#ilahi dile
Explore tagged Tumblr posts
ilahifasli · 1 year ago
Text
Sizlerin keyifle ilahi dinleyebilmesi için ilahi dinle, ilahi dinle - youtube, karışık ilahi dinlemek istiyorum, müziksiz ilahi dinle, en iyi ilahiler listesi :39, karışık ilahiler ilahileri dinle - youtube, güzel ilahiler dinlemek istiyorum, en çok dinlenen ilahi sanatçıları, acıklı ilahiler dinlemek istiyorum, en güzel hareketli ilahiler, full dinle, en güzel ilahiler dinle bedava konularında elimden gelenin en iyisini sunmaya azami özen gösteriyorum.
Sevilen ilahilere duyulan özlem ve ilgiyle 1980 lerin ilahileri dinle, 2022 ilahileri dinle, 2023 hareketli ilahiler dinle, 2023 ilahileri, 2023 ün en güzel ilahileri, 2023 ilahiler mp3 indir, 2023'ün en güzel ilahileri, 2023'ün yeni ilahileri, 70 lerin müziksiz ilahileri, a dan z ye ilahi sanatçıları gibi aramalarınızda sizlerin karşısındayım.
İçimize dokunan, duygusal derinliği olan ilahilerin karışık ilahiler dinle, müziksiz ilahiler dinle, yeni çıkan ilahiler dinlemek istiyorum, dini ilahi dinle canlı, dinlenen ilahiler, güzel ilahiler dinle karışık, ilahi albümünü dinle, ilahi müzikleri dinle, müziksiz ilahi dinle, yeni ilahiler dinle, çeşitli sanatçılar ilahi dinle, ilahi dinleme siteleri, ilahi ezgi dinle etkisiyle duygusal bir yolculuğa çıkmanıza büyük katkı sağlıyorum.
1 note · View note
selcandy · 7 days ago
Text
Bizim ülkemizde “insana yaptığı iyilikten ötürü suçlu hissettirmek” diye bir şey var. En basit örnekle geçen gün bahsettiğim, kediye köpeğe yardım etti diye “depremzedeler, hasta bebekler dururken” falan denilerek üzerine gidilen insanlar. İyi niyette kusur bulmak, iyilikten rahatsız olmak kötülükten çok da farksız değil gibi geliyor bana. Bir örneğini de Hadise olayında yaşadık.
Aslında bu konuda pek çok insanın benimle hemfikir olmayacağını düşündüğüm için hiç ses etmeyecektim ama Twitter’da birisi “bu ünlülerde idrak yolu enfeksiyonu var” gibi bir şey yazmış, asıl idrak probleminin duyduğunu anlamamak olduğunu dile getirmeden geçemeyeceğim. Kadın diyor ki “şarkımı Narinlerimiz için söyleyeceğim.” Türkçeden Türkçeye çevirisi; “Benim hit bir şarkım, elimde de medya gücüm var ve bu gücü dikkatinizi şu konuya çekerek kullanıyorum.” Sanki kadın “Narin için bi’ şarkı yazdım” demiş de sözleri “ilahi sevgilim sen kimi kandırıyosun” çıkmış gibi öfke nöbeti geçirmek idrak yolu enfeksiyonundan kaynaklanıyordur bana göre.
Önemli bir günde, ülkenin büyük bir kısmının takip ettiği bir programda Narin ismini anarak hafızaları tazeliyorsun, belki de konudan bihaber olanların “olay ne” diye açıp bakmasını sağlıyorsun ama “birisi iyi bir şey yapsa da ağzına sıçsam” diye bekleyen geniş bir kitle tarafından itin götüne sokuluyorsun. Neden “helal ulan unutmadı, unutturmadı” deyip geçemiyorsun?
Bu dünyanın her yerinde böyle değil midir? Müzisyenler en çok ses getiren şarkılarını dikkat çekmek istedikleri konu veya kişilere atfederler, kimse de “ya senin bu şarkının sözlerinin olayla ne alakası var” demez. Şimdi bu kadın bir kere daha üzerindeki ilgiyi belirli bir konuya yöneltmek istese, öncesinde kırk kere düşünür. Susana afaroz, konuşana afaroz - sanki mükemmeliyetçi davranabileceğimiz kadar mükemmelmiş gibi her şey.
27 notes · View notes
yazan-kalem-siyah06 · 1 month ago
Text
Tumblr media
gökyüzüdür kadın
ve toprak
ateş ve sudur
yağan
yaratan
yakan ve yıkayan
#SEMA'dır manasında
gecede #YILDIZ'dır kimi,
#GÜNEŞ tir güpedündüz
akşamı yok,
her vakit #SABAH tır biri...
Ay mutlak bir kadındır
#MEHTAP'ı pür-ü pak
#HİLAL'i bayraktır kadın
hem #AY,NUR'dur
hem #NUR, AY'dır
gül açar ay #GÜLAY'da,
atar kahkahasını #GÜLENAY
#AYGÜL olur gece bahçesinde
Işık coşar #AYSEL de
kamaştırır gözlerini
#AYTEN olur tende
yakar tüter
Ay'ın bir kızı olur
adı #AYLİN konur
karanlığa inat #BERAY
ateşe nispet #FERAY' dır
dilerse Ay serer yüreğe #SERAY olur
tüm evrelerinde kadınca
aşkadır #AYÇA
#AYLA' dır aşkla
#İLKAY ı #SONAY ı olsada her halinde #AYCAN dır...
kadın #MASAL dır
masalda #PERİ dir,
#PERİHAN dır
#AYPERİ
#GÜLPERİ
düşünen perişandır
#ŞİİR dir kadın
defalarca okunan
sayfalarca #DESTAN'dır
Ne GÜZEL bir #ÖYKÜ dür
İlahi bir ÜLKE
kutsal bir #ÜLKÜ'dür
#HÜLYA sı sabahların
Tumblr media
Gecelerin aşk #RÜYA sı
toprağa at #CEMRE dir kadın
göğe sal #GÖKÇE dir
karla ört üstünü #KARDELEN dir çıkar
suya at #NİLÜFER dir açar
çölde #SERAP tır
#YAĞMUR dur yağar,
#BURCU dur kokar,
sen ateş olsan ne yazar,
o #ALEV dir sarar
nereye saklansan kaçamazsın
içinde #ARZU dur
ateşleri bile yakar...
her biri bi alemdir
bambaşkadır mesela #ÖZGE dir
kendine has eşsiz #ÖZGÜN dür
Yâr gibi beklenen #ÖZNUR dur
tektir bitanedir o da #BİRİCİK tir
Dağların #ŞAHİKA sı dır kadın,
Doğa'nın #HARİKA sı
bazen #DAMLA ama çoğu zaman #DERYA #DENİZ dir
Dilleri #DUDU
Gözleri #AHU dur
Tumblr media
#NEHİR dir kimisi,
#DİCLE dir #ASİ dir
#SEYHAN dır
Aynı yatakta akar seldir kadın
Ateşler sürükler suda #SELMA dır
Dökerim içimi #SELİN dir
#ÖZLEM dir çekilir,
#HASRET tir büyür
#GURBET tir gidilir,
Tumblr media
#SILA dır memleket bilinir kadın
içerinde kanayıp durur #DİDEM dir
vakit ayrılığı vurur #HİCRAN dır
zaman sevgiliye sayılıp bitince,
sarılmakta #VUSLAT tır adı
her ayrılıkta gözlerimde #MÜJGAN dır
hiç gelmesede #MÜJDE dir varlığı
her çağında gencecik bir #FİDAN'dır
uçlarından sürgün verir #FİLİZ'lenir herbir yeri,
dallarında meyvelenir #KİRAZ olur kıpkırmızı
Kara gözünden şarap olur kadın
Tatlanır eskimez
Yeşilinde orman olur
Mavisi söze gelmez...
#GİZEM dir kadın,
çözülmemiş sırdır,
keşfedilmemiş #DİYAR dır
#BEYAZ dır kadın
#KARBEYAZ
#GÜLBEYAZ
giyinir beyaz
gelindir kadın
Allanır gelinciktir...
Tumblr media
tek mevsimde #BAHAR dır,
#GÜLBAHAR
her renkte #ÇİÇEK tir,
her mevsim içine işler kokusu,
Cümle çiçeklerde açar
#ÇİĞDEM'ce çıkar
#NERGİS'çe kokar
kar inadı #KARDELEN'dir
su topraklı #NİLÜFER
kırılgan bir #MENEKŞE dir
Gül kadına öykünür
#GÜL olur güllerde #GÜLHAN
Güller eker #GÜLİZAR
Yürüse #GÜLENDAM
açar #GONCA'dır
#GÜLSE'dir duada
Gülerse can güler #GÜLCAN'da
Sarıp sarmalar sarmaşıktır
Her çiçeği hiç eder
İçimde içimi açar
İçimi içer #GÜLTEN'de
Vazgeçilmez #CANAN'dır canda
#KALBİM'dir #KALBEN'dir kadın...
kalbi kalp yapan #DUYGU'dur...
Tumblr media
Yardır #YAREN'dir kadın
akılda #LİLİTH
yürekte #ADALET'tir
#HAVVA' dır kadın
hem sebep hem akibettir...
#SEVGİ'dir
Sev diyedir
O yüzden #SEVİL'dir kadın
#SEVCAN'dır
Sev de al dır #SEVAL
Gönül verdiğin kara #SEVDA dır
#DÜNYA'dır kadın
#YAŞAM'dır
#ÖMÜR'dür adı
#HAYAT tır işte...
#SOLMAZ'dır
kurumaz #KEVSER'dir,
dile gelmez #CENNET tir kadın
Cennet'te #TUBA'dır
#GÖNÜL'dür
Gönülde #DİLRUBA' dır
duyduğum en güzel #SELEN
Sevmeye fikir çelendir kadın
#NAZ'dır çekilir
#NAZLI'dır yakışır ona,
öyle aslanı kaplanı yok olacaksa #CEREN'dir,
#CEYLAN'dır ancak
Tabiat dokuludur kadın
Tumblr media
Hayat kokulu
Aşklara #ELÇİN
Dağlara #BURÇİN
#GÜLÇİN'dir o
Gül için...
Lodos gibi süpürmez #MELTEM'dir
#SAM'dır
#SABA'dır ılık ve tatlıdır esişi
#SEVİM'dir
#SEVİNÇ'tir...
