#Hıçkırık
Explore tagged Tumblr posts
Text
“Onun sadece ağzı kekeme peki ya senin? Ben söyleyeyim senin kalbin kekeme.”
- Hichki (Hıçkırık) 🎬
11 notes
·
View notes
Text
İnce bir vedanın sabahı, ceketini unutmuştu kadın arabada,, akşam ki öldüren vedalaşma da. Yürüyordu kadın, güneş ışıklarını gösterirken şehrin yosma kaldırımlarına.
Arabada bekliyordu adam, göz ucunda Marmara.
Suskundu adam, şehir suskundu. Her şey hazır ve nazırdı hoşçakallara.. Suskundu adam, fırtına öncesi kilitlenmiş dudaklar, çilingirini beklemekte çığlıklar.
Arabaya bindi kadın, selam sabah kalmamıştı dudaklarda. Kısa bir konuşma sonrası ceketini alıp inmeye niyetlendi kadın. Ve ömür kurutan o cümle yaklaşmıştı dudaklara; biraz çatallaşmış ve kısık bir sesle, "kendine iyi bak" dedi kadın.
İkisi de farkındaydı değil kendilerine, hiçbir şeye iyi bakamayacaklarının.
"Unut" dedi adam.
Kadın anlamsız gözler ile "efendim" dedi.
Adam, "unut, bir şey unut. Ceketini unut, çantanı unut. Tekrar gelmek için bir şeyini unut." Dedi. Hıçkırıklar dizilmişti boğaza, ıslandı elmacıklar. Dudaklar büzülmüş, dişler sıkılmıştı.
Gitti kadın.
Geride kanayan düşler, gıcırdayan dişler, sıkılmış bir yumruk, sancılı bir çocukluk bırakmıştı. Susmuştu adam, şehir susmuştu.
Ceketini değil ama kadın bu kez yüreğini unutmuştu.
#geceye bir söz bırak#karanlık#güne bir söz bırak#hüzün#ayrılık#terk etmek#terk edilmek#hıçkırık#ağlamak#kadın#adam#aşk acıtır#aşk acısı#acı
8 notes
·
View notes
Text
Hıçkırık Nasıl Geçer? Denemediğiniz Bu Yöntem Gerçekten İşe Yarıyor!
Hıçkırık Nedir? Merak Edilen Tüm Detaylar! Hıçkırık Nedir? Hıçkırık, genellikle aniden başlayan ve kontrol edilemeyen bir durumdur. Göğüs boşluğunda bulunan diyafram kasının istemsiz kasılması sonucu oluşur. Bu kasılmalar, ses tellerine hava girmesine neden olarak karakteristik hıçkırık sesini oluşturur. Hıçkırık, genellikle kısa süreli olsa da, bazen birkaç saat veya gün sürebilir. Çocuklar ve…
0 notes
Text
Hichki (Hıçkırık) - Tavsiye Film, Mücadele Öyküsü
Hint sinemasının başarılı yapımlarından olduğunu düşündüğüm bir filmden bahsetmek istiyorum sizlere. Başrolünde yine mükemmel bir yapım olan Black filminden tanıdığımız, Rani Mukerji var. Başarılı bir kadın oyuncu olduğunu dile getirmek istiyorum öncelikle. Bugünkü tavsiye film olarak Hichki (Hıçkırık) film konusu ile karşınızdayım.
Devamı: https://www.bilgi.net/2022/06/hichki-hickirik-tavsiye-film-mucadele-oykusu.html
0 notes
Text
Bebeğin Hıçkırık Tutmasının Sebepleri, Bilmesi Gerekenler
Hıçkırık yetişkinlerde olduğu gibi bebeklerde de görülebilir. Hıçkırık bir refleks olduğu için kesin bir çözümü bulunmamaktadır ve ne zaman oluşacağını her zaman kestirmek mümkün değildir. Bebeklerde hıçkırık görülmesi genellikle annelerde endişeye neden olabilir. Ancak bu endişe, yanlış hareketlere yol açabilir. Hıçkırık esnasında bebeği emzirmek veya dik tutarak masaj yapmak genellikle etkili olmaz. Şimdi, bebeklerde hıçkırığın neden oluştuğunu inceleyelim. Bebeklerde Hıçkırık Tutmasının Sebepleri - Refleksler: Bebeklerin solunum sistemleri henüz tam olarak gelişmediği için hıçkırık sıklıkla görülebilir. Bu, bebeğin reflekslerinin bir sonucudur ve genellikle geçici bir durumdur. - Beslenme: Hızlı yemek yeme veya hava yutma gibi durumlar, bebeğin hıçkırık yaşamasına neden olabilir. Özellikle hızlı beslenme veya çok fazla hava yutmak, hıçkırığın tetikleyicileri olabilir. - Mide Reflüsü: Bazı bebekler mide reflüsü yaşayabilir ve bu da hıçkırığa neden olabilir. Mide içeriği yemek borusuna geri kaçarak irritasyon oluşturabilir ve hıçkırığa yol açabilir. - Sindirim Sistemi: Bebeklerin sindirim sistemi henüz gelişme sürecindedir ve bu süreçte hıçkırık yaşanabilir. Sindirim sisteminin olgunlaşmasıyla birlikte hıçkırık sıklığı da azalır. - Dış Uyarılar: Bebeklerde bazı dış uyarılar hıçkırığı tetikleyebilir. Örneğin, ani sıcaklık değişiklikleri, gürültü, parlak ışıklar veya yoğun aktivite gibi faktörler hıçkırık oluşumuna katkıda bulunabilir. Bebeklerde hıçkırık genellikle zararsızdır ve kısa süre içinde kendiliğinden geçer. Bu nedenle, annelerin endişelenmek yerine bebeği sakinleştirmeye çalışmaları ve rahatlamasını sağlamaları önemlidir. Eğer hıçkırık uzun süre devam ederse veya bebek rahatsız görünüyorsa, bir sağlık uzmanına danışmakta fayda vardır. Bebeklerin Gaz Yutması Bebeklerin gaz yutması da yaygın bir durumdur ve annelerin endişe kaynağı olabilir. İşte bebeklerin gaz yutmasının nedenleri ve çözüm önerileri
- Emzirme veya biberonla beslenme: Bebekler, emzirme veya biberonla beslenirken havayı da yutabilirler. Bu, hava kabarcıklarının mideye veya bağırsağa gitmesine ve gaz oluşumuna yol açabilir. Çözüm: Bebeği beslerken, emzirme veya biberonun ağzının doğru bir şekilde tutulmasına dikkat etmek önemlidir. Bebek, meme veya biberonu alırken ağzını tamamen açmalı ve beslenme sırasında hava yutmamaya özen göstermelidir. Ayrıca, bebek emerken sık sık ara vermek ve gazını çıkarmasına yardımcı olmak da faydalı olabilir. - Hızlı beslenme: Bebekler hızlı bir şekilde beslenirken daha fazla hava yutabilirler. Bu durum, özellikle bebek çok acıkmışsa veya aceleyle besleniyorsa daha sık görülür. Çözüm: Bebeği beslerken yavaş ve kontrollü bir şekilde beslemek önemlidir. İyice yutması için bebeği sık sık durdurmak ve ara vermek gerekebilir. Ayrıca, uygun pozisyonlarda beslenme de yardımcı olabilir. Bebeği dik bir şekilde tutmak veya biraz yüksekte beslemek gaz oluşumunu azaltabilir. - Anne sütü veya mama formülündeki bileşenler: Bazı bebekler, anne sütü veya mama formülündeki bazı bileşenlere karşı hassas olabilir. Bu durum, bebeklerde gaz oluşumuna ve rahatsızlığa yol açabilir. Çözüm: Eğer anne sütüyle besleniyorsanız, diyetinizi gözden geçirebilir ve olası gaz yapıcı yiyecekleri (laktaz içeren süt ürünleri, brokoli, lahana vb.) azaltmaya çalışabilirsiniz. Mama formülü kullanılıyorsa, doktorunuzla konuşarak bebeğiniz için uygun bir formül seçebilirsiniz. - Dış uyarılar: Bebekler, dış uyarılara karşı hassas olabilir ve bu da gaz oluşumuna katkıda bulunabilir. Örneğin, yoğun gürültü, parlak ışıklar veya stresli ortamlar bebeğin gaz sancılarını artırabilir. Çözüm: Bebeği rahat ve sakin bir ortamda beslemek ve uyumaya teşvik etmek önemlidir. Rahatlatıcı bir müzik çalmak, hafif bir masaj yapmak veya bebekle sakin bir şekilde konuşmak gibi yöntemler gaz problemlerini azaltabilir. Bebeklerin Ani Sıcaklık Değişimi Bebekler, ani sıcaklık değişimlerine karşı hassas olabilirler. Vücutları yetişkinlere göre daha hassas olduğu için hızlı sıcaklık değişimleri bebeklerde rahatsızlık veya huzursuzluk yaratabilir. İşte bebeklerde ani sıcaklık değişimlerinin nedenleri ve bazı önlemler.
