#kusurlu

[ecemlym]

Dünya senden mükemmel olmanı bekleyen kusurlularla dolu.

[alpinin-kedisi]

Sonra aptallıklarım, hatalarım geliyor aklıma. Kendimi bile bile üzdüğüm zamanlar... Değer ve kıymet görmediğim yerlerde ahmak ıslatanlarımla eşik dibine düştüğüm zamanlar... Çok özür diliyorum kendimden...

Geçmişi elbette telafi edemem lakin biliyorum, yaptığım yanlışlar doğrularımı şaşırtmadı. Gittiğim yollarda uğrayıp hayatımın merkezine koyduğum insanların bugün esamesinin dahi okunmaması... Hayat ne garip. Bir zamanlar "en" değerli olanın zaman içinde yok olması, sanki o duyguların düşüncelerin hiçbir anlamının olmaması gibi. Anladım duygularda ölüyormuş; zamansız, selasız ve mezarsız...

[alaboralar]

günaydın bugün hukukçu kimliğimi kullanarak mühim bir mevzuyu çözmeye çalışıyorum.. (hukukçu adayı daha doğru bir tabir ama bugünü öyle geçirece��im)

[dususbitti]

nasıl oluyor da 60 tlye aldığım ürün 180 tlye aldığım üründen daha sağlam geliyor

[alaturkaamerika]

Stanley, Kusurlu Kapaklar Sebebiyle 2.6 Milyon Kupayı Geri Çağırıyor

Stanley, kusurlu kapaklar nedeniyle 2.6 milyon çelik kupayı geri çağırıyor. 38 kişinin yaralanmasına yol açan kapak kusuru, kullanıcıları uyarı ve önlem almaya yöneltti. Kusurun Detayları Stanley’nin geri çağırdığı ürünler arasında Switchback ve Trigger Action modelleri bulunuyor. Bu modellerin kapakları kullanım sırasında gevşeyerek ayrılıyor, sıcak sıvının dökülmesine yol açıyor. Yaralanma…

[birintiharmelegi]

sigara severim ben balkon severim soğuk, kırık dökük insanları severim kusurlu dağınık şeyleri severim farklıyımdır ben biraz. anlayamazsın.

[12characters]

İşte yine karşılaştık seninle kağıt, kalem; kağıt ve kalem, iki iyi kadim dost, eski ama eskimeyen dostlarımdan...

Yolumun zor olacağını daha önce söyleselerdi keşke, hayata daha hazırlıklı olur muydum bilmiyorum ama hayatın çok zor olacağını önceden tahmin edip kahrolduğum çocukluk yıllarımı, özellikle o geceyi hatırlıyorum; o gece, yatakta kıvrandığım acıyla, ruhumdaki acılarla kıvrandığım ve uykuya rahatça dalamadığım o kapkaranlık gece...

Şimdi dışardan insanlar baktığında sanki her şeyim varmış gibi görünüyor, hayat bana güzelmiş gibi, ne güzel değil mi? Ki ben asgari ücretin 4 katı bir çileyle boğuşuyorum, fakir standardında bir yaşam, kurulamamış bir yuva, hiç doğamamış çocuklarım, başımı onunla koyamadığım bir yastık, bitmemiş bir öğrenmeye açlık, karşılığı alınamamış emeklerim, tırnaklarımla kazıyıp, dişlerimle kopartırken kırılmış dişlerim... ne güzel değil mi dışardan, tabii ya çok güzel, aferin bana... bir kıskanılma örneği, hala haketmiyormuşum gibi görüldüğüm bir konum, halbuki benim için daha iyisi olabilir miydi? Olurdu manipülasyonlar olmasa, hor görülmesem, kaderin narsistik çemberinden kurtulsam, negatif tüm enerjimlerinden kurtulsam, normal bir enerjiyle hep müsbet muhabbetlere maruz kalsam, olabilir miydi? Bir buçuk gün yaşadım bunu koskoca hayatta ve olurdu eminim, neden olmasındı? Kime zararım vardı ki kendimden başka benim bu lağım çukurunda?

