#kapitalist
Explore tagged Tumblr posts
Text
#önderkaraçay#mobbingbank#önder karaçay#mobbing bank#insan#atatürk#devrim#mahşer tufanı#zulüm#türk fırtınası#kapitalist#kodamanlar#basın#medya#gazete#televizyon#özgürlük#satın alma
4 notes
·
View notes
Text
Ben senin kapitalist piyasa koşullarına teslim olmana üzülürüm Leyla, “böyle gelmiş böyle gider” demene üzülürüm, emek hırsızlığı ile servetine servet katanlara tav olmana üzülürüm… Ben senin haksızlıklar karşısında kozmetik tutkuna üzülürüm Leyla, alnı secdeden kalkmayan adamların döktüğü kana ortak olmana üzülürüm, ekran karşısında her dizide başrol konforuna üzülürüm… Ben senin cinayetleri kategorize etmene üzülürüm Leyla, gökyüzünün ötekisi yok ki Leyla, acının ötekisi olsun, Çocuk Gazze’de de çocuktur, Cizre’de de Leyla… Ben senin kendi zalimini kendi elinle seçmene üzülürüm Leyla, kanlı elleri tutanları kendinden olunca aklamana üzülürüm, toprağa savaş eken beyazların ülkesine tutkuna üzülürüm… Ben senin çok katlı beton aşkına üzülürüm Leyla, taşın bir hafızası olduğunu, toprağın kokusunu, çayır çimeni unutmana üzülürüm, asfalta ekmek banma çabana üzülürüm… Ben senin çocuklara dört duvar arasında bulut çizdirmene üzülürüm Leyla, Başını kaldırıp gökyüzüne bakabilecekken hep tavan görmene üzülürüm, Güneş’in batışını bir Nemrut akşamına tehir etmene üzülürüm… Ben senin beni anlayıp da yine de barkodların tanrısına teslim olmana üzülürüm Leyla, Hılfül füdul okuyup Washington’la, Tel-aviv’le, Brüksel’le, Kopenhag’la, Cenevre’yle sözleşmene üzülürüm, bombardıman uçaklarına ev sahipliği yapmana üzülürüm.. Ben senin beni anlayıp da baraj hesabı yapmana üzülürüm Leyla, küçücük bir çocuk bile matematik bilir de yine de annesini sever, hakikati yüzdelik dilimlerde aramana üzülürüm… Ben senin, “dünyayı güzellik kurtaracak” sözünü duyduğunda ayna karşısına geçmene üzülürüm Leyla, güzellik kalptedir, güzellik yeni bir dünya için sarfedilen emektedir… Tüm kalbimle sana diyorum ki, “dünyayı güzellik kurtaracak, bir insanı sevmekle başlayacak her şey” Leyla…
4 notes
·
View notes
Text
Dass Monopoly ein altes Spiel ist, erkennt man daran, dass es eine Vermögenssteuer gibt und Spekulanten bzw. Reiche ins Gefängnis kommen können.
In frühen Versionen gab es sogar Ereigniskarten mit Armen- und Schulsteuern. Diese wurden jedoch der heutigen Zeit angepasst und somit abgeschafft.
#Kapitalismus#Antikapitalismus#Kapitalist#Antikapitalist#Monopoly#Monopoly Spiel#Monopoly Brettspiel#Schere zwischen Arm und Reich#Vermögenssteuer#Reichensteuer#Armut#Steuern#Technokopp
1 note
·
View note
Text
İLKEL KAPİTALİZM
Merkantilizm, feodalizmin bağrından koptu. Merkantilizm, bir çeşit ilkel kapitalist teoridir. Merkant, burjuva sözcüğünden türemiştir. Kendine kapitalist sistemin hemen öncesinde uygulama alanı buldu. Merkantilizm, feodalizmin çökerek, monarşist devletlerin kurulduğu ve ticaret kapitalizminin geliştiği süreçte ortaya çıktı. Merkantilizmin temelinde ulus devletin ortaya çıkması, uluslar arası ticaretin gelişmesi ve ticaret sermayesinin güç kazanması vardır. Merkantilistler, ulusal ekonomik gücün en yüksek seviyeye çıkması için ekonomiye müdahaleyi savundular. Merkantilizm, paraya ve dış ticarete büyük önem verir. Altın ve gümüş paranın, tek ekonomik güç kaynağı olduğunu kabul eder. Bireyin değil devletin yararı ön plandadır. Çünkü devlet bireylerin topluluğundan başka bir şey değildir. Ekonomik güç peşinde koşmak en yüce amaç olunca, yetkiler de buna göre belirlendi. Bunun için ekonomik olarak güçlenmenin koşulları araştırıldı. Devletler gözetiminde talanlar ve korsanlıklar yapıldı. Din tarafından da ekonomik olarak iyi durumda olmak yüceltildiği için devletin ve toplumun amaçları bu yönde gelişti. Bu düşünceye göre para, altın ve gümüşün varlığına dayandığından devlet; elindeki altın ve gümüş miktarına göre gücünü belirler. Asıl önemli olan dış ticaretten elde edilen faiz fonlardır. Çünkü ülkenin maden miktarının arttırılabilmesi ülke içinde değerli maden üretilmediği sürece ancak dış ticaret yoluyla mümkündür. Bu da dış ticarete önem vererek, yurt içine daha fazla altın ve gümüş girmesini teşvik ederek sağlanır. Merkantilizme göre dünyada sabit bir ekonomi vardır ve biri ekonomik olarak güçlüyken diğeri zayıf olmalıdır. Ülkenin ekonomik olarak gücünün artması da ithalatın yasaklanarak ihracatın arttırılması ile mümkündür. Feodalizm sınıfları burjuvaların yönetimine bırakırken, merkantilizm yönetimin devlete verilmesini sağladı. Merkantilizm, hedeflerine ulaşmak için devletin ekonomiye müdahalesini normal gördü. İçe karşı müdahaleci ve sanayileşmeci, dışa karşı ise korumacı bir ekonomi politikası izledi. Ayrıca koloni sahibi olmak ve kolonileri diğer ülkelerin rekabetine kapatmak çok önemlidir. Çünkü bu koloniler ucuz ham madde kaynağıdır ve bu ham maddelerden üretilen pahalı maddenin pazarıdır. Merkantilizm, ilkel kapitalizmin rekabet yasası gereği, ulusalcı bir görüşe sahip olmakla birlikte merkeziyetçi bir yayılma politikasını da savundu. Devletler ekonomik açıdan ulusçudur ve bu da dış ticarette koruma ilkesini benimsetir. Burjuvalığın teşvik edilmesi, insan ve para bolluğu, sanayinin ve ihracatın gelişmesi, devletin koruyucu rolü oldukça öne çıkmıştır. Ayrıca merkantilistler, ülkelerinin nüfuslarının artmasından yanadır. Çünkü insan bolluğu emek bulmayı rahatlatacaktır ve düşük ücrete yol açacaktır. Büyük ordulara sahip olmayı sağladığı ise ayrı bir konudur. Kalabalık nüfus, iş gücünü artırır ve maliyeti düşürür, bu da ihracatta avantaj sağlar. Bu açıkça sömürecek emek için, emekçi aramaktır.
Temelde merkantilizm, düşük ücret politikasına dayanıyor. Emekçi, emeğinin karşılığını kesinlikle alamıyor. Ücret yükselmesinin emek verme sürecini arttıracağı, düşük ücretlerin ise emekçiyi çalışmak zorunda bırakacağı düşünülüyor. Ayrıca ücretlerin yükselmemesi için bir yandan nüfusun fazla olması isteniyor, diğer yandan ürün fiyatlarının bolluk yıllarında da yüksek olması isteniyor. Ticaret kapitalizminin hacmi büyüdükçe ve ticaret burjuvazisinin planları öne çıktıkça merkantilistlerin bu görüşleri de belirginleşti. 16.yy sonlarında, yaklaşık 100 senede merkantilist ülkeler arttı. Sürekli dış ticaret fazlası vermeye çalışan ülkeler, diğer ülkelerin ekonomik olarak zayıflamasına sebep oldu. Ekonomik olarak zayıf ülkelerde üretilen malları satın alacak para kalmadı. Çünkü ekonomik olarak güçlü ülkeler satış karşılığında yalnızca altın ve gümüş alıyordu ve ham madde ithalatı da yasaktı. Bu da ekonomik olarak zayıf ülkelerde talebi arttırdı. Ayrıca ekonomik olarak güçlü ülkelerde aşırı maden oluşu madenlerin değerini azalttı ve ülkelerde enflasyona sebep oldu. Bu süreçte sermaye grupları aralarında çekişiyordu ve bu durum feodallerle köylülerin yan yana gelmesine neden oluyordu. Bu süreçten itibaren politik ekonomi de sınıf iktidarına giden bir araç olmaya başladı. Burjuvazinin birikim silahı olarak bilimselleşti ve kapitalizmin yapılanmasına yol açtı. Çekişme, merkantilizm karşısında durumu burjuvazi öncesi burjuva bakış ile analiz eden fizyokrasinin ön görüsünü destekledi. Merkantilizmin dünya egemenliği 19.yy başlarında liberal teorilerin güçlenmesine kadar sürdü. Bu süreçten sonra güç kaybetti ve yerini serbest piyasa ekonomisine dayalı liberalizme bıraktı. Sanayi devrimi ile pazar arayışları merkantilizmin yok olmasına neden oldu.
Ekonominin işleyişinde doğal bir düzen olduğunu savunan, devletin ekonomiye müdahale etmemesini isteyen, gücün tek kaynağını tarım olarak gören fizyokrasi, altınla, parayla veya sanayiyle uğraşmaz. Mantığı çok basittir. Güç insandan gelir, insan topraktan beslenir. İnsan sayısı ve toprak miktarı ne kadar fazlaysa bir ülke o kadar güçlüdür. Fizyokratlara göre üretimde tek verimli alan tarımdır. Tarım tüketilenden daha fazla üretime yol açar. Oluşan bu fazlalık net üründür. Ticaret ve sanayi ise kısırdır, çünkü net ürün oluşturmaz. Fizyokratlara göre gelir dağılımı açısından toplum üç sınıfa ayrılır. Verimli sınıf (çiftçiler), toprak sahipleri, kısır sınıf (sanayici ve burjuvalar). Sınıflar arası gelir dağılımı şöyledir: Çiftçiler, topraktan sağladıkları net ürünü toprak sahiplerine kira olarak verirler. Toprak sahipleri, toprağın işletilmesinin bedeli olan bu net ürünü alırlar. Kısır sınıf ise ham maddeyi işlenmiş maddeye dönüştürmek için imalathane ve işçiye ihtiyaç duyar. Bu yüzden bu sınıfın elde ettiği net gelir, diğer iki sınıfa dönmek zorundadır. Fizyokrasiye göre denge bu şekildedir. Verimli alan tarım olduğu için vergi de tarımdan alınmalıdır. İhracat, tarıma dayanmalıdır. Sermaye yalnızca tarımsal yatırımlarda kullanılmalıdır. Fizyokratlara göre ekonomi kutsal bir düzendedir. Üreticiler ve tüketiciler kendi çıkarlarına göre hareket etme hakkına sahiptir. Özel mülkiyet ve serbest girişim ilkelerine dayanan bu düzende ekonomi kendi kendine işler. Doğal kaynakların ülkeler arasında farklı dağılımı, bu ülkelerin birbirleriyle alışverişini kutsal bir duruma getirmiştir. Bu farklılık nedeniyle fizyokratlar "uluslararası dayanışma" içinde başka ülkelerin yoksulluğuna karşı çıktılar. Yani fizyokrasinin dayanışmayı kutsallaştıran teolojik bir yapısı vardır. Fakat fizyokratlara göre ilkel kapitalizmde, temelde yapılacak tek değişiklik, devlet müdahalesinden kurtulmaktır. Fizyokratlar teorilerini hazırlarken ekonomiler tamamen tarımcıydı, merkantilistler ise ticari kapitalizmin etkisiyle devletçi oldular. Fizyokrasi kendine etkin alan bulamasa da ekonomik hayatta serbestlikten yana olduğu için ekonomik liberalizmin kurucusu sayılabilir. Temel farkı özetlemek gerekirse, merkantiliste göre değerin yaratıcısı ticaret, fizyokrata göre topraktır.
#fizyokrasi#fizyokrat#ilkel kapitalizm#merkant#merkantalizm#kapitalizm#kapitalist#physiocracy#physiocrat#primitive capitalism#capitalism#mercant#mercantilism
0 notes
Note
In your opinion are there any “villains” who were only considered villains because of politics(USSR, etc), or any “heroes” only considered heroes for the same reason?
I'm going to say no, if only because the superhero community in itself wouldn't allow that. Let's take your biggest example, the USSR and other communist countries during the Cold War.
While there are some who are seen more as villains (The People's Heroes, The Blue Trinity) this was because they were used more as military assets for violent altercations with American super teams like The Outsiders or The Flash.
Stepping outside of that we have...
Red Star, who is a long time member of and ally to the Teen Titans in good standing
Red Trinity, allies of The Flash Family. (Incidentally, they changed their name shortly into their careers and are now best known for running the lovingly named delivery service "Kapitalist Kouriers" if you need something delivered NOW)
Soyuz, a team of teenage superheroes who during the late Soviet Era and even into the modern day are most well known for their constant battles with the corrupt parts of the Russian government (read, all of it)
And last but not least, those of you living in former Soviet territory are screaming at me from Warsaw to Vladivostok the second this topic came up.
The only
The Beloved
The Rocket Red Brigade!
(Art from a recruitment poster of the Brigade, mid 80s)
Originally active in the mid to late 80s and still often seen throughout all former Soviet territory, the Rocket Reds are adored the world over but especially in the nations where they operate. While their iconography has updated substantially in the past 30 odd years (removing the hammer and sickle and the CCCP across their helmets) the Reds are still seen as the be all, end all of superheroism in Eastern Europe and Central Asia even when relations to Russia itself have become...frosty to say the least.
They are, and have been basically since inception, a partnered organization of the Justice League and Global Guardians. One of their number, Gavril Ivanovich served with distinction in the Justice League International where he is still concerned the beating heart of that line up.
Soviet heroes, when they acted heroic, with the intention to protect the innocent, to stand against those who would cause harm are treated like heroes because "American" or "Western" heroes are not beholden to the geopolitical bugbears of their home nations. They're vigilantes for the most part.
The example that the Rocket Reds provide is unassailable. Because they're superheroes, and anyone who has seen them operate knows it.
#dc#dcu#dc comics#dc universe#superhero#comics#red trinity#kapitalist kouriers#soyuz#rocket red#rocket red brigade#gavril ivanovich#unreality#unreality blog#tw unreality#ask blog#ask game#asks open#please interact
19 notes
·
View notes
Text
Joel - Businessmacher- Lucas !
Als wäre der Song für ihn geschrieben.
Song: Raum27 - Marktwert
#schloss einstein#Joel Lucas#der einzige Kapitalist der akzeptiert wird#businessmacher#raum27#Marktwert
39 notes
·
View notes
Text
10 notes
·
View notes
Note
Co robisz na bazarze
sprzedaję papierosy
#nekhtn hat er gefirt a vegele mit mist. haynt iz er gevorden a kapitalist!#wczoraj ciągnął wózek ze śmieciami dzisiaj został kapitalistą - fragment In Ale Gasn/Daloy Politsey#czyli jidyszowej piosenki z przekazem “jebać policję”#z czasów rewolucji 1905#ask
10 notes
·
View notes
Text
The Kapitalist Kouriers by Mike Parobeck
2 notes
·
View notes
Text
Öğretmenler gününe dair bir kelime daha edenin postuna tükürücem böyle pü diye
#bugünün öğretmenler günü olduğunu arkadaşlarıma gelen çiçek ve hediyelerden öğrendim 👍#hayır yani bu kadar içerlemezdim de ne bu herkesinki nisbet yapar gibi kutlanmış aaa#noldu hani anneler günü öğretmenler günü kapitalist sistemin oyunuydu noldu#:’(
3 notes
·
View notes
Text
Jules Boykoff – Olimpiyata Hayırcılar (2024)
‘Olimpiyata Hayırcılar’, Olimpiyat karşıtı aktivizmin küresel yükselişiyle Olimpiyat Oyunlarına ev sahipliği yapmanın azalan popülaritesinin kesişimini araştırıyor. Olimpiyatlar bir zamanlar göz alıcı bir refah, turizm ve istihdamda artış efsaneleriyle pohpohlanıyordu ama son yıllarda bu “güvenceler”in foyası meydana çıktı. Olimpiyatların yerinden edilme, genişletilmiş polislik faaliyeti ve…
View On WordPress
#Jules Boykoff#Kapitalist Mega Sporlara Karşı Mücadele#Kor Kitap#Mithat Fabian Sözmen#Olimpiyata Hayırcılar#Olimpiyatlar
0 notes
Text
🎯 Kapitalizmin Çürümeyen Bir Tarafı Kalmadı 🎯
#önderkaraçay#mobbingbank#önder karaçay#mobbing bank#insan#atatürk#devrim#mahşer tufanı#zulüm#türk fırtınası#kapitalist çürüme
0 notes
Text
Yaşadığım müddetçe, ayırım gözetmeksizin, adaletle nasıl güzellikler yapabilir ve daha iyiyi nasıl sunabilirim?
İNŞALLAH böylesi bir arayış ile yaşayıp, ölürsem; İşte o zaman kurtuluşa erenlerden olmayı hak edebilirim.
Yaşanacak günlerin en güzelinin artık ileride olmadığını, tam tersine gerilerde kaldığını anladığında
bir ağırlık çöküyor insanın üstüne ..
#mekselinamirza
En büyük keramet insanın insana tahammül etmesidir.
İşin özü şöyle böyle demeden saygımız solumuza bakmadan bıkmadan usanmadan
Bir yolda olmak en büyük keramet ve istikamettir...
Mücadeleyi bırakıyorum,
bunu tevekkül say...
Garanticiliği bırakıyorum,
bunu teslimiyet say...
Mükemmeliyetçiliği bırakıyorum,
bunu kabullenme say...
.....
Usulca eğildi, fısıldadı yerin kulağına;
“Yakındır yer değiştirmemiz,
gittikçe yaklaşıyorum sana...
Yaklaştıkça sen kokuyorum
Şu yalan dünyanın gamını kederini cektimde sana doğru geliyorum...
Kur'an'ın inişindeki esas gaye; insanın boynundan, Allah'tan başkasına ait olan kulluk halkasını çıkarıp, onu gerçek itaata layık olan Allah'a kul yaptıktan sonra, ona kalbinde olanları açıklama, düşünce ve fikir hususunda tam özgürlük bahşetmektir.
Hz.Peygamber (s. a. v)
“Duymuyor musunuz? Duymuyor musunuz?” dedi. Sonra ..BUYURDUKİ
SADELİK İMANDANDIR …Sadelik imandandır.
Kur'an'ın inişindeki esas gaye; insanın boynundan, Allah'tan başkasına ait olan kulluk halkasını çıkarıp, onu gerçek itaata layık olan Allah'a kul yaptıktan sonra, ona kalbinde olanları açıklama, düşünce ve fikir hususunda tam özgürlük bahşetmektir.
Hz.Peygamber (s. a. v)
“Duymuyor musunuz? Duymuyor musunuz?” dedi. Sonra ..BUYURDUKİ
SADELİK İMANDANDIR …Sadelik imandandır
"Her Müslümanın imtihanı kendi şart ve imkânları çerçevesinde tahakkuk eder. Kendi yapabileceklerini yapmayan bir kimsenin, başkalarının yapması gerekenlere işaret etmesi ve kendini böyle rahatlatması hakikatte mânâsız ve sahte bir teselliden ibarettir."
#imtihanas
#muhasebeas
#İmtihanbilincias
"Çoğu insan Gazali'nin deyimiyle
ölünce uyanacağı bir gerçeklikten habersiz,
yaşadığı SEBEPLERDEN evreninin hakikat olduğu yanılgısıyla yaşar. Hiç kuşku yok ki,i duyumlarla algıladığımız DÜNYA HAYATI asıl gerçeklikler değildir.
“Kaderi mutlak dışındaki, kendi özgür irademizle seçimlerimiz; bizim kaderimizi etkiler.’’ Burası hikmetler dünyasıdır. Bize gelecek iyilik veya kötülükler vasıtalarladır. Karşımıza iyi insanlar veya kötü insanlar; iyi fırsatlar veya kötü fırsatlar çıkabilir. Bu, bizim durumumuzla, hâlimizle ilgilidir. Aslında iyi veya kötü de yoktur. Bütün karşılaştıklarımız, çevremizdekiler; bizlerin iyiliği içindir. Kalbî hastalığımızın düzelmesi için yazılan reçetelerdir. Bazı insanlar vardır ki bize acı çektirirler, nefsimiz feryadı figan eder. Fakat biz acı çektikçe olgunlaşırız.yaşaşdıgımız HER OLAY TANIŞTIGIMIZ HERKES VE BİZE VERİLEN HER İMKAN BİR İMTAHIN BR PARÇASIDIR ..
Bi-vefâ olan bu yalan dar-ı Dünya'dan !
Medar-ı İftihâr bekleyen gönlüme de kırgınım .!
Bana öyle geliyor ki en dehşetli, en uzlaşmaz mücadele, insanın kendi kendisiyle mücadelesidir.
"Okyanuslar dolusu gereksiz enformasyon ve ucuz temaşa, insanoğlunun ruhunu hiç büyütememekte, tersine onu daha sığ hale getirmektedir; manevi hayatımız daralmakta ve küçülmektedir.....
Canlıların konforu ortalama bir insan için iyileşmeye devam ederken, ruhsal gelişme durağanlaşmaktadır....
Aşırı tıkanmak, yanı sıra yüreklere bir hüzün sokmakta, bunca zevkin hiç tatmin getirmediği anlaşılmaktadır, hatta çok geçmeden bunun bizi boğacağı sezilmektedir....
İsteklerimizi sınırlama günü gelmiştir ve durum acildir....
Kabul edelim; yalnız kendimizin duyabileceği küçük bir fısıltıyla bile olsa, itiraf edelim: Hayatı böyle çılgın bir hızla yaşarken, ne uğruna yaşıyoruz biz?..
"Çok genel konuşacağım. Türkiye'deki insanlar kapitalizmi, moderniteyi yeni tanıdılar. Çok hoşlarına gitti. Gitmeyecek gibi de değil yani. Şimdi de onun türbülansı devam ediyor. Hem Müslüman kalalım hem de modernist, kapitalist olalım diyorlar. Bu olmayacak. Bu olmaz. Bunun sancılarını çekiyoruz. Ne yapılabilir? Onu ben bilmem. Ama şunu çok iyi biliyorum. Eğer biz Müslüman kalamazsak yok oluruz. Ve biz yok olduğumuz zaman bütün insanlık da yok olur. Modernizme karşı durduğu halde onu reddetmeyecek, yumuşatacak, bünyesine alacak, insanileştirecek tek kaynak; İslam muhabbeti ve hizmetidir. Ben bunu görüyorum."
Sâdettin Ökten
Yol boyunca
Beşikten başlayıp
Mezarlara kadar..
İnsana en zararlı şey, avarelik ve eylemsizliktir. Çünkü nefis, bomboş duramaz. Onu faydalı bir şeyle meşgul etmezsen kendisine zararlı şeyle meşgul olur.
İbn Kayyım
Yüce rabbimiz bizim ilmimize …bilgimize bakmaz …ihlas ve samimiyetimize bakar ..
Yaptıgımız işlerin hizmetlerin azlıgına çokluguna bakmaz ..şekline bakmaz…özüne bakar
Zaten bizde olan ne varsa ..veren odur ..fizik ..yetenek ..mal mülk ..ilim ..
Allah şeklerimize bakmaz…sammiyetimize …teslimiyetimize bakar …
Sevabımız az mı çok mu ?? yada günahımız az mı çok mu ?*
Rabbimiz karşısındaki durumumuz nasıl önemli olan odur ..
Kime baglanmışız …kime teslim olmuşuz ..
Müslüman oldugumuz halde …Allah yokmuş gibi yaşamakta
Büyük gaflettir ..
Allah için zor yoktur ..büyük günah yoktur ..
Günahlarımız ne kadar çok olursa olsun ..yada sevabımız ne kadar olursa olsun
Duruşumuz teslimiyetimiz önemlidir..herşeyi ondan bilip onun kapısında durmak vazgeçmemek
Acziyetimizi arzetmek ..yalnız ve yalnız Allah için olmak
Her ne yapıyorsak tek ölçümüz Allahın rızası olmalı ..
Onun yolunda samimiyetle sebat etmek …sabrtemektir ..
Güne başlamanın en emin yolu,
Rızkı verenin yalnızca Allah olduğuna mutlak inançtır.
Tarık Tufan
Ebû'l A'lâ El-Mevdûdî
''Benim davetim şudur: Gelin dünyanın her yerinde yayılmış olan zulme ve kargaşaya son verelim. İnsanın insana tahakkümünü kökünden kazıyalım. Beşeriyetin gerçek yerini tekrar alacağı, insanların şerefle, özgürce, adalet ve kardeşlik içinde yaşayabileceği Kuran-i Kerim'in gösterdiği çizgi üzerinde, "YENİ BİR DÜNYA KURALIM."
"Âkibetinden emin olmak kibirdir. İnsana düşen vâzifesini yapmaktır; âkibetini hesaplamak değil; istikâmeti olanın hesabı olmaz.''
Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu
Kapitalizm, okutarak cahilliği, çalıştırarak fakirliği, medeniyet diyerek barbarlığı ve barış diyerek ölümü artırmaktır.
Bir bela giderek artıyorsa, bu durum "hatanızı düzeltmiyorsunuz" demektir. Öfkelenmek yerine duralım ve ben bir yerde hata yapıyor muyum diye araştıralım, gerekirse bilge insanlara danışalım. Birçok insan hatasını düzeltmek yerine öfkelenmekle, hem dünya saatini ve hem de ahiretini kaybetmektedir.
Dr. Muhammed Bozdağ…
Bazı insanlar vardır ki, gecesini gündüzüne katar dünya için çalışır. Yaz demez kış demez çalışır. Hafta içi hafta sonu demez çalışır. Faydalı demez zararlı demez çalışır. Kendisi için, çocukları için, torunları için, anne babası için, kardeşleri için çalışır. Günlük on saat demez onbeş saat demez çalışır.
Üstüne yorulur da yorulur. Hastaneye gidecek zamanı bile yoktur. Dinlenirken bile çalışır. O kadar çalışır ki, ahireti unutur. İbadetlerini unutur. Namazını çalışmaya engel görür. Orucunu iş gücü kaybı olarak görmeye başlar. Zekâtı bir ceza, haccı bir para ve zaman kaybı olarak görür... Hayat böyle devam eder.
Sonuç? Tüm yorgunluğu boşa gider. Ahireti unuttuğu için, ahirete yatırım yapmadığı için cehenneme gider. Ne acı değil mi?
Dünyada da rahat etmedi ahirette de rahat yüzü görmeyecek!
Murat Padak…
"Allah'u Teala kullarının sadece kendi rızasını isteyip onunla hoşnut olmaları, dünyadan yüz çevirmeleri icin dünyayı keder ve üzüntü yeri yaptı.. Işığa çıkmaktan umudunu kesme ve seni ışığa çıkaracak olanın
Allah'tan başkası olmayacağını aklından çıkarma..
Allah'ın mülkünde Allah'dan şikâyetçi olmayın...
---------------
Sakin, sessiz, gösterişsiz ve mütevazı olarak O'nun huzurunda durun ve sizin için neler takdir ettiğini ve neler yapacağını sabırla bekleyin. Şerleri hayra tebdil etmesine sevinin..)
Işığa çıkmaktan umudunu kesme ve seni ışığa çıkaracak olanın
Allah'tan başkası olmayacağını aklından çıkarma…
HAYATın yarısı SABIR yarısı ŞÜKÜRDÜR …
Hayattaki tüm imkanlar sahip olduklarımız bize ait degildir ..
Belli bir kasıt ve sebeple verilmiştir …benim dedigimiz her şey emanettir ..
BU DÜNYADA HEPİMİZ BİR MİSAFİRİZ …BENİM DEDİGİMİZ HERŞEY DE
BİZE SAHİBİ TARAFINDAN VERİLMİŞTİR …
Bu dünya ve tüm kaninat yarardan bizi ve tüm dünyayı imtihan için yaratmıştır ..
Bu imtihan geregi her insana ayrı imtihan şartları belirlemiştir …kime az kime çok kimine başka bir nimet vermiştir …benim dedigimiz öenemli buldugumuz her şey o şey herneyse
Belki malımız belki fiziki güzelligimiz veya konumumuz …evimiz arabamız işimiz ..
Hatta benligimiz canımız ve nefsimiz bu imtihanın bir geregi olarak bize Allah tarafından verilmiştir …ve BÜYÜK BİR İMTİHANDIR …
AYNI ŞEKİLDE eksik buldugumuz şunumda olsun dedigimiz her yoklukta bizim için bir imthan aracıdır ..BÜYÜK BİR İMTİHANDIR …
HER İNSAN VERİLEN VE VERİLMEYEN İLE KAPASİTESİ NİSMETİNDE BİR ADALET İÇİNDE İMTİHAN EDİLMEKTEDİR …
BUGÜN EN ZOR İMTİHANI AFRİKADAKİ İNSANLAR YOKLUKLA VERİYOR ..
FİLİSTİNDEKİ İNSANLAR SAVAŞLA YIKIMLA SIKINTIYLA ÖLÜMLE VERİYOR ..
EGER HAYATI kıyaslayarak diger insanlardaki olan verilenlere göz dikerek
Bizim niye yok dersek en büyük bir problemi kendimize hazırlamış oluruz ..
Peygamber efendimi …maddi konularda imkanlarda hep alttakilere bakınız.
Manevi ve ilmi ahlaki konulardada hep üstekilere bakın ve örnek alın buyuruyor …
İşte ÖLÇÜ TAMDA BUDUR …
BATRIDAKİ ÇOK ZENGİN İNSANLARDA VARLIK İÇİNDE ŞIMARILIK VE KİBİRLE İMTİHAN EDİLİYOR SINANIYOR …
ALLAH BİZE ZENGİNLİK DEDİGİMİZ HER NEYSE ..mal mülk fizizi güzellik araba iş
Vermişse buna karşı imtihanımız çok zordur ..tıpkı farkirlerinki gibi tıpkı gazzedekilerinki gibi zordur …çünkü onlar hersıkıntıda llah diyorlar ve daima ALLAHA SIGINIYORLAR ALLAHLA BERABERLER …
VARLIKLA SINANAN İNSAN İSE GAFLETELE SINANIR ..HERŞEY BENİM SANIR ..BU HAYAT BENİM DER …İSRAFA EDER …FARKINDA OLMADAN KİBRE DÜŞER …BEN DER BENİM DER ..BENİM hayatım benim odam benim görüşüm hep bende ben demek nefsaniliktir ve şeytandandır ….ALLAH KİBİRLENENLERİ SEVMEZ …ALLAH ŞIMARIKLARI SEVMEZ ..
ALLAH HADDİ AŞANLARI SEVMEZ …
Verilen nİmeti boş analamsız harcamak şükretmemek ise israftır …ALLAHİSRAF EDENLERİ SEVMEZ …RABBİMİZ hayatımıza haram ve helal sınırları koymuştur ve
Eklemiştir ..O MÜSLÜMANLAR BOŞ ŞEYLERDEN YÜZ ÇEVİRİRİLER VE UZAK DURURLAR ..
GÜNÜMÜZ İNSANI ÖZELİKLE ÜLKEMİZDE VARLIK VE BOLLUKLA SINANIYORUZ İMTİHANDAYIZ …
Verilen nimetleri görmüyoruz farkında degiliz ve begenmiyoruz …şüktretmiyoruz
Doyumsuz sınırsız bir tüketim harcamam israf girdabındayız ..hayatımızıda bu şekilde canımızın istedigi gibi …nefsimeze ve arzu isteklerimize göre yaşıyoruz …
DÜNYADA TAPILAN EN BÜYÜK PUT BİZZAT NEFİS PUTUDUR …
HAYATI BENİM HAYATIM BENİM EVİM BENİM GÖRÜŞÜM ŞEKLİNDE KAFAMIZA GÖRE YAŞAMAK BAŞLI BAŞINA BİR HAYAT TARZIDIR …
BİR ÖNEMLİ PROBLEMDE MİLLET NE DER …MODA NASIL …NASIL KENDİMİ GÖSTERİMİM BASİTLİGİDİR …BAŞKALARINA KENDİMİZİ BEGENDİTRME
o statandarlarra bakarak güzel bularak yaşamamk ….en güzel örnegi giyim ve gözsterişte belli oluyor ..
İmakanımız olmasa eski bir elbiseyi çok mecbur olmasak bile annemiz hocamız dinimiz dese bile giymeyiz ….AMA MODA AMA HERKES GİYİYOR …ŞUBU SANATÇILAR TÜM DÜNYA DA BÖYLE ..TREND BU …
ASLINDA BU TAMDA BİR HAYAT TARZI VE YOLDUR YAŞAM TARZIDIR …
HER YAŞAM TARZI BİR DİNDİR ….DÜNYEVİ BİR DİN VE YOLDUR …
ZATEN HALK ARASINDA SÖYLENİR BU ÇOKTA DOGRUDUR …BU ADAMIN DİNİ İMANI PARA ..GÖZÜ BAŞAKA BİRŞEY GÖRMEZ BİLMEMZ PARA İÇİN HERŞEYİ YAPAR TAMAM İŞTE BU TAMDA ONUN DİNİ VE YOLUDUR …YARIN AHİRTTE DİNİN NEDİR DİYENLERE CEVABIDA PARA OLACAKTIR …EN SEVDİGİMİZ EN ÖEM VERDİGİMİZ VAZGEÇİLMEZİMİZ
KIRMZI ÇİZGİMİZ NEYESE DİNİMİZ İMANIMIZ ODOR ZATEN …
EN SEVDİGİMNİZ 10 ŞEYİ YAZALIM …KAYBETMEKTEN KORKTUGUMUZ 10 ŞEYİ YAZALIM..VE ŞU SORUYA CEVAP VERELİM HAYATIN ANALAMI BUDUR …
İnsan, yaşamında bir kez de olsa kendine şu soruyu sorup yanıtlamalıdır: "Sahip olduğum her şeyi yitirdiğimde, beni ayakta tutacak olan nedir?
İşte bununcevabı önemlidir ..
..bu cevap bizim hayatımızında ana eksenide olmalıdır …degerli olan bunlardır ..
Hayatımızın ana ekesenini yolunu biz belirleyememyiz …bir deprem olur yaşaşdık
Her şeyimiz gider ….bir savaş olur yaşaşdıgımız ülkeden bile bırakıp yabancı
Bir yere bir ülkeye gidebiliriz …işimiz bazen çok iyi gider bazende normal ..
HAYAT HER HALİYLE GÜZELDİR VE GEÇİCİDİR BİR OYUNDUR ADETA ..BİR İMTAHANDIR
HER ÇOCUK BİR İMTAHANDIR ..ANNEMİZ BABABMIZ EŞİMİZ EVİMİZ BARKIMIZ
HEP İMTİHANDIR EMANETTİR ….HAYAT 2 ŞEKİLDE YAŞANIR
A…...ALLAHIN DEDİGİ ŞEKİLDE VE TARİF ETTİGİ GİBİ …
B…..BİRDE KAFAMIZA GÖRE NEFSİMİZE GÖRE ..AKLIMIZA GÖRE ÇEVREMİZE GÖRE
TAMAM müslümanız işte bak yine biz iyiyiz ….daha nasıl olsun demek aslındaen vahimi en sıkıntılısıdır …
ASLINDA ÇOGU İNSAN NERDEYSE HEPMİZ DOGRUYU HAKİKATİ BİLİRİZ ..
Keşke bilmedigimiz konu olsa iş kolay olurdu sorar okur ögrenirdik ..
Vahimi EN KÖTÜSÜDE BİLİRİZ TEVİL EDERİZ KİTABINA UYDURURUZ ..
AMA NEFSİMİZE ÇEVERİMZE UYARIZ ….
İŞTE NE BÜYÜK PROBLEM VE İMTAHAN BUDUR …
#hayatınyarısısabıryarısışükürdüras
BAŞARI NEDİR ???
dogru yol neresidir....
Gerçek başarı, Allah katında isminizin münâfık yerine mü'min,
âsi yerine müslim ve
vefasız yerine vefakâr olarak yazılmasıdır..
| Üstâd mevdudî
en büyük makam İYİ BİR KUL OLMAKTIR ....
BAŞARI- En büyük başarı, hayatı imana şahit gösterebilmektir.-
Allah’tan bağımsız kariyer planlaması yapmayınız.-
Başarı, sizin ‘başarı’ adını verdiğiniz şey değil,
Allah’ın ‘başarı’ dediği şeydir.
Yeryüzünün kirine, günahına, lanetine karşı yapabileceğimiz tek
şey; şefkate, sevaba, hayra hicret etmekten başka bir şey değildir.
EGER EN ÇOK SİYASET BİZE YOL OLMUŞSA
EGER BİZE FIRKAMIZ VE MEŞERBİMİZ Mİ
SEN BEN Mİ
YOKSA ..ALLAH mı diyoruz ..CENNET Mİ DİYORUZ ..
#başarınediras
Bizi yaptıgımız hiçbir amel kurtarmaz ..diyor peygamerimiz(s.a.)
Halid bin velidi komuyanlıgı kutarmaz …
Ömeri halifeligi kutarmaz ..aliyi ilmi ve hikmeti..
Zaten Allah size ait ne varsa ben verdim diyor ..
Sahabe soruyor ..ya rasullulah senidemi …
Peygamberimiz ..cevap veriyor ..benide …bende Allahın rahmetine muhtacım..
Bagışlanmamı dilerim..der mütevazice ..çünkü haddimizi bilmek ..haddi aşmamak ..ölçüdür..
Peki insanı ne kurtarır .. Bir insanı grubu hizibi fırkası mezhebi tarikatı kurtarmaz..,
Bir insanı hocası ..şeyhi lideride kurtarmaz ..peygamberin
Oglu olsanız ..yanında olsanız niyetiniz bozuksa ihlas yoksa ..
Sonunuz hüsrandır..
Bir insanı şirke bulaşmamış bir iman kurtarır..
Bir insanı ihlası ve samimiyeti kurtarır..
Bir insanı Salih amelleri kurtarır ..
Bir insanı niyeti kurterır ..
Bir insanı temiz bir gönül..temiz bir agız temiz bir el kutarır ..
Bir insanı istikamet üzere olmak kurtarır ..
Rehberimiz kurandır ..önderimiz resulullahtır..
Adımız müslümandır..cematimiz islamdır ..
İstikemetimiz Allah ve rasülünün çizgisidir..
Bize gel diyenlere bakma ..
Allaha gel ..yallahın rasülünün yoluna davet esastır..
Beni grubumdan hocamdan şeyhimden ayırma deme ..
Beni Allahın yolundan ayırma ..allahın rızasından ayırma ..
İyi bir kul olmak en büyük makamdır..
Kibirden riyadan ve boşişlerden yüzçevirip …istikamet üzere olmak esastır ..
İslamın özü bellidir ..ilk insan ilk peygamber adem ..isa musa as..ta bugüne kadar..davet aynıdır..din aynıdır…yol aynıdır ..sadcce bozanlar ..bozgunculuk yapalar helak oldu ayrıldılar…
Bugüne aynı iman ile emreolunduk…takva ile emrolunduk ..
Yarın hesaba gününün sahibi allahtır ..sorular ve hesaba çekilecegimiz ana
Hususlar bellidir …ogünü esas almak gerekir..
Gerçek başarı Allah katında adımızın mümin yazılmasıdır..
Yarın ahrette yerimiz ..allah katındaki yerimizdir....
BAŞARI NEDİR ???
dogru yol neresidir....
Gerçek başarı, Allah katında isminizin münâfık yerine mü'min,
âsi yerine müslim ve
vefasız yerine vefakâr olarak yazılmasıdır..
| Üstâd mevdudî
en büyük makam İYİ BİR KUL OLMAKTIR ....
BAŞARI- En büyük başarı, hayatı imana şahit gösterebilmektir.-
Allah’tan bağımsız kariyer planlaması yapmayınız.-
Başarı, sizin ‘başarı’ adını verdiğiniz şey değil,
Allah’ın ‘başarı’ dediği şeydir.
Yeryüzünün kirine, günahına, lanetine karşı yapabileceğimiz tek
şey; şefkate, sevaba, hayra hicret etmekten başka bir şey değildir.
eger EN ÇOK SİYASET BİZE YOL OLMUŞSA
EGER BİZE FIRKAMIZ VE MEŞERBİMİZ Mİ
SEN BEN Mİ
YOKSA ..ALLAH mı diyoruz ..CENNET Mİ DİYORUZ ..
#başarınediras
ferhat akdag
Hep duymuşsunuzdur, Müslümanın cemaatle beraber olması tavsiye edilir. Cemaatten ayrılmama tavsiye edilir.
Fakat, çok kimsenin bilmediği bir şeyi söyleyeyim:
Toplulukla beraber olmak,
cemaatten ayrılmamak,
tefrikaya düşmemek,
kalabalıkla beraber olmak demek değildir;
Hakla beraber olmaktır !
Hakikatle beraber olmaktır !
Tek başına olsa bile, bir kişi bile olsa, hakikatle beraber olan cemaattir.
Hakikatten kopmuş, ayrılmış olan tefrikadadır.
Yüzbinlerce de olsa, milyonlarca da olsa, milyarlarca da olsa tefrikadadır;
Bunu bilin !
#başarınediras
#kurtuluşnediras
#dogruyolas1
Ümitvar olunuz,yılgınlığa, karamsarlığa düşmeyiniz..
Ölüden diriyi, diriden ölüyü
çıkaran Allah'tır..Ve Allah'ın-hiç bir şeye olmadığı gibi-
vesileye de ihtiyacı yoktur..Yeter ki,İHLAS üzre olalım,"dünya" adına
Allah rızasını ötelemeyelim..Gerekli basireti de,feraseti de,gücü de,
kuvveti de, kudreti de verir.Hem de,dilerse vesileler yaratarak,
dilerse yoktan var ederek..Yeter ki,biz, sahiden,"Ben Müslümanların ilkiyim"
diyebilelim.."Ey iman edenler,iman ediniz!..."
Vakit, tamamdır....ZÜBEYİR YETİK HOCAMDAN...
#ümitvarolunas
MANİFESTO
EY İNSANOĞLU!
Bu dünyada iki tür insan tipi vardır. Bunlardan tevhid dinine iman edeni yaratıcının ve hayat verenin Allah olduğuna, ölüm sonrası hesap verileceğine ve ebedi sürecek başka bir hayatın başlayacağına inanır. Bu bakımdan bu dünya hayatını ve ilişki biçimlerini inanç unsurlarına göre düzenler.
Diğeri aynı kategoride olmak kaydıyla ya kısmen inanan ve soyut bir Allah’a inancı olan müşrik ya da hepten reddeden kâfirdir. Bunlar kendilerinin bir erkekle dişi tarafından ‘yapıldığına’ ya da doğanın kendilerini bu hayata savurduğuna inanır. Özgürdürler. Akıl, bilim, çağdaş şartlar Rableridir. Ölüm sonrası hayata ve hesap verileceğine inanmadıkları için bu dünya hayatını hevalarına göre düzenleyip yaşarlar...
Her şey vakti geldiğinde yıkılmaya mahkûmdur. Devletler, şehirler, düzenler, arzular, emeller ve her şey. Dünyada ebedi bir nesne yoktur. Bunu anladığımızda ebedi olan 'Cenâb-ı zülcelâl ve'l-kemâl' hariç hiçbir şeye tutkuyla bağlanmamamız gerektiğini anlıyoruz.
" Düşmanlarımız sınırı geçmediler, karıncalar gibi zayıflığımızın içinden sızdılar... "
Suriyeli Şair Nizar Kabbani
Kardeşlerin arasında bina ettiğin ve üzerinde yürüdüğün köprüleri yıkma.
Bir gün o köprüden geri dönmen gerekebilir..
İmam-ı Şafii (r.a)
Neye karşı zaafınız varsa Allah onunla sizleri imtihan eder ve asıl ‘kulluk sınavı’ orada başlar.
Neyi çok severseniz Allah onunla sizleri imtihan eder, Allah hep Ben varım, Beni geçme, Ben'den daha çok hiç kimse ve hiçbir şey kalbini meşgul etmesin der.
Aslında Allah’tan öte neyse çok sevdiğin, kalbini tarumar eden bir anlamda ona kul olmuşsun haberin yok.
Herkes kalbini kontrol etsin
. Bizi yaptıgımız hiçbir amel kurtarmaz ..diyor peygamerimiz.
Halid bin velidi komuyanlıgı kutarmaz …
Ömeri halifeligi kutarmaz ..aliyi ilmi ve hikmeti..
Zaten Allah size ait ne varsa ben verdim diyor ..
Sahabe soruyor ..ya rasullulah senidemi …
Peygamberimiz ..cevap veriyor ..benide …bende Allahın rahmetine muhtacım..
Bagışlanmamı dilerim..der mütevazice ..çünkü haddimizi bilmek ..haddi aşmamak ..ölçüdür..
Peki insanı ne kurtarır .. Bir insanı grubu hizibi fırkası mezhebi tarikatı kurtarmaz..,
Bir insanı hocası ..şeyhi lideride kurtarmaz ..peygamberin
Oglu olsanız ..yanında olsanız niyetiniz bozuksa ihlas yoksa ..
Sonunuz hüsrandır..
Bir insanı şirke bulaşmamış bir iman kurtarır..
Bir insanı ihlası ve samimiyeti kurtarır..
Bir insanı Salih amelleri kurtarır ..
Bir insanı niyeti kurterır ..
Bir insanı temiz bir gönül..temiz bir agız temiz bir el kutarır ..
Bir insanı istikamet üzere olmak kurtarır ..
Rehberimiz kurandır ..önderimiz resulullahtır
196 notes
·
View notes
Text
Out of context panels i found very funny
#kapitalist kourier#the rogues#flash rogues#wally west#barry allen#pied piper#hartley rathaway#turtleman#the flash#the flash comics#the flash 1987#click for better resolution#things i find funny
8 notes
·
View notes
Text
Müslümanların genetiği hormonlanmış…
İslamiyet, Müslümanlar dünyevi ve statü farklılığını nazara verilmesin ve bütün insanlar Allah'ın huzurunda eşittir mesajı verilmesi için ihram giyilmesini istesin…
Sen gel kabe'nin etrafında para'nın, satatünün, sınıf farkının sembolü olan kapitalist otelleri kabenin başına kondur.. Tavafta başını kaldırıp o lahuti havayı teneffüs ederken, birden estetikten yoksun o kapitalist putları yanıbaşında görünce birden “ihramın” mesajının aksine zihnini maddiyatın en uzak diyarına atar…
Müslümanlar da kabe ortamında küçük ayrıntılarla uğraşırlar, fakat hac'ın misyon ve vizyonuna ters yapıya kimsenin bir şey dediği yok…
Balık baştan kokmuştur…
79 notes
·
View notes