#hayatımın baharı
Explore tagged Tumblr posts
kur-an-ve-risalei-nur · 3 months ago
Text
Tumblr media
⭐⭐⭐⭐⭐
İnsan gün olur içinin çölleştiğini, kuraklaştığını hisseder, taşıyamayacağı kadar bir uyku sarar benliğini; ne tercihi ne isteği ne de kaçacak bir şeyi vardır artık.
Gece olur gecenin sesini işitir ve kendi gecesiyle yüzleşir.
Bunu hiçbir şeyin geçiremeyeceğine inanır. Deniz kenarına gider içini açmaz, kitap okur geçmez, birine derdini anlatır, anlattığı kişinin derdi kendisinden çoktur sarmaz, eline telefonunu alır bakınır ama gördüğü her şey sahte ve yapmacıktır rûhu sıkılır.
Düşünceleri kucağına yorgun düşeceği esnada keşke başını kaldırsa insan, ah bi kaldırsa!
Göğe uzun uzun baksa elini uzatsa, dokunsa! Bizi var edip anlamlı kılacak şeyleri Rabbimizin gönderdiğini görecektir.
Kur'an ve Efendimiz...
Böylesi hallerde ben Efendimiz Muhammed aleyhisselâtü vesselâmı düşünürüm. Etrafındakilerini birer birer kaybetmiş, Ana yok baba yok, Hatice’si ahirette, Amca yitirilmiş. Bütün bütün destek çekilmiş, ilgiye muhtaç.
Sadece Kehf sûresi iniyor kendisine: ‘Yürü’ deniliyor. Yaralarını sarıp yola revân oluyor. Vakit can sıkılacak kadar geniş değildir zira. Gönlünü Kur'ana verince Rabbi de ona sekinet verdi ve göğsüne tahammül ve dayanma gücü yerleşti.
Avucunuzda biriken her olumsuzluğu Kur’an ile eritin o zaman manevî bir çatıdan olanları izleyecek ve Allah’a hamd edeceksiniz.
Onu okurken, onda kendinizi arayın mutlaka bulacaksınız...
“Bunun üzerine yürüdüler/ فانطلقا"
📚Kehf sûresi, 71
Hayırlı günler Türkiyem.
Her sıkıntıya rağmen yürüyelim inşaallah.
____________°🌺💞🌸°______________
🎀
35 notes · View notes
mehmet147 · 19 days ago
Text
Tumblr media
Kalbime girmiş olanı,
Hayatımın baharı et Allah'ım .."
Tumblr media
35 notes · View notes
naefsunkar · 6 days ago
Text
*Niyet alıyorum* ...
*Koştuğum ama bir türlü varamadığım dünyayı arkama almaya*...
*Yaratılış maksadımın bilincine varmaya , kulluk makamıyla şereflenmeye...*
*Niyet ediyorum üç ayları yüreğimin baharı eylemeye ...*
*Niyet ediyorum Hayır duymaya hayır konuşmaya hayırda yarışmaya*...
*Niyet ediyorum gem vuramadığım ne dediğini bilmez dilime gem vurmaya*...
*Niyet ediyorum kalbi selim yumuşak huylu olmaya, gereksiz öfkeli çıkışlarımı yenmeye*...
Niyet ediyorum ...
iyi bir kul olmaya...
İyi bir ümmet olmaya...
İyi bir anne baba olmaya...
Niyet ediyorum İyi bir mu'min olmaya.
Herkese hakkımı Senin rızan için helal ediyorum.
*Ömrümü yolunda son nefesimi iman üzere sonlandır Ya Rabbi!*
*Rasûlullah şöyle duâ ederdi;*
*"Allahım!*
*Ömrümün sonunu hayatımın en hayırlı zamanı yap.*
*Son amellerimi en hayırlı amellerim eyle.*
*Sana kavuşacağım günü yaşadığım günlerimin en hayırlısı eyle*...
