#herkes cok üzgün
Explore tagged Tumblr posts
iremiremiremsworld · 1 year ago
Text
bu göz yasi denilen sey diger adıyla tanrının sihirli suyu sacma bi sıvıdan ibaret oldugunu dusunuyorum ne yanj gözünden her o sacma su gelince kisi cok mu üzgün oluyor 5 yasinda ki bi cocuk bile bilerek bunu yapabilir insanları etkilemek icin yapılan bu dram ve acitasyondan baska bi sey degil o zaman her gülümseyen insana da cok mutluymus diyelim herkes duygusunu göz önünde bulundurarak yasayamaz ki kime göre neye göre birini yargliayacagiz. elbette aglayarak rahatlayan insanlsr da vardır buna sozum yok ama bunu göz önüne sokmak dramdan baska bi sey degil insanlar garip varlıklar bi baskasini etkilemek icin bir sürü sacmalik yapabilirler sadece bir ilgi görmek icin evet dışardan bakınca bu zavallı bi durum ama kisinin ic dünyasını bilmeden yorum yapmak daha zavallica ben kimsenin disardan gördüğü gibi oldugunu düşünmüyorum herhangi bi kız asiri egolu gozukuyordur itici gözüküyodur disardan ama ic dünyası hakkında hicbir fikriniz yoksa o kisi hakkında da egolu diyemezsiniz dedigim gibi insanlar cok garip neyi ne icin yaptıkları belli degil hepsi birbirinden farklı kimse sıradan biri degil en azından ben buna inanıyorum
1 note · View note
nsr7472 · 4 years ago
Text
Kendimde en sevmediğim özellik bir şeyi hayatıma alınca bütün dünyam yapıyorum. O şey benim suyum oluyor, nefesim oluyor. Onusuz yaşıyamıyorum. Ya da o şey belkide bir uyuşturucu hayatımda. Onsuzluk dayanılmaz ve olmasıda bir sarhoşluk hayatın.
Ve biliyorum ki ben en büyük bağımlısıyım bu varlığın. Bir an önce kurtulmam lazım, bırakmam lazım yoksa az da olsa ellerime iplerini aldığım hayatımın geri dönüşü olmaksızın kaybedeceğim.
Ama ufak bir sorun var "Nasıl?"...
12 notes · View notes
mrs-unkown-blog1 · 5 years ago
Text
görmen lazım beni hisset kalbimi. Cidden önemi yok mu sana karşı kelimelerimin? Nereye baksan ordayım fark etmen için tam arkandayım, delice bir sevdaya düştüm kaldırma beni.. Sadece bak ve gülümse ☁
21 notes · View notes
epifizz · 4 years ago
Note
içimi biraz dökmek istedim buraya anonim kimliğine sığınarak daha kolay oluyor böylesi müthiş derecede yorgunum canımın acısını hissedemiyorum birçok seyi hissedemiyorum aslında hissetiklerimden şikayetçiydim şimdiyse hissedemediklerimden şikayetçiyim belki anlamsız kopuk gelecek yazdıklarım bana da öyle geliyor ruhum hasta ben hastayım düşüncelerim hastalıklı hayatını ilaçlarla amaçlarla düzene sokmaya çalışan yirmi iki yaşında bipolar biriyim çoğu kişinin içini bilmeden dışarıdan gördüğü kadarıyla imrendiği bir hayatım var bir de güzelliğim öyle derler ya daha genceciksin çok güzelsin yolun başındasın vs en mutlu anında en üzgün en hırçın en umutlu anında kafanda sürekli ertelediğin bir intiharla yasamak nasıl yorucu biliyor musun ama ben kurtaracağım kendimi diyorsun iyi de nasıl hangi parayla nereye gitsem ne yapsam nerden başlasam nasıl bir yol cizsem kendime ben oturduğum yerden hicbir şey yapmayarak bir şeylerin yoluna girmesini de beklemiyorum ee nolacak şimdi diyorsun annen evde hayvan yetistiriyorum bu hastalığı sana yakistiramiyorum diyor biri delilige vurdu kendini diyor en ufak bir öfkemde dilaltı hapını almayı mı unuttun diye alay ediliyor kimseye demiyorum utanıyorum biliyorum utanılacak bir şey de yok ortada ben seçmedim sonuçta ben de isterdim her şey çok başka türlü olsun istemez miydim artık krize girmiyorum sabaha kadar aglamıyorum gizlice ama insanlar hala çok anlayışsız hala cok utanıyorum başım öne eğik hala çok yalnızım hala ifade edemiyorum kendime kızıyorum ne bu böyle çocuksu sitemler diye ama olmuyor bu gece biraz sitem etmek biraz ağlamak istedim belki çocukça belki yersiz belki anlamsız umrumda değil öyleyse öyle olsun sadece içimi dökmek istedim teşekkür ederim
İnsanlar anlayışsız evet ve biz de bir insan olarak kendimize karşı bir hayli anlayışsız olabiliyor ve hatta bize sergilenen anlayışsızlığı içselleştirebiliyoruz. Asıl mesele herkes tek bir şey derken, içten içe bildiğin ama herkese tezat oluşturan o aksi olana inanmanın güçlüğü sanırım. 
