Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
Test Post from Yiyeceklerin Faydaları Zararları
Test Post from Yiyeceklerin Faydaları Zararları https://yararlarizararlari.com
0 notes
Text
Salatalığın İnsan Sağlığına Faydaları ve Zararları
Salatalık, kabakgiller grubundan bir meyve olup ülkemizde de çok miktarda tüketilmektedir. Salataların en büyük ekürisi olmasının yanı sıra tek olarak tüketilen sağlıklı besinler arasında yer almaktadır. Salatalık özellikle yaz mevsimlerinde hem lezzeti hem de faydaları bakımından herkesin favorisi haline gelebilmektedir.
Besin değerleri açısından oldukça zengin olan salatalık ayrıca kalori açısından büyük bir avantaj sağlar. 100 gramlık bir porsiyonu ele aldığımızda 15 kaloriden söz edilebiliyorken, günlük K vitamini ihtiyacınızın %21'i olan 16,4 mcg, günlük C vitamini ihtiyacınız olan C vitamininin ise %5'i olan 2,8 mg alınabilir. Ayrıca salatalık içerisinde barındırdığı A vitamini, folat, kalsiyum, demir, magnezyum, fosfor, potasyum, manganez ve çinko bakımından da yararları ile öne çıkmaktadır.
Salatalık Suyunun Ne Gibi Faydaları Var
Salatalık tek tüketilirken yalnızca tuz ilavesiyle müthiş bir lezzet yakalanabilir. Son zamanlarda özellikle spor sonrası ya da günlük su tüketimine takviye olması açısından suyunun yararları üzerinde duruluyor. Salatalık suyu tüketiminin ise vücuda pek çok faydası olduğu için uzmanlar tarafından da öneriliyor.
Diyet yapılırken kullanılması durumunda yağ dokularını azaltması, kas gelişiminin ise önünü açması egzersizler için de önemli bir unsura dönüşüyor. Cildiniz açısından ise daha nemli bir cilde sahip olmanızı sağlayabiliyor. Bilhassa göz altı morluklarına sahip olan, göz altı torbaları şiş insanlar için bir mucize yaratabiliyor. Kan basıncını dengelemeyi başaran salatalık bunların yanı sıra saç, tırnak ve ağız sağlığı için de pozitif etkiler gösteriyor.
Salatalık Çok Yenirse Zararları, Yan Etkileri Var Mıdır?
Salatalık günümüz sofralarının vazgeçilmezi olmakla beraber gün içerisinde de yararları bakımından tükettiğimiz bir besindir. Ancak faydaları ile ilgili pek çok faktörden söz edebildiğimiz gibi aşırı tüketiminin zararlı olduğunu da eklemek zorundayız. Her besin gibi belirli bir dozdan daha fazla tüketilmesi zehirlenmeye yol açacaktır.
Ayrıca salatalık gibi kabuklu besinlerin çok iyi yıkanıyor olması gerekiyor. Uzmanlar sirkeli suda bekletilmesinin hijyen açısından çok daha önemli olduğu görüşünde. Kabuğunda barındırdığı toksik bileşenler sağlığınızı olumsuz yönde etkileyebilir. Günde bir salatalık yemenin sağlığımıza faydaları oldukça net bir biçimde ortadadır. Yüksek oranda tüketimi kesinlikle önerilmemektedir.
Salatalık Neye İyi Gelir?
Sağlıklı beslenme denildiği zaman ilk akla gelen besinlerden birisi olduğu için salatalık önemli bir alternatiftir. Antioksidan özelliğe sahip olan hıyar, besin değerleri açısından vücudunuzu dengelemeye yardımcı olur. Vitamin ve mineral yönünden son derece zengindir. Kemiklerin gelişimini güçlendirirken hücre sağlığında da gerekli pozitif etkileri gösterir.
Cildinizden tırnaklarınıza, saçlarınızdan ağız sağlığınıza kadar pek çok pozitif etkisinden söz etmek mümkündür. Diyet yaparken, egzersiz programları arasında besin ihtiyacınızı karşılarken en büyük dostunuz olabilir. Kötü bir ağız kokusunu gidermenin en önemli çözümlerinden birisidir. Yararları kadar hayat standartlarınızı da geliştirmesi bundan kaynaklanır. Kötü nefesi önlediği kanıtlanmış olsa da şu sıralar uzmanlar kanseri önlemek için de günde bir salatalık tüketmenin faydalı olabileceği görüşünde toplanıyor.
Salatalığın sağlımıza olan faydaları, yan etkileri ve olası diğer zararları, salatalık meyvesinin besin değerleri ve birçok bilgiyi https://yararlarizararlari.com/salatalik-faydalari-zararlari-kalorisi/ yazımızdan ulaşabilirsiniz.
0 notes
Link
Kırmızı lahananın insan sağlığına olan faydaları, mor lahana turşusu tarifi, kara lahana nasıl hazırlanır, hamilelerde kırmızı lahana yenir mi gibi sorulara cevapları bulabilirsiniz.
0 notes
Link
Kantaron yağı cilde ve saça iyi gelir. Kantaron çayının sağlığa birçok faydaları bulunuyor. Sarı, kırmızı ve mavi türleri evde yapılabilir.
0 notes
Link
Halsizlik, her mevsim başımıza gelebilecek bir durum. Bunu önlemek için doğal meyvelerden ve bitki çaylarından faydalanabilirsiniz.
0 notes
Link
Zencefilin bilimsel olarak kanıtlanmış olan faydalarını, birbirinden farklı çay tariflerini makalemizde bulabilirsiniz.
0 notes
Text
New Post has been published on Yiyeceklerin Faydaları Zararları
New Post has been published on https://yararlarizararlari.com/oksuruge-evde-iyi-gelen-bitkiler-otlar-dogal-caylar/
Öksürüğe İyi Gelen En İyi 10 Tarif
Öksürüğe iyi gelen şeylerden önce, öksürüğün temel nedenini ele alalım. boğazların tahriş olması, kuruması veya enfeksiyon kapmasıdır. Öksürük genelde tahrişe yol açan unsurları ve mikropları vücuttan atmaya yarar. Lakin, uzun süren öksürükler can sıkıcı bir hal almaya başlar. Öksürüğün nedenleri tespit edilerek uygun tedavi şekli uygulanmalıdır.
Bu tür doğal ilaçlar FDA gibi kurumsal yerlerde takip edilmezler. Bireysel kullanıcıların denemeleri, bitkisel ürünlerdeki maddeler ele alınır, içlerinde öksürüğe iyi gelen şeyler varsa ona göre bir bitkisel tarif hazırlanır.
Doğal ilaçlar zararsızdır algısını kafanızdan silin. Tıbbi ilaçlar kullanıyorsanız hekiminize başvurmadan bitkisel ürünlerden medet ummayın. Örneğin; kan sulandırıcı bir ilaç alıyorken kan sulandıran bitkisel bir ürün tüketmek zararlı olabilir.
Bal Çayı Öksürüğe İyi Gelir mi?
Öksürüğe iyi gelen bitkisel tariflerden belki de en önemlisi ve etkilisi bal çayıdır. Bazı araştırmalar balın öksürüğü hafiflettiğini ortaya koymuştur.
Dekstrometorfan, reçetesiz satılan ve öksürüğe iyi gelen ilaçlardan biridir. Balda ise benzer bir etki gözlemlenmiştir. Aileler arasında yapılan araştırma bal çayı tarifi en iyi 3 öksürük giderici arasına girmiştir.
Bal Çayı Nasıl Hazırlanır?
Öksürüğü tedavi etmek için,
1 tatlı kaşığı balı dilerseniz ılık su, isterseniz bitki çayı içerisine karıştırın.
Günde 1-2 adetten fazla tüketmeyin.
1 yaş ve altı bebeklere kesinlikle bal yedirmeyin.
Zencefil Hangi Öksürük Türlerini Geçirir?
Zencefil, anti-enflamatuar özelliği sayesinde kuru ve balgamlı öksürüğü geçirmekte yardımcıdır.
Araştırmacıların vardığı bir sonuca göre; anti-enflamatuar bileşikleri solunum yollarındaki zarları rahatlatır, bu da öksürüğün azalmasına yardımcı olur.
Zencefil Öksürük için Nasıl Tüketilmeli?
Zencefilin tazesini seçmek öksürüğü geçirmek için daha etkilidir.
20 ya da 40 gram zencefil dilimlerini bir fincan sıcak su içerisine ilave edi,
3-5 dakika demlenmesini bekleyin.
Tadı acımsı olduğu için bal veya limon takviyesi yapabilirsiniz.
Zencefilin tüketimini 1-2 adetle sınırlayın.
Bazı kişilerde mide yanması veya ekşimesine neden olabilir.
Öksürüğe İyi Gelen Ilık İçecekler
Öksürüğü hemen kesmesi için ılık içecekler önemlidir. Boğazlarınızın nemli olması, sıvı miktarınızın karşılanması gerekir. Araştırmalar gösteriyor ki oda sıcaklığında bekletilen içecekler öksürük, akıntı ve hapşırmayı azaltıcı etkiye sahiptir.
Ilık içecekler öksürük dışında nezle ve grip gibi semptomların da iyileşmesinde yardımcıdır. Boğaz ağrısı, titreme ve halsizliğe de iyi gelir.
Et suyu,
Bitkisel çaylar,
Kafein içermeyen siyah çay,
Ilık meyve suları ve ılık su öksürüğe iyi gelir.
Buhar Balgamlı Öksürüğü Keser mi?
Soğuk algınlığı ve öksürük için buhar en etkili yöntemlerdendir. Özellikle balgamlı öksürükleri geçirir.
Sıcak bir duşa girin,
banyo içerisindeki buhardan hemen çıkmayın,
birkaç dakika buhara maruz kalın.
Dehidrasyon, yani vücudun sıvı kaybını önlemek için bir bardak ılık su tüketin.
Duş haricinde bir yöntem daha var:
Bir kap içerisine sıcak su ekleyin.
Okaliptus, Biberiye gibi uçucu yağlardan bir miktar suya ilave edin.
Kafanızı kaba yaslayın ve başınızın arkasına havlu koyun ki buhar dışarıya çıkmasın.
Yaklaşık 5 dakika bu şekilde durun.
Balgamlı öksürüğe iyi gelen şeylerden biridir.
Hatmi Kökü ile Öksürüğe Neden Olan Tahrişi Önleyin
Hatmi kökü, uzun senelerdir öksürüğün tedavisi için kullanılmaktadır. İçerdiği yüksek miktardaki müsilaj ile tahrişi azaltır ve öksürüğü hafifletir. Müsilaj, boğazı çevreleyen kalın ve yapışkan bir maddedir.
Yapılan küçük bir araştırmada; hatmi kökü, kekik ve sarmaşık barındıran bitkisel şurubu kullanların %90, 12 gün sonra soğuk algınlığı ve solunum yolları enfeksiyonuna bağlı öksürüğün kesildiğini dile getirmiştir.
Hatmi kökünü aktarlardan kurutulmuş ya da sallama çay şeklinde bulabilirsiniz. Sıcak su içerisinde demleyin, ılık veya soğuk olarak tüketin. Diğer bitkisel çaylarda olduğu gibi tüketimini abartmayın.
Bazı kişilerde mide rahatsızlıklarına yol açabilir, farklı sıvılarla önleyebilirsiniz.
Tuzlu Su Gargarası Balgamlı-Mukuslu Öksürüğe İyi Gelir?
Öksürüğe iyi gelen evde yapılabilen en kolay tarif tuzlu su gargarasıdır.
Islak-Mukuslu-Balgamlı öksürüğü geçirmeye yardımcıdır.
1 barda ılık su içerisine yarım çay kaşığı tuzu eritin.
Soğumasını bekledikten sonra gargara yapın.
Tuzlu su boğaz arkasında birkaç dakika durduktan sonra tükürün.
Çocuklarınız yanlışlıkla yutabileceği için bu öksürük gideren tarif tavsiye edilmez.
Hızlı Şekilde Öksürüğü Kesmek için Kekik Çayı
Kekik, özellikle et yemeklerin vazgeçilmezi haline gelse de sağlığa birçok faydası bulunan bir bitkidir. Öksürük, boğaz ağrısı, bronşit ve sindirim sorunlarına iyi gelen bir ottur.
Yapılan bir çalışma gösterdi ki, kekik ve sarmaşık yaprağı karışımı içeren bir şurubun, akut bronşit için özel olarak hazırlanmış plasebo şurubundan daha hızlı şekilde öksürüğü kesmiştir.
Eğer tercihiniz bir şurup olacaksa kesinlikle kekik içersin.
Evde bitkisel öksürük giderici tarif içinse;
1 tatlı kaşığı kekik
1 fincan sıcak su
10 dakika beklettikten sonra süzerek tüketebilirsiniz.
Asit Reflü Nedenli Öksürükten Nasıl Kurtulurum?
Asit reflü, boğazı tahriş eder, şiddetli ve bitmeyen öksürüklere neden olur. Bunu önlemek için reflüyü tetikleyen gıdalardan uzak durmanız gerekiyor.
Asit Reflüsüne Neden Olan Yiyecekler ve İçecekler
Aşırı alkol tüketimi,
Kafein içeren sıvılar,
Çikolata yemek,
Mandalina, portakal gibi asitli meyveler,
Yağda kızarmış yiyecekler,
Domates ve domates içeren ürünlerin tüketimi,
Baharatlı besinlerin tüketimi,
Sarımsak ve soğan,
Nane bazlı ürünlerin tüketimi asidik reflüye neden olur.
Öksürükten kurtulmak için uzak durulması gerekir.
Kaygan Karaağaç ile Boğaz Ağrısı ve Öksürükten Kurtulun
Kuzey Amerika’da yaygın olarak kullanılan geleneksel, bitkisel bir ilaçtır. Öksürük, boğaz ağrısı ve sindirim sorunlarına iyi gelir. Hatmi kökü gibi müsilaj içerdiğinden öksürüğü hızlı kesme özelliği bulunmaktadır.
