#demir ışık
Explore tagged Tumblr posts
sadecelere · 8 months ago
Text
Düştün değil mi?
Düştün, düştün.
29 notes · View notes
kayrisimdeseneyeniden · 1 month ago
Text
Geçen yıl bu zamanlar sen koşardın peşimden her dk yanımdaydın hep konuşurduk ama ne yazık ki ben farkında değildim hiçbir şeyin.
Nasıl oldu bilmiyorum ama her şey o kadar farklı ki seni umursamayan o kız şuan en ufak bakışına ve bir cümlene bile mutlu olabiliyor.
Biz hiçbir şey yaşamadık ve insanlar bir şey yaşamadınız nasıl unutamıyorsun unutacak bir şey yok ki diyorlar; aksine daha hiçbir şey yaşamadık, sarılmadık doğru düzgün, anılar biriktirmedik, ben sana hiçbir şey almadım, kurabiye yapmadım sana, birbirimize şarkılar armağan etmedik -ben sana özel playlist yaptım ama ve sadece seni aklıma getiren şarkılar var-
Belki de bu yüzden unutamıyorum, içimde ukde kalan şeyler olduğu için.
Emin ol bazı şeyler yaşanmış olsaydı ve bitmiş olsaydı daha az acıtırdı.
Seni asla suçlamıyorum çünkü seni ne kadar çok sevdiğimi bilseydin bu şekilde olmazdı bunu biliyorum.
Bir zamanlar peşinde koşan, etrafında pervane olan kişiyi kendi hatalarından dolayı uzaktan izlemek o kadar koyuyor ki insana...
Benim hala umudum var, bir şekilde en güzeli olacak.
Belki olacağındandır belki de ben kendimi bu şekilde avutuyorumdur kim bilir?
8 notes · View notes
hayatinicindenbirokur · 1 year ago
Text
Kalbimizde Emareler
Sokaklarımızda Nöbetçiler
Ruhumuzda Lekeler var
6 notes · View notes
exoticmavi · 2 years ago
Text
Oyyss çok iyi
İzmir Ege'ye
Zeynep Onur'a
Nazlı Bora'ya
Ceren Gökhan'a
Aşkın Ateş'e
Bahar Pusat'a
Helin Yankı'ya
Işık Koza'ya
Lâl Bartu'ya
Burak Mert'e
Mutlu Osman amca'ya
Sedef Alaz'a
Defne Asır'a
Bestegül Oğuz'a
Gökçe Alper'e
Biz kitaplara aidiz....
779 notes · View notes
yasamsallik · 8 months ago
Text
♥♥♥♥
Göklerde Kartal Gibiydim
Söz:Sabahattin ALİ
1 - Göklerde kartal gibiydim.
Kanatlarımdan vuruldum;
Mor çiçekli dal gibiydim,
Bahar vaktinde kırıldım.
Yar olmadı bana devir,
Her günüm bir başka zehir;
Hapishanelerde demir
Parmaklıklara sarıldım.
Coşkundum pınarlar gibi,
Sarhoştum rüzgarlar gibi;
İhtiyar çınarlar gibi
Bir gün içinde devrildim.
Ekmeğim bahtımdan katı,
Bahtım düşmanımdan kötü;
Böyle kepaze hayatı
Sürüklemekten yoruldum.
Kimseye soramadığım,
Doyunca saramadığım,
Görmesem duramadığım
Nazlı yarimden ayrıldım.
2 - Ey gönül, kuşa benzerdin,
Kafesler sana dar gelir;
Bir yerde durmaz gezerdin,
Hapislik sana zor gelir.
Ey gönül, acaip huyun,
Boğazından geçmez tayın,
Acır testindeki suyun;
Aklına nazlı yar gelir.
Gözlerin uzağa bakar,
Kimden ne beklediğin var?
Yar semtinden gelen rüzgar
'Seni unuttu! ' der gelir.
Bakmazsa senin yüzüne
Çok görme elin kızına;
Dışarda serbest gezene
Hapiste yatan hor gelir.
Ayağında gezen itler,
Başının üstünden atlar;
Hapise düşen yiğitler
Yari dışarda kor gelir.
3 - Burda çiçekler açmıyor,
Kuşlar süzülüp uçmuyor,
Yıldızlar ışık saçmıyor,
Geçmiyor günler, geçmiyor.
Avluda olta vururum;
Kah düşünür, otururum,
Türlü hayaller görürüm;
Geçmiyor günler, geçmiyor.
Gönülde eski sevdalar,
Gözümde dereler, bağlar,
Aynada hayalim ağlar,
Geçmiyor günler, geçmiyor.
Dışarda mevsim baharmış,
Gezip dolaşanlar varmış,
Günler su gibi akarmış...
Geçmiyor günler, geçmiyor.
Yanımda yatan yabancı,
Her sözü zehir gibi acı,
Bütün dertlerin en gücü;
Geçmiyor günler, geçmiyor.
Sabahattin Ali
32 notes · View notes
siirseversin34 · 8 months ago
Text
Tumblr media
Bakmak ve görmek, görebildiğin ölçüyle sınırlı. Görünen bir serapsa, yapılabilecek çok şey kalmıyor. Bir ışık sızıyorsa eşikten, içeriye girme çabaları o denli kolay… Şimdi söylemeli,Suskun bir denizin dövme çabalarını kıyılarına…
Oysa dün gece gelgitler süpürmüştü çakıl taşlarını da… Susun, kim söndürdü ışıkları, nefesime ayaz vuran bir boşluğun sancısı düğümleniyor boğazıma… Henüz kırlangıçlar göç etmemişti, bu acele niye… Duvarda adım yazılı, adım beni taşımıyor. Tırmandım, kırıldı basamaklar.. Çizilen rotalar, şimdi şeytan üçgenlerine yönlendiriyor adımları… Giden gitmeyi koymuşsa aklına, dur diyebilmenin anlamsızlığı hangi lügat da yerini bulabilirdi… Mühim olan gidenin ardında bırakmak yaşlı mendilleri… Şimdi ne söylesem dolu dolu, ama sığınılan boşlukta eriyip gidiyor zamanla birlikte… Düşme saatlerimi kuran ilahi güç, beni toprağından ayırtmalısın –ki zehirli tohumlarım ulaşmasın gün yüzüne… Düşünki, sabah seherinde yıkanır rüyalar…
Bir gemi demir alır limanından
Düşer ak sayfalara…Çözdüm dilimi, güneş birazdan çıkar bir köşeden…
Şimdi sus zamanı, beklemeli…Gördüm, ben bir lâl…
19 notes · View notes
bordodereliokur8237 · 10 months ago
Text
Sanırım evet
güzel insanlar hep mi kitaplarda olur?
77 notes · View notes
real-death · 13 days ago
Text
Kendime not.
“Kanatların yanıyorsa ateşi ışık et yoluna. Unutma, imkansız olan her şey imkan dahilindedir. Umutsuzluğa düştüğünde sana aylar sonra umudu ve inancı hatırlatan Tugay Demir Çeviker’i hatırla. Özgürlüğümüze.”
2 notes · View notes
savasbitti · 4 months ago
Text
gelin gül ile başlayalım atalara uyarak baharı koklayarak girelim kelimeler ülkesine bir anda yükselen bir bülbül sesi -erken erken karlar ortasında güneş donmuş ışık saçan bir yumurta- bana geri getirir eski günleri ...paslanmış demir bir kapı açılır küf tutmuş kilitler gıcırdarken ta karanlıklar içinde birden bir türkü gibi yükselirsin sen fısıldarım sana yıllarca içimde biriken söyleyemediğim ateşten kelimeleri şuuraltım patlamış bir bomba gibi saçar ortalığa zamanın ağaran saçın toz toprağını bana ne paris'ten newyork'tan londra'dan moskova'dan pekin'den senin yanında bütün bu türedi uygarlıklar umurumda mı sen bir uygarlık oldun bir ömür boyu geceme gündüzüme gözlerin lâle devri'nden bir pencere ellerin bakî'den nefî'den şeyh gâlib'den kucağıma dökülen altın leylak
5 notes · View notes
sadecelere · 9 months ago
Text
"Anne,"
"Çok acıyor, sen zorunluydun, o kendi isteğiyle gitti..."
~BL
"Anne kimseye soramıyorum, sana soracağım çünkü çok yalnızım"
"Sarılsam geçer mi?"
"Geçsin, çok acıyor..."
~SN
25 notes · View notes
kayrisimdeseneyeniden · 5 months ago
Text
Senden bunu beklemezdim işte, bana bunu yapmazdın.
Biliyor musun sana veda etmek artık eskisi kadar zor gelmiyor bana.
Nasıl biri olduğunu gördüm,
Sana karşı hissizleşiyorum.
Normalde böyle bir şey yazmaya kalksam gözlerim yaşla dolardı ama hayır, buz gibiyim şuan.
Hiç olmadığım kadar iyi ve güçlü hissediyorum kendimi.
Aslında sen kafamda kurduğum gibi biri değilmişsin.
Ben seni çok büyütmüşüm kafamda.
İlişki konularında nasıl bir insansın bilemem, sevgiline karşı nasılsındır bilemem, en çok yaşamak istediğim şeydi ve sen bunu bana yaşatmadın.
Ama bir dost olarak çok iyi olduğunu ve sana minnettar olduğumu söylemezsem bu yazı eksik kalır.
Sana veda etmeyeceğimi düşünürdüm her zaman, veda etmek aklımın ucundan dahi geçmezdi ama sen bunu istiyorsun ve benim çabalarım nafile artık. Ne yaparsam yapayım beni sevmeyeceksin.
Şu an tatildeyiz ama aynı okuldayız ve okul açılınca ne olur bilmiyorum.
Evet senden vazgeçtim ama sonradan bana aşık olur da gelirsen naparım bilmiyorum.
Tabii sadece aşık olman yetmez, her şeyi tek tek açıklayacaksın bana.
Ben gerçekten pişman olduğunu gözlerimle göreceğim, yalvaracaksın bana.
İşte o zaman naparım bilmiyorum çünkü ben seni çok sevmiştim.
Kesinlikle bunları haketmedim ve bana olan tavrını gördükten sonra artık kendime saygımdan gitmek zorundayım.
Seni ne kadar sevdiğimi bilmiyordun muhtemelen ya da bilmene rağmen görmezden geldin.
Senin uğruna ölürdüm ama haketiyorsun sanırım.
Keşke değişmeseydin, keşke bunları sana da söyleyebilseydim ama hislerim bunları bir şekilde okuyacağın yönünde.
Bu yazıyı burada sonlandırıyorum ve bu sefer seni seviyorum diyemeyeceğim.
Ben vazgeçiyorum,
Hoşçakal.
4 notes · View notes
hisboslugu · 1 year ago
Text
çamurlu pencere kendi kendini yıkıyor. çiçekler kendi kendine çürüyor, demir balkonda. içerden yetişemiyorum dışarı. yukarıdaki külüyle sardunyaları yakıyor yaz kış. yetişemiyorum hiç yukarı, yukarıda ki hep hızlı. sardunyaları yakıyor yaz kış. yetişemiyorum, alnımı tokatlıyorum hızlı hızlı. uzay boşluğundan daha geniş alnım benim. yıldız çaktığı falan da yok. kayan sadece göğüs kafesinde dikişsiz bir nefes. peki ayaktaki fotoğrafların boyu mu kısalıyor, sesi mi az duyuluyor mesafe yaklaşırken? alıştığın sesleri kısalırken meşgule alma. kısa kesme. bir kez olsun, çok özledim de. yanaklarım yere sarkarken kısalan bir omza nerden sarılacağım? onu da desene. bir bok bilmiyorsun. hep akıl veriyorsun hızlı hızlı. bence aya hiç çıkılmadı. ışık hızında hiçbir ses ulaşmadı yukarı. bir balkon bir de alnım var, karadeliklerse demir balkondan sarkıyor. balkona çıkmadıkça aya hep küllerin düşüyor. bu sabah sırf bu yüzden inat ettim, uyumadım. yoldan çaldığım sardunyayı yoğurt kabına bıraktım. çamurlu pencereden uzanıp ona yer açtım. aşağı doğru uzattı hemen yüzünü. can suyu verdim, suyun yarısı aşağı aktı hemen. sonra balkona sırtımı döndüm, yine. yine duvarı seyrediyorum. kısalan bir omza nerden sarılacağımı hâlâ bilmiyorum. biliyor musun? hiç yetişemiyorum yukarı... hiç rüya... kabul. bir tek alnımı tokatlıyorum hızlı hızlı. bir tek fotoğrafsız duvarı seyrediyorum. ben onu çok seviyorum. sende bir tek külünü tut şimdi. sonra siktir git. böyle sevme kimseyi.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
16 notes · View notes
rorinina · 6 months ago
Text
çatlaklarından ışık sızdıran balçıklı kristal kase. kınında kızıl demir kılıcıyla bir yiğit.
ağaçların meryemi beni de sarmala. meyvelerin balı benim de genzime ak.
perde dağlar içinde kayboldum, atam nerededir? törem nerededir? al dudağına, billur gözüne kayboldum, aşkın nerededir?
ey yuhanna, ışıklı parmakların tekrar ne zaman vaftizleyecek bedenimi?
kaçaklık ve göçeklik, ve çocuksu arzuların damağında bıraktığı sası tat. gelecek yargılanma zamanı ve bekliyor olacağım silmek için göklere kaldıramadığın gözlerinden süzülen yaşları.
*seni çok seviyorum ve artık senden nefret de etmiyorum, canımı hala neden ve nasıl bu kadar acıtabildiğini bilmiyorum ama.. jaja işte öyle vaftizci yuhanna. gördüğüm halini keşke sana da gösterebilsem. biliyorum geleceksin buraya, lütfen kendine yakışmayan şeylerle oyalanma. ben senin düşmanın değilim. ve biz şüphesiz birbirimizinizdir.
5 notes · View notes
oguzatayinruhu · 10 months ago
Text
Tumblr media
Ocak24
Kronik hatalar zincirinin kırılması için çabalamak istediğim bir yılın ilk ayını bitirdim.
Hiç fena bir ay olmadı. Üçler basamağında bir adım daha yukarı çıkarken, yirmili yaşımın ortasında kurduğum krallıkta darbe oldu geçen yılın son düzlüğünde. Unuttuğum çöküş en savunmasız yerimden vurunca, canım bir hayli dağılmıştı.
Yıkılan bildimsandığım düzende, yabancı bir kaç enkazı da kaldırma fırsatı bulmuşken, yeniden tutkularımı, geleceğimi ve düzensizliği inşa etmeye çalışacağım.
Tumblr media
Bilinçli kişisel tarihimin ilk günlerinden beri sıkılmadan sürdürdüğüm yegane zevk, kitap almak. Bu hem mekana sığmayan raflar hem öncelikleri insan tatminine göre ayarlamak yüzünden sekteye uğramıştı. Hoş son 10 yılda o kadar çok taşındım, o kadar mekana ayrıldım ki kitapları tek bir eve bile 23ün sonunda kavuşturabildim.
Neyse. Bu yılın son aylarında orduya katılan son kitaplarla birlikte hem biriktirme hem de okuma tutkum geri döndüm. Elime geçen en ufak bir ben saatini okumaya ayırdım, nicelik olarak güzel bir sayı yakaladım ama esas olarak nitelik olarak mental sağlığa iyi gelecek satırlarla yattım kalktım. Okuma serüvenimin tıkanan hızını bu ay kırdım.
Hiç bir zorunluluk ve emir bende huzurlu bir eyleme dönüşmüyor. Hem ötekiler hem de kendim bir şeyi yap, şu kadar yap, şöyle yap şeklinde emirlerle bana gelince benim bahane bulma, erteleme hızım ışık hızına çıkıyor. Bunu kırmak için k��çük adımlarla bu tutkuyu büyüttüm. Hem okuma sürekliliği için güzel bir okuma buddy edindiğim için bu süreçte motivasyon kaybı yaşanmadı.
Memlekete gidip hızlı geçen bir kaç günde biraz sekteye uğrasa da ritmi yeniden bulmak kolay olacak.
Tumblr media
Profesyonel yaşama geçince, kaygı ve stres artıyor. Net. Okula gidiş, okulda geçen süre, eve dönüş derken günün oniki saati geçiyor, min 6 saat uyku desek son üç yıldır kendime 6 saat kalıyor. Haftasonları hem kendinin hem insanların beklentilerinin çakışması yüzünden daha da isteksiz geçiyor.
Bu kaygı ve stresin de aydınlık ömrümüze bir sis perdesi çektiğini farkedince canım sıkıldı. Sadece eleştirip, çözüm bulmayan toplum gibi davranmak yerine, iş ve ben arasına perde çekecek bir yöntem bulmak şart oldu. Böylelikle işin ve ekonominin verdiği yorgunluk bir hayli azaldı, uykunun sıcak koynunda daha az vakit geçirip ben saatlerini artıracak yöntemler geliştirmiş olduk. Bu da rahatlamış bir beden ve desarj olmuş bir zihinle birlikte hem kişisel hem profesyonel yaşamda verimi getirdi. Günün nasıl geçti sorusuna verilen kaygılı cevaplara da pozitif ve yapıcı yanıtlar verebilir konuma getirdim kendimi.
Hoş yeni benin bu sakin net ve durup düşünerek cevap veren halleri evde ve çevrede yadırganıyor hala ama hem kendime daha az yüklenmek için hem de en yakından en uzağa insanlarla sınırların ardında iletişim kurmak için bu şart.
Tumblr media
Aktif bir yaşam, hayatımın her döneminde vardı. Bağ bahçe işleriyle uğraştığımız için bu kaçınılmazdı, bir odada bir kaç demir parçasıyla spor yapmak bana hep saçma geldiği için bir kaç düzensiz deneme sonrası bu işi raf kaldırmıştım. Koşmak, yürümek gibi daha aktif sporlarla ilgilenirken hem vanın Unutulmuş bir köyünde geçen yıllar hem pandemi vucudu tembelleştirmişti. Eee yaş da bi yerde artık fizyolojiyi etkilemeye başladığı için, hem koşmaya hem de kısa ve efektif spor düzenini de bu ay oturttuk. Bakalım nasıl Gidicek bu tutku da.
Ayrıca ilk gençlikten öğretmen olana kadar voleybolu amatör takımlarda oynamış ve antrenman olsun maça çıkmak olsun bana iyi gelen uğraşlardı. Bunu yeniden hatırlayınca bir organizasyon bulup düzenli voleybola yeniden başlamaya çalıştım.
Zaten bir kaç kavga sonrası gitmediğim halısahaya Ankara semalarına indim ineli tekrar devam ediyorum ama voleybol ve spor daha da iyi gelecek. Oyna devam.
Tumblr media
çok eski yıllarda sürdürdüğüm günlük rutinimi bu yıl yeniden başlatmaya karar verdim. Hem yaşanan olayları fotoğraflardan değil yazıdan takip etmek hem de anlık değişen duyguların takibini rahat yapabilmek için bu güzel olabilir
Eski günlükleri bulsam iyiydi hazır nerde neyi yanlış yaptığımı ararken bana referans olurdu da neyse.
Tumblr media
Netflix gibi servislerin yaygınlaşması, o kadar uzun süre odaklanma problemi ve birlikte izleyecek film bulma sorunları yüzünden sinemanın iyi işlerini takip edemiyordum. Bu sene bu tutkuya da geri dönüp, kaliteli yapımlar izlemeye devam edeceğim.
Bu ay fena geçmedi bazılarını zaten paylaştık. İzlemeye, anlamaya daha çok vakit ayırmak için saatler yaratıyorum.
Tumblr media
Kompleks bir hal almış düşünce hatalarım, sorunlarım ve iletişim problemlerim üzerine çalışmaya devam. Kişisel beklentiler üzerine değil de kendi huzurum için bana iyi gelecek şeyler yapmaya çalışıyorken, öte yandan bu karakteri de kabul ettirmeye çalışıyorum.
Dengesiz bir dengeye getirdim kendimi. Genel olarak memnun olmasını istediğim insanlar bu durumdan memnun. Sevdiklerimize sert, ele nazik olan tavırları tam tersine çevirmeye çalışırken kurum tutmuş duygu borularını da temizliyorum.
Fena bir ay olmadı, erteleme yada öteleme davranışı da azaldı.
Önümüzdeki ay bakalım neler yaşayanacak.
2 notes · View notes
ah-val · 2 years ago
Text
Hz.Osman'ın Rüyası
Kuran okuyordu. Bir ara susuzluğun verdiği, yorgunluğun verdiği tesirle uzaklara daldı Kuran okurken...
Diz üstü oturmuş Kuran okurken, başı öne eğildi uykuya dalmıştı birden bire.
Uykudayken rüyasında önünde bir koridor o koridorlar açılıyordu. Onu tutanlar götürüyorlardı, buradan buradan diyorlardı...
Sonra o koridorlardan geçti, orada bir ışık kümesi gördü orada birileri oturuyordu yaklaşınca birden ne görsün.Allah'ın Resulü oradaydı. Bir yanında Hz. Ebu Bekir öteki yanında Hz. Ömer vardı.
Allah'ın Resulüyle karşı karşıya kalmıştı, Allah Resulü bakıyor gülümsüyordu:
- Osman geldin mi?
- Geldim ya Resulallah..
- Seni susuz mu bıraktılar?
- Beni susuz bıraktılar Ya Resulallah..
- Seni hapis mi ettiler?
- Beni hapis ettiler..
- Seni mescide indirmiyorlar mı?
- Beni mescide indirmiyorlar..
- Sen aç mı kaldın?
- Ben aç kaldım Ya Resulallah..
- Ya Osman dilersen iftarı bizim yanımızda yapabilirsin istersen yardımına gelip seni kurtarsınlar..
- Sizinle birlikte iftar etmek isterim ya Resulallah..
- Hadi Osman acele et gel bu akşam seni bekliyoruz, beraber iftar yapacağız..
Birden sıçradı, uyanmıştı. Cuma günü akşam üstüydü...
Hanımı geldi:
Ne oldu Osman? dedi.
Demin Resulallahı gördüm, beni çağırıyordu. Ben gitmek üzereyim demek ki..
Birden entarisini çıkardı, bana şalvar getirin dedi. Hayatı boyunca şalvar giymemişti... O an şalvar giydi, sadece o an.. Ve o kadar edepliydi ki biraz sonra şehit edileceğinden edep yeri açılmasın diye şalvar giyecekti. Biliyordu ki o zalimler onu yerde sürükleyeceklerdi.
Kapı zorlanıyordu, ve hanımına dedi ki terk edin burayı beni yalnız bırakın, beni Kuranla baş başa bırakın..
Kuran önündeydi başını önüne eğmişti, sadece Kuran'a bakıyordu kapıyı kıranlara bakmıyordu bile.. Sonra birisi içeri girdi, sakalından tuttu onu ve o an başını kaldırdı baktı birde ne görsün sevdiği bir insanın oğluydu, sevdiği bir dostunun oğluydu ve şunu dedi:
"Baban görseydi bunu sana ne diyecekti"
O an gözlerinden yaşlar geldi, ağlıyordu halife. Delikanlı bırakıp kaçtı. Sonra üst üste başına gelen demir darbeleri meleklerin haya ettiği o büyük insanın başını yarmıştı. Mübarek kanı Kuranı Kerimin üzerine "Onlara karşı sana Allah yeter" ayetinin üzerine damlıyordu..
Ve Hazreti Osman Şehit Edilmişti.
Rabbim şefatlerine nail eylesin amin Yarabbil âlemin
7 notes · View notes
pazaryerigundem · 4 days ago
Text
Bursa Gemlik protokolü geleceğe hedef belirledi
https://pazaryerigundem.com/haber/193511/bursa-gemlik-protokolu-gelecege-hedef-belirledi/
Bursa Gemlik protokolü geleceğe hedef belirledi
Tumblr media
Bursa’nın Gemlik ilçesinde Kaymakam Osman Aslan Canbaba başkanlığında, Gemlik Ticaret Borsası’nın ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda bir araya gelen ilçe protokolü, ilçenin sorunları ve çözüm önerilerini masaya yatırdı.
BURSA (İGFA) – Gemlik’in sorunları ve çözüm önerilerinin masaya yatırıldığı toplantıda Kaymakam Osman Aslan Canbaba, Gemlik’i daha yaşanılabilir ve estetik bir şehir haline getirme vurgusu yaptı.
Gemlik’in 122 bin nüfuslu bir ilçe olduğunu anımsatan Kaymakam Canbaba, “Ben bu güzel ilçeye 1 hafta önce geldim. Buranın daha yaşanılabilir, insani gelişmişlik düzeyinin daha yüksek olduğu, binalarının daha sağlam ve sahasının daha estetik bir görüntüye sahip olduğu bir şehre dönüşmesi, burada yaşayan herkesin görevidir. Burada yöneticilik yapan, siyaset yapan herkesin kentsel dönüşüm hususuna katkı sunması gerekir. Gemlik’i daha yaşanılabilir, daha güzel bir şehir haline getirmemiz lazım.” dedi.
Tumblr media
BAŞKAN DEVİREN’DEN ORTAK ÇALIŞMA ÇAĞRISI
Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren ise ilçenin iki temel sorununa dikkat çekerek, çözüm için ortak hareket etmenin önemine dikkati çekti.
Başkan Deviren, Gemlik’in bir deprem bölgesi olduğuna işaret ederek, yapıların durumunun acilen ele alınması gerektiğini ifade etti:
Gemlik’te ruhsatsız ve risk altındaki yapıların oluşturduğu tehlikeye vurgu yapan Başkan Deviren,  “Gemlik’te yaklaşık 20 bin bina bulunuyor ve bu binaların bir kısmı ruhsatsız. Bu yapılarda yaklaşık 60 bin kişi yaşıyor. Statik kontrolleri yapılmamış, risk altındaki bu binalar için ‘Gemlik’in taşınması’ gerektiğini söylemiyoruz, ancak Gemlik’in yerinde dönüşmesi gerektiğini savunuyoruz. Planlı çalışmalarla geniş caddeler ve Gemlik’in binlerce yıllık tarihini ortaya çıkaracak projelere ihtiyacımız var. Bu süreç, bakanlık ve diğer paydaşlarımızla birlikte hareket ederek çözülebilir.” dedi.
Toplantıda Gemlik Kaymakamı Osman Aslan Canbaba ve Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren’in yanı sıra, Belediye Başkan Yardımcıları Durmuş Uslu ve Arzu Karataş, CHP Gemlik İlçe Başkanı Servet Pehlivan, AK Parti Gemlik İlçe Başkanı Mehmet Taşar, MHP İlçe Başkan Yardımcısı Mustafa Turan, Gemlik Ticaret Borsası Başkanı Özden Çakır, Gemlik Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hasan Hamaloğlu, Gemlik Esnaf Odası Başkanı İsmail Beki, Gemlik Esnaf Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Sedat Gürle, Gemlik Minibüsçüler Kooperatifi Başkanı Abdullah İnce, Gemlik Şoförler Odası Başkanı Mehmet Cessur, İnşaat Mühendisleri Odası Gemlik Şube Başkanı Mehmet Şamil Yiğit, İlçe Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Demir, Muhasebeciler Odası Gemlik Şube Başkanı İhsan Acar, meclis üyeleri, Gemlik Devlet Hastanesi Başhekimi Şahmeran Çelenkoğlu, İl AFAD Müdürü Mehmet Buldan, Bursa MAGDER Başkanı Yusuf Yumru ve çeşitli daire müdürleri de katıldı.
Toplantıda alınan kararların, Gemlik’in geleceğine yönelik çalışmalara ışık tutması hedeflend.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes