#AntikYunan

[akilfikirgezegeni]

“Bizim yönetimin azınlığın değil çoğunluğun elinde olmasına demokrasi adını verdiğimiz doğrudur. Ancak eğer adalet herkes için eşit bir biçimde uygulanabiliyorsa bu yapının mükemmel olduğu söylenebilir. Ve bir şekilde sıyrılıp kendilerini gösteren vatandaşların kamu hizmetinde yer almaları bir ayrıcalık değil, erdemin ödülü olmalıdır.”

-Perikles (MÖ 495-429)

[kitapsinemablog]

Yeni yazım Mars Gezegeni yayında. Keyifli okumalar :)

[avrasyahediyelik]

Yeni Dekoratif Antik Görünümlü Mitolojik Biblo Çeşitleri. . . . . . . #hector #mitoloji #antikbiblo #mitolojiktanrıheykelleri #mitolojikobje #mitolojikheykel #hercules #mitolojiktanrıheykelleri #yunanmitolojisi #antikyunan #antikroma #dekoratifheykel #sparta #spartacus #aşil #alexanderthegreat #büyükiskender #atlasheykeli #gladiator #spartanwarrior #achilles #savaşçıbiblo (Avrasya El Sanatları) https://www.instagram.com/p/Cm4nY8YM_BM/?igshid=NGJjMDIxMWI=

[silackk2]

✨MÖ 7. yüzyıldan itibaren tapınaklar taştan yapılmaya başlanmış ve bunların biçimi, süslemesi, planı belirli kurallara bağlanmıştır. Bu kurallara “nizam” denir. Tapınakların hangi nizama göre yapıldığı cephe düzeni ve sütun başlıklarından anlaşılmaktadır. Antik Yunan mimarisi binanın Yapısal unsurlarına yapılan vurguyla, bir kütle mimarisidir ve 3 Yunan mimarisinde 3 temel nizam vardır. Bunlar ortaya çıkış tarihlerine göre Dor, İyon ve Korint nizamları olarak adlandırılmaktadır.

✨Bu mimari üslupları bilmemiz, antik kentleri gezdiğimiz sıralarda tapınak veya yapı kalıntılarının hangi mimari düzene ait olduklarını anlamamıza yardımcı olacaktır.

✨Ancak bugün iyon nizamına örnek olarak Efes antik kentindeki mimariyi inceleyeceğiz. Öncelikle İyon Nizamını detaylı olarak öğrenelim.

İyon nizamının başlıca özellikleri:

Tapınaklar basamaklı bir zemin üzerindedir.

Arşitrav üzerinde friz bloğu yer alır.

Sütunlar bir kaide üzerinde yer alır.

Sütun başlıkları koçboynuzuna benzeyen kıvrımlı bir biçimdedir (volüt).

Arşitrav dışa taşkın olarak yapılmış iki veya üç katlıdır.

Sütunları ince ve uzundur.

Bu düzen dorik sisteme göre daha zariftir.

Sütun başlığı da ortadan başlayıp,yanlara doğru çıkarak içe kıvrılan helezonarasına yumurta dizisi denilen bir süs dizisinin yerleşmesiyle oluşmuştur.

#mimari #mimarlık #yunanmimarisi #antikyunan #romamimari #sanatvetasarımtarihi #yunantarihi #efesantikkenti #izmir #içmimarlık #interiorarchitecture #tarih #selçuk #mimarinizam #mimaridüzen #dor #ion #korint

[antikyunanantikroma]

[bilimuzay]