Ehhh işte yine buluştuk kağıt – kalem, kalem – kağıt ya da ne farkeder sırası, bir şekilde rekabet değil, dostluk içerisindeydiniz siz ve beni de o birlikteliğinize dahil ettiniz en ihtiyacım olduğu yaşta ve sağolun yıldırmalara rağmen, hor görülmelere rağmen, bezdirme çabalarına rağmen yılmadınız, yenilmediniz, bu yenilmezliğinizle bana da örnek oldunuz, ben de artık sizin gibi yenilmezim, pes etmiyorum, etmeyeceğim.!

Kalbim çok kırıldı, çok çok kırıldı, diyemedim bunu kimseye yine sevdiceğime söyledim koştum ve koştum da, beni bir tek o anlar dedim ve anladı da, benimle birlikte isyan etti, övüştük de biraz ve biraz da yeriştik başkalarını, iyi geldi de. Gece gündüz ekranlardan görünmez yüzlerle bakıştık uzun uzun, tıpkı o son veda gibi, tıpkı o son sıcak muhabbet gibi, böyle de güzel, ne gerek var her şeyi söylemeye, ne gerek var bir insanın seveni varken aklını çelmeye? Ben böyle bir insan değilim, ha bir aralar oldum mu? Bilmem?.. Belki de eskiden bilmeden olmuşumdur, kim bilir? Belki de başıma gelen bir iki kusurlu hareketin sebebi de bu karmadır, temizlemek lazım tüm karmaları, yolda olanın ayağına çamur bulaşır, karmamıza da bulaştı bir şeyler ama yolda olmak da iyidir yahu, değil mi? Yolda olmak iyidir, hele ki gün de güneşliyse, güneşli günler güzel biter değil mi?

 

Güneşli günler güzel biter anne.. değil mi?.

[yesiliris]

Yokluğa terk edildim.

Ben bunları hak edecek ne yaptım diye düşünürken arka planda çok kişinin ahını almışım. Ben sadece korktuğum olmadım. Ben nefret ettiğim oldum. Sanıldığı kadar masum değilim. Ben günah keçisi oldum.

Şimdi kimse yok. Yokluğa terk edildim. İnsanlar yaptıklarımın cezasını kesiyor. Ben pes etmek istiyorum ama cezayı hak ederken iki adım ileri gidemiyorum.

Kalbimin üzerine kilolarca ağırlık çöktü. Bu sefer altında kalmadım. İzledim. Yaptıklarımı Bi de onların pencelerinden gördüm. Ağırlık arttı.

Nefesim boğazımda kaldı. Derin nefesler daha da boğdu. Ben bitiyorum. Siyah olana itiliyorum. Hayır ben siyah olanı seçiyorum.

Ben kusurlu olanım. Daha önce bunu hiç bu kadar net hissetmemiştim. Ben yıkım getirenim. Ben kırıp dökenim. Ben sahteyim. Ben aslında tam olarak olmak istemediğimin aynısıyım.

Ben olsam sevmem beni. Ben olsam beklemem beni. Ben olsam affetmem beni.

Ben kendimi sevmiyorum. Ben kendimi beklemiyorum. Ben kendimi affedemiyorum.

Gidene kızdım hep. Fark ettim,Ben de gittim.

Yara açana kızdım hep. Fark ettim, Ben de yara açanım.

Sahteye kızdım hep. Fark ettim,Ben yalana doğmuşum.

Sorun benim. Sorun benim kendimi masum sanmam. Sorun bencil olmam. Sorun tek yerden bakmam. Sorun sadece hissettiklerime bakmam. Sorun mantıksız oluşum. Ben yürüyen bir sorunum.

Özür dilerim. Ne kadar inandırıcı bilmiyorum ama özür Dilerim. Ben istemedim böyle biri olmak. Özür dilerim göremedim nasıl Bi insan olduğumu. Özür dilerim.

