Tumgik
#idris yılmaz
altinovaguncel · 2 years
Text
Yalova’dan Düzce’ye teknik gezi
Yalova’dan Düzce’ye teknik gezi
Yalova İl genel Meclis üyeleri ve teknik heyeti, Düzce’de temaslarda bulunarak teknik gezi gerçekleştirdi. Tesisleri gezdiler Yalova İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ümit Yılmaz, Yalova İl Genel Meclis Üyeleri İdris Durmuş, Ömer Aslan, Resul Çiftçi, Ali Çorbacı ve teknik heyet, Düzce’ye teknik gezide bulundu. Yalova İl Genel Meclis Heyeti; Düzce Valisi Cevdet Atay, Düzce İl Genel Meclis Başkanı…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
pazaryerigundem · 24 days
Text
30 Ağustos Keşan’da coşku ile kutlandı
https://pazaryerigundem.com/haber/186972/30-agustos-kesanda-cosku-ile-kutlandi/
30 Ağustos Keşan’da coşku ile kutlandı
Tumblr media
30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 102.yıldönümü dün Keşan’da kutlandı.
Erdoğan DEMİR/ EDİRNE (İGFA) – Kutlama programı dün saat 09.30’da Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı’na çelenklerin sunulması ile başladı.
Tumblr media
Kaymakam Cemalettin Yılmaz, 4.Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Gürcan Sezengöz ve Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan’ın çelenkleri sunmasının ardından  saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile devam edildi.
Tumblr media
Törene Keşan Cumhuriyet Başsavcısı Hilal Bozdağ, AK Parti Keşan İlçe Başkanı Savaş Pekdemir, CHP Keşan İlçe Başkanı Anıl Çakır, MHP Keşan İlçe Başkanı Adnan İnan, SP Keşan İlçe Başkanı Ahmet Köseler, gaziler ve mahalle muhtarlar ile kalabalık bir Keşanlı katıldı.
Saat 09.45’te Kaymakamlık Makamı’nda Keşan Kaymakamı Cemalettin Yılmaz, 4.Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Gürcan Sezengöz ve Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan tebrikleri kabul etti.
Kutlamalara daha sonra saat 10.00’da Atatürk Parkı önündeki Cumhuriyet Meydanı’nda Yılmaz, Sezengöz ve Özcan halkın bayramını kutlaması ile devam edildi.
Keşan Belediye Bandosu eşliğinde , saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın  30 Ağustos mesajı okundu.
Edirne Milletvekilleri Fatma Aksal, Ediz Ün, Ahmet Baran Yazgan ve Mehmet Akalın’da 30 Ağustos Zafer Bayramını’nı gönderdikleri mesajla kutladı.
Tumblr media
Tankçı Yüzbaşı İdris Özmen günün anlam ve önemini belirten konuşmasını yaparak şunları söyledi. “Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasına temel teşkil eden, 30 Ağustos 1922’de kazandığımız Büyük Zafer’in 102.yılını ulusça kutlamanın haklı gurur ve heyecanını yaşıyoruz.  Asil Türk milleti kahraman Türk Ordusu ile birlikte varlığına ve vatanına kastedenlere karşı 102 yıl önce bugün kahramanlık ve şeref dolu tarihinden aldığı kudretinle yeniden dirilerek top yekün vermiş olduğu mücadele sonucunda eşine tarihinde az rastlanır bir zafer kazanmış. Aziz yurduna ve bağımsızlığına kast eden işgal kuvvetleri karşısında Türk Ordusu’nun ortaya koyduğu eşsiz bu zaferin her safhası tek tek düşünülmüş,  hazırlanmış ve yönetilmiştir.  1900’lü yılların başında meydana gelen büyük devletler arasındaki çıkar çatışmaları, dünyada gelişen fikir akımları, sanayileşmenin gelişmesi sonucunda 1.Dünya Savaşı çıkmış,  müttefiklerin aldığı ağır yenilgiler sonucu Mondros Müterakesi imzalanmış. Anlaşma ile 1000 yıldır üzerinde kan dökerek, can vererek yurt edindiğimiz Anadolu toprakları o dönemin büyük devletleri ve o dönemin onların maşaları tarafından işgal edilmiş. Ayrıca tarihimize kara bir leke olarak geçen Sevr Anlaşması da ulusumuza dayatılmıştır. İşgal güçleri, girdikleri her yere adeta tarihi kinlerini kusarcasına, kadınımıza, yaşlımıza ve çocuklarımıza, dünyada eşine az rastlanır işkence, zulüm ve hakaretlerde bulunmuşlardır. İşte böylesine umutsuz görünen, üzerimizde kara bulutların dolaştığı bir ortamda Mustafa Kemal Atatürk ve onun dava arkadaşları, bağımsızlık meşalesini yakarak,  Ya İstiklal Ya Ölüm parolası ile aydınlığa giden yolu aralamışlardır. Bu bağımsızlık ve aydınlık mücadelesinin ilk hedefi son neferine kadar düşmanı güzel ve kutsal vatanımızdan atmak şeklinde belirlenmiştir. Özellikle Sakarya Meydan Muharebesi ile hedefe ulaşır muktedir olduğumuzu milletimizin iktidarı uğruna, kanının son damlasına kadar mücadele edeceğini ispatlamıştır. Artık dünyanın en kahraman en savaşçı milletine düşen görev, düşmanı son neferine kadar vurmak olmuştur. Mustafa Kemal Paşa’nın başkomutanlığı altında Türk kuvvetleri düşmana beklemediği bir yerden taarruza geçerek, düşmanı aldatmayı başarmıştır. Avrupalıların 5-6 ayda geçilmez dediği Afyon mevzilerini 3 günde geçerek, 30 Ağustos’a gelindiğinde düşman kuvvetlerinin önemli bir bölümü imha edilmiştir. Bu büyük zafer ile düşmana son darbede vurulmuştur. Ardından icra edilen takip harekatı ile de 9 Eylül’de düşma İzmir’de denize dökülmüştür. 30 Ağustos’un gerçek anlamını ve önemini Büyük Zafer’in  2.yıldönümünde Dumlupınar’ın Çaltepesi’nde yapılan törende Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün verdiği söylevde görürüz. Hiç şüphe etmemelidir ki yeni Türk devletinin genç Türk Cumhuriyeti’nin temeli burada taçlandırıldı. Bu safhada akan Türk kanları bu semada uçan şehit ruhları,  devlet ve cumhuriyetimizin ebedi muhafızlarıdır. Harpler yalnız karşı karşıya gelen iç ordunun çarpışması değildir. Meydan muharebesi milletlerin bütün varlığı ile ilim vefat alanlarındaki yükselmeleri ya ahlaklarıyla kültürleriyle kısaca bütün maddi ve manevi kudretleri ile çarpıştığı bir imtihan meydanıdır. 30 Ağustos Zaferi Türk Ordusu’na silahlı Kuvvetler Günü olarak armağan edilmiştir. Türk Silahlı Kuvvetleri ülkemizin huzur ve bekasını sağlamak,  bölgemizde ve dünyada sürekli barışın temsiline katkıda bulunmak için, tarihten ve milletinden aldığı güçle, modern harp ve silah teçhizatı ile güçlü ve dinamik personeli ile ulaştığı yüksek eğitim seviyesiyle, azim ve kararlı komut akademisiyle, dostlarının ve ülkemizin güvencesi , düşmanlarımızın korkulu rüyası olmaya devam etmektedir.  Dünyanın sayılı askeri güçlerinden birisi olan silahlı kuvvetlerimiz her zaman her yerde ve her şartta verilecek görevleri ifaya hazırdır. Milli egemenlik, milli şuur  ve tam bağımsızlık esasına dayanan Atatürk ilkeleri bugüne kadar olduğu gibi, gelecekte de Türk Silahlı Kuvvetlerimize rehber olmaya devam edecektir.  Bu kutsal ve tarihi vesileyle ulusça başta Ulu Önder
Atatürk olmak üzere dava arkadaşları ve Aziz şehitlerimiz ile ebediyete intikal eden gazilerimize rahmet ile anıyor, hatıraları önünde bir kez daha saygıyla eğiliyor. Şükranlarımızı sunuyoruz ruhları şad olsun arz ederim”
Kutlamalar resmi geçidin yapılması ile sona erdi.
Ardından CHP Keşan İlçe Başkanlığı’da Anıta çelenk sunarak saygı duruşunda bulundu.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
elazigsurmanset · 11 months
Text
AED BAYRAK DEĞİŞİMİ
Tumblr media
Merkezi Almanya’nın Wiesbaden kentinde bulunan Avrupa Elazığlılar Derneği (AED) yeni yönetimini belirledi. Daha önce AED Derneğinde Genel Sekreterlik görevi yapan Dr. Ahmet Yılmaz yeni dönemde iki yıllık başkanlık yapacak. Mali rapolarının okunmasının ardından bir teşekkür konuşmasını yapan eski başkan Muharrem Akan’’ iki yılda sosyal, kültürel, ekonomik, sanatsal ve eğitsel bir çok etkinlik gerçekleştirdik. Görevimizi layıkıyla yerine getirdik.  Görev süresince yönetim kurulu arkadaşlarımızla güzel çalışmalar yaptık. Zor dönemler yaşadık ve engellerle baş edebilmek için fedakarlıklar yaptık. Gelecek nesilleri güvenle yarınlara taşımak için önemli projelere imza attık. Çok şükür anlımızın akıyla misyonumuzu tamamladık’’dedi.
Tumblr media
Yeni dönemde başkanlık görevini üstlenen Dr.Ahmet Yılmaz ’’Derneğimiz, dışarda ismi takdir edilen bir kurum haline dönüştü. Önceki yönetiminde de bulunduğum, Derneğimizin vizyonunda herhangi bir değişim olmayacaktır. Bu çatı altında, sürekli ileriye bakan, gelecek nesillerimiz için ortak bir platform olabilecek anlayışa sahip bir vizyonla devam edeceğiz. Amacımız kişilerden bağımsız kendi kendine yeten derneğin, bir kurum olarak ön plana çıkmasıdır. Derneğimizin, gelecek nesillerimiz için bir çatı yapıya, sistematik bir döngüye dönüşmesini arzu ediyoruz. Burada sen ben o yok, biz varız. İki sene sonra bu yönetim görevini tamamladıktan sonra, yerine gelecek yeni yönetim, var olan sistemi devam ettirip daha da ileriye taşımak için mücadele edecektir. Bir yere gelmek çok zordur, ama orada kalabilmek çok daha zordur. AED’nin hak ettiği gibi kurumsallaşması ve baki kalması için yoğun çalışmalar yapacağız. Şimdiye kadar yaptığımız çalışmalarımız yoğun şekilde geliştirilerek devam edecektir.  Kısa ve orta vadeli hedeflerimizin başında üye sayımızı artırmak. Gençlerimize, çocuklarımıza ve kadınlarımıza yönelik anlamlı ve önemli projeler gerçekleştirmek var. Gelecek nesillerimize kültürümüzü aktarmak istiyoruz. Hem Almanya’daki hemde Türkiye’deki kurumlarla görüşeceğiz. İş dünyasından kültür ve sanata kadar nerede bir hemşerimiz varsa onlarla görüşerek yeni dönemde birlikte çalışmak için çaba göstereceğiz’’şeklinde konuştu. Yeni yönetim Dr. Ahmet Yılmaz, Burhan Çimen, Celal Çoban, Ercan Yıldırım Eren Poyraz, Fatih Yıldırım, Faruk Aktaş, Halis Çalışkan, İbrahim Taş, İdris Sertkaya İlhami Güngör, İlhan Yarmadelen, Kaya Cankara, Kemal Yıldırım, Kenan Gezer, Muharrem Akan, Murat Demirkesen, Murat Poyraz, Mustafa Gökbayrak, Avukat Mustafa Yıldırım, Nihat Ataş, Nurettin Alagöz, Sadin Akdoğan, Sinan Doğan, Sunay Tok, Süleyman Koç, Veysi Ülker ve Yunus Fidan isimlerinden oluştu.
