Tumgik
#enver paşa
aybarskagan · 9 months
Text
Azerbaycan,ermenistan’dan temizlediği Hankendi’nin bir caddesinin adını "Enver Paşa caddesi" olarak değiştirdi.🇦🇿🇹🇷
Tumblr media Tumblr media
18 notes · View notes
illegalhayatlar · 2 years
Text
Turan Orduları Başkomutanı İsmail #EnverPaşa'ya, vefatının 100. yıl dönümünde saygı ile...
Tumblr media
34 notes · View notes
kafamkarmakarisikk · 11 months
Text
Tumblr media
only love can hurt like this
4 notes · View notes
genceli94 · 1 year
Text
Colored by Bahaddin Aslanov
Tumblr media
4 notes · View notes
kingoftheyears · 3 months
Text
Son ittihatçı
1 note · View note
turkishpashaenjoyer · 5 months
Text
Tumblr media Tumblr media
ONE OF THE BEST BROMANCE IN THE TURKISH HISTORY
0 notes
paraspandaras · 7 months
Text
Tumblr media
(Şevket Süreyya Aydemir - Enver Paşa)
II. Abdülhamid gerçeği …
0 notes
tarihtenyazilar1 · 8 months
Text
Enver Paşa'nın Yarım Kalan Harf Reformu
Enver Paşa, Birinci Dünya Savaşı’nın devam ettiği bir sırada askerî yazışmaları kolaylaştırmak amacıyla yeni bir yazı sistemi geliştirdi. Bu yeni yazı sistemine “Hatt-ı Enverî” adı verildi ve 1 Mayıs 1913’te resmi bir emirname ile kullanılmaya başlandı. “Hatt-ı Enverî,” bütün harflerin ayrı yazıldığı ve her sesin temsil edildiği bir yazı sistemini içeriyordu.(1) Enver Paşa’nın tasarladığı yazı…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
nesrin-c · 2 months
Text
#TuranEmeksiz
11 Kasım 1940 - 28 Nisan 1960
"Özgürlük kavgasında Beyazıt Meydanı'na, düşen ilk devrim şehidimiz. Yaşamı önünde saygıyla eğiliyorum..."
~~~~~~~
Bir yürüyüş eylediler sabahtan
Ilgıt ılgıt kan gider loy loy!
Dayan dizlerim dayan!'
Ağla gözlerim ağla!
Namlu puşt olmuş, at ayağı puşt.
Yine düşman elindeydi vatan.
Bir oğul çıktı Malatya'dan
Anası Yılmaz çağırırdı.
Haram süt emmemişti anadan.
Ve Beyazıt derler büyük bir alan.
Düşman sarmıştı sağı solu
Düşman çok, cephane yoktu.
Yetişmemişti daha Cemal Paşa kolu
Amandı el aman !
Tank paletleriydi alanda dönen
Kusan namlularda, kalleş ölümcül
Ve vuran ve kıran ve haykıran
Malatyalı şöyle baktı bir
Ana baba günüydü herhal
Her yönde toz duman !
Vay anam vay !
Bu belalı başınan
Kime ne diyem
Kime ne diyem
Nerelere gidem
Ya derdime derman
Ya katlime ferman !
Başı daralınca Yılmaz'ın
Baktı atacak taşı yoktu
Baktı eli durmuş, ayağı durmuştu
Vurulmuştu
Çıkardı yüreğini kan içinde
Çarptı kötünün kafasına
Hay bu nasıl devran?
28
Nisandı
Yavri
Hey !
Ham
Meyveyi
Kopardılar
Dalından.
**Enver Gökçe**
Tumblr media Tumblr media
84 notes · View notes
yasamsallik · 1 year
Text
Ali Şamil.
1 metre 10 santimdi.
Enver paşaya hediye edilmişti.
Köle gibi.
Zoraki “soytarı” yaptılar onu…
Garip garip kıyafetler giydirdiler.
Kadınları çocukları falan güldürdü.