Optik Bilimi Nedir? - Optik Biliminin Kurucusu ve Tarihi

Optik Bilimi Nedir? - Optik Biliminin Kurucusu ve Tarihi

Optik Bilimi Nedir? Optik biliminin hikayesi nedir? Optik bilimini kurucusu? Gibi sorulara yanıt bulmak adına yine tarihe uzun bir bakış atıp optik biliminin bilinen en eski çalışmalarını geçmişten günümüze gelecek bir şekilde anlatmaya çalışacağız. Hikayemiz her zaman olduğu gibi antik medeniyetlerden Mezopotamya’dan başlıyor. Pek çok disiplinin ve bilim dalının ilk örneklerini gördüğümüz Mezopotamya Uygarlıkları tarihe ışık tutarcasına bilimin önde gelenlerinden olmuştur. Mezopotamya’dan çıkıp her zaman olduğu gibi Antik Yunana ardından İslam Coğrafyasındaki çalışmalara göz atacağız. Bilimin tekrar batıya, Avrupa’ya geçmesiyle birlikte yönümüzü batıya doğru çevireceğiz. Rönesans hareketiyle başlayan bilimsel ilerlemeye ortak olup günümüze kadar uzanan bu hikayenin nasıl geliştiğine dair bilgi sahibi olmaya çalışacağız. İnsanlığın Serüveni adlı kategoride günümüzde ve geçmişte var olan bilim dallarının ve çeşitli alanlardaki yapılan çalışmaların geçmişten günümüze kronolojik bir şekilde işleyerek gerekli konu ve konular hakkında bilgi deposu oluşturmayı amaçlıyoruz. Bu serüven kronolojik bir sıraya ve bu alan hakkında yapılan neredeyse tüm çalışmaları içereceği için konu biraz uzun olacaktır. Gözden kaçmış konu ve şahsiyetler bulunabilir bunun için konu altına yorum yapmayı unutmayınız. Giriş Optik Bilimi Nedir? Adlı hikayemizde pek çok alana ve şahsiyete değineceğiz. Neredeyse her bölüm kendi kategorisi altında detaylı bir şekilde işlenecektir. Bu yazıda ise çok derine inmeden optik alanında çalışma yapan uygarlık ve önemli bilim insanlarından bahsedilecektir. Tarihe uzanamadan önce optiğin ne olduğunu, ne işe yaradığını dair ufak bir açıklamada bulunalım. Optik Bilimi Nedir? İlk olarak optik biliminin ne olduğuna dair kısa bir açıklamada bulunalım. Optik bilimi veya disiplini temelde ışığın hareketlerini, özelliklerini ve madde ile olan etkileşimini inceleyen bilim alt dalıdır. Gözle görebildiğimiz veya göremediğimiz bütün ışık dalgalarını inceleyen optik bilimi, fizik ve astronomi gibi yine kadim bir bilim dalıdır. Astronomi, fotoğrafçılık ve diğer alanlarla yakından ilişkisi olan optik dalı özellikle astronomi alanıyla ilişkilidir. Dünyamızdan uzaktaki gök cisimlerini veya dünyamızda bulunan mikrop veya gözle görülemeyen canlıları görmemizi sağlayan en temel bilim dalıdır. Astronomi Nedir ve Tarihi Hakkında daha fazla bilgi almak için tıklayın. Klasik ve modern olmak üzere tarihsel süreçte 2 farklı kola ayrılan optik dalı, MÖ 330 yıllarında Öklid’in çalışmalarıyla klasik optiğin alt dalı olan geometrik optik hayat bulur. Ondan önce yapılan çalışmalar klasik optik adı ile anılırken 1600 yılında Kepler modern optiğin temelini atarak optiğe yeni bir bakış açısı kazandırır. Optik biliminin gelişmesiyle gözlükleri, teleskopları, fotoğraf makinalarını, mikroskopları, büyüteçleri ve bunlar gibi pek çok aleti daha verimli bir şekilde kullanıyoruz.

