Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
Niğde Tahinlisi: Ramazan Sofralarının Vazgeçilmezi

Niğde’ye özgü coğrafi işaretli lezzetlerden biri olan 'Niğde tahinlisi', Ramazan ayının gelmesiyle birlikte iftar ve sahur sofralarında yoğun ilgi görmeye başladı. Ramazan döneminde Niğde'deki fırınlarda tahinli pide hazırlığı hız kazandı. 2020 yılında tescillenen bu eşsiz lezzet, sağlıklı yapısı ve uzun süre tok tutma özelliği ile kentin sahur sofralarının olmazsa olmazları arasında yer alıyor. Niğde'de baba mesleğini sürdüren Murat Yenel, özenle hazırlanan tahinli pidenin tokluk hissi ve susatmayan yapısıyla dikkat çektiğini belirtti. Bayatlama süresi uzun olan bu pide için Türkiye'nin dört bir yanından sipariş aldıklarını ifade eden Yenel, "Bu mesleği sürdürmekten çok mutluyum. Babamdan devraldığım bu geleneği, onunla birlikte devam ettiriyorum. Tahinli pide, sahurda olmazsa olmaz bir lezzettir. Çay ve hoşafla birlikte tüketildiğinde, iftara kadar acıkmıyorsunuz. Diğer illerde de yapılıyor ama Niğde'ye özgü olan bu lezzet, gerçekten eşsiz. İşletmemde 500 gram tahinli pide fiyatı 100 lira. 24 saat boyunca müşterilerimize hizmet veriyoruz." Esmer un, şeker, maya, su ve bolca tahin karışımından elde edilen hamurun belli dinlenme aşamalarından sonra 10 dakika fırında pişirilmesiyle hazırlanan tahinli pide, diğer illerden de büyük ilgi görüyor. Uzun bayatlama süresi sayesinde il dışından da yoğun talep alan Yenel, "Türkiye'nin her yerine kargo ile gönderim yapıyoruz. Nasıl ki Adana kebap, Adana'ya özgü bir lezzet ise, tahinli pide de Niğde'ye özgü bir lezzettir." şeklinde konuştu.

Yarım asırdır tahinli pide üreten Ali Rıza Yenel ise, "Ben, oğlum ve onun oğlu birlikte çalışıyoruz. Niğde dışında da üretiliyor ama en fazla üretilen yer Niğde. Tahinli pideyi açıp, sarıp, dinlendiriyoruz ve son aşamada fırına veriyoruz. Ramazan ayında talep oldukça fazla. Tok tutma özelliği ve herkesin yapmadığı bir lezzet olması nedeniyle yoğun ilgi görüyor."
Niğde Tahinlisinin Özellikleri

- Lezzet: Tahin ve cevizin uyumuyla ortaya çıkan eşsiz bir lezzete sahiptir. - Doyuruculuk: İçeriğindeki tahin ve ceviz sayesinde uzun süre tokluk hissi sağlar. - Yöresellik: Niğde yöresine özgü bir lezzet olup, geleneksel yöntemlerle hazırlanır. - Coğrafi İşaret: Niğde tahinlisi, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından 27.10.2020 tarihinde tescillenmiş ve coğrafi işaret almıştır.
Niğde Tahinlisi Tarifi

Malzemeler

660 gram buğday unu 360 gram su 15 gram maya 15 gram tuz 1 kg tahin Yalnızca şekerli Niğde Tahinlisi için 400 gram pancar şekeri Yapılışı

Niğde Tahinlisi yapımında kullanılacak şeker, şeker pancarından üretilmelidir. Sade ve şekerli her iki çeşit Niğde Tahinlisi de odunlu, gazlı veya elektrikli fırında pişirilebilir. Her dört Niğde Tahinlisine 1 kg mayalı hamur denk gelecek şekilde istenilen miktarda hamur hazırlanır. Hamur yaklaşık 30 dakika bekletildikten sonra parçalara ayrılarak usta mahareti ile kol üzerinde çevrilerek savan şeklinde açılır. Savan şeklinde açılan hamurun üzerine tahin dökülerek yayılır. Eğer Niğde Tahinlisi şekerli yapılacaksa, bu aşamada yaklaşık 100 g şeker tahinin üzerine serpilir. Üzerine tahin dökülmüş hamur rulo şeklinde sarılarak 30-40 dakika dinlenmeye bırakılır. Ardından rulo haline getirilmiş ürün kendi etrafında dolanarak daire şekline getirilir ve yaklaşık 30 dakika dinlenmeye bırakılır. Bu işlemlerden sonra her bir rulo 350-400 g ağırlığında olur. Dinlenme işlemi tamamlandıktan sonra sade Niğde Tahinlisi oval, şekerli Niğde Tahinlisi yuvarlak olacak şekilde 1 cm kalınlığında açılarak 180 °C’de odunlu, gazlı veya elektrikli fırında yaklaşık 20 dakika pişirilir. Afiyet olsun... Read the full article
#coğrafiişaret#iftar#lezzet#Niğde#Ramazan#sağlıklıbeslenme#sahur#tahin#tahinlipide#tarif#yöreselyemek
0 notes
Text
Pantone 2025 Yılı Rengini Açıkladı: Mocha Mousse

Pantone Renk Enstitüsü 2025 Yılı Rengini Açıkladı: Mocha Mousse

Her yıl, trend rengini açıklayan Pantone Renk Enstitüsü, 2025 yılı için duyusal ve rahatlatıcı bir sıcaklığa sahip, yumuşak bir kahverengi olan Mocha Mousse rengini belirledi. Duyulara ilham veren bu leziz renk, zamansız bir güzellik sunarken, moda standartlarına da çarpıcı bir bakış açısı kazandırıyor. Peki, Mocha Mousse'u dolaplarımızda nasıl kullanabiliriz? İşte detaylar...

Küresel renk otoritesi ve profesyonel renk dili standartlarının sağlayıcısı PANTONE Renk Enstitüsü, 25 yıllık tarihinde ilk kez bir kahverengi tonunu yılın rengi olarak seçti. İddiasız bir klasik olarak öne çıkan yumuşak bir kahverengi tonunu vurgulayan enstitü, adında bile sıcak bir kahve kokusu yayarak 'Mocha Mousse' rengini 2025'in rengi olarak seçti.

Kakao, çikolata ve kahve gibi lezzetli unsurları çağrıştıran bu yumuşak renk, klasik kahverenginin modern ve sofistike bir yorumu olarak karşımıza çıkıyor. 2025 yılının rengini oluşturan Mocha Mousse, doğallığı, zarafeti ve göz yormayan tonlarıyla büyük beğeni topluyor. Moda dünyasında da etkisini göstermeye başlayan bu renk ile gardıroplarınıza sıcak ve zengin bir dokunuş yapmak isterseniz, işte adım adım kılavuz...

- SARAN VE KUCAKLAYAN BİR YUMUŞAKLIK Moda endüstrisine 'zengin bir tarafsızlık' sunan Mocha Mousse, yumuşak ve göz yormayan bir lüksü altın tepside sunuyor. Bu özel ton, sütle buluşan hafif karamelize kahverengi rengini anımsatmakta ve sert, net çizgileri reddetmektedir. Bu noktada, kaşmir, kadife ve yün gibi yumuşak dokular Mocha Mousse ile harika bir uyum sağlayacaktır.

