.
Hasan Rıza Soyak - Atatürk'ten Hatıralar, s. 389-390
7 notes · View notes
ruhurevan-tr · 11 months ago
Text
Tumblr media
Özü, sözü, ruhu, kalbi doğru olanların ortak yönü; Karşısında konuştuğu her kişinin kendi gibi olduğunu sanmasıdır...
İmam Hasan Askeri
26 notes · View notes
visalebeskal-a · 6 months ago
Note
Sizde isteseniz Allah’a kendiniz dua edebilirsiniz, mevlayla aranıza “aracı” koymadan. Onun sizden hiçbir fazlalığı yok emin olun. Bu yaptığınızın dinde yeri yok. Tövbe edin. Bunu vallahi nasihat olarak söylüyorum kardeş, hiç bir şekilde art niyet beslemeden.
Kullarım, sana beni sorarlarsa bilsinler ki ben, muhakkak onlara pek yakınım. Beni çağıran, bana dua eden kişiye çağırdığı, dua ettiği anda icabet ederim. Artık onlar da benim çağırmama koşsunlar, bana inansınlar da doğru yolu bulsunlar. Kaf Suresi 16.
Allah Subhanehu ve Teala size şah damarınızdan daha yakınken sizi ona mevlanız değil kendiniz ulaştırabilirsiniz.
Daha önce size bu tür bir nasihat daha verilmiş Hanzala ile ilgili bir şey söylemiştiniz, benim onunla herhangi bir alakam olmadan yazıyorum bunu bilin ve dilerseniz nasihat alırsınız.
zaten mevlâ teala'ya kendimiz de dua ediyoruz. burada maksat nefsi bilmek. insanın nefsini bilmesi de tanıması da bu büyük zatlarla kolaylaşıyor. hasan-ı basriler, imam gazzaliler, mevlana'lar, yunus emre'ler, molla camiler daha saymakla bitiremeyeceğimiz büyükler bu yolu bilen sahip çıkmış kimseler. müçtehit imamlarımız için dahi tasavvufa itimatları olduğu söyleniyor. bu lafınızla hepsi için dinde yeri yok diyorsunuz. bizim büyüklere itimadımız var. gazzali'nin el munkız mineddalal kitabını okumanızı tavsiye ederim.
ilim amel ihlas mevzuunun ihlas ayağını tasavvufla mümkün kılabilirsiniz. ilim ve amel şeriat ayağıdır. şeriatsız tarikat zındıklıktır. şeriate tam manasıyla bağlı bir zat bulur sonra ihlas ayağını da onun rehberliğiyle tamama erdirebilirsiniz. her yolda bu böyledir bir hoca bir önder lazımdır. asıl gaye mevlâ tealadır. tasavvuf denilen bu yol en sade tabiriyle 2 rekat namazı mevlâ tealanın rızasına muvafık bir şekilde kılabilmek için girilen yoldur. kimin maksadı burada mevlâ teala değil de kişiler, mal, makam, mevkidir o ziyandadır zaten. nefsi tanımak onu rıza-i ilahiye yöneltmek esas gayemiz. bu da nefsi tezkiye yolunda kemale ermiş, yolu bilen, nefsin hastalıklarını tanıyan biri eliyle kolaylaşır.
kendi kendine bunu yapabilen varsa kimseye intisab etmesin zaten. gönül işidir kimsenin davetiyle olacak bir durum değil. Allah'ın bize şahdamarından daha yakın olduğunu biliyoruz. biz ise kalbimizdeki perdelerden dolayı ona ziyadesiyle uzaktaymış gibi davranıyoruz. bunun idrakinde değiliz. perdeleri aşıp mevlâ'nın bize şahdamarımızdan yakın olduğunu müşahade etmek, idrak etmek gayesindeyiz. sahabi efendilerimiz bizzat bu ilmi rasûlullah'tan aldı. bu yollar da silsileyle yine rasûlullah'a dayanıyor. bu şekilde düşünüyor ve sizin de yalnızca zahir manayla katı bir şekilde baktığınız bu meselede saydığım isimlerin de görüşlerine bakmanızı tavsiye ediyorum.