Tumblr media
AED önümüdeki günlerde bir araya gelerek görev dağılımını yapacak Read the full article
0 notes
kurtlukiraz · 1 year
Link
Burcu Tek'in başrolünde yer aldığı Fatma dizisi, Yılmaz Erdoğan imzalı Sen Asla Ateş Böceği Gördün mü? uyarlaması, Idris Elba'lı Concrete Cowboy ve Leigh Bardugo'nun roman serisinden uyarlanan fantastik dizisi Shadow & Bone'a değindiği Shadow & Bone… Nisan 2021'de Netflix günlük olarak seyirciyle buluşacak bütün orijinal içerikleri derledik. Netflix Orijinal Dizileri Yılan Gösterim Zamanı: 2 Nisan 2021 1950'ler ile 70'ler boyunca hippi kültürünün doğuya yolculuğunda popüler bir rota olan “Hippi Yolu”nu kendine av bölgesi olarak başlayan dolandırıcı ve seri katil Charles Sobhraj'ın gerçek hikayesinde uyarlanan dizinin başrolde yer ediniyor. İlker Kaleli dizisinde yer edinen reklamlardan birisi. Snabba Cash: basit Para Gösterim Zamanı: 7 Nisan 2021 Netflix'in İsveç yapımı dizisinde, aşırı yüzlü bir iş hanımı, çekici bir çete infazcısı ve sorunlu bir genç, olanaklarız benzer biçimde görünen tekinsiz bir servet arayışı için bir araya geliyor. Baba beni utandırmayı bırak! Gösterim Zamanı: 14 Nisan 2021 Jamie Foxx'un başrolünde yer aldığı dizi, kızının yanından ayrıldıyla baba olmayı keşfetmeye işçi bekar bir babasının hikâyesini konu alıyor. Gölge ve Kemik Gösterim Zamanı: 23 Nisan 2021 Leigh Bardugo'nun dünya çapında fazlaca şeytan Grishaverse romanlarından uyarlanan Gölge ve Kemik, savaş harap geçmişte olduğu bir gezegende geçiyor. Düşük rütbeli bir asker olan yetim Alina Starkov, ülkeyi özgürlüğüne kavuşturmanın anahtarı olabilecek muhteşem bir gücü keşfetmesiyle başka vakalar anlatılıyor. Fatma Gösterim Zamanı: 27 Nisan 2021 Basit bir temizlikçi olan Fatma, yitik koca Zafer'i ortaya çıkaran şaşırtıcı bir katliam işler. Bu vaka, onu bir "temizlikçi" olarak kendisinden asla kuşku duymayan, devamlı olarak görülemeyen bir katile ulaşılamayan bir olaydır. Şantaj (El masum) Gösterim Zamanı: 30 Nisan 2021 Kasten işlemediği bir katliam, bir adam entrikalarla dolu bir ağa sürmek. Özgürlüğüne kavuştuğunda gelen bir cep telefonu onu yeniden benzer şekilde girerin içine çeker. Netflix Film Orijinalleri Bayan Claude Gösterim Zamanı: 2 Nisan 2021 Sylvie Verheyde imzalı film, 1960'lı yılların himayesindeki seks sektörüyle Fransız siyaseti ve kabahat dünyasında da sözü olan Madam Claude'un hikâyesini konu alıyor. Şehir Kovboyu (Beton Kovboy) Gösterim Zamanı: 2 Nisan 2021 Idris Elba'lı film, simal Philadelphia'da surat, sima,çehre harften fazla bir geleneğe haiz “şehir kovboyu” kültür ve yaşadığım benimseyen babası Savaş'ın yanında yaz tatili için gelen 15 yaşında Cole'un, kendisine bir benzer gelen babası , içine girildiği yeni cemiyet ve yaşanmış olduğu toplumsal adaletsizler üçgeninde kendini var etme mücadelesini konu alıyor. Sen Asla Ateş Böceği Gördün mü? Gösterim Zamanı: 9 Nisan 2021 Yüzlerce kez sahnelenip toplamda bir milyondan çok seyirciye ulaşan Sen Asla Ateş Böceği Gördün mü?, bu sefer film uzunluğu seyirciyle buluşuyor. Yılmaz Erdoğan'ın değindiği benzer isminde oyun, ülkenin seneler içinde değişiminin geri planda kalması faik zekalı bir bayan olan Gülseren'in hikâyesini anlatıyordu. Cennette Gece Gösterim Zamanı: 9 Nisan 2021 Park Hoon-jung'un yönettiği filmde, gangsterlerin hedefindeki bir insanın, saklandığı Jeju Adası'nda geçmişinde yaralar taşıyan bir hanımla tanışmasının ardından yaşadıkları yerde yer alıyor. Gök Gürültüsü Gücü Gösterim Zamanı: 9 Nisan 2021 Süper güçlere haiz kötülerin kol gezdirilmiş olduğu bir gezegende iki kardeşlik arkadaşının yolu seneler sonrasında yeniden kesişir. Birisi, hususi güçler kazanmaya yarayan özellikler mücidi; grup ise sakarlığı olanakları sayesinde ilk deneği yapmayı başaran iki eski arkadaş, şehirlerini kol kanat germek için sıradışı bir ekip kurar. Aşk ve Canavarlar (Aşk ve Canavarlar) Gösterim Zamanı: 14 Nisan 2021 Canavarların yol açmış olduğu kıyametten yedi yıl sonra, sempatik ve rekabet Joel eski sevgilisiyle tekrardan buluşmak için rahat sığınağını geride bırakır. Dylan O'Brien'ın başrolünde yer aldığı film, dünyada Netflix'te gösterilecek. Sür yada öl Gösterim Zamanı: 15 Nisan 2021 Birisi için katliam yapan, başka bir aşkına katliamla işleyen iki kadının öyküsü. Bu yol filmi, iki kadının, onları şaşırtıcı bir şekilde birbirine yakınlaştıran amaçsız kaçışını ve karmaşık dolu yolculuğunu monitöre taşıyor. Şey Yok Olur Gösterim Zamanı: 29 Nisan 2021 Manhattanlı bir çift, Hudson Vadisi'ndeki tarihî, minik bir köye göç eder. Çift burada evliliklerine dair uğursuz bir gerçeği keşfeder. Bu gerçek, yeni taşındıkları evin kayıtlı olduğu bile daha karanlıktır. Elizabeth Brundage'ın romanından uyarlanan filmin başrolünde Amanda Seyfried yer alıyor. Akrabalarım Robotlara Karşı Gösterim Zamanı: 30 Nisan 2021 Uyumsuz ve garip bir aile yolculuğu, birdenbire bir robot kıyametinin ortasında bulmalarının arkasından altüst olur. Onlar bundan böyle asla beklenmedik bir durumda gezegenimizin nihayet dostudur. Netflix Orijinal Belgeselleri Giyilmiş Öyküler Gösterim Zamanı: 1 Nisan 2021 Giyilmiş Öyküler, giyim eşyalarının taşıdıkları anlama günlükleri öyküleri ortaya çıkarma çıkarmak amacıyla çeşitli kesimlerden kitlelerin bölümlerine göz atıyor. Hayatta kalmayı simgeleyen bir çift çizmeden toparlanmayı temsil eden bir elbiseye ve bireysel bir kimliği yeniden onaylayan bir üniformaya kadar bu dizi, sevilen giysiler ile öyküler vesilesiyle onlara verilenlerin hayatlarına ziya yaşatıyor. Bu Bir Soygundur: mavi gezegenin En Büyük Sanat Hırsızlığı Gösterim Zamanı: 7 Nisan 2021 1990 yılında Aziz Patrik Günü'nün kutlandığı hafta sonunda Rembrandt, Vermeer ve diğer sanatçıların karşılaştırması yarım milyar doların üstünde olan efsanevi eserler Boston'daki Isabella Stewart Gardner Müzesi'nden çalındı. Bu vaka, tarihin en büyük sanat hırsızlığıydı. Colin Barnicle yönetimindeki dört bölümlük biyografi dizisi, çözülmemiş gizemle ilgili soruşturmanın gidişatını açıklayan ipuçları, çıkmazlar, talihler ve spekülasyonlar yer alıyor. Beni Niçin Öldürdün? (Neden beni öldürdün?) Gösterim Zamanı: 14 Nisan 2021 Perişan bir aile, 24 yaşındaki kızları Crystal Theobald'ın katillerinin izini toplumsal medya üstünden sürmeye çalışırken hakkaniyet ve intikam arasındaki karikatürü açar. David Attenborough ile Yaşamın Renkleri (Renkli Yaşam) Gösterim Zamanı: 22 Nisan 2021 David Attenborough, Kosta Rika'daki yağmur ormanlarından karlı Şimal İskoçya'ya kadar gezegenimizin farklı yerlerine seyahat ediyor. Meşhur anlatıcı renklerin hayvanlar tarafından hangi olağandışı ve geçmişten asla görülmemiş şekillerde gözlerin önüne seriyor. paylaş:
0 notes
gundemburadadedim · 1 year
Link
Burcu Tek'in başrolünde yer aldığı Fatma dizisi, Yılmaz Erdoğan imzalı Sen Asla Ateş Böceği Gördün mü? uyarlaması, Idris Elba'lı Concrete Cowboy ve Leigh Bardugo'nun roman serisinden uyarlanan fantastik dizisi Shadow & Bone'a değindiği Shadow & Bone… Nisan 2021'de Netflix günlük olarak seyirciyle buluşacak bütün orijinal içerikleri derledik. Netflix Orijinal Dizileri Yılan Gösterim Zamanı: 2 Nisan 2021 1950'ler ile 70'ler boyunca hippi kültürünün doğuya yolculuğunda popüler bir rota olan “Hippi Yolu”nu kendine av bölgesi olarak başlayan dolandırıcı ve seri katil Charles Sobhraj'ın gerçek hikayesinde uyarlanan dizinin başrolde yer ediniyor. İlker Kaleli dizisinde yer edinen reklamlardan birisi. Snabba Cash: basit Para Gösterim Zamanı: 7 Nisan 2021 Netflix'in İsveç yapımı dizisinde, aşırı yüzlü bir iş hanımı, çekici bir çete infazcısı ve sorunlu bir genç, olanaklarız benzer biçimde görünen tekinsiz bir servet arayışı için bir araya geliyor. Baba beni utandırmayı bırak! Gösterim Zamanı: 14 Nisan 2021 Jamie Foxx'un başrolünde yer aldığı dizi, kızının yanından ayrıldıyla baba olmayı keşfetmeye işçi bekar bir babasının hikâyesini konu alıyor. Gölge ve Kemik Gösterim Zamanı: 23 Nisan 2021 Leigh Bardugo'nun dünya çapında fazlaca şeytan Grishaverse romanlarından uyarlanan Gölge ve Kemik, savaş harap geçmişte olduğu bir gezegende geçiyor. Düşük rütbeli bir asker olan yetim Alina Starkov, ülkeyi özgürlüğüne kavuşturmanın anahtarı olabilecek muhteşem bir gücü keşfetmesiyle başka vakalar anlatılıyor. Fatma Gösterim Zamanı: 27 Nisan 2021 Basit bir temizlikçi olan Fatma, yitik koca Zafer'i ortaya çıkaran şaşırtıcı bir katliam işler. Bu vaka, onu bir "temizlikçi" olarak kendisinden asla kuşku duymayan, devamlı olarak görülemeyen bir katile ulaşılamayan bir olaydır. Şantaj (El masum) Gösterim Zamanı: 30 Nisan 2021 Kasten işlemediği bir katliam, bir adam entrikalarla dolu bir ağa sürmek. Özgürlüğüne kavuştuğunda gelen bir cep telefonu onu yeniden benzer şekilde girerin içine çeker. Netflix Film Orijinalleri Bayan Claude Gösterim Zamanı: 2 Nisan 2021 Sylvie Verheyde imzalı film, 1960'lı yılların himayesindeki seks sektörüyle Fransız siyaseti ve kabahat dünyasında da sözü olan Madam Claude'un hikâyesini konu alıyor. Şehir Kovboyu (Beton Kovboy) Gösterim Zamanı: 2 Nisan 2021 Idris Elba'lı film, simal Philadelphia'da surat, sima,çehre harften fazla bir geleneğe haiz “şehir kovboyu” kültür ve yaşadığım benimseyen babası Savaş'ın yanında yaz tatili için gelen 15 yaşında Cole'un, kendisine bir benzer gelen babası , içine girildiği yeni cemiyet ve yaşanmış olduğu toplumsal adaletsizler üçgeninde kendini var etme mücadelesini konu alıyor. Sen Asla Ateş Böceği Gördün mü? Gösterim Zamanı: 9 Nisan 2021 Yüzlerce kez sahnelenip toplamda bir milyondan çok seyirciye ulaşan Sen Asla Ateş Böceği Gördün mü?, bu sefer film uzunluğu seyirciyle buluşuyor. Yılmaz Erdoğan'ın değindiği benzer isminde oyun, ülkenin seneler içinde değişiminin geri planda kalması faik zekalı bir bayan olan Gülseren'in hikâyesini anlatıyordu. Cennette Gece Gösterim Zamanı: 9 Nisan 2021 Park Hoon-jung'un yönettiği filmde, gangsterlerin hedefindeki bir insanın, saklandığı Jeju Adası'nda geçmişinde yaralar taşıyan bir hanımla tanışmasının ardından yaşadıkları yerde yer alıyor. Gök Gürültüsü Gücü Gösterim Zamanı: 9 Nisan 2021 Süper güçlere haiz kötülerin kol gezdirilmiş olduğu bir gezegende iki kardeşlik arkadaşının yolu seneler sonrasında yeniden kesişir. Birisi, hususi güçler kazanmaya yarayan özellikler mücidi; grup ise sakarlığı olanakları sayesinde ilk deneği yapmayı başaran iki eski arkadaş, şehirlerini kol kanat germek için sıradışı bir ekip kurar. Aşk ve Canavarlar (Aşk ve Canavarlar) Gösterim Zamanı: 14 Nisan 2021 Canavarların yol açmış olduğu kıyametten yedi yıl sonra, sempatik ve rekabet Joel eski sevgilisiyle tekrardan buluşmak için rahat sığınağını geride bırakır. Dylan O'Brien'ın başrolünde yer aldığı film, dünyada Netflix'te gösterilecek. Sür yada öl Gösterim Zamanı: 15 Nisan 2021 Birisi için katliam yapan, başka bir aşkına katliamla işleyen iki kadının öyküsü. Bu yol filmi, iki kadının, onları şaşırtıcı bir şekilde birbirine yakınlaştıran amaçsız kaçışını ve karmaşık dolu yolculuğunu monitöre taşıyor. Şey Yok Olur Gösterim Zamanı: 29 Nisan 2021 Manhattanlı bir çift, Hudson Vadisi'ndeki tarihî, minik bir köye göç eder. Çift burada evliliklerine dair uğursuz bir gerçeği keşfeder. Bu gerçek, yeni taşındıkları evin kayıtlı olduğu bile daha karanlıktır. Elizabeth Brundage'ın romanından uyarlanan filmin başrolünde Amanda Seyfried yer alıyor. Akrabalarım Robotlara Karşı Gösterim Zamanı: 30 Nisan 2021 Uyumsuz ve garip bir aile yolculuğu, birdenbire bir robot kıyametinin ortasında bulmalarının arkasından altüst olur. Onlar bundan böyle asla beklenmedik bir durumda gezegenimizin nihayet dostudur. Netflix Orijinal Belgeselleri Giyilmiş Öyküler Gösterim Zamanı: 1 Nisan 2021 Giyilmiş Öyküler, giyim eşyalarının taşıdıkları anlama günlükleri öyküleri ortaya çıkarma çıkarmak amacıyla çeşitli kesimlerden kitlelerin bölümlerine göz atıyor. Hayatta kalmayı simgeleyen bir çift çizmeden toparlanmayı temsil eden bir elbiseye ve bireysel bir kimliği yeniden onaylayan bir üniformaya kadar bu dizi, sevilen giysiler ile öyküler vesilesiyle onlara verilenlerin hayatlarına ziya yaşatıyor. Bu Bir Soygundur: mavi gezegenin En Büyük Sanat Hırsızlığı Gösterim Zamanı: 7 Nisan 2021 1990 yılında Aziz Patrik Günü'nün kutlandığı hafta sonunda Rembrandt, Vermeer ve diğer sanatçıların karşılaştırması yarım milyar doların üstünde olan efsanevi eserler Boston'daki Isabella Stewart Gardner Müzesi'nden çalındı. Bu vaka, tarihin en büyük sanat hırsızlığıydı. Colin Barnicle yönetimindeki dört bölümlük biyografi dizisi, çözülmemiş gizemle ilgili soruşturmanın gidişatını açıklayan ipuçları, çıkmazlar, talihler ve spekülasyonlar yer alıyor. Beni Niçin Öldürdün? (Neden beni öldürdün?) Gösterim Zamanı: 14 Nisan 2021 Perişan bir aile, 24 yaşındaki kızları Crystal Theobald'ın katillerinin izini toplumsal medya üstünden sürmeye çalışırken hakkaniyet ve intikam arasındaki karikatürü açar. David Attenborough ile Yaşamın Renkleri (Renkli Yaşam) Gösterim Zamanı: 22 Nisan 2021 David Attenborough, Kosta Rika'daki yağmur ormanlarından karlı Şimal İskoçya'ya kadar gezegenimizin farklı yerlerine seyahat ediyor. Meşhur anlatıcı renklerin hayvanlar tarafından hangi olağandışı ve geçmişten asla görülmemiş şekillerde gözlerin önüne seriyor. paylaş:
0 notes
gundembuca · 1 year
Text
MHP Buca “Bahadır Altınkeser 'le devam” dedi
Tumblr media
MHP Buca “Bahadır Altınkeser'le devam” dedi Milliyetçi Hareket Partisi Buca İlçe Başkanlığı’nın düzenlediği 14. Olağan Kongresi’nde gerçekleştirilen ilçe başkanlığı seçimlerine tek aday olarak giren mevcut başkan Bahadır Altınkeser delegelerin oylarıyla yeniden ilçe başkanlığına seçildi. Işılay Saygın Güzel Sanatlar Lisesi Konferans Salonu’nda yapılan kongreye, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Buca İlçe Başkanı Hakan Kalfaoğlu, 27. Dönem İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, delegeler, meclis üyeleri ve partililer katıldı.
Tumblr media
Tüm Türkiye’de başlatılan ilçe kongrelerinin Buca’da devam ettirildiğini ifade eden MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, Buca’ya ve İzmir’e hayırlı uğurlu olmasını temenni ettiğini söyledi. Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin Cumhur İttifakı’nın mimarı olduğunu ifade eden Veysel Şahin, “Milliyetçi hareket olarak, hain kuşatmaları kırmak ve Türkiye’yi aydınlık bir geleceğe taşımak, şerefli tarihimize kahraman ecdadımıza bu vatanı bizlere emanet eden aziz şehitlerimize ve büyük Türk milletine namus borcumuzdur. Milliyetçi hareket bu anlayışla Türkiye’nin bekasını her türlü siyasi düşüncenin üzerinde tutarak milli konularda, milli bir duruş sergileyerek siyasi rotasından hiç sapmadan ilke ülkülerinden hiç ayrılmadan kutlu yürüyüşünü sürdürecektir” diye konuştu.
Tumblr media
“Buca’yı beceriksiz CHP’den kurtaralım” Kongreye kürsüden seslen MHP Buca İlçe Başkanı Bahadır Altınkeser de “Göreve geldiğimiz dört yıldan beri gece gündüz demeden insanı üstü çok önemli çalışmalar yaptık. Kimseyi ötelemeden, ayrıştırmadan siyaset yapmaya çalıştık. MHP’yi, Buca’da en sevilen, en sayılan ve en güvenilen partisi haline getirmeyi çok şükür başardık. Maalesef sandıktan çıkan oy beklentilerimizin altında kaldı. Evet mutsuzuz ama hiç umutsuz değiliz. Bu sonuçları telafi etmek için önümüzde bir seçim daha var. Gelin MHP’mize omuz verin ilçemizi bu beceriksiz CHP zihniyetinden hep beraber kurtaralım. Cumhur İttifakını hep birlikte yerel seçimlerde iktidara taşıyalım. 31 Mart’ta yapılacak olan yerel seçimlerde Cumhur İttifakı’na gönül veren tüm gönüldaşlarımızı yapılacak olan tüm provokasyonlara karşı ferasetli olmalarını rica ediyorum” diye konuştu. https://youtu.be/mbjt5osBDkE Konuşmalarından ardından yapılan seçimin ardından mevcut başkan Bahadır Altınkeser yeniden ilçe başkanlığına seçilirken yönetim kurulu ise şöyle oluştu: “Aysel Saki, Bilal Yılmaz, Engin Ar, Gürsel Ural, Hakan İldeş, Hakan Ovalı, Hüseyin Pala, İbrahim Özdin, İdris Uyar, Kadir Çimen, Mustafa Gökmen, Mustafa Kurt, Nihat Çiçek, Oğuzhan Özen, Özcan Tunca, Ramazan Erdoğan, Ruhi Akbaba, Rukal Dalbudak, Sema Işıkhan, Serkan Altınkeser, Şenol Sert, Şükrü Parmaksızoğlu.” https://youtu.be/L66HSxmRg44 Read the full article
0 notes
fisiltihaberleri · 1 year
Text
Tumblr media
57 İle Vali atandı, Valiler Kararnamesine Göre Kim Nereye Atandı? İşte O Liste.. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan Valiler Kararnamesi'ne göre; 57 ile yeni vali atandı. 16 vali ise, mülkiye başmüfettişliği görevine getirildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan kararnameye göre, İlker Gündüzöz, İnci Sezer Becel, Abdullah Ayaz, Salih Ayhan, Çetin Oktay Kaldırım, Ali Arslantaş, Tuncay Sonel, Ali Fuat Atik, Mustafa Tutulmaz, Fuat Gürel, Osman Bilgin, Oktay Çağatay, Kadir Ekinci, Hüseyin Öner, Kamuran Taşbilek ve Cüneyt Epcim "vali-mülkiye başmüfettişliği" görevine getirildi.
KİM NEREYE ATANDI?
Kararname ile Yavuz Selim Köşger Adana'ya, Mustafa Koç Ağrı'ya, Mehmet Ali Kumbuzoğlu Aksaray'a, Yılmaz Doruk Amasya'ya, Hulusi Şahin Antalya'ya, Hayrettin Çiçek Ardahan'a, Cengiz Ünsal Artvin'e, Yakup Canbolat Aydın'a, İsmail Ustaoğlu Balıkesir'e, Mustafa Eldivan Bayburt'a, Şefik Aygöl Bilecik'e, Ahmet Hamdi Usta Bingöl'e, Erol Karaömeroğlu Bitlis'e, Türker Öksüz Burdur'a, Mahmut Demirtaş Bursa'ya, Mustafa Fırat Taşolar Çankırı'ya, Zülkif Dağlı Çorum'a, Ömer Faruk Coşkun Denizli'ye, Selçuk Aslan Düzce'ye, Yunus Sezer Edirne'ye, Hamza Aydoğdu Erzincan'a, Mustafa Çiftçi Erzurum'a, Hüseyin Aksoy Eskişehir'e, Mehmet Fatih Serdengeçti Giresun'a, Alper Tanrısever Gümüşhane'ye, Ali Çelik Hakkari'ye, Ercan Turan Iğdır'a, Süleyman Elban İzmir'e, Mükerrem Ünlüer Kahramanmaraş'a, Mustafa Yavuz Karabük'e, Hüseyin Engin Sarıibrahim Karaman'a, Ziya Polat Kars'a, Meftun Dallı Kastamonu'ya, Mehmet Makas Kırıkkale'ye, Tahir Şahin Kilis'e, Musa Işın Kütahya'ya, Ersin Yazıcı Malatya'ya, Enver Ünlü Manisa'ya, Tuncay Akkoyun Mardin'e, İdris Akbıyık Muğla'ya, Avni Çakır Muş'a, Ali Fidan Nevşehir'e, Cahit Çelik Niğde'ye, Muammer Erol Ordu'ya, İhsan Selim Baydaş Rize'ye, Yaşar Karadeniz Sakarya'ya, Orhan Tavlı Samsun'a, Kemal Kızılkaya Siirt'e, Mustafa Özarslan Sinop'a, Hasan Şıldak Şanlıurfa'ya, Cevdet Atay Şırnak'a, Recep Soytürk Tekirdağ'a, Aziz Yıldırım Trabzon'a, Bülent Tekbıyıkoğlu Tunceli'ye, Hülya Kaya Yalova'ya, Mehmet Ali Özkan Yozgat'a, Osman Hacıbektaşoğlu Zonguldak'a vali oldu. https://www.fisiltihaberleri.com/haber/57-ile-vali-atandi-valiler-kararnamesine-gore-kim-nereye-atandi-iste-o-liste-9125.html
#Vali #ValilerKararnamesi #57İlValisi #Atama #ValiAtaması #ValiKimOldu #Liste #FısıltıHAberlelri #Ankara #Cumhurbaşkanlığı #ResmiGazete
0 notes
yolcudergisi-blog · 2 years
Photo
Tumblr media
106. Yolcu: Cümleler Düşüp Anlam Tükendiğinde…
Kervandakiler:*ömer idris akdin *ahmet gökçen *mesut hayati avan *ilyas sucu  *mustafa karaosmanoğlu *banu özbek *ümran yaka *kenan çağan *aydın hız *mustafa everdi  *f. sueda kurt  *murat sayımlar*ali korkmaz *bülent sönmez *ahmet rıfat ilhan *bünyamin doğruer  *hikmet kızıl *yaşar bedri özdemir *arif arcan * şevket hüner*ömer vural  *m. baha kanlı  *hamza çelenk *müştehir karakaya*tuna eselioğlu *faik öcal *ahmet ergin  *recep yılmaz *ibrahim birgül *fatih tezce  *yavuz selim uğurlu *fadıl karlıdağ   *çetin coşar*ercan kesal *ahmet usta *selçuk küpçük*SÖYLEŞİLER: ELVAN KAYA AKSARI & ABDULBAKİ ERDOĞMUŞ
0 notes
deliklicinar · 2 years
Text
Alevlerin sardığı evden geriye döküntüler kaldı
Tumblr media
Denizli’nin Çivril ilçesinde çıkan yangın sonucu bir ev, depo ve traktör kullanılamaz hale geldi. Yangın, Çivril ilçesine bağlı Kıralan Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre; İdris Yılmaz’a ait evden henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Çıkan yangını kendi imkanlarıyla söndürmekte başarısız kalan Yılmaz, 112 Acil Çağrı Merkezi’nden yardım istedi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi. Ekipler, evden depoya da sıçrayan yangını kontrol altına almak için hızlıca çalışma başlattı. Ekiplerin yoğun çalışmasının ardından alevler, kontrol altına alındı. Öte yandan, yangın sonrası maddi hasarın oluştuğu evle birlikte depo ve bir traktör kullanılamaz hale geldi. Soğutma çalışmaları tamamlanan yangınla ilgili soruşturma başlatıldı. Read the full article
0 notes
seslimeram · 6 years
Text
Gümbürtüyü Duyuyor Musunuz! Altında İnsanlık Kaldı, Kalıyor, Bırakılıyor...
Tumblr media
Kesintisiz kılınan cerahatin yamacında tüm ol hayat mefhumunun her ne hallere koyulduğunu örnekleriyle beraber tecrübe ediyoruz. Düpedüz bir memleket halinin yıkımının her ne demek olduğuna tanığız. Kesintisiz olanın var ettiği çürüme hayat hakkımızı yerle yeksan ediyor. Ne yana dönersek dönelim hangi açıdan bakarsak bakalım kesin ve kati olan bu ‘çürütme’ halinin devamlılığıdır. Gelecek artık zayidir. Geçmişin yıkımı hala buralardadır. Günün nihai olarak o karanlığa rehineliği barizdir. Erk, muktedir, iktidarın tekil bir hattan kurduğu menzil, ulaştığı seviye ve yurttaşına karşı sergilediği tavır hayatın berhava olunmasını beraberinde getirmekte, bu hali kalıcılaştırmaktadır.
Cerahat o hayat bahsini boğmaktır. Cerahat bu biyopolitik tahayyülde ısrardır. Cerahat sanki hala bir ülke varmış gibi yapıp, yaşamaktır. Bu kadar kesintisiz olanın sunduğu, güncellediği ve varlığını kesin kıldığı şet hayat hakkının örselenmesidir. Un ufak edilen idedir, tözdür bu kadar açık, katışıksız saf bir ülke mefhumunun yok edilmesidir. Yaşatan değil yok eden, canlı değil enikonu tükenen, insan değil personanın nüfus oluşturduğu bir cenderedir var edilen. Tehdit, tenkit, tahakküm ve yıldırı dörtlemesinde paramparça kılınanın ta kendisidir “hayat”. Meseli, mefhumu, meramı çalınan, nasıl bir güncellik olduğu, her neden hayat diye seslenip, söze karışılması gerektiği bunca afaki karşımızda bina olunandır.
Yaşamımız muktedirin oyuncağıdır. Yaşam eylemi har vurulup, harman savrulan bir tahayyül müdür? Bunca bariz ve kesintisiz kılınanın cüretinde ortaya serilen ülke hali içinize sinmekte midir? Yol sahiden nereyedir? Üç yüz altmış beş gün ve altı saatin tam biyopolitik bir cendere kılındığı yerde yol var mıdır? Sahiciliği artık çürüme istencine, arzusuna göre biçimlendirilen sahnede yol neyin nesidir? İstikamet diye çizilen rota hayat istencinin kurutulduğu düzlemin ta kendisinedir. Kesin ve teyitli olan bu bahsin hakikati, yalın ve çıplak yakıcılığıyla yüzleşme gayretine düşülecek midir? Geçmişi gibi şimdisi, şimdiden de yarını bu tahakküm şablonunda iğdiş edilen yerde görüyor musunuz, yaşamın kabuslara rehineliğini, sahiden umursuyor açık, alenen soruyor musunuz, halimiz nedir?
Eski yıldan yenisine girildikten bir yarım gün sonra, iki mesai arasına sıkıştırılmış olan ümidi, umudu, tehdit ve tenkidi alaşağı edebilme mücadelesinde yol alan, kayıplarının akıbetlerini bu sahnede sormaktan kaçınmayan Cumartesi Anneleri, İnsanları Galatasaray Meydanının kapalı bir kafes ile kuşatılmış kıyısından tam da anlattığımız seslenişe bir örnek var eder. Geçmişi ile şimdisinin karanlığını güncelleyen, şimdi var edilen ile bir yarını tez elden çürütme gailesinde olan menzilin yol / yönünün neden yüzleşmekten geçtiğini bildirir o eylem / anma / savunma.
Mezopotamya Ajansı’ndan aktaralım; Kayıplarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle sürdürdükleri eylemleri 700'ncü haftadan bu yana Galatasaray Meydanı’nda yapılması engellenen Cumartesi Anneleri, yeni yılın ilk gününde bir araya gelerek Galatasaray Meydanı'na yürüdü. Cumartesi Anneleri'ne Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Oya Ersoy ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu destek verdi. "Beni Bul Anne" şarkısı eşliğinde polis bariyerleri ile kapalı olan Galatasaray Meydanı'na ellerindeki karanfilleri bırakan Cumartesi Anneleri "Vazgeçmedik, vazgeçmiyoruz" diye belirtti.
Cumartesi Anneleri yaptıkları yazılı açıklamada, şunları dile getirdi: "Güneşe kavuşmak için kayaları parçalayan kır çiçeklerinin direncini, ışığa kavuşmak için buzulları kıran kardelenlerin direncini kuşanarak karşıladık yılı. Yeni yılın ilk gününde kayıplarımızdan ve Meydanı'mızdan vazgeçmediğimizin, vazgeçmeyeceğimizin ifadesi olarak karanfillerimizi polis işgalindeki Galatasaray’a  ‘Beni Bul Anne’ şarkısı eşliğinde bıraktık. Yeni yılda da gözlerimiz gerçeği görmekten, dillerimiz hakikati söylemekten vazgeçmeyecek."  
Hayat mefhumunun nasıl ulu ortada yerle yeksan edilmeye çalışıldığı bir avuçtan az biraz fazla karanfilin ezildiği video kayıttan çıkagelir. Yeni ülke mefhumu artık “can kırıklarına” karşıtlığı normatif kılanlarıdır. Vicdan sızlatan şiddet salt copla, kaba dayakla, biber gazıyla ya da muadili herhangi bir kimyasalla, kör kurşunla değil iş bu yaşatılanda olduğu gibi tüm o açıkta eylenen, karanfillere bile tahammül etmemekle icra olunandır. Cerahat alenen “hayat” istencini yağmalamaktadır. Bu ülke denilen sahada devamlılığı tek olan ve belki de en büyük sivil itaatsizlik eylemine karşı devlet failliğini, devletli kötülüğünü, tarafgirliğini belirgin bir biçimde icra etmektedir. Bu kadar kati ve doğrudan bir tahayyüldür bu menzilde hayata verili değer.
İçten içe çürüten, görünürlüğü arttırılmış bir yıldırının ta kendisidir iş bu menzilde adı hayat olarak zikredilen. Onun elden geçirilmiş bir suretle güncellemek, varlığını hiç kılabilmek bir devamlılıktır. Yaşatmama, hesap vermeme, sorgulatmama hali kesintisizdir, doğrudan ve en yalın. Bir memlekette bile isteye kaybedilen, kaybettirilen insanların akıbetlerini sorgulamak terörle ilintilenir.
Meydan yasak değildir sadece, görünürlük de sıfırlanmak istenir. Çiçekler bundan ezilir. Meydan yasak değildir sadece, insanların yaralarına karşıtlık bahsinden dem vurmak da ezilir aynı zamanda. Çürümenin rotasında bir yeri, bir yurdu güncellemek sağlama alınır. Adı ne kadar yurt, vatan, ülkeyse ve ondan arta kalan her neyse onun “resmi geçidi” var edilir. Cumartesi Anneleri / İnsanları’nın kendiliğinden düzeni alt üst eden eylemleri hayata her nasıl karşıt olunduğunu da göstermektedir artık görmesini bilene.
Düzenin var ettiği çürüme hep sıradana bedeli beraberinde getirir. Bir yeninin imaline açıktan kalkışırken devletli o şimdiyi bu işkencelerle benzersiz tehdit ve yıldırı figürleri ve eylemliliği ile donatır. Çürümeyi örtbas, var edilen yargıları sorgulanamaz addetmek için ardılı sıra cürmü günceller. Kolayca hayata kastın menzilinde hesap vermezlik bir duvar olarak enikonu yükseltilmeye devam olunandır. Yaşatılan bu izansızlık döngüsüdür. Yaşatılan vahametin kirli ve kapkaranlık yüzeyiyle bir menzilin kuşatılmasıdır. Çürüme artık ulu ortadadır. Geleceğin bu şimdiden, şu minvaldeki tahayyül ve eylemlerle yıkımıdır mesele. Yaralarıyla bir başına terk-i diyar olunan insanların toplum nezdinde suçlu kılınması gailesi, sorundur, sorunsaldır.
Utançlara eklenen yeni eklerle, bir yeni yıla girilmediği, gerilemeye devam olunan bir sahanın güncellendiği ortaya çıkartılır. Çiçeğe düşmanlık, mezarsız koyulan insanların yaslarına aleni hakaret gibi, kitaplar da bu ülkede, şu ülke denilen sahayı yönettiğini zikredenler elinde bir kez daha yargılanır, yaftalanır. Güncelliğin her ne fenalıklar ile sarmalandığı iş bu haberdedir. “Van Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde tutulan Gazeteci Nedim Türfent'e Kürt bilgesi ve gazeteci Musa Anter'in "Vakayiname" adlı kitabı verilmedi. Görüşçüsü tarafından getirilen ve cezaevi idaresine teslim edilen kitaba el konuldu.”
Mezopotamya Ajansı’ndan aktaralım: “Cezaevi idaresi tarafından karara ilişkin sunulan gerekçede,"Bahsi geçen kitabın, Ceza İnfaz Kurumumuzca koğuşlara verilmesi durumunda Kurum güvenliğinin ve disiplinin sağlanması bakımından kurumda asayişin ve genel güvenliğin zaafiyete uğrayacağı değerlendirilmektedir. Ceza İnfaz Kurumlarının kanunla belirlenmiş kendilerine has özel şartları ve kuralları olan kurumlar olduğu, bu kurumlarda belli bir disiplin ve düzenin sağlanmasında yine mevzuat gereği zorunlu olduğu, ayrıca kamu görevlilerin suç işlemeyi önleme, yükümlülüklerinin bulunduğu göz önüne alınıp; Keza: Ceza İnfaz kurumlarının İnfaz rejimi kapsamında Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin infazı hakkında tüzüğün 2'nci bölümün 4'üncü maddesinin ikinci fıkrasında 'Ceza ve Güvenlik tedbirlerinin infazı ile ulaşılmak istenilen temel amaç öncelikle genel ve öznel önlemeyi sağlamak, bu maksatla hükümlünün yeniden suç işlemesini engelleyici etkenleri güçlendirmek, toplumu suça karşı korumak, hükümlünün : yeniden sosyalleşmesini teşvik etmek, üretken ve kanunlara nizamlara ve toplumsal kurallara saygılı, sorumluluk taşıyan bir yaşam biçimine uyumunu kolaylaştırmaktır' denilmektedir. Bu hüküm gereğince; suçu ve suçluyu öven süreli veya süresiz yayınların kişilere verilmesi durumunda hem kurumsal hem de toplumsal bir infial söz konusu olacağı kesindir. Kaldı ki kitabın, Türkiye Cumhuriyeti devletinin üniter yapısına aykırılık arz ettiği var olan sisteme karşı bir tehdit unsuru taşıdığı görülmektedir. Türkiye Cumhuriyeti devletinin bölünmez bütünlüğünün tehlikeye düşüreceği, toplum arasında kargaşa ve kaos ortamı oluşturmaya çalışıldığı tespiti Eğitim Kurulu tarafından hasıl olmuştur" denildi.
Gazetecilerin tutsak olunduğu bir yerde, kalemden, kelamdan, elbette daha önce yazılmış olan matbuattan çekinilmeye, olmadık kararlarla bu yıldırı düzenini güncellemeye devam demekte ve bundan bir beis görmemektedir muktedir. Yargı, itham ve tahakküm, birbirini tamamlayan bir biçimde var edilmiş olan tehdit mekanizmalarının gerçekliği ile kitaplardan, en başta da ol Musa Anter gibi bu sahanın yetiştirdiği önemli bir dimağın kaydına, izine bile müsamahaya yer olmadığını göstererek memleketin hayatla olan ilintisinin çürütülmesi güncellene gelir. Ol hal midir yeni ülke?
İdris Yılmaz, gazetecidir. Hayatın her ne hallere koyulduğunu göstere gelen haberlerin ardında imzası bulunan bir tanıktır. Yeniden Mezopotamya Ajansı’ndan aktaralım: “Yaptığı haberlerden dolayı hakkında "örgüt üyeliği" iddiasıyla dava açılan gazeteci İdris Yılmaz’ın tutuklu yargılandığı davanın 2’nci duruşması, Van 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Yılmaz, duruşmaya tutuklu bulunduğu Elazığ 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile aracılığıyla katıldı.
Duruşmaya, Yılmaz'ın ailesi ve avukat katıldı. Yılmaz yaptığı savunmasında, “Haberlerim nedeniyle bir çok kez hedef gösterildim, tehditler aldım. Bana ‘seni dört duvar arasında çürüteceğiz’ dediler” diyerek bu dava ile kendisinin yanı sıra gazetecilik mesleğinin de hedef alındığını söyledi. Yılmaz'ın sözü mahkeme başkanı tarafından sık sık kesildi. SEGBİS siteminde yaşanan aksaklıklar nedeniyle Yılmaz’ın sesi de çok iyi duyulamadı.
İlk duruşmada yaşanan aksaklıkları hatırlatan avukatlar, Yılmaz’ın mahkeme önünde savunma yapmasını, tanığın da ifadesinin mahkeme önünde alınmasını talep etti. Tüm talepleri reddeden mahkeme heyeti, Yılmaz'a "örgüt üyeliği" iddiasıyla 6 yıl, 3 ay hapis cezası verdi.”
Tumblr media
Cumartesi Anneleri, Musa Anter’in Vakayiname’sine reva görülenler, İdris Yılmaz ve daha nice vakada var edilmiş cerahatin her neye dönüştüğü Ulusal Kanal’da sabah haberlerinde bir zatın kalkıp Sezgin Tanrıkulu’nun Kürdçe tweetine yapılan ırkçı yorumda çıkar. Bütün döngü, ortaya serilen irin hali hayatın her nasıl bir hale koyulduğunu örnekler. Düşman yaratımı artık sınırsızdır. Muktedirden olmayan her birey / kimlik ötekisidir artık. Sözüm ona eşitlik, adı sık yinelenen demokrasi ve onun namına atılan nutuklar, nicesi anılırken anayasal ve galiba bütün o bahsin başındaki insanların evrensel haklarının talan olunması meseledir.