- KALİTELİ BİR ŞIKLIK İÇİN 'DERİ' DETAYI Mocha Mousse'un zengin tonu, deri detaylarla birleştiğinde kaliteli bir şıklık yaratır. Deri ceketler, çantalar veya ayakkabılar, bu rengin zarafetini ön plana çıkaracak mükemmel tamamlayıcılar olabilir.

- TOPRAKLA UYUMLU RENKLERLE MUHTEŞEM HARMAN Minimal ve dengeli görünümlerden hoşlanıyorsanız, Mocha Mousse'un huzur veren atmosferini nötr tonlarla birleştirebilirsiniz. Özellikle bej, beyaz, ekru ve kum rengi ile sadeliğe vurgu yaparak çabasız bir şıklık elde edebilirsiniz.

- ZITLIKLARIN KARŞI KONULMAZ CAZİBESİ Dinamik ve canlı renklerle kullanıldığında iddiasını baskın bir şekilde ortaya koyan Mocha Mousse, kırmızı, yeşil, mavi ya da sarı gibi renklerle bir arada kullanıldığında harika bir uyum yakalayacaktır. Dilerseniz tamamen kahve tonlarının ön plana çıktığı bir kombin oluşturarak tek bir 'canlı renk' kullanabilir ya da Mocha Mousse'u tek bir detayda tercih edebilirsiniz.

- VURGU BAZEN AYAKKABILARDA BAZEN DE ÇANTADA! Bu eşsiz renge zamansız bir yatırım yapmak isterseniz, Mocha Mousse tonunu yansıtan bir çift ayakkabı ya da şık bir çanta almak için doğru zaman! 2025 yılının rengi Mocha Mousse, her kombinle mükemmel bir uyum sağlayacak.


Read the full article
0 notes
Text
Osmanlı Böreği Tarifi ve Püf Noktaları

Osmanlı Böreği: Gelenekten Sofralara

Ramazan aylarının vazgeçilmez lezzetlerinden biri olan Osmanlı böreği, artık Cezayir sokaklarını süsleyen bir tat haline geldi. Yüzyıllardır süregelen bu geleneksel tarifi evinizde denemek ister misiniz? Eğer cevabınız evet ise, yazımızı dikkatlice incelemelisiniz. Osmanlı böreği, genellikle kıymadan yapılmakla birlikte, damak zevkinize göre tavuk, patates ya da peynir gibi çeşitli iç malzemelerle de hazırlanabilir. Osmanlı döneminde halkın tanıştığı bu börek, sofralarda ara sıcak olarak oldukça sevilen bir lezzettir. Bazı insanlar bu böreği ekmek yerine çorbayla birlikte tüketirken, bazıları ise onu özel bir tat olarak ayrı bir şekilde yemeyi tercih ediyor. Ramazan aylarında sofralarda mutlaka yer bulan bu lezzet, pratik ve yapımı kolaydır. Osmanlı döneminde, yemek öncesinde iştah açıcı bir sunum olarak tercih edilirmiş. Şimdi, Osmanlı böreğinin tarifine başlamadan önce, dikkat etmeniz gereken püf noktalarını paylaşalım!

- Yufkaları sütle ıslatırsanız, börekleriniz daha lezzetli olacaktır. - Tepsiye yaydığınız yufkaların üzerine erimiş margarin ve biraz süt eklediğinizde, böreklerinizin lezzeti artar. - Yumurta ve soda karışımını bir fırça yardımıyla yufkanın üzerine sürerseniz, börekleriniz yumuşak olacak ve puf puf kabaracaktır. OSMANLI BÖREĞİ TARİFİ: MALZEMELER - 4 su bardağı un - 3 yemek kaşığı sirke - Yarım su bardağı yoğurt - 5 yemek kaşığı sıvı yağ - 1 çay kaşığı tuz - Yeteri kadar su Arasına sürmek için; - Eritilmiş tereyağı İç harcı için; - 300 gram kıyma - 4 tane kuru soğan - 1 su bardağı mutfak robotundan geçirilmiş ceviz - 1 tutam maydanoz - 1 çay kaşığı tuz ve karabiber Üzerine sürmek için; - 1 adet yumurta sarısı YAPILIŞI Öncelikle hamuru hazırlamakla başlayın. Geniş bir kabın içine hamur için gerekli olan malzemeleri koyup iyice yoğurun. Hamurun üzerini kapatıp 15 dakika dinlendirin. Bu arada iç harcını tavada hafifçe kavurarak hazırlayın ve kenara alın. Dinlenen hamuru unlanmış bir mutfak tezgahının üzerine alın ve merdane ile ince bir şekilde açın. Açtığınız yufkanın üzerine eritilmiş tereyağını sürün, ardından yufkayı katlayıp tekrar açın. Yufkanın ortasına iç harcını koyun ve rulo şeklinde sarın. Rulo hamurunu üç veya dört parmak genişliğinde kesin. Yağlanmış fırın tepsisine dizin ve üzerlerine yumurta sarısını sürün. Önceden ısıtılmış 180 derece fırında, üstleri kızarana kadar pişirin. Sıcak olarak servis edebilirsiniz.

Afiyet olsun! Read the full article
#börektarifi#Cezayirsokakları#gelenekseltarif#hamuryapımı#içharcı#kıymalıbörek#Osmanlıböreği#pratiktarif#Ramazanlezzetleri#yemektarifleri
0 notes
Text
Marvel's Spider-Man 2 için Beşinci Güncelleme Yayınlandı

PlayStation konsollarında ilk olarak piyasaya sürülen ardından Nixxes stüdyosu tarafından PC platformuna taşınan Marvel's Spider-Man 2, güncellemeleriyle oyunculara daha iyi bir deneyim sunmaya devam ediyor. En son beşinci güncelleme, çok sayıda performans iyileştirmesi ile birlikte geliyor, bu sayede oyunu daha akıcı bir şekilde oynama imkanı sağlıyor.

Yeni güncellemenin detaylarına göz atacak olursak, şehirde dolaşırken daha az takılma sorunu ile karşılaşacağınız belirtiliyor. Eğer 8 GB bellek kapasitesinden daha düşük bir ekran kartına sahipseniz, bu güncelleme ile oyunu daha sorunsuz bir şekilde oynayabileceksiniz. Ayrıca, yeni güncelleme Venom karakteri ile oynarken ve simbiyotlarla savaşırken yaşanan sinematik performansı da optimize ediyor. Ekran alanı yansımaları üzerinde yapılan iyileştirmeler sayesinde, geniş su birikintilerine baktığınızda daha az görsel sorunla karşılaşacaksınız. Nixxes, bu yeni güncellemenin genel performansı iyileştirdiğini ve oyunun daha kararlı bir hale geldiğini ifade ediyor. Ek olarak, DLSS Ray Reconstruction için de ekstra düzeltmeler içeriyor. Işın izleme seçeneklerine yönelik yapılan çeşitli iyileştirmelerle birlikte, oyuncuların deneyimi önemli ölçüde geliştirilmiş durumda. Read the full article
#DLSSRayReconstruction#güncelleme#ışınizleme#Marvel'sSpider-Man2#Nixxes#oyundeneyimi#PC#performansiyileştirmeleri#simbiyotlar#Venom
0 notes
Text
Dronelar ve Drone Ehliyeti: Bilmeniz Gerekenler