8 notes · View notes
hisboslugu · 8 months ago
Text
sen varken ben günaha inanmadım hiç. olup biten şeyler var, bir de feci pişmanım. kal yanımda, çöl hâlâ yağmur yağmasın. köprü koydum aşımız hep dinamit kokuyor. bu şehri ellerinle düzeltemezsin. kovan yasta, kraliçe vefat etti az önce. çiçeklere bu durumu anlatamazsın. bir tren bir tünele girer, sonra kaybolur. ellerin dert görmesin, durma, beni yağmala. durma, beni yağmala, çiçekler ümitlenir. sevgilim kaktüs kes, çölün işi rast gitsin. ürkme akacak kandan. hayat, kılçığıyla yenir. sen varken billahi varamadım günaha. çok aradım, çok aradım, çok aradım, çok... gökten zülfikar yağsa yeryüzü temizlenir. beni nefsimden tutma, susuzluğum geçiyor. sevgilim, ağlamayı ben bu çölde öğrendim. çok ağladım, çok ağladım, çok ağladım, çok... sevgilim, bundan böyle günah falan yok. sen yoksun, ben yokum, onlar hele hiç yoklar. beni annem merhamete doğru doğurdu. ali’yi gözlerine bakarak yenemezsin, çünkü ali zülfikar’ı düşmanın hep nefsine, hep nefsine doğru savurur ve saplardı. hüseyn’e ağlamayan, ağlamayı ne bilsin. keder büyür, yokuş birden aşağıya dikleşir. merhamete dair ne varsa silikleşir. bir kervan çöle girer, çöl birden derinleşir. ey gözümü göz yapanın dostu, damadı. çok günah işledim, belki seni göremem. seni görmek günahla ilişiksiz olmalı. ben hüseyn’in başına kurban olurum. şahit kalır, zeynel olur güzel kardeşim. sonra senin alnın gider bin secdeyle kırılır. susuz kalan bir aslan fesheder bir ormanı. eli hançer tutan kendine sırt aranır. arkeolojik bir kuşkum bile yok; dünyanın ilk gözyaşı kerbela’ya akmıştır. hüseyn’e ağlamayan, henüz ağlamamıştır. ali oğlu hüseyn’in başını okşuyorken… ali güzel başını okşuyorken hüseyn’in… dedesi mütebessim öyle uzaktan… fatma’nne yaralı bir anne ceylan. hasan tutmuş sıkıca kardeşinin elini. sevgilim… benimle birlikte ağlar mısın?
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
19 notes · View notes
siir-defterim · 5 months ago
Text
Yoktu haberin doğru ama bunun ne önemi var
ben senin gözlerini görmeden ezberlemiştim...
Hasan Hüseyin Korkmazgil
8 notes · View notes
muhteva · 5 months ago
Text
Tumblr media
Hasan-ı Basrî Rahimahullah doğru söyledi... ⚡️
12 notes · View notes
sallapati · 3 months ago
Text
Bugün sütlacı doğru yaptım hasan ustayı kızdırmadım aferin bana ama hasan ustayla yalnız kaldığımız zaman en takınılmayacak şeye bile takılıyor galibaa uğraşmak istiyor xndjjxjs
5 notes · View notes
sertsiken0606 · 2 months ago
Text
Slm millet . Ben Arzum.ismim gibi çok arzulu bir kadınım 37 yaşında kumral 170 boyunda sağlık sektöründe çalışan evli kocasıyla mutlu olamayan nadir kadınlardan biriyim. Hasan bey sanırım sizde sağlıkçısınız okuduğum kadarıyla bunu anladım sizinlede tanışmak isterim bu anlatacağım olay hastanede tanıştığım yeni evli bir çiftle başımdan geçti. Aleyna ve Hakan 1 ay önce evlenmiş Aleyna nın bazı sağlık sorunları nedeniyle muayeneye gelmişlerdi Aleyna 21 Hakan 25 yaşında çok seksi bir çiftti . Doktor hanım Aleyna yı muayene ederken vücut hatları dikkatimi çekti harika bir vücuda sahipti hemen hemen 25 dakika muayene etti doktor hanım bu süre zarfında Aleyna sürekli çıplak durdu doktor hanım kan idrar vs işlerini odada yapmamı istedi dediği gibi yaptım bu arada Aleyna nın vücudunu isteyerek okşadım. Doktor hanım kocası Hakan ı odaya çağırdı dördünüz vardı odada tahliller çıkana kadar dışarıda beklemeyin dedi sohbet etmeye başladık doktor hanım sizin sorununuz psikolojik tahliller çıkınca haklı olduğumu anlayacaksınız dedi Hakan ın telefonu çaldı dışarı çıktı Aleyna evet hocam doğru söylüyorsun psikolojik kocamın durumu dedi güldü evlenmeden önce herşey normaldi bende bir sorun yok bunu biliyorum dedi tekrar güldü Hakan içeri girdi o esnada doktor hanım tahlillerin sonucu gelmiş dedi bütün değerler normal yalnızca protein eksikliği var çok az dedi yumurta süt et vs yemesini önerdi Hakan dan da kan ve idrar alalım bakalım dedi ben kan aldım idrar için hocanın kullandığı WC ye girdi biz bu esnada seks dedikodusu yapmaya başladık Hakan her gece istiyor ama 3 dakika sürüyor sevişme ve boşalma dedi doktor hanım yeni evli olduğunuz için bu biraz normal tahliller çıkınca ben ilaç yazarım dedi Hakan geldi hemen idrar ve kanı laboratuvara gönderdim Hakan konuştuklarımızı duymuştu karısına kızgın kızgın bakıyordu Aleyna benim elimi tuttu keşke senin kadar güzel bir kadın olsaydım dedi elini okşayarak sende çok güzel bir kadınsın canım dedim . O sırada doktor hanımı başhekim yardımcısı odasına çağırdı Hakan telefonu ile oynuyordu Aleyna bana fısıldıyarak lezbinmisin dedi yooo dedim o zaman biseksüelsin dedi eh dedim eğer kabul edersen Hakan yokken gel canım gönlümüzce eyleniriz dedi bende Hakan olsa eğlenemezmiyiz dedim o erken boşalıyor hep yarın kalıyorum dedi gülüştük Hakan birden ayağa kalktı o erken boşalma konusunda seninde hatan var konuşup beni rencide etme daha fazla dedi yüksek sesle bir an Hakan ın sikine baktım kalkmış çadır kurmuştu pantolonu bu kadar kaldırdığına göre baya kalın ve uzundu bende kocamı anlattım Aleyna ya üzüldü masadan kalem ve kağıt aldı adresini yazıp bana verdi bekliyorum seni dedi doktor hanım odaya girdi tahliller çıkmış Hakan bir sorun yok sana erken boşalma sorunu yüzünden bir ilaç yazayım sevişmeye başlamadan 30 dakika önce yut dedi yazdı ilacı eczaneden alması için şifreyi verdi akşama kadar düşündüm ne yapayım diye akşam iş çıkışı bilgi işlemci arkadaşıma Aleyna ve Hakan ın telefon numarasının lazım olduğunu söyledim hiç ikiletmeden verdi eve giderken mesaj attım ben Arzum hemşire kaydet numaramı dedim çok geçmedi beni aradı yarın iş çıkışı bana gel dedi tamam dedim. Ertesi gün akşam nasıl oldu bilmiyorum hiç taksiye binmeyen ben hastanenin önünden taksiye binip Aleyna nın evine gittim Hakan yoktu evde içeri girdim Aleyna hazırlık yapmış yemek vs derken TV den müzik açtı dansa kaldırdı beni birlikte dans ederken yavaş yavaş yakınlaştı öpmeye başladı bende karşılık veriyordum bir taraftan soyunuyorduk bir taraftan öpüşmeye devam ediyorduk ellerimizde vücudumuzun açılan yerlerini okşuyor arada bir meme uçlarımızı sıkıyorduk . Devam 2 sayfada
68 notes · View notes
sadrusseria · 11 months ago
Text
‏صلاح المرأة وفسادها يؤثران في الزوج
ﻗﺎﻝ ﺍﻟﺤﺴﻦ ﺍﻟﺒﺼﺮﻱ ﺭﺣﻤﻪ ﺍﻟﻠﻪ :
ﻭﻗﻔﺖُ ﻋﻠﻰ ﺑﺰّﺍﺯ بائع الثياب ﺑﻤﻜﺔ ﺃﺷﺘﺮﻱ ﻣﻨﻪ ﺛﻮﺑﺎً، ﻓﺠﻌﻞ ﻳﻤﺪﺡ ﻭﻳﺤﻠﻒ، ﻓﺘﺮﻛﺘﻪ ﻭﻗﻠﺖُ: ﻻ‏ﻳﻨﺒﻐﻲﺍﻟﺸﺮﺍﺀ ﻣﻦ ﻣﺜﻠﻪ، ﻭﺍﺷﺘﺮﻳﺖُ ﻣﻦ ﻏﻴﺮﻩ.
