#gerdanlık
Explore tagged Tumblr posts
Text
“ Işıltını Kaybetme “
・・・・・・・・・・
📍 Kapalı Çarşı / BURSA
📲 Sipariş için WhatsApp:0501 0 375 375
👉🏻 www.derelimucevherat.com
・・・・・・・・・・
#derelimucevherat#bursakapalicarsi#bursabedesten#kapalicarsi#bedesten#bursa#dereli#mücevher#gold#diamond#kuyumcu#mücevherat#Turkey#wedding#altın#takı#kolye#bilezik#yüzük#gerdanlık#küpe#çeyrek
1 note
·
View note
Photo
✨El emeği göz nuru kişniş tasarım ve top sallantılı 925 ayar gümüş telkari gerdanlık kolye 🏷️Kargo ücretsizdir. Kapıda ödeme olarak satın alabilirsiniz. 📱WhatsApp:0534 888 88 97 🌐www.kilicgumus.com #gerdanlık #kişniş #telkari #midyatgümüş #kılıçgümüş #keşfet #takı https://www.instagram.com/p/CoHjeM8oE8Z/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
Text
.
Menfaat görünce Leyla'yı satarlar
Onlar "dâvâ" derler, dâvâyı satarlar Toprak tükenirse havayı satarlar Mecnun hâllerine bakıp aldanmayın Menfaat görünce Leyla'yı satarlar
Abdurrahim Karakoç
Gerdanlık 2, s.150
73 notes
·
View notes
Text
Dünya neden karanlık diye sorma, Çocuk! Çünkü bütün yıldızları çalmışlar. Şirinler köyünün uykucu şirinleri, uyurken yataklarında, bizi hep başkasının mutluluğuyla avutmuşlar. Sistemlerinin yaşaması için gerekli kanı, senin hayat damarlarında bulmuşlar...
Beni iyi dinlemelisin, Çocuk! Zira bu senin hikayen, ve senin hikayen bizim kavgamızın pusulası olacaktı. Bu coğrafyanın yağmurları gözlerden akar. Boynuna urgan, gerdanlık diye geçirilir. Sahi neydi tüm bu karmaşık sözlerin izahı? Sahte tanrılar ülkesinde mabetlerde tapınmanın neydi günahı? Efendiler ganimet paylaşmakla meşgulken acıları bölüşmek kölelere kalacaktı.
Sen gülümsemene bak Çocuk! Şimdi, hemen gülmelisin. Gün gelecek çocukluğundaki masumiyetini özleyeceksin. Unutma! Katiliyle konuşurken onu tanımıyormuş gibi davrananlar bizim hayallerimizi çalanlardır.
Bir düş kur Çocuk!..
35 notes
·
View notes
Text
ve elbet gözlerim sularımdan çekilince ürkek bir ceylanla anlaşırım. yüzünün çok yakını olan bir limana, dilinin ve ağzının verdiği baş dönmesine, bahçeni tutan tavşanlara sığınırım. kanımdan geçilmiyor moraran ağzım, kovalanıyorum. ikinci zaman karanlığı, iç çarşılar. ey şafak, bir askerle anlaş. çünkü namluya sürüldün. işte burada bir ordu, yürüyen karnımda. izim sürülüyor, köpeklerin sürünerek yaklaştığı anlaşılıyor. hatırlarımıza dokunulmamış fakat el konmuş aşkı yaşatırken kuğuların geleceğimizin serin suları ve göllerine. ey kadın, kokla beni. hayatım, yasaksınız. gelinmiyor akşam zaman kaplanı. kaçmıştım, yeni bir ırmak şeklinde, hayvanların ilkbahar sıcakları bölümünde kıvrılıp yeniden yakalanıyorum. cam kesiyor göğüslerimi, boynuma zümrüt bir gerdanlık atmışım. hem şarklıyım ben, gövdem yara dolu. sevdiğim, kolla beni. anlıyorum fakat artık dayanılmaz sarmaşıklara öpüşüyorlar. harbin bittiğini söyle, ayrılsınlar. çünkü gece zamanın katranıdır. gelip geçecek gibi değil omurgamdaki didişme. çantamda sevişme askerleri, harbin bittiğini söyle. önce beni boğacaklar, özgür ve sevecen olmak için. bir bıraksam yakut bir kuşun içinde duran ellerimi. sevdiğim, önce kemir bu tel örgüleri gövdemden. geç derimin altındaki tehlikeleri. yürek kızgın bir kuma devrilmeden yokla beni. anlıyorum, kaçmaya zaman yok. şafak birden doğrulacak.
