things i didn’t know i loved by Nazim Hikmet
630 notes
·
View notes
"yok öyle umutları yitirip karanlıkta savrulmak, unutma! aynı gökyüzü altında bir direniştir yaşamak."
Nazım Hikmet
327 notes
·
View notes
“Küstürmeyin insanları hayata. Sonra her şeyden vazgeçiyorlar. Yaşamaktan, güzel olan her şeyden. Bir odada yalnızlığı; bir dağ başında kalmayı, bir adada mahsur kalmayı, nerede bir yalnızlık varsa onu istiyorlar. Küstürmeyin işte bazı insanları.”
| Nazım Hikmet Ran
100 notes
·
View notes
Nazim Hikmet, A Spring Piece Left in the Middle
2K notes
·
View notes
Ne güzel adamlar var
Seven
Özleyen
Bekleyen
İhanet nedir bilmeyen
Aşık olabilen
Ve bir de kadınlar var
Böylesi adamlara hiç denk
gelemeyen...
65 notes
·
View notes
"Yarayla alay eder. Yaralanmamış olan."
135 notes
·
View notes
Photography by Fidan Nazim
64 notes
·
View notes
Nazim Hikmet, tr. by Randy Blasing & Mutlu Konuk, from "Things I Didn't Know I Loved,"
319 notes
·
View notes
Ti ho sognata
mi sei apparsa sopra i rami
passando vicino alla luna
tra una nuvola e l’altra
andavi, e io ti seguivo
ti fermavi e io mi fermavo,
mi fermavo, e tu ti fermavi,
mi guardavi e io ti guardavo
ti guardavo e tu mi guardavi
poi tutto è finito.
Nazim Hikmet
_____Denis Kulikov
74 notes
·
View notes
Küçük bir mutluluk istiyorum. O kadar küçük olsun ki, istemesin kimse benden onu.
63 notes
·
View notes
Günaydın...
İstanbul’da 1 Mayıs:
Kıpkızıl, kan kırmızı bayraklarımızın alevinden
Sarı kursak bir balon gibi soldu güneş.
Ciğerlerimizde şişen türküler ateş!
Kol kola
Düştük yola
Yedikule’den amele evleri Sirkeci’ye dayandı,
Karagümrük kırmızıya boyandı.
Kasımpaşa tersaneyi yüklendi sırtına,
Geçtik köprüden
Geliyoruz:
Yol ver bize Cadde-i Kebir!
Kaldırımları söken topuklarımızla
Tokatlıyan’da göbekli mebusları tokatladık.
Osmanbey’in ensesine atladık!
Zifosladık Şişli’nin kadife mantosunu!
Bugün toz kondurmuyoruz keyfimize!
Bugün “Mayıs Bir”!
Bir Mayıs’ta İstanbul
Bizim olmuş gibidir!
***Nazım Hikmet***
50 notes
·
View notes
IT'S THIS WAY
I stand in the advancing light,
my hands hungry, the world beautiful.
My eyes can’t get enough of the trees–
they’re so hopeful, so green.
A sunny road runs through the mulberries,
I’m at the window of the prison infirmary.
I can’t smell the medicines–
carnations must be blooming nearby.
It’s this way:
being captured is beside the point,
the point is not to surrender.
NAZIM HIKMET
47 notes
·
View notes