#hayat hikayesi
Explore tagged Tumblr posts
alperen1emre · 1 year ago
Text
Bu filmi kesinlikle izleyin izlettirin,izlediğim en iyi biyografik macera dram türünde filmlerden bir tanesi alaskada bir kasabayı ölümcül bir virusun etkisi altına alması sonucu tek tedavinin serumlarini alabilmek için 600 mil yol kateden ve bir sürü insanın hayatını kurtaran bir insan ve sevimli köpeği togo'nun hikayesi ben izlerken baya etkilendim ve çok sevdim sizede izlemenizi tavsiye ediyorum film 1 saat 54 dakika nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz
Tumblr media
71 notes · View notes
gurbets-world · 1 year ago
Text
Her insan hayat eşi olarak kendisi gibi birini istiyor. Unutma! Insan bazen kendin den bile kaçıyor.
37 notes · View notes
kimsesizbirisblog · 6 months ago
Text
1827 yılında Almanya'nın Magdeburg kentinde bir müzik öğretmeninin oğlu dünyaya gelir (Karl Detroit). Anne ve baba sürekli kavga ettiklerinden dolayı çocuk akrabaları tarafından yetimhaneye götürülür. Çocuk 12 yaşına geldiğinde bir gece yarısı bütün arkadaşları uyurken çarşafları birbirine dolayarak yetimhaneden kaçar ve Hamburg'a gider. Büyük bir liman kenti olan Hamburgda bir gemide miço olarak işe başlayan Karl Detroit, bütün akdenizi dolaşıp, Marmara denizinden boğaza giren gemisinden Kız Kulesini görünce denize atlar ve Kız Kulesine doğru yüzmeye başlar. Çocuk yakalanır ve Sadrazam Âli paşanın (şair) yanına götürülür.
Sadrazam sorar; 'Neden kaçtın Almanyadan?'
Karl Detroit cevap verir: 'Dayak vardı orada, bıktım kaçtım'
'Peki ya neden Akdenizin onca yeri değil de İstanbulda atladın denize evladım?' Diye sorar Sadrazam.
Kız kulesini gösterir Karl Detroit ve 'ben o kuleyi çok sevdim' der.
Almanlar çocuğu geri ister, fakat Sadrazam Âli paşa 'hayır alamazsınız, o artık benim oğlum' der ve o gün Karl Detroit adı değişerek Mehmet Ali adını alır ve askeri okula başlar. Aldığı eğitimin ardından Kırım harbine katılır ve paşa ünvanı alır. O artık sığındığı ülkenin bir Paşasıdır!
1878 Berlin anlaşmasına giden heyetin içinde yer alan Mehmet Ali paşa, doğduğu ülkeye geri dönmüştür ancak artık o bir Osmanlı Paşasıdır.
Almanya dönüşünde Arnavutlukta yolunu kesen eşkiyalar tarafından öldürülen Karl Detroit, arkasında 4 kız çocuk bırakır. Bunlardan biri, Leyla hanım, bu Leyla hanımın da bir kızı olur, Celile hanım. İlk Türk ressamlardan olan bu Celile hanımın da bir oğlu olur ve aşağıda gördüğünüz o küçük bebek büyüyüp Türk edebiyat tarihine adını Nazım Hikmet olarak yazdırır.
Tumblr media
~Sunay Akın
5 notes · View notes
technical-library · 8 months ago
Text
Hayır, Çok Geç Değil!
Maggie bir bardak beyaz şarabı masaya koydu, ve ekibe gülümsedi ve "Hepinizle çalışmaktan ne kadar keyif aldığımı anlatamam. 25 yıldır bu tasarım firmasındayım. Kendimi artık antika gibi hissediyorum!” dedi. Herkes birbirine gülümsedi ve sonra patronu Phillip bir kadeh kaldırdı. “Maggie Fuentes'e kadeh kaldırın! Uzmanlığınız, sadakatiniz ve dostluğunuz için teşekkür ederiz. Hak edilmiş emekliliğiniz size yeni kapılar ve mutluluklar açsın!” Renkli balonlar şarap barının etrafında sağa-sola sıçrarken alkışlar koptu…
0 notes
gercektekimdir · 11 months ago
Text
Fatih Erbakan'ın Eşi Beyza Molu Erbakan Kimdir?
Fatih Erbakan'ın Eşi Beyza Molu Erbakan Kimdir?
1 note · View note
matmazelimm · 4 months ago
Text
Aşka inancım bitmiştir.