Kaygan Karaağaç çayını hazırlamak basittir. Online mağazalardan veya aktarlardan aldığınız kuru ottan bir çay kaşığını bir fincan sıcak suya ilave edin. 10 dakika sonra tüketebilirsiniz. İlaçların emilimine neden olacağı için dikkatli olunması gerekir.
Meyan Kökü ile Balgamları Söktürün
Meyan kökü, birçok ilaç için kullanılan doğanın bir mucizesidir.
1 tatlı kaşığı meyan kökü,
1 bardak sıcak su,
10-15 dk boyunca demlemeye bırakın.
Her bitki çayı gibi günlük tüketimi abartmayın. Tadını sevmezseniz bal ilave edebilirsiniz.
Öksürüğe iyi gelen meyan kökü ayrıca, soğuk algınlığı, ishal, karaciğere de iyi gelir.
UYARI
Öksürüğe iyi gelen bitkisel tarifleri sizlerle paylaştık. Burada dikkat etmeniz gereken husus bütün bitki çaylarını bir arada denememeniz gerektiğidir. Günde 1-2 adet bitkisel çayın dışına çıkmamaya özen gösterin. İlaç kullanıyorsanız doktorunuza başvurun.
#öksürüğe iyi gelen otlar#öksürüğe ne iyi gelir#öksürüğü geçiren bitkiler#öksürüğü hemen kesen doğal ilaçlar#öksürüğü kesen çaylar#öksürüğü kesen tarifler
0 notes
Text
New Post has been published on Yiyeceklerin Faydaları Zararları
New Post has been published on https://yararlarizararlari.com/bamya-tohumunun-faydalari-kullanimi-kuru-ile-zayiflama/
Bamya Tohumunun Faydaları, Kullanımı, Kürü ile Zayıflama
Bamya tohumu, yaş bamya sebzesini sevmeyenlerin faydalarından yararlanabileceği önemli bir besin türüdür. Şahsi olarak bamyayı çok sevmem, ama bayılarak yiyenlerini de gördüm. Yaza ait bir bitki olan bamyanın faydalarından tohumu sayesinde 365 gün yararlanabilirsiniz.
Peki, nedir bu bamya tohumu, ne işe yarar, nasıl kullanılır, tüketilir, İbrahim Saraçoğlu ve Feridun Kunak bamya tohumu kürü ile zayıflamak mümkün müdür? Sorularına yanıt vereceğiz.
Bamya Tohumu Nedir, Nasıl Üretilir, Nereden Bulunur?
Bamya tohumu; taze halindeyken içerisinden alınan çekirdeklerin hijyenik, gerekli ortam-sıcaklık-nem koşulları ile kurutulması sayesinde elde edilir.
Bamya tohumunu aktarlardan bulabilirsiniz lakin tazeliğine ve temizliğine güvendiğiniz kişilerden almanız faydalarından daha çok yararlanmanızı sağlayacaktır.
Bamya Tohumunun İnsan Sağlığına Faydaları Nelerdir?
Bamya tohumunun faydaları bir hayli çok, onun için sizlere madde madde sıralayacağım.
Sürekli yorulmanızı önler, gün içerisinde daha zinde kalmanızı sağlar.
Dizdeki sıvı kaybını önler, sıvının oluşumunu sağlar.
Romatizma ağrılarının giderilmesinde destekleyicidir.
Bamya tohumunun bir diğer faydası Kolesterolü düşürmesidir.
Kalbe olan yararı ile olası hastalıklara yakalanma riskinizi indirir.
Bamya tohumunun faydaları arasındaki en önemli etken şeker hastalarında insülin etkisi yapmasıdır. Bu yüzden ilaçla birlikte kullanımı düşürmeyi daha fazla tetikleyeceği için ikisi bir arada tavsiye edilmez.
Şekeriniz düşüyor ve tatlı gereksinimiz artıyorsa bamya tohumu bunu dengeler ve zayıflamanıza da yardımcı olur, ayrıca diyabet(şeker hastalığına) yakalanma riskini azaltır.
Diyetlerin vazgeçilmezi, sürekli tokluk hissi veren lif, takdir edersiniz ki bamya tohumu içerisinde de yer alıyor.
Bağırsaklarınız düzenli çalışmıyorsa, 7 günde 3 veya daha az tuvalete gidiyorsanız kabızlık için doğal müshil etkisi göstermektedir.
Diz-eklem ağrı-sancıları için kelle paça yiyemeyenler bamya tohumunun faydalarından yararlanabilirler.
Bilim adamların incelemeleri gösteriyor ki bağırsakları temizleyip rahatlatan bamya, kolon kanseri türünün de daha az görülmesini sağlar.
Astım-bronşit nedeni ile nefes darlığı çekiyorsanız bamya tohumundan kahve yaparak daha rahat nefes alabilirler.
Göğüs kafesinizde bir baskı hissediyorsanız, sürekli bir gıcık nedeni ile öksürük sorununuz varsa, bamya çekirdeklerini havanda dövdükten sonra su ilave ederek tüketirseniz faydasını göreceksiniz.
Birçok vitamin-mineral açısında zengindir ama özellikle C ve K1 vitaminini yüksek miktarda barındırır. C vitamini suda, K1 vitamini ise yağda çözünmektedir(kan pıhtılaşmasını önlemeye yardımcıdır).
Karbonhidrat, protein, Magnezyum, Folat içerir. Birçok sebzede protein bulunmaz ve bu da bamya ve tohumunu bir adım öne çıkarıyor.
Yaz-kış hasta olmak istemiyorsanız bağışıklığınızın kuvvetli olması gerekiyor. Bamya bitkisinin çekirdeklerinin de antioksidan özelliği vardır ve hastalıklardan korur.(1)
Beyne olan katkılarıyla sıkıntılı günleriniz geride kalır, daha rahat-huzurlu uyku çekebilirsiniz.
Bamya Tohumu Kullanımı Çeşitleri
Bamya tohumunun faydaları konusuna değindik ama, bir de kullanımı hakkında bilgi vermemiz gerekiyor.
Bamya Tohumu Kahvesi
Bamya tohumu kahvesi için, tohumları öğüttürerek toz kıvamına getirin, filtre kahve yapar gibi demleyip afiyetle için.
Daha basit bir tarif vermek gerekirse, takribi 10 tane tohumu ılık suya atın ve geceden-sabaha bekletin. Üstünü kapatın ki toz kaçmasın, sabah günün ilk ışıklarında afiyetle için. Alerjiniz varsa hekiminize başvurunuz.
Bamya Tohumu Kürü ile Zayıflama
Bamya tohumu kürü için;
Kahvede verdiğimiz gibi yaklaşık 10 tane bamya tohumunu öğütün,
Bir çorba kaşığı kadar bal,
İki çay kaşığı kadar doğal zeytinyağı,
Sakız kıvamına gelene kadar karıştırın ve günlük yarım tatlı kaşığı tüketin.
7 günden sonra 7 gün ara verin. Bu şekilde 60-90 gün kullanırsanız kür ile yağları yakarak zayıflamanıza yardımcı olacaktır.
Diyetlerinize ek olarak, bol su tüketimi ile kilo vermeye yardımcı olur. Normal yeme-içme düzeninize ek olarak yapmanız zayıflamaya katkı sağlamayabilir.
Bamya Tohumu Kürü Tarifi İbrahim Saraçoğlu
İbrahim Saraçoğlu ekranlarda bamyanın ne kadar mucizevi bir sebze olduğundan bahsetmişti. Bu bitki özellikle şeker hastalarına büyük deva sağlıyordu.
Bamya kürü için 1 bamyayı uzunlamasına bıçakla ikiye bölün.
Bamya çekirdeklerinden 5-6 tanesini 150 ml. Su içerisine atın.
Gece baş ucunuza koyun, sabah uyandığınızda için.
İbrahim Saraçoğlu videosundan da kür tarifini izleyebilirsiniz.
Bamya Tohumunu Yutmak Zayıflatır mı?
Bamya tohumunu yutmak konusunda taraflar ikiye bölünmüş durumda. Yutması zor olduğu, boğazınızı tıkama riski neden ile tavsiye edilmez. Özellikle çocuklarınızda kesinlikle denemeyin. Kendiniz de bu şekilde tüketecekseniz dikkatli olun.
Bamya Tohumunun Yemeklerde Kullanımı
Bamya çekirdeklerini yemeklerde kullanmak için ekstra bir şeye ihtiyacınız yok. Çorba, sebze, et yemeklerine öğütülmüş haline biber-tuz eker gibi ilave edin.
Hem tadı daha güzel olacak hem de tohumunu kullanmış olacaksınız. Bamya tohumunu yemekte kullananlar aşırıya kaçmasınlar.
Bamya Tohumunun Zararları Var Mıdır?
Doğal üründür, zararı yoktur gibi bir anlayış tamamen yanlıştır. Çok zararları olmasa da abartmamakta fayda var.
Bamya tohumunu kullanmaması gerekenler;
Sürekli kimyasal ilaç kullananlar,
Gebe veya halen bebeklerini emzirenler,
Kronik hastalıkları bulunan kişiler,
Belirli bir beslenmeye tabii olanlar
Mevsimsel veya sürekli alerjisi olanlar, Doktorlarına müracaat etmeden kesinlikle tüketmemelidir.
Bamya Tohumu Fiyatı
Bamya tohumunun fiyatını merak edenler için kilogramı internette 45-100 TL arasında değişiklik gösteriyor. Fiyatlar sürekli güncellendiğinden değişiklik gösterebilir. Yöresel aktarlarda da farklı ücretlerle karşılaşabilirsiniz.
Öğütülmüş bamya tohumunun kilosu ortalama 80 Türk Lirasıdır.
Sizlere bu yazımızda bamya tohumunun faydaları, kullanımı, nasıl tüketilmesi gerektiği, fiyatı, bamya çekirdeklerinin zararları, İbrahim Saraçoğlu’nun verdiği kür tarifi ile zayıflamaya olan etkisi hakkında bilgiler vermeye çalıştık. Yorum yaparak aklınıza takılanları sorabilirsiniz.
Tarçının faydaları yazımıza https://yararlarizararlari.com/tarcinin-faydalari-zararlari-cayi-tarifi/ bu linkten ulaşabilirsiniz.
#bamya çekirdeği faydaları#bamya tohumu#bamya tohumu ile kilo vermek#bamya tohumu kilogram fiyatı#bamya tohumu kullanım alanları#bamya tohumu yararları
0 notes
Text
New Post has been published on Yiyeceklerin Faydaları Zararları
New Post has been published on https://yararlarizararlari.com/kabizliga-iyi-gelen-yiyecekler-meyveler-ve-bitkiler/
Kabızlığa İyi Gelen Yiyecekler, Meyveler ve Bitkiler
Sebze, Meyve, Tohum içerir
Kabızlık Nedir?
Kabızlığa iyi gelen şeyleri sıralamadan önce, Kabızlık nedir, nasıl tanımlanır sorusuna bakalım. Büyük tuvaletimizi yapmakta zorlanmak, bağırsakların tamamen boşalmadığını hissetmek, sert dışkılamaktır. 7 gün içerisinde 1-2-3 kere dışkılıyorsanız kabız olduğunuzu anlayabilirsiniz. Eğer bu sayı birse ağır bir bağırsak problemidir ve uzmana görünmelisiniz.
Yeni doğanlarda, gençlerde, yetişkinlerde, gebelerde, yaşlılarda… Yani hemen hemen herkeste dönemsel olarak rastlayabileceğiniz bir rahatsızlıktır. Yiyecekler, meyveler, sebzeler, bitkiler, ilaçlar… Birçok şey kabızlığa neden olur. Eğer kanlı bir dışkı varsa bazı testlere tabi tutulmanız gerekebilir.
Kabızlığın Belirtileri Nelerdir?
Kabızlığın belirtileri arasında aşağıdaki maddeler yer almaktadır.
Sert dışkılama,
Dışkılama için ıkınma isteği,
Midede şişlik hissi,
Düzenli tuvalete çıkamama,
Dışkıyı tam yapamamak.
Kabızlığa İyi Gelen Meyveler
Kabızlığı iyi gelen şeyler arasında ilk tercihiniz doğal olmalı. Bunların başında da kolayca ulaşabileceğiniz meyveler yer alıyor.
Kuru Erik Kabızlığı Önler mi?
Bir Kase Kuru Erik
Kuru erik en doğal kabızlık önleyen meyve içinde yer alır. Yeterli miktarda lif içerir. Amerikan Kalp Derneği’nin açıkladığı gerekli lif miktarının %8’ini karşılar.
Kuru erik içerisinde çözünemeyen lifler selüloz olarak adlandırılır, bu da dışkıda sıvı miktarının artmasına yardımcı olur.
Ayrıca bu erik sorbitol barındırır, vücutta tam anlamı ile emilemeyen su kolona gider ve bu da doğal bir müshil etkisi yapar.
Kuru eriklerle bazı kişiler üzerinde yapılan denemeler, diyete büyük katkısı olduğunu, dışkılamanın da normal sıklığa döndüğünü gösterdi.
Elma Kabızlığı Geçirir mi?
Ülkemizde kolay bulabileceğimiz, C vitamini ve lif açısından zengin olan elma da kabızlığı geçirir.
1 tane orta boy elma 4.4 gram lif ile günlük lif ihtiyacınızın %17’sini karşılamaktadır. Hali hazırda lifli gıdalar hem tok tutar, hem bağırsakları çalıştırır. Diyet listelerinin vazgeçilmezidir.
80 Kişi üzerinde yapılan araştırmalar vücuttaki yararlı bakterilerin arttığınız ve dışkılamayı rahatlattığını gösterdi.
Armut Kabızlığı Giderir mi?
Kabızlığa iyi gelen diğer meyvemiz de armuttur. 5.5 gram lif içerir ve bu da vücudumuzun gereksiniminin %22’sini karşılar.
