#ali fuat yılmazer
Explore tagged Tumblr posts
Text
Hak, Adalet, Yara
Müştereken bir hayat imgesinin savunula geldiği bir zemin unutturuldu. Olan biten bütün o gümbürtü içerisinde, madun siyaset aktörlerinin var ettiği her şey bir açmazlar silsilesini var etti, ediyor. Birdenbire değil doğrudan incelikli bir işçilikle özene bezene bir tahayyül ve eylem toplamında o müşterek hayat imgesinin savunulması imkansız konuluyor alenen ve kesin. Tümden ve doğrudan içselleştirilmiş bir kötülüğün sofrasında yenilip yutuluyor her gün, her şeyimiz. Lafa geldi mi her şeyin mükemmel. İcraata düşüldü mü ya yan çizip geçiliyor yahut da topyekun bir hezimet tezgahta dönüştürülüyor. Müştereken bir hayatın savunulması imkansız konulmak isteniyor. Her şekilde ve doğrudan ol icraatlar silsilesini yineleyerek son yirmi bir yıl ve birkaç aydır ak parti tam da bu minvalde bir rotayı iş bu ülkenin istikameti kılar. Duraksamak nedir bilinmeden, durmak yok yola devam şablonu, söz dizimini haklı çıkartarak vahamet tablosunu bir ülkenin yegane istikameti kılar. Olan, biten, var edilmiş tüm hakların, adalet mefhumunun, hürriyet talebinin, eşitlik imgesinin ve daha nicesinin kökünün kazılmasıdır.
Toplumsal dönüşümü mutlak teslimiyet üstünden kuran / kurgudan hakikate eviren aklın sunduğu her şey bütünüyle / basbayağı bariz bir müşterek kırımına da imkan verdiğinden bahis açmak mümkündür. Son yirmi bir yıldır icrasına düşülenlerin, hak ve adalet kavram ve idelerinin altının enikonu oyulması neticesinde kadük, garabet bir hal / eksen kılınır iş bu menzilde. Hak kavramı yerle yeksan edilirken, hukuk sade suya tirit bir laf kalabalığı kılınır. Demokrasi sizlere ömür kılınırken, seçim / sandık irade beyanı diye çıka gelirken o muktedir, daha birkaç ay içinde kayyım hamlesi çıkagelir. Ne soruşturmalar biter ne de kovuşturmalar ve arkası yarın kuşağında ip gibi dizilmiş olagelen yalanlardan mülhem ol ithamlar silsilesi. Tümüyle ve doğrudan doğruya bir itham müessesi, yaftalama silsilesini takip eden linç çemberleri var edilir. Adaletin, hakkaniyetin işlevsiz konulduğu zemindeki ol yansı, tükenmeye yüz tutmuş insanlığı, derdest olunmuş müştereklerimizi göstere gelir. İki haber aktaralım, birbirinden bağımsız düşünülemeyecek olagelen o tehdit döngüsünü bir biçimde adalet kavramının çarçur edilmesinde hangi evreler arşınlanıyor bilmek isterseniz, buyurunuz.
Bianet’ten aktaralım: “Agos Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin daha önce yargılanan ve hüküm giyen 5’i polis 12 kişinin yargılandığı dava bugün savcı Süleyman Erturan esas hakkında mütalaa verdi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen beşinci duruşmaya başka suçlardan tutuklu Ali Fuat Yılmazer, Ramazan Akyürek, Erhan Tuncel, Tuncay Uzundal, Yasin Hayal ve Zeynel Abidin Yavuz bulundukları cezaevlerinden, Adem Sağlam, Ersin Yolcu ve Ogün Samast da bulundukları illerden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
Duruşmada Hrant Dink ailesini avukat Hülya Deveci ve Sebu Aslangil temsil etti.
Savcı Erturan, mütalaasında firari sanıklar Faruk Sarı ve Yahya Öztürk’ün dosyalarının tefrik edilmesini ve yeni esasla dosya açılmasını;
Ahmet İskender, Erhan Tuncel, Ersin Yolcu, Tuncay Uzundal, Yasin Hayal, Zeynel Abidin Yavuz ve Ogün Samast’ın üzerindeki ‘örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemekle’ suçunun zaman aşımı nedeniyle düşürülmesini;
Adem Sağlam’ın Hrant Dink’in öldürülmesinde mahkumiyete yeterli delil bulunmadığından kasten öldürme, ihmali davranışla kasten öldürme ve Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçlarından beraatını ancak örgüt üyeliğinden (FETÖ) cezalandırılmasını talep etti. Sağlam için 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis istedi.
Yılmazer ve Akyürek'e 'Anayasayı ihlal' suçlaması
Savcı Erturan eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek içinse ‘Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis talep etti. Savcı ceza talebini şöyle gerekçelendirdi:
“…Hrant Dink Cinayetinden öldürme yelemi boyutunda sorumlu tutularak cezalandırılmalarına karar verildiği, sanıkların FETÖ/PYD Silahlı Terör Örgütünün yönetici ve üye olmaları nedeniyle örgütün amaç ve çıkarları doğrultusunda ortak hareket ettikleri, sanıkların Hrant Dink cinayeti öncesinde bilgi sahibi oldukları ancak cinayetin önlenmesi için her hangi bir önlem almak bir yana faillerin eylemlerini kolaylaştırıcı bir tavır sergiledikleri ve cinayet sonrasında da FETÖ’nün amaçları doğrultusunda İstanbul İstihbarat Şubeyi ele geçirerek hain darbe girişimine kadar giden süreci başlattıkları ve yürüttükleri, bu itibar ile de sanıkların üzerine atılı suçu işledikleri, bu kapsamda sanıkların eylemine uyan 5237 sayılı TCK'nın 309/1, 53, 58, 63, 3713 sayılı kanunun 5/1 maddeleri uyarınca cezalandırılmalarına karar verilmesi talep ve mütalaa olunur.”
Mahkeme esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmaları almak duruşmayı için erteledi. Bir sonraki duruşma 16 Ekim’de.
Ne olmuştu?
Kamu görevlilerinin de yargılandığı Hrant Dink cinayeti davasında karar 26 Mart 2021'de çıktı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 37 sanık hakkında beraat, 26 sanık hakkında mahkumiyet, 4 sanık hakkında müebbet, 2 sanık hakkında da ağırlaştırılmış müebbet kararı verdi. 13 kişinin dosyası savunmaları alınamadığı için tefrik edildi. Şeref Ateş yargılama sürerken hayatını kaybettiği için hakkındaki suçlama düştü.
Mahkeme heyeti, 11 kişi hakkında başka suçlardan da işlem yapılması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti. Mahkemenin suç duyurusu üzerine savcılık 15 sayfalık yeni bir iddianame hazırladı.
İddianamede sanıklar anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs, kasten öldürme, silahlı terör örgütü üyeliği (FETÖ) ve ihmali davranışla kasten insan öldürmekle suçlandı. Hrant Dink’in faili Ogün Samast da salıverildikten sonra davaya dahil edildi.”
Mezopotamya Ajansından, Mahmut Altıntaş ile Heval Önkol’un haberidir: “Amcası Tahir Elçi katledildikten sonra avukat olan Dilan Elçi, davada verilen beraat kararına tepki göstererek, "Kürtler için hak, hukuk ve kanunlar işletilmiyor" dedi.
Amed’in Sûr (Sur) ilçesinde bulunan tarihi Dört Ayaklı Minare önünde 28 Kasım 2015 tarihinde katledilen Amed Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin ölümüne dair açılan davanın 12 Haziran'da görülen duruşmasında karar çıktı. Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi, sanık polisler Sinan Tabur, Fuat Tan ve Mesut Sevgi hakkında beraat kararı verdi. Böylece sanıkların asker ve polis olduğu bir dava daha cezasızlıkla sonuçlandı.
Amcası Tahir Elçi’yi kaybettikten sonra hukuk bölümünde okumaya karar veren ve bu bölümden mezun olan avukat Dilan Elçi, dava süreci ve verilen kararı Mezopotamya Ajansı'na (MA) değerlendirdi.