آمين🤲
7 notes · View notes
klavyemkavalyemolsa · 9 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media
19.04.2024 / Cuma akşamı, bir beyefendi lacivert takımlarını çekmiş bir halde, bir elinde baklavası diğer elinde içinde orçik ve tulum peyniri olan poşetle evimize geldi. Elazığ’lı bir beyefendi demem gerekirdi. Girişte bizimkilerle selamlaştı. Her iki taraf da biraz gergin. Bana baş selamı ve güzel bir gülümseme düştü. Poşetleer elime bırakıldı. Misafir odasına aldık kendisini. Gece yarısına kadar oturdu, gerginlik zamanla yerini gülüşmelere kahkahalara ve hoş sohbete bıraktı. Beyefendi orada bir hayalin gerçekleştiğinden habersiz saatlerce oturdu. Babamla, abimle, annem ve yengemle sohbet etti. Ceketini çıkartabilirsin dedim. Alnı terlemiş. İyiymiş öyle, çıkartmadı. Beyefendi orada öylece otururken orada öyle oturmasının neye karşılık geldiğini bilmiyordu. Ben onu oraya öylece neyin oturttuğunu biliyordum. Heyecanlı mıydım, hayır. Emindim. İlginç bir şekilde. Orada öylece oturmaya en yakışacak kişinin o olduğuna emindim. Onu tanıdığımdan beri gönlüm baharı karşılıyor gibi. Bir kış atlattık birlikte, hiç hissetmedim. Bir beyefendi; evimize geldi, oturdu, gitti. Ben hayatımın en güzel misafirini uğurluyordum. Bana baş selamı ve gamzeli bir gülümseme düştü :)
48 notes · View notes
ehilal · 9 months ago
Text
Ve sonunda bayram için yollardayız. Evden çıkış yine aynı heyecan, aynı keyifli stres. Çiçekler sulandı mı, valizler hazır mı, çöpler atıldı mı? Derken yollar. Ankara'dan adım adım uzaklaşmanın en keyifli yanı gelen baharı canlı canlı yollarda izleyebilmek. Bolu'ya doğru ilerledikçe yeşilin binbir tonu kucaklıyor beni.
Bir yandan da içim kıpır kıpır aileme kavuşmaya sayılı gün kaldı. Bu bayram biraz farklı. İlk kez bir bayramın birinci günü kahvaltısında kendi ailemle olmayacağım. Oldum olası bu ritüeli çok sever asla taviz vermemek için elimden geleni yaparım. Arife günlerini küçük memleketimde keyifli bir koşturma telaşa ile geçirmek, bayram sabahına birlikte uyanacağımızı bilerek tertemiz nevresimlerde uykuya yatmak hayatımın en mutlu anlarını hatırlatır bana. Ve sabah annemin kahvaltı seslerine, bugün bayram erken kalkın çocuklar diyen Barış Manço'nun sesi karışırken neşeyle uyanmak.. Bir gün evlensem dahi bu ritüellerimden taviz vermem derdim. Sağolsun kocam bey de memleketimi memleketi, ailemi ailesi sayıp bu sürece uyum gösterecek biri oldu. Ama gel gelelim bu defa işler başka gelişti. Tarihler bizi İstanbul'a yönlendirdi. Kendi annemin yoğun uyarılarıyla bayramım birinci günü sabahını istanbul'da Gökhan'ın ailesiyle geçirmek düştü payıma. Mantıklı ve doğru olsa da içim yarım. Bu durumdan şımarıkça iki şikayetçi var biri ben ve diğeri bu konuyu konuşmamamıza rağmen eminim ki babam. Ama neyse sağlık olsun bu defa da bayram yemeğinde kavuşmak kısmetmiş. Neyse ki gökhan bu konuda benim gibi düşünen biri değil. Aksi olsa çatışma yaşardık sanıyorum.
Bayrama sayılı gün kaldı. Eksilmeyip çoğaldığımız nice bayramlarımız olsun.
7 notes · View notes
keemlenyekun · 1 month ago
Text
En sevgili 2. Ay:kasım.
