#barınma krizi
Explore tagged Tumblr posts
alaturkaamerika · 2 months ago
Text
Los Angeles Yangınları Barınma Krizine Yol Açtı: Kiralık Ev Piyasası Çıkmazda
Los Angeles yangınlarının ardından, evlerini kaybeden sakinler barınma kriziyle karşı karşıya kaldı. Zaten sıkışık olan kiralık ev piyasası, artan taleple daha da zorlaşırken, fiyatlar hızla yükseliyor. Yangınlardan Sonra Barınma Krizi Los Angeles’taki yıkıcı yangınların ardından, yüzlerce insan evlerini kaybederek barınma sorunuyla mücadele ediyor. Kiralık ev bulmanın zorlaştığı bu süreçte,…
0 notes
korayaker · 3 months ago
Text
İslamcılar iktidar oldular ama muktedir olamadılar. Düzeni dönüştürmek için yola çıktılar ama düzen tarafından dönüştürüldüler ve sonunda neokemalist devlet aklına teslim oldular. Düne kadar nato-kontgerila karagahlarına anti komunist derneklerinde anadolu halklarını boğazlayıp maraşta sivasta çorumda alevilere karşı devlet aklının organize ettiği katliam ve yağmaya katıldılar. 2002 de iktidar oldular Neo liberal birikime dayalı iktidar modeli içinde palazlandılar büyüdüler büyüdüler sonunda pastayı paylaşamadıklaır için birbirlerini boğazladılar 15 temmuzda kendi inancından masum sivil müslümanları katletiler.
Sonunda kendi kitleleride bağlarını kopardılar adaletsizlik hukuksuzluk yağma talan soygun ve liyakatsızlık yaparak neoliberal birikime dayalı rejim aracılığı ile zenginlere güçlü servet trasferleri aktararak kitleleri yoksulluğa ve açlığa mahkum ettiler. Neo liberal birikimin yarattığı zenginlik küçük bir azınlığı mutlu ederken yoksuluk içinde boğuşan kitleler herşeylerini yitirdi aile kurmu çöktü demografik çöküşler hızlandı geleneksel yeniden üretim sistemleri aile din ahlak gibi kurumlar zedelendi fuhuş devasa bir sektüre dönüştü cinsler arasındaki ilişkiler metalaşayarak yok olma noktasına geldi konut ve barınma krizi ayuka çıktı bütün bunlar kapitalist iktisadı yapının yani neo liberal birikimin nitel sonuçlarıdır ancak bunlar islamcılık ereği ile iktidar olan bir iktidarın döneminde yaşandı.
İslamcılığın ontolojik temeli yani kapitalist ulus devlet paradigmasına karşı öne sürdükleri şeriat fikri afganistan ve arap şeri devlet modelleri yüzünden marijanleşmiş bir olgu iken kemalist ulus devlet paradigmasına karşı türk tipi islamcılığın serüvenide neo liberal birikine dayalı iktisadi ve toplumsal yapı ile yıkıcı ve ibret verici bir son ulaştı. İslamıclığın teolojik temeli de kentleşme ile birlikte büyük darbe aldı din aile ahlak kültür gelenek gibi normatif geleneksel yeniden üretim sistemleri kentleşme ile birlikte aşındı ve çözülme sürecine girdi İleri kapitalizmin seküleşletirici etkisi eğitim bireyseleşme kariyer gibi etkenler islami cenahta ciddi br sekürleşmeye yol açtı ve tüketimci ideali e dayalı hibrit bir islamcılık peydah oldu. Sonuç düzeni dönüştürmek için yola çıkanlar dönüştüler yozlaştılar ve kendi tarihlerine ihanet ettiler
8 notes · View notes
Text
Biz de bu ülkenin vatandaşı değil miyiz?
Bizim insan olarak hiç değerimiz yok mu?
Devletin yapmadığı görevleri yapmak suç mu?
Can sevmek, yaşam hakkını savunmak suç mu?
Olan biten her şey o kadar anlamsız ve saçma ki…
+
Yıllardır o kadar çok barınak faciasına şahit olduk ki!
Açlık susuzluk işkence tecavüz diri diri gömülme!
Kalplerine çamaşır suyu enjekte edilen canlar!
Bu zavallılar hiç kimsenin umurunda olmadı!
Şimdi de kısacık ömürlerine göz diktiler!
+
Birileri yine birilerini linç etme peşinde…
Birileri yine yalan haberlerle algı peşinde…
Birileri yine bizlere seçkinler falan filan demiş…
Birileri yine halkı kin ve düşmanlığa sevk etmekte…
Peki biz onlara ne diyelim?
+
Maç mı daha önemli yaşam hakkı mı?
Futbolcular mı daha önemli yaşam hakkı mı?
Neden insan türü bu kadar bencil ve çok yüzlü?
Futbol için konuşanlar masum canlar için susuyor!
Futbol için yazıp çizenler masum canları umursamıyor!
+
Umarım herkes aklı selim bir biçimde bir kararı verir
Umarım herkes aklını kalbini vicdanını aynı anda dinler
Umarım azınlıkları değil de gerçek insanları dinlerler
Aklı olana bir şeyi bir kere söylemek yeterli olur sanırım
+
Gencecik veteriner hekim intihar etmiş!
Çocuk üzüntüden çamaşır suyu içiyor!
Bu yasa geçerse intiharlar artacaktır!
Benim komşumun çocukları bile tedirgin!
Abla bu olay gerçek mi diye soruyorlar!
7 den 70 e herkesin psikolojisini bozdular!
+
Her yerde çatır çatır cins hayvan üretip satıyorlar! Üretip satmanın yanı sıra bir de eziyet ediyorlar! Devlet bunlara dur demedikçe iyice azıtıyorlar! Biz bu canların hangi birine nasıl sahip çıkalım?
+
Bakın bugün Nilüfer ve Nilgün Tanca kardeşler Küçükçekmece'de apartman bahçesine sığınmış sakat ve yavru kedileri besledikleri için komşuları S.D ve oğulları tarafından öldüresiye dövüldüler. Durumları ağır. Bakırköy Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesinde gözetim altında tutulan iki kardeş de beyin kanaması ve göz kaybı riski taşıyorlar. Doktorlar gözüne ağır darbeler alan Nilgün hanımın görme kaybı yaşayabileceğini söylemişler.
+
Başka bir kadın arkadaş Tosya'da besleme yüzünden saldırıya uğruyor! Bu gece hastanede kalması gözetim altında tutulması gerekiyor! Arkadaşın kafasında darbeler var ayriyeten sinir krizi geçirmiş! Devlet besleyemezsin demiş! Vicdansızlar da besletmiyor!
+
Yine başka bir arkadaşın da 84 yaşındaki annesi kediye su ve yemek verdiği için komşusu tarafından taciz ediliyor, komşusu arkadaşın annesini korkutarak evde beslediği kediyi de öldüreceğim diyor!
Alın size daha şimdiden başladılar!
+
Hayvan ve hayvansever düşmanı, kadın düşmanı, kısacası her türlü canlının ve yaşam hakkının düşmanı yobaz troller, şimdi de Rukiye Bağcı teyzemizi ve oyuncu Özge Özder'i hedefe koymuşlar! Tüm sosyal medya mecraları, havuz medyası ve daha birçok hesaptan, iğrenç şeyler yazarak her koldan saldırıyorlar! Tehdit ediyorlar, hakaret ediyorlar, dalga geçiyorlar, ölmelerini istiyorlar, iftira atıyorlar… Kısacası yine olabilecek en ahlaksız en çukur en çirkin en iğrenç en korkunç en onursuz şekilde saldırıyorlar!
+
Doğa İnsan Hayvan Canlara Yaşama Barınma ve Adalet Derneği kurucu Başkanı Ayşen Değirmen; kadın hayvan, yaşam hakkı ve can düşmanı, havuz medyası, tüm sosyal medya mecraları ve daha birçok hesabın hedef göstermesi ve iftiraları sebebi ile tutuklanmış…
+
Paris2024 Olimpiyat açılışlarını izleyen oldu mu hiç aranızda merak ettim? Ben izlemedim, paylaşımları sosyal medyadan gördüm. Açılışta siyonist, satanist, paganist, kabalist, okültist, masonik kısacası ne kadar şeytani sembol varsa havada uçuşmuş! Tabi ki pedofili ve LGBT propagandası da malum! İklim değişikliği yalanıyla, iklim anlaşmasıyla, sömürdükleri ülkelerle, katlettikleri insanlar ve hayvanlarla, dünyada ve ülkemizde kedi ve köpeklerin katledilmesine olan teşvikleriyle; ölüm, vahşet, dehşet, savaş, kıyamet temalı, tüyler ürpertici korkunç bir açılış olmuş! Hele bizim ülkenin kıyafetleri tam bir rezalet, tam bir facia! Korkunç bir tasarım! Neresinden tutarsan tut elinde kalan bir organizasyon, tüm dünyanın da bunu alkışlaması...
