#yanlışların
Explore tagged Tumblr posts
onderkaracay · 2 years ago
Text
Tumblr media
0 notes
tacendasstuff · 11 months ago
Text
Herkesin doğrularla gezdiği bu dünyada, ben yanlışların kapanında kalmışım gibi hissediyorum.
359 notes · View notes
no-463 · 3 months ago
Text
Zaman, her zamankinden daha yavaş akmaya başladı. Oysa duvardaki saat, hep olduğu gibi sessizliğimize işkence eden tik taklarıyla saniyelerin aynı şekilde akıp gittiğini söylemeye çalışıyordu. Ancak benim içimdeki zaman algısı her şeyin ötesindeydi. Aslında kısa, lâkin benim için o kadar uzun ve yoğun bir andı ki; içimdeki bütün kördüğümler bir araya toplanıp dev bir yük hâline geliyordu. Hızla atan kalbim kendi ritmini bulmaya çabalarken, ben her nefes alışımda sanki bir yüzyıl geçmiş gibi hissediyordum. Yapmam gerekenler ve yapmak istediklerimin arasında sıkışıp kalmışlığımın yoğunluğuyla zaman biraz daha kendi algısını yitiriyor, yaşadığım her saliseyi sonsuz kılıyordu. Doğruların ve yanlışların kucağıma attığı kararsızlığın ağırlığına eşlik eden duygularım, içimde kabararak büyüdü. Benim içim, ona duyduğum hislerle dolup taşarken onun içinde koca bir boşluk olduğunun gayet farkındaydım ama öyle çok âşıktım ki, o boşlukta boğulmaya da razıydım.
70 notes · View notes
masmavibirsiyah · 2 months ago
Text
kafam dağınık dediğime bakmayın
yapılan yanlışların yeri hep derli toplu
62 notes · View notes
girifit · 6 months ago
Text
ben şimdi tüm yalanların ve yanlışların ortasında doğru yolu yana yakıla ararken dilinden dökülüp dudakların arasından sızan kelimelerde canımı bırakıyorum. adımlarımın beni izbe sokaklara götürmesine izin veriyorum. ve hâliyle susuyorum. boğazımda dışarı çıkmayı bekleyen haykırışlar var ve ben boğulduğumu hissediyorum. çakmağı yakıp sigaramı ciğerlerime çekiyorum. unutmaya ant içtiğim her şeyi bir bir tekrar hatırlıyorum. her biri canımı almaya yemin etmiş gibi, düşman kesilmişler bana. korkuyorum da biraz, yalan söylemeyeceğim. içimdeki hislerin ortasında bir başıma olmak korkutuyor beni. bir anlatsam, diyorum kendime. bir kere anlatsam geçecek şu zehir. ama nereden başlanır anlatmaya, bilmiyorum. dilimi ısırıyorum da tükürüp bir köşeye atamıyorum. bir adım atıyorum da olduğum yerde saydığımın hâlâ farkında olamıyorum. kandırıp kendimi gülüyorum. aynaya bakıp ta söylediğim her yalan boğazımı sıkıyor şimdilerde. sigarayı ters yaktığım zamanlar bile oluyor. geçer diyorum, geçmeyeceğini bilerek. bir çocuğa değil yetmiş yaşında bir kadına bakıyorum sanki, her aynaya gözüm iliştiğinde. okkalı bir küfür savuruyorum. susuyorum. boğuluyorum. bundan sonra ne yapılır bilmiyorum. bir kere derler ölüme, ben bir günde bin kere öldüğümü hissediyorum. ama bundan bahsedip çocuksu düşlerini yıkmak istemiyorum. bundan gülüyorum yüzüne. ardından ağlıyorum. her şeye sırtımı dönüp yürüdüğüm yollarda yaşlar süzülüyor gözlerimden. ben şimdi tüm bunlara bir sigara değil, bir paketi yakıyorum ama dinmiyor. geçmiyor.
36 notes · View notes
femmelunee · 1 year ago
Text
Bağıra çağıra ağlayan insan susar bir raddeden sonra, derdine derman arayan insan bulamayınca, cekilir kabuğuna. Yarasının iyileşmesini bekleyen insanın, her yeni acıda tazelenir yaraları. O zaman uzaklaşmaya içine kapanmaya başlar. Çözüm bulmaya çalıştıkça hatalar yapar, yanlışlara güvenir bir bataklık timsali içine çekildikçe çekilir. Sonra bir bakmış kendini bile kaybetmiş yanlışların esiri, büyük acıların kurbanı olmuştur.