‘Kürtler İçin Hukuk İşlemiyor’
Dilan Elçi, davanın bir cinayet davası olarak ele alınmadığını ve bu nedenle olumlu bir sonucun çıkmadığını kaydetti. Davada sanık konumunda olan polislerin dosyanın başından bu korunduğunu dile getiren Elçi, amcasının cinayetinin politik bir cinayet olduğun vurguladı. Elçi, “Diğer bütün politik cinayetlerde gördüğümüz üzere bu dava da cezasızlıkla sonuçlandı. Bunu bekliyorduk. Devletin ya da yargının bunu yapacağını biliyorduk. Tahir Elçi başından beri, bu hukuksuzlukla mücadele etti. Çünkü kendisinin de böyle bir hukuksuzlukla karşı karşıya kalabileceğini tahmin edebiliyordu” dedi.
Tahir Elçi suikastının da Kürtlere bir tehdit olduğunu söyleyen Elçi, “O gün sadece Tahir Elçi vurulmadı. O gün aynı zamanda tüm faili meçhul ama failleri belli olan bütün davalara dair bir mesaj verildi. ‘Biz öldürürüz de konuyu kapatırız’ demeye getirildi. O yüzden bunu hukuki zemine oturtmak zordur. Biz Kürtler için Türkiye’de hak, hukuk ve kanunların işletilmediğini görüyoruz” şeklinde konuştu.
‘Deliller Toplanmadı'
Soruşturma sürecinde “güvenlik” gerekçesiyle olay yeri incelemenin yapılmadığını anımsatan Elçi, “O yüzden hiçbir şekilde mermiler toplanmadı ve en başından beri kapatılmak istendi. Hani ‘kim vurdu ya gitsin’ istenildi. Tabi biz bunun böyle olmadığını biliyorduk. Davanın açılması için çok mücadele verdik. Yoksa dava bile açılmayacaktı. Dosyanın soruşturma aşamasındayken kapatılacaktı. Çünkü Tahir Elçi’nin bir duruşu vardı. Bu duruştan dolayı zaten bu cinayet işlendi. O yüzden baştan sona kadar bir isteksizlik vardı. Tahir Elçi'nin yalnız olmadığını ve Tahir Elçi olayının basit bir olay olmadığını göstermek istedik. Yoksa herhangi bir sonuç çıkacağını ya da orada bulunan sanıkların arkasında bulunanların da korunacağını çok iyi biliyorduk” diye konuştu.
‘Tahir Elçi’nin Yolundan Yürüyeceğiz’
Amcasının öldürülmesinin hukuk okumasını tetiklediğini söyleyen Elçi, “Amcam öldürüldükten sonra hukuk okumaya karar verdim. Yani Amcamın bizlerden beklentisi de, bıraktığı yerden mücadele vermekti. Mücadele vermek istediği alanı boş bırakmamak için okudum. Sadece ben değil 2015’ten sonra hukuk okuyan birçok Kürt genci bu bilinçle okudu. Belki hiçbirimiz bir Tahir Elçi olamayacağız ama hepimiz onun yolundan yürüyeceğiz. Onun bize bıraktığı mirasla yolumuza devam edeceğiz” dedi.
‘Bin Defa Da Kurşun Sıksalar Buradayız’
Hukukçular olarak Tahir Elçi’nin mücadelesini sürdüreceklerin belirten Elçi, “Dört Ayaklı Minare’nin altında Tahir Elçi’ye bir kurşun sıkıldı ama yargı ve devlet eliyle de bir kurşun daha sıkıldı. Bu kurşun onun bedenine değil, düşüncelerine ve mücadelesine sıkıldı. O yüzden biz onun ailesi ve hukukçular olarak mücadelesini asla bırakmayacağız. Onun biz bıraktığı mirası devralıp hukuksuzluklar karşısında mücadele edeceğiz. Bir değil bin defa da kurşun sıksalar biz buradayız ve mücadele edeceğiz. Tahir Elçi yalnız değildir ve mücadelesi devam edecektir. Hukuksal başvurumuz devam edip davayı istinaf, Anayasaya Mahkemesi’ne Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşıyacağız. Tahir Elçi’yi unutmayacağız ve unutulmasına izin vermeyeceğiz" diye belirtti.”
Hakkaniyetli ve adil bir ülke için mücadele etmiş iki insanın Hrant Dink ve Tahir Elçi’nin ardından, davalarındaki tahayyüller bütünüyle bu menzilde adaletin her ne halde kaldığını ve insanlığın sukutu hayalini göstere geliyor. Cerahatin el üstünde beslendiği geçmişin kirli ve ellerine kan oturmuş temsilleri gibi sırtı sıvazlanıp durdukça güçlenen bir temsile dönüşen Samast’ın öncüllerinin varisi olduğunu yeniden ifşa eder. Duruşma salonundan çıkarken elinde tespih, etrafında yancısı tiplemelerin varlığında “altı üstü” bir Ermeni’nin canını aldığı için verdiği adalet sınavından bir kere daha ak / pak çıkageldiğini göstere gelir. Hakkaniyet kavramı sizlere ömür kılındığı için, dahası baş efendinin dahi laf arasına sıkıştırıp, benim bile baş edemeyeceğim bir karanlık diyerek Dink ailesine zamanında bildirdiği o eksen, çete, yapı vesair bir kere daha kullanışlı maşasını adaletten kurtarır. Zaman aşımı kavramını devreye koyarak, zaten hesabı hiçbir türlü verilmemiş bir cinayetin ardılı / önü / sonrası muallak kılınmaya devam olunur. Bunca afaki bir çürüme halinin bir benzeri daha söz konusu mudur? Kim verecektir ki hesabını?
Doğrudan silahların / şiddetin ta kendisinin baş göstermediği bir ülke için hayalini süren, mücadelesini veren, avukat Tahir Elçi’nin, Dört Ayaklı Minare altında katledilmesinden sonra geçen süredeki o adaletsizlik halinin tam tekmili sureti olarak sanık polisler Sinan Tabur, Fuat Tan ve Mesut Sevgi hakkında beraat kararı verilir. Dokuz yıl öncesinde var edilmiş olagelen cinayetin üstünün her nasıl / hangi hamlelerle kapatılmak istendiğini de göstere gelen ol kayıtsızlık, göz ardı etme hali, Kürdün de hakkının geçersiz kılındığı bir zemini ifşa eder. Uğur Kaymaz, Baran Tursun, Nihat Kazanhan, Mazlum Turan, Kemal Kurkut, Helin Hasret Şen, Ceylan Önkol gibi ilk elden akla gelen nice kırımın, cinayetin ardındaki o kolluk kuvveti asker-polis olduğunda yargının sessizliği, kararları alelacele vermesinin türevi bir hal Tahir Elçi davasında da kendisini yeniden belirgin bir biçimde göstere gelir. Adalet kavramının boşa düşürüldüğü bir zeminde bir asırdan uzunca süredir var edilen eşitlik mücadelesi de, kırk küsur yıldır devam olunan çatışma / savaş / yıkım ve terör olgusunun da her şeyi yerinde saymaya devam eden bir ülkeyi gösterdiği muhakkaktır. Kürd sorununun çözümünü değil bu kalıcı kördüğüm çözümsüzlüğü hattını diri tutarak, acıları / yaraları / yıkımları daim bir biçimde yineleyerek hangi yaraya merhem olunabilir ki, olunur ki!
Adalet bir müşterektir. Toplum nezdinde güvenilecek bir liman olagelen yegane değişmez ve sabitimiz olarak güncellenmesi elzem olan bir mefhumun alenen alaşağı edilmesinin ol hali zaten nerelerde ıskalıyor bu ülke hayatı bunu bildirecektir! Genel geçer değil alenen bir biçimde cumhuriyetin dönüşümü kati / kesin bir yıldırı ikliminden geçiriliyor bir kere daha. Anayasal yazım sürecinden, ortada bir görünüp bir sırra kadem bastırılan demokratikleşme paketlerinden şu araların modası olagelen normalleşme / ılımlılık vesair tanımlamalara girişilirken var edilmiş yaralar göz ardı ediliyor. Hiçbir acının, türevi olan o yıkımların hesabı verilmiyor. Müştereklerimiz çalınıyor, yağmalanıyor. Eşitlik eksenini yitirmiş, Kürdü de, yıllar evvelki gibi Ermeni, Rum, Süryani halkları için düşmanlaştırma politikasının başkasını bir kere daha yineleyip, reva görerek, hangi olumlama halinden bahis açılabilir? Müştereken bir hayat imgesinin savunulmasının unutturulduğu bir zemini gözler önüne getirdiğinizde ol makus kaderi bir yazgı gibi dayatmaya devam ederken tüm o muktedir yönetimi, yargısı hangi nizamdan, hangi yarınlardan bahis açılabilir. Her gün havanda su dövülürken. Her gün başka bir acıya rehin kılınırken. Her şey paldır küldür yağmalanırken, nasıl?
Misak TUNÇBOYACI – İstan’2024
Görsel İçin Kaynakça: Hrant’la Ermeni Tahir Elçi’yle Kürdüz
Meramda Paylaşılan Haberler
Hrant Dink Cinayeti: Yılmazer ve Akyürek'e Ağırlaştırılmış Müebbet Talebi https://bianet.org/haber/hrant-dink-cinayeti-yilmazer-ve-akyurek-e-agirlastirilmis-muebbet-talebi-296429
Elçi Davasında Cezasızlık: Hukuk Kürtler İçin İşlemiyor https://mezopotamyaajansi.net/search/content/view/244885?page=1&key=f5212405a08d1fe7d97257a53067ac57
#meram#arzihal#müştereklerimiz#adalet#hak#hürriyet#insanlık#demokrasi#akp#yeni türkiye#başka türkiye vardır#cerahat#sarmal#kötülük#hayatiyet#insan hakları#kör karanlık#cinayet#fasit döngü#adalet nedir?#yara#tahayyül#insan olma#yazılama#meram hayat#ülke kuşatılırken#kürd sorunu#hrant dink#tahir elçi#ya adalet!
0 notes
Photo
theistanbulpost.com'a "Son dakika.... Hidayet Karaca'ya 31 yıl, Ali Fuat Yılmazer'e 16 yıl ceza" konulu haber eklenmiştir. Detaylar için ziyaret ediniz. http://theistanbulpost.com/son-dakika-hidayet-karacaya-31-yil-ali-fuat-yilmazere-16-yil-ceza/
#FETÖ#Hidayet Karaca#Ali Fuat Yılmazer#hapis cezası#Tahşiyeciler#tahşiyecilere kumpas#sondakika#sondakika haberleri#son dakika#son dakika haberleri
0 notes
Text
Ali Fuat Yılmazer'in kızı gözaltına alındı
Ali Fuat Yılmazer’in kızı gözaltına alındı
İstanbul’da 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında terör örgütüne yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan İstanbul eski İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer’in Sakarya Barosu’na kayıtlı avukat kızı Fatma Saadet Yılmazer dün akşam gözaltına alındı.FETÖ’ye yönelik açılan davalarda yargılanan İstanbul eski İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer’in kızı avukat Fatma Saadet Yılmazer için…
View On WordPress
0 notes
Text
DEAŞ'lı Hasan Aydın, 2 kez gözaltına alınıp bırakılmış
DEAŞ’lı Hasan Aydın, 2 kez gözaltına alınıp bırakılmış
DEAŞ’lı Hasan Aydın, 2 kez gözaltına alınıp bırakılmış DEAŞ’lı Hasan Aydın, 2 kez gözaltına alınıp bırakılmış Suriye’de DEAŞ’ın Türklerden oluşturduğu ‘Yaşar Grubu’nun içerisindeki infaz timinde yer alan Hasan Aydın’ın, 2012’de Adana’daki El Kaide operasyonunda, 2015’te ise Hatay’dan Suriye’ye geçmek isterken yakalanıp serbest bırakıldığı ortaya çıktı. DEAŞ’lı Hasan Aydın, 2 kez gözaltına alınıp…
View On WordPress
#22 temmuz soruşturması#AK Parti Malatya#ali fuat yılmazer#dha#Haber#Haber Malatya#habermalatya#istihbarat şefi#Kanal Malatya#Malatya#Malatya Haber#malatya hava durumu#malatyahaber#paralel yapı
0 notes
Text
Ali Fuat Yılmazer: Biz fişlemeci milletiz, kimi sevmiyorsak içine doldurur toptan kurtuluruz
Ali Fuat Yılmazer: Biz fişlemeci milletiz, kimi sevmiyorsak içine doldurur toptan kurtuluruz
Hrant Dink davasında savunma yapan tutuklu sanıklardan dönemin İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, “Biz fişlemeci milletiz. Biz derin devlet anlayışına sahibiz. Herkesin zamanı gelince kullanılacak bir fişi vardır. Kimi sevmiyorsak içine doldurur toptan kurtuluruz” dedi. Yılmazer ayrıca, hakkında yapılan araştırma sonucunda kendisine Bylock kullanıcısı olmadığının bildirildiğini söyledi.…
View On WordPress
#&039;Fuat#Ali#Ali Fuat Yılmazer#Ali Fuat Yılmazer: Biz fişlemeci milletiz#Biz#doldurur#fişlemeci#haber#haberi#haberler#haberleri#içine#kimi#kimi sevmiyorsak içine doldurur toptan kurtuluruz haberleri#kimi sevmiyorsak içine doldurur toptan kurtuluruz oku#kurtuluruz#milletiz#sevmiyorsak#toptan#Yılmazer:
0 notes
Text
İstinaf Mahkemesi Hrant Dink davasındaki cezaları hukuka uygun buldu
İstinaf Mahkemesi Hrant Dink davasındaki cezaları hukuka uygun buldu
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 26 Mart 2021’de karara bağladığı 78 sanıklı davada, eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek, ‘Tasarlayarak adam öldürme’ cürmünden ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına çarptırırken, toplam 26 sanık hakkında çeşitli oranlarda mahpus cezaları vermişti. 37 sanık beraat ederken, firari 13 sanığın belgeleri ayrılmıştı. Birtakım sanıklar hakkında…
View On WordPress
0 notes
Photo
FETÖ'nün Poyrazköy davasında kumpas soruşturması tamamlandı https://ift.tt/eupoBN5
FETÖ'nün Poyrazköy davasında kumpas soruşturması tamamlandı FETÖ'nün "Poyrazköy'de ele geçirilen mühimmat" davasında kumpas kurduğu gerekçesiyle yürütülen soruşturmada eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Nazmi Ardıç ve Yurt Atayün'ün de bulunduğu 68 şüpheli hakkında iddianame düzenlendi.
February 21, 2022 at 11:41AM
0 notes
Text
Court issues detailed ruling on Hrant Dink murder case
New Post has been published on https://armenia.in-the.news/society/court-issues-detailed-ruling-on-hrant-dink-murder-case-76375-15-07-2021/
Court issues detailed ruling on Hrant Dink murder case
The Istanbul 14th Heavy Penal Court has issued the detailed ruling on the case of the murder of journalist Hrant Dink in 2007, Bianet reports.
Thirty-seven defendants were acquitted, 26 were given prison sentences and the files of 13 defendants were separated at the final hearing of the case on March 26.
The 4,532-page ruling attributes the murder to the “Fetullahist Terrorist Organization (FETÖ),” which is also held responsible or the 2016 coup attempt.
Former police chiefs Faruk Sarı, Ramazan Akyürek and Ali Fuat Yılmazer had acted in unison, considering the interests of the FETÖ and the latter two were also responsible for the premeditation of the killing and tried to hinder the investigations by using their power coming from the FETÖ, according to the court ruling.
“It has been understood that instead of taking the necessary precautions and making an intervention with respect to their positions, they ensured that the murder took place … and recordings and documents are destroyed …” the court stated.
Muharrem Demirkale, a former commander of İstanbul Gendarmerie Intelligence, had his subordinates carry out reconnaissance around Dink’s home and workplace before the murder, the court noted. Demirakale and Yılmazer were in contact, it said.
On the day of the killing, Dink was followed by people who reported to Demirkale, according to the ruling.
The FETÖ also intended to defame the gendarmerie by associating it with the killing, said the court.
Hrant Dink, the editor-in-chief of Agos, a weekly newspaper in Armenian and Turkish, was shot dead in front of the newspaper’s office in Şişli, İstanbul, on January 19, 2007.
Read original article here.
0 notes
Text
Dink cinayeti davasında savunmalar tamamlandı
Dink cinayeti davasında savunmalar tamamlandı
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı sanık Ali Öz hazı bulundu. Duruşmada tutuklu olarak yargılanan dönemin İstihbarat C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer ise Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı. “ZERRE TALEBİM YOK” Sanık Ali Fuat Yılmazer son savunmasında şunları söyledi; *Mütalaayı okuyunca nasıl bir savunma…
View On WordPress
0 notes
Text
Ali Fuat Yılmazer, Hrant Dink davasında ilk ifadesini veriyor
Ali Fuat Yılmazer, Hrant Dink davasında ilk ifadesini veriyor
Ali Fuat Yılmazer, Hrant Dink davasında ilk ifadesini veriyor Ali Fuat Yılmazer, Hrant Dink davasında ilk ifadesini veriyor Hrant Dink davasında dönemin İstihbarat Daire Başkanı Ali Fuat Yılmazer ilk kez ifade veriyor. Ali Fuat Yılmazer, Hrant Dink davasında ilk ifadesini veriyor Hrant Dink davasında dönemin İstihbarat Daire Başkanı Ali Fuat Yılmazer ilk kez ifade veriyor. Agos Gazetesi Genel…
View On WordPress
#AK Parti Malatya#ali fuat yılmazer#Haber#Haber Malatya#Haberler#habermalatya#Hrant Dink#istanbul#Kanal Malatya#Malatya#Malatya Haber#malatya hava durumu#malatyahaber#Trabzon
0 notes
Text
Hrant Dink davasında mütalaa verildi
Hrant Dink davasında mütalaa verildi
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ait, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler, jandarma ve eski emniyet görevlilerinin de aralarında bulunduğu 4’ü tutuklu 76 sanığın yargılandığı davada, savcı celse ortasında mütalaasını açıkladı.
68 sayfalık mütalaada, devrin İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü sanık Ali Fuat Yılmazer ve periyodun…
View On WordPress
0 notes
Text
0 notes
Photo
‘7 Şubat MİT kumpası’ soruşturması tamamlandı: 34 kişi için ağırlaştırılmış müebbet talebi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca '7 Şubat MİT kumpası'na ait aralarında Fethullah Gülen ve eski Emniyet Yöneticisi Ali Fuat Yılmazer…
0 notes
Text
Hrant Dink davasında tahliye
Hrant Dink davasında tahliye - Haberci90
https://www.haberci90.com/hrant-dink-davasinda-tahliye-15105h.html
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin 9’u tutuklu, 10’u firari 85 sanığın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada sanık, sanık avukatları ve müdahil Dink ailesinin avukatlarının talepleri alındı. Talepte bulunan bazı avukatlar, müvekkilleri yönünden dosyanın ayrılması, sanıkların duruşmaya gelme zorunlulukları ile adli kontrol tedbirlerinin kaldırılması, tahliye ve beraat taleplerinde bulundu.
Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlanan tutuklu sanıklardan eski İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah’ın kendisinden Hrant Dink’in öldürüleceği bilgisi olan F4 belgesini yok etmesini istediğini belirterek, bu konuya şahit olan İstihbarat Daire Başkanlığında personel şube müdürü olarak çalışan Aydın Patan’ın tanık olarak dinlenilmesini istedi. Taleplerin alınmasının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklardan dönemin mülkiye müfettişi Şükrü Yıldız’ın suç vasfının değişme ihtimali ve tutuklu kaldığı süreye göre tahliyesine hükmetti. Eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek, eski Trabzon Jandarma Alay Komutanı Ali Öz ve gazeteci Ercan Gün’ün de aralarında bulunduğu 8 tutuklu sanığın bu hallerinin devamına hükmeden mahkeme, ismi belirlenen tanıkların dinlenilmesi için duruşmayı 10, 11 ve 12 Temmuz’a erteledi.
Yusuf Melikoğlu
0 notes
Text
'Kozmik Odada kumpas' davasında itiraf
'Kozmik Odada kumpas' davasında itiraf
ANKARA “Kozmik Oda” soruşturmasında, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) personeline Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) üyelerince kumpas kurulduğu gerekçesiyle açılan davanın sanıklarından Adem Eraslan, FETÖ içinde yer aldığını kabul etti, bundan pişmanlık duyduğunu söyledi. Eski Emniyet Müdürü Ali Fuat Yılmazer ve darbe girişiminin ardından TSK’dan ihraç edilen eski…
View On WordPress
0 notes
Text
Günün en bomba FETÖ ifadesi! Ali Fuat Yılmazer konuştu
Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) “futbolda şike” soruşturmasında kumpas kurdukları iddiasıyla 20’si tutuklu 108 sanığın yargılandığı davanın 16. duruşması başladı. Günün davasında FETÖ’nün karakutusu olarak görülen Ali Fuat Yılmazer savunma yaptı.
View On WordPress
0 notes