#Bebeklerde Cilt Alerjisi
Explore tagged Tumblr posts
Text
Bebeklerde Alerji Döküntüsü 2023
Bebeklerde Alerji Döküntüsü
Yeni doğan bebeklerde dahil, bebeklerde alerji döküntüsü çok yaygın bir biçimde görülmektedir. Bebekler hassas vücut yapılarına sahip oldukları için döküntü görülmektedir. Bebeklerde alerji döküntüsü bazen farklı çevreye alışması alerji döküntüsünü tetiklemektedir. Ciltlerde oluşan alerji döküntüleri zararsızdır. Çoğu zaman kendiliğinden geçmektedir. Bebeklerde ortaya çıkan hastalıkların birçok farklı sebepleri bulunmaktadır. En sık görülen alerjik döküntüsü çevre olarakta direkt bağlantılıdır. Bu alerji durumları bazen ilaç kullanmadan çok kısa bir şekilde geçer. Bebeklerde bağışıklık sistemi gelişmediğinden bu gibi hastalıklara daha yatkın olabilme ihtimali vardır. Bebeklerde bu gibi döküntüler olduğunda sakin olunması gerekir. Akabinde doktoruna veya uzman çocuk doktoruna gidilmesi gerekir. Böylelikle doktorun vermiş olduğu ilaçlar sayesinde bebekler daha rahat olur. Sonrasında bebeğin hangi sebepten kaynaklı bu şekilde bir döküntü yaşadığı araştırılır. Döküntünün hangi sebepten olduğu araştırılır. Bebek için uygun olmayan bu besin grubundan uzaklaştırılır. Bebeklerde bağışıklık sisteminin daha fazla olması ve daha güçlü olabilmesi adına sağlıklı güçlendirici besinler tüketilmesi gerekir. Bebeklerdeki bu bağışıklık sistemlerinin bayağı güçlü olması gerekir. Bebekler küçük de olsa etkilenmez ve bağışıklık sistemleri daha da güçlü tutulur. Bebeklerde alerji döküntüsü yüksek ateş yapabilir. Nefes almada zorlanmalar yaşayabilir. Bu durumlar yaşandığı andan itibaren doktor ile itibaren irtibata yardım almaları gerekir. Ciltlerdeki kaşıntılar ve cilt üzerinde oluşmuş olan kızarıklıklar için alerji testlerinden geçebilmesi yeterli olacaktır. Bebeklerdeki Alerjiler Neden Oluşur? Bebeklerdeki alerjiler oluşma sebepleri bağışıklık sistemlerinin henüz çok düşük bağışıklık sistemlerimiz yaşam alanlarımızda bulunan ve vücudumuzda nefes yolları gibi burun ve derimizden giren zararlı maddelere karşı korumak maksadıyla gözle görülür reaksiyonlar oluşturmaktadır. Bebeklerde alerji döküntüsü olarak göstermiş olduğu reaksiyonlarla bağışıklık sistemimiz vücudumuzdaki ve hücrelerimizdeki bütün zararlı maddeleri yok ederek vücuda girmesini engellemektedir. Bebeklerdeki Besin Alerjisi ve Çeşitleri Nelerdir? Bebeklerdeki Besin alerji olarak birtakım reaksiyonlar oluşturmaktadır. Yeni doğan ve bebeklik dönemlerinde başlayan o döküntüler zamanla kazanılmış olan bağışıklıklar sayesinde atlatılabilmektedir. Genellikle ana temel olarak sayılabilecek besinler bulunmaktadır. Çoğunluğunun alerjisi olan besinler; - İnek sütü - Soya - Kabuklu ağaç yemişleri - Balık - Buğday - Kabuklu deniz ürünleri - Yer Fıstığı - Yumurta - Süt - Domates - Patlıcan gibi birçok besinlerde alerji oluşturabilecek döküntü ve reaksiyonlar oluşturmaktadır. Etken olan alerjik reaksiyonlar ilk andan itibaren yani anne karnında başlamaktadır. Bu yiyeceklerin oluşturmuş olduğu besin alerjileri bir anda kişi üzerinde çok farklı reaksiyonlar gösterebilir. Bu reaksiyonlar; - Mide bulantısı - Kusma - Karın ağrısı - Ciltte döküntüler - Baş ağrısı - Sinirlilik - Öksürük - Hırıltılı solunumvegöğüste daralma - Anafilaksi gibi rahatsızlıklar oluştur. Bazı durumlarda ise ileri boyut olarak bebeğin dudaklarında şişmeler ya da dillerinde şişme başlayabilir. Anafilaksi reaksiyonu çok önemli ve çok ciddi bir alerji reaksiyondur. Erken teşhis edilmediği zaman hayatı risk oluşturmaktadır. Bebeklerde Alerjik Durumların Çevresel Etkileri Nelerdir? Bebeklerde alerjik durumların çevresel etkileri de bulunmaktadır. Bu etkenler yaygın olmamakla birlikte, toza evcil hayvanlara küflere polenlere neme rutubete ve birçok şeye karşı alerjiler olabilir. Ayrıca bebeklerde cilt çok hassas olduğu için herhangi bir duruma maruz kaldığında kurdeşen gibi kızarıklık veya kaşıntılar oluşturabilir. Bebeklerde kullanılan şampuanlarda ve kıyafetleri bakım yapılırken kullanılan deterjanlar da alerjik reaksiyonlara sebep olabilir. Böylelikle Kontakt dermatit için ortak bir tetikleyicidir.
Bebeklerde Alerji Döküntüsü Bebeklerde Alerjik Durumların Mevsimsel Etkileri Nelerdir? Bebeklerde alerjik durumların mevsimsel olarak da etkileri bulunmaktadır. Mevsimsel olarak alerjik reaksiyonlar da genellikle ilkbahar dönemlerinde daha fazla oluşur. Genellikle bitki bazlı alerjilerin sebep olduğu mevsimsel alerjiler yılın belirli zamanlarında kendini gösterir. Alerji çeşitlerine göre en çok bebeklerde alerji döküntüsü olarak görülmektedir. Bebeklerdeki Alerji Teşhisi Nasıl Uygulanır? Bebeklerde herhangi bir alerji belirtisi reaksiyonları varsa kesinlikle bir çocuk uzmanına gitmeniz gerekir. Uzman doktor bir dizi test ve yöntemler ile alerji teşhisini belirleyecektir. Bunu bulmaya çalışırken kan testi ve deli delme testini kullanabilir. Deli delme testi derken yanlış anlaşılmasın. Derinin hemen alt kısmına küçük iğne ile spesifik alerjin zerresi yerleştirilir. 15 dakika gözlem altında tutulur. Herhangi bir reaksiyon yoksa o alerjin olasılık olarak ortadan kalkar ve farklı alerjin testleri denenebilir. Kan testi içinde bebeğin kanında bulunan antikor miktarına bakılır. Ve bu duruma göre uzmanların izleyeceği yöntemler değişkenlik gösterebilir. Bebeklerde alerji döküntüsü hakkında makalemizden geniş bilgi aldıktan sonra alanında uzman bir doktora başvurmanız faydalı olacaktır. Read the full article
0 notes
Text
Bebeklerde Alerji Belirtileri
https://bilmisler.com/bebeklerde-alerji-belirtileri/
Bebeklerde Alerji Belirtileri
Alerji bebeklerin bağışıklık sisteminde alerji duyulan maddeye karşı bir tepki gösterilmesidir. Bebekler oldukça hassas oldukları için yediklerinden tutun giydiklerine kadar her türlü bakım aşamasında çok dikkatli davranılması gerekir. Özelikle alerjik bir durumun meydana gelmesi ve bebeğin bundan dolayı rahatsızlık yaşamasını hiç bir anne baba istemez. Bir bebekte gözlenen anormalliklerin bir alerji olup olmadığının anlaşılabiliyor olması da oldukça önemlidir. Bu yazımızda bebeklerde alerji belirtileri nelerdir ve alerji oluşumuna neden olan etkenler hakkında bilgi vereceğiz.
Bebeklerde Alerjiye Neden Olan Faktörler Nelerdir?
Bebeklerde alerji görüldüğünde bu durum solunum yollarını etkileyen ve nefes almasını güçleştiren bir sorun olarak ortaya çıkabildiği gibi egzama türü bir deri döküntüsü ya da kızarıklık olarak da karşımıza çıkabilir. Bebeklerde görülen alerji türleri incelendiğinde karşımıza çıkan potansiyel alerji nedenleri şunlardır;
Bebeklerde en sık rastlanan alerji türünün besin alerjisi olduğu söylenebilir.
Bunun yanında bebeğin ya da annenin kullandığı bazı ilaçlar da bebekte alerjiye neden olabilir.
Hayvan tüyleri ve bununla birlikte tüylü giysiler ile battaniye, halı gibi tüylü eşyalarda bebeklerde alerji nedenidir.
Bazı böcek türleri ve toz akarlarının da alerjiye neden olabildiği belirtilir.
Rutubetli ve havasız bir ortamda oluşan küflerde bebekler için sakıncalı görülmektedir.
Mevsim geçişlerinde görülen polenlerin de bebeklerde alerjiye neden olabildiği söylenmektedir.
Bebeklerde Alerji Nasıl Belirtiler Gösterir?
Bebeklerde görülen alerji belirtilerinin alerji türüne göre değişiklik gösterebildiği görülmektedir. Alerji belirtilerine bakıldığında karşımıza çıkanlar şunlardır;
Bebekte meydana gelen burun akıntısı, burun tıkanıklığı ya da burunda kaşıntı
Nefes alış verişlerde güçlük çekilmesi
Hapşırma, gözlerde kızarıklık ve kaşınma
Midede yaşana sorular, gaz sancıları ve bulantı
Kusma ya da ishal görülmesi
Sebepsiz yere huysuzlanma
Dilde ya da ağızda meydana gelen şişlik
Deride gözlenen döküntü ya da kızarıklık
Ciltte oluşan kabarıklıklar
Bebekleri Alerjiden Koruma Yolları
Alerji genellikle genetik olduğu için eğer anne ya da babada görülen bir alerji varsa bebek buna karşı koruma altına alınmalıdır. Besin alerjisi genellikle ek gıdaya geçildiğinde başladığı için bu dönemde dikkatli olunması gerekir. Bebeğin odası ve kaldığı ev düzgün şekilde havalandırılmalıdır. Giydirilen kıyafetler ve evde kullanılan eşyalar seçilirken bebeğe uyumlu olmasına dikkat edilmelidir.
0 notes
Photo
Sitemize "Anafilaksiden korunmak için neler yapabiliriz?" konusu eklenmiştir. Detaylar için ziyaret ediniz. http://tibbivideolar.net/bebek-ve-cocuk/anafilaksiden-korunmak-icin-neler-yapabiliriz/
#bebeklerde cilt alerjisi#gıda alerjisi testi nasıl yapılır#alerji nasıl tedavi edilir#bebeklerde besin alerjisi belirtileri#bebeklerde alerji nasıl geçer medical videos#animation medical#medical animation
0 notes
Text
Ekinezya çayı nasıl yapılır? Ekinezyanın özellikleri nelerdir ve nasıl tüketilir?
Ekinezya çok popüler ve benzersiz özellikler sahip bir bitkidir ve genellikle grip ve soğuk algınlığıyla mücadele için tüketilir. Anavatanı Amerika’dır. Yüzyıllar boyu bölgedeki yerli halk tarafından çeşitli rahatsızlıkların tedavisinde ekinezya kullanılmıştır.
Ekinezyayı tavsiye eden uzmanlar, bitkinin bağışıklık sistemini desteklediğini ve diğer bazı hastalıklar ile enfeksiyonların çoğunu azalttığını söylüyor.
Ekinezya Nedir?
Ülkemizde fazlasıyla yetişen çok sağlıklı bir bitki olan Ekinezya, latincede Echinacea purpurea’dır. Papatyagiller ailesine ait dünyanın en önemli ve en iyi bilinen şifalı bitkilerinden biridir. Bağışıklık sistemine çok ciddi düzeyde fayda sağladığı için, daha çok Kuzey Amerika olmak üzere dünyanın çoğu yerinde insanlar tarafından kullanılmıştır. Ülkemizde de bolca bulunan Ekinezya çoğunlukla kendiliğinden yetişir. Ekinezya bitkisinin gövdesi, yaprakları, kökü ve çiçeği kullanılmaktadır.
Ekinezya çayı nasıl yapılır? Ekinezyanın özellikleri nelerdir ve nasıl tüketilir? Dr. Gökhan Güler ekinezya bitkisi hakkında merak edilenleri sıraladı.
