#cuma akşamı
Explore tagged Tumblr posts
1teksenn · 9 days ago
Text
…🤲🏻
Kalbimizin içini bir "Sen" bilirsin Allah’ım ..
Ahenkle indirdiğin Rahmetin Teslimiyetin hürmetine...
Yüreğimizdeki Duâlarımızı kabul eyle...
Selam ve Duâ ile Cuma Akşamımız Mübarek Olsun ..
🥀🕊️
122 notes · View notes
ayten-ali · 8 months ago
Text
Tumblr media
“ALLÂH İman Edenlere Ve Salih Amel İşleyenlere Şöyle Vaad Etmiştir: Onlar İçin Mağfiret Ve Büyük Bir Mükafat Vardır.” Maide/9
RABBİM Amellerimizi “Sâlih Amel” Olarak Kabul Etsin. Rahmet Günlerini Geride Bıraktığımız Ramazanın Mağfiret Günlerinden de Nasiplenenlerden Eylesin Bizi. Tevbelerimizi Kabul Eyleyip Kurtuluş Günlerine Eriştirsin Cümlemizi. Helalinden Kolayından Rızıklar Nasip Etsin. Sofralarınıza Halil İbrahim Bereketi Dolsun İNŞALLAH. Muhammedi Muhabbetler Duası İle Mutlu Huzurlu Vakitler, Hayırlı Akşamlar, Nurlu Cumalar, Bereketli İftarlar Cümleten. Cuma Akşamınız Mübarek Olsun
60 notes · View notes
enfaktoriyel · 6 months ago
Text
Tumblr media
Emeklilik böyle bir şey mi😁🫠
4 notes · View notes
ozgur-ce · 1 year ago
Text
Günün sorusu:
-Çooook zengin olsanızda vazgeçemeyeceğiniz fakir alışkanlığınız nedir?
Örnek veriyorum 😄
-Ev sıcak ama yer çeker diye patik giymek 😅
-Biten şampuanın dibini suyla çalkalamak
-Bir lokma ile de olsa tabağın dibini sıyırmak
-Elimi sildiğim ıslak mendille ayakkabılarımı da silmeden atmamak 😂😂😂 gibi
Hadi bu kasvetli yağmurlu haftayı bitirerek birazcık gülmek hepimizin hakkı, çayın yanında yorumlarınızı bekliyorum 😊☕🥐🍒
270 notes · View notes
sensussinyor · 4 months ago
Text
Michael Nyman Band: "Time Lapse" from "A Zed and Two Noughts" OST | Live...
youtube
Son posttan sonra iletiden gelen bir parça sayesinde ergenlik dönemimde çok severek dinlediğim o eseri seneler sonra yine dinlemiş oldum. Galiba en son üniversite ikinci sınıfta filan dinlemişimdir.
Ergenligimde dinlediğim listelerimdeki çeşitlilik karakterime ayna oluyormuş meğer, bir ara hepsini çıkartmak lazım ortaya u_u
2 notes · View notes
hataysekshikayelerisblog · 5 months ago
Text
Çok Hızlı! (2) (Orhan 36 Y., Bursa)
Sevgi'yi arabayla kaynanasının muhitine bırakırken, akşam mesaj yazmamamı, misafirinin geleceğini, bana cevap yazamayacağı için aklının kalacağını, benim de boşuna cevap bekleyeceğimi söylemişti. Eve gidip duş aldım. Votkayı arabada bırakmıştım, dolaptan Rakı çıkardım. Zaten pelte gibi olmuştum, iki kadeh içip yattım. Deliksiz bir uyku çektim.
Sabah duşumu alıp kahvaltımı yaptım, evden çıktım. Arabaya atladığım anda geldi ilk mesaj: "AKLIMDAYDIN :)" diye. Cevap yazdım, "Ben bugünün de dün gibi süper bitmesini istiyorum :)" diye. O da, "Kahve molasında görüşürüz :)" yazdı. Saat 10:00'da odasındaydım. Direkt sarıldım, dudaklarını dudaklarıma hapsettim. Kollarımdan kurtulup elimi tuttu ve bayanlar tuvaletine doğru gittik. İçerde 4 tane tuvalet, bir de kova ve paspasları koydukları bir bölme daha vardı. O bölmeyi açtı, içeri girdik. Kapıyı kilitleyip, "Acele etmemiz lazım!" dedi. Hemen önlüğünü açtım, yüzünü duvara döndürüp ellerini duvara dayadım. Pantolonlarımızı dizlerimize indirdim. Götünün yanaklarına küçük sessiz iki tokat attım, her tokatta resmen tüm vücudu titredi. Külodunu kenara çekip, yarağımı amına soktum. "Ohhh!" diye bir ses çıktı ikimizden de, sessiz olmalıydık.
Tişörtünün altından ellerimi sokup göğüslerini avuçlarken öyle bir şehvet vardı ki aramızda, yanıyorduk resmen. Göğüslerinden çektiğim parmaklarımı ağzına uzattım, deli gibi emmeye başladı. Ben amına pompalamaya devam ettikçe taşaklarım amına götüne çarpıyor, 'Şlap, şlap!' sesleri çıkıyordu. O an daracık pembe göt deliği süper cezbediciydi. Sol elimi belinden çekip işaret parmağımı göt deliğine bastırdım. "Offf!" dedi, ama ilk boğuma kadar parmağım götüne girdiğinde amının suları bacaklarından akmaya, kasılarak orgazm olmaya başladı. Yakalanmamak için birkaç pompalamadan sonra ben geri çekilip beline ve kalçalarına boşalttım tüm döllerimi. Toparlanıp çıktık ayrı ayrı. Kadınlar Çay ocağının yanındaki tuvaletleri kullandıkları için bu tarafa çok sık gelmiyorlarmış, öyle söyledi odasında oturup nefeslenirken...