Ben hak etmiyorum. Ben beni seven kimseyi hak etmiyorum. Ben güzel olan ne varsa mahvediyorum. Özür dilerim. Aranızdan ayrılıyorum.

Bir çizik

İki çizik

Ve son terk ediş.

[e-yyup]

Mü'min kardeşlerinizin hatalı ve kusurlu yönlerine bakmayın. Hatasız günahsız insan bulamazsınız. Onların iyi sıfatlarına, güzel yönlerine bakın. Gözünüzü kendi nefsinizin hata ve kusurlarına dikin. Şayet böyle yapmazsanız kimseyi sevemez, nefsinizi beğenir ve kendinizi insanlardan üstün görmeye başlarsınız. Böylece, Allah korusun, ucub, kibir ve gıybet bataklığına saplanıp helâke sürüklenirsiniz. Kendini herhangi bir müslümandan daha hayırlı gören kimsede kibir var demektir.

🤲 😭 📿

Sultan Şeyh Seyyid Muhammed Râşid Hz. (k.s)

“Ad aldığım “😭 😭

[sillagen]

Erkek kardeşim ile künefe yapıyorduk. Bir dk fazla beklettik. Neyse çevirince benim savunma pilavı yanan teyze gibi "yanmamıs, dibine tutmuş, gayet güzel,tam olması gerektiği gibi" Kardeşim o sıra bana gülüyor NDNFNFNFNF Her yerde estetik künefe fotografi zaten görüyorsunuz biraz da gercekler diyerek paylaşayım 🤝🏻hiçbir şey dört dörtlük değil bilakis sillagen kişisi de kusurlu. Ama tadı guzeldi ya tipi biraz kayık ama olsun amaann

[arbrenu]

Nagi minik bir soru, mükemmeliyetçiliğim sürekli yaratıcılığımın önüne geçiyor, ne zaman bir şeyler yazsam veya çizsem "yeterli" olmadığı için siliyorum. Senin de ne kadar mükemmeliyetçi olduğunu biliyorum, bunun yaratıcılığımın önüne geçmesini nasıl engellerim? Şimdiden teşekkür ederim💖💖

Her zaman daha iyisinin olacağını kabullenmiştim ve kusurlu ya da hatalı şeyleri sevmeyi öğrenmiştim. Bir yıl önce yazdığım şeylerde de bir ay önce yazdığım şeylerde de düzeltilecek bin tane şey buluyorum; ne mutlu bana kendimi geliştiriyorum ve bu gelişimi görebiliyorum. Kaslı görüntü güzeldir mesela ama o görüntüye ulaşmak için büyük emekler verilir ve hiçkimse ilk zamanlar o kaslı görüntüyle başlamaz spora gibi

[nesrin-c]

Mükemmel kadın olmayın.

İyi bir eş, anne, dişi, seksi, ev hanımı, iş kadını, dost, evlat, sevgili ve daha birçok şey olan mükemmel kadın, neden mutsuz olur..….

Çünkü bu kadınlar başkaları için yaşarlar..

Bir ilişkide kadın, eşinin hayatını gereğinden fazla kolaylaştırdığında, iyi bir iş yapmış olmaz.

Her sorunu çözebilen, sorumlulukları üstünde taşıyan, düzeni koruyan ve bunun için insanüstü çaba gösteren kadın, karşısındaki erkeğin genetiğini bozar.

İnsan doğası almaya, tüketmeye eğilimlidir ve rahata çabuk alışır

Mükemmel kadın, her konuda başarılı olduğundan, karşısındakine yapacak bir şey bırakmaz.

Armut piş, ağzıma düş..

İlişkiler, paylaşım olmadan büyümez..

Kadın ve erkeğin gelişimi, yaşamın getirdiği sorumluluklar, dersler ve çaba ile doğru orantılıdır.

Çocuğunun okul ödevlerini kendisi yapan bir anne, evladının öğrenmesini ve yeteneklerini geliştirmesini engellediğinin farkında değildir.

