#ingilizce nasıl çalışılır
Explore tagged Tumblr posts
tripuck · 7 months ago
Link
0 notes
abdullahkiblog · 2 years ago
Text
Evde kısa sürede 0’dan İngilizce Öğrenmek!
Yeni Yazı yayınlandı https://butekno.net/evde-kisa-surede-0dan-ingilizce-ogrenmek/
Evde kısa sürede 0’dan İngilizce Öğrenmek!
Evde kısa sürede ‘dan İngilizce Öğrenmek ister misin?
Merhabalar bugün sizlere herkesin mutlaka okuması gereken bir yazı ile beraberim peki bu yazı ne Kısa sürede 0’dan İngilizce Öğrenmek! evet yanlış duymadınız İngilizce öğrenmek günümüzün olmazsa olmazlarından o zaman size nasıl İngilizce öğreneceksiniz ondan bahsedeceğim.
Bu yazıyı okuduktan sonra sende evde İngilizce öğrenebileceksin.
Evde İngilizce Öğrenmeye Başlamak
Bu yazımızda her kesimden insanlara hitap ediyor olacak ama biraz daha genç kesime hitap edecek bir anlatım olacak. Bu yazı sayesinde tüm kesim hızlı ve kolay bir şekilde İngilizce öğrenebilecek.
Başlangıç olarak İlk önce gramer(dil bilgisi) , sonra reading(okuma) , sonra listening(dinleme) , sonra writing(yazma) en sonda ise speaking(konuşma) . 
Neden böyle bir sıralama yaptık burası çok önemli ilk olarak gramer yani Türkçe de dil bilgisi gibi düşünebilirsiniz. Bir dilde dil bilgisi olmadan o dili öğrenemezsiniz.
Evde İngilizce Gramer Nasıl Çalışılır?
İlk gramer dedik dedik ama bu grameri nasıl çalışacağız şimdi ilk olarak gramer den bahsedelim gramer çalışmak istiyorsanız yapmanız gereken konu anlatımı çalışmak bunun için ister gramer kitabı alın isterseniz Youtube üzerinden video izleyerek gramerinizi geliştirebilirsiniz.
Evde İngilizce Kelime Nasıl Öğrenilir?
Grameri öğrendik ama şimdi ne yapacağız şimdi cümle kurmamız ya da cümleden bir şeyler anlamamız için kelime öğrenmemiz gerekir. Kelime öğrenmek için farklı farklı yollar var biz bugün sizlere farklı yollardan da nasıl kelime çalışabileceğinizi öğreteceğiz.
Uygulamalar İle Kelime Öğrenmek
Duolingo ile İngilizce öğrenme
Bazı mobil uygulamaları sayesinde İngilizce’deki kelimeleri öğrenebilirsiniz. Bu uygulamalardan yardım alarak sizde kelime öğrenebilirsiniz. Bu mobil uygulamaların en başında Duolingo geliyor. Bu Duolingo sayesinde günlük 10 dk çalışmanız ile 1 aydan kısa sürede siz de yeni çok kullanılan kelimeleri öğrenebilirsiniz.
Oyun oynayarak Kelime Öğrenmek
Eğer ki arkadaşlarınız var ise arkadaş ortamında oynanabilecek tabu ya da adam asmaca gibi oyunların İngilizce versiyonları var ister bunları kendiniz hazırlayarak ya da isterseniz satın alarak oynayabilirsiniz bu sayede hem eğlenmiş hem de eğlenerek İngilizce kelimeleri öğrenmiş olursunuz.
Evde Reading Nasıl Geliştirilir?
Reading Türkçesi okuma demektir. Adı üstünde okuyarak okumanızı geliştirebilirsiniz ama sadece bir şeyler okuyarak değil okurken hem okuduğunuzu anlamanız hem de cümleleri güzel bir şekilde telaffuz etmeniz gerekir. Bu konu üzerinde fazla durmayacağım diğer başlığımıza geçelim.
Evde Listening Nasıl Geliştirilir?
Adında anlaşıldığı üzere dinlemenizin geliştirmek için yapmanız gereken şeyler sadece dinlemek evet sadece dinlemek tabii her şeyde olduğu gibi dinlediğiniz şeylerin kalitesi önemli bir unsur. Benim kişisel düşüncem İngilizce olarak sunulan haber kaynaklarını dinlemeniz hem bu sayede sadece İngilizce öğrenmekle kalmayacaksınız biraz da dünya hakkında bilgi sahibi olacaksınız.
Evde Writing ve Speaking Nasıl Geliştirilir?
Ortaokulda ve lisede öğretmeniniz size hiçbir diyalog yazdırıp sıra arkadaşınız ile bu diyaloğu tahtada okuttu mu bilmem ama benim öğretmenlerim bunu sürekli yapardı bu sayede hem yazmam hem de konuşmam gelişti. Siz de bir konu hakkında önce yazarak sonra onu bir arkadaşınız karşısında okuyarak hem yazmanız hem de okumanız gelişmiş olur.
Sizde bir diğer tavsiyem mobil uygulama kullanmanız bu konuda size önereceğim uygulama Cambly
Cambly Sayesinde Speaking Geliştirme
Cambly ana dili İngilizce olan insanlar ile sizi buluşturuyor. Bu uygulama sayesinde canlı olarak yabancı insanlarda konuşuyorsunuz yabancı insanlarla konuşmak size çok büyük katkı sağlayacaktır. Siz de hemen Cambly sayesinde yabancı insanlarla konuşabilirsiniz. Uygulamayı bu linkten kayıt olursanız size ekstra 10 dk konuşma hakkı veriyor uygulamanın tek kötü tarafı paralı olması ama dediğim gibi size verdiğim link sayesinde ilk 10 dk ücretsiz eğer beğenirseniz satın alabilirsiniz.
İngilizce Öğrenmek! İçin Yapılmasını Önerdiklerim
Yabancı dizi ve film izlemek kesinlikle işe yarayan bir şey ilk olarak Türkçe alt yazılı olarak izlemeye başlayın sonrasında alt yazıyı İngilizce yapıp izlemeye çalışın ve en sonunda tamamen İngilizce olarak izleyin. Bu sayede eğlenceli bir biçimde İngilizce öğrenmiş olursunuz.
İngilizce Öğrenmek için Haberler izle evet daha öncede bahsetmiştim. İngilizce haber kaynaklarını takibe alıp İngilizce olarak oku ya da dinle çok faydasını göreceksiniz.
Podcast dinlemek henüz Türkiye’de çok fazla yaygın olmasa da dünya genelinde yaygın olarak kullanılır yabancı podcast dinlemek İngilizce’nize katkı sağlayacaktır. Podcast nedir diye soracak olursanız buradan öğrenebilirsiniz.
Boş zamanlarınızda çeviri yapın. Evet doğu duydunuz çeviri tabii ki başlangıç aşamasında çok büyük çeviriler yapmanıza gerek yok ama herhangi bir yerde okuduğunuz bir paragrafı İngilizce’ye çevirebilirsiniz.
Diğer yazılarımızdan biri olan Tosla İle Para Kazanma adlı yazımızı okuyabilirsiniz.
Evde İngilizce Gramer Nasıl Çalışılır?
Bir gramer kitabı alıp oradan çalışabilirsiniz. ya da artık günümüzde birçok Youtube kanalı var gramer ile ilgili videolarını izleyebilirsiniz.
Evde Writing ve Speaking Nasıl Geliştirilir?
Eskiden okulda yaptığımız gibi bir diyalog yazıp yazdığınız diyalogları okumanız .Eğer varsa arkadaşınız ile karşılıklı bir şekilde konuşmanız.
Evde İngilizce Kelime Nasıl Öğrenilir?
Bazı programlar ile mesela Duolingo ile günlük kelime çalışabilirsiniz. Veya Bir İngilizce Sözlük alıp oradan kelimelere çalışabilirsiniz. Ama size önerim oxford sözlük kullanmanızdır.
Evde Reading Nasıl Geliştirilir?
Adı üstünde okuyarak gördüğünüz İngilizce metinleri yüksek sesle ve telaffuzunu dikkatli bir şekilde okumanız gerekiyor.
Evde Listening Nasıl Geliştirilir?
Bence en iyi yöntem yabancı film, haber, şarkı dinleyerek dinlemenizi evde geliştirebilirsiniz.
0 notes
gatabs · 2 years ago
Text
İNGİLİZCE NASIL ÖĞRENİLİR? - İNGİLİZCE NASIL KONUŞULUR? - TEMEL SEVİYE İNGİLİZCE İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
İNGİLİZCE NASIL ÖĞRENİLİR? – İNGİLİZCE NASIL KONUŞULUR? – TEMEL SEVİYE İNGİLİZCE İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
ingilizce nasıl öğrenilir , ingilizce nasıl konuşulur , ingilizce nasıl çalışılır , ? İngilizce nasıl öğrenilir? Nelere dikkat etmelisiniz? Kanalımızdaki hangi videoları, hangi sıra ile izlemelisiniz? Hepsi bu videoda anlatıldı. #ingilizce #ingilizceöğreniyorum #haluktatar
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
lisa-beignet-blog · 6 years ago
Text
Melen Çayı Rafting
Melen Çayı Rafting
Günümüzde, adrenalin tutkunu olanlar veya farklı spor dalları ile uğraşmak isteyen kişiler için rafting oldukça elverişli bir spor dalı haline gelmiştir. Rafting kelimesi İngilizce ’deki “raft” kelimesinden gelmektedir ve Türkçe ’de “salla taşıma” manasına gelmektedir. Doğa tutkunların özellikle tercih ettiği bu spor her yaştan kişiye hitap etmektedir.
Tumblr media
Rafting Sporu Nasıl Yapılır?
Rafting sporu, yüksek debide ve akış hızında nehirler üzerinde “Raft” isimli bot ile yapılan oldukça heyecan verici ve eğlenceli bir spordur. Burada ekip çalışması oldukça önemlidir. Ekipler halinde kürek yardımıyla bota hareket verilir ve devrilmeden son noktaya ulaşmaya çalışılır. Spor için öncelikle kürek, can yeleği gibi gerekli araçlar temin edilmelidir. Daha sonra kısa bir eğitim alarak rafting yapabilirsiniz. Seçilecek tarih de bu açıdan önemlidir. Çünkü su debileri ve hızları değişmektedir. Melen çayı rafting alanı şubat-eylül ayları arasında müşterilerine hizmet vermektedir. Bu açıdan Melen çayı rafting için en elverişli noktalardandır.
Tumblr media
Rafting Nerelerde Yapılır?
Rafting sporu için birçok farklı nokta mevcuttur. Bunlar arasında, Dalaman çayı, Alara çayı, Manavgat çayı, Fırtına dersi ve Melen çayı rafting açısından oldukça favori noktalardan birkaçıdır. Melen çayı rafting yapmak isteyen kişiler için oldukça güzel hizmetlere sahiptir. Melenci rafting bu noktada müşterilerine konaklama, rafting malzemeleri ve eğlence konusunda birçok alternatif sunuyor. Melen çayı rafting yapmak isteyen kişiler için, melenci rafting’in sunduğu farklı programlar ile oldukça cazip bir nokta haline gelmiş durumdadır. Sizler de siteden konaklama, eğlence ve melen çayı rafting konusunda bilgi alabilir ve bu eşsiz deneyime ortak olabilirsiniz.
Rafting Pahalı Bir Spor mudur?
Rafting sporu kullanılan malzemeler sebebiyle oldukça pahalıdır. Fakat bu malzemeler işletmelerden temin edilerek kullanılabilir. Melen çayı rafting parkuru oldukça uyguna farklı programlar ile hizmet sunmaktadır. Melen çayı rafting yapmak isteyen, hafta sonu eğlenceli vakit geçirmek isteyen kişiler için melenci rafting aracılığıyla cazip programlar sunuyor. Uygun ücretler ile kahvaltı, brifing, giyinme, çay ikramı ve akşam yemeği hizmeti sunan firma melen çayı rafting parkurunu müşterileri için cazip bir eğlence noktası haline getiriyor. Sizler de eğlenceli ve farklı bir hafta sonu deneyimi için melen çayı rafting parkurunu tercih edebilirsiniz.
youtube
1 note · View note
seslimeram · 3 years ago
Text
Şok Doktrinleri
Tumblr media
“Şok doktrininin nasıl işlediğini şuradan görebiliriz: Felaketin kendisi (darbe, terörist saldırı, piyasanın çöküşü, savaş, tsunami, kasırga) nüfusun tamamını kolektif bir şok durumuna sokar. Düşen bombalar, teröristlerin gerçekleştirdiği bombalamalar, her şeyi yere seren rüzgarlar, bütün toplumları, işkence hücrelerinde mahkûmları yıpratan yüksek sesle dinletilen müzik ve indirilen darbeler kadar yıpratmaktadır. Yoldaşlarının adını veren ve inançlarından vazgeçen terörize edilmiş tutsaklar gibi, şoka uğratılan toplumlar da başka bir yolla, sıkı sıkıya korudukları şeylerden sık sık vazgeçmektedirler. Baton Rouge'daki sığınağında göçmen olarak bulunan Jamar Perry ve arkadaşları, konut projeleri ve kamu okullarından vazgeçmek zorunda kaldılar. Sri Lanka'da balıkçılık yaparak geçinen insanlar tsunamiden sonra deniz kenarındaki değerli topraklarını otel sahiplerine bırakmaya zorlandılar. Iraklıların da -her şey plana göre yürürse- petrol rezervlerinin denetimini, devlete ait şirketleri ve egemenliklerini ABD'nin askeri üslerine ve yeşil bölgelere bırakacakları şekilde şok ve dehşet yaşatılması gerekmişti.” Şok Doktrini - Naomi Klein - Türkçesi: Selim Özgül - Agora.
Bütünüyle çağın şimdisinin her nasıl biçimlendirilmeye devam olunduğunun da meramını var eder Naomi Klein. Şok doktrinleri hayatlarımızın onarılması imkansız addedilmiş ola gelen tüm kördüğüm hallerinin ortasında devletlerin kullanışlı addettiği yepyeni fecaatler, yıkım ihtimalleri ve demokratik çökertmeleri kapsar. Ekonomik boyutu kadar düşünsellik talan edilmeye çabalanır. Birbiriyle zincirleme bir halde güncellenen her edimle hayatın talan edilmesi, bir fasit döngü dahilinde salt ve sadece muktedirin doğrusuna göre terk-i diyar olunmasının zemini şok doktrinleriyle birlikte var edilir. Sürünceme taşımaksızın hiç arada derede kalmadan, mavi kürenin artık giderek daha afaki zorbaların elinde tam anlamıyla ezilmeye, yerle yeksan edilmeye, dipsiz karanlıklara rehin edilmeye devam olunduğunun sağlaması yaşatılan günce dahilindedir.
Bir yıkım perspektifinde gündelik yaşam alıkonulur. Tümden devletlerin gözetim ve tüm o denetimi ile var edilen geleneksel norm / normatif yerle bir edilmeye çalışılır. Basit bir biçimde gündelik değerlerin yıkımı, hiçbir biçimde tamir olunmayacak kadar afaki olan yaraların var edilmesi kesintisiz kılınır. Şok doktrinleri kimi zaman demokrasi mefhumu öne sürülerek var edilir. Kimi zaman ekonomik kaygılar öne sürülüp sermaye daha fazla, çok daha fazla serpilsin diye. Çoğu zaman, Rusya’nın şu anda Ukrayna’da, Amerika ile o Suudi Arabistan’ın Yemen’de, Türkiye’nin Afrin ve İdlib ile Suriye’de ve Kuzey Irak Kürdistan’ında, Çin’in Tayvan’da, Azerbaycan’ın kendi sınırları dahilinde mahsur kalan / bırakılan defacto Artsakh / Dağlık Karabağ’da uyguladığı şiddet / savaş / pogrom ve arası da fasılası da kalmamış olagelen yok etme / sindirme hallerinde var edilendir. Dünyanın ve onu var eden sıradan insanlarının hayatlarının kuşatılması meselesidir doğrudan ve hiç kesintisiz devam ettirilmekte olan.
Euronews’ten aktaralım: “Rusya'nın en çok izlenen televizyon kanallarından Channel 1'de canlı yayın sırasında Rusya'nın Ukrayna'yı işgalini protesto eden gazeteci Marina Ovsyannikova'ya çıktığı mahkemede 30 bin ruble para cezası kesildi.
Kremlin'in "televizyon holiganlığı" olarak tanımladığı eylem üzerine gözaltına alınan gazeteciden 12 saatten fazla haber alınamamış, daha sonra mahkemeye çıktığı öğrenilmişti.
Rus RIA haber ajansının bildirdiğine göre mahkeme Ovsyannikova'yı 'protesto yasasını ihlalden' suçlu buldu ve 30 bin ruble (yaklaşık 280 dolar) para cezası kesti.
Devlete ait Channel 1 televizyonundaki haber bülteni sırasında spikerin arkasına geçen Marina Ovsyannikova üst sağ köşesinde Ukrayna, sol köşede ise Rusya bayrakları bulunan, İngilizce "Savaşa Hayır. Rusya Savaşa Karşı" ve Rusça "Savaşı durdurun. Bu propagandalara inanmayın. Size yalan söylüyorlar" yazılı bir pankart açtı. Birkaç saniye boyunca ekranda kalan görüntü aniden kesildi.
Olayın ardından gözaltına alınan Ovsyannikova'nın avukatları gazeteciden uzun süre haber alamadıklarını bildirdi. Daha sonra Rus gazetecinin, mahkemede olduğunu gösterdiği belirtilen fotoğrafı sosyal medyada paylaşıldı. Mesajda Ovsyannikova'nın yargılanmak üzere mahkemede olduğu, para cezasına veya 10 gün hapis cezasına çarptırılabileceği kaydedildi.
Ovsyannikova'nın Rusya'nın Ukrayna'a yönelik 'askeri operasyon' olarak tanımladığı saldırılar üzerine yürürlüğe giren yeni yasa gereğince yargılanabileceği belirtiliyordu.
Rusya'nın yeni uygulamaya koyduğu yasa 'askeri operasyon' ve Rus ordusuyla ilgili "bilerek yalan haber yaymak" suç olarak kabul ediliyor ve suçu işleyenler için azami 15 yıla kadar hapis cezası öngörülebiliyor.
Kremlin sözcüsü Dimitri Peskov devlet televizyonunun propaganda olmadığını, Channel 1'in ve spikerlerinin kaliteli, zamanlı, çok doğru ve objektif bilginin markası olduğunu belirtti ve Ovsyannikova'nın protestosuyla ilgili olarak "holiganlık" ifadelerini kullandı.
Peskov askeri operasyonla ilgili yalan haber konusundaki yasanın ihlaliyle ilgilenecek kurumlar bulunduğunu da sözlerine ekledi.
Rus TASS haber ajansı olay üzerine gazeteci hakkında soruşturma açıldığını aktarmış, ancak gazeteciden gözaltındayken haber alınamıyor olması endişe kaynağı olmuştu. Gazetecinin eylemiyle ilgili geri adım atmaya zorlandığı ya da yetkililerin daha ciddi suçlamalar üzerine çalıştığı yrumları yapılırken, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron Rus gazeteciye 'konsolosluk koruması' önermişti.
Ebeveynlerinden biri Ukraynalı olan Ovsyannikova'nın bir süredir Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden derin rahatsızlık duyduğunu belirten ancak isim vermek istemeyen arkadaşları, genç gazetecinin yaptığı planı iki gün önce mesajlar aracılığıyla paylaştığını bildirdi.
Arkadaşları gazetecinin devlette çalıştığı için kurduğu hayatın yıkılmasından ve sistemden aşırı derecede korktuğunu belirtti ancak mesajlaşmalarında protesto sonrasında başına gelebileceklerin farkında olduğunu ifade etti.
Ovsyannikova'nın ayrıca OVD-info adlı insan hakları grubu aracılığıyla bir video kaydı yaptığı ortaya çıktı. Videoda Channel 1de çalıştığından dolayı utanç duyduğunu ifade eden gazeteci, "Ne yazık ki Channel 1'de çalıştım ve Kremlin propagandası yaptım. Şu anda bundan çok utanç duyuyorum" diye konuştu.
Rusya'da Ukrayna'ya yönelik askeri operasyona karşı sesini yükseltmek isteyenlerin protesto girişimine izin verilmiyor.”
Şok doktrinlerinin nasıl var edilebildiğine yetkin bir örnektir Ovsyannikova’nın başına getirilenler. Bir kişiyi hedef alarak, nihayetinde bir toplumda ses verilmeye çabanın hiç aralıksız devam olunduğu barış mefhumu ilelebet susturulmak istenir. Bir ekran yüzünü tıpkı Rusya’nın sokaklarında var edilen, kimi zaman yürüyüş, kimi zaman da habersiz bir isyana dönüşen savaşa hayır diyebilenlerin başlarına getirilen gözaltı furyalarına benzeş bir hale konulur. Mesel sadece Ovsyannikova değildir, topyekun soran, sorgulayan, derdi gören ve yıkımı fark edenlerin suskunluğa rehin edilmesini sağlamaktır. Bin dokuz yüz seksen dörtte de geçen, tahakküme boyun eğdirme, düzeni var eden tek adamın, liderin ya da herhangi bir önceliği bulunan kanun koyucunun dediği dedik kılınan bir fasit döngü var edilmek istenir. Bütünüyle ortaya çıkan imge hemen hemen bir aydır süre giden ol işgal ve yıkımın hiçbir yerde olmadığına kani getirme çabasıdır. Düşünüp de sorgulayanları bekleyen, naaşlar, yakılmış kentler, tutulamayan yaslar varken bunların hepsi ama hepsi birden göz ardı edilsin istenir.
Bianet’ten devam edelim. 18 Mart Cuma gününün gelişmeleridir: “Rusya’nın 24 Şubat’tan bu yana devam eden saldırıları neticesinde Ukrayna’dan Polonya'ya geçen mülteci sayısı iki milyonu geçti.
Polonya'da Sınır Muhafızları, iki milyon sayısının dün Türkiye saatiyle 11.00'de geçildiğini bildirdi ve mültecilerin büyük oranda kadınlar ve çocuklar olduğunu açıkladı.
Varşova Üniversitesi Göz Araştırmaları Profesörü Maciej Duszczyk'e göre 500 binden fazla mülteci Polonya'dan ayrıldı. Çoğu mültecinin de Varşova ve Krakow gibi büyük kentlere gittiği kaydedildi.
Öte yandan Ukrayna’nın başkenti Kiev ve etrafında çatışmalar devam ederken başkentte havada vurulan bir füzenin enkazının, kentin kuzeyindeki bir binaya düşmesi sonucu bir kişinin öldüğü, dört kişinin de yaralandığı açıklandı.
Acil durum yetkilileri, Podilskyi semtindeki dört katlı binadan 12 kişinin kurtarıldığını, 98 kişinin de tahliye edildiğini belirtti. Ukrayna İçişleri Bakanlığı Danışmanı Anton Geraşenko ise kurtarma çalışmalarının sürdüğünü bildirdi.
Rusya'nın hava saldırısı ve bombardımanları bugüne kadar ülkede bir doğum hastanesi, bir kilise ve pek çok evi vurdu.
Lviv havaalanı yakınlarındaki bina vuruldu
Rus güçlerinin, Ukrayna'nın batısındaki Lviv kentinde, havaalanı yakınlarındaki bir uçak bakım tesisini de hedef aldığı belirtildi.
Bölgeden gri dumanlar yükselirken, Belediye Başkanı Andriy Sadovyi Telegram kanalında yaptığı açıklamada birkaç füzenin isabet ettiği binada şu ana kadar ölen ya da yaralanan olduğu bilgisi gelmediğini söyledi. Binanın, bir uçak bakım alanı olduğu kaydedilirken, Sadovyi binadaki çalışmaların daha önce durdurulduğunu bildirdi.
Lviv ülkenin batısındaki en büyük kent ve gözde bir turist mekanı. Polonya sınırına 70 kilometre mesafedeki kent şimdiye dek büyük ölçüde saldırıya uğramamıştı.
Mariupol'de mahsur kalan Türkiyeli vatandaşlar
AA'nın aktardığına göre, Ukrayna'nın Mariupol şehrinde, savaş nedeniyle mahsur kalan Türkiye vatandaşları ve yakınlarından 65'i tahliye edildi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 100'den fazla kişinin bu kentte mahsur olduğunu söylemişti. Lviv'de Ukraynalı mevkidaşı ile bir arayan gelen Çavuşoğlu, bu konuda görüşmeler sürdüğünü açıklamıştı.