Haftanın kalan günleri sadece mesaj sohbetiyle geçti geceli gündüzlü. Bu arada o kadar çok şey öğrendik ki birbirimizle ilgili. Kocasının aslında seksi sevip yapmaya çalıştığını, ama ön yargılarından kurtulamadığını öğrendim. Mesela, adam eve pørnø CD getiriyor, ama yarağının emilmesini ve emildikten sonra karısının dudaklarını tiksinç görüyor, aynı şekilde karısının amını yalayıp sonrasında öpüşmeyi sevmiyormuş. O yüzden bunca yıllık evliliklerinde birer kez oral yapmışlardı. Oysa Sevgi her iki türlü oral seksten de (birer kez yapmalarına rağmen) müthiş zevk almıştı. Kocası eve bir kez çoklu (anal, oral, cuckload, swinger) CD getirmiş. Ama daha ikinci dakikada seyretmekten vazgeçip Sevgi'yi sikip boşalmış. Sevgi kocasının eve geç geldiği günlerde defalarca seyredip her seferinde de eliyle defalarca boşalmış. Bu arada ben de defalarca karımı amından ve götünden nasıl siktiğimi yazıyor, onu daha da azdırıyordum...
Perşembe gecesi gelen mesaj farklıydı, kocasının yarağını ağzına almak istediğini, ama kocasının öğürerek sikişi yarıda kestiğini yazdı. Delirmiştim ve daha çok ister olmuştum. Cuma günü eşimin ablası geldiği için oğlumla annesinde kalacağını yazdım. Fabrikada yakalanırız korkusuyla biraz mesafe koymuştuk aramıza. "Sen ne yapacaksın akşam?" diye sordu. "Oturur içerim, nasılsa yarın tatil!" dedim. "Kocam birahaneye gider her Cuma akşamı, sarhoş gelir!" dedi ve birahaneyi tarif etti.
Plan hazırdı. Akşam 20:30'da kocasının gittiği birahanedeydim. Masaların hepsinde birer, ikişer insan vardı. Kocasını önceden gördüğüm için masasına yanaştım, tek oturuyordu. Müsaade istedim, buyur etti. Bir bira ve ortaya meyve ve çerez söyledim. Tanıştık. "Hamit ben!" dedi, "Ben de Orhan!" dedim. Ne iş yaptığımı sordu, söyledim. Nerede çalıştığımı sordu, söyledim. "Aaa, karım da orda çalışıyor, ismi Sevgi!" dedi ve karısını tarif etti. Afallamış gibi yaptım ve "Sevgi hanım bizim odacı, çok hanımefendi, çok iyi, işini de iyi yapıyor!" dedim. Gevrekçe güldü ve "Sağolun!" dedi. Ben de karımın ailesi ile şehir dışına çıktığını, benim de en yakın birahaneye kapak attığımı söyledim. Bu arada Sevgi ile yazışıyorduk. Sevgi'ye, "Hikmet 4 bira içti!" yazdığımda, "Beşinciyi içerse pert!" yazdı...
"Ben artık kalkayım!" dediğimde, Hikmet de hareketlendi. Hesabı ödedim. Teşekkür etti, beraber çıktık. Bana, "Eee gecenin devamı dedi?" dedi. Ben de, "3-4 bira alır evde devam ederim!" deyip tekel bayisine yöneldim. Saat 22:00'yi geçiyor olsa da halen gizli kapaklı satış vardı. "İçer misin, sana da alayım mı?" dedim. O ara telefonu çaldı, arayan Sevgi idi. Hikmet ona, "Orhan beyle tanıştım, beraber çalışıyormuşsunuz!" dedi. Ben bu arada 4 bira kendime alırken, Hikmet'e işaret edip, "Sevgi de içer mi?" diye sordum ve 4 bira daha söyleyip ayrı torbalara koydurdum. Hikmet telefonda, "İçer mi Sevgi de diye soruyor?" diye sordu. (Oysa biz çoktan yazışmıştık detayları). Dönüp hikmetin eline poşeti tutuştururken, Hikmet telefonda, "Tamam..." diyordu. Telefonu kapatınca, "Ne oldu?" dedim. Sevgi (Davet et adamı, bak bira almış, hesabını ödemiş, evde de yalnızmış, ayıp!) demiş. Hikmet bunu bana aktarınca, "Ya olmaz, sizi rahatsız etmeyeyim!" dedim. "Ne demek Orhan bey!" dedi, beni nerdeyse zorla evine götürdü.
Kapıyı çaldığında, açıldı. Sevgi'nin üzerinde tek parça önden düğmeli sarı bir elbise vardı, yakası oldukça açık, dizlerinin 4 parmak üstünde. Hikmet karısına, "Bak güzelim, sana iş arkadaşını getirdim!" dedi yarı dili dönmeyerek. Sevgi elini uzatıp, "Orhan bey hoşgeldiniz!" dediğinde yarağım elbiseden mi temastan mı dikildi anlamadım. Sevgi karşımıza, ben ve Hikmet üçlü koltuğa oturduk. Çerez tabakları ve biralar bardakta geldi. Sevgi eğilip kalktıkça götü, göğüsleri hep frikikti ve Hikmet sarhoştu, anlamasa da gözleri kayık, ama takipteydi. Yarım saat sonra birahanede içtiği 4 biranın üstüne, evde ikinci birayı bitiren Hikmet'in gözler iyice kaymaya, dili dönmemeye başladı. Koltukta kaykılmıştı, gözler kapanıyordu.
Sevgi bana bacaklarını açıp kapayarak içindeki G-Stringi gösteriyor, beni daha çok kıvrandıyordu. Önden düğmeli sarı elbisesinin altında sütyen olmadığını daha ilk anda anlamıştım zaten. Hikmet'in nefes alışları düzenleşip küçük horultular çıkarmaya başladığında, Sevgi kalkıp kocasını dürterek, "Git yerine yat!" dedi. Hikmet kalkıp bana baktı, ama gördüğüne dair en ufak bir ibare olmaksızın karısının kolunda yatak odasına gitti...
Birkaç dakika sonra Sevgi tüm düğmelerini açmış, sexy elbisesi, sütyensiz göğüsleri ve siyah G-stringiyle salonun kapısında belirdi. Elimi uzattım (Gel!) işareti yaptım. Geldi, direkt yere oturup fermuarımı açtı, yarağımı ağzına aldı. Emmiyor adeta esir alıyordu diliyle. O kadar güzel yalıyordu ki dayanamadım, tüm akşam bu anları düşündüğümden olsa gerek döllerimi ağzına boşalttım. Elleri ile yarağımı kökünden tutup sağarak tüm döllerimi yuttu. Bu kez yer değiştirip, onu koltuğa oturttum. Dilimi amına soktum, sıra bendeydi. Bızırını dudaklarımın arasına alıp emiyor, sıkıştırıyordum. İki parmağımı amına soktum, dilimle parmaklarımdan kalan yerlere sürtüyor, amının suyunu yalıyordum. Kasıla kasıla orgazm oldu. Dudaklarımın ve parmaklarımın üzerine işiyor sandım bir an...
Kalkıp kocasını kontrol edip geri geldi. Bir bira açıp ikimizin bardaklarına bölüp verdi. "Nasıl aşkım, benim öküz içerde sızmışken, karısını ağzınla sikmek?" diye sordu. "Muhteşem amk, harikasın sen, bunu kırk yıl düşünsem akıl edemezdim!" dedim. Sevgi de, "Seyrettiğim pørnøda böyle bir sahne görmüştüm, ordan aklıma geldi. Hem korkudan, hem de zevkten ölecektim!" dedi. Koltukta kucağıma çektim. Yarağım yine taş gibiydi. Direk üzerine oturtup alttan pompalamaya başladım. Avuçladığım kalçalarını sıkıyor, okşuyor, dudaklarımı ve dişlerimi göğüslerine ve göğüs uçlarına geçiriyordum. Sürekli kalkıp oturarak daha sert daha tempolu sikişiyorduk. O an Hikmet kapıdan girse bile eminim umrumuzda olmazdı, duracak halde değildik...
Sürekli, "Sik aşkım, devam et!" diyerek beni gazlayan Sevgi'nin götüne orta parmağımın ikinci boğumuna kadar soktuğumdaki zevk seslerine kocası halen nasıl olurda uyanmaz ona şaşırıyordum. Sevgi kaçıncı kez orgazm oldu bilmiyorum, ama ben artık kendimi tutamıyordum. Dudaklarını dudaklarıma kapatıp delice kalkıp oturuyordu. Birden kasıldım ve içine fışkırmaya başladım. Sırılsıklam terlemiş, vıcık vıcık vücutlarımız sımsıkı birbirimizin kollarındaydık.
Saat 01:20 olmuş biz halen koltukta birbirimizle oynayıp bira yudumlarken yatakodasından sesler geldi. Sevgi toparlanıp kalktı, bakmaya gitti. Hikmet tuvalete kalkmıştı ama yatakta oturuyormuş. Sevgi onu tuvalete götürdü, sonra tekrar yatağına yatırdı. Adam külçe gibi uyuyordu. Bu arada ben de koridoru geçip yatakodasının önüne gittim. Sevgi'nin elinden tutup yatakodasına soktum. Kocası gök gürültüsü gibi horlarken onu makyaj aynasına dayadığı elleriyle domaltıp, amını arkadan parmaklamaya başladım. Üç parmağım içinde bir pørnø sitesinde gördüğüm hızlı parmak hareketini yapıyordum. Amının suları nasıl fışkırıyor, Sevgi bağırmamak için elini ısırıyordu.
O sularla sürekli göt deliğini ıslatıp, yarağımın kafasını bastırdım o pembe küçücük göt deliğine. Yarısına kadar girdiğimde Sevgi götünü çekmek ister gibi yaptı, canının yandığı belliydi, ama bunu da çok istiyordu. Daha ilk göt deliğini okşadığım sevişmede anlamıştım bunu. Köküne kadar soktum götüne yarağımı. Uzanıp sol elimle göğsünü avuçladım, sağ elimle de amını. Çok değil, bir dakika geçmeden Sevgi titreye titreye orgazm olurken, ben kafamı sağa çevirip Hikmet'e baktım. Hikmet horlarken, ben de iki adım ötesinde karısının götüne oluk oluk boşaldım.
Saat 02:30'da ayrılıp evime gittim.