Tanrı'dan #DİLEK'tir
herşey onla başlar,
ilk harfte #ELİF'tir kadın
şahini doğanı olmaz yırtmaz etini
illa olacaksa kanatları
#MELEK'tir kadın
Tende ruhtur kadın
Canda #NUR'dur
#NURCAN'dır her solukta
mızraptır telde akar,
#TÜRKÜ'dür
türkülerde #ZEYNEP'tir, #DİLAN'dır
zehiri #ŞİFA'dır
#DEVA'dır #��ARE'dir kadın,
imdattır gözleyişe
#FERYAT'tır sevişe
sessiz sedasızlıkta bile #FİGAN'dır kadın...
ayakları altı #FİRDEVS
Tumblr media
Avuçları #NİMET
denksiz #ŞAHESER
eşsiz şahanedir
candan aziz annedir kadın...
aşkın icadıdır,
aşkın mayası,
özü ocağıdır
canıdır sevmelerin,
kadın sadece #AŞK
AŞK mutlak kadındır...
Tumblr media
14 notes · View notes
halimecan · 27 days ago
Text
Tumblr media
Kaderle Barış ve Umut Arayışı
Son yıllarda, insanlığın içsel arayışları, bilinçaltına hitap eden ritüellerle birleşmiş durumda. "Evrene mesaj gönderme" veya "yazmak, dilemek, göndermek" gibi uygulamalar giderek daha fazla kişiye hitap eder hale geldi. İnsanlar, bir kaygı, korku ya da belirsizlik içinde olduklarında, evrene ya da yüksek bir güce olan inançlarını bir şekilde dışa vurma ihtiyacı hissediyorlar. Bununla birlikte, bu yeni trendin eski ve derin bir geleneği, dua ile nasıl bir ilişki içinde olduğuna bakmak önemli.
Türk düşüncesinde sıkça dile getirilen "dua kadere tabidir. Kimse kaderinde olmayan bir şeyi isteyemez." sözünün ardında yatan anlam, her insanın hayatında bir düzen ve akış bulunduğuna dair derin bir inançtır. Kader, insanın karşısına çıkan fırsatlar, zorluklar ve deneyimlerin bir bütünüdür; ancak bu, her şeyin önceden yazılmış olduğu anlamına gelmez. İnsan, dua aracılığıyla kaderini şekillendirebilir, ancak her dilek gerçekleşmeyecektir. Burada önemli olan, insanın bu gerçeği kabul edip, olumsuzluklarla bile başa çıkabilecek içsel gücü bulabilmesidir.
Evrene mesaj gönderme ritüeli, aslında çok eski bir geleneğin modern yorumlarından biridir. İnsanlar, binlerce yıl boyunca bir şeyler diledi, Tanrı'ya seslendi, ilahi olana yakınlaşmaya çalıştı. Şimdi ise, bu anlayış evrenin gücüne yönlendirilmiş gibi görünüyor. “Evrene mesaj gönderme” düşüncesi, insanın kendi kaderini şekillendirme gücüne olan inancını yansıtır. Ancak, bu tür ritüellerin önemli bir noktası vardır: Dileklerin ve duaların evrende karşılık bulması, çoğunlukla içsel bir dönüşümden geçmekle mümkündür. İnsan, istediği şeyleri evrene göndermekle, aslında kendisini bu dileklerin doğru olacağına, gerçekleşebileceğine ve hayatına dahil olacağına inandırır.
Evet, dua veya evrene mesaj gönderme, insanlara iyi dilekler dilemek, ruhsal anlamda bir rahatlama sağlamak, onları kötü bir süreçten geçerken bir nebze olsun yatıştırmak, onlara güç katmak açısından son derece faydalıdır. Ancak burada unutulmaması gereken en önemli şey, dua etmenin veya dilek dilemenin insanı sadece bir çıkış yoluyla değil, aynı zamanda o yolun içinde güçlü kılması gerektiğidir. İnsan, zor zamanlardan geçerken, belki de yaşamın en karanlık anlarında bile, kendini tutunacak bir dal arar. İşte dua, bu anlamda bir tutunma aracıdır. Dua ederken ya da evrene mesaj gönderirken, aslında kişinin içindeki güçle barışma çabası, kendi hayatına olan inancı pekiştirme sürecidir.
Birçok insan, zorlu bir dönemden geçtiğinde dua etmeye, iyi dilekler dilemeye başlar. Zihinsel ve ruhsal olarak olumsuz bir döneme girdiğinde, dua insanın bir anlamda gücünü yeniden toplamasına yardımcı olur. "Bundan sonra ne olacak?", "Yaşayacak mıyım?", "Yaşamaya devam edebilecek miyim?" gibi sorular, karanlık bir dönemin sorularıdır. Ancak dua, bu soruların cevapsız kaldığı noktada devreye girer. İnsan, dua ederek, içsel bir huzur bulur, aynı zamanda yaşama tutunma gücü kazanır. Dua, kişinin kaderine karşı bir itiraz değil, onunla barışa varma şeklidir. Çünkü, herkesin yaşamında zorluklar ve kötü süreçler vardır. Ama dua, bu süreçlere karşı bir direnç değil, onlarla birlikte ilerleme kararlılığıdır.
Bazen hayat, kişiye acı verir, bazen de umut verir. Dua ve evrene gönderilen mesajlar, bu süreçlerin insan üzerinde nasıl bir etki yaratacağını tam olarak kestiremez. Fakat bir şey kesin: Dua etmek, insanın içsel gücünü keşfetmesine ve karanlıkla yüzleşmesine yardımcı olur. Kaderin, insanın kontrolü dışında olduğu düşünülen noktaları olsa da, dua ve iyi dilekler dilemek, insanın varoluşunu daha anlamlı kılar.
Dua kadere tabidir. İnsan, kaderinin getirdiği zorluklarla yüzleşirken dua eder, dileklerini evrene gönderir. Ancak bu dilekler, sadece hayatın akışını kabul etmekle, ondan güç almakla anlam kazanır. Kaderin akışında, her şeyin bir zamanı ve yeri vardır. Dua ise, zamanın içindeki o anı daha anlamlı kılmak için bir araçtır. Bu, sadece bir dilek ya da mesaj göndermekten fazlasıdır; bir yaşama tutunma biçimidir.
2 notes · View notes
kosul123 · 1 month ago
Text
İlahi Tavsiye
Ey kulum! Sana emrettiğim bir şeyi yapmakta zorlandığında şöyle de: 'La-havle ve la-kuvvete illa billahi'l-aliyyi'l-azim (Yüce ve azamet sahibi Allah'tan başka güç ve kuvvet sahibi yoktur). Nitekim arşı taşıyan meleklere taşımak kendilerine ağır gelince, bu zikri söylerler. Bir musibet sana ulaştığında şöyle de: 'İnna-lillah ve inna-ileyhi raciun (Biz Allah içiniz ve Allah'a döneceğiz.)' Nitekim sevdiklerim ve dostlarım böyle söylerler. Ayağın günah çukuruna kaydığında, dostum Ådem ve eşinin söylediği şu cümleyi söyle: 'Rabbimiz kendimize zulmettih, sen bizi bağışlamaz ve merhamet etmezsen hüsrana uğrayanlardan oluruz.' Bir iş sana müşkül gelir, görüşünde vehme kapılır, doğruyu bulmak, doğru sözü söylemek istersen, dostum İbrahim gibi şu cümleleri söyle: 'Beni yaratan beni doğruya ulaştırır O beni yedirir ve bana içirir, hasta olunca bana şifa verir, beni öldürecek sonra diriltecek. Benim hatalarımı kıyamet gününde bağışlamasını dilerim. Rabbim! Bana hüküm ver ve beni salih kimselere kat. Benim adıma geride bir doğruluk dili bırak. Beni naim cennetinin varislerinden eyle. Babamı da bağışla, o dalalete düşenlerden idi. Kıyamet günü beni mahzun etme. O gün ne mal, ne çocuklar fayda vermez. Sadece selim bir kalp ile Allah'a gelmek fayda verir' Bir musibet isabet edince, indirmiş olduğum vahiyde bildirdiğim üzere, Yakub'un söylediklerini söyle. "Ben üzüntümü ve sıkıntımı Allah'a havale ediyorum. Allah'tan sizin bilmediklerinizi biliyorum." Senden bir hata meydana geldiğinde, Hz. Musa'nın söylediği gibi söyle: 'Bu şeytanın bir amelidir. Şeytan apaçık saptırıcı bir düşmandır.' Bir günahtan yüz çevirdiğinde Yusufun dediği gibi söyle: 'Ben kendimi tezkiye etmem, Rabbim merhamet etmedikçe nefis mutlaka kötülüğü emreder, Rabbim Gafur ve Rahim'dir.' Allah seni bir belayla imtihan ettiğinde Davud'a söylemiş olduğu şekilde hareket et: 'Rabbinden bağışlama dile, rūka ederek yere kapan, Allah'a yönel.' Allah'ın yaratıkları arasından günahkârları ve hatalı kulları görüp Allah'ın onlar hakkındaki hükmünü bilmediğinde, İsa gibi konuş: 'Onlara azap edersen onlar senin kulların, bağışlarsan sen aziz ve hakimsin.' Allah'tan bağışlanma dileyip O'nun affetmesini talep edince, Hz. Muhammed(s.a.v) ve onun sahabesinin söylediği gibı söyle: 'Rabbimiz! Unuttuğumuzda veya hata ettiğimizde bizi hesaba çekme, rabbimiz bizden öncekilere yüklediğin gibi bize ağır yük yükleme. Rabbimiz! Gücümüz yetmeyen işleri bize yükleme, bizi affet, bize merhamet et, bize mağfiret et. Sen bizim Mevla'mızsın, bize kafir güruha karşı yardım eyle' İşlerin sonuçları hakkında korkuya kapılıp senin adına nasıl sonlanacağını bilmediğinde yine Hz. Muhammed(s.a.v)ve sahabesi gibi söyle. 'Rabbimiz! Bizi hidayete ulaştırdıktan sonra kalplerimizi çevirme, bize kendi katından rahmet ver, sen el-Vehhab'sın. Rabbimiz! Sen insanları hakkıda kuşkunun bulunmadığı günde bir araya toplarsın. Allah verdiği sözü bozmaz.'
Muhyiddin İbn-i Arabi (k.s)
Futuhat ı Mekkiye C.18/Sf.395-396
......✍️
2 notes · View notes
doriangray1789 · 1 year ago
Text
Düşünme kabiliyeti körelmiş ve bir komuta merkezinin emirlerinin kolu bacağı olmuş kitleler içinde insan, sadece araçtır.