Dronelar ve Drone Ehliyeti

Dronelar, günümüzde yalnızca hobi amaçlı kullanımın ötesinde, ticari faaliyetlerde, fotoğrafçılık, videografi gibi çeşitli alanlarda da yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Ancak, belirli bir ağırlığın üzerindeki droneların kullanımı için Türkiye’de yasal olarak drone ehliyeti almak gerekmektedir. Bu makalede, drone ehliyeti almanın adımları, hangi durumlarda gerekli olduğu ve başvuru süreci hakkında kapsamlı bilgi bulabilirsiniz. Drone Ehliyeti Nedir? Drone ehliyeti, belirli bir ağırlığın üzerindeki insansız hava araçlarını (İHA) kullanabilmek için alınması gereken resmi bir belgedir. Türkiye’de Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) tarafından belirlenen kurallara göre, ticari veya belirli amaçlar doğrultusunda drone kullanmak isteyen bireylerin drone ehliyeti alması zorunludur. Bu ehliyet, drone kullanımı sırasında hem güvenliği sağlamak hem de yasal prosedürlere uygun hareket edilmesini temin etmek amacıyla verilir. Drone Ehliyeti Almanın Şartları Nelerdir? Drone ehliyeti alabilmek için bazı şartları yerine getirmeniz gerekmektedir. Bu şartlar, dronenin kullanım amacı ve ağırlığına göre değişiklik gösterebilir. Genel olarak drone ehliyeti almanın şartları şu şekildedir: - 18 Yaşını Doldurmuş Olmak: Ticari drone ehliyeti almak isteyen kişilerin en az 18 yaşında olması gerekmektedir. - Kimlik Belgesi: Drone ehliyeti başvurusu sırasında kimlik belgesi sunulması zorunludur. - Sağlık Durumu: Adayların, drone kullanımı için gerekli fiziksel ve zihinsel yeterliliğe sahip olmaları beklenir. Sağlık raporu talep edilebilir. - Eğitim Tamamlamak: SHGM tarafından onaylı bir drone eğitimi almış olmak gerekmektedir. Bu eğitimde, drone kullanımı, hava trafik kuralları, güvenlik ve yasal gereklilikler hakkında detaylı bilgi verilir. Drone Ehliyeti Ne Zaman Gerekir? Drone ehliyeti, dronenin kullanım amacına ve ağırlığına bağlı olarak gereklidir. Türkiye’de Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen kurallar doğrultusunda, aşağıdaki durumlarda drone ehliyeti alınması zorunludur: - 500 gramın üzerindeki dronelar: Eğer drone 500 gramın üzerinde bir ağırlığa sahipse ve ticari amaçlarla kullanılacaksa, drone ehliyeti almak zorunludur. - Ticari Amaçlı Kullanım: Droneların ticari faaliyetlerde (fotoğrafçılık, videografi, haritalama vb.) kullanılması durumunda, kullanıcıların ticari drone ehliyeti alması gerekmektedir. - Belirli Alanlarda Uçuş: Droneların şehir merkezleri, havaalanları veya askeri bölgeler gibi hassas alanlarda uçurulabilmesi için özel izinler ve drone ehliyeti gereklidir. Drone Ehliyeti Nasıl Alınır? Drone ehliyeti almak için, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından yetkilendirilmiş bir eğitim merkezine kayıt olmanız gerekmektedir. İşte adım adım drone ehliyeti alma süreci: - Drone Eğitim Kursuna Kayıt Olun: İlk adım, SHGM tarafından onaylı bir eğitim merkezine kayıt olmaktır. Bu kurslar, drone kullanımıyla ilgili hem teorik hem de pratik eğitimler sunmaktadır. Kurs süresi ve içeriği, alacağınız drone ehliyeti türüne göre değişiklik gösterebilir. - Teorik ve Pratik Eğitim Alın: Kurs sürecinde, drone uçurmanın teknik detayları, hava sahası yönetimi, yasal prosedürler ve güvenlik önlemleri gibi konular öğretilir. Teorik eğitimlerin ardından, pratik eğitimlerle drone kullanma becerilerinizi geliştirirsiniz. Bu eğitimlerde farklı hava koşullarında ve çeşitli durumlarda drone kullanma deneyimi kazanırsınız. - Sınavlara Girin: Eğitim sürecini tamamladıktan sonra, hem teorik hem de pratik sınavlara girmek gerekmektedir. Bu sınavlarda başar��lı olmanız durumunda drone ehliyeti almaya hak kazanırsınız. - Ehliyet Başvurusunda Bulunun: Sınavları başarıyla tamamladıktan sonra, SHGM’ye başvurarak drone ehliyeti talep edebilirsiniz. Başvuru sırasında kimlik belgesi, eğitim sertifikası ve diğer gerekli belgeleri sunmanız gerekecektir. - Drone Ehliyetinizi Teslim Alın: Başvurunuzun onaylanmasının ardından drone ehliyetiniz size teslim edilir. Bu ehliyet, Türkiye’de yasal olarak drone kullanmanıza olanak tanır ve ticari faaliyetlerinizde geçerli bir belgedir. Drone Ehliyeti İçin Gerekli Belgeler Nelerdir? Drone ehliyeti almak için başvuru sırasında sunmanız gereken belgeler şunlardır: - Kimlik fotokopisi - Drone eğitim sertifikası - Sağlık raporu (gerekli durumlarda) - Vesikalık fotoğraf - Başvuru formu Bu belgelerle birlikte SHGM’ye başvurarak drone ehliyeti başvurunuzu tamamlayabilirsiniz. Ticari Drone Ehliyeti ve Hobi Amaçlı Kullanım Ticari drone ehliyeti, genellikle ticari faaliyetlerde drone kullanmak isteyen kişiler tarafından alınır. Ancak hobi amaçlı drone kullananlar için de belirli ağırlığın üzerindeki dronelarda ehliyet gerekebilir. 500 gramdan hafif dronelar ile hobi amaçlı uçuş yapmak için ehliyete ihtiyaç duyulmaz, ancak belirlenen kurallar çerçevesinde uçulması zorunludur. Ticari drone ehliyeti ise, fotoğrafçılık, videografi, haritacılık, tarım ve benzeri ticari faaliyetler için gereklidir. Drone Ehliyeti Almanın Avantajları Drone ehliyeti almak, drone kullanımını daha güvenli ve yasal hale getirir. Ehliyet sahibi olmanın başlıca avantajları şunlardır: - Yasal Güvence: Drone ehliyeti, ticari ve belirli bölgelerde uçuş yaparken yasal bir zorunluluktur. Ehliyet sahibi olmak, olası cezalardan kaçınmanızı sağlar. - Güvenli Uçuş: Eğitim sürecinde aldığınız bilgiler ve kazandığınız deneyim sayesinde, daha güvenli ve kontrollü bir şekilde drone kullanabilirsiniz. - İş Fırsatları: Ticari drone ehliyeti, özellikle fotoğrafçılık, videografi ve haritacılık gibi alanlarda iş imkanlarını artırır. Read the full article
#drone#droneba��vurusüreci#dronebelgeleri#droneeğitimi#droneehliyeti#dronelarınkullanımı#hobidrone#insansızhavaaracı#SHGM#ticaridronekullanımı
0 notes
Text
UCLA Araştırması: Stres ve Obezitenin Kanser Üzerindeki Etkileri