[Orhan]
185 notes · View notes
sertsiken0606 · 6 months ago
Text
aslında başka biri
Başlıktan da anlamışsınızdır. Araba almak için 35 bin TL ye ihtiyacım vardı daha önce birlikte olduğumuz bir ailenin durumu çok iyiydi bunlardan borç para istedim adam bana karısının burnunu seks sırasında kırmam karşılığında 50 bin TL vereceğini söyledi o hafta cuma gecesi için anlaştık eşime haber verdim cuma akşamı olmuş iş çıkışı eşimi aldım Demir beylerin evlerine gittik Demir bey bizi eve aldı hoş beşten sonra yemek yedik masayı eşimle birlikte Sultan hanım kaldırdı bize viski getirmişler kendileri bira içiyorlardı Sultan benim kucağıma oturdu eşim Demir bey in yanına gitti birlikte sevişmeye başladık Sultan bu beni 3 haftadır sikmiyor hemen sikmeye başla amım yaraksızlıktan alev alev yanıyor sonra emeriz birbirimizi dedi soyunup domalttım sokmaya başladım dediği gibi alev alev yanıyordu kolunu tutup sırtından bastırdım arkadan yüklenince dengesini kaybederek düştü burnunu sehpaya çarptı öyle bir şekilde kanıyordu ki her yolu deniyor fakat durduramıyorduk bir taraftan giyinip bir taraftan arkadaşlarımızı aradık ambulans geldi tampon yaptık acile gittik burun estetiği ameliyatı olması gerekir dedi doktor hanım çünkü burnu göz çukuru nün oradan kırılmıştı biz eşimle birlikte müsaade istedik tam gidecekken Demir bey bir anahtar ve çanta uzattı çantanın içinde adres var orada sizi bir sürpriz beklemekte gidin zevkli bir gece yaşayın dedi eşimle birlikte adrese baktık konum girip yola çıktık gittiğimiz yer Ankara nın taşra diyeceğim bir yeri çubuk tu . Adrese gidip kapıyı çaldım 20 yaşlarında bir erkek açtı kapıyı bizi Demir bey gönderdi dedim içeri buyur etti içeride 20 yaşlarında türbanlı çok harika vücutlu bir kadın vardı tanıştık adam ve kadın 1 hafta önce evlenmiş erkeğin sikinin kalkmamasından dolayı halen gerdeğe girememişler erkek in ismi Ahmet kadın ın ismi Meral di Meral 170 boylarında esmer kapkara saçlı esmer güzeli muhteşem bir kadındı. Saat 12 olmak üzereydi eşim Demir bey sizi nereden tanıyor diye sordu Ahmet ben de eşim de Demir bey in elemanlarıyız aslında bu gece onları bekliyorduk ama son anda eşinin burnu kırıldığı için sizi gönderdiğini söyledi dedi bende o zaman başlayalım ne duruyorsunuz dedim ben Meral in yanına gittim soyunmasına yardım ettim eşimde Ahmet ile birlikte öpüşmeye başlamıştı Meral in soyunması bitince ben soyundum Baxter i çıkarttığımda Meral bu ne ben bunu nasıl alacağım olmaz alamam dedi eşim ben insan değilmiyim ben büyük bir iştahla alıyorum daha yokmu diye bağırıyorum birde merak etme çok mutlu olacaksınız dedi ben Meral in başörtüsünü çıkarttım saclarından kavrayıp kendime çektim öpüşmeye başladık elimle de memelerini okşuyor sıkıyordum aşağılara indikçe inliyordu o kadar inliyordu ki eşim ve Ahmet sevişmeyi bırakıp bizi izliyordu artık Meral in amına gelmiş klitoristininden amına inmeye başladım amı sırılsıklam olmuş muhteşem bir kokusu vardı göt deliği ile birlikte amını dilimle yalamaya başladım Meral başını kaldırıp yeter artık içime gir ne olur sok artık parçala beni erkeğim ol diyordu eşim Ahmet i kaldırdı eşin sikilecek git eşimin sikini karının amına sürterek sok dedi dediğini yaptı gelip sikimi eline aldı sikimi öptü karısının amına sürterek sokmam için uygun yere yerleştirdi Meral in kayması benim ittirmemle inleyerek komple içine aldı sikimi dudaklarını sıkıyordu bıraktırıp dudaklarını öpmeye başladım dudaklarımız ateşli ateşli birbirimizi yiyorduk Ahmet sızan kanları siliyordu bir çarşafa ben girip çıkmaya başladım her girip çıkan sikimi çardafla sildi Meral altımda inliyordu memelerini okşuyor sıkıyordum yatakta değildik kucağıma aldım yatak odasına götürdüm sikimi tuttu dili ile ucunu yalarken zevk buymuş demek daha önce hiç tatmamışım teşekkür ederim istediğin yerime girebilirsin senin için heryerim hazır sik beni koca yarraklı erkeğim sik beni hadi dedi ağzına almasını bekliyordum ama yalnızca baş kısmını diliyle yaladı eşim ve Ahmet biz devam 2 de
96 notes · View notes
mehmet147 · 2 days ago
Text
Tumblr media
Ellerini dua gönlünü edeb ile yıkamadan AŞK sofrasına oturma.!
Cuma akşamı ile mübarek olasınız…
31 notes · View notes
vural-571-selim · 4 months ago
Text
Tumblr media
Huzur dolu sağlikli musmutlu keyifli hoş sohbetli neşeli bol dua'lı bir cuma akşamı diliyorum yürekten seven insana insan gibi değer veren tüm dostlara selam olsun
25 notes · View notes
japonyamesken · 5 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
--
Spontane piknikler, kampüsün güzelliği, şu kanalın kenarında bayram kahvaltısı yapma planı, bir aylık 20-25 derece arasında gösteren hava durumuna bakıp "ben bu ülkenin havasından razıyım ya" dedikten sonra bir anda bastıran yağmurda ıslanmak, vaktin nasıl geçtiğini anlamayacak mertebeye ulaşmış arkadaşlıklar, şehrin hiç görmediğimiz yerlerine bisiklet yolculuğu.
Ve şimdi eve büyük bir heyecanla geldim. @icimdengelenlersesler 'in yazısında gördüğüm Dark Matter dizisini izlemek için. Severence'ı seven birisinin dizi zevkine güvenmek çok mantıklıymış, uzun zamandır bu kadar hızlı içine girebildiğim bi dizi olmamıştı. Dün gece 2 bölüm izledim, şimdi devam edeceğim 📺
"Alternatif evrenlerde o teklife, o kişiye, o yola evet deseydim şimdi nerede olurdum?" sorusu ilginizi çekiyorsa ve cuma akşamı dizisi arıyorsanız tavsiyedir. Yağmurlu ve ılık bir Brabant akşamından sevgiler 💫
31 notes · View notes
ayten-ali · 2 months ago
Text
Tumblr media
‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم"
🕊️┉❀🌹🌾🕋🌾🌹┉🕊️
#Bismillahirrahmanirrahim
EY RABBİMİZ🤲
Ellerimizden önce
Gönlümüzü duâya 🤲kaldır!.
Sonra duâlarımızı
Rızânla birleştir.
Ve aşk ile Amin'lediğimiz
Duâlarımızı🤲
İNŞİRAH'INLA
Hayatımıza yerleştir...
Hayırlı Sağlıklı ömürler ihsan eyle cümlemize
Hayırlı Huzurlu Akşamlar
🕊️┉❀Cuma Akşamımız Mübarek Olsun 🌾🌹🕋🌹🌾┉
21 notes · View notes
yildizlarda-bulusuruz · 5 months ago
Text
Bir cuma akşamı. Tenimde rüzgarın esintisi, gecenin laciverti ve ela gözlerin.