İlk Buluntular, Mezopotamya’da Optik Bilimi

Antik Medeniyetlerde optik adına yapılan çalışmalardan haberdarız. Görme eylemini nasıl gerçekleştiğini ilk soranlar yazılı kaynaklardan anladığımıza göre şüphesiz onlardı. Yapılan kazılarda ortaya çıkan cam bilyelere ve yazılara göre optik bilimi o zamanlarda gündelik ihtiyaçlar için araç gereç yapımında kullanılıyordu. Antik Mısırda Optik Çalışmaları MÖ 1386 yıllarında III. Amenhotep’in tahta çıkmasıyla birlikte Mısır’da bir cam furyası baş gösterdi. Cam süslemelere oldukça düşkün olan III. Amenhotep zanaatkarlarına bu alana yönelmeleri ve göze daha hoş gözükecek cam eserler ortaya çıkarması konusunda baskı yapıyordu. Yapılan kazılar sonucunda renkli camlar bulundu, bu bize Antik Mısır’da yapılan çalışmaların oldukça iyi bir seviyede olduğunu gösteriyor. İlk Cam Reçetesi ve Antik Babil Bir diğer Mezopotamya medeniyeti olan Babil cam zanaatı konusunda Mısır’dan oldukça ilerideydi. Cam zanaatkarlığı oldukça ileri seviye olan Babil, bunu yazılı olarak kil tabletlere işliyordu. Kazılarda ortaya çıkan ilk cam reçetesi Babil uygarlığına aittir. Reçetede bir camın nasıl ve hangi ölçüler kullanılarak meydana geldiği yazmaktadır.

British Museum'da Bulunan Antik Babil Cam Reçetesi Reçetede yazanlara göre; - 60 ölçü kum - 180 ölçü alg - Deniz yosunu külü - 5 ölçü güherçile - 3 ölçü tebeşir Kullanılarak cam elde ediliyordu. Nimrud Merceği ve Asurlular

Asurluların Nimrud Merceği Bilinen ilk mercekler Asurlular tarafından yapıldı, genellikle cilalı kristalden veya kuvars minarelinden oluşmaktaydı. MÖ 700 yıllarında üretildiği ve işlendiği sanılan Asurluların yaptığı Nimrud Merceği günümüzde British Museum’da sergilenmektedir. 3000 Yaşında olduğu tespit edilen Nimrud Merceği günümüze gelebilmiş en eski mercektir.

Antik Roma'da Optik

Antik Roma’da yapılan kazılara sonucunda Romalılarında mercekler hakkında bilgi sahibi oldukları ve bunları günlük hayatta kullandıkları ortaya çıktı. Cam kürelere su doldurarak mercek niyetine kullanıyorlardı. Romalılar ile aynı tarihte Fenikelilerde benzer bir yöntem ile düşman gemilerinin geldiğini haber veren optik bir haberleşme sistemi kurdu.

Antik Hindistan'daki Felsefi Okullar

Mezopotamya ve civarında bu tür gelişmeler olurken bilinen ilk felsefi gelişmeler Antik Hindistan’da yaşandı. MÖ 6. Ve 5. Yüzyıllarda Samkhya ve Vaisheshika felsefi okulları ışık ve görme üzerine birbirine rakip olacak derecede çeşitli teoriler geliştirdi. Samkhya okuluna göre ışık, kendi hariç 5 temel elementten biri olmalıydı. Vaisheshika okulu ise biraz fiziki bir yol izleyerek ışığın ateşin hızına ve düzeyine bağlı olarak farklı özelliklere bürüneceğini öne sürdü.

Antik Yunan Filozofları ve Optik

Antik Yunan filozoflarıyla birlikte optik alanındaki çalışmalar teorik anlamda artar ve önem kazanır. Neredeyse her yunan filozofu ışık ve görme eyleminin nasıl gerçekleştiğine dair sorulara cevap bulmak adına çalışmalara imza atmıştır. Empedokles ve 4 Temel Madde