İnsanlar konuşur, insanlar her yerde konuşuyor her şeye laf atıyor benim bloğumdaki tavrıma bile dil uzatan var. Uzatabilir ben eleştirilemez değilim en nihayetinde ama yapılanın eleştiri olması önemli tabi. Hatayı belki de anlaşılmayı bekleyerek yapıyoruz ve onların anladığına ikna olup biz öyleyiz demeye meyilliyiz belki de. Ama bu beklenti nafile, genel anlamıyla insanlar anlamak falan istemiyor, insanlar sadece kendilerini doğrulayan noktaları görmek istiyor ve bunu görüyor ve bunu kullanıyor. 
İnsanlar... İnsanlar... İnsanlar... Kim bu insanlar sürekli ağzımızda? O, bu, şu ama gerçekten bir özne mi? Sadece kişi adılı, ötekine çuvallanmaktan kendileri olamamış ve buna kızgın olup daha da saldırganlaşmış birer yük sadece. Utanmak bir saklanma istemidir en nihayetinde ve seni bu isteme iten aslında senin oluşun değil sana dönük bakışlardır, Erikson’un da açıkladığı gibi kişi temelde tüm gözleri kör etmek ister de bunu yapamadığı için kendini saklamaya çalışır. Ama utanacak bir şey yok bu anlayışsızların bakışları zaten kör, sadece bakmak istediğini görüyorlar. İnsanlar... İnsanlar... İnsanlar... Kendilerini önemli sanıyorlar, sanıyoruz ama kimsenin umurunda değiliz, kimse kimsenin tam anlamıyla umurunda değil bu önemsizliğin verdiği yargısızlık konforunu yaşamak lazım çünkü ben de insanım ve sanırım artık umrumda değil.
7 notes · View notes
doardm · 5 years ago
Text
“Artık susuyorum. Susmak zorundayım, zorunda bırakıldım çünkü. Suçluyor muyum insanları? Bilmiyorum. Susuyorum çünkü içimdeki tüm sesleri birer birer öldürdüm bugün. Uzaktan izlemeye çalıştım canımın acısını, bağıra bağıra ağladım. Artık ağlayamıyorum da, yoruldum. Kendimi götüresim var olduğum yerden. Bugüne dek inandıklarım ve inanmayı seçtiklerim isimli bu yalanın içinde, bir nebze gücüm olsa kendimi kaçırıp götüreceğim. Öyle yük gibi de değil. Götürüp bilmediğim bir yere bırakacağım, kimse bilmeyecek zaten. Bir gün öğrenirlerse de geç olacak. Bana yakışıp yakışmadığı kaygılarımı da kaldırdım rafa, rahatladım sanki biraz… Kimse üzemeyecek de ondan sonra beni. Üzüntünün deliliğe yol açıp açmadığını bilmiyorum. Tek bildiğim, biraz daha acırsa canım cidden büyük bir sakinlik içinde delireceğim. Az kaldı, Hissediyorum. Yine de kimseyi olanlar için suçlamıyorum, kendim hariç… İnsanın kendisini suçlaması, aklayamaması ve kaybetmesi çok zor. Ben kendimi kaybediyorum. Biliyorum. Geçsin istemiyorum bu yaşadıklarım, artık üstümden akıp gitsin de istemiyorum. Her şeyin bu kadar anlamını yitirebileceğini düşünmemiştim. Ama oluyor işte. Oldu. Birdenbire. Bıçak gibi.. Bıçak demişken, tekrar doktora gittiğim için mutluyum. İyi ki gitmişim, iyi ki hastalığımdan haberdarım. Bu hastalığın bilgisi işime yarayacak ilk defa, hasta geçmişi dışında… Kimse arkamdan bir şey sorsun istemiyorum. Ben başıma gelenleri nasıl kabul ediyorsam, benim ölümüm de öyle kabul görsün. Hesapsız kitapsız, en çok da sessiz. Sussun insanlar. Onların içindeki sesler de sussun ben ölünce. Benim için karar verenlerden ziyade, kendim için en doğru kararı verebileceğimi hissediyorum. o tuhaf hayat döngüsünde son kez kendim için bir şey yapmak istiyorum. Yüzümde gülümseme olsun, kimsenin beni üzmesine izin vermeyeyim artık.  Gülümsemem de ölsün yüzümde, donsun kalsın damarlarımdaki kan gibi. Devinimim dursun, edimlerime son vereyim ve aslında kendim için iyi ve doğru bir şey yapayım son defa. Üşümem de geçer hem. Hissizliğin kekremsi tadından kurtulurum, en fazla nefes almam o kadar.Bir vahiy falan gelse de, beni aydınlatsa istiyorum. Ney daha cok işe yarar aslında söylesin birileri. Bu kadar acıyla boşu boşuna baş etmeye çalışmaktansa, affedilmeyi beklemek daha iyi aslında. İnsanların, geride bıraktıklarımın beni affetmesinden falan da bahsetmiyorum. İçimdeki inancın kendisinden söz