ﺛﻢ ﺣﺠﺠﺖُ ﺑﻌﺪ ﺫﻟﻚ ﺑﺴﻨﺘﻴﻦ، ﻓﻮﻗﻔﺖُ ﻋﻠﻴﻪ، ﻓﻠﻢ ﺃﺳﻤﻌﻪ ﻳﻤﺪﺡ ﻭﻻ ﻳﺤﻠﻒ، ﻓﻘﻠﺖُ ﻟﻪ: ﺃﻟﺴﺖَ ﺍﻟﺮﺟﻞ ﺍﻟﺬﻱ ﻭﻗﻔﺖُ ﻋﻠﻴﻪ ﻣﻨﺬ ﺳﻨﻮﺍﺕ؟
ﻗﺎﻝ: ﻧﻌﻢ.‏ﻗﻠﺖُ ﻟﻪ: ﻭﺃﻱّ ﺷﻲﺀٍ ﺃﺧﺮﺟﻚ ﺇﻟﻰ ﻣﺎ ﺃﺭﻯ؟ ﻣﺎ ﺃﺭﺍﻙ ﺗﻤﺪﺡ ﻭﻻ ﺗﺤﻠﻒ!
ﻗﺎﻝ: ﻛﺎﻧﺖ ﻟﻲ ﺍﻣﺮﺃﺓ؛ ﺇﻥ ﺟﺌﺘﻬﺎ ﺑﻘﻠﻴﻞ ﻧَﺰَﺭَﺗﻪ (احتقرته)، ﻭﺇﻥ ﺟﺌﺘﻬﺎ ﺑﻜﺜﻴﺮ ﻗﻠّﻠﺘﻪ، ﺛﻢ ﺃﻣﺎﺗﻬﺎ ﺍﻟﻠﻪ،‏ﻓﺘﺰﻭّﺟﺖُ ﺍﻣﺮﺃﺓً ﺑﻌﺪﻫﺎ، ﻓﺈﺫﺍ ﺃﺭﺩﺕُ ﺍﻟﻐُﺪُﻭَّ ﺇﻟﻰ ﺍﻟﺴﻮﻕ، ﺃﺧﺬﺕ ﺑﻤﺠﺎﻣﻊ ﺛﻴﺎﺑﻲ ��ﻢ ﻗﺎﻟﺖ: ﻳﺎ ﻓﻼﻥ !‏ﺍﺗَّﻖِ ﺍﻟﻠﻪ ﻭﻻﺗﻄﻌﻤﻨﺎ ﺇﻻّ ﻃﻴّﺒﺎً، ﺇﻥ ﺟﺌﺘﻨﺎ ﺑﻘﻠﻴﻞٍ ﻛﺜّﺮﻧﺎﻩ، ﻭﺇﻥ ﻟﻢ ﺗﺄﺗﻨﺎ ﺑﺸﻲﺀٍ ﺃﻋﻨّﺎﻙ ﺑﻤﻐﺰﻟﻨﺎ
ﺍﻟﻤﺠﺎﻟﺴﺔ ﻭﺟﻮﺍﻫﺮ ﺍﻟﻌﻠﻢ ( ٢٥١/٥ ) ﻟﻠﺪﻳﻨﻮﺭﻱ
Hanımın iyi ve kötü olması kocaya tesir eder.
Hasan Basrî rahimehullah dedi ki :
Ben Mekkede iken kumaş satın almak için bir kumaş satıcısının önünde durdurdum. Bir de baktım ki kumaşları övmeye ve yemin etmeye başladı. Bundan dolayı ben de ondan ayrılıp şöyle dedim: “Bunun gibilerinden satın almam doğru değildir.” Ve gidip başka birinden satın aldım.
Bundan iki sene sonra hacca gitmiştim. Yine o kişinin önünde durdum. Ama ondan ne övgü ne de yemin ettiğini duydum. Ona, “Sen, seneler önce önünde durduğum adam değil misin?” dedim.
O, “Evet, o benim” dedi.
Ona, “ Seni daha önce gördüğüm durumdan değiştiren şey nedir, seni överken ve yemin ederken görmüyorum!
Adam, “Benim bir zevcem vardı; Ona az para götürdüğümde küçümserdi. Çok götürdüğüm zaman da az görürdü. Sonra vefât etti. Ben de ondan sonra başka bir kadınla evlendim. İşime çıkacağım vakit bütün elbiselerime sarılıp şöyle diyor: “Ey Filân! Allah’tan kork. Ve bize ancak temiz rızık yedir. Eğer bize az getirirsen onu çoğaltırız, hiçbir şey getirmezsen de sana örgümüzle yardım ederiz.”
7 notes · View notes
etaali · 5 months ago
Text
Tumblr media
📍Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah'ın bu akşam yaptığı konuşmada öne çıkan noktalar:
✅Önemli olan çoğunluk değil, çoğunlukta da olsa azınlıkta da olsa hakikatin aranmasıdır.
✅Dünyanın çoğunluğu Gazze'ye destek konusunda sessiz kalıyor ve İsrail’i destekliyorsa bu, bunun doğru olduğu anlamına gelmez.
✅Lübnan, Yemen ve Irak'taki destek cepheleri, Suriye ve İran gibi ülkelerin siyasi destekleri, Arap ve İslam dünyasının Gazze'ye yönelik konumlarının hüzünlü tablosuyla tezat oluşturan mutlu bir tablodur.
✅Haftalardır yardımlar Gazze'ye girmiyor, kıtlık ve salgın hastalıkların yayılması tehlikesiyle karşı karşıya. Gazze'de bu gerçeğin devam etmesi caiz midir?
✅İşgal ordusu en ahlaksız ordudur ve gerçek mahiyeti ortaya çıkmaya başlamıştır.
✅Aklı başında her Müslüman Gazze'yi soracaktır: Arap ve İslam dünyası gerçekten Gazze'yi desteklemek için bir şey yapamıyor mu?
✅Görevimizi yaptığımıza inanıyoruz, her gün şehitler veriyoruz ve onlarla iftihar ediyoruz. En iyi kardeşlerimiz şehit oluyor, komutanlarımız şehit oluyor.
✅Aramızda şehitler yükseldiğinde, evlerimiz yıkıldığında, savaşla tehdit edildiğimizde korkmayız ve sorumluluğumuzu bırakmayız.
✅Lübnan'daki direniş, 8 Ekim'de başladığı şekilde, tüm destek cephelerinde arzuladığımız hedefe ulaşana kadar devam edecek. Bu mücadelede mevzimizden ve mücadelemizden geri adım atamayız.
✅Gazze'de iki milyon Müslüman açlıktan ölürken, tanklar, uçaklar, devasa yetenekler kimin için biriktiriliyor, bugün Müslümanların paraları nerelerde harcanıyor?
4 notes · View notes
doriangray1789 · 6 months ago
Text
1. İbn Sina: Onun hakkında ateistlerin imamı, tasavvufî Karmatîlerden dalalet sahibi, Allah'a, meleklerine, kitaplarına, elçilerine ve bugün ahirete inanmayan biri olarak ilan edildi..
2. Razi: Onun en büyük sapkın ve ateistlerden biri olduğunu, âlemlerin kadim olduğunu söyleyen filozofların küfrünü aştığını, sapkınlığının meşhur olduğunu ve kanı döküldüğünü söylediler..
3. Hasan bin el-Heysem: İslam dinini terk etmiş en büyük sapık ve ateist olarak anlatılmış ve kanı boşa gitmiştir..
4. El-Kindi: Kendi diniyle suçlanan, sapkın bir astrolog olduğu söyleniyordu, o kadar dalalet içindeydi ki sözleriyle Kur'an'a karşı çıkmaya çalışıyordu..
5. Farabi: Filozofların en büyüğü, en ateisti, en inatçısı, filozofu peygambere tercih eden, dünyanın kadim olduğunu söyleyen, peygamberleri yalanlayan biriydi..
6. Taberi: Hanbeliler onu, üzerinde büyük bir tepe oluncaya kadar taşlarla taşlayarak öldürdüler..
7. Abbas bin Firnas: Dini nedeniyle suçlanmış, büyücü ve kâfir olarak nitelendirilmiştir..
8. İbn Battuta: Ciddi, batıl inançlı ve yalancı olarak nitelendirilmiş ve alimlere iftira atmakla suçlanmıştır..
9. Nasıreddin el-Tusi: Küfür, şirk ve ateizmin savunucusu ve sapık bir ateist filozof olduğu anlatılmıştır..
10. Sabit bin Kurra: Sabii, kafir ve ateist olduğu söyleniyordu..
11. İbni Rüşd: Sapık ateist filozof. Peygamberlerin insanlara gerçeğe aykırı bir yanılsama verdiklerini söyledi... Dünyanın kadim olduğunu söyler ve yeniden dirilişi inkar ederdi.. Kitapları yakıldı ve Fas'a sürgün edildi..
12. İbnü'l-Mukaffa: Ölmeden önce uzuvları kesilip tencerede pişirilip kızartılmış ve yemeye zorlanmıştır.. Dönemin bir islam alimi onun hakkında şöyle demiştir: (İbnü'l-Mukaffa'nın aslı olmayan hiçbir sapkın kitabını bulamadım)..