UCLA Araştırması: Stres ve Obezite Kanserle İlişkili
California Los Angeles Üniversitesi (UCLA) bilim insanları, stresle ilişkili nörotransmitterlerin ve obeziteyle bağlantılı hormonların, kanser hücrelerinin büyümesini teşvik eden CREB adlı proteini aktive ettiğini ortaya çıkardı. Bu önemli keşif, kanser araştırmalarında yeni bir perspektif sunuyor. Araştırmada, yüksek yağlı diyetle beslenen farelerde pankreas kanseri öncesi lezyonların gelişme olasılığının arttığı gözlemlendi. Ayrıca, sosyal izolasyon yoluyla stres seviyeleri yükseltildiğinde, bu lezyonların daha da büyüdüğü tespit edildi. Özellikle dişi farelerde stresle ilişkili kanser riskinin daha belirgin olduğu vurgulandığı bu çalışma, stresin cinsiyete bağlı etkilerinin de irdelendiği bir alan sunmaktadır.
İlaçlar Kanser Riskini Azaltabilir mi?
Araştırmacılar, stresle ilişkili kanser büyümesini azaltmak amacıyla yüksek tansiyon tedavisinde yaygın olarak kullanılan beta-bloker ilaçların yeniden değerlendirilmesi gerektiğini öneriyor. Beta-adrenerjik reseptörler olarak bilinen bu ilaçların, stres kaynaklı kanser hücrelerinin büyümesini engelleyebileceği düşünülüyor. Bu bağlamda, daha fazla klinik araştırma ve deney gereklidir. ABD'deki en ölümcül kanser türlerinden biri olan pankreas kanseri, gibi düşük bir beş yıllık hayatta kalma oranına sahip olmasıyla dikkat çekiyor. Bu durum, hastalığın erken teşhisinin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. İsrail'deki Alpha Tau Medical’de radyasyon onkoloğu ve profesör Dr. Robert Den, pankreas kanserinin en büyük zorluklarından birinin, hastalığın genellikle çok geç evrede tespit edilmesi olduğunu belirtiyor. Bu nedenle, erken teşhis ve önleyici tedbirlerin alınması kritik bir öneme sahiptir. Bu yeni çalışma, stres yönetimi ve sağlıklı beslenmenin kansere karşı korunmada önemli bir rol oynayabileceğini gösteriyor. Araştırmacılar, obezite ve stresin kanser üzerindeki etkilerini azaltmak için daha fazla araştırma yapılması gerektiğini vurguluyor. Bu bağlamda, toplum sağlığını korumak amacıyla stres yönetimi ve sağlıklı yaşam tarzının benimsenmesi gerektiği sonucuna varılıyor. Read the full article
#beta-blokerilaçlar#cinsiyetebağlıetkiler#CREB#erkenteşhis#kanser#obezite#pankreaskanseri#sosyalizolasyon#stres#UCLA
0 notes
Text
Küba'ya Seyahat Rehberi: Ulaşım, Vize ve En Uygun Zaman

Küba Nerede?
Küba, Amerika Kıtası'nın sıcak ve renkli Karayipler bölgesinde yer alan bir ada ülkesidir. Harita üzerinde bakıldığında, ABD'nin Florida eyaletinin güneyinde ve Meksika Körfezi'nin giriş noktasında konumlanmıştır. Küba, ABD'ye sadece 180 km uzaklıkta bulunmakta olup, bu da onu ulaşılması kolay bir seyahat noktası haline getirmektedir.
Küba'ya Nasıl Gidilir?
Turkuaz rengi denizleri ve bembeyaz kumsalları ile ünlü Küba'ya ulaşım oldukça rahattır. Türk Hava Yolları'nın düzenlediği tarifeli seferlerle, direkt uçuş seçenekleri bulunmaktadır. Yaklaşık 13 saat süren bu uçuşlar sonrasında, Küba'nın başkenti Havana'ya doğrudan iniş yapılmaktadır. Ayrıca, Küba'ya gitmek isteyenler için Madrid, Paris ve Amsterdam gibi Avrupa şehirlerinden de aktarmalı seferler mevcuttur. Bu aktarmalarla birlikte toplamda yaklaşık 20 saatlik bir yolculukla Küba'ya ulaşmak mümkündür. Küba'ya seyahat etmek isteyenlerin unutmaması gereken en önemli noktalardan biri, mutlaka Küba vizesi alınması gerektiğidir. Seyahat için en ideal dönem, genellikle Mart ve Nisan ayları olarak kabul edilir. Tropikal iklimi nedeniyle Haziran'dan Eylül'e kadar olan dönemde şiddetli yağışlar yaşanabilir ve bu nedenle bu aylardan kaçınılması tavsiye edilir. 2016 yılının Aralık ayından itibaren, Türk Hava Yolları Küba'ya direkt uçuşlar başlatmıştır. Dönüş yolculukları için genellikle Venezuela'nın Karakas kentine uğranmakta ve ardından İstanbul'a devam edilmektedir. Ayrıca, aktarmalı uçuşları tercih edenler için British Airways, Air France ve Aeroflot gibi uluslararası hava yolları da kullanılabilir. Read the full article
0 notes
Text
Boşanma Davalarında Yeni Yaklaşımlar ve Ailelere Etkileri

Boşanma davalarının hızlı ve etkin bir şekilde sonuçlanabilmesi amacıyla Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan yeni düzenlemeler, günümüzde önemli bir gündem maddesi haline geldi. Uzman Psikolog Serkan Yükcü, bu konuyu ele alarak aileler üzerindeki potansiyel etkilerini ve faydalarını değerlendiren bir yazı kaleme aldı. Özellikle AK Parti grubunun boşanma, nafaka ve velayet konularını ayrı ayrı davalar olarak ele alma yönündeki yasa çalışmaları, toplumda geniş bir yankı bulmuş durumda.

Bu bağlamda, çocukların ve ailelerin menfaatleri açısından sürecin derinlemesine incelenmesi ve toplumun bu konuda bilgilendirilmesi büyük önem taşımaktadır. İşte bu kritik noktada, aile hukuku alanında uzmanlaşmış Aile Mahkemesi Uzmanlarının görüşlerine başvurmak ve onların deneyimlerinden yararlanmak gereklidir.

Yeni Yasa Düzenlemesinin Toplumsal Faydaları: - SÜREÇLERİN HIZLANMASI Boşanma ve velayet davalarının ayrılması, her bir sürecin daha hızlı ve etkili bir şekilde sonuçlanmasına olanak tanıyabilir. Boşanma davası, evlilik bağlarının sona ermesi üzerine odaklanırken, velayet davası çocukların geleceğiyle ilgili olabilecektir. Bu ayrım, mahkemelerin daha çabuk karar vermesine yardımcı olabilir.