Fruktoz ve sorbitol içeren bu mucizevi besin bitkisel müshil görevi görmektedir.
Kivi Kabızlığa İyi Gelir mi?
Birkaç Dilim Kivi
Kivi, 2.3 gram lif içerir. Kabıza iyi gelen bir meyve olduğunu kanıtlayan çok sayıda deney mevcuttur.
Yapılan ilk araştırma ileri yaşlarda uygulandı. Kilolarına uygun şekilde kivi verildi. Dışkılarının katılıklarının azaldığını ve tuvalete gitme sıklığının da normale döndüğü ortaya çıktı.
Diğer bir araştırmada da 1 ay boyunca günlük iki tane kivi yiyen kişiler izlemeye alındı. Bu şahıslar içerisinde müshil kullananlar vardı ve kivinin ardından ilacı bırakmaya başladılar.
İrritabl huzursuz bağırsak sendromu psikolojik kaynaklı olabilir ve birçok ilaç fayda etmez. Aynı şekilde düzenli kivi tüketimi bu kişilerde de olumlu sonuç verdi.
İncir Kabızlığa Çare mi?
İncir, bağırsakları harekete geçiren, sağlığı birçok faydası bulunan mucize meyvelerden biridir. 100 gramında 2.9 gram lif bulunmaktadır.
Dışkılama sorunu olan insanlar ve köpekler üzerinde yapılan deneyler gösterdi ki incir tüketimi bağırsakları rahatlatıyor. İçerdiği ficain enzimi ile kabızlığa çare olmaktadır.
Portakal Greyfurt ve Mandalina ile Kabızlığa Doğal Çözüm
Kış aylarının vazgeçilmezleri, nezlenin bir numaralı düşmanları; portakal, greyfurt ve mandalina da kabızlığa iyi gelen meyveler arasındadır.
Sulu ve lifli olmaları bağırsakların hareketlenmesine yardımcı olur. Doğal müshil etkisi yapmaktadır lakin diğer meyveler gibi biraz daha araştırmaya ihtiyacı var.
Kabızlığa İyi Gelen Sebzeler-Bitkiler
Ispanak, Brokoli ve Brüksel Lahanası
Ispanak, Brokoli, Lahana
Sağlık bir yaşam için proteinli ürünler tükettiğimiz kadar yeşil sebzeleri de tüketmeliyiz. Kalorisi düşük, lif bakımından zengin olan; ıspanak, brokoli ve lahana sayesinde kabızlıktan hemen kurtulabilirsiniz.
Ispanağın 100 gramında 76 kalori, 2.9 gram lif bulunur.
Brüksel lahanası herkes tarafından beğenilmese de sevenleri de yok değil. 100 gramında 36 kalori ve 4.4 gram lif içerdiğinden zayıflamaya da yardımcıdır.
Brokoli, tek başına pek tat vermese de sarımsak ve limonla enfes bir salata haline geliyor. 100 gramında 26 kalori ve 3 gram lif bulunur. Diyet listenize ekleyin, kilo vermenize yardımcı olur.
Enginar ve Hindiba ile Kabızlıktan Kurtulun
Kabızlıktan kurtulmanızı sağlayacak sebzeler arasında enginar ve hindiba da yer alıyor.
Kabızlık probleminiz olduğunda akla ilk gelen şeylerden biri de prebiyotiktir. İnulin de bir nevi prebiyotiktir ve hindiba içerisinde bulunur. Tuvalete gitme düzeniniz artar, dışkının hacmi çoğalır, faydalı bakterileri de çoğaltır.
Karahindibanın 100 gramında 23 kalori ve 0.7 gram lif bulunur.
Enginarın 100 gramında 22 kalori ve 10.8 gram lif yer almaktadır.
Ravent Bitkisi ile Kabızlığa Hızlı Çözüm
Ravent, pek duymadığımız bir bitki türüdür. Sennoside A olarak bilinen bitkisel bir müshil içermektedir.
Henüz insanlarda olmasa da farelerde yapılan araştırmalar dışkının yumuşadığını, bağırsakların hızlı çalışmaya başladığını ortaya koydu. Kabızlığa hızlı çözüm için birebir.
Raventin 100 gramında 21 kalori ve 1.8 gram lif bulunmaktadır.
Kabızlığa İyi Gelen Bakliyatlar
Kaşık Kaşık Bakliyatlar
Ülkemizde sıklıkla tüketilen besin gurupları arasında; fasulye, mercimek ve bezelye yer alıyor. Bu bakliyatlar da kabızlığa iyi gelen yiyecekler gurubuna girmeyi başardı.
Kuru fasulye sulu bir yemek olmasının yanı sıra 100 gramında 281 kalori ve 32.2 gram lif içerir. Bu da bağırsaklarınızın rahatlamasına yardımcı olur.
Mercimek, lezzetli çorbası ile soğuk kış günlerinin kahvaltısı olarak da bilinir. 100 gramında 299 kalori ve 26 gram lif içerir. Kolondaki sıvı eksikliklerini tamamlar ve kabızlığa iyi gelir.
Bezelye, tatlımsı ve lezzetli bir baklagil olarak karşımıza çıkıyor. 100 gramında 84 kalori ve 5.3 gram lif barındırır.
Kabızlığı Tedavi Eden Tohumlar
Chia tohumu sihirli bir kabız gidericidir. Liflerin büyük kısmı çözünmez. Su ile karıştığında jel kıvamına gelir ve kakayı yumuşatır, bağırsaktan geçişini de kolaylaştırır. Sadece 28 gramında (yaklaşık 2 çorba kaşığında) 10.6 gram lif bulunur.
Tahıl, yulaf ve yoğur gibi gıdalara eklenerek tüketimi kolaylaşır ve diyete de yardımcıdır.
Keten tohumu, asırlardır kabızlığı hızlıca gideren, doğal müshil olarak kullanılmaktadır. Sağlığa birçok faydasının yanı sıra zengin lif ile acıkmanızı engeller, düzenli tuvaletinizi yapmanızı sağlar ve şişlik hissinizi giderir.
100 gramında 454 kalori ve 35.1 gram lif bulunur. Keklere, yoğurda ve tahıla azar azar eklenerek kullanılabilir. Hamilelerin kullanması sakıncalıdır.
Kabızlığa iyi gelen şeyler arasında; tam tahıllı çavdar ekmeği, yulaf kepeği ve kefir de yer almaktadır.
Kaynak: https://www.healthline.com/nutrition/best-foods-for-constipation
#kabızlığı geçirmek#kabızlığı gidermek#kabızlığı hızlı çözüm#kabızlığı önlemek#kabızlık için doğal yöntemler#kabızlık için meyveler
0 notes
Text
New Post has been published on Ne İyi Gelir?
New Post has been published on http://yararlarizararlari.com/kivinin-faydalari-hamilelikte-diyeti-zararlari-kabugu/
Kivinin Faydaları, Zararları, Diyeti, Kivi Hamilelikte Nasıl Yenir?
Kivinin ve kivi suyunun yararları, cilde, vücuda iyi gelir mi? Kivi nasıl yenir? Hamilelikte kivinin faydaları ve zararları nelerdir? Kabuğu yararlı mı, kilo verdirir, zayıflatır mı?
Türkiye’nin Karadeniz Bölgesi’nde bol miktarda yetiştirilen kivi, besin değerleri bakımından oldukça zengin bir meyvedir. Mayhoş tadı ve kokusu ile meyve salatalarına çok yakışan kivi, özellikle kış aylarında bol bol satın alınmaktadır. Tezgahlarda kilo ile veya paketlenmiş olarak satılan taze kiviler, uzun süre bozulmadan durabilmektedir.
Kivi, lezzet ve kokusunun yanı sıra içerisinde bulunan vitaminleri ile önem taşımaktadır. C, E ve K vitaminlerine sahip olan kivi ve kivi suyunun faydaları oldukça fazladır. Gün içerisinde vücudun ihtiyacı olan vitamin ve besin değerlerini karşılamak için 1 adet kivi tüketmek yardımcı olacaktır. C vitamini vücudun direncini arttırırken kalp sağlığını da korumaktadır.
E vitamini ise vücutta bulunan serbest radikallerinin yol açtığı zararları en aza indirmektedir. Serbest radikaller eklem ve kalp hastalıklarına neden olarak yaşlanmayı hızlandırır. Kivi ise içerisinde radikallere engel olan besinleri taşımaktadır. Haftada en az iki gün, imkan varsa her gün bir adet kivi tüketmek, sağlığa iyi gelir ve sindirim üzerinde olumlu etki yaratır.
Kivinin İnsan Sağlığına Yararları
Kivi içerisinde bulunan besin ve vitamin değerleri ile birlikte sağlık açısından fayda sağlamaktadır. Kivi, başta kalp sağlığı olmak üzere sindirim sistemi, kan basıncı, bağışıklık sistemi ve diyabet üzerinde birçok olumlu etki yaratmaktadır.
Kivinin faydalarından yararlanmak ve vücudun ihtiyacı olan besin değerlerinin bir bölümünü karşılamak için tüm yaş gruplarının kivi tüketmesi gerekmektedir.
Kivi Sindirim Sistemini Hızlandırır Mı?
Kivi, lif bakımından oldukça zengin bir meyvedir. Lif oranı yüksek olan kivi, sindirim sistemi için büyük fayda sağlar ve daha kolay sindirim süreci yaratır.
Kivi, lif içermesinin yanında bağırsak sağlığı için önem taşıyan doğal proteine de sahiptir. Kivi, bağırsaklarda bulunan kötü huylu hücreleri ortadan kaldırarak sağlıklı çalışmasını sağlar ve sindirim sistemini hızlandırır. Ayrıca mide asidini de dengeleyerek korur.
Kivi Kabızlığa İyi Gelir Mi?
Kivinin içerisinde bulunan lif ve vitamin değerleri hazımsızlık ile savaşır. Kabızlığın ortadan kaldırılması için gerekli olan lif değerinin bir kısmını karşılar. Kabızlık sorunu yaşayan kişilerin kivi tüketmesi oldukça yararlıdır.
İshali Ne Geçirir?
Kivinin Kalp Sağlığı Üzerindeki Etkileri Nelerdir?
Kivi, potasyum ve lif içeriği olması ile kalp sağlığını korumaktadır. Potasyum, kalp fonksiyonlarının doğru biçimde yerine getirilmesi ve sağlıklı kalması için önemli bir besin değeridir.
Kalp ve damar hastalıklarının riskini azaltmak için potasyum miktarının arttırılarak sodyumun azaltılması gerekmektedir.
Düzenli olarak kivi tüketilmesi, kanda bulunan yağ oranın azaltmakta ve damar tıkanıklığını önlemektedir. Kivi, aynı zamanda yüksek tansiyonun dengelenmesi için de önemli olmaktadır.
Kivi Bağışıklık Sistemini Güçlendirir Mi?
Kivi başta C vitamini olmak üzere birden fazla vitamin ve mineral değerine sahiptir. Bağışıklık sistemini koruyan vitamin değerleri, kivi içerisinde bol miktarda bulunmaktadır.
Özellikle kış ve ilkbahar aylarında yaygın olan hastalıklardan korunmak için bol miktarda kivi tüketilmelidir. Kışın soğuk günlerinde en sık rastlanan hastalıkların başında soğuk algınlığı gelmektedir.
Diyabet Hastaları Kivi Tüketebilir Mi?
Diyabet hastalarının tüketebileceği besinler, şeker oranları bakımından az ve dengeleyici olmak zorundadır. Bu nedenle şeker oranı yüksek olan meyveler de diyabet hastaları için tehlikeli olabilmektedir. Ancak kivinin içerisinde az miktarda şeker bulunması, diyabet hastaları için risk oluşturmamaktadır.
Kivi Kilo Verdirir Mi?
Kivinin kalori değeri diğer meyvelere oranla daha azdır. Kalorisinin az olan kivi, içerisinde sindirimi hızlandıran etkiye sahip olan lifleri barındırmaktadır.
Sindirim sistemini düzenleyerek metabolizmayı hızlandıran kivi, kilo vermeyi de desteklemektedir. Diyet yapan bireyler, meyve tabakları içerisine veya ara öğünlere 1 adet kivi ekleyerek kilo verme sürecini hızlandırabilirler.
Kivinin Cilde Olan Faydaları Nedelerdir?
Cilt için faydalı olan E ve C vitamin değerleri kivinin içerisinde bol miktarda bulunmaktadır. Cildin sağlığını koruyarak daha uzun süre genç kalmasını sağlayan kivi, cilde parlaklık da kazandırmaktadır.
Kivi, antioksidan özelliği ile ciltte oluşa hastalık ve alerji riskini de en aza indirmektedir. Enfeksiyon ve mantar gibi sık rastlanan cilt rahatsızlıklarından kurtulmak için kivi tüketilmesi oldukça önem taşımaktadır.
Cilde iyi gelen kivi, her yaş grubu için önemli olan besin değerlerini içerisinde barındırmaktadır.
Kivi en iyi diyet lifi, laksatif ve antioksidan değerlerine sahip olarak cilt dostu olan meyvelerin başında gelmektedir. Düzenli tüketilen kivi, cildin daha genç kalmasına ve zararlı toksinlerden arınarak parlamasına neden olmaktadır.
Kivinin içerisinde bulunan E vitamini ise cildin nem dengesini korumaktadır. Bu nedenle kuru cilde sahip olan kişilerin düzenli olarak kivi tüketmesi ve maske olarak kullanması önerilmektedir.
Hamilelikte Kivi Faydalı Mıdır?
Kadınların hamilelik sürecinde ve doğumdan önce tükettikleri besinler doğru seçilmelidir. Düzenli ve sağlıklı beslenen hamile kadınlar kilo kontrollerini sağlar ve bebek de anne ile doğru orantılı olarak daha sağlıklı doğar. Doktorlar, anne ve bebeğin sağlıklı olması için beslenme önerilerinde bulunur.
