#kapitalist
Explore tagged Tumblr posts
onderkaracay · 9 months ago
Text
Tumblr media
4 notes · View notes
keremcatak · 10 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media
Ben senin kapitalist piyasa koşullarına teslim olmana üzülürüm Leyla, “böyle gelmiş böyle gider” demene üzülürüm, emek hırsızlığı ile servetine servet katanlara tav olmana üzülürüm… Ben senin haksızlıklar karşısında kozmetik tutkuna üzülürüm Leyla, alnı secdeden kalkmayan adamların döktüğü kana ortak olmana üzülürüm, ekran karşısında her dizide başrol konforuna üzülürüm… Ben senin cinayetleri kategorize etmene üzülürüm Leyla, gökyüzünün ötekisi yok ki Leyla, acının ötekisi olsun, Çocuk Gazze’de de çocuktur, Cizre’de de Leyla… Ben senin kendi zalimini kendi elinle seçmene üzülürüm Leyla, kanlı elleri tutanları kendinden olunca aklamana üzülürüm, toprağa savaş eken beyazların ülkesine tutkuna üzülürüm… Ben senin çok katlı beton aşkına üzülürüm Leyla, taşın bir hafızası olduğunu, toprağın kokusunu, çayır çimeni unutmana üzülürüm, asfalta ekmek banma çabana üzülürüm… Ben senin çocuklara dört duvar arasında bulut çizdirmene üzülürüm Leyla, Başını kaldırıp gökyüzüne bakabilecekken hep tavan görmene üzülürüm, Güneş’in batışını bir Nemrut akşamına tehir etmene üzülürüm… Ben senin beni anlayıp da yine de barkodların tanrısına teslim olmana üzülürüm Leyla, Hılfül füdul okuyup Washington’la, Tel-aviv’le, Brüksel’le, Kopenhag’la, Cenevre’yle sözleşmene üzülürüm, bombardıman uçaklarına ev sahipliği yapmana üzülürüm.. Ben senin beni anlayıp da baraj hesabı yapmana üzülürüm Leyla, küçücük bir çocuk bile matematik bilir de yine de annesini sever, hakikati yüzdelik dilimlerde aramana üzülürüm… Ben senin, “dünyayı güzellik kurtaracak” sözünü duyduğunda ayna karşısına geçmene üzülürüm Leyla, güzellik kalptedir, güzellik yeni bir dünya için sarfedilen emektedir… Tüm kalbimle sana diyorum ki, “dünyayı güzellik kurtaracak, bir insanı sevmekle başlayacak her şey” Leyla…
4 notes · View notes
technokopp · 1 year ago
Text
Tumblr media
Dass Monopoly ein altes Spiel ist, erkennt man daran, dass es eine Vermögenssteuer gibt und Spekulanten bzw. Reiche ins Gefängnis kommen können.
In frühen Versionen gab es sogar Ereigniskarten mit Armen- und Schulsteuern. Diese wurden jedoch der heutigen Zeit angepasst und somit abgeschafft.
1 note · View note
pateralba · 1 year ago
Text
Tumblr media
İLKEL KAPİTALİZM
Merkantilizm, feodalizmin bağrından koptu. Merkantilizm, bir çeşit ilkel kapitalist teoridir. Merkant, burjuva sözcüğünden türemiştir. Kendine kapitalist sistemin hemen öncesinde uygulama alanı buldu. Merkantilizm, feodalizmin çökerek, monarşist devletlerin kurulduğu ve ticaret kapitalizminin geliştiği süreçte ortaya çıktı. Merkantilizmin temelinde ulus devletin ortaya çıkması, uluslar arası ticaretin gelişmesi ve ticaret sermayesinin güç kazanması vardır. Merkantilistler, ulusal ekonomik gücün en yüksek seviyeye çıkması için ekonomiye müdahaleyi savundular. Merkantilizm, paraya ve dış ticarete büyük önem verir. Altın ve gümüş paranın, tek ekonomik güç kaynağı olduğunu kabul eder. Bireyin değil devletin yararı ön plandadır. Çünkü devlet bireylerin topluluğundan başka bir şey değildir. Ekonomik güç peşinde koşmak en yüce amaç olunca, yetkiler de buna göre belirlendi. Bunun için ekonomik olarak güçlenmenin koşulları araştırıldı. Devletler gözetiminde talanlar ve korsanlıklar yapıldı. Din tarafından da ekonomik olarak iyi durumda olmak yüceltildiği için devletin ve toplumun amaçları bu yönde gelişti. Bu düşünceye göre para, altın ve gümüşün varlığına dayandığından devlet; elindeki altın ve gümüş miktarına göre gücünü belirler. Asıl önemli olan dış ticaretten elde edilen faiz fonlardır. Çünkü ülkenin maden miktarının arttırılabilmesi ülke içinde değerli maden üretilmediği sürece ancak dış ticaret yoluyla mümkündür. Bu da dış ticarete önem vererek, yurt içine daha fazla altın ve gümüş girmesini teşvik ederek sağlanır. Merkantilizme göre dünyada sabit bir ekonomi vardır ve biri ekonomik olarak güçlüyken diğeri zayıf olmalıdır. Ülkenin ekonomik olarak gücünün artması da ithalatın yasaklanarak ihracatın arttırılması ile mümkündür. Feodalizm sınıfları burjuvaların yönetimine bırakırken, merkantilizm yönetimin devlete verilmesini sağladı. Merkantilizm, hedeflerine ulaşmak için devletin ekonomiye müdahalesini normal gördü. İçe karşı müdahaleci ve sanayileşmeci, dışa karşı ise korumacı bir ekonomi politikası izledi. Ayrıca koloni sahibi olmak ve kolonileri diğer ülkelerin rekabetine kapatmak çok önemlidir. Çünkü bu koloniler ucuz ham madde kaynağıdır ve bu ham maddelerden üretilen pahalı maddenin pazarıdır. Merkantilizm, ilkel kapitalizmin rekabet yasası gereği, ulusalcı bir görüşe sahip olmakla birlikte merkeziyetçi bir yayılma politikasını da savundu. Devletler ekonomik açıdan ulusçudur ve bu da dış ticarette koruma ilkesini benimsetir. Burjuvalığın teşvik edilmesi, insan ve para bolluğu, sanayinin ve ihracatın gelişmesi, devletin koruyucu rolü oldukça öne çıkmıştır. Ayrıca merkantilistler, ülkelerinin nüfuslarının artmasından yanadır. Çünkü insan bolluğu emek bulmayı rahatlatacaktır ve düşük ücrete yol açacaktır. Büyük ordulara sahip olmayı sağladığı ise ayrı bir konudur. Kalabalık nüfus, iş gücünü artırır ve maliyeti düşürür, bu da ihracatta avantaj sağlar. Bu açıkça sömürecek emek için, emekçi aramaktır.
Temelde merkantilizm, düşük ücret politikasına dayanıyor. Emekçi, emeğinin karşılığını kesinlikle alamıyor. Ücret yükselmesinin emek verme sürecini arttıracağı, düşük ücretlerin ise emekçiyi çalışmak zorunda bırakacağı düşünülüyor. Ayrıca ücretlerin yükselmemesi için bir yandan nüfusun fazla olması isteniyor, diğer yandan ürün fiyatlarının bolluk yıllarında da yüksek olması isteniyor. Ticaret kapitalizminin hacmi büyüdükçe ve ticaret burjuvazisinin planları öne çıktıkça merkantilistlerin bu görüşleri de belirginleşti. 16.yy sonlarında, yaklaşık 100 senede merkantilist ülkeler arttı. Sürekli dış ticaret fazlası vermeye çalışan ülkeler, diğer ülkelerin ekonomik olarak zayıflamasına sebep oldu. Ekonomik olarak zayıf ülkelerde üretilen malları satın alacak para kalmadı. Çünkü ekonomik olarak güçlü ülkeler satış karşılığında yalnızca altın ve gümüş alıyordu ve ham madde ithalatı da yasaktı. Bu da ekonomik olarak zayıf ülkelerde talebi arttırdı. Ayrıca ekonomik olarak güçlü ülkelerde aşırı maden oluşu madenlerin değerini azalttı ve ülkelerde enflasyona sebep oldu. Bu süreçte sermaye grupları aralarında çekişiyordu ve bu durum feodallerle köylülerin yan yana gelmesine neden oluyordu. Bu süreçten itibaren politik ekonomi de sınıf iktidarına giden bir araç olmaya başladı. Burjuvazinin birikim silahı olarak bilimselleşti ve kapitalizmin yapılanmasına yol açtı. Çekişme, merkantilizm karşısında durumu burjuvazi öncesi burjuva bakış ile analiz eden fizyokrasinin ön görüsünü destekledi. Merkantilizmin dünya egemenliği 19.yy başlarında liberal teorilerin güçlenmesine kadar sürdü. Bu süreçten sonra güç kaybetti ve yerini serbest piyasa ekonomisine dayalı liberalizme bıraktı. Sanayi devrimi ile pazar arayışları merkantilizmin yok olmasına neden oldu.
Ekonominin işleyişinde doğal bir düzen olduğunu savunan, devletin ekonomiye müdahale etmemesini isteyen, gücün tek kaynağını tarım olarak gören fizyokrasi, altınla, parayla veya sanayiyle uğraşmaz. Mantığı çok basittir. Güç insandan gelir, insan topraktan beslenir. İnsan sayısı ve toprak miktarı ne kadar fazlaysa bir ülke o kadar güçlüdür. Fizyokratlara göre üretimde tek verimli alan tarımdır. Tarım tüketilenden daha fazla üretime yol açar. Oluşan bu fazlalık net üründür. Ticaret ve sanayi ise kısırdır, çünkü net ürün oluşturmaz. Fizyokratlara göre gelir dağılımı açısından toplum üç sınıfa ayrılır. Verimli sınıf (çiftçiler), toprak sahipleri, kısır sınıf (sanayici ve burjuvalar). Sınıflar arası gelir dağılımı şöyledir: Çiftçiler, topraktan sağladıkları net ürünü toprak sahiplerine kira olarak verirler. Toprak sahipleri, toprağın işletilmesinin bedeli olan bu net ürünü alırlar. Kısır sınıf ise ham maddeyi işlenmiş maddeye dönüştürmek için imalathane ve işçiye ihtiyaç duyar. Bu yüzden bu sınıfın elde ettiği net gelir, diğer iki sınıfa dönmek zorundadır. Fizyokrasiye göre denge bu şekildedir. Verimli alan tarım olduğu için vergi de tarımdan alınmalıdır. İhracat, tarıma dayanmalıdır. Sermaye yalnızca tarımsal yatırımlarda kullanılmalıdır. Fizyokratlara göre ekonomi kutsal bir düzendedir. Üreticiler ve tüketiciler kendi çıkarlarına göre hareket etme hakkına sahiptir. Özel mülkiyet ve serbest girişim ilkelerine dayanan bu düzende ekonomi kendi kendine işler. Doğal kaynakların ülkeler arasında farklı dağılımı, bu ülkelerin birbirleriyle alışverişini kutsal bir duruma getirmiştir. Bu farklılık nedeniyle fizyokratlar "uluslararası dayanışma" içinde başka ülkelerin yoksulluğuna karşı çıktılar. Yani fizyokrasinin dayanışmayı kutsallaştıran teolojik bir yapısı vardır. Fakat fizyokratlara göre ilkel kapitalizmde, temelde yapılacak tek değişiklik, devlet müdahalesinden kurtulmaktır. Fizyokratlar teorilerini hazırlarken ekonomiler tamamen tarımcıydı, merkantilistler ise ticari kapitalizmin etkisiyle devletçi oldular. Fizyokrasi kendine etkin alan bulamasa da ekonomik hayatta serbestlikten yana olduğu için ekonomik liberalizmin kurucusu sayılabilir. Temel farkı özetlemek gerekirse, merkantiliste göre değerin yaratıcısı ticaret, fizyokrata göre topraktır.
0 notes
dcdreamblog · 2 months ago
Note
In your opinion are there any “villains” who were only considered villains because of politics(USSR, etc), or any “heroes” only considered heroes for the same reason?
I'm going to say no, if only because the superhero community in itself wouldn't allow that. Let's take your biggest example, the USSR and other communist countries during the Cold War.
While there are some who are seen more as villains (The People's Heroes, The Blue Trinity) this was because they were used more as military assets for violent altercations with American super teams like The Outsiders or The Flash.
Stepping outside of that we have...
Red Star, who is a long time member of and ally to the Teen Titans in good standing
Red Trinity, allies of The Flash Family. (Incidentally, they changed their name shortly into their careers and are now best known for running the lovingly named delivery service "Kapitalist Kouriers" if you need something delivered NOW)
Tumblr media
Soyuz, a team of teenage superheroes who during the late Soviet Era and even into the modern day are most well known for their constant battles with the corrupt parts of the Russian government (read, all of it)
Tumblr media
And last but not least, those of you living in former Soviet territory are screaming at me from Warsaw to Vladivostok the second this topic came up.
The only
The Beloved
The Rocket Red Brigade!
Tumblr media
(Art from a recruitment poster of the Brigade, mid 80s)
Originally active in the mid to late 80s and still often seen throughout all former Soviet territory, the Rocket Reds are adored the world over but especially in the nations where they operate. While their iconography has updated substantially in the past 30 odd years (removing the hammer and sickle and the CCCP across their helmets) the Reds are still seen as the be all, end all of superheroism in Eastern Europe and Central Asia even when relations to Russia itself have become...frosty to say the least.
They are, and have been basically since inception, a partnered organization of the Justice League and Global Guardians. One of their number, Gavril Ivanovich served with distinction in the Justice League International where he is still concerned the beating heart of that line up.
Soviet heroes, when they acted heroic, with the intention to protect the innocent, to stand against those who would cause harm are treated like heroes because "American" or "Western" heroes are not beholden to the geopolitical bugbears of their home nations. They're vigilantes for the most part.
The example that the Rocket Reds provide is unassailable. Because they're superheroes, and anyone who has seen them operate knows it.
20 notes · View notes
annichaos95 · 8 months ago
Text
Joel - Businessmacher- Lucas !
Als wäre der Song für ihn geschrieben.
Song: Raum27 - Marktwert
39 notes · View notes
unscharf-an-den-raendern · 2 years ago
Text
10 notes · View notes
trzpiotka · 2 years ago
Note
Co robisz na bazarze
sprzedaję papierosy
10 notes · View notes
onlylonelylatino · 2 years ago
Text
Tumblr media
The Kapitalist Kouriers by Mike Parobeck
2 notes · View notes
zerihcom · 10 days ago
Text
UCM Kararı, Kapitalist Soykırımı Örter mi?2
4 minutes İbrahim Er Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Gazze’de işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan dolayı Yahudi varlığı Başbakanı Binyamin Netanyahu ile eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı. Yahudi varlığının katliamlarına başından beri karşı olan bütün zümrelerde bu karar memnuniyetle karşılandı. Karara ilişkin UCM’den yapılan yazılı açıklamada;…
0 notes
dipnotski · 4 months ago
Text
Jules Boykoff – Olimpiyata Hayırcılar (2024)
‘Olimpiyata Hayırcılar’, Olimpiyat karşıtı aktivizmin küresel yükselişiyle Olimpiyat Oyunlarına ev sahipliği yapmanın azalan popülaritesinin kesişimini araştırıyor. Olimpiyatlar bir zamanlar göz alıcı bir refah, turizm ve istihdamda artış efsaneleriyle pohpohlanıyordu ama son yıllarda bu “güvenceler”in foyası meydana çıktı. Olimpiyatların yerinden edilme, genişletilmiş polislik faaliyeti ve…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
onderkaracay · 5 months ago
Text
🎯 Kapitalizmin Çürümeyen Bir Tarafı Kalmadı 🎯
0 notes
billlaotian · 7 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
0 notes
hazanla · 9 days ago
Text
Tumblr media
Gün gelir...
İç oğlanlar padişah olur...
Hırsızlar zengin...
Metresler eş...
Eşekler adam olur...
Odundan kapı, taştan saray olur...
Gün gelir...
Kezbanlar destan...
Onları destan yapanlar mestan olur...
Gün gelir...
Hadsizlik özgüven...
Saygı yalan...
Sevgi ise dolan olur....
Gün gelir...
Çivisi çıkar dünyanın...
Konuşamayanlar hatip...
Şifa veremeyenler tabip...
Yazamayanlar kâtip olur...
Ama yine öyle bir gün gelir ki...
işler ters döner
Verenler alır, gidenler uslanır, dönenler yalvarır...
Merdiveni koşarak çıkanların gün gelir ayağı takılır...
Sevgisini vermeyen gün gelir kimsesiz kalır...
Aldatan, bir gün sadakat için...
Çalan, bir gün adalet için...
Döven, bir gün şefkat için yalvarır...
‘Piyon’ deyip geçme, gün gelir şâh olur....
Şâha da fazla güvenme…
Gün gelir mat olur.
Gün gelir koministler kapitalist,
Mücahitler müteahhit olur...
Gün gelir, yalancılar dürüstlük,
Ahlaksızlar,ahlâk,
Hak yiyenler adalet,
Zalimler merhamet dersi veren Hoca olur...
İnsan yaratıcısına bile nankör iken
Sana vefalı mı olur?
Oluruna bırak her şeyi bak neler neler olur...
Bahar biter kış olur.
Gün biter gece olur.
Söz biter sükût olur.
Zenginlerde metelik,
Güzellerde cemâl,
Güçlülerde kuvvet kalmaz olur...
Hayaller kaybolur...
Ümitler yok olur...
Hayat bazen
Boş olur, saçma olur,
Çekilmez olur, yalan olur...
Gün gelir ki sen bakmazken herşey hallolur...
Ve
Öyle bir gün gelir ki:
Hayat biter son olur...
Gün artık gelmez olur...
Alıntı
69 notes · View notes
sunnyscript · 1 year ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Out of context panels i found very funny
8 notes · View notes
hisboslugu · 2 months ago
Text
tanrı'nın bu dünyaya attığı en cesur kazığım. uçurum çiçeklerini severim, kapitalist gelir bana kırmızı güller. orkideler orospulara armağan edilmeli ve intihar edenlerin mezarı başında ceket iliklenmeli.
45 notes · View notes