13. El-Cahiz: Sapkınlıkların ve hurafelerin imamı olarak nitelendirildi, dalaletle suçlandı ve kanı döküldü..
14. Hallac: Sapkınlık suçlamasıyla bin değnekle dövüldü, sonra eli ve ayağı kesildi, ardından boynu kesildi ve cesedi yakıldı..
15. Abu Al-Ala Al-Maarri: Küfür suçlamasıyla hapsedilen Maarri, Brahman filozoflarının tarzında bir kafir olarak biliniyordu.
. 16. Lisaneddin ibn el-Hatib: Sapkınlık suçlamasıyla hapsedildi ve ardından hapishanede boğularak öldürüldü..
17. Cabir bin Hayyan: Sihir ve büyücülükle suçlandı ve öldürüldü..
18. Gazali ve İsfahani'nin kitapları yakıldı..
19. İbn el-Ferid ve İbn Arabi kâfir ilan edildi..
20. Sühreverdi: Sapkınlık suçlamasıyla öldürüldü ve cesedi yakıldı..
21. El-Harezmi: Miras meselelerinin çözümüne yardımcı olmak için cebir ve karşıtlığı icat etti.. İbn Teymiyye ona, her ne kadar bu ilim doğru olsa da, şeriat ilimlerinin kendisi ve diğerleri için vazgeçilmez olduğunu söyleyerek cevap verdi..
22. İbn Bajjah: Ateist bir filozof olup, Farabi ve İbn Sina'nın Endülüs'teki akranlarından sayıldı.. (öğrencilerinden biri de İbn Rüşd'dür..) inançsızlığından dolayı Müslümanlar onunla ve öğrencisi İbn Rüşd ile savaştı..
23. İbn Tufeyl: Filozoflar arasında devrinin (panteist) imamlarından biri, dünyanın ezeli olduğunu ve diğer ateist fikirleri savunmuştur.. ————————
Kaynaklar: - Başlangıç ​​ve Son - İbn Kesir - Soylu Kişilerin Biyografileri - Al-Zehebi - Fetvaların Toplanması - İbn Teymiyye - İbn Kholdoon'un Girişi - Al-Andalus News'den alıntıdır - Abu Hayyan Al-Qurtubi
Tumblr media
6 notes · View notes
kaanozer · 1 year ago
Text
"Bekliyoruz. Canımız sıkılıyor. (Elini kaldırır.) Hayır, itiraz etme, can sıkıntısından patlıyoruz, bu kesin. İyi. Bir değişiklik çıkıyor karşımıza, peki biz ne yapıyoruz? Orada çürüsün diye bırakıyoruz onu. Haydi bakalım, iş başına. (Pozzo'ya doğru gider, durur.) Bir an sonra hiçbir şey kalmayacak ve biz de yeniden yalnız kalacağız yalnızlıkların ortasında. (Düşe dalıp gider.)"
— Samuel Beckett Godot'yu Beklerken En Attendant Godot (1952) Türkçesi: Hasan Anamur
8 notes · View notes
vinceverbatim · 1 year ago
Text
"
Ancak, bu sırada kafamı kurcalayan pek uzak bir uyarı sinyali, bu yapay yaşam saatleri içinde yitip gitmemin, çözümü büsbütün geciktireceğini söylüyordu. İnsan, pamuk ipliğiyle bağlı çözüm yavrularıyla oyalanıp dururken hiçbir zaman gerçek çözüme varamazdı. Çözüm, genellikle bıçak kemiğe dayandığı zamanlarda kendini gösterirdi. Bir insan ancak böyle zamanlarda kurtuluşa doğru yürüyebilirdi. Şu sırada bense Yahya Kemal'in şiirlerinde betimlediği ay ışıklı körfezlerde vakit geçiriyordum.
��şte, pek derinlerden gelen sinyal, bu ılık, nilüferli bataklıklarda geçirdiğim günlerin, beni piranha balıkları denen canavarların dişlerine doğru sürüklediğini anlatmak istiyordu. Ne yazık ki, günü gününe yaşamanın, sağ kalabilmenin gerekliliği beni bu ılık, tehlikeli körfezlere, bataklıklara doğru çekiyordu. İşte, şimdi, içimdeki en derin üzüntü buydu. Kurtuluşun, her zaman, tehlikelerin anafor gibi döndüğü noktalarda başladığını biliyordum. Ne yapmalıydım?
Hasan İzzettin Dinamo, Açlık
5 notes · View notes