#cinsel sağlık sırları
Explore tagged Tumblr posts
Text
Doktorunuzun Size Anlatmadığı 10 Cinsel Sağlık Sırları!
Cinsel sağlık, genel sağlığımızın ayrılmaz bir parçasıdır. Ancak bu konuda bilgi eksiklikleri, utanma veya konuşmaktan çekinme gibi nedenlerle birçok kişi doğru bilgiye ulaşamamaktadır. Bu yazıda, doktorların her zaman bahsetmediği, cinsel sağlığınızı iyileştirebilecek 10 önemli sırrı keşfedeceksiniz. 1. Düzenli Egzersiz Cinsel Sağlığı Artırır Egzersiz, sadece fiziksel sağlığınızı değil, aynı…
#cinsel sağlık için diyet#cinsel sağlık ipuçları#cinsel sağlık kontrolleri#cinsel sağlık sırları#cinsel sağlık ve egzersiz#cinsel sağlığı etkileyen faktörler#cinsel sağlığı iyileştirmek#doktorun anlatmadıkları#kaliteli cinsel yaşam#sağlıklı cinsel yaşam
0 notes
Text
Istanbul Travesti İle Ateşli Sevişmeler Sevişmek istediğinizde sizi mutlu edecek ve daha önce tatmadığınız güzel sevişme duygularını sizlere sunacak travesti escort bayanlarla gece boyu sevişmeler… Travesti Partnerlerin Harika Muameleri Seks yaparken mükemmeli aradığınız olduğunda travesti sizin en iyi seçiminiz olacak ve farklı bir sevişmenin tadına kolayca varabilecek siniz. Stres… #TaksimTravestileri }Kırmızı Ruj Seviyor! #Şişlitravestileri Cleopatra'nın bile Sezar'ın kalbini zekasının yanı sıra kırmızı dudakları ile fethettiğini düşünürsek, oldukça eski bir tarihten bahsediyoruz. Siz de bir… #Bomontitravestileri İle Seksin Değişmez Üç Kanunu Cinsel hakların evrensel insan hakları kapsamında ele alınması gerektiğini söyleyen Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) Onursal Başkanı Cinsel Terapist Sofia … #IstanbulTravesti İle Cinsel Korkularınıza Son Verin! Yetişkinlerin yaşadıkları korkuların başında kimi zaman geçmişten gelen bir nedenle, kimi zaman da sorumluluk almaya başlanmasıyla ortaya çıkan "gelecek korkusu"… Saçları Ve Makyajları Uyumlu Premses Sofia #OsmanbeyTravestileri Travestiler doğru makyaj teknikleriyle son moda saç şeklinizi ön plana çıkarabilirsiniz. İşte saç şekline göre makyaj önerileri: Düz saç Saçlarınızın… Kleopatra’nın Travesti Güzellik sırları Zekası ve karakteriyle de tarihe adını süslü harflerle yazdırmış Kleopatra'nın güzellik yöntemleri, aslında bugün evde uygulayabileceğiniz kadar basit tariflerden ibaret.… Travesti Yüz Yogası Yaşlanmanın durdurulması mümkün değil tabii ki ama bu süre boyunca dinç ve diri bir cilde sahip olmak mümkündür. Yüzünüze parmaklarınızla… Travesti İle Seksin Sır Kapısını Aralayın! Erkeklerin yol gösterici konuşmalar olmadan partnerlerinin haz noktalarını keşfetmeleri çoğu zaman kolay olmuyor. Travestilerin doyurucu bir seksten sonra boşalmaları veya orgazma… #Istanbultravestileri Nerede Acaba Sen nazla gezerken güzelim güller içinde Ben şiir okusam hüsnüne bülbüller içinde Yaslan şu yetim kollara bir kerrecik olsun Ben… #taksimtravesti #taksimtraveler #Taksimtravesti #taksimgay #Taksimtravesti #taksim #taksimgay #Istanbultravesti ksim travesti, 05528729035 taksimtravesti#taksimtravesti #taksimgay #taksimgece #taksimtravestileri #taksimtravesti #taksimsevisme #taksimaktif #taksimpasif (05528729035) #taksimsicak #taksimshemale #taksim #taksimistiklal #taksimmeydan #istanbultravesti #şirinevlertravesti .(0552)(8729035 #istanbultravesti #aksaraytravesti #fındıkzadetravesti #çapatravesti #travesti #şişlitravesti #beşiktaştravesti #türkifşa #i̇stanbultravesti #taksim #Aktiftravesti *0552*872..9035* #bahçelievlertravesti #incirlitravesti #sefaköytravesti #avcilartravesti #taksimtravesti #osmanbeytravesti 05528729035
#şişlitravesti#taksim#nişantaşı#harbiye#animation#artists on tumblr#artwork#ceramics#collage#digital art#gif art#loop#drawing#art
19 notes
·
View notes
Video
instagram
🗣 ERKEN BOŞALMA VE TAOCU SEKS EĞİTİMİ "VİDEO TEMELLİ ÖRGÜN EĞİTİM" 🧿 EĞİTİM TARİHİ 📌 26-27 HAZİRAN 2021 - ANKARA 🧿 KAYIT 🎯 PANDEMİ KOŞULLARI NEDENİYLE "KONTENJANIMIZ SINIRLIDIR!" 🎯 KAYIT için 0.555.274 41 97 nolu WHATSAPP hattından CİSED'e ulaşabilirsiniz... 🧿 EĞİTMEN 👍 PSİKOTERAPİST CEM KEÇE 🧿 IICPI, CİSED ve PSİKODER EĞİTMENİ PSİKOTERAPİST CEM KEÇE’nin ÜYESİ OLDUĞU ULUSLARARASI VE ULUSAL DERNEKLER: 👍 Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) 👍 Amerika Psikoloji Birliği (APA) 👍 Avrupa Psikiyatri Birliği (EPA) 👍 Alman Psikiyatri Psikoterapi ve Psikosomatik Sağlık Birliği (DGPPN) 👍 Avrupa Cinsel Tıp Derneği (European Society For Sexual Medicine - ESSM) 👍 Uluslararası Entegratif Kognitif Psikoterapi Enstitüsü (IICPI) 👍 Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) 👍 Psikoterapi ve Psikoterapistler Derneği (PSİKODER) 👍 JineSeksoloji Derneği (JİNESEKS) 👍 Aile Hekimleri Cinsel Tedavi ve Eğitim Derneği (AHCİTED) 🧿 EĞİTİMİN İÇERİĞİ 👍 Erken boşalma nedir? 👍 Erken boşalmanın nedenleri 👍 Erken boşalma tedavi seçenekleri 👍 Erken boşalmada cinsel terapi 👍 10 adımda erken boşalma tedavisi 👉 Dur-başla tekniği 👉 5+5 tekniği 👉 Hiperstimülasyon tekniği 👉 Sıkma tekniği 👍 Zor ve çatışmalı çiftlerde erken boşalma tedavisi 👍 Erken boşalma vaka sunumları ve analizi 👍 Taocu seksin kadim sırları 🎯 Aşkın Seks Cinsel Terapi Yaklaşımı (Transandantal Sexual Therapy)'ında temel cinsel tedavi protokolünün uygulanması 🎯 Uygulamalar ve role-playingler (Danışan + Terapist + Gözlemci) 🎯 Huzurlu insan, sağlıklı cinsellik, mutlu bir evlilik ve aile yaşantısı için ilkleri deneyimleyeceğiniz sıra dışı bir workshopa var mısınız? 🧿 KİMLER KATILABİLİR? 🎯 HEKİMLER 👍 PSİKİYATRİ UZMANLARI ve ASİSTANLARI 👍 ÜROLOGLAR 👍 NÖROLOGLAR 👍 AİLE HEKİMLERİ 👍 JİNEKOLOGLAR 🎯 RUH SAĞLIĞI PROFESYONELLERİ 👍 PSİKOLOGLAR 👍 PSİKOLOJİK DANIŞMANLAR 👍 SOSYAL HİZMET UZMANLARI 👍 AİLE DANIŞMANLARI 🎯 SAĞLIK ÇALIŞANLARI 👍 PSİKİYATRİ HEMŞİRELERİ 👍 FİZYOTERAPİSTLER 🎯 TIP VE RUH SAĞLIĞI ALANINDAKİ LİSANS ÖĞRENCİLERİ 👍 Ancak mezun olunca eğitim katılım belgeleri verilecektir. 👍 Öğrencilere yüzde 50 İNDİRİM uygulanacaktır. (Kalkan, Antalya) https://www.instagram.com/p/CQgdb7EpdV0/?utm_medium=tumblr
0 notes
Text
Hekimlik mesleğinin bir üyesi olarak;
Yaşamımı insanlığını hizmetine adayacağıma,
Hastanın sağlığına ve esenliğine her zaman öncelik vereceğime,
Hastamın özerkliğine ve onuruna saygı göstereceğime,
İnsan yaşamına en üst düzeyde saygı göstereceğime,
Görevimle hastam arasına ; yaş, hastalık ya da engellilik, inanç, etnik köken, cinsiyet, milliyet, politik düşünce , ırk, cinsel yönelim, toplumsal konum ya da başka herhangi bir özelliğin girmesine izin vermeyeceğime ,
Hastamın bana açtığı sırları , yaşamını yitirdikten sonra bile gizli tutacağıma,
Mesleğimi vicdanımla, onurumla ve iyi hekimlik ilkelerini gözeterek uygulayacağıma,
Hekimlik mesleğinin onurunu ve saygın geleneklerini bütün gücümle koruyup geliştireceğime,
Mesleğimi bana öğretenlere, meslektaşlarıma ve öğrencilerime hak ettikleri saygıyı ve minnettarlığı göstereceğime,
Tıbbi bilgimi hastaların yararı ve sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi için paylaşacağıma,
Hizmeti en yüksek düzeyde sunabilmek için kendi sağlığımı, esenliğimi ve mesleki yetkinliğimi korumaya dikkat edeceğime,
Tehdit ediliyor olsam bile, tıbbi bilgilerimi, insan haklarını ve bireysel özgürlüklerini çiğnemek için kullanmayacağıma,
Kararlılıkla, özgürce ve onurum üzerine,
Ant içerim.
Ὄμνυμι Ἀπόλλωνα ἰητρὸν καὶ Ἀσκληπιὸν καὶ Ὑγείαν καὶ Πανάκειαν καὶ θεοὺς πάντας τε καὶ πάσας, ἵστορας ποιεύμενος, ἐπιτελέα ποιήσειν κατὰ δύναμιν καὶ κρίσιν ἐμὴν ὅρκον τόνδε καὶ συγγραφὴν τήνδε‧
ἡγήσεσθαι μὲν τὸν διδά��αντά με τὴν τέχνην ταύτην ἴσα γενέτῃσιν ἐμοῖς, καὶ βίου κοινώσεσθαι, καὶ χρεῶν χρηί̈ζοντι μετάδοσιν ποιήσεσθαι, καὶ γένος τὸ ἐξ αὐτοῦ ἀδελφοῖς ἴσον ἐπικρινεῖν ἄρρεσι, καὶ διδάξειν τὴν τέχνην ταύτην, ἢν χρηί̈ζωσι μανθάνειν, ἄνευ μισθοῦ καὶ συγγραφῆς, παραγγελίης τε καὶ ἀκροήσιος καὶ τῆς λοίπης ἁπάσης μαθήσιος μετάδοσιν ποιήσεσθαι υἱοῖς τε ἐμοῖς καὶ τοῖς τοῦ ἐμὲ διδάξαντος, καὶ μαθητῇσι συγγεγραμμένοις τε καὶ ὡρκισμένοις νόμῳ ἰητρικῷ, ἄλλῳ δὲ οὐδενί.
διαιτήμασί τε χρήσομαι ἐπ' ὠφελείῃ καμνόντων κατὰ δύναμιν καὶ κρίσιν ἐμήν, ἐπὶ δηλήσει δὲ καὶ ἀδικίῃ εἴρξειν.
οὐ δώσω δὲ οὐδὲ φάρμακον οὐδενὶ αἰτηθεὶς θανάσιμον, οὐδὲ ὑφηγήσομαι συμβουλίην τοιήνδε‧ ὁμοίως δὲ οὐδὲ γυναικὶ πεσσὸν φθόριον δώσω. ἁγνῶς δὲ καὶ ὁσίως διατηρήσω βίον τὸν ἐμὸν καὶ τέχνην τὴν ἐμήν.
οὐ τεμέω δὲ οὐδὲ μὴν λιθιῶντας, ἐκχωρήσω δὲ ἐργάτῃσι ἀνδράσι πρήξιος τῆσδε.
ἐς οἰκίας δὲ ὁκόσας ἂν ἐσίω, ἐσελεύσομαι ἐπ' ὠφελείῃ καμνόντων, ἐκτὸς ἐὼν πάσης ἀδικίης ἑκουσίης καὶ φθορίης, τῆς τε ἄλλης καὶ ἀφροδι��ίων ἔργων ἐπί τε γυναικείων σωμάτων καὶ ἀνδρῴων, ἐλευθέρων τε καὶ δούλων.
ἃ δ' ἂν ἐν θεραπείῃ ἢ ἴδω ἢ ἀκούσω, ἢ καὶ ἄνευ θεραπείης κατὰ βίον ἀνθρώπων, ἃ μὴ χρή ποτε ἐκλαλεῖσθαι ἔξω, σιγήσομαι, ἄρρητα ἡγεύμενος εἶναι τὰ τοιαῦτα.
ὅρκον μὲν οὖν μοι τόνδε ἐπιτελέα ποιέοντι, καὶ μὴ συγχέοντι, εἴη ἐπαύρασθαι καὶ βίου καὶ τέχνης δοξαζομένῳ παρὰ πᾶσιν ἀνθρώποις ἐς τὸν αἰεὶ χρόνον‧ παραβαίνοντι δὲ καὶ ἐπιορκέοντι, τἀναντία τούτων.
0 notes
Photo
Ankara Travesti İle Ateşli Sevişmeler Sevişmek istediğinizde sizi mutlu edecek ve daha önce tatmadığınız güzel sevişme duygularını sizlere sunacak travesti escort bayanlarla gece boyu sevişmeler… Travesti Partnerlerin Harika Muameleri Seks yaparken mükemmeli aradığınız olduğunda travesti sizin en iyi seçiminiz olacak ve farklı bir sevişmenin tadına kolayca varabilecek siniz. Stres… Ankara Travestileri Kırmızı Ruj Seviyor! Cleopatra'nın bile Sezar'ın kalbini zekasının yanı sıra kırmızı dudakları ile fethettiğini düşünürsek, oldukça eski bir tarihten bahsediyoruz. Siz de bir… Ankara Travestileri İle Seksin Değişmez Üç Kanunu Cinsel hakların evrensel insan hakları kapsamında ele alınması gerektiğini söyleyen Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) Onursal Başkanı Cinsel Terapist Cem… Ankara Travesti İle Cinsel Korkularınıza Son Verin! Yetişkinlerin yaşadıkları korkuların başında kimi zaman geçmişten gelen bir nedenle, kimi zaman da sorumluluk almaya başlanmasıyla ortaya çıkan "gelecek korkusu"… Saçları Ve Makyajları Uyumlu Ankara Travestileri Travestiler doğru makyaj teknikleriyle son moda saç şeklinizi ön plana çıkarabilirsiniz. İşte saç şekline göre makyaj önerileri: Düz saç Saçlarınızın… Kleopatra’nın Travesti Güzellik sırları Zekası ve karakteriyle de tarihe adını süslü harflerle yazdırmış Kleopatra'nın güzellik yöntemleri, aslında bugün evde uygulayabileceğiniz kadar basit tariflerden ibaret.… Travesti Yüz Yogası Yaşlanmanın durdurulması mümkün değil tabii ki ama bu süre boyunca dinç ve diri bir cilde sahip olmak mümkündür. Yüzünüze parmaklarınızla… Travesti İle Seksin Sır Kapısını Aralayın! Erkeklerin yol gösterici konuşmalar olmadan partnerlerinin haz noktalarını keşfetmeleri çoğu zaman kolay olmuyor. Travestilerin doyurucu bir seksten sonra boşalmaları veya orgazma… Ankara travestileri Nerede Acaba Sen nazla gezerken güzelim güller içinde Ben şiir okusam hüsnüne bülbüller içinde Yaslan şu yetim kollara bir kerrecik olsun Ben… #ankaratravesti #ankaragay #ankaratravestileri https://www.facebook.com/pg/ankaratravestiim/reviews/
#Ankaragay#Ankarasex#Ankaraktif#Gayankara#Kızılaygay#ulusgay#cankayagay#dikmengay#maltepegay#kolejgay#gölbaşıgay#incekgay#cukurambargay#ümitköygay#ankaratravesti#ankaratravestiler#ankaratravestileri#sincangay#sincantravesti#etimesgutgay#ankaragay#ankarasex#ankaraktif#ankaraGay#gayankara
0 notes
Text
Sağlıklı Cinsel Yaşamın Sırları
Fiziksel ve ruhsal sağlık iyi bir cinsel yaşam için ön koşul. Bu nedenle de özellikle uyku düzeni ve beslenme cinsel yaşam için çok önemli.... Sağlıklı cinsel yaşamın sırları bu yazımızda... İşte Cenk Kiper'den iyi bir cinselliğin sırları: Spor yapın: Cinsel çekicilik hem kendiniz için hem de karşı taraf için önemlidir. Düzenli spor fiziksel kondisyonunuzu arttıracağı gibi düzenli vücut hatları sağlayıp karşı tarafın ilgisini çekip cinsel arzu uyandıracaktır. Ayrıca cinsel arzunuz olsa da nefes nefese kalıp bunu tam yaşayamadıktan sonra neye yarar ki? İçkinin etkisi: Alkol kullanımı beyinde sinirler üzerinde gösterdiği uyuşturma etkisi ile bazı psikolojik baskıları geçici olarak ortadan kaldırarak verdiği rahatlama ile cinsel isteği arttırmaktadır. Fakat alkolün bu etkisine rağmen hem kısa dönemde hem uzun dönemde cinsel arzuyu artırmasına rağmen cinsel gücü azalttığı da bilinmelidir. İçki kontrolsüzlük getirir kontrolsüz davranışların bedeli ise ağır olmaktadır bunu da unutmamak gerekir. Stresten uzak durmak: Başarılı olmak demek stresle başa çıkmayı bilmektir. Sorun yokken herkes yönetici olur, başarılı yönetici sorun varken çözebilen krizi atlatabilendir. Hayatın her koşulunda yaşamayı öğrenmek gerekiyor. Bunu kendi başınıza başaramıyorsanız psikolojik destek alabilirsiniz. Terapi, danışmanlık veya koçluk gibi birçok alandan faydalanabilirsiniz. Uyumlu partner: Gün boyu didiştiğiniz, birbirinize saygı duymadığınız birini yatakta arzulamak ve cinsel performansınızın iyi olmasını beklemekte pek yerinde olmaz.
0 notes
Photo
EVLİLİK VE MUTLULUK... a {color:#000000}body {line-height:0;margin:0;background:transparent;}#google_image_div {overflow: hidden;position: absolute;}body{visibility:hidden} " style="border: 0px !important; margin: auto; padding: 0px !important; display: block; height: 100px; max-height: 100%; max-width: 100%; min-height: 0px; min-width: 0px; width: 320px; transform: translate(-50%, -50%); top: 0px; left: 0px; position: absolute; bottom: 0px; right: 0px;"> Mutlu evliliğin sırlarını açıkladı!Çiftler evlenmek için daha çok yaz aylarını tercih ediyorlar. 01.12.2011 PerşembeGüncelleme : 01.12.2011-16:19 Perşembe Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) evlilik hazırlıkları yapan veya yeni evlenmiş çiftlere mutlu evliliğin reçetesini açıkladı. İşte toplumsal çalışmaları ve basın açıklamalarıyla ülkemizde gündem yaratabilen CİSED'in basın açıklamasından çok çarpıcı başlıklar: Mutlu evliliğin sırları Evliliklerde mutluluğun kolay ve kestirme bir yolu olmadığına dikkat çeken CİSED Genel Başkanı Dr. A. Cem Keçe; “Mutlu evlilik; bir şans değildir; çaba, emek, sabır, özveri, uzlaşma, anlaşma ve önemsemenin bir ürünüdür. Mutlu ve iyi evliliğin sırrı bir ilaç terkibi gibi karışık olabilir, ancak mutlu evliliğin bazı evrensel sırları vardır. Biraz sevgi, saygı, güven, biraz eşlerin mutlaka vermesi gereken ödünler ve yapması gereken fedakârlıklar, biraz duygusal istikrar ve destek, biraz karşısındakinin verme ve alma ihtiyacını tanıma, biraz finansal güvenlik iyi bir evlilik ilacını oluşturan karışım olarak belirlenebilir. Sağlıklı ve mutlu bir evliliği gerçekleştirebilmek için sevgi, saygı ve güven temel koşullardır. Evlilik ilişkisi 3 önemli unsur üzerine kuruludur: Tutkusundan hiçbir şey kaybetmeyen evlilikler için www.fiestafirsatlari.com —Sevgi, şefkat, bakılma —Beğenilme, onaylanma, hayranlık —Arzulanma. Bu 3 unsur birbiriyle etkileşim içindedir ve doyumlu evliliklerde uygun bir denge hali içerir ve bu unsurdan sadece biri ya da ikisi söz konusu ise, çiftlerin bir arada olmalarını sağlayan bağ olabilir ama tam olarak mutluluk ve doyum veren bir birliktelikten söz edilemez. Evlilikte mutluluğun kolay ve kestirme bir yolu yoktur... (Bioenerjist Ismail'in Evi)
0 notes
Text
Hastalıklarımızın ruhsal nedenleri
Grip, kanser, migren, iktidarsızlık, kalp krizi, diyabet... Hastalıkların çoğu dış etkilerden değil içimizden geliyor. Zihinsel anlamda yaşadığımız sorunlar, sadece ruhumuza değil bedenimize de zarar veriyor. 'OL' der ve OLUR' isimli kitabın yazarı Spiritüel Danışman Tuğçe Işınsu, günlük hayatta karşılaştığımız sağlık sorunları yolu ile bedeninizin bize vermek istediği mesajlar olduğunu söylüyor. ŞİFA İÇİN GEÇMİŞE DÖNMELİ Tuğçe Işınsu, "Hastalık, enerjinin bozulmasıdır. Yaşamın, ruhun, enerjin artık sana bir "mesaj" vermek zorunda kalır tüm o yaşananlardan sonra ve bunu bir hastalık yolu ile yapar. Daha önce olumsuz bir şey olur, bunun sonucu kişide bir hastalık olarak sadece yansır. Şifa içinse kaynağa geri dönülmeli, aslı sebep bulunmalı. Cevap her zaman geçmişle ilgili" diyor. KENDİNİZİ SEVMİYORSANIZ HASTALANIRSINIZ Işınsu'ya göre, kendinizi onaylamamış, sevmemiş, korkular içinde yaşayan, ifade edememiş, yansıtamamış biriyseniz hastalık olarak bu tıkanmış enerji size geri döner. Geçmişi bırakabilmelisiniz, bırakamıyorsanız bu size olumsuz yansır ki toplumdaki çoğu kişinin asıl sorunu da budur. Işınsu, Feniks Kitap'tan çıkan 'OL' der ve OLUR' isimli kitabında, 200'den fazla hastalığa neden olan zihinsel nedenleri ve iyileşmemizi sağlayacak düşünce modellerini açıklıyor: HASTALIK ÖNCE ENERJİNİZDE ORTAYA ÇIKAR "Tüm sağlık sorunlarının düşünsel, geçmişle ilgili ve duygusal hatta bazen karmasal sebepleri var. Hastalık zamanında gelişmiş bir olumsuz enerjinin, bir çöküşün, duygusal darbenin sizin yaşamınızda kendini gösterdiği son halidir. Kaynağı ve oluşması eskiye dayanır. İnsan çok karmaşık, detaylı, çok bilinmeyenli, hatta gücünü küçümseyen bir bilgi-enerji-ruh birleşimidir. Fiziki beden, bilinçaltı denen "bilincimiz dışında" kalan alanın yanında çok küçük bir kısımdır. Bir hastalığın geride bırakılması için, onun "asıl" ortaya çıkma sebebi incelenmelidir. Hastalık önce fiziksel olarak ortaya çıkmaz, "enerjinizde" ortaya çıkar, enerji bedenle yaratılır… Spiritüel şifacılar da o nedenle enerji bedenle çalışır. Evrende her şey titreşim halinde, bedeniniz de öyle. Kişi kendi gücünü küçümsediği ve bazen de katlanmayı, kaybetmeyi seçtiği için hastalanır. Oysa ki birçok kişi kendi kendisinin şifacısı olarak zaman içinde iyileşebilir, yol alır. Ruhunuza yaptığınız haksızlıklar en sonunda fiziksel bedeninizde de izler taşır. Herkesin yükünü taşıyan gereksiz fedakar bir anne kambur olur, kıtlık korkusu olan bir adam yediklerini depolar obez olur, kendini beğenmeyen bir kız gün gelir gerçekten de akne dolu bir cilt yaratır kendine… İnsan bilinçaltı ve düşünce gücü ile enerjileri doğru da kullanmazsa hastalanır. Bloke olan yaşamsal enerji kişiyi hasta eder, yaşamsal enerji akamaz ise bu sizi tıkar. Bedeninizin titreşimini dengeleyebilmeniz gerekir. Buradaki ana husus, aslında hastalığın değil kişinin ve o kök sorunun iyileştiriliyor olmasıdır. Konu ile ilgili enerjisel doğru tespitin yapılması gerekir. AİLEDEN GEÇEN ENERJİ MİRASI, KÖTÜ SOY GEÇMİŞİ Bir sağlık sorunu deneyimliyorsanız, önce bunun ilk nedenini bulmanız gerekir. Aileden geçen enerji mirası, kötü soy geçmişi, karma borçları, geçmiş uğursuzluklar bu alanda da bazen kendini gösterir. Dünyada iki enerji var; sevgi ve karşıtı korku. Korku bazlı sevgi olmayan enerjiler bizi hasta ediyor. Belki binlerce yıl sonra Dünya'da hastalık olmayacak; insan enerjisini daha çok kullanacak, beyninin sırlarını da çözmüş olacak ve böylece dönüşümü de hızlı olacak. Savaşlar bittiği gün Dünya'da hastalıklar da ya olmayacak ya da hızla iyileşecek. Enerji alanları yolu ile nesilden nesile kodlar, kaygılar, olumsuz karma, negatif enerji mirası geçiş yapar. Bazen bir kadın kanserle ölür, onun hikayesini tekrar tekrar dinleyen torunu da aynı yola sürüklenir. Dedesi felçli olduğu için bundan korkan çocuk yetişkinlik çağında aynı sorunu deneyimleyebilir. Enerji kodları ve sırları keşfedilmeli bu anlamda, genetik kodlar önemli ama bazen kader bilgisi daha önemli.. SÜREKLİ OLUMSUZ DÜŞÜNMEK... Bazen kader veya karakter özellikleri (değişmez etkiler) aynı kaldığı sürece hastalık veya olumsuz enerji aşılamaz. Sürekli olumsuz düşünmek, kötü kadere kayıtsız şartsız inanmak, hastalıktan korkmayı asla bırakamamak gibi durumlarda şifa yapılsa da enerji geriye sarabilir. Bu dönüşüm yolculuğunda, hayat ve enerji tümden değişmeli. Kişi inanç sistemini gözden geçirmeli. Bu tarz uygulamalarda bazen uzaktan bile etki olur. Birçok şifacı zaman-mekan sınırı dışında uzaktan da etkili oluyor; inanmak, sonuca bağımlı olmamak, konsantre olmak, doğru imgeleme yapmak, doğru kayırlara ulaşmak, vizyonu alabilmek, şüphesiz olabilmek yardımcı olacaktır. Karmik enerji alanında size dair tüm gerekli bilgiler aslında eksiksiz mevcut. Kader, karakter sağlık durumunuz üzerinde etkilidir, dolayısıyla da geçmişiniz… Bazen talihsizliklerin kökü anne karnındaki zamana, bazen de daha eskisine dayanır. Önce kökten bir değişime açık olmak şarttır, şifacı ile danışan arasında mutlaka güven olmalı ve doğru enerji alışverişi. Öte yandan, bu alandaki araştırmalarda "suçluluk" duygusu ve çokça suçlanmış olmak da hastalıklar üzerinde etkili. HASTALIK SİZİN İÇİN SON UYARIDIR Geçmiş için üzülmek yanlıştır, değersizlik yaşayan kişi bunu yapar. Enerjiyi asla değişmeyecek konular üzerinde tutmayın. Geçmiş sadece gereken yaşam derslerini verdi ve gitti. Geçmiş için sürekli üzülmek hasta edicidir. Anda kalın, gelecek için üzüntü duymak ve peşin kaygı taşımak da son derece enerji çalan bir yanlıştır. Hastalığı önce kabul etmek gerekir, yüzleşmek… Sonra da kesin bir değişim kararı verebilmeyi gerektirir süreç. Hastalık zaten bir alarmdır; artık bir şeyler değişmeli diyen bir enerjidir size. Hastalık yapmış olduğunuz yanlışlar için size son uyarıdır. EN ETKİLİ ŞİFA YOLU DUADIR Hastalık da ruhtaki bir sıkıntıyı ortaya koymak için belirir. Tıbbi olarak ilerlenecek yolda, kişinin kendi başına gerçekleştireceği en etkili şifa yolu duadır. Dua her şeyin mümkün olduğuna olacağına inanmaktır, sınırsız çareleri olan Allah'tan istemektir. Zaten sizi iyileştirecek olan doktoru da vesile kılan Allah. Dua zaman mekan ve tüm sınırların dışına çıkmaktır, tüm isteklerin özgür olduğu yer ve enerjidir. Dünya'daki tüm sınırların üzerine çıkarız dua anında; hissederek ve gerçekten kalple dua edin. HASTALIKLAR VE RUHSAL NEDENLERİ Grip: Karamsar düşünme ve inançlarda sorun yaşama. Korku. Olumsuza inanmak. Kanser: Derin acılar ve çöküşler. Uzun süre sır taşımak. Nefreti içinde tutmak. Migren – baş ağrıları: Kalma, durma, ileri gidememe… Kusursuz olma isteği, fazla kontrol, kendi üzerinde aşırı baskı yaratma. Bastırılmış öfke. Hayatın akışına güvenmeme. İktidarsızlık: Cinsel baskı, beğenilmeme korkusu, gerginlik, suçluluk duyma. Topluma güvenmeme. Önceki partnere duyulan bastırılmış öfke. Anne-baba korkusu. AIDS ve zührevi hastalıklar: Kendini yetersiz bulmak. Kendini umutsuz hissetme. Güvenmemek. Kendinden vazgeçme, kendini onaylamama. Cinsel suçluluk duygusundan kopamama. Cezalandırılma ihtiyacı duyma. Cinsel yaşamın pis veya günah olduğuna inanma. Birisine karşı cinsel suç işlemiş olma. Suçluluk. Alzheimer: Hayatı terk etme kararı. Hayatı olduğu gibi kabul edememek, sona geldiğini düşünmek. Çocukluğun dünyasına geri dönme eğilimi. Aşırı ilgi talep etmek. İntikam isteği ve güncel olanı reddetme. Aşırı kilo - şişmanlık: Korkma. İncinme, aşağılanma, korunma ihtiyacı duyma. Duygulardan kaçış. Güvensizlik, kendini reddetme. Arayış. Korunma isteği. Aşırı duygusallık. Korku ve korunma ihtiyacı, gizli öfke ve affedememe. Dış dünyayı güvenli bulmama. Bağımlıklar – tiryakilikler : Kendinden ve yaşamdan kaçmak. Korku. Kendini sevmemek. Bağırsak sorunları : Geçmişi bırakamama… Eski ve ihtiyaç duyulmayan şeyi atmaktan korkmak. Hemoroid – Makat: Geçmişe duyulan öfke ve sevilmediğine inanma. Bırakmaktan ve kurtulmaktan korkma. Kendini değişime açık görememe, gereksizi biriktirme. Geçmişte kalma; duyulan kızgınlık. Geçmişin sorumluluğunu alamama. Baş ağrısı – migren: İstenmeyene katlanma. Korku. Kendini eleştirme, sevmeme. Bellek yitimi – unutkanlık: Korku ile yaşama. Hayattan kaçma eğilimi. Yaşamına sahip çıkamama. Beyaz akıntı, kadın hastalıkları, dölyolu iltihabı: Kadınların güçsüz veya korunmaya muhtaç olduklarına inanma. Bir sevgiliye, eşe karşı öfke duyma, kin veya intikam duygusu, cinsel gücünü reddetme. Depresyon: Başaramayacağına inanma, hak etmeme duygusu. Umutsuzluk. Diş rahatsızlıkları: Uzun süren kararsızlık ve bekleme. Kararlar verememe, yetersizlik. Diybet (Şeker) hastalığı : Geçmişte kalma, pişmanlık duymak. Hayatı kontrol altına alamama. Hayatı sevmeme. Şefkate büyük ihtiyaç duyma. Derin keder ve darbeler. Geçmişte kalma, kayıplar. Doymama - iştah: Kendinden nefret etmek, utanma, kendini onaylamama, bastırılmış nefret. Epilepsi – Sara: Acı çekme eğilimi. Hayatı reddetme. Büyük zorluk. Kendine yönelik sevgisizlik. Aşağılanma duygusu. Hayatı ve yeniliği reddetme. Büyük acılar. Kendine karşı zararlı olabilme. Frijit – cinsel soğukluk: Korku. Hazzı sevmeme, seçmeme, günah sayma. Cinselliğin kötü olduğuna inanmak. İdrar yolu enfeksiyonu: Karşı cinse veya sevgiliye duyulan öfke. Başkalarını suçlamak. Bastırılmış ilişkisel öfke, içe atmak.. Kalp krizi: Haz duygusunu kaybetme, sevgisizlik, parayı fazla önemseme, mevki için kendini hırpalama. Nefes kokması: Kızgınlık, öfke, söylenmemiş sözler ve intikam dolu olmak, içe atmak. Yanlış ifadeler, pis dedikoduculuk, çirkin düşünme ve insanları söz ile kırmak... Romatizma: Kurban rolünü seçmek. Hep haksızlığa uğradığını zannetmek. Sevgi yoksunluğu, yanlış iletişim. Kendini ikinci plana atmak. Acı ile beslenme. İçerleme ve içe atma. Selülit: Yanlışa ve geçmişe takılı kalmak. Unutamamak. İlerlemeyi güvenli bulmama. Kendi yolunu bulamama. Biriken öfke ve suçluluk. Adetle ilgili rahatsızlıklar: Kadınlığını reddetme. Cinselliği sevememe… Suçluluk, korku hissetme. Üreme organlarının günahkar yada kirli olduklarına inanma, geçmişteki cinsel olumsuz deneyimler. Adet görememe: Kadın olmayı istememe. Kendini kabul edememe, gelişimden korkma. Kendinden hoşlanmama
0 notes
Text
Hastalıklarımızın ruhsal nedenleri
Grip, kanser, migren, iktidarsızlık, kalp krizi, diyabet... Hastalıkların çoğu dış etkilerden değil içimizden geliyor. Zihinsel anlamda yaşadığımız sorunlar, sadece ruhumuza değil bedenimize de zarar veriyor. 'OL' der ve OLUR' isimli kitabın yazarı Spiritüel Danışman Tuğçe Işınsu, günlük hayatta karşılaştığımız sağlık sorunları yolu ile bedeninizin bize vermek istediği mesajlar olduğunu söylüyor. ŞİFA İÇİN GEÇMİŞE DÖNMELİ Tuğçe Işınsu, "Hastalık, enerjinin bozulmasıdır. Yaşamın, ruhun, enerjin artık sana bir "mesaj" vermek zorunda kalır tüm o yaşananlardan sonra ve bunu bir hastalık yolu ile yapar. Daha önce olumsuz bir şey olur, bunun sonucu kişide bir hastalık olarak sadece yansır. Şifa içinse kaynağa geri dönülmeli, aslı sebep bulunmalı. Cevap her zaman geçmişle ilgili" diyor. KENDİNİZİ SEVMİYORSANIZ HASTALANIRSINIZ Işınsu'ya göre, kendinizi onaylamamış, sevmemiş, korkular içinde yaşayan, ifade edememiş, yansıtamamış biriyseniz hastalık olarak bu tıkanmış enerji size geri döner. Geçmişi bırakabilmelisiniz, bırakamıyorsanız bu size olumsuz yansır ki toplumdaki çoğu kişinin asıl sorunu da budur. Işınsu, Feniks Kitap'tan çıkan 'OL' der ve OLUR' isimli kitabında, 200'den fazla hastalığa neden olan zihinsel nedenleri ve iyileşmemizi sağlayacak düşünce modellerini açıklıyor: HASTALIK ÖNCE ENERJİNİZDE ORTAYA ÇIKAR "Tüm sağlık sorunlarının düşünsel, geçmişle ilgili ve duygusal hatta bazen karmasal sebepleri var. Hastalık zamanında gelişmiş bir olumsuz enerjinin, bir çöküşün, duygusal darbenin sizin yaşamınızda kendini gösterdiği son halidir. Kaynağı ve oluşması eskiye dayanır. İnsan çok karmaşık, detaylı, çok bilinmeyenli, hatta gücünü küçümseyen bir bilgi-enerji-ruh birleşimidir. Fiziki beden, bilinçaltı denen "bilincimiz dışında" kalan alanın yanında çok küçük bir kısımdır. Bir hastalığın geride bırakılması için, onun "asıl" ortaya çıkma sebebi incelenmelidir. Hastalık önce fiziksel olarak ortaya çıkmaz, "enerjinizde" ortaya çıkar, enerji bedenle yaratılır… Spiritüel şifacılar da o nedenle enerji bedenle çalışır. Evrende her şey titreşim halinde, bedeniniz de öyle. Kişi kendi gücünü küçümsediği ve bazen de katlanmayı, kaybetmeyi seçtiği için hastalanır. Oysa ki birçok kişi kendi kendisinin şifacısı olarak zaman içinde iyileşebilir, yol alır. Ruhunuza yaptığınız haksızlıklar en sonunda fiziksel bedeninizde de izler taşır. Herkesin yükünü taşıyan gereksiz fedakar bir anne kambur olur, kıtlık korkusu olan bir adam yediklerini depolar obez olur, kendini beğenmeyen bir kız gün gelir gerçekten de akne dolu bir cilt yaratır kendine… İnsan bilinçaltı ve düşünce gücü ile enerjileri doğru da kullanmazsa hastalanır. Bloke olan yaşamsal enerji kişiyi hasta eder, yaşamsal enerji akamaz ise bu sizi tıkar. Bedeninizin titreşimini dengeleyebilmeniz gerekir. Buradaki ana husus, aslında hastalığın değil kişinin ve o kök sorunun iyileştiriliyor olmasıdır. Konu ile ilgili enerjisel doğru tespitin yapılması gerekir. AİLEDEN GEÇEN ENERJİ MİRASI, KÖTÜ SOY GEÇMİŞİ Bir sağlık sorunu deneyimliyorsanız, önce bunun ilk nedenini bulmanız gerekir. Aileden geçen enerji mirası, kötü soy geçmişi, karma borçları, geçmiş uğursuzluklar bu alanda da bazen kendini gösterir. Dünyada iki enerji var; sevgi ve karşıtı korku. Korku bazlı sevgi olmayan enerjiler bizi hasta ediyor. Belki binlerce yıl sonra Dünya'da hastalık olmayacak; insan enerjisini daha çok kullanacak, beyninin sırlarını da çözmüş olacak ve böylece dönüşümü de hızlı olacak. Savaşlar bittiği gün Dünya'da hastalıklar da ya olmayacak ya da hızla iyileşecek. Enerji alanları yolu ile nesilden nesile kodlar, kaygılar, olumsuz karma, negatif enerji mirası geçiş yapar. Bazen bir kadın kanserle ölür, onun hikayesini tekrar tekrar dinleyen torunu da aynı yola sürüklenir. Dedesi felçli olduğu için bundan korkan çocuk yetişkinlik çağında aynı sorunu deneyimleyebilir. Enerji kodları ve sırları keşfedilmeli bu anlamda, genetik kodlar önemli ama bazen kader bilgisi daha önemli.. SÜREKLİ OLUMSUZ DÜŞÜNMEK... Bazen kader veya karakter özellikleri (değişmez etkiler) aynı kaldığı sürece hastalık veya olumsuz enerji aşılamaz. Sürekli olumsuz düşünmek, kötü kadere kayıtsız şartsız inanmak, hastalıktan korkmayı asla bırakamamak gibi durumlarda şifa yapılsa da enerji geriye sarabilir. Bu dönüşüm yolculuğunda, hayat ve enerji tümden değişmeli. Kişi inanç sistemini gözden geçirmeli. Bu tarz uygulamalarda bazen uzaktan bile etki olur. Birçok şifacı zaman-mekan sınırı dışında uzaktan da etkili oluyor; inanmak, sonuca bağımlı olmamak, konsantre olmak, doğru imgeleme yapmak, doğru kayırlara ulaşmak, vizyonu alabilmek, şüphesiz olabilmek yardımcı olacaktır. Karmik enerji alanında size dair tüm gerekli bilgiler aslında eksiksiz mevcut. Kader, karakter sağlık durumunuz üzerinde etkilidir, dolayısıyla da geçmişiniz… Bazen talihsizliklerin kökü anne karnındaki zamana, bazen de daha eskisine dayanır. Önce kökten bir değişime açık olmak şarttır, şifacı ile danışan arasında mutlaka güven olmalı ve doğru enerji alışverişi. Öte yandan, bu alandaki araştırmalarda "suçluluk" duygusu ve çokça suçlanmış olmak da hastalıklar üzerinde etkili. HASTALIK SİZİN İÇİN SON UYARIDIR Geçmiş için üzülmek yanlıştır, değersizlik yaşayan kişi bunu yapar. Enerjiyi asla değişmeyecek konular üzerinde tutmayın. Geçmiş sadece gereken yaşam derslerini verdi ve gitti. Geçmiş için sürekli üzülmek hasta edicidir. Anda kalın, gelecek için üzüntü duymak ve peşin kaygı taşımak da son derece enerji çalan bir yanlıştır. Hastalığı önce kabul etmek gerekir, yüzleşmek… Sonra da kesin bir değişim kararı verebilmeyi gerektirir süreç. Hastalık zaten bir alarmdır; artık bir şeyler değişmeli diyen bir enerjidir size. Hastalık yapmış olduğunuz yanlışlar için size son uyarıdır. EN ETKİLİ ŞİFA YOLU DUADIR Hastalık da ruhtaki bir sıkıntıyı ortaya koymak için belirir. Tıbbi olarak ilerlenecek yolda, kişinin kendi başına gerçekleştireceği en etkili şifa yolu duadır. Dua her şeyin mümkün olduğuna olacağına inanmaktır, sınırsız çareleri olan Allah'tan istemektir. Zaten sizi iyileştirecek olan doktoru da vesile kılan Allah. Dua zaman mekan ve tüm sınırların dışına çıkmaktır, tüm isteklerin özgür olduğu yer ve enerjidir. Dünya'daki tüm sınırların üzerine çıkarız dua anında; hissederek ve gerçekten kalple dua edin. HASTALIKLAR VE RUHSAL NEDENLERİ Grip: Karamsar düşünme ve inançlarda sorun yaşama. Korku. Olumsuza inanmak. Kanser: Derin acılar ve çöküşler. Uzun süre sır taşımak. Nefreti içinde tutmak. Migren – baş ağrıları: Kalma, durma, ileri gidememe… Kusursuz olma isteği, fazla kontrol, kendi üzerinde aşırı baskı yaratma. Bastırılmış öfke. Hayatın akışına güvenmeme. İktidarsızlık: Cinsel baskı, beğenilmeme korkusu, gerginlik, suçluluk duyma. Topluma güvenmeme. Önceki partnere duyulan bastırılmış öfke. Anne-baba korkusu. AIDS ve zührevi hastalıklar: Kendini yetersiz bulmak. Kendini umutsuz hissetme. Güvenmemek. Kendinden vazgeçme, kendini onaylamama. Cinsel suçluluk duygusundan kopamama. Cezalandırılma ihtiyacı duyma. Cinsel yaşamın pis veya günah olduğuna inanma. Birisine karşı cinsel suç işlemiş olma. Suçluluk. Alzheimer: Hayatı terk etme kararı. Hayatı olduğu gibi kabul edememek, sona geldiğini düşünmek. Çocukluğun dünyasına geri dönme eğilimi. Aşırı ilgi talep etmek. İntikam isteği ve güncel olanı reddetme. Aşırı kilo - şişmanlık: Korkma. İncinme, aşağılanma, korunma ihtiyacı duyma. Duygulardan kaçış. Güvensizlik, kendini reddetme. Arayış. Korunma isteği. Aşırı duygusallık. Korku ve korunma ihtiyacı, gizli öfke ve affedememe. Dış dünyayı güvenli bulmama. Bağımlıklar – tiryakilikler : Kendinden ve yaşamdan kaçmak. Korku. Kendini sevmemek. Bağırsak sorunları : Geçmişi bırakamama… Eski ve ihtiyaç duyulmayan şeyi atmaktan korkmak. Hemoroid – Makat: Geçmişe duyulan öfke ve sevilmediğine inanma. Bırakmaktan ve kurtulmaktan korkma. Kendini değişime açık görememe, gereksizi biriktirme. Geçmişte kalma; duyulan kızgınlık. Geçmişin sorumluluğunu alamama. Baş ağrısı – migren: İstenmeyene katlanma. Korku. Kendini eleştirme, sevmeme. Bellek yitimi – unutkanlık: Korku ile yaşama. Hayattan kaçma eğilimi. Yaşamına sahip çıkamama. Beyaz akıntı, kadın hastalıkları, dölyolu iltihabı: Kadınların güçsüz veya korunmaya muhtaç olduklarına inanma. Bir sevgiliye, eşe karşı öfke duyma, kin veya intikam duygusu, cinsel gücünü reddetme. Depresyon: Başaramayacağına inanma, hak etmeme duygusu. Umutsuzluk. Diş rahatsızlıkları: Uzun süren kararsızlık ve bekleme. Kararlar verememe, yetersizlik. Diybet (Şeker) hastalığı : Geçmişte kalma, pişmanlık duymak. Hayatı kontrol altına alamama. Hayatı sevmeme. Şefkate büyük ihtiyaç duyma. Derin keder ve darbeler. Geçmişte kalma, kayıplar. Doymama - iştah: Kendinden nefret etmek, utanma, kendini onaylamama, bastırılmış nefret. Epilepsi – Sara: Acı çekme eğilimi. Hayatı reddetme. Büyük zorluk. Kendine yönelik sevgisizlik. Aşağılanma duygusu. Hayatı ve yeniliği reddetme. Büyük acılar. Kendine karşı zararlı olabilme. Frijit – cinsel soğukluk: Korku. Hazzı sevmeme, seçmeme, günah sayma. Cinselliğin kötü olduğuna inanmak. İdrar yolu enfeksiyonu: Karşı cinse veya sevgiliye duyulan öfke. Başkalarını suçlamak. Bastırılmış ilişkisel öfke, içe atmak.. Kalp krizi: Haz duygusunu kaybetme, sevgisizlik, parayı fazla önemseme, mevki için kendini hırpalama. Nefes kokması: Kızgınlık, öfke, söylenmemiş sözler ve intikam dolu olmak, içe atmak. Yanlış ifadeler, pis dedikoduculuk, çirkin düşünme ve insanları söz ile kırmak... Romatizma: Kurban rolünü seçmek. Hep haksızlığa uğradığını zannetmek. Sevgi yoksunluğu, yanlış iletişim. Kendini ikinci plana atmak. Acı ile beslenme. İçerleme ve içe atma. Selülit: Yanlışa ve geçmişe takılı kalmak. Unutamamak. İlerlemeyi güvenli bulmama. Kendi yolunu bulamama. Biriken öfke ve suçluluk. Adetle ilgili rahatsızlıklar: Kadınlığını reddetme. Cinselliği sevememe… Suçluluk, korku hissetme. Üreme organlarının günahkar yada kirli olduklarına inanma, geçmişteki cinsel olumsuz deneyimler. Adet görememe: Kadın olmayı istememe. Kendini kabul edememe, gelişimden korkma. Kendinden hoşlanmama
0 notes
Text
Zayıflama fırsatlarını kaçırmayın!
Zayıflama fırsatlarını kaçırmayın!
Kilo vermeye çalışıyorsanız, gıda biçiminizde göz ardı ettiğiniz kilo verme fırsatlarının farkına varın.
Insanlar gıda programlarındaki ufak, aralara gizlenmiş zayıflama fırsatlarına küçümsemeyle yaklaşıyor fakat bu sırları açığa çıkarar yalnızca birkaç haftada daha ince bir fiziğe sahip olabilirsiniz.
İşte diyetlerde dikkat etmediğiniz zayıflama fırsatları!
Gözden kaçan zayıflama fırsatlarından biri de yemeklerinizi pişirirken kullandığınız yağın çeşidiyle ilgili.
Yemeklerinizi yaparken zeytinyağı kullanıyorsanız, ısıyla birlikte yağdaki kıymetli ve faydalı yağ içeriklerini kaybediyorsunuz.
Vücudunuzu forma sokma çabalarınızı boşa çıkarmayacağından belli olun ve zeytin yağı yerine ateşte pişirilen yemeklerde hindistancevizi yağı veya avokado yağı kullanın.
Bu yağlar ısıya dayanıklıdır ve içerdikleri yararlı yağlar ısıyla birlikte yok olmuyor.
Zeytin yağı ısıya maruz kaldığında bayatlıyor ve vücutta tıpkı trans yağlar gibi hareket ediyor.
Eğer yemeklerinizde zeytin yağı kullanmak istiyor ama perhiz çabalarınızı çöpe atmak istemiyorsanız o halde yemeklerinizi kısık ateşte pişirmelisiniz.
Ayrıca Hindistan cevizi yağı ve Avokado yağı vücutta, diğer yağlar gibi enerji deposu olarak saklanmıyor.
Damak Zevki tadınızı tatmin etmenin en basit yolu diyet yemeklerinize bir arz baharat katmak.
Pul biber, kırmızı toz biber, kekik gibi baharatlarla protein ve sebze yemeklerinize lezzet katabilirsiniz.
Baharatlar metabolizmanızı hızlandırırken, arzu krizlerinizi de bastırmanıza muavin oluyor.
Çoğunlukla meyveli içecekler tüketiyor ve bunları hazırlarken muz kullanıyorsanız, bu kalorili meyve yerine böğürtlen, ahududu gibi meyveler kullanmayı deneyin.
Böğürtlengiller daha düşük şeker oranları ve yüksek lif seviyeleriyle diyetinize muavin olacak. Keza, böğürtlengiller karın bölgesindeki yağların eritilmesine asistan olurken, muz glisemik endeksi yükseltiyor ve olağan seviyeden daha pozitif kilo almanıza niçin oluyor.
İçecekler karışım halinde hazırlandıkları için daha basit sindirilirler ve böylece glisemik endeksinize etkileri daha kolay oluyor.
Kan şekerinizin pat diye yükselmemesi için, içeceklerinize katacağınız meyvelerin artı şeker içermemesine dikkat edin.
Çoğu insan yulaf gevreklerini küçümsüyor ama bu gevrekler zayıflama maceranızda size epeyce faydalı olacak.
Yulaf gevrekleri yalnızca pratik ve güzel bir diyet kahvaltı yiyeceği yok bununla birlikte size yemek pişirmenizde yardımcı olacak bir besin maddesi.
Yulaf, kinoaya kadar daha artı protein, B vitamini ve mineral içeriyor. Yulaf gevrekleri iştahınızı bastırmak için de bire bir.
Lifli gıdaların önemi diyetlerde göz ardı ediliyor. Tek yapacağınız lif açısından daha varlıklı gıdalara yönelmek.
Yulaf gevreklerinize ve hazırladığınız meyveli içeceklere ekstra lifli besinler katabilir, atıştırmalık öğünlerinize lif yönünden zengin gıdalar ekleyebilirsiniz.
Besinlerin içerdiği lifler iştahınızı köreltir , yağ yakımını arttırır, kan dolaşımınızdan yağları temizler ve sizi daha uzun vakit tok tutar. Hem beslenmenizi düzenleyerek diyetinizde manâlı bir rol oynar.
Eğer liflere karşısında hassasiyetiniz varsa baklagil ve fasülyelerdeki liflerden uzak durmanızı nasihat ederiz. Midenizde şişkinliğe yaratabilirler.
Su tüketimi ve düzenli çalışma de kilo vermenin kilit noktalarından bazıları. Diyetinizde tuzlu ve yağlı gıdalardan, bitmiş besinlerden ve fast food yiyeceklerden uzak durun.
Eğer bu yiyeceklerden uzak durmazsanız zayıflık hayallerinizle birlikte dinç bir vücududa kendinizden uzaklaştırmış olacaksınız.
Kaynak: Cinsel Sağlık Rehberi, Kadın Cinsel Sağlık
0 notes
Text
Hekim ve Diş Hekimlerinin Hasta Verilerini Koruma Yükümlülüğü
Hekim ve diş hekimleri kendilerine tedavi amacı ile başvuran hastaların sağlık kayıtlarına kolaylıkla erişebilmektedir.
Anayasanın 20. maddesinde, herkesin kendisiyle ilgili kişisel verinin korunmasını isteme hakkına sahip olduğu düzenlenmiştir. Kişisel verilerin ve Özel hayatın daha etkin korunması amacıyla kişisel verileri hukuka aykırı olarak kaydedenler, Türk Ceza Kanunu uyarınca cezalandırılmaktadır.
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 135. maddesi ile, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydeden kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verileceği düzenlenmiştir. Bu suçun oluşabilmesi için, kişisel verilerin hukuka aykırı bir şekilde kayda alınması gerekir. Kişinin rızası ile kendisiyle ilgili bilgilerin kayda alınmasının suç oluşturmayacağı muhakkaktır. Bununla birlikte kanun gereği alınan kişisel verilerin de suç oluşturmayacağı şüphesizdir.
Kanun hükmü uyarınca kişisel verilerin nasıl kayda alındığının bir önemi yoktur. Kişisel verilerin kağıda kaydedilmiş olması ile bilgisayar ortamında kaydedilmiş olmasının suçun oluşumu açısından bir etkisi bulunmamaktadır.
Hasta ile hukuki ilişki kuran hekim ve diş hekimleri açısından hastaların kişisel verilerinin kayda alınması hukuka uygunluk sebebini oluşturmaktadır. Özellikle hekim ve diş hekimleri tarafından aydınlatılmış onam ve kişisel verilerin kayda alınması hakkında hasta rızalarının alınması da suçun asli unsuru olan “hukuka aykırı”lık şartını ortadan kaldırmaktadır.
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 136. maddesi ile kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişinin, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağı düzenlemesine yer verilmiştir. Bu madde hükmü ile hukuka uygun olarak kaydedilmiş olsun veya olmasın, kişisel verileri hukuka aykırı olarak başkalarına vermek, yaymak veya ele geçirmek, bağımsız bir suç olarak tanımlanmıştır ve cezalandırılmıştır.
Sağlık çalışanları tarafından işlenebilmesi en olası olan kişisel verilerin hukuka aykırı olarak paylaşılması suçunun esas unsuru “kişisel veri”dir. Kişisel veri teriminden neyin anlaşılması gerektiği çok önemlidir. Kanun gerekçesine göre; “Suçun konusu, kişisel verilerdir. Gerçek kişiyle ilgili her türlü bilgi, kişisel veri olarak kabul edilmelidir.” açıklaması ile çok geniş bir tanımlama yapılmıştır. Bu doğrultuda Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 25.11.2013 tarihli 2013/2773 E. ve 26643 K. sayılı kararında; “Kişisel verilerin kaydedilmesi ve verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçlarının maddi konusunu oluşturan “kişisel veri” kavramından, kişinin, yetkisiz üçüncü kişilerin bilgisine sunmadığı, istediğinde başka kişilere açıklayarak ancak sınırlı bir çevre ile paylaştığı nüfus bilgileri (T.C. kimlik numarası, adı, soyadı, doğum yeri ve tarihi, anne ve baba adı gibi), adli sicil kaydı, yerleşim yeri, eğitim durumu, mesleği, banka hesap bilgileri, telefon numarası, elektronik posta adresi, kan grubu, medeni hali, parmak izi, DNA’sı, saç, tükürük, tırnak gibi biyolojik örnekleri, cinsel ve ahlaki eğilimi, sağlık bilgileri, etnik kökeni, siyasi, felsefi ve dini görüşü, sendikal bağlantıları gibi kişinin kimliğini belirleyen veya belirlenebilir kılan, kişiyi toplumda yer alan diğer bireylerden ayıran ve onun niteliklerini ortaya koymaya elverişli, gerçek kişiye ait her türlü bilginin anlaşılması gerekir; ancak, herkes tarafından bilinen ve/veya kolaylıkla ulaşılması ve bilinmesi mümkün olan kişisel bilgiler, yasal anlamda “kişisel veri” olarak değerlendirilemez, aksinin kabulü; anılan maddelerin uygulama alanının amaçlanandan fazla genişletilerek, uygulamada belirsizlik ve hemen her eylemin suç oluşturması gibi olumsuz sonuçlar doğurur, bu nedenle, bir kişisel bilginin, açıklanan anlamda “kişisel veri” kabul edilip edilmeyeceğine karar verilirken, somut olayın özellikleri dikkate alınarak titizlikle değerlendirme yapılması, sanığın eylemiyle hukuka aykırı hareket ettiğini bildiği ya da bilebilecek durumda olduğunun da ayrıca tespit edilmesi gerekir.” açıklamalarına yer verilmiştir.
Görüldüğü üzere Yargıtay tarafından da hastanın açıklamış olduğu ve sağlık çalışanının mesleğinin sunumu nedeni ile elde etmiş olduğu tüm veriler, kişisel veri kapsamında tanımlanmıştır. Herkes tarafından bilinen ve/veya kolaylıkla ulaşılması ve bilinmesi mümkün olan bilgilerin ise Türk Ceza Kanunu kapsamında kişisel veri niteliğinde değerlendirilemeyecektir.
Hasta Hakları Yönetmeliğinin 23. maddesi uyarınca, “Sağlık hizmetinin verilmesi sebebiyle edinilen bilgiler, kanun ile müsaade edilen haller dışında, hiçbir şekilde açıklanamaz.
Kişinin rızasına dayansa bile, kişilik haklarından bütünüyle vazgeçilmesi, bu hakların başkalarına devri veya aşırı şekilde sınırlanması neticesini doğuran hallerde bilginin açıklanması, bunları açıklayanın hukuki sorumluluğunu kaldırmaz.
Hukuki ve ahlaki yönden geçerli ve haklı bir sebebe dayanmaksızın hastaya zarar verme ihtimali bulunan bilginin ifşa edilmesi, personelin ve diğer kimselerin hukuki ve cezai sorumluluğunu da gerektirir.
Araştırma ve eğitim amacı ile yapılan faaliyetlerde de hastanın kimlik bilgileri, rızası olmaksızın açıklanamaz” düzenlemesine yer verilmiştir.
Anılan yasal düzenlemeler uyarınca hekim ve diş hekiminin, hastasının kimliği de dahil olmak üzere mesleğin sunumu nedeni ile elde etmiş olduğu bilgileri üçüncü kişiler ile paylaşması yasaklanmış ve Türk Ceza Kanunu uyarınca da cezalandırılmıştır.
Hukuka aykırılığın sınırları hiç yok mudur? Sosyal Güvenlik Kurumu, İl Sağlık Müdürlüğü veya Hastanelerden bilgi istenmesi halinde de ceza sorumluluğu doğmakta mıdır?
Tıbbi Deontoloji Nizamnamesinin 4. maddesi uyarınca, tabip ve diş tabibi, meslek ve sanatının icrası vesilesiyle muttali olduğu sırları, kanuni mecburiyet olmadıkça, ifşa edemez. Hasta Hakları Yönetmeliğinin 23. maddesi uyarınca kanun ile müsaade edilen haller istisna tutulmuştur. Fiil, hukuka aykırı olmalıdır.
5237 sayılı TCK’nda hukuka uygunluk sebepleri;
a- Kanunun hükmünü yerine getirme (m.24/1)
b- Meşru savunma (m.25/1)
c- İlgilinin rızası (m.26/2)
d- Hakkın kullanılması (m.26/1)
Olarak kabul edilmiştir.
Kişisel verilen paylaşılması eylemine kişinin rızasının bulunmasının eylemi hukuka uygun kıldığında şüphe yoktur.
Bununla birlikte Tıbbi Deontoloji Nizamnamesinin 4. maddesi gereğince hekim ve diş hekimlerinin kişisel bilgileri ifşa etmesinin kanuni mecburiyet olmadıkça yasak olması ve Ceza Muhakemesi Kanununun 161/4 ve 332. maddeleri uyarınca hakim veya savcı kararı olmadan bu bilgilerin paylaşılmasının da mümkün olmadığı değerlendirilmelidir. Bu anlamda idare veya ilgili herhangi bir kurum tarafından kişisel verilerin istenmesi, hekim ve diş hekimleri açısından hastalara ait kişisel verilerin paylaşılmasını hukuka uygun kılan bir durum değildir.
Türk Ceza Kanununda suçun cezasının yüksek olması ve yine aynı kanunun 137. maddesinin 1/(b) maddesi uyarınca suçun hekim ve diş hekimleri tarafından işlenmesi halinde verilecek cezanın yarı oranında artırılacağının öngörülmüş olması karşısında hekim ve diş hekimlerinin kişisel verilerin paylaşılması konusunda hassasiyet göstermesi gerektiği açıktır.
Hekim ve Diş Hekimlerinin Hasta Verilerini Koruma Yükümlülüğü was originally published on aşık & aşık Avukatlık Bürosu
0 notes
Text
Kadınlarda idrar yolu enfeksiyonuna neden oluyor!
Kadınlarda idrar yolu enfeksiyonuna neden oluyor!
Böbrek enfeksiyonu, piyelonefrit adı da verilir ve idrar yolları enfeksiyonlarının bir türüdür. Piyelonefrit genelde üretra veya mesanede bir idrar yolu enfeksiyonu olarak başlar ve tedavi edilmediği vakit böbreklere kadar ilerler ve burada da enfeksiyon oluşturur.
Böbrek enfeksiyonlarının belirtileri arasında alev, belde, yanlarda ya da kasıklarda sızı, karın ağrısı, çoğu kez idrara çıkmak isteği, idrarda cerahat ve kan ve şiddetli idrara çıkma ricası bulunur. Kadınların üretrası daha kısa olduğundan idrar yolu enfeksiyonları daha çok görülür. Dolayısıyla böbreğe ilerleme ihtimali ve kadınlarda böbrek enfeksiyonları yol riski de artmış olur.
Seks, kadınlarda idrar yolu enfeksiyonu görülmesinin kayda değer bir nedenidir. Kadınlarda mesaneye giden üretra, vajinal açıklığa yakın bir mesafededir ve rektuma da yakın bulunur. Rektumun, vajinaya yakınlığı bakterilerin seks sırasında vajinaya girmesine sebep olabilir.
Sık sık yapılan veya yakın zamanda yapılmış cinsel aktivite kadınlarda idrar yolu enfeksiyonunun sık görülen bir risk faktörüdür. Ilk defa seks yapan veya sık sık seks yapmaya başlayan kadınlarda mesane enfeksiyonu riski artar.
Buna balayı sistiti adı da verilir. Bir Takım cinsel pozisyonlar, örneğin kadının tepede olması idrar yolu enfeksiyonu oluşma riskini artırabilir. Bunun kadınlarda böbrek enfeksiyonuna dönüşmemesi için doktorlar enfeksiyonu antibiyotik ile çare ederler.
Kadınların gebelik esnasında idrar yolu enfeksiyonu yaşaması olasıdır. Hamileliğin 6. haftasından, 24. haftasına dek riskin artmış olduğu belirtilir. Gebelik döneminde gerçekleşen idrar yolu enfeksiyonlarının sebebi idrar yolunda olan değişikliklerdir.
Bir kadının rahmi mesanenin derhal üstünde bulunur. Rahim büyüdükçe gelişen basınç mesaneyi engelleyebilir ve idrarı mesaneden çıkmaktan alıkoyabilir.
Bu da enfeksiyon olasılığını artırır. İdrar yolu enfeksiyonu tedavi edilmediğinde kadınlarda böbrek enfeksiyonları ortaya çıkabilir. Bu da çare edilmezse erken doğum veya bebeklerde düşük doğum kilosu riski artar. Gebelik sırasında enfeksiyon antibiyotik ile güvenle tedavi edilebilir.
Menopoz sonrasında idrar yolu enfeksiyonu riski artar. Bir bayan menopoz dönemini yaşarken, östrojen hormonu seviyeleri düşer. Östrojendeki düşüş idrar yollarının duvarlarını inceltir ve bölgenin enfeksiyona direnci azalır.
Östrojen eksikliği hem E.coli bakterisinin vajina duvarlarına tutunmasına engel olan bağışıklık tepkisini zayıflatabilir. Östrojen kremleri idrar yolu enfeksiyon riskini azaltabilmektedir.
Hemen Sağlık
Kaynak: Güzellik Sırları, Kadın Güzellik Sırları
#bebeklerde idrar yolu enfeksiyonu neden olur#erkeklerde idrar yanması#idrar yolu enfeksiyonu antibiyotik#idrar yolu enfeksiyonu bitkisel tedavi maydanoz#idrar yolu enfeksiyonu ilaçları
0 notes
Text
Bütün anlamıyla erkek nedir bayan nedir?
Bütün anlamıyla erkek nedir bayan nedir?
Cinsel Afiyet Enstitüsü Derneği (CİSED) Genel Başkanı Psikoterapist Cem Keçe, her iki cinsin de ‘Kadınca’ ve ‘Erkekçe’ diye adlandırdığı iki ayrı dili ve kadın – erkek arasındaki çekişmeyi ele alıyor!
Bayan ve erkek arasında yüzyıllardır süregelen çatışmanın ardında, aslında her iki cinsin birbirini tamamiyle tanımamasının yattığını hiç düşündünüz mü? Dünyaya ayrı bakan, doğumundan itibaren farklı koşullarda yetişen, yapı olarak kendine özgü tavırlar sergileyen, sahiden özünde bir meyvenin iki yarısı olan bayan ve erkek ama biri elma biri armut… Peki her iki tür birbirini nasıl tanımalı? Hangi konuda hatalar yapılıyor? Bütün anlamıyla erkek nedir bayan nedir?
Kadının ve erkeğin ayrıca biyoloji ile ilgili hem de psikolojik açıdan birbirinden öbür olduğunu bildiren Cinsel Sıhhat Enstitüsü Derneği (CİSED) Genel Başkanı Psikoterapist Cem Keçe, her iki cinsin de ‘Kadınca’ ve ‘Erkekçe’ diye adlandırdığı iki öbür dili kullandığını belirtti.
18
Dağıtılmış “genellemeler” sonucu ortaya meydana çıkan ve tekrar tekrar istisnaları olabilen bu dillerin, kadınların ve erkeklerin duygularına, düşüncelerine ve davranışlarına yansıdığını ifade eden Keçe, ‘Kadınca’ ve ‘Erkekçe’nin tepkilerini, beklentilerini, tercihlerini, arzularını ve hayata manzara açılarını belirleyen farklılıklarından oluştuğunu, her erkeğin içinde bir kadın, her kadının içinde bir erkek olduğunu ama erkeklerde “erkek parça”nın, kadınlarda ise “kadın parça”nın iktidarda olduğunu kaydetti. Birbirine “eşdeğer” olmayan lakin “benzeyen” olan ve “eşdeğer haklara sahip” olan kadının ve erkeğin, içlerinde birbirlerine ait parçaları taşımakla birlikte birbirlerinden bambaşka olduklarını ve bu farkların bir “çatışma alanı” değil bir “zenginlik” olduğunu bildiren Keçe, “Bu çeşitlilik hem çekicidir keza gereklidir keza de mükemmel bilinmelidir. Çünkü kadınlarla erkekler dünyaya farklı açıdan bakarlar ve kadının fazla özel bakış açısı ise kadını daha zengin ve erkeğe üstün kılar” dedi.
Kadınları “Toplumun yarısı” olarak tarif eden Keçe, toplumun diğer yarısının da kadınlar kadar dünyaya getirildiğini, böylece kadınların toplumun tamamı gibi olduklarını söyledi. Keçe, böylece çok iyi bilinmesi gereken “Kadınca” ve “Erkekçe”dilinin kadının ve erkeğin hormonları, farklılıkları, tutumları, tavırları ve davranışları ile şekillenen çok özel diller ve hayatı yaşama biçimleri olduğunun altını çizdi.
28
Kadının ve erkeğin, hayat karşısındaki duruşlarının da birbirinden bambaşka olduğuna dikkat çeken Psikoterapist Cem Keçe, “Manzara açıları, tepkileri, beklentileri, tercihleri, arzuları bambaşkadır. Aralarındaki en keskin farklılıklardan biri konuşmaktır” dedi. Keçe şunları kaydetti: “Kadına bir dokunur bin ah işitirsin… Erkeğin ağzından kerpetenle söz alırsın… Lakin bunu yönlendiren de anatomik yapılarıdır. Çünkü söylev yeteneğini kontrol eden beyindeki merkezleri ayrı çalışır.
Erkek doğası gereği düşünerek konuşur, tek bir konuya yoğunlaşır ve yoğunlaştığı konuyla ilgili hemencecik sonuca gitmek, çözüm üretmek ister. Bayan ise konuşarak düşünür. O da doğası gereği aynı anda birden fazla konuya yoğunlaşabilir. Bayan konuşurken konuyu tamamen genişletir fakat erkek bir an önce başlıca konun konuşulmasını isteyerek konuşmayı daraltır. Yani erkek ve kadında hitabe ve düşünme süreçleri birbirinin tersi şekilde işler. Erkek önce konuşmak istediklerini içeriye doğru düşünür, sonra sözcüklere döker ve en sonunda da zaten karar vermiş olduğu sonuca ya da çözüme ulaşır. Kadın ise sesli düşünür, yani önce konuşmaya, sonra düşünmeye başlar ve konuyla ilgili düşüncelerini konuşurken şekillendirir ve sonuca ya da çözüme bu süreçte karar verir.”
38
Psikoterapist Cem Keçe, erkeklerin ve kadınların dünyaya farklı pencereden baktıkları için görünüm açılarının da öbür olduğunu belirtti. Erkeklerin dünyayı daha kuytu bir açıdan görürken, kadınların daha geniş bir açıdan gördüklerini ifade eden Keçe, “Erkekler dünyayı tümevarım, kadınlarsa çıkarma yöntemiyle algılarlar. Erkekler parçaları ayrı ayrı algılayıp bütüne ulaşırlar. Kadınlarsa önce bütünü görür, daha sonra da parçalarını keşfederler. Sezgi yöntemlerindeki bu farklılıklar kadınların ve erkeklerin tüm tavır ve davranışlarına, beklentilerine ve ihtiyaçlarına yansır. ‘Erkekçe’nin esas gramer bilgilerini ‘Kadınca’dan farklılıkları oluşturur” dedi.
48
Bayan ve erkek aralarında yüzyıllardır süregelen çatışmanın ardında, doğrusu her iki cinsin birbirini tamamiyle tanımamasının yattığını hiç düşündünüz mü? Dünyaya ayrı bakan, doğumundan itibaren öbür koşullarda yetişen, yapı olarak kendine özgü tavırlar sergileyen, gerçekten özünde bir meyvenin iki yarısı olan bayan ve erkek lakin biri elma biri armut… Peki her iki cins birbirini nasıl tanımalı? Hangi konuda hatalar yapılıyor? Bütün anlamıyla erkek nedir bayan nedir?
Kadının ve erkeğin hem biyoloji ile ilgili hem de psikolojik açıdan birbirinden bambaşka olduğunu bildiren Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) Genel Başkanı Psikoterapist Cem Keçe, her iki cinsin de ‘Kadınca’ ve ‘Erkekçe’ diye adlandırdığı iki bambaşka dili kullandığını belirtti.
Dağıtılmış “genellemeler” sonucu ortaya çıkan ve her zaman istisnaları olabilen bu dillerin, kadınların ve erkeklerin duygularına, düşüncelerine ve davranışlarına yansıdığını ifade eden Keçe, ‘Kadınca’ ve ‘Erkekçe’nin tepkilerini, beklentilerini, tercihlerini, arzularını ve hayata görüş açılarını belirleyen farklılıklarından oluştuğunu, her erkeğin içinde bir bayan, her kadının içinde bir erkek olduğunu lakin erkeklerde “erkek parça”nın, kadınlarda ise “bayan parça”nın iktidarda olduğunu kaydetti. Birbirine “eşit” olmayan ama “benzeyen” olan ve “eşdeğer haklara sahip” olan kadının ve erkeğin, içlerinde birbirlerine ait parçaları taşımakla birlikte birbirlerinden farklı olduklarını ve bu farkların bir “çatışma alanı” yok bir “zenginlik” olduğunu gösteren Keçe, “Bu farklılık ayrıca çekicidir keza gereklidir keza de çok iyi bilinmelidir. Çünkü kadınlarla erkekler dünyaya öbür açıdan bakarlar ve kadının çok özel perspektif ise kadını daha zengin ve erkeğe üstün kılar” dedi.
Kadınları “Toplumun yarısı” olarak tanımlama eden Keçe, toplumun öteki yarısının da kadınlar göre dünyaya getirildiğini, böylece kadınların toplumun tamamı gibi olduklarını söyledi. Keçe, böylece bilinmesi gereken “Kadınca” ve “Erkekçe”dilinin kadının ve erkeğin hormonları, farklılıkları, tutumları, tavırları ve davranışları ile şekillenen fazla özel diller ve hayatı yaşama biçimleri olduğunun altını çizdi.
Kadının ve erkeğin, hayat karşısındaki duruşlarının da birbirinden öbür olduğuna dikkat çeken Psikoterapist Cem Keçe, “Bakış açıları, tepkileri, beklentileri, tercihleri, arzuları bambaşkadır. Aralarındaki en bariz farklılıklardan biri konuşmaktır” dedi. Keçe şunları kaydetti: “Kadına bir dokunur bin ah işitirsin… Erkeğin ağzından kerpetenle laf alırsın… Ama bunu yönlendiren de anatomik yapılarıdır. Çünkü hitabe yeteneğini kontrol eden beyindeki merkezleri ayrı çalışır.
Erkek doğası gereği düşünerek konuşur, tek bir konuya yoğunlaşır ve yoğunlaştığı konuyla ilgili anında sonuca gitmek, çözüm üretmek ister. Kadın ise konuşarak düşünür. O da doğası gereği aynı anda aniden artı konuya yoğunlaşabilir. Bayan konuşurken konuyu iyice genişletir lakin erkek bir lahza önce esas konun konuşulmasını seve seve konuşmayı daraltır. Yani erkek ve kadında söylev ve düşünme süreçleri birbirinin tersi şekilde işler. Erkek önce konuşmak istediklerini içe doğru düşünür, daha sonra sözcüklere döker ve en sonunda da zaten karar vermiş olduğu sonuca veya çözüme ulaşır. Bayan ise sesli düşünür, yani önce konuşmaya, sonra düşünmeye başlar ve konuyla ilgili düşüncelerini konuşurken şekillendirir ve sonuca veya çözüme bu süreçte karar verir.”
Psikoterapist Cem Keçe, erkeklerin ve kadınların dünyaya farklı pencereden baktıkları için görüş açılarının da bambaşka olduğunu belirtti. Erkeklerin dünyayı daha kuytu bir açıdan görürken, kadınların daha geniş bir açıdan gördüklerini açıklayan Keçe, “Erkekler dünyayı tümevarım, kadınlarsa çıkarma yöntemiyle algılarlar. Erkekler parçaları ayrı olarak algılayıp bütüne ulaşırlar. Kadınlarsa önce bütünü görür, sonra da parçalarını keşfederler. Algılama yöntemlerindeki bu farklılıklar kadınların ve erkeklerin tüm tavır ve davranışlarına, beklentilerine ve ihtiyaçlarına yansır. ‘Erkekçe’nin temel dilbilgisi bilgilerini ‘Kadınca’dan farklılıkları oluşturur” dedi.
Kaynak: Güzellik Sırları, Moda Blogları
#kadin kimdir#kadılar nedir#kadın nedir dünyanın ta kendisidir#kadın nedir şiir#kadın nedir vikipedi
0 notes
Photo
🗣 ERKEN BOŞALMA VE TAOCU SEKS EĞİTİMİ "VİDEO TEMELLİ ÖRGÜN EĞİTİM" 🧿 EĞİTİM TARİHİ 📌 26-27 HAZİRAN 2021 - ANKARA 🧿 KAYIT 🎯 PANDEMİ KOŞULLARI NEDENİYLE "KONTENJANIMIZ SINIRLIDIR!" 🎯 KAYIT için 0.555.274 41 97 nolu WHATSAPP hattından CİSED'e ulaşabilirsiniz... 🧿 EĞİTMEN 👍 PSİKOTERAPİST CEM KEÇE 🧿 IICPI, CİSED ve PSİKODER EĞİTMENİ PSİKOTERAPİST CEM KEÇE’nin ÜYESİ OLDUĞU ULUSLARARASI VE ULUSAL DERNEKLER: 👍 Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) 👍 Amerika Psikoloji Birliği (APA) 👍 Avrupa Psikiyatri Birliği (EPA) 👍 Alman Psikiyatri Psikoterapi ve Psikosomatik Sağlık Birliği (DGPPN) 👍 Avrupa Cinsel Tıp Derneği (European Society For Sexual Medicine - ESSM) 👍 Uluslararası Entegratif Kognitif Psikoterapi Enstitüsü (IICPI) 👍 Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) 👍 Psikoterapi ve Psikoterapistler Derneği (PSİKODER) 👍 JineSeksoloji Derneği (JİNESEKS) 👍 Aile Hekimleri Cinsel Tedavi ve Eğitim Derneği (AHCİTED) 🧿 EĞİTİMİN İÇERİĞİ 👍 Erken boşalma nedir? 👍 Erken boşalmanın nedenleri 👍 Erken boşalma tedavi seçenekleri 👍 Erken boşalmada cinsel terapi 👍 10 adımda erken boşalma tedavisi 👉 Dur-başla tekniği 👉 5+5 tekniği 👉 Hiperstimülasyon tekniği 👉 Sıkma tekniği 👍 Zor ve çatışmalı çiftlerde erken boşalma tedavisi 👍 Erken boşalma vaka sunumları ve analizi 👍 Taocu seksin kadim sırları 🎯 Aşkın Seks Cinsel Terapi Yaklaşımı (Transandantal Sexual Therapy)'ında temel cinsel tedavi protokolünün uygulanması 🎯 Uygulamalar ve role-playingler (Danışan + Terapist + Gözlemci) 🎯 Huzurlu insan, sağlıklı cinsellik, mutlu bir evlilik ve aile yaşantısı için ilkleri deneyimleyeceğiniz sıra dışı bir workshopa var mısınız? 🧿 KİMLER KATILABİLİR? 🎯 HEKİMLER 👍 PSİKİYATRİ UZMANLARI ve ASİSTANLARI 👍 ÜROLOGLAR 👍 NÖROLOGLAR 👍 AİLE HEKİMLERİ 👍 JİNEKOLOGLAR 🎯 RUH SAĞLIĞI PROFESYONELLERİ 👍 PSİKOLOGLAR 👍 PSİKOLOJİK DANIŞMANLAR 👍 SOSYAL HİZMET UZMANLARI 👍 AİLE DANIŞMANLARI 🎯 SAĞLIK ÇALIŞANLARI 👍 PSİKİYATRİ HEMŞİRELERİ 👍 FİZYOTERAPİSTLER 🎯 TIP VE RUH SAĞLIĞI ALANINDAKİ LİSANS ÖĞRENCİLERİ 👍 Ancak mezun olunca eğitim katılım belgeleri verilecektir. 👍 Öğrencilere yüzde 50 İNDİRİM uygulanacaktır. (Kalkan, Antalya) https://www.instagram.com/p/CQYI7iStXEs/?utm_medium=tumblr
0 notes
Text
KİŞİLİĞİN KORUNMASI
I-Genel olarak kişilik ve kişiliğin korunması: Hukuk düzeni kişilere sadece hak ve borç sahibi olabilme yeteneğini tanımamakta onlara bu kişiliği oluşturan esas değerlere karşı yönelmiş saldırılara karşı kendini koruma hakkı da tanımıştır.Bir kişinin özellikleri hak ve fiil ehliyeti hürriyeti bedeni ve manevi varlıkları onun kişiliğini meydana getirir.Kişilik insanın insan olması dolayısıyla ayrılmaz bir biçimde sahip olduğu hakları içerir.Bunlar para ile ölçülemeyen devredilemeyen mirasçıya geçmeyen mutlak haklardır.Kişiliğe bağlı nedenlerin tümü üzerindeki hakkı belirtmek üzere genel kişilik hakkı deyimi kullanılmaktadır.Genel kişilik hakkını somut münferit görünüşlerine münferit kişilik hakları denir.Kişilik hakkının belirleyici özelliği bu kişiliğe tecavüz edilmemesini istemek yetkisidir.Kişiliğin korunmasını isteme hakkı sadece gerçek kişilere tanınmış bir hak olmayıp tüzel kişilerin de yararlanacağı bir haktır. aytekin çağlar turan II)Kişilik haklarının nitelikleri: a)Kişilik hakları mutlak hak karakteri taşımaktadır.Bu nedenle tecavüz eden herkese karşı ileri sürülebilir. b)Kişilik hakları şahıs varlığı haklarına dahil olduklarından hiçbir şekilde maddi değere sahip değildirler.Ancak bir kişilik hakkına saldırı maddi ya da manevi zarara uğramaya yol açabilir.Bu durumda zararın tazminini isteme hakkı da doğar. c)Kişilik hakları kişinin kişiliğinden ayrılmaz bir karakter taşıdığından vazgeçilmesi ve devredilmesi mümkün değildir. d)Bu hakların mirasçıya geçmesi de mümkün değildir. e)Bu haklar zamanaşımına uğramaz ve hak düşürücü süre de işlemez.Ancak kişilik haklarına saldırı nedeniyle kazanılan alacak hakkı zamanaşımına uğrar. f)Kişilik hakları esas olarak savunma sağlayan haklardır.Yani kişiye 3.kişilerden gelen saldırılara karşı korurular. III)Kişilik Hakkının kapsamı: İnsan varlığını nitelendiren değerlerin teker teker sayılması mümkün değildir.Ancak doktrin en önemli münferit kişilik haklarını ayrı ayrı değerlendirme eğilimindedir.Bunlar kısaca: 1-Kişilik hakkının konusu olan değerler: a)Ad:Kişinin adı üzerindeki hakkı münferit bir kişilik hakkıdır. b)Hayat sağlık ve vücut tamlığı:Kişinin hayatı sağlığı ve vücut tamlığı kişiliğine dahildir.Hayat hakkının en temel hakkı olduğu kuşkusuzdur.Kişinin vücut bütünlüğü de mutlak ve saygı gösterilmesi gereken değerlerden biridir. aa)Tıbbi müdahaleler:Kişinin sağlığına kavuşmak için tedaviye rıza göstermesi,doktorun müdahalesinin hukuka aykırı olmasını engeller.Fakat tedavi ve koruma amacı olmayan tıbbın gelişmesine hizmet eden deneysel amaçlı uygulamalar hastanın üzerinde rızası olsa dahi kullanılamaz hukuka aykırı olur.Vücut bütünlüğünün dokunulmazlığı aynı zamanda insan haklarının da bir parçasıdır.Bu çerçevede kişinin işkence görmesi vücut bütünlüğüne saldırı teşkil eder.Kişinin hem fiziki hem ruhi değerleri vücut bütünlüğüne dahildir.Örneğin birisini yaralamak ona hastalık geçirmek vücut bütünlüğüne saldırı olduğu gibi kişinin ruhi dengesini sarsmak da aynı anlama gelir. bb)Organ ve doku naklilıcıya sağlık kazandırmak için canlıdan veya cesetten organ veya doku alınarak aktarılması üstün bir amaca hizmet ederken verici yönünden kişilik haklarına müdahale anlamına gelir.Kanun canlı kişiden organ naklini ancak hayat için zorunlu olmayan ve verilmesi halinde kişinin yaşama şansını ve yaşama biçimini etkilemeyecek organlar için mümkün kılmaktadır.Canlı kişiden organ alınması vericinin 18 yaşını doldurması ve temyiz kudretine sahip olması şartına bağlıdır.Ölüden organ alınması esas olarak onun sağlığında verdiği rızaya bağlıdır. cc)Cinsel faaliyete ilişkin müdahaleler: aaa)Kural olarak kişinin üreme sonucunu doğuran faaliyetlerine müdahale hukuka aykırıdır.Kişinin ancak iradesi ile bu faaliyetlerine müdahale edilerek bu faaliyetleri engellenebilir. bbb)Cinsiyet değişikliği: Doktrinde hükmün amaca göre yorumlanarak sadece tedavi amaçlı cinsiyet değişikliğine izin verilmesi gerektiği isabetli olarak savunulmaktadır. aytekin çağlar turan c)Faaliyet özgürlüğü:Kişinin hürriyeti hak ve fiil ehliyeti kişiliğin kapsamına girer.Herkes hayat faaliyetlerini özgürce düzenlemek hakkına sahiptir.Bu özgürlüğün içine herhangi bir yerde kalma veya oradan ayrılma herhangi bir işi yapma gibi özgürlükler de girer.Bu özgürlüğün sınırı kamu düzeni ile ilgili düzenlemelerdir. d)Haysiyet ve şeref:Kişinin haysiyeti ve şerefi de genel kişilik hakkının kapsamı içindedir.Kişinin insan olmak sıfatıyla sahip olduğu bütün özellikler ve sahip olduğu diğer niteliklerin olmadığı veya eksik olduğu fikrini uyandıran ve toplumda küçük düşürmeyi hedefleyen tüm söz yazı ya da resimle yapılan beyanlar şeref ve haysiyetin ihlali niteliği taşır.Bir kişi hakkında hakaret teşkil edecek sözler söylenmesi veya saygınlığını tehlikeye düşüren doğruluğu ispat edilemeyen iddialarda bulunulması şeref ve haysiyete tecavüz teşkil eder.Asılsız ihbarlar da kişiliğe tecavüz teşkil eder.Bu kavramın çerçevesi kişinin sosyal ve mesleki konumuna bağlı olarak da değişebilmektedir.Şeref ve haysiyete saldırının o kişinin adı hedef alınarak yapılması şart değildir.Adı anılmasa dahi 3.kişiler nezdinde tanınmasını sağlayacak işaretler kullanılmış olması da şeref ve haysiyete saldırı teşkil eder. e)Resim ve Ses:Kişinin resmi üzerindeki hakkı da kişilik haklarına girer.Resim kavramına kişinin bir fotoğrafta filmde veya televizyonda tespit edilmesi ve gösterilmesi girdiği gibi fırça ya da kalemle yapılan resim veya karikatürleri de girer.Kişinin rızası olmadan ve menfaatine aykırı olarak bir resmin kullanılması kişilik hakkına hukuka aykırı tecavüz teşkil eder.Ancak kamuya mal olmuş kişilerin basında veya aktüalite filmlerinde haber amacı ile resimlerinin yayınlanmasında kişilik hakkına tecavüz söz konusu olmaz.Kişinin sesinin yayınlanmasında da aynı esaslar geçerlidir. f)Kişinin sırları:Kişinin gizli tutulmasında menfaati bulunan sırları da kişilik hakkının içinde girer.Kişinin bu sırlarına “gizlilik alanı da denmektedir.Gizlilik alanına kişinin kendisi ile ilgili kişisel mektup ve yazıları girdiği gibi gizli kalmasında menfaati bulunan bütün sırları girer.Bir kimsenin rızası olmadan bir sırrını öğrenerek yayan kimse kişilik hakkına tecavüzde bulunmuş olur.Örneğin sağlık durumuna ilişkin bir açıklama veya mesleki konuda bilinmemesi istenen bir durumun açıklanması kişilik haklarının ihlali ile sonuçlanabilir. g)Özel hayat:Kişisinin özle hayatının başkaları tarafından bilinmesini istememesi korunmaya değer bir menfaattir.Diğer insanlarla paylaşılmamış olan olaylar için kişinin kamuya kapalı bir çevreye sahip olabilmesi kişiliğine dahil bir unsurdur.Özel çevresindeki hayat tarzına kişinin rızası olmadan yapılacak müdahaleler de tecavüz teşkil eder.Telefonların dinlenmesi veya özel hayata ilişkin olayların kamuya açıklanması vs.de kişilik hakkına tecavüz teşkil eder.Kamuya mal olmuş kişilerin sıradan kişilere göre sınırlanmış özel hayat ve gizlilik alanları vardır.Kabul edildiğine göre kamuca tanınan bir kişinin toplum içindeki mevkiine ilişkin önemli sonuçlar elde edilecekse özel hayatının uygun biçimde öğrenilmesinde toplumun çıkarı vardır ve bu oranda özel hayatına ilişkin olarak yapılacak açıklamalar kişilik hakkına tecavüz teşkil etmez. aytekin çağlar turan IV)Kişiliğin korunması yolları: M.K.mad.23-24’le kişilik iki türlü tecavüze karşı korunmuştur.M.K.mad.23 kişiliği hukuki işlemlere karşı korumakta M.K.mad.24 ise haksız fiille yapılan tecavüzlere karşı korumaktadır. A-Kişiliğin hukuki işlemle yapılan tecavüze karşı korunması: Kimse hak ve fiil ehliyetlerinde kısmen de olsa feragat edemez.Kimse hürriyetini devredemeyeceği gibi hürriyetini kullanmayı hukuk ve ahlaka aykırı derecede kısıtlayamaz.Hükmün amacı kişilerin serbest iradeleriyle düzenleyebilecekleri hukuki işlemlerin sınırını çizmektir.Binaenaleyh bir kişinin hak ve fiil ehliyetinden ya da sadece birinden tamamen veya kısmen feragat ettiği konusunda yapacağı hukuki işlem yükleneceği bir taahhüt batıldır.M.K.mad.23/2’ye göre kişi hürriyetini de devredemez.Yani köleliği kabul edemez.Kişinin iktisadi varlığını ahlaka aykırı sayılacak derecede tehlikeye sokacak ağır taahhütleri bu hükme aykırı sayılırlar.Bir kimsenin gelecekteki bütün alacaklarını rehnettiği veya devrettiğini belirten bir sözleşme de batıldır.Ayrıca sözleşmelerin çok uzun süreli olması da hürriyetin aşırı ve ahlaka aykırı şekilde kısıtlanması sonucunu doğurduğu takdirde M.K.mad.23’ün uygulanma alanına girer.Ayrıca B.K.mad.19’a göre Şahsi hükümlere müteallik haklara mugayir olmadıkları sürece iki tarafın yaptığı mukaveleler muteberdir.Hükümdeki şahsi hükümlere müteallik haklardan kasıt kişiliğe bağlı haklardır.Bu anlamda kimse hayatını sona erdirecek bir anlaşama yapamaz.Vücut tamlığını ihlal edecek bir sözleşme de ancak hukuka ve ahlaka aykırı olmadığı sürece geçerli olabilir.M.K.mad.23 emredici bir hukuk kuralı olduğundan hakim tarafından re���sen nazara alınmalıdır. B-Kişiliğin tecavüze karşı korunması: 1-İlke: Kişinin hayatı sağlığı ve vücut tamlığının şeref ve haysiyetinin resminin sesinin özel hayatının gizliliğinin sırlarının vs. hukuka aykırı tecavüze karşı korunmasından söz edilir. 2-Hukuka Aykırılık: Bir kimsenin şahsiyetin yöneltilmiş bir tecavüz bir mutlak hakkı ihlal etmesi sebebiyle hukuka aykırı olabilir.Kişiliği korumaya yönelik her türlü hukuk kuralına aykırılık hukuka aykırılık anlamına gelir.Ancak hukuka aykırılığı kaldıracak bir sebebin varlığı failin davranışını şahsiyete hukuka aykırı davranış teşkil etmekten kurtarır. 3-Hukuka Aykırılığı kaldıracak Sebepler: Maddede hukuka aykırılığı kaldıracak sebepler olarak şunlar belirtilmiştir: -Mağdurun rızası -Üstün nitelikte bir özel yar -Üstün nitelikte bir kamu yararı -Kanunun verdiği yetki a)Mağdurun rızası: Mağdurun rızası muteber olmak kadıyla haksız fiillerde genellikle hukuka aykırılığı kaldıran bir sebeptir.Ancak bu rızanın hukuka aykırılığı kaldırabilmesi için sınırları belirlenmiş bir müdahaleye ilişkin olması gereklidir.Yani kişilik hakkından genel olarak vazgeçmek veya kişilik haklarına gelebilecek her türlü saldırıya rıza verilmesi geçerli değildir Bu rızanın geçerli olabilmesi için 3 şartın varlığı gereklidir. aa)Kişilik hakkından vazgeçme iradesinin açık olarak belirtilmiş olması gereklidir. bb)Verilen rızanın vazgeçme iradesinin öngörülebilecek şartlarda bilinçli ve serbest irade ile verilmiş olması gerekmektedir. cc)Verilen rıza ahlaka aykırı olmamalıdır. Şahsiyete tecavüz konusunda rıza özellikle tıbbi müdahalelerde önem kazanmaktadır.Hasta muvaffakiyet verecek durumda olmadığı için kanuni temsilciden alınan rıza hastanın rızasının yerini tutamaz.Ancak belirtmek gerekir ki tıbbi müdahalelerde kural rızanın alınması olmakla birlikte gecikmede sakınca bulunan hallerde rıza alınmadan da müdahalelerde bulunulabilir.Tedavi amaçlı değil de deneysel amaçlı müdahalelerde rızanın hukuka aykırılığı kaldırıp kaldırmayacağı tartışmalıdır. Ölüden organ alınması için kişinin buna rıza gösterdiğine ilişkin açıklamasını vasiyetnamesinde ya da sağlığında iki tanık önünde açıklaması gereklidir.Böyle bir rıza yoksa ölümden sonra eşi çocukları anası babası bunlarda bulunmuyorsa yakınlarının rızası ile cesetten organ veya doku alınması mümkündür.Rızanın hukuka aykırılığı bertaraf edebilmesi için muteber bir muvaffakiyet olması gereklidir.Mümeyyiz olmayan şahsın rızası muteber değildir.Rızanın yazılı olması şart kılınan hallerde bu şekle uyulmadan verilen rıza da muteber değildir.Bu muvaffakiyet sarih olabileceği gibi zımnide olabilir.Şahsiyetine tecavüz riskini taşıyan bir faaliyete katılan kimsenin bu risk kapsamına giren muhtemel tecavüzlere muvaffakiyet var sayılır.(Boks güreş).Rızanın müdahaleden önce ya da en geç müdahale sırasında verilmesi gerekir.Ancak rıza her zaman geri alınabilir.Rızanın geri alınmasından vazgeçmek geçerli değildir. b)Üstün nitelikte bir özel yarar: 24.maddenin yeni metninde belirtildiği gibi üstün nitelikte bir özel yararın varlığı halinde şahsiyete tecavüz hukuka aykırı değildir.Bu üstün nitelikteki yarar bizzat mağdura ya da faile veya bir 3.şahsa ait olabilir. aa)Hayatının kurtulması için ameliyat edilmesi zorunluluğu bulunan kimseden muvaffakiyet alınamıyorsa alınmadan ameliyatın yapılması hastanın üstün nitelikteki yararına dayanır.Diğer taraftan hastanın açıkça karşı çıkmasına rağmen onun üstün yararı gözetilerek ona tıbbi müdahalede bulunulmasının hukuka aykırı olup olmadığı tartışmalıdır. bb)Failin veya bir üçüncü şahsın üstün yararının tecavüzün hukuka aykırılığını kaldırması bu tecavüzün meşru müdafaa kapsamına girmesi halinde söz konusu olur.Hak arama hürriyeti de şahsiyete tecavüzdeki hukuka aykırılığı korunan üstün yarar sebebiyle kaldırır..Fakat bu hürriyetin kötüye kullanılması halinde hak arama hürriyeti bu tecavüzün hukuka aykırı olmasını engellemez. cc)Üstün nitelikte kamu yararı:Üstün nitelikte kamu yararı bulunan hallerde de bir kimsenin şahsiyetine yapılan tecavüz hukuka aykırı değildir.Bir suçtan mahkum edilenin hapse atılması bir salgın hastalıkta aşı olma zorunluluğu bu gibi durumlardır.Konu,kitle iletişim araçları ile şahsiyete vaki tecavüzlerin hukuka aykırı sayılıp sayılmaması açısından özel bir önem arz eder.Basının iki işlevi vardır.Kamuoyu için önem arz eden konularda halkı bilgilendirme ve özel olarak önemli hususlarda eleştiri yaparak kamuoyunu yönlendirme işlevi.Basın bu bilgilendirme işlevi içinde kamuoyunun öğrenmekte yararı olduğu bütün gerçekleri verme hakkına sahiptir.Eleştiri işlevi yerine getirilirken değer yargıları gerçek olgulara dayandırılmalıdır.Tecavüze uğrayanın şahsiyet hakkının korunmasına ilişkin yararı ile kamuoyunun haber alma ve aydınlatılmadaki yararından hangisinin daha üstün olduğunun tespiti gerekir.Hakim takdir yetkisini kullanarak vardığı sonucu objektif gerekçelere dayandırmak zorundadır.Bu hususta doktrinde veya daha önceki olaylara ilişkin mahkeme içtihatlarında benimsenmiş çözümlerden de yararlanmalıdır.Eğer yayımlanan haber veya eleştiri gerçekleri yansıtmıyorsa veya haber ve eleştiride kamuoyunu aydınlatma görevi dışına çıkılıp şahsın şeref ve haysiyetine tecavüz teşkil eden ifadelere yer verilmişse hukuka aykırılık unsuru varlığını sürdürür.Bir kimsenin özel hayatına ilişkin gerçek bir olayın açıklanması şahsiyet hakkına tecavüz teşkil ederse de o kimsenin topluma mal oluş derecesi farklı sonuca ulaşılmasına yol açabilir.Fakat bu davranışlarda kamuoyunu aydınlatma fonksiyonunun dışına çıkılması özellikle o şahsı küçük düşürme amacı güdülmesi davranışın hukuka aykırı sayılması sonucunu doğurur.Bu çerçevede kamuya mal olmuş kişilerin özel hayatlarına ve sır alanlarına giren olaylar üstün bir kamu yararı bulunmadıkça herhangi bir habere konu olmayacaktır.Keza kamuya mal olmuş kişilerle ilgili gerçek dışı açıklamaların hukuka aykırı olduğu da şüphesizdir.Gerçek dışılık verilen haberin hiç vuku bulmamış ir olaya ilişkin olmasından ,olayın gerçekte başka türlü cereyan etmiş olmasından veya bir olaydaki bazı unsurların gizlenmesinden veya bazı unsurlar ilave edilerek nakledilmesinden ileri gelebilir.Gerçek dışı haberin yazanın haberin gerçek dışı olduğunu bilmemesi ve bilecek durumda olmaması bu haberin meydana getirdiği şahsiyete tecavüzün hukuka aykırılığını etkilemez. d)Kanunun verdiği yetki: Kamu makamlarının kamu hukukunu düzenleyen kanunlara dayanan yetkilerini kullanmaları bu yetkinin bir şahsın şahsiyetine tecavüz teşkil etmesi halinde hukuka aykırılığını kaldırır.Dilekçe hakkını kullanarak şikayet veya ihbarda bulunan kimse bu şikayet veya ihbara konu olan kimsenin şahsiyet hakkına hukuka aykırı bir biçimde tecavüzde bulunmuş sayılmaz.Fakat bu ihbar veya şikayet uydurma olaylara dayanılarak yapılmışsa yetki kötüye kullanılmış ve şahsiyete hukuka aykırı bir biçimde tecavüzde bulunulmuş olur.İddia ve savunma hakkının da (hak arama hürriyeti) kullanılması da bu hak kullanılırken yapılan tecavüzün hukuka aykırılığını kaldırır.Fakat korunmak istenen hakla bağlantısı bulunmayan beyanlar hukuka aykırı tecavüz teşkil edebilir.TBMM üyeleri Meclis çalışmalarında söyledikleri sözlerden ileri sürdükleri düşüncelerden ve bunları meclis dışında tekrarlamaktan ve açığa vurmaktan sorumlu tutulamazlar.Buna mutlak dokunulmazlık veya yasama sorumsuzluğu denir.B.K.mad.52’de öngörülen meşru müdafaa hakkının kullanılmasının da bu müdafaa fiilinin karşı tarafın şahsiyet hakkına (özellikle vücut tamlığına) tecavüz teşkil etmesi halinde bu tecavüzdeki hukuka aykırılığı kaldıracağına yukarıda değinilmiştir.Bu da kanunda öngörülmüş bir yetkidir. 4-Şahsiyetine Tecavüz edilen kişiye tanınan dava hakları: a)Genel olarak:Şahsiyete tecavüzde;tecavüzün men’i ,maddi tazminat, manevi tazminat ve tecavüzden elde edilen kazançların vekaletsiz iş görme hükümleri uyarınca talep edilmesi davaları tanır.Ayrıca doktrin tecavüzün önlenmesi ve tecavüzün hukuka aykırılığı tespiti davalarını da kabul eder. b)Davacı ve davalı sıfatı:Bu davalarda kişilik hakkı saldırıya uğrayan veya uğramış kişi davacı sıfatına sahiptir.Gerçek veya tüzel kişi olması fark etmez. Mirasçılar kural olarak miras bırakanın dava hakkına sahip değildirler.Ancak miras bırakanın daha önce açmış olduğu davaya devam edebilirler.Diğer yandan miras bırakana yapılan saldırı eğer mirasçıların kişilik haklarına saldırı teşkil ediyorsa onlar da dava açabilirler.Mirasçıların miras bırakanın kişilik hakkına saldırıdan doğan maddi hakları için dava açmaları mümkündür.Mümeyyiz küçük ve mahcurlar kanuni temsilcilerinin izni olmaksızın bu davayı açabilirler.Bunların kanuni temsilcilerinin ancak küçük veya kısıtlının açık veya zımni rızası ile bu davaları açabilecekleri kabul edilmektedir.Mümeyyiz olmayan küçük ve mahcurlar kendi adlarına hareket edemeyeceklerinden onları korumak amacıyla kanuni temsilcilerinin bu davaları açmaları mümkündür.Bu davalarda davalı sıfatı kişilik hakkına saldırıda bulunan şahıs veya mirasçılarına aittir. c)Davalar: aa)Tecavüze son verilmesi davası: Davanın amacı devam eden tecavüze sona erdirmeye davalının mahkum edilmesidir. aaa)Şahsiyeti teşkil eden unsurlardan herhangi birine hukuka aykırı tecavüz vuku bulması halinde bu dava açılabilir.Fakat ancak tecavüz devam ediyorsa bu dava söz konusu olur.Bir şahsın bir resminin bir vitrinde teşhir edilmesinin sona erdirilmesi talebi bu davaya konu teşkil eder.Bu davanın açılması için tecavüzün haksız olması yeterlidir.Ayrıca tecavüzde bulunanın kusurlu olması gerekmez.Kanaatimizce tecavüz teşkil eden bir olgu failin iktidarında bulunduğu sürece tecavüzün durdurulması failin iktidarının etkisinin dışında etkisini sürdürdüğü sürece tecavüzün hukuka aykırılığının tespiti ve kararın yayınlanması ile etkinin giderilmesi söz konusu olacaktır.Sona erdirilmesinden sonra da etkisi devam edecekse tecavüzün sona erdirilmesi talebi ile birlikte tecavüzün etkilerinin bertaraf edilmesi için mahkeme kararının yayınlanması da talep edilebilir. Sona ermiş tecavüzün tekrarlanması tehlikesi varsa bu takdirde tecavüzün sona erdirilmesi değil tecavüzün önlenmedi talep edilecektir.Bazen bir tecavüzün sona erdirilmesi devamını önlemekten öteye yeni bir tecavüzü de kendiliğinden önlemiş olur.(fotoğraf filminin yok edilmesi).Aynı davada iki talebin birlikte ileri sürülmesine bir engel yoktur. bbb)Tecavüz devam ettiği sürece tecavüzü son erdirme davası açılabilir.Diğer bir ifade ile zamanaşımı veya hak düşürücü süre söz konusu değildir. ccc)Tecavüzü sona erdirme davasını şahsiyeti tecavüze uğrayan kişi açabilir.Bu kişi mümeyyiz değilse onun adına kanuni mümessili dava açabilir.Bir davranış birden fazla kişinin şahsiyet haklarına tecavüz teşkil ediyorsa tecavüze uğrayanlardan her biri diğerlerinden bağımsız olarak tecavüzün durdurulmasını dava edebilir.Şayet tecavüzü yapan kişi birden fazla ,ise tecavüzün durdurulması davası içlerinden birine birkaçına veya hepsine açılabilir. bb)Tecavüz tehlikesinin önlenmesi davası:Şahsiyet hakkına tecavüz tehlikesi karşısında bulunan kimsenin tecavüz tehlikesinin önlenmesini talep edebileceği belirtilmiştir.Bu davaya kısaca tecavüzün önlenmesi davası denilir.Bu dava ile hakimden davalının tecavüz teşkil edebilecek davranıştan kaçınmaya mahkum etmesi talep edilir.Tecavüz tehlikesinin önlenmesi davasının açılması için tecavüz tehlikesi yaratan kişinin kusurlu olması gerekmemektedir. aaa-Böyle bir dava ancak şahsiyete hukuka aykırı tecavüz tehlikesi ciddi ve yakın ise açılabilir.(şeref ve haysiyeti lekeleyici bir kitabın basılması).Tehlike varlığını sürdürdükçe dava açılabilir.Tehlike sona ermişse bu dava açılamaz. bbb-Tecavüz tehlikesini önleme davasını bu tehlikeye maruz olan kişi açabilir.Mümeyyiz değilse kanuni temsilcisi de açabilir. ccc-Tecavüzün önlenmesi davasında hakim davalıyı tecavüz teşkil eden davranıştan kaçınmaya mahkum edecektir.Dikkat edilmesi gereken husus hakim tarafında verilecek önleme kararının iki taraf için de adil olması gereken bir karar olmasıdır.Failin mahkeme kararına rağmen tecavüzde bulunması maddi ve manevi tazminat davalarında özellikle kusurlu sayılması açısından etkili olur. cc)Tecavüzün hukuka aykırılığının tespiti davası: Bu dava genel nitelikteki tespit davasının şahsiyetin korunmasında özel olarak düzenlenmiş ve sona eren bir tecavüzün etkisinin devam etmesi haline açılacaktır. aaa)Dava açabilecek olanlar ve davalılar bakımından tecavüze son verme davasında verdiğimiz izahat burada da dikkate alınmalıdır.Sona eren tecavüzün etkisi devam ettiği sürece tespit davası açılabilir.Aradan çok uzun zaman geçmesi artık etkinin kalkmasına yol açmışsa dava açılamaz. bbb)Tecavüze son verilmesi veya maddi ve manevi tazminat davalarında da hakim önce tecavüzün hukuka aykırı olduğunu tespit edecek ondan sonra tecavüzün durdurulması veya tazminat ödenmesine karar verecektir.Fakat ayrı tespit davasında hakimden istenen karar sadece evvelce vuku bulmuş olan tecavüzün hukuka aykırılığını tespite yöneliktir. ccc)Sona ermiş tecavüzün hukuka aykırılığının tespiti ve kararın ilen yolu ile tecavüzün sona eren etkisinin bertaraf edilmesi bir bakıma manevi tatmin de sağlar.Manevi tazminat davası açılmışsa ayrıca tespit davası açılmaz.buna mukabil sona eren tecavüzün devam eden etkisinin bertaraf edilmesi için hukuka aykırılığın tespiti ve kararın yayınlanması talebi ile birlikte şartları varsa manevi tazminat olarak bir miktar para ödenmesi talep edilebilir. ddd)Tecavüzün hukuka aykırılığını tespit eden kararın yayınlanması diğer bir açıdan cevap hakkının kullanılmasın yaklaşır.Fakat cevap hakkının kullanılma şartı ve yolu başkadır.Cevapta amaç hukuka aykırılığın tespiti değil,verilen cevabın ve düzeltmenin tecavüzün vuku bulduğu kitle iletişim aracında yayınlanmasını sağlamaktır. Ayrıca cevap ve düzeltme hakkının kullanılmış olması tecavüzün hukuka aykırılığının tespitinin dava edilmesine engel değildir. eee)Hakim “gerekli” görerek kararın yayınlanmasını kabul ederse yayının nerede ve ne tarzda yapılacağını verilen hükümde belirtmelidir.Kanun kararın yayınlanması yerine 3.kişilere bildirilmesi yolunu da öngörür.Bu yola tecavüzün etkilerinin çok sınırlı bir çerçevede devam etmesi halinde başvurulması düşünülebilir. dd)Maddi tazminat davası: Şahsiyet hakkına hukuka aykırı bir tecavüz yüzünden maddi zarara uğrayan kimsenin bu zararın tazminini talep etmesi maddi tazminat davasının şartlarının var olmasına bağlıdır. aaa)Adın gaspı,nişanın bozulması,evlenmenin butlanı ve boşanma vücut tamlığına tecavüz ve haksız rekabet gibi şahsiyet haklarına tecavüzde maddi tazminatın özel olarak düzenlendiği hallerde bu uygulamalara ilişkin hükümler uygulanacak diğer haller ve belirtilmemiş hususlarda haksız fiil sorumluluğunu düzenleyen hükümler uygulanacaktır. bbb)Binaenaleyh şahsiyet hakkına tecavüz nedeniyle uğranılan maddi zararın tazmini için hukuka aykırı tecavüz maddi zarar tecavüzle zarar arasında uygun illiyet bağı arandıktan başka failin kusur veya bir kusursuz sorumluluk bulunması hali aranacaktır.Birden fazla sorumlu varsa B.K.mad.50’nin kapsamına giren hallerde tam teselsül B.K.mad.51’in kapsamına giren hallerde nakıs teselsül söz konusu olacaktır.Zamanaşımı, haksız fiil hükümlerine dayanan davalar için B.K.mad.60 ;borca aykırılığa dayanan davalar için B.K.mad.125’e tabidir.Şahsiyete tecavüz sebebiyle maddi tazminat davasını zarara uğrayan şahıs mümeyyizse kendisi değilse kanuni temsilcisi açabilir.Tazminat talebi başkasına temlik edilebilir ve mirasçıya intikal edebilir. ccc)Maddi tazminat davası tecavüze son verilmesi hukuka aykırılığı tespit eden kararın yayınlanması manevi tazminat ve kazancın verilmesi davaları ile birlikte açılabilir,tecavüzün önlenmesi davası ile birlikte açılması söz konusu olamaz. ee)Manevi Tazminat davası:Şahsiyet hakkına hukuka aykırı tecavüzden doğan acı,elem ve ızdırabın giderilmesi amacını güder. aaa)Manevi zararın telafisi amacıyla öngörülen temel çözüm tazminat olarak tayin edilen bir miktar paranın tecavüze uğrayana sağlayacağı maddi imkanlarla onun acı elem ve ızdırabının giderileceği fikrine dayanır.Hakim manevi tazminatı takdir ve tayin ederken mağdurun çektiği elem ve ızdıraptan başka failin kusur derecesini mağdurun müterafik kusuru varsa bunun derecesini dikkate alacaktır.Hakim bütün unsurları göz önünde tutarak manevi tazminat olarak ödenecek para miktarını takdir ve tayin edecektir.Fakat hakim davacını talebiyle bağlı olduğu cihetle hal ve şartlara göre takdir ettiği tazminat miktarı daha yüksek olsa dahi talep edilen miktardan daha fazlasının ödenmesine karar veremez.Buna mukabil hakimin bütün unsurları göz önüne alarak davacının talep ettiği miktardan daha az tazminata karar vermesi mümkündür.Manevi tazminat olarak hükmedilecek paranın adalete aykırı olarak çok düşük olması ya da tecavüz fiili iyi ki vuku bulmuş dedirtecek kadar da yüksek tutulmamalıdır. bbb)Önceki metinde manevi tazminat istenebilmesi için şahsiyet hakkına hukuka aykırı tecavüz manevi zarar ve tecavüzle zarar arasında uygun illiyet bağından başka failin “kusurunun hususi ağırlığı” bir şart olarak yer alıyordu.B.K.49’un yeni metninde kusurun ağırlığına ilişkin bir şart aranmaması bir yana maddede kusurdan hiç söz edilmemesi yeni hükümle manevi tazminat açısından bir kusursuz sorumluluk esasının mı kabul edildiği sorusuna yol açmaktadır.Kusursuz sorumluluk hali bulunmadıkça maddi tazminatta olduğu gibi manevi tazminatta da sorumluluk kusur esasına dayanır.Manevi tazminat davasını şahsiyet hakkına yapılan tecavüzden manevi zarar gören şahıs açılabilir.Manevi zarara uğrayan şahıs mümeyyiz ise izne tabi olmadan mümeyyiz değil ise kanuni temsilcisinin iznini alarak davayı açabilir.Manevi zarara uğradıktan sonra temyiz kudretini kaybedenler adına kanuni mümessilleri manevi tazminat davası açabilir.Şayet bir fiil birden çok şahsın şahsiyet haklarına doğrudan tecavüz teşkil ediyorsa bu şahıslardan her birinin uğradığı zararın tazminini dava edebileceğine tereddüt yoktur.Manevi zararın ve illiyet bağının tespiti söz konusu tecavüz teşkil eden fiilin hayat tecrübelerine göre olayların normal akışında ileri sürülen manevi zararı meydana getirmeye elverişli olduğu hususunda hakimin kanaatinin sağlanması ile olacaktır.Bir diğer yön de kişinin işgal ettiği makamın kişiliğine yapılan müdahaleye katlanmasını gerekli kılabilmesidir. Kusura dayanan sorumlulukta kusurun ispatı şahsiyete tecavüz teşkil eden fiilin işleniş tarzını belirleyen delillerin kusurun varlığı hususunda hakime vereceği kanaatle sağlanır.Diğer bir ifade ile maddi tazminat davalarında kusurun ispatına ilişkin kurallar manevi tazminat davasında da uygulanır.Manevi tazminat davasının zamanaşımı kural olarak B.K.mad.60’a tabidir. ff)Tecavüzden elde edilen kazancın verilmesi davası:3444 sayılı kanunla M.K.’ya ilave edilen madde 24/a bu imkanı açıkça belirtmekte ve tecavüzden elde edilen kazançların vekaletsiz iş görme hükümlerine göre talep edilebileceğini ifade etmektedir. aaa)Bu imkanın önemi mağdurun elde edemeyeceği bir kazancın failin tecavüz sayesinde elde etmiş olması halinde görülür.Şayet mağdurun elde edebileceği bir kazancı tecavüz sayesinde fail elde etmiş ise mağdurun mahrum kaldığı bu kazanç zarar kapsamına girer ve sorumluluk şartları varsa maddi tazminat davası ile talep edilebilir.Buna mukabil mağdurun elde edemeyeceği bir kazancı fail tecavüz sayesinde elde etmiş ise mağdur için bir zarar söz konusu olmayacağından maddi tazminat davası da açılamaz.Bu kazanç ancak B.K.mad.414’ten kaynaklanan bu dava uyarınca talep edilebilir. bbb)Şahsiyete tecavüz alanında bu hükmün en fazla mağdurun isminin veya resminin hukuka aykırı kullanılması veya haksız rekabet sonucu elde edilecek kazançlarda uygulanma alanı bulacağı söylenebilir. ccc)Bu dava için failin kusurlu olması gerekmediği çoğunlukla kabul edilmektedir.Buna mukabil bu davanın zamanaşımının B.K.mad.60 veya 66’ya tabi olacağı ifade edilmektedir. d)Şahsiyet hakkına hukuka aykırı tecavüz sebebiyle açılacak davalara yetkili mahkeme: “Davacı şahsiyet haklarının himayesi için kendi ikametgahı veya davalının ikametgahı mahkemesinde de dava açabilir.Davacı aynı zamanda maddi ve manevi tazminat ile vekaletsiz iş görme hükümleri uyarınca tecavüzden elde edilen kazancın kendisine verilmesini birlikte talep etmiş ise bu davaları da kendi ikametgahı mahkemesinde de açabilir.Tecavüz tehlikesinin önlenmesi veya hukuka aykırılığının tesbiti davası ile maddi tazminat manevi tazminat veya kazancın verilmesi davalarının birlikte açılması söz konusu olamaz.Sorumlular birden çok ise her biri için ayrı ayrı dava açılabileceği gibi hepsine karşı tek dava da açılabilir.Hepsine karşı tek dava davalıların ikametgahları ayrı yerlerde ise ancak davacının ikametgahında veya haksız fiilin işlendiği yerde açılabilir.Zira bu iki mahkeme hepsi açısından yetkilidir.Aynı fiil birden çok kişinin ��ahsiyet hakkına tecavüz teşkil ediyorsa her biri ayrı dava açabileceği gibi birlikte de dava açabilirler Birlikte dava açacak olanlar bu davayı davalının ikametgahında içlerinden birinin ikametgahında veya haksız fiilin işlendiği yerde açabilirler.
0 notes
Text
KALİTELİ SEKS NASIL OLUR ?
Sizin sandığımızın aksine doğuştan değil sonradan öğrenilen kaliteli, sağlıklı ve mutlu bir cinselliği istediğimiz şekilde yaşamak mümkündür…
Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) cinsel terapistleri, sağlıklı ve mutlu bir cinsel hayatın şifrelerini açıklıyorlar. İnsanların kendilerine özgü cinsel seçimleri ve tarzlarıyla benzersiz ve tek olduğunu vurgulayan terapistlere göre, herkes kendisi için iyi olanı ve kendine zevk veren şeyi en iyi biçimde ortaya çıkartmakla sorumludur.
Bazı yönlerden diğer insanlara benzeyen, bazı yönlerden de farklı olan cinsel benliğin daha iyi öğrenilmesi gerektiğinin altını çizen terapistler, cinselliğin keşfinin her zaman kolay olmadığını ve gerçekte hem cesaret hem de azim gerektiğini ifade etmekteler.
Cinsellikle ilgili tüm sorunların kaynağında yanlış bilgilerin bulunduğunu belirten CİSED terapistlerine göre, sekse ilişkin doğru yaklaşımın elde edilmesi ve bilinen yanlışların düzeltilmesi, aslında sağlıklı cinselliğin altın anahtarı niteliğindedir.
Peki sağlıklı ve kaliteli bir cinselliğin sırları nelerdir?
İnsan, cinselliği öğrenen ve geliştiren tek canlı varlıktır. İnsanların doğru bir şekilde seks yapma konusunda seçenekleri çok fazladır. Gerçekten farklı olması ve bütünüyle benzer davranan iki kişinin mümkün olmaması da bir gerçektir. İnsanlara neden hoşlanacaklarını, kendilerini veya partnerlerini nasıl sekse hazırlayacaklarını elbette ki kimse söyleyemez. Fakat kişiler, cinsel açıdan nasıl biri olduklarını, diğer bir deyişle kendi vücutlarını, davranış biçimlerini, tercihlerini ve kendilerini harekete geçiren olguları keşfedebilirler. Bu çeşit keşifleri rahat bir şekilde uyguladıklarında başarılı olurlar. Bu da daha sağlıklı ve mutlu bir cinsel yaşamı mümkün kılmaktadır.
Seks yapmayı öğrenmek bir nevi araba kullanmayı öğrenmeye benzer.
Toplumca seks yapmayı doğuştan bildiğimizi sanabiliriz. Zamanı geldiğinde çok iyi seks yapacağımızı zannediyor olabiliriz. Fakat nasıl okuma, yazma okulda öğreniliyorsa, seks de tecrübe kazandıkça sonradan öğrenilmektedir. Öğrenme sürecinde deneyim oldukça önemlidir. Nasıl acemi bir şoför ilk başlarda zorluk çekerse, insanlar da cinsel yaşamlarının başında benzer sıkıntılar çekebilirler. Bu nedenle bu sürecin ilk zamanlarında kişi kendi cinselliğinden, herkes için geçerli olamayacak türde beceriler beklenmesine gerek yoktur. Çünkü daha yolun başında olan kişi, beklentilerinin gerçek dışı olduğunu bilemeyecektir. Bunları karşılayamadığında ise sadece cinsel yaşamını değil, kendini de olumsuz algılamaya başlayabilir. Bu durum da cinsel davranışlarını daha fazla kısıtlamasına, yeni ve olumlu deneyimlerden uzak durmasına ve kolayca cinsel sorunlar yaşamasına yol açabilmektedir.
İyi seks içgüdüsel, daha iyi seks ise öğrenilebilir olarak bilinir.
İyi seksin daha güzel görünmekle ya da performansla pek bir alakası yoktur. Cinselliğin, gevşemiş ve rahatlamış bir halde dokunmak, acelecilikten ve telaştan uzak durmak, hissetmek, yapmak ve ne söylemek gerektiğini düşünmemek, sadece dokunmanın ve sevişmenin verdiği hazza odaklanmak, tutkulu olmak veya gerçekte ne istediğini söylemek gibi çok önemli kurallar vardır.
Cinselliğin doğal olduğu kadar öğrenilen ve seçilen boyutları da bulunmaktadır. Cinselliği öğrenme sürecinde insanların kalıtımla kuşaktan kuşağa geçen, cinselliğe ve üremeye yönelik kalıpları ve cinsel mitleri çok önemli bir yer tutar. Toplumsal yapı ve eğitim, bu kalıpların ve cinsel mitlerin, yaşama aktarılmasını kendine has kurallarıyla yönlendirmektedir. Günlük yaşamda kişiler arası ilişkiler, iletişim araçları, reklamlar ve benzer yollardan, insanlar sürekli olarak cinsel uyaranlarla ve cinsel mitlerle karşı karşıya bir durumdadırlar. Ama her cinsel uyarı cinsel eyleme yol açmamaktadır. İnsanlar, cinsel uyarıyı eyleme dökmek, baskılamak veya başka bir alana yönlendirmek arasında denge kurmak ve bir seçim yapmak durumundadırlar. Bu konuda toplumun koyduğu sınırlar ye koşullar kadar cinsel mitler de belirleyici rol oynamaktadır. Bu nedenle insanlarımıza öğretilen cinselliğe dair kural ve kavramların bir kısmı yıkıcı olmaktadır. Haz veren hoş bir seks yaşantısına hazırlık yapma açısından da fazlasıyla yetersizdir.
0 notes