#Uğur Gezen
Explore tagged Tumblr posts
dipnotski · 4 months ago
Text
Mieke Bal – Anlatıbilim (2024)
Ödüllü kültür teorisyeni Mieke Bal’ın kaleme aldığı ‘Anlatıbilim’, 1985 yılında İngilizcede ilk yayımlanışından bu yana uluslararası çapta anlatı metinleri kuramına klasik bir giriş hâline gelmiştir. Anlatı tekniklerine, yöntemlerine ve bunların aktarımına, alımlamasına ilişkin sistematik bir açıklama olan ‘Anlatıbilim’, Bal’ın edebî eserleri anlama şekillerimiz üzerine yıllarca süren…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
erol25030 · 2 months ago
Video
youtube
Uğur Dündar- Yılmaz Özdil tartışmasına Müjdat Gezen de katıldı
0 notes
bernamegeh · 2 months ago
Text
Sevgi Berna Biber Kimdir Hayatı
Oyuncu, şarkıcı ve seslendirme sanatçısı Sevgi Berna Biber, 25 Ocak 1977 tarihinde İstanbul Yeldeğirmeni, Kadıköy’de dünyaya geldi. Müjdat Gezen Sanat Merkezi (MSM), müzik bölümünden mezun oldu. Sevgi Berna Biber, sinema ve dizi filmlerde rol almakta, reklam filmlerinde oynamaktadır. Sanatçı, aynı zamanda seslendirme çalışmaları yapmaktadır. 2012 yılında Oğuzhan Uğur ile birlikte Terbiyesizim…
0 notes
pazaryerigundem · 7 months ago
Text
Başkanlar Çifteler’de buluştular
https://pazaryerigundem.com/haber/174647/baskanlar-ciftelerde-bulustular/
Başkanlar Çifteler’de buluştular
Tumblr media
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Çifteler Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen “Başkanlar Buluşuyor” programı kapsamında merkez ve kırsal ilçe belediye başkanlarıyla bir araya geldi.
ESKİŞEHİR (İGFA) – Eskişehir’in merkez ve kırsal ilçe belediye başkanlarını bir araya getiren “Başkanlar Buluşuyor” Çifteler Belediye Başkanı Zehra Konakcı’nın ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
31 Mart yerel seçimleri sonrası “Başkanlar Buluşuyor” programının ilki Çifteler ilçesinde gerçekleştirildi. Buluşmaya Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, CHP Milletvekilleri Utku Çakırözer, Jale Nur Süllü ve İbrahim Arslan, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, Sivrihisar Belediye Başkanı Habil Dökmeci, Seyitgazi Belediye Başkanı Uğur Tepe, Beylikova Belediye Başkanı Hakan Karabacak, Mahmudiye Belediye Başkanı İshak Gündoğan, Alpu Belediye Başkanı Gürbüz Güller, CHP İl Başkanı Talat Yalaz, CHP Çifteler İlçe Başkanı Şükrü Keser, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Vekili Recai Erdir ile ESKİ Genel Müdürü Oğuzhan Özen katıldı.
Program Çifteler ilçesinde Belediye Başkanı Zehra Konakcı’yı ziyaretle başladı. Ünlüce, burada Zehra Konakcı’ya başarılar diledi. Makamda gerçekleşen ziyarette 5 yaşındaki Mert Uyar, Başkan Ünlüce’yi çok sevdiğini belirterek, hatıra fotoğrafı çektirdi.
Daha sonra Sakaryabaşı mesire alanına giden başkanlar, Sakaryabaşı doğal su kaynaklarını yerinde incelediler. Ardından Çifteler ilçesi merkezine kurulan pazar yerini gezen Ünlüce ve başkanlara vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Ardından Çifteler Belediyesi Kültür Evi’nde ilçede görev yapan muhtarlarla bir araya gelen başkanlar, muhtarların, ilçede görev yapan oda başkanlarının taleplerini dinledi.
Burada konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, iktidara yürünen yolda en önemli konunun halktan gelen talepleri çözmek olduğunu belirterek, “Evet seçim bitti, bizler partiliyiz ama yetkiyi aldıktan sonra hizmetin partisi olmaz.” dedi.
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç da, “Zehra Hanım’ın geciken belediye başkanlığını çok şükür kazanarak taçlandırdık. Muhtarlar yerel yönetimlerin gözü kulağıdır. Halkın tüm taleplerini yasalar çerçevesinde yerine getirmeye çalışıyoruz.” diye konuştu.
Yerel seçimlerde yeni göreve seçilen ve göreve devam eden muhtarlarla bir araya gelerek ilçelerin durumları hakkında bilgi almak istediklerini söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce ise, “Hem ilçelerimize hem de büyükşehrimize hizmet etmek bizlere nasip oldu. Herkese nasip olmaz. Bizler hizmet etmek için buradayız. Genel Başkanımız Özgür Özel’in bir sözü var; ‘Sadece belediyenin anahtarı değil, şehrin anahtarını teslim alıyoruz’ diye. Gerçekten de bu heyecanla hizmet ediyoruz. Her ay bir ilçede sizlerin sorunlarını dinlemek ve sizlerle beraber bu yolu yürümek istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Toplantı sonrası ilçede yürüyüş yapan belediye başkanları, ilçe esnafı ve vatandaşlardan büyük ilgi gördüler. Buluşma çektirilen fotoğraf ile tamamlandı.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
aykutiltertr · 8 months ago
Video
youtube
Demir Kapı - Betül Demir ✩ Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Türkçe Pop)  ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın  👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz 🔔 ✩ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ ╰┈➤ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://youtu.be/vCUj18SKJuM ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐ Demir Kapı - Betül Demir ✩ Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Türkçe Pop) Söz: Mabel Matiz Müzik: Sude Bilge Demir & Emirhan Cengiz Aranje - Mix - Mastering: Emirhan Cengiz Bass Gitar: Elcil Gürel Göçtü Elektrik Gitar: Gökhan Ulusoy Elektro Bağlama: Sezgin Yaman Klip Yönetmeni: Murad Küçük Yapım Koordinatörü: Uğur Savaş Işık Şefi: Cafer Aydın Prod Amiri: Imre Yılmaz Görüntü Yönetmeni: Burak Kanbir Fotoğraflar: Safa Gülsoy Styling: Aydan Aydın Grafik Tasarım: Burak Cem Uruk Hair Design: Yosibear Makeup: Muhammet Sağır & Özlem Budak Yapım & Menajerlik: 23 Müzik Film Yapım Dağıtım: DMC Proje Asistanı: Birgül Aksu Basın PR: PROMOMEDYA, Önder Sarıahmetoğlu & Berker Akça Radyo PR: Stariz PR Danışmanlık, Sevinç Ulus Dijital PR: Btm Sosyal Medya Bak batıyor bir gün daha sensiz Önünde kuş Kanadıydı yara aldı kalbim peşinde bak Geçiyor bu ömür Sana daha ne denir? Ayrılık emir mi, yazgı mı bize? Açılır mı ki bu demir kapı? Dönüyor bu yüzün ilk yazdan güze Yanındaki ben olsaydım yine Yanımda gün açardı yüzün hani Nasıl vazgeçtin bi hiç uğruna? Bu kararlı gururun yakıyor bizi Gün oldu ben de kızdım sana Ama gel gör küsemem canım Benim yolum senden ayrı değil Aşkım olmazları getirir dize Betül Demir Doğum 25 Eylül 1980 (43 yaşında) İstanbul, Türkiye Tarzlar Pop, Elektronik Meslekler Şarkıcı · söz yazarı · besteci Etkin yıllar 2006-günümüz Müzik şirketi SeyhanAvrupaDMC Betül Demir (d. 25 Eylül 1980, İstanbul), Türk şarkıcı, söz yazarı ve besteci.[1][2][3][4] Hayatı 25 Eylül 1980 tarihinde İstanbul'da doğan Betül Demir, Sütçü İmam Üniversitesi Opera Şan bölümünde okudu.[5][6] Betül Demir, 5 kardeştir. Aynı zamanda albümlerinin prodüktörlüğünün yapan söz yazarı ve besteci Sude Bilge Demir’in ablasıdır. Betül Demir, lise yıllarından itibaren müzik öğretmeninin tavsiyesi ile şan ve solfej dersleri almaya başladı. Yine aynı sene şan ve solfej derslerini vokal ve jingle'lar izledi. Aynı zamanda Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde eğitim gördü ve halen şan derslerini sürdürmektedir.[7] İlk albümü Ayrılığın El Kitabı, 26 Mayıs 2006 tarihinde piyasaya çıktı. Bu albümde yer alan Yaz Geliyor, Yapamadım, Günahımı Alma ve Taş Duvarlar şarkılarına video klip çekildi. Albümde prodüktörlük, söz yazarlığı ve besteci kimliğiyle Betül Demir’in kardeşi Sude Bilgi Demir yer aldı. Aynı zamanda Aysel Gürel, Güven Baran söz ve besteleri ile albüme katkıda bulundu. Betül Demir, 2 Ağustos 2007’de “Betül Demiremix” adlı remiks albümünü çıkarttı. Bu albümünde “Ayrılığın El Kitabı” albümündeki bazı şarkıların remiksleri ile 3 yeni şarkı yer aldı. Albümün tek video klibi ise öne çıkan “Başka Bir Şey” şarkısına çekildi. Başarılı sanatçı “Sahil Sahil” ile Latin pop rüzgarı estirip, “Bahane Bulma” ile elektronik müziğin derinliklerine daldı.[8] Betül Demir, 2008 yılında 3 Hürel’in "Sonsuza Kadar" albümünde “Gönül Sabreyle” isimli rock şarkısını yorumlarken aynı yıl 2 Temmuz tarihinde Seyhan Müzik’ten "Süper" isimli albümünü çıkardı ve ilk video klip albümün çıkış parçası Mustafa Uslu tarafından “Süper” şarkısına çekildi. Aranjörlüğünü Mustafa Ceceli'nin yaptığı albümde sanatçı, Sezen Aksu, Güven Baran, Sinan Akçıl, Fettah Can gibi isimlerin şarkılarını yorumladı.[9] Diskografi Stüdyo albümleri Ayrılığın El Kitabı (28 Nisan 2006) Süper (18 Haziran 2008) Mıknatıs (19 Nisan 2011) Esas Duruş (21 Temmuz 2017) Akustika (9 Ekim 2020) Remix albümleri Betül Demiremix (2007) Tekliler Herkes Haklı (12 Temmuz 2010) Cesaretin Var mı Aşka (ft. Suat Ateşdağlı) (Ocak 2013) Helalleşemedik (19 Aralık 2013) Tarafsız Kalamıyor Aşk (23 Mayıs 2014) Sana N'olmuş (20 Temmuz 2015) Karaağaç (ft. Hüseyin Karadayı) (6 Kasım 2015) Aslan Payı (29 Şubat 2016) Hacıyatmaz (21 Ağustos 2016) Mayıslar Bizimdir (23 Mayıs 2019) Toz Duman (18 Aralık 2020) Sallama (29 Nisan 2022) Seninle (12 Ağustos 2022) Geceye Tiryaki (23 Haziran 2023) Demir Kapı (23 Şubat 2024) Videoları "Yaz Geliyor" "Yapamadım" "Günahımı Alma" "Taş Duvarlar" "Başka Bir Şey" "Süper" "Bütün Gece" "Yeter" "Herkes Haklı" "Hop Dedik" "Mıknatıs" "Cesaretin Var mı Aşka" (ft. Suat Ateşdağlı) "Helalleşemedik" "Tarafsız Kalamıyor Aşk" "Sana N'olmuş" "Aslan Payı" "Hacıyatmaz" (feat. Emirhan Cengiz) "Karabatak" "Meşgul" "Anlat Anlat" "Devlerin Aşkı Büyük Olur"
0 notes
korkutkalkan · 9 months ago
Link
Sözcü Gazetesi yazarı Uğur Dündar, 31 Mart yerel seçimlerinden sonra kaleme aldığı köşe yazısında, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirerek, "Kılıçdaroğlu, kendi adaylığını dayattı ve Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybetti" ifadelerini kullanmıştı. Sosyal medya hesabından Uğur Dündar'a yanıt veren Kılıçdaroğlu, "Sağdan soldan vatan evlatlarının idamlarıyla sonuçlanan 68 kuşağı fırtınasında gemisine dalga vurmamış Uğur Dündar, 1980 darbesinin 'Bizim Uğur'u, TRT Genel Müdürü…" sözleriyle Dündar'ı hedef almıştı. Uğur Dündar, Kılıçdaroğlu'na verdiği yanıtta "TRT Genel Müdürü demişsiniz! Ne 12 Eylül döneminde ne de öncesi ve sonrasında TRT Genel Müdürü olmak, aklımın ucundan dahi geçmedi" ifadelerini kullanmıştı... MÜJDAT GEZEN DE POLEMİĞE GİRDİ Son olarak polemiğe giren isimlerden birisi de usta tiyatrocu Müjdat Gezen oldu. Gezen, Cumhuriyet gazetesinde kaleme aldığı yazısında, Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Tarık Akan ve Uğur Dündar ile arasında geçtiğini öne sürdüğü diyaloğa birinci dereceden tanığı olduğunu belirterek ‘Tamamen yalan’ dedi. Müjdat Gezen’in yazısında ilgili kısım şöyle: “Yıllar önce Almanya’da konserdeyiz. Tarık Akan sahnede. Hemen sahne arkasında Perran Kutman’la ben sıramızı bekliyoruz. Tarık inecek, biz çıkacağız. Tarık Akan dedi ki: “Yılmaz Güney önemli bir sanatçıdır” Tercüman gazetesi Türkiye’de bunu manşet yapmış, Tarık Akan’ın tutuklanmasını istiyor. Uçakta yan yana geldik. Polis memurlarıyla benim eve indik, çay içtik. Tarık bavulunu benim eve bıraktı, polislerle birlikte 1. şubeye gitti. “Tarık Akan’ı Uğur Dündar tutuklattı” lafı tamamen yalandır. Uğur, 1. şube müdürü Tayyar Bey’e gidip Tarık’ı ziyaret etmiş ve Tarık’a herhangi bir şey yapılmamasını rica etmiştir. Olay bundan ibarettir. Birinci dereceden tanığı olarak gerçeklerin su yüzüne çıkmasını istedim. Bu polemiğin de artık sürdürülmemesi daha doğru olur kanısındayım.”
0 notes
ankara-rehberi · 1 year ago
Text
Anadolu'nun Renkleri Etimesgut'ta Buluşuyor!
Tumblr media
25. Uluslararası Anadolu Günleri Kültür ve Sanat Festivali: Anadolu'nun Renkleri Etimesgut'ta Buluşuyor! Kültürün, sanatın ve birbirinden zengin geleneklerin buluşma noktası olan 25. Uluslararası Anadolu Günleri Kültür ve Sanat Festivali, 1-10 Eylül tarihleri arasında Etimesgut'ta gerçekleşiyor. Anadolu'nun tarih kokan sokaklarından ilham alan festival, bu yıl da unutulmaz bir deneyim sunmaya hazırlanıyor. Bir Zaman Yolculuğu: Anadolu'nun K��klerine Doğru Festival kapsamında, Anadolu'nun zengin kültürel mirası ve tarihine odaklanan bir dizi etkinlik yer alacak. Geleneksel el sanatları sergileri, halk dansları gösterileri, el işi atölyeleri ve yöresel lezzetlerin tadılabileceği bir sokak lezzetleri pazarı gibi birbirinden renkli etkinliklerle festival ziyaretçilerini bir zaman yolculuğuna çıkaracak. Sanatın Büyüsü: Konserlerden Sergilere Festival, sanatseverlere unutulmaz anlar yaşatacak bir dizi sanat etkinliği de sunacak. Ünlü sanatçıların sahne alacağı konserler, tiyatro gösterimleri, sergiler ve edebiyat etkinlikleri, kültür ve sanatın gücünü en yüksek noktada hissettirecek. Çocuklar İçin Özel Etkinlikler - Uluslararası Anadolu Günleri Festivali, çocukları unutmadı! Minik ziyaretçiler için özel olarak tasarlanmış etkinlik alanları, yaratıcılıklarını keşfetmeleri için interaktif atölyeler ve eğlenceli oyunlarla dolu. Çocuklar, Anadolu'nun zengin masallarından ilham alan etkinliklerle hem eğlenecek hem de öğrenecekler. Birlikte Kutlamak: Kültürlerin Buluşması Festival sadece Anadolu'nun değil, aynı zamanda farklı kültürlerin buluşma noktası. Uluslararası katılımcılar, kendi kültürel miraslarını tanıtarak festivalin renkli atmosferine katkıda bulunacaklar. Farklı kültürlerin dansları, müzikleri ve tatları, etkinlikleri gezen herkesi büyüleyecek. Unutulmaz Bir Deneyim İçin Bekliyoruz! - Uluslararası Anadolu Günleri Kültür ve Sanat Festivali, Etimesgut'un tarihi ve kültürel zenginliğiyle buluşarak unutulmaz anılarla dolu bir deneyim sunmaya hazırlanıyor. 1-10 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek olan festival, her yaştan ziyaretçiye hitap eden etkinlikleriyle dolu dolu on gün sunacak. Anadolu'nun derinliklerinden gelen renkleri keşfetmek, sanatın ve kültürün büyülü dünyasına dalmak için sizi festivalimize bekliyoruz! Daha fazla bilgi için festival web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Unutulmaz bir festival deneyimi için hazırlıklar tamamlandı. Siz de 25. Uluslararası Anadolu Günleri Kültür ve Sanat Festivali'ne katılın, Anadolu'nun ruhunu birlikte yaşayalım! Anadolu'nun Renkleri Etimesgut'ta Buluşuyor!
Festival Programı
(Konser bilgileri için sanatçı ismine dokunun) 1.Gün (1 Eylül Cuma) Saat: 19.00 - Etimesgut Çankırılılar Derneği - Sivaslılar Derneği - Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) - Zara Konseri 2.Gün (2 Eylül Cumartesi) Saat: 19.00 - Niğde İli ve İlçeleri Sosyal Yardımlaşma Derneği - Erzurum İktisadi Sosyal Araştırma Vakfı - Kazakistan Büyükelçiliği - Mustafa Taş Konseri 3.Gün (3 Eylül Cumartesi) Saat: 19.00 - Başkent Tokatlılar Derneği - Yozgatlılar Sosyal Yardımlaşma Derneği - Kırgızistan Büyükelçiliği - Sefo Konseri 4.Gün (4 Eylül Cumartesi) Saat: 19.00 - Ağrı,Van,Bitlis Dernekleri - Kırıkkale İli ve İlçeleri Kültür Derneği - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Büyükelçiliği - Hüseyin Kağıt Konseri 5.Gün (5 Eylül Pazar) Saat: 19.00 - Ankara Etimesgutlular Derneği - Gaziantepliler Yardımlaşma Derneği - Türkmenistan Büyükelçiliği - Ziynet Sali Konseri 6.Gün (6 Eylül Pazartesi) Saat: 19.00 - Etimesgut Gümüşhaneliler Derneği - Ankara Konya Dernekler Federasyonu - Dünya Uygur Kurultayı vakfı - Mustafa Yıldızdoğan Konseri 7.Gün (7 Eylül Salı) Saat: 19.00 - Etimesgut'ta Oturan Çorumlular Derneği - Kırşehirli Dernekler Federasyonu - Balkan Göçmenleri İktisadi Araştırma ve Sosyal Yardımlaşma Vakfı - Uğur Işılak Konseri 8.Gün (8 Eylül Çarşamba) Saat: 19.00 - Ankara Karadenizliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği - Kars,Ardahan,Iğdır Derneği - Kırım Tatarları Kültür ve Dayanışma Derneği - Öykü Gürman Konseri 9.Gün (9 Eylül Perşembe) Saat: 19.00 - Başkent Samsunlular Derneği - Türkmeneli İşbirliği ve Kültür Vakfı - Özbekistan Büyükelçiliği - Özgür Can Çoban Konseri 10.Gün (10 Eylül Cuma) Saat: 19.00 - Etimesgut Belediyesi Final Gecesi - Azerbaycan Büyükelçiliği - Funda Arar Konseri Read the full article
0 notes
deliklicinar · 2 years ago
Text
Mezun öğrencilerin kermesi çok beğenildi
Tumblr media
Denizli’nin Pamukkale İlçesi Osman Aydınlı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri yılsonu kermesi düzendi. Okul bahçesinde gerçekleştirilen kermese Pamukkale Kaymakamı Uğur Bulut, İl Milli Eğitim Müdürü Süleyman Ekici, okul müdürleri, öğretmenler, öğrenciler, veliler ve davetliler katıldı. İl Milli Eğitim Müdürü Süleyman Ekici kermesin açılışında yaptığı konuşmasında “Osman Aydınlı MTAL dediğimiz zaman deprem ve öncesindeki pandemi zamanında yaptığınız üretimlerle hafızalarda derin izler bıraktınız. Zor günlerin kahramanı değerli mesleki eğitim öğrencilerimiz hepinizi tekrar tebrik ediyorum. Mesleki eğitimde; eğitim, üretim ve istihdam üçgeninde edindiğiniz bilgi, gördü ve yeteneklerinizle mezun olacaksınız. Donanımlı birer birey olarak bu kabiliyetlerinizi istihdama dönüştüreceksiniz. Çok güzel işlere imza attınız. Bundan sonrada imza atacaksınız. Bugün de kermesimizde sizlerle bir araya geldik. Buradaki ürünlerin hepsi sizlerin eseridir. Öğretmenlerimiz sizleri hayata hazırlama adına özveri ile çalışıyorlar. Kermesimizde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Konuşmasının ardından kermesteki stantlarını gezen İl Milli Eğitim Müdürü Süleyman Ekici, öğrencilerden ürünler hakkında bilgiler aldı. Programın devamında Osman Aydınlı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Alanı öğrencilerinin stajlarında okul öncesi öğrencileriyle hazırladıkları ürünlerden oluşan yıl sonu sergisinin açılışı da gerçekleştirilerek, protokol tarafından gezildi. Read the full article
0 notes
nesrin-c · 5 years ago
Text
YILMAZ ÖZDİL: Belgesel
29 Ekim'de dünyaya geldi.
Cumhuriyet Bayramı'nda.
Hırka-i Şerif'de oturuyorlardı.
Ezan başladığında adeta evin içinde okunuyor gibi olurdu.
Çocukluk günlerinin en unutulmaz hatırasıydı.
Oturma odasının duvarında bir resim vardı.
Beş vakit namaz kılan annesi, seccadesini sererken mutlaka yanına çağırır, her defasında o duvardaki resmi gösterirdi.
“Bu ezan sesi var ya, okunmasını işte bu adama borçluyuz” derdi.
O resimdeki adam, Atatürk'tü.
Böyle başlıyor…
Kim olduğunu, Yıldız Kenter anlatıyor, Türkan Şoray anlatıyor.
Türkiye için neler yaptığını, Levent Kırca anlatıyor, Perran Kutman anlatıyor.
Sanat camiası için ne anlama geldiğini, Emel Sayın anlatıyor, Cüneyt Arkın anlatıyor, Ayşen Gruda anlatıyor, Demet Akbağ anlatıyor.
Bu memleketin kültürüne yaptığı karşılıksız katkılarını, Savaş Dinçel, Kandemir Konduk, Yasemin Yalçın, Sadun Aks��t, Mustafa Alabora, Temel Gürsu, Erkan Can anlatıyor.
Genç sanatçılar için ne fedakarlıklarda bulunduğunu, bizzat yetiştirdiği birbirinden pırıltılı genç sanatçılarımız, Ezgi Mola, Şevket Çoruh, İlker Ayrık, Şebnem Bozoklu, Alper Kul, Çağlar Çorumlu, Dolunay Soysert, Günay Karacaoğlu anlatıyor.
Karakterini, hayata karşı duruşunu, dostluğunu, yüreğini… İlker Başbuğ anlatıyor, Uğur Dündar anlatıyor, Halit Kıvanç, Celal Ülgen, Emre Kongar, Tınaz Titiz anlatıyor.
Zeki Müren, Müzeyyen Senar, İsmail Dümbüllü, Münir Özkul, Kartal Tibet, Kemal Sunal, İbrahim Tatlıses gibi efsanelerden hatıralar var.
Olmazsa olmazları, köpekleri, kedileri, kuşları, kaplumbağaları var.
Müjdat Gezen belgeseli bu.
Profesyonel yaşamının “60'ıncı Sanat Yılı” vesilesiyle hazırlandı.
1960.
2020.
Dile kolay.
İnsanları, hayvanları, doğayı mutlu etmek için, topluma vakfedilen bir ömür anlatılıyor.
Belgeselin yönetmenliğini, genç kuşağın gurur duyduğumuz gazetecilerinden Gökmen Ulu yaptı.
Bir yıl çalıştı… 20 kişilik ekiple, özgün müziklerle, hatta çizgi filmle, kelimenin tam manasıyla “sanat eseri” ortaya çıkardı.
Kendi adını taşıyan “tiyatrosu” anlatılıyor.
Dünyanın ilk ve tek ücretsiz eğitim verilen “konservatuarı” anlatılıyor.
Kendisine ait tapulu mallarını öğrencilerinin üstüne yaparak, öğrenci yetiştirmek üzere öğrencilerine devrettiği “sanat merkezi” anlatılıyor.
Kendi adını taşıyan “ormanı” anlatılıyor.
Ömrünün son demlerinde dara düşen sanat emekçilerine ücretsiz barınma ve bakım sağladığı “huzurevi” anlatılıyor.
Rol aldığı 100'den fazla film, 100'den fazla tiyatro anlatılıyor.
Bazılarını yazıp yönettiği, oynadığı 1000'den fazla televizyon dizisi ve televizyon skeci anlatılıyor.
56 kitap yazdı, anlatılıyor.
Şiirleri anlatılıyor.
Ödülleri anlatılıyor.
Birleşmiş Milletler UNICEF İyiniyet Elçisi olduğu anlatılıyor.
12 Eylül darbesinde, cunta tarafından, kürek mahkumları gibi ayağına pranga vurulup, hapse atıldığı anlatılıyor.
Aydınlanma mücadelesi verilen Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nin, haysiyet cellatlarının iftira ve linç kampanyaları neticesinde, benzin bidonuyla gelen yobaz tarafından kundaklanması anlatılıyor.
Sırf biat etmediği için, sırf karakteri bağımsızlık olduğu için, sırf gerçek manada “sanatçı” olduğu için… Sabahın köründe evinden gözaltına alınması, anayasal düzene karşı suç işlediği gerekçesiyle tutuklanmak üzere mahkemeye çıkarılması, yurtdışı yasağı konulması, yurtdışına kaçmayacağına dair her hafta karakola giderek imza vermek zorunda bırakılması, anlatılıyor.
Ve, ilk kez şu anda duyduğunuz bu belgeselin galası, tiyatro sahnesine ilk çıktığı günün yıldönümünde, 16 Mart'ta yapılacaktı.
İstanbul, Ankara ve İzmir'deki galalarından sonra, Adana Altın Koza Film Festivali'nde gösterilecekti.
Koronavirüs salgını nedeniyle mecburen yaz sonrasına ertelendi.
Her şerde hayır var misali, aslında iyi ki ertelenmiş oldu.
Çünkü…
Müjdat Gezen'in hayatı vesilesiyle, aslında sanattan kültüre, siyasetten medyaya, Türkiye'nin son 60 yılında yaşanan bütün toplumsal olaylar, adeta bir tiyatro sahnesi gibi aktarılırken, günümüzün “demokrasi ve hukuk” boyutu eksik kalmış olacaktı.
Varlığıyla onur duyduğumuz, duayen sanatçılarımız Müjdat Gezen ve Metin Akpınar'a ayrı ayrı 4 yıl 8 ay hapis istemiyle dava açıldı.
İşte şimdi…
Akp Türkiyesi'nde gerçek bir sanatçı olmanın ne anlama geldiğini gelecek kuşaklara aktarmak üzere, dört dörtlük belgesel oldu!
67 notes · View notes
dnzsimsek · 4 years ago
Photo
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
12 EYLÜL DARBESİ Darbe yapabilmek için şartların olgunlaşmasını beklediler. Olgunlaşması demek; Daha çok ölüm, daha çok patlama, daha çok kaos çıkması demekti. Oysa ATEŞ SADECE ŞEYTANI BÜYÜTÜR. Karanlığı büyütür. Büyüttü de… Vatanı için gencecik yaşında canını verebilen gençler ezildi, öldürüldü, asıldı, sürüldü, meslekten atıldı. Böylece; vatanı ganimet olarak gören vatansızların tohumları ekildi bereketli topraklarımıza… İşgalcilerin yaptığı işkenceler yapıldı gencecik çocuklarımıza… ABD’nin yarattığı karanlık savaş sembolü olan Guantanamo hapishanesinde yapılan işkence benzeri işkenceler yapıldı. 12 Eylül Amerikan darbesinin bilançosu: 650 Bin gözaltı, 1 milyon 683 bin fişleme, 171 kişi işkence sonucu ölüm, 210 bin dava, 230 bin yargılama, 14 kişi açlık grevi sonucu ölüm, 16 kişi kaçarken vurulma, 50 kişi idam edilmiştir. *** *** Silahlar ülkeye rahatlıkla sokuldu. Sağ-sol gruplara dağıtıldı. Ülkede; Gümrük Bakanı vardı, İçişleri Bakanı vardı. MİT vardı. Emniyet vardı. Jandarma vardı. Vardı ama hiçbiri silahların ülkeye girişini ve dağıtılmasını egelle(ye)medi. O günlerde Özel Kuvvetler CİA’nın üssü gibiydi. Kirli silahlar gençlerin eline tutuşturuldu. Tutuşturanlar bazen bir polis, bazen bir öğrenci başkanı, bazen bir istihbarat görevlisiydi. Bazıları hedefe koydukları gence kirli silah verip sonra ihbar etti. Silahla işlenen bütün suçlar hedef gencin üzerine kaldı. Polis, asker, dernekler, sendikalar, mahalleler ikiye bölündü. Gazeteler öldürülmesini istediği isimlerin ilan listesi gibiydi. Çünkü bir ismin gazete manşetine taşınması aslında ölüm emriydi. Sağcı gazeteler sol isimleri, solcu gazeteler sağcıları hedef gösteriyor, hedef gösterilenler öldürülüyordu. *** *** Sağ hükümetler solcu memurları Çankırı, Yozgat gibi sağın elinde bulunan illere sürgün ediyordu. Bu illere gönderilen memurun daha şehre indiği an vurulacağını bile bile… Sol hükümetler sağcı memuru Tunceli, Kars gibi illere sürüyordu. Öldürüleceğini bile bile… Polis POLDER VE POLBİR olarak ikiye bölündü. Okulları jandarma ve polis beklediği, her öğrenciyi yokladığı halde okulların içinde, tuvaletlerinde bombalar, silahlar patlıyordu. Bu arada birileri yok etmek istediği kişileri sağ-sol ayağına yok ediyordu. *** *** Vatanım diyen bu gençler birbirine kırdırıldı. Bu arada utangaç bir kız gibi gezen kırmızı yanaklı bademler korundu. 12 Eylül Amerikan darbesinden çizik bile almadılar. Tam tersi, büyümeleri için önlerine otoban açıldı. İşkencehanelere; Saidi Kürdi ve İngiliz beslemesi, fikri pezevenk, tecavüzcü işgalci sevici hain Mısıroğlu’nun kitapları setler halinde girdi. Aslında bu durum bile hedefin ne olduğunu gösteriyordu. Uğur Mumcu; Türkiye’deki imamların maaşlarının Kenan Evren ve Başbakan Bülent Ulusu’nun imzalarıyla, Suudi Rabıta örgütü tarafından ödendiğini ortaya çıkarmıştı(!).. Sahi, kominizmle mücadele derneği diye FETÖ’ye de bir rol verilmişti değil mi? Evren Amerikan darbesinden sonra ilk iş olarak Yunanistan’ın NATO’ya dönmesine olur vermiştir. *** ***
12 Eylül darbesi ülkemizi dönüştürme perojesinin adıdır. Yeşil Kuşak projesine ray döşemenin adıdır. Ülkeyi Amerika’nın otoparkına çekerken, engel çıkaracak direnç noktalarını(bir kuşağı, gençliği) yok ettiler. Bütün kurumlarıyla, siyasetçisiyle, Ordusuyla, istihbaratıyla… Bütün kurumlar suç ortağıdır. Bu kanlı oyunun en masumu, önüne konan davaya yüreği ile inanmış gençlerdi. Önce önlerine bir yem koydular. Sonra o yemleri yediler diye bacaklarını, kanatlarını, kafalarını koparttılar. Çocukları bile olmasın diye işkence yaptılar. Yetmedi; Cesetlerinin üzerinde tepinip, siyasi ranta bile çevirdiler. *** Geriye bademler, tarikatlar kaldı. Devleti ele geçirdiler. Bademler büyüdü, devletin bütün ederlerini ganimet görüp paylaştılar. Cumhuriyeti yıktılar. Ordu’yu başı kesilmiş tavuğa çevirdiler. Komik olan; Varlık nedenleri olan 12 Eylül Darbecilerini bile yargıladılar(!).. Başka bir 12 Eylül badem darbesine malzeme yaptılar. Oysa 12 Eylül Darbesi bademin ebesidir. Nato Paşalarının yarattığı badem canavara dönüşerek kendi kurumlarını yuttu. ABD’nin yönlendirmesi ile 12 Eylül darbesi yapıldı. Darbeciler işgal ordusunun yaptığı işkenceleri, tecavüzleri kendi milletine uyguladı. Badem 12 Eylül 2010 yılında, referandum adıyla sivil bir Amerikan darbesi daha yapıldı. Postallı darbeden takunyalı darbeye geçiş yapıldı. Türkiye’nin bekası için endişelenen kim varsa hapse tıkıldı. Küresel sermayenin bağımlısı uyumlu basın kullanılarak direnç noktaları linç edildi. Ülkenin bütün kaynakları yabancı sermayenin yağmasına açıldı. Temel SAĞIROĞLU badem darbesinin operasyonlarıyla postal darbesinin operasyonlarını karşılaştırmış: 12 Eylül ve sonraki 2 yılın bilançosu 650 Bin gözaltı 1 Milyon 683 Bin fişleme 50 idam 171 işkence sonucu ölüm 210 Bin dava 230 Bin yargılama 39 gazeteci tutukluya 3.315 yıl ceza 5 Açlık grevi sonucu ölüm
AKP iktidarı ve sonraki 18 yılın bilançosu 3 Milyon 432 Bin gözaltı 8 Milyon 800 Bin fişleme 182 müebbet (idam cezası kaldırıldığından dolayı) İşkence sayısı hepimize karanlık 1 Milyon 554 Bin dava, 815 Bin yargılama 299 Gazeteciye toplam 3 Bin 36 yıl 8 ay ceza 30 Açlık grevi sonucu ölüm 54 Kendini yakma eylemi 44 Maddi sorunlar nedeniyle intihar
Yabancı ülkelerin istihbaratlarına, küresel pazarlıklara bir BESLEME ezikliği ile teslim olanlar, BESLEME OLUNCA, ağanın gücünün kendi gücü olacağını zanneder. Sonra bırakın güç kazanmayı, her türlü kullanılmaya başlarlar. Hiçbir beslemenin Atatürk ve Kemalistleri, bağımsızlıkları uğruna bedel ödemeye daima hazır olmalarını anlaması mümkün değildir. Kafes kuşlarının, bütün özgür kuşlara düşman olması ezikliğinin bir sonucudur.
Zahide UÇAR 12 Eylül 2020
2 notes · View notes
anavataninkaranliktir · 5 years ago
Text
KAÇAK
Aklımın duvarlarını tırmalayan çocuklar var tırnakları kazınmış. Dokunduğum yerlerde açan gülleri koklayacak burnum yok. Pastırma yazlarında açan çiçekler gibi sahte bir umutla yeşermiş yaşıyor insanlık.
Ben bu şehrin uğultusunda kaybolacağım derdim hep. Rüzgarları savuruyor ruhumu galatanın semasına. Bir vapurun gürültüsü ve ada çiçeklerinin renginde gidip geliyor imgeler. Beni şehrimin sokakları bağlardı dünyama. İnsanların telaşları, hır gür kavgaları, simitçinin tezgahı ve gece vakti binalardan sızan ışıkların ardındaki anıları hayal etmek tutardı ayakta. Entropiyi hissetmek aynaya her baktığımda, kabullenmesi zor bir var oluş kavgası başlatmıştı içimde ve kendimi tanımaz olmuştum.
Şimdilerde şehrim de, benim gibi kaybetmekte ruhunu. İstanbulun semasında gezen martılar mutsuz sanki. Ya sokaklar ruhunu kaybediyor yaşam telaşı ile, ya da ben çok telaş içerisindeyim yaşamak için.
Her iki şekilde de eksiliyor insan yanımı ayakta tutan parçalar.
İliklerime kadar hissediyorum soğuğu. Ve elimde tuttuğum sigaraile aklıma zincirlediğim düşüncelerden başka bir şeyim yok. Kendimden kaçmak zorunda kaldım bu dünyada yaşamak için. Oysa kuytuma çekilip içmek, yazmak ve ağlamak olmalıydı hayatımda. Küfretmeliydi dudaklarım ve geceleri arşınlamalıydı ayaklarım. Sabahlarıma karışmalıydı yalanlar ve inmemeliydi gözümdeki perdeler. Çocuk kalmalıydı kalbim hep. Neon ışıklar ve rock barları sevmeliydim. Günün doğuşunu sarhoş kafa ile izleyip sarılmalıydım gölgem dediğime. Ya da gidebilmeliydim buralardan. Çok ama çok uzaklara. Kimselerin tanımadığı bir yere de değil üstelik. Kendimi tanımadığım bir yerlere gitmeliydim.
Eninde sonunda, ben ne bu şehirden, ne de bu insanlardan kaçmadım hiç. Kendimden kaçtım. Tanıdığım ve gördüğüm gerçekten kaçtım. Önce korktuğum için, sonra kabullendiğim için.
8 notes · View notes
dipnotski · 2 years ago
Text
Rhoads Murphey ve Kristin Stapleton – Asya Tarihi (2023)
Alanın önde gelen isimlerinden biri olan Rhoads Murphey tarafından kaleme alınan ‘Asya Tarihi’, Muson Asyası olarak bilinen; Hindistan, Çin, Güneydoğu Asya, Kore ve Japonya’yı da içine alan bölgeyi kuşatıcı bir perspektiften ele alan tek metindir. Metin kapsamlı analizleriyle, bu bölgenin karmaşık ve çeşitli siyasi, sosyal, entelektüel ve ekonomik tarihlerini ilgi çekici ve canlı bir üslupla…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
erol25030 · 2 months ago
Video
youtube
Ece Zereycan ilk anlattı! İşte Müjdat Gezen Uğur Dündar ve Yılmaz Özdil ...
0 notes
ayyten35 · 5 years ago
Video
Uğur Dündar, Müjdat Gezen ve Yılmaz Özdil ile Büyük Buluşma’nın ilk bölü...
2 notes · View notes
netbilge · 2 years ago
Text
Baba Dizisi Uğur kimdir? Nihan Okutucu kaç yaşında, nereli?
Baba Dizisi Uğur kimdir? Nihan Okutucu kaç yaşında, nereli?
Baba Dizisi Uğur kimdir? Nihan Okutucu kaç yaşında, nereli? Nihan Okutucu Kaç Yaşında, Nereli? Nihan Okutucu 1984 yılında İzmir doğmuştur. Sinema ve dizi film oyuncusudur. Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde oyunculuk eğitimi alan Nihan Okutucu, oyunculuğa 2006 yılında rol aldığı Ezo Gelin dizisindeki Meryem rolüyle başladı. Baba dizisinde Uğur Birmay isimli karaktere göz atalım: Dizide Orhan…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
sdkhaber · 2 years ago
Text
Hadise'ye benzetiliyordu! Cennet Mahallesi'nin Ayşe'si minicik şortuyla nefes kesti...
Hadise’ye benzetiliyordu! Cennet Mahallesi’nin Ayşe’si minicik şortuyla nefes kesti…
Yeni eklenen Hadise’ye benzetiliyordu! Cennet Mahallesi’nin Ayşe’si minicik şortuyla nefes kesti… son dakika haberini aşağıda okuyabilirsin. Bir dönem Show TV’de yayınlanan Cennet Mahallesi; Melek Baykal, Müjdat Gezen, Özkan Uğur, Alişan, Çağla Şıkel ve Zeki Alasya gibi isimleri bir araya getirdi. İstanbul’un en renkli sokaklarına sahip olan Balat’ta çekilen dizi, eğlenceli sahneleri ile herkesi…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes