#düşünen insan
Explore tagged Tumblr posts
shahinelected · 7 months ago
Text
Tumblr media
0 notes
aspaldiko · 6 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media
+: Öyle ya da böyle, bir hiçsin, en azından dünyadan herhangi bir beklentin yok. O yüzden hayal kırıklığına uğrama ihtimalin de yok. Her zaman hayatımın bir anlamı olması gerektiğini düşündüm. Ama ne kadar uğraşırsam uğraşayım hayatıma bir anlam veremedim. Her seferinde 'bu kez farklı olacak' diyorsun ama hiç olmuyor. Bir gün aynada kendine bakarken fark ediyorsun ki gözlerindeki ışık çoktan sönüp gitmiş. Aniden, yumruk yemişe dönüyorsun. Asla sana ait olmamış bir şeyin peşinden koşarken gençliğini nasıl da heba ettiğini fark ediyorsun. -: Öyle deme ama, hâlâ gençsin. Önünde uzun bir gelecek var. +: Yorgunum, artık kendimi hep yorgun hissediyorum.
Taipei Suicide Story, KEFF
12 notes · View notes
mel-inoe · 1 year ago
Text
bavul lazım bavul el çantası değil, sırt çantası değil, tekerlekli bavul lazım büyük bavul KIRK KÜSÜR KİLOYUM ULAN NASIL TAŞIYACAĞIM O EL BAVULUYLA EŞYALARIMI BEN KENDİMİ ZOR TAŞIYORUM AĞĞ
1 note · View note
guneskori · 1 year ago
Text
erkekleri genel olarak anlayamıyorum. ne zorsunuz arkadaşım ya
0 notes
rojs-world · 6 months ago
Text
Tumblr media
Ve her ne olursan ol. Doğayı ve her canlıyı düşünen biri ol. Biride seni sevsin diye değil. İnsan olduğunu kanıtlamak için yap bunu..💙
129 notes · View notes
fikret-i · 3 months ago
Text
Tumblr media
İnsan ne istediğini bilmeyen bir varlık. Varlık içinde yokluk yaşadığını düşünen bir adem. Hiçlik sınırında mümkin bir varlık. Her yaratılmış gibi. Silinmeye müteveccih mahbuplar peşinde hep; tatminsizliği bu yüzden. Aklen görmüyor ama farkında olmadan hissen biliyor sonlu bir varlığın kendine iyi gelmeyeceğini.
Herkesi sevelim ama Baki hesabına. Her güzele bakalım ama Cemil hesabına. Her lezzeti tadalım ama Rezzak hesabına ki faniler beka bulsun zailler ebedi olsun. O zaman mana kazanır, marifete vesile olur her mahluk.
54 notes · View notes
sillagen · 1 month ago
Text
Celal Şengör Neşet Ertaş için hiç duymadım öyle bir ismi diyor. Çok garip bir şey. Bu insanlar toplum hakkında söz sahibi oluyor ve çoğu insan bunları severek takip ediyor. Halkı anlamak için o halkın ne ile beslendiğine ve bu beslenmeden ortaya çıkan ozanına da bakabilmek lazım. Kitap okumak muazzam bir şey ama sadece kitap okuma ve araştırma yapılacak sahalar ve kendi gibi düşünen insanlar içinde olup dışarı çıkmamak kötü bir şey.
39 notes · View notes
nefss-blog · 5 months ago
Text
Aura ne kadar önemli bir şey ya, suratın, güzelliğin vs. bir kenarda kalıyor. Yeter ki auran güçlü ve temiz olsun. Buda iyi düşünen, kötülük beslemeyen bir insan olmakla oluyor. Bambaşka bir seviye.
51 notes · View notes
dolunay66 · 2 months ago
Text
Bir kediden mektup var!
Ne demişti Neruda?
İnsan balık ya da kuş olmak ister,
kanatlarımız olsa der yılanlar,
köpekler müstakbel aslan,
mühendisler ozan olmaya can atar,
sinekler kırlangıçlara özenir,
inatla sinekler gibi davranır ozanlar.
Ama kedi
kedi olmaktan başka bir şey istemez,
her kedi katıksız kedidir,
bıyıklarından kuyruğuna kadar...
/
Bazen yağmur yağdığında saklanmak için bir yer arıyorum. Her ne kadar istemesem de insanlara sığınmaya çalışıyorum. Bazen bir insan beni kafeye alıyor. O rahat koltuklardan birine kıvrılıp yatmak için sabırsızlanıyorum ama birisi beni görünce çığlık atıyor. Benden korkuyormuş.
Ben ona ne yapabilirim ki? Benden korkmasını anlayamıyorum. Ben onu arabayla ezip kaçmam,
tekmeleyerek öldürmem,
bir avuç mamasına göz dikmem,
su kabına sigara atmam ki...
Bende üzülüyorum. Yanında oturduğu varlıklardan değil de benden korktuğu için. İşte benim hayatım böyle geçiyor. Tanıdığım her kedi az yaşadığı için sanırım ben de az yaşayacağımı biliyorum. Ama alıştım artık sokakta yaşamaya. Bir gün öleceğimi de biliyorum. Her gün tek hedefim hayatta kalmak oysaki. Ama bazen çok nadir de olsa çok iyi insanlarla karşılaşıyorum. Bize mama veriyorlar, kafamızı okşuyorlar. Hatta bazılar sık sık geliyor. Artık onları tanıyor ve çok seviyoruz. Bazen de olsa bize sahip çıkan, bizi seven ve düşünen insanları görünce insanlara kızgınlığım geçiyor.
Zaten kin tutamam ya da nefret besleyip birinin kötülüğünü isteyemem. Çünkü insan değilim. Neyse bu günlük bu kadar yeter. Yağmur atıştırmaya başladı. Saklanacak sıcak ve güvenli bir yer bulmaya gitmeliyim. Hem belli mi olur belki beni de biri evine alır.
Bir kedi adına
Tumblr media
25 notes · View notes
bilmece · 4 months ago
Text
Annemin şu anda içinde bulunduğu gündemiyle gelmesiyle önüm arkam sağım solum ilişkiler hakkında diyaloglarla doldu. Eskiye nazaran çok değiştiğimi ve geliştiğimi düşünüyorum ama yine de bu ikili ilişki meselesini becerebildiğimi düşünmüyorum. Bunu becermek neye benzer bunu da pek bilmiyorum açıkçası.
Bugün aile dostumuz bir kadın eşinin ona sık sık “yapamazsın edemezsin” gibi yorumlarla yaklaştığını anlattı. En basitinden bir anekdot: şehrin kalabalık bir yerine gidecekmiş arabayla adam hemen “sen giremezsin ki oralara, gir çarp arabayı bir de onunla uğraşalım!” minvalinde tepki vermiş. Kadın da asmış isyan bayraklarını niye yapamıyormuşum canım diye itiraz modunda.
Bunun üstüne hayatımızda kıymet verdiğimiz insanların yorumlarını nasıl da içselleştirdiğimizi düşündük. Hem duyma sıklığı hem de kişileri koyduğumuz yerden mütevellit insan bir süre sonra sorgulamayı bırakıyor ve inanmaya başlıyor. Olduğunu anlamadan, sessiz sedasız oluyor bu.
Bırakmamak lazım sorguyu. Biliyorum insan bilmek istiyor, yol yordam istiyor, net çizgiler olsun belirsizlikten kaçayım istiyor ama bu çok tehlikeli. Belki de her düşüncemizi sorgulayıp biz buna katılıyor muyuz yoksa zihnimize bir yerden yerleşmiş mi bu düşünce tartmamız lazım.