- Ortam Sıcaklığı: Bebekler, dış ortamın sıcaklık değişimlerine karşı duyarlıdır. Özellikle bebeği iç mekanlarda ani bir şekilde soğuk veya sıcak ortamlara maruz bırakmak, vücut sıcaklığının düzenlenmesini zorlaştırabilir. Önlem: Bebeği iç mekanlara girip çıkarken veya farklı ortamlara geçerken giydirmekte dikkatli olunmalıdır. Bebeğin giysileri, mevsime uygun olmalı ve ortam sıcaklığına göre ayarlanmalıdır. Gerekirse, bebeğin üstünü örtmek veya çıkartmak suretiyle vücut sıcaklığını kontrol etmek önemlidir. - Banyo Süreci: Bebeklerin banyo sırasında ani sıcaklık değişimlerine maruz kalması yaygındır. Özellikle bebek, sıcak bir odadan banyo suyuna girerken veya banyodan çıkıp soğuk bir ortama geçerken rahatsızlık hissedebilir. Önlem: Bebekleri banyo öncesinde banyo odasının sıcaklığını kontrol etmek önemlidir. Banyo suyunun sıcaklığı, bebeğin rahat edeceği ılık bir seviyede olmalıdır. Ayrıca, banyodan çıkan bebeği hemen sıcak bir havluyla sararak üşümesini önlemek gerekmektedir. - Araç İçi Sıcaklık: Bebekler, özellikle otomobil yolculukları sırasında hızlı sıcaklık değişimlerine maruz kalabilirler. Araç içi sıcaklık, hava koşullarına ve aracın havalandırma sisteminin kullanımına bağlı olarak değişebilir. Önlem: Bebekle birlikte araca binerken, iç mekanın sıcaklığını kontrol etmek önemlidir. Özellikle yaz aylarında aracın içi aşırı sıcak olabilir, bu nedenle klima veya araç havalandırmasını kullanarak bebek için rahat bir ortam sağlamak önemlidir. - Hava Şartları: Hava koşulları, bebekler üzerinde etkili olabilir. Özellikle soğuk veya rüzgarlı havalarda bebeğin cildi hassas olduğu için ani sıcaklık değişimleri bebeğin vücut sıcaklığını etkileyebilir. Önlem: Bebeği dışarı çıkarmadan önce hava durumunu kontrol etmek önemlidir. Soğuk havalarda, bebek giysileri ve uygun bir bebek örtüsü kullanarak bebeği sıcak tutmak önemlidir. Rüzgarlı havalarda ise bebek arabasına bir rüzgarlık takarak bebeği korumak mümkün olabilir. Bebeklerin sıcaklık değişimlerine karşı hassasiyeti göz önünde bulundurulmalı ve bebeği rahat ettirecek ortamlar sağlanmalıdır. Ayrıca, bebeğin vücut sıcaklığını kontrol etmek ve uygun giysilerle korumak da önemlidir. Bebeklerde Solunum Kaslarının Gelişmesi Solunum kasları, solunum sürecini sağlamak için kullanılan kaslardır. Bebeklerde solunum kasları doğumdan itibaren gelişmeye başlar ve zamanla güçlenir. İşte bebeklerde solunum kaslarının gelişimi hakkında bazı bilgiler.
- Doğum öncesi dönem: Bebeklerin solunum kasları, anne karnında gelişmeye başlar. Fetal dönemde bebek, amniyotik sıvıyı soluyarak solunum kaslarını çalıştırır. Bu, solunum kaslarının gelişimine katkıda bulunur. - Yenidoğan dönemi: Bebek doğduktan sonra, solunum kasları daha aktif hale gelir. Bebeğin nefes alma ve nefes verme becerileri doğumdan hemen sonra gelişmeye başlar. Ancak yenidoğan bebeklerin solunum kasları henüz tam olarak gelişmemiştir ve solunum süreci hala biraz düzensiz olabilir. - İlk aylar: Bebeklerin solunum kasları, ilk aylarda hızla gelişir. Bebekler daha güçlü solunum kasları geliştirdikçe, solunum sayısı ve derinliği artar. Ayrıca, bebeğin göğüs kafesi ve diyaframı da güçlenir, bu da daha etkili bir solunum sağlar. - Aktivite ve egzersiz: Bebeklerin solunum kasları, aktif olmaları ve egzersiz yapmalarıyla güçlenir. Bebeklerin oynaması, hareket etmesi, emeklemesi veya yüzmesi gibi aktiviteler, solunum kaslarını güçlendirmeye yardımcı olur. - Yürümeye başlama dönemi: Bebekler yürümeye başladığında, solunum kasları da daha fazla kullanılır. Yürüme süreci, solunum kaslarının güçlenmesine ve solunum sisteminin daha etkin bir şekilde çalışmasına katkıda bulunur. Solunum kaslarının gelişimi, her bebekte farklı hızlarda gerçekleşebilir. Bazı bebekler daha erken dönemde güçlü solunum kaslarına sahip olabilirken, diğerleri daha geç dönemde bu gelişimi tamamlayabilir. Bebeklerin sağlıklı bir solunum sistemi geliştirmesi için doğal olarak nefes almalarına ve zamanla solunum kaslarını güçlendirmelerine izin vermek önemlidir. Eğer endişe verici solunum problemleri veya gecikmeleri fark ederseniz, bir sağlık uzmanına danışmanız önemlidir. Bu şekilde, bebeğinizin solunum sistemi sağlığını değerlendirebilir ve gerektiğinde uygun tedavi veya müdahaleleri planlayabilirsiniz. Read the full article
0 notes
Text
Son Hıçkırık (1971)
3 notes
·
View notes
Text
Sıradan bir öğretmen sadece öğretir
İyi bir öğretmen anlattığı şeyleri anlamanızı sağlar
Çok iyi bir öğretmen de hayata nasıl uygulayacağınızı gösterir
Ama bazı öğretmenler bize ilham verir
0 notes
Text
Kakule Nerelerde Kullanılır
Kakule Nerelerde Kullanılır
#KakuleAromaterapi, #KakuleBaharatı, #KakuleBitkisi, #KakuleÇayıNasılYapılır, #KakuleÇayıTarifi, #KakuleÇayınınFaydaları, #KakuleFaydaları, #KakuleHıçkırıkKeserMi, #KakuleKahvesiNasılYapılır, #KakuleKahvesiTarifi, #KakuleKullanımı, #KakuleNedir, #KakuleNerelerdeKullanılır, #KakuleReçeli, #KakuleTohumu, #KakuleVeAyurveda, #KakuleVeBitkiselTedavi, #KakuleVeMutfak, #KakuleVeSağlık, #KakuleYağı, #TıbbiBitkiler, #TıbbiVeAromatikBitkiler https://is.gd/9UYSo6 https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/blog/kakule-nerelerde-kullanilir/
Kakule nerelerde kullanılır kakule faydaları nelerdir gibi soruların cevabını bulacağınız yazımız sizi bekliyor. Tıbbi ve aromatik bitkiler arasında önemli bir yere sahip olan ve pek çok alanda kullanılan değerli bir bitkidir. İlk olarak mutfakta baharat olarak kullanılan kakule, yemeklere özel bir lezzet katar ve sindirimi kolaylaştırıcı özelliklere sahiptir. Ayrıca aromaterapi alanında da kullanılır, özellikle kakule yağı cilt bakım ürünlerinde ve masaj yağlarında tercih edilir.
Hindistan kökenli bir baharat olan kakule, yüzlerce yıldır bilinen ve zamanında Osmanlı mutfağında da yerini almış bir baharattır. Sağlık açısından çok faydalı olan bu bitki, özellikle vücuttan toksit maddelerin atılmasını sağlayarak kanseri önlemektedir. Zamanla karaciğerde biriken ağır metaller, vücut yağları içinde çözünmüş olarak saklanan zehirli bileşiklerin vücuttan atılması için etkilidir.
Bunun yanı sıra kakulenin tıbbi kullanımları da mevcuttur; öksürük kesici, balgam söktürücü ve anti-inflamatuar özellikleri sayesinde soğuk algınlığına karşı etkili bir doğal tedavi yöntemi olarak bilinir. Aynı zamanda kakulenin içeriğindeki uçucu yağlar, stresi azaltmaya yardımcı olabilir ve zihinsel rahatlama sağlayabilir. Bu nedenle, kakule hem mutfakta hem de sağlık ve güzellik alanında çok yönlü bir şekilde kullanılan önemli bir bitkidir.
Ayrıca, kakule gibi baharatlar sindirim sistemi için çok faydalıdır. Çok iyi bir gaz söktürücü, diüretik ( idrar söktürücü ), bağırsak parazitlerini öldürücüdür. Yüzyıllardır ağız kokusunun giderilmesi için kullanılmıştır. Bir parça kakule çiğneyerek hem ağız içinde hijyen sağlanmış olur hem de ağız kokusu büyük ölçüde giderilmiş olur. Makul ölçülerde tüketildiğinde midevi sorunlara da iyi gelmektedir. Mide bulantısına karşı çok etkilidir. Ayrıca, mide ağrılarına karşı da kullanılmaktadır.
Kolesterol kontrolü, kanser kontrolü, kalp rahatsızlıklarına karşı ve dolaşım sistemi problemlerine karşı kullanılmıştır. Diş hastalıkları ve sistit, nefrit, bel soğukluğu, idrar yolu enfeksiyonu gibi sorunlarda fayda gösterebilir. Kakule afrodizyak özelliklere sahip ve aynı zamanda iktidarsızlık için kullanılmakta, ereksiyon olamama ve erken boşalma gibi cinsel sorunlarda kullanılır.
Anavatanı Hindistan ve çevresi olan bu baharat, Uzak Asya ve Güney Asya’da da üretilmektedir. Sıcak yemekler içerisine eklendiği gibi tatlılara ve içeceklere de eklenir. Ayrıca, kakule çayı Hindistan’da çok meşhurdur.
Ayurveda ve Çin Tıbbında, Akciğer hastalıkları için kullanılmıştır. Diş eti enfeksiyonları, boğaz problemleri, böbrek taşları, akciğer tıkanıklığı ve akciğer tüberkülozu, göz kapaklarında iltihaplanma, mide bağırsak sorunları ve zehirlenmelere karşı bir panzehir olarak kullanılmıştır.
100 gramı içerisinde enerji (300 kcal), karbonhidratlar (68 gr), protein (11 gr), lif (28 gr) içerir. Kolesterol oranı sıfırdır. Niasin, piridoksin, riboflavin, tiamin, A vitamini, C vitamini, sodyum, potasyum, kalsiyum, bakır, demir, manganez, magnezyum, fosfor, ve çinko içerir.
Yapılan bilimsel araştırmalarda, kakulenin güçlü bir mikrop öldürücü olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca doğal bir spazm-kramp çözücüdür. Aynı zamanda, astım içinde faydalı doğal besinlerden birisidir. Kas ve eklem ağrılarına da iyi gelmektedir. Kan dolaşımını arttırmakta ve bulantı ve kusmayı önlediği bilinmektedir.
Kakulenin bilinmeyen özelliklerinden birisi de hıçkırık kesici özelliğidir. Bir kaç tane kakule suda kaynatılır ve ılıtıldıktan sonra içilirse hıçkırık sorunu geçebilmektedir. Ayrıca çiğnenmesi durumunda nefesi tazelemekte ve ağızdaki mikropları öldürmektedir.
Kakule Nasıl Kullanılır? Kakule Kahvesi ve Kakule Çayı Nasıl Yapılır?
Kakule bildiğimiz çay içerisine katılırsa çok güzel bir aroma vermektedir. Üç dört tane kakule tanesi bir demlik çay içerisine atılırsa mükemmel bir aroma vermektedir.
Ayrıca, kahve içerisine de atılmaktadır. Kakule Kahvesi adı verilen bu kahvenin yapımının normal kahve yapımından bir farkın yoktur. Tek kişilik bir kahve için 1-2 adet kakule havanda dövülür ve kahve ile karıştırılarak cezvede pişirilir. Piştikten sonra isteğe göre gül suyu ilave edilerek servis edilir.
Ayrıca, pilavlarda, reçel yapımında kullanılır.
Not: Kakuleyi alırken, dövülmemiş normal tohum şekilde almanız önerilir. İhtiyaç duydukça bu tohumları havanda ezip kullanabilirsiniz.
#kakule aromaterapi#kakule baharatı#kakule bitkisi#kakule çayı nasıl yapılır#kakule çayı tarifi#kakule çayının faydaları#Kakule faydaları#kakule hıçkırık keser mi#kakule kahvesi nasıl yapılır#kakule kahvesi tarifi#kakule kullanımı#kakule nedir#kakule nerelerde kullanılır#kakule reçeli#kakule tohumu#kakule ve Ayurveda#kakule ve bitkisel tedavi#kakule ve mutfak#kakule ve sağlık#kakule yağı#Tıbbi bitkiler#tıbbi ve aromatik bitkiler
0 notes
Text
Gülmek, ağlamak, nefret etmek, sevmek, sevinmek ve pişman olmak neyse yazmak da o benim için. İşte o yüzden yazıyorum ben. Birtakım ihtiyaç ve istekler, kafa tutulmaz katı kurallar kısacası yaşadığımın farkına varmak için yazıyorum ben.