Birinci dünya savaşında çarşı karışınca, Enver paşa apar topar İstanbul’dan ayrıldı, biraz da onları eğlendirsin diye Vahdettin’in kızı Ulviye Sultan’ın sarayına verdi Ali Şamil’i… Sultan’ın eşi İsmail Hakkı bey mert adamdı, tavla arkadaşı yaptı bu küçük insanı, ezdirmedi, alay ettirmedi, kolladı. Gel zaman git zaman… Milli mücadele başladı. Yurtseverler Anadolu’ya akıyordu. Padişah’ın damadı İsmail Hakkı bey de, onlardan biriydi. Eşinden bile gizlemek zorunda olduğu niyetini Ali Şamil’e çıtlatmıştı, güya vedalaşmak için… Pişman oldu. Çünkü, kocaman yürekli küçük insan, alenen tehdit etmişti, ya beni de götürürsün, ya da niyetini Sultan’a anlatır, senin gidişini de engellerim! Kuş tüyü yataklarını, bir kuş sütü eksik mutfaklarını geride bırakıp, sahte kimlikler, köylü kıyafetleriyle maceraya atıldılar, işgal kontrollerini aşıp, Adapazarı üzerinden Ankara’ya ulaştılar. Haberi vardı Mustafa Kemal’in… Çağırdı. Gittiler. Hayatımın en unutulmaz akşamıydı dediği akşamı yaşadı Ali Şamil… Mustafa Kemal’le kadeh tokuşturdu. Sonra, üç sene, İsmail Hakkı bey nereye, Ali Şamil oraya, kah su taşıma, kah telgraf, kah boyu kadar tüfek, elinden ne geliyorsa ama, hep cephede… Kelle koltukta yaşadı, İzmir’e girenlerin hemen arkasındaydı. O göğsünde sallanan, İstiklal Madalyası.
Nedir dersen…
Günümüzün gönüllü
soytarıları kavrayamaz.
Bu ruhtur, 19 Mayıs.
Ve, Osmanlı’da “gülünen” Ali Şamil, Cumhuriyet’te “Güler” soyadını aldı. 9 Eylül’de girdiği İzmir’den ayrılmak istemedi, Basmane garında memur yaptılar onu, neticede vade doldu, rahmetli oldu, Kokluca’da yatıyor
Tumblr media
40 notes · View notes
cicekliajanda · 23 days
Text
Tumblr media Tumblr media
İki gündür sadece tarih ve matematik çalışıyorum. Matematik çalışırken arkada İttihad ve Terakki müzikleri çalıyor ve bu müzikler beni acayip gaza getiriyor. Ayrıca sürekli Enver Paşa ile ilgili bir şeyler okumak bir şeyler dinlemek istiyorum. Enver Paşaya olan bu ilgim nerden ben de bilmiyorum.
Bu sabahladığım gün uyku düzenimi bozmuş bulundum ve uyku düzenimin bozulması benim açımdan hiç iyi olmadı. Uyku düzenimle beraber ruh halim de bozuluyor garip bir şekilde. Yani geç kalktığım için mutsuz hissediyorum yoksa genel olarak mutsuz hissettiğim için canım sıkılıyor bir fikrim yok. Erkenden kalktığım günler bütün saadetler mümkünmüş gibi hissediyorum. O yüzden şimdi birazdan son testlerimi de çözüp koşa koşa yatağa gireceğim. Ancak uyuyabilirim. Yarın erkenden güneşli güzel bir sabaha uyanıp güzel güzel ders çalışacağız. İnşallah yani.
4 notes · View notes
aybarskagan · 2 months
Text
Anadolu'da yeniden alevlenen Türklük ateşiyle, Türk olmanın bilinci ve kudretiyle, bu toprakların kime ait olduğunu bir yumruk gibi düşmanın suratına indirerek hatırlatan Cemal,Talat ve Enver Paşalarımızın aziz hatıralarına saygı ile…Ruhları şad olsun.🇹🇷
Tumblr media
5 notes · View notes
bakburasi · 1 year
Text
imdat her şeye dağa taşa uçan kuşa kalkan kaşa enver paşa herkese her şeye imdat
10 notes · View notes
Note
Enver Paşayı seven Atatürkü nasıl sever ? Enver Paşanın ayağını kaydıran kili Atatürk zaten
Enver Paşa hayalperest ve tenkitçi olmadığı için Atatürk tarafından ayağı kaydırılmıştır. İkisi de Türk milletine hizmet etmiş çok değerli atalarımızdır. Fatih Sultan Mehmet’te bizim, Enver’de bizim, Atatürk’te bizim.
6 notes · View notes
meselayaniiii1 · 6 months
Text
Enver Paşa ile girdik bu yıla da
3 notes · View notes
turkishpashaenjoyer · 5 months
Text
Enver, propping his feet on the table: So, I heard you like bad boys.
Naciye: What? No!
Enver, immediately taking his feet off the table: Oh, thank god. That felt terrible.
1 note · View note