Antik Yunan Filozofu Empedokles Bu alandaki ilk düşünceler Empedokles ile MÖ 494-434 yılları arasında yaptığı felsefi düşüncelerle başlar. Empedokles evrenin 4 temel maddeden oluştuğunu öne süren bir düşünce ortaya atar. Ateş, hava, toprak ve su bu 4 temel elementtir. İnsan gözü ise ona göre Afrodit tarafından insanlara bahşedilen 4 temel elementten ayrı olarak tuttuğu başka bir maddeden yapılmıştır. Empedokles gözümüzden ışınlar çıktığını ve bu sayede görebildiğimize inanıyordu. Yakında eklenecek konular ile astronomi tarihinin devamlılığı sağlanacaktır. Kaynak: https://bilimuzay.com/optik-bilimi-nedir-optik-biliminn-kurucusu-ve-tarihi/ Read the full article

[cunkubaskasenyok]

Afrodit’ten Helen’e, Antik Yunan tarihinin dillere destan kadınları cunkubaskasenyok.com’da!

Link; bit.ly/yunan-tarihinin-en-güzelleri

[busraakbulutblog]

🏛 #agora #ancientgreek #mythology #digitalarts #antikyunan #mitoloji #educationbookillustration #lemberger #austria #sapho #sculpture #art #timetravel https://www.instagram.com/p/CII064aAWTQ/?igshid=q98e0fog999g

[mustafaasir]

Antik Yunan kanatlı bronz miğfer. Geç Klasik dönem, yaklaşık MÖ 4. yüzyıl. Yüksekliği 40.5 cm. Özel Koleksiyon. #antikyunan #klasikdönem #bronz #miğfer #kask #helmet https://www.instagram.com/p/CBkbvjAlyeeS8D9mODiEKWfTfp0CVInyWrGtkI0/?igshid=1pmfj1b8vd5kj

[erol-ys]

At Night at Stratonikeia #stratonikeia #eskihisar #yatağan #muğla #ciudadvelha #cittaantica #antiquegreek #nightphotography #fotografianotte #fotografianoche #fotografiadenoche #fotografiadinotte #gecefotoğrafı #travelblogger #traveladdict #antikyunan (at Stratonikeia Antik Kent) https://www.instagram.com/p/B599sMrggp7/?igshid=1f2fab13viswj

[mustafaokutan]

"Ozanın ödevi, gerçekten olan şeyi değil, tersine, olabilir olan şeyi, yani olasılık ya da zorunluluk yasalarına göre olanaklı olan şeyi anlatmaktır." ✒ "Bir eylemin taklidi, öykü'dür (mythos). Öykü deyince, olayların örgüsünü; karakter deyince, eylemde bulunan kişilere kendisi bakımından bir özellik yorduğumuz şeyi; düşünce deyince de kendisiyle konuşanların bir şey kanıtladığı ya da genel bir hakikate ifade verdikleri şeyi anlıyorum." ✒ "Şiir sanatı, kendinden -kolayca- geçebilen kişilerden daha çok, üstün yetili kişilerin işidir; çünkü birincilerin hiçbir bağ ve ölçü tanımamalarına karşılık, ikinciler kolayca taklit etmesini bilirler." ✒ Kolaya kaçanlar, taklide sığınırlar, diyor Aristoteles. ✒ M.Ö. 300'lü yıllarda yazılan Poetika, sanat (daha çok edebiyat-şiir) tarihi ve estetik hakkındaki ilk eserdir. 18. y.y.'ın ortalarında (A. Baumgarten 1750) felsefenin bağımsız bir dalı olarak ancak kurulan estetik; eğer Aristoteles bu eserini tamamlayabilseydi, Antik çağdan beri süregelen bir alan olabilirdi. ✒ Aristo eserde, komedya, drama, tragedya ve şiir gibi edebiyat türlerinden alıntılarla (Euripides, Aiskhylos, Sophokles, Homeros...), muhteva ve üslûptan bahseder. ✒ Tiyatro ile ilgilendiğim y��llarda Antik Yunan tragedyalarına hayli merak salmıştım (Antigone ve Medea da klasiktir). Kadim bir filozof ve günümüz mantık ilminin de kurucusundan Poetika'yı temel olarak okumanızı tavsiye edebilirim. Ardından Euripides'in Bakkhalar ve Aristophanes'in Eşek Arılarını da eşantiyon olarak takviye edebilirsiniz :) . ✒ ⚽️Okumak beyin sporudur 🏀 ⚾️Bu karenin ve yorumun sahibi @bibliyofil1 teşekkürler 🏐sağlıklı beyinler için takip etmelisiniz. 🏈Konu etiketimizi #kitapokufotografcek takip edin ve kullanın . 🏉İsminiz en başta yayınlansın. 🎾Fotoğraf ve hikayenizde bizi paylaş bizde kitaplarınızı paylaşalım. 🏸Facebook gebzevecevresifotograflari 🏓Tumblr ,🏒 Twitter ve 🏑Google + da biz varız🏏🎳 #fotografcekkitapoku #okudumbitti #poetika #aristoteles #kitap #antikyunan #remzikitabevi #ilkçağklasikleri #bookstagram #booklovers https://www.instagram.com/p/BsO1w40l4of/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=fyisd5yp2lc2

[superbasicme]

DISCOBOLUS : DİSK ATAN ADAM

“Dünya mucizelerle dolu, en büyüğü bunların

 İnsan...”  

(Sophokles, Antigone, çev. F.F Watting (Baltimore, Md, 1947)

Eski dünyada insanlar günlük yaşamlarını biçimlendirirken Tanrıların kutsal dünyasını kendilerine model olarak almışlar, yeryüzünde gördükleri her şeyin tanrıların dünyasındaki şeylerin birer örneği olduğunu düşünmüşlerdi. Mitoslarda anlatılan tanrıların kutsal dünyası, yalnızca insanoğlunun peşinde koşması gereken bir ideal olmayıp, aynı zamanda insan varlığının da ilk modelini oluşturuyordu. 

İnsanlar tanrısal davranışları örnek alarak, bir anlamda onların güç ve yetkinliklerini kendi yaşamlarında da paylaşacaklarına inandılar. Bu anlayış antik kültürlerin birçoğunun mitoloji, rituel ve toplumsal düzenleri hakkında pek çok şey söylemektedir ve günümüzün daha geleneksel toplumlarını etkilemeye devam eder.

İ.Ö. 6yy’da Pindaros’ un Olimpiyat oyunlarına sunduğu epik şiirde bu düşüncenin Yunan versiyonu görülüyor. 

“ ..Tek başına pırıltılı gökyüzünden başka birşey olmayan kişi

  Yalnızca öylesine var olur sonsuza dek.

  Oysa ki zihnimiz ve vücudumuzun muhteşemliğiyle

  Ölümsüzler arasına katılabiliriz..” 

Antik dönemde Yunanlılar, bugün batı uygarlıklarının temellerini oluşturan bir değer sistemi yaratırken, insan yeteneklerini kutlayan ve ona neredeyse tanrısal bir doğa atfeden bir yaklaşım benimsediler. Olimpos tanrılarının insani terimlerle betimlenip figürleştirilmesi, insana kendi içindeki bu tanrısal özü hatırlatır niteliktedir. 

Gündelik eylemlerde “arête”ye sahip olmak Yunanlılara göre tanrısallığa giden yolun temeliydi. “Arete” fiziksel, moral ve anlıksal yetkinliklerin hepsini kuşatan, yaşamda dengeli olmayı gerektiren ve ancak üstün bir öz-disiplinle başarılabilen bir özellikti. Aretesi olan bir kişi herşeyi iyi yapardı, kişinin başarıları bu sayede sonsuza dek kaydedilmiş ve anımsanmış olurdu. 

Çağın Yunanlılarının değer verdikleri bir başka şey daha vardı. Yunan sanatında yapıtlar her zaman kendisini yaratan zekanın damgasını taşırlar. Bu zeka -kavrayış, söz, idea yani özetle, logos- “tanrısal özü” açığa çıkarmadaki yetkinlik (arête) ile değer bulurdu. Bu sebeple Yunanlılar yaptıkları her şeyde ideal bir denge aramışlar, bu arayışların önemli bir göstergesi olarak da insan figürünü ustalıkla betimlemişlerdir. Sanatçılar ve heykelcilerin betimledikleri duruşlar ve devinimler, figürlerin ruhsal dünyasını yansıtmaya çalışırdı. Sokrates’ in heykel çalışan öğrencilerinden, gövdeyi dikkatle gözlemleyerek, gövdenin duruşundaki “ruhsal yapıyı” ortaya çıkarmalarını istediği bilinmektedir. 

Sanatçılar insan vücudunun başlıca bölümlerini belirli bir eylem içerisinde vurgulamak için, kıvrımlama yöntemini kullanıyorlardı. Antik dönemin atlet heykellerinin en ünlüsü olan Miron’un yaptığı “Disk Atcısı” (M.Ö. 450-440) heykelinde bu yöntem tüm yetkinliği ile kaydedilmiştir. 

Devinim ve değişmeyi daha aşağı bir gerçekliğin işaretleri olarak gören Yunanlılar, değişmezlik ve sürekliliği tanımlamak için döngü hareketini kullandılar. Disk Atıcısı ağır diski atmak üzereyken öne eğilmiş, atışına güç katmak için kolunu geriye doğru savurmuştur. Vücudunun yarattığı bu kıvrımlama hareketi ile kaslar dinamik ve atletik bir fiziksel enerjiyi betimler. Bir diğer yandan figürün kendinden emin yüz ifadesi kusursuz bir durağanlığı yakalamaya çalışır.

Miron, gerçekte yakalaması oldukça zor olabilecek olan bir anı, atletin harekete geçmeden önceki duraksama anını betimler. Figürün hareket ile hareketsizlik arasındaki bu mutlak gerilimi bir Yunan ideasını, süreklilik ve değişmezlik arasındaki dengeyi ifade eder. Böylelikle Miron kendi aretesini, bir anlamda ‘tanrısal ölümsüzlüğünü’ kanıtlamış ve bunu günümüze kadar taşımayı başarmıştır.

Discobolus’ un önemi Miron’ un bu devinime egemen olmayı başarmasıdır. 

Deniz Üner

Temmuz 2019.

___________________________________________________

Kaynaklar :

K.Armstrong (1993).A History of God: Ballantine Books. Tantının Tarihi : Pegasus Yay. 2017  

L.M.Roth (1993).Understanding Architecture: Western Press. Mimarlığın Öyküsü: Kabalcı Yay.1999

E. H. Gombrich (1950).The Story of Art:Phaidon. Sanatın Öyküsü: Kabalcı Yay. 2016

[azizdogdu]

🔱🙏🔱 Repost from @antiktarih @TopRankRepost #TopRankRepost "Poseidon: Denizlerin Hükümdarı" Zeus’tan sonra en yetkili ikinci tanrı olarak kabul edilen ve saygıdan çok korkuyla yaklaşılan Poseidon, denizlerin güçlü tanrısıydı. Poseidon tıpkı okul bahçesinde zorbalık yapan çocuklara benziyordu ama kesinlikle daha tehlikeliydi. Denizlerin kontrolü ondaydı ve depremler yaratabiliyordu. Denizciler onu memnun ve sakin tutmaya çalışırlardı. Antik Çağ insanlarının çoğuna göre en iyisi Poseidon’dan uzak durulmasıydı. Kaynak: Her Yönüyle Klasik Mitoloji - Dr. Nancy Conner ______ Fotoğraftaki Neptune heykeli, Virginia Sahili Amerika'da. Poseidon, Roma mitolojisine Neptune olarak geçmiştir. ________________________________________________________ 🇬🇧 Poseidon was one of the Twelve Olympians in ancient Greek religion and myth. He was god of the Sea and other waters; of earthquakes; and of horses. In pre-Olympian Bronze Age Greece, he was venerated as a chief deity at Pylos and Thebes. His Roman equivalent is Neptune. _______ @archeobilgi @arkeoveyasam @arkeomitos @sanatvearkeoloji @arkeolojihaber #antiktarih #arkeoloji #mitoloji #yunanmitolojisi #eskiyunan #antikyunan #neptunestatue https://www.instagram.com/p/BqhPfI8BXly/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=r39mha5dsvr4

[arkeoata-blog]

Günümüzde de Türk Lirası ile yabancı paralar arasında bir kur vardır. Peki antik çağlarda bu kurdan söz edilebilir mi? Para değiştiriciliği, hem yerel sikkelerin bozuk paraya çevrilmesini hem de yerel sikkeler ile yabancı sikkelerin belirli bir orana göre birbirleriyle değiştirilmesini kapsamaktaydı. Günümüzden yaklaşık 2400 yıl öncesine ait Epidauros'ta ki Asklepios tapınağının inşa hesaplarının yer aldığı bir yazıtta şunlar aktarılıyor. ''M.Ö. 375 civarında Pentelikon Dağı'ndaki (Atina) ocaklardan çıkartılan mermer için 600 Attika drahmisinin ağırlığına oranı 7:10 idi; bu yüzden 420 Aigina drahmisi ödeniyordu.'' Yani Aigina drahmisi Attika drahmisine göre daha değerliydi. Eski Mısır'da da bakırın gümüş karşısındaki değişim oranı papirüslerde belirtiliyor. Örneğin vergilerin gümüş ile ödenmesi belirtiliyor, fakat ödemeler bronz sikkeler ile yapılıyordu. Günümüzde ki bedeli dolar ile olan bir şeyin Türk Lirasıyla ödenmesi gibi düşünülebilir. #arkeoata #arkeoloji #sikke #kur #antikyunan #antikmısır

[humbarahane-blog]

View this post on Instagram

A post shared by Civil Engineering (@humbarahane)

#pazar #sunday Antik yunan dininde, kahin, tanrıların aracılığıyla sorulan sorulara cevap veren bir rahip veya rahibe idi. Kahin rüyaları, meraklı kişilerin yaşadığı olayları ve kurban edilen hayvanların bağırsaklarında bulunan fiziksel işaretleri yorumlardı. En ünlü kahin, Parnassus Dağı eteklerinde bulunan Delphi’deki Apollo tapınağında yaşıyordu. Bu kahinden, Grekler, Romalılar ve diğer insanlar tarafından, devlet politikası ve özel konularda asırlarca istifade edildi. Pythia olarak adlandrılan bir rahip, ücret karşılığında, halkın gelecek tahminlerini yapardı. Bu muazzam bildiriler, onların belirsizliği ile ünlüdür. In ancient Greek religion, an oracle was a priest or priestess through whom the gods spoke in response to questions. The oracle interpreted dreams, the actions of entranced persons, and physical signs found in the entrails of sacrificed animals. The most famous oracle resided in the shrine of Apollo at Delphi, located on the slopes of Mount Parnassus. This oracle was consulted for centuries by Greeks, Romans, and others about public policy and private matters. A priestess called the Pythia would, for a fee, make public predictions for the future. These ecstatic pronouncements became famous for their ambiguity.  #oracle #oracles #oracleofdelphi #delphi #delphioracle #theoracle #greek #parnassus #pythia #greekreligion #greeks #ancient #ancientgreece #ancientgreek #religion #priest #god #gods #apollo #kahin #grek #antik #antikyunan #greece #yunanistan #inşaatmühendisliği #humbarahane #civilengineering