- ÇOCUKLARIN MENFAATLERİ ÖNCELENİYOR Velayet davalarının ayrı bir süreç olarak ele alınması, çocukların yararlarının daha detaylı ve titiz bir şekilde incelenmesine olanak tanıyabilir. Bu durum, çocukların psikolojik ve fiziksel ihtiyaçlarının daha iyi bir şekilde karşılanmasına katkı sağlayabilir. - TARAFLARIN PSİKOLOJİK YÜKÜNÜN AZALTILMASI Boşanma süreci, taraflar için zaten stresli bir dönemdir. Velayet davalarının ayrı bir süreç olarak yürütülmesi, tarafların bu dönemde daha az baskı hissetmelerini ve daha sağlıklı kararlar almalarını sağlayabilir.

- HUKUKİ NETLİK VE ADALETİN SAĞLANMASI İki davanın ayrılması, hukuki süreçlerin daha net ve anlaşılır olmasına katkıda bulunabilir. Bu durum, tarafların haklarını daha iyi anlamalarına ve adaletin daha etkili bir şekilde sağlanmasına yardımcı olabilir. - MAHKEMELERİN YÜKÜNÜN AZALTILMASI Boşanma ve velayet davalarının ayrılması, mahkemelerin iş yükünü hafifletme potansiyeline sahiptir. Bu, diğer davaların da daha hızlı bir şekilde sonuçlanmasına yardımcı olabilir. - UZLAŞMA VE ARABULUCULUK FIRSATLARININ ARTIRILMASI Velayet davalarının ayrı bir süreç olarak ele alınması, taraflar arasında uzlaşma ve arabuluculuk imkanlarını artırabilir. Bu, özellikle çocukların menfaatleri açısından daha olumlu sonuçlar elde edilmesine yardımcı olabilir. - TOPLUMSAL DUYARLILIK VE FARKINDALIĞIN ARTIRILMASI Bu tür bir düzenleme, toplumda boşanma ve velayet süreçlerine ilişkin farkındalığı artırabilir. Ailelerin ve bireylerin bu süreçlerde daha bilinçli hareket etmelerine yardımcı olabilir. Boşanma aşaması, aileler açısından genellikle bir son değil, birikimlerin patladığı bir dönüm noktasıdır. Taraflar, evlilik birliği içinde sıkça birbirlerini yıpratırken, aynı zamanda ortak çocukların da psikolojik anlamda zarar görmesine neden olabilmektedir. Boşanma süreci, tüm bu olumsuz etkilerin yoğunlaştığı bir nokta olarak karşımıza çıkmaktadır. Çocukların psikolojik durumu, ebeveynlerin bencil tutumları nedeniyle mahkeme süreçlerinde daha fazla zarar görebilmektedir. Ancak, yapılması planlanan bu düzenleme ile iki yetişkin arasındaki sürecin çocuklardan ayrılması ve daha sağlıklı, hızlı kararların alınması hedeflenmektedir.

AK Parti'nin bu yasa hazırlığı, boşanma ve velayet süreçlerinin daha adil, etkili ve hızlı bir şekilde yürütülmesini sağlayarak toplumun genel refahına katkıda bulunabilir. Tabii ki, bu tür düzenlemelerin başarılı olabilmesi için uygulama aşamasında da titiz ve dikkatli bir yaklaşım sergilenmesi gerekmektedir. Sevgiyle Kalın; Uzman Psikolog Serkan YÜKCÜ Read the full article
#AdaletBakanlığı#ailehukuku#boşanma#çocuklar#mahkemesüreçleri#nafaka#psikolojiketkiler#toplumsalfarkındalık#uzlaşma#velayet
0 notes
Text
Biberiye Çayı ile Zayıflama: 7 Günde 3 Kilo Verin

Biberiye Çayı ile Zayıflama

Kilo verirken bazı insanlar hazımsızlık ve kabızlık gibi sindirim sorunlarıyla başa çıkmakta zorlanır. Bu gibi durumlarda biberiye çayı, sindirim sistemine iyi gelen bir içecek olarak öne çıkmaktadır. Ödem attırıcı özellikleri sayesinde zayıflamaya yardımcı olabilir. Özellikle kış mevsiminde alınan fazla kiloları vermek ve inatçı ayva göbeğinden kurtulmak isteyenler için biberiye çayı oldukça faydalı bir seçenektir. Son dönemde sosyal medyada sıkça önerilen bu çay, sağladığı sağlık faydalarıyla da dikkat çekmektedir. Biberiye, yemeklerde baharat olarak da kullanılan bir bitkidir ve yağ yakımını destekleyici etkisi vardır. Vücuttan ödemin hızlı bir şekilde atılmasına yardımcı olur. Fazla kilolarından kurtulmak isteyenlerin imdadına yetişen biberiye çayı, aynı zamanda mide ve bağırsak sağlığına da olumlu katkılar sağlamaktadır. İşte 7 günde 3 kilo vermenize yardımcı olabilecek biberiye çayının yapılışı ve tüketimi hakkında bilmeniz gerekenler:

Biberiye Çayı Nasıl Yapılır? Biberiye çayı hazırlamak oldukça basittir. Öncelikle suyu kaynatın. Kaynayan suyu bir bardağa dökün ve üzerine taze biberiye yaprakları veya 1 tatlı kaşığı kurutulmuş biberiye ekleyin. Çayın demlenmesi için bardağı bir kenara alın ve yaklaşık 5 dakika bekletin. Daha sonra, çayın suyunu süzerek içebilirsiniz. İsterseniz tatlandırmak için çayın içine bir çubuk tarçın ekleyerek farklı bir lezzet elde edebilirsiniz. Biberiye Çayı Kilo Verdirir mi? Diyetisyenler tarafından önerilen biberiye çayı, düzenli tüketimle kilo vermenize yardımcı olabilir. Günde 1 fincan biberiye çayı içerek, 1 haftada 3 kilo vermek mümkündür. Ancak bu sürecin daha etkili olabilmesi için spor yaparak ve sağlıklı bir beslenme planına uyarak desteklemeniz önerilir. Biberiye Çayı Ne Zaman İçilmeli? Antioksidan özelliklere sahip olan biberiye çayının, aç karnına sabahları tüketilmesi tavsiye edilmektedir. Günde 2 fincana kadar içebilirsiniz. Ayrıca, biberiye çayını soğuk olarak da tüketmek mümkündür. Ağrı kesici etkisiyle bilinen bu çayın, düzenli olarak yaklaşık 2-3 hafta boyunca tüketilmesi önerilmektedir. Önemli Not: Bu içerik yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Kilo verme süreci için mutlaka bir uzman görüşü alınmalı ve bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.