ediyorum. Çünkü olmuyor artık. Zorlanıyorum. Nefes almak her geçen gün zorlaşıyor, başardığım ve başaramadığım onca şeye baktığımda kendimi göremiyorum artık. Belki de hiç olmamalıydım. Neyse, sadece içimdeki sessizliğe bakıyorum, var mı başka bir şey söylemek istediğim çığlık halinde onu anlamaya çalışıyorum. Bir daha böyle bir şansım olmayacak zira. Olmasın ne yapalım… Her durumun gereklilikleri var sonuçta. Sonsuza dek susmaksa, nefes almamaksa bedeli; seve seve ödüyorum işte. Bir sürü onursuzluk içinde en azından kendi insan olma onurumu koruyabileceğimi umuyorum bu şekilde. Hiç hak etmediğim binlerce söz değilim çünkü ben. Ne olup ne olmadığımı biliyorum.Alışkanlık haline getirdiğim yazılarımdan biri olmayacak bu. İnsanlar belki sonradan öğrenecek. Ama hepsi daha iyi olacak şu hissettiklerimden. Daha iyi… Güle güle derim ya hep kalırken, bu kez doğrusunu kullanmak istiyorum. Kendine iyi bak, bana iyi ve kötü bir şeyler katmış herkes. Beni düşünmeyen bir sürü insanı çok da umursuyor değilim artık. Ama anlarsınız belki siz beni, yaşadığım acının nedenini anlarsınız. Anlamasanız da öbür tarafta anlatırım ben size. Söz. Merak etmeyin yani. Yazdıkça vazgeçmekten korkuyorum. Hayatta son kez uygulanabilir bir karar veriyorum. Artık üzgün de değilim. İçinde asılı kaldığım boşluktan kurtulmanın tek yolu bu. Böyle olsun istemezdim, eminim siz de istemezdiniz. Sevdiğim; bari sen anla beni ve dünyanın geri kalanına olmasa da bizimkilere anlat. Geri kalan insanlardan zaten hiçbir zaman, bir şey istemedim. Yine istemiyorum. Var olma şeklim buysa eğer, yok olmayı seçiyorum ben.”
6 notes · View notes
enfaktoriyel · 6 years ago
Text
arkadaşım whatsapptan cok üzgün şekilde bi olay anlatıyordu baktım iki dakika sonra beni çorap çekilişine etiketlemiş. İşte herkes böyle olmalı en yıkık olduğun anda bile önüne çıkan çorap kazanma fırsatını değerlendirmelisin🙃
10 notes · View notes
zilamebekes-blog · 8 years ago
Quote
Vahşi Hz.Hamzayı Şehit ettiğinde Resulullah (S.A.V) onu şehit edenin Vahşi oldugunu öğrenmişti ve çok hiddetlenmişti, Zaman gececekti Vahşi bir vesile ile Müslüman olacaktı, Artık Vahşi Resullah’ın karşısında ama içinde bir korku içinde bir heyecan içinde bir sızı… “Ben geldim ya Resullah Müslümanım artık” diyecekti Resulullah (S.A.V) çok sevinecek çok mahzun olacaktı, o anda yüzünde bir hüzün Vahşiye bakıyordu Amcasını görüyordu sanki o anı, şehitlik anını.. Sonrasında; ”Benim karşıma cıkmasan” diyecektı “seni gördükçe amcam gelıyor aklıma cok üzülüyorum” Emir telakki edecekti Hazretı Vahsi görünmeyecekti. Herkes mescitte, vahşi, sütunlar arkasındadır… Yaklaşamamak Resullaha (S.A.V) metreler mesafesınde olmak ama ona dokunamamak… Belki olsun diyecekti olsun müslüman oldum ya Ona Ümmet oldum ya, bu da büyük nimetti demiştir elbet.. Sonrasında ResulAllah (S.A.V) vefat edecekti… Mescit öksüz, Mescit yetim, Mescit sahipsizdi sanki, Hazreti Vahşi söz vermişti ya yaklaşamıyordu mescide Sanki Resullah (S.A.V) hep oradaydı. Ve bir gündü… Hazreti Vahşi mescid arkasındadır, Yine üzgün, Gözleri yaşlı, Özlüyordu çünkü Dokunamamıştı Resullaha (S.A.V) ya… Ve o dem bir ses yükseliyordu Vahşiii…! Ne bekliyorsun? Mescit seni bekler, Gir artık mescite, Sanki zaman durmustu, Sanki mekan yok olmustu, Vahşi huzurdaydı.. Sonrasında Yalancı bir peygamber cıkıyordu! Vahşi onu öldürecekti belliki bu şeref onu Resullaha (S.A.V) yakın kılacaktı.. Ezgi bu satırlar üzerinden esinlenilerek yazılmıs kim dayanabilir ki 10 metre mesafede Resulullaha (S.A.V) dokunamamaya… Vahşi öyle bir sahabi Onun da imtihanı öyleymİş… Hani ezginin sözlerinde diyor ya: Taş bassın yerime dedi gönlüne.. Emri olur başım gözüm üstüne.. Bakmasın demiş birdaha yüzüme.. Emri olur inansın bu sözüme.. Almasın demiş adımı diline.. Vay ben ölem atsın toprak üstüme..
1 note · View note
sakuraniz-blog · 8 years ago
Photo
Tumblr media
Daha çocukça şikayetleri olan, tükenmiş, deneyimli bir ahmağın ağzından konuşuyor olmak. Bu bayağı kolay anlaşılabilir bir not olmalı. Yıllar boyunca,diyelim ki, cemiyetimizin serbestliği ve benimsemesi ile ilgili ahlak punk rock 101 derslerinden alınan öğütlerin ne kadar doğru olduğunu kanıtlamıştır. Çok uzun yıllardır okuyup yazmakla birlikte dinlemekten, yaratmaktan da olduğu gibi heyecan almadım. Bunlar için kelimelerle anlatılamayacak bir suçluluk duyuyorum.
Mesela sahne arkasındayken ve ışıklar sönüp kalabalığın çılgın tezahüratı karşısında, beni hayran olduğum ve kıskandığım Freddy Mercury’e olduğu gibi etkilemedi. Gerçek şu ki sizi aptal yerine koyamam. Hiçbirinizi. Bu basitçe ne sizin ne de benim için adil değil. Aklıma gelen en kötü suç, insanlara karşı sahtekarlık yapıp %100 eğleniyormuşum gibi görünerek dolap çevirmek. Bazen sahneye çıkmadan önce saati yumruklamak, zamanı durdurmak geçiyor içimden. Kulisteyken, ışıklar söndüğünde duyduğum çığlıklar da etkilemiyor beni. Gücümün yettiğince değer vermek için her şeyi denedim ve deniyorum. Tanrım, inan bana deniyorum, ama bu yeterli olmuyor. Benim ve bizim birçok insanı etkilediğimiz ve eğlendirdiğimiz gerçeğine saygı duyuyorum. Elden kaybolduktan sonra kıymet veren biri, o narsistlerden biri olur. Ben çok hassasım. Bir zamanlar bir çocukken sahip olduğum hevesi yeniden kazanmak için biraz uyuşmaya ihtiyacım var. Son üç turumuzda şahsen tanıdıklarıma ve müziğimizin hayranı olan tüm insanlara daha çok değer verdim, ama hâlâ herkes için beslediğim asabiyet, suçluluk ve anlayışı aşamadım.
Hepinizin içinde iyilik var ve sanırım insanları çok fazla seviyorum. Öyle çok ki, bu beni mutsuz hissettiriyor. Üzgün, küçük, hassas, değer vermeyen balık burcu. İsa oğlum! Neden tadını çıkarmıyorsunuz? Bilmiyorum!İhtiras ve anlayış yemini eden cazibeli bir karım var ve bana eski halimi çok fazla hatırlatan bir kızım. Sevgi ve neşe dolu, her gördüğü insanı öpüyor çünkü herkes çok iyidir ve ona kimse zarar vermez! Frances’ in üzgün, kendine zarar veren, ölü bir rock’çı olduğumu düşünecek olmasına dayanamıyorum. İyi yapıyorum, çok iyi. Ve minnettarım, ama yedi yaşından beri insanlara karşı genel bir nefret duydum… Sırf insanlara iyi geçinmek ve anlayış sahibi olmak çok kolay görünüyor diye. Anlayış! Sanırım sadece insanları çok sevdiğim ve onlara çok üzüldüğüm için. Geçen yıllar boyunca mektuplarınız ve ilginiz için alevler içindeki mide ağrısı cehenneminden hepinize teşekkür ediyorum.
Ben çok kararsızım, ümitsizim! Artık eski tutkum yok, ve şunu hatırla, sönüp gitmektense yanmak daha iyidir.
Barış, sevgi ve hoşgörü dileğiyle,Frances ve Courtney sunaginizda olacagim.lutfen devam et Courtney.Frances icin hayati cok daha mutlu olacak bensiz…Sizi seviyorum, sizi seviyorum!
1 note · View note