Ekinezya bitkisinin özellikleri nelerdir?
Ekinezya bitkisinin boyu 150 santim kadardır. Genelde dik büyürler. Çoğu zaman her dalında bir tane çiçek olur. Taç şekline benzeyen yaprakları vardır. Birçok renge sahip olabilirler. Ama genelde en şifalısı, kızıla benzeyen eflatunu andıran renge sahip olan Ekinezya’dır. Yaprakların ortasında tüyü andıran kahverengi bir madde bulunur.
Ekinezya bitkisinin farmakolojik özellikleri nelerdir?
Ekinezya bitkisinin veya preparatların immüno uyarıcı faaliyeti üç mekanizmadan kaynaklanır. Fagositoz aktivasyonu, fibroblast uyarım ve lökosit hareketlilik büyütme ile sonuçlanan solunum aktivitesinin arttırılması, bağışıklık düzenleyici.
Ekinezya’nın enflamatuar etkileri, bitkinin bağışıklık sisteminin bitki tarafından uygulanmasıyla arttığını ve bağışıklık sisteminin nötrofil, makrofajlar, polimorfonükleer lökositler (PMN) ve doğal öldürücü (Natural Killer) hücrelerin aktivasyonu yoluyla patojenik enfeksiyonlara karşı güçlendirildiğini ileri sürer.
Bu nedenle, üst ve alt solunum sistemi enfeksiyonları, yara enfeksiyonları ve kronik pelvik enfeksiyonlar gibi çeşitli bulaşıcı hastalıkların önlenmesi ve tedavisi için uygun olabilir.
Ekinezya bitkisinin faydaları nelerdir?
Bağışıklık sistemini güçlendirdiği yapılan deneylerle ispatlanmıştır. Annals of İnternal Medicine dergisinde yayınlanan klinik bir araştırmada Ekinezya bitkisinin soğuk algınlığına yakalanma ihtimalini ciddi oranda azalttığı saptanmıştır. İltihap söktürme özelliğinden dolayı Ekinezya bitkisi, üst solunum yolu enfeksiyonlarına çok iyi gelmektedir. Apseye ve bronşite karşı etkilidir. Tüberküloz hastalığına da faydası azımsanmayacak kadar fazladır. Yurt dışında yapılan başka klinik çalışmalarda Ekinezya bitkisinin astım hastalığında sentetik bir ilaç görevi gördüğü anlaşılmıştır.
Bakterilere ve mantarlara karşı güçlü bir bitkidir. Doğal antibiyotik görevi görmektedir. Burun tıkanıklığı ve burun akıntısına bire birdir.
Cilt hastalıklarına karşı da çok faydalı olan Ekinezya, egzema, sedef gibi sorunlara iyi bir çaredir. Sivilce ve akne sorunlarına karşı Ekinezya kullanılabilir.
Eski uygarlıklar Ekinezya bitkisini ağrı kesici olarakta kullanmışlardır. Baş ağrısı, diş ağrısı, bademcik, kulak ağrısı gibi ağrılar ile Ekinezya bitkisiyle baş etmişlerdir. Ayrıca Ekinezya doğal ve hafif müshil görevi görerek kabızlığı önler. Bu da zayıflamaya yardımcı olur. Ekinezya bitkisi iyi bir antioksidan özelliğe de sahiptir.
Ekinezya bitkisinin kullanımı nasıldır?
Ekinezya bitkisi çay olarak tüketildiği gibi harici olarak da kullanılabilir. Sivilce, akne, deri iltihabı, yara, sedef ve egzema gibi cilt problemlerinde Ekinezya bitkisi iyice ezilip problemli olan bölgeye koyulur.
Ekinezya çayı tarifi!
Bir buçuk tatlı kaşığı kadar kuru Ekinezya bitkisi, bir su bardağı önceden kaynatılmış suyun içerisine eklenir. 7-10 dakika kadar ağzı kapalı bir şekilde bekletilerek demlenmeye bırakılır. Demlendikten sonra süzülerek içilir.
EKİNEZYA ÇAYININ FAYDALARI NELERDİR?
Ekinezya çayının insan sağlığı açısından faydalarından bazıları şunlardır:
– Bağışıklık sistemini güçlendirir.
– Vücuttan toksinlerin atılmasına yardımcı olur.
– Mantar ve egzama gibi hastalıkların tedavisinde oldukça etkilidir.
– Vücuda zindelik verir.
– Enfeksiyonu önler.
– Diş ağrılarından romatoid artrite kadar çeşitli ağrıları tedavi eder.
– Migren ağrılarını hafifletir.
– Eklem ve kas ağrılarını tedavi eder.
– İdrar yolu enfeksiyonlarına iyi gelir.
– Mide ağrısı ve ağrılı bağırsak sendromu rahatsızlıklarında etkilidir.
– Üzüntü ve stres duygularını azaltır.
– Astım semptomlarını ve üst solunum yolu enfeksiyonlarını tedavi etmeye yardımcı olabilir.
– Ağız kokusunu giderir.
– Kanser hücresi oluşumunu engeller.
– Kan dolaşımını hızlandırır.
– Kilo vermeye yardımcı olur.
– Kabızlığı önler.
ÖNEMLİ NOT: Ekinezya çayı az miktarda tüketildiğinde çok az yan etkiye sahiptir. Ancak, ekinezya bitkisine veya aynı ailedeki diğer bitkilere alerjiniz varsa, ekinezya çayı tüketmekten kaçının. Bu özellikle 12 yaşın altındaki çocukların tüketimi risklidir. Bunun nedeni, çocukların yetişkinlerden daha ciddi alerjik reaksiyonlar geliştirmesidir. Hamile kadınlar ve emzirenler ekinezya çayı veya diğer bitkisel ilaçları tüketmeden önce doktora danışmalıdır. Ayrıca, ekinezya çayındaki kimyasal bileşikler de mide astarını tahriş edebilir ve mide kramplarına, mide ağrısına veya tahrişe neden olabilir. Olumsuz yan etkileri önlemek için ekinezya çayı tüketimini günde bir ila üç bardak ile sınırlayın.
Ekinezya bitkisinin komplikasyonları (yan etkileri) nelerdir?
Gebelikte Ekinezya bitkisi asla kullanılmamalıdır. Sürekli kullandığınız bir ilaç varsa doktorunuza danışmadan Ekinezya kullanılmamalıdır. Üst üste 12 gün kullanılmamalıdır. Belirli aralıklarla kullanılmalıdır. Bebeklerde ve çocuklarda Ekinezya bitkisi kullanılmaz. Oto immün hastalığı olan kişiler Ekinezya bitkisini kullanmamalıdır. Ekinezya papatyagiller ailesine bağlı olduğu için papatya bitkisine alerjisi olan kişiler kullanmamalıdır. Multipl Skleroz (MS), romatoid artrit ve lupus hastalığı olanlar doktor kontrolünde kullanmalıdır.
0 notes
Text
Çocuklarda Polen Alerjisi Neden Olur, Nasıl Geçer?
Çocuklarda bahar alerjisi‘nin ana sebebi, bahar döneminde ortaya çıkan polenlerdir. İlkbahar aylarında ortaya çıkan polenler sebebiyle, çocuklarda burun kaşıntısı, burun tıkanıklığı, nezle, hapşırık gibi alerjik nezleler görülmeye başlar. Ayrıca gözlerde sulanma, kaşıntı gibi durumlar sonucunda da göz alerjisi belirtileri görülmektedir. Bu tipteki semptomlar, çocuklarda polen alerjisi belirtileri olarak değerlendirilmektedir. Özellikle alerjik yatkınlığa sahip olan çocuklarda, bahar dönemlerinin gelmesiyle ortaya çıkan polenler, bağışıklık sisteminin harekete geçirerek, solunum yolunu etkilemektedir. Böylece çocuklarda göz ve burun iltihaplanmaları oluşmaktadır. Yazı İçeriği Çocuklarda Polen Alerjisi BaşlangıcıÇocuklarda Polen Alerjisi TedavisiÇocuklarda Bahar AlerjisiBahar Alerjisi Tanısı Nasıl Koyulur?Bahar Alerjisinin Tedavisi Nasıldır? Çocuklarda Polen Alerjisi Başlangıcı Çocuklarda polen alerjilerinin belirtileri, genel olarak bahar mevsiminin ilk ayı olarak nitelendirilen mart ayında ortaya çıkmaya başlar. İlk olarak ağaç polenlerinin ortaya çıkmasıyla kendisini belli eden polen alerjisi, özellikle çocuklar için ciddi riskler doğurabilmektedir. Polenler sebebiyle oluşmakta olan alerjik göz nezlesi, çocuk yaşlarda kendisini belli etmeye başlamaktadır. Polenler sebebiyle gözlerde kızarıklık ve sulanma gibi şikayetlerin oluşumu erken teşhis edilmezse, çocukların gözlerini kaybetmesine sebep olabilir. Bu kadar ciddi sonuçlara uzanan rahatsızlık, polen alerjisi ilaçları sayesinde tedavi edilmektedir.
Çocuklarda Polen Alerjisi Tedavisi Çocuklarda bahar alerjisinin tedavisi için derhal bir uzmandan yardım almak gerekir. Çocuk ve bebeklerde bahar alerjisi belirtilerinden herhangi birisine rastlanıldığı zaman, mümkünse alerji tedavileri konusunda uzmanlaşmış bir hekim tercih edilmelidir. Çünkü alerjik rahatsızlıkların tedavisi, oldukça zahmetli ve uzun bir süreçten geçmektedir. Çocuklarda polen alerjisinin tedavisi için, bağışıklık destekleyicileri kullanmanın pek faydası yoktur. Hastane tarafından yapılacak cilt testleri, kan analizleri ve solunum testleri gibi işlemler sonucunda, alerjinin türü belirlenmelidir. Daha sonrasında ise antihistaminik ilaçlar, kremler ve diğer tedavi yöntemleriyle alerji kontrol altına alınmaya çalışılır. Bebeklerde polen alerjisi belirtileriyle karşılaşmamak adına, erkenden polen alerjisi aşısını yaptırmak akıllıca bir tedbir olacaktır. Çocuklarda Bahar Alerjisi Çocuklarda bahar alerjisi ilkbahar aylarına girilmesi ile beraber baş göstermeye başlar. Polenlerin havaya yayılması bunun başlıca sebeplerindendir. Burun kaşıntısı, burun tıkanıklığı, nezle, hapşırma, gözlerde sulanma, gözlerde kaşınma gibi belirtiler ile bahar alerjisi ortaya çıkar. Çiçekli bitkilerden ziyade çiçeksiz bitkiler rüzgar yolu ile daha çok polen yaydığından bahar alerjisi için daha tehlikelidirler.
çocuklarda bahar alerjisi Bahar Alerjisi Tanısı Nasıl Koyulur? Öncelikle bahar alerjisi olan bir çocuğun göstermesi gereken çeşitli belirtilerden bazıları şunlardır: Bahar aylarında sık sık nezle olunmasıSık sık hapşırma durumuNefes darlığı gibi astım belirtilerinin görülmeye başlanmasıSık sık burun kanamasıGöz alerjisinin belirtilerinin görülmesiBurunda ve kulakta kaşıntı olmasıVerimsiz uyku uyunduğu için sürekli yorgunluk ve halsizlik hissedilmesi Bu belirtilen görülen çocuğa bir an önce tanı konması gereklidir. Çünkü tanı konmadığı ve tedavisine başlanmadığı sürece bahar alerjisi; gözde, burunda ve akciğerlerde hasarlar oluşturmaktadır. Tanı ise alerji testi yapılarak koyulur. Bu testler cilt üzerinden yapılmaktadır. Her yaşa göre yapılacak test değişmektedir. Fakat alerji testi yenidoğandan başlamak üzere, her yaş grubundan kişinin yaptırabileceği bir testtir. Bahar Alerjisinin Tedavisi Nasıldır? Öncelikle bahar alerjisi olan bir çocuğunun alerjisi olmasını engelleyebilmek için alerjeni ortadan kaldırmak gereklidir. Dolayısı ile alerji testi sonucunda alerjisinin olduğu saptanan alerjenden uzak durmalıdır. Buna ek olarak ilaç tedavisi veya aşı tedavisi de görebilir. Read the full article
0 notes
Text
Beslenme Sorunları ve Çözümleri I Moiira
Kadın ve Yaşama Dair Her Şey https://moiira.com/beslenme-sorunlari-ve-cozumleri/
Beslenme Sorunları ve Çözümleri
Bebeğinize katı yiyeceklerle başladığınızda beslenme sorunları olabilir. Beslenme Sorunları ve Çözümleri. Acemi yiyiciler katılar la uğraşmaktan vazgeçtikleri için , dillerini ağzından yiyecekleri itmek ve hatta tıkaçması normaldir. Ne zaman yeni bir yiyecek soktuğunuzda , derhal veya birkaç saat sonra ortaya çıkabilecek besin alerjisi belirtilerine dikkat edin . Anemi , genellikle diyetteki demir eksikliğinden kaynaklanan başka bir potansiyel problemdir. Bebeklerin katılaşmaya başladığı ve daha az formül veya anne sütü içtiği yaklaşık 6 ayda gelişebilir.