#5199uYaşat #YaşamHakkı #DevletYaşatır #5199uUygula #CaydırıcıCeza #BizideUyutun #AdaletleYaşat #KomisyonuAç #YasayıGeriÇek #ÖldürmeYaşat #HayvanHakları #Adaletİstiyoruz #KatilBelediyeler #DerdimizAdalet #Çözümİstiyoruz #YasaGeçirilemez #ZulmüDurdurun #HayvanDüşmanı #BanaGözKulakOl #SessizlerinSesiyiz #YasaDeğilKatliam #YasaDeğilCinayet #Köpek #Köpekler #BarınakGerçekleri #MassacreinTurkey #HerYerSuçMahalli #KüreselOyunuBoz #ÇözümÖlümDeğil #habertürkBOYKOT #BelediyeGerçekleri #BarınaktaÖlüyoruz #HayvanDüşmanları #KomisyonuHalkaAç #KısırlaştırAşılatYaşat #KatliamaOrtakOlma #HerYerdeKatliamVar #BaşıboşİnsanSorunu #TürkiyedeKatliamVar #GerekenCezaVerilsin #Madde6yaDokunma #KatliamıYasalaştırma #YaşatanYasaİstiyoruz #YaşamEnTemelHaktır #YaşamHakkıKutsaldır #UyutmakÖldürmektir #KatliamYasasınaHayır #HayvanaŞiddeteHayır #HayvanaŞiddetSuçtur #HayvanKatliamınaSon #BarınaklarÖlümKampı #ŞiddetiAdaletBitirecek #VicdanınSesiAnkarada #HayvanlarıÖldürmeyin #6ıncıMaddeyiKaldırma #HayvanlarİçindeAdalet #KatliamdanYasamıOlur #AykırıToplamayıDurdur #ŞimdiDeğilseNeZaman #SokaktayımYanındayım #BarınaklardaKatliamVar #5199BilimselÇözümdür #SoykırımdanYasaOlmaz #YasalarÖldürmezYaşatır #KısırlaştırÜretimiDurdur #YavruKedi #KediYavrusu #HayvanlaraDokunmayın #6ıncıMaddeyeDokunma #ÖldürenYasaİstemiyoruz #HayvanaBelediyeVahşeti #KatliamVarSusmaTürkiye #BarınakDeğilÖlümKampı #BarınaklarÖlümKampıdır #KatilBelediyeİstemiyoruz #insan #insanlar #insanlık #HayvanlarYaşamakİstiyor #HayvanHaklarıAnayasaya #KöpeklerMahalleSakinidir #KısırlaştırAşılatYerineBırak #ÖlümBarınaklarıKapatılsın #TamKadroMeclisteHayırDe #ÖlümDeğilÇözümİstiyoruz #ŞiddetinHerTürlüsüneHayır #MahalleSakinimeDokunma #HayvanKatliamıİstemiyoruz #KısırlaştırAşılatYerindeYaşat #6ıncıMaddeKırmızıÇizgimiz #TümBarınaklardaKatliamVar #KediKöpekKatliamınaDurDe #YavruKöpek #KöpekYavrusu #YasayıGeriÇekKatliamaHayır #YasalHayvanKatliamınaHayır #TürkiyedeHayvanKatliamıVar #SokakHayvanlarınıKoruyalım #Uyutamazsın #Öldüremezsin #YasayıGeriÇekKatliyamaHayır #SokakHayvanlarıSahipsizDeğil #ÜlkedeHayvanlaraSoykırımVar #SokaktakiCanlarıUnutmayalım #SokakHayvanlarıYalnızDeğildir #SokakKöpeği #SokakKöpekleri #SokakKöpekleriniÖldüremezsin #KöpekBahaneKirliOperasyonVar #SokakHayvanlarınıÖldüremezsin #Toplayamazsın #Hapsedemezsin #BelediyelerCezaKapsamınaAlınsın #ÖldürenDeğilYaşatanYasaİstiyoruz #Açlık #Açız #Susuzluk #Susuyoruz #BelediyelerCezaKapsamınaAlınmalı #Sevap #Günah #İbadet #DilsizKullar #Müslüman #Müslümanlar #Müslümanlık #Güçlü #Zayıf #Merhamet #Haram #Helal #Kedi #Kediler #SokakKedisi #SokakKedileri #BurasıTürkiye #TürkHalkı #Türkİnsanı #TürkMilleti
3 notes · View notes
epifizz · 1 year ago
Note
Harari kitabında kıtlık salgın ve savaşları dize getirdik artık yeni gündemimiz ölümsüzlük mutluluk ve tanrısallık olacak gibi duruyor diyor. Sence bu gerçekçi duruyor mu homo sapiensi homo deusa dönüştürebilir miyiz?
Homo Deus geleceğe dönük ve gelecek kurgusundan günümüze doğru çok güzel düşünce egzersizleri sunan bir kitap bence. Ancak bu konuda kendisine katıldığımı söyleyemeyeceğim. Bu oldukça batı merkezci, hümanist ve aydınlanmıcı bir bakış. Günümüzde insanı ve insanın tarihselliğini buraya konumlandırmak büyük bir hata bence. Çünkü kıtlığı dize getirmedik, Dünya nüfusunun neredeyse %30'u yeterli miktarda gıdaya erişime sahip değil. Her 10 insandan 3'ü temel gıdalara dahi erişimezken bu faktörü dizginleştirdiğimizi söylemezdim. Salgınlar konusunda da sınıfta kaldığımız malum, hatta artan nüfus ve ulaşım imkanlarının ve bunun yanında diğer türlerle girilen tüketim odaklı yoğun etkileşimlerin yarattığı salgın riskinin tıp biliminin gelişmişliğinden çok daha güçlü olduğunu tecrübe ettiğimiz kanaatindeyim hepimizin. Hatta tıp bilimi bu noktada bir piyasaya dönüşmesi bakımından kendi minik krizini yaşıyor bile denebilir. Ve son olarak savaşları dize getirdiğimizi de söylemeyiz özellikle de hem kuzeyde hem güneyde iki büyük savaşa şahitlik ettiğimiz şu günlerde...
Harari'yi anlıyorum 19. yüzyıl sonunda ve 20. yüzyıl başında da insanlar gelişen teknolojinin ve rasyonelliğin doğuracağı refah toplumunu hayal ediyorlardı. Ama Harari'nin dizginleştirdiğimizi söylediği bu Bacon'dan beri pompalanan zafere bir türlü erişemedik. Günümüzün konusu büyüyen borç ekonomisi, barınma krizi, artmakta olan gelir adaletsizliği ve yükselen sağcı ve popülist siyasi spektrum olmakta. Ölümlü hayatlarında insanlar sağlık sigortasını ödeyemezken, enflasyon karşısında ezilirken insanlar ikinci ve hatta üçüncü işine giderken mutluluğu bir pazar günü dinlenmesine sıkıştırırken gerçekten tanrısallık mı bizim gündemimiz olacak? Gündemimizde kendilerince tanrısallaşmış insanlar ve kurumlar olduğunu söyleyebiliriz belki. Ama bu Harari'nin optimizminden oldukça uzak duruyor yine de, çünkü tanrılar kan istiyor.
8 notes · View notes
enderinlere · 2 years ago
Text
bu hafta istanbul'u terk ediyorum.
doğduğumdan beri yaşadığım ama son zamanlarda kendimi daha az ait hissettiğim buralardan gitme vakti geldi.
barınma krizi, pahalılık, güvenlik kaygıları ve şehre karşı yabancılaşma bu kararı almamda büyük paya sahip.
işten güçten ayda bir yine geliyor olurum, yerli bir turist olarak.
7 notes · View notes
pazaryerigundem · 30 days ago
Text
Sivil alan daralıyor, ekonomik kriz derinleşiyor... Gençlik örgütlerinin ihtiyaç analizi raporlandı
https://pazaryerigundem.com/haber/210395/sivil-alan-daraliyor-ekonomik-kriz-derinlesiyor-genclik-orgutlerinin-ihtiyac-analizi-raporlandi/ -
Sivil alan daralıyor, ekonomik kriz derinleşiyor... Gençlik örgütlerinin ihtiyaç analizi raporlandı
Tumblr media
Türkiye’deki Gençlik Örgütlerinin İhtiyaç Analizi 2025 raporu Ankara’da düzenlenen lansmanda tanıtıldı. GoFor ve KONDA’nın raporu, gençlik örgütlerinin finansal krizle boğuştuğunu, sivil alanın daraldığını ve yerel yönetimlerle ilişkilerin zayıf olduğunu ortaya koydu.
ANKARA (İGFA) – Gençlik Örgütleri Forumu (GoFor), KONDA işbirliğiyle yürüttüğü “Türkiye’deki Gençlik Örgütlerinin İhtiyaç Analizi 2025” raporunu yayınladı.
Raporun lansmanı, büyükelçilik temsilcileri, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütleri, bağımsız uzmanlar, GoFor üye örgütleri ve medya emekçilerinin katılımıyla Ankara Kült Kavaklıdere’de gerçekleşti.
Türkiye’nin farklı bölgelerinden 101 gençlik örgütünün katılımıyla hazırlanan rapor, gençlik örgütlerinin karşılaştığı yapısal sorunları ve ihtiyaçlarını ortaya koydu. Gençlik örgütlerinin yüzde 59’unun profesyonel çalışanı yok, yüzde 28’inin ise fiziksel bir ofisi bulunmuyor. Yerel yönetimlerle iş birlikleri, ekonomik kriz, fon kaynaklarına erişim ve gençlerin karar alma mekanizmalarına katılımı gibi temel başlıklar raporda detaylı olarak ele alındı.
Tumblr media
GENÇLİK ÖRGÜTLERİ FİNANSAL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KRİZİ YAŞIYOR
Araştırma, gençlik örgütlerinin büyük çoğunluğunun 2018 sonrasında kurulmuş olmasına rağmen finansal sürdürülebilirlik, kurumsal kapasite ve insan kaynağı eksiklikleri nedeniyle faaliyetlerini sürdürmekte güçlük çektiğini gösteriyor. Örgütlerin yüzde 47’sinin öz kaynaklarıyla yürüttüğü herhangi bir projesi bulunmazken yüzde 18’i son iki yılda hiçbir fon sağlayıcı kurumdan destek alamamış durumda. Kamu kaynaklarından faydalanan gençlik örgütlerinin oranı ise sadece yüzde 18 ile sınırlı kalıyor. Özellikle ekonomik kriz, gençlik örgütlerinin çalışanlarını işten çıkarmasına ve faaliyetlerini daraltmasına neden oluyor.
GENÇLERİN SİVİL ALANA KATILIMI DÜŞÜK, YEREL YÖNETİMLERLE İLİŞKİLER BELİRSİZ
Gençlik örgütlerinin yüzde 65’i gençlere erişimde zorluk yaşadığnını belirtiyor. Kırsal bölgelerde yaşayan gençler ve ne eğitimde ne istihdamda olan (NEET) gençler, örgütlerin erişimde en çok güçlük çektiği gruplar arasında yer alıyor. Öte yandan, yerel yönetimlerle iş birlikleri konusunda da önemli bir düzeyde sorunlar yaşanıyor. Yerel yönetimlerin gençlik alanına yönelik stratejik bir yaklaşım geliştirmemesi ve kent konseylerinin aktif bir yapı sunmaması nedeniyle gençlik örgütlerinin yerel düzeyde etkili bir politika üretme kapasitesi kısıtlanıyor. Raporda, belediyelerin sivil toplumla sürdürülebilir iletişim mekanizmaları oluşturması ve gençlik alanına dair kurumsal kapasitesinin artırılması gerektiği vurgulanıyor.
Rapor, gençlik hakları bağlamında ifade özgürlüğü, barınma hakkı ve örgütlenme özgürlüğü gibi temel hakların gençler için giderek daha erişilmez hale geldiğini ortaya koyuyor. Ekonomik kriz, sivil alanın daralması ve siyasi baskılar gençlik örgütlerinin faaliyet alanını kısıtlıyor. Kayyum atamaları ve tasarruf tedbirleri gençlik çalışmalarını doğrudan etkilerken fon sağlayıcı kuruluşların esneklik göstermemesi örgütlerin varlığını sürdürmesini zorlaştırıyor.
  Söz konusu raporda göre gençler tüm zorluklara rağmen, örgütlenmeye ve dayanışmayı büyütmeye devam ettiğinin göstergesi oldu.
Gençlik örgütleri, en çok kapasite geliştirme, finansal yönetim, savunuculuk ve kampanya tasarımı konularında desteğe ihtiyaç duyarken raporda, fon sağlayan kuruluşların gençlik örgütlerine yönelik kurumsal destekleri artırması, fon süreçlerinde şeffaflık sağlaması ve gençlik alanındaki sürdürülebilirliği desteklemesi gerektiği vurgulanıyor.
Tumblr media
0 notes
imarpanosu · 4 months ago
Link
#Konut Sektörü Beklenti Anketi açıklandı! #KONUTDER Başkanı #RamadanKumova'nın açıklamasıyla #detay #haber için tıklayın...
0 notes
cagdasyatirim · 5 months ago
Text
Türkiye’de Konut Sahipliği Krizi Derinleşiyor: Asgari Ücretle Ev Sahibi Olmak Olanaksız Hale Geldi!
Türkiye’de yaşanan barınma krizi, ev ve kira fiyatlarının artışıyla birlikte daha da derinleşiyor. Yapılan bir rapor, asgari ücretle geçinenlerin artık ev sahibi olmasının neredeyse olanaksız hale geldiğini gözler önüne serdi. 2024 yılı itibarıyla ortalama bir konutun 3 milyon TL’nin üzerinde olduğu belirtilen rapora göre, asgari ücretle çalışan bir kişinin ortalama bir konuta sahip olabilmesi için tam 17 yıl boyunca bütün maaşıyla ödeme yapması gerekiyor.
Bu durum, ülkedeki konut maliyetlerindeki artışın ve talebin yükselmesinin bir sonucu olarak konut piyasasının ulaşılabilirlik açısından ciddi bir sıkıntı yaşadığını gösteriyor. Rapora göre, son üç yılda inşaat maliyetlerindeki artışın %60’ın üzerinde olduğu belirtiliyor, bu da konut fiyatlarını olumsuz yönde etkiliyor.
Türkiye genelinde satılan her on evden yedisinin ikinci el konut olduğu ve bu durumun deprem riski açısından ciddi sorunlar barındırdığı vurgulanıyor. Ayrıca, konut sahipliği oranındaki düşüş ve kiracı olmanın toplumun geneline yayılması gibi eğilimler, Türkiye’deki konut piyasasının sosyoekonomik yapısında önemli değişimlerin yaşandığını işaret ediyor.
Sonuç olarak, rapor konuta erişimin sadece bir barınma sorunu olmadığını, aynı zamanda eşitsizlikleri derinleştiren bir sorun olarak karşımıza çıktığını ortaya koyuyor. Türkiye’deki konut politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ve özellikle gençler ile düşük gelirli kesimler için ulaşılabilir konut sağlama ihtiyacını vurguluyor.
#cagdasyatirim
1 note · View note
alaturkaamerika · 21 days ago
Text
Trump Beğenmedi, “Çirkin” Dedi: Washington’da Evsizlerin Çadırları Kaldırıldı!
🏕️ Trump, Washington’daki evsizlerin çadırlarını “çirkin” olarak nitelendirdi, polis ve belediye ekipleri harekete geçti!📌 Kent genelinde çöp kamyonlarıyla taşınan çadırlar, evsizlerin barınma sorununu daha da büyüttü.📌 İnsan hakları savunucuları, evsizlere alternatif barınma sunulmadan çadırların kaldırılmasına tepki gösterdi. Trump: “Çirkin Görüntüler Kaldırılmalı!” 📌 ABD Başkanı Donald Trump,…
0 notes
yenicagkibris · 2 years ago
Text
Ekoloji ve barış mücadelesi - Çağla Elektrikçi
İklim değişikliği ve barış çeşitli şekillerde birbiriyle bağlantılıdır. İklim adaleti her zaman kolektif ve bu sebeple kesişimsel bir mücadele olmalıdır. Birbiriyle örtüşen birçok krizin olduğu bir dönemde yaşıyoruz: Sağlık konusunda acil bir durumla; barınma konusunda; eşitsizlik acil durumuyla; ırksal adaletsizlikle; ve iklim krizi aciliyetiyle mücadele etmekteyiz. Bu yüzden bunları teker teker…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
sektorellfirmalar · 2 years ago
Link
0 notes
korayaker · 2 years ago
Text
Kapitalist toplumlarda kentler asimetrik ve çarpık bir gelişme gösteriler. Zenginler yalıtılmış korunaklı ve insan doğasına ve ihtiyaçlarına uyarlanmış alanlarda yaşamlarını sürdürken. Yoksullar kötürümleşmiş işlevsiz inssan doğasıan ve sağlığına uygun olmayan alnalarda ağır iş yükü ve yoksul içinde yaşmaya mahkum edilmişlerdir
Bu yüzdenden deprem gibi doğal afetlerde insanların hayatlarını kaybetmesi zenginlerin umurlarında değildir. Bilim çevrelerinin tüm uyarılarına rağmen olası istanbul depreminde ortaya çıkacak yıkıcı tablonun bilinmesine rağmen hiçbir hazırlık ve çaba görülmemektedir.
Kentsel dönüşüm poliitkası ise bütünü ile sermayenin ve mütehatilerin gereksinimlerine udurumuş bir ekonomik modeldir ve ağır işlemektedir.İstanbulu yeniden inşa etmek ve depreme dayanklı hale getirmek büyük ekonomik maliyetir.
İstanbul bugün bir distopya şehridiri. sadece deprem tehditi altında oldğu için değil köyden kente göç ile birlkte ortaya çıkan kentleşme modelinin yarattığı çelişkilerden dolayı. Günde 12 saat çalışan tıka basa metrübüslerde yolculuk yapan, banka kredisi ile satın alaıdğı araç ile saatletce trafikte sürünen döne döne park yeri arayan günlerce hastahane randevusu kovalayan konut krizi yüzünden barınma ihtiyaçlarını karşılayamayan insanların içinde yaşadığı doğadan ve insan ihtiyaçlarından tamamen arındılmış kaotik bir şehirdir.
10 notes · View notes
patiareh · 6 years ago
Text
Var olma sancısı
31 Aralık’tan sonra yıl hanesinin artışıyla gelen günler bana pek güzel şeyler getirmedi. Bir süredir geleceğim ve kariyerim hakkında sıkıntı yaşadığım bir dönemden geçiyorum.Bu sürecin sıkıntılarını zihnime ve bedenime en az şekilde yansıtmak içinse başka bir düşünme yöntemine yöneldim. 
Ertelediklerine odaklan.
Bir süredir her sabah Haliç Köprüsü’nden metroya doğru yürürken mesela balıkların ne kadar üşüyor olabileceklerine kafa yordum. Bu biyolog olmayan biri için fazla gerçeklikten uzak bir kaçış yöntemiydi. O yüzden her zaman yaptığımı yaptım ve sınırlarını anlayabildiğim şeyler üzerine yönelmeyi denedim.
Artık her sabah, kendimi strese sokmama neden olacak ve Maslow Hiyerarşisi’nde en altta bulunan yaşama ve barınma gibi ihtiyaçlarımı sıkıntıya düşürebilecek şartları düşünmek yerine varoluşuma kafa yormaya başladım.
Bu noktada istemsiz bir şekilde felsefeye kaymaya başladım ki bu bana daha kötü gelmeye başladı. Dinlediğim bir şarkının ufak bir parçasındaki sözlere takılıp gözlerim dolabiliyor ya da bir filmin bir sekansında ağlayacak hale gelebiliyorum. O yüzden kendime sorduğum sorunun belki alternatif cevaplarını aradığım için buraya yazıyorum.
Nasıl oluyor da hayatınızda var olduğunuz, dönüştürdüğünüz ya da dönüşeceğiniz kişiden hiç korkmadan ya da hiç farkında olmadan yolunuza devam etmeyi başarabiliyorsunuz? Bunu düşünürken bile yaşlanmak hakkında o kadar çok kafa yordum ki kendimi günün sonunda kırışıklık ve yaşlanma karşıtı krem alırken buldum :) 
Galiba ufak bir 30 yaş krizi geçiriyorum deyip gülsem de aklımdaki sorulara sarılacak ve korka diyecek bir öneriye ihtiyacım var, kim bilir?