Bilincimin çalışmadığı bir eşitlik anlayışını çok makul karşılayamıyorum açıkçası. Hiçlikte eşitlik bana anlamlı gelen bir konum değil.
Heidegger ne demişti hatırla: “Duyma ve anlama kendini, sözü edilene önceden kenetlemiştir.” (Varlık ve zaman)
Theodor W. Adorno <SAHİCİLİK JARGONU > okuyun -> Adorno'nun Alman felsefe jargonu-ideolojisi üzerine eğildiği; bunu yaparken Hegel, Heidegger, Jaspers, Sartre, Freud gibi düşünce tarihini ve daha da çok Alman ideolojisini derinden etkileyen kişileri ve görüşlerini ele aldığı kitabıdır…bir kaç alıntı:
“Dünyevi bir dil ilahi dile ancak o dilin tonlamasına mesafe alarak yaklaşabilir, onu taklit ederek değil.”
Ölüm, Dasein'ın özü olur.Dasein uzakları aramaya başlar, ama onu sadece görünüşü bakımından kendi yakınma taşıyabilmek için.Dasein hep kendi varlığı uğruna mı varolmaktadır
3 notes · View notes
etaali · 2 years ago
Text
Tumblr media
🔶İnsan Dua ile Allah'u Teala'nın teveccühünü kendisine çeker🔶
اسْتَوْدِعِ اللَّهَ دِینَكَ وَ دُنْیَاكَ وَ اسْأَلْهُ خَیْرَ الْقَضَاءِ لَكَ فِی الْعَاجِلَةِ وَ الْآجِلَةِ وَ الدُّنْیَا وَ الْآخِرَةِ...
✨Dinini, dünyanı Allah'a emanet et. Şu tez geçen dünyada da, az zaman sonra gelecek ahirette de akibetinin hayırlı olmasını dile...
📚 Nehcü’l Belağa 31. Mektup
الهي! اسْتَوْدَعتُكَ دِیني وَ دُنْیَاي
✨İlahi! Dinimi de Dünyamı da sana emanet ettim. 🤲🏻🌹
3 notes · View notes
pazaryerigundem · 22 days ago
Text
751. Vuslat Törenleri Şeb-i Arus ile sona erdi
https://pazaryerigundem.com/haber/195749/751-vuslat-torenleri-seb-i-arus-ile-sona-erdi/
751. Vuslat Törenleri Şeb-i Arus ile sona erdi
Tumblr media
Bu yıl “Muhabbet Vakti” temasıyla düzenlenen Hazreti Mevlana’nın 751. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ile Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un katıldığı “Şeb-i Arus” programı ile sona erdi.
KONYA (İGFA) – Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, programda yaptığı konuşmada, “Bu anlamlı geceyi, içimizde yeşeren taptaze heyecanlarla; Hz. Pir’in vasiyetine, onun tavsiyesine uyarak, aşığın maşukuyla kucaklaştığı bir ‘Düğün Gecesi’ olarak idrak ediyoruz. Mevlana, öz ifadeyle din ikliminin sultanıdır. Hayatını Allah aşkıyla süslemiş, Kur’ân ve Peygamber sevgisiyle bezemiş bir muhabbet velisidir” dedi.
Bugün zulümle, adaletsizlikle, terörle, katliamlarla dünyayı cehenneme çevirenlerin İslam’ın özünü teşkil eden ve insanı insan kılan ilahi sevgiden zerre nasibi olmadığını belirten Başkan Altay, “Gazze başta olmak üzere, gönül coğrafyamızın diğer bölgelerinde ve dünyanın çeşitli yerlerinde yaşanan zulüm ve adaletsizlikler kalplerimizi sızlatmaktadır. Ne olursa olsun biz mücadelemize devam edeceğiz. Âlemlere rahmet olan Resûl-i Kibriyâ Efendimizin yolundan yürüyeceğiz. İnşallah insanlığın üzerine kabus gibi çöken karanlıkları İslam’ın nuruyla aşacağız. Hz. Pîr gibi gönül sultanlarının sesiyle, nefesiyle, âlemlerden geniş olan nice gönüller kazanacağız” ifadelerini kullandı.
“KONYA’MIZDAN YAYILAN BU IŞIĞIN DÜNYAMIZI AYDINLATACAĞINA İNANIYORUM”
Konya Valisi İbrahim Akın, “Şeb-i Arus’ta ‘muhabbet vakti’ temasının davetine icabet ederek manevi değerlerimizle bir kez daha mücehhez olduk. Hazreti Mevlana’nın ‘bir mum diğer mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez’ sözünde ifadesini bulan ve Şeb-i Arus vesilesiyle Konya’mızdan yayılan bu ışığın, inşallah Müslüman kardeşlerimizin ve dünyamızın ihtiyaç duyduğu ‘barış içinde, sevgi ve muhabbetle yaşamak’ düsturunu kalplerimize perçinleyeceğine ve dünyamızı aydınlatacağına yürekten inanıyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın riyasetinde, bu ulvî merasimin tertibinde emek veren Kültür ve Turizm Bakanlığımıza, Konya Büyükşehir Belediyemize ve tüm gönüllülerimize şükranlarımı sunuyorum” cümlelerine yer verdi.
“CELALEDDİN-İ RUMİ’Yİ MİNNET VE RAHMETLE YAD EDİYORUZ”
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, dünyanın dört bir yanında devam eden çatışmaların ve zulümlerin; insanların zorla yurtlarından edilmesini, kadınların, çocukların, yaşlıların kaderine terk edilmesini ve işgalleri beraberinde getirdiğini vurgulayarak, “Mevcut kaos, karmaşa ve çatışma ortamlarını göz önüne aldığımızda Mevlana, Yunus Emre ve Hacı Bektaş Veli gibi bu mukaddes toprakların çıkardığı abide şahsiyetlerin bizlere ulaştırdığı erdem ve değerlere tüm insanlığın ne kadar muhtaç olduğunu bir kez daha anlıyoruz” açıklamasında bulundu.
“BU SESİ DÜNYANIN FARKLI COĞRAFYALARINA ULAŞTIRMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
İnsanların Mevlana’dan yaşamı güzelleştirmeyi, hayrı konuşmayı, kendisine layık gördüğünü dostlarına da layık görmeyi öğrendiğini aktaran Bakan Ersoy, tüm dünya milletlerinin insanlığı hatırlamak için bu çağrıya kulak vermesi gerektiğini kaydederek şöyle devam etti: “İçine düşülen şiddet ve anlamsızlık girdabından ancak bu şekilde kurtulabiliriz. Mevlana’nın çağrısına, insanlığın kaybolan huzuru ve düştüğü ümitsizlik girdabından kurtulması için her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyuyoruz. Bugün burada izleyeceğimiz tören; asırlar boyunca benzersiz bir ahenk içerisinde dilden dile, gönülden gönüle günümüze ulaşan köklü bir kültür mirasının benzersiz bir izdüşümüdür. Bizler bu mirası muhafaza etmeye, bu sesi dünyanın farklı coğrafyalarına ulaştırmaya devam edeceğiz.”
“CELALEDDİN RUMİ GİBİ BİR DEĞERE SAHİP OLDUĞUMUZ İÇİN RABBİMİZE SONSUZ ŞÜKREDİYORUZ”
Her yıl düzenlenen Hazreti Mevlana’nın Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri’nin gönül coğrafyasındaki büyük değerlerin maneviyatları önünde bir saygı duruşu niteliğinde olduğuna dikkati çeken Bakan Ersoy, “Bu hislerle, ülkemizin ve dünyanın dört bir yanından gelen siz Mevlana dostlarını saygıyla selamlıyor, asırlar boyunca üstadın izinden giden gönül ehli merhumları rahmetle anıyor, değerli sanatçılarımıza, Bakanlığımızdaki çalışma arkadaşlarıma, Konya Büyükşehir Belediye Başkanımıza ve tüm ekibine gönülden şükranlarımı sunuyorum” ifadelerine yer verdi.
“MEVLANA’NIN BİRLEŞTİRİCİ GÖRÜŞLERİ 751 YILDIR ANILIYOR”
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş da yeryüzünde bazı büyük insanların ölümlerinden sonra bile yol gösterici sıfatlarını taşımayı sürdürdüğünü dile getirerek, Mevlana’nın fikirlerinin, birleştirici ve insanlığa faydalı olan görüşlerinin 751 yıldır anıldığını söyledi.
“MEVLEVİHANELER BİZİM BURÇLARIMIZIN NURDAN KALELERİDİR”
Mevlevihanelerin bütün Osmanlı diyarına, bütün gönül coğrafyasına yayılan bir ışık olduğunu belirten TBMM Başkanı Kurtulmuş, “Saraybosna’dan Halep’e, Şam’a, Bağdat’a, Mekke’ye, Hicaz’a, Kudüs’e kadar geniş coğrafyada mevlevihaneler bizim burçlarımızın nurdan kaleleridir, nurdan kuleleridir. Bu çerçevede sadece bunu bir terbiye mektebinin, irfan mektebinin çok kuvvetli medreseleri olarak, dervişlerin eğitim aldıkları alan olarak değil, aynı zamanda geçmiş dönemde mücahitlerin birleştiği, bütünleştiği yerler olarak da ortaya koymuşlardır” dedi.
Geçen sene düzenlenen 750. Vuslat Yıl Dönümü programında, İsrail’in Gazze’de başlattığı insanlık dışı saldırılarının nefretle kınandığını ve Kudüs Mevlevihanesi’nin dile getirildiğini aktaran Kurtulmuş, bu sene de bir başka mevlevihaneye dikkati çekmek istediğini söyleyerek, “Suriye’de, Halep Mevlevihanesi ve Şam Mevlevihanesi de Mevlevi dergahlarının en önemli ayaklarından ikisidir. Ümit ederiz ki en kısa zamanda Halep ve Şam mevlevihanelerinde de burada olduğu gibi Mevlevi ayinlerinin yapılacağı güzel, esenlik dolu günler gelecektir. Ümit ederiz ki Şam’dan açılan kapı Kudüs’e doğru yürüyecek ve Kudüs Mevlevihanesi’nde de en kısa zamanda böylesine görkemli ayinler yapılacaktır. Sizin gibi dünyanın dört bir tarafından gelen Mevlana dostlarını ağırlayacak ve orada hem geçmişimize rahmet okuyacak hem de Mevlana Celaleddin-i Rumi daha iyi anmak ve anlamak için bir araya gelecek. Şam’ın kapıları, Kudüs’ün kapılarını açsın diyor, Şam Mevlevihanesi’ne nasip olan özgürlük, Kudüs Mevlevihanesi’ne de nasip olsun diyorum. Çünkü Anadolu’da yaşayan Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olan bizler için bu mevlevihanelerdeki ecdadın bize bıraktığı bir miras vardır” diye konuştu.
Kurtulmuş, daha sonra, “Sizin ecdadınız, Kudüs Mevlevihanesini asırlar boyunca imar ve inşa etti, orayı açık tuttu. İnşallah bu güzel gecede, 751. Vuslat Gecesi’nde niyazımız odur. Ya Rabbi, Şam ve Halep’i özgürleştirdiğin gibi Kudüs’ü ve Kudüs Mevlevihanesi’ni de özgürleştir, bugünleri görmeyi bizlere nasip eyle” ifadesini kullandı.
Törende, İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) Genel Direktörü Prof. Dr. Mahmud Erol Kılıç, Mesnevi sohbeti yaptı. Daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu eşliğinde sanatçı Ahmet Özhan tarafından Türk tasavvuf müziği konseri verildi.
Yerli ve yabancı çok sayıda misafirin de takip ettiği program, Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu’nun “Mevlevi Ayini Şerifi” ile son buldu.
Tumblr media
0 notes
umuttherzamanvar · 4 months ago
Text
Tumblr media
SALAVAT-I BEŞAİRU’L HAYRAT’IN FAZİLETİ:
Rahman ve Rahim olan Allah’ın Adıyla
İslam ve iman nimetini bize ihsan eden Allah’a şükürler olsun.
Aziz ve Celil olan Allah, Peygamberimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme, ailesine ve ashabına her an salat ve selam eylesin.
Rivayet olunmuştur ki, ümmetin şeyhi ve imamların imamı, asillerin seyyidi, kutubların kutbu Gavsu’l Azam Abdulkadir Geylani Hazretleri (Allah ondan razı olsun) bazı tarikat ihvanlarına şöyle buyurmuşlardır:
Size açıklayacağım bu salavatı şerifeyi benden alınız. Zira ben ilham yoluyla bizzat Aziz ve Celil olan Allah’tan aldım.
Sonra Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve selleme arz eyledim ve faziletinden sual etmek istedim.
Ancak daha sualimi sormadan önce buyurdular ki:
Bu salavatı şerifenin büyük faziletlerini saymak imkânsızdır.
Şöyle ki, müdavimlerini yüksek derecelere ve ulaşmak istedikleri gayelere eriştirir.
Meşru olan isteklerine nail olurlar ve dualarını kabule şayan eyler.
Bu salatı okuyan ve orada bulunanlar mağfiret olunur. Eceli gelince rahmet meleklerinden dördü zuhur eder.
Birincisi lanetlenmiş şeytanın tasallutuna engel olur.
İkincisi kelime-i şehadeti kalbine ilham eder.
Üçüncüsü Kevser suyundan içirir.
Dördüncüsü, elinde bulunan altından bir tabak içindeki cennet meyvelerini sunar ve müjdeler.
Makamını görmesi için gözünü açıp bakmasını emreder.
Cennetteki makamını, ruhu bedeninden ayrılmadan önce gözüyle görür.
Memnun ve sevinçli olarak kabrine girer.
Korkmaz ve yalnızlık çekmez. Rahmet kapıları açılır, nurlar saçılır.
Kıyamet gününde, sağında ve solunda yer alan melekler vasıtasıyla müjdelenir ve güven içinde olur.
Kıymetli elbiseler giydirilir.
Asil ve değerli atlara bindirilir. Hasret ve pişmanlık yaşamaz, hesabı da kolaylıkla görülür.
Sırat’tan geçerken ateşin dile gelerek söylediği “Geç, ey Allah Teâlâ’nın azad edilmiş kulu!
Ben sana haram kılındım” sözünü işitir ve önceden cennete girenlerle beraber cennete girer.
Gümüşten kubbelere, altından saraylara, nurdan dokunmuş çadırlara, adeta bir dolunaya benzeyen göz kamaştırıcı güzellikteki hurilere; velhasıl görülmeyen, işitilmeyen, akla bile gelmeyen nimetlere nail olur.
Zira Fahr-i Âlem sallallahu aleyhi ve sellemden şöyle rivayet olunmuştur:
Miraç gecesinde, Aziz ve Celil olan Allah, “Ya Muhammed! Yeryüzü, gökyüzü ve Kürsi kimindir?” sualini sorduğunda, cevap olarak “Senindir ya Rabbi” demiş.
Tekrar, “Sen kiminsin ya Muhammed?” buyurunca, Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem cevap vermekten hayâ ederek hemen secdeye kapanmış ve bir şey söylememiş ise de, Aziz ve Celil olan Allah, “Sen, bu salavatı okuyan kullarımınsın” diye cevap vererek büyük ihsan ve lütufta bulunmuştur.
Ayrıca bu söze ilave olarak, Abdülkadir Geylani Hazretleri (kuddise sırruhû) şöyle buyurmuşlardır:
Büyük ilahi nimetleri bir araya getiren bu salat ve selamın kıraatine devam eden ümmetin bahtiyarları için, rahmet kapıları ve hikmet yolları açılır.
Tam bir ihlas ve kalp huzuruyla yapılan bir lavet; köleleri azad etmekten, develeri kurban etmekten, akçeleri tasadduk etmekten ve ay ve günleri oruçla geçirmekten daha faziletlidir. Rızıklar kolaylaşır, ahlaklar güzelleşir, hacetler giderilir.
Dereceler yükseltilir, günahlar affolunur, ayıplar örtülür. Zilletlerin defedilmesi ve izzetlerin toplanması hususlarında büyük bir faydası vardır.
Mekinuddin Hazretlerinin (kuddise sırruhû) buyurmuş oldukları gibi, bu salavatı şerifenin yüksek faziletleri ve büyük ihsanları nazarı itibara alınarak, ilahi lütuflara eren salih ve kâmil kişiler dışındakilere talim olunmamalıdır.
Bu gibi zatların lisanından sadır olan salavatı şerifenin bir kere okunması bile hacetlerin giderilmesi için bir vesile olur.
Ayrıca bu salavatı şerifedeki her bir ayet-i kerime de Aziz ve Celil olan Allah’ın indinde şefaat edici olur.
Bu salat ve selam, zikir ve taat ehlinin tilaveti, nasihat alanların mevizası ve Cenabı Hakk’a ulaşmaya çalışanların vesilesidir.
Kur’an-ı Kerim’den alınmış (Kur’an-ı azîmin bir salavat-ı şerifesidir) ve “Beşairu’l Hayrat” (Hayırların Müjdeleri) ismi ile isimlendirilmiştir.
Salavat-ı Beşairu'l Hayrat'ın Anlamı:
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla.
Hamd, alemlerin Rabbi Allah'a mahsustur. Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle müminleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
“müminleri müjdele.” (Bakara Sûresi, 223)
“Allah'ın, müminlerin mükâfatını zayi etmeyeceği müjdesiyle sevinirler.” (Âl-i İmrân Sûresi, 171)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle zikreden kalpleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
Beni anın ki ben de sizi anayım.” (Bakara Sûresi, 152)
“Ey iman edenler!
Allah'ı çokça zikredin, onu sabah akşam tesbih edin.
O sizi karanlıktan aydınlığa çıkarmak için size merhamet edendir, melekleri de sizin için bağışlanma dileğindedir.
Allah müminlere çok merhamet edendir.
Allah'a kavuşacakları gün müminlere yönelik esenlik dileği selamdır.
Allah onlara bol bir mükafat hazırlamıştır.” (Ahzab Sûresi, 41 - 44)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle salih amel işleyenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
“Ben erkek olsun, kadın olsun sizden hiçbir amel edenin amelini zayi kılmam.” (Âl-i İmrân Sûresi, 195)
“Kadın ve erkek kim mümin olarak salih bir amel işlerse, işte onlar cennete girerler ve orada hesapsız olarak rızıklandırılırlar.” (Mü’min Sûresi, 40)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle çokça tövbe edenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
“Şübhesiz ki Allah, çokça tevbe eden kimseleri bağışlayıcıdır.” (İsra Sûresi, 25)
“Onlar için Rableri katında diledikleri her şey vardır, işte bu muhsinlerin mükâfatıdır.; (Zümer Sûresi, 34)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle tövbe edenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
Ayet;şüphesiz Allah çok tövbe edenleri sever, çok temizlenenleri sever.” (Bakara Sûresi, 222)
“kullarından tövbeyi kabul eden, kötülükleri bağışlayandır. (Şura Sûresi, 25)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle ihlas sahiplerini müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
;kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa yararlı bir iş yapsın ve Rabbine ibadette kimseyi ortak koşmasın.” (Kehf Sûresi, 110)
“dinde ihlâs sahipleri olarak,” (Beyyine Sûresi, 5 )
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle namazı dosdoğru kılanları müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
;namazı dosdoğru kıl; çünkü namaz insanı hayasızlıktan ve kötülükten alıkoyar.” (Ankebut Sûresi, 45)
“namazı dosdoğru kıl, iyiliği emret, kötülükten alıkoy, başına gelen musibetlere karşı sabırlı ol. Çünkü bunlar kesin olarak emredilmiş işlerdir.” (Lokman Sûresi, 17)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle Rabbinin emirlerine itaat eden huşu sahiplerini müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
“sabrederek ve namaz kılarak (Allah'tan) yardım dileyin. Şüphesiz namaz ağır bir şeydir, ancak huşu duyanlar için değil. Onlar Rablerine kavuşacaklarını ve gerçekten ona döneceklerini çok iyi bilirler.” (Bakara Sûresi, 45 - 46)
“Onlar ayaktayken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah'ı anarlar. Göklerin ve yerin yaratılışı üzerinde düşünürler. Rabbimiz bunu boş yere yaratmadın, seni eksikliklerden uzak tutarız, bizi ateş azabından koru derler.” (Âl-i İmrân Sûresi, 191)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle sabredenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
“sabredenlere mükâfatları elbette hesapsız olarak verilir.” (Zümer Sûresi, 10)
“işte onlar Allah'ın hidayete erdirdiği kimselerdir. İşte onlar akıl sahiplerinin ta kendileridir.” (Zümer Sûresi, 18)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle huzurunda hesap vermekten korkan kimseleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
“Rabbinin huzurunda (hesap vermek üzere) duracağından korkan kimseye iki cennet vardır.&quot; (Rahman Sûresi, 46)
“Kim de Rabbinin huzurunda duracağından korkar ve nefsini arzularından alıkoyarsa şüphesiz cennet onun sığınağıdır.” (Naziat Sûresi, 40 - 41)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle muttakileri (takva sahiplerini) müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
&quot;Rahmetim ise her şeyi kapsamıştır. Onu, bana karşı gelmekten sakınanlara, zekâtı verenlere ve ayetlerimize inananlara yazacağım. Onlar resule, ümmî peygambere uyan kimselerdir.(Araf Sûresi, 156 - 157)
“işte onların amellerine karşı kendilerine kat kat mükâfat vardır. Onlar cennet köşklerinde emniyet içindedirler.” (Sebe Sûresi, 37)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle itaatkâr ve tevazu sahiplerini müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
&quot;Allah'a itaat eden alçak gönüllüleri müjdele ki Allah anıldığı vakit onların kalpleri titrer. “(Hac Sûresi, 34 - 35)
“Rablerine dönecekleri için, verdiklerini kalpleri ürpererek verirler; (Müminun Sûresi, 60)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle sabredenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
“sabredenleri müjdele. Onlar başlarına bir musibet gelince, biz şüphesiz (her şeyimizle) Allah'a aidiz ve şüphesiz O'na döneceğiz, derler. İşte Rableri katında rahmet ve merhamet onlaradır. Doğru yola ulaştırılmış olanlar da işte bunlardır.” (Bakara Sûresi, 155 - 157)
“Şübhesiz ki ben, sabretmelerine karşılık bugün onları mükâfâtlandırdım; gerçekten kurtuluşa erenler, ancak onlardır.” (Mü'minun Sûresi, 111)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle öfkelerini yenenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle: onlar öfkelerini yenenler, insanları affedenlerdir. Allah iyilik edenleri sever.” (Âl-i İmrân Sûresi, 134)
“kim affeder, bağışlarsa onun mükâfatı Allah'a aittir. Şüphesiz ki Allah, zalimleri sevmez…” (Şura Sûresi, 40)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle güzel davranışlarda bulunan kimseleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
Allah yolunda harcama yapın; kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın. İyilik edin, kuşkusuz Allah iyilik edenleri sever.” (Bakara Sûresi, 195)
“kim bir iyilik yaparsa, ona on katı vardır. Kim de bir kötülük yaparsa, o da sadece o kötülüğün misliyle cezalandırılır ve onlara zulüm edilmez.” (En'am Sûresi, 160)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle sadaka verenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
Eğer eli darda olan birisi borçlu ise eli genişleyene kadar beklemek gerekir. Şu da var ki, bağışlamanız, eğer bilirseniz sizin için daha hayırlıdır. (Bakara Sûresi, 280)
“şüphesiz Allah sadaka verenleri mükâfatlandırır.(Yusuf Sûresi, 88)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle kazançlarını hayır yollarında sarf edenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
kendilerine rızık olarak verdiğimizden de Allah yolunda harcarlar.” (Bakara Sûresi, 3)
“Her neyi hayra harcarsanız O, onun yerine başkasını verir.” (Sebe Sûresi, 39)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle şükredenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
“Eğer yalnız ona ibadet ediyorsanız, Allah'ın nimetine şükredin.” (Nahl Sûresi, 114)
“Eğer şükrederseniz elbette size nimetimi artırırım; eğer nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azabım çok şiddetlidir.(İbrahim Sûresi, 7)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle dua edenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
quot;Ben onlara çok yakınım. Bana dua edince, dua edenin duasına karşılık veririm.” (Bakara Sûresi, 186)
bana dua edin, duanıza karşılık vereyim.” (Mümin Sûresi, 60)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle salih kullarını müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
&quot;Muhakkak yeryüzüne benim iyi kullarım varis olacaktır.” (Enbiya Sûresi, 105)
“İşte vâris olanlar, onlardır. Onlar ki, Firdevs (Cennetin)e vâris olurlar. Onlar orada ebedî olarak kalıcıdırlar; (Müminun Sûresi, 10 - 11)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle Peygamber Efendimize salat edenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
“Şüphesiz Allah ve melekleri Peygambere salât ederler. Ey iman edenler! Siz de ona teslimiyetle salât ve selâm edin.” (Ahzab Sûresi, 56)
“sizlere rahmetinden iki pay versin; size bir nur bahşeylesin ki onunla (yolunuzu görüp) yürüyesiniz, hem de sizi bağışlasın. Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.” (Hadid Sûresi, 28)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle dünya ve ahiret hayırlarıyla müjdelenenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
İnanıp yararlı işler yapanları müjdele; (Bakara Sûresi, 25)
“Dünya hayatında da ahirette de onlara müjde vardır. Allah’ın sözlerinde asla değişme yoktur. İşte bu, büyük kurtuluşun kendisidir…; (Yunus Sûresi, 64)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle kurtuluşa erenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
;kim Allah’a ve Resûlüne itâat ederse, o takdirde gerçekten büyük bir kurtuluşa ermiş olur.; (Ahzab Sûresi, 71)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle ahiret hayatını dünya nimetlerine tercih edenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
Mallar ve evlatlar dünya hayatının süsüdür. Baki kalacak salih ameller ise Rabbinin katında sevap olarak da, ümit olarak da daha hayırlıdır. (Kehf Sûresi, 46)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle kendi ümmetine tabi olanları müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
&quot;Siz insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz, iyiliği emreder kötülükten men edersiniz. (Âl-i İmrân Sûresi, 110)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle seçilmiş kimseleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
Sonra biz o kitabı, kullarımızdan süzüp seçtiğimiz kimselere miras olarak verdik. Onlardan kendilerine zulmedenler vardır. Onlardan ortada olanlar vardır. Yine onlardan Allah'ın izniyle hayırlı işlerde öne geçenler vardır, işte bu büyük lütuftur.” (Fatır Sûresi, 32)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle günahkâr müminlere mağfireti müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
De ki: Ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin! Çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir. (Zümer Sûresi, 53)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle tövbe edip bağışlanma dileyenleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
;Kim bir kötülük yapar yahut nefsine zulmeder de sonra Allah’tan mağfiret dilerse, Allah’ı çok bağışlayıcı ve esirgeyici bulur.” (Nisa Sûresi, 110)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle sana en yakın kullarını müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
“Şüphesiz kendileri için tarafımızdan en güzel mükâfat hazırlanmış olanlar var ya, işte bunlar cehennemden uzaklaştırılmışlardır. Onlar cehennemin uğultusunu duymazlar. Canlarının istediği nimetler içerisinde ebedi olarak kalırlar. O büyük korku onları tasalandırmaz ve melekler onları « işte bu size vaat edilen (mutlu) gününüzdür » diyerek karşılarlar.” (Enbiya Sûresi,101 - 103)
Azim olan Allah’ım, şu mübarek sözlerinle müminleri müjdeleyen Efendimiz Muhammed'e salât ve selam eyle:
“Şüphe yok ki müslüman erkeklerle müslüman kadınlar, mümin erkeklerle mümin kadınlar, itaat eden erkeklerle itaat eden kadınlar, sadık erkeklerle sadık kadınlar, sabreden erkeklerle sabreden kadınlar, mütevazı erkeklerle mütevazı kadınlar, sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkeklerle oruç tutan kadınlar, ırzlarını koruyan erkeklerle ırzlarını koruyan kadınlar, Allah'ı çok zikreden erkeklerle Allah'ı çok zikreden kadınlar var ya, işte onlar için Allah bir mağfiret ve büyük bir mükâfat hazırlamıştır.” (Ahzab Sûresi, 35)
“Ve şüphesiz ki, insan için kendi çalıştığından başkası yoktur. Ve elbette ki, çalışmasını yakında görecektir. Sonra (onun çalışması) en tamam bir mükâfaat ile mükâfatlandırılacaktır. “(Necm Sûresi, 39 - 41)
Allah'ım! Efendimiz Muhammed'e kalplerin inşirahına, müşküllerin kalkmasına, perdelerin açılmasına vesile olan salât ile salat eyle. Hesap gününe dek daim ve çokça selam eyle.
“Orada onların duâsı: « Ey Rabbimiz olan yüce Allah! Sen bütün noksan sıfatlardan münezzehsin! » demeleridir. Orada birbirlerine temennileri de « Selâm! » dır. Duâlarının sonu ise: «Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur» demeleridir.” (Yunus Sûresi, 10)
Beşairu’l Hayrat - Dersaadet (İstanbul) [Matbaa-i Amire] Hicri 1337, Miladi 1921
Arapça aslından tercüme: El-Hac Mehmed Neşet
Günümüz Türkçesine çeviren: Meviza
0 notes
aykutiltertr · 5 months ago
Video
youtube
Zülüf Dökülmüş Yüze Aman - Müslüm Gürses ✩ Ritim Karaoke (Kırşehir Hicaz...  ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın  👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz ���� ✩ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ ╰┈➤ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU 🢃 Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://youtu.be/RKiAMQ5jwL0 ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐  Zülüf Dökülmüş Yüze Aman - Müslüm Gürses ✩ Ritim Karaoke (Kırşehir Hicaz Majör 4/4 C Neşet Ertaş) @RitimKaraoke Müzisyenlerin Buluşma Noktası.... ESER ADI           : ZÜLÜF DÖKÜLMÜŞ YÜZE AMAN SÖZ GÜFTE       : NEŞET ERTAŞ BESTE - MÜZİK:  NEŞET ARTAŞ USÜL                 :  4/4 SOFYAN MAKAM - DİZİ :  HİCAZ - MAJÖR Söz & Müzik: Neşet Ertaş Aranjör: Tarık Ağansoy ZÜLÜF DÖKÜLMÜŞ YÜZE Yöresi- İli KIRŞEHİR   İlçesi- Köyü -   Kaynak Kişi NEŞET ERTAŞ Derleyen NİDA TÜFEKÇİ Notaya Alan NİDA TÜFEKÇİ İcra Eden Makamsal Dizi HİCAZ Konusu - Türü Aşk Sevda Karar Sesi La Bitiş Sesi La Usül 4/4 En Pes Ses La En Tiz Ses Do Ses Genişliği 10 Ses B                   C#                 E Zülüf dökülmüş yüze aman, B           Am                  Em Kaşlar yakışmış göze aman aman. D sus4            C                Fm Usandım bu canımdan aman aman, B       Em   C    B Dert ile geze geze. Am   C   B B                  C#              E Bu ellerde gez gayrı aman, B        Am     B                Em Kâtip ol da yaz gayrı aman aman. D sus4            C                Fm Bir kazma al bir kürek aman aman, B       Em   C      B Mezarımı kaz gayrı. Am   C   B TÜRKÜNÜN SÖZLERİ ZÜLÜF DÖKÜLMÜŞ YÜZE (Aman) KAŞ YAKIŞMIŞ GÖZE (Aman aman) USANDIM BU CANIMDAN (Aman aman) DERD İLE GEZE GEZE BU ELLER DE GEZ GAYRİ (Aman) KATİP OL DA YAZ GAYRİ (Aman aman) BİR KAZMA AL BİR KÜREK (Aman aman) MEZARIMI KAZ GAYRİ GÜN DOĞDU AŞDI BÖYLE (Aman) GÖNÜLDÜR ÇOŞTU BÖYLE (Aman aman) SEN ORADA BEN BURADA (Aman aman) ÖMRÜMÜZ GEÇTİ BÖYLE "Kırşehir türküleri" kategorisindeki sayfalar Bu kategoride yer alan toplam 52 sayfanın 52 adedi aşağıdadır. A Acem Kızı Ahu Gözlerini Sevdiğim Dilber Al Yanak Allanıyor Allılar Daldan Dala İp Gerdim Anam Ağlar Baş Ucumda Oturur Atı Olan El Atına Biner mi Ayva Turunç Narım Var Açma Zülüflerin Yâr Yellere Karşı Ağ Ellerin Sala Sala Gelen Yâr B Bahçada Gül Ağacı Başımda Altın Tacım Biter Biter de Kırşehir'in Gülleri Biter Böyle Olur mu D Dane Dane Benleri Var Yüzünde Dağlar Dağladı Beni Deniz Dalgasız Olmaz Dinek Dağı Yeni Geldim Gurbetten E Evlerinin Önü Marul G Gar mı Yağmış Yüce Dağlar Başına Geleli Gülmedim Ben Bu Cihana Gine Haber Gelmiş Gine Telli Durnam Yarelenmişsin Gova Gova İndirdiler Yazıya Gönül Dağı Yağmur Yağmur K Kale Kaleye Bakar Karpuz Kestim Suyumuş Karşıdan Karşıya Elmalı Dağlar Kesik Çayır Biçilir mi Kibar Kızın Saçları Sallanıyor Köprüden Geçti Gelin Küstürdüm Gönülü Güldüremedim N N'olur Gelin N'olur Ne Güzel Yaratmış Seni Yaradan Neden Garip Garip Ötersin Bülbül Neredesin Sen O O Şirin Sözlerine S Sarı Yazma Yakışmaz mı Güzele Sebeb Mezerinde Yosunlar Bitsin Seher Vakti Çaldım Yârin Kapısını Sevda Gitmiyor Serden Sevda Olmasaydı Suda Balık Oynuyor T Tatlı Dile Güler Yüze Tor Şahin Misali Y Yare Gidem Yare Gidem Z Zahide Kurbanım N'olacak Halim Zülüf Dökülmüş Yüze İ İki Büyük Nimetim Var İrafa Koydum Narı Ş Şad Olup Gülmedim Eller İçinde Şu Dağlar Ulu Dağlar Şu Zelve'nın Ufak Tefek Taşları Müslüm Gürses 1986 yılında Müslüm Gürses Genel bilgiler Unvanı Müslüm Baba Arabeskin Babası Arabeskin Kralı Doğum Müslüm Akbaş 5 Temmuz 1953 Fıstıközü, Halfeti, Şanlıurfa, Türkiye Ölüm 3 Mart 2013 (59 yaşında) İstanbul, Türkiye Başladığı yer Adana Tarzlar Arabesk  · Türk halk müziği  · Türk sanat müziği  · pop  · rock  · Azerbaycan müziği  · ilahi  · caz  · Dünya müziği  · Rap müzik[1] Meslekler Ses sanatçısı  · söz yazarı  · besteci  · oyuncu Çalgılar Bağlama, piyano[2] Etkin yıllar 1965-2013 Müzik şirketi Elenor  · Bayar  · Universal  · Pasaj  · Ulus  · Uğur  · Seyhan  · Emre  · İdobay  · Disco  · Kalan  · DMC  · Ada Resmî site muslumgurses.com.tr Eş Muhterem Nur (1986-2013)[3] Önemli çalgılar Bağlama Müslüm Gürses ya da doğum adıyla Müslüm Akbaş, (5 Temmuz 1953; Fıstıközü, Halfeti, Şanlıurfa - 3 Mart 2013,[4] İstanbul), Türk arabesk ve halk müziği sanatçısı, besteci, söz yazarı ve oyuncu. Dünya'da "Father of Arabesque", Türkiye'de ise "Arabeskin Babası" ve "Müslüm Baba" olarak tanınmaktadır. Müslüm Gürses Müzik ve Sanat Müzesi Gürses'in ölümünden sonra Şanlıurfa Valiliği tarafından Gürses'in anısına müze yapmış ve 5 Ekim 2013'te Müslüm Gürses Müzik ve Sanat Müzesi açılmıştır.[62] Müze daha sonra Haliliye ilçesinden Karaköprü ilçesine taşınmış ve 15 Haziran 2021'de tekrar hizmete açılmıştır.[63]
0 notes
mezetepsisi · 9 months ago
Text
Tumblr media
Şu fotoğrafla başlıyorum hem şarkı hem tarih net olarak gözüksün diye.
Sinirden gece 3 gibi anca uyudum. Allahla aramı düzelttiğim noktada ne kadar falso bir adam olsam bile kalbimin temizliği beni uyaranlar olarak geri dönüyor.
Yalancılığına ve riyakarlığına o kadar nefret duyuyorum ki. Bu bir nefret mektubu olacak adını da riyakar koyabiliriz.
Tumblr media
Uyaranı da buraya bırakayım ve devam edeyim. Direkt arayıp tartışıp tehtit edecek seviyede sinirlendim. Sonra düşündüm olm manyak mısın ? İlahi bir mesaj uyaran bu sana.
Bak sağlıklı bir ilişki yürüten ve sahip bir insan hiç olmadım bunu da direkt veya dolaylı defalarca söylemiş olmalıyım. Aynı kişiyle 2 gün geçirmemek ama tek günde o kadar çok kişiye geçirmiş olmam bunu ispatlayan bir şeyler. Sürekli iletişimde olduğumuzu düşündüğüm bir durumdayız sanıyordum. Oysa ben iletişimde kalan birisiyken sen kendi kafanda oynayan ve belki dinlemeyen birisiymişsin.
Kendime çok güvendiğimi söylediğin yerler vardı evet. Sorgulamadığım ve kıskanmadığımı düşünmemişsindir umarım. Bunları yansıtmamam kendime olan güvenimdi. Herkesin dolapta cesedi vardır cümlesine gelene kadar bana sorduğun eski ilişkide detaylar ve sana sormadığım eski ilişkindeki detaylar kendime güvenimdi ve yanımdaydın sonuçta. Ama orda anlamıştım olayın sihrini bozmamak adına.Sana o amına koduğumun cuma akşamı konuşmasında kafanda bitiremediklerin var diyince yine ve yine salak mısın sen olmasan da bitti dediğin yalana inandım. Burda işte riyakarlık skilin o kadar gelişmiş ki istiyosan dönebilirsin ya da mutfakta yatarım dediğim noktada hafif toparlayıcı ve rahatlamış tavrınla akışa bırak dedim. Ama burda beni istememe ihtimalini dön izmirde düşün olmayabilirdi ama aklında biri varken 2 gün daha yatağıma almış olmak sinirimi bozuyor. Şahıstan ve çocuktan bağımsız bir durum bu eğer bağımlı olsa çocuğun ağzıyla ayağının yerini değiştirecek ve yürümeyi özletecek duruma sokmam 30 saniyelik bir telefon görüşmesine bakar. Cebine 5-10 gram koydurup üstüne polise teslim ettiririm tertemiz halledebilirim. Evet bunun yapıldığını gördüm kılçıksız temiz. Ama işte senin riyakarlığında suçsuz birine bir şey yapamam.
Zaten ayan beyan ortada bir durumdu engel sonrası süreçler basamak basamak görmüştüm o süreçte bile affetme emaresi vardı içimde ama işte allahla arayı düzeltmişiz uyaran beğeni ve gece gördüğüm çocuğun profildeki manzara sana nefretimi kusmam gerektiğini tetikledi bende.
Az biraz empati yapıp hayatına birini zor alan birisine cuma sonrası utanmadan hala sevişebiliyorsun. Bari olayı ben istemiyorum ama burda çok güzel zaman geçiriyorum diyip ona göre sevişseydik. Kaldırdığım ikinci postaya değmezdi düşüncesi aklımda olmazdı. Sevişmekten pişmanlık duymazdım.
Umarım tanrı vardır gerçi olsa adalet terazisi şaşmış şu dünyada hayvanlara ve çocuklara böyle zulüm olmazdı. Neyse hayyam felsefesini bir kenara bırakıp içimden geçen temennileri sana iletiyorum.
Umarım her zaman mutlu olursun. Pürüzsüz riyakarlığın mesleğinde sana başarıları beraberinde getirecek. Ama empati ve vicdan asla yakanı bırakmasın bu duygularla tanış ve sahiplen iletişimde kal ve olmak istediğini söylediğin herkeste olan sürekli olmadığın ama dile getirdiğin şeyler gibi dürüst ol. İletişimde dürüst kal da birinin ruhuna işlerken gözlerine baka baka yalan söyleme. Etme bulma dünyası karma allah ne dersen de yaşattığını yaşamadan ölme.
Bunları arayıp ya da gelip izmire sana iletecektim ama o kadar değmezmişsin ki çok sinirleniyorum. Boyun damarlarım şişiyor bunları yazarken alnımda bir damarla tanışıyorum. Lanet olsun ki anılarda yaşayacaksın çok güzeldi ve değmeyen birine o kadar duygu yüklüyüm ki. Umarım ahımda boğulursun.
Boşuna mayıs 8 i seçmedim bu yazı için çünkü rope burda bahsetmiş.
Tumblr media Tumblr media
0 notes
askizm · 9 months ago
Text
insan eninde sonunda kalabalıktan sıyrılıp yalnız başına kalmaya ihtiyaç duyar.
Kalabalık boğar, yalnızlık ferahlık ve genişlik verir.
Ve en nihayetinde de yalnız gider ve yalnız girer kabrine.
Ve gidişinde de ilk ismini kaybeder.
Kişi artık ismiyle değil, cenaze diye zikredilir.
Kimseyi sudan sebeplerle kırmayın,üzmeyin,incitmeyin.
Sevdiğinize sevdiğinizi dile getirmekten kaçınmayın.
Ölüm diye bir gerçek var.
Bütün planlarınızın üstünde işleyen ilahi bir plan var.
O gün geldiğinde bütün planlarınız dünyada ,sadece siz mezara girersiniz.
Elinizdekinin ve hayatınızdakinin değerini bilin.
Size değer verenlere sizde değer verin.
Selametle ...
1 note · View note
sonbilgiler · 10 months ago
Text
Manifest Sihirli Formülleri: Hayatını Şekillendir
Dua ve zikir, manifest ve ritüel kavramları, spiritüel uygulamalarda önemli bir rol oynayan araçlardır.
Dua, insanların Tanrı veya ilahi varlıklara yönelerek niyazda bulunma eylemidir. Dua, farklı inanç sistemlerinde yaygın olarak kullanılır ve insanların ihtiyaçlarını ifade etmelerine, şükretmelerine veya manevi huzur bulmalarına yardımcı olabilir. Dua, kişinin içsel dünyasına odaklanarak ruhsal bir deneyim yaşamasına olanak sağlar. Birçok insan, dua aracılığıyla güçlü bir bağlantı hisseder ve isteklerini veya dileklerini iletmek için bu pratiği kullanır.
Zikir ise tekrarlanan ses veya kelime dizileriyle gerçekleştirilen bir ritüeldir. Zikir, meditasyon veya trans hâline geçmek amacıyla kullanılırken, aynı zamanda Tanrı'ya yakınlık ve manevi bir deneyim elde etme amacı güdebilir. Zikir, mantra veya tesbih kullanarak yapılabileceği gibi, sessizce veya yüksek sesle tekrarlayarak da gerçekleştirilebilir. Zikir yapmak, zihni sakinleştirmeye ve içsel huzura ulaşmaya yardımcı olabilir.
Manifest, düşüncelerin gerçeğe dönüşmesi anlamına gelir. İnsanlar, niyetlerini ve isteklerini yoğun bir şekilde odaklayarak arzuladıkları şeyleri hayatlarına çekmek için Manifest yöntemlerini kullanır. Bu süreçte, duygusal bir bağlantı kurmak, görselleştirme tekniklerini kullanmak ve olumlu bir zihniyet geliştirmek önemlidir. Manifest pratikleri, potansiyel enerjiyi harekete geçirerek istenilen sonuçları elde etmeye yardımcı olabilir.
Ritüeller ise belirli bir amaca hizmet eden tekrarlanan davranışlardır. Ritüeller, toplumlarda, dinlerde veya bireysel yaşamlarda farklı amaçlarla kullanılır. Örneğin, sabahları yoga yapmak, güne başlama ritüelinin bir parçası olabilir veya bir kutlama töreninde belirli adımların takip edilmesi bir ritüel olabilir. Ritüeller, insanların güvenlik, bağlantı, anlam ve anma ihtiyaçlarını karşılamada önemli bir rol oynar.
Dua ve zikir, manifest ve ritüel, insanların manevi deneyimlerini derinleştiren ve içsel bağlantılarını güçlendiren araçlardır. Bu uygulamalar, insanları içsel huzura ve manevi büyümeye yönlendirir. Her birinin kendine özgü özellikleri ve amacı vardır, ancak hepsi kişisel gelişim ve ruhsal deneyim için önemli unsurlardır.
Dua ve Zikir: Ruhani Pratiklerin Gücü
Ruhani pratikler, insanların iç huzurunu bulmalarına, zihni ve bedeni dengelemelerine yardımcı olan etkili araçlardır. Dua ve zikir bu pratiklerin önemli bir parçasını oluşturur ve derin bir ruhsal bağlantı kurmanın yollarını sunar. İnsanlar binlerce yıldır dua ve zikri kullanarak manevi yolculuklarında ilerlemiş ve içsel dönüşümler yaşamışlardır.
Dua, ruhun doğrudan Tanrı'yla iletişim kurmasının bir yoludur. Bu kutsal an, hayatta karşılaşılan zorluklarla başa çıkmak için güç ve rehberlik talep etmek için kullanılır. Dua, bireyin iç dünyasına odaklanmasına ve niyetini ifade etmesine izin veren derin bir deneyimdir. İnsanların dile getirdiği dualar, onların duygusal durumlarına yansıyan ve kişisel bağlamda özgün olan ifadelerdir. Böylece, dua insanların kendilerini ifade etme ve manevi ihtiyaçlarını dile getirme yoludur.
Zikir ise tekrarlayıcı bir ritüeldir ve genellikle bir kelime veya cümle üzerinde odaklanmayı içerir. Bu kelime ya da cümle, Tanrı'nın ismini veya övgüyü içerir ve sürekli tekrarlandığında, zihni sakinleştirir ve ruhsal bir odaklanma sağlar. Zikir, meditasyonun bir türü olarak düşünülebilir ve kişinin içsel derinliklere inmeyi, varoluşsal gerçekliği deneyimlemeyi amaçlar.
Dua ve zikir, ruhani pratiklerin gücünü artıran etkili araçlardır. Bu uygulamalar, negatif duyguları azaltır, zihni sakinleştirir ve iç huzuru destekler. Ruhani gelişim yolculuğunda dua ve zikir, manevi bir bağlantı kurmayı, stresi azaltmayı ve içsel dönüşümü teşvik etmeyi amaçlar.
Dua ve zikir, ruhani pratiklerin önemli bileşenleridir ve insanların içsel yolculuklarında büyük bir rol oynar. Bu uygulamalar, bireyin ruhunu besler, kendini keşfetmesine yardımcı olur ve içsel dengeyi sağlar. Dua ve zikir, herkesin kullanabileceği güçlü araçlar olarak ruhani gelişime katkıda bulunur ve derin bir anlam kazandırır.
0 notes
olumsuzsozler · 1 year ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Alice Miller (1923-2010) Asıl adıyla Alicja Englard, Polonya - İsviçreli bir psikolog, psikanalist ve Yahudi kökenli bir filozoftur. Ebeveyn kaynaklı çocuk istismarı üzerine yazdığı birçok dile çevrilmiş kitaplarıyla bilinir. Aynı zamanda tanınmış bir halk entelektüelidir. Vikipedi
Alice Miller Sözleri: (1923-2010) Öğrendikçe empati gelişir. Alice Miller Saygısızlık zayıfların silahıdır. Alice Miller Cesaret de korku kadar bulaşıcı olabilir. Alice Miller Üzerini örttüğümüz her şeyin altında kalırız. Alice Miller Affetmenin asla şifa verici bir etkisi olmamıştır. Alice Miller Susmak, yaralanmış insanların en büyük düşmanıdır. Alice Miller Tanrı sadece insanların menfaatlerini mi temsil ediyor? Alice Miller Güçlü duyguların yaşanması bizi pek çok şeyden azat eder. Alice Miller Konuşabilmek ve anlaşıldığını hissetmek muhteşem bir duygu. Alice Miller Ancak mutluluğa dair hiçbir isteğim yok. Ondan çoktan vazgeçtim. Alice Miller Ana /babaların hatalarının bütün bedelini her zaman çocuklar öder. Alice Miller Hiç sorgulamamış ve onlara olan bağımlılığı hakkında hiç düşünmemiş insanlar Tanrı diyebilir. Alice Miller Tanrı benim gözümde çelişkili olan ve bana hayati zarar veren bir şeye inanmamı bekleyemez. Alice Miller Çocukların mağdur edilmesi hiçbir yerde yasak değildir; yasak olan şey onun hakkında yazmaktır. Alice Miller Çevrendeki her şey peş peşe değişiyor, her gün yeni bir çalkantıya yol açıyor, eski görüşler, eski inançlar geçerliliğini kaybediyor. Alice Miller İncil, Tanrı'nın gücünün her şeye yettiğinden bahseder, ancak betimlediği İlahi işler bu nitelikle çelişir; çünkü her şeye gücü yeten biri, çocuğunun ona itaat etmesine ihtiyaç duymaz, sahte tanrıların güvenliğini tehdit ettiğini düşünmez ve sırf sahte tanrılar var diye halkına zulmetmez. Alice Miller https://i.ibb.co/bNRZ5k8/Alice-Miller-S-zleri-1923-2010.gif
youtube
……………………………………….. ╚►Tumblr: https://olumsuzsozler.tumblr.com/search/Alice%20Miller ╚►Twitter: https://twitter.com/pusula1sozler ╚►Pinterest: https://tr.pinterest.com/szler/alice-miller-s%C3%B6zleri-1923-2010/ ╚►Site arşiv: https://pusulasozler.tr.gg/ ╚►Sözler Gif: https://i.ibb.co/bNRZ5k8/Alice-Miller-S-zleri-1923-2010.gif ……………………………………….#AliceMillerSözleri #ÖlümsüzSözler
0 notes
nefisekoylu · 1 year ago
Text
UYGAR İNSAN ÇEVRESİNDEN SORUMLUDUR.
Bu başlığı birçok doğa parkında, altın rengi bir kumsalda, gökyüzünün mavisini yeşiline hapseden bir ormanda, berrak sular ile beslenen bir göl kenarında, çocuklarımızın bahçesinde top koşturduğu okul girişlerinde, tedavi olduğumuz hastanenin yeşil alanında herhangi bir tabelada görebilirsiniz.
‘‘Uygar insan çevresinden sorumludur.’’
İnsan yaratılmış en üst düzey yaratık olduğundan akıl ve fikir (düşünme, karar verme) yetisine sahip olarak donatılmıştır. Bu özellikleri insanoğlunu diğer canlılardan tamamen ayırır.
İnsanoğlu düşünür, iyi ya da kötü karar verir ve harekete geçer. Kontrol tamamen kendisine bırakılmıştır. İlahi takdir…
Bu kamu spotu sözcükler insanoğlunun akıl ve fikir kabiliyetini uyarma amaçlı söylemiş olmalı diye düşünüyorum.
UYGAR İNSAN ÇEVRESİNDEN SORUMLUDUR…
Öyle olaylar yaşıyoruz, öyle anlara şahit oluyoruz ki bu sloganı bağıra çağıra sürekli ve sürekli söylemek geliyor içimden.
Uygarlık şöyle dursun, insani değerlere sahip olamayan fakat insan sıfatı taşıyan varlıklarla aynı dünyada yaşadığımız gerçeği ile her gün tekrar yüzleşiyoruz.
Uzun zamandır haberleri izlemekten son derece kaçınsam da malum gündemi, Filistin’in maruz kaldığı zulmü takip etmek adına haberleri izliyorum.
Aman Allah’ım ne vahşet!
Umutsuz şeyler yazmak istemiyorum ama haberlere konu olan olaylara eleştirmeden ve tarafsız bakmak mümkün değil.
Çok uzatmak da istemiyorum.
Bir yanda masum insanların zalimlerin zulmü altında kavrulduklarını görüyoruz, diğer yanda günlük hayatta yaşanan saçma sapan adi suçlar ve vicdansızlıklarla ilgili haberleri görüyoruz.
Güzel günler yakında mı bilemiyorum…
Her okuduğum ya da izlediğim haberde karamsarlığım daha fazla büyüyor. Benim karamsarlığımı, mutsuzluğumu, karanlığımı arttıran bu haberler bazılarımız tarafından oldukça sıradan ve makul karşılanabiliyor.
UYGAR İNSAN ÇEVRESİNDEN SORUMLUDUR…
-doğal güzellikleri korumalıyız,
-çevremizi kirletmemeliyiz,
-canlıları korumalı ve zarar vermemeliyiz…
Doğru olan bu davranışlar hepimiz tarafından genel kabul gördüğünü düşündüğümüz davranışlarla aynı varsayıyorum.
Peki benim kalbim Filistin halkına zulmeden İsrail’e ateş püskürürken, başka birinin kalbi bu durumu gayet tepkisizce karşılayabiliyorsa, bizim aynı derece ve aynı seviyede çevremizden sorumlu olmamız mümkün olabilir mi?
Buradan anlaşıldığı üzere artık temel etik yargılarımızda değişiyor.
Eskiden temel etik yargılar toplumun %90’ı tarafından kabul görürken, yeni dünya düzeninde etik yargı anlayışı yok olup gidiyor.
Filistin de öldürülen çocukların azabından ben rahat uyuyamazken ve bu rahatsızlığımı yazılarımda dile getirirken, yazılarımın altına ‘sende amma konuştun kardeşim, bana ne Filistin de öldürülen çocuktan, Filistin de olan savaştan, biz kendi halimize dert yanalım vb.’ şeyler yazan insanlar var.
Ben bu insanlarla aynı UYGARLIK SEVİYESİNDE OLMAK İSTEMİYORUM ARKADAŞ!
-Bunlar çevreye çöp atanları dilleri ile eleştirip, evinin manzarasını kapatıyor diye ağaçları kestirenler…
-Bunlar hayvan haklarını dilleri ile savunup, kapısının önüne sığınan hayvanları tekme ile kovalayanlar…
-Bunlar kendi göreceli vicdanlarına uyarsa eğer üç kuruş yardım yapıp, günlerce konuşanlar…
-Bunlar çağdaşlık kelimesinin altına sığınıp, her türlü yobazlığı yaparak görünmeyeceğini sananlar…
-Bunlar insan haklarından bahsedip kendi çıkarlarına ters düştüğünde, hak hukuk tanımayan magandalar…
-Bunlar kendileri, kendi çocukları söz konusu olduğunda aslan kaplan kesilen, başkasının çocuğuna bir şey olduğunda vicdanı sızlamayanlar…
Ben bu insanlarla aynı UYGARLIK SEVİYESİNDE OLMAK İSTEMİYORUM ARKADAŞ! HATTA BUNLARIN UYGARLIK SEVİYESİ BATSIN!
Son günlerde tüm yazılarım, tüm haykırışım Filistin’le ilgili ama başka ne olabilir ki. Yaşanan zulüm tüm benliğimi sarmış ve sarsmış durumda.
Her yazımın sonunda olduğu gibi tüm insanlığı sağduyuya davet ediyorum ve tüm kalbimle Filistin için dua ediyorum.
Aynı zamanda Kızılay ve İHH gibi devletimizin resmi kurumları üzerinden Filistin de ki kardeşlerimize yardımlarınızı ulaştırabilirsiniz unutmayın.
Güzel günler yakında mı bilemiyorum ama inancımı kaybetmiyorum. Dualarımız ve dileklerimiz güzel günler için.
0 notes
gooarch · 1 year ago
Text
Tasavvuf ve #YapıSöküm :
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Ian Almond bu kitapta okurlarını; Chittick'in "İbnü'l-Arabî'nin Hayal Gücü Metafiziği" adlı kaynağından faydalanarak, o kadar Neo-Platoncu retoriği kullanıp da sekülerlikte hiç ödün vermeyen düşünür Jacques Derrida'nın "Yapı-Söküm" vizyonundaki en önemli kavramı olan "DifferAncé" üzerine teoloji ve negatif teoloji bağlamında bir takım çeşitlemelere maruz bırakıyor. Apayrı çağlardaki Derridean ve Akbarian metinlerin semantik senkronizasyonu gerçekten de duyanları Orhan Pamuk'un Kara Kitap'ıyla yaptığı Derrida'nın fikrimizin hırsızlığı şakasına kanmaya itiyor. Fakat çok daha eski dönemde yaşamış olan "Sudûr" teorisinin kurucusu Helenistik düşünür Plotinus'un sonraki tüm zamanlara yansımış etkisinin bir olgusallığı olduğunu Ian hemen belirtecektir.
İbnü'l-Arabi, bazı geometrik ya da antropomorfik İslam teolojilerinin ve felsefelerinin "Hakk"ı sınırlayan imgeler inşa ettiğini savunur. Ona göre, Tanrı'nın doğasını veya "Hakkikat"i sistemli bir şekilde tanımlamaya çalışan felsefi ve teolojik çabalar, insan aklı Tanrı'nın sonsuzluğunu anlamada yetersiz kaldığı için başarısız olur. Halbuki "Hakk"ın anlamına ne olduğuna değil ancak negatif teoloji bağlamında ne olmadığına bakarak ilişiriz. Bu, Tanrı'nın radikal aşkınlığını ve içselliğini aynı anda kabul edebilme yetisiyledir. "Hakk" ve "DifferAncé", her iki düşünürün de gerçek, rasyonellik ve hermenötik doğası hakkında özdeşlik derecesindeki fikrini fakat Mistizm'de çatıştıklarını gösterir. Derrida, Heidegger'in en temel Onto-Teoloji yaklaşımını benimser ve Onto-Teolojinin mistik "Causa-Sui" ilkesini seküler "DifferAncé"a yedirir. Negatif Teoloji bu işlemi mümkün kılan bir enstrümandır fakat Derrida'ya göre aksine bir amaç falan da değildir. Burada, kutsal metin dışındakilerin de birer anlam makinesi sayılmasıyla "Okumak yazmaktır!" mottosu, yazmadaki dogmatik öznesizliğin yerini okuyan her özne ile doldurup, Sufi ve "Yapı-Söküm" hermenötiklerini birbirinden ayırır; yegane sır bir sırrın olmamasıdır ki böylece her tür meta-anlatı da devriliverir: İşte amaç işte Yapı-Söküm!
Izutsu'nun Sufi-Tao kıyasının aksine böylesine bir diyalektikle Almond, gayet Hegelian bir bütüncüllük başarmış.
Bertrand Russel'ın da belirttiği üzere Yahudiler; mimari put, plastik sanattan put ya da yaşayan put olan siyasi tekil sembollerin yerini çağlar boyunca sürse de alacak olan milliyetçilik kavramını tarihte ilk icat eden toplumdur. Bu bir metnin öznesiz bırakılarak kutsallaştırılmasıyla değişmezliğini garantiye alma illüzyonu ve çabasının olgusal sonucudur. Halbuki Post-Yapısal açıdan bakarsak; yazan asıl özne tarihte kaybolana dek ilahi olana ne kadar uzaklaştırılırsa uzaklaştırılsın, bir metin kendi kendine karışıklığa zaten asla uzaklaşılamıyan "DifferAncé" etkeni ile kapılacaktır. Derrida'nın çeviri hakkında yazdığı makalede Tevrat'ta Tekvin 11:1-9 kısım olan Babil Kulesinin yıkımı ve tek bir dünya dilinin birçok dile ayrılması incelenmektedir. Tanrı tarafından kültürlerin ve dillerin bölünmesinden çıkan karışıklık Samilerin totaliterizmini tehdit eden çeşitliliğin kasti girişini göstermektedir. Samilerin Tanrısı resmen hem kendisini hem bir kültürü Yapı-Söküm'e uğratmaktadır. Babil kulesinin tekrar inşasının Tanrı karşıtlığının aşırı fiziksel olmasından sakıncası açıkcası Samileri metafiziksel sistemler inşasına itmiştir. Hatta bu tekrar yapılaşma hem insanların hem de dil üzerinde kolonisel şiddet boyutuna varmıştır çünkü Tanrı kutsal metindeki ibareleriyle de sürekli Yapı-Söküm halindedir ve "DifferAncé" etkisiyle dağılım kendiliğinden ve soğuk bir şekilde olacakken bu metafiziksel paradoks fiziksel çabaları sürekli kızıştırmakta şiddeti çoğaltmaktadır.
İbnü'l-Arabi'ninse Nuh tufanının anlatıldığı Kuran'ın 71. ayetinin değerlendirmesi daha özgürlükçü bir sonuca götürmektedir. Ian Almond'ın 8 asır önceki bir tefsiri Yapı-Söküm sunma çabası bir apofeniden çok İslami ve Yahudi-Hristiyan teolojilerinin antinomisini vurgulamak olarak yorumlanmalı: İnanmayanların selde boğulmayı tercih etmelerinin bilgeliği Nuh'un gemisinin dar Onto-Teolojisinden kurtulup; adeta bir vecd halinde, Tanrı hayretiyle Tanrı'nın bilgisinin engin denizinde boğulmalarına imkan tanımaktadır. Buradaki teoloji diğerine göre kapsayıcıdır çünkü Sufi'nin Tanrısı hiçbir sıfatla tanımlanamadığı için farkları yok edendir. Köleliği köleden kaldıran Yapı-Söküm'cüdür.
1 note · View note