Cürümler ile ayakta duran bir memleketin tahayyül, mübalağa ya da sözüm ona olmadığının kanıtlanmasıdır mesele. Var edilen karanlık ol öteki kadar bu menzilin muktediri için de hali hazırda sorundur. Yaraların aralıksız güncellenmesi o muktedirin hal ve tavırları ülkeyi artık yaşanmaz kılmaktadır buna bizzat kendileri de dahil. Bugün bu hal / gidişat / tavır önemlidir, bu bahis hepimize reva görülen eksiltmeyi biçimlendirmektedir. Hayatlarımızı bu bakış bizzat o tahakküm ve rezilce süre duran ayrımcılık perişan etti / eyledi. Bugün yasa saldıran, ana dili hakir gören, cerahati bildirenleri gazeteci değil terörist olarak addeden, tehdit ve yıldırı ve hiç aralıksız taarruzlar ile hayat meseli perişanlığa rehin kılınır, iyi de nereye kadar?
Avukat Erdal Doğan, şüpheli kişiler tarafından soruşturulduğunu açıkladı. İstanbul’da avukatlık bürosunun bulunduğu iş hanı görüntülerini paylaşan Doğan, “Konu yalnızca benimle ilgili gözükmediği için paylaşma gereği duydum” ifadelerini kullandı. 24 Aralık tarihli güvenlik kamerası görüntülerindeki iki kişi Erdal Doğan’ın işyerine geliyor. Fotoğrafını gösterip, Doğan’ın işe geliş – gidiş saatlerine, o gün bürosuna uğrayıp uğramayacağını soruyor. Aynı gün içinde birkaç kez bilgi toplamaya çalışan şüpheli kişiler, iş hanının danışmasından Doğan’ın telefon numarasını istiyor.
Kendisi hakkında soruşturma yapıldığını öğrenen Doğan konuyu emniyete bildirdi. İstanbul Valiliği de çağrı üzerine avukat Erdal Doğan’a koruma verdi. İş hanının danışmasında çalışan görevliler de de söz konusu şahısların eşgalini teşhis etti. Doğan, “Bu olayları dengesiz veya kendini bilmez kişilerin işleri diyerek geçiştiremeyiz. Bunlar önümüzdeki dönemin hazırlıkları. Bu şahıslar hakkında işlem yapılmaması bir ortam hazırlanması anlamına geliyor. Siyasal ve ekonomik krizlerin derinleştiği bu dönemde, karanlık/derin güruh bu krizleri derinleştirecek. Anlaşıldığı kadarıyla bu tür cinayet olayları benimle sınırlı kalmayacak. Tüm yetkililerin dikkatine” diye kaydetti.
Birbiri içerisine geçmiş, karışık gibi görünen bir hayat imecesi paramparça ediliyor. Her yerde ve hemen her şekilde yaşamın yağmalanması artık gizli saklı olmadan güncellene geliyor. Yol ve yön, gün ve gelecek belirsiz kılınıyor. Erdal Doğan gibi bir insanın güvercin tedirginliğine rehineliği, o iki satır meramında ortaya döktüğü şey zayi edilmek istenen hayat istencini bariz kılıyor. Daha nereye kadar sürecek bu çürüme bahsinin yanıtı karşımızda koca koca puntolar ile bekliyor. Daha ne kadar çürüme var edilecek bu bahis yanıtını arıyor. Sessizleşmiş yığınlar haline dönüştürülmüş, her vahameti olur bilen / gören ve sorgulamayan bir menzildeki yaşam istenci her ne hallere koyulur soruyor musunuz? Cerahat dibimizde biterken, gün aşırı kılınan taarruzlar, tehditler ve gırla giden tahakküm çabaları söz konusuyken, sesinizi duyurabiliyor musunuz, meseli anlıyor / anlatabiliyor musunuz? Çanlar hepimiz için çalıyor... Gümbürtüyü duyuyor musunuz! Altında insanlık kaldı, kalıyor, bırakılıyor...
Şiddet bir günlüğüne değil düzenin temellerinde var edilmiş bir mesel olduğuna açık örnekleri yaşarken sahiden altında kaldığımız insanlık meselini görüyor musunuz? “2 Ocak 2018’de Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi Ceren Damar Şenel erkek öğrencisi tarafından canice katledilir. Ceren Damar’ın katledilmesinden hemen sonra Mülkiyeliler Birliği üyesi, Mete Hüsünbeyi’nin yeğeni olan ve Ukrayna’da üniversite eğitimi gören Zeynep Hüsünbeyi ile arkadaşı Buket Yıldız’ın yine bir erkek şiddeti sonucu katledilir.”
Mülkiyeliler Birliği’nin açıklamasıdır: “Büyük acı ve dehşet uyandıran iki olay bugün medyaya yansıyan ve kamuoyu tarafından bilinen cinayetlerken Türkiye’nin ve dünyanın pek çok yerinde her gün binlerce kadın eril şiddetin pek çok biçimine maruz kalmakta ve varlık mücadelesi vererek yaşamını sürdürmeye çalışmaktadır. Bizler Mülkiyeliler Birliği yönetimi olarak, hangi biçimde olursa olsun kadına yönelik her türlü şiddet ve ayrımcılığın karşısında olduğumuzu, kadınların verdiği her türlü mücadelede onlarla omuz omuza yürüdüğümüzü bildiriyoruz.”
Bu satırlar yazılırken, bir paragraflık bir haber daha düşer: “Hatay'ın İskenderun ilçesinde babası Mehmet Ali Y. tarafından dövülerek ağır yaralanan altı yaşındaki Mertcan Y. tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Gültepe Mahallesi'nde meydana gelen olayda, ihbar üzerine Mehmet Ali Y.'nin evine giden sağlık ekipleri, oğlu Mertcan Y.'nin başına sert cisimle vurulması sonucu ağır yaralandığını belirledi. Hayati tehlikesi olan çocuk hastaneye kaldırılarak yoğun bakıma alındı. Oğlunu elektrik süpürgesinin borusuyla dövdüğü iddia edilen Mehmet Ali Y., polis tarafından gözaltına alındı. Şüpheli, ifadesinde, oğlunun yüksek yerden düştüğünü öne sürdü. İskenderun Devlet Hastanesi'nde yoğun bakıma alınan Mertcan Y. bugün sabaha karşı yapılan müdahaleye karşın kurtarılamadı. Çocuğun cenazesi otopsi için Mustafa Kemal Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi'ne gönderildi.”
Hayatlar, isimler, yaş grupları, kimlikler... Doğusu, Batısı, önü arkası her yerinde bir cerahatin var edildiği saha... Bir gün değil her güne acı ekleyen, onunla yön belirleyen bir muktedir... Sahi, doğrudan hayat meselinin ne olduğunu hatırlayamayacağımız zamanlara yollanıyoruz... Bir gün değil, her gün apayrı yaralar ile günümüzü geçirdiğimizi var sayıyoruz. Hep eksiliyor, daima sınanıyor, gündelik bir haber mesaisinde adı anılıp unutulacak birer figüre dönüşüyor ol ülkede yaşayan sıradan. Çanlar hepimiz için çalıyor... Gümbürtüyü duyuyor musunuz! Altında insanlık kaldı, kalıyor, bırakılıyor...
Misak TUNÇBOYACI – İstan’2019
Görseller – Image Courtesy Haku Re – Okusora KEITA v/ Behance
0 notes
barkoturktv · 5 years
Text
Kara Harp Okulu davasında 19'u ağırlaştırılmış 47 müebbet
Tumblr media
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde Kara Harp Okulu'ndaki eylemlere ilişkin 307 sanığın yargılandığı davada karar açıklandı. Ankara 24. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen duruşmada, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile tarafların avukatları hazır bulundu. Bir örceki celsede son sözleri sorulmayan bazı sanıkların son sözlerini dinleyen heyet, daha sonra hükmü açıkladı. Mahkeme heyeti, okulun firari eski kurmay başkanı albay İlhami Polat ile Abdullah Beyazkürk, Atakan Adaşoğlu, Aydın Yalçın, Cemaleddin Alper Ergin, Emine Bilgin, Güven Günindi, Halil Turan Kaya, Mustafa Kayabaşı, Sait Tosun, Serkan Hasdemir, Seyfullah Özkara, Songül Hasdemir, Yunus Emre Altıparmak, Zekeriya Şentürk, Köksal Öz, Fatih Pusat, Hakan Olga ve Mehmet Yıldırım'ın dosyalarını ayırdı. Heyet, sanıklardan Ali Gökhan Taşçı, Bülent Budak, Bülent Yılmaz, Çetin Kılıç, Ender Sarıbülbül, Fatih Sağlam, Filiz Can, Hacı Hasan Sökmen, Murat Atik, Orhan Gerdan, Selman Vezvezoğlu, Sezai Sarıca, Sibel Erdeveci, Şevki Kayır, Tekin Kesekler, Yusuf Tutan, Adem Kutlu, Alper Sarıkaya, Aytekin Yıldızhan, Barış Çeliktaş, Emrullah Çayır, Gülsün Kılıç Akın, Halil İbrahim Aksan, Harun Artın, Hatice Çiçek, İbrahim Suheyb Erdem, İdris Tandoğan, İsa Çakır, Mevlüt Serkan Tok, Muhammed Aslaner, Murat Gümüş, Mustafa Düğer, Mustafa Tanrıkulu, Necati Demir, Oğuz Koca, Osman Dinç, Sadık Sarı, Safiye Artokça, Selçuk Bayraklı, Sercan Gülburun, Servet Karac, Sinem Pakiş, Suat Maden, Taha Çakır, Uğur Cankoç, Vedat Karagöz, Yunis Yıldız, Yusuf Asa ve Zafer Balkan'ın beraatlerine karar verdi. Askeri öğrencilere ceza verilmedi Mahkeme heyeti, askeri öğrenciler Abdullah Alveroğlu, Abdurrahman Kırak, Abdurrahim Ala, Adnan Katırcıoğlu, Ali Gümüşoğlu, Bahadır Kartal, Buğra Han Çetiner, Burak Çapoğlu, Burak Özkan, Coşkan Yüksel, Duran Baştuhan, Eren Pala, Erkan Mantam, Ertuğrul Sarı, Fatih Burak Arslan, Furkan Kuzu, Furkan Noyin, İbrahim Öztüto, İbrahim Pektaş, İsmail Murat Avcı, Kadir Taşdemir, Kemal Torun, Kenan Taneri, Kürşat Alabıcak, Mehmet Ali Şahin, Mehmet Ali Yorulmaz, Melih Şafak Keskin, Murat Albayrak, Murat Duroğlu, Murat Yaşar, Murat Ahraz, Mustafa Arslan, Nuri Şimşekoğlu, Recep Pekdaş, Serkan Uysal, Sezer Akkuş, Taha Hikmet Şen, Talha Çetin, Talha Akif Tuluk, Tuncay Beren, Turgut Gökdal, Veysel Bayark, Volkan Çatak, Yasin Bozkurt ve Yunus Karadeniz hakkında "kaçınılmaz bir hataya düştükleri" gerekçesiyle ceza verilmesine yer olmadığına karar verdi. FETÖ üyeliğinden ceza aldılar Sanıklardan Burak Gürbüz, Cihat Tuncay, Dursun Yıldırım, Halil İbrahim Öztürk, Halis Lütfü Avcı, Hidayet Güçlü, İlkay Şen, İlker Yüksel, Muhammed Musab Aytekin, Mustafa Başaran, Ümit Tezcan, Vahit Ömer Ocak, Veysel Eker, Yunus Emre Gök ve Yunus Emre'ye, anayasal düzeni ihlal suçundan beraat veren mahkeme heyeti, bu kişilerin terör örgütü üyeliği suçundan 6 yıl 3'er ay hapis cezasına çarptırılmalarına karar verdi. Mahkeme heyeti, Adem Kok, Erkam Okutan, Çağlar Hemedan, Emrah Bozan, Hükan Mert, Kemal Çizmeciler, Mikail Ibrık, Muhammet Elliiki, Servet Işıklı, Taha Sinan Kalkan, Münevver Minetürk, Burak Yandım, Gökhan Çizmeci, Hamdi Man, İbrahim Özdalyan, Süleyman Feyyaz Keyik, Şahin Akat, Veysel Turan ve Yunus Emre Yavuz'u FETÖ üyeliğinden 6 yıl 3'er ay hapisle cezalandırdı. Heyet, Erol Şasi, İdris Sarıkaya, Muhammet Ali Cibişoğlu'na, terör örgütü üyeliğinden 7 yıl 6'şar ay hapis cezası verdi.  Darbeye yardımdan ceza  Mahkeme heyeti, sanıklar Ahmet Selim Ersoy, Ahmet Turan Çetinkaya, Ali Kıratlı, Celal Evci, Cüneyt Sevim, Durmuş Ali Yüksek, Emrah Kalıncı, Ercan Turgut, Ercan Türkoğlu, Erkam Güreşen, Fatih Bozkurt, Fatih Göktaş, Fatih Göktürk, Fırat Sezer, Halil Işık, Halim Dal, Hasan Aktaş, Hasan Koçer, Mehmet Çiftçisoy, Mehmet Kurtulgu, Mehmet Macar, Mehmet Burak Erdal, Mehmet Emre Doğan, Memet Erkenekli, Murat Akbulut, Musa Bahadır, Mustafa Can Arslan, Mustafa Yılmaz, Ozan Kaya, Samet Bülbül, Serkan Gümüş, Sezgin Erdem, Sıddık Güneş, Şaban Özdemir, Tarık Şentuna, Tuncer Koruvatan, Uğur Acar, Umut Yalçın, Ünal Sözen, Yasin Koçyiğit, Yılmaz Durna, Yunus Emre Toprak ve Zafer Uzun'un anayasal düzeni ihlale yardım suçundan 12 yıl 6'şar ay hapisle cezalandırılmalarına hükmetti. Aynı suçtan 15'er yıl hapis cezası alan sanıkların isimleri ise şöyle: "Abdullah Sanduk, Abdullah Şentürk, Abdullah Topçu, Abdurruhman Özdemir, Abdülkadir Koçyiğit, Adem Bakış, Ahmet Baş, Ahmet Okyay, Ahmet Özer, Ahmet Yüksel, Akın Üçok, Cebrail Çiçek, Cihan Yıldız, Çağdaş Tuna, Çetin Kaya, Emrah Türk, Engin Bahadır, Ercan Değirmenci, Ertan Erol, Gökhan Duran, Gökhan Gök, Gökhan Orcan, Harun Çevikgil, Harun Eksik, Hüseyin Bayrak, Hüseyin Günen, Hüseyin Yıldız, İbrahim Rahman Kurt, İzzettin Artokça, Kadir Erol, Kadir Güç, Kamil Yılmazer, Kemal Koca, Mahmut Koç, Metin Gülenç, Muammer Aküzüm, Muammer Özçelik, Muhammed Talha Yalçınkaya, Murat Akça, Murat Aras, Murat Çetin, Murat Yusuf Taze, Mustafa Koca, Mustafa Ünal, Nizam Beder, Osman Torunoğlu, Ömer Bıyıklı, Ömer Emre Yetgin, Ömer Osman Kutsal, Özgür Ayhan, Özkan Bali, Ramazan Atım, Ramazan Onur Karadeniz, Sait Gürbüz, Selçuk Temel, Semih Özdamar, Sinan Ay, Sinan Metin, Suat Kurt, Şafak Saraydemir, Taner Soner, Veli Beyazıt, Veysel Atalay, Volkan Aldırmaz, Yunus Emre Vatankulu, Yusuf Başkaya ve Zair Ekrem Sarıteke" Kerim Acar'a ağırlaştırılmış müebbet Heyet, olay tarihinde okulun dekanı olan eski tuğgeneral Kerim Acar ve sanıklar Abdullah Ender Toydemir, Ahmet Tufan, Ahmet Önder Biberoğlu, Ali Demir, Ali Emre Buğurcu, Ali Tolga Sıçrar, Devrim Çamur, Erkan Peker, Eser Coşar, Hasan Hüseyin Eçik, Mustafa Yıldırım, Nadir Özsoy, Önder Haluk Tekbaş, Rafettin Öztürk, Ramazan Nazar, Sadık Çam, Vedat Tecer ve Zafer Alkurt'u "anayasal düzeni ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırdı. Mahkeme heyeti, sanıklar Adnan Mumcu, Ahmet Kurtay, Akif Karabıyık, Ali Aktaş, Ali Eker, Ali Şen, Atilla Kahraman, Cüneyt Kılıç, Emrah Akdeniz, Erdoğan Güçlü, Gökhan Çakır, Hasan Yalaza, Mehmet Beler, Mehmet Fatih Çankal, Mehmet Fatih Göktaş, Miraç Karakuş, Mustafa Çelik, Mustafa Çetiner, Mustafa Erol, Mümin Haliloğlu, Ömer Faruk Tanırgan, Rahman Memişoğlu, Ramazan Türker, Sabri Karaağaç, Safa Özkan, Serhat Ekemen, Veysal Kör ve Yavuz Selim Özzengin'in ise aynı suçtan müebbet hapisle cezalandırılmasına hükmetti. Okul komutanını derdest edenlere ceza Sanıklardan Ali Tolga Sıçrar, Ahmet Tufan, Eser Coşar ve Hasan Hüseyin Eçik, o dönem okul komutanı olan emekli Tümgeneral İzzet Çetingöz'e yönelik, "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan da 18'er yıl hapisle cezalandırıldı.  Sanıklardan Ali Emre Buğurcu, Mustafa Yıldırım ve Sadık Çam'a da İzzet Çetingöz'ün emir astsubayı Ahmet Çörpan'a yönelik "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan 18'er yıl hapis cezası verildi. Read the full article
3 notes · View notes
pazaryerigundem · 24 days
Text
Bursa’da 30 Ağustos Zafer Bayramı coşkuyla kutlanıyor
https://pazaryerigundem.com/haber/186936/bursada-30-agustos-zafer-bayrami-coskuyla-kutlaniyor/
Bursa’da 30 Ağustos Zafer Bayramı coşkuyla kutlanıyor
Tumblr media
Bursa’da 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları Garnizon Komutanlığı, Bursa Valiliği ve Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin katılımıyla Atatürk Anıtı’na çelenk bırakma töreni ile başladı.
BURSA (İGFA) – Bursa’da 30 Ağustos Zafer Bayramı 102. yıl dönümü, kent genelinde çeşitli etkinliklerle büyük bir coşkuyla kutlandı. Atatürk Anıtı önünde başlayan törende Bursa Valisi Erol Ayyıldız ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Atatürk Anıtı’na çelenk bıraktı. Tören, çelenk sunumunun ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile devam etti.
Tumblr media
Törene, CHP, AK Parti ve İYİ Parti milletvekillerinin yanı sıra, göreve yeni başlayan İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral İdris Tataroğlu, İl Emniyet Müdürü Dr. Sabit Akın, Mudanya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emin Karip, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Bölge Adliye Mahkemesi Başkan Vekili Süreyya Armutçu, Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, Garnizon Komutanı Tümgeneral Fedai Ünsal, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, Nilüfer Kaymakamı Murat Süzen, Osmangazi Kaymakamı Ali Partal, Yıldırım Kaymakamı Metin Esen ve Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz da katıldı.
Bursa Valisi Erol Ayyıldız ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, tören aracıyla geçiş yaparak, halkın Zafer Bayramı’nı kutladı. Zafer Bayramı etkinlikleri, halkın yoğun ilgisiyle karşılandı. Törenin devamında protokol üyeleri Valilik binasında tebrikleri kabul etti.
Bayram kutlamaları, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın anlam ve önemini anlatan bir açılış konuşması ile devam etti. Törene katılanlar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kutlama mesajını dinledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajının ardından, kentin çeşitli noktalarından gelen halk oyunları ekipleri gösterilerini sergiledi.
Yıldırım Belediyesi Halk Oyunları Ekibi, Artvin Yöresi oyunlarını, Nilüfer Belediyesi Halk Oyunları Ekibi Bursa Yöresi oyunlarını ve Osmangazi Halk Oyunları Ekibi’nin Zeybek gösterisi ile katılanlara coşkulu bir kutlama yaşattı.
Askeri Veteriner Okulu Eğitim Merkez Komutanlığı ve Garnizon Komutanlığından Yüzbaşı Mustafa Çetin, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın tarihi önemini vurgulayan bir konuşma ile kutlamalara devam edildi. Çetin, zaferin ulusça kutlanmasının gururunu yaşadıklarını ifade ederek, bu zaferin, Anadolu topraklarında yaşanan işgalleri ve tarihimizin en zorlu savaşlarını sona erdiren bir dönüm noktası olduğunu belirtti.
Ayrıca, 30 Ağustos’un tarihi gelişimini ve önemini de katılımcılara aktardı.
Tören kortej yürüyüşüyle sona erdi. 
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
elazigsurmanset · 1 year
Text
Teşvik Bilgilendirme Toplantısı Gerçekleşti
Tumblr media
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası, depremden etkilenen illerdeki yatırımlara özel yatırım teşvik tedbirleri hakkında bilgilendirme toplantısı düzenledi. Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Elazığ TSO Yönetim Kurulu Başkanı İdris Alan, Ankara’da Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğimizin ev sahipliğinde gerçekleştirilen Türkiye Ekonomi Şurası’nda Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Cevdet Yılmaz’a, ve katılım sağlayan bütün bakanlarımıza taleplerimizi ilettik. Kamu gelirlerinden deprem bölgesine özel fon talep etmekten tutun da, vergi muafiyetlerine kadar birçok başlıkta kolaylık istedik. En önemlisi de Deprem bölgesinde bulunan oda ve borsa başkanlarının özelinde, Cumhurbaşkanı Yardımcımız ve Bakanlarımızın da katılım sağlayacağı bir toplantı talep ettim. Çünkü 11 ilin yaşadığı bu felaket, kısa sürede atlatılacak gibi değil. Bugün de tam olarak bu konuyla ilgili Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızdan gelen yetkililerimiz de 11 ilimize özel yatırım teşvik tedbirleri hakkında bilgilendirmelerde bulunacaklar. Başkan Alan, “Ekonomi Şurası’nda sağ olsunlar AR-GE ekibimiz ilimizin sorunları hakkında bir rapor oluşturdular. Tabii 3 dakikalık bir konuşma süremiz olması sebebiyle problemlerimizin ana başlıklarından bahsettik. Biz Elazığ olarak 2020 yılında yıkıcı bir deprem yaşadık. Pandemi yaşadık. 6 Şubat depremlerini yaşadık. Üyelerimizin çok ciddi sıkıntıları var. Bizler de orada dosyamızı Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Yılmaz’a sunarak 11 İlin problemlerini görüşeceğimiz özel bir toplantı talep ettik. Bu toplantı talebimizin de kabul edileceğini düşünüyorum. Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sn. Cevdet Yılmaz Cevdet Yılmaz bölgemizin insanı, yöremizin insanı sorunları problemleri bilen bir insan. İfadelerini kullandı. Daha sonra Sanayi Teknoloji Bakanlığı Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Mehmet Dündar, katılımcılara özel yatırım teşvik tedbirleri hakkında bilgi verdi. Read the full article
0 notes
nesepalamudu · 6 years
Note
Bana şiir önerir misin? Bir sürü olsun ama.
mendilimde kan sesleri/ edip cansever
mazot/ ismet özel
çağrılmayan yakup/ edip cansever
sen türkü yak ben mermi/ ibrahim tenekeci
bedava/ orhan veli
yaşamaya dair/ nâzım hikmet
yaşamak umrumdadır/ ismet özel
düş ve dua/ ibrahim tenekeci
sevgilim hayat/ ismet özel
mırıldanmalar/ ibrahim tenekeci
karanlık duvarlar/ erdem bayazıt
yaşasın ne kadar da ideolojik yaklaşıyoruz birbirimize/ ah muhsin ünlü
çağır beni/ sohrab sepehri
ömür hanımla güz konuşmaları/ şükrü erbaş
hapiste yatacak olana öğütler/ nâzım hikmet
mektup/ birhan keskin
umutsuzlar parkı/ edip cansever
eski, yeni, ödünç alınmış ve mavi/ haydar ergülen
köşe/ sezai karakoç
palyaço/ (turgut uyar diye geçiyor çoğu yerde ama değil, kimin olduğu bilinmiyor)
belki sana inanırlar/ dilek kartal
sen balık değilsin ki/ oktay rifat
ağrı/ birhan keskin
güneş topla benim için/ ülkü tamer
gülşiir/ ahmet erhan
ah! ben bundan sonra bir karı sevmek başkasını sevmek/ ah muhsin ünlü
sana, bana, vatanıma, ülkemin insanlarına dair/ erdem bayazıt
sebeb-i telif/ ismet özel
yaş değiştirme törenine yetişen öyle bir şiir/ edip cansever
acıyor/ turgut uyar
ben ruhi bey nasılım/ edip cansever
konuşma/ ülkü tamer
suyun ayak sesi/ sohrab sepehri
ne gelir elimizden insan olmaktan başka/ edip cansever
beni yanlışsız sakla/ mevlana idris
resulullahla benim aramdaki farklar/ ah muhsin ünlü
bugün pazar/ nâzım hikmet
çiçekleri sulasan/ edip cansever
geyikli gece/ turgut uyar
aynı adam/ ismet özel
sen git/ lou andreas-salomé
delilirikler/ birhan keskin
bana bir mektup yaz/ dilek kartal
kuş koysunlar yoluna/ nilgün marmara
lili/ sezai karakoç
mıknatıssız pusula/ ah muhsin ünlü
iris'in ölümü/ didem madak
pia/ attilâ ilhan
bir çiçek sergicisi der ki/ edip cansever
lâl, gül, döl/ ah muhsin ünlü
bulmak/ erdem bayazıt
ağıt/ oktay rifat
aşk risalesi/ erdem bayazıt
roman okudum seni düşündüm/ cemal süreya
kalbim dinamit kuyusu/ ahmed arif
deli kızın türküsü/ gülten akın
ruth/ birhan keskin
kırlardan geliyorlar/ turgut uyar
yağmur ve fransızca/ haydar ergülen
şimdiden bir hatırasın/ didem madak
anlar/ borges
gülce/ ömer lütfi mete
böyle bir sevmek/ attilâ ilhan
çocuksun sen/ ahmet telli
yağdıkça/ yılmaz erdoğan
alengirli şiir/ ali lidar
gözleriyle cellat/ attilâ ilhan
şehir/ kavafis
beni güzel hatırla/ orhan veli
kimi sevsem sensin/ attilâ ilhan
kestim kara saçlarımı/ gülten akın
gülüşün eklenir kimliğime/ ahmet telli
ah o gemide ben de olsaydım/ ah muhsin ünlü
ben içeri düştüğümden beri/ nâzım hikmet
hasretinden prangalar eskittim/ ahmed arif
mavi gözlü dev, minnacık kadın ve hanımelleri/ nâzım hikmet
bizim gibi/ orhan veli
siz aşktan ne anlarsınız bayım/ didem madak
-ve yabancı olarak, rainer maria rilke ve walt whitman okumanı tavsiye ederim
şehir dışında olduğum için şiir defterim yanımda değil malesef, o olsa daha da uzayacaktı.
bi de soundcloud hesabıma bakarsan, dinleyebileceğin pek çok şiiri repost yaptım bu güne dek.
bu kadar geçe kaldığı için üzgünüm, ama sözümü tuttum, hepsi birbirinden güzel ve özel. güzel. ve. özel. umarım beklediğine değmiştir, güzel geceler 🌻
235 notes · View notes
Text
Yeşil Dinar’ın Antik Yüzü Gün Yüzüne Çıkıyor
Yeşil Dinar’ın Antik Yüzü Gün Yüzüne Çıkıyor Milattan Önce (MÖ) 1200 yıllarına kadar bilinen eski bir tarihi olan Dinar ilçesine bağlı Ilıca mahallesinde bulunan 8 Bin kişilik olan antik tiyatronun gün yüzüne çıkartılması için yapılan çalışmaları AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Av. Ali Özkaya, Belediye Başkanı İnş. Müh. Nihat Sarı, AK Parti İlçe Başkanı İdris Er, Ak Parti Tatarlı Belde Başkanı Hasan Akyıldız, Dinar Muhtarlar Derneği Başkanı Mehmet Gürpınar, Ilıca Mahalle Muhtarı Mehmet Yılmaz ve diğer mahalle muhtarları inceledi. Antik tiyatro ile ilgili davetlilere açıklayıcı bilgiler veren Ilıca Mahalle Muhtarı Mehmet Yılmaz, tiyatronun tarihini, gün yüzüne çıkartıldığında ise ilçeye çok faydalı olacağını söyledi. Kazı Başkanı Mustafa Bilgin ile de görüştüğünü kaydeden Yılmaz, “Eskiden Dinar’ın 7 kere battığı söyleniyor. Çok medeniyetler yaşamış. İnşallah tiyatro ortaya çıkar” dedi. Dinar Belediye Başkanı Nihat Sarı ise, Dinar’ın bulunduğu coğrafi konum itibariyle deprem bölgesi olduğunu, 5 sefer yerle bir olduğunu 5 seferde de yeniden yapılandığını belirtti. Dinar’da yerleşim alanları hep yüksek yerlerde olduğunu da hatırlatan Başkan Sarı şunları söyledi, “İnşallah hepimizin destekleriyle bu tiyatro alanı meydana çıkar. İlçenin çağ atlayacağına inanıyorum. Dinar’ı tamamen değiştirecek bir proje. Kazılar çok dikkatli ve hassas bir şekilde sürüyor. Mutlaka zaman alacaktır” dedi. AK Parti Milletvekili Ali Özkaya’da antik tiyatro kazısının bakanlık kazısı olarak devam edeceğini, Dinar’ın tarihin ve medeniyetlerin yaşadığı yeriz üzerinde olduğunu söyledi. Dinar’da Firiglerin, Etitlerin, Romalılar ve Helenistlik dönemlerin yaşandığı vurgulayan Özkaya, “Depremler nedeniyle Dinar defalarca yıkılmış. Buraya ilk geldiğimizde hemen hemen hiçbir şey yoktu. Her yıl adım adım bir noktaya geldi. Şu an bakanlık tarafından sürekli kazılar haline getirildi. Kocatepe Üniversitesinde sırf bu alan için bölüm kuruldu. Kültür müdürümüzle de görüştüm, işçilerle de alakalı kısa sürede ekip gelecek ve hızlı bir şekilde başlayacak” dedi. İSMAİL YILMAZ-DİNARHALKHABER HABERİN VİDEOSUNU İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ>>>>>
Tumblr media
Read the full article
0 notes
Text
Her öğretmene bir fidan dikildi
Tumblr media
Sivas Belediyesi tarafından 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla bir hatıra ormanı oluşturmak amacıyla Sivas’ta görev yapan öğretmenlerle birlikte her öğretmen için bir fidan dikimi yapıldı. https://www.sivashaberler.com/ogretmen/ https://www.sivashaberler.com/ogretmen/ Sivas Valisi Salih Ayhan, eşi Zeynep Akkiraz Ayhan, Sivas Belediye Başkanı Hilmi Bilgin, eşi İlkay Bilgin, İl Jandarma Komutanı İdris Tataroğlu, Rektör Prof. Dr. Alim Yıldız, çeşitli kurum müdürleri ve sivil toplum kuruluşları ile öğretmenlerine ve ailelerinin katılımı ile toplam 6 bin fidan dikimi yapıldı. Etkinlikte konuşan Ziya Gökalp Ortaokulu Müdürü Aydın Yılmaz, öğretmenlik mesleğinin fidanlar yetiştirmek ve yeni fidanlar dikmek olduğunu söyledi. Vali Salih Ayhan ise yaptığı konuşmada öğrencilere vatn millet bilincini aşılayan öğretmenlerin öğretmenler gününü kutladı. Sivas Belediye Başkanı Hilmi Bilgin ise hazırladıkları etkinliğe katılan öğretmenlere teşekkür ederek öğretmenler gününü kutladı.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Read the full article
0 notes