4 notes · View notes
pazaryerigundem · 1 month ago
Text
İzmir'de konuk evi’nin kapıları 24 saat açık!
https://pazaryerigundem.com/haber/209583/izmirde-konuk-evinin-kapilari-24-saat-acik/ -
İzmir'de konuk evi’nin kapıları 24 saat açık!
Tumblr media
İzmir Büyükşehir Belediyesi soğuk kış günlerinde barınma olanağı bulunmayan yurttaşlara kucak açmayı sürdürüyor.
İZMİR (İGFA) – İzmir Büyükşehir Belediyesi soğuk kış günlerinde barınma olanağı bulunmayan yurttaşlara kucak açmayı sürdürüyor. Yıl boyu hizmet veren Müyesser Turfan Geçici Erkek Konuk Evi’nde konaklayanların sayısı kış aylarında artıyor.
Ülke genelinde etkisini gösteren kara kış, İzmir’de de yaşamı zorlaştırıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kapılarını 24 saat boyunca açık tuttuğu Müyesser Turfan Geçici Konuk Evi ise sokakta yaşayan yurttaşlar için sığınacak ve yaşama tutunacak bir çatı oluyor.
“YAŞAMA BAĞLAMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Evsiz yurttaşlara sıcak bir yuva sunduklarını belirten İzmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Huzurevi Şube Müdürü Cihangir Çetintaş, “Tesise gelen yurttaşlarımızın konaklama ve temel gereksinimlerinin yanı sıra onların hayata adapte olmalarını sağlamak için ailelerine ulaşmaya çalışıyor, iş bulmaları için İŞKUR’a başvuru yapıyoruz. Burada bir iki gün olduğu gibi iki üç ay kalan yurttaşlarımız da oluyor. Kişilerin durumuna, sağlığına, hayata tutunma becerilerine göre bir süreç işletiyoruz” dedi.
“RIZASI OLMAYAN BİR KİŞİYİ ZORLA BURADA TUTAMAZSINIZ”
Müyesser Turfan Geçici Erkek Konuk Evi’nin Türkiye’nin bu alanda hizmet veren ilk ve örnek tesislerden biri olduğunu hatırlatan Konuk Evi Sorumlusu Tufan Fırat Göksel ise, “Son dönemde barınma krizi Türkiye’nin en başat konularından biri haline geldi. Kimse rızası dahilinde sokakta kalmak istemez. Sosyal politikalarla ilişkili bir konu. Konukevimiz birçok şehre model oldu. Ülkemizde böyle kurumlara çok fazla ihtiyaç var. Bazı barınma merkezleri sadece kış aylarında hizmet verirken İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak biz 12 ay boyunca kapılarımızı evsiz yurttaşlarımıza açıyoruz. Amacımız insanlara onurlu, erişilebilir, hak temelli hizmet sağlamak. Türkiye’de bunun öncüsü olmaktan gurur duyuyoruz. Sadece barınma değil rehberlik, danışmanlık, psiko-sosyal destek de sağlıyoruz. Tesisimize rızası olan kişileri alıyoruz. Bazen bize ‘dışarıda sokakta yatan kişiler var görmüyor musunuz?’ diye soruyorlar. Görüyoruz ama rızası olmayan bir kişiyi burada zorla tutamıyoruz” dedi.  
“MESLEĞİMLE GURUR DUYUYORUM”
Tesiste görevli Kahraman Yılmaz da rutin bir günü anlatırken, “Sabah konuklarımızı uyandırıyoruz, kahvaltılarını hazırlıyoruz. Yürüyemeyen vatandaşlarımıza yardımcı oluyoruz. Sonrasında rutin temizliğimizi yapıyoruz. Voleybol, basketbol oynayabilen konuklarımızla oyun oynuyoruz. Kafede televizyon seyretmek isteyenler, sohbet etmek isteyenler oluyor. Keyifli, güzel bir gün geçiriyoruz. Ben mesleğimi çok severek yapıyorum. Vicdani bir yönü var. Gurur duyuyorum. Büyükşehir Belediyemiz evsiz yurttaşlara böyle bir imkan sunuyor biz de onlara hizmet ederek bu iyiliğe vesile oluyoruz. Elimizden gelen gayretin fazlasını göstermeye çalışıyoruz” diye konuştu.
SAĞLIK HİZMETİ DE VERİLİYOR
Merkez, 18-60 yaş aralığında olan, gelir getirici işi olmayan ve barınma sorunu yaşayan bireylerin toplumdan soyutlanmadan yaşamlarını sürdürebilmeleri için kalıcı çözümler bulunana kadar güvenli bir ortamda konaklamalarını sağlıyor. Konuk evi, başvuran vatandaşın fiziksel iyilik hali, yaşlılık ve engellilik gibi çifte dezavantajlılıkları, ayrıca içinde bulundukları sosyo-ekonomik psiko-sosyal yoksunluk durumlarını titizlikle değerlendiriyor. Akut kriz durumlarında ise mümkün olan en fazla sayıda ihtiyaç sahibine ulaşmaya çalışıyor. Konukevi çeşitli kaynaklardan gelen ihbarları da değerlendirerek sokakta yaşayan evsiz yurttaşları, bulunduğu yerden alıyor ve onlara barınma olanağı sağlıyor. Merkeze gelenlerin öncelikle sağlık kontrolleri yapılıyor, yemek ve barınma ihtiyaçları karşılanıyor. Tedavi gerektiren durumlarda ise Eşrefpaşa Hastanesi devreye giriyor. Yaşı uygun olanlar Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ile yapılan koordineli çalışma ile huzurevi veya bakım merkezlerine yerleştiriliyor, çalışabilecek durumunda olanlar İŞKUR’A yönlendirilerek iş bulmaları sağlanıyor.
NASIL ERİŞİLEBİLİYOR?
Konuk evinden yararlanmak isteyen erkek vatandaşlar 0232 2936318 numaralı telefonu arayarak bilgi ve destek alabiliyor. 60 yaş üzeri ve öz bakım yapma becerisi olmayan, fiziksel, ruhsal ve duygusal özel ihtiyaç sahibi bireyler ise Aile Sosyal Hizmetler İzmir İl Müdürlüğü’nün 183 -112 numaralı hatlarını arayarak acil işlemlerini başlatabiliyor.
Tumblr media
0 notes
antalyamemurlarcom · 2 years ago
Text
MURATPAŞA BELEDİYE BAŞKANI UYSAL: “ÇÖZÜM TALEP ETMEK HER İNSANIN ANAYASAL HAKKIDIR”
Tumblr media
Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, “Barınma krizi ve konut hakkı – Antalya’da kiralar nereye koşuyor” başlıklı panelin açılışında sosyal politikalarda hak temelli bir yaklaşımın esas olduğunu belirterek, “Hak temelli yaklaşım bütün insanların konut hakkı, barınma hakkı olduğu gerçeğinden yola çıkar” dedi. Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED), Muratpaşa Belediyesi’nin destekleriyle kira fiyatlarında son iki yılda yüzde 400’e yakın artışın yaşandığı Antalya’da panel düzenledi. “Barınma krizi ve konut hakkı – Antalya’da kiralar nereye koşuyor” başlıklı panel, ASSİM’de yapıldı. Panelin açılışına katılan Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, “Piyasa koşulları, düzensiz göç politikaları, dünyanın huzursuz seyri, dünyadaki ortalamanın çok üzerinde ülkemizde seyreden enflasyon şartları, işsizlik konut hakkını tehdit eden durumlar” dedi. “HAK TEMELLİ YAKLAŞIM ÇOK ÖNEMLİDİR, ESASTIR” Hükümetlerin tercihlerinin, göç ve vatandaşlık politikalarının da çok büyük rol oynadığını vurgulayan Uysal, şunları söyledi: “Sosyoekonomik politikalar açısından çözüm talep etmek her insanın doğal ve anayasal hakkıdır. Hak temelli yaklaşım çok önemlidir, esastır. Piyasa temelli yaklaşımla hak temelli yaklaşım arasında uçurum vardır. Hak temelli yaklaşım bütün insanların konut hakkı, barınma hakkı olduğu gerçeğinden yola çıkar. Bütün ülkelerin, hükümetlerinin alması gereken bir duruştur. Bir yaşam şekli, bakış açısı, hukuku tanımlama geleneği, kurumsallık, medeni yaklaşımdır. Bunun tartışılması lazımdı. Bugüne kısmetmiş. Hak temelli bir yaklaşımla vatandaşlık hukuku, göç hukuku, piyasa koşulları, ücret yaklaşımları, hepsinin gözden geçirilmesi gerekmektedir.” Moderatörlüğünü TÜKONFED Başkanvekili İbrahim Güllü’nün yaptığı panelde TÜKONFED ve Tüketici Başvuru Merkezi (TBM) Şikayet Masası Sorumlusu Sedat Tulum, TÜKONFED Hukuk Komisyonu Üyesi Av. Çisil Tuna Tezsever, TÜKONFED Vergi ve Mali İşler Komisyonu Üyesi Muhterem Görünmez, TÜKONFED Emlak Komusyonu Üyesi Kemal Akgül konuşmacı olarak yer aldı. Read the full article
0 notes
korkutkalkan · 2 years ago
Text
CHP’li Öztrak: Ciddi bir gıda ve barınma krizi kapımızda bekliyor
CHP’li Öztrak: Ciddi bir gıda ve barınma krizi kapımızda bekliyor
CHP’li Faik Öztrak, “Kışa girerken, ciddi bir gıda ve barınma krizi kapımızda bekliyor. Dünyada gıda fiyatları Ukrayna-Rusya savaşı öncesi seviyelerine döndü. Ama hafta sonu Rusya tahıl koridorunu yeniden kapattı. Rusya’nın tahıl koridorunu kapatma kararıyla tedbir alınmazsa dünyada gıda fiyatları yeniden artacak” dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, parti genel…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes