#telaşı
Explore tagged Tumblr posts
mel-inoe · 5 months ago
Text
sabahın 5'inde uyumama rağmen sabah 10'da tak diye her seferinde uyanmamı yurt deformasyonuna bağlıyorum
2 notes · View notes
dipnotski · 8 months ago
Text
Hâle Sert – Edebiyat Devrimi (2024)
Hâle Sert, 1932 yılında gerçekleşen Dil Devrimi’nin aynı zamanda bir “edebiyat devrimi” olarak okunup okunamayacağı sorusunun peşine düşüyor. 1928 yılındaki Alfabe Devrimi ile göstergenin kendisinde yapılan değişiklikten başlayarak, Arapça-Farsça kelimelerin tasfiyesine, Öztürkçe kelime türetme politikalarına uzanan geniş bir alanda, zengin örnekler sunarak, bu politik hamlelerin edebi metinler…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
damladanummana · 9 months ago
Text
Felaket
İnsan için en büyük felaket nedir diye sorsa birisi bana, derim ki; koskoca bir ömrü, dünya telaşlarında boşa harcayarak, gerçeğe uyanamadan ölmek… Allah nasip etsin, ölmeden önce ölmeyi  inşallah… Mustafa Murat Güngör 03.05.2024
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
photographss-world · 2 months ago
Text
Diğer günlerin telaşı olmadığı için mi,
Pazar günleri daha koyudur özlemin rengi..?
Birhan Eroğlu...
327 notes · View notes
kardelencicegi3 · 3 months ago
Text
Bi ton dünya telaşı var biliyorum, ama yine de onunla bir gün, Ulucami’de namaz kılıp, kalbimizi dinleyelim istiyorum..
Tumblr media Tumblr media
170 notes · View notes
masmavibirsiyah · 2 months ago
Text
rahatsız ediyo muyum telaşı olmadan yerli yersiz her detayı vererek gününü anlatabilmek
154 notes · View notes
sairin-ellerinde · 21 days ago
Text
Tumblr media
Bugün Pazar;
Bugün, günlerin telaşı ve dünyanın bütün dertleri kenara çekilsin.
Bugün Pazar;
Bugün, tek derdim, tek telaşım sensin…
Birhan Eroğlu…
71 notes · View notes
pembebirkrizantem · 5 months ago
Text
Bir Palyaçonun Aforizmaları
Palyaçolar da ölür mü?
Bunu henüz palyaçoda bilmiyordu.
Fakat çocular ölebiliyorsa eğer
Bir palyaçonun ömrü de pek uzun olmasa gerekti.
Sonuçta çocuklar için vardı palyaçolar
ve çocuk yoksa palyaço da yoktu.
Bu aynı zamanda,
Neşeli kahkahaların,
Gır gır ve şamatanın,
Şarkıların ve şiirlerin de olmadığı bir dünya anlamına gelirdi.
Kulağa ne kadar da sıkıcı geliyor değil mi?
Yetişkinlerin telaşı,
Saman alevi öfkesi
ve kör hevesleriyle dolu,
anlamsız bir dünya...
Aman Allahım!
Duy da inanma!
Bak da şaşırma şu i��e!
İyi ki Palyaçolar hala yaşıyordu öyleyse!
Aksi halde yetişkinlere kalsak
mutsuzluktan can verirdik herhalde...
Bizler gülümseyen yüzümüz
ve portakal burunlarımızla,
Her gün biraz daha inandırıyorduk insanları,
Dünyanın gerçekten
yaşanmaya değer
Bir yer olduğuna...
Özellikle de çocukları.
Aslında onlar da bizi inandırıyordu;
Hala mutlu bir geleceğimiz olacağına...
Çocukların ve palyaçoların
El ele yaşadığı bir zaman dilimi gibi mesela...
Türlü türlü şakalar,
Nice sakarlıklar ve şen şakrak kahkahalarımızla...
Bazen oburca yemek yiyeyerek
Bazen de bir çiçeği saatlerce izleyerek
Arka fonda ise hep neşeli bir müzik,
Bazen bhrams bazense Fuçik...
Sonra ise duyduğumuz her şarkı da
Neşeyle dans etmeliydik ve 'Yetişkinler buna izin verir miydi acaba?'iye artık düşünmemeliydik
Ama olacak şey değildi işte
Bir fikir de olsa bunu duymamalıydı kimse
Yalnızca çocuklara anlatırıdım belki
O da benimle hayaller kurabilirler diye
Yetişkinler asla bilmemeliydi bunu
Olur da öğrenirlerse eğer
Palyaçolar gerçekten ölebilirdi.
Tıpkı çocukların da öldürülebilirdiği gibi...
134 notes · View notes
sadebirii · 2 months ago
Text
Altın günü değilde kitap günü olsa . Her ay birine istediği kitaplardan biri alınsa . Hem okunan kitapların tahlilleri yapılsa . Sohbet , muhabbet ikram da sadece çay ve sıcacık kek olsa . Kimse yorulmadan misafirlerini ağırlasa .. şimdi sohbetlere giderken bile ne giyilecek derdi , gelen misafirede kaç çeşit ikram hazırlanacak telaşı var . Samimiyet yok . Gösteriş çok . Herkes alim , herkes çok biliyor . Bir kaç arkadaş olsa kaliteli müslüman . Eminim geçerdi bu kırılmışlık .
62 notes · View notes
selin-n · 8 months ago
Text
💙🥀🕊️
Gemilerini kaldırmış gidiyor hayat ve ben sahildeyim__
Kaçırmış olma telaşı içindeyim__
💙🥀🕊️
Tumblr media Tumblr media
.__ uçurumun kenarında, ezeli bir bağlanmayla ebedi bir elveda arasındayız__!!
Tumblr media Tumblr media
Sevgiyle 💙
115 notes · View notes
80likchivas · 8 months ago
Text
benim onu sevmemin nasıl bir mucize olduğunu bilmiyor. belki de sıradan ve vasıfsız bir şey gibi görüyor bunu. o da haklı. neredeyse tanıyan herkes sevmiş onu. farklı boyutlarda elbet. ama bir şekilde sevmiş. zaten onu birazcık tanıyan birinin kayıtsız kalması, sıradan biri gibi davranması mümkün değil. fakat ben ne yapabilirim? anlatamıyorum. anlatamamamın sıkıntısı, içimdeki telaşı kat be kat artırıyor. “seni en çok ben seviyorum” desem; en başka ben seviyorum ve en başta, herkesten çok, en çok, en.. ne en? içimden geçenleri bilse koşup boynuma sarılır. oysa sadece anlatabildiğim kadarını biliyor. anlatabildiğim kadarını. anlatabildiğim kadarıyla ne yapılabilir? birer çay içilebilir belki. belki de eski bir bankta birer bira. kırmızı tuborg. gazeteye sarılı. ben de ona sarılabilsem.. anlatamadıklarımı anlar mı o zaman?
95 notes · View notes
karakedivestars · 2 months ago
Text
Yüzün diyorum bir bir bir bir,
Yüzün diyorum iyi bir gün başlıyor.
Çoktan durmuş gibi bir şeyler orda.
Saatler durmuş, sesler durmuş, savaşlar durmuş.
Ne geç kalma telaşı işçi duraklarında kadınların,
Ne bir köpek havlaması sokaklarda,
Ne de ölü bir çocuk sokulmuş fotoğraflara.
Uyanmayı beklemiş sanki bir dağ yüzyıl boyunca,
Boynunla saçların arasında.
Yüzün bu âlemmiş de sanki
Davud sana gelmiş, Musa sana, İsa sana.
Salmışsın kendini bir hamağa yatar gibi maviyede.
Gökyüzü sanki senden esinlenmiş,
Zebur senden, Tevrat senden, İncil senden.
Binlerce renge doğru koşmuş yüzün,
Bilinmez renklere, çizilmez renklere.
Yüzün adsız bir mevsimi kiralamış,
Ne zemheriler gibi soğuk,
Ne kavurgan yazlar gibi sıcak.
Bir bulut kaçmış da göğünden,
Sanki yüzüne konmuş.
Yüzün, koca bir dünyayı Islatacak, ıslatacak, ıslatacak
İnsan ölmek için yaratıldı korkuya inanma,
Ateşe inanma, suya, havaya inanma,
Aşk bile ölüyor aşka inanma.
Bir ceket al üstüne,
Bir geyiği düşle, bir ağacı hatırla,
İnsan düşmek için yaratıldı, kuşlara da inanma.
Sen sıkı sarıl kalbime dünya sandığın yer değil,
Sandığın yer değil en güzel yerin,
En güzel yerinde değiliz biz bu şiirin.
Yüzün diyorum bir bir bir bir,
Yüzün diyorum huysuz bir yağmur başlıyor.
Olsun, ben böyle yağmurları da severim,
Böyle yağmurlarda büyür insan,
Fırıncılar en güzel ekmekleri çıkarır.
Acısız bir selam verir,
Silinmiş sloganlar içinden duvarlar,
Duyulur en güzel vapurun sesi,
En güzel trene binilir,
Ve gidilir bir cehennemden bir cehenneme.
Ve adına yolculuk denilir.
Zaten insan bir yolculuk değil midir?
Durdur içinde büyüyen hüsran ordusunu,
Kışla bekçilerini, silah çatanları,
Silahşörleri durdur ve bekle.
İşgal edilmeli yüzün bir deniz kokusuyla,
Çocuklar uçurtma uçurmalı,
Taze çaylar demlenmeli kahvelerde,
Yüzüne taptaze bir sabah gibi bakmalıyım.
Yüzün diyorum kayboluyorum.
Bir kuş bir fili boğuyor sanki, kayboluyorum.
Yükünü boşaltıyor kızıl atlar, kayboluyorum.
Kim bulmuş ki zaten kendini kaybolduğu yerde.
Kim anlamış insanı.
Yüzün diyorum yüzünde memleket telaşı.
Binlerce yoldaşım öldürülmüş,
Binlerce çiçek büyüyor ama hâlâ
Pınar ağaçları, çınar gölgeleri büyüyor,
Büyüyor kar bakışlı bir kadın.
Susamış bir nehir yatağıyla gidiyorum ona,
Ve yüzün diyorum bir bir bir bir
Bir yüzün diyorum,
Yüzüne bir geçiş bulmalıyım.
34 notes · View notes
photographss-world · 11 months ago
Text
Tumblr media
Bugün Pazar;
Bugün, günlerin telaşı ve dünyanın bütün dertleri kenara çekilsin...
Birhan Eroğlu…
444 notes · View notes
mukadderat · 1 year ago
Text
“Hayat, derin bir yalnızlıktır. Bu yüzden dile getirilemez bir kavuşma telaşı sürüp gider..”
299 notes · View notes
japonyamesken · 1 month ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
"Licht, mehr licht" yani "Işık, daha fazla ışık", Goethe'nin ölmeden önce son sözleri olduğu rivayet edilir. Sokaklarda yürürken hep bu geliyor aklıma.
Christmas öncesi marketler, mağazalar dolup taşıyor, bizdeki bayramlar gibi bir telaş hissediliyor. Çok nostaljik bir tarafı var nedense. Tatil olduğu için herkes ailesine, ülkesine döndü. İlk defa gurbet hissini çok derinden hissediyorum. Buluşacağım, görüşeceğim insanlar var ama zaman yönetiminde yine sınıfta kalıyorum. Şu an Polonya'da olabilirdim ama değilim. Bu süreçten gereken dersi alarak çıkabilirim umarım. Olağanüstü ve olağandışı bir sene (wow, tam olarak böyle, sevdim bu tanımlamayı) yaşadım aslında, keşke kendime biraz daha şefkatli olabilsem.
Ve yine de ışıklar, tatil telaşı, mumlar ve sıcak çikolata hala mutlu ediyor.
Aralık 2024
35 notes · View notes
golgelerdekaybolma · 3 months ago
Text
Huzur dolu mutlu günler diliyorum hepinize
Herşey güzel gönlünüzce olsun inşallah
Fırsat buldum yazıyorum, bugünlerde çok yoğunum, yazlık kışlık telaşı var ama yine buradayım ve burada olacağım, selâm ve duayla esenlikler diliyorum hepinize
29 notes · View notes