yarennarsiv

[yarennarsiv]

O gün konuşurken sesin titriyordu. Kıyamet çanları gibi. “Hayatımda ilk defa korkuyorum; kendim için değil senin için,” dedin. Ben o an anladım. Yaşam artık bir oyun değildi.

Senin, beni koruyabileceğin sınırları çoktan geçmiştik.

İki çocuk, nasıl her şeyi sığdırdık aramıza? Nasıl o kadar çabuk büyüyebildik? Nasıl gizli bir destan yazdık böyle? Neden kimseye gerçeği anlatamıyorum, söylesene.

[yarennarsiv]

“En fazla ne olabilir?” diye çıktığın her yol bizim sonumuz oldu. Fark ettin mi?

[yarennarsiv]

“Çünkü sana karşı en ufak bir şey dahi hissediyorsam kalırsın.”

Benim için en ufak bir çaba harcasaydın kalırdım, her şeye rağmen. Beni bulsaydın, “gitme” deseydin gitmezdim. Kendim de dahil herkesi reddederdim, herkes de beni reddederdi ama gitmezdim. Eğer elimi tutacak cesaretin olsaydı zevkle yaşardım cehennem çukurunda. Eğer korkağın teki olmasaydın çok mutlu olurduk biz, sen hiç farkına varamadın. Ben kapıyı hiçbir zaman kapamadım, koşarak kaçmasaydın aralık bıraktığımı görürdün sevgilim.

[yarennarsiv]

“Neden? Luxuria hep yüksekten uçmayı mı severdi?”

[yarennarsiv]

Geceninde en sevdiğin karakter ve nedeni?

Maya. Sadece Maya.

Doruk’un, Fetih’in yerini anlatamam. Doruk için döktüğüm göz yaşlarını sadece ben bilirim, Fetih’in soğukluğuna duyduğum ihtiyacı da.

Ama Maya benden bir parça. Maya benim gibi, benimle ilgili. İçimdeki boşlukla ya da içimden dolup taşanlarla ilgili.

[yarennarsiv]

[yarennarsiv]

[yarennarsiv]

Yağmurun bulutların gözyaşları olduğunu düsünürüm. Seni de hep, sürekli bulutların arkasına saklanan bir güneşe. Sen kendini nasıl tanımlardın?

Bana hep o kadar güzel şeyler söylüyor ki :’)

Kendimi tanımlayamam, kendimi tanımak için bile kendim hakkında düşünmüyorum. Eğer benliğimi kazırsam altından neler çıkacağını kim bilir. Ama beni anlatan birkaç kelimeyi sıralayabilirim:

Aşırı. Karmaşık. Dengesiz. Vefalı. Aşık. Yara bandı. Deniz. Hayal kırıklığı. Mavi. Dost. Aylema. Aşeka. Yüksek. Gece. Sonbahar. Dikenli kırmızı güller. Okur. Yazar. Hayalbaz. Müzik. Anlayışlı. Anlaşılmayan. Sevecen. Politik. Farkında. Farklı. Özgürlüğüne düşkün. Depresyon. 21.

[yarennarsiv]

Gökyüzün hangi renk senin?

Aklıma ilk mor geldi çünkü mor onun en sevdiği renkti. Ama ben sevmem. Gökyüzümün mor olmasını istemiyorum. Mor olmasın da, ne renk oluyorsa olsun.

[yarennarsiv]

bize D’den bahseder misin biraz?

“Her şeyin efendisiydi.”

Hem yaralıydı hem yaraydı. Onun yara bandıydım. O da benim yara bandımdı ama sanki hiçbir zaman yaranın üzerinde değildi, hep yaranın yanına yapıştırılmıştı. Hiçbir işe yaramadı.

Kocaman bir adamdı ama çocuktu da. Etrafı hep kalabalıktı ama hepsine yalanlar söylerdi, hepsini parmağında oynatırdı. Benim dışımda kimseyi önemsemezdi, kendini bile. Onun tek gerçeği bendim.

Hep aşırıydı. Ya yüksekten uçardı ya da yerde sürünürdü, beni de sürüklediğine emin olarak. En çok onunla güldüm. En çok o ağlattı. En çok o heyecanlandırdı. En çok o tüm heveslerimi kırdı, hiç yorulmadan. En çok o bana sahip çıktı. En çok onun tarafından yalnız bırakıldım ve bu dayanılmazdı.

Kelimeler üzerinde dans ederdi. Görüp görebileceğiniz en büyük manipülatördü.

İlk görüşte aşk mıydı bilmiyorum ama bir şeydi. İlk görüşte mahvoluş belki. Ben D’yi o beni fark etmeden çok önce görmüştüm. Onun beni ilk gördüğü anı da hatırlıyorum, duraksamıştı. Gözlerinden bir şey gelip geçmişti. Hissetmişti belki de o kız olduğumu. Onu sonsuz, koşulsuz sevecek; aynı yaralara sahip, onu iyileştirmek için dünyayı ateşe verecek o kız.

O benim 13, 14, 15, 16 yaşımdı. Hayatı beraber öğrendik. Onunla beraber bir sürü canavarla savaştım, asıl canavarın o olduğunu anladığımda ise her şey çok geçti.

[yarennarsiv]

[yarennarsiv]

Başka bir yüz vardı karşımda, uyandığımız o son sabah.

[yarennarsiv]

bu şarkı gibi hissettiren birini istiyorum.

[yarennarsiv]

-artık sana nasıl hitap etmem gerektiğini bilmiyorum.-

Sevgi ve nefretin çok yakın olduğu söylendiğinde bunu saçma bulurdum. Çünkü tamamen zıt duygular, değil mi? Ama son zamanlarda anlamaya başladım.

Senden nefret ediyorum ama sana karşı içimde inanılmaz bir şefkat var ve şefkat sevgiden gelir.

Senden nefret ediyorum ama güzel anılarımızı hâlâ gülerek anlatıyorum. Senden nefret ediyorum ama eşyalarını atamıyorum, fotoğraflarını silemiyorum. Senden nefret ediyorum ama senin için endişeleniyorum. Senden nefret ediyorum ama yardıma ihtiyacın olduğunu söylesen hiç düşünmeden yanına gelirim.

Aslında… Sorun da bu, düşünmeden yanına gelirim.

[yarennarsiv]

[yarennarsiv]

the smallest man who ever lived.

[yarennarsiv]

Gecenin evreninde en sevdiğin mekan neresi

İntihar ormanı.

Ormanı seçtim.