Read the full article
0 notes
Text
Silent Hill F Resmi Tanıtımı ve Yeni Fragmanı

Silent Hill F Resmi Olarak Tanıtıldı
Yaklaşık iki yıl önce duyurulan Silent Hill F, sonunda resmi tanıtımını yaptı. Yayınlanan yeni fragmanın yanı sıra, oyunun Xbox Series X/S, PS5 ve PC platformları için geleceği doğrulandı. Henüz bir çıkış tarihi olmasa da, oyunculara neler sunulacağına dair heyecan verici bir video paylaşıldı.
Kurgusal Bir Dünyada Yeni Bir Macera

NeoBards Entertainment tarafından geliştirilen ve ünlü yazar Ryukishi07 tarafından kaleme alınan hikaye, bizleri 1960'ların Japonya'sına götürüyor. Oyunun geçtiği kurgusal Ebisugaoka kasabasında, Shimizu Hinako adındaki bir karakteri kontrol ediyoruz. Bu karakter, ilginç ve gizemli olaylarla dolu bir yolculuğa çıkmak zorunda kalıyor. Hinako, arkadaşları, ailesi ve toplumdan gelen baskılarla başa çıkmaya çalışırken, birdenbire kasabaya yoğun bir sis çöküyor. Bu sisin etkisiyle, tanıdığı herkesin kaybolduğunu gören Hinako, aynı zamanda korkunç canavarların ortaya çıkışına tanıklık ediyor. Silent Hill serisinin diğer oyunlarında olduğu gibi, bu yapımda da yakın dövüş mekanikleri ve çeşitli bulmacalar bulunuyor. Metal boru gibi ikonik aletlerle düşmanlarla yüzleşebileceğimiz anlar, oyunculara tanıdık bir deneyim sunacak. Bununla birlikte, Konami, oyunda yer alan zorbalık, işkence ve diğer şiddet içeren temalar nedeniyle oyuncuları önceden uyarıyor. Bu önemli uyarılar eşliğinde, fragmanı aşağıdan izleyebilirsiniz: Read the full article
#1960'lar#bulmacalar#dövüşmekanikleri#fragman#Japonya#Konami#korku#NeoBardsEntertainment#PC#PS5#Ryukishi07#ShimizuHinako#şiddettemaları#SilentHillF#videooyunu#XboxSeriesX/S#zorbalık
0 notes
Text
Garena Delta Force Mobil Oyununa Duyuru

Garena Delta Force Mobil Oyununa Duyuru!

Birinci şahıs taktik nişancı oyunu Garena Delta Force, Android ve iOS cihazlara 21 Nisan'da geleceğini resmen açıkladı. Mobil platformlarda türü yeniden tanımlayan bu heyecan verici taktik FPS deneyimi, askeri düzeyde gerçekçilik ile çift çekirdekli oynanış yeniliklerini bir araya getirerek görsel kalite ve taktiksel derinlikte yeni standartlar belirliyor. Oyun Modları: - SAVAŞ MODU: Oyuncular, kara, hava ve deniz araçlarının yer aldığı aksiyon dolu 24v24 savaşlara katılarak taktiksel savaş becerilerini test edebilirler. - OPERASYONLAR MODU: Oyuncuların tamamlaması gereken dinamik görev tabloları sunan bu mod, heyecan dolu bir tahliye nişancı deneyimi sunuyor. Bu iki oyun modu, taktiksel silah kullanım hassasiyeti, gerçekçi askeri silah envanteri, sınırsız yükleme (loadout) özelleştirme seçenekleri ve tam kapsamlı 360° savaş alanı deneyimi ile oyunculara unutulmaz bir savaş deneyimi vaat ediyor. Mobil oyuncular için harekete geçme vakti geldi! Garena, Delta Force'un mobil çıkışını özel etkinlikler ve erken savaş operasyonlarını domine edecek ödül dağıtımlarıyla kutluyor. App Store ve Google Play üzerinden ön kayıt yaptırarak özel erken erişim ödüllerini garanti altına alabilirsiniz! Oyun, PC üzerinde de oynanabilir ve resmi web sitesinden indirilebilir. Basın Bülteni Read the full article
#Android#erkenerişim#FPS#GarenaDeltaForce#iOS#mobiloyun#önkayıt#operasyonlarmodu#savaşmodu#taktiknişancı#videooyun
1 note
·
View note
Text
Emziren Annelerin Ramazan Ayında Oruç Tutma Durumu

Ramazan Ayında Emziren Annelerin Oruç Durumu

Bir ayın sultanı olan Ramazan, Müslümanlar için manevi bir coşku ve ibadet dönemi olarak gelmektedir. Bu özel ayda, Müslümanlar oruç tutarak ruhsal ve fiziksel bir arınma sürecine girerken, emziren anneler için ise bazı özel durumlar söz konusudur. Emziren anneler, oruç tutma konusunda çeşitli sorularla karşılaşabilmektedir. Peki, emziren anne oruç tutabilir mi? Bebek emzirmek orucu bozar mı? Bu sorular, Muhsin Bay'ın sunumuyla Kanal 7 ekranlarında yayınlanan 'Necmettin Nursaçan'la İftar Saati' programında detaylı bir şekilde yanıt bulmuştur. Ramazan ayının getirdiği rahmet ve bereket, Müslümanlar arasında coşkuyla yaşanırken, bu ayda oruç tutmanın gerekliliği de büyük bir önem taşımaktadır. Ancak bazı durumlar, bireyleri oruç tutmaktan muaf kılabilmektedir. Bu bağlamda, emziren annelerin oruç tutma durumu merak konusu olmaktadır.
Emziren Anne Oruç Tutabilir Mi?
Emziren annelerin en çok sorduğu sorulardan biri olan "Emziren anne oruç tutabilir mi?" sorusu, Eski Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Necmettin Nursaçan tarafından şu şekilde yanıtlanmıştır: "Anne kendi kararını vermelidir. Eğer kendisi rahat hissediyorsa ve bebeği de sağlıklıysa oruç tutabilir. Ancak zorlanıyorsa, oruç tutmaktan kaçınabilir. Bu durumda fidye verilmesi gerekmiyor; Ramazan'dan sonra imkan bulduğunda kaza etmesi yeterlidir." Din İşleri Yüksek Kurulu, resmi web sitesinde bu konuya dair önemli bilgiler sunmaktadır. Ramazan orucunu tutmamak için geçerli mazeretlerden biri, gebelik veya emzirme durumudur. Gebe veya emzikli olan kadınlar, kendilerine ya da çocuklarına zarar gelmesinden endişe ettiklerinde oruç tutmamakta serbesttirler. Bu durum, bu kadınların bir nevi hasta hükmünde sayılmasına yol açmakta ve bu ruhsatı tanıyan hadisler de mevcuttur (Nesâî, Sıyâm, 51, 62; İbn Mâce, Sıyâm, 12).
Bebek Emzirmek Oruçu Bozar Mı?
Emziren kadınlar, kendileri dayanabilecek durumda ve çocuk da etkilenmeyecekse oruç tutabilmektedir. Bununla birlikte, bu konuda mutlaka bir sağlık uzmanına danışılması önerilmektedir. Hamilelik ve emzirme gibi meşru sebeplerle oruç tutamayan kadınlar, tutamadıkları bu oruçları daha uygun şartlar oluştuğunda kaza etmeleri gerekmektedir (Merğînânî, el-Hidâye, II, 269). Read the full article
#bebeğinsağlığı#dinişleri#emzirenanneler#gebelik#NecmettinNursaçan#oruç#oruçtutma#Ramazan#sağlıkuzmanı
0 notes
Text
Niasinamid: Cilt Sağlığı İçin Faydaları ve Kullanımı

Niasinamid Nedir?

Niasinamid, günümüzde cilt bakım ürünlerinde sıkça rastladığımız bir bileşen olup, aslında B3 vitamininin bir formudur. Giderek popülerleşen bu içerik, cilt sağlığına olan olumlu etkileri sayesinde kadınların ilgisini çekmektedir. Niasinamid, ciltte protein ve bariyer oluşturarak çevresel zararlara karşı koruma sağlamakta ve nemi hapseden güçlü bir bileşen olarak kullanılmaktadır. Bu yazıda, Niasinamid'in ne işe yaradığı, faydaları ve nasıl kullanılacağı hakkında detaylı bilgiler bulabilirsiniz.
Niasinamid'in Faydaları
Niasinamid, cilt bakımında önemli bir yere sahiptir. İşte bu güçlü bileşenin sağladığı bazı faydalar: - Sivilce Oluşumunu Önler: Niasinamid, ciltte sivilce oluşumunu tetikleyen enfeksiyonları yok eder ve akne oluşumunu engeller. - Sivilce İzlerini Giderir: Sadece sivilceleri değil, aynı zamanda sivilce izlerini de etkili bir şekilde azaltır. - Cilt Kanseri Önleme: Ağız yoluyla alındığında, melanom dışı cilt kanseri riski taşıyan bireylerde yeni cilt kanseri ve kanser öncesi oluşan lekelerin önlenmesine yardımcı olabilir. - Hassas Ciltleri Yatıştırır: Ciltteki tahrişi ve irritasyonu azaltarak hassas ciltlerin daha sakin olmasına yardımcı olur. - Nem Hapseder: Cildin nemi tutmasına yardımcı olarak, kuruluğun önlenmesine katkı sağlar.
Niasinamid'in Kullanımı
Niasinamid'in cilt bakım rutinine dahil edilmesi oldukça kolaydır. Genellikle serum veya krem formunda bulunan bu içerik, temizlenmiş cilde uygulanarak etkisini gösterir. Topikal Niasinamid, akne ve egzama gibi cilt problemlerinin tedavisinde yardımcı olabilen özelliklere sahiptir. Bunun nedeni, dış etkenlerin zarar vermesini önlemek amacıyla cildin protein üretimini artırmasıdır. Ayrıca, cilt yapısını hücresel düzeyde güçlendirerek, hassas ciltlerdeki irritasyon sorunları ile başa çıkma yeteneğine sahiptir. Sonuç olarak, Niasinamid, cilt bakımında önemli bir bileşen olup, sağladığı faydalar sayesinde cilt sağlığını destekler. Bu nedenle, cilt bakım ürünlerinizde Niasinamid içeren formüllere yer vermeyi düşünebilirsiniz. Read the full article
0 notes
Text
Windows 11'de Ses Kaydı Nasıl Yapılır?

Windows 11 kullanıcıları, birkaç basit adımı takip ederek hızlı ve pratik bir şekilde ses kaydı yapabilirler. Bunun için ek bir yazılım indirmenize gerek yoktur; zaten bilgisayarınızda bulunan uygulamaları kullanabilirsiniz. Şimdi, “Windows 11’de ses kaydı nasıl yapılır?” sorusunun cevabına adım adım bakalım.

Windows 11 Ses Kaydedici Uygulaması ile Ses Kaydı Yapmak Windows 11’de ses kaydetmek için Microsoft’un sunduğu Ses Kaydedici (Sound Recorder) uygulamasını kullanabilirsiniz. Bu uygulama, temel ses kaydı işlemleri için gerekli olan tüm özellikleri içerir ve tamamen ücretsizdir. Kullanımı da oldukça basittir. Windows 11 Ses Kaydedici Uygulamasını Kullanarak Ses Kaydı Almak için Aşağıdaki Adımları İzleyin: - Ses Kaydedici Uygulamasını Açın: Windows arama çubuğuna “Ses Kaydedici” yazarak çıkan sonuçlardan ilk uygulamayı seçin ve açın. - Mikrofonunuzu Seçin: Uygulama açıldığında, ekranın sol alt köşesinde bulunan mikrofon simgesine tıklayarak kullanmak istediğiniz mikrofonu seçin. - Kaydı Başlatın: Seçiminizi yaptıktan sonra ekranın alt kısmında bulunan kırmızı kayıt butonuna basın. Bu butona bastığınız anda uygulama, sesi kaydetmeye başlayacaktır. - Kaydı Duraklatma veya Bitirme: Kaydınıza ara vermek isterseniz “Duraklat” butonuna basabilirsiniz. Kaydı tamamen sonlandırmak için ise “Durdur” butonuna tıklamanız yeterli olacaktır. Ses Kaydınızı Görüntüleme ve Paylaşma Kaydınızı tamamladığınızda, sol kenar çubuğunda tüm kayıtlarınızı görebilirsiniz. Kayıtlar buraya otomatik olarak eklenir ve istediğiniz zaman dinleyip inceleyebilirsiniz. Eğer kaydınızı başka birisiyle paylaşmak isterseniz, kaydın üzerine sağ tıklayarak “Klasörde Göster” seçeneğini seçin. Bu işlem, kayıt dosyanızın bulunduğu klasörü açacak ve buradan dosyanızı istediğiniz yere taşıyabilir veya paylaşabilirsiniz. Eğer daha profesyonel ses düzenleme işlemleri yapmayı düşünüyorsanız, Audacity gibi gelişmiş yazılımları tercih edebilirsiniz. Ancak, sadece basit bir ses kaydı almak istiyorsanız, Windows 11’in Ses Kaydedici uygulaması bu iş için fazlasıyla yeterlidir. Kullanıcı dostu arayüzü ve pratik özellikleri ile herkes için ideal bir çözüm sunmaktadır. Peki, siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki Yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz. Read the full article
#Audacity#bilgisayar#kayıtyapma#kullanıcırehberi#mikrofon#SesKaydedici#seskaydetme#seskaydı#Windows11
0 notes
Text
Tavuklu Çökertme Kebabı Tarifi

Tavuklu çökertme kebabı, hem görselliği hem de lezzeti ile sofralarınızı süsleyecek harika bir yemektir. Özellikle misafirlerinize sunabileceğiniz şık bir ana yemek tarifi arıyorsanız, bu tarifi kesinlikle denemelisiniz. İşte tavuklu çökertme kebabı için gerekli malzemeler ve yapılış aşamaları. Malzemeler - 2 adet tavuk göğsü - 2 yemek kaşığı zeytinyağı - 1 adet büyük boy soğan - 2 diş sarımsak - 1 tatlı kaşığı pul biber - 1 tatlı kaşığı kekik - 1 tatlı kaşığı tuz - Karabiber (isteğe bağlı) - 1 su bardağı yoğurt - 1 yemek kaşığı limon suyu - 1 tatlı kaşığı sumak - 4-5 adet orta boy patates - Yarım su bardağı sıvı yağ (kızartma için) Sosu İçin: - 1 su bardağı domates püresi - 1 yemek kaşığı zeytinyağı - 1 tatlı kaşığı pul biber - Yarım çay bardağı su - 1 çay kaşığı tuz - 1 tatlı kaşığı şeker Tavuklu Çökertme Kebabı Nasıl Yapılır? - Öncelikle tavuk göğsünü ince uzun jülyen şeklinde doğrayarak hazırlayın. - Bir karıştırma kabında yoğurdu, limon suyunu, rendelenmiş soğanı ve ezilmiş sarımsakları ekleyin. Ardından pul biber, kekik, tuz ve karabiber ile birlikte karıştırarak marinasyon sosunu oluşturun. - Doğradığınız tavukları bu marinasyona ekleyin ve iyice karıştırdıktan sonra en az 30 dakika (mümkünse 2-3 saat) buzdolabında bekletin. Bu aşama tavukların lezzetinin daha iyi oturmasını sağlayacaktır. - Patatesleri soyup, ince uzun dilimler halinde doğrayın. Kızartma işlemi için sıvı yağı bir tavada ısıtın ve patatesleri altın rengini alana kadar kızartın. Kızardıktan sonra kağıt havlu üzerine alarak fazla yağını süzdürün. - Ayrı bir tavada zeytinyağını ısıtın ve üzerine domates püresini ekleyin. Domateslerin iyi pişmesi için bir süre karıştırarak pişirin. Ardından pul biber, tuz, şeker ve suyu ekleyin. Sosun kıvam alana kadar pişirmeye devam edin. - Tavukları başka bir tavada zeytinyağında yüksek ateşte kızarana kadar pişirin. Tavukların dışı güzel bir şekilde kızarırken içinin de pişmesini sağlayın. - Servis tabağına önce kızarmış patates dilimlerini yerleştirin. Üzerine hazırladığınız domates sosunu ve yoğurdu ekleyin. Son olarak, pişmiş tavukları yerleştirerek sıcak servis edin. İsterseniz yanında közlenmiş biber ve domates ile süsleyebilirsiniz. Afiyet olsun! Read the full article
0 notes
Text
Pratik Kayseri Yağlaması Tarifi

Kayseri'nin meşhur lezzetlerinden biri olan yağlamayı, uzun hamur yoğurma ve açma işlemleriyle uğraşmadan, hazır lavaş kullanarak hızlı bir şekilde hazırlamak mümkündür. İşte pratik ve lezzet dolu yağlama tarifi! MALZEMELER Kıymalı Sos İçin: - 300 g kıyma - 1 adet küçük doğranmış soğan - 2 yemek kaşığı sıvı yağ - 1 yemek kaşığı tereyağı - 1 yemek kaşığı domates salçası - 1 tatlı kaşığı biber salçası - 2 adet rendelenmiş domates - 1 çay bardağı sıcak su - 1 çay kaşığı tuz - 1 çay kaşığı karabiber - 1 çay kaşığı kimyon - 1 çay kaşığı pul biber Diğer Malzemeler: - 6 adet lavaş - 2 yemek kaşığı eritilmiş tereyağı - 1 su bardağı yoğurt (servis için) - 2 diş ezilmiş sarımsak (yoğurda eklemek için) HAZIRLANIŞI: - Tavaya sıvı yağ ve tereyağını ekleyin, ardından doğranmış soğanları ilave ederek pembeleşene kadar kavurun. - Kıymayı ekleyin ve suyunu salıp çekene kadar kavurmaya devam edin. - Salçaları ekleyin ve birkaç dakika daha kavurun, sonra rendelenmiş domatesleri, sıcak suyu ve baharatları ekleyin. - Kısık ateşte 10 dakika kadar kaynatın, böylece sosun lezzetleri birbirine geçsin. - Lavaşların her iki tarafına eritilmiş tereyağını sürün. - Lavaşları hafifçe ısıtılmış bir tavada veya fırında birkaç dakika ısıtarak yumuşak ve lezzetli hale getirin. - Isıtılmış lavaşı servis tabağına alın ve üzerine kıymalı sostan bolca yayın. - Üzerine bir lavaş daha koyun, ardından tekrar sos ekleyin. Bu işlemi tüm lavaşlar için tekrarlayın. - Sarımsaklı yoğurt ile birlikte dilimleyerek sıcak servis edin. Afiyet olsun!

Read the full article
#evtarifi#hazırlavaş#Kayseriyağlaması#kıymalısos#kolayyemekyapımı#lezzetliyemek#pratiktarif#sarımsaklıyoğurt#Türkmutfağı#yemektarifleri
0 notes
Text
Rüyada ATM'den Para Çekmek: Anlamı ve Yorumları

Rüyada ATM'den Para Çekmek Rüyada ATM'den para çekmek, rüya sahibinin hedeflerine ve hayallerine ulaşmak için büyük bir gayret içinde olacağına delalet eder. Bu rüya, aynı zamanda rüya sahibinin eline önemli bir miktarda para geçeceğine işaret eder. Rüya sahibi, helal kazanç elde edeceği bir işte çalışma fırsatı bulacak ve bu fırsatı değerlendirerek başarılı olacaktır. Özellikle kıvrak zekası sayesinde önemli işlerde başarı yakalayabilir. Bu rüya, rüya sahibinin kısa bir süre içinde borçlarını kapatarak rahat bir nefes alacağına işaret eder. Rüyada ATM'den Para Çekmek Nedir? Rüyada ATM'den para çekmek, rüya sahibinin geleceğine yön vermek için büyük çaba harcayacağına işaret eder. Bu rüya, geçim sıkıntısı ve zorluğu yaşayan bir kişinin kısa süre içinde rahata ereceğine delalet eder. Ayrıca rüya, rüya sahibinin kendisini yalnız ve çaresiz hissettiği zamanlarda birinden büyük bir destek göreceğinin müjdesini verir. Rüyada Banka ATM'sinden Para Çektiğini Görmek Rüyada banka ATM'sinden para çektiğini görmek, rüya sahibinin büyük borçlarından kısa sürede kurtulacağını gösterir. Rüya sahibi, maddi sıkıntılardan kurtularak daha ferah bir döneme girecektir. Bu rüya, rüya sahibinin geleceğini inşa etme konusundaki hevesi sayesinde iş hayatında farklı atılımlar gerçekleştirebileceğine işaret eder. Rüyada ATM'den Para Yatırmak Rüyada ATM'den para yatırmak, zor günleri geride bırakarak maddi ve manevi açıdan rahatlayacağınız bir sürece gireceğinizi gösterir. Aynı zamanda bu rüya, size her konuda destek olacak dostlar edinerek, bu dostların varlığını hissettireceği anlamına gelir. Bu destek, zor zamanlarınızda size güç verecektir. Rüyada Bankamatik Kartı Görmek Rüyada bankamatik kartı görmek, kişinin kendi parasını kazanarak bağımsız bir yaşam sürmeye başlayacağını simgeler. Ayrıca, rüya sahibi büyük bir zenginlik yaşama fırsatı elde edebilir. Maddi özgürlüğünü eline alarak, pek çok hayalini gerçekleştirme imkanı bulacak ve hayatında yeni kapılar açacaktır. Read the full article
0 notes