~E.٭
17 notes · View notes
klavyemkavalyemolsa · 7 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media
19.04.2024 / Cuma akşamı, bir beyefendi lacivert takımlarını çekmiş bir halde, bir elinde baklavası diğer elinde içinde orçik ve tulum peyniri olan poşetle evimize geldi. Elazığ’lı bir beyefendi demem gerekirdi. Girişte bizimkilerle selamlaştı. Her iki taraf da biraz gergin. Bana baş selamı ve güzel bir gülümseme düştü. Poşetleer elime bırakıldı. Misafir odasına aldık kendisini. Gece yarısına kadar oturdu, gerginlik zamanla yerini gülüşmelere kahkahalara ve hoş sohbete bıraktı. Beyefendi orada bir hayalin gerçekleştiğinden habersiz saatlerce oturdu. Babamla, abimle, annem ve yengemle sohbet etti. Ceketini çıkartabilirsin dedim. Alnı terlemiş. İyiymiş öyle, çıkartmadı. Beyefendi orada öylece otururken orada öyle oturmasının neye karşılık geldiğini bilmiyordu. Ben onu oraya öylece neyin oturttuğunu biliyordum. Heyecanlı mıydım, hayır. Emindim. İlginç bir şekilde. Orada öylece oturmaya en yakışacak kişinin o olduğuna emindim. Onu tanıdığımdan beri gönlüm baharı karşılıyor gibi. Bir kış atlattık birlikte, hiç hissetmedim. Bir beyefendi; evimize geldi, oturdu, gitti. Ben hayatımın en güzel misafirini uğurluyordum. Bana baş selamı ve gamzeli bir gülümseme düştü :)
47 notes · View notes
hataysekshikayelerisblog · 7 months ago
Text
Nasıl Yani? (1) (Kerim 31 Y., İzmir)
İsmim Kerim. 31 yaşında, İzmir'in Torbalı ilçesinde yaşayan, 1.80 cm boyunda, 85 kiloda biriyim. Uzun yıllar özel şirketlerde çalıştıktan sonra, iktisat eğitimini aldığım iş üzerine kanalize oldum. Hem şirkette çalışıp, hem de yatırım danışmanlığı yapıp, son üç yılda kripto para borsası, İstanbul borsası, Dow Jones, Nikkei gibi borsaları takip ederek hatırı sayılır bir servet yaptım. Şirketten istifa edip, evime yakın bir büro tutup, düzenimi kurdum. Karıma, "Çalışma!" dememe rağmen, devlet memuru olduğu için işine devam etti. Oğlumuz ortaokula gidiyordu. Geceleri geç saatlere kadar dünya borsalarını izliyor, yatırımlar yapıyor, sonra da neredeyse borsa açılana dek uyuyor, ama muazzam kazanıyordum.
Bir sene sonra, karıma, bir müstakil ev yada villa yaptırmak istediğimi söylediğimde, işlerin o kadar iyi gittiğini bilmediğinden sapıttı. Yeniköy yolunda havuzlu bir villa yaptırıp taşındık. Sırf evden çıkmak için büroyu elimde tuttum. Bu arada karıma işe gidip gelsin diye sıfır bir araba alıp, kendime de son model bir arazi aracı aldım. Taşındıktan sanırım 2 hafta sonra bir Salı günü büronun zili çaldı. Oturduğum yerden kameralara baktım. Bu ani zenginleşme karşısında kanunsuz birilerinin haraç istemesini engellemek için apartman girişinden büronun her odasına kadar gizli kameralar döşetmiştim.
Laptop ekranından baktığımda, kafası önünde bir kadın vardı kapıda. Kim acaba deyip otomata bastım oturduğum yerden. İçeri girip, "Merhaba?" deyince tanıdım. Çıktığımız evin üst dairesinde oturan Elif'ti. "Hoşgeldin Elf!" dedim. Oturttum, soda ikram ettim, çayla falan uğraşamazdım. Sadece bir kez eşimle balkonda alkol alırken yukarıdan kafasını uzatıp, "Afiyet olsun!" dediğinde eşim davet etmiş, bir fabrikada bakım sorumlusu olduğunu öğrendiğim kocasıyla gelip birer kadeh şarap içip gitmişlerdi.
Kısa bir hoşbeşten sonra, Elif ağzındaki baklayı çıkardı, "Senin borsaya yatırım yaptığını duymuştum eşinden, benim biraz babamdan kalan param var, onları Cumhuriyet altını yaptım. Fakat uzun süredir yerinde sayıyor. Bozdurup Dolar aldım, sana versem benim için de yatırım yapar mısın?" dedi. Bugüne dek kimseye bunu yapmamıştım. Akrabalara, yakın arkadaşlara kendimce tüyolar verirdim, ama kimsenin parasını alıp o riske girmemiştim. Uzun süre gözlerim duvardaki dev ekranlarda, zaman zaman masadaki 3 adet (biri özel) laptopta, bu işin risklerini, bir gecede zengin olup bir gecede batanları, bu vebalin altına giremeyeceğimi anlattım.
İşte o an, kocasının kumar sorunu olduğunu, sürekli ganyan ve sayısal oynadığını, çok borçlarının olduğunu anlattı. Zaten taşınmadan önce birkaç kez postacının getirdiği icra tebligatlarına denk gelmiştim. Lanet olsun içimdeki insan sevgisine deyip, "Tamam, getir! Ama kazanç kadar kayıp ta olasılık, unutma!" diye de tembihledim. Gidip yarım saat sonra geldi ve 3.750 Doları masaya koyup, "Aslında 50 tane altın vardı, ama Mehmet'ten ancak bu kadar kaçırabildim, diğerlerini satıp satıp kumarda kaybetti!" dedi ağlamaklı bir sesle...