Bu beslenme önerileri içerisinde yararlı besinler yer almaktadır. Kivi, doktorların hamile kadınlara bol miktarda önerdiği bir meyvedir. Gebelik sürecinde hazımsızlık sorunu yaşamamak, gerekli olan besin değerlerini almak ve cilt sağlığını korumak için kivi tüketilmesi oldukça önemlidir.
Kivi Kanserden Korur Mu?
Vücutta bulunan serbest radikaller, cilt hastalıkları, kanser oluşumu ve bağırsak enfeksiyonu gibi birden fazla hastalığa sebep olmaktadır. Serbest radikalleri önlemek için doğru beslenme ve antioksidan özelliği bulunan besinleri tüketmek oldukça önemlidir.
Kivinin sahip olduğu antioksidan özelliği ve C vitamini, vücuttaki serbest radikallerin dolaşımını engellemektedir. Bu da çeşitli hastalıklardan korunmayı beraberinde getirmektedir.
Kivi Suyunun Ne Gibi Yararları Vardır?
Değerli besin kaynaklarına sahip olan kivi, dilimlenmiş olarak meyve tabaklarında yer alarak mayhoş bir tat kazandırmaktadır. Kivi suyu da diğer meyve suları gibi lezzetli ve yararlı olan içeceklerden biridir.
Evde taze olarak sıkılan kivileri tek balına veya diğer taze meyve suları ile karıştırarak tüketmek mümkündür. Kivi suyu, C, E ve K vitaminleri, antioksidan özelliği ve ödem atması ile vücuda büyük yarar sağlamaktadır.
Kivi Suyu;
Cildin sağlıklı ve parlak görünmesini sağlar. Toksinleri arındırması ile daha temiz bir cilt yapısı oluşturur.
Antioksidan özelliği sayesinde vücutta bulunan serbest radikallerin dolaşımı engeller. Serbest radikallerin dolaşımına engel olması, kanser, bağırsak ve cilt hastalıklarının oluşum riskini azaltır.
İçerisinde bulunan E vitamini ile cilt ve saçlar için faydalıdır. E vitamini, saçların dökülmesini azaltarak daha canlı ve parlak saç yapısına zemin hazırlar.
Solunum yollarında bulunan sorunları gidererek astım rahatsızlığına iyi gelir.
İçerisinde bulunan lif oranı sindirim sistemini düzenleyerek hazımsızlığı önler.
Kivi Kabuğu Faydalı Mıdır, Yenir Mi?
Kivi kabuğunun içerisinde bulunan vitamin değerleri ve antioksidan özelliği, kendisi kadar faydalı olmasını sağlıyor. ‘Kivi Kabuğu Faydalı Mıdır, Yenir Mi’ sorusu, hemen herkesin aklına gelmektedir.
Kivi kabuğu, sağlık deposu olması ile yenilebilmektedir. Kabuğun üzerinde bulunan tüylü kısmı yemek istemeyen kişiler çok ince soymaya özen göstermelidir. Aynı zamanda kabukları güzelce yıkayarak mutfak robotundan geçirmek ve yoğurt ile tüketmek ya da meyve sularının içerisine eklemek mümkündür.
Kabuklar antioksidan özelliklerinin yüksek olması ile vücutta bulunan zararlı hücreleri ve toksinleri atmaktadır. Bu da çeşitli hastalıklardan korunmak için yarar sağlamaktadır. Kabukların çöpe atılmasını istemeyen kişiler ise toprak ile karıştırarak daha sağlıklı büyüyen çiçekler yetiştirebilirler.
Kivi Kabuğu;
E, K ve C vitaminleri bakımından zengindir.
Antioksidan özelliği ile vücudu serbest radikallere ve zararlı toksinlere karşı korur.
Cilt ve deri hastalıklarına karşı koruyucudur. Cildin daha parlak ve canlı görünmesini sağlar.
E vitamini ile saç yapısını koruyarak sağlıklı ve parlak görünmesini sağlar.
Hücre yenilenmesini sağlayarak vücudun zinde kalmasına yardımcı olur.
Sindirimi düzenler ve hazımsızlık sorunlarını giderir. Özellikle hamilelik sürecinde kabızlığı önler.
Astım hastaları için yararlıdır ve kronik astım üzerinde hafifletici etki yaratır.
Kivinin Kalorisi ve Vitamin Değerleri
Kivi düşük kalorisi ve zengin besin kaynakları ile önemli bir meyvedir. Vücut için çeşitki yararları bulunan kivi, oldukça az kalorili olması ile diyet dostudur.
1 Adet Orta Boy Kivi;
45 kalori
1 gram protein
7 gram doğal şeker
2 gram lif (günlük ihtiyacın %9’unu karşılar)
5 miligram C vitamini (günlük ihtiyacın %6’sını karşılar)
66 IU A vitamini (günlük ihtiyacın %1’ini karşılar)
1 miligram E vitamini (günlük ihtiyacın %6’sını karşılar)
6 mikrogram K vitamini (günlük ihtiyacın %38’ini karşılar)
19 mikrogram folat (günlük ihtiyacın %5’ini karşılar)
8 miligram kalsiyum (günlük ihtiyacın %3’ünü karşılar)
2 miligram demir (günlük ihtiyacın %1’ini karşılar)
8 miligram fosfor (günlük ihtiyacın %3’ünü karşılar)
9 miligram magnezyum (günlük ihtiyacın %3’ünü karşılar)
1 miligram çinko (günlük ihtiyacın %1’ini karşılar)
237 miligram potasyum (günlük ihtiyacın %7’sini karşılar)
1 miligram bakır (günlük ihtiyacın bakır (günlük ihtiyacın %5’ini karşılar)
1 miligram manganez (günlük ihtiyacın %4’ünü karşılar)
9 miligram omega-3 yağ asitleri
187 miligram omega-6 yağ asitleri
Lif; 2 adet orta boy kivi bir kase kepekten daha fazla lif içermektedir. Lif değeri sindirim, kalp sağlığı ve tansiyona faydalı olmaktadır.
Antioksidan; Kivide bulunan bol miktardaki antioksidan kalp hastalıkları ve çeşitli kanser oluşumlarını engellemektedir.
Potasyum; Kivide bulunan potasyum oranı, günlük ihtiyacın bir bölümünü karşılamak için idealdir. 1 adet kivinin içerisinde 1 muzdan daha fazla potasyum bulunmaktadır. Özellikle spor yapan kişilerin kivi yemesi önerilmektedir.
Magnezyum; 2 adet kivi, vücut için toplam 30 miligram magnezyum sağlamaktadır. Magnezyum kas ve sinir fonksiyonlarını geliştirerek vücudun enerji seviyesini yükseltmektedir.
Folat; Kivi, günlük olarak alınması gereken folatın %10’unu karşılamaktadır. Kivi, özellikle hamile kadın ve bebekler için büyük fayda sağlamaktadır.
Lutein; Sarı nokta hastalığı olarak bilinen göz rahatsızlığının önlenmesi için lutein önemli bir değerdir. Kivi, lutein değeri bakımından oldukça önemli bir besindir.
E Vitamini; Cilt, saç, bağışıklık sistemi ve kolesterol için önemli olan E vitamini, kivinin en önemli besin değerlerinden biridir.
Çinko; Kivinin içerisinde bulunan çinko değeri diş, cilt ve saç sağlığı için önemlidir.
Düşük Glisemik İndeksi; Kivi, karbonhidrat ve yağ bakımından düşük bir meyvedir. Bu özelliği ile kan şekerini dengeler ve diyabet hastalarının dostudur.
Kivi Nasıl Yenmelidir?
Kivinin nasıl yenmesi gerektiği konusunda hemen herkes aynı fikirde olmaktadır. Meyve tabaklarında soyulmuş ve dilimlenmiş bir biçimde yer alan kivi eşsiz vitamin ve mineral değerlerine sahiptir. Ancak metal bıçak ile kesilen kivi içerisindeki bazı vitamin değerlerini kaybetmektedir. Bu durumu engellemek için doğru tüketme biçiminin uygulanması şarttır.
Kivinin sahip olduğu besin değerlerini koruyarak tüketmek büyük önem taşımaktadır. Vitamin ve minerallerin kaybolmaması için bıçak kullanılmaması gerekmektedir.
Kabukların hemen altında faydalı besinleri barındıran kivinin kabukları da soyulmamalıdır. Kivinin üzerinden bir miktar keserek çay kaşığı ile yumurta yer gibi tüketmek en doğru tercihtir. Ancak kabuklarının çok hafif soyularak meyve suyu olarak tüketilmesi de tercih edilebilmektedir.
Kivinin Zararları Nelerdir?
Kivi, sağlık için önem taşıyan besinlerin içerisinde yer alarak oldukça yararlı olmaktadır. Kivinin içerisinde bulunan besin değerleri, vücut için çeşitli ihtiyaçları ve yararları sağlamaktadır.
Taze olarak tüketilen kivi, çocuk ve yetişkinler için büyük önem taşımaktadır. Ancak diğer tüm yararlı besinlerde de olduğu gibi bazı durumlarda yan etkileri bulunmaktadır. Özellikle bazı hasta ve hamilelerde olumsuz etki yaratabilmektedir. Kivi tükettikten sonra olumsuz bir durum yaşayan kişilerin doktora başvurması şarttır.
Kivi, alerjik reaksiyonlara neden olabilen meyveler arasındadır. Mayhoş tadından dolayı sevilen ve rahatsız etmediği için fazla tüketilen kivi, alerjik reaksiyonlara yol açabilmektedir. Bu nedenle aşırı tüketiminden kaçınılması daha doğru olmaktadır.
Kivinin fazla tüketildiği durumlardan biri de dil ve dudakların şişmesidir. Ekşi ve asitli bir yapısı olan kivi, limon ile benzer olarak dudaklarda şişkinlik yapabilmektedir.
Kişilere ve tüketim fazlalığına bağlı olarak özellikle kollarda kaşıntı, kızarıklık ve döküntü oluşumuna yol açabilmektedir.
Kivi, hamile kadınlar için her ne kadar gerekli besinleri içerse de doktora başvurulması gereken durumlar olabilmektedir. Önlem almak için haftada 2 kez tüketilmesi yeterlidir.
Kivinin olumsuz yanlarından bir diğeri ise ishal veya tam tersi olarak kabızlık yapabilmesidir.
Ağız Bölgesinde Yaraya Neden Olur Mu?
Kivinin içerisinde bulunan C vitamini, yaraları iyileştirici etki yaratmaktadır. Ancak bazı kişiler kivinin ağız yaralarına neden olduğunu iddia etmektedir.
Asitli bir meyve olan kivi, kişilere göre ağızdaki yaraları iyileştirici veya tetikleyici olabilmektedir. Asitli meyveler aft sorunu olan bireyler için olumsuz etki yaratabilmektedir.
Gebelik Döneminde Kivinin Yararları ve Zararları Nelerdir?
Gebelik döneminde tüketilmesi gereken besinlerin başında meyveler gelmektedir. Meyve çeşitleri içerisinde bol miktarda vitamin ve mineral bulundurmaktadır.
Sindirim ve bağışıklık sistemi üzerinde etkili olan meyveler, bebeğin de sağlıklı olmasını sağlamaktadır. Hamilelik sürecinde tüketilmesi gereken meyvelerden biri de kividir. Kivi, hamilelik sürecinde meyve tabaklarında ve meyve suları içerisinde yer almalıdır.
Hamilelikte (Gebelikte) Kivinin Yararları;
Hamilelik sürecinde düzenli olarak taze kivi tüketmek, vücuttaki toksinleri atar ve kanı temizler.
Kivinin içerisinde bulunan vitamin değerleri ve doğal şeker, vücut için gerekli olan enerjinin üretilmesine yardımcı olur.
Hamile kadınların en sık yaşadığı sorunlardan biri hazımsızlıktır. Kivi, metabolizmayı hızlandırarak sindirim sistemini düzenler. Böylelikle hazımsızlık problemlerini ortadan kaldırır.
Duygusal ve alınganlık gibi durumlar, hamilelikte sık sık ortaya çıkmaktadır. Kivi, anti stres etkisi ile rahatlama ve sakinleştirici etki yaratmaktadır.
C vitamini içeriği zengin olan kivi, vücut direncinin korunması, hastalıklara karşı önlem alınması için ideal bir kaynaktır.
Magnezyum, kemik sağlığını koruyan minerallerden biridir. Hamileler için kemik ve diş sağlığı önemlidir ve magnezyum alınması şarttır.
Hamilelikte Kivinin Zararları;
Kivi, nadiren de olsa vücutta alerjik reaksiyonlara neden olabilmektedir.
Fazla tüketildiği durumlarda özellikle kollarda kızarıklık ve kaşıntı yapabilmektedir.
Kivi, günde 2 adetten fazla tüketildiğinde ishal veya tam tersi olarak kabız problemlerini ortaya çıkarabilmektedir.
Ağzında yara olan kişilerde ise yaraları tetikleyebilmektedir.
4 Gün İçerisinde 2 Kilo Verdiren Kivi Diyeti Listesi
Kivi, metabolizma hızlandıran ve tok tutan yapısı ile kilo vermeyi desteklemektedir. Diyet yapan kişilerin dostu olan kivi, tek başına bir diyet listesini de oluşturabilmektedir.
Kivi diyeti uygulayarak 4 gün içerisinde 2 kilo vermek mümkündür. Bu diyet listesi ayda 1 kez uygulanarak vücuttaki toksinlerden arınmak mümkündür.
Kivi Diyeti 1 Günlük Listesi;
Kahvaltı
1 dilim tam tahıllı ekmek
1 adet kivi
1 kase taze yoğurt
Ara Öğün; 1 adet kivi
Öğle Yemeği
1 kase sebze çorbası
1 kase yeşillik salatası
Ara Öğün; 1 adet kivi
Akşam Yemeği
1 kase çorba
1 adet ızgara et veya sebze yemeği
1 tabak yeşillik salatası
Gece
1 adet kivi
0 notes
Text
New Post has been published on Ne İyi Gelir?