Yuvam diyemediğim evimde, yalnız başıma kurduğum soframda, sokaklarda... hatta insan olan her yerde boğazımda düğümlediğim hıçkırık, gözümde tuttuğum yaş, dudaklarımda soldurduğum tebessüm, koparamadığım çığlık, gölgesine sığınmaya mecbur olduğum sensizliktir yazmak. İşte bu yüzden yazarım ben.
134 notes
·
View notes
Text
“-Bayan Matur, çocuklar çıkardığınız bu seslere sürekli gülecekler. Nasıl ders yapacaksınız?
-Bana gülmek yerine benimle gülmeyi öğreteceğim onlara efendim, hiç kuşkunuz olmasın.”
- Hichki (Hıçkırık) 🎬🍿
8 notes
·
View notes
Text
ellerimdeki yaralar ile uzanmıyorum kimseye. kendime bile. tutmuyorum kimsenin yakasını, paçasını. kendiminkini bile. bir köşede içiyorum sigaramı. annemle konuşuyorum. gece oluyor, dilim çözülüyor. zihnimde dönen ne varsa döküyorum önüme. dikiş tutmuyor yaralarım bu saatlerde, kanıyorum. biraz da ağlıyorum. çok sigara içiyorum. saçlarım ıslakken sigara içmek için çıkıyorum balkona. biliyorum, ertesi gün hasta olacağımı. artık kendime iyi bakmanın yanından bile geçmiyorum. bir dal sigara uzatıyorum sana. gel yanıma, yak sigaranı. konuşacak çok şey birikti içimde. mesela vazgeçişin eşiğindeyim. ellerimi koyacağım hiçbir yer yok. gözlerim doluyor ama gökyüzü artık bana yasak. yeri izliyorum öylece. biraz sarsılıyor bedenim, karanlık sokağın ortasında. bir kaç hıçkırık sesi yankılanıyor. kaynağı benim kanayan dudaklarımın arası. mesela bu aralar çok kanıyorum. içimdeki yaralar kabuk bağlamaz oldu. her gece yeni bir jilet izi ağırlıyorum bedenimde. susma ve gülümseme. ağlayacaksan ağla hâlime. acıyacaksan acı. bir hastahane koridorunda haykırma adımı. ellerin soğuk bedenime uzanmasın. ah'lar ağacı konuşmuyor artık. soğuk zemin bana kollarını açtı. bir kaç gözyaşı akıyor gözlerimden. merak etme iyi olacağım. her zaman oldum. gün doğacak ve ben, her şeyi bir kenara bırakacağım. gece olunca yine başa döneceğim. biliyorum. çok hastayım. çok acıyor. şimdi, bitir sigaranı. kalk, git. ardına bile bakma. ben fırtınadayım. dinmez ve bitmez. sus. konuşacak bir şey kalmadı.
93 notes
·
View notes
Text
Bir adın kalmalı geriye
bütün kırılmış şeylerin nihayetinde
aynaların ardında sır
yalnızlığın peşinde kuvvet
evet nihayet
bir adın kalmalı geriye
bir de o kahreden gurbet
sen say ki
ben hiç ağlamadım
hiç ateşe tutmadım yüreğimi
geceleri, koynuma almadım ihaneti
ve say ki
bütün şiirler gözlerini
bütün şarkılar saçlarını söylemedi
hele nihavent
hele buselik hiç geçmedi fikrimden
ve hiç gitmedi
bir topak kan gibi adın
içimin nehirlerinden
evet yangın
evet salaş yalvarmanın korkusunda talan
evet kaybetmenin o zehirli buğusu
evet isyan
evet kahrolmuş sayfaların arasında adın
sokaklar dolusu bir adamın yalnızlığı
bu sevda biraz nadan
biraz da hıçkırık tadı
pencere önü menekşelerinde her akşam
dağlar sonra oynadı yerinden
ve hallaçlar attı pamuğu fütursuzca
sen say ki
yerin dibine geçti
geçmeyesi sevdam
ve ben seni sevdiğim zaman
bu şehre yağmurlar yağdı
yani ben seni sevdiğim zaman
ayrılık kurşun kadar ağır
gülüşün kadar felaketiydi yaşamanın
yine de bir adın kalmalı geriye
bütün kırılmış şeylerin nihayetinde
aynaların ardında sır
yalnızlığın peşinde kuvvet
evet nihayet
bir adın kalmalı geriye
bir de o kahreden gurbet
beni affet
Kaybetmek için erken, sevmek için çok geç
Ahmet Hamdi Tanpınar / Bir Adın Kalmalı
19 notes
·
View notes
Text
Bilmelisin..değer, sevmekle olur..sevmek se inanmakla..inanmaksa beklemekle..beklemek SAF' lıktır..hadi..şimdilik kazanmışı oyna..Gerçek gelene kadar...
--Anlamıyorum seni..ve sendeki beni..vardıysa yüreğinde bir yangın..hani ateşi nerde...nerde
--Anlamıyorum seni..ve sendeki beni..vardıysa yüreğinde bir yangın..hani ateşi nerde...nerde
---Ellerime kıyamadığın ellerin..gelme be yâr..çay koydum odun ateşine...tarhanamda pişti hazır..birde yâren türküsü doladım dilime..gelme..gelme artık neye yanar...
---Biliyorum,bensizlik çökünce gözlerine..gece yalın ayak yürüyünce ülkesine..sen sadece,sessiz bir limanda yol alıyorsun..kendin denen bahçene....gül/ele....sen ...Bire....yol alıyorsun öylece..
---Sen ahirim dedin de ey can!
Sen sessiz sedasız çığlıklarını duydunmu?? o,kokunun...gittin be can..canını bende bırakıp gittinnnn.. yüreğin beklese ne yazar ..
---Sevmiyorum hırsızlığı...sesizce,apansız çalıp götürüyorlar kalbimizi..sonra..Sen bensin diyorlar..Sonra... yok ki sonrası... aheste bir acının ninisinde uyuyor bedenim..Nerdesin...
--Bin hazan geçsede ömrümden,yâremin adı sensin ey Yar!!! Kapında kalsada hayellerim.
Ruhumun direğisin SEN...
---Susar mı?sanırsın bu yürek.. sanmaki geçtin, gönül diyarımdan...anlaman zordur bilirim elbet.dil s u s sada gönül bilir yürekten....
---Bitmezki sevgin... Hak'tan gelen sefasıyla cefasıyla degilmi? S u s maz ki yürek...bıraktım...bilki ahirime....
---Bir yokluk çilesindeyim..ne noktalarım var nede virgüle ihtiyacım...artık koyverdim hayatı...umudumu yuvarladım dünyaya...Sen mi sevdin beni?sen mi sonsuzda bekliycen?gülmedim bile.. ben beklerken avuçlarımda dua dilimde nerdesin....cevabında kendin gibi yok tu..Şimdi bilki ben susma hakkımın esiriyim teslim ettim nasip çilehanesine kendimi..var git be yolcu git yoluna...artık yakamıycaksınız canımın ateşini..yakamıycaksınız... artık
---Durdun mu? deli gönlüm.sustun mu? rúzgârlara,kapın mı? kapandı,ben mi yok oldum... sen havanında adın mı zikrim? Yada secdem mi? Vuslatım dı..ben olmak yolunda sırların s u s larına dalmışken..kayboldum.Nakkaşın nakışında....
---Gök, yere keşifçimi göndermişti yağmurlarını bilemedim..Sonra senden bir koku mu? Yayıldı yer yüzüne..ben zerrenden bir parçaya can yangını gezerken..SEN!!!aşkın taa KENDİSİ anlarmıydım acep şuursuzluğumun farkındalığı ile SEN'ı....bilemedim...
---Yalanmış koca ömür..bir varmış bir yokmuş..nefesler yok olur..canlar tende soğurmuş..ölüm gelir kapıya,paralar pul,çırpınışlar hiç olurmuş..selâlara selam duran tabutlar..toprakla hasbihalde bulunurmuş...velhasıl a doslar.. ölüm varmış..bildiğımizin sonu inandığımızın inkarı....ölüm varmış....
---Bir puslu gece gibisin ey sevda...görünmeyenim misin??? göstermediğin mi??susturduğum musun???suskunluğun mu??? Yok be sadece seçtiğimizi oynuyoruz hepsi bu..bizden başka herkes mutlu olsun diye...
---Hayattı!!! en ince naģmeleri ile beni söyleyen...olmazdı yokluğun olmasaydı.... bu can ahh!! bu karalara inat sevda anlasaydın olmazdı....kimbilir hangi sevdanın kolları sardı boģazını ve hangi yürekte soğuttun kahreden gülüşlerini..ve sen bütün bunlarla.raksederken ben bu kadar kor olup geçemezdim senden...olmazdı be yar!!!sen olmadan bu CAN bu NEFES'te bunca dik durmazdı....AHİRETİME...
--Keşke birde gözlerimdeki seni görebilseydin...rakseden akşamların kadınsı şımarıklığında tam ben tadındayken...
---Kıskandım yağan yamuru,hatta sokağı yattığın yeri...ben ıçimde sana ipek çarşaflarla sevda kokuları sürünmüşken...
Kor ateşlerde eritmişken nefesini nefesimde...nefesini kıskandım NEFES'imden bile..hiç bilmediğime....
---sustum perdegâhına gidişinin...meğer ne uzunmuş gece..sen kimbilir..... kimbilir...ben burda beklerken sende....
---Nasıl anlardın ki beni...yüreğinin çırpındığını sen ben diye bende bir şey kalmadığını.... yangınların ateşlikten utandığını..., sevmelerin yas giyip lâl olduğunu....fîgânlarımın adını,, sımsıkı sardığını...nasıl anlatırdım ki... SENI SEVİYORUM demekten hicap duyduğumu....utandığımı .....hıçkırık hıçkırık.....
---İster aç kapıları ve gir ıçeri sesizce...ben uyanmam ki seninle gördüğüm o masum düşte.... istersen fırlat sonsuzluk kalesine ben hep orasıyım..AHIRETE...
----Mor bir sabaha uyansak..sen bana kahvaltı hazırlasan...çıtır çıtır yanan sobanın sesinde... Tüm s u s ları çekip içimize sesizce ağlasak, çaresizliğin bin şükür kederine..
--Keşke yanımda olsaydın...uyutsaydım seni dizlerimde... sen uyurken kaybolsaydı gece ve onca acı...sabaha leylak kokuları ile sinseydi ve ellerimin içinde silini verseydi çaresizliklerin... ahh!!keşke... bir umut olabilseydim gözlerinden akıp seni boğan sevdana ahh!! Keşke...
--feda candan edilir. Feda sevgili bilmesede ardan edilir..feda... fedayı bilmediğini diyene, bilsin diye edilir.. anladım anlamazsın..belkide haklısın Anlayamazsın yazmakla!! bakmakla !! dokunmakla bizde olmaz feda..anladım,ben YABANCIYIM buralara..lakin üç beş rakamla bizde olmaz feda...
---Söylemiyceksin ya!!!bir daha ozledim.....
Her zerrende ben yutkunurken sen söyleme...
Uykunun sıcağı... umudunun soğu olmuşken sen söyleme..
Bir türkünün yanık nağmeleri dudaklarım sen öpme.
Zikrinle parçaladığım tesbih tanelerimi..sen tarumar etme..
Gel!!gel öldür ikimizi bir can otağında...beni senden seni benden etme....Ah be yâârr sen bu kadar ben diye... toprak toprak göz yaşı dökerken .biz ağacını ķökünden kesme....ETME
---Sahi, ağlarmıydı? insan..kaç gözyaşına ortak olumuştuki bu eller....hangi kan pazarı hangi ahın pençesinde yırtılmışta susmuştu acıya inat..gözleri gizemi idi arkasında sakladığının....saçlarına perçem perçem sur'dan üflenmişti kimsesizlik....olsun du ki.... hayat mı? koymuştular adını yeni doğanın.... yoksa,bir penceerenin kırık camlarından yansıyan yok olmuş ahın sancıları mı? Ahhh!! Be kader kim bilirdiki sesizlik su olmuş can pınarlarıma...Bir duman hâlesi gökkubem..altında sırlardan dahi sakladığım BEN....ne yokluktu ki onca varlıga inat...hiçbir kahreden çizgide SİLİNMEYEN.....umuduma!!!
---Atlas yorganlara sarmasınlar beni.. kimsesizliğimin koynunda yatarken....hani gece başlarken dedinya!!! Uyu bak bir rüyanın en körpe yeri örter bizi....hani dedin ya ben varım...ellerin avuçlarımda ısınsın, izin ver....yok olan nasıl verilirdi ki??..kimsesizime..
--Şimdi hesap zamanıydı çırılçıplak....bir hazanın kahreden kollarında...yokluğun bu kadar âyân ken mevsimlere...sesizliğime selam ile.....
----Kim demişki başka bahar yok ...bütün hazanlar çatlasın....kim demişki kalbim deli kalbim boş...bütün kalpler yansın...kim demişki aşk yanmaktır ...bütün ateşler utansın.
----Kızıl---Deniz Bozan
9 notes
·
View notes