"Nasıl haber vereceğim sana?" dediğimde, telefon numarasını söyledi, "Whatsaptan yazarsın, olur mu?" diye. "Bak Elif, yarın öbürgün kocan duyar, görür, okur, ne deriz evdekilere?" dedim. "Ne yapalım, açıklarım o zaman gelirse, kötü bir şey yapmıyoruz ki Kerim! Ben sadece hayatımı kurtarmaya, çocuğuma gelecek sağlamaya çalışıyorum!" dedi...
Kadın şanslıydı. Yumurtaları ayrı sepete koyma yoluna gidip, Borsa ve kripto paraya yatırdığım parası, Cuma akşamı piyasaların kapanışında, dört kat değer kazandı. Mesaj attım, "Müsaitsen ara!" diye. İki dakika sonra arayıp, kısık sesle, "Mehmet gece vardiyasına gidecek, içerde uyuyor, ne oldu?" dedi. "Hiiiç, paran dörde katlandı, 15.625 Dolar oldu da onu söylemek istedim!" dedim. "Ciddi olamazsın, 3 günde mi?" dedi, ama sesi titriyordu. Kazanmanın verdiği zafer hissi ve adrenalin iyi bilirdim bu duyguyu...
Eve gittim. Karımla yedik içtik, sohbet, muhabbet, güzel bir sevişme sonrası çalışma odama geçtim. Elif'ten mesaj geldi. "Uyudun mu?" yazmış. Yarım saatten fazla yazıştık. En son Elif, "Hadi ben seni tutmayayım, sen paralarımıza para kat! Öptüm!" yazdı. "Ben de seni öptüm!" yazdım. "Pardon alışkanlık :)" yazdı. Ben de, "Herkesi öpüyor musun böyle :)" yazdım. "Aşk olsun, benden bekler misin?" yazdı. Ben de, "Haa, bana özel öpücükse sorun yok :)" yazdım. "Evet sana özeldi, iyi geceler :) yazdı. Ertesi gün 11:00'de uyandım. Kahvaltı vs. derken, karım oğlana kıyafet alacaklarını, baldızlarımla beraber Gaziemir'e AVM'ye gideceklerini söyledi ve "Beraber gidelim!" dedi. İşlerim olduğunu biliyordu. "Siz halledin!" dedim.
Saat 13:00 gibi Elif'ten mesaj geldi. "Büroda mısın?" diye. Cumartesileri gitmezdim, ama, "Geleceksen giderim!" yazdım. "Geleyim mi?" dedi. "Gel!" yazdım. Yarım saat sonra bürodaydım. Pastaneden birşeyler aldım, tatlı tuzlu. Çay makinasını çalıştırdım. Saat 14:00'de Elif geldi. Tarifim üzerine gidip iki çay koydu. Birşeyler atıştırdık. "Mehmet nerde?" dedim. "Sabah iş çıkışı ganyana gider. İddiasını, sayısalını, ganyanını oynar. 12:00 gibi eve gelir, yemek yer, yatar. Akşam 20:00 gibi uyanır. 23:00'e kadar küfrede küfrede sonuçlara bakar. Bazen üç beş kuruş kazanır havaya girer, ertesi gün iki katını kaybeder küfrede küfrede servise gider!" dedi.
"Eee, bu anlattığın sürelerde ne sana ne de oğluna ayırdığı bir zaman yok?" dedim. "3 yıl önce bu işe girmeden önce öyle değildi. Ama artık maalesef öyle!" dedi. "Ne olacak böyle?" dedim. "Bilmiyorum, ben de bıraktım artık ucunu!" dedi, sonra da, "Eee, ekranlar kapalı?" dedi. "Bugün borsa kapalı, Coinlerde de zaten herşey anlık, istediğimde bakarım, şimdi dikkatim sende! Amaaaaa..." dedim, Kripto para laptopuma bakıp, "Biz burda sohbet ederken 1.875 Dolar daha kazandın!" dedim. Elif, "NASIL YANİ? Ciddi misin?" deyip kalkıp masanın benden tarafına geldi. Ekranı görmek için masaya dirseklerini koyup çenesini avuçlarına koydu.
O an ekrandan ona portfoyünü anlatıyordum. Elimi beline koydum. Kafayı çevirip gülümseyerek bana baktı ben anlatmaya devam ederken. İnce yazlık rengarenk çiçeklerle dolu bol bir etek giymişti. Elimi eteğin altına sokup bacaklarından yukarıya doğru okşadım. "Yapma..." dedi, ama (Devam et!) der gibi. "Pardon!" deyip elimi çektim. Ama pozisyonunu bozmayıp, "Anlatsana biraz daha!" dedi. Anlatmaya başladım yine, ama içimden bir ses (Devam et!) diyordu. Kalçalarına ulaştığımda kalçası istemdışı titredi. Eteğini beline kadar sıyırıp, kalçalarını okşamaya başladım. Normal siyah bir külot vardı. Ben birkaç dakika hafif hafif okşadıktan sonra birden doğruldu ve "Yapma dedim sana!" deyip, çantasını kaptığı gibi kapıyı çarpıp gitti. Hiç endişelenmedim. Kimseye anlatamazdı nasılsa :)
Pazar günü ailemle Güzelbahçe'de muhteşem bir yemek yedik. Pazartesi piyasalar kötü açıldı. Ama yaptığım küçük hamlelerle kayıpları başka kanallarla kapatıp günlük harçlığımı kaptım :) Öğleden sonra saat 15:30 gibi kapının zili çaldı. Elif gelmişti. Açtım kapıyı. "Merhaba!" deyip şirinlik yapıyordu. Bu kez trip sırası bendeydi, "Bak, böyle habersiz gelme, bazen nadiren de olsa iş çıkışı karım uğruyor!" dedim. Suratını asıp, "İstemezsen bir daha gelmem! Mehmet 16:00 - 24:00 çalışıyor da, o servise çıkınca bir uğrayayım dedim!" dedi. "Öyle mi? Ne zaman istersen gel, ama habersiz gelme!" dedim, sonra da, "Bugün haberler kötü!" dedim. "Ciddi misin?" dedi. "Evet!" dedim. "Ne kadar kayıp var?" dedi. "Gel!" dedim. Gelip ekrana bakmaya başladı. Yine aynı pozisyondaydı, yine bol ince siyah fırfırlı bir etek giymişti diz hizasında.
Şaka yaptığımı, küçük de olsa kazancı olduğunu söyledim. Bir elimle ekrandan gösterirken, diğer elimi yine etek altına kaydırdım. Kalçalarını okşayarak ekranda anlatıyordum. İki parmağımı amına doğru indirdim külodunun üstünden. Çok hafif bir, "Immmhhh!" çıktı dudaklarının arasından. Bir dakika kadar külot üstünden okşadıktan sonra parmaklarımla ağ kısmını yana çekip, parmaklarım tenine değdiğinde, parmaklarını prize sokmuş gibi titredi. Sırılsıklamdı amcığı, parmaklarımı hiç içine sokmadan sadece okşuyordum. Elif arada ekrandan birşey gösterip, "Bu ne? Şu ne?" diyordu dudaklarını ısırarak. Anlatıyordum kısaca.
Orta parmağımı amının içine kaydırdığımda gözlerini kapatmış, dudaklarını ısırıyor, burun deliklerinden derin derin soluyordu. Koltuğumu geriye doğru çekip tam arkasına getirdim, eğilip amcığına dilimi sürtüp içine kaydırdım dilimi, parmaklarımla am dudaklarını ayırıp, amını yalamaya başladım. Daha dilim girer girmez titreyerek kasılmaya, "Evet, evet, eveet!" diye inleyerek orgazm olmaya başladı. Hiç kesmeden yalayıp dilimle sikerek, akan am sularını içmeye devam ettim...
Öne çekilip eteğini indirdi ve "Kusura bakma çok doluydum!" dedi. "Önemi yok! Neden doluydun o kadar?" dedim. "Evelki gün kalçalarıma dokunduğun an ıslandım, o andan beri de hiç kurumadı desem yeri var!" dedi. Elinden tutup kucağıma oturttum. Dudaklarını dudaklarıma alıp, kıvırcık kendinden kızıl saçlarını koklayarak, eteğinin altından dizlerinden kalçalarına kadar okşamaya başladım. Tişörtünü çıkartıp, kulak memelerinden yanaklarından boynundan sütyenine kadar indim. Bacaklarını açtırıp, bu kez külodunun içine soktum elimi, amcığını parmaklamaya başladım. Kendi eliyle sütyenini çözdü ve çıkarıp attı. Göğüs uçlarını dilim ve dudaklarımla ezerken, kolumla belinden kavramıştım, iki parmağım amına yarak gibi girip çıkıyordu...
Elif göğüslerini avuçlayıp daha fazla ağzıma bastırarak, "Isır!" dedi. Uçlarından başlayıp altına kadar her santimine küçük ısırıklar atarken, yine kasılıp, "Evet, evet, eveet!" diye inleyerek amcığını parmaklarıma daha çok bastırıyordu. Kafasını geriye doğru atmış, "Ohhh, evet, ohhh, evet!" diyor, her ısırığımda sesi daha çok yükseliyordu. Ardı ardına orgazm oluyordu parmaklarımla...
Birkaç dakika boynuma yattı, boynumu öpüyordu küçük küçük. Ben parmaklarımı çekmemiştim, amı vıcık vıcıktı. Elif ayağa kalkıp eteğiyle külodunu çıkardı ve "Şimdi sikini içimde istiyorum!" dedi. Ben de kalkıp pantolonumu ve boxerimi çıkardım. Masaya ellerini dayayıp, sırtı bana dönük şekilde kucağıma oturdu. Hiç dokunmadan, götünü kıvıra kıvıra amına aldı yarağımı. "Ohhh, çok büyük, ohhh, çok kalın, doldurdun içimi!" diyor, masadan aldığı kuvvetle kalçaları kasıklarıma vura vura oturup kalkıyordu kucağımda...
Ellerimi öne uzatıp göğüslerini avuçladım. Isır dediğine göre acıdan hoşlanıyor, sert sikişmeyi seviyordu. Göğüs uçlarını parmaklarımla eziyor, çekiştiriyordum. "Ohhh, acıyor, ohhh!" diyerek daha hızlı oturup kalkmaya başladı. Bir elimi göğsünden çekip kalçalarını sertçe tokatlamaya başladım. Diğer elim göğüs ucunu koparacakmış gibi çekiştirirken, "Canımı yak, ohhh, canımı yak!" diye diye orgazm oluyordu. Kalçalarında elimin izi çıkmış, resmen parmak uçlarımın değdiği yerlere kan oturmuştu...
Sonunda ben de dayanamadım ve "Geliyorum!" dedim. Hemen yarağımdan inip, "Üzerine boşalacağın bir şey var mı?" dedi. Çekmecede, masanın tozunu silmek için falan bulundurduğum bir rulo kağıt havlu vardı, birkaç yaprak koparıp serdim bacaklarıma. Elif de yarağıma otuzbir çektirip kağıt havlunun üzerine boşalttı döllerimi. İkimiz de temizlendikten sonra kucağıma oturup, "Ben hayatım boyunca toplam bu kadar orgazm olmadım!" dedi ve beni öpücüklere boğdu.
Sonra, "Yakalanmadan gideyim mi ben?" dedi. Ona götünü gösterip, "Moraracak, nasıl açıklayacaksın kocana?" dedim. "Açıklamak zorunda değilim, 6 aydır eli elime değmedi!" dedi giyinirken. Giderken de, "Sabah 9:00'da oğlanı okuluna bırakıyorum, 9:30 gibi burda olurum, gelip sana Çay demlememi ister misin?" dedi. "Tamam!" dedim.
[Kerim]
179 notes · View notes
sertsiken0606 · 6 months ago
Text
merhaba ile başladı
arkadaşlar merhaba sosyal medya üzerinden 55 57 yaşlarında bir çift ile tanıştık . Zonguldak ta oturuyorlar emekli oldukları için seyahat sorunları yoktu 1 kız 3 erkek çocukları varmış. Erkek çocuklar üçüz onuda belirteyim. Dediğim gibi sosyal medya üzerinden görüntülü sohbet ettik hatta karşılıklı birbirimizi sevişirken izledik Gürkan bey büyük bir giyim mağazaları zincirinin batı Karadeniz sorumlusu karısı Filiz hanım resmi bankaların birinde müdürmüştü daha önce 3 ayrı çift ile grup seks ve eş değiştirme yapmışlar Gürkan bey cuma akşamı geleceklerini söyledi biz kendimizi hazır edip beklemeye başladık saat 19 50 de telefonum çaldı arayan Gürkan bey di konum bilgisine geldiklerini hangi dairede oturduğumuzu sordu bizde tarif ettik kapıyı açtık. Evimize aldık tanışıyorduk ama ilk defa yan yana geldiğimizden konuşacak bir şey bulamamıştık yemek hazır dedi Firdevs birlikte kalktık masaya oturduk yemekler yendi kahveler içildi Firdevs DVD ye dans etmek için CD koydu hadi ama konuşmuyorsunuz madem icraat başlasın müzik eşliğinde dedi Gürkan bey elini uzattı dans etmeye başladılar bende Filiz hanım ı dansa kaldırdım Filiz benim en sevdiğim parfümü sıkmış muhteşem kokuyordu ilk başta boynundan öptüm sonra dudaklarından öpmeye başladım ateşli bir şekilde öpüşürken oracıkta soyunmaya başladık Firdevs Gürkan ın sikini ağzına almış sakso çekiyor Gürkan da Firdevs in saclarından daha fazla alabilmesi için bastırıyordu biraz onlara baktık bizde aynı şekilde yapmaya başladık ama ben Filiz i kanepenin yatağını açıp uzattım sikimi ağzına verdim amını ağzıma aldım dilimi amına götüne sokuyor zevk çığlıkları atmasını dinliyordum benim sikim kalın ve uzun damarlıdır Filiz altımda inliyordu bir ara Gürkan a baktım Firdevs i domaltmış sikiyordu Filiz e gösterdim ooo dedi altımdan kalktı ellerini kanepeye koyup domaldı eşim de yanına geldi aynı Filiz gibi yaptı ben Filiz e Gürkan Firdevs e aynı anda geçirdik 4 çocuk çıkan bir am böyle daracık olamazdı sanki kendi sıkıyordu sikimi Gürkan birden durdu sikini çıkardı karımın sırtına boşaldı sonra kanepeye uzanıp benim siktiğim karısıyla öpüşmeye başladı ben daha da hızlanarak sert bir şekilde sokmaya devam ediyordum pozisyon değiştirip kanepeye uzanıp karımı ağzıma sikimi Filiz e verdim karımın amını emerken Filiz in amını sikiyordum Gürkan karısına nasıl hasanın siki tam istediğin gibi mi dedi Filiz resmen bağırıyordu evet gavat evet hasanın siki tam istediğim gibi diyordu Filiz orgazm oluyordu ben eşimi sikime yönlendirdim eşim sikime ters oturdu oturup kalkmaya başladı Filiz in amını yalıyordum titreyerek kendini kanepeye bıraktı karı koca öpüşmeye başladı bende karımı sikerken Filiz in göt deliğini parmaklamaya başladım Gürkan daha önce hiç sikilmedi oranın bekaretini sana sakladım dostum karın sikini serbest bırakınca direk sok kökle götünü parçala yırtılsın kanat götünü o kocaman sikinle dedi o sırada Firdevs indi bende hemen göt deliğini hizalayıp aniden bastırdım kocası ön taraftan tuttuğu için kaçamadı bağırıyor yırtılan kanayan göt deliğini parmaklarıyla kontrol etmeye çalıştı artık komple içine girmiştim .
Biraz içinde durdum sonra yavaş yavaş çıkarıp yine yavaş yavaş geri içine girdim bu şekilde 10 dakika devam ettim geliyordum omuzlarını öpüp iltifatlar ederken hızlanıp içine boşaldım. .. Ben 1 defa boşalmıştım ama Filiz kaç kez orgazm oldu bilmiyorum birer sigara yaktılar bu gecelik bu kadar yeter dedi Gürkan yarın geri dönmeden uzun uzun sevişelim dedi hep birlikte salonda oracıkta uyuduk . Sabah erkenden uyanıp Filiz i kaldırdım banyo ya götürüp sevişmeye başladık Filiz in en çok sevdiği banyoda duşun altında sevişmek olduğunu kocası söylemişti ayakta su başımızdan akarken ateşli bir şekilde öpüşüyor birbirimizi okşuyorduk birden kucağıma çıktı sikimi eline alıp amına sürterek soktu duvara yaslayıp pompalamaya başladım Filiz kendini kaybetmiş bir halde erkeğim hep beni sik sen çok iyi bir sikicisin doyur yarağa beni diyordu fazla sürmedi amının içine bütün döllerimi akıttım duş alıp çıktık birlikte ben eşimin yanına Filiz de Gürkan ın yanına yattı . Ondan sonra 3 kez daha birlikte olduk Filiz bana söz verdi kızı Dilara yı bana siktirecek . Siktirir siktirmez sizlere yazacağım
66 notes · View notes
bilmece · 1 day ago
Text
Salı sabaha kadar 57 adet öğrenci raporu yazmam gerekiyor. Hayalimdeki über insan bu raporlara ara tatilden önce başladı, gerçekliğim ise tamamen unuttu bu işi. Bu hafta başında hatırlatıldı, dedim tamam o zaman Perşembe Cuma kasıyorum ve çoğunu yoğun haftasonu mesaim başlamadan bitiriyorum. Bunu da yapmadım. An itibariyle Cuma akşamı saat 21:30, kalkıp biraz olsun yazmaya başlayabilirim. Yapmayacağım. Siz de şahidim olun, sonra yarın öbür gün buraya gelip ağladığımda “sen kendin bile isteye yedin bu boku!” diyebilirsiniz.
12 notes · View notes