23 notes
·
View notes
Text
Gündüzü seyranlık, gecesi gerdanlık...”
Medeniyetler beşiği, kadim şehrimiz Mardin'deyizdiye paylaşım yapan,
Numan Kurtulmuş'un kullandığı
TC-CBK kuyruk numaralı Golfstream 550 tipi uçağın saati 12 bin Dolar. Ailecek Mardin ziyareti gidiş-dönüş havalimanı masrafları 30-40 bin dolar. (siz ıstakoz konuşun)
Uçağı TSK'ya aldırıp sonra sivil tescille kendileri kullanmaya başladı. Mehmetçikler de dağ başında -20 derecede çadırda donsunlar/vurulsunlar.
Eskiden Başbakan/Cumhurbaşkanı hariç bakanlar vs hepsi tarifeli uçak kullanırdı. Şimdi bakan yardımcıları bile özel uçuyor. Burnunuzdan gelinceye kadar yemeye devamedin
____////VERGİ ÖDEYEN BİRİ OLARAK HAKKIM ZEHİR...OLSUN
25 notes
·
View notes
Text
Gündüzü seyranlık,gecesi gerdanlık kadim şehir MARDİN..
21 notes
·
View notes
Text
ESMER / ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN
Şarkıdan çıkıp geldi bir esmer ansızın
Koyu renk gözleri çıldırasıyla hüzünlü
Bir esmer geldi pencerelerden kapılardan
Bir esmer geldi kokularla, baygın
Dökülmüş bir kadeh gibi
Kopmuş bir gerdanlık gibi
Bir esmer geldi
Darmadağın
Bir esmer geldi diyorum size
Tüy tüy
Işıl ışıl
Kapkara saçları alnına düşmüş
Öylesine öpülesi dudakları
Öylesine alımlı
Öylesine aşka çağıran
Şarkılardan masallardan romanlardan
Beste beste
Satır satır
Bir esmer geldi duman duman
(...)
6 notes
·
View notes
Text
"kıvrılıp yeniden yakalanıyorum, cam kesiyor göğüslerimi, boynuma zümrüt bir gerdanlık atmışım."
29 notes
·
View notes
Text
DUYASIN DİYE BENİ / PABLO NERUDA
Duyasın diye beni incelir sözlerim arasıra
Kumsallarda martıların izleri gibi.
Gerdanlık, esrik çıngırak
Üzümler gibi tatlı ellerin için.
Ve uzakta görürüm sözlerimi, bakarım.
Benim değil senin onlar.
Tırmanırlar eski acıma sarmaşıklar gibi.
Tırmanırlar öyle nemli duvarlara.
Bu kanlı oyunun sensin sahibi.
İşte kaçışıyorlar karanlık inimden.
Sen hepsiyle dolusun, seninle dolu hepsi.
Senden önce sardılar yerleştiğin ıssızlığı
Ve benim hüznüme alıştılar sana değil.
Desinler isterim şimdi sana demek istediğimi
Duyasın diye onları beni duyduğun gibi.
Bir bunaltı rüzgarı sürüklüyor sözlerimi.
Düş kasırgaları deviriyor ikide bir.
Başka sesler duyuyorsun acılı sesimde.
Eski ağızlardan ağıt, eski işkencelerden kan.
Sev beni dost. Bırakma beni. İzle beni.
İzle beni dost, şu bunaltı dalgasında.
Ama aşkının rengine bürünüyor sözlerim.
Sen sarıyorsun işte, sen dolduruyorsun hepsini.
Bir sonsuz gerdanlık yapıyorum onlardan
Üzümler gibi tatlı, beyaz ellerin için.
(Türkçesi: Sait Maden)
14 notes
·
View notes
Text
YÜREĞİMİN B/AŞK KENTİ-İSTANBUL
İstanbul; yüreğimde közlediğim şehirsin,
O maviyle, yeşilin beni sarsın İstanbul…
İstanbul; bir içim su, özlediğim nehirsin;
.......... Düştü yola yüreğim sana varsın İstanbul,
.......... O maviyle yeşilin, beni sarsın İstanbul.
İstanbul; “Yedi tepe”, yedi veren gül gibi,
İstanbul; Rabbimizden bizlere ödül gibi,
İstanbul seninleyim; bakma bana el gibi;
.......... Hayâlini kurduğum, cana hâr`sın İstanbul,
.......... Rüyasına durduğum, bana yâr`sın İstanbul.
Hoş gerdanlık köprüler boğazında duruyor,
Senin için kim bilir, kimler hayâl kuruyor
İstanbul!.. Ah İstanbul, beni candan vuruyor;
.......... Ölümüm dosttan olsun, varsın, vursun İstanbul,
.......... Ben yolunda öleyim, hayat dursun İstanbul.
“O ne güzel askerdir, o ne güzel kumandan,
Elbet `Konstantiniyye`, fetih olacak!…” bundan,
Bu kutlu söz üzere burada, “Eyüp Sultan”;
.......... Sen sönmeyen bir ışık, ruha nur`sun İstanbul,
.......... Feth olmayı bekleyen kutlu sur’sun İstanbul.
Başlamış "Feth-i mübin"; yer yerinden sökülmüş
Çalmış mehter marşları, yağlı toplar dökülmüş
Müjdeye kavuşulmuş, zor bilekler bükülmüş;
.......... Mutlu güne eriştin, namus, âr’sın İstanbul,
.......... Asırlarca bekledin; "Fatih” sarsın İstanbul.
”Üçler, Yediler, Kırklar!..” İzin verdi Yaradan,
Gemiler dağlar aşıp yollar buldu karadan,
Surda gedik açıldı, geçti ecdat oradan;
.......... Tuksak idin ezelden, artık hürsün İstanbul,
.......... Hiç bitmesin bu rüya, daim sürsün İstanbul.
Yeniçeri hücumda; veriyor kanlı zahmet,
“Fatih” dua ediyor; “ Yetiş ya fâkih Ahmet!..”
“Akşemsettin” secdede, yağıyor o an rahmet;
.......... Çalsın zafer marşları, mehter vursun İstanbul;
.......... Geliyor genç Padişah, düğün kursun İstanbul.
Baktım ki; “Ulubatlı’m”, surlara sancak asar,
Baktım Şanlı “Fatih’im”, tarihe mühür basar,
Baktım, mağlup düşenler, hâlâdır zehir kusar;
.......... Ecdâda şeref, nâmus, sadık yâr`sın İstanbul,
.......... Hayal değil gerçeksin, çünkü varsın İstanbul.
Ayasofya mâbedim, seni kalpte gizledim,
Başkasına yâr idin, yüreğime sözledim,
Tekrar aç mâbedini yüz sürmeyi özledim;
.......... Bu işin hesabını, ecdât sorsun İstanbul,
.......... Sen yürekte bir ateş, yanan kor’sun İstanbul.
Bir ayağın Avrupa, diğeriyse Asya’da,
Bir kolun Afrika’da, diğeri Kafkasya’da,
Yok dünyada bir eşin, Amerika, Rusya’da;
.......... Sinan gelsin yeniden, taş, taş örsün İstanbul,
.......... Dünyanın gözü nurdan şehir görsün İstanbul.
Nice Âlim, Evliyâ; sır olmuşlar gövdende,
Nice gönül sultanı, kor olmuşlar gül tende,
Vurgunum asıl bundan, bu ateş sönmez bende,
.......... Güneşim sende batmış, sen ne dersin İstanbul?
.......... Işığa hasret ruhum, sende ersin İstanbul.
Ey İstanbul; bilirim, altından kumun taşın,
Nice çağlar eskittin, bilmem ki kaçtır yaşın,
"Yüreğimin Aşk Kenti!.. " Öne düşmesin başın;
.......... Mahmudum, yüreğini sana versin İstanbul,
.......... Tükenmeyen hasretim, sona ersin İstanbul!..
İstanbul, yüreğimde közlediğim şehirsin,
O maviyle yeşilin, beni sarsın İstanbul ,
İstanbul bir içim su, özlediğim nehirsin!..
Kadir Çetin
3 notes
·
View notes
Text
Urganmış boynumda taşıdığın gerdanlık - 3
2 notes
·
View notes