Sevgili Defter;
Soğuk havasının içinde doğan baharı görmek mart ayını en sevgili ay yapan şeydi. İkinci en sevgili ay da soğukların ve yağmurların çoğaldığı ay olarak kasım ayıydı.
Tabi ki martta eşim ve oğlumun doğmasının ya da kasımda benim doğmamın etkisi yok bu değerlendirmemde. Tamamen mevsimsel.
Bir gerçekle yüzleştim. Çok önemliydi hatta.
Kasımın 27si bir yıl daha yaşlandığım gündü. Annem beni doğum hastanesine yürüyerek gitmek suretiyle doğurmuş. Annemin aklında kalan gün benim çarşamba günü doğduğumdu. Ancak 1989 yılının Kasım ayının 27.günü çarşamba günü değil. Annem inatçı bir güvenle çarşamba günü doğduğum konusunda emindi. Her sene kesin olarak bir kaç defa bu konuşma geçerdi aramızda. Ben ne zaman doğdum?
Kendimden utandığım bir kaç konudan birisi: burçlar. Çok belli etmesem de ciddi ciddi takip ediyorum burçları. Aman allahım! Utanıyorum da ama napayım. 2016 yılında tutuklanmadan önce, hayatımın 10 yılını ilgilendiren döngüsünü bana burç yorumum söyledi. Puahahahahahahah.
Misal şimdi yay burcunda merkür retro var. Retrolarda sinirli bunalımlı oluyorum. Kabzıbast hali içindeyim. Burçları takmıyorum diyorum millete. Bak aramızda sır tamam mı sevgili defterciğim.
Milyonluk davada müvekkile çaktırmadan dedim ki biz bu davayı 17 aralık sonrasında açalım. Merkür retrosu bu tarihte bitiyor diyemedim. Israr ederse açacağız mecbur.
İşte doğum tarihim ve saatinin niye önemli olduğunu anlıyor musun sayın defter?
Dün annem doğum günümü kutlarken birden sen pazar günü doğdun, kesin bilgi dedi. Yani 26 kasım. Pazar günü saat 15.30. Hatırlamasının sebebi de amcama kız bakmaya gideceklermiş o gün. Amcam öğretmen olduğu için pazar günü gideceklermiş.
Annem bu bilgiyi verdiği anda daha telefonla konuşurken yükselenime bakayım dedim. İnanılmaz. Yine yükselen boğa çıktık. Zaten bu şişmanlığı başka bir şeyle açıklayamam. Hep boğalıktan, hep.
Gerçekler işte.
Bu kadar burç güzellemesi yeter sanırım.
Kasım ayı hızlı bir çalışma temposuyla geçti. Bir dönüm noktası oldu hayatımda. İnanılmaz bir olay yaşamadım ama psikolojik bir kabulle birlikte gelen bir dönüm noktası gerçekleşti. Avukat olduğumu kabullendim.
İçten içe yıllardır kendimi kürsüde hissediyordum. Artık hiç hissetmiyorum. Bu öyle bir kabul ki. Bir rahatlama getirdi açıkçası. 8 senenin sonunda insan alışıyor her şeye. (Dava hakkım hem bu dünyada hem ruzi mahşerde devam ediyor.)
Tüm bu kabule bu ay tempolu çalışma eklendi. Dilekçeler duruşmalar vekalet ücretleri. İlk defa, ben artık avukat oldum dedim.
İdare mahkemelerinden nefret ettim. Samsun idarenin 1000 dosyalı esasında ilk inceleme artı yd savunma sonrası kararını tam bir ay 5 günde verdiler ve idareye 30 gün süre verdiler. Oysa işin ehemmiyeti çok ve acil diye özellikle belirtmiştim. İstanbulda esas sayımız 2500ler iken bir haftada ilk inceleme yapmayınca deli başkanımız bizi ipe diziyordu yahu. 3-4 hakimli bir samsun idarede 1000 esas demek boş oturuyoruz demektir. Ama doluyuz diye çaktırmıyoruz demektir. Ciğerlerini bilirim. Yine aynı mahkemede bir davamda adamlar bir gerekçe yazmış okurken beyinlerinde gezindim. Puahahahaha. Kararda gerekçe yok. Biz bu kararları biliriz yavrum benim. Bu aksini düşünüyorum ama şeyim yemiyor demektir. Puahahaha.
Allahuekber. Geçen bir iş mahkemesinde dilekçeyi okumadığı belli olan hakim bey şey dedi: avukat bey siz bu miktarı nerden buldunuz kafadan mı uydurdunuz dedi. Hakim bey dilekçemizde dekontlarla açıklamıştık aslında deyince o zaman bu belgeleri bir de fiziki isteyelim dedi. :DD
Hakimleri şikayet ettiğime göre artık avukat oldum dedim işte. Eskiden insanlık hali olabilir diyordum. Artık avukat olduğum için olmaz gadaşım diyorum. Olamaz. Puahahahahah.
Ne yazdım be sayın defter.
Ofisime halı alırken dolandırıldım. Adamlar parayı çekip kaçıp gittiler. 1 ay çabaladım uğraştım. Paramı iade aldım.
Ayrıca ofisi baya topladım. Bir avize kaldı. Paşamı astım. Ben esmerim ama annem sarışabanlı paşamla aynı yerdeniz yani. Hatalarıyla günahlarıyla seviyorum yalan mı konuşalım?
3 yıl önce deve tabanı almıştım şok marketten. Küçücük bir şeydi. Hanım bu nasıl deve tabanı yahu dedi. Ben usanmadan bıkmadan bir çocuk gibi baktım ona. Büyüdü büyüdü büyüdü. Mecbur kesip çoğaltmak gerekti. Kestiğim yerlerden yeni dallar göründü. Çok mutluyum. O benim kızım. Yani bir kızım olsa böyle severdim.
Durumumuzu güncelledik.
Vesselam.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
6 notes · View notes
gecenaz · 11 months ago
Text
Baharı da seveceğim sonbaharı da, kışı da seveceğim yazı da, çünkü hepsi dünyanın bir parçası. Hüznümü de seveceğim mutluluğumu da, korkularımı da seveceğim dinginliğimi de, çünkü hepsi hayatımın bir parçası…
17 notes · View notes
hakan6171 · 2 years ago
Text
Tumblr media
Hayatımın baharı ve kışı senin kollarında Bütün yollarım sadece sana çıkıyor💕
25 notes · View notes
kadirtclk16 · 2 months ago
Text
Nurullah Genç - Söylenmemesi Gerekenin Şiiri
Söylenmemesi Gerekenin Şiiri
Nurullah Genç
reddini doldurursa avucuma kan gibi
kırmızı bir çığlıkla yırtılır dudaklarım:
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
kırılsa da baharı bekleyen pencereler
akrebin gözlerinden geçse de dehlizlerim
eski bir mezarlığa gömülmeden izlerim
‘söylememeliydim biliyorum! ...’
simsiyah bulutların arasından ansızın
çatlayan yüreğime koydu susuzluğunu
ver Allah’ım bana ver O’nun sonsuzluğunu
hüzünlü bakışları şafağımda tebessüm
gündüzümde ışığı, gecemde hilali var
evimin tenhasında büyüyen melali var
kum fırtınasında mı, selde mi yürüyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
gemilerde aradım yüzünün görkemini
martılarla yoruldum, tayfalarla vuruldum
kalbimi morga koydum bir liman köşesindenefesini aradım dalgaların sesinde
tutundum hayatımın çürüyen yıllarına
bakıp bakıp ağladım boş kalan yollarına
beni anlamaz diye kabuslar görüyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
ciğerimde bir köz gibi taşıdım yokluğunu
ver Allah’ım, bana ver suya küskün kuğunu
mor lekeler bıraktı solgun yanaklarıma
kartal kanı bulaştı rüyalarıma bile
fırtınalar diner mi ulaşmadan sahile
hayalin bozkırında kurtkapanıydı ömrüm
nasıl da bir başıma kopardım dikenleri
nasıl da acımasız köprülerde yürüdüm
uzaktan gülümseyip deniz fenerlerine
sonunda mahkum gibi kapandım ellerine
kirpiklerimden sızan hicranı siliyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
ısrarlı denizlerin dibinde volkandır aşk
kesif bir muammayı öğretir balıklara
balıklar derde düşen aşığı avuturlar
aşık ölünce kuşlar uçmayı unuturlar
güneşle buluşmayı göze alan, derinde
yağmur yüklü bir ömür paylaşır göklerinde
eleğimsağma renkler düşürünce şehrayin
başlamalı yeniden içimizde bir ayin
belki de döndü talih, çözüldü bilmeceler
tükenecek siyaha baş koyduğum geceler
umarım, kaybettiğim devranı buluyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
ah, Allah’ım gösterme bana soğukluğunu
nicedir bekliyorum dağlar ardında O’nu
nefesimde rüzgarın gölgesidir dağılan
kanımda gözlerinin hasretidir boğulan
bir zamanlar benzerdik muhabbet kuşlarına
dalardım o gizemli, mahmur bakışlarına
gittiği gün sokaklar içinde kaldım, sefil
öldü kafeste bülbül; soldu nergis karanfil
bedevi kahramanlar yurdundan geliyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
melekler en çaresiz anımda buldu beni
gaflet şarabı içtim, aşikar kıldı beni
baykuşlar dahi mutlu bu habersiz dönüşten
hangi yokuş daha yar olabilir inişten doruktaki saraydan koyar mı beni mahrum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
bu son yürüyüşümdür yarına kalmaz umut
Allah’ım, bir gül gibi O’nu baharımda tut
esrarlı bir evimiz olsaydı fildişinden
beyaz bir gölge gibi yürüseydim peşinden
desturun var mı diye dururken eşiğinde
bizim olan bir kalbi bulsaydım beşiğinde
bu nehir yine sarhoş akar mıydı ülkemden
bir deprem ortasında sarsılır mıydı beden
korkarım ki, dergahtan yine kovuluyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
biliyorum, yalnızlık ekecekler bahçeme
biliyorum,yağmurda yürüyecek kötürüm
biliyorum, mülteci türküler duyacağım
biliyorum, gülerse, O’nunla ben de hürüm
acı hatırasından bile kam alıyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
unutulan kalplerin tahtında rüyadır aşk
gözlerime bakarsa, görür ki, deryadır aşk
ah, ölüm habercisi beyaz parıltılarım
ah, Azrail çağıran çizgileri yüzümün
ah, paslanan kılıcın dudağında sönen mum
ah, yolcuyu hüsranla buluşturan uçurum
kim bilir kelebeğin kanadından bakanı
kim bilir baldıranda misk ü amber kokanı
sanki aynı hüzzamla yüz yüze kalıyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
haddim değil güneşi götürmek kainata
gökle buluşmamızı çok görür haramiler
anlamazlar ki, bin kez gelsem bile hayata
bu can gökte yaşayıp, gökte ölmeyi diler
ah, gönül toprağıma yaprak döken serviler
efkarıyla bir garip derbeder oluyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
ben Raymalı Ağa’yım, sözümle kırılır yay
o, bir anda ruhumu altüst eden Begimay
lacivert bir macera değildir aradığım
şahmaranın kolları sarınca çiçekleri
kiralık duygulardan kefen biçer cüceler
baharda yağmur olur yüreğim, güzün sarı
yakamozlar içinde, kışın kar tanesidir
derinden baktığında eritir aynaları
sanmayın perdelerin ardından gülüyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
bana misket oynamak yakışır hüzünlerle
bana binlerce yılın ıstırabıdır gelen
bana dönmez yüzünü efsaneler güzeli
hayal kırıklığıdır avucuma dökülen
sabahın sitemiyle büyürken kaygılarım
akşamın dayanılmaz yükünü çekiyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
reddiyle, çaresizlik yıkılırsa başıma
nasıl mihman olurum o gün mezar taşıma
sırlıdır her kapının arkasında inkisar
boynu bükük kükremez, mahkum olsa da arslan
her iklimde farklıdır yılanın tutkuları
uçan bir ecza gibi olmamalı intizar
kızıla boyanırsa yaprakları kaktüsün
yanılgıya dönüşür parlaklığı her süsün
duy sesimi ey yitik hazinem, ağlıyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
ah, bir tutunabilsem burçlarına güneşin
sessiz yürüyebilsem zifiri gecelerde
ah, küçük bir vatanım olsa kalbinde senin
kundağında vuslatı yudumlasak evrenin
bitmeyen bir şarkıya kenetlense gönlümüz
birbirine karışsa ölümümüz, ömrümüz
ipek avuçlarında uyanmak diliyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
kırabilsek sevdayı çalan oyuncakları
sırtımda hamal gibi taşırım çocukları
neden mahrum edelim karanlığı ışıktan
neden solsun bir çölün kumlarında şakayık
al bu zalim kuşkuyu efsanevi aşıktan
sana tahtım da layık, bil ki, bahtım da layık
titrek bir suskunluğun nidasıydı tarihim
senin olsun otağım, varım yoğum, talihim
giderken götürdüğün kalbimi arıyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
susmalı ayrılığın uğursuz puhuları yıkılmalı hayatı küçümseyen köprüler
dönmeli, sahralara sürdüğümüz tebessüm
ah, idam fermanıyla yargılanan tanyeri
ah, bir gülün içimde kımıldayan elleri
yarama merhem diye hüznünü sarıyorum
‘ söylememeliydim biliyorum! ...’
kader umudumuzu taşımadan ırağa
yürümeliyiz artık bizim olan durağa
Günlük Bir Şiir tarafından paylaşıldı.
Hemen edinmek için: https://play.google.com/store/apps/details?id=com.bitlink.poetry
0 notes
mutsuzveumutlu · 2 years ago
Text
Hayatımın amacını bulamıyorum her çıktığım basamakta kendime yeni bir zorluk buluyorum . Ben neden varım ? Neden geldim ? Ne yapıyorum ? Ne yapacağım ? Ve daha sonsuz sayıda kendime sorduğum ama cevabını alamadığım sorular .
Ne yapmak lazım ne düşünmek lazım her anımız bir sonraki an için basamak olmaktan ne zaman kurtulur ? Ne zaman anı yaşamaya başlarız ? Bunu siz yaptınız ben nasıl başaracağım ?
Yine girdim soru trafiğine böyle devem edecek durdurmam lazım yoksa baharı hiçbir zaman getiremeyeceğim içim hep kışta tıpkı bir ayı gibi kış uykusunda kalacak şunu da söylemek isterim ki bir çok hayvan kış uykusunda öldü sanılıp gömülür , siz bu kadar uzun süre kış uykusunda kalmayın dikkat edin sizede toprak atmasınlar .
0 notes
muzehher1hanim · 2 years ago
Text
. Kalbime girmiş olanı, hayatımın baharı et Allâh'ım..
49 notes · View notes
kadir-tr2569 · 3 years ago
Text
Sen gönlümün baharı sın
Sen kardelen çiçeğim sin
Sen en değerli varlığımsın
Sen hayatımın anlamısın..
Tumblr media
34 notes · View notes
gelecegielindenalinanadam · 3 years ago
Text
“Hayatımın baharı denilen yaşta en sert kışını yaşıyorum, belki de bu son kışım..”
39 notes · View notes
mesutbahtiyarolacak · 3 years ago
Text
Tumblr media
Baharın gelmesini bekliyordum.
Hergün farkında olmadan geçiyordu zaten. Duraksadığım anda hangi mevsimde olduğumu merak etmiştim. Zira içimdeki soğukluk yaz-kış ayrımı yapmama izin vermiyordu. Bir çırpıda kış mevsiminin sonuna yaklaştığımı farkettiğimde, hayatımın mevsimini gözardı ederek, bu kışı bitirerek baharın gelmesi gibi bir hedef belirlemiştim kendime.
Baharın gelmesi birşey değiştirmeyecekti biliyordum. İnsanlar yeni maskelerini takacaktı o kadar. Ancak doğa, yeniden canlanacak, yeni renkler, bazılarının dalga geçtiği gibi çiçekler, böceklerle donanacak, şairlere malzeme çıkacaktı.
Herşeyi bir kenara bırakıp, içimdeki hisleri tasnif etmenin rahatlığı ile baharı beklemeye koyulmuştum.
İlk gelincikler çıktığı zaman bayram edecektim.
İlk gelincikler çıktığı zaman hüznüme kavuşacak, yapabilirsem ağlayacaktım.
19 notes · View notes
caysadigimdemlerdesen · 3 years ago
Text
Küçücük bir umut kırıntısı arıyor insan zaman zaman, geleceğe dair hayaller kurabilmek için. Her şey daha güzel olacak demek her zaman yeterli gelmiyor. Bir ışık arıyor, bazen bir bakış bir gülüş, “canım annem” ile başlayan kocaman sarılmalar, bezense sadece sessizlik sürüklüyor güzel düşlere. Ben hayatımın ışık arama devrini geçtim zannediyordum ama yine de bir tökezleme halinde elimden ne tutsa iyi gelir bilmiyorum. Sarılmalar gülüşmeler şu dünyadaki en güzel şifa kaynağı şüphesiz ama yine de uzun vadede bir yarayı iyileştirmeye yetecek güçte değiller henüz, ya da gerçekten derin izleri var yaralarımın ve sarmak yetmiyor iyileşmesi için.
Eskiden bahar gelince her şey geçecek ve kırılan tüm dallarım yeniden çiçekler açacak sanırdım. Şimdilerde bahar yorgunluklarla geliyor, daha büyük sorumluluklarla, arada kalmışlıklarla ve büyük yalnızlıklarla… Bunca yorgunluğumun sebebi tüm kalabalıklığıma rağmen yalnız hissetmem olabilir. Çünkü artık kimseye kendimi anlatmak istemiyorum, ya da anlasınlar da istemiyorum. Kapıyı açıp dışarıya çıktığımda, bir çift göz görmek istiyorum incitmekten korktuğum kadar incinmekten korkmadığımı bilen, bir derdi olsa kapılarımın sonuna kadar açık olacağını, kolay kolay kırılmayıp hiç düşünmeden affettiğimi, karşımdakine kendimi anlatmaktan çok onu anlamaya çabaladığımı bilen bir çift göz olsa ve bana da hatırlatsa bunları ve tüm bunların eskide kalmadığını belki bu kadar yalnız hissetmezdim. O kadar dönemiyorum ki kendime, hangi şehirde hangi semtte nefes aldığımı unutuyorum, yokuş aşağı bıraksam kendimi bir boğaz havası alacağımı unutuyorum, yolların benim en büyük limanım olduğunu unutuyorum.
Sarılınca geçecek derdim hep, artık geçmiyor biliyor musunuz? İki çift minik el okşuyor yanaklarımı, yaslanıyor göğsüme masumlukları. Yine de içimde bir uğultu var aylardır susturamadığım, ve yokmuş gibi yapamadığım bir huzursuzluk, kocaman bir boşluk doldurmaya gücümün yetmediği. Rabbim, ancak sen varsın içimi bilen, sen doldur sen tamamla ruhumun boş kalmış kenarlarını ve dahi kolaylaştır baharı beklerkenki nefes alışlarımı.
2 notes · View notes
alimdsblog · 3 years ago
Text
Kalbine düşse aşk cemresi..
Başlasa hayatımın baharı..
1 note · View note