#Yapay Çocuk
Explore tagged Tumblr posts
Text
12. Boğaziçi Film Festivali: Öne Çıkan Yapımlar ve Türkiye Prömiyerleri
12. Boğaziçi Film Festivali Boğaziçi Kültür Sanat Vakfı tarafından 18-25 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek olan “12. Boğaziçi Film Festivali”, sinema dünyasının önde gelen yapımlarını Türkiye seyircisiyle buluşturmayı amaçlıyor. Bu yıl festivalde, uluslararası alanda ödüller kazanmış 11 film, prestijli “Altın Yunus” ödülü için yarışacak. Festivalin dikkat çeken yapımlarından biri, Sonja…
#2 Ocak#Çobanlar#Aile Terapisi#Altın Yunus ödülü#Şambala#Boğaziçi Film Festivali#Film Festivali#Geçip Giden Zaman#Majör Tonlar#Marttan Mayısa#Sinema#Sonsuz Kış#Taşlara ve Bulutlara Dair#uluslararası ödüller#Yapay Çocuk#yaz mevsimi
0 notes
Text
mechanical tools have been replaced by artificial intelligence digital tools.
.....................
mekanik aletler yerini, yapay zeka dijital aletlere bıraktı.
Soru Detayı
- Dünya imtihan yeridir. Peki her imtihanın zor ve sıkıntılı olması mı gerekir, kolay bir imtihan olamaz mı?
- Yoksa hep sıkıntı ile de mi imtihan olunur?
Cevap
Değerli kardeşimiz,
Darlıkla, sıkıntıyla, fakirlikle, hastalıkla ve ölümlerle imtihan olunduğumuz gibi bolluk, ferah, sağlık, geniş aile çoluk-çocuk gibi nice nimetlerle de imtihan olunuruz.
Bizden istenen asgari hâl; sıkıntıda sabır, varlıkta şükürdür.
Bizden beklenen ideal hâl ise; her şartta şükürdür. Çünkü her hâl geçicidir ve her hâl Allah’ın bize takdiridir.
Şunu da unutmayalım ki varlığın imtihanı yokluğun imtihanından daha çetindir. Çünkü az olan veya olmayan bir şeyin hesabı da nisbeten kolay olur, ama verilen her nimetin hesabı pek çetin olacaktır.
Yani şöyle bir sorgulama tahayyül edebiliriz;
“Kulum!
Sana para verdim, onunla ne yaptın?
Sana sağlık verdim, onunla ne yaptın?
Sana evlat verdim, onları nasıl yetiştirdin?
Sana ilim verdim, onu nasıl kullandın?
Sana cesaret verdim, onu kimin yolunda kullandın?..”
Nitekim ayet-i kerimede mealen şöyle buyurulur:
“Sonra da elbette ki dünyada size verilmiş nimetlerden, bunları nasıl ve nerede kullandığınızdan sual edilecek, hesaba çekileceksiniz.” (Tekasür, 102/8)
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
66K notes
·
View notes
Text
Yapay zeka bebekle birlikte konuşmayı öğrendi: İlk sözcükleri top ve sandalye oldu - Son Dakika Teknoloji Haberleri
Çocukların konuşmayı nasıl öğrendikleri konusunda bilim dünyasında süregelen bir tartışma var. Bazıları çocukların dili yalnızca görerek, dinleyerek ve oynayarak yani deneyimlerine dayanarak öğrendiklerini savunurken, bazıları da insanlarda dil yeteneğinin doğuştan olduğunu savunuyor. Science dergisinde yayınlanan araştırma, yapay zekanın bu şekilde nesneleri tanımayı öğrenebildiğini ancak soyut…
View On WordPress
0 notes
Text
dünyaya sırtlarımızı yaslayarak yürüyebileceğimiz bir yol keşfetmiş, senin de kesinkes geleceğin bir buluşma ayarlamıştık kurtuluş'ta. ankara'nın soğuğunda birlikte içecektik çaylarımızı. yaptık da. bunun berbat giden hayatımın doğal akışına iyi geleceğine inandırmıştın beni. gelmişti de. ankaray'da otururken birlikte, birlikte anlamıştık en güzel denizin, bu şehirde olduğunu. birlikte kayboluşumuzun simgesiydi. bir de varoluşumuzun. elleri ceplerinde, biraz savruk yürüyen bir çocuk vardı, ahmed arif'in hasretinden prangalar eskittim kitabını koltuk altında taşıyordu merdivenlerden yukarı çıkarken. en az yarım saat çocuğu konuşmuştuk, çocuğun suskunluğunu, savruk yürüyüşünü, umutsuz bakışlarını, büyük bir ortaklık hissettim hep. dünyaya dair güvenim resmen yeniden tesis edilirdi. çay bardağını berbat bir tutuş stilin vardı. içerken dalga geçeceğimi bildiğin için, bana sırtını döner, bardağın beline dört parmağını birden sardığını göstermezdin. hayalet ıslığı'nı senin de seviyor olman zevklerime onay oluyordu. çankaya'da oturduğumuz gün her şeyi anlamıştım. dünya bizim karşımıza çıkmaya başlamıştı. her şeyin epey tektipleşmeye başladığı, imajların, şekilciliğin sürekli ön planda olmaya başladığı, doğallığın, sıradanlığın tamamen yittiği, çürümüşlüğün, yozlaşmışlığın ortasında her kesimin kendini bir devlet, bir iktidar gibi gösterdiği, dahası görmek istediği, dolayısıyla sürekli plastik jestlere, yapay tavırlara, kine, nefrete, hazımsızlığa maruz kaldığımız bir çağ başlamıştı. her çocuk gelecekte mutluluğunu annesine borçlu olacaktı. dolayısıyla, ilerde, dünyanın en güzel annesi sen olacaktın. sonrasında yavan bir konuşma, kaygı veren suskunluklar, bir kütle gibi bakışlarda sahtelikler. bana söylemediğin ve söyleyemediğin şeyler vardı. beni dünyaya bulaştırmıştın. ardından yok olmak istemiştim. eve dikkatsiz gitmiş ve bir daha hiç dönememiştim.
63 notes
·
View notes
Text
BU KIZLAR BİZLERDEN DEĞİL
"Bu kızlara bir şeyler olmuş, bunlar bizden değil sanki..
Ne iktidara eyvallahları var, nede gelene gidene..
Önüne geleni silip süpürüyor, ezip büküp atıyor, kimseye ağlama diye tempo tutmuyorlar.
Ne hakemlere bahane buluyorlar ve nede sıradan takımları yendiği zaman höykürüyorlar.
Bu kızlara bir şeyler olmuş..
Sanki bunlar bizden değil gibiler..sanki Devrim yapmış bunlar..
Küçümsemiyorlar, bırakın küfürü, el kol hareketi bile yapmıyorlar.
Bu kızlara bir şeyler olmuş..
Bir parmak işareti yapıyorlar, ortalığı hizaya getiriyorlar.
Şımarmıyor, rekor üstüne rekor kırıp sükse bile yapmıyorlar.
Aç susuz Anadolu takımlarını değil, dünyanın devlerini bir bir deviriyorlar hava bile atmıyorlar.
Tarifeli uçakla gidip geliyorlar, özel uçak bile istemiyorlar..
Yanlarına yaklaşınca birer star değil, komşu kızı gibi ilgileniyorlar..
Ne magazine konu oluyorlar ve nede geceleri orda burda kırıştırıyorlar..
Sultanlar diyorsunuz, abartmayın, Atatürkün kızları diyin yeterli diyorlar.
Vallahi billahi bu kızlar bizden değil, bunlar numine, pigment gibi yapılmış özel ürünler.
Sporcu desen bunlar, şampiyon desen bunlar, mutavazi deseniz yine bunlar..
Ne dua ediyorlar, ne fal baktırıyorlar. Çıkıp aslanlar gibi saplıyorlar😁..
Yok tövbe bunlar bizlerden değil..
Ne sanat çevrelerinde, ne spor ve nede siyaset çevrelerinde benzerine rastlanmayan aykırı bunlar..
Kimliğini gösterseler, yan komşumuzun kızı olduğuna şahit bulsalar, vallahi billahi inanmam bu kızlar bizlerden değil..
Şakalaşıyorlar, erik dalı oynuyorlar, çocuk gibi eğleniyorlar ama taşmıyorlar..
Tamam anladık Satarwlli diye bir koçları var italyan ama o bunları mı italyan yapmış, yoksa bunlar mı onu horona katmış belli değil...
Maçtan maça görüyorsunuz, diziyorlar sıraya rakipleri kaybolup gidiyorlar.
Güzel mi güzeller, özel mi özeller ama ayrıcalıklarını fark bile ettirmiyorlar.
Almanya, Amerika ve bütün dünya bizi kıskanıyor tabiki..
Hemde öyle şaklaban kıskanması değil, adeta şampiyon kıskançlığı..
Okçumuza, güllecimize verdigimiz devket desteği ve ilgisini vermiyor ama bunlarda banamısın demiyor.
Vallahi bu kızlar bizlerden değil.
Dronlar üretiyoruz diye yaygara yapıp, el altından yapay zeka kızlar üretmişizde haberimiz yok.
Yoksa uzaydan falan transfer mi etmişiz belli değil.
Çünkü bu kızlar bizlerden değil.
Ne taraftarı provake ediyor, ne malzemeciye tokat atıyorlar.
Rakiplerin seyircileri bile, Pet şişe yerine alkış atıyorlar.
Nereye gitse seviliyorlar,saygı görüyorlar.
Sıkı mı, Arap ülkeleri onlara maç teklif etme cesaretinde bulunsunlar?
İnanın bu kızlar bizlerden değil..
Aşmış bunlar..
Km lerce ilerlemiş..
Ayna gibi parlıyor, güneş gibi aydınlatıyor ve Ülkemizin kadınının çağdaş yüzünü dünyaya sergiliyorlar.
Aşmış bunlar..
Kesinlikle devrim yapmışlar..
Var olun çocuklar. Bileğiniz bükülmesin, yüzünüz hep gülümsesin.
Alnınızdan öpüyorum sizi..
Bizden olmasanız bile🥰."
Şemsi Gürel
49 notes
·
View notes
Text
_____
Mayıs Dump
■ Kısaca yol, yol, yol ve bir sürü şehir: Ankara.Düsseldorf.Eindhoven.Breda. Baarle. Tilburg.Delft.Brüksel
■ Fotoğraflardan hiç belli olmuyor tabii ama "benim ameliyathanede ne işim var?" sorusu bu yolların da yarısını oluşturuyor. Hiçbir şey göründüğü gibi değil işte.
■ Ankara çok iyi geldi bu sefer. Bir sürü arkadaşımla görüştüm. Köprünün üstünde mor ve ötesi konserine denk gelince arabayı sağa çekmek, bir akşam D. ile konuşmak için dışarı çıktığımda gelen müziği 19 Mayıs kutlaması sanarak takip edip kendimi bir düğünde bulmak... Kişiliğimde yeni levellar açıldı sanki, sevdim bu salmış hali.
■ Evimin üstünde kuzey ışıklarını görmek, şehirler arası bisiklet yolculuğu, dünya üzerindeki en ilginç şehirlerden birini görmek, yapay zekaya Atatürk'ün yakınındaki kişilere çocuk diye hitap ettiğinden bahsetmek, kardeşimi aramak için telefonu elime aldığım zamanların çoğunda telepatik bir iletişimde olduğumuzu fark etmek..
■ Evin her tarafını mumlarla doldurmak, mutfakta vakit geçirmek, fare haberlerinden dolayı Türkiye yolculuğu öncesi her yeri tek bir kırıntı kalmadığından emin olana kadar detaylıca temizlemek, arkadaşımın gitmeden önce seni bir göreyim diyerek spontane uğraması ve bahçede Türk usulü çay içmek...
■ Yeni bisikletimle hiç görmediğim yerlere gitmek, kuzey ışıklarının görülmediği ikinci gün bir grupla şehrin dışında ışıksız bir tarla kenarında gökyüzünden umudu kesince eurovizyon puanlandırmasını canlı canlı izlemek, kendime bol bol laleler almak, yağmur sonrası temiz havada yürüyüşler yapmak...
■ Kısaca Mayıs böyle geçmiş. Ama yine görünmeyen bir şey var ki bu yolculuklar, sağlık durumları ve maalesef ilk yarıda havanın güzelliği dolayısıyla dersleri ve tezimi felaket ihmal ettim. Şu an draft proposalım için gelen ve hiç de yön gösterici olmayan yorumları dikkate alarak yeniden proposal yazmak için çok az vaktim var. Ve baya da stresliyim.
■ Şimdi kardeşim arıyor, BRB.
Hahahhah Alman arkadaşının ailesi gelmiş şehirlerine ve birlikte Fas restoranına gitmişler. Ailesi kendi hesabını ödemiş, arkadaşı kendi yediklerini ödemişglglglgl. Kültürel farklar 🙃 Ben bizim kültürümüzü birçok açıdan çok seviyorum ya, ailemle yemeğe gidicem ve hesapları ayrı mı ödeyeceğiz? Nope, thanks.
Mayıs 2024
28 notes
·
View notes
Text
Bonnytiny - Silver
Çocuk diş macunu çocukların ağız hijyeninin önemli bir parçasıdır ve dikkatli seçilmelidir. Hafif olmalı, ancak plak ve yiyecek parçacıklarını dişlerden uzaklaştıracak kadar etkili olmalıdır. Ebeveynler ayrıca yapay tatlandırıcılar, renkler ve tatlar içermeyen diş macunları aramalıdır. Doğru türde çocuk diş macunu üreten Bonnytiny ile çocuklar, endişe duymadan sağlıklı bir gülümsemenin tadını çıkarabilirler!
228 notes
·
View notes
Text
Annem bugün bana evlilik hazırlığı yapan bir çiftten bahsetti, son zamanlarda çok gördüğümüz ama buralarda bahsetmedigimiz klasikleşen bir durum var ve her duyduğumda ifrit oluyorum.
Çocuk 23 yaşında ve babası yok, annesi çalışmıyor (kira ile geçiniyor), müstakbel partnerinin yaşını bilmiyorum. Kız ve ailesi nişanda set takılmasını talep etmişler, düğünde tekrar takmaları için nişan sonrası yine çocuğa verilecekmiş. Düğün biraz lüks standartlarda olsun istiyorlarmış. Çocuk da kıza demiş ki "ben bunları yapayım ama düğünden sonra takılara ihtiyacım olur", kız da kabul etmiş.
Özetle yeter ki millet biraz altın, biraz lüks, biraz şuursuz tüketim, imitasyon zenginlik görsün geriye kalan ilişki dinamikleri, yaşam huzuru, sevgi, saygı, şefkat vs çok da önemli değil. Instagram'a atılacak caka satmalık mutluluk, kimi zaman sosyal medya diliyle harmanlanır kimi zaman yapay zenginlik öğeleriyle harmanlanır ve adına güzel ilişki denir.
Böyle bir yüzeysellik, böyle bir aldatmaca yalnızca huzursuzluk, mutsuzluk, memnuniyetsizlik getirir, sürekli bir şeyler arar yetişmeye çalışır ama yetişemezsiniz, kendinizle bile aranız açılır. Zaten şartlar ruh sağlığını korumayı zorlaştırıyorken değer mi? Tamam güncel etkileşim alanlarından kopmamak da yabancılaşıp yalnizlaşmamak adına önemli fakat bu böyle bir şey değil ya.
En yakınındaki insanı bile tüketim işlevselliğiyle yanında tutan kişinin kendiyle nasıl bir ilişkisi olabilir ki...
Anlayamıyorum şu dünyada en azından bir kişiyi saymak, sevmek, merhametli, şefkatli olmak ne kadar zor olabilir?
22 notes
·
View notes
Text
Sessizliğin Kelimelerle Dansı
Müziğin yüksek sesi, içimdeki çırpınışları bastırırken, dışarıya yansıyan tek şey yüzümden süzülen yapay bir gülüştü. Şakalar, oyalayıcı taktiklerdi sadece, içimi kemiren sessizliği örtecek birer perde.
Bir zamanlar, özgürlüğü elde ettiğimi düşünerek yükseliyordum, uçan balon misali. Ancak bir çocuğun elinden kaçırdığı gibi birdenbire patladım. İçimdeki duyguların etrafa yayılacağını düşünerek haykırış seslerimi dışarıya vurmaktan korktum, ancak yanıldım. Yükseldikçe, yavaş yavaş sönmeye başladım, hissizleşmeye doğru ilerliyordum. Ellerinden kayıp gittiğim çocuk da kendine yeni bir balon edinmişti, eminim.
Hep içimde biriktirdim, söylemek istediklerimi erteleyip durdum. Sonra zamanla unuttum. Ağzımdan çıkmayan kelimelerin hüznünü sadece içimde taşıdım. Bunlar da kesik attı durdu bana.
Kimsenin uğramadığı sokaklardan geçtim, belki biri yüzümdeki yapay gülüşün ardındaki nedeni anlar diye umdum. Kalbimdeki boşluk baskı yapmaya devam etti, boğazımdaki ağrı ise nefes almayı güçleştirdi. Ancak hiçbiri, içimdeki hissizlik kadar acı vermedi. Aydınlık odada mum yaktım durdum.
İnsanlara anlatamadıklarımı kağıt parçalarına anlatabildiğimi düşündüm. Sayfalara dökülen duygularım, sessizlikte yankı buldu. Belki bir gün, içimdeki fırtınaların suskunluğunu anlayacak birini bulurum. O zaman gelene kadar, sessizliğin kelimelerle dansı devam edecek, kağıtların arasında saklı kalan hislerimle benimle birlikte olacak.
01.05.2024 —Sözlerin Ressamı
10 notes
·
View notes
Text
Yapay Zeka Chatbot'una Çocuk İntiharı Davası
Yapay Zeka Temelli Konuşma Botuna Dava Açıldı New York Post gazetesinin aktardığına göre, yapay zeka temelli konuşma botu Character.AI’in sahibi olduğu şirket, “aşırı cinselleştirilmiş” ve “aşırı gerçekçi” deneyimlerle çocukları hedef aldığı iddialarıyla karşı karşıya kalmış durumda. Şirket, bu nedenle bir dava ile muhatap oldu. Dava, sanal karakterin, şubat ayında bir çocuğa gönderdiği “En kısa…
#Çocuk#İntihar#Character.AI#cinselleştirme#Dava#güvenlik#konuşma botu#psikoterapi#Sewell Setzer III#Yapay Zeka
0 notes
Text
Taş üstünde taş bırakmayan sözler dökülüyor kalplere.
Kalpler kırıklar müzayedesi.
Yanılgılar ve yalnızlıklar dirsek temasında. Samimiyet dar sokakta küstürülmüş bir çocuk.
Gülümsemeler de yapay bir boşluğa dönüşmüş ısıtmıyor artık yüzleri.
Bu kış fazla soğuk.
Caddelere bakınca omuz omuza kalabalık,
içine girince zorla çekilmiş fotoğraflar gibi…
Konuşunca duvarlara çarpıyor sesler.
Kimse kimseyi duymuyor,
duysa da anlamıyor sanki.
Bu nasıl bir yokluk.
Eksik bir şey var diye söyleniyor o eski şarkılar.
O eski yüzleri arayıp duruyor şiirler.
Ama gel gör ki ne bir ses ne bir haber…
Seçil Oğuz
7 notes
·
View notes
Text
her şeyin epey tektipleşmeye başladığı, imajların, şekilciliğin sürekli ön planda olmaya başladığı, doğallığın, sıradanlığın tamamen yittiği, çürümüşlüğün, yozlaşmışlığın ortasında herkesin kendini bir devlet, bir iktidar gibi gösterdiği, dahası görmek istediği, dolayısıyla sürekli plastik jestlere, yapay tavırlara, kine, nefrete, hazımsızlığa maruz kaldığımız bir çağda, her çocuk gelecekte mutluluğunu annesine borçlu olacak. dolayısıyla böyle güzel bir günde, ilerde, dünyanın en güzel anneleri siz olun kızlar.
55 notes
·
View notes
Text
Abi küçücük çocuk öldürülmüş embesil orospucocukları gidip daha önce öldürülen çocukla birlikte yapay zeka kullanarak birbirlerine sarılmasını sağlıyor etkileşim orospuları sizi azcık saygınız olsun değerleri korumasınıda bilin bu ne rezillik aq birde kaç bin kişi beğeniyor bu toplum arasında kendimi bilim adamı gibi hissediyorum gerçekten şu dünya içindeki insanların gerizekaliligini çok hafife alıyoruz
5 notes
·
View notes
Text
Yapay Kuzu Postu Çocuk Odalarına Renk Katacak…
#çilek #türkmenoğlu #dostmağaza #van
9 notes
·
View notes
Text
BU KIZLAR BİZLERDEN DEĞİL
"Bu kızlara bir şeyler olmuş, bunlar bizden değil sanki..
Ne iktidara eyvallahları var, nede gelene gidene..
Önüne geleni silip süpürüyor, ezip büküp atıyor, kimseye ağlama diye tempo tutmuyorlar.
Ne hakemlere bahane buluyorlar ve nede sıradan takımları yendiği zaman höykürüyorlar.
Bu kızlara bir şeyler olmuş..
Sanki bunlar bizden değil gibiler..sanki Devrim yapmış bunlar..
Küçümsemiyorlar, bırakın küfürü, el kol hareketi bile yapmıyorlar.
Bu kızlara bir şeyler olmuş..
Bir parmak işareti yapıyorlar, ortalığı hizaya getiriyorlar.
Şımarmıyor, rekor üstüne rekor kırıp sükse bile yapmıyorlar.
Aç susuz Anadolu takımlarını değil, dünyanın devlerini bir bir deviriyorlar hava bile atmıyorlar.
Tarifeli uçakla gidip geliyorlar, özel uçak bile istemiyorlar..
Yanlarına yaklaşınca birer star değil, komşu kızı gibi ilgileniyorlar..
Ne magazine konu oluyorlar ve nede geceleri orda burda kırıştırıyorlar..
Sultanlar diyorsunuz, abartmayın, Atatürkün kızları diyin yeterli diyorlar.
Vallahi billahi bu kızlar bizden değil, bunlar numine, pigment gibi yapılmış özel ürünler.
Sporcu desen bunlar, şampiyon desen bunlar, mutavazi deseniz yine bunlar..
Ne dua ediyorlar, ne fal baktırıyorlar. Çıkıp aslanlar gibi saplıyorlar😁..
Yok tövbe bunlar bizlerden değil..
Ne sanat çevrelerinde, ne spor ve nede siyaset çevrelerinde benzerine rastlanmayan aykırı bunlar..
Kimliğini gösterseler, yan komşumuzun kızı olduğuna şahit bulsalar, vallahi billahi inanmam bu kızlar bizlerden değil..
Şakalaşıyorlar, erik dalı oynuyorlar, çocuk gibi eğleniyorlar ama taşmıyorlar..
Tamam anladık Satarwlli diye bir koçları var italyan ama o bunları mı italyan yapmış, yoksa bunlar mı onu horona katmış belli değil...
Maçtan maça görüyorsunuz, diziyorlar sıraya rakipleri kaybolup gidiyorlar.
Güzel mi güzeller, özel mi özeller ama ayrıcalıklarını fark bile ettirmiyorlar.
Almanya, Amerika ve bütün dünya bizi kıskanıyor tabiki..
Hemde öyle şaklaban kıskanması değil, adeta şampiyon kıskançlığı..
Okçumuza, güllecimize verdigimiz devket desteği ve ilgisini vermiyor ama bunlarda banamısın demiyor.
Vallahi bu kızlar bizlerden değil.
Dronlar üretiyoruz diye yaygara yapıp, el altından yapay zeka kızlar üretmişizde haberimiz yok.
Yoksa uzaydan falan transfer mi etmişiz belli değil.
Çünkü bu kızlar bizlerden değil.
Ne taraftarı provake ediyor, ne malzemeciye tokat atıyorlar.
Rakiplerin seyircileri bile, Pet şişe yerine alkış atıyorlar.
Nereye gitse seviliyorlar,saygı görüyorlar.
Sıkı mı, Arap ülkeleri onlara maç teklif etme cesaretinde bulunsunlar?
İnanın bu kızlar bizlerden değil..
Aşmış bunlar..
Km lerce ilerlemiş..
Ayna gibi parlıyor, güneş gibi aydınlatıyor ve Ülkemizin kadınının çağdaş yüzünü dünyaya sergiliyorlar.
Aşmış bunlar..
Kesinlikle devrim yapmışlar..
Var olun çocuklar. Bileğiniz bükülmesin, yüzünüz hep gülümsesin.
Alnınızdan öpüyorum sizi..
Şemsi Gürel
5 notes
·
View notes
Text
Dostluklar Ve Çocuk Gülüşleri Şiir Remiks Yapay zeka ile beste
Merhaba sevgili dostlarım. Çocukluk ve dostluk şiirlerimin bir araya gelmesinden oluşan bu şiir’ için remiks yaptım. Bakalım hangisini daha çok seveceksiniz. Beğenileriniz ve yorumlarınız bekliyorum. Bir de youtube kanalıma abone olursanız ayrıca mutlu olurum. Sevgili bacım sana söz vermiştim, senin için bu şiir’in bestesinin remiks’ini paylaşacağım diye yaptım, paylaştım. Gönül dolusu sevgi ve…
youtube
View On WordPress
#Adam gibi adam#Çocukluk#Özgürce#Beyaz güvercin#chatgpt#clipchamp#Dertleşmek#Devam etmek#Dostluk#Eski#Gönül#Gönül penceresi#Gönül pınarı#Gerçek#ideogram#insan#Kaldığı yerden#Kavuşma#Konuşmak#Müzik#Mesafe#music#Mustafa Murat Güngör Şiir Videoları#Samimi#Selam#Sing#Son görüşme#song#suno.ai#to sing a song
2 notes
·
View notes