Merhaba sanal dostilerim, seksen milyon yıl sonra yine yine yeniden söylenmeye ve birine anlatsam derdini s*kim diyecekleri derdimi yazmaya geldim buraya. Zaten tumblr başka ne için kullanılıyor ki skfkskvkss birtakım muhteşem blogları ayrı tutuyorum ama onlar dışında hepimiz öyle günlük gibi kullanıyoruz, bu da sorun değil bence bu arada zaten ben de aynısını yapıyorum.
Neyse derdim şudur elimden gelen bir şey yokturdkfskcx
Diplomalı bir psikologum ama oturup klinik psikolojiye hiç ilgim olmadı neredeyse, ben hep işin cognition tarafına çekiliyordum ama o akademik tarafta da fırsatlar o kadar açık değil her neyse bu hiç kimsenin umrunda olmayan bambaşka bir derdim, güncel derdime atlayayım. Şu ana kadar hiç para kazanmış olmasam da ilk mesleğim öğretmenlikti, mesela onuncu sınıfta mı ne beş yıl boyunca barajı aşamayan uzak akrabamızın benden büyük kızlarına ders vermiştim ve o sene kız iki senelik de olsa bir bölüm tutturmuştu, çok sevinmiştim o zaman ama öğretmenlik benim için tutku boyutunda değil o kadar da. Şu son sene içinde de ingilizce öğretiyorum insanlara sürekli yani bu noktaya nasıl geldim onu anlayamadım ilk kuzenime ders vermiştim bir ay kadar sonra deprem olunca okula gelmedi o yüzden de aynı şehirde değildik devam etmedi. Ama devam edebilseydik motivasyonu artacaktı ve sevecekti bence tam çünkü ben hiç anlamam diyen çocuk dikkatini çok da dağıtmadan, dağıtsa da kendi kendine tekrar toplar ve derse döner hâle gelmişti :/ sözde ben de emeğimin karşılığını alacaktım ama üç hafta dolduğu için alamadım yandı... Üç hafta ama günde dört saat hafta içi her gün filan diye hesap edince aslında bir miktar elime para geçerdi neyse.
Şimdi de babamın iş arkadaşının kızlarına veriyorum ders üç kız kardeşe, ve yine para meselesini bir türlü netleştirmedik yani parasız tipler değiller, anne baba mühendis memur, kızlarla çalışmak da güzel ama sanki tüm bu olay babamın beni kontrol altında tutma çabası gibi geliyor (bence gibisi fazla, ben yüzde doksan dokuz eminim böyle olduğuna, yani o yüzde birlik kısım da şey benim iyiliğimi düşündüğü kısım ama yüzde bir kadar bir düşünce kafasının geri kalanı nasıl herkesi ve her şeyi kontrol edip sonsuza kadar uzvu gibi davranmaya devam edebilir onun hesabını yapıyor.)
Kızları da sevdim aslında anneleri de tatlı bir kadın. Ama keşke babam aracılığıyla tanışmasaydık diyorum.
Bir de emin olamıyorum babama sorup durdum kaç kez ben bu işten ne kazanacağım diye, hep kaçak göçek cevap verdi. Kızların babası teklif etmiş babama senin kız ders verir mi diye, ama ne kadar ödeyecekler saat başı ona dair zerre bilgi yok. Babam sadece şey diyor onlar emeğinin karşılığını verir merak etme... Şu şartlar altında bir tek kardeşime ders anlatmaktan para almam ondan gerisine taksimetre gibi açarım yani niye merak etmiyorum ki zaman harcıyorum en temelde ders hazırlıyorum, etkinlik hazırlıyorum, eve geliyorum ödev kontrolü, gidiyorum gırtlak patlat tekrar vs.
Babam da kendince utanıyor mu napıyor bilmiyorum. Ama yarın kızların annelerine sorasım var kibarca, çünkü ben böyle belirsizlik içinde mesai harcamak istemiyorum yani ne kadar teklif edecekler bilmek istiyorum az veya çok oturup orta yol bulunur yani bence, ama bayağı vaktimi alıyor bu dersler, sabah çok erken saatte uyanıyorum yani çok erken demeyeyim de alıştığım saate göre erken diyeyim.
Neyse buraya kadar okuyan varsa ona sanal dostilikte sanal madalya takıyor ve önerisini bekliyorum, paragöz değilim sadece belirsizlik içinde yaşamak istemiyor ve emeğimin karşılığını almak istiyorum.... Bunda da utanılacak bir şey yok bence ama babam öyle hissetirmiyor sanki ne kadar kazanacağımı sormak hırsızlıkla, görgüsüzlükle eş değer bir şeymiş gibi davranıyor. Ben kendim açayım diyorum o yüzden ama bu para mevzusunu karşımdakini kırmadan veya iletişimde bir garipliğe yol açmadan nasıl yaparım tam bilmiyorum, çünkü bu konuda neredeyse hiç deneyimim yok...
51 notes
·
View notes
dışarda acayip bir sıcak var sağlığınız için evde oturun
6 notes
·
View notes