BU MAKALEDE
Besin alerjisi nedir?
Hangi yiyecekler bebekte alerjik reaksiyona neden olabilir?
Bebeklerde gıda alerjisi için risk faktörleri nelerdir?
Bebeğimin gıda alerjisi geliştirme riskini azaltabilir miyim?
Bebeğime alerjenik gıdaları nasıl tanıtmalıyım?
Bebeğime yer fıstığı ürünlerimi ne zaman verebilirim?
Bebeklerde besin alerjisi nasıl teşhis edilir?
Bebeklerde besin alerjisi nasıl tedavi edilir?
Bebeğimin alerjik bir reaksiyon geçirdiğini düşünüyorsanız ne yapmalıyım?
Beslenme Sorunları ve Çözümleri. Besin alerjisi nedir?
Bir gıda alerjisi, bağışıklık sisteminin belirli bir gıdada normalde zararsız proteinlere aşırı reaksiyon göstermesidir. Alerjisi olan bir bebek rahatsız edici bir yemek yediğinde, vücudu antikorlar üretir ve bağışıklık sisteminin reaksiyona girmesine neden olan diğer maddeleri serbest bırakır. ABD’deki çocukların yaklaşık yüzde 8’inde en az bir tane gıda alerjisi var.
Bebeğiniz, yediği bir şeye alerjik reaksiyon gösterirse, semptomlar dakikalar içinde ortaya çıkabilir veya saatler sonra ortaya çıkabilir. Bazen belirtiler ciltte görülür ve şunları içerir:
kurdeşen
Kaşıntılı kırmızı yamalar
egzama
Şişme
Bebeğiniz ayrıca aşağıdaki gibi gastrointestinal semptomlara da sahip olabilir:
Karın ağrısı
Kusma
İshal
Yiyecek alerjisi olan çocukların çoğunda hafif reaksiyon görülür. Bebeğiniz ciddi derecede alerjik ise, belirtiler genellikle hemen gelişir.
Şiddetli bir alerji hırıltılığa, yüz şişmesine (dudaklar ve dil dahil) ve nefes almaya neden olabilir. Hayatı tehdit edici bu reaksiyona anafilaksi denir .
Çocukların çoğu, bazı alerjilerin (örneğin yer fıstığı veya deniz mahsulleri gibi) devam etmesi daha muhtemel olmakla birlikte, 5 yaşına kadar gıda alerjileri ortaya koymaktadır.
Beslenme Sorunları ve Çözümleri. Hangi yiyecekler bebekte alerjik reaksiyona neden olabilir?
Herhangi bir gıda alerjiye neden olabilir, ancak küçük çocuklar için en yaygın gıda alerjenlerine “yüksek oranda alerjenik” gıdalar denir. Bunlar:
Yumurtalar
İnek sütü
Yer fıstığı
Ağaç fıstığı (ceviz, Brezilya fıstığı ve kaju fıstığı gibi)
Buğday
Ben
Balık (orkinos, somon ve morina balığı gibi)
Kabuklu deniz ürünleri (ıstakoz, karides ve yengeç gibi)
Bebeklerde gıda alerjisi için risk faktörleri nelerdir?
Bir bebeğin, saman nezlesi , alerjik astım, egzama ve gıda alerjisi dahil olmak üzere herhangi bir alerjisi olan bir ebeveyni veya kardeşi varsa, yiyeceğe karşı alerjik olması daha muhtemeldir . Yiyecek alerjisi için diğer yüksek risk faktörleri şunlardır:
Yer fıstığı alerjisi olan bir kardeşin olması
Bir doktorun tedavi planını izlemesine rağmen orta ve şiddetli egzamayı sürdürmeye devam etmek
Daha önce yeni bir yiyeceğe hemen alerjik reaksiyon göstermiş olmak.
Bir gıda alerjisi için tanı koymak veya daha önce test etmek pozitif
Bebeğiniz gıda alerjisi açısından yüksek risk altındaysa, katı yiyeceklere başlamadanveya yeni yiyecekler koymadan önce bir doktor veya alerji uzmanı ile görüşün . Bazı bebeklerin daha fazla bakıma ve özel bir beslenme planına ihtiyacı olabilir.
Bebeğimin gıda alerjisi geliştirme riskini azaltabilir miyim?
Muhtemelen. Uzmanlar, 6 ay sonrasına kadar yüksek oranda alerjenik yiyecekleri sokmanın beklenmesinin bir çocuğun yiyecek alerjisi geliştirme riskini artırabileceğinibulmuşlardır . Artık birçok uzman, bazı bebeklere, yiyecek alerjileri riskini azaltmak için erken dönemde alerjenik yiyecekler verilmesini önermektedir.
Amerikan Allerji Astım ve İmmünoloji Akademisi (AAAAI), ebeveynlerinin, bebekleri 4-6 aylıkken, katı alerjik yiyecekler dahil, katı yiyecekler koymalarını önerir. Ancak, aşağıdaki koşulların tümü yerine getirilmelidir:
Bebeğiniz gelişimsel olarak katılar için hazırdır .
Bebeğiniz zaten birkaç geleneksel ilk yemeği denedi ve herhangi bir alerjik reaksiyon göstermedi.
Bebeğiniz yok değil (örneğin fıstık tedaviye rağmen şiddetli egzama orta alerji, yeni bir gıdaya önceki alerjik reaksiyon veya bir gıda alerjisi tanısı alan kardeş sahip olarak) herhangi yüksek riskli alerji kategoriye ayrılır.
Beslenme Sorunları ve Çözümleri. Bebeğime alerjenik gıdaları nasıl tanıtmalıyım?
Her bebek farklıdır, bu nedenle çocuğunuzun doktoruyla hangi katı yiyeceklerin ne zaman sunulacağı hakkında konuşmak iyi bir fikirdir. Doktoru saf sebzeler, meyveler, etler veya demir takviyeli mısır gevreği ile başlamanızı önerebilir – bunlar genellikle bebeklerde alerjik reaksiyonlara neden olmaz, ancak uzmanlar bebeğinize alerji belirtileri olup olmadığını gözlemlemenizi önerir.
Herhangi bir yeni gıdayı verirken, bir sonraki gıdayı denemeden önce üç ila beş gün buna yapışınız. Muhtemelen, gıda alerjisi belirtileri bu süre içinde ortaya çıkacaktır. Ayrıca bebeğinize alerjisi olabilecek herhangi bir şeyi tanımlamasını kolaylaştırmak için tek bileşenli yiyecekler verin.
Doktorlar, ebeveynlerin evde veya alerjik yiyeceklerde ilk kez tadına bakmalarını önerir. (Yer fıstığı gibi bazı yiyecekler, ilk yediklerinde reaksiyona neden olabilir.) Küçük bir miktarla başlayın ve bebeğinizin reaksiyonu yoksa, ona yavaş yavaş sonraki üç öğün boyunca verdiğiniz yiyecekleri verin. beş güne kadar.
(Not: Bebeğinize ilk doğum gününden önce bal veya inek sütü vermeyin . Ancak işlenmiş süt proteini içeren ürünler ( peynir ve yoğurt gibi) genellikle bebeğinizin katı gıda diyetine dahil edilebilir.)
Bu arada, katı yiyecekleri 4 ila 6 ayda sunma tavsiyesinin, Amerikan Pediatri Akademisi’nin (AAP) yalnızca ilk 6 ay boyunca emzirmeye yönelik tavsiyesine uymadığını fark etmiş olabilirsiniz. Bunun nedeni, alerji önleme konusundaki en son keşifler ve erken katı maddelerin tanıtılması henüz AAP’ın emzirme kılavuzlarına dahil edilmemiştir. Uzmanlar, gıdaya erken başlamanın emzirmeyi ve sağlık yararlarını nasıl etkilediğini görmek için daha fazla araştırma yapılması gerektiğini söylüyorlar.
Peki bu sizin ve bebeğiniz için ne anlama geliyor? Bebeğiniz katı yiyecekler yedikten sonra emzirmeyi mümkün olduğu kadar uzun süre muhafaza edin. (Ailede alerji öyküsü olan bebeklerde emzirmenin alerji riskini azalttığına dair bazı kanıtlar vardır.) Ve bebeğinizin doktoru ile kendisinin için doğru olan bir beslenme planı hakkında konuşun.
Bebeğime yer fıstığı ürünlerimi ne zaman verebilirim?
Geçmişte, fıstık alerjisi riski yüksek olan çocukların ebeveynlerine, çocuklarının yaşam risklerini azaltmak için yaşamlarının ilk yıllarında yer fıstığı ürünleri vermemeleri önerildi, ancak yeni araştırmalar bu tavsiyede büyük değişikliklere yol açtı. Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Ulusal Enstitüsü şimdi aşağıdaki önerir:
Egzama veya yiyecek alerjisi olmayan bebekler için: 4-6 aylıkken bebeğinize yer fıstığı ürünleri verin. Bu, çocuğunuzun yer fıstığı alerjisi riskini azaltabilir.
Hafif ila orta dereceli egzama olan bebekler için: 6 aylık yaşlarda yer fıstığı ürünleri koymak muhtemelen güvenlidir ve çocuğunuzun yer fıstığı alerjisi riskini azaltabilir, ancak önce bebeğinizin doktoru ile görüşmeniz önemlidir.
Şiddetli egzama veya yumurta alerjisi olan bebekler için: Şiddetli egzama reçeteli kremlerin sık kullanılmasını gerektiren kalıcı veya tekrarlayan egzamadır. Bebeğinizin 2- veya 4 aylık kontrolünde, doktorunuza bebeğinizi yer fıstığı alerjisi için test etme hakkında sorun. Eğer test pozitifse, büyük olasılıkla doktor muayenehanesinde ilk kez bir fıstık ürünü tadına bakacaktır – ideal olarak 4 ila 6 aylık.
Herhangi bir yerfıstığı ürününü piyasaya sürmeden önce, bebeğinizin katılar için hazır olduğundan ve reaksiyon göstermeden bazı geleneksel ilk yiyecekleri yediğinden emin olun. Ve bebeğinize yer fıstığı, yerfıstığı parçaları veya tıknaz fıstık ezmesi vermeyin (çünkü boğulma tehlikesi vardır). Bunun yerine, bebeğinizin yemeğine harmanlanmış yumuşak fıstık ezmesini ya da fıstık ezmesiyle hazırlanan atıştırmalıkları deneyin.
Beslenme Sorunları ve Çözümleri. Bebeklerde besin alerjisi nasıl teşhis edilir?
Çocuğunuzun gıda alerjisi olabileceğini düşünüyorsanız, doktoruyla konuşun. Kan testleri yapabilir veya cilt testleri yapabilir.
Çocuğunuzun ayrıca bir yiyecek testi de olabilir. Bir yemek zorlama testinde çocuğunuzun doktoru bir ofis ziyareti sırasında çocuğunuza şüpheli yiyecekleri verir ve ardından çocuğunuzu alerjik reaksiyon açısından izler. Bu, bir gıda alerjisinin teşhisi için en doğru yol olarak kabul edilir.
Bebeklerde besin alerjisi nasıl tedavi edilir?
Bebeğinize bir gıda alerjisi teşhisi konulursa, kesin olarak kaçınmak tedavidir. Rahatsız edici yiyecekleri yememesini sağlayın ve hangi yiyeceklerin alerjen içerebileceğini, etiketlerin nasıl okunacağını ve alerjik reaksiyonun erken belirtilerini nasıl tanıyacağınızı da dahil olmak üzere elinizden gelenin en iyisini öğrenin.
Bebeğinizin reaksiyon göstermesi durumunda bir eylem planı geliştirmek için bebeğinizin doktoru ile birlikte çalışın. Hafif bir alerjisi varsa, onu antihistaminikler ile tedavi edebilirsiniz. Alerji şiddetli ise, doktoru muhtemelen her zaman yanınızda taşıyabilecek enjekte edilebilir epinefrin (anafilaksiyi durduran bir ilaç) yazacaktır.