Şehirdeki Türkiyeli vatandaşlar ve ailelerinin büyük bir bölümü Kanuni Sultan Süleyman Camii'nde, bir kısmı da evlerinde bekliyordu.
Şehirde hala siviller var
Uluslararası Kızılhaç Örgütü, Mariupol'de yüz binlerce sivilin daha mahsur olduğunu aktarıyor. Örgüt, şehirdeki sivillerin yemek, su ve ilaç gibi en temel ihtiyaçlara erişimde sorun yaşandığını belirtiyor ve taraflara insani koridor için ateşkes çağrısı yapıyor.
Şehirde geçtiğimiz günlerde insani koridor amaçlı ilan edilen ateşkesler bozulmuş, bu konuda taraflar birbirini suçlamıştı.
Tiyatro binasına saldırı
Ukrayna, dün ülkenin güneyindeki Mariupol şehrinde sivillerin sığınak olarak kullandığı tiyatro binasının Rusya tarafından bombalandığını bildirdi.
Binanın enkazından şu ana dek 130 kişinin kurtarıldığı açıklandı. Ukrayna İnsan Hakları Komiseri Lyudmyla Denisova, kurtarma çalışmalarının devam ettiğini ve binanın bodrum katında hala 1300 kişinin bulunduğunu belirtti.”
Ukrayna makamlarına göre Rus güçleri tarafından vurulduğunda binaya sığınmış yüzlerce mülteci vardı.
Bölge Valisi bir konuşmasında Rus güçlerinin tiyatroyu "kasten ve utanmadan" bombaladıklarını, bir uçağın yüzlerce masum Mariupol sakininin saklandığı binaya bomba attığını söyledi. Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba ve vali bombalamanın ardından Rusya'yı "savaş suçu" işlemekle itham etti.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ise dün akşam yayımladığı videoda, Rusya'nın kasten tiyatro binasını hedef aldığını söyledi. Rusya'nın Mariupol'ü ve sivilleri hedef almasından dolayı derin üzüntü duyduklarını ekledi.”
Her şey birbirinin içine giriyor. Olası tüm fecaatler katara dizilmiş gibi birbiri peşi sıra bir ülke sathında var ediliyor. Hayat ne yana düşer, hayat her ne hallere dönüşür sorusuna belli bir yanıt takdim edilemiyor. Olan bitenin üç haftalık süreç içerisinde bir karanlığın ta kendisi olduğu belirgin kılınır. Ukrayna halkının yüzde onunun mülteci kılındığı, binlerce yurttaşın başka ülkelerde yeniden hayata başlamaya mecbur kılındığı, her şeyden ama her şeyden önce sevdiklerinden ayrı düştükleri bir gurbet var edilir. Şok doktrinlerinin sadece ve sadece ekonomik, siyasal boyutları yoktur. Bu savaşın gerçekliğinde ortaya çıkan bir de psikolojik yıkım muhteviyatı söz konusudur. Milyonlarca insan için hayatın ederinin de anlamının da çalınmaya çabalandığı, zoraki koşullarla evsizliğe alıştırılmaya çalışıldıkları bu savaş güncesi de o şok doktrinlerinden birisidir. Daha yeni dördüncü yılına girmiş Rojava, Kuzey Suriye topraklarında Afrin’in talan edilmesi gibi bir yıkıma temel atılmıştır. Daha yenice geçtiğimiz on bir gün boyunca elektriksiz, gazsız konulmuş olan ol Dağlık Karabağ denilen, defacto Artsakh sınırlarında insanların soğukla imtihan edilmesi, Azeri devletine boyun eğdirilmesi tahayyülü gibi nicesine yol kılınacak olandır o şok doktrinleri.
Hayat artık tastamam sıradanın meseli olmaktan çalınıyor. Biteviye muktedirler ve onlara göre şekillendirilmiş yönetim katlarının, yüce partilerinin öngördüğü doğrultuda, herkesin kendi Büyük Biraderine boyun eğmesi sağlama alınmak isteniyor. George Orwell’in yazdığı metinlerdeki gibi mutlak irade teslimiyeti için aralıksız yalanlar var ediliyor. Bariz bir biçimde bir yerlerde hayatlar çalınırken, ismi barış götürme hamlesi kılınıyor. Daha önce dost sayılan ülkeler birdenbire düşman kuvvetler, mihraklar addediliyor. Bir biçimde tarımdan sanayiye, kültürden yaşam tarzlarına birbirleriyle alışveriş yapan halklar birbirinden ebediyetle ayrışsın diye yeni tuzaklar kuruluyor. Ukrayna’da Azov nam yapı, Rusya’da bugünlerde aralıksız göndere çekilen Z tarafgirliği vb. Her yerde her şekilde hayat mefhumunun o şok doktrinleri içerisinde zulmat ile bu klikler öne sürülerek yerle bir edilmeye devam olunduğu açıktır. Müşterek bir hayat tahayyülünün sıfırlanması, onca zaman sonra ne demokrasi, ne hürriyet ne de hayat konusunda tek bir sınavın dahi doğru düzgün verilemediğinin nişanesi ortadadır. Zorbalığı var edenlere karşı insanlık nam mefhumun mücadelesi bir araftadır, geleceğin her ne olacağının yanıtı mücadeleyi var edenlerin / sıradan insanların tahayyülleri, eylemleri, ses verme ve itirazları belirleyecektir. Bilelim...
Misak TUNÇBOYACI – İstan’2022
Görsel: Nathalie LEES – The Guardian
0 notes
derskocucom-blog · 5 years ago
Text
İngilizce Nasıl Çalışılır?
Tumblr media
İngilizce Nasıl Çalışılır?
Read the full article
0 notes
howanda · 6 years ago
Text
Kolay Öğrenmek İçin İngilizce Nasıl Çalışılır [Rahat İngilizce Çalışma Programı]
Source: https://www.youtube.com/watch?v=5P-VZLzk9ZQ
0 notes
yesallime · 6 years ago
Text
Kolay Öğrenmek İçin İngilizce Nasıl Çalışılır [Rahat İngilizce Çalışma Programı]
source https://www.youtube.com/watch?v=5P-VZLzk9ZQ
0 notes
missdixiediamond · 6 years ago
Text
Kolay Öğrenmek İçin İngilizce Nasıl Çalışılır [Rahat İngilizce Çalışma Programı]
Source: https://www.youtube.com/watch?v=5P-VZLzk9ZQ
0 notes
mega-ms-swagger · 6 years ago
Text
Kolay Öğrenmek İçin İngilizce Nasıl Çalışılır [Rahat İngilizce Çalışma Programı]
Source: https://www.youtube.com/watch?v=5P-VZLzk9ZQ
0 notes
basakeylulcakmak-blog · 6 years ago
Text
CampusWINner olmak nedir?
Kampüs lideri olmak, kampüs temsilcisi olmak, marka elçisi olmak… Son zamanlarda sürekli duyduğumuz kelimeler bunlar. E peki bu tam olarak nedir? Ne yapar bir kampüs lideri? Kazancı nedir, ne verir markaya veya bir programa kampüs lideri?
Ben şimdi size içinde olduğum TurkishWIN’in CampusWIN programını kısaca anlatacağım. Arkadaşlarımın sık sık sorduğu tüm sorulara cevap olmak niyetindeyim bu sefer.
1- TurkishWIN, BinYaprak ve CampusWIN nedir?
TurkishWIN, yani “Turkish Women’s International Network” adından da az çok anlayabileceğiniz üzere mottosu “O Yaparsa Sen De Yaparsın/ If She Did It, So Can I” olan küresel bir kadın iletişim platformu. Buradaki “O” erkekler değil tabii ki. İşinde başarılı, cesur kadınlar. “Ben neden yapamayayım ki?” dememizi sağlayıp, ilham veren, harekete geçirten kadınlar.  TED Talks’tan büyük ilham alınarak yapılan TurkishWIN Talks’a linkten göz atabilirsiniz. TurkishWIN’in mentörlük programları mevcut ve çok aktif bir etkinlik takvimleri var. TurkishWIN, İngilizce tabanlı bir platform.
BinYaprak ise iş hayatına hazırlanan farklı coğrafyalardaki üniversiteli kadın ile çalışan kadının ilham, tecrübe ve iş fırsatlarını paylaştıkları dijital kız kardeşlik çemberi. Tamamen Türkçe ve odaklandığı profil Türkiye’de yaşayan kadınlar. BinYaprak’ın çok sayıda videosu var. Bu videolara Youtube kanallarından ulaşabilirsiniz. Barış Özcan da bir videosunda BinYaprak videolarından bahsetmişti. Bu da linki.
CampusWIN ise TurkishWIN’in yürüttüğü bir program. Çeşitli üniversitelerden aldıkları başvuruları değerlendirip seçtikleri kampüs liderleri ile çalışıyorlar. Kampüs liderleri bu programda gelişip büyürken aynı zamanda TurkishWIN ve BinYaprak’ı okullarında ve genel anlamda temsil ediyorlar.
2- CampusWINner ne yapar?
Bu programda aslında win-win durumu söz konusu. Hem alıyor hem veriyoruz. Ekiple yakın olarak çalışıp, iş hayatına hazırlanıyoruz, iş etiği öğreniyoruz. Ekiple nasıl çalışılır, brief nasıl verilir bunun gibi şeyleri öğrenirken tüm kampüs liderlerinden oluşan büyük kızkardeşlik ağı sayesinde hiçbir sorumuz cevapsız kalmıyor, zor durumda olsak koşacağımız yüzlerce kızkardeşimiz oluyor. Unofficial olarak düzenlediğimiz etkinliklerde çok eğleniyoruz. Önümüzdeki ay “Kızlar Sahada” için takımımızı kurduk bile
Ayrıca her yıl gerçekleşen “Genç Kadın Kariyer Günü”nde kampüs liderlerine çok büyük görev düşüyor. Her zaman çalıştığımızdan bir tık daha fazla çalışıyoruz. Bu programda her liderin bir görevi var. Seçmiş olduğumuz komitelerde gönüllü olarak çalışıyoruz. Bize özel yapılan etkinlikler (şirket gezileri gibi) ve mentörlük programı, CampusWIN programının bize katmış olduğu en büyük artılardan. Her liderle bir mentör eşleşiyor ve yolculuğumuza, bize her türlü destek olup her konuda danışabileceğimiz biriyle devam ediyoruz.
3- Senin bu programdaki işlevin nedir?
Ben Görsel İletişim Komitesi’nde komite lideri olarak görev alıyorum. Elbette etkinliklerde fotoğraf desteği gerekiyor. Aktif bir sosyal medya için görsel hazırlanması gerekiyor. Bunları en iyi şekilde sağlamaya çalışan komite olan Görsel İletişim Komitesi’ndeyim ben de. Ek olarak birden çok komitede yer alabileceğimi biliyorum ve son senemde başka bir komitede daha aktif olarak yer almak istiyorum. Geçen sene İlham Komite’sinde* de görev almıştım. *İlham Komitesi (aka Youtube Komitesi) Youtube’daki BinYaprak ve TurkishWIN videolarına Türkçe altyazı ekler.
4- Nerden duydun? Nasıl seçildin?
Üniversitemin ilk senesinde 2015 yılında okul kulübümün Sosyal Medya’sında süpervizörlük yaparken başvuruların açıldığını duyuran bir tweet atacakken “Neymiş bu bakayım.” diyerek linke tıkladım. İyi ki de tıklamışım.
Başvurumu gönderdikten sonra heyecanla geri dönüşü bekledim. Meğer süreç burda bitmiyormuş. Kendimi video ile anlatmamı istedi ekip, sonrasında 2 farklı kişiyle Skype görüşmesi yaptıktan sonra süreçleri tamamlamış oldum ve beklediğim son mail geldi. Bu biraz zaman alan bir süreç ama beklediğime değdi. Programa alışma sürecimi hızlandırmak için bana hemen bir buddy atadılar. İlham Komitesi Lideri Başak benim buddy’im oldu. Başak, bunu okuyorsan, seni seviyorum. Sonrasında komitemi seçtim ve çalışmaya başladım.
5- CampusWIN’in sana neler sağladığını düşünüyorsun?
İlk olarak kendime olan güvenim arttı diyebilirim, kariyer anlamında. Yapabilirim, dedim. Zor değil, dedim. Motive oldum. Etrafımda büyük motivasyonda olan kadınları görünce inancım arttı her şeye. İkinci olarak mükemmel mentörüm Göknil Bigan ile tanıştım, onunla hayatımı organize ettim. Bir sürü network sağladım, kampüs lideri olmak beraberinde bir sürü kapılar açtı bana. Son olarak da, söylememe gerek var mı bilmem ama; büyüdüm. Müthiş kadınlarla, inanan, vazgeçmeyen kadınlarla büyüdüm.
Eğer sen de böyle bir yolculuk peşindeysen,
2. veya 3. sınıf öğrencisi isen,
İngilizcen iyi durumdaysa,
“Birlikten kuvvet doğar” diyorsan,
Hayallerin büyükse,
Hayatında pesimistliğe yer yoksa,
Başvur ve şansını dene. Bir şey kaybetmezsin ama çoook şey kazanabilirsin, ciddiyim.
BAŞVURU LİNKİ!
Websitelerini de buraya bırakıyorum, sosyal medyamızı da takip ederseniz ooh, mükemmel olur!
campuswinners.com
www.turkishwin.com
binyaprak.com
0 notes
swonderlands · 6 years ago
Text
Merhabalar
Nasılsınız ? Umarım iyisinizdir.Çünkü buralarda salgın hakim herkes yavaş yavaş hasta oluyor.Neyse ki ben atlattım sayılır.Tabi ki yine dikkat ediyorum.Ve bitki çayına devam .Neyse konumuz bu değildi.:) Konumuz biraz okul ile ilgili. Adalet nasıl gidiyor? Açıköğretime nasıl çalışılır ? Benimle nasıl dalga geçiyorlar :) Bununla ilgili konuşacağım biraz.Evet adalet güzel bölüm , neredeyse tamamı sözel fakat DGS’de eşit ağırlık olarak geçiyor. Açıköğretim çok kolay ben okudum hiç çalışmadan cc ile tüm notlarım diyen varsa dikkate almıyorum sizi.Çünkü açıköğretim okuyanların çoğu ya askerliğe gitmemek için okuyor yada hobi edinmek için.Bir de ikinci üniversitemi okuyorum demek için.Ben ders çalışıyorum konuları dinliyorum not alıyorum her gün diye dalga geçiyorlar benimle evet.Fakat AA lı not alıp 3,90 ortalama ile yüksek onur belgesi almak isteyip hukuk okumak isteyen biri için çok normal.Öğrendiğime göre herkes bu şekilde çalışıyormuş normali buymuş. Öylesine okumak isteyenler sınavın son günü  çalışmaya devam etsinler. Ben nasıl çalışıyorum ? Günde 2 saatlik video izliyorum üniteler 8′er şekilde gidiyor zaten.Not alıyorum gerekli yerleri çünkü çok fazla terim var hepsini daha aklımda tutamıyorum.Fakat haber izledikçe veya kararname çıktıkça bazen bu neydi deyip sağlamasını yapıyorum.Daha sonra ünite sonu testleri var pdf şeklindeki kitaplarda onları çözüyorum.Yanlış çıkarsa zaten otomatik olarak sizi o konuya tekrar yönlendiriyor kitap.Sınav yaklaşmasına yakında geçen senenin çıkmış sorularını çözeceğim.Günlük 1.30 saatimi kitap okumaya ayırıyorum. Bunları da sizinle paylaşıyorum. Dgs’ye çalışmaya daha başlamadım. Vizeler bitince hemen matematik konularına başlayacağım zaten ilk konularda bayağı tecrübe yaptım bu sene konulara yönlenip sadece sıkı tutacağım seneye daha zorlu bir maraton bekliyor çünkü.:)Bir hedefin var mı ? Evet var hedefim çalışma masamın karşısında kocaman harflerle yazdığı gibi beynimde  beni oyalayan her şeyin yanında yer aldığım zaman ışıkla beliriyor.Bazen eğlenince suçluluk duyuyorum . Çok çalışmam gerektiğine inanıyorum.Marifet DGS’yi kazanmakta değil bunun farkındayım. Okula geçtiğimde her şey daha zor olacak.Çünkü şuan en azından hukukun temellerini öğreniyorum.İstediğim üniversite herkesin gözlerinde büyüyen üniversitenin ta kendisi evet.O ismi sizde biliyorsunuz. :)
Sadede geleyim.Herkesin çalışma tarzı , hedefleri , istekleri çok farklı.İsteyen çalışır,isteyen çalışmaz.Çalışmanın size olumsuz bir yönü olmaz .Kesinlikle zaman kaybı olarak görmeyin.Zamanınız var ise benim gibi. İş yerinde bazen boş kalıyorsanız (ki müdürüm İngilizce çalışmamı istiyor böyle zamanlarda . Yurt dışında kalmanın çok büyük tecrübe olduğunu söylüyor .Elbette bende istiyorum fakat şimdi hepsini birlikte yapamam.) çalışabilirsiniz.
Mutlu kalın :)
0 notes
Text
İngilizce Dersine Nasıl Çalışılır
İngilizce Dersine Nasıl Çalışılır
İNGİLİZCE DERSİNE NASIL ÇALIŞILIR HAKKINDA İngilizce Dersine Nasıl Çalışılır ve Öğrenilir İngilizce dersine nasıl çalışılır, konusunda fikir sahibi olan çok ama bilgisi ve becerisi olan yok. İngilizce dersine çalışmak bir çok ayrıntıları da beraberinde getirir. İngilizce diğer hiçbir dersle kıyaslanmayacak kadar özel çalışma isteyen bir derstir. Nedeni ise,öğrenilenlerin unutulmaması…
View On WordPress
0 notes
gatabs · 2 years ago
Text
İNGİLİZCE NASIL ÖĞRENİLİR / İNGİLİZCE ÖĞRENME YÖNTEMLERİ (EN HIZLI VE KOLAY İNGİLİZCE ÖĞRENME METODU İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
İNGİLİZCE NASIL ÖĞRENİLİR / İNGİLİZCE ÖĞRENME YÖNTEMLERİ (EN HIZLI VE KOLAY İNGİLİZCE ÖĞRENME METODU İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
Nasıl İngilizce öğrenilir. En kolay, en hızlı, en kalıcı ve pratik yöntem. Videoyu sonuna kadar izleyerek İngilizceye olan bakış açınızı değiştirin. ingilizce öğrenmek, ingilizce öğreniyorum, ingilizce öğrenme videoları, ingilizce öğrenmek için, ingilizce öğrenme teknikleri, ingilizce öğrenmenin en kolay yolu, ingilizce öğrenme kanalları, ingilizce öğrenme siteleri, ingilizce öğrenme…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
seslimeram · 6 years ago
Text
Sıradanın Elinden Çalınan Hayattır
Tumblr media
Karanlık bir çağın ortasındayız. İmgeler birbiri peşi sıra güncellenirken var edilen cerahat ile hayatlarımızın nasıl kuşatıldığına şahitlik yaptığımız günlerdeyiz. Yerle bir edilmiş ola gelen ülkenin nasıl yapılandırıldığını gördüğümüz bir zemindeyiz. Araf, bu ülkenin bizzat kendisi ile biçimlendiriliyor. Eldeki avuçtaki dildeki ve akıldaki hemen her şeyin en başta da ide ve tözün bile isteye linç olunduğu, sıfırlanmaya çalışıldığı bir yerdeyiz. Karanlığın bir laf değil kendi düzenini oluşturan muktedirin üstüne en çok titrediği edimlerden birisi olduğu artık alenidir. Yaşatıldığımız her gün, var edilen her dönemeç bu bahsi kanıtlayan vakalarla doludur.
Karanlık çağ, dönem veya süreç, on yedinci yılındaki iktidar mefhumunun alametifarikası kılınmaya çalışılan, denetim, gözetim ve tahakküm hamlelerini yekun bünyesinde taşıyan bir çatıyı bildiriyor. Bugün yaşadığımız menzil birbiri içerisinde lehimlenmiş olan nice biyopolitik tahayyülün anbean güncellendiği bir yer olarak var ediliyor. Cüretle, kötülüğü inatla savunarak, ısrarla peşinden koşulan her hamle, adım bizatihi sıradan olanın ülkesini hiçleştiriyor. Sıradanın elinde avucunda kalmış olan yaşama tahayyülünün linç edilmesi o karanlıkça rehineliği güncellenmeye çalışılıyor. Nefes aldırmazlık, nefretle birlikte ince ince işlenen faşizm ile sıradan olanın yaşamı paralize ediliyor.
Varlığı kesintisiz kılınmış olan cerahatle bütünleşik nefret ve hiddet pratikleriyle bir yer, bir menzilin dönüşümü güncellene geliyor. Ne ki hemen her şey hep bir biçimde çok daha fenası için yinelene geliyor. Bariz bir düş kırımı bu sahada güncelleniyor. Cerahat o kadar aleni bir tahayyül ki oluşturulan yıkım o kadar pek ki karanlığın ta kendisi sorgulanmıyor. Sorgulamak isteyenler hedefe konuluyor. Bir menzilin cürüm hemhal halinde kurduğu ol yeni bizzat dünün tasdikçiliğini yaparken bir yanda da geleceği örseliyor. Geleceğin aleni örselenmesi, bütün bu devletli tahayyülünün devamlılığı ile sağlanıyor. Durmak yok yola devam hali bu istikametteki karanlık tezahürünü gizlemeden var etmenin bir yöntemidir.
Sıradanın müştereklerinin her ne halde olduğu, bırakıldığı ortadadır. Karanlık çağ meseli bir mizansen değil bizatihi var edilmiş olan yeni Türkiye’nin istikameti ve yön belirtecidir sahiden. Sıradanın hayat tahayyülüne yer bıraktırmayan cerahat buradayken yol nereyedir sorgusu bile imkansız kılınandır. O sorguya düşmek abesle iştigal etmektir bugünün yeni ülkesinde. Dünün cerahati neyse, bugünkü yeni de onun yolunda, tek olmanın rahatlığıyla birlikte bir ülkede karanlığı güncellemektedir. Cerahatle, tüm o şevkle vatan, millet illa ki sakarya bahisleri yinelenirken yok ediciliği güncellemek gayretinde olunandır. Seçimlerin sathı mahallinde akla düşen sıradan, yurttaş eksiklerin giderilmesi için değil o sömürünün devamlılığı için kafa kola alınır. Durum ortadadır.
Bizatihi hayat başından ortasına, ortasından dibine kadar çürütülmeye çalışılır. Karanlığın laf değil hakikaten bu sınırlardaki güncelliği meselin yanıtını vermektedir. Muktedir olma hali, zamanla muktedir kalma haline savrulunca ortaya çıkan döngü de herkesin “felaketi” kılınandır. Bir iki satırda geçiştirilebilecek bir mesel değildir bu bahis. Zaruri ve zorunlu diye anılan adımları atanların her dem daha kötüyle bağ kurmaların neticesinde bir yerde, bu menzilin yaşamla bağları kopartılmaktadır. Karanlık çağ salt, sırf egzantrik bir döngü, devinim değildir. Bütünüyle devletin hayatın her alanı kapsamasının nişanesidir.
Kurgu değil hakikat yerle bir olunanın, cürüm hemhal hallerin yekununda bu bahis ortaya çıkmaktadır. Devlet devletliğinin gereği olarak artık hayatı daha da seri bir biçimde yıldırı ile kuşatmaktadır. Hercümerç bir alanın değil her yanında hesaplı kitaplı bir cerahat halini var ediliği yerin varlığıdır mesele. Bir istenç yahut da tahayyül olarak değil yaşam halinin ve ihtimalinin bunca rahatça sıfırlanmasıdır işte mesele. Düzenin bekası, şusu busu ileriye sürülerek, aralıksız olarak kurgudan hakikat haline dönüştürülmeye çalışılan her şeyin bariz bir toplamıdır karanlık çağ. Öyle bir tahayyül ki hala içinde debelenmekteyiz!
Üstümüze bina olunmaya devam denilen tehdit mekanizmaları, gözetim halleri ve ne muğlak ne de belirsiz olan hiddet istenciyle o karanlığın çağın yapımından sonraki evre içerisindeyiz artık. Bir salon dolusu insana en olmadık kurguları, beylik cümlelerden el bularak yineleyegelen meşum zat, o karanlık halinin de bile isteye mimarı olduğunu artık gizleme gereği duymadan ifşa eder. Bütün muktedirler aynı yolun yolcusudur. Tahakküm, tehdit, yıldırı ve zulüm ortak istenç kılınandır. Genel geçer değil doğrudan ve devamlılığı sağlama alınmış bir tahayyüldür güncellenen.
Eksiksiz bir cerahat sarmalı yinelene gelmektedir. Karanlık çağ mefhumu söz ve sesi tüm o yaşama istencini topyekun zehirleyenlerin ortak tahayyülleridir. Karanlık mefhumunun üstünden güncellene gelen her şey daha derin bir fecaati var etmektedir. Konu her ne olur ise olsun zıvanadan çıkmış bir benmerkezci devlet tahayyülü bu ülkenin hakikati haline dönüştürülmektedir. Sözün, nihayetinde ses ve yaşama istencine haiz tüm bileşenlerin bir biçimde yurttaşın karşısında yüksele gelen cerahat meydandadır, ulu ortadadır.
Basit gibi bildirilen denklemler hepimizin hayatlarına yeni gölgeler eklemektedir. Muktedir olanın var ettiği ülke tahayyülü bu biçimlendirme istenci, ötesindeki hemen her şartlanmışlıkla gün de o gelecek gibi çalınmaya devam edilmektedir. Pragmatist siyaset sahnesinin dışından çıkagelen hemen her hamle, sokaktan eve kadar yansıyan hemen her müdahale bu bariz, katran karanlığından mülhem ülkeyi var etmektedir. O’nun dönüşümü bahsini sabit kılmaktadır.
Kamu sağlığını ve geleceğin böylesi bir biçimde örselenmemesi için çabalayanlardan olan Prof. Dr. Bülent Şık’ın yaşadığı bu hale bir örnektir. Deutsche Welle Türkçe Servisinden aktaralım: ‘Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen Kocaeli, Kırklareli, Edirne, Tekirdağ ve Antalya'daki kanser vakalarının endüstriyel çevre kirliliğiyle bağını ortaya koyan projenin sonuçlarını açıkladığı için hakkında dava açılan bilim insanı Bülent Şık, (bugün) hakim karşısında. Yasaklanan gizli bilgileri açıklama, yasaklanan gizli bilgileri temin etme ve göreve ilişkin sırrı açıklamakla suçlanan Şık'ın 5 yıldan 12 yıla kadar hapsi isteniyor. Şık yargılanırken, araştırma sonuçlarının ortaya koyduğu kansere yol açan çevresel tahribat devam ediyor. Dolayısıyla dava, halk sağlığını korumak konusunda farkındalık yaratmak açısından önem taşıyor.”
Kanserden ölüm oranlarının yüksek olması nedeniyle Sağlık Bakanlığı, 2011-2016 yılları arasında Kocaeli, Ergene çayı havzasındaki Kırklareli, Edirne, Tekirdağ ve Antalya'da kansere neden olan çevresel kirleticilerin araştırıldığı bir proje başlattı. Antalya ilinin bir kıyaslama ili olarak seçildiği çalışma, diğer dört ildeki yaygın kirliliğin endüstriyel faaliyetle bir bağı olup olmadığını ortaya koymayı amaçlıyordu. Yürütülen çalışmalar sonucu özellikle Ergene havzasında endüstriyel faaliyetler nedeniyle yaygın bir çevre kirlenmesi olduğu ortaya çıktı. Çeşitli gıdalarda ve içme suyu olarak kullanılan bazı su kaynaklarında pestisitler, ağır metaller gibi toksik bileşiklerin yüksek düzeyde kalıntıları tespit edildi. Bazı yerleşim bölgelerindeki suların kurşun, alüminyum, krom ve arsenik kirliliği nedeniyle içilemez durumda olduğu belirlendi. Çeşitli üniversitelerden bilim insanları ve bakanlık personelinin görev aldığı projede, o dönem Akdeniz Üniversitesi'nde görev yapan Gıda Mühendisi Yrd. Doç. Dr. Bülent Şık da bulunuyordu. Ancak Şık, barış bildirisine imza attığı gerekçesiyle Ocak 2016'da görev aldığı projelerden çıkartıldı. Aynı yılın sonunda üniversiteden ihraç edildi.
İstanbul Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, halkı infiale sevk edecek şekilde yayımlanan yazı sebebiyle suç duyurusunda bulunulduğu anlatılarak "Bülent Şık'ın, görevi nedeniyle kendisine verilen veya aynı nedenle bilgi edindiği, gizli kalması gereken belgeleri, kararları ve emirleri ve diğer tebligatı açıklayan veya yayınlayan veya ne suretle olursa olsun başkalarının bilgi edinmesini kolaylaştıran, yetkili makamların açıklanmasını yasakladığı, niteliği bakımından gizli kalması gereken bilgileri temin ederek, Cumhuriyet gazetesinde yayımladığı, bu nedenle atılı suçları işlediği anlaşılmaktadır” denildi.
Bülent Şık ise mesleki sorumluğunu yerine getirmekte kararlı. DW Türkçe'ye konuşan Şık, beraat etse bile bunun sorunun çözüldüğü anlamına gelmeyeceğini vurguluyor. Söz konusu bölgelerde halen kirliliğin devam ettiğine dikkat çeken Şık, konuya çözüm üretecek kurumların sessizleştiği bu ortamda, herkesin, ekolojik tahribatın sofrasına kadar geldiğini bilerek ve düşünerek hareket etmesi gerektiği görüşünde.”
Tumblr media
Mahkemede paylaştığı meram da Bülent Şık’ın anlatmaya çalıştığı hal de, gidişat da ol karanlık çağın nasıl var edildiğini, nasıl güncelliği için çalışıldığını bildirmektedir. “Trakya Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği Bölümü öğrencisiyken yakalandığı kanser hastalığı ile yıllarca mücadele eden ve geçen yıl kaybettiğimiz Tekirdağlı Dilek Özçelik’i sanırım pek çoğumuz hatırlayacaktır.
Dilek Özçelik 2013 yılında kanser hastalığının tedavisi sürecinde yaşadığı sorunları dile getirmek için devlet yetkililerinden yardım istemiş ancak bu talebi başlangıçta karşılık bulmamıştı. Düş kırıklığına uğrayan Dilek Özçelik televizyon ekranlarından sadece devlet yetkililerine değil hepimize şöyle seslenmişti: “Ben dilenci değilim. İnsanlık konusunda bir kez daha hayal kırıklığına uğradım. Görüyorum ki çaresizliği hiç tatmamışsınız hayatınızda.” Dilek Özçelik’in ihtiyacı olan ilaçlar daha sonra temin edilmiş ve hastalığının tedavisi için devlet kurumları yardımcı olmuştu.” Dilek Özçelik’i ölüme taşıyan karanlığın böylesi çalışmaların örtbas olunduğu hallerle var edildiğini yineler Prof. Dr. Bülent Şık, savunmasından alıntılayalım:
“Yazdığım yazılarla gizli tutulan bu halk sağlığı çalışmasından kamuoyunu haberdar etmeyi, toplumu bilgilendirmeyi, sorunları çözmekle mükellef kamu kurumlarını harekete geçirmeyi amaçladım. Açıkladığım bilgileri bir yerden temin etmiş değilim; aksine araştırma çalışmalarına bizzat katılarak bu bilgilerin oluşmasında asli bir rol oynadım. Gıdalar ve sularda bulunan çevresel kirleticilerin belirlenmesi amaçlayan araştırma projelerinde örnek toplama aşamasından başlayıp analiz raporlarının düzenlenmesine kadar uzanan bütün çalışma sürecinin içinde yer aldım. Dolayısıyla bu araştırma çalışmalarından elde edilen veriler bende doğal olarak mevcuttu. Açıkladığım bilgiler, elimde bulunan bu veriler üzerinde bilimsel çalışma yaparak oluşturduğum bilgilerdir; herhangi bir yerden alınmış ya da temin edilmiş bilgiler değildir.
Araştırma projesinden elde edilen bilgileri açıklamayı anayasal bir hak olan ve çeşitli uluslararası sözleşmelerde dile getirilen insanların sağlıklı bir çevrede yaşama haklarının bir savunusu olarak görüyorum. Unutulmamalıdır ki bilim insanlarının yanı sıra, devletin de toplumu yaşam ve sağlık hakkına yönelik tehditler konusunda bilgilendirme yükümlülüğü bulunmaktadır.” Mahkeme derhal beraat talebini reddederek mahkemenin bir sonraki celsesini 30 Mayıs 2019’a erteler.
Menzilin dönüşümü hemen her türlü fecaatin bir biçimde devamlılığı ile var edilir. Ol menzilin yaşamla bağları kopartılırken buna dair kelam etmek, o yitimi önleme çabasına düşmek suç diye bildirilir. Karanlık çağ mefhumunu var eden bir yönelim barizdir. Tümden ortaya koyulan tahakküm istenciyle, böylesi bir yıkım gayretiyle ortaya çıkan şey dehşetin ta kendisidir. Karanlık çağ bu toprakları dünü gibi bir de şimdisinde de sağlaması yapılan, biyopolitik tahayyül ve eylemlerle birlikte güncellenendir.
Yaşamlarımız muktedirin insafına terk edilendir. Her şekilde hayata kastın güncellendiği bir meskende, o, bu, şunun değil hepimizin başına getirilenler bu korku istencinin tüm o karanlık bahsin yinelenebilirliğini örneklemektedir. Ajanslara düşürülmüş her haber bizzat bu hallerin kanıtıdır. Bugün bir ülke mefhumunun, bugün bir yaşam tahayyülünün, bugün bir demokrasi istencinin, bugün bunlar gibi pek çok beşeri meselin yıkıldığı bir araf bize yeni ülke diye yutturulmaya çalışılıyor. Çürümenin baskınlığı, can yakıcılığı ve karanlığın artık dört bir yanı kuşatmasıyla bir zamanların ülkesi yıkıma terk edilmiştir.
Bariz bir biçimde gizleme yoluna gidilen ekonomik çöküşün izlerinde de o karanlık çağın her nasıl hayatı gasbettiği de ortaya dökülendir. Bir yerde memleketin doğası iç edilirken, başka bir yerde temel ihtiyaçları karşılamak bile lüks kılınır. Cerahatin var ettiği ülke hali, bir memleketin yaşamla olan ilintisini eksiltmek mütemadiyen başka bir çürümeyi var eder. Yoksullaştırma bu karanlık çağın belki de herkese eşit kıldığı tek bahistir: “Türk-İş araştırmasının 2019 Ocak ayı sonucuna göre, dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 2 bin 8 TL, gıda harcamasıyla birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 6 bin 542,88 TL, evli olmayan-çocuksuz bir çalışanın yaşama maliyeti ise aylık 2 bin 451,97 TL olarak hesaplandı.”
Muktedirin tanzim satış olarak yapılandırdığı düzenleme geçtiğimiz Pazartesi gününden itibaren o yoksunlaştırma halinin her nasıl güncellendiğini bildirir. Kadıköy ve Eminönü sathında bu satırların yazarı olarak gördüklerim bile başlı başına nasıl bir cendereye rehin edildiğimizi açıklamaktadır. Tek bir ilave sözcüğe gerek kalmaksızın insana verilmeyen değerin nasıl bir şey olduğu, onca satırla anlatmaya çalıştığımız karanlık tahayyülünün tüm o patates, soğan, domates, salatalıklar arasında nasıl var edildiği düşündürücüdür. Geleceğin şimdi tüketilmesi, şimdiden bir geleceğin yok edilmesi olanca karanlığa rehin bir halkın yaratılmasının ezası, yıkımı hepimizedir. Farkında mıyız?
Evrensel’de Eylem Nazlıer tarafından kaleme alınan haber metni zaten olanı, olmasına devam denilen çürümeyi gösterendir. Halka reva görülenlerin takdiri zaten o haberin satır aralarındadır: İstanbul Şirinevler Meydanı’nda yurttaşların oluşturduğu bir kuyruk... Zaman geçtikçe kuyruk, nizami bir sıra için yan yana koyulmuş zabıta yazılı bariyerleri geçiyor. Üstelik saat 11.00 civarı... Kurulan tanzim satış noktasında satışa başlanan saatte oluşturulan bu sıra, ilerleyen saatlerdeki tablonun habercisi...
Şirinevler’deki tanzim satış noktası bir yanı açık, üzerinde “Üreticiden tüketiciye doğrudan sebze”, “Enflasyonla topyekün mücadele” yazılı, kasalı bir araç... Üzerinde satılan sebzelerin fiyatları, pazar ve marketlerdeki fiyatlara göre daha düşük: Ispanak 4, patlıcan 4.5, salatalık 4, domates 3, biber çeşitleri 6, patates 2, yüksek enflasyonun sorumlusu olarak gösterilen soğan ise 2 TL... Her gelen önce bir fiyatlara göz gezdiriyor, sonra kuyruğa. Saatler de kontrol edildikten sonra karar veriliyor...
Ayşe Oğur emekli maaşıyla geçinmeye çalışan bir kadın. Pazar alışverişi yapamaz durumda olduklarını anlatıyor: “Pazarda çok pahalı. Çocuğu okula götüreceğim ama şu sırada bekliyorum. Mecbur ne yapacaksın. Emekli maaşıyla yetiştirmeye çalışıyoruz. Fiyatlar uygun diye bekliyoruz. Sefaköy’den geliyordum. Dediler uygun sebze var, ben de sıraya durdum.”
Bir tarafta da hiç sıraya girmeyen ama etrafta bekleyen yurttaşlar bulunuyor. İsmini vermek istemeyen biri şunları söylüyor: “Bunu bu hale getirenler utansın. Bu çare midir yani? Sebze meyve için kuyrukta mı bekleyecek insanlar? Bu rezalet değil midir? Üretim olmazsa olmaz ama bizim üretimimiz yok. Mazot, gübre, tohum fiyatlarını düşürmedikten sonra hiçbir şey olmaz. Üreticiye destek vermeden, göz boyamayla olmaz. Emekliyim. 2 bin lira maaş alıyorum nasıl geçineyim soruyorum.”
Başka bir yurttaş da “İnsanlarla dalga geçiliyor, başka ne diyeyim? KDV’yi, yakıt fiyatını indirsinler, bakalım o zaman fiyatlar iniyor mu inmiyor mu? Çiftçiyi etkiliyor bunlar. İnsanlar kan ağlıyorlar. Rezillik bu” diyor. O esnada “Her yerde böyle yapması güzeldir. Vatandaşın hayrına olan bir şeydir. Bugün ben soğanı alsam 5 liraya alacağım. Vatandaşın hayrına olan bir şey” diyor yaşlıca biri. Ancak etraftakilerin tepkisiyle karşılaşıyor: “Soğanı ben mi yükseltim o yükseltti. Bir de savunuyorsunuz. Bakalım ne zamana kadar böyle gidecek...”
Karanlık bir çağın ortasındayız. Yediğimiz içtiğimizden, soluduğumuz havadan etrafımızı kapsayan doğanın talanına bir süreğen yıkımın içindeyiz. Geleceğimiz, dünümüzde varlığı kanıtlandığı gibi bir hiçleştirme, süreğen bir linç tahayyülünde çürümeye terk ediliyor. Varlığını bildiğimiz yaşam istencinin muktedir sayesinde insan eliyle yerle bir olunması güncelliğini korurken, korkunun, yıldırının, teslimiyetin yolu / yönü belirgin kılınmaya çalışılıyor. Alışmayın diyedir bu satırlar, bütün bu meram bir tek şey içindir: Hayatta varlığı unutturulmak istenen insanı / insanî olanı hatırlayabilmek içindir. Bilginize...
Misak TUNÇBOYACI – İsta’2019
Görseller – New Characteristics – Munib ANWAR – Behance
0 notes
gatabs · 2 years ago
Text
İngilizce Nasıl Öğrenilir? Yabancı Dil Nasıl Öğrenilir? İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
İngilizce Nasıl Öğrenilir? Yabancı Dil Nasıl Öğrenilir? İngilizce Öğrenmenin Kolay Yolları
İngilizce nasıl öğrenilir? İngilizce öğrenme taktikleri nelerdir? İngilizce nasıl konuşabiliriz? Profesyonel iş ingilizcesi için izleyebileceğiniz önemli bir yol haritasını anlatıyoruz. #ingilizcenasilogrenilir #ingilizceogrenmek #ingilizcekonusmak Her bölüm analizimizde ve tüm kariyer videolarımızda belki de en sık tekrar ettiğimiz tavsiyemiz; ne yapıp edin muhakkak İngilizce öğrenin olmuştur.…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes