#provası
Explore tagged Tumblr posts
Text
Hazal Subaşı ve Ulaş Tuna Astepe Başrolde
Türkiye'nin lider yerli online video platformu BluTV'nin yayınlandığı günden itibaren izleyicilerde derin bir etki bırakan dizisi 'İlk ve Son' için yeni sezon hazırlıkları başladı.
Bir romantik ilişkinin ‘ilk’ anından ‘son’ anına kadar yaşanabilecek tüm dinamikleri izleyicilerin beğenisine sunan ‘İlk ve Son’ dizisi ikinci sezonuyla yine kalplerde iz bırakmaya hazırlanıyor. Hazal Subaşı ve Ulaş Tuna Astepe Başrolde! ‘İlk ve Son’un ikinci sezonunda Hazal Subaşı ve Ulaş Tuna Astepe başrolleri paylaşarak izleyicilere tüm duyguları yaşatacak bir çifte hayat verecek. Senaryosu Hakan Bonomo’ya ait olan dizinin yönetmen koltuğunda Devrim Yalçın otururken görüntü yönetmenliğini ise Jim Gucciardo üstleniyor. Güçlü kadrosuyla dikkat çeken dizide Muhammet Uzuner, Sevil Akı, Senan Kara, Neslihan Arslan, Zeynep Yüce, Naz Göktan, Seyhan Arman, Azra Aksu da yer alıyor. Sürpriz isimlerin yer aldığı konuk oyuncular arasında ise Serhat Kılıç, Serdar Orçin, Sarp Levendoğlu, Kaan Sevi, İlker Kızmaz, İsmet Ege Tonbul, Hakan Atalay var. Ortaks Yapım imzalı ‘İlk ve Son’ 2024 yılında BluTV’de olacak. Magazine X Haberler Read the full article
0 notes
Text
Gupse Özay, Netflix'te Yeni Dizi 'Platonik' ile Geri Dönüyor
Gupse Özay, Netflix’te Yeni Bir Diziye İmza Atıyor Geçtiğimiz yıl izleyicileriyle buluştuğu Lohusa filminde Burcu karakteriyle büyük beğeni toplayan Gupse Özay, şimdi de heyecan verici bir projeye daha imza atıyor. Özay, yeni Netflix dizisi Platonik‘in senaristliğini üstlenecek. Bu yeni projede, ünlü oyuncular Kerem Bürsin ve Öykü Karayel de başrolde yer alacak. Dizide Öykü Karayel ve Gupse Özay,…
#Öykü Karayel#çekimler#Ali İpin#Ülkü Duru#Ayşima Ateşeduran#Burcu#Dizi#Feri Baycu Güler#Gülten#Gupse Özay#Kerem Bürsin#Lohusa#Mehmet Özgür#Nedret#Netflix#okuma provası#Pınar Çağlar Gençtürk#Platonik#senarist#Uğur Demirpehlivan
2 notes
·
View notes
Text
Ben kardeşi dört sene tiyatro okumuş, kardeşiyle sayısız dizi ve film için audition çekmiş, kardeşi bu sektörde defalarca kırılmış, incinmiş bir insan olarak şu son patlayan olaylar hakkında o kadar fazla şey biliyorum ki sırf ileride Gökşin bir yerlere gelirse onun ayağına dolanmayayım diye susuyorum. Malumunuz benim blogum yolsuzluk yapan bir savcının “kişisel haklarını ihlal ettiğim” gerekçesiyle erişim yasağı yedi falan; yazdıklarımın nereye ne kadar ulaşabildiğini asla kestiremiyorum ve kimseye zararım dokunsun istemiyorum ama kendimi de tutamıyorum.
Hatırlıyorsanız kendisi en son bir dizinin okuma provasına katıldı (dizinin Instagram hesabında paylaşılan okuma provası reels’ında var kız yahu) ki sıcak prova artık bu işin son noktası, oldu-bittisidir; üstüne oynayacağı rol için saçlarını kestiler kızın ve set günü hiçbir açıklama yapmadan onu kadrodan çıkarıp yerine anında birini aldılar. O “biri” için bir yerden direktif geldiği, kardeşimin sırf başkası yerine geçeceği için çıkarıldığı devamının çok hızlı gelişmesinden o kadar belliydi ki. O kadar üzülüp o kadar içerliyorum ki onun senelerinin, emeklerinin boşa gittiğini, öz güveninin yerle bir oluşunu izlerken. Bu son ifşadan da çok umutluyum, en azından bundan sonra konservatuardan mezun olan, ömrünün baharında olan sanatçılar için umutluyum, henüz kardeşim gibi yılları heba edilmemiş olanlar için.
68 notes
·
View notes
Text
Sen__
Benim__
Şarkılarımsın__!!🎶💙
İki kalp arasında en kısa yol:
Birbirine uzanmış ve zaman zaman
Ancak parmak uçlarıyla değebilen
İki kol.
Merdivenlerin oraya koşuyorum,
Beklemek gövde gösterisi zamanın;
Çok erken gelmişim seni bulamıyorum,
Bir şeyin provası yapılıyor sanki.
Kuşlar toplanmışlar göçüyorlar
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
Sevgiyle 🧡
66 notes
·
View notes
Text
Provası yok hayatın...
Ne yeniden yaşamak mümkün. Ne de yaşadıklarını silebilmek.
50 notes
·
View notes
Text
Onlar İçin Minibüs Şarkısı
Eşyanın konumunu biçimini rengini almışlardır Koltuğa oturdular mı koltuğun boyuna eklenir boyları Pat pat pat diye gülerler bir motosiklet neşesiyle Ama zariftirler de bir bisiklet kazasında ölmeyi akıl edecek kadar, Patatesin ağaçtan mı koparıldığını tartışacak kadar naiftirler de, Hakçası bilmedikleri yoktur, bütün balık adlarını bilirler bir kere, Lunapark beğenisiyle düzenlenmiştir yatak odaları, Kadındırlar nişanlıları kendilerine ada falan armağan ederler Dardırlar da, söz aramızda, çekecek kullanarak işlemde bulunmak gerekir, Bayramlarda trafik noktalarına gül lokumu kutuları bırakırlar, Ulusçudurlar bunun kanıtı olarak viskiyi kâseyle içerler Ama batılıdırlar da lahmacuna havyar sürecek kadar, Hekimdirler güneş gözlüğüyle kürtaj yaparlar başarırlar da Şapkaları güzel bir niyet gibidir, öfkeleri dört mevsim reklamı, Lirik değillerdir olmayı da istemezler zaten isteseler de olamazlar Ama hamarattırlar uyku hapları ve bir sürü zımbırtıyla ölümü magazinleştirecek kadar; Padişahtırlar ferman çıkarmışlardır: hareme patlıcan ve hıyar ancak kıyılarak sokulabilir; Sikke kesmişlerdir badem yaprağından ince kırağı tanesinden yeğni; Tecimendirler yüzyıllar boyunca karılarına hükümdarların sataşmasını ağırca bir vergi olarak kabullenmişlerdir. Düşünürdürler de ölülerin aile albümlerinden toplumbilim kuralları çıkaracak kadar, Dalgalı görürler her şeyi çiçek sayrılığını omuriliklerinde geçirmişlerdir; Efedirler, Nazilli'de Uzunçarşı onlarındır törenlere madalyalarla katılırlar Ama yük kamyonları Denizli'den geçerken plaka değiştirir Ve sakıngandırlar sokakta konuşurken sırtlarını duvara verecek kadar; Düğünlerinin provası yapılır sünnetlerinin de ölümlerinin de Kefenleri de kundakları gibi özenle hazırlanır ve aynı renktedir: Kızlar için pembe-beyaz oğlanlar için beyaz-mavi Dünya müzesinin en renkli portreleridirler Tarihin sabıka kaydında fotoğrafları Önden güleç ve edilgin yandan keskin ve firavun; Dilenciler ve genelev kadınları üstüne sayısız özdeyiş yatar kursaklarında, İçlerindeki sevgi insanları atlayarak hayvanlara yönelmiştir Özellikle kedilere ve köpeklere karşı iyice duygusaldırlar iki gözleri iki çeşme, Öldürmemektir felsefeleri bir karıncayı bile, ama yaşatmayı bilmezler, Bönlükten korkarlar, gezgin köftecilerden adamakıllı korkarlar Fotoğrafın arabından ödleri kopar Öğretmenlerden de korkarlar nedense Ama elbet yerine göre gözüpektirler de Sigaralarını yüksek fırından yakacak kadar; Çincede demagoji olanağı var mıdır? Arpaçay ne ilçedir? Atçalı Kel Memet mi Manisalı Kör Bayram mı? Yarın mı öbürgün mü? Sorulardan korkarlar; Yine de yanıtları hazırdır her şeye: ...dığı gibi, ...mekle birlikte, ...na karşın; Olasılığa tanrı gibi taparlar da olağandan ödleri kopar, Doğuran atı güzel bulur Eski Anadolu-Bağdat demiryolu ortaklığının kitaplığında Ve bir takım belletenlerde adları geçer, Noterler tutar güncelerini, Yönetmendirler kurul başkanıdırlar Japon feneri ya da uçurtma tadı taşıyan senetlerden Zamanaşımı süresi dolmadan tüyüp gider imzaları, Kimi sözler onlar için kullanılır: saygın, ünlü, şahane Kimi sözler onlar için de kullanılır Kimi sözler onlar için kullanılamaz Kimi sözlerin kullanılmaması doğrudur Kimi sözler hiç kullanılamaz Haşhaşla çalıştırırlar güzellik enstitülerini ��şbilirlik konusunda yücegönüllüdürler Svidrigaylov'luk taslarlar Gerçekte su katılmadık birer Lujin'dirler Taşarondurlar, Yine de Göçmen kuşların durumu söz konusu olunca Bir yerlerinden birkaç Ahmet Cemil birden çıkarabilirler; Dibe çökerler devinim evrelerinde Durgun dönemlerdeyse kurbağa pislikleri gibi Yan yana omuz omuza bitişe bitişe Suyun yüzüne yükselirler Giderek renkleri koyulaşır Avukattırlar Günoğludurlar Nilüferleri kararta kararta Kalırlar orda.
- Cemal Süreya
27 notes
·
View notes
Text
Günaydın millet..
youtube
Cemal Süreya
(Cemal Süreya’nın Güz Bitiği Kitabında “Keşke yalnız bunun için sevseydim seni” dizesiyle son bulan 20 şiir)
İKİ KALP
İki kalp arasında en kısa yol:
Birbirine uzanmış ve zaman zaman
Ancak parmak uçlarıyla değebilen
İki kol.
Merdivenlerin oraya koşuyorum,
Beklemek gövde gösterisi zamanın;
Çok erken gelmişim seni bulamıyorum,
Bir şeyin provası yapılıyor sanki.
Kuşlar toplanmış göçüyorlar
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
EŞDEĞERİYLE YAN
Eşdeğeriyle yanyana yürürken
Cehennem sokağında birey olmak,
Ve en inceldikten sonra
İlkel sözcüklerle konuşmak seninle.
Saat beş nalburları pencerelerden
Madeni paralar gösteriyorlar,
Yalnızlığı soruyorlar, yalnızlık,
Bir ovanın düz oluşu gibi bir şey.
Hiçbir şeyim yok akıp giden sokaktan başka
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
ÇEKİRGE BULUTU
Çekirge bulutu içinde
Koynuma soktuğun ekin;
Çalgılar iki durur sürgün ilinde,
Bir gözü mavidir bir gözü blue.
Gölgede boy atmış top fesleğen,
Bir ilkokul bahçesinde görmüştüm seni,
Marienbad ilkokulu, Nişantaş’ta;
Bir çocuk yeşil örtüyü çekiverdi.
Hızla geçen otobüslerin ardında benzeşmek…
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
SÜLÜNÜN YÜZÜ
Sülünün yüzü bir atmosfer olayıdır.
Rasgele yazarı avcıdan öğrendim:
Yaban ördekleri donmasın diye,
Suya nöbetleşe kanat vururlar.
Ve işte şamandırasıyla Beşiktaş’ınız,
Çapraşık bir yüzyılı geriye atar;
Tanrım siz şu uzun Anadolu’yu
Çocukluk günlerinizde mi yarattınız?
Senaryocu bayanla bir bankta oturuyoruz
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
İLKOKULU BİTİRDİĞİ
İlkokulu bitirdiği gün Cumhuriyet şairi,
Saçında kurdelesi Lozan gibi;
Sonra her yıl öldürüldü, öldürüldükçe de
Hemeninden göğe huthutler çizildi.
Gelecek zaman oldu şimdiki zaman;
Irmak aşağı inen güz parçası,
Çok süslü bir halkın arasından,
Benimsin!
İyi anlarında sesin kalınlaşıyor
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni
BİLGİSAYAR OLARAK
Bilgisayar olarak kullanılmış bir gölü
Selçukluya pragmalar taşıyan Gazali
Bir ilk aptallığı düğüm sayarak
Yadsımış dört yanı hep yukarı bakmış.
Bu yüzden önündeki ayna kırılır kırılmaz
İntihar etti sayılmış tasavvuf ehli,
Yine bu yüzden doğduğu an
Kaymaya başlamış Osmanlı yıldızı,
Baktım yeri toparlıyor ayak izleri
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni
AFYON GARINDAKİ
Afyon garındaki küçük kızı anımsa, hani,
Trene binerken pabuçlarını çıkarmıştı;
Varto depremini düşün, yardım olarak Batı’dan
Gönderilmiş bir kutu süttozunu ve sütyeni.
Adam süttozuyla evinin duvarlarını badana etmişti,
Karısıysa saklamıştı ne olduğunu bilmediği sütyeni,
Kulaklık olarak kullanmayı düşünüyordu onu kışın;
Tanrım gerçekten çocukluk günlerinizde mi?..
Eşiklere oturmuş bir dolu insan
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
DAHA BEN
Daha ben ilk kazmayı vurmadan
Elime gelen Karabitki’li testi,
Nefertiti’nin mutfağı sayılan yerde
Koyu sır yeni hicret yollarını kesti.
Terimler eşekarıları sözcüklerin,
Acımasızdırlar, adsız ve sueldirler,
Önlerine katarak insan ve hayvan listelerini
Sabah akşam kapınızın önünden geçirirler.
Fazıl Hüsnü diyor ki, ne diyor Fazıl Hüsnü?…
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
İÇTİM O
İçtim o bin yıllanmış testiden, içtim, içtim,
Örtüler arasında yeryüzü beğenisiyle
Ayışığını paylaşırdı bacakları,
Öptüm ayak parmaklarını, öptüm, öptüm.
Put’unu cezalandırıyor kır delisi;
Oğlan iki ev ötede, Londra’dan gelmiş;
Yazsınlar felaketlerin hep çift geldiğini,
Garson acıması tutmuş içkievini.
Ortaoyunumuzun dekoru bir kağıt mendil
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
BİR MİNELİ
Bir mineli altın saat,
Bir altın köstek ve madalyon
Bir roza maşallah,
On iki miskal inci.
Madalyonunu ve boncuğunu
İttim içeri,
Gözlerimizin dibi karıştı
Dağyollarının uzak dumanı gibi.
Ve konsolun üstünde noksan bir gümüş kutu
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
METİNLERDE BULUŞTUK
Metinlerde buluştuk kopkoyu deyimlerde,
Koşut ve eş zamanlı okuduk kimi kitapları;
O arada iki de defterimiz oldu,
Biri babasına daha çok benziyor.
Bir türlü kotarılamayan uğraş,
Ç harfini daha yeni dönmüşüz;
Gözlerimizde İbni Sina bozukluğu,
Dostumuzsa, Bodrum’da, dönmez geri.
Uzaklardaydın, oracıkta, öbür kıtada,
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
KÜÇÜK ANNE
Küçük anne, kelepir kız,
Bir şey söyle bana,
bana bir laf et ki binlerce,
Onbinlerce görüntü anlatamasın.
Genceli Nizami’nin dediği gibi
Taşı onunla yıkasalar
Üzerinde akik biter,
Bakışların ki…
İkinci bir parıltı var senin bakışlarında
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
18 ARALIK
18 Aralık 1985’te o salonda
Kişi nasıl kestirebilirdi ileriyi?
Siz, kazıbilimler, alınyazısıbilimler,
Geçsin yıllar geçsin, seneler gibi.
Olur mu anımsamamak Onaltıncı Louis’yi
14 Temmuz 1789 akşamı, Louis,
Şöyle yazmamış mıydı defterine:
“Bugün kayda değer bir şey yok..”
“Kehanet” adlı kısacık bir şiir buldum
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
HİÇBİR SEMTTE
Hiçbir semtte berberin olmadı,
1954-1980 yılları arasında,
26 yılda 28 ev değiştirdin;
Leke kuşağı nasıl bilmez seni!
Arabesk nedir diye düşünmüştünüz:
Şebboy sesli bir cümbüş, eza içinde;
Eşitlik midir komedya, içtenlik mi,
Erdem diye benimsenmesi mi fırsatsızlığın?
Yürütüyoruz bütünlemeye kalmış bir sessizlikte
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
MUTSUZLUK GÜLÜMSEYEREK
Mutsuzluk gülümseyerek gelir, adıyla süslenmiştir;
Banliyo treninde rastladığımız
Sınav saatini kaçırmış liseli kız,
Hep kazanırsın ey çözümsüzlük!
Ey otobüssever ey Troya yolcusu!
Anımsarsın günlerce konuşup durmuştuk
O İB(ipekböceği) sesli kadını;
Birinin Grönland’ı olmaya hazırlanıyordu.
İki çay söylemiştik orda, biri açık,
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
BİR KIŞ
Bir kış göğü gibi o saat alçalır ölüm,
Yalnız işitme duyusu kalır ortada.
Asya kentleri yürür dururlar,
Höyükler burnumda hızma.
Uzakta dev bir damla:Pırıl pırıl Pencap!
Tabanlarından kayıp duran sütunlar
Yitmiş bir geleceğin işaret parmakları:
Horasan uykusuna havlayan köpekler, Buhara.
Uzaklara bir bakışın vardı kafeteryada
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
PİRİ REİS
Piri Reis geri çekmiştir haritasını
Azmayı çoktan unutmuştur hayvanlar;
Başlamıştır Sultanahmet sürüncemesi,
Kızlar yatakta yan yatmaya başlar.
Ben atımı böyle dört sürüyorum ya,
Yetişmek için mi, bilmem, kaçmak için mi?
Ya sen? Neden sende tehlike anlarına
Bunca hazırlıksız olma özeni?
Bir şey var, ancak makilerin orda söyleyebilirim,
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
BİR ÇİÇEK
Bir çiçek duruyordu, orda, bir yerde,
Bir yanlışı düzeltircesine açmış;
Gelmiş ta ağzımın kenarında
Konuşur durur.
Bir gemi bembeyaz teniyle açıklarda,
Güverteleri uçtan uca orman;
Aldım çiçeğimi şurama bastım,
Bastım ki yalnızlığımmış.
Bir başına arşınlıyor bir adam mavi treni
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
GECE BİTKİLERİNDEN
Gece bitkilerinden korkuyorum,
Hayır, geceleri bitkilerden!
Gizlenirken vurulmuş ulaklara ağıttır
Bana açtığın her telefon.
İki kalp arasında en kısa yol:
Birbirine uzanmış ve zaman zaman
Ancak parmak uçlarıyla değebilen
İki kol.
An ki fıskiyesi sonsuzluğun
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
ATI’LAR DELTALARA
Atı’lar deltalara gömülen atı’lar,
Saçı’lar fiyortları öpen saçı’lar,
Kutu’lar, Haliçlerden susmuş kutu’lar,
Takı’lar eski aşkları imler takı’lar.
Bol dökümlü gömleğinin içinde
Sırtını ve karnını dolanan
Ve sonunda sincap olan
O kuş.
Seni o kadar yakından görünce,
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
64 notes
·
View notes
Note
Her geceden sonra gün doğmadı mı? Mesela bırak insanlar ne istiyorsa yapsın ne düşünüyorsa düşünsün sen vicdanınla anlaş onunla uyumlu ol yarışın kendinle olsun savaşın kendi yanlışlarınla olsun negatif, kötü enerjili, insanlardan uzaklaş ama kendini yeterince gelişmiş ve güçlü hissettiğinde o insanlar için geri dönüp iyi şeyler yapmayı ihmal etme.. mutluluk huzur ve yaşadığını hissetmek işte böyle bir şey olsa gerek. Çünkü zaten hayat devam ettiği sürece problemler de olacaktır. Gece-gündüz gibi, gecenin karanlığı olmasa, günün aydınlığını bilemezdik.. bu hayatın düzeni böyledir önemli olan şey bunların farkında olmak ve aydınlığın daima karanlığa galip geleceğini unutmadan aydınlığın tarafında yer almaktır. Her geceden sonra gün doğmadı mı? O halde her ölümden sonra yaşam da devam eder ki her gece ve ardından uyandığımız sabahlar bu ölüm ve dirilişin provası olsa gerek.
ne kafa sikmişsin
28 notes
·
View notes
Text
İklim
aşk iklimdir
tarikat cihazlarıyla
yaratır dünyasını
inanmayanlar için
allah imkanıdır
aynıdır cenneti cehennemi
ahreti uyandırır
kendi ahlakını ister ikliminden
nafile kalplerin kaçınılmaz kaderi
tabiatının koşulları
ya da iklim tuzağı
kendi derinliği kadar sever
herkes
uçurum başlar bir yerinden
aşk rehin alır dünyayı
soğuğun uykusu başka sıcağın uykusu
bazı uykusuzluklar rüyadır
iklimle beslenir aşk
gök haritası ile kalbin kapısı eştir
aşk merhamet ister sahibinden
leyla ile mecnun çölde geçer
sanrı, humma, aşk
aynı çölün çocuklarıdır
akraba karanlığında çoğalır
bire kadar inen tanrılar
yol kaderle kısalır
kum saati'nde akan eski soru:
neden çöle indi dört kitap
aynıdır çöl ile kalbin kapısı
geçilmez
tutulmadan
aşkın doğusu ve batısı
çünk aşkın doğusu ve batısı vardır
kuzeyden güneye iner
mazinin kavimleriyle
kapısı bulunmayan şehirlere
kapısı bulunanlar aşkı surların dışında bırakır
kaleler düşer şehirler yakılır
kıyamet yeryüzü provası
sükunet cinnetiyle geçer
tufandan korkanların hayatı
onlara okudukları kitaplar kalır
mazi hiçbir aşkla tamamlanmaz
çünkü mazi kalplerde yaradır
zamanların birbirini tutmamasıdır aşk
birbirine erken ya da geç kalmış kapılardır
ölümlü insan ile görece zaman
var oluş bir alaydır
bilgeliğin ardından koşan
yalın gerçeklerle yaşlanır
aşkın çetin definesi
babil kulesi kadar dağılmıştır
yeryüzüne binlerce tarifle, aşk hala gizdir
kayıp kule diller kadar
şifrelenmiştir tene ve tarihe
ışık hızında yeniden dirilinceye kadar
kule, kalp, dil
bilmece
sahibinin körüdür aşk
başka alemlerin gözleri ödünçtür
aşk üzerine söylenmiş bütün sözler
unutulmadan
hatırlanmaz
bir daha
bunu yapan aşktır
aşk insanın içindeki gençtir
kendi içindeki yol ortasında kalan
yarım hayatların kayıp sahipleri için
aşk uzaktır
aşk uzak olduğunda
kullanılmaz yakınlıklarla
aşk kişiye kendini tanıtır unutturmak için
daha önce de söylendi:
her öğrenilen bir sonrakine saklanır
zaman aşktan böyle intikam alır
kimse koşamaz zamanın önünden
hiçbir sönmüş gerçek onaramaz kor kayıpları
aşk kusurdur hatadır günahtır
yasaktır
imkansızdır
bu yüzden insanlık için hala bir imkandır
bir başlangıçtır aşk
insanın kendine başlangıcı
çok az kişi ilk kez aşık oluyormuş gibi
tekrarlayabilir aşkı
başlangıçları unutanlar için
artık imkansız olanı
bu, hayatı tekrarlamaktır
diyalektik bile bu yüzden aşktır
aşk hakkında söylenmiş bütün sözler
yaşanmadan yalandır
aşk bir haktır
sonuna kadar kullanır
kullanılmaz olanı
iyi aşk şiiri yoktur, hiç olmadı,
bu da olmadı
her aşk şiiri yalnızca tekrarlar
tekrarlanmaz olanı
her biri yalnızca bir sonrakinin ilhamı
belki bu kadar söz
bağışlatır bana bu aşkı
2001 yazıydı
çok istedim çok istedi çok istedik
ama olmadı..
Murathan Mungan
8 notes
·
View notes
Text
gözlerin gün doğumu, okyanus kıyısı, dağ havası, şehir telaşı... gözlerin yağmurlu bir öğleden sonra hüzünlü bir şarkı. gözlerin öznesi tüm şiirlerin ve ilhamı bir şairin. biraz rakı... gözlerin çocukluğum, pamuk şeker tadı... gözlerin dua, amin. şehvetli bir gece gözlerin, gözlerin bekâret kanı. gözlerin bebek özlemi, kısır gelin, töre kuralı. gözlerin kaçırılmış bir vapur, geç kalınmış bir sinema seansı... gözlerin vedasız bir ayrılık, biraz ağrı... uyuşturucu gözlerin, gözlerim bağımlısı. soğuk bir kış gecesi üşüyen kimsesizlerin nefesiyle ellerini ısıtışı gözlerin, delilerin sayıkladığı bir anısı. gözlerin siyaset, illegal bir eylemin öncü direnişçisi gözlerin, deniz gezmiş posteri, sonra tanzikli su, sonra karakolda cop sesi, biraz gurur. gözlerin izmir'in vatan sevdası, çanakkale'nin kanlı toprağı, sarıkamış'da eksi kırk beş derece. anadolu gözlerin, biraz avrupa merakı. etten duvar, biraz fatih gözlerin, biraz istanbul surları. kınalı mehmet gözlerin, sonra cumhuriyet ilanı. biraz türkçe, biraz istiklal marşı. ay - yıldız gözlerin, kıpkırmızı... gözlerim nefes alış provası, yaşamak hevesi. sonra birdenbire filistin gözlerin, birdenbire işgal, birdenbire kurşun, birdenbire bomba, sonra kucağımda cesedi kardeşimin, sonra yalnızlık kabusu. ölümden gelen davetiye gözlerin. birdenbire çaresizlik, birdenbire korku...
29 notes
·
View notes
Text
Yaşam, sürekli bir vedalaşma provası; insan, en çok kendine el sallıyor.
8 notes
·
View notes
Text
anneme söylemeyin ama, babamı çok özledim bu aralar. duyarsa üzülür. bilirsiniz, annelerin üzüntüleri, ayna karşısında yenilgi provası gibi.
28 notes
·
View notes
Text
zihinde defalarca provası yapılmış fakat hiç söylenmemiş cümleler tarafından her gün dövülüyorum
5 notes
·
View notes
Text
cuma günü 5-f ye girdik hocaları geziye gitmişti sadece biz vardık başlarında ilk ders yazılı provası diye sınav yaptık fark ettim ki kopya çekilmesine hiç tahammülüm yokmuş zamanında kendim yapsam da fjwhfsnf çok keyifliydi herkes kendi kağıdına baksın demek o sınıftaki favorim yağız göz göze sırıtıyor komik komik yüz ifadeleri yapıyor sınavda sorular soruyorlar şu nasıl bu nasıl diyorum ben söyleyemem bir çocuk çağırdı yanına soru sorucak sandım öğretmenim çok zor dedi dedim yapabildiğin kadarını yap yağızın da morali bozulmuş dedim bak bu sizin için fırsat nelerde eksik olduğunu görüp yazılıya öyle çalışırsın dedim ama çocuklar sınavı çözmemek için uğraşmadıkları şey kalmadı çok komikler yicem ya kızlardan da beril'le melis'in naifliğini yicem ikinci ders de oyunlar oynattık önce bom oynadık sonra adam asmaca oynadık sonra da çokgenlerle ilgili oyun oynattık çok keyif aldılar bence hep siz gelin dediler aralarındaki bazılarına laf yetiştirmek mümkün değil çat çat yapıştırıyorlar yeni nesil çok fena
10 notes
·
View notes
Text
Hayat ön provası yapılmamış bir tiyatro gösterisidir. Bu, alkışı olmayan tiyatronun perdesi kapanmadan; gülün, şarkı söyleyin, dans edin, âşık olun… Hayatınızın her anını değerlendirin.
Charlie Chaplin
131 notes
·
View notes