Kırılmış bir kadın
62 notes · View notes
medusa29 · 1 year ago
Text
Tumblr media
Bir ihtimal daha varsa atarım çöpe..
Zaman gideni değil geleni de geride bıraksa keşke. Geceyi batırdığım gözlerinde, umuda güneş açtıramayacak kadar yorgun ve aciz kalbim. Henüz durmadı ama can kaybından nefesim tükendi. Ben bildiğim doğruların aptalı, bilmediğim yanlışların kırık dökük cam kırığı.
Kalbimse hâlâ arsız bir savaşçı..
70 notes · View notes
fikret-i · 1 year ago
Text
Tek başıma yolculuk yapmayı seviyorum. Yol, bana beni hatırlatıyor. Geride kalan yollar hatıralarımı, gideceğim yollar hayallerimi temsil ediyor. Muhasebe imkanı buluyorum. Yaptığım yanlışların ağırlıkları çökerken üstüme ileriye ümitle bakıyorum. Hatalarımın tekrarı olmaması noktasında kendimle sözleşirken... Olması muhtemel güzelliklerin ihtimalini düşünüp mutlu oluyorum.
Yola çıkıldı evet. Biliyorum ki az bir dikkatsizliğim yoldan çıkaracak beni. Ve dahi sonrası, ya felç ya ceset. Kalan ahirki hayatımda da şayet varsa biraz müddet; yapılacak yanlış-doğru, götürecek beni, ya Cehennem ya Cennet. Yeryüzü dahi beyaz kefenini giyiyorken seni faniye meftun eden bu derin gaflet, nedir Fikret?
52 notes · View notes
amaaaanbee · 2 years ago
Text
En zor sınavlarını tek başına verdiğinde büyüyorsun asıl. Kim o an neredeymiş, kim gerçekten varmış ve kim o saatten sonra olmasaymış da olurmuş hepsini görüyorsun. İnsanlar hakkındaki düşüncelerinin, yaptığın tüm yanlışların ve doğruların netleştiği o an büyüyorsun.
57 notes · View notes
fani-hayat · 1 year ago
Text
“Mümin müminin aynasıdır“
anlamı 1 : “Birbirinizin kusurlarını başkaları fark etmeden görün ve ıslahı ve izalesi için birbirinize yardımcı olun…” anlam 2 : Mümin kardeşiniz size kusurlarınızdan haber veriyorsa, ondan rencide olmayın, ona kızmayın, hatta ona teşekkür edin. Çünkü o size bir nevi ayna olmuş oluyor. Eğer o fark etmeseydi, o kusurunuz ya başkaları tarafından görülür ve ayıplanılırdı. Veya o kusur ileride size zarar verebilirdi.
Tumblr media
Hz.Ömer b.Hattab (r.a) gibi olabilmek ... Müslüman'ım diyorsak ( bende dahil ) kendimize çeki düzen vermeliyiz ... ve bunun için ALLAH'a yalvarmalıyız ... O kadar hataların, yanlışların ve günahların içindeyiz ki, farkında bile değiliz ve hatta daha vahim olan, bunları normalleştirmiş olmamız...
Bize birisi gelse bu davranışın yanlış dese, abooo sen misin diyen, hemen o kişiye kin bile besleriz .. Halbuki' güvendiğin ilmi olan bir arkadaşına, senden bir ricam var, benim yanlışımı gördüğün zaman, beni uyarırmısın ? diye söyleyebilmemiz lazım ... SELAM ve Dua
24 notes · View notes
utkudemir1903posts · 8 months ago
Text
🍁"insanın hayatta yaptığı bütün yanlışların sebebi yalnız kalmaktır"🍁
18 notes · View notes
maaveraa · 2 years ago
Text
Kendime mesajlar
Kusurların var çünkü insansın. Herkesin kusurları var çünkü herkes insan.
Kendine karşı şefkatli ol, kendini acımasızca yargılama. Ama kendini elbette sorgula. Kendini sorgulamak, zalimce olmadığı sürece iyidir. Diğerleri için de aynı şekilde şefkatli olmaya çalış. Kimseyi acımasızca yargılama. Elbette sorgula ama zalimce değil. Kendini ve diğerlerini eleştirirken insaflı ve gerçekçi olmaya çalış.
Sivri yanlarını, karanlık taraflarını tanımaya çalış. En zoru onları kabul etmek. Kabul et. Kabul et ki değiştirebilesin.
Hislerine güven. Hiçbir şeyin boşuna olmadığını unutma.
Hata yapmayı ve kaybetmeyi göze al.
Hem herkes gibisin hem de hiçkimseye benzemiyorsun. Herkes kadar sıradan, herkes kadar özelsin. Ama aynı zamanda hiçkimse ile aynı da değilsin. Terazinin iki eşit kefesindeki farklı nesneler gibi. Toplamda eşittir insanlar; sadece toplamı oluşturan parçalar�� birbirinden farklıdır, hepsi bu.
Kimseye kızma; herkesin hayatta yaşadığı zorluklar, travmalar, kötülükler, imtihanlar var. Herkesin yaraları var. Herkesin yaralarını iyileştirme biçimi de birbirinden farklı. Hepimiz olaylara kendi penceremizden bakarız ve hepimizin sorunlarla baş etme biçimi farklı olabilir.
Sana ait olmayan yükleri sırtına alıp taşımaya çalışma.
Mükemmel olmak zorunda değilsin. Her şeyi doğru yapmak zorunda değilsin. Üstelik zaten her şeyi doğru yapmış/ yapıyor/ yapacak olamazsın. Bu mümkün değil. Senin hataların ve yanlışların var. Hep de olacak. Sadece çaba göstermeye çalış bu konuda, sadece niyetlerini düzgün tutmaya çalış.
Diğerlerine saygı göster. Onları anlamaya gayret göster. Anlayamazsan oldukları gibi kabul et. Söylediklerini doğru olarak kabul et. Nihayetinde kimsenin kalbinin içini açıp bakamazsın.
Kendini korumak için etrafına aşılmaz duvarlar örme ama kendini korumayı da bil. Kendi sınırlarına ve diğerlerinin sınırlarına saygı göster. Ne başkasınınkini çiğne ne de kendininkini çiğnet.
Lütfen kelimelerini seçerek konuş. Seçemeyecek durumda isen de susmayı tercih et. Çünkü sözler insanı yaralayacak kadar keskin olabilir.
Gerçekte olduğun kişiyi göstermekten hiçbir zaman korkma. Eğer gerçekte olduğun kişiden memnun değilsen de onun kötü yanları üzerinde çalış. İnsan isterse eğer kendini değiştirebilir. Hiçbir zaman yüzde yüz olamayacaksın, süreç hep devam edecek. Ama hayat, yaşamak, öğrenmek,gelişmek biraz da budur zaten.
Yetişkin bir bireysin. İçindeki küçük çocukla mutlu olabilirsin. Ama dünya çocuklar için pek güvenli ve kolay bir yer değil. Ne zaman çocuklar gibi sınırsız ve hayalperest ne zaman bir yetişkin gibi sorumlu ve mantıklı olman gerektiğini lütfen ayırt et.
Risk al. Risk almadan yaşayamazsın. İncinebilirliğini ve incitebilirliğini kabul et. İncinirsen iyileşmek için, incitirsen iyileştirmek için çabalarsın ve yoluna devam edersin.
Sana nasıl davranılmasını istiyorsan, insanlara lütfen öyle davran. Sana yapılmasını istemeyeceğin hiçbir şeyi başka birine yapma. Empati kur. Olur da hata edersen kendine yüklenmeden onarmaya çalış.
Elinden geleni yap ve elinden gelmeyenler için kendini suçlama.
maaveraa
39 notes · View notes
yildizlariseyrederken · 1 year ago
Text
sarılmışım yanlışların hepsine yol sanıp
20 notes · View notes
hayatseninledir · 10 days ago
Text
Tumblr media
*
Birini seviyor olmamız onun her hatasını kabul edeceğimiz anlamına gelmez..
Sevmek zorlukları aşmak içindir yanlışların üzerini örtmek için değil.
6 notes · View notes
dreehung · 1 year ago
Text
Bir yanlışı başka bir yanlışı göstererek meşrulaştırmaya çalışmak bence yanlışların en büyüğü. Öyle insanlara iletişimimi kesiyorum.
23 notes · View notes
halimecan · 2 months ago
Text
Tumblr media
Edepli Susmak, Edepsizlere Teslim Olmak Mıdır?
Hayatın her alanında, özellikle iş dünyasında ve sosyal çevrelerde, bir parça "görmemezlikten gelme" lüksümüz vardır. Birçok insan, başkalarının ne olduğunu, kim olduğunu, ne yapmayı hedeflediğini çok iyi bilir; ama çoğu zaman susar. Neden? Çünkü ortamın bozulmasını istemezler, huzurun kaçmasını istemezler, tartışmaların gereksiz yere büyümesini engellemek için kendi doğrularından ödün verirler. Oysa bu sessizlik, bazen "herkesin bildiği" gerçeğin içinden yavaşça silinmesini sağlar.
İş hayatında, arkadaş çevrelerinde, sosyal mecralarda... Kimse kimseyi tam olarak aldatamaz; çoğu zaman gözler, kulaklar her şeyi duyar, her şeyi görür. Kimin ne olduğunu, ne olacağını, hangi maskenin ardında hangi yüzlerin saklandığını çok iyi biliriz. Ama çoğu zaman, "susarak" durumu idare ederiz. Çünkü etrafı germek, ortamı bozmamak ve huzuru korumak adına bazen en iyi seçenek gibi görünür.
Fakat suskunluğumuz, bazen başkalarının cesaretini artırır. Susarken, edilgenleşirken, bazen o "kendini bir bok sananlar" daha da çirkinleşir, daha da haddini aşar. Kendi hatalarını, eksikliklerini, en kötüsü ise yalanlarını üstümüze yüklemeye çalışırlar. Oysa biz, edep ve vakar içinde kalmaya, başkalarını incitmemeye özen gösterirken, onlar cahil cesaretine sarılıp, her türlü haksızlığı savunurlar. Ve zamanla, bu durum "doğruyu söyleyenlerin" sustuğu bir dünyaya dönüşür.
Ama burada asıl mesele şu: Susmak, her zaman "huzuru korumak" demek değildir. Bazı durumlarda, susmak, gerçeği örtbas etmek, doğruluktan taviz vermek demektir. Edepli bir insanın susması, bazen edepsizlerin susmasından daha tehlikeli olabilir. "Edepli edebinden susar, edepsiz susturduğunu sanar." Ne yazık ki, çoğu zaman susanlar, gerçekte haklı olanlardır; fakat susmaları, edepsizlerin egosunu besler. Oysa doğruyu söylemek, edep içinde kalmak, bazen huzuru bozmaktan çok daha önemlidir.
İnsanlar, cahil cesaretine dayanarak yaşıyorlar. Konuştukça konuşuyorlar, bilmeme cesaretini gösteriyorlar, ama en büyük hatayı burada yapıyorlar. Gerçek cesaret, doğruları konuşmakta, yanlışları ifade etmekte ve haksızlığa karşı durmakta yatar. Susmak, bazen teslim olmaktır; bazen, doğru bildiğinizi ortaya koymamak, kötüye göz yummak demektir.
Evet, çoğu zaman ortamı korumak için susmak en kolay yol gibi görünebilir. Fakat bir noktada, susmaktan vazgeçmek gerekir. Çevremizdeki herkesin ne olduğunu bilmemiz, ona göz yummamız anlamına gelmemelidir. Susmak, yanlışın doğruya dönüşmesini engellemez; aksine, yanlışların daha da büyümesine yol açar. Eğer doğruluktan vazgeçmezsek, susmadıkça, bir noktada o doğru, kendisini duyurur.
O yüzden diyorum ki: Susmayın. Haksızlığa, yanlışlığa ve kendini bir bok sananlara sesinizi çıkarın. Gerçek cesaret, doğruyu söylemekten, doğruluktan taviz vermemekten gelir. Bazen ortam bozulur, bazen tartışmalar büyür, ama eninde sonunda, edep ve doğruluk kazandırır. Cahilin cesaretine, edepsizin sesine sessiz kalmak, ancak daha büyük bir haksızlığın önünü açar.
Edepli insanlar, edebinden susar; ama edepsizler, sustuklarını sanarak yanlış yapmaya devam eder. Edebinizi koruyun, ama doğruluktan ödün vermeyin. Evet, ortam bozulabilir ama gerçek her zaman kazandırır.
5 notes · View notes