New Post has been published on http://yararlarizararlari.com/seftalinin-ve-suyunun-faydalari/
Şeftalinin ve Şeftali Suyunun Faydaları Nelerdir?
Şeftalinin ve şeftali suyunun faydaları, en az kokusu ve tadı kadar vazgeçilmez olmasını sağlamaktadır. Sade olarak tüketilmesinin yanında meyve suları veya tatlıların içerisinde de kullanılan şeftalinin insan sağlığına birçok faydası bulunmaktadır.
Pazar ve manav tezgahlarında bol miktarda bulunan tüylü ve tüysüz şeftaliler, yazın bol bol tüketilir. Doğal şeker içeriğine sahip olan şeftali, hem tatlı hem de meyve suyu olarak da sofralardaki yerini alır. Aynı zamanda iyi bir atıştırmalıktır ve kilo kontrolünü sağlayan, vücudu dinç tutan ve hastalıklardan koruyan birçok faydası bulunmaktadır. Bu faydalar, şeftalinin bol bol tüketilmesi için oldukça önemlidir.
26 Maddede Şeftalinin Yararları
A, C, E ve K vitamin değerleri bakımından zengindir.
Kalsiyum, potasyum, magnezyum, çinko ve bakır minerallerine sahiptir.
Romatizma ağrıları üzerinde oldukça etkilidir ve bu nedenle tedavisinde kullanılır.
Mide kramplarını önlemede faydalıdır.
Stres ve depresyona karşı iyi gelir.
Gece körlüğü oluşumunu engeller ve görme duyusunun gelişmesini sağlar.
İçerisinde bulunan beta karoten ile katarakt hastalığına yakanlanma riskini büyük ölçüde azaltır.
Prostat, kolon ve akciğer kanserine karşı koruma sağlar.
Güçlü antioksidan içeriğine sahiptir.
Gastrite karşı büyük bir koruma sağlar.
Böbrek taşı oluşumunu engellemeye yardımcı olur.
Besinlerin hazmını kolaylaştırır ve sindirim sistemini rahatlatır.
Kalp hastalıklarına karşı koruma sağlar.
Kansızlığa iyi gelir.
Öksürük, astım ve bronşit hastalığına karşı faydalıdır.
Yüksek tansiyona karşı etkilidir ve tansiyonu dengeler.
Lif içeriği bakımından oldukça zengindir.
Ağız kokusunu giderir.
Vücuttaki toksinleri atar ve bağırsakları temizler.
İdrar söktürücü etkisi bulunur.
Gut rahatsızlığına iyi gelir.
Kötü kolesterolü dengeleyici etkisi bulunur.
Hemoroid yani basur hastalığının tedavisinde şeftali çekirdekleri kullanılır.
Böbrek rahatsızlıkları ile savaşır.
Bebek mamalarında kullanılan lezzetli ve sağlıklı besinlerden biridir.
Kabızlık ve hazımsızlık sorunlarını ortadan kaldırır.
Şeftalinin İnsan Vücuduna Faydaları Nelerdir?
Şeftali, insan sağlığı üzerinde büyük bir öneme sahiptir. Sindirim sisteminden kalp sağlığına kadar birçok koruyucu etkisi olan şeftali, bol miktarda tüketilmesi gereken meyvelerden biridir.
Şeftalinin Sindirim Sistemine Yararları Nelerdir?
Şeftalinin içerisinde bulunan bileşenler ve lif değerleri, bağırsak fonksiyonlarını düzene sokmaktadır. Bağırsakların içerisinde bulunan kötü bakterileri yok eden şeftali, kabızlık ve hazımsızlık sorunlarını ortadan kaldırmaktadır. Aynı zamanda böbreklerde oluşan taş ve kumun atılmasını sağlar. Oluşan taş ve kumun dökülmesine de yardımcı olmaktadır.
Kabızlığı Geçirir Mi?
Şeftali, metabolizmanın daha hızlı ve düzenli çalışmasını sağlar. Bu da kabızlık sorunlarının ortadan kalkmasına yardımcı olur.
Kanser Hastalıklarını Önler Mi?
Şeftali, karotenoid ve bioflavonoid bakımından zengin bir besindir. Bu maddeler, vücuttaki hücrelerin hasar görmesini ve kanserin yayılmasını önler. İçerisinde bulunan besin değerleri de bağışıklığı koruyarak hastalıklara karşı önlem alır. Aynı zamanda ağız sağlığını da koruyarak oluşabilecek hastalıkları önler.
Kalp Sağlığı Üzerindeki Etkisi Nedir?
Şeftalinin içerisinde bol miktarda lif ve potasyum bulunur. Bu iki değer, kalp sağlığının korunması için oldukça önemlidir. Zengin lif içeriği kötü kolesterolü önler ve kolesterol seviyesinin dengede kalmasını sağlar.
Şeftali İçerisinde Bulunan Antioksidanın Görevi Nedir?
Şeftali, antioksidan içeriği bakımından zengin olan besinlerin başında gelir. Antioksidan özelliği, vücudun dışarıdan maruz kaldığı zararlı bakterilerin ve güneş ışığının kötü etkilerini yok eder. Vücudun aldığı zararlı güneş ışığı, antioksidan tarafından kontrol altına alınır. Bunların dışında güçlü antioksidanlar, vücudu farklı hastalıklara karşı da koruma altına almaktadır.
Dokuları Koruyucu Etkisi bulunur Mu?
Şeftalinin içerisinde bulunan C vitamini, vücut dokuları için önemlidir. Dokuların yaşanan kaza ve yaralanma sonucu kısa sürede iyileşmesi için de oldukça etkilidir. Kemik ve kıkırdakların onarılması üzerinde de etkiye sahip olan şeftali, dokulara zarar veren hastalıklara karşı koruma sağlamaktadır.
Şeftali Kilo Verdirir Mi?
Şeftali, kilo problemlerine karşı oldukça iyi bir besindir. Düşük kalorili olmasının yanı sıra tok tutma özelliğine de sahiptir. Aynı zamanda içerisinde bulunan lifler, daha hızlı bir sindirim sistemi sağladığı için kilo verme süresi de hızlanmaktadır. 1 adet orta boy şeftali ortalama 40-44 kalori aralığındadır.
Kemik Sağlığını Nasıl Etkiler?
A vitamini eksik olan bireylerin kemik hastalıklarına yakalanma riski oldukça yüksektir. Bu nedenle bu kişiler için A vitamini içeren besinler büyük önem taşır. Şeftali de bol miktarda A vitaminine sahip olarak sağlık üzerinde olumlu etkiler yaratmaktadır. Şeftali tüketmek, kemiklerde oluşabilecek hastalıklara karşı koruma sağlar.
Kan Basıncını Dengeler Mi?
Şeftalinin içerisinde bulunan potasyum, kan basıncını dengelemek için etkilidir. Yeterli olarak tüketilmesi, kan basıncının dengelenmesini sağlar. Ancak potasyum mineral değeri yüksek olan bireyler, tüketimine dikkat etmelidir.
Cildi Güzelleştiren Etkisi Var Mıdır?
Cildin yenilenmesi ve nem dengesini koruması için E vitaminine ihtiyacı vardır. Besinlerden alınan E vitamini, cilt sağlığını korur ve cildin güzelleşmesini sağlar. Şeftalinin içerisinde bulunan E vitamin değeri de cilt sağlığı için büyük öneme sahiptir.
Şeftalinin Besin Değerleri Nelerdir?
Şeftalinin içerisinde birçok vitamin ve mineral bulunmaktadır. Bu değerler insan sağlığı için büyük yarar sağlamaktadır.
1 Adet Orta Boy (150 gr) Şeftali Besin Değerleri;
59 kaloridir.
13 gram şeker içermektedir.
1 gram protein değeri vardır.
2 gram besin lifi bulunur ( günlük ihtiyacın %9’unu karşılar)
9 mg C vitamini bulunur ( günlük ihtiyacın %17’sini karşılar)
489 IU A vitamini bulunur (günlük ihtiyacın %10’unu karşılar)
1 mg E vitamini bulunur (günlük ihtiyacın %5’ini karşılar)
2 mg niyasin bulunur (günlük ihtiyacın %6’sını karşılar)
9 mcg K vitamini bulunur (günlük ihtiyacın %5’ini karşılar)
6 mcg folat bulunur (günlük ihtiyacın %1’ini karşılar)
4 mg demir bulunur (günlük ihtiyacın %2’sini karşılar)
9 mg kalsiyum bulunur (günlük ihtiyacın %1’ini karşılar)
5 mg magnezyum bulunur (günlük ihtiyacın %3’ünü karşılar)
285 mg potasyum içerir (günlük ihtiyacın %8’ini karşılar)
30 mg fosfor içerir (günlük ihtiyacın %3’ünü karşılar)
3 mg çinko içerir (günlük ihtiyacın %2’sini karşılar)
1 mg bakır içerir (günlük ihtiyacın %5’ini karşılar)
1 mg manganez içerir (günlük ihtiyacın %5’ini karşılar)
126 mg omega-6 yağ asitlerini içerir.
3 mg omega-3 yağ asitlerini içerir.
Şeftalinin İçerisindeki Mineraller
Bir adet şeftalinin içerisinde yaklaşık olarak 333 mg potasyum bulunmaktadır. Potasyum minerali, böbreklerde taş ve kum oluşumunu engeller, tansiyonu düzenler ve kemik sağlığını korur. Yetişkin bir bireyim günlük potasyum ihtiyacı 4700 mg’dır. Şeftalinin içerisinde bulunan yüksek potasyum içeriği, günlük ihtiyacı karşılamak için yeterli olmasa da oldukça iyi bir bölümüne denk gelmektedir.
Şeftali, zengin potasyum içeriğinin yanında manganez, fosfor, magnezyum, demir, kalsiyum, çinko ve bakır mineralleri bakımından da önem taşımaktadır.
Şeftalinin İçerisindeki Vitaminler
Şeftalinin içerisinde toplam 10 farklı vitamin çeşidi bulunmaktadır. A vitamini içeriğine sahip olan şeftali, göz sağlığını korumaktadır. C vitamini içeriği ise vücudu toksinlerden arındırır ve bağışıklığı güçlendirir. Şeftalinin içerisinde A ve C vitamininden sonra gelen ve daha az miktara sahip olan E ve K vitaminleri de vücut için önem taşımaktadır.
E vitamini cilt sağlığı için önem taşıyan değerlerin başında gelir ve bu vitaminin antioksidan özelliği de bulunur. K vitamini ise kemik sağlığı ve kan pıhtılaşması için önem taşımaktadır. Aynı zamanda şeftalinin içerisinde B6 vitamini, B2 vitamini (riboflavin), B3 vitamini (niasin), B1 vitamini (tiamin), B9 vitamini (folik asit), B5 vitamini (pantotenik asit) değerlerini de barındırmaktadır.
Şeftali İçerisindeki Antioksidanlar
Şeftalinin hem kabukları hem de iç kısmı çeşitli antioksidan içeriğine sahiptir. Antioksidanlar, vücudun maruz kaldığı zararlı maddelere karşı koruyucu etki yaratmaktadır. Vücudun toksin ve ödemden arınması için de etkilidir. Antioksidanların önemli faydalarından biri de yaşlanmayı yavaşlatması ve hastalıklara karşı koruma sağlamasıdır.
Şeftali içerisindeki önemli antioksidan değerlerinden biri klorojenik asit olarak adlandırılır. Bu antioksidan değeri, vücutta bulunarak hücrelere zarar veren serbest radikalleri ortadan kaldırır. Antioksidan çeşitleri, kanser, kronik hastalık ve iltihaplanmalara karşı etkili olmaktadır.
Şeftali İçerisindeki Lif Değerleri
Bir adet büyük boyuttaki şeftali içerisinde 17 gram karbonhidrat içermektedir. Bu karbonhidrat değerinin 3 gramı da liftir. Lifler, sağlıklı ve hızlı bir sindirim sistemi için gereklidir. Günlük olarak alınan lifler, kabızlığın önlenmesinde etkili olmaktadır.
Lif değerleri yalnızca sindirimi düzenlemekle kalmayarak kolesterol seviyesini de dengede tutmaktadır. Kalp hastalıklarının oluşumunu engelleyen lifler, diyabet ve obezite oluşumu riskini de azaltmaktadır.
Yetişkin bir erkeğin günlük olarak 38 gram, yetişkin bir kadının ise 25 gram lif alması gerekir.
Şeftali Suyunun Yararları
Şeftalilerin preslenmesi ile elde edilen organik şeftali suyu, sağlık açısından birçok yarar sağlamaktadır. İçerisinde bulunan vitamin ve mineral değerleri, şeftali suyunun önemini arttırmaktadır.
Doğal şeftali suyu, kanı temizler ve damar tıkanıklığı riskini büyük ölçüde azaltır.
Ateş düşürücü etkisi vardır. Ateşin yükseldiği hastalık dönemlerinde tüketilmesi yararlıdır.
Sindirim sistemini düzenleyerek kabızlık ve hazımsızlık gibi problemleri ortadan kaldırır.
Bağırsakların yumuşamasını sağlar.
Uykusuzluk sorunu yaşayan kişiler için önemlidir. Akşam yatmadan önce tüketilen 1 bardak organik şeftali suyu, iyi bir uyku çekmenizi sağlar.
İyi bir idrar söktürücüdür. Mesane ve prostat kanserine karşı koruma sağlamaktadır.
Ağız içinin temizlenmesini sağlar. Böylelikle ağızda bulunan zararlı bakterileri arındırır ve ağız kokusunu önler.
Kaslar üzerinde rahatlama sağlar ve sinir sistemini de olumlu yönde etkiler.
Antioksidan bakımından zengin olması, hastalıklara karşı önlem almasını sağlar.