Bebeğinizle ilgilenen herkesin – bakıcılar, akrabalar, günlük bakım çalışanları – alerjiyi ve ona yemek için neleri veremeyeceğini bildiğinden emin olun. Onlara alerjik reaksiyon gösterdiğinde ne yapmaları gerektiğini gösterin.
Bebeğimin alerjik bir reaksiyon geçirdiğini düşünüyorsanız ne yapmalıyım?
Kızarıklık, kurdeşen , kusma veya ishal gibi semptomları bebeğiniz yeni bir yemek yedikten sonra dakikalar veya saatler içinde görürseniz , derhal tavsiye için doktora başvurun. Bebeğinizin belirtileri aniden kötüleşirse ne yapmanız gerektiğini söyleyebilir.
Kaynak: Moiira % Etiketler%
#Bebeğime alerjenik gıdaları nasıl tanıtmalıyım?#Bebeğime yer fıstığı ürünlerimi ne zaman verebilirim?#Bebeğimin alerjik bir reaksiyon geçirdiğini düşünüyorsanız ne yapmalıyım?#Bebeğimin gıda alerjisi geliştirme riskini azaltabilir miyim?#Bebeklerde besin alerjisi nasıl tedavi edilir?#Bebeklerde besin alerjisi nasıl teşhis edilir?#Bebeklerde gıda alerjisi için risk faktörleri nelerdir?#Besin alerjisi nedir?#Beslenme Sorunları ve Çözümleri#Hangi yiyecekler bebekte alerjik reaksiyona neden olabilir?#Anne ve Çocuk
0 notes
Photo
"Atopik Dermatit – Atopik Egzama Nedir?" ile ilgili tüm bilmeniz gerekenlere bu yazımızdan ulaşabilirsiniz. . https://www.bebeko.com.tr/blog/atopik-dermatit-atopik-egzama-nedir-1347 . 👉Atopik ve kuru cilde sahip hastalarımın anneleri isyanda. Çok fazla soru geliyor ne yapalım diye o zaman öncelikle atopik dermatitten bahsedelim. 👉Atopik dermatit genetik olarak yatkın kişilerde çevresel etkenler ile cilt bariyerinin bozulması sonucu oluşur. Daha çok ailesinde alerjisi olan, atopisi olan kişilerde ortaya çıkar. 👉Çocukların yaklaşık %10-30 unda görülen bu hastalık çoğunlukla bebeklik döneminde başlar. Yukardaki resimden olduğu gibi bebeklerde ve çocuklarda yüzde yanaklarda, dirseklerde hastalık oluşurken daha büyük çocuklarda ve yetişkinlerde daha çok katlantı bölgelerinde döküntüler oluşur. . 🍀Yazının tamamı için profilimizdeki linke tıklayabilir ve www.bebeko.com.tr adresine girip, diğer uzman görüşlerine de ulaşabilirsiniz. . #atopik #atopikdermatit #egzama #bebek #hamile #hamilelik #gebe #gebelik #kadındoğum #tüpbebek #kadınsağlığı #bebekbakımı #bebeksağlığı #çocuk #çocuksağlığı #çocukgelişimi #çocukpsikolojisi #bebekocomtr #ekgıda #anneolmak #igbebekleri #iganneleri #bebekbeslenmesi #internetanneleri #bebeğimbüyüyor #anneler #annebebek #hamileanneler (Istanbul Province) https://www.instagram.com/p/Bw1AkrFj0oN/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=xp3e2rd7qcpi
#atopik#atopikdermatit#egzama#bebek#hamile#hamilelik#gebe#gebelik#kadındoğum#tüpbebek#kadınsağlığı#bebekbakımı#bebeksağlığı#çocuk#çocuksağlığı#çocukgelişimi#çocukpsikolojisi#bebekocomtr#ekgıda#anneolmak#igbebekleri#iganneleri#bebekbeslenmesi#internetanneleri#bebeğimbüyüyor#anneler#annebebek#hamileanneler
0 notes
Text
DERİ ALERJİSİNİN NEDENLERİ, DERİDE ALERJİ SEBEPLERİ,
DERİ ALERJİSİNİN NEDENLERİ, DERİDE ALERJİ SEBEPLERİ,
Deri Alerjisinin Nedenleri
Derinize dokunan hemen her şey bir potansiyel alerjendir. Ama bazı maddelerin bir tepkiye yol açma olasılığı diğerlerinden daha fazladır. Şimdi en çok karşılaşılan etmenleri özetle görelim.
Bitkiler
ABD’de yapılan araştırmalar birkaç bitkinin deri alerjilerine yol açma riskinin son derece yüksek olduğunu, toplam nüfusun yarısı ile dörtte üçü arasında değişen…
View On WordPress
#bebeklerde cilt alerjisi neden olur#bebeklerde ciltte alerji neden olur#cilt alerjileri neden olur#cilt alerjisi nedenleri#cilt alerjisinin nedenleri#ciltte alerji neden olur#ciltte alerji nedenleri#deri alerji sebepleri#deri alerjileri nedenleri#deri alerjisi neden olur#deri alerjisi nedenleri#deri alerjisinin nedenleri#deride alerji nedenleri#deride alerji sebepleri
0 notes
Text
Bebeğinizi Güneş Alerjisinden Koruyun
Yaz aylarında güneş, yaydığı yaşam enerjisi ile mutluluk verici olsa da, bebekler ve çocuklar için zaman zaman çeşitli tehlikeleri de beraberinde getirebiliyor. Özellikle güneş alerjisi, bebeklerin cildinde olumsuz etkilere neden olurken, anne babaları da telaşlandırıyor. Memorial Şişli Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Seda Günhar, çocuklarda güneş alerjisine karşı alınması gereken önlemler hakkında bilgi verdi. Çocuğunuzun cildi kaşınıyorsa… Güneş alerjisinin belirtileri sıklıkla güneşe maruz kalınan cilt bölgelerde görülür. Belirtiler güneşe çıkılmasından birkaç dakika ya da saat içinde gelişebilir. Döküntüler yüz ve koldan daha çok, genellikle sık güneşe maruz kalmayan vücut bölgelerinde izlenmektedir. Bu belirtiler şu şekilde sıralanabilir: Ciltte kaşıntı Ağrı Minik kabarcıklar Kabuklanma Çatlama Kanama Kurdeşen Beyaz tenli bebeklerde güneş alerjisi daha fazla görülür. Parfümler, dezenfektanlar ve güneş kremlerinde kullanılan bazı kimyasallar da güneş ışığına maruz kalındığında alerji belirtilerini tetikleyebilir. Bazı antibiyotik ve ağrı kesici ilaçlar güneşe maruz kalan cildin tahriş olmasını hızlandırır. Atopik dermatit ya da dermatitin başka bir türü olan bebeklerde güneş alerjisi riski daha yüksek olmaktadır. Güneş alerjisi olan bir kardeş veya ebeveyn varsa bebekte de alerjinin gelişme ihtimali daha yüksektir. Beyaz tenli bebekler daha çok risk altında Güneş alerjisi konusunda önemli risk faktörlerine dikkat edilmelidir. Bunlar şu şekilde sıralanabilir: Güneş yanığı ile sık sık karıştırılıyor Güneş alerjisi ve güneş yanığı ayrımını doğru yapmak ve tedaviyi buna göre uygulamak önemlidir. Güneş yanığında, güneş ışığına uzun süreli maruziyet sonucunda acıma ve yanmanın ön planda olduğu bir kızarıklık söz konusu olur. Güneş alerjisinde ise güneşe çıktıktan sonraki dakikalar içinde ciltte kabarık, kırmızı ve kaşıntılı döküntüler ön planda izlenir. Bu durum güneşten uzaklaştıktan en fazla 24 saat sonra geçer. Güneş yanığı daha uzun maruziyet gerektirdiği gibi daha uzun sürede geçen bir etkidir. Sadece cilt muayenesi ile güneş alerjisi teşhis edebilir. Tanının kesin olmadığı durumlarda ise bazı cilt testlerine başvurulabilir. Doktorunuzun önerilerini dikkate alın Hafif vakalarda, sadece birkaç gün güneş ışığından kaçınmak, şikayetlerin giderilmesinde yeterli olacaktır. Ağızdan alınan alerji ilaçları ve haricen sürülen bazı kremler doktorun önerisi ile kullanılabilir. Şiddetli alerjik deri reaksiyonları için ağızdan alınan kortizon tabletleri de tedavide yer alabilir. Kısa süreli olarak bebeğinizi güneşe çıkartabilirisiniz Güneş alerjisi olan bebeklerin az miktarda ve kısa süreli güneş ışınlarına maruz kalması sağlanmalıdır. Bu uygulama ile cilt hassasiyetinin giderilmesi amaçlanmaktadır. Çok şiddetli güneş alerjisi olan bebeklerde hassasiyeti gidermek için ışık tedavisi ile cilde alıştırma yapılması mümkün olabilir. Bu tedavinin yalnızca alerji uzmanları veya dermatologlar tarafından yapılması gerekir. Güneş alerjisini önlemenin yolları • Bebeğin güneşte kalma süresi sınırlanmalıdır. Gün içerisinde güneşli günlerde 10.00-16.00 saatleri arasında güneşten uzak durulmalıdır. • Aşırı güneş ışığına ani şekilde maruz kalmaktan kaçınılmalıdır. Bahar ya da yaz aylarında fazla güneş ışığına maruz kalan çoğu kişide güneş alerjisi belirtileri görülür. • Cilt hücrelerinin güneş ışığına uyum sağlamasına izin verilmelidir. Güneşte kalma süresi yavaş yavaş arttırılmalıdır. Uzun süreli güneşe maruz kalmanın alerji riskini arttıracağı unutulmamalıdır. • Koruyucu giysiler önemlidir. Uzun kollu ve geniş kenarlı şapkalar, güneşten cildi korumaya yardımcı olur. İnce ya da gevşek bir dokuya sahip kumaşlar UV ışınlarını geçirebildiği için tercih edilmemelidir. • Bebeklere sık sık ciltlerine özel güneş koruyucu uygulanmalıdır. Güneş kremi güneşe çıkmadan 20-30 dakika önce homojen bir şekilde uygulanmalı ve iki saatte bir kremin yenilenmesine özen gösterilmelidir.
0 notes
Text
Bebeklerde cilt alerjisi nedenleri, belirtileri ve tedavisi
Bebeklerde cilt alerjisi nedenleri, belirtileri ve tedavisi
Bebeklerde cilt alerjisi
Bebeklerde cilt alerjisi yaygındır, çünkü cilt bir yetişkinden daha ince ve daha hassastır. Buna ek olarak, bebeklerin cildi ısı veya doku tipi gibi herhangi bir faktör tarafından kolayca tahriş edilebilir. Bu da bebeklerin cildinde kırmızı lekelerin ortaya çıkmasına, kaşıntıya ve cildin dokusunda değişikliklere neden olur. Bebeklerde en sık görülen cilt problemlerinin…
View On WordPress
0 notes
Text
Anason ve Anason Çayının Faydaları - Zararları Bebeklerde Kullanımı
New Post has been published on https://www.kadinaozelsirlar.com/anason-ve-anason-cayinin-faydalari-zararlari/
Anason ve Anason Çayının Faydaları - Zararları Bebeklerde Kullanımı
Anason faydalarından yararlanmak için anasonu kaynatıp içebileceğiniz gibi vereceğimiz kürler ile de birçok etkisini hissedebilirsiniz. Şifalı bir bitki olan anason ülkemizde de yetiştiriliyor. Besinlere ve içeceklere farklı bir aroma katan anason tohumları saçlara olduğu kadar cilt içinde çok faydalıdır.
Anason Faydaları
Rakı yapımında kullanılmasıyla bilinen anason alkol takılmadan tek başına çayı veya yağı yapılarak kullanıldığında faydaları;
Anason patojenik bakterileri uzaklaştırmada başarılıdır. Kulak enfeksiyonlarından idrar yolu enfeksiyonlarına kadar iyi gelen anason güçlü bir antibakteriyel özelliğe sahiptir. Baharat olarak bilinen anason antibiyotik etkisi oluşturarak vücuttan bakterilerin uzaklaşmasına yardımcı olur.
Solunum yollarına iyi gelen anason şiddetli öksürüğün azalmasını sağlayarak oluşan balgamın vücuttan atılmasına yardımcı olur.
Özellikle ananelerimizde anason bitkisini çok görürüz. Ayakların ağrıdığı zaman uygulanan anason romatizmal ağrıların dinmesinde başarılıdır.
Anason çayı içerek hıçkırık sorununu azaltabilirsiniz.
Sindirim sistemine iyi gelen anason aromalı ve acı tadı sayesinde iştahı açacağı gibi mideyi de rahatlatır.
Şeker rahatsızlığından muzdaripseniz anason faydalıdır ve pankreasa iyi gelir.
Uykuya geçişte zorlanıyorsanız anason çayından faydalanabilirsiniz.
Antioksidan değeri yüksek olan anason vücudu kuvvetlendirir.
Bitki çaylarınıza eklediğiniz anason tadının daha içilebilir hale gelmesini sağlar.
Stresten kaynaklı adet dönemi düzensizliklerinin ve gecikmelerinin düzenlenmesini sağlar.
Anne sütünü arttırmak için anason içimi tavsiye edilir.
İleri ki yaşlarda oluşabilecek göz rahatsızlıklardan katarakta iyi gelir.
Sık, sık yaşanan migren ağrılarının giderilmesi için anason kullanılabilir.
İshal, şişkinlik ve mide bulantılarının geçmesi için anasondan faydalanabilirsiniz.
Beynin gelişimini teşvik eden anason unutkanlıklara iyi gelir.
Solunum yollarına iyi gelen anason astım gibi nefes rahatsızlıklarına iyi gelir.
Kalp rahatsızlıklarına iyi gelir.
Kan dolaşımına iyi gelen anason birçok rahatsızlığa iyi gelir.
Anason Nasıl Kullanılır?
Ağız Yaraları İçin: Anason çayından 30 gram alın ve 1 buçuk bardak suyun içerisine ekleyin. Gün içinde bu karışımı süzüp için.
Ağız Kokusu İçin: 50 gram suyun içerisine 10 gram anason ekleyip kaynatın. Bu su ile ağzı gargara yapın yada yudum, yudum için.
Uykusuzluk İçin: Yatmadan 1 saat önce içilen anason çayı uykunuzu düzenleyerek daha rahat uyumanızı sağlar. 2 çay bardağı suyun içerisine 2 çay kaşığı anason tohumunu ekleyip demleyin ve için.
Anne Sütü İçin: 10 gram anason, 20 gram susam ve macun haline gelene kadar bal ekleyip gün içinde 2 yemek kaşığı tüketin. Anne sütünün artması için kullanılır.
Yorgunluk İçin: Yorgun ve stresli bir günün sonunda 5 gram anasonu iyice dövün ve içine 250 gram bal ekleyip yiyin.
Şişkinlik İçin: 10 gram papatya ve 10 gram anason bitkisini 1 bardak suyun içerisine katıp demleyin. Bağırsaklarda biriken gaz problemleri için iyidir.
Öksürük İçin: Anason çayından hazırlanıp içine ölçülü miktarda bal katıp günde 2 kaşık yiyin.
Anasonun Zararları
Her ürün tipinde olduğu gibi aşırı tüketim sonucunda anasonun zararları ortaya çıkmaya başlar işte başlıca anasonun zararları;
Aşırı tüketim ve uzun süreli tüketim vücuda yan etkiler oluşturarak ters etkiler sağlayabilir.
Çok fazla anason bitkisi tükettiğinizde sürekli uyku hali, uyuşukluk ve dalgınlık oluşturabilir.
Düzenli ilaç kullananlar ve ciddi rahatsızlıkları bulunanlar anason çayından tüketmeden önce mutlaka doktora danışmalıdır.
Regl dönemlerinde tüketilen anason bitkisi regl dönemi döngüsünü aşırı tüketimde bozabilir.
Alerjisi bulunanlar anason çayına ve bitkisine de alerjik reaksiyon oluşturabilir.
Hamile bayanlar anason bitkisinden kesinlikle uzak durmalılar.
Anason Çayının Faydaları
Anason çayının faydalarından en çok sakinleşmek ve uyumak istemeyenler tercih ediyor. Eczacılıkta da çok tercih edilen anason çayının faydaları vücuttaki ödem oluşumunun azalmasında, üst solunum yollarının rahatlamasında ve iştahın açılmasında anason çayının faydalarından yararlanabilirsiniz. Tamamen doğal ürünlerden yararlanarak yaşam kalitenizi arttırmak istiyorsanız rahatlamak ve birtakım rahatsızlıklarınızı azaltmak için doğanın gücünden faydalanabilirsiniz.
Anason çayı içerek kötü nefes kokusunu engellerken ağızda oluşmuş açık yaraların ve iltihaplı durumların iyileşmesinde yardımcı olur.
Mide ile ilgili şikayetleriniz varsa anason çayı tüketerek ağrıların azalmasında etkendir.
Kişiyi sakinleştiren anason çayı rahatlayarak gevşemenizi sağlar.
Vücutta oluşan gaz sorunlarının giderilmesinde ve bağırsaklardaki gaz şikayetlerinin gitmesinde etkilidir.
Günün sonunda stresten uzaklaşmak için içilebilir.
Burun tıkanıklıklarının açılmasını sağlar.
Antidepresan etkisi sayesinde depresyon sıkıntılarını azaltır.
Öksürük gibi solunum yolu rahatsızlıklarının iyileşmesinde yardımcıdır.
Yemek yedikten sonra oluşan mide hazımsızlığına iyi gelerek sindirimin rahatlamasını sağlar.
Sigaradan yada diğer sorunlardan kaynaklı balgam şikayetlerini azaltır.
Romatizmal ağrıların azalmasında yardımcı olan anason çayının kan akışını hızlandırdığı görülmektedir.
Yetişkinlerde ve ergenlerde görülen idrar kaçırma sorunlarını azaltır.
Göğsün rahatlamasını sağlayan anason çayı bu bölgede yaşanan ağrıları azaltır.
İştahsızlıktan şikayetçi iseniz anason çayı içerek kilo almayı sağlayabilirsiniz.
Beynin çalışmasını sağlayan anason çayı sinirleri etkileyerek güçlendirir.
Çok uyumaktan şikayetçi iseniz ve uykunuzun açılmasını istiyorsanız anason çayı içerek daha fazla ayakta kalabilirsiniz.
Metabolik sağlığı etkileyen anason çayı vücut enzimlerinin düzgün çalışmasında etkendir.
Anne olmuş kişiler için tavsiye edilen anason çayı sütün çoğalmasına yardımcıdır.
Damar yollarını rahatlatan anason çayı kalp sağlığını korur.
Regl dönemlerinde yaşanan sancıların azalmasında etkendir.
Hem kadınlarda hem de erkeklerde yatak soğukluğunun giderilmesinde tavsiye edilir.
Doğum esnasında olan sancı ve ağrıların oluşmasını engeller.
Vücutta oluşan kazadan yada başka sebeplerden dolayı oluşan yaraların iyileşmesinde destektir.
Cinsel ilişkiye girmekten korkan kişiler için önerilir.
Antibakteri ve antiseptik etkisi ile vücuttaki iltihaplanmaları azaltır.
Yaşlılık sürecinde oluşan andropoz rahatsızlıklarının semptomlarınızı azaltmaktadır.
Vücudun uyuşmasını ve sakinleşmesini sağlayan anason çayı sara hastalığında yaşanabilen deformasyonların oluşumunu engeller.
Birçok hastalığın tedavisinde etken şifa bileşenleri içerir.
Bakır minerali değeri yüksek olan anason çayı kırmızı kan hücrelerinin artmasında etkendir.
Sigara içenler için bağımlılığı azaltmak için tavsiye edilir.
Stresten kaynaklı uykuya geçişlerde zorlananlar için daha rahat uykuya dalmanıza yardımcıdır.
Kan basıncını dengeleyen anason çayı potasyum mineraline sahiptir.
Göğüs bölgesini rahatlatarak nefes alımını kolaylaştırır.
Ritim bozukluğunun iyileşmesini sağlayarak kalp atışını düzenler.
Cilt rahatsızlıklarından uyuz problemini iyileştirir.
Ateşten dolayı oluşan havale problemlerine iyi gelir.
Cilt problemlerinden derinin dökülmesi ve sedef rahatsızlığının etkilerini azaltır.
Aşırı sinirli kişiler için düzenli kullanım tavsiye edilir.
Çocuklarınızın saçlarında bit oluştuysa anason çayı ile bakım yapabilirsiniz.
Sindirim bozukluğundan yada midedeki mikroptan dolayı oluşan ishal sorununu azaltır.
Anason Çayı Nasıl Yapılır?
Anason Çayı Nasıl yapılır veya demlenir;
Anason tohumu ( öğütülmüş 1 çay kaşığı )
Su ( 2 fincan )
Bal ( arzu edilirse )
Limon ( 1 dilim eklenmeli )
Hazırlanışı: Suyu cezvede ısıtın ve içine öğütülmüş olan anason tohumundan ekleyin. Hazırlanan karışımı 5 dakika demlendirdikten sonra 1 dilim limon ekleyip arzu ederseniz balla lezzetlendirin.
Yukarıdaki bu karışımı süt ile hazırladığınızda sakinleşmenizi ve uyumanız kolaylaştırır ve uyumadan önce içilirse daha kolay uykuya geçiş yapılır.
Anason Çayının Zararları
Sürekli ilaç kullananlar ve ciddi rahatsızlığı bulunanlar anason çayı tüketmeden önce mutlaka doktora danışmalıdır.
Hamile bayanların ve çocukların anason çayı tüketmeleri tavsiye edilmez.
0 notes
Text
Bebeklerde Alerji Belirtileri
https://bilmisler.com/bebeklerde-alerji-belirtileri/
Bebeklerde Alerji Belirtileri
Alerji bebeklerin bağışıklık sisteminde alerji duyulan maddeye karşı bir tepki gösterilmesidir. Bebekler oldukça hassas oldukları için yediklerinden tutun giydiklerine kadar her türlü bakım aşamasında çok dikkatli davranılması gerekir. Özelikle alerjik bir durumun meydana gelmesi ve bebeğin bundan dolayı rahatsızlık yaşamasını hiç bir anne baba istemez. Bir bebekte gözlenen anormalliklerin bir alerji olup olmadığının anlaşılabiliyor olması da oldukça önemlidir. Bu yazımızda bebeklerde alerji belirtileri nelerdir ve alerji oluşumuna neden olan etkenler hakkında bilgi vereceğiz.
Bebeklerde Alerjiye Neden Olan Faktörler Nelerdir?
Bebeklerde alerji görüldüğünde bu durum solunum yollarını etkileyen ve nefes almasını güçleştiren bir sorun olarak ortaya çıkabildiği gibi egzama türü bir deri döküntüsü ya da kızarıklık olarak da karşımıza çıkabilir. Bebeklerde görülen alerji türleri incelendiğinde karşımıza çıkan potansiyel alerji nedenleri şunlardır;
Bebeklerde en sık rastlanan alerji türünün besin alerjisi olduğu söylenebilir.
Bunun yanında bebeğin ya da annenin kullandığı bazı ilaçlar da bebekte alerjiye neden olabilir.
Hayvan tüyleri ve bununla birlikte tüylü giysiler ile battaniye, halı gibi tüylü eşyalarda bebeklerde alerji nedenidir.
Bazı böcek türleri ve toz akarlarının da alerjiye neden olabildiği belirtilir.
Rutubetli ve havasız bir ortamda oluşan küflerde bebekler için sakıncalı görülmektedir.
Mevsim geçişlerinde görülen polenlerin de bebeklerde alerjiye neden olabildiği söylenmektedir.
Bebeklerde Alerji Nasıl Belirtiler Gösterir?
Bebeklerde görülen alerji belirtilerinin alerji türüne göre değişiklik gösterebildiği görülmektedir. Alerji belirtilerine bakıldığında karşımıza çıkanlar şunlardır;
Bebekte meydana gelen burun akıntısı, burun tıkanıklığı ya da burunda kaşıntı
Nefes alış verişlerde güçlük çekilmesi
Hapşırma, gözlerde kızarıklık ve kaşınma
Midede yaşana sorular, gaz sancıları ve bulantı
Kusma ya da ishal görülmesi
Sebepsiz yere huysuzlanma
Dilde ya da ağızda meydana gelen şişlik
Deride gözlenen döküntü ya da kızarıklık
Ciltte oluşan kabarıklıklar
Bebekleri Alerjiden Koruma Yolları
Alerji genellikle genetik olduğu için eğer anne ya da babada görülen bir alerji varsa bebek buna karşı koruma altına alınmalıdır. Besin alerjisi genellikle ek gıdaya geçildiğinde başladığı için bu dönemde dikkatli olunması gerekir. Bebeğin odası ve kaldığı ev düzgün şekilde havalandırılmalıdır. Giydirilen kıyafetler ve evde kullanılan eşyalar seçilirken bebeğe uyumlu olmasına dikkat edilmelidir.
0 notes
Text
Anason ve Anason Çayının Faydaları - Zararları Bebeklerde Kullanımı
New Post has been published on https://www.kadinaozelsirlar.com/anason-ve-anason-cayinin-faydalari-zararlari/
Anason ve Anason Çayının Faydaları - Zararları Bebeklerde Kullanımı
Anason faydalarından yararlanmak için anasonu kaynatıp içebileceğiniz gibi vereceğimiz kürler ile de birçok etkisini hissedebilirsiniz. Şifalı bir bitki olan anason ülkemizde de yetiştiriliyor. Besinlere ve içeceklere farklı bir aroma katan anason tohumları saçlara olduğu kadar cilt içinde çok faydalıdır.
Anason Faydaları
Rakı yapımında kullanılmasıyla bilinen anason alkol takılmadan tek başına çayı veya yağı yapılarak kullanıldığında faydaları;
Anason patojenik bakterileri uzaklaştırmada başarılıdır. Kulak enfeksiyonlarından idrar yolu enfeksiyonlarına kadar iyi gelen anason güçlü bir antibakteriyel özelliğe sahiptir. Baharat olarak bilinen anason antibiyotik etkisi oluşturarak vücuttan bakterilerin uzaklaşmasına yardımcı olur.
Solunum yollarına iyi gelen anason şiddetli öksürüğün azalmasını sağlayarak oluşan balgamın vücuttan atılmasına yardımcı olur.
Özellikle ananelerimizde anason bitkisini çok görürüz. Ayakların ağrıdığı zaman uygulanan anason romatizmal ağrıların dinmesinde başarılıdır.
Anason çayı içerek hıçkırık sorununu azaltabilirsiniz.
Sindirim sistemine iyi gelen anason aromalı ve acı tadı sayesinde iştahı açacağı gibi mideyi de rahatlatır.
Şeker rahatsızlığından muzdaripseniz anason faydalıdır ve pankreasa iyi gelir.
Uykuya geçişte zorlanıyorsanız anason çayından faydalanabilirsiniz.
Antioksidan değeri yüksek olan anason vücudu kuvvetlendirir.
Bitki çaylarınıza eklediğiniz anason tadının daha içilebilir hale gelmesini sağlar.
Stresten kaynaklı adet dönemi düzensizliklerinin ve gecikmelerinin düzenlenmesini sağlar.
Anne sütünü arttırmak için anason içimi tavsiye edilir.
İleri ki yaşlarda oluşabilecek göz rahatsızlıklardan katarakta iyi gelir.
Sık, sık yaşanan migren ağrılarının giderilmesi için anason kullanılabilir.
İshal, şişkinlik ve mide bulantılarının geçmesi için anasondan faydalanabilirsiniz.
Beynin gelişimini teşvik eden anason unutkanlıklara iyi gelir.
Solunum yollarına iyi gelen anason astım gibi nefes rahatsızlıklarına iyi gelir.
Kalp rahatsızlıklarına iyi gelir.
Kan dolaşımına iyi gelen anason birçok rahatsızlığa iyi gelir.
Anason Nasıl Kullanılır?
Ağız Yaraları İçin: Anason çayından 30 gram alın ve 1 buçuk bardak suyun içerisine ekleyin. Gün içinde bu karışımı süzüp için.
Ağız Kokusu İçin: 50 gram suyun içerisine 10 gram anason ekleyip kaynatın. Bu su ile ağzı gargara yapın yada yudum, yudum için.
Uykusuzluk İçin: Yatmadan 1 saat önce içilen anason çayı uykunuzu düzenleyerek daha rahat uyumanızı sağlar. 2 çay bardağı suyun içerisine 2 çay kaşığı anason tohumunu ekleyip demleyin ve için.
Anne Sütü İçin: 10 gram anason, 20 gram susam ve macun haline gelene kadar bal ekleyip gün içinde 2 yemek kaşığı tüketin. Anne sütünün artması için kullanılır.
Yorgunluk İçin: Yorgun ve stresli bir günün sonunda 5 gram anasonu iyice dövün ve içine 250 gram bal ekleyip yiyin.
Şişkinlik İçin: 10 gram papatya ve 10 gram anason bitkisini 1 bardak suyun içerisine katıp demleyin. Bağırsaklarda biriken gaz problemleri için iyidir.
Öksürük İçin: Anason çayından hazırlanıp içine ölçülü miktarda bal katıp günde 2 kaşık yiyin.
Anasonun Zararları
Her ürün tipinde olduğu gibi aşırı tüketim sonucunda anasonun zararları ortaya çıkmaya başlar işte başlıca anasonun zararları;
Aşırı tüketim ve uzun süreli tüketim vücuda yan etkiler oluşturarak ters etkiler sağlayabilir.
Çok fazla anason bitkisi tükettiğinizde sürekli uyku hali, uyuşukluk ve dalgınlık oluşturabilir.
Düzenli ilaç kullananlar ve ciddi rahatsızlıkları bulunanlar anason çayından tüketmeden önce mutlaka doktora danışmalıdır.
Regl dönemlerinde tüketilen anason bitkisi regl dönemi döngüsünü aşırı tüketimde bozabilir.
Alerjisi bulunanlar anason çayına ve bitkisine de alerjik reaksiyon oluşturabilir.
Hamile bayanlar anason bitkisinden kesinlikle uzak durmalılar.
Anason Çayının Faydaları
Anason çayının faydalarından en çok sakinleşmek ve uyumak istemeyenler tercih ediyor. Eczacılıkta da çok tercih edilen anason çayının faydaları vücuttaki ödem oluşumunun azalmasında, üst solunum yollarının rahatlamasında ve iştahın açılmasında anason çayının faydalarından yararlanabilirsiniz. Tamamen doğal ürünlerden yararlanarak yaşam kalitenizi arttırmak istiyorsanız rahatlamak ve birtakım rahatsızlıklarınızı azaltmak için doğanın gücünden faydalanabilirsiniz.
Anason çayı içerek kötü nefes kokusunu engellerken ağızda oluşmuş açık yaraların ve iltihaplı durumların iyileşmesinde yardımcı olur.
Mide ile ilgili şikayetleriniz varsa anason çayı tüketerek ağrıların azalmasında etkendir.
Kişiyi sakinleştiren anason çayı rahatlayarak gevşemenizi sağlar.
Vücutta oluşan gaz sorunlarının giderilmesinde ve bağırsaklardaki gaz şikayetlerinin gitmesinde etkilidir.
Günün sonunda stresten uzaklaşmak için içilebilir.
Burun tıkanıklıklarının açılmasını sağlar.
Antidepresan etkisi sayesinde depresyon sıkıntılarını azaltır.
Öksürük gibi solunum yolu rahatsızlıklarının iyileşmesinde yardımcıdır.
Yemek yedikten sonra oluşan mide hazımsızlığına iyi gelerek sindirimin rahatlamasını sağlar.
Sigaradan yada diğer sorunlardan kaynaklı balgam şikayetlerini azaltır.
Romatizmal ağrıların azalmasında yardımcı olan anason çayının kan akışını hızlandırdığı görülmektedir.
Yetişkinlerde ve ergenlerde görülen idrar kaçırma sorunlarını azaltır.
Göğsün rahatlamasını sağlayan anason çayı bu bölgede yaşanan ağrıları azaltır.
İştahsızlıktan şikayetçi iseniz anason çayı içerek kilo almayı sağlayabilirsiniz.
Beynin çalışmasını sağlayan anason çayı sinirleri etkileyerek güçlendirir.
Çok uyumaktan şikayetçi iseniz ve uykunuzun açılmasını istiyorsanız anason çayı içerek daha fazla ayakta kalabilirsiniz.
Metabolik sağlığı etkileyen anason çayı vücut enzimlerinin düzgün çalışmasında etkendir.
Anne olmuş kişiler için tavsiye edilen anason çayı sütün çoğalmasına yardımcıdır.
Damar yollarını rahatlatan anason çayı kalp sağlığını korur.
Regl dönemlerinde yaşanan sancıların azalmasında etkendir.
Hem kadınlarda hem de erkeklerde yatak soğukluğunun giderilmesinde tavsiye edilir.
Doğum esnasında olan sancı ve ağrıların oluşmasını engeller.
Vücutta oluşan kazadan yada başka sebeplerden dolayı oluşan yaraların iyileşmesinde destektir.
Cinsel ilişkiye girmekten korkan kişiler için önerilir.
Antibakteri ve antiseptik etkisi ile vücuttaki iltihaplanmaları azaltır.
Yaşlılık sürecinde oluşan andropoz rahatsızlıklarının semptomlarınızı azaltmaktadır.
Vücudun uyuşmasını ve sakinleşmesini sağlayan anason çayı sara hastalığında yaşanabilen deformasyonların oluşumunu engeller.
Birçok hastalığın tedavisinde etken şifa bileşenleri içerir.
Bakır minerali değeri yüksek olan anason çayı kırmızı kan hücrelerinin artmasında etkendir.
Sigara içenler için bağımlılığı azaltmak için tavsiye edilir.
Stresten kaynaklı uykuya geçişlerde zorlananlar için daha rahat uykuya dalmanıza yardımcıdır.
Kan basıncını dengeleyen anason çayı potasyum mineraline sahiptir.
Göğüs bölgesini rahatlatarak nefes alımını kolaylaştırır.
Ritim bozukluğunun iyileşmesini sağlayarak kalp atışını düzenler.
Cilt rahatsızlıklarından uyuz problemini iyileştirir.
Ateşten dolayı oluşan havale problemlerine iyi gelir.
Cilt problemlerinden derinin dökülmesi ve sedef rahatsızlığının etkilerini azaltır.
Aşırı sinirli kişiler için düzenli kullanım tavsiye edilir.
Çocuklarınızın saçlarında bit oluştuysa anason çayı ile bakım yapabilirsiniz.
Sindirim bozukluğundan yada midedeki mikroptan dolayı oluşan ishal sorununu azaltır.
Anason Çayı Nasıl Yapılır?
Anason Çayı Nasıl yapılır veya demlenir;
Anason tohumu ( öğütülmüş 1 çay kaşığı )
Su ( 2 fincan )
Bal ( arzu edilirse )
Limon ( 1 dilim eklenmeli )
Hazırlanışı: Suyu cezvede ısıtın ve içine öğütülmüş olan anason tohumundan ekleyin. Hazırlanan karışımı 5 dakika demlendirdikten sonra 1 dilim limon ekleyip arzu ederseniz balla lezzetlendirin.
Yukarıdaki bu karışımı süt ile hazırladığınızda sakinleşmenizi ve uyumanız kolaylaştırır ve uyumadan önce içilirse daha kolay uykuya geçiş yapılır.
Anason Çayının Zararları
Sürekli ilaç kullananlar ve ciddi rahatsızlığı bulunanlar anason çayı tüketmeden önce mutlaka doktora danışmalıdır.
Hamile bayanların ve çocukların anason çayı tüketmeleri tavsiye edilmez.
0 notes
Text
Anason ve Anason Çayının Faydaları - Zararları Bebeklerde Kullanımı
https://www.kadinaozelsirlar.com/anason-ve-anason-cayinin-faydalari-zararlari/
Anason ve Anason Çayının Faydaları - Zararları Bebeklerde Kullanımı
Anason faydalarından yararlanmak için anasonu kaynatıp içebileceğiniz gibi vereceğimiz kürler ile de birçok etkisini hissedebilirsiniz. Şifalı bir bitki olan anason ülkemizde de yetiştiriliyor. Besinlere ve içeceklere farklı bir aroma katan anason tohumları saçlara olduğu kadar cilt içinde çok faydalıdır.
Anason Faydaları
Rakı yapımında kullanılmasıyla bilinen anason alkol takılmadan tek başına çayı veya yağı yapılarak kullanıldığında faydaları;
Anason patojenik bakterileri uzaklaştırmada başarılıdır. Kulak enfeksiyonlarından idrar yolu enfeksiyonlarına kadar iyi gelen anason güçlü bir antibakteriyel özelliğe sahiptir. Baharat olarak bilinen anason antibiyotik etkisi oluşturarak vücuttan bakterilerin uzaklaşmasına yardımcı olur.
Solunum yollarına iyi gelen anason şiddetli öksürüğün azalmasını sağlayarak oluşan balgamın vücuttan atılmasına yardımcı olur.
Özellikle ananelerimizde anason bitkisini çok görürüz. Ayakların ağrıdığı zaman uygulanan anason romatizmal ağrıların dinmesinde başarılıdır.
Anason çayı içerek hıçkırık sorununu azaltabilirsiniz.
Sindirim sistemine iyi gelen anason aromalı ve acı tadı sayesinde iştahı açacağı gibi mideyi de rahatlatır.
Şeker rahatsızlığından muzdaripseniz anason faydalıdır ve pankreasa iyi gelir.
Uykuya geçişte zorlanıyorsanız anason çayından faydalanabilirsiniz.
Antioksidan değeri yüksek olan anason vücudu kuvvetlendirir.
Bitki çaylarınıza eklediğiniz anason tadının daha içilebilir hale gelmesini sağlar.
Stresten kaynaklı adet dönemi düzensizliklerinin ve gecikmelerinin düzenlenmesini sağlar.
Anne sütünü arttırmak için anason içimi tavsiye edilir.
İleri ki yaşlarda oluşabilecek göz rahatsızlıklardan katarakta iyi gelir.
Sık, sık yaşanan migren ağrılarının giderilmesi için anason kullanılabilir.
İshal, şişkinlik ve mide bulantılarının geçmesi için anasondan faydalanabilirsiniz.
Beynin gelişimini teşvik eden anason unutkanlıklara iyi gelir.
Solunum yollarına iyi gelen anason astım gibi nefes rahatsızlıklarına iyi gelir.
Kalp rahatsızlıklarına iyi gelir.
Kan dolaşımına iyi gelen anason birçok rahatsızlığa iyi gelir.
Anason Nasıl Kullanılır?
Ağız Yaraları İçin: Anason çayından 30 gram alın ve 1 buçuk bardak suyun içerisine ekleyin. Gün içinde bu karışımı süzüp için.
Ağız Kokusu İçin: 50 gram suyun içerisine 10 gram anason ekleyip kaynatın. Bu su ile ağzı gargara yapın yada yudum, yudum için.
Uykusuzluk İçin: Yatmadan 1 saat önce içilen anason çayı uykunuzu düzenleyerek daha rahat uyumanızı sağlar. 2 çay bardağı suyun içerisine 2 çay kaşığı anason tohumunu ekleyip demleyin ve için.
Anne Sütü İçin: 10 gram anason, 20 gram susam ve macun haline gelene kadar bal ekleyip gün içinde 2 yemek kaşığı tüketin. Anne sütünün artması için kullanılır.
Yorgunluk İçin: Yorgun ve stresli bir günün sonunda 5 gram anasonu iyice dövün ve içine 250 gram bal ekleyip yiyin.
Şişkinlik İçin: 10 gram papatya ve 10 gram anason bitkisini 1 bardak suyun içerisine katıp demleyin. Bağırsaklarda biriken gaz problemleri için iyidir.
Öksürük İçin: Anason çayından hazırlanıp içine ölçülü miktarda bal katıp günde 2 kaşık yiyin.
Anasonun Zararları
Her ürün tipinde olduğu gibi aşırı tüketim sonucunda anasonun zararları ortaya çıkmaya başlar işte başlıca anasonun zararları;
Aşırı tüketim ve uzun süreli tüketim vücuda yan etkiler oluşturarak ters etkiler sağlayabilir.
Çok fazla anason bitkisi tükettiğinizde sürekli uyku hali, uyuşukluk ve dalgınlık oluşturabilir.
Düzenli ilaç kullananlar ve ciddi rahatsızlıkları bulunanlar anason çayından tüketmeden önce mutlaka doktora danışmalıdır.
Regl dönemlerinde tüketilen anason bitkisi regl dönemi döngüsünü aşırı tüketimde bozabilir.
Alerjisi bulunanlar anason çayına ve bitkisine de alerjik reaksiyon oluşturabilir.
Hamile bayanlar anason bitkisinden kesinlikle uzak durmalılar.
Anason Çayının Faydaları
Anason çayının faydalarından en çok sakinleşmek ve uyumak istemeyenler tercih ediyor. Eczacılıkta da çok tercih edilen anason çayının faydaları vücuttaki ödem oluşumunun azalmasında, üst solunum yollarının rahatlamasında ve iştahın açılmasında anason çayının faydalarından yararlanabilirsiniz. Tamamen doğal ürünlerden yararlanarak yaşam kalitenizi arttırmak istiyorsanız rahatlamak ve birtakım rahatsızlıklarınızı azaltmak için doğanın gücünden faydalanabilirsiniz.
Anason çayı içerek kötü nefes kokusunu engellerken ağızda oluşmuş açık yaraların ve iltihaplı durumların iyileşmesinde yardımcı olur.
Mide ile ilgili şikayetleriniz varsa anason çayı tüketerek ağrıların azalmasında etkendir.
Kişiyi sakinleştiren anason çayı rahatlayarak gevşemenizi sağlar.
Vücutta oluşan gaz sorunlarının giderilmesinde ve bağırsaklardaki gaz şikayetlerinin gitmesinde etkilidir.
Günün sonunda stresten uzaklaşmak için içilebilir.
Burun tıkanıklıklarının açılmasını sağlar.
Antidepresan etkisi sayesinde depresyon sıkıntılarını azaltır.
Öksürük gibi solunum yolu rahatsızlıklarının iyileşmesinde yardımcıdır.
Yemek yedikten sonra oluşan mide hazımsızlığına iyi gelerek sindirimin rahatlamasını sağlar.
Sigaradan yada diğer sorunlardan kaynaklı balgam şikayetlerini azaltır.
Romatizmal ağrıların azalmasında yardımcı olan anason çayının kan akışını hızlandırdığı görülmektedir.
Yetişkinlerde ve ergenlerde görülen idrar kaçırma sorunlarını azaltır.
Göğsün rahatlamasını sağlayan anason çayı bu bölgede yaşanan ağrıları azaltır.
İştahsızlıktan şikayetçi iseniz anason çayı içerek kilo almayı sağlayabilirsiniz.
Beynin çalışmasını sağlayan anason çayı sinirleri etkileyerek güçlendirir.
Çok uyumaktan şikayetçi iseniz ve uykunuzun açılmasını istiyorsanız anason çayı içerek daha fazla ayakta kalabilirsiniz.
Metabolik sağlığı etkileyen anason çayı vücut enzimlerinin düzgün çalışmasında etkendir.
Anne olmuş kişiler için tavsiye edilen anason çayı sütün çoğalmasına yardımcıdır.
Damar yollarını rahatlatan anason çayı kalp sağlığını korur.
Regl dönemlerinde yaşanan sancıların azalmasında etkendir.
Hem kadınlarda hem de erkeklerde yatak soğukluğunun giderilmesinde tavsiye edilir.
Doğum esnasında olan sancı ve ağrıların oluşmasını engeller.
Vücutta oluşan kazadan yada başka sebeplerden dolayı oluşan yaraların iyileşmesinde destektir.
Cinsel ilişkiye girmekten korkan kişiler için önerilir.
Antibakteri ve antiseptik etkisi ile vücuttaki iltihaplanmaları azaltır.
Yaşlılık sürecinde oluşan andropoz rahatsızlıklarının semptomlarınızı azaltmaktadır.
Vücudun uyuşmasını ve sakinleşmesini sağlayan anason çayı sara hastalığında yaşanabilen deformasyonların oluşumunu engeller.
Birçok hastalığın tedavisinde etken şifa bileşenleri içerir.
Bakır minerali değeri yüksek olan anason çayı kırmızı kan hücrelerinin artmasında etkendir.
Sigara içenler için bağımlılığı azaltmak için tavsiye edilir.
Stresten kaynaklı uykuya geçişlerde zorlananlar için daha rahat uykuya dalmanıza yardımcıdır.
Kan basıncını dengeleyen anason çayı potasyum mineraline sahiptir.
Göğüs bölgesini rahatlatarak nefes alımını kolaylaştırır.
Ritim bozukluğunun iyileşmesini sağlayarak kalp atışını düzenler.
Cilt rahatsızlıklarından uyuz problemini iyileştirir.
Ateşten dolayı oluşan havale problemlerine iyi gelir.
Cilt problemlerinden derinin dökülmesi ve sedef rahatsızlığının etkilerini azaltır.
Aşırı sinirli kişiler için düzenli kullanım tavsiye edilir.
Çocuklarınızın saçlarında bit oluştuysa anason çayı ile bakım yapabilirsiniz.
Sindirim bozukluğundan yada midedeki mikroptan dolayı oluşan ishal sorununu azaltır.
Anason Çayı Nasıl Yapılır?
Anason Çayı Nasıl yapılır veya demlenir;
Anason tohumu ( öğütülmüş 1 çay kaşığı )
Su ( 2 fincan )
Bal ( arzu edilirse )
Limon ( 1 dilim eklenmeli )
Hazırlanışı: Suyu cezvede ısıtın ve içine öğütülmüş olan anason tohumundan ekleyin. Hazırlanan karışımı 5 dakika demlendirdikten sonra 1 dilim limon ekleyip arzu ederseniz balla lezzetlendirin.
Yukarıdaki bu karışımı süt ile hazırladığınızda sakinleşmenizi ve uyumanız kolaylaştırır ve uyumadan önce içilirse daha kolay uykuya geçiş yapılır.
Anason Çayının Zararları
Sürekli ilaç kullananlar ve ciddi rahatsızlığı bulunanlar anason çayı tüketmeden önce mutlaka doktora danışmalıdır.
Hamile bayanların ve çocukların anason çayı tüketmeleri tavsiye edilmez.
0 notes
Text
Alerji Belirtileri Nedenleri ve Tedavisi Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey
Alerji, normal olarak vücudunuza zararlı olmayan bir yabancı maddeye karşı bağışıklık sisteminin verdiği tepkidir. Bu yabancı maddelere alerjen denir. Alerji belirtileri farklı biçimlerde ortaya çıkar. Alerjenler inek sütü yumurta gibi belirli yiyecekler, polen ya da evcil hayvan olabilirler.
Bağışıklık sisteminizin görevi, zararlı patojenlerle savaşarak sağlıklı kalmanızı sağlamaktır. Bunu, vücudunuzu tehlikeye atabileceğini düşündüğü herhangi bir şeye saldırmak suretiyle yapar. Alerjene bağlı olarak, bu tepki enflamasyon (iltihap, yanık, kızarıklık), hapşırma veya başkaca belirtiler gösterebilir. Bağışıklık sisteminiz normal olarak bulunduğunuz ortama uyum sağlar. Örneğin, vücudunuz evcil hayvan tüyü, derisi ve benzeri gibi bir şeyle karşılaştığında, bunların zararsız olduğunu fark etmelidir. Alerjisi olan kişilerde bunlar bağışıklık sistemi tarafından bedeni tehdit eden ve ona saldıran bir dış istilacı olarak algılar. Alerji yaygındır ve bazı tedaviler belirtilerinden kaçınmanıza yardımcı olabilir.
Alerji Belirtileri
Alerji belirtileri çeşitli faktörlerin sonucudur. Bunlar, sahip olduğunuz alerji türünü ve alerjinin ne kadar şiddetli olduğunu içerir. Herhangi bir ilacı, beklenen bir alerjik tepkiden önce alırsanız, bu belirtilerin bir kısmını hala deneyimleyebilirsiniz. Gıda alerjileri Gıda alerjileri şişlik, kurdeşen, mide bulantısı, yorgunluk ve daha fazlasını tetikleyebilir. Bir kişinin bir gıda alerjisi olduğunu fark etmesi biraz zaman alabilir. Yemekten sonra ciddi bir reaksiyonunuz varsa ve nedeninden emin değilseniz, hemen bir tıp uzmanına başvurun. Tepkinizin kesin nedenini bulabilir veya sizi bir uzmana yönlendirebilirler. Süt alerjisi vücudun bağışıklık sistemi tarafından süt ve süt içeren ürünlere yapılan anormal bir tepkidir. Çocuklarda en yaygın gıda alerjilerinden biridir. İnek sütü, süt alerjisinin olağan nedenidir, ancak koyun, keçiler, manda ve diğer memelilerin sütü de bir reaksiyona neden olabilir. Yumurta alerjisi vücudun bağışıklık sistemi hassaslaştıkça ve yumurta akı veya sarısında proteinlere aşırı tepki gösterdiğinde gelişir. Yumurtalar yendiğinde, vücut proteini yabancı bir istilacı olarak görür ve ona karşı savunmak için kimyasallar gönderir. Bu kimyasallar alerji belirtilerine neden olur. Mevsimsel alerjiler Saman nezlesi semptomları bir soğuk algınlığına benzeyebilir. Tıkanıklık, burun akıntısı ve şişmiş gözler belirtileridir. Çoğu zaman, bu belirtilerle evde kendi imkanlarınızla baş edebilirsiniz. Belirtilerden uzun süre kurtulamamışsanız doktorunuza başvurun. Şiddetli alerjiler Şiddetli alerjiler anaflaksiye neden olabilir. Bu, solunum zorluklarına, baş dönmesine ve bilinç kaybına yol açabilen hayatı tehdit eden bir acil durumdur. Olası bir alerjene temas ettikten sonra bu semptomları yaşıyorsanız, derhal tıbbi yardım alın. Herkesin alerjik reaksiyon belirtileri farklıdır. Alerji belirtileri hakkında daha fazla bilgi edinin ve bunlara ne sebep olabilir öğrenin. Deri Alerjisi Kabarıklık, kaşıntı, kızarıklık ve diğer cilt rahatsızlıkları çok yaygın deri alerjisi örnekleridir ve nedenleri kolaylıkla tanımlanamayabilir. Döküntüler, bitkiler (örneğin zehirli sarmaşık), bir ilaca veya yiyeceğe alerjik reaksiyonlar veya bir hastalık (örneğin kızamık veya suçiçeği) dahil birçok şeyden kaynaklanabilir. Alerjiyle ilgili olan egzama ve kurdeşen, en yaygın deri döküntülerindendir. Alerjistlerin tedavi ettiği birçok farklı deri alerjisi reaksiyonu vardır. Egzama Egzama tipik olarak kuru ve hassas bir cilt ile sonuçlanır. Çocukların yüzde 10 ila 20'sini ve yetişkinlerin yüzde 1 ila 3'ünü etkiler. Yaygın egzama belirtileri kuru, kırmızı, tahriş ve kaşıntılı bir cilttir. Bazen, özellikle enfekte olduğunda, cilt, berrak veya sarımsı bir sıvıyı akıtan küçük, sıvı dolu şişliklere sahip olabilir. Egzama zaman içinde gelip geçebilir ve kızarıklıklar çatlayabilir, akıntı yapabilir ve kaşınabilir. Çok kaşıntılıdır ve hafif şiddetten (sadece kuru cilt) çok şiddetli (kırmızı, pullu, kalın, çatlaklı ve sızan cilt) seviyeye kadar değişkenlik gösterebilir. Egzamaya sahip kişilerde sıklıkla ailede alerji vardır. Egzama tedavileri hakkında ve egzama potansiyel nedenlerini tanımlamak hakkında daha fazla bilgi edinin. Kurdeşen Kurdeşen kaşınmaya neden olur. Tipik olarak, kabarıklıklar kırmızımsı görünür ve basıldığında merkezde beyazlaşır. Kontakt Dermatit Kontakt dermatit tipik olarak bir alerjene veya tahrişe maruz kalmadan kaynaklanır. Cildinizdeki kaşıntılı çatlaklar varsa, özellikle de bazı tahriş edici alerjenle temas ettiğinde, kontakt dermatite maruz kalmış olabilirsiniz. Alerjiniz muayene edilebilir ve cilt reaksiyonunuzun nedenini belirlemeye yardımcı olmak için alerji testi yapabilir.
Alerji Neden Olur?
Araştırmacılar, bağışıklık sisteminin normalde zararsız bir yabancı maddenin vücuda girdiğinde neden alerji belirtileri ortaya çıktığından tam olarak emin değiller. Alerjiler genetik bir bileşene sahiptir. Bu, ebeveynlerin onları çocuklarına aktaracağı anlamına gelir. Bununla birlikte, sadece alerjik reaksiyona genel bir yatkınlık genetiktir. Özel alerjiler genetik olarak geçmezler. Örneğin, annenizin kabuklu deniz hayvanlarına alerjisi varsa, bu da sizin de olacağınız anlamına gelmez. Yaygın alerjen türleri şunlardır: Hayvansal ürünler. Bu hayvan deri ve tüyleri, toz akarı atığı ve hamamböceği. İlaçlar. Penisilin ve sülfa ilaçları yaygın tetikleyicidir. Gıdalar. Buğday, fındık, süt, kabuklu deniz ürünleri ve yumurta alerjileri yaygındır. Böcek sokmaları. Bunlar arı, eşek arısı ve sivrisinek içerir. Küf. Küften havalanan sporlar alerjik bir reaksiyonu tetikleyebilir. Bitkiler. Çimen, yabani otlardan ve ağaçlardan elde edilen polenlerin yanı sıra, zehirli sarmaşık ve zehirli meşe gibi bitkilerden elde edilen reçineler, çok yaygın bitki alerjenleridir. Diğer alerjenler. Lateks eldivenler ve prezervatiflerde sıklıkla bulunan lateks ve nikel gibi metaller de yaygın alerjenlerdir. Saman nezlesi olarak da bilinen mevsimsel alerjiler, en yaygın alerjilerden bazılarıdır. Bitkiler tarafından serbest bırakılan polenler neden olur. Kaşınan gözler Sulu gözler Burun akması Öksürme Gıda alerjileri daha yaygın hale geliyor. En yaygın gıda alerjileri ve neden oldukları belirtiler hakkında bilgi edinin.
Alerji Tedavisi
Alerjileri önlemenin en iyi yolu, reaksiyonu tetikleyen her şeyden uzak durmaktır. Bu mümkün değilse, tedavi seçenekleri mevcut. Alerji tedavisi genellikle semptomları kontrol etmek için antihistaminikler gibi ilaçları içerir. İlaç reçeteli veya reçetesiz temin edilebilir. Doktorunuz, alerjilerinizin şiddetine bağlı olarak ilaç tavsiyesinde bulunacaktır. İmmünoterapi Birçok kişi immünoterapiyi tercih ediyor. Bu, vücudun alerjinize alışması için birkaç yıl boyunca birkaç enjeksiyon gerektirir. Başarılı immünoterapi, alerji semptomlarının geri dönmesini engelleyebilir.
Adrenalin
Ciddi, hayatı tehdit eden bir alerjiniz varsa, acil bir adrenalin çekimi yapın. Adrenalin, tıbbi yardım gelene kadar alerjik reaksiyonları karşılar. Bu tedavinin ortak markaları arasında EpiPen ve Twinject bulunur. Bazı alerjik tepkiler tıbbi bir acil durumdur. Alerjik reaksiyon ilk yardımını bilerek bu acil durumlara hazırlanın.
Alerji Testleri
Pek çok dermotoloji laboratuarı alerji testleri gerekleştirebimektedir. Son zamanlarda oldukça yaygın bir hale gelen alerji testleri çeşitli sınıflara ayrılarak yapılmaktadır. Bu testler dünya genelinde oldukça büyük bir piyasaya sahipler ve doğrulukları tartışılmaktadır. Pek çok bilim insanı bu testlerin sonuçlarının doğruluğunu kabul etmemektedir. Deri alerjisi testi, besin alerjisi testi bebeklerde alerji testi, ilaç lerji gibi çeşitli testler mevcuttur. Acil durumlar için alerji testi yapan hastahanelerin listesini not etmekte fayda var.
Sonuç
Alerjiler bağışıklık sisteminin vücuda giren veya temas eden maddelere karşı aşırı tepkileridir. Ok yaygındır ve çoğu durumda hayati risk taşımazlar. Bildiğiniz ciddi bir alerjiniz varsa alerji belirtileri görünmeye başladığında ve acil durumlar için yanınızda mutlaka adrenalin bulundurunuz. Alerjiye neden olabilecek etkenlerden uzak durunuz. Kaynaklar; 1, 2, 3 Read the full article
0 notes
Text
Egzema Bulaşıcı mıdır?
Egzema, derinin yangısı sonucu ortaya çıkan bir cilt sorunudur. Birçok egzema türü içinde en yaygın olanı atopik dermatittir. “Dermatit” sözcüğü derinin yangısı anlamına gelirken, “atopik” sözcüğü çoğunlukla kalıtımsal özellik taşıyan alerji eğilimini ifade eder. Atopik dermatitin kendisine bir alerjinin neden olmamasına rağmen, egzema hastaları başka alerjik durumların (astım veya saman nezlesi gibi) ortaya çıkması bakımından daha yüksek bir riske sahiptirler.
Genelde egzema, derinin kaşıntılı, kızarmış, kuru hatta çatlak bir hale gelmesine neden olur. Egzema vücudun her yerinde ortaya çıkabilir.
Egzema birçok insan için kronik bir sorundur. Egzema en fazla bebekler arasında yaygındır, bebeklerde egzema yetişkinlik döneminden önce ortaya çıkar.
Sebepler
Doktorlar egzemaya neyin neden olduğunu tam olarak bilmezler. Egzemanın en yaygın türü olan atopik dermatit, alerjiye benzer. Ama yetişkinlerden daha çok çocuklarda görülen deri tahrişi alerjik bir reaksiyon değildir.
Günümüzde geçerli olan düşünceye göre, egzema aşağıdaki faktörlerin bir kombinasyonu sonucunda ortaya çıkar:
• Genetik
• Bağışıklık sisteminin normal dışı fonksiyonu
• Çevre
• Cildin daha hassas olmasına neden olabilen etkiler
Egzema bulaşıcı değildir. Siz veya çocuklarınız, egzema taşıyan biriyle temas sonucu egzemaya yakalanmazsınız.
Egzemaya aile içinde çok rastlanır. Bu, egzemanın oluşumundaki genetik etkileri ifade eder.
Egzema, Astım ve Saman nezlesi gibi mevsimsel alerjiler yaşamış veya yaşamakta olan akrabalar ciddi bir risk taşırlar.
Ciddi egzema hastası olan çocukların çoğunluğunda daha sonra astım veya diğer alerjilerin ortaya çıkacağını doktorlar da bilirler.
Annenin çocuk sahibi olduğu yaş. Nedeni tam olarak bilinmiyor; fakat ileri yaşta çocuk sahibi olan annelerin çocukları, genç yaşta çocuk sahibi olan annelerin çocuklarına göre egzema oluşumuna daha meyillidirler.
Çevrenin Etkisi:
• Yüksek sosyal sınıfa ait
• Daha fazla kirliliğe sahip kentsel alanlarda yaşayan
• Daha soğuk iklimlerde yaşayan çocuklar egzema oluşumuna daha yatkındırlar.
Egzema alerjik bir reaksiyon değildir. Yine de, egzema hastası çocukların büyük bir kısmında besin alerjisi de vardır. Bu; egzema taşıyan çocuklarda, süt ürünleri, yumurta, kabuklu yemişler gibi belirli yiyeceklerin ve yaygın besin alerjisini tetikleyen yiyeceklerin, egzemaya neden olduğu veya egzemayı arttırdığı anlamına gelmez. Çocuğunuzun diyetinden belirli besinleri çıkarmadan önce, bunun, çocuğunuzun besin ihtiyaçlarını olumsuz olarak etkilemeyeceğinden emin olmak için sağlık danışmanınızla konuşun.
Egzemada Tetikleyicilerin Rolü
Bir tetikleyici egzemaya neden olan faktör değildir. Ancak egzemanın alevlenmesine veya alevlenmişse daha da artmasına neden olabilir.
En yaygın tetikleyiciler cildi tahriş eden maddelerdir. Örneğin, ciltle temas eden yün veya insan yapımı iplikler, egzema taşıyan birçok insanda egzemanın alevlenmesini tetikleyebilir.
Cildi tahriş edebilen diğer maddelere örnekler şunlardır:
• Sabunlar ve temizleyiciler
• Parfüm
• Makyaj
• Toz ve kum
• Klor
• Çözücüler
• Çevredeki cildi tahriş edici maddeler
• Sigara dumanı
Egzemanın alevlenmesi, bağışıklık sistemini etkileyen belirli durumlar tarafından da tetiklenebilir. Örneğin, bu alevlenmeyi tetikleyen veya artıran faktörler şunlardır:
• Soğuk veya grip
• Bakteriyel enfeksiyon
• Küf, polen veya evcil hayvan tüyü gibi maddelere karşı oluşan alerjik reaksiyonlar
Aynı zamanda stres de potansiyel bir tetikleyici olarak tanımlanmıştır.
Cildin kurumasına veya bir şekilde daha hassas hale gelmesine neden olan aktiviteler ve çevresel şartlar da egzemada alevlenmeleri tetikleyebilir. Bazı örnekler şöyledir:
• Uzun süre suyla temas etme
• Çok sıcak veya çok soğuk
• Terlemek ve sonra bu terin soğuması
• Çok sıcak suyla veya çok uzun süreli duş almak
• Banyodan sonra cilt yağı kullanmamak
• Kış mevsimindeki düşük nem oranı
• Yıl boyunca kurak olan iklimlerde yaşama
Kaynak: hemensaglik.com
0 notes