75 notes · View notes
ankarasivesi · 11 days ago
Text
Bazı şeylerden bunaldım artık.
23 notes · View notes
meleknays · 1 month ago
Text
Okuduğum kitapta "Ayrılık 'sen'in yitiminde başlar, düşündüğüm sen değil O'dur artık" diyor. O kadar güzel bir ifade ki. Cidden birinden ilk ayrıldığınızda içinizde o kişi o kadar yer etmiş oluyor ki, ayrılığın acısını bile o kişiye anlatmak istiyorsunuz. O kişi hala "sen" olarak, seslenilecek bir iç ses olarak orada oluyor. Zamanla silüete, ikinci tekil şahıstan belirsiz bir üçüncü tekil varlığa dönüyor. Sen değil, içinizde değil, sesiniz ona hitap etmiyor artık. Yitip gitmiş bir öteki. Ona bahsedilemez artık, muhatabınız değil. En fazla onun hakkında başkalarına bir şeyler bahsedilebilir. İçinizden yitip gitmiş. Sen değil, O olmuş. Galiba ayrılığın değil ama ayrışmanın tasdiki de bu oluyor. İçinizden bile o kişi ile konuşmamak.
Tumblr media
25 notes · View notes
senlivesensizim · 3 months ago
Text
Söylesene, bana ne yaptın böyle Kumral? Hep acıyan yerlerinden dokundun ruhuma...
26 notes · View notes
belkibirumit · 4 months ago
Text
Beni üzünce mutlu falan oluyorsanız söyleyeyim; Alışkındım, alışkınım, alışkın kalacağım.
17 notes · View notes
rayhaber · 2 months ago
Text
Meryem Uzerli: Hayatı, Kariyeri ve Rol Aldığı Projeler
Meryem Uzerli Kimdir? Muhteşem Yüzyıl dizisindeki Hürrem Sultan karakteriyle geniş bir izleyici kitlesinin beğenisini kazanan Meryem Uzerli, Türk sinema ve televizyon dünyasının önemli isimlerinden biridir. NOW ekranlarında yayın hayatına başlayacak olan yeni dizinin kadrosunda yer alan Uzerli’nin hayatı ve kariyeri, birçok kişi tarafından merak edilmektedir. Peki, Meryem Uzerli kimdir, kaç…
0 notes
yarennarsiv · 3 months ago
Text
"Krallara bir tek soytarılar meydan okuyabiliyor."
N.G. Kabal - Gecenin Hikayesi, Aylema
14 notes · View notes
someays · 4 months ago
Text
Konuşsam mı geçerdi?
Yoksa ağlasam mı geçerdi?
15 notes · View notes
matmazelimm · 7 days ago
Text
Bu yolumun sonu ama hayatımın başıydı.
36 notes · View notes
alperen1emre · 2 years ago
Text
Allahım çok amin cok cok amin 🥲🥲🥲🥹🥹
72 notes · View notes
sefkattuyu · 2 months ago
Text
Bir zamanlar üç kelebek birlikte gezerlerken ateşi görürler.Merak ederler nedir ateş? Ve sonunda öğrenmeye karar verirler.
Birinci kelebek biraz yaklaşır,geri döndüğünde şöyle der:
-Ateş etrafına ışık veren bir şeydir.
Bu tarifi yeterli bulmayan ikinci kelebek de gider ateşin yanına birinci kelebekten daha fazla yaklaşır ateşe, geri döndüğünde şöyle der:
-Ateş etrafına ışık ve ısı veren bir şeydir.
Ancak kafalarında hala soru işaretleri vardır ve tam olarak öğrenmek isterler ateşin ne olduğunu.
Bu sefer üçüncü kelebek gider ateşin ne olduğunu öğrenmeye.Ateşe doğru yaklaştıkça ışık verdiğini anlar,biraz daha yaklaşır ve ısı verdiğini de anlar ama bunlar yeterli değildir.Biraz daha yaklaşır ateşe derken ateşe kapılır ve yanar.
Üçüncü kelebek anlamıştır ateşin yakıcı bir şey olduğunu ancak bunu dönüp arkadaşlarına söyleyemez. Sevgi ve bağlılık da ateşe benzer. Yakıcıdır, kavurur içine düşeni.. Gerçek sevgiyi yakalayabilenin içinde bir kor yanar durur. Ancak bunu kendinden başka kimse bilmez...
Anlamak için ne bakmak, ne de yakınlaşmak yeterli değildir.
YANMAK GEREKİR ..
6 notes · View notes