Şeftali Marmelatı Tarifi
Şeftali marmelatı, hem kahvaltıların hem de çeşitli tatlıların vazgeçilmez tatlarından biridir. Tadı ve kokusu oldukça güzel olan şeftali marmelatının sağlıklı olması için hazır almak yerine evde yapmak daha doğrudur. Yazın taze olarak satılan şeftalileri kullanarak iyi bir marmelat yapmak mümkündür.
Malzemeler;
500 gram şeftali
1 çay kaşığı doğal tereyağı
2 su bardağı toz şeker
1 çay bardağı su
Yarım adet limon
Yapımı;
Şeftalilerin kabukları soyulur ve çekirdekleri de çıkartılarak küp küp doğranır.
Küpler halinde doğranan şeftalilerin üzerine 1 çay bardağı su ilave edilerek blenderdan geçirilir. Daha sonra toz şeker de eklenir ve güzelce karışana kadar blenderdan geçirilmeye devam edilir.
Hazırlanan karışım çelik tencere içerisine alınır ve üzerine tereyağı eklenir. Yüksek ateşe alınarak 7 dakika kadar kaynatılır.
Marmelatın üzerinde oluşan köpükler kaşık ile toplanır.
En son limon suyu da eklenerek 2 dakika kadar daha kaynatılır.
Hazırlanan marmelat sıcak olarak kavanozlara doldurulur ve kapakları iyice sıkılır.
Daha sonra serin bir yerde veya dolapta saklanır.
Şeftalinin Zararları
Şeftali, doğal ve besleyici bir meyve olması ile genel olarak sağlık için bir tehlike oluşturmamaktadır. Ancak tüm besinlerde olduğu gibi şeftali de özel durumlarda bazı küçük problemler oluşturabilmektedir. Ciddi bir yan etkisi bulunmayan şeftali, çok fazla tüketildiğinde sorunlar ortaya çıkartmaktadır.
Şeftali, çok fazla tüketildiğinde özellikle çocuk ve hassas bünyesi olan bireylerde alerji oluşumuna neden olabilir. Yüz veya kollarda hafif kızarıklık, şişkinlik veya baloncuk oluşturabilir.
İyi bir idrar söktürücü olan şeftali suyu, ishal olan veya idrar yollarında rahatsızlık olan bireyler için yararlı olmayabilir. İdrarın fazla olması, vücutta su kaybına da neden olabilir.
Yüksek oranda potasyum içermesi, böbrek hastaları için sorun yaratabilir. Bu nedenle az miktarda tüketilmeli ve doktora başvurulmalıdır.
Tavsiyeler Nelerdir?
Şeftali, mevsiminde taze olarak tüketilmelidir.
Yaz aylarında tüketilen şeftali, vücudu koruma altına alarak kış hastalıklarına karşı önlem alır.
Şeftali suyunun hazır alınmaması gerekir. Evde doğal olarak hazırlanmalıdır.
Hazır şeftali marmelatlarının içerisinde katkı maddeleri bulunur ve bu nedenle evde doğal olarak yapılmalıdır.
Şeftali Kabızlığa Neden Olur Mu?
Şeftali tüketimi ile ilgili en fazla merak edilen konulardan biri kabızlık yapan etkiye sahip olup olmamasıdır. Şeftali, her ne kadar bağırsakları çalıştırdığı ve sindirimi düzenlediği bilinse de bazı kişilerde kabızlık yapabilmektedir. Ancak bu durum her insan için geçerli değildir.
Şeftali, istisna durumlar dışında sindirimi olumlu yönde etkileyen sağlıklı bir besindir. Ancak bazı kişiler de kabızlık yapabilme imkanına sahiptir. Özellikle de 1 yaşından küçük çocuklarda kabızlığa neden olduğu doktorlar tarafından da belirtilmiştir. Bu nedenle çocuklara yalnızca mama içerisinde veya diğer meyveler ile birlikte sıkılarak verilmesi daha doğrudur. Ancak yetişkinlerde kabızlık yapması, bireysel olarak algılanabilir.
Şeftali tükettiğinde kabızlık sorunu yaşayan bireyler, günde yarım adet tüketerek bu sorun ile karşılaşmaktan kaçınabilir.
Hamilelik Döneminde Şeftalinin Faydaları
Şeftali, büyüme aşamasında olan fetüs için büyük fayda sağlayan vitamin ve mineral değerlerine sahiptir.
Demir, beyin gelişimine yardımcı olan değerlerden biridir ve hamilelik sırasında kansızlık oluşumunu önler.
Bulantı ve kusma problemlerini kontrol altında tutar.
C vitamini, demir mineralinin emilimini sağlar ve aynı zamanda bağışıklık sistemini güçlendirir. Bebeğin büyümesi için önemli olan C vitamini, hücre yenilenmesini de gerçekleştirir.
Folik asit, omurga ve beyin gelişiminde etkilidir. Aynı zamanda spina bifida gibi hastalıkların oluşumunu da engeller.
Potasyum, gebelik sırasında bacak kasılmalarını önler. Anne ve bebekteki sıvı dengesini korur.
Magnezyum, sinir sistemi, kalp ve iskelet sisteminin gelişmesinde önemli rol oynar.
Fosfor, anne ve bebeğin kemik sağlığını koruyan besinlerden biridir.
Lif içeriği, gebelik esnasında kabızlık problemini önler.
A vitamini de diş yapısı ve kemikler üzerinde etkilidir.
Bursa Şeftalisi Nedir?
Bursa, şeftalinin ana vatanı olan şehirdir. Bursa’da yetiştirilen şeftaliler, Türkiye ve yurt dışında da isminden söz ettirir. Ülkede 1 yıl içerisinde elde edilen 400 ton şeftalinin yarısı, Bursa topraklarında yetiştirilmektedir.
Bursa’da şeftalinin farklı bir çeşidi olan tüysüz şeftali yani nektari de bol miktarda yetiştirilmektedir. Tüylü şeftali de 2 farklı türden oluşmaktadır. İçi beyaz etli ve sarı etli olan bu türler, sertlik bakımından birbirinden ayrılmaktadır. Bursa şeftalisi, farklı isimler ile de anılmaktadır. Bu isimler; On Numara, Takunyacı, Gülaver, Oralat, Diksalet, Jarsalet ve Re 1 olarak sıralanmaktadır.
0 notes
Text
New Post has been published on Ne İyi Gelir?
New Post has been published on http://yararlarizararlari.com/aci-biberin-faydalari-kalorisi-zararlari-zayiflatir-mi/
Acı Biberin Faydaları, Kalorisi, Vitaminleri ve Diyetteki Yararı
Yemeklere eşsiz bir tat vererek hem aromasını hem de kokusunu değiştiren acı biber, sağlımıza faydaları açısından da büyük bir önem taşımaktadır. Düşük kalorili, yağ yakan ve bol miktarda vitamin mineral içeren sebzedir.
Yemeklerde, ızgaralarda, salatalarda ve turşularda kullanılan acı biber, en fazla tüketilen sebzelerin başında gelmektedir. Taze olarak oldukça sevilen acı biber, turşusu ve baharat çeşidi ile de yemeklerin olmazsa olmazıdır. Acı biber çeşitleri, ülkemizin Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde bol miktarda yetiştirilerek, tüm ülkeye yayılmakta ve sofralara ulaşmaktadır.
Acı biber, her mevsim manav raflarında bulunması ile yemeklerde kullanma olanağına sahiptir. Taze olarak tüketilmesinin yanı sıra turşu çeşitlerinin içerisinde ve baharat olarak da tüketilmektedir. Acı biber et ve sebze yemeklerinde kullanılarak tadını ve vitaminlerini bırakmaktadır. Yemeklerin yanı sıra salata çeşitlerinde veya tek başına da sofralarda bulunmaktadır.
Acı biberin sahip olduğu tat, vitamin değerleri ile bir araya geldiğinde mutlaka tüketilmesi gereken sebzelerin başında yer almasını sağlamaktadır. B6, C ve E vitamin değerleri yüksek olan biber, insan sağlığı üzerinde birden fazla fayda göstermektedir. Biber seçiminde her ne kadar acı biberden uzak kalan bireyler olsa da sahip olduğu vitamin ve minerallerden yararlanmak için tüketilmesi şarttır.
20 Maddede Acı Biberin Yararları
Kırmızı biber, içerisinde bulunan likopen maddesi dolayısıyla vücut hücrelerini korumakta ve yenilemektedir.
Antioksidan özelliğine sahip olması vücudun hastalıklardan korunmasını sağlamaktadır.
Vücutta oluşan kanser hücrelerini önlemektedir. Prostat ve meme kanserine yakalanma riskini azaltmaktadır.
Kansızlık ve anemi sorunu yaşayan bireylerin bolca tüketmesi gereken besinlerin başında acı biber gelmektedir. Acıbiber, vücuttaki demir emiliminin artmasına neden olarak demir ihtiyacını da karşılamaktadır.
Magnezyum ve B6 vitaminleri içeren acı biber, uykusuzluk ve kabızlık gibi problemleri de ortadan kaldırmaktadır. Uykusuzluk sorunu yaşayan bireyler genel olarak magnezyum ve B6 vitaminleri eksik olan kişilerdir.
Kolesterol düşürme etkisi bulunan acı biber, kolesterolün yükselmesine engel olmaktadır.
Acı biber, beyin hücreleri için oldukça faydalıdır ve unutkanlık gibi sorunların önlenmesine yardımcı olmaktadır.
Ruhsal açıdan rahatlama sağlayan acı biber, depresyon ve bunalımın oluşmasını engellemektedir.
Hipertansiyonun düşmesini sağlayarak tansiyonun dengeli bir biçimde kalmasını sağlamaktadır.
Kan dolaşımını hızlandırarak, sağlıklı damar ve kalp sistemi oluşturmaktadır.
Vücuttaki hücreleri yenilemesi ile yaşlanmayı geciktirmekte ve erken yaşlanmayı önlemektedir.
Zayıflamak için olumlu etki yaratarak kilo vermeyi kolaylaştırmaktadır.
Metabolizmayı hızlandırarak sindirim sistemini düzenlemektedir.
Kanser hücrelerine karşı savaşmakta ve özellikle de kan kanseri yani lösemi hastalığına neden olan hücrelerin vücutta yayılmasını önlemektedir.
Kalp sağlığını koruyarak, kalp hastalıkları ve sorunlarının önlenmesine yardımcı olmaktadır. Ayrıca kalp krizi riskini de azaltmaktadır.
Kan basıncını ve dolaşımını düzenlemektedir.
Bağışıklık sistemini güçlendirerek grip ve nezle gibi hastalıklardan korumaktadır.
Kabızlık ve hazımsızlık problemlerini ortadan kaldırmaktadır.
Akciğerleri koruma altına alarak akciğer kanseri ve sorunlarına karşı savaşmaktadır.
Grip ve soğuk algınlığı gibi hastalıkların önlenmesi için koruyucu etki yaratmaktadır.
Acı Biberin Kalorisi İçerdiği Vitamin ve Mineraller Nelerdir?
Acı Biber Vitamin Değerleri ve Kalorisi
Acı biber, içerisinde bulunan vitamin değerleri ile sağlık dostu besinlerin başında gelmektedir. Eski dönemlerde ilaç yapımında kullanılmış olan acı biber, içerisinde A, C, E ve K vitaminleri bakımından oldukça zengindir.
A vitamini içeren acı biber, başta göz sağlığı olmak üzere kemik, saç, diş ve tırnak yapısı için de koruyucu kalkan oluşturmaktadır. Cildi güzelleştiren ve koruyan A vitamini, aynı zamanda ülser hastalığının da tedavisi için doğal bir kaynaktır. Vücut ve cilt sağlığı için önem taşıyan A vitamini özellikle de hamilelik döneminde bebek gelişimine katkıda bulunduğu için mutlaka tüketilmelidir.
C vitamini açısından oldukça zengin olan acı biber, güçlü bir antioksidan kaynağıdır. C vitamini, vücudun bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı koruyucu olmaktadır. Aynı zamanda diş eti, damar ve kan dolaşımı sağlığı için önem taşımaktadır. Acı biber, limona oranla yedi kat daha fazla C vitamini içermektedir. Her mevsim C vitamini almak için yeşil ve kırmızı biber tüketilmelidir.
E vitamini, güçlü antioksidan kaynaklarından biridir. Cildin korunması ve güzelleşmesini sağlayan E vitamini, yaşlanmayı geciktirici özelliği ile oldukça önemlidir. E vitamini içeriği yüksek olan acı biber, hem cilt sağlığı hem de bağışıklık sistemini güçlendirmesi ile önem taşımaktadır. E vitamini aynı zamanda alzheimer gibi kronik hastalıklara yakalanma riskini azaltmaktadır.
K vitamini, acı biber içerisinde bol miktarda bulunan vitamin değerleri arasında yer almaktadır. K vitamininin en büyük özelliği kan pıhtılaşması için önem taşımasıdır. Kemik gelişimi, diş eti sağlığı gibi birçok yararı bulunan K vitamini, her yaş grubundan bireylerin alması gereken bir besin değeridir.
Acı biber A, C, K ve E vitaminlerinin yanı sıra B2, B3 ve B6 vitamin değerlerine de sahiptir. Bu vitamin değerleri başta göz sağlığı olmak üzere cilt güzelliği ve saç kökleri için faydalıdır. Vücuttaki enerji üretimini sağlayan B vitamin değerleri, metabolizma ve yağ yakımı üzerinde etkili olmaktadır.
1 Adet Acı Biber İçerisinde;
18 kalori
530 IU oranında A vitamini
109 mg C vitamini
4 mcg K vitamini
3 mg E vitamini
4 mcg folat oranı bulunmaktadır.
Acı Biber Mineral Değerleri
Acı biber, sahip olduğu vitamin değerlerinin yanında mineral bakımından da oldukça zengindir. Manganez, demir, potasyum, sodyum, selenyum ve fosfor içerisinde yer alan, vücut sağlığına iyi gelen mineral değerleridir.
Manganez, acı biberin içerisinde yüksek oranda bulunan minerallerin başında gelmektedir. Manganez, sindirim sistemini hızlandırarak besinlerden enerji üretilmesini sağlamaktadır. Aynı zamanda kemik gelişimi açısından da oldukça önemli bir değerdir.
Demir, kırmızı kan hücrelerinin eksikliğini gidermektedir ve acı biber demir açısından zengindir. Kansızlık sorunu yaşayan bireylerin tüketmeleri şarttır. Günlük olarak tüketilen birkaç adet acı biber hem demir ihtiyacı hem de manganez ihtiyacını karşılamaya yardımcı olmaktadır.
100 Gram Acı Biber;
2 mg demir
18 mg oranında kalsiyum
25 mg magnezyum
45 mg fosfor
340 mg miktarında potasyum
3 mg çinko
2 mg manganez vitamini
5 mcg selenyum içeriğine sahiptir.
Acı Biber Lif Miktarı
Lifli yani posalı besinler arasında bulunan acı biber, sindirim dostu olarak da tanımlanmaktadır. Lifler, sindirim sisteminde ve bağırsaklarda oluşan sorunların giderilmesi için vücudun ihtiyaç duyduğu değerlerdir. Acı biberin içerisinde bulunan lif miktarı, bağırsaklardaki kötü hücrelerin yok edilmesini sağlamaktadır.
100 gram acı biberin içerisinde ortalama 2 gram lif oranı bulunmaktadır. Bu da günlük lif ihtiyacını karşılamak için oldukça iyi bir orandır. Sağlığımız için büyük fayda sağlayan acı biber, sindirim sistemi sorunlarını da ortadan kaldırmakta ve bu nedenle günlük olarak tüketilmelidir.
Antioksidan Kaynağı
Acı biber, içerdiği tüm vitamin ve minerallerin yanında güçlü bir antioksidan özelliği de taşımaktadır. Antioksidan içeren besinlerin tüketilmesi ile vücut, kanser hücrelerine karşı koruma sağlamaktadır. Acı biberin içerisinde bulunan güçlü antioksidanlar kansere karşı savaş açarken aynı zamanda bağışıklık sistemini de güçlendirmektedir. Böylelikle hem kronik hem de geçici hastalıklardan korunma oranı artmaktadır.
Göz sağlığı açısından etkili olan acı biber, içerisinde bulunan antioksidan özelliği ile katarakt gibi göz hastalıklarına yakalanma riskini azaltmaktadır. Bunların yanı sıra solunum yollarında oluşan rahatsızlıkların oluşumuna da engel olmaktadır.
Acı Biberin Vücut İçin Faydaları
İyileştirici Etkisi Var Mıdır?
Acı biber, içeriğinde bol miktarda kapsaisin maddesini bulundurmaktadır. Kapsaisin maddesi, terapatik özelliği ile vücudun hassas ve duyarlı olduğu hastalıklara karşı koruyucu etki yaratmaktadır. Aynı zamanda bu madde sakinleştirici ve iyileştirici özelliği ile de vücut için gerekli olmaktadır.
Bronşit Üzerinde Etkili Midir?
Acı biber, içerisinde bulunan vitamin ve mineraller sayesinde solunum zorluğu üzerinde olumlu etki yaratmaktadır. Balgam söktürücü etkisi bulunan acı biber, kronik bronşit hastalığı riskini ve zorluğunu da azaltmaktadır.
Sindirim Üzerindeki Etkileri Nelerdir?
Acı biberin içerisinde bulunan manganez, sindirim sistemini düzenleyen mineraller arasında yer almaktadır. Aynı zamanda lif içeriği de bulunan acı biber, kabızlık ve hazımsızlık gibi problemlere iyi gelir. Sindirim sorunu yaşayan bireylerin tüketmesi, oldukça yararlı olacaktır.
Kolesterolü Düşürür Mü?
Acı biberin vücut sağlığına iyi gelen etkilerinden biri de kolesterolü düşürerek dengelemesidir. Bu da acı biberin her yaş grubu için oldukça yararlı olduğunu göstermektedir.
Diyabet Hastalığından Korur Mu?
Acı biber, diyabet oluşumuna karşı etkili besinler arasında yer almaktadır. Diyabete karşı koruyucu olmasının yanında diyabetik nöropati tedavisi için de kullanılmaktadır.
Acı Biber Zayıflatır Mı?
Acı biber, vücudun yağ yakımı için ihtiyaç duyduğu enerjinin üretilmesine destek sağlamaktadır. Bu da vücudun kalori yakmasını hızlandırarak kilo vermeyi desteklemektedir. Aynı zamanda metabolizmaya iyi gelen besinler arasında bulunmakta ve sindirimi kolaylaştırmaktadır.
Acı Biber Kaç Kaloridir?
Acı biber, doğal ve besleyici özellikleri bulunan besinlerden biridir. Vücut sağlığına iyi gelen acı biber, vitamin ve mineraller açısından oldukça zengindir. 100 gram acı biber içerisinde toplamda 39 kalori bulunmaktadır. Bu da bir adet biber içerisinde ortalama 15 kalori olduğunu göstermektedir.
Acı biberin içerisinde bulunan kalori miktarı oldukça azdır. Kalori miktarının yanı sıra glisemik indeksi düşük olan acı biber, kan şekerini düzenleyerek uzun süre tok kalmayı sağlamaktadır. Metabolizmayı hızlandırarak sindirim sisteminin daha düzenli çalışmasını sağlayan acı biber, kilo problemlerinin çözülmesine fayda sağlamaktadır.
Acı biber, kilo vermek isteyen bireylerin beslenmeleri içerisinde bulunması gereken bir besindir. Vücudun enerji üreterek yağ yakmasını sağlayan biber, kilo problemi yaşayan kişilerin kurtarıcısı olmaktadır. Bu nedenle her gün akşam yemekleri içerisinde, salatalarda veya ek olarak tüketilmelidir.
Acı Biber Turşusu Nasıl Zayıflatır?
Kilo vermenin en önemli etkenlerinden biri metabolizma ve sindirim sisteminin düzenli olarak çalışmasıdır. Kabızlık ve hazımsızlık gibi sorunlar yaşayan bireylerin kilo verme süreçleri daha uzun olmaktadır. Sindirim sorunlarının ortadan kalkması, sağlıklı ve hızlı biçimde kilo vermeyi sağlamaktadır. Bu nedenle kilo vermek isteyen bireylerin öncelikle metabolizmalarını hızlandırmaları ve sindirimi düzenlemeleri gerekmektedir.
Metabolizmanın hızlanması için yapılabilecek en iyi yöntem doğru besinlerin tüketilmesidir. Acı biber de bu besinler arasında yer alarak sindirime yarar sağlamaktadır. Hızlı ve sağlıklı çalışan bir metabolizma için acı biber tüketmek oldukça sağlıklıdır.
Acı biber turşusu, her mevsim doğal olarak tüketilebilen sağlıklı bir besin kaynağıdır. Turşu, içerisinde bulunan probiyotik içeriği ile bağırsaklardaki kötü bakterileri yok eder ve sağlıklı bir sindirim sistemi oluşturur. Bu da besinlerin daha hızlı biçimde sindirilmesine yardımcı olmaktadır. Acı biber turşusu, vücudun ısısını arttırarak yağ yakma işlevini hızlandırmaktadır. Turşunun içerisinde bulunan vitamin ve mineraller, sağlığa olan faydaları ile de oldukça önemlidir.
Acı biber turşusu, sindirim sistemini rahatlatarak hızlandırmaktadır. Akşam yemeklerinin yanında tüketilen acı biber turşusu, yemeklerin hızlı bir biçimde sindirimden geçmesini sağlamaktadır. Bu nedenle her gün tüketilen yemeklerin yanında birkaç adet acı biber turşusu tüketilmesi, hem sağlık hem de kilo verme üzerinde büyük yarar sağlamaktadır.
Acı Biber Zararlı Mıdır, Kimler Yememelidir?
Acı biber turşusu, doğal bir probiyotiktir ve içerisinde bol miktarda antioksidan barındırmaktadır. Kilo problemleri üzerinde olumlu etki yaratan bu biber, yağ yakma özelliği taşımaktadır. Yağ yakan besinler arasında bulunan acı biberin tüketimi çoğu insan için fayda sağlamaktadır. Ancak acı biber turşusu tüketmemesi gereken bireyler de bulunmaktadır.
Acı biber turşusunu tüketmemesi gereken bireylerin başında hemoroid yani basur sorunu yaşayanlar gelmektedir. Acı biberin sindirim sistemi üzerinde etki yaratması ve acılık hissini vermesi, hemoroidi tehlikeye sokmaktadır. Bu nedenle nadiren az miktarda tüketilmesi daha sağlıklıdır. Mide sorunu yaşayan kişiler de acıbiber turşusuna karşı dikkatli olmalıdır. Acı biber, mide problemi veya hassasiyeti olan kişilerin sıkıntı yaşamasına neden olmaktadır. Midesi hassas olan bireyler, acı biber tükettiklerinde ağrı ve sancı gibi durumlar yaşayabilmektedir.
Ender Saraç Acı Biber Diyeti ve Uygulanışı
Prof. Dr. Ender Saraç, kilo problemi yaşayan bireylerin sağlıklı ve hızlı biçimde kilo vermesi için acı biberin büyük önem taşıdığını açıklamıştır. Acı biber diyeti, vücut sağlığı için birden fazla yarar sağlamaktadır. Kilo vermek için iyi bir yöntem olan acı biber diyeti, düzenli olarak uygulandığında büyük bir etki yaratmaktadır.
Acı Biber Diyeti ve Yararları;
Acı biber, öğle ve akşam yemeklerinin yanında mutlaka bulunmalıdır.
Egzersiz yapan bireyler acı biber tüketerek daha fazla yağ yakmaktadır.
Yemek ve salatalarda taze olarak kullanmak mümkündür.
Yemeklerin dışında turşu olarak da tüketilebilmektedir.
Acı biber turşusu, yağ yakmak için büyük fayda sağlamaktadır.
Her öğünün yanında üç dört adet biber turşusu tüketilmelidir.
Acı biber diyeti, kilo problemi olmayan kişiler tarafından da uygulanabilir.
Ender Saraç Acı Biber Çay Tarifi;
1 tatlı kaşığı kırmızı acı biber
1 diş sarımsak (ezilmiş olacak)
1 tutam kadar biberiye otu
2 dilim taze limon
1 bardak kaynatılmış su
Uygulanışı; Acı biber çayını hazırlamak için kaynamış olan suyun içerisine limon dışındaki malzemeler eklenir ve 5 dakika kadar demlenmeye bırakılır. Ateşten alınan çay süzülür ve içerisine limon dilimleri eklenir. Tadının değişmesi için içerisine bir çay kaşığı kadar bal eklenebilir, ancak şeker eklenmemesi gerekir. Her gün bir bardak tüketilen acı biber çayı, sindirim sistemini düzenleyerek kilo vermeyi sağlamaktadır. Aynı zamanda karın ve bel çevresinde bulunan yağların yakılması için de oldukça önemlidir.
Elmanın Faydaları ve Zararları makalemize göz atabilirsiniz.
Acı Biber Yararları – Milliyet Gazetesi
#acı biber kilo verdirir mi#acı biber yararları#acı biber zararları#acı biber zayıflatır mı#ender saraç acı biber diyeti
0 notes
Text
Test Post from Ne İyi Gelir?
Test Post from Ne İyi Gelir? http://yararlarizararlari.com
0 notes
Text
New Post has been published on Ne İyi Gelir?
New Post has been published on http://yararlarizararlari.com/salatalik-faydalari-zararlari-kalorisi/
Salatalığın Faydaları, Kalorisi, Zararları
Salatalık; yararları, lezzeti, düşük kalorisi ile vazgeçilmez olan meyvelerin başında gelmektedir. Gastriti olanlar çok tüketirse zararları görülebiliyor. Salatalardan turşulara kadar her çeşidi ile eşsiz olan salatalık, cilt bakımında ve kozmetik malzemelerinde de sıkça kullanılmaktadır. Salatalık içerisinde bulunan vitamin ve mineral değerleri, vücut ve cilt sağlığı için bulunan yararları ile günlük beslenme içerisinde bulunmasını gereken besinlerden biridir.
25 Maddede Salatalığın Yararları
1- İçerisinde yüksek oranda B vitamini içermektedir. B vitamini içeriği zihinsel ve duygusal sağlığın korunmasını sağlamaktadır.
2- Salatalık, yüzde 95-96 oranında su içermektedir. Su oranı, vücuttaki toksinlerin ve ödemin atılmasını sağlayarak detoks etkisi yaratmaktadır.
3- İçerisinde bulunan mineraller, kansere karşı koruyucu görev sağlamaktadır. Özellikle prostat kanseri, kolon kanseri, rahim kanseri, yumurtalık kanseri ve meme kanserine sebep olan hücreleri ortadan kaldırmakta ve oluşumunu engellemektedir.
4- Ağızda oluşan kötü kokuları yok eder. Ağız kokusuna neden olan sarımsak ve soğanlı gıdalar tükettikten sonra bir iki dilim salatalığı uzun süre çiğneyin veya ağzınızda bekletin. Böylelikle ağız kokusunun ortadan kalktığını fark edeceksiniz.
5- Vücudun ve cildin nem dengesini sağlamaktadır. Kuru cilde sahip olan kişiler, her gün düzenli olarak salatalık tükettiğinde, cildin nem dengesini sağlamış olacaktır.
6- B vitamini içermesi ile göz, ağız, deri, karaciğer ve saç sağlığı için büyük önem taşımaktadır.
7- Kemik ve kıkırdaklarda bulunan hücrelerin korunmasını sağlamaktadır.
8- Cilt renginde doğal bir parlaklık oluşturmaktadır.
9- Göz çevresinde oluşan şişkinlik ve halkaların geçmesini sağlamakta ve doğal renk vermektedir.
10- Yüksek-hipertansiyona karşı faydalı olmaktadır.
11- İdrar söktürücü etkisi ile vücutta biriken fazla suyu dışarı atmaktadır.
12- C vitamini açısından oldukça zengindir. Magnezyum ve potasyum içeriği de yüksektir.
13- Büyük çoğunluğunun su olması ile kabızlık sorununu çözmektedir.
14- Kan basıncını düzene sokmaktadır.
15- Lif oranı oldukça yüksektir. Bu da sindirimde oluşan kötü bakterilerin yok edilmesini sağlamaktadır.
16- Vücut ısısının dengede kalmasına yardımcı olmaktadır.
17- Sindirim sistemini düzenleyerek hazımsızlık ve kabızlık problemlerini ortadan kaldırmaktadır.
18- Doğal karbonhidrat kaynağı olması ile günlük karbonhidrat gereksiniminin karşılanmasına yardımcı olmaktadır.
19- Bahçenizde bulunan yeşillik ve besinler küçük böcekler tarafından mahvediliyorsa, küçük bir kase içerisine koyduğunuz salatalık dilimleri, bu durumu ortadan kaldıracaktır.
20- Aynaların temiz ve parlak görünmesi için salatalık ile ovmak mümkündür. İyi bir temizleme işlemi sağlamaktadır.
21- Selülit oluşumlarını durdurmak için salatalığı tüketmenin yanında ortadan ikiye keserek selülit olan bölgeye yer çekimine ters orantı ile masaj yapabilirsiniz.
22- Parlaklığını yitirmiş olan ayakkabıların yeni ve canlı görünmesi için salatalık ile yavaşça ovabilir ve cilalayabilirsiniz.
23- Musluk ve lavabolarda biriken kalıcı kir ve renk değişimlerini yok etmek için salatalık ile temizleyebilirsiniz. Temizlerken parlak görünmesini de sağlayacaktır.
24- Böbrekler, safra kesesi ve karaciğer için oldukça iyi bir tonik işlevi sağlamaktadır.
25- Salatalık, deri altında bulunan fazla yağ tabakasının ortadan kalkması üzerinde de etkilidir.
25 Maddede Elmanın Faydaları Makalemiz
Salatalık Kalorisi ve Besin Değerleri
Salatalık, gönül rahatlığı ile tüketilen, besin değerleri yüksek ve kalori değeri oldukça düşük bir sebzedir. Sağlığa olan faydaları ile eşsiz bir lezzet olan salatalık, diyet programlarının da vazgeçilmezi olmaktadır. Salatalık, vitamin değerleri ile vücudun günlük besin ihtiyacını desteklerken, büyük oranının su olması ile sindirim sisteminin ihtiyacı olan su miktarını da karşılamaktadır.
Salatalığın içerisinde bulunan tüm vitamin ve mineral değerlerinden faydalanmak için kabukları ile birlikte tüketilmesi gerekmektedir. Salatalığın iç kısmı, yüksek oranda sudan oluşurken, kabukları ve kabuklarının alt kısmı, yüksek oranda vitamin içermektedir.
Ayrıca, kabuklarda bulunan lifler, sindirim sisteminde oluşan kötü bakterilerin yok edilmesini ve sindirimin düzenlenmesini sağlamaktadır. Birçok insan, kabukların hijyenik olmadığını düşünerek tüketmez. Ancak bu doğru bir davranış olmamakla birlikte, vitamin değerlerinin de çöpe atılması anlamına gelmektedir. Salatalığın iyice yıkanması veya sirkeli suda bekletilmesi, dışarıdan gelen mikropları öldürecektir.
100 Gram Kabuklu Salatalık İçerisinde Bulunan Besin Değerleri;
1 0rta boy salatalık yaklaşık 12 kalori içermektedir.
2 gram doğal şeker oranına sahiptir.
1 gram protein miktarı bulunur.
105 IU A vitamini içerir. (günlük ihtiyacın %2’sini karşılar)
8 mg C vitamini içerir. (günlük ihtiyacın %5’ini karşılar)
B6 vitamini barındırır. (günlük ihtiyacın %2’sini karşılar)
4 mcg K vitamini oranı bulunur. (günlük ihtiyacın %21’ini karşılar)
7 mcg folat vardır. (günlük ihtiyacın %2’sini karşılar)
16 mg kalsiyum oranına sahiptir. (günlük ihtiyacın %2’sini karşılar)
13 mg magnezyum içerir. (günlük ihtiyacın %3’ünü karşılar)
3 mg demir bulunur. (günlük ihtiyacın %2’sini karşılar)
24 mg fosfor oranı vardır. (günlük ihtiyacın %2’sini karşılar)
147 mg potasyum içerir. (günlük ihtiyacın %4’ünü karşılar)
2 mg çinkoya sahiptir. (günlük ihtiyacın %1’ini karşılar)
1 mg manganez içerir. (günlük ihtiyacın %4’ünü karşılar)
6 mg kolin içerir.
5 mg omega-3 yağ asitlerine sahiptir.
28 mg omega-6 yağ asitlerini içerir.
Salatalık Suyunun Faydaları Nelerdir?
Salatalık suyu, içerisinde bol miktarda demir olması ile kemik, kan ve sinir sistemi üzerinde olumlu etkilere sahiptir. Kırmızı kan hücrelerinin sağlıklı biçimde görevlerini yapmalarını sağlayan salatalık suyu, vücuttaki oksijen alımını ve kan dolaşımını kolaylaştırmaktadır. Bu da kalp sağlığı için büyük önem taşıdığını göstermektedir.
Salatalık suyu, saç ve cilt bakımı için önem taşıyarak, nem dengesini korur ve temizlenmesine yardım eder.
Kemik sağlığını koruyan salatalık suyu, kemiklerin güçlenmesine katkıda bulunur ve ayrıca tırnaklar üzerinde de aynı etkiyi yaratarak kolay kırılmasını önler.
Demir eksikliğine bağlı olarak meydana gelen hastalıkların oluşumunu engelleyerek, riskli durumları ortadan kaldırır.
Kansızlık sorunları için iyi bir besin kayağıdır.
Salatalık suyu, kansere neden olan hücrelerin vücuttaki oluşumunu azaltmaktadır.
Sindirim sistemini düzenleyen salatalık suyu, kabızlık ve hazımsızlık gibi sorunları ortadan kaldırmak için gerekli olan lifleri sunar.
Fazla Tüketildiğinde Zararlı Mıdır?
Salatalık (cucumber), içerisinde bulunan besin değerleri ve su oranı ile sağlık açısından bir tehlike arz etmemektedir. Ayrıca kalori miktarının oldukça düşük olması da diyetleri tehlikeye atmamaktadır. Ancak, salatalık tıbbi amaçlar ile tüketildiği zaman belirli sorunlara yol açma ihtimali göz ardı edilmemelidir. Özellikle de ilaç tedavisi gören bazı bireylerde yan etkileri bulunabilmektedir.
Alerjik durumlara karşı hassas olan bireyler üzerinde çeşitli alerjilere sebep olabilmektedir.
Gastriti bulunan kişiler, fazla tükettiğinde hastalık tetiklenebilir ve ağrılar oluşabilmektedir.
Abartılı olarak fazla tüketildiğinde saç dökülmesine neden olabilmektedir.
Salatalığın Sağlık Üzerindeki Diğer Etkileri Nelerdir?
Salatalığın İnsan Sağlığına Faydaları
Salatalık, vitamin ve mineral değerlerine sahip olmasının yanında insan sağlığı üzerinde daha birçok etkisi de bulunmaktadır. Hıyar kelimesi genelde kötü anlamda kullanılsa da insan sağlığına faydası oldukça fazladır.
Salatalık Kilo Kontrolünü Sağlar Mı?
Salatalığın kalori miktarının az olması (Sadece 12 kalori) ve büyük bir oranının sudan oluşması, kilo kontrolü açısından oldukça avantajlıdır. Ayrıca metabolizmayı hızlandırarak sindirim sistemini düzenlemesi, kilo vermeye de yardımcı olmaktadır. Düşük kalorili meyveler arasında yer alan salatalık, diyet yapan bireylerin gönül rahatlığı ile tükettiği ve günlük beslenmesi içerisine eklediği bir besindir.
Salatalık Bağışıklık Sistemi Üzerinde Etkili midir?
Bağışıklık sistemi, vücut için önemli olan vitamin değerlerinin alınması ile güçlenmektedir. Bağışıklığı koruyan vitaminli besinler tüketildiğinde vücut, mikroplara ve virüslere karşı kalkan oluşturarak hasta olmayı engellemekte ve hastalığı kısa sürede atlatmaktadır. Salatalık, bol miktarda C vitamine ve diğer vitamin oranlarına sahiptir. Bu da bağışıklığı güçlendirerek vücudu hastalıklardan korumasını sağlamaktadır.
Toksinlerin Atılması İçin Yararlı Mıdır?
Toksinler, aşırı yemek tüketimi, seyahat ve adet dönemi gibi nedenlerden dolayı vücutta birikerek şişkinlik oluşturmaktadır. Toksinlerin birikmesi ile vücutta ödem oluşur ve ayakların şişmesi, karnın normalden sert olması, vücutta uyuşukluk hissi gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bu da kişinin gün içerisinde kendini rahatsız hissetmesine neden olmaktadır. Böyle durumlarda doğru besinleri ve doğru porsiyonları tüketerek vücudun ve sindirimin rahatlaması sağlanmalıdır. Su oranına ve lif içeriğine sahip olan besinler, vücudun toksinlerden arınmasını sağlamaktadır. Salatalık da bu besinlerin başında gelerek en iyi toksin ve ödem atan bir meyvedir.
Salatalık Nefesin Tazelenmesine İyi Gelir Mi?
Salatalık, içerisinde bulunan minerallerin yanı sıra kokusu ile de oldukça sevilen bir besindir. Nefesin açılmasını sağlayarak, ağız kokularını da ortadan kaldırmaktadır. Özellikle de soğan ve sarımsak içeren soslar, baharatlı gıdalar tüketildiğinde ağızda hissedilen kötü koku ve tat, salatalık sayesinde geçmektedir.
Salatalığın Cilt Güzelliği Üzerindeki Etkileri Nelerdir?
Cilt sağlığı için en önemli unsur, nem dengesini koruyan besinlerin tüketilmesidir. Salatalık içerisinde bulunan B vitamini ve su oranı da cildin nem dengesini ve güzelliğini korumaktadır. Göz altı şişkinlik ve morlukları, cildin hastalıklı gibi görünmesine neden olmaktadır. Göz altı şişkinliğine iyi gelen meyve salatalık, cildin taze ve canlı görünmesine olanak sağlamaktadır.
Saç ve Tırnaklar İçin Faydalı Mıdır?
Saç ve tırnaklar, kalsiyum, manganez, demir ve B6 vitaminine ihtiyaç duyarak güçlenmektedir. Salatalık, bu dört besin değerine de sahip olarak sağlıklı ve parlak saçlara, güçlü tırnaklara sahip olmayı sağlamaktadır. Saç sağlığı için iyi gelen besinlerin başında gelen salatalık, saçların doğal görünümü için gerekli olan besin değerlerini karşılamaktadır.
Vücudun Nem Dengesini Korur mu?
Vücut, günlük olarak ihtiyaç duyduğu suyun belirli bir bölümünü besinlerden karşılamaktadır. Besinlerin içerisinde bulunan su oranı ve mineral değerleri, vücut için doğal bir nem dengesi sağlamaktadır. Salatalık, besin değerleri ve su oranı yüksek olan bir meyve olarak cildin kurumasını ve çatlamasını önlemektedir.
Salatalık Mide Yanmasına İyi Gelir Mi?
Mide yanması genel olarak acı, baharatlı, tuzlu ve çok şekerli gıdaların tüketiminden kaynaklanmaktadır. Salatalık, mide asidini koruyarak oluşan yanmaları önlemekte ve tüketilen besinlerin sindirilmesine sebep olmaktadır. Mide yanmasına iyi gelen yiyecekler arasında ilk sırada gelen salatalık, oluşan yanmalarda bir adet kabuklu tuzsuz olarak tüketilirse oldukça şifalı olmaktadır.
Salatalık Alkolün Etkisini Azaltacak Etkiye Sahip Midir?
Akşamdan alınan alkol gün boyu rahatsız edici bir mide yanması, halsizlik ve kötü kokuya sebep olmaktadır. Salatalığın mideyi rahatlatarak nefesi tazelemesi, alkolün etkisini azaltarak rahatlık sağlamaktadır. Alkolün etkisini azaltan besinler, genel olarak ferahlatıcı ve su içeriği yüksek olan gıdalardır. Salatalık da bu gıdaların başında gelerek, akşamdan alınan alkolün kötü etkilerini azaltmaktadır.
Cucumber Benefits
Exploring California Cucumbers
0 notes
Text
New Post has been published on Ne İyi Gelir?
New Post has been published on http://yararlarizararlari.com/hurmanin-kalorisi-vitaminleri-faydalari/
Hurmanın Kalorisi, Besin Değerleri ve Faydaları
Makalemizde: Hurmanın kalorisi, besin değerleri, cennet hurmasının faydaları, gebelikte hurma yemenin yararları ve zararları hakkında bilgi sahibi olacaksınız.
Hurma dendiği zaman akıllara iki şey gelir; Ramazan ayı gelmiştir ya da yakınlardan biri Hacca gitmiştir. Aslında Araplar yarımadasında hurma şifa niteliğindedir. Sofralarından eksik etmezler. Çayın yanında, yemeklerde hatta çoğu hastalığın tedavisinde kullanırlar.
Son zamanlarda bizim içinde önemi artmaya başlamıştır. Birçok çeşidi bulunur. İnsanlar genel olarak iri olanların tadını daha çok severler. Hem yumuşacıktır hem de çok lezzetli.
Doyurucu özelliğini bahsetmeden edemeyeceğim. Eski insanlar sadece hurmayla bile oruç tutarlarmış. Besