#Fatih Orhan

[rayhaber]

Belediye Başkanı Fatih Orhan, Yeniden Refah Partisi'nden İstifa Etti

Belediye Başkanı Fatih Orhan’dan Önemli Açıklama Belediye Başkanı Fatih Orhan, Yeniden Refah Partisi’nden ayrıldığını ve bundan sonra bağımsız olarak görevine devam edeceğini duyurdu. Orhan, sosyal medya üzerinden paylaştığı bir açıklamada, hemşehrilerinin taleplerine her zaman öncelik verdiğini belirtti. Yaptığı açıklamada, şu ifadeleri kullandı: “Değerli hemşehrilerimizden gelen talepler ve…

[magnificentlyreused]

This set of a green gold kaftan and matching green and brown coat was first worn by Şehzade Mehmed in the twenty-eighth episode of the second season of Magnificent Century. Both appear again on Şehzade Bayezid in the twenty-fourth episode of the third season. They can also be seen on Şehzade Bayezid's son Orhan in the eighteenth episode of the fourth season.

The spin-off Magnificent Century: Kösem used both kaftan and coat on Şehzade Murad (later Sultan Murad IV) in the twenty-fourth episode of the first season.

The two items appeared again individually in three different shows. The kaftan can be seen on an unknown actor as a young Şehzade Orhan in the first episode of Mehmed The Conqueror, while the coat appears again on an extra in the seventh episode of the second season of Tozkoparan İskender as well another extra playing an Enderûn student in the seventh episode of the first season of Golden Apple: The Grand Conquest.

[dipnotski]

Kolektif – Şekâvet, Hıyânet, İsyan (2023)

‘Şekâvet, Hıyânet, İsyan’da 19. yüzyıl Osmanlısı’ndan Cumhuriyet’e uzanan dönemde, genel olarak eşkıyalık olarak adlandırılan, kaçakçılık ve isyan hareketlerini de içeren pratikler ve söylemler ele alınıyor. Yalçın Çakmak ve Ahmet Özcan’ın derledikleri kitapta, devletin ve karşı direnç merkezlerinin nasıl konumlandıklarına ışık tutuluyor. Balkanlar’da, Anadolu, Kürdistan ve Arap vilayetlerinde…

[edapostblog]

Koptum..😂😂

Adamın biri yeni aldığı arabası ile ilk defa yola çıkmış.

Araba son model, radyoyu açmak istemiş ama kanal ayar düğmesini bulamamış.

Hemen servisi arayıp durumu bildirmiş,servis elemanı :

-'Beyefendi, endişelenmeyin !...Bu yeni model bir radyo, kanal ayarı otomatik. Siz ne dinlemek istediğinizi söyleyin o size uygun

kanalı bulur' demiş..

Adam hemen radyoya seslenmiş :

- Arabesk

Radyodan bir ses duyulmuş:

- Orhanmı ?' Müslümmü??

Adam: 'Orhan' der demez radyodan Orhan gencebayın "Vazgeç gönlüm" şarkısı çalmaya başlamış..

Yola devam etmiş, bir ara:

- 'Türkü' demiş.

Radyo sormuş:

- Neşet ertaşmı?

- Fatih kisa parmak mı ?

- Musa eroğlumu ?'

Adam: 'Neşet' demiş ve karşısında Gönül dağı...

Arabadan memnun, adam keyifle yola devam ederken yanından hızla geçen kamyon arabaya çamur sıçratmış.

Adam sinirle:

- 'Şerrrefffsiz' diye bağırmış.

Radyo hemen sormuş:

-Başlamış liderleri saymaya 🤭😂.

[planet-gay-comic]

Hamam: Homoromantic Encounters in Turkish Baths

Turkish baths, also known as hammams, are a place of relaxation and socializing. In the past, they were also a place for homoromantic encounters.

In ancient times and the Middle Ages, homoromantic encounters were not uncommon in Turkey. However, they were not always seen as equal to heterosexual relationships. In some cases, they were even considered taboo or sinful.

In the Ottoman Empire, attitudes towards homosexuality were ambivalent. In practice, it was often tolerated, but it was also illegal and punishable by imprisonment. This led to homoromantic encounters in Turkish baths being often kept secret.

In the second half of the 20th century, attitudes towards homosexuality in Turkey began to change. The penal laws were liberalized and the first gay and lesbian organizations were founded. In this context, homoromantic encounters in Turkish baths became increasingly accepted.

Today, homoromantic encounters in Turkish baths are generally accepted. However, there are still some regions where they are considered taboo.

Examples of homoromantic encounters in Turkish baths

There are some examples of homoromantic encounters in Turkish baths. The Turkish writer Orhan Pamuk tells the story of a forbidden love between a young man and the bath attendant of a Turkish bath in his novel "The Lover of the Bath Attendant" (1989). The film "Yusuf ile Kenan" (1999) by Nuri Bilge Ceylan tells the story of two young men who meet and fall in love in a Turkish bath. The documentary film "Hamam" (2008) by Fatih Akin explores homoromantic encounters in Turkish baths from the perspective of bathers and bath attendants.

Homoromantic encounters in Turkish baths are not only a historical phenomenon, but also a topic today. They are an expression of the cultural diversity of Turkey and a sign of the increasing acceptance of homosexuality in society.

Text supported by Bard and Chat-GPT 3.5

These images were generated with StableDiffusion v1.5. Faces and background overworked with composing and inpainting.

[bbellium]

ahmet ümit sultanı öldürmek kitabını bana tee lisede hocam söylemişti biri bi şey diyince yapacağım varsa da yapmadığım için okumamıştım yeni başladım ama beni yıprattı yani konumuz cinayet mi fatih sultan mehmet mi hocam bu nedir ya istanbulun fethini öğrenmek istesek açar okuruz ahmet ümit sen hiç böyle değildin sana noldu ahmet orhan pamuk ümit olmuşsun yakıştıramadım

[yasamsallik]

Onat Kutlar’ın Sivas Katliamı Üzerine Yazdığı Bir Mektup: “Sen Ne Müslümansın Ne de Sivaslı"

"Sen insan bile değilsin. Gözü dönmüş bir katil, bir yaratıksın. Sen, yüreği insan ve yurt sevgisi ile çarpan, tüm yaşamını ulusal edebiyatın en güzel eserlerini incelemeye, araştırmaya, değerlendirmeye adamış, kırk yıllık dostum o değerli yazar Asım Bezirci‘yi yakmadın.

Sen,”Baza, baza! Çi hest-ü baza!“, “Gel, gel! Kim olursan ol gene gel! İster Kafir ol ister putperest gene gel! Bizim dergahımız umutsuzluk dergahı değildir!…” diyen kutbu Hazret-i Mevlana‘yı yaktın.

Sen nasıl Müslüman olabilirsin? Yaktığın, göz göre göre, sırıtarak ve alkışlayarak yaktığın o mazlum yiğit, dürüst arkadaşım, o büyük cura ustası, halk ozanı, Sivas’lı Nesimi Çimen değildi.

Sen, bir toz tanesinde alemleri gören, yüce tanrının bir sureti iken senin gibi biri marifeti ile derisi yüzülerek aslına dönen Seyyit Nesimi‘yi bir kez daha yaktın.

Sen nasıl Sivaslısın?

Sen, “Kavaklar” şiirinin dizeleri, Sezen‘in sesiyle dalga dalga tüm Anadolu’ ya yayılan; yıllarını inanılmaz bir özveri güzelliği ile Anadolu kentlerinde öğrencilerine adayan, Türkçenin en iyi çağdaş ozanlarından Metin Altıok‘u vahşice yaktığını sanıyorsun.

Ey zavallı gafil hayvan, yaktığın Yunus‘tur.

“Bir kez gönül yıktın ise

Bu kıldığın namaz değil

Yetmiş iki millet dahi,

Elin yüzün yumaz değil…”

diye yüzlerce yıl öncesinden seslenen Yunus Emre‘yi yaktın.

Yunus Emre’yi yakana Müslüman demek, İslam’a hakarettir.

İslam’a asıl hakareti sen ettin.

Sen, Cumhuriyet Türkiye’ sinin genç şairlerini, Behçet Aysan’ı Orhan Kaynar‘ı, kız-erkek gencecik çocuklarımızı, geleceğimiz olan geçlerimizi, üstlerine benzin dökerek hunharca yakmakla kalmadın.

Kurtuluş Savaşımızın ilk kongrelerinin şanlı ve onurlu kenti Sivas’ı yaktın.

Ey soysuz! Sen nasıl Sivas’ lı olabilirsin?

Sen, uğursuz zebani ate��inle bizim koca bir geçmişimizi yakmaya kalkıştın.

Koca bir uygarlık olan geçmişimizi, barbar ve ilkel kavimlerin karanlık geçmişlerine benzetmek için. Atının ayağı surları geçerken tüm dinlere, ırklara, inançlara güvence veren Fatih Sultan Mehmet‘in anısını; Itri‘den şeyh Galib‘e, şeyh Hamdullah‘dan Koca Sinan‘a, Baki Efendi‘den Süleyman Çelebi‘ye sevdiğimiz, değer verdiğimiz, gözümüz gibi koruduğumuz sonsuz bir kültürü bir hayvan gibi hiçe sayarak, yaratıkların en eşrefi otuz yedi canı yakarak yok ettin. Ortaçağ engizisyon papazları gibi.

Sen Müslüman olabilir misin?

Sen benim çocukluğumu, ilk gençliğimi yakmaya kalktın. Serin bayram sabahlarımı; cami sebillerindeki barışçı güvercinleri, babalarımızın alçakgönüllü mezarlarındaki selvileri, inançlı, nur yüzlü analarımızın hiç eksilmeyen dualarını, bir küfür gibi fırlattığın ateşle yakmaya kalkıştın.

Ey benim çocukluk arkadaşım Sezai Karakoç, aynı gençlik yıllarının şairi İsmet Özel, bu yaratık Müslümansa, siz nesiniz?

Ey benim elli yıllık ömrümün sakin, alçakgönüllü yüzü yerde, inançlı Anadolu halkı, sesime bir yankı verin.

Deyin ki hep beraber:

“Hayır! Müslüman bu değildir. O bir avuç gözü dönmüş katil bizden olamaz!“

Ey Sivas’lılar! Asıl siz yükseltin sesinizi. Anadolu’nun en eski töresi olan, ocağına misafir olana düşman bile olsa saygı gösterme geleneğini bir yana bırakıp, konuklarını kor ateşte yakan bu alçakların sizden olmadığını söyleyin.

Belki yanan yüreğimize bir merhem olur."

1993

Onat Kutlar

Asım Bezirci’ye Saygı

[lepalaisdeslarmes]

Fatih

Plus que jamais, Fatih profita de sentir ton parfum, la sensation de ta peau blottit entre ses bras. Pendant votre séparation, il aurait été prêt à se damner pour ne serait-ce qu'un instant, être à nouveau ainsi. Il te serra comme rarement. - Toi et moi, moi et Orhan...On ne rattrapera jamais ce temps perdu, malheureusement. La chose qu'on peut faire, c'est savourer chaque seconde les uns avec les autres. Et, anéantir mon père avec ce qu'il n'a jamais su apprécier. Il vint déposer un baiser sur le haut de ton crâne avant de se détacher pour défaire sa cravate, pensif. L'homme fronça les sourcils, comme à chaque fois qu'il avait une idée. Il murmura ensuite " la famille...". - Il me semble qu'il te reste des vacances niveau soldes. J'aimerais qu'on parte en Turquie, le mois prochain avec le petit. La première raison est que je veux profiter de vous deux et lui faire découvrir ses racines... Mais, faut aussi que je retrouve les miennes. J'ai très peu de souvenirs mais Il a coupé le contact de manière violente avec mes tantes et grands-parents. Personne n'a jamais compris. Dernièrement, mon géniteur les a évoqué en les qualifiant de " gênantes pour l'entreprise". En tant que personne qui sommes nous aussi pas à la hauteur de lui, on devrait peut-être se pencher sur leur cas. Qu'en dis-tu? Il avait eu l'idée des vacances bien avant de se rappeler de l'existence de sa famille paternelle. Fatih redoutait la fin de ce week-end malgré tout et pouvoir s'imaginer en Turquie avec toi était un élément pour le rassurer aussi.

- C’est certain, mais maintenant que tu es là, hors de question de te maintenir à l’écart de la vie de notre.. fils. La brune pince ses lèvres entre elles brièvement avant de te regarder faire, un petit sourire en coin. Cependant elle fronce les sourcils à cette proposition. C’est une bonne idée. - Tu crois ? J’ai perdu le compte sur mes vacances je dois avouer, enfin... Ça serait bien d’aller rendre visite à nos famille, ça leur fera plaisir de voir le petit. A vrai dire, Efsun n’avait rien dit à ses tantes concernant sa grossesse le sujet était bien trop douloureux. Et comment expliquer ta disparition ? Enfin fausse disparition pour le coup.  Revenant à elle, elle te regarde, surprise. - Gênantes dis-tu ? Qu’est-ce qu’il veut cacher à tout prix ? Est-ce que ta famille pourrait savoir quelque chose ? Peut être que cela vaut le coup d’aller là-bas et mener une petite enquête. Bon au moins vous serez loin de tout, et vous pourrez profiter tranquillement.

[life-kaan]

osmanlı padişahlarının anneleri, genellikle “valide sultan” unvanı taşıyan önemli figürlerdi. hem saray içerisindeki hem de devlet yönetimindeki etkileri büyüktü. işte osmanlı padişahlarının anneleri:

erken dönem (1299–1453)

1. osman gazi: hayme ana (osmanlı'nın kurucusunun annesi).

2. orhan gazi: malhun hatun veya nilüfer hatun (bu konuda bazı tartışmalar vardır).

3. i. murad: nilüfer hatun.

4. yıldırım bayezid: gülçiçek hatun.

5. i. mehmed (çelebi): devlet hatun.

6. ii. murad: emine hatun.

7. fatih sultan mehmed: hüma hatun.

klasik dönem (1453–1603)

8. ii. bayezid: gülbahar hatun.

9. yavuz sultan selim: gülbahar hatun (amasyalı).

10. kanuni sultan süleyman: hafsa sultan.

11. ii. selim: hürrem sultan.

12. iii. murad: nurbanu sultan.

13. iii. mehmed: safiye sultan.

14. i. ahmed: handan sultan.

15. i. mustafa: halime sultan.

16. ii. osman (genç osman): mahfiruz hatun.

17. iv. murad: kösem sultan.

18. i. ibrahim: kösem sultan.

geç dönem (1603–1922)

19. iv. mehmed (avcı mehmed): turhan sultan.

20. ii. süleyman: saliha dilaşub sultan.

21. ii. ahmed: hatice muazzez sultan.

22. ii. mustafa: emetullah rabia gülnuş sultan.

23. iii. ahmed: emetullah rabia gülnuş sultan.

24. i. mahmud: saliha sultan.

25. iii. osman: şehsuvar sultan.

26. iii. mustafa: mihrişah sultan.

27. i. abdülhamid: rabia şermi sultan.

28. iii. selim: mihrişah sultan.

29. iv. mustafa: ayşe sineperver sultan.

30. ii. mahmud: nakşidil sultan.

31. abdülmecid: bezmialem sultan.

32. abdülaziz: pertevniyal sultan.

33. v. murad: şevkefza sultan.

34. ii. abdülhamid: tirimüjgan sultan.

35. mehmed reşad (v.): gülcemal kadın.

36. mehmed vahdettin (vi.): gülüstü hanım.

notlar

• osmanlı annelerinin çoğu, özellikle son dönemlerde, köken itibarıyla yabancıydı ve genellikle cariye olarak saraya girmişlerdi.

• osmanlı sarayında “valide sultan”lık, padişahın annesi için güçlü bir konum sağlardı; bu nedenle devlet yönetiminde ve saray hayatında önemli roller üstlenmişlerdir.

[pazaryerigundem]

Bursa tek yürek Cumhuriyet'e sahip çıktı

https://pazaryerigundem.com/haber/190485/bursa-tek-yurek-cumhuriyete-sahip-cikti/

Bursa tek yürek Cumhuriyet'e sahip çıktı

Cumhuriyet’in ilanının 101. yılını bütün Bursa birlikte Nilüfer’de kutladı. Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Nilüfer Belediyesi’nin, bu yıl bir ilki gerçekleştirerek birlikte düzenlediği “Cumhuriyet Yürüyüşü”, yüz binleri FSM’de buluşturdu.

BURSA (İGFA) – Bursa, şimdiye kadar düzenlenen en görkemli Cumhuriyet Bayramı kutlamasına sahne oldu.

Yüz binlerce Bursalı, Nilüfer’de her yıl düzenlenen Cumhuriyet Yürüyüşü’ne katılarak Cumhuriyet’e nasıl sahip çıktığını gösterdi.

Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Nilüfer Belediyesi’nin bu yıl bir ilki gerçekleştirerek birlikte düzenlediği “Cumhuriyet Yürüyüşü”  muhteşem görüntülere sahne oldu. FSM Bulvarı’nı baştan sona dolduran Cumhuriyet sevdalıları, ellerinde Atatürk ve Türk bayrakları ile alanı doldurdu. Yüz binlerce Bursalı, marşlarla, şarkılarla yürüyerek Cumhuriyet için kenetlendi. Başlangıç noktası, Fatih Sultan Mehmet Bulvarı’ndaki Acıbadem Kavşağı olan yürüyüş, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ve eşi Seden Bozbey ile Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ve eşi Nuray Özdemir’in alana gelmesiyle başladı.

Başkan Mustafa Bozbey ve Başkan Şadi Özdemir, yürüyüş öncesi ortak açıklama yaparak Cumhuriyetin 101. yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Nilüfer Belediyesi’nin birlikte düzenlediği yürüyüşün, birlikteliğin en güzel örneğini yaşattığını belirttiler. Bu ülkenin her zorluğu birlikte aşacağına vurgu yapan Başkan Mustafa Bozbey ve Başkan Şadi Özdemir, Nilüfer ile özdeşleşen Cumhuriyet yürüyüşüne bu yıl daha da büyük ilgi gösterilmesinin, halkın Cumhuriyeti her zamankinden çok sahiplendiğini de ortaya koyduğunu ifade ettiler. Geleneği salonlarda değil, alanlarda sürdürerek Türkiye örnek olduklarını belirten Başkan Bozbey ve Başkan Özdemir, Cumhuriyet’e artık 86 milyon insanın sahip çıktığını dünyaya göstererek kutlamaların düzenlendiğini dile getirdiler.

İki başkanın açıklamalarının ardından coşkulu yürüyüş başladı. Yürüyüşe, Başkan Mustafa Bozbey ve eşi Seden Bozbey ile Başkan Şadi Özdemir ve eşi Nuray Özdemir’in yanı sıra CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, CHP Bursa Milletvekilleri Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Hasan Öztürk, Kayıhan Pala ve Orhan Sarıbal, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Buğra Gökçe, CHP ilçe Başkanları, belediye meclis üyeleri, belediye bürokratları, STK temsilcileri ve toplumun tüm kesimleri katıldı. Her yaştan yurttaşın ellerinde bayraklarla yer aldığı yürüyüşte bulvar adeta insan seline dönüştü. Olağanüstü ilgi nedeniyle adeta adım adım ilerleyen yürüyüş, vatandaşların omuz omuza söyledikleri ‘Yaşasın Cumhuriyet’ sloganları ve marşlarıyla renklendi.

HASTANE ALANI DOLDU TAŞTI

Kutlamaların ikinci adresi, yürüyüşün sona erdiği Hastane Alanı’ydı. Hastane Alanı’ndaki kutlamalar, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ve Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir’in halkı selamlamasıyla başladı. Ceyhun Fersoy’un sunduğu kutlama programında, alanı ve yolları dolduran yüz binlerce kişi, saygı duruşunda bulundu ardından da aynı anda İstiklal Marşı’nı okudu. Coşku selinin yaşandığı kutlamada Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir sahneye eşi Nuray Özdemir ile çıkarak Cumhuriyet Bayramı konuşmasını yaptı. 

Eşi Seden Bozbey ile birlikte sahneye çıkan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de alanı dolduran vatandaşların Cumhuriyet Bayramı’nı kutladı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda Bursa’da unutulmaz bir gün yaşandığını vurgulayan Başkan Bozbey, Cumhuriyet’in ilanının 101. yılını kutlamanın onuru ve heyecanını yaşadıklarını ifade etti. Bütün Türkiye olarak Cumhuriyete sahip çıkma sözü verdiklerini ifade eden Başkan Mustafa Bozbey, “Cumhuriyet, bu topraklarda özgürlüğün en büyük değer olduğunu, birlikten doğan gücün ve kardeşlikten yükselen sesin her türlü engeli aşabileceğini kanıtlayan büyük bir eserdir. Cumhuriyet zaferlerin yalnızca cephelerde değil, zihinlerde ve kalplerde kazanıldığını öğretti bize. Şunu herkes bilmelidir ki Anayasamızın ilk dört maddesi, Cumhuriyetimizin temelidir. İlk dört madde değiştirilemez, değiştirilmesi dahi teklif edilemez. Meclis kürsüsünün sahibi de bellidir. O kürsünün sahibi Atatürk’tür, millettir” ifadelerini kullandı.

Başkan Bozbey konuşmasını şöyle noktaladı:

“Ne mutlu ki 101 yıl sonra bugün yine tüm kürsülerde, tüm sokaklarda, tüm meydanlarda yankılanıyor sesimiz. İşte bu kürsüde sesiniz olarak, Cumhuriyetimizin 101. yılını bir kez daha kutluyor, Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’e ve tüm kahramanlarımıza şükranlarımızı sunuyorum. Cumhuriyeti yaşatmak ve onu her yeni günde yeniden öğrenmek için kararlıyız. Sevgili Atam, emanetini yaşatacak evlatların olarak bir kez daha haykırıyoruz ki, başarıyı senden öğrendik, özgürlüğü senden öğrendik, zaferi senden öğrendik, mücadeleyi senden öğrendik, bağımsızlığı senden öğrendik, gülümsemeyi en çok da gülümsetmeyi senden öğrendik. Onun içindir ki çok yaşa Cumhuriyet”.

CANDAN ERÇETİN İLE CUMHURİYET COŞKUSU

Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Nilüfer Belediyesi’nin birlikte düzenlediği Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının finalinde, sevilen sanatçı Candan Erçetin sahne aldı. Ünlü sanatçı sahneye çıktığında, alanı dolduran yüz binlerce kişide coşku doruğa çıktı. Candan Erçetin’in muhteşem sahne performansı, bayram coşkusu yaşayanlara keyifli anlar yaşattı.

Bursalıların birçok parçasına eşlik ettiği Candan Erçetin’e, gecenin sonunda Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ve Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, çiçek vererek teşekkür etti.

BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.

[aykutiltertr]

Dil Yarası - Ebru Gündeş ✩ Ritim Karaoke (Muhayyer Kürdi Minör 3/4 Semai...  ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın  👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz 🔔 ⭐ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ ╰┈➤ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU 🢃 Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://youtu.be/Y4Dy2AaWgo8 ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐ Dil Yarası - Ebru Gündeş ✩ Ritim Karaoke (Muhayyer Kürdi Minör 3/4 Semai Vals Beste Orhan Gencebay) ❤ ＠ＲｉｔｉｍＫａｒａｏｋｅ Ｍüｚｉｓｙｅｎｌｅｒｉｎ Ｂｕｌｕşｍａ Ｎｏｋｔａｓı．．．． ➤ SANATÇININ DİĞER ŞARKILARI İÇİN OYNATMA LİSTESİNE BAKABİLİRSİNİZ...         ⭐ 🎧 ╰┈➤   https://www.youtube.com/playlist?list=PL9SktAtLVupN_EWVlry09-9TETkVnIvRn ➤ ESER ADI                :   DİL YARASI ➤ SÖZ GÜFTE            :  ORHAN GENCEBAY ➤ BESTE - MÜZİK      :  ORHAN GENCEBAY ➤ USÜL                       :  3/4 SEMAİ (VALS) ➤ MAKAM - DİZİ        : MUHAYYER KÜRDİ - MİNÖR ➤ ARANJÖR              :  ? ➤ ENSTRÜMANLAR :  KANUN, YAYLI GRUP KEMAN, PİYANO ➤ KİMLER OKUDU    : ORHAN GENCEBAY, EBRU GÜNDEŞ ➤ FİRMA - ŞİRKETİ   :  POLL PRODUSTION Dil Yarası Ebru Gündeş Orhan Gencebay İle Bir Ömür, Vol. 1 (Youtube Version)                             ŞARKI SÖZÜ ve AKORU Em                       Bm    Bm7/D C        Am9/B  Bm Kim bilecek daha neler neler bekliyor ikimizi Em                       Bm    Bm7/D C        Am9/B  Bm Belki de çok mutlu olacaktık tutsaydık dilimizi Em                       Bm    Bm7/D C        Am9/B  Bm Bu inat bu kapris bu kavgalar yıprattı sevgimizi Em                       Bm    Bm7/D C       Am9/B  Bm En acı sözler bile söylerken tutmadık dilimizi Em             Am         D          C    Bm       Dil yarası dil yarası en acı yara imiş Em                         Am                 D         C       Bm       Dudaktan kalbe bir yol varki sevgi ve şefkattenmiş Em                       Bm    Bm7/D C        Am9/B  Bm Belki de çok mutlu olacaktık tutsaydık dilimizi Em                       Bm    Bm7/D   C        Am9/B  Bm Tam aşkı bulduk derken nasılda kaybettik sevgimizi Em         Am          D       C      Bm       Aşka doğru ilk adımlar ne ümitle doluydu Em         Am         D       C      Bm       Seviyorum seni demek gönlümün tek yoluydu Em          D    Em            D     Am    D Hasret bizi bekler sevmek bizi bekler Bm           Bm7/D C           Am         Bm       Koybolan tek biz değiliz bunca yıllık emekler Em                      Bm  Bm7/D   C     Am9/B  Bm Dil yarası dil  yarası    en acı yara imiş Em                     Bm     Bm7/D  C        Am9/B   Bm Dudaktan kalbe bir yol varki sevgi ve şefkattenmiş Ebru Gündeş Ebru Gündeş, 2011 yılında Doğum 12 Ekim 1974 (49 yaşında)[1] Fatih, İstanbul, Türkiye Meslek Şarkıcı, oyuncu, sunucu Evlilik Hamdi Vardar (e. 1990; b. 1993)Ömer Durak (e. 2002; b. 2003)Rıza Sarraf (e. 2010; b. 2021)Murat Osman Özdemir (e. 2024) Çocuk(lar) 1 Ödüller Tüm Liste Müzikal kariyeri Tarzlar Arabesk, Fantezi, TSM, Arabesk pop Etkin yıllar 1992-günümüz Müzik şirketi RaksUniversalErol KöseEmreBlue Resmî site ebrugundes.com.tr Ebru Gündeş (d. 12 Ekim 1974, İstanbul[1]), Türk şarkıcı, sunucu ve oyuncu. Erken dönemi 12 Ekim 1974 tarihinde, aslen Gaziantepli Remzi Gündeş ve Müjgan Bilgin'in kızı olarak İstanbul'un Fatih ilçesinde doğdu.[2] Annesi ve babası Ebru Gündeş küçük yaşlardayken boşanmıştır. Çocukluk yıllarının bir bölümünü Ankara'da ve İstanbul'un Şirinevler mahallesinde geçirmiştir.[3][4] Bir aile yakınının kendisine şarkıcı olma tavsiyesinde bulunmasının ardından konfeksiyon işçisi iken Neşe Demirkat ile tanışan Gündeş, Koral Sarıtaş ile Selçuk Tekay'ın bulunduğu Raks Müzik ile anlaştı. Ebru Gündeş, albüm hazırlıklarına başlamadan önce Emel Sayın'a bir süre vokalistlik yapmıştır. Diskografi Albümleri Yıl Albüm Müzik şirketi 1993 Tanrı Misafiri Raks Müzik 1994 Tatlı Bela 1995 Ben Daha Büyümedim 1996 Kurtlar Sofrası 1998 Sen Allah'ın Bir Lütfusun 1999 Dön Ne Olur Universal Müzik 2001 Ahdım Olsun 2003 Şahane Erol Köse Production 2004 Bize de Bu Yakışır Emre Plak 2006 Kaçak 2008 Evet 2011 Beyaz 2012 13,5 2014 Araftayım 2019 Âşık Blue Music 2023 Aşığım Hâlâ Single ve EP'ları Single Yıl Müzik şirketi "Bir Gün Olacak (Remix)" 2011 Emre Plak "Sonsuza Dek" (Murat Boz ile) 2022 Blue Music "İstesen De (Ebru Gündeş Dinliyor)" (Ceren Tekinarslan ile) 2022 "Çalın Davulları" 2023 EP Yıl Müzik şirketi "Akustik (Canlı Performans) 2017 Blue Music Videografi Yıl Şarkı Albüm Yönetmen 1992 "Demir Attım Yalnızlığa" Tanrı Misafiri 1993 "Tanrı Misafiri" "Gel Diyemem" 1994 "Tatlı Bela" Tatlı Bela "Gurur"

[bosphorus-dinner-cruise-istanbul]

The Bosphorus: Where East Meets West

The Bosphorus, also known as the Bosporus Strait, is one of the world’s most captivating waterways. Stretching approximately 30 kilometers in length and varying between 700 meters and 3.5 kilometers in width, this natural strait connects the Black Sea to the Sea of Marmara and separates the continents of Europe and Asia. At the heart of Istanbul, the Bosphorus has profoundly shaped the city’s cultural, historical, and economic identity. It unites two continents and forms the unique essence of Istanbul, enriched with natural and historical beauty.

Geographical Features and Natural Beauty

The Bosphorus is renowned for its breathtaking natural beauty and unique landscapes. Its meandering waters are bordered by steep slopes, lush forests, and historical buildings. The Bosphorus is lined with wooden mansions, palaces, and mosques that reflect its historical grandeur. These architectural treasures cast magical reflections on the water, adding a touch of enchantment to the cityscape. Notable structures such as the Anadolu and Rumeli Fortresses, built during the Ottoman era, highlight the strategic significance of the Bosphorus in historical defense.

The natural beauty of the Bosphorus extends below the surface. Due to varying currents and the unique seabed structure, the Bosphorus is rich in ecological diversity. It serves as a vital migration route for various fish species. This diverse ecosystem demonstrates that the Bosphorus is not merely a waterway but also a biological corridor, contributing to Istanbul’s rich natural heritage.

Historical and Cultural Significance

Throughout history, the Bosphorus has been a strategic point of great interest. Control over the Bosphorus meant control over the trade routes between the Black Sea and the Mediterranean. From ancient Greeks and Romans to Byzantines and Ottomans, the strait has seen numerous powers vie for control.

During the Ottoman Empire, the Bosphorus became a central hub for both trade and military power. The Ottomans built fortresses on both sides of the strait, ensuring their dominance and protection of the city. In 1453, during the conquest of Istanbul by Fatih Sultan Mehmet, control over the Bosphorus was crucial to the city’s capture and the Ottoman Empire’s rise. The Bosphorus became a vital economic and strategic artery, fostering significant development.

The cultural importance of the Bosphorus is as profound as its strategic role. It has inspired countless legends, stories, and artistic works. From Evliya Çelebi’s travel writings to Orhan Pamuk’s novels, the Bosphorus has been depicted in various literary and artistic forms. The Bosphorus Bridge and the Fatih Sultan Mehmet Bridge, modern symbols of Istanbul, also underscore the enduring connection between the city’s past and present.

Life and Activities Along the Bosphorus

The Bosphorus is not only a waterway but also a vibrant part of Istanbul’s social life. The waterfront along the Bosphorus is lined with parks, cafes, and restaurants, making it a popular gathering place for locals and tourists alike. It is a favorite spot for walking, picnicking, and enjoying the city’s atmosphere. Neighborhoods such as Üsküdar, Ortaköy, Bebek, Emirgan, and Sarıyer offer ideal locations for enjoying the Bosphorus’s stunning views.

Boat tours along the Bosphorus are a unique way to experience Istanbul’s unparalleled vistas. These tours, available at various times of the day, offer a chance to see historical landmarks and natural beauty from the water. Sunset cruises are particularly popular, providing breathtaking views of the Bosphorus as the sun casts golden hues across the city.

Fishing is also a popular activity along the Bosphorus. The area, especially around the Galata Bridge, is known for its vibrant fishing scene. The Bosphorus provides an ideal environment for catching various fish species, including mackerel, bluefish, and anchovies. This aspect highlights the significance of the Bosphorus in Istanbul’s maritime culture and local cuisine.

The Modern Face of the Bosphorus

Today, the Bosphorus remains a central feature of modern Istanbul. The Bosphorus Bridge and the Fatih Sultan Mehmet Bridge connect the European and Asian sides, facilitating daily travel for thousands. The Yavuz Sultan Selim Bridge, opened in 2016, was constructed to ease the growing traffic load on the Bosphorus. Additionally, mega-projects such as Marmaray and the Eurasia Tunnel have further strengthened intercontinental connectivity by providing underground links.

The Bosphorus’s modern face includes luxury residences, hotels, and business centers. Mansions along the Bosphorus are some of the most prestigious and expensive properties in the city. Luxury hotels along the strait offer stunning views of Istanbul and are favored by both local and international visitors.

Conclusion: The Enchantment of the Bosphorus

The Bosphorus is more than just a waterway separating two continents; it is a vital aspect of Istanbul’s soul. Throughout history, it has been a focal point for many civilizations, shaping the city’s cultural and strategic significance. The Bosphorus offers a unique blend of history and modernity, providing unforgettable experiences for both residents and visitors.

Whether exploring historical landmarks, taking a boat tour, or simply enjoying a walk along the shores, the Bosphorus offers diverse and captivating experiences. Its enchanting atmosphere captures the essence of Istanbul, making it a cherished and iconic feature of the city.

[tarimormanhaber]

Tarım Arazilerinin Kiraya Verilmesi Yargıya Taşındı

İki yıl işlenmeyen tarım arazilerinin kiraya verilmesini öngören yönetmeliğin iptali için Danıştay’da dava açıldı. Tarım ve Orman Bakanlığının iki yıl işlenmeyen tarım arazilerini kiraya vermesini öngören yönetmeliğin iptali istemiyle Danıştay’da dava açıldı. Davayı açan avukatlar Senih Özay, Murat Fatih Ülkü ve Orhan Çetinbilek tarafından yapılan açıklamada, “Tarım arazileri çiftçinin,…

[futbolpenceresi]

FUTBOLUN SATRANCI ve TAVLASI

ORHAN ULUCA https://www.youtube.com/watch?v=cSFy5FwUrKw Orhan Uluca son derece bilgili, deneyimli, keskin bir gözlemleme gücüne ve güçlü analitik becerilere sahip bir üst düzey futbol yorumcusu. Kendisinden çok şey öğrendim. Uluca hem maç önü yorumlarında hem de dakika dakika analiz videolarında çok güzel tespitler ve analizler yapıyor. Çoğunlukla her videosunda yeni bir şey öğreniyorum.

Galatasaray Pendikspor maçının maç önü videosunda Derrick Köhn'ün hamle alternatiflerinin çokluğunu vurgulamış ve örnekler vermişti. Ve bu maçın kilidini açan ilk gol de Uluca'nın bu tespitini doğrulayan muhteşem bir örnek oldu. (Ben ilahi adalete inanmam. Böyle bir çakışmayı tesadüfe de bağlamam. Bu, Orhan Uluca'nın çok sık ve yerinde tespitler yapmasının bir sonucu. Büyük olasılıkla teknik direktörler de kendisini izliyor ve ona göre aksiyon alıyorlar. Bu faktörlerin etkisiyle tespitleri de sık sık doğrulanıyor.

FUTBOL SATRANCI ve TAVLASI

Futbol oyununu satranç, tavla gibi arka arkaya hamleler yapılan ve her aşamada çok sayıda alternatif hamlenin olduğu ve her aşamada olası hamleler arasından seçilen hamlenin bir dizi alternatif hamle ağacını budarken bir hamle ağacını aktif hale getirdiği oyunlara benzetebiliriz. Hamle ağacından kastım şu: Bir aşamada n tane alternatif hamle olsun. Bu alternatif hamlelerin her birinin de alternatif hanleleri vardır. Ve o alternatif hamlenin alternatiflerinin de bir dizi alternatif hamlesi vardır. Bu şekilde bir hamle dallanarak derinleşen'büyüyen bir (ters) ağaca benzer. Alternatif hamlelein çokluğu, oynanan oyunun toplam alternatif sayısının üssel bir şekilde artmasını sağlar. Rakip takımın alternatiflerin her birine önlem alaması nedniyle olası gol pozisyonlarının sıklığına ve çokluğuna yol açar. Bu dallanıp budaklanma sayısı da oyuncuların yeteneklerine ve dolayısıyla değişik durumlarda (iyi) yapabildiği hamle alternatiflerinin çokluğuyla orantılıdır. Bir oyuncunun bile hamle alternatiflerinin çokluğu oyunun olası gelişim yollarını çeşitlendirir. Her oyuncunun birden fazla alternatif hamlesi olduğunda ise bu çeşitlilik üssel bir şekilde artar. (Tabii takım bir sistem olduğu için ve oyuncular arasındaki etkileşimlerin/olası hamlelerin uyumlu olması zorunluluğu bir durumda oyuncunun yapabildiği alternatif hamlelerden bazılarının elenmesiyle sonuçlanır.) BİR OYUNCU ve ALTERNATİF HAMLELERİ

Her oyuncunun alternatif hamlelerini ve bunların bileşimlerini analiz etmek, irdelemek son derece karmaşık olduğu için bir oyuncunun alternatif hamlelerinin oyuna etkisine bakalım. Bu analiz için Orhan Uluca'nın tespitleri doğrultusunda somut örnek olarak Angelino ve Derrick Köhn'ü amatörce de olsa karşılaştırmaya çalışacağım. (Çok fazla maç izlemediğim ve analiz etme amacıyla izlemediğim için ayrıntıların gerçekliği konusunda yanılabilirim. Ama en azından kurgusal bir örnek olarak bakılabilir söylediklerime.) Angelino Derrick Köhn'e göre alternatif hamle sayısı daha küçük bir kümeye sahipti. (Yine affınıza sığınarak bunu bir miktar gözleme, çoğunlukla da ezbere ve analizimin yatağına yatırmak için söylüyorum.) Angelino'nun en iyi yaptığı işi çok iyi kavisli ortalar yapmaktı. Biraz abartırsak en etkili yegane hamlesi buydu. Başka alternatif hamleleri de vardı şüphesiz. Ama bunlar gerisindeki oyuncuya ya da orta sahadaki oyuncuya pas gibi oyunu fazla derinleştirmeyen etkisi düşük alternatif hamlelerdi.

(Tabii bir dizi alternatif hamleyi orta derecede yapmakla bir tek hamleyi üst seviyede yapmaktan hangisinin daha çok sonuç alıcı olduğu duruma göre değişebilir. Prekazi Tanju örneğinde olduğu gibi biri kavisli ortaları mükemmel yapan, diğeri de kafa toplarına mükemmel yükselen ve vuran iki oyuncunun tekdüze basit işbirliği, her ikisine de önleme almak güç ise son derece etkili olabilir.) (Yine tek bir oyuncunun maçın kaderini etkilediğini düşündüğüm bir örnek var. Milli takımın Fatih Terim yönetimindeki maçta bir sıfır mağlup oynarken sakatalanan sağ bek değiştirildikten sonra maçın gidişi tersine dönmüş ve maçı, yanlış hatırlamıyorsam 2-1 kazanmıştık. Sakatlanan oyuncunun yerine giren oyuncu Gökhan Gönül'dü.) (Tabii yine takımı bir sistem olarak düşünürsek, diğer oyuncuların dizilişi ve birbiriyle etkileşimleri, birbirlerine göre konumları, birbiriyle pas alışverişleri, vs değişmezken sadece bir rolün (sağ bek) çok daha üst seviyede yapılması bütün takımın (sistem) başarısını önemli ölçüde belirliyebildiğini söyleyebiliriz.) (Gökhan Gönül katkısı farklı yollardan olabilir. Ya Gökhan Gönül tek bir hamleyi çok daha üst seviyede yaptığı ya da yapabildiği etkili alternatif hamle kümesi daha büyük olduğu için rakip takımın dengesini ve alternatif savunma hamlelerinin yetersiz kalmasına yol açarak savunma gücünü zayıflatmakta ve olası gol seçeneklerini çoğaltmaktadır.)

SATRANÇ MI TAVLA MI Bir durumda birden fazla alternatif hamle varsa, sonraki hamle nasıl seçilmelidir? Ezbere, bu seçimlerin gol olasılığını maksimize decek şekilde yapılması gerektiğini söyleyebiliriz. Gol olasılığını belirleyen faktörler de, seçilen hamlelerin başarılı olma olasılığı ve hamle sayısıdır. Hamle sayısı arttıkça olasılıklar birden küçük olduğu için gol olasığı giderek daha küçük değerlere ulaşır. Ama herhangi bir anda, herhangi bir oyuncu bütün ardışık hamle bileşimlerini ve olasılıklarını hesaplayamaz. Gerçekçi olan bir sonraki hamlenin başarı olasılığı ve ondan dallanacak alternatif hamlelerin sayısının büyüklüğünü göz önüne almaktır.

Derrick Köhn'ün bu pozisyondaki alternatif hamlelerinden biri de Orhan Uluca'nın irdelediği Barış Alper'e orta yapmaktı. Ama bu hamlenin başarılı olma olasılığı son derece küçük olduğu için Köhn ceza sahası içindeki (tehlikeli olma olasılığı yüksek) Mertens'a pas atma (başarılı olma olasılığı yüksek) alternatifini seçmiştir. Bir hamlenin değerini belirlerken kullanılabilecek kriterlerden biri de rakip sahaya yerleşme derecesi olabilir. Orhan Uluca'nın Galatasaray Hatayspor maçı analizini bu konuya örnek olarak verebiliriz. https://www.youtube.com/watch?v=9hXCnYSohDc&t=1392s Bu analizi de blogumdaki yazıda irdeledim: https://www.tumblr.com/futbolpenceresi/746873446705823744/gs-hatay-mac-analizine-ek ALTERNATİFLERİN DEĞERİ Orhan Uluca, dakika dakika analiz programında Köhn'ün katkısını %5 olarak yorumladı. Bana göre bu Köhn'ün hakkını yemek anlamına geliyor. Katkı açısından kayda değer hamleler (bence) topun Köhn'e aktarıldığı pasla başlıyor.

Topun Köhn'e aktarılmasıyla orada yapılacak alternatiflerin sayısı(saha sınırları nedeniyle) azalırken rakip takımın dengesini bozmasıyla ortaya daha tehlikeli bir dizi yeni alternatifin ortaya çıkmasına neden oluyor.

(Roben'in sağ kanattaki hızını kullanan Hollanda milli takımı oyunu sağ kanada yığarak rakip takımın dengesini bozuyor, sonra da uzun bir çapraz pasla topu ters kanada taşıyor ve orada kısa derinlemesine paslar ve seri oyuncularla sonuca giden bir ana oyun taktiği kullanıyordu. İzlediğim bir maçta iki golünü de bu taktikle atmıştı.) Benim bu pozisyon için hamlelere verdiğim değer şöyle: Topun Köhn'e aktarılması %10. Köhn'ün Mertens'e pası %20, Mertens'in topu Icardi'ye çıkarması %30, Icardi'nin vuruşu %40. Tabii herkesin öznel değerlendirmesi farklıdır. Bu da en doğru değerlendirme değildir büyük olasılıkla.

[gundembuca]

Buca için Şans yılın en çalışkan ve en başarılı siyasetçileri Bahadır Altınkeser ve Hakan Kalfaoğlu meclis listesinde

2023 yılında Yılın En Çalışkan ve En başarılı Siyasetçi ödüllerini alan. MHP Buca İlçe başkanı Bahadır Altınkeser ve AK Parti Buca İlçe başkanı Hakan Kalfaoğlu 2024 Yerel seçiminde Partileri tarafından Buca Belediye Meclis üyeliğine aday gösterildiler. Bahadır Altınkeser Kimdir ? https://www.youtube.com/watch?v=L66HSxmRg44 Avukat Hakan Kalfaoğlu Kimdir ? https://www.youtube.com/watch?v=rezmbHMbtAQ&t=8s AK Parti Cumhur ittifakı Belediye Meclis Üyesi Tam Listesi. Cumhur İttifakı Buca Belediye Meclis Üyesi Aday Listesi 1- BURÇİN KEVSER SEVİL 2- İSA NEZİR 3- BAHADIR ALTINKESER 4- HAKAN KALFAOĞLU 5- OKAN GÜNGÖR 6- FATİH POLATOĞLU 7- KEMAL ALTIN 8- HALİL GÜNDOĞDU 9- ZÜLFİYE KULA 10- VELİ BALYEMEZ 11- MUSTAFA KARTAL 12- NECMİ DİNÇ 13- ŞÜKRÜ PARMAKSIZOĞLU 14- MUSTAFA ESER  15- HÜSEYİN OYGUR 16- MURAT NAZLI 17- İLYAS GÜNDÜZ 18- MURAT POLAT 19- NİHAT ÇİÇEK 20- EDİP SÖNMEZ 21- ORHAN DEMİRKIRAN 22- MEHMET GÜNEŞ 23- ÖZCAN TUNCA 24- MAHİR ÖZKAYA 25- AYÇA VAROL 26- ARİF GÜNEYLİ 27- HAYRİZ ÇİFTÇİ 28- FEVZİ ÖZER 29- CEVDET GÖKDOĞAN 30 - TURAN ERDOĞAN 31- EKİN TATLI 32- AYHAN DAĞLI 33- KEMAL BAYANDUR 34- SAVAŞ İPEK 35 - MELİK KARAMAN 36- BORA YILMAZ 37- RECEP ZENGİN 38- OĞUZHAN TEMEL 39- BEDRİ AKYÜZ 40- MEHMET ÇAKAR Kontenjan 1 İsmail Bekiroğlu 2 RUHİ AKBABA 3 Sibel Ertürk 4 Özalp Şevik 5 Oğuzhan Görmez https://www.youtube.com/watch?v=mbjt5osBDkE&t=3s https://www.youtube.com/watch?v=R_PUag4UiLY Read the full article

[elazigsurmanset]

AK Parti Elazığ İl Başkanı Şerafettin Yıldırım, İl Teşkilatının Yeni Yönetim Kurulunu açıkladı.

31 Mart seçimlerine yenilenen ve tazelenen yönetimle gireceklerini anımsatan Başkan Yıldırım, "Adaylarımızla, teşkilatlarımızla ve üyelerimizle gece gündüz sahada olacağız." dedi. Yıldırım'ın açıklamasında öne çıkan noktalar şunlar: AK Parti Genel Merkezi tarafından yeni yönetim kurulu oluşturmak için yetki belgesi verildi. Bu kapsamda partiye, davaya ve şehre fayda sağlayacağını düşündüğü kişilerden oluşan yeni yönetim belirlendi. Kadrolarda yenilenme ve tazelenme ciddi bir sinerji oluşturdu. AK Parti çatısı altında siyaset yapan her bir parti mensubunun seçim sürecine girildiği andan itibaren partisinin başarısı için koşturmayı, ter dökmeyi ve tüm samimiyetiyle mücadele etmeyi kendine görev olarak görür. AK Parti Elazığ İl Teşkilatı Yeni İl Yönetim Kurulu Üyeleri şu isimlerden oluşuyor: Şerafettin Yıldırım Ahmet Dağoğlu Ahmet Karataş Ahmet Fethi Yılmaz Aydın Karadağ Aydın Torgut Bahadır Kubilay Ertuğrul Erdem Esengül Erdem Fatih Orman Fehmi Karabulut Hamit Uğur Hasan Özkan Uygur Hatun Nisa Ateş İ. Sencer Selmanoğlu İbrahim Gül İsmail Bulak Kazım Sanaç Kemal Tan M. Naim Mermutlu Mehmet Albayrak Mesut Çetinkaya Mevlüt Or Nida Polat Nurullah Çelik Oktay Kapan Orhan Şahin Samet Canpolat Selahattin Çobanoğlu Semih Tekmen Seyfettin Bahçeci Seyfullah Yıldız Sonay Demirel Şengül Karabulut Tahir Göçer Tuna Fırat Vedat Demir Veli Aksu Yavuz Akın Zülfü Topçuoğlu AK Parti Elazığ İl Teşkilatı Yeni Yedek İl Yönetim Kurulu Üyeleri ise şu isimlerden oluşuyor: Ahmet Fethi Yaman Hüseyin Karasu Kasım Sönmez Fethi Ahmet Kisak Ahmet Çetinoǧlu Abbas Yıldız Fethi Yılmaz Zülfük Keskin Ahmet Koçdemir Hasan Üstündağ Muhammed Aslanoǧlu Veysel Doğan Serkan Şan Fehime Dilek Necmioğlu Arzu Düzenli Anıl Beyzat Vural Zülfü Özdemir Hıdır Boztaş Nizamettin Aydemir Yücel Yücedağ Yıldırım, açıklamasında 31 Mart seçimlerinde de vatandaşlara gerçek belediyecilik sözümüzü yerine getirecek adaylarla çıkarak, AK Belediyeciliği şehrin her noktasına ulaştıracaklarını söyledi. Read the full article