Aynı durum ilişkilerde de geçerlidir.

Eşinin işlerini üstlenen, yapması gerekenleri onun yerine yapan, beceremediklerini bir şekilde halleden mükemmel kadın, mutsuz olmaya mahkumdur.

İşin garip tarafı, bu yapıdaki kadınların ilişkileri, genellikle hayal kırıklığı ile biter.

En çok aldatılan, terk edilen kadınlar, kusursuz kadınlardır.

Neden aldatıldıklarını anlayamazlar.

Üstelik, eşlerinin seçtikleri kadınlar, kendilerinden çok daha vasıfsız olanlardır.

“Benim neyim eksikti”

Bu cümlenin cevabı havada kalacaktır, hatta şok etkisi bile yaratabilir ama eksik olan kusurdur.

İlişkiler paylaşım üzerine kuruludur.

Mükemmel kadın, eşinin yapacaklarını üstüne aldığında, zaferlerini de elinden almış olur. ,

Çaba göstermek uğraşmak için ortada sebep bırakmaz.

Heyecanı, hevesi kalmayan bir eş, doğal olarak gidip, kendini göstereceği, yaratacağı başka ortamlar arar.

Çevrenizdeki insanları bir düşünün.

İçlerinde, mükemmel olduğuna inandığınız ama hala neden evlenemediğini ya da mutsuz bir ilişkisi olduğunu anlayamadığınız kişiler yok mu

Dışarıdan bakıp, dört dörtlük kadın dediklerinizle birlikte yaşadığınızı hayal edin.

Hazır bir hayat.

İlk başlarda çok keyifli gelse de, zaman içinde son derece sıkıcı, tek düze ve boş bir yaşam şeklini alır.

İnsani egonuz zarar görür..

Mükemmellik, kendinden vazgeçmek demektir.

Sürekli başkaları için yaşamak,onların ihtiyaçlarını gidermek, onların sevdiklerini seçmek ve hazırlamak, hep başkalarını düşünmek, mükemmel kadını kişiliksiz kılar.

Kendi hayatından vazgeçmek, saçının her telini süpürge etmek, gereksiz özveri ve fedakarlık göstermek, karşı taraftan alkış ve takdir almaz.

Düzenli olarak bunlar yapıldığı için, görevmiş gibi algılanır ve kıymeti bilinmez.

Kusursuz ve mükemmel olmak, sadece zarar verir.

Eşini, çocuğunu, kendini hatta dostlarını bile zor bir psikolojik sürece sokar. ilişkiler paylaştıkça değer kazanır ve keyif verir.

Mükemmel kadın mutlu olamaz.

Başkalarının hayatını düzenlerken, kendine ait bir yaşamı unutur.

İnsan dediğin kusurlu olur. Hataları, yanlışları ile var olur.

Mükemmellik, insana ait değildir.

Kusursuz veya mükemmel kadın olmayın..

Bu sizi ancak, ruhsal köle ve yaşam hizmetçisi yapar.

Sevgiyle kalın…

Candan Ünal.

[kalben]

gençliğim, senin ülken benmişim

sevgili genç Kalben,seni sevilmek için muhtaç hislerle ve annenin ölümünden yana derin bir suçlulukla baş edemezken nasıl yemek yiyip uyuyabileceğine ya da düz yürüyeceğine dair en ufak fikrin yokken ve yanında olması beklenen insanlar yanında olamazken koruyamadığım,doya doya saramadığım ve sana ülke olamadığım için beni affet.seneler sonra insanların bizi sevdikleri,şarkılarımızı tek bir nefes olup söyledikleri,hak yemeden çalışıp ürettiğimiz bir hayatımız var.çektiğin yalnızlık,acı ve tutmayı 20 senede öğrendiğin yas,görür görmez içini açan,kalbine dokunan candan insanlara da aitmiş.yani yaşadıkların boşa gitmedi.gençlere rıza kavramından bahsedebiliyorsun senin rızan olmadan sana yapılanlardan öğrendiklerinle.insanlara şiddetsiz bir dünyanın resmini çizmeye çalışıyorsun sana uygulanan şiddetten kalan ve yeniden yarattığın benliğinle.yardım almanın, destek istemenin ayıp olmadığını anlatıyorsun.genç Kalben,yalan söylemiyor,duygularını ifade etmeyi seçiyor,açık iletişim kuruyorsun.bazen düşünmemek için sarhoş olman dışında hiçbir falsomuz yok diyebilirim.evet,hala seni sevip saracak ve senin yanında duracak bir partnerin olmadı.evet,hala biri sen sahneden indiğinde hayranlıkla dudaklarına sarılmadı ve birine sırtını hiç yaslamadın.şefkatsiz aşıkların oldu ve onların her birinden bir Kalben doğurdun.anne olmak istemedin,beklentileri umursamadın.ebeveynlerinin hayallerini gerçekleştirdin.Oturduğun semti seviyorsun.Değerli arkadaşların,komşuların var.Hastalanınca eve hemşire çağırabiliyorsun.Çocuk kitapları yazdın,belki bir gün yeniden basarız.İsteyen hiçbir ücret olmadan kanalından dinleyebilir.Gizlenmeyen kahramanları olan bir roman yazdın,senin gibi utançsız,kusurlu ve içtendi.bazen şiirler söylüyorsun kendiliğinden.bir romana vurulup onu bir günde yutabiliyorsun.harika filmler izliyorsun.birbirinden tatlı kedilerin var.rengarenk ve dilediğin gibi giyinebiliyorsun.pahalı şeyleri ucuza almak hoşuna gidiyor çünkü sen bir öğretmenle askerin çocuğusun.kazancın değişse de zümren değişmedi.seni incitmeye çalışanları takmıyorsun artık birkaç saatten fazla,ki bazen çok can acıtıcı şeyler okuyor,duyuyorsun.seninle gurur duyuyorum.güvendiğin bir avukatın,müşavirin,terapistin var.geçmişe borcun yok.insanlara borcun yok.sevgili genç Kalben, biliyorum,çok yalnızsın,kendini seni sevemeyecek insanlara vermek üzeresin,dağılacak ve kaosa sürüklenecek,iç içe geçmiş aile yaralarıyla baş edecek,emeğini peşkeş çekecek,yalakalık edecek,her türlü soyguna uğrarken sapsarı mahkeme salonları göreceksin.evlendiğin gün acıklı bir darbe yaşayacak ülken; ve sen korkunç uyumsuz bir bağsızlıktan kurtulurken prizleri,kabloları ve onların bağlandığı her şeyi geride bırakacaksın.çok para, eşya ve simülasyon kaybedeceksin ancak her seferinde yürümeye devam edeceksin çünkü özgür olacaksın. kendini sevmeyi seneler içinde daha derinden kavrayacaksın.ağaçların arasındayken özellikle akşamüstleri en mutlu halini hissedeceksin.okyanusları tek başına aşacak ve ülkeleri,kıtaları kah müzikte kah sessizlikte keşfedeceksin. vahşi ormanda tek başına yürüyecek,kaybolacak ve vahşi maymunlarla sohbet ederek yolunu bulacaksın.kayalara sarılacak,kafanı yaracaksın.ağaçlara sarılacak,kollarını morartacaksın. ademin yaktığı ormanlarda dolaşıp geride kalanlara sarılacaksın.ruhun hüzün içinde kalacak.merhemler bulacak,çıplak yüzecek,insanlara sevişin diye bağıracak,birilerini evlendirecek,birileri ayrılmasın diye hayatlarından çıkacaksın.kendi anneni ve kedini gömemeyecek,ancak zamanı geldiğinde hiç tanımadığın o kediyi bir yol kenarında eşarbına sarıp o ağacın dibine gömeceksin.yanında bir dostun olacak.sarılacaksınız.çok ağlayacaksın.sonra kahkahalar atacaksın.utandığın şeyler yapacak ancak insanları bile isteye asla kırmayacaksın.insanları birbirlerinden ayırmayacak,yargılamadan değer verme yolunu seçeceksin.insanlar seni bile isteye hesaplaya planlaya kıracaklar.kırık kalbinle yeniden başlayacaksın.yeniden başlarken yanında kocaman bir aile olacak.yakınlığı yabancılardan öğrenecek,yakınlarında uygulayacaksın.seni seviyorum genç Kalben. tüm bunları yapmasaydın da severdim.

[dolunay66]

Çok şey kaybetmekten kazanmayı öğrendim; Bu kadar ağlamaktan, sahip olduğum gülümsemeye kavuştum.Zemini o kadar çok biliyorum ki sadece gökyüzüne bakıyorum. O kadar çok dibe vururum ki, her aşağı indiğimde yarın yukarı çıkacağımı zaten biliyorum.Kendim olmayı öğrendim. Kendimle olmayı öğrenmek ve iyi bir arkadaş olduğumu bilmek için kendimi yalnız hissetmem gerekiyordu. Başkalarına o kadar çok yardım etmeye çalıştım ki, yardım istenmesini öğrendim. Her zaman her şeyin mükemmel olduğundan emin olmaya çalıştım ve gerçekten her şeyin olması gerektiği kadar kusurlu olduğunu anladım (kendim dahil). Sadece yapmam gerekeni yapıyorum, yapabileceğim en iyi şekilde ve diğerleri de istediklerini yapıyor. O kadar çok köpeğin anlamsız koştuğunu gördüm, kaplumbağa olmayı öğrendim ve bu yolculuğu takdir ettim. Bu hayatta hiçbir şeyin güvenli olmadığını öğrendim, sadece ölüm ... bu yüzden anın ve sahip olduğum şeyin tadını çıkarıyorum. Kimsenin bana ait olmadığını öğrendim ve istedikleri ve olması gerektiği sürece yanımda olacaklarını ve benimle gerçekten ilgilenen her zaman ve her ne olursa olsun bana haber vereceklerini öğrendim. Bu gerçek arkadaşlık var ama onu bulmak kolay değil. Seni kim seviyorsa, sormak zorunda kalmadan her zaman sana gösterecektir. Sadık olmak bir zorunluluk değil, sevginin sahibi olduğunda gerçek bir zevktir. Yani yaşamak ... Hayat gelip geçmesiyle, tatlarıyla ve tatlarıyla güzeldir ... Yaşamayı ve tadını çıkarmayı öğrendim, hatalardan öğrendim ama onları düşünerek yaşamıyorum çünkü onlar her zaman iyi gitmenizi engelleyen acı bir hatıra, onarılamaz hatalar var Güçlü yaralar asla kalbinizden silinmez, ancak her zaman onları iyileştirmeye gerçekten istekli biri vardır. Hayatla el ele yürü, her şey her zaman gelişir. Ve çok fazla çabalamayın çünkü hayattaki en iyi şeyler, onları hiç beklemediğiniz anda gerçekleşir.

Paulo Espanol

[saireyn]

"Kusurlu bir yanımızla yüzleşip bunu kabul edebilirsek, bu yanımızın bir süre sonra ortadan kalkma olasılığı da artar."

İnsan Olmak, Engin Geçtan

[1-yolcu]

yüzü kara, kusurlu, kötü ahlâklı, zamanına ve haline aldanmış, mevlasına muhalefette mükemmel gayretli, azimet ve evla olanı terk eden, halkın gözünde durumunu süslü gösteren, yüce hak teala'nın nazarında yurdunu harap eden, zahirini süsleyerek himmette kusur eden, gurura yönelerek içini tahrif eden, sözü yaşantısına aykırı düşen, halini hayali üzerine bina eden..! bu uyku ve hayalden ne çıkar?

mektubat-ı rabbâni