Eh işin özü insan olmak, düşünen irdeleyen insan olmak zor. Herkes kendi ipinde cambaz gibi yürümeye çalışırken birileriyle beraber bu hayat yolunda yürümeye çalışmak daha da zor. Yapabilenlere -bireyselliğini baskılamadan, boyun eğmeden gerçekten yapabilenlere- şapka çıkartıyorum.
29 notes · View notes
felsefebilim · 7 months ago
Text
Modern Dünyada Bireyselleşme Sorunu
Tumblr media
Modernlikle bireyselleşme birbiriyle ilintilidir. Modernleşen dünyada insanın aklın yükselişiyle bireyselleşerek kendi özgürlüğünü kazandığı düşünülür. Fakat bireyselleşen insan, kendisiyle baş başa kaldığında gerçekten mutlu mudur?
Burada bireyin özgürlüğü ve kendiyle baş başa kalması söylemleri Descartes ve onunla birlikte yükselen işlevsel akılla ilgilidir. Modernitenin ve aydınlanmanın getirdiği rasyonalizmle dinsel hiyerarşik yapıdan kurtulmuş insan; dünyayı kendi aklıyla kavramaya, inandıklarını akıl yoluyla sorgulamaya başlamıştır yani bir nevi düşünen özne fenomeni ile kendi içine çekilmiştir. Bir yandan bireyselleşen insan, modernleşmenin temel gereksinimlerinden olan toplumsal hayata uyum sağlama konusunda zorluk çekmiştir, yalnızlaşmıştır.
İlahi bir güç yerine geçen düşünen bireyin bu durumunun ona ağır geldiği, mutsuzluk ve arada kalmışlık getirdiğine inanlar da oldukça fazladır. Hatta bu durum modern toplumlarda psikiyatri, psikoloji gibi yapıların önemini arttırmıştır. Yine bireyciliğin getirdiği içine kapanıklık varoluşçuluğu, bireysel ahlak düzenlerini doğurmuştur.
25 notes · View notes
kutlumesut · 4 days ago
Text
🌠"İnce düşünen İNsaN L â rın sık, sık yaptığı hata
Kişiliği küçük İNsaN L ara, büyük ÂN L â m Lâr yüklemes i dir."🌍
🌠"Rızık bölünmüştür. Ve şüphe işe yaramaz.
Ve aç gözlü OL anların hepsi "Fakir'dir." Ve ikna OL an herkese şarkı söyle."🌹
~İmam Ali bin Ebî🌹Talib
...♥️🤍
Tumblr media
"Vefa İNsaN'ın Kalite'si'dir.
32 notes · View notes
acininizleri · 4 months ago
Text
"neden iyilerin her zaman kaybettiğini düşünen insan, çiçeğin en güzelini koparıyordu."
14 notes · View notes
hazanla · 7 months ago
Text
Klasik felsefeye göre insan “düşünen bir varlık” tır. Antropolojide ise insan “Homo sapiens” olarak tanımlanır. Ekonomi kavramının dilimize yerleşmesinden sonrada insanı “Homo economicus” olarak tanımlamaya başladık.
İnsanın ilk ve en önemli amacı iç huzurunu sağlamak ve ruhsal rahatlığa ulaşmaktır. Yapılan iyiliklerin, katlanılan fedakarlıkların ve gösterilen kahramanlıkların temelinde hep bu dürtü yatar. İnsanlığın sahip olduğu tüm yüce amaçların kökeni hep bundan ibarettir.
İnsan, her şeyden önce okuyan, araştıran, inceleyen, düşünen, yorumlayan, sorgulayan, itiraz eden, analitik düşünen yeni şeyler ortaya koyan, düşüncelerini anlatan, sezdiren ya da uygulayan bir varlıktır.
Ülkemizde ise yukarıda yazdığım insani değerleri terk eden yeni insan tipi karşı cinsi aşk ve sevgi ile kandırıp, serbest seks yapmak için evlilik kurumunun içine hapsedip türünün çoğalmasını sağlayan canlı türüne dönüşmüştür...
Muzaffer Kılıç
22 notes · View notes
le-yl · 19 days ago
Text
Onu en çok düşünen insan benim, onun en az düşündüğü insan benim..
10 notes · View notes
felsefeyapmaulan · 3 months ago
Text
Şişman ve Engelli bir kızın paylaşımını gördüm ve bu konuda bi şeyler söylemek istedim. Önce onun yazdıklarını alta bırakıyorum.
Şişman ve engelli olmak gerçekten çok can sıkıcı çünkü herkes benim sadece kilo vermem gerektiğini ve artık engelli olmayacağımı varsayıyor. Sadece tembel olduğumu falan düşünüyorlar. Zayıfken engelli olduğum gerçeğini asla dikkate almıyorlar. Kronik ağrım zayıfken başladı. Hareket kabiliyetimi kaybettiğimde zayıftım. Haftada birkaç kez koşuyordum. Her yere yürüyerek ve bisikletle gidiyordum.
İşim her gün iyi bir bedensel iş yapmamı sağladı, çok fazla ağır kaldırma ve egzersiz. Sağlıklı ve dengeli beslendim. Engelliliğim beni işlevsel olarak evden çıkamaz hale getirene kadar şişmanlamadım. Bana sadece kilo ver, engelliliğin geçecek diyorlar. Anlamıyorlar. İstemiyorlar. Sadece şişman insanlardan nefret ediyorlar. Engelli insanlardan nefret ediyorlar. Ben şişman ve engelliyim. Var olmaya cesaret ettiğim için beni hor görüyorlar..
Bunları okuduğumda içim sızladı. Çünkü gerçekten de toplumda ve insanlar arasında çirkin, şişman insanlar iyi olsalar bile fiziki dezavantajları yüzünden sevilmiyorlar. Engelliler ise sadece acıyarak bakılan insanlar oluyor, diğer insanların şükretmesi için seçilmiş kişiler olduğuna inanılıyor. Ama insanların atladığı konu şu ; Bu insanlar o fiziklerini veya bedenlerini kendileri seçmedi. Kimse çirkin olarak doğmak istemedi. Veya vücudu şişmanlamaya müsait insanlar kendileri şişman olmak istemedi. Sırf bu yüzden bir çok insan midesine kelepçe taktırarak zayıflamaya çalışıyor ve bazıları hayatını kaybediyor. Belli şeyler yaşayıp görünce güzelliğin aslında pek de önemli olmadığını farkediyor insan. İnsanlıktan nasibini almamış, kendini beğenmiş, kibirli o kadar güzel ve yakışıklılar var ki, o çirkin insanların çeyreği etmezler. Filmlerde bile böyle, en yakışıklı ve en güzel sevgili olur, çirkin karakter platonik takılır. Şişman karakterler de filmlerde devamlı yemek yer. Sanki şişmansın sen başka ne özelliğin olabilir ki ? Durmadan yemek yersin mesajı verilir. Bu toplum bilincinden nefret ediyorum ben. Engelli şeridine araç parkeden, kaldırımdaki iniş rampalarının önüne araç parkedenlerden nefret ediyorum. Sanki hiç başlarına bir şey gelmeyecek gibi, küçük dağları ben yarattım edasıyla başka insanları düşünmeden bencilce kendini düşünen insanlardan nefret ediyorum. Çirkin insanlarla, şişmanlarla veya başka dezavantajları olan insanlarla dalga geçen, küçümseyen insanlardan nefret ediyorum. Dünya bok gibi bi yer ve bunun sebebi malesef empati yoksunluğu. İnsanlar sadece kendi başlarına gelince farkediyorlar bir şeylerin yanlış gittiğini. Duyarlı olun, vicdanlı olun. İnsanlık için yüzünüzdeki makyaj değil kalbinizdeki iyilik daha önemli ve güzeldir..
20 notes · View notes