#Sodyum Nitrat

[tibbivearomatikbitkiler]

Hızlı Yaşlandıran Yiyecekler Nelerdir?

Hızlı Yaşlandıran Yiyecekler Nelerdir?

#AntioksidanEksikliği, #BeslenmeVeYaşlanma, #DoymuşYağlarVeYaşlanma, #GençKalmakIçinBeslenme, #Glikasyon, #HızlıYaşlanma, #HücreselHasarÖnleme, #OksidatifStres, #SağlıklıBeslenmeIpuçları, #SağlıklıYaşlanma, #SağlıklıYaşlanmaIpuçları, #SağlıksızBeslenmeEtkileri, #TıbbiBitkiler, #TıbbiVeAromatikBitkiler, #TransYağlarVeYaşlanma, #YaşlanmaBelirtileri, #YaşlanmaKarşıtıBeslenme, #YaşlanmaSüreci, #YaşlanmayıErtelemek, #YaşlılıkEtkileri https://is.gd/87Pg6A https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/blog/hizli-yaslandiran-yiyecekler-nelerdir/

Hızlı yaşlandıran yiyecekler hangileri hiç düşündünüz mü? Yediklerimiz, yaşlanma sürecini etkileyen bir dizi faktörü tetikleyebilir. Özellikle yanlış beslenme alışkanlıkları, vücudumuzun sağlıklı fonksiyonlarını sürdürmesini zorlaştırabilir ve hızlı yaşlanmaya katkıda bulunabilir. İşlenmiş gıdaların, şekerin, doymuş yağların ve tuzun aşırı tüketimi, metabolik sorunlara, iltihaplanmaya ve oksidatif stresin artmasına neden olabilir.

Hızlı yaşlandıran yiyecekler, yüksek şeker içeren besinler, glikasyon adı verilen bir süreci tetikleyerek, vücuttaki protein ve lipid moleküllerini hasara uğratabilir. Bu, cilt elastikiyetini kaybetmesine ve kırışıklıkların oluşmasına yol açabilir. Ayrıca, şeker ve işlenmiş karbonhidratlar kan şekerini hızla yükseltip düşürerek enerji dalgalanmalarına ve insülin direncine neden olabilir, bu da yaşlanma belirtilerini hızlandırabilir.

Hızlı Yaşlandıran Yiyecekler Nelerdir?

Tuz: Fazla alınan tuz; içeriğindeki sodyum sebebi ile hücre tampon sistemini bozarak, sağlıksız, hızlı yaşlanan hücre sayısını artırır. Potasyum ve kalsiyum mekanizmalarını bozarak kalp, damar, böbrek ve kemik sistemini alt üst eder. Tuz tüketimini en aza indirmekte fayda var. Çünkü vücudun tuza olan ihtiyacı çok az.

İşlenmiş Buğday, Un, Ekmek: Beyaz undan yapılan mamullerin, vücudunuzda faydalı olduğu hiç bir mekanizma yok. Aksine faydası olmadığı gibi yüzlerce yan etkisi var. İşlenmiş un ürünleri sindirilirken hem sindirim sistemini yorar hem de içeriği kalori nedeniyle zarar verir. Ayrıca; sağlıklı mayalanmamış ürünler bağırsak florasına zarar verir. İçerdiği gluten nedeni ile bazı bünyelerde çeşitli sorunlar çıkmasına neden olur.

Rafine Şeker: Beyaz Şeker yine içeriğinde hiç vitamin, mineral, protein bulunmayan sadece enerji veren ve açlık hissini bastıran değersiz bir üründür. Ayrıca lifsiz olduğundan çok kolay sindirilir. Bunun sonucunda ise kandaki şeker oranınız çok hızlı yükselir. Çabuk sindirildiğinden kan şekeri aniden düşme yönünde bir refleks verir. Bu durumda acıkmış oluruz. Vücudumuz hazır enerji kaynaklarına alıştığından gözümüz tatlıdan başka bir şey görmez. Bu esnada tüm metabolizmanız bu yüklenme sebebiyle hasar görür. Rafine şeker tüketimini sıfıra yakın azaltmanızda fayda vardır.

İlginizi çekebilir: Şeker Pancarından Şeker Nasıl Üretilir?

İşlenmiş Et ürünleri: Salam, sosis, sucuk gibi işlenmiş ürünler içinde zamanla oluşan nitrat bileşikleri vücut için çok zararlıdır. İşlenmiş et ürünleri hele hele uygun şartlarda hazırlanmamışsa tam bir kanserojen ve serbest radikal deposudur.

Fastfood: Yukarıda saydıklarımızın hemen hepsini içeren bonus olarak da bir büyük bardak bol glikoz şuruplu kola armağan eden bol kalorili bir besin. İçinde tuz, artı bazen çin tuzu (iştah açıcı bir lezzet katmak için), bol hamur, işlenmiş et ve şeker içeren bir menüyü her gün tüketmek demek ileride kanda yüksek trigliserit, yüksek kolesterol, kalp rahatsızlıkları anlamına geliyor. Ülkemizde kitlesel fastfood beslenme tarzının geçmişi 20 yılı henüz geçmedi. Bu nedenle fastfood ile beslenen nesil göreceli olarak çok yaşlı değil. Önümüzdeki yıllarda toplulumuzda bazı hastalıkların artması ile arasında bir bağlantı veya korelasyon görülebilir.

Kızartmalar: Yiyecekleri kızartarak pişirmek çok ilkel bir yöntemdir. Kızartma esnasında; yağın ve besinin sağlıklı içeriği yok olmakla kalmaz bu sağlıklı içerikler yerine zehirli maddeler açığa çıkar. Bu nedenle her tür kızartmadan uzak durmakta fayda var. Et ve sebzeleri pişirmenin en sağlıklı yolu haşlama veya buğulamadır. Bu şekilde besinlerin içeriği bozulmaz ve daha lezzetli, sindirimleri daha kolay olur. Özellikle kızartılmış etlerden uzak durmak gerekir.

Yaşlanma Karşıtı Yiyecekler Nelerdir?

Hızlı yaşlandıran yiyecekler, yaşlanmak kişinin cilt görünümünde ve iskelet sisteminde meydana gelen değişiklik olarak görülebilir. Yaşlanma; vücudumuzdaki hücrelerin kendi kendini yenilememesi olarak da algılanabilir. Bu süreci hızlandırmak veya yavaşlatmak kişiye bağlı bir durumdur. Sağlıklı organlar sağlıklı bir cilt ve kemik sistemi anlamına gelir. Özellikle karaciğer, beyin, mide, böbrek ve bağırsakların sağlıklı olması kişinin daha zinde olmasını sağlar.

Bazı yiyecekler vücudun genel sağlığına olumlu etki gösterirler. Öğünlerimizi bu besinlerden oluşturursak bunun olumlu yansımasını görmememiz imkansız. Nedir bu besinler?

Sebzelerden; Başta enginar, kereviz, soğan, sarımsak, marul,lahana, karnabahar, ısırgan otu, karahindiba, maydanoz, dere otu, ıspanak, kenger otu, deve dikeni, sinir otu, pırasa, çiriş, kara havuç, havuç, turp, kırmızı pancar, ışkın olmak üzere yenebilir hemen hemen tüm sebzeler.

Meyvelere dikkat etmek gerekir; aşılı veya hormonlu meyveler yerine dağ ve orman meyveleri çok faydalıdır. Fruktoz içeriği az meyveler iyi bir tercih nedenidir. Dut, kara dut, kara üzüm, doğal çilek, doğal incir, yabani armut, alıç, böğürtlen, yaban mersini, dikenli incir, taze ayı üzümü, turna yemişi, yabani kayısı (zerdali), kiraz, vişne, kızılcık, kuşburnu, limon sayılabilir.

Kuruyemiş olarak; ceviz, badem, fıstık, yer fıstığı, ay çekirdeği, fındık sayılabilir. Kuruyemişler bayat olmamalıdır. Az miktarlarda tüketilir.

Hayvansal besinlerden; yoğurt, kefir, kemik suyu, yumurta, çökelek, az yağlı veya yağsız kırmızı et, doğal tavuk veya diğer kuş cinsi etler ve balık sayılabilir.

Balık tüketimi çok önemlidir. Omega-3 alımı en iyi balıklar sayesinde olmaktadır. Hiç bir besin Omega-3 ihtiyacını karşılayamamaktadır. Özellikle tükettiğimiz sıvı yağlar Omega-3 bakımından yoksun ancak Omega-6 bakımından zengindir. Omega-3 olmadan vücuda alınan Omega-6 ve diğer omega türleri kalp ve damar sorunlarına zemin hazırlayabilmektedir. Ceviz ve keten tohumu gibi bitkilerde Omega-3’ün bitkisel versiyonu yoğun oranda bulunsa da bitkisel kaynaklardan gelen Omega-3’ün %1 lik bir kısmı vücut tarafından emilmektedir.

Yağlar; en iyi yağ zeytinyağıdır. Tüketebiliyorsak sızma türü zeytinyağları tercih edilmelidir.

[solemkimya-blog]

Anyonik Polielektrolit

Boncuk Kostik

Çinko Sülfat

Formik Asit

Kalsiyum Klorür

Mono Etanol Amin

Mono Etilen Glikol

Potasyum Klorür

Sitrik Asit

Sodyum Klorür

Sodyum Nitrat

Sodyum Nitrit

Tio Üre

[meridye35-blog]

Su Arıtma Cihazlarının Faydaları ve Fiyatları

Su arıtma cihazı evlerimizde veya iş yerlerimizde musluktan temiz suya ulaşmamızı sağlayan cihazlar olup su arıtma cihazı tamamen çağımızın en gerekli teknolojilerinin başında gelmektedir.  Bu teknolojinin bulundurduğu filtreler sayesinde sudaki ağır metalleri eleyerek kullanıcıya temiz suya ulaşma imkânı sunmaktadır.  Bu sayede her zaman her yerde temiz su elinizin altında olmaktadır.

Su Arıtma Cihazı Çalışma Prensibi

Bu cihazların çalışma prensibi ise yaygın olarak iki çalışma prensibinden oluşmaktadır. Bunlar nano teknoloji veya ters osmoz prensibidir. Ters ozmos pensibine göre çalışan arıtma cihazlarından geçen su ilk önce ön filtrasyona tabi tutularak büyük zararlı maddelerden arındırılır. Sonrasında ise suyun içinde bulunan makro partikülleri sudan ayırmak için partikül filtresinden geçer. İçme suyundaki kötü koku, acı tat vs. giderilmesi için ise aktif karbon filtreden su geçirilir. Mikro partiküllerinden de arınan su artık ters ozmos prensibine göre, sodyum, nitrat, kurşun vb. elementlerden arınarak içilebilir hale gelmektedir. İçilebilir hale gelen su, son olarak tadının yerine oturması için post karbon filtreden geçer. Ve sizlere tüm bu işlemlerin ardından sağlıklı suyun keyfini çıkarmak kalır.

Hazır Su Almak Yerine Kendi Suyunuzu Arıtın

Arıtma cihazları sayesinde su sipariş etme gibi zaman alıcı işlerden uzak durarak sevdikleriniz ve ailenizle birlikte zaman geçirme imkânı bulabilirsiniz. Böylelikle su siparişi ederek tanımadığınız kişilerle çocuklarınızı muhatap ettirmeyerek başınıza herhangi bir problem gelmesini de önleyebilirsiniz. Tüm bunların yanında damacanaya ödediğiniz haftalık ve aylık giderleri düşündüğünüzde bir de bunu yıllık hesaba döktüğünüzde harcamış olduğunuz ve aile bütçesine gereğinden fazla zarar vermiş olduğunuzu fark edeceksiniz. Hâlbuki su arıtma cihazı ile tüm bu masraflardan kurtulmanız ve aile bütçenizi daha gerekli olan yerlerde harcamanız size bir avantaj olarak geri dönecektir.

Damacana Su Kullanmamanız İçin Nedenler

Damacanalardaki hijyen sorunları da büyük ölçüde sağlığımızı tehdit etmektedir. Her ne kadar güvenilir bir markadan damacana su sipariş  edip satın almış olsanız bile damacanaların plastikten yapılmış olduğu gerçeğini değiştirmemektedir. Bu tür plastik maddeler zamanla suya bulaşıp oradan da suyla birlikte vücudumuza girerek uzmanların da dediği gibi vücudumuzda  çok büyük ölçüde zararlar vermektedir.

Bu zararların başında kanser hastalıkları gelmektedir. Kansorejen olan bu plastik maddeler zamanla vücudumuzda birikerek zararlı mikroorganizmaları geliştirir ve bunun sonucunda hiçbirimizin istemeyeceği ağır hastalıklar geçirmemize neden olur. Bağışıklığımızı diğer mikrop ve virüslere karşı düşürür ve çok kolay atlatabileceğimiz hastalıklara bile yenik düşmemize sebep olur. 

Sudaki sodyum, nitrat, kurşun gibi ağır mineral ve ağır maddeleri gidererek sizin ve çocuklarınızın daima güvenilir ve sağlıklı bir suya evinizde, iş yerinizde kısacası istediğiniz her yerde her an bulunmasını sağlar. https://meridyensuaritma.com web sitemiz üzerinden ürünlerimizi inceleyip sipariş verebilirsiniz.

[cografyabilim]

Deniz ve Okyanuslar neden tuzludur?

Deniz ve Okyanuslar neden tuzludur?

Okyanus ve denizleri tuzlu hala getiren çözünmüş tuz maddelerdir. Bu çözünen maddeler; potasyum nitrat, sodyum klorür ve bikarbonat bileşikleridir. Okyanusların yaklaşık %97’si tuzludur. Bu oran neredeyse sabittir. Tuzlar milyarlarca yıl önce okyanus ve deniz çanaklarında birikmiştir. Okyanuslar sürekli bir karışım halinde olduğu için tuzluluk oranları yakındır. Denizler ise değişen özelliklerine…

[bilgivitrini]

Madensel Tuzlar Nedir

Madensel Tuzlar (Kimya) Madensel Tuzlar Nedir? Yeryüzünün kabuğunda bulunan tuz­lara madensel tuzlar denir. Bunlar genellikle klorürler (kaya tuzu, sodyum klorür, NaCI), nitratlar (gühercile, sodyum nitrat), karbonatlar (kalsiyum karbonat gibi) halin­dedir. Bitki ve hayvan yemlerinin önemli bir kısmını bir miktar tuz teşkil eder. Nitratlar ve fosfatlar bitkiler için çok önemli besin…

[mehmetkali]

HAVAYOLU İLE TAŞINAN TEHLİKELİ MADDELERİN SINIFLANDIRILMASI https://ift.tt/3eIv2dj

Tehlikeli Maddelerin Tanımlanması

Tehlikeli madde kavramı en genel anlamıyla sahip olduğu kimyasal, fiziksel ve biyolojik birtakım özelliklerinden dolayı canlı cansız varlıklar ve çevre için risk oluşturan madde ve nesneler olarak tanımlanmaktadır. Havacılıkta tehlikeli madde kavramı ise taşınması esnasında sağlığa, emniyete, diğer varlıklara ve çevreye zarar verme riski taşıyan madde veya nesneler olarak ifade edilmektedir.

IATA Dangerous Goods Regulations (DGR) Kitabında tehlikeli maddeler değişik özelliklere sahip 9 farklı sınıfa ayrılmaktadır. Bu doğrultuda sınıfların etiketleri ve uygulanacak işlemleri birbirinden farklılık göstermektedir. DGR kitabında yan yana bekletilmemesi ve paletleme yapılmaması gereken farklı sınıflardaki tehlikeli maddeler belirtilmiştir.

Sınıf 1:Patlayıcılar

Alt Sınıf 1.1: Kitle Halinde ve Birden PatlayanlarÖrneğin: Dinamit (%75 TriNitroGliserin+%25 Dolgu), TNT(TriNitroToluen), BarutAlt Sınıf 1.2: Parça Fırlatan Fakat Kitle Halinde PatlamayanlarÖrneğin: Fişek, KapsülAlt Sınıf 1.3: Alevli Patlayanlar (Daha çok yangın riski olan maddelerdir.)Örneğin: Havai FişekAlt Sınıf 1.4: Düşük Zarar Veren PatlayıcılarÖrneğin: Fünye, MaytapAlt Sınıf 1.5: Patlaması Zor Fakat Kitle Halinde PatlayabilenlerÖrneğin: Amonyum Nitrat-Fuel Oil KarışımıAlt Sınıf 1.6: Patlaması Zor ve Kitle Halinde Patlama Tehlikesi Olmayanlar

Sınıf 2 :Gazlar

Alt Sınıf 2.1: Yanıcı Gazlar Örneğin : LPG, Hidrojen, Asetilen. [Kapalı hacimde tüm yanıcı gazlar kimyasal patlama tehlikesi oluşturur.]Alt Sınıf 2.2: Yanıcı ve Zehirli Olmayan GazlarÖrneğin: Azot, Oksijen(yakıcı) [Tüm gazlar basınçlı taşınır ve fiziksel patlama tehlikesi vardır.]Alt Sınıf 2.3: Zehirli GazlarÖrneğin: Boğucu gazlar; Karbon Dioksit, Tahriş edici gazlar; Klor, Toksik gazlar; Fosgen

Sınıf 3 :Yanıcı Sıvılar

Alt Sınıf 3.1 Alev alabilen sıvılar; Parlama (Flash) noktası 60.5 o C den aşağı olan maddelerÖrneğin: Benzin, Benzol, Toluol, Etil Asetat, Butanon, Gazyağı, Alt Sınıf 3.2 Yanıcı Sıvılar; Parlama noktası 60.5 – 93°C arasında olan maddelerÖrneğin: Katran, Fuel Oil, Motor Yağları

Sınıf 4 :Yanıcı Katılar

Alt Sınıf 4.1: Yanıcı KatılarÖrneğin: Kırmızı Fosfor, Magnezyum, Proksilin Plastikleri, Naftalin, Kükürt, ağaç tozu, kömür tozuAlt Sınıf 4.2: Kendiliğinden Yanabilen KatılarÖrneğin : Beyaz Fosfor, Sodyum-Potasyum ve Kalsiyum’un Fosfor bileşikleri, Alüminyum tozları [Havasız ortamda saklanılır]Sınıf 4.3: Suyla Temas Ettiğinde Yanıcı Gaz Çıkaran MaddelerÖrneğin: Sodyum, Potasyum, Kalsiyum metalleri, bu metallerin peroksitleri, Kalsiyum Karbür

Sınıf 5 : Oksitleyici Maddeler ve Organik Peroksitler

Alt Sınıf 5.1: Oksitleyici (Yakıcı) Maddeler; Bünyelerinde bulundurdukları Oksijen nedeniyle yakıcı etki gösterirler.Örneğin: Hidrojen Peroksit, Perklorik Asit, Sodyum-Potasyum Nitratlar, Kloratlar, Perkloratlar, Kromik Asit, Alt Sınıf 5.2: Organik Peroksitler; Kendiliğinden parlayarak parçalanma, çok hızlı yanma, şok veya sürtünme etkisine duyarlılık. Başka maddelerle hızlı şekilde birleşme ve göze zarar verme özellikleri gösterirler.Örneğin: Benzoil Peroksit, Perasetik Asit, Asetil Peroksit Çözeltisi

Sınıf 6:Toksik ve Mikrop Bulaştırıcı Maddeler

Alt Sınıf 6.1: Toksik (Zehirli) Maddeler; ; Deri ve göz soğurması, Mide-bağırsak yolu ve Solunum yolu ile zehirleyebilirlerÖrneğin: Anilin, Arsenik, Metil Bromür, Triklor Etilen, Demir Silisyum, Çinko Fosfit, Siyanürler, Talyum-Baryum-Antimon-Kurşun bileşikleri, Alt Sınıf 6.2: Bulaşıcı hastalık muhteviyatlı maddelerÖrneğin: Antraks, Tıbbi atıklar.

Sınıf 7: Radyoaktif Maddeler

Radyoaktif maddeler; İyonize ışınlar yayarak atom ve moleküllerdeki elektronları yerinden koparmak suretiyle ışın hastalıkları oluştururlarÖrneğin : Radyoterapi işleminde kullanılan aktif gama kaynakları; Kobalt, Nükleer tıp laboratuvarlarındaki kaynaklar; Teknesyum [Tc-99], RADYOAKTİF M. İyot [I-131], Paratonerlerde bulunan radyoaktif maddeler; Amerikyum [Am-241]

Sınıf 8: Aşındırıcı (Korozif) Maddeler

Aşındırıcı sıvılar; Kuvvetli asitler ve bazlar. Demir, Alüminyum gibi bazı metalleri aşındırdıkları gibi canlıları dağlayıcı özellik gösterirlerÖrneğin: Asitler: Hidroklorik Asit (Tuz ruhu), Sülfürik asit, Nitrik Asit (Kezzap), Bazlar: Sodyum Hidroksit (Kostik), Potasyum Hidroksit

Sınıf 9: Diğer Tehlikeli Maddeler

Diğer tehlikeli maddeler; Yukarıdaki sınıflandırmanın dışında kalan tehlikeli maddelerÖrneğin: Asbest, Malathion (Pestisid), Amyant

Tehlikeli Maddelerin Ambalajlanması

Ambalajlama Şartları

Maddenin ambalajlanmasında iç içe kaplar kullanılmışsa, iç kaptan dış kaba sızma olmamalıdır. Cam, seramik gibi kırılgan malzemeden yapılmış iç kaplar ile ambalajlamada, kırılmanın önlenmesi için iç ve dış kaplar arasında şok direncine sahip uygun destekleme malzemeleri kullanılmalı veya benzeri önlemler alınmalıdır.

Ambalaj kabı, içine konulan maddeden etkilenmemeli, onun özelliklerini değiştirmemelidir.

Havayolu ile taşınacak her türlü ambalaj kabının hava basıncı değişimlerinin etkisiyle karşılaştığında dayanıklı olacak şekilde tasarlanması gerekir.

Ambalaj olarak kullanılacak her türlü madde, malzeme ve araç, kullanım amacına uygun fonksiyon testlerinden geçirilir.

Ambalaj Kaplarının Genel Görünümü

Ambalajların şekil ve etiketleri, genel görünüm ve kapsamları, gıda maddelerinin ambalajları ile aynı veya karıştırılabilir benzerlikte seçilemez.

Tehlikeli maddelerin ambalaj ve kaplarına konulmasında, etiketleme ve güvenlik tavsiyelerine uyulmalıdır.

ETİKET VE İŞARETLER

Her tehlikeli madde paketinin ya da tehlikeli madde içeren her overpack’in IATA DGR talimatlarına uygun olacak biçimde gerekli bütün etiket ve işaretler göndericinin sorumluluğundadır. Her paket gerekli bütün etiket ve işaretleri yapıştırmak için yeterli alan sahip olacak ebatta olmalıdır.

Paket ya da overpack üzerinde bulunması gereken bütün işaretlemelerin, başka herhangi bir etiket ve işaretleme tarafından üstü örtülmemeli ya da gizlenmemelidir.

ETİKETLER VE İŞARETLER İŞARETLEME TİPLERİ: İki tip işaretleme vardır;

1. Paketin tasarım ve özelliklerini gösteren işaretlemelerdir. Bu işaretlemeler, normalde paket üretici tarafından işaretlenmesine rağmen sonuç olarak göndericinin sorumluluğundadır. Limited Quantity paketler için bu işaretleme gerekli değildir.

2. Belirli bir maddenin taşınması için belirli bir paketin kullanımını tanımlayan işaretlemelerdir. Bu işaretlemelerin uygulanması sadece göndericinin sorumluluğundadır.

https://www.iata.org/en/publications/dgr/

HAVAYOLU İLE TAŞINAN TEHLİKELİ MADDELERİN SINIFLANDIRILMASI yazısı ilk önce Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri üzerinde ortaya çıktı.

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/3ohWr97 via IFTTT

[suaritmatavsiye]

Su Arıtıcı

Su Arıtıcı Ekonomik Su Arıtıcı, en ileri ters ozmoz (reverse osmosis) arıtımı ve karbon filtrasyon teknolojisini kombine hale getirerek en iyi kalitede içme suyunu evinizden ulaşılabilir hale getiriyor.

Su arıtıcı, 12 litrelik su depolama tankı, Amerikan yapımı membran, bağlantı malzemeleri, montaj kiti, 1/4" lik hortumu, paslanmaz krom musluğuyla birlikte geliyor.

Su Arıtıcıyla içme suyuna ulaşmak çok kolay!

Mutfak tezgahınızın altına monte edilen filtreleri ve lavabo kenarına bağlanan musluğuyla hayatınızı kolaylaştıran çözüm. İçme suyuna sahip olmanız için sipariş vermeye, beklemenize gerek yok. Musluğu açmanız yeterli.

5 aşamalı filtrasyon

(1. Aşama) 5 Mikron Tortu Filtresi: Sudaki çamur, pas ve kum partiküllerini 5 mikron'a kadar arıtır.

(2. Aşama) Blok Karbon Filtre: Klor ve organik kimyasalların yüzde 99'unu tutar. Suyun tadını, kokusunu ve rengini iyileştirir.

(3. Aşama) 1 Mikron Tortu Filtresi: 1 mikron mertebesindeki arıtma kapasitesiyle membranı korur ve verimliliğini artıtır.

(4. Aşama) Ters Ozmoz (Reverse Osmosis) Membranı: Yüksek kaliteli ters ozmoz membranı, suyun sertliğini ve suyunuzda bulunabilecek kurşun, baryum, krom, civa, sodyum, kadminyum, florür, nitrit, nitrat ve selenyum gibi kirletici maddeleri arıtır.

(5. Aşama) Post Karbon Filtre:Post karbon Filtre, hoş olmayan tat ve kokuları giderir ve suyu içme suyu kalitesine ulaştırır.

Bkz: su arıtıcı, ihlas su arıtıcı, su arıtıcıları fiyatları, su arıtıcı fiyatları, su arıtıcılar, su ariticilari,

[miatosuaritma]

Musluk Suyunun Sağlığımıza Etkileri

New Post has been published on https://www.miato.com.tr/musluk-suyunun-sagligimiza-etkileri/

Musluk Suyunun Sağlığımıza Etkileri

Musluk suyu; nehir, göl, yer altı suları ya da baraj gölleri gibi doğal ya da yapay su kaynaklarından çıkarılarak, boru hatları aracılığıyla evlere ve iş yerlerine dağıtılan sudur. Peki musluk suyu içmek zararlı mı?

Bugüne kadar, musluk suyunun ihtiva ettiği maddeler ve zararları konusunda birçok bilimsel araştırma yapıldı. Bu doğrultuda musluk suyunun sağlık üzerindeki potansiyel etkileri de birçok kesim tarafından tartışıldı.

Eğer sizin de musluk suyu içmenin güvenli olup olmadığına dair soru işaretleriniz varsa sağlıklı içme suyunu evlere ulaştıran Miato olarak bugünkü içeriğimizde musluk suyu içmenin zararları konusunda sizleri aydınlatmak isteriz.

Musluk suyu, damacana su ve artırılmış su kıyaslaması için ise buraya tıklayabilirsiniz.

Musluk Suyu İçmenin Zararları Nelerdir?

  Musluk suyu içmenin zararlarını anlamak için ilk olarak musluk suyunun size ulaşana kadarki yolculuğu sırasında içine karışan maddelere ve kimyasallara bakmakta fayda var. Musluk suyu, kullanım alanlarına dağıtılana kadar çeşitli aşamalardan geçer. 

Doğal ya da yapay kaynaklardan alınan su, boru hatları sayesinde şehir ya da bölge deposunda toplanır. Bu depolarda, su içinde bulunan bakteriler, mantarlar ve zararlı etmenler, kimyasal maddeler aracılığıyla sterilize edilir ve yine boru hatları aracılığıyla evlere ve iş yerlerine dağıtılır.

Kaynaktan çıkıp musluğa gelene kadar uzun bir süreçten geçen ve sterilize edilen musluk suyunu içmek yine de zararlı mıdır? Maalesef, bu sorunun cevabı çoğu zaman “evet”tir. Musluk suyunun zararlı hâle gelmesinde etkili olan nedenleri üç farklı maddede ele alabiliriz.

1.Musluk Suyunun Kaynağında Bulunan Zararlı Maddeler

Günümüzde, tarım alanlarında kullanılan kimyasal maddeler ve sanayi bölgelerinin yol açtığı atıklar, su kaynaklarında kirlenmeye yol açar. İnsan sağlığı için son derece kötü etkileri olan arsenik, tarım ve sanayi faaliyetlerinden dolayı suya karışan maddeler arasındadır.

Arseniğin yanı sıra, tarımda kullanılan gübre amaçlı nitrat, nitrit, amonyum, böcek öldürücü pestisitler ve sanayi atıklarından olan alüminyum gibi ağır metaller de suyu zehirler. Buna ek olarak, doğal kaynaklar aşırı derece florid bulundurabilir. 

Florid havada, toprakta, mineralli kayalarda, suda ve hatta insan vücudunda yer alan doğal maddelerden bir tanesidir. Ancak floridin aşırı tüketimi, sağlık problemlerine yol açar. Eğer musluk suyunun geldiği kaynak florid bakımından zenginse, bu durum sağlık sorunlarına yol açabilir. 

Suyun geldiği kaynağın temizliğinden emin olunsa dahi bu noktada ikinci maddeye odaklanmak gerekir. 

2.İkmal Borularında Bulunan Zararlı Maddeler

Musluk suyunun kaynaktan aktarılması için kullanılan boru hatları, suyun kaynaktan depoya ve depodan kullanım alanlarına aktarımında kullanılır. Dolayısıyla hem şehir ikmal borularını hem de bulunduğunuz mekanın borularını sağlığınız açısından yeniden değerlendirmeniz gerekir. 

Şehir boruları, genellikle yenilenen altyapı çalışmalarıyla birlikte plastik materyallerden üretilmektedir. Plastik materyaller pas oluşumunun önüne geçer ancak mantar, bakteri ve yosun gibi sağlığı zararlı maddeler barındırabilir. Bu boruların bakımı yapılsa dahi, bakım sırasında kullanılan kimyasal maddeler de borulara karışma riski taşımaktadır.

Apartman boruları da çeşitli problemlere sebep olabilir. Özellikle altyapısı eski olan bir apartmanda isenız, metal borular içerisinde pas oluşumunun kaçınılmaz olduğunu belirtmek gerekiyor. Bunu test etmek için, yaşanan bir su kesintisinden sonra musluğu açtığınızda ilk başta karşılaştığınız suyun rengine bakmanız yeterli olacaktır.

Eğer kiremit renginde bir su ile karşılaştıysanız, bu durum borulardaki pastan kaynaklanıyor olabilir ve kesinlikle bu suyu içmemeniz gerekir. Öte yandan kullanım alanınızda bulunan borular plastikse, tıpkı şehir borularındaki gibi zaman içerisinde mantar, küf ve bakteri oluşumlarının gerçekleşebileceğini de göz ardı etmemelisiniz. 

3.Su Deposunda Bulunan Zararlı Maddeler

Musluk suyu içmenin zararları ile ilgili dikkat etmeniz gereken üçüncü nokta da suyun depolandığı yer ve suya uygulanan sterilizasyon işlemleridir. Kaynaktan gelen su, bölge depolarında tarım ve sanayi atıklarından arındırılmak, bakteri ve mantar oluşumunun önüne geçmek için sterilize edilir. Bu sterilizasyon sırasında ise suya klor adlı madde ilave edilir. 

Klor, sadece bakteri ve mantarlar için değil, insanlar için de zararlı bir maddedir. Bu nedenle sterilizasyon sırasında klor miktarı belli bir seviyede tutulur. Ancak yine de musluk suyu yoluyla vücudunuza giren klor miktarı zaman içinde önemli rahatsızlıklar yaşatabilir.

Musluk Suyu Tüketiminin Neden Olabileceği Hastalıklar Nelerdir?

Musluk suyunun sebep olduğu hastalıklar, su içerisindeki maddelerin yarattığı sağlık sorunlarıdır. Her maddenin sebep olduğu hastalık doğal olarak birbirinden farklıdır. Musluk suyunun ihtiva edebileceği maddeleri ise arsenik, klor, florid, ağır metaller, pestisitler, sodyum klorür, nitrat, dietil ftalat, bakteriler ve fosfat şeklinde yeniden sıralayabiliriz.

Bu maddelerin, su içinde eser miktarda da olsa yer alması, kısa vadede sağlık sorunları yaratmasa da uzun vadede rahatsızlık yaratabilir. Musluk suyu içmenin zararları sonucunda pek çok hastalıkla mücadele etmek durumunda kalabilirsiniz. 

Hatta su içinde yer alan arsenik sebebiyle kısmi felç, ellerde ve ayaklarda uyuşma, kusma, bulantı, mide ağrısı, ishal, ciltte renk değişikliği ve hatta körlük problemleriyle karşılaşma ihtimali de göz ardı edilmemelidir.

Klor; kronik öksürük, nefes alma zorluğu, kronik boğaz ağrısı, göğüste sıkışma ve nefes borusu tahrişine sebep olur. Florid, florozis olarak adlandırılan ve dişlerde gözle görülür renk değişikliği yaratan bir hastalığa davetiye çıkarır. 

Su içinde yer alan maddelerin en zararlı olanları ise ağır metallerdir. Ağır metaller, beyin hasarlarına, demansa, Parkinson ve Alzheimer hastalığına sebep olur. Tarım ilaçları olan pestisitler; göz ve cilt tahrişi, baş ağrısı, alerjik hassasiyet ve aşırı zayıflık gibi sorunlar ortaya çıkarır. 

Sodyum klorür; solunum zorluğu, kasılma, vücutta aşırı susuzluğa neden olan hipernatremi hastalığı, kusma ve sindirim sistemi tahrişine yol açar. Nitrat ise methemoglobinemi isimli bir kan hastalığının sebebidir. Bu hastalık sonucunda hücrelere yeterli oksijen taşınamaz. Zararlı bakteriler de genel olarak kusma, ishal, tifo, koli basili gibi hastalıklara davetiye çıkarırlar. Fosfat ise uzun süreli maruz kalmada damar sertliğine yol açar. 

Musluk Suyunu Sağlıklı Hale Getirmek İçin Neler Yapılabilir?

Tüm bu bilgilerin ardından doğal kaynakların tükendiği ve içme suyuna ulaşımın gitgide azaldığı bu dönemde, musluk suyunu sağlıklı bir şekilde kullanmanın mümkün olup olmadığını sorguluyor olmalısınız. İşte tam da bu noktada Miato cam tanklı akıllı su arıtma cihazının size sunacağı avantajları sıralamak isteriz.

Miato cam tanklı akıllı su arıtma cihazları sayesinde, suyun bağ yapısı bozulmadan zararlı maddeler devre dışı bırakılır. Ayrıca ters osmoz sisteme sahip Miato ile suyunuzun sağlığınız üzerinde olumsuz bir etkisinin olup olmayacağını endişe etmenize de yer kalmaz.

Musluk suyu içmenin zararları ile oluşabilecek sağlık problemlerini Miato akıllı su arıtma cihazları ile önleyebilirsiniz. Diğer yandan susuz kalmanın vücudunuz üzerindeki etkilerini öğrenmek için ise buraya tıklayabilirsiniz.

[solemtuzkimya]

Amonyum Nitrat

Setil Stearil Alkol (30/70 - 50/50)

SLES

Hint Yağı

Setil Alkol (16/98)

Kalsiyum Nitrat

MetilParaben

Anyonik PoliElektrolit

Lesitin Non Gmo

Katyonik PoliElektrolit

Potasyum Nitrat

Propil Paraben

Cocodiethanolamide - DEA

Polivinil Alkol - PVA

Cocoamid MEA

Gliserin

Akrilik Asit Maleik Asit

Dimetil Dimetilol Hydantoin

LABSA (Toz / Sıvı)

Sodyum Kümen Sülfonat (Toz / Sıvı)

Klor Parafin

Kükürt

Triklosan

Rongalit C

Sodyum Lauril Sarkosinat

Benzofenon 3 - 4

İzopropil Alkol

İzotridesil Alkol

Sodyum Alfa Olefin Sülfonat

İzobütil Alkol

Sodyum Alkan Sülfonat

Baryum Sülfat / Barit

Magnezyum Nitrat

Esterquart

Titanyum Dioksit (Rutil - Anatas)

Toz Klor

Tablet Klor

Sodyum Benzoat

Sıvı Klor

Sodyum Nitrat

Likit Parafin

[solemkimya-blog]

Amonyak

Aseton

Asit Borik

Benzoik Asit

Butil Asetat

Butil Glikol

Çinko Oksit

Etil Asetat

Formik Asit

Kalsiyum Nitrat

Klor Parafin

Kükürt

Lesitin

Likit Parafin

Magnezyum Oksit

Metil Etil Keton

Metilen Klorür

Mono Etilen Glikol

Perkloretilen

Polietilen Glikol

Potasyum Hidroksit

Potasyum Karbonat

Potasyum Nitrat

Sodyum Hegza Meta Fosfat

Sodyum Nitrat

Sodyum Nitrit

Stearik Asit

TALK Pudra

Titanyum Dioksit

Trietanolamin

Trikloretilen

[fenrees]

Ferahlamak İsteyenler İçin En İyi 11 Maden Suyu

Sıvı ihtiyacını karşılamak tüm insanlar için çok önemlidir ancak çoğu zaman sadece su ile sıvı ihtiyacının karşılanması yeterli olmamaktadır. Bu yüzden yaz ve kış aylarında severek tüketeceğiniz en iyi maden suyu çeşitleri sayesinde ter ile kaybolan elektrolitleri dengelemek, mineral yapısını uygun seviyede tutmak ve ferahlamak için büyük bir yarar sağlayabilirsiniz.

Uludağ Maden Suyu

Köken olarak çok eskilere giden Uludağ Maden Suyu bir diğer ismiyle Keşiş Dağı Maden Suyu olarak da bilinmektedir. 1912 tarihinden itibaren maden suyu alanında ürün üreten marka, pek çok kimsenin de maden suyu denilince ilk akla gelen ürünleri arasında yer tutuyor. Özellikle mineral açısından çok zengin olan marka ürünleri; kalsiyum, magnezyum, bikarbonat ve florür gibi içerikleri sayesinde içenlere hem ferahlık hem de şifa sağlıyor. Sodyum oranı 185 mg/L ve toplam mineral değeri ise 1843 mg/L olması bakımından da dengeli ve yumuşak bir içim sunarak kullanıcılarını memnun edebiliyor.

En iyi Hint filmi önerilerine yazımızdan ulaşabilirsiniz.

Kızılcahamam Çamlık Maden Suyu

Sadece ve yumuşak bir içim maden suyu içmek isteyenlere hitap eden Kızılcahamam Çamlık Maden Suyu dengeli yapısı ile ferah ve kolay içim bir deneyim sağlıyor. İçerdiği zengin mineraller sayesinde vücudun zinde ve dinç olmasına katkı sunarken, aynı zamanda gün içindeki sıvı kaybının en aza indirgenmesini sağlayarak susuzluğa bağlı olarak görülecek sorunların da önüne geçiyor. İçeriğinde; Alüminyum, Amonyum, Kalsiyum, Magnezyum, Potasyum, Demir, Karbonat, Sülfat, Florür, Nitrat, Silikat, Klorür, Fosfat, Bikarbonat olması sayesinde mineral bakımından da oldukça zengin bir şekilde öne çıkıyor.

Sarıkız Maden Suyu

Kendisine özgü şişe tasarımı ile maden suyu severler arasında hatırı sayılır bir yere sahip olan Sarıkız Maden Suyu, zengin mineralleri ve tatlı içimi ile bilinmektedir. Uludağ’ın zengin minerale sahip topraklarından çıkarılan maden suyuna sahip olan marka, ürünlerinde; Florür, Bikarbonat, Klorür, Sülfat, Kalsiyum, Magnezyum, Potasyum içeriğine sahiptir. Bu bakımdan günlük sıvı kaybının ya da sıvı kaybına bağlı sorunlarının önüne geçmek için idealdir. Ayrıca Sarıkız Maden Suyu çeşitleri alanında pek çok ödül de almış olup Üstün Lezzet Ödülü’ne sahiptirler.

Kula Maden Suyu

En iyi maden suyu çeşitleri arasında kendisine özel bir yer bulan kula maden suyu sade ürünleri kadar armut, kavun, karpuz, böğürtlen gibi meyveli soda çeşitleri de dikkat çekiyor. İsmini Manisa’nın Kula ilçesinden alan maden suyu, bu bölgedeki verimli topraklarda birikmiş mineralleri kullanarak maden suyu severler ile buluşturuyor. Kula maden sularının zengin mineral yapısı bakımdan kemik sağlığını geliştiren, vücut yağını dengeleyici, kan basıncını dengeleyici, sindirimi kolaylaştırıcı yapıları biliniyor. İçeriğinin Florür, Klorür, Bikarbonat, Sülfat, Kalsiyum, Magnezyum, Potasyum minerallerinden oluştuğu Kula, bu sayede zengin bir içim keyfi de sunuyor.

Kızılay Maden Suyu

Kızılay maden suyu geniş dağıtım ağı aynı zamanda tadı gereğince de sıklıkla tercih edilen maden sularının başında geliyor. 1926’dan beri faaliyet gösteren marka, günümüzde de yıllık bazda en çok tüketilen maden suları listesinin başında bulunuyor. Afyon ve Erzincan olmak üzere iki ana üretim tesisinin bulunduğu markanın benzerlerine oranla en büyük farkı kimyasal içermemesi ve tamamen doğal mineralli sudan oluşuyor olması. Bu bakımdan içenler için doğallığın ferahlığını sağlıyor. Aynı zamanda Kızılay maden suları son zamanlarda gerçek meyveli çeşitleriyle de maden suyu alanına farklı bir boyut getiriyor. Armut, mandalina, nar, yeşil elma, kavun ve limonlu gibi gerçek meyvelerden elde edilmiş meyveli çeşitleri bu sayede farklı tat denemek isteyenlere de hitap ediyor.

Akmina Maden Suyu

Genelde 1 litre gibi alışılmışın dışında bir boyut ile sunulan Akmina Maden Suyu, Bolu’daki Akkaya’da üretiliyor. Bölgedenin en derin katmanlarından üretilen ve zengin mineraller içerdiği gibi tadında da doğallık bulunan Akmina, özellikle düşük sodyum oranıyla diyetisyenlerin en sık tercih ettikleri markaların başında gelmektedir. Doğal yapısı ve sodyum düşüklüğü nedeniyle zayıflamak isteyenlere, kilosuna çok fazla dikkat edenlerin rahatlıkla tercih edecekleri maden suyu; Florür, Bikarbonat, Klorür, Sülfat, Kalsiyum, Magnezyum, Potasyum içermektedir.

En iyi Android TV Box tavsiyelerine de bakabilirsiniz.

Beypazarı Maden Suyu

Yaygın dağıtım ağı ve uygun fiyatları ile öne çıkan Beypazarı maden suyu’nun kaynağı Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunmaktadır. Çıkarıldığı bölgedeki zengin jeolojik özellikler ve magmadan alınan karbondioksit gazının basıncı sayesinde kendisine özgü hafif ve ferah bir içimi bulunmaktadır. Alüminyum, Amonyum, Kalsiyum, Magnezyum, Potasyum, Demir, Sülfat, Florür, Klorür, Silikat, Fosfat, Bikarbonat mineralleri sayesinde son derece zengin notalara sahiptir ve rahatlamak için sıklıkla tercih edilen markaların başında gelmektedir.

Damla Minera Maden Suyu

Bursa Uludağ’daki kaynağından temin edilen Damla Minera maden suları doğal yapıları ile maden suyu severlere farklı bir lezzet sunuyor. Zengin mineralli yapısı, doğal tadı ve rahat içimi ile birlikte ferahlık isteyenlere hitap eden Damla, özellikle son yıllarda geniş bir dağıtım ağına ulaşarak ulaşılabilirlik açısında da kolaylık sunuyor. İçeriği Florür, Bikarbonat, Klorür, Sülfat, Kalsiyum, Magnezyum, Potasyum ve demirden oluşurken damla minera sularında kalsiyum miktarının biraz daha fazla olması kalsiyum eksikliği çekenler tarafından da daha fazla tercih edilmesine neden oluyor.

Sırma Maden Suyu

Uludağ’daki zengin minerale sahip bölgelerden çıkarılan Sırma maden suyu kaynağında şişelenerek doğal olanın kolayca maden suyu severlere ulaşmasını sağlamaktadır. Hafif yapısı sayesinde yemek öncesinde de tüketmeye son derece uygun olan maden suyu, bu özellikleri ile birlikte geniş kesimler tarafından tercih ediliyor. Kalsiyum, magnezyum, sodyum ve klorür gibi mineraller, bikarbonat ve sülfat gibi iyonların yanı sıra florür, demir, iyot, selenyum, bakır ve çinko gibi elementlere de sahip olduğu için zengin içeriği ile dikkat çekiyor.

Özkaynak Maden Suyu

1968’den beri faaliyet gösteren Özkaynak maden suyu alanında sektörde önemli bir söz sahibi firma olarak biliniyor. Sade ya da meyveli çeşitleri ile bilinen marka, sağlıklı bir sıvı tüketimi için tavsiye edilmektedir. Zengin yapısı sayesinde kalsiyum, magnezyum, sodyum, potasyum, florür, iyot, klorür, bikarbonat ve sülfat içermektedir. Rahat içilmesi sayesinde her yaştan ve her kesimden insanın yemek öncesi ya da yemek sonrasında rahatlıkla tüketim yapmasını sağlarken, aynı zamanda barındırdığı elementler sayesinde kemik, diş sağlığı, kalp sağlığı, su dengesi, troid bezi fonksiyonları, rahat sindirim ve safra kesesi gibi alanlarda da faydalı olmaktadır.

En iyi animeler hakkında bilgiler yazımızdadır.

İnişdibi Maden Suyu

Freşa bünyesinde geliştirilmiş olan İnişdibi maden suyu nadir soğuk çıkan maden suyunun şişelenmesinden üretilmektedir. İçinde sıfır bakteri bulunur ve nitrat oranı çok düşüktür. Sodyum miktarı da 20 mg’dan az olduğu için özellikle sodyum ağırlıkta diyet yapanların rahatlıkla tüketecekleri bir içeriğe sahiptir. Minerallerinin zengin olması sayesinde de hamile ve çocukların da rahatlıkla tüketebilecekleri bir tadı vardır. Dengeli mineral yapısı ise herhangi bir işleme tabii tutulmadan, tamamen kaynağından çıktığı gibi şişelenmektedir. Kaynağından şişelendiği için herhangi bir şekilde mikrop da taşımaz ve böylece güvenli yapısını daha da arttırmaktadır. En iyi maden suyu çeşitleri arasında tüm bu özellikleri ve dengeli tadı ile tüketicilerin tercih ettiği bir marka olmaktadır.

The post Ferahlamak İsteyenler İçin En İyi 11 Maden Suyu appeared first on Zovovo - En İyi Bilgi Sitesi.

Kaynak: https://www.zovovo.com/en-iyi-maden-suyu/

[mehmetkali]

BEYRUT’TA ŞİDDETLİ PATLAMA blob:https://ift.tt/3kdvDoc

Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta yaşananan ciddi patlamada çok sayıda ölü, yaralı ve hasar var.

Yetkililer bunun Beyrut limanındaki ‘sodyum nitrat’ malzemesinden kaynaklanan bir patlama olduğunu söylüyor.

THY bu konuda açıklama yaptı.

Lübnan’da yaşanan patlama sırasında Beyrut ofisimizdeki bir çalışma arkadaşımızın hafif şekilde yaralandığını üzüntüyle öğrendik. Arkadaşımızın durumu yakından takip edilmektedir.Beyrut operasyonlarımız planlandığı şekilde icra edilmektedir.

Lübnan'da yaşanan patlama sırasında Beyrut ofisimizdeki bir çalışma arkadaşımızın hafif şekilde yaralandığını üzüntüyle öğrendik. Arkadaşımızın durumu yakından takip edilmektedir.Beyrut operasyonlarımız planlandığı şekilde icra edilmektedir.

— Yahya ÜSTÜN (@yhyustun) August 4, 2020

Lübnan'da patlama https://t.co/ywVTQFKKc7

— AirportIST (@AirportIST) August 4, 2020

BREAKING: Officials have said at least 10 people have been killed in a huge explosion in the Lebanese capital Beirut. Middle East Correspondent @Stone_SkyNews says Lebanon's hospitals were already "struggling badly" Get the latest on this story here: https://t.co/UH3Jscyfkr pic.twitter.com/IXMvF76yi6

— SkyNews (@SkyNews) August 4, 2020

from Aeroportist I Güncel Havacılık Haberleri https://ift.tt/2PpEc16 via IFTTT

[1boo]

Dis macunu icerisinde neler bulunur

Doğru diş macunuyla dişlerinizi fırçalamanız dişlerinizi uzun vadede daha sağlıklı yapacaktır, fakat hassas dişlere yönelik en iyi diş macunu ile iki hafta içerisinde ağrıyı hafifletebilirsiniz.

Pulpa (diş özü) yapısı ağızdaki ısı değişiklikleri konusunda biraz korunmasız kaldığında dişler hassaslaşır. Buna genellikle belirli yiyecekler sebep olur. Dişlerde yumuşak, sinir dolu bir merkez vardır ve dentin tabakası bu seviyede bulunan pulpayı korur. Dentinin üzerinde, diş etinin üstünde dişleri kaplayan mine yapısı ile kuronun altında dişinizin kökünü saran sement (diş kökünü saran kemiksi doku) bulunur. Bu önemli yüzeyleri korumak için aramanız gereken özellikleri aşağıda bulabilirsiniz:

Diş Minesi Güçlendiriciler Mine ve sement dişin iç kısmını korur, ancak aşındıkları ya da parçalandıkları zaman pulpanın içindeki sinirler savunmasız hale gelir. Bazı insanlar doğuştan ince diş minesine sahip. Bununla birlikte, sıcak, soğuk, şekerli ve asitli yiyeceklerin hepsi dişin yüzeyine bağlanan dentindeki tübüller kanalıyla hepinizin de çok iyi bildiği gibi ağrıya neden olarak sinirleri harekete geçirir.

Mine yapısının erozyona uğraması veya aşınmasının nedenlerinden bazıları diş çürümesi, dişlerin agresif olarak fırçalanması, sert kıllara sahip bir diş fırçasının kullanılması, aşırı asitli yiyeceklerin ve içeceklerin tüketilmesi, geceleri diş gıcırdatma, diş etlerinin çekilmesi ve hatta etkisi geçici olmasına rağmen beyazlatma gibi bazı ağız içinde yapılan işlemlerdir. Bu nedenle, hassas dişlere yönelik özel diş macunu aslında diş minesini güçlendirir ve sıcak ve soğuk yiyeceklerin çoğu zaman azdırdığı sinirleri koruyan içerik maddeleri ihtiva eder. Buna rağmen, hassasiyetinizin nedenine bağlı olarak, hassas dişlere yönelik bir diş macunuyla düzenli olarak dişlerinizi fırçalamanız ihtiyacınız olan tek tedavi yöntemi olabilir.

Potasyum Nitrat Potasyum nitrat, normal diş macununda bulunmayıp hassas dişlere özel diş macunlarında bulunan özel bir bileşendir. T.C. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Bölümünden Diş Hekimi Sevi KADEROĞLU konuyu bilimsel olarak şöyle özetlemektedir: “Potasyum nitrat, mine ve dentin dokusuna penetre olup pulpa sinirlerinde yatıştırıcı bir etki bırakmak üzere tübüllerde ilerler. Potasyum iyonları sinire diffüze olarak sinirin uyaranlara karşı depolarize olmasını sağlar. Bir sonraki aşamada ise repolarizasyon gerçekleşmez ve sinir uyarılması azalır. Potasyum nitrat sinir hücreleri üzerine neredeyse anestetik etkiye sahiptir. Araştırıcılar SEM’de dentin tübüllerini incelemiş, %5’lik potasyum nitratın ve %6’lık ferrik oksalatın tübülleri tıkadığını tespit etmişlerdir. Tübüllerin genişlikleri tıkamayla azaldıkça; akımın düşmesine bağlı olarak dentin hassasiyeti de önemli oranda azalmaktadır.” Hassas dişlere özel bazı diş macunlarının etkisini bir ayda görebilirken potasyum nitrat içeren bir diş macunuyla dişlerinizi fırçaladığınızda farkı sadece iki hafta içerisinde görebilirsiniz.

Florür Ayrıca, hassas dişlere yönelik en iyi diş macununun zayıf veya aşınmış mine yapısını güçlendiren ve erken çürük belirtisi oluşmadan bunu önlemeye yardımcı olan florür içermesi gerekir. Reçetesiz satılan diş macunlarının çoğu florür içerse de diş hekiminiz özellikle diş hassasiyetinizi tedavi etmek için reçetenize yüksek oranda florür içeren diş macunu yazabilir. Örneğin, jel yapılı çoğu ürün az miktarda stannus (kalay) florür içerir. Ancak diğerleri sodyum florür dozajı içerir ve her ikisi de diş ağrısını gidermeye yardımcı olmak amacıyla diş hekimi tarafından reçete edilebilir.

Diş Hassasiyeti Nasıl Geçer? Diş hassasiyetiniz bir veya daha fazla çürükten kaynaklanıyorsa, bu sorunu yalnızca bir diş hekimi çözebilir, ancak evinizde hassas dişlere yönelik özel bir diş macunuyla düzenli olarak dişlerinizi fırçalayarak diş hassasiyetinizin diğer nedenlerini gidermeye yardımcı olabilirsiniz. Başlangıçta ağrılarınız nedeniyle hassasiyeti olan dişlerinizi fırçalamak istemeyebilirsiniz, fakat uzun dönemde doğru diş macunuyla günde iki kez dişlerinizi fırçalamanız hassasiyetinizi azaltacaktır. Yumuşak kıllı bir diş fırçası kullanmanız ve dişlerinizi çok sert şekilde fırçalamamanız önerilir. Sorun devam ederse diş hekiminiz detertraj (diş yüzeyi temizliği) veya diş eti grefti gibi başka tedavi yöntemleri önerebilir.

Eğer ağız hassasiyeti konusunda diş macunları veya başka tedavi yöntemleri varsa ağrıyla yaşamanın da bir anlamı yok. İki hafta gibi kısa bir sürede, keyif aldığınız yiyecek ve içecekleri yeniden tüketebileceksiniz

[derler28]

Potasyum Oksit

Sodaya benzer biçimde tadil edici bir oksittir, soda kadar olmasa da flaks oluşturucu bir oksittir, camın viskozitesini artırır ve genellikle kristal cam yapımında kullanılır. Potasyum iyonunun çapı, sodyum iyon çapına göre daha büyük olduğu için cam içindeki hareketliliği de azaltır. Bu nedenle potasyumlu camların çalışma aralığı daha geniş, elektrik iletkenliği düşüktür. Sodyum oksit yerine tamamen potasyum oksit kullanıldığında camın ergitilmesi güçleşir. En iyi sonuç sodyum oksit ve potasyum oksidin bir arada bulunduğu şartlarda elde edilmiştir. Bu oksit, PbO ile birlikte veya tek başına kristal camlarında kullanılır. Potasyum oksit, sodyum oksitte olduğu gibi karbonat formunda yani potasyum karbonat (K2CO3) olarak harmana girer. Cama, oksidasyon maddeleri olarak kullanılan bikarbonat (KHCO3) ve potasyum nitrat (KNO3) hâlinde de verilebilir. Potasyum oksidin en büyük ham madde kaynağı potasyum karbonattır. Bir miktar potasyum oksit, potasyumlu feldspattan (K2O.Al2O3.6SiO2) da gelmektedir. Genellikle potas olarak isimlendirilen potasyum karbonat Batı Avrupa’da genellikle tabi olarak bulunan potasyum klorür (KCl) rezervlerinden elde edilir. Kalsine ve hidrate formlarda satışa sunulur. Kalsine potas havadan % 1-2 oranında rutubet çeker, yüzeyi önce ufalanır daha sonra yapışkan bir hâl alır. Bu nedenle atmosferik şartlardan ve diğer rutubet unsurlarından korunmalıdır. Cam yapımcılarının kullandığı potas K2CO3.3H2O veya kristal potas çok daha az rutubet kapar fakat yine de ağzı kapalı olarak satılır ve nakledilir. Ticari kalitedeki potas safsızlık olarak potasyum klorür ve çok az Fe2O3 içerir.

[kutsantarimsal-blog]

Potasyum Nitrat, Klor, Sodyum ve bitkiler için zararlı olan diğer elementleri içermez. Haifa’nın Potasyum Nitrat serisi olan Multi-K çeşitli mahsullere, yetiştirme koşullarına ve uygulamalarına yönelik eksiksiz bir ürün yelpazesi içerir. www.kut-san.com.tr @kutsantarimsal (Kut-san Tarımsal) https://www.instagram.com/p/Bpu-V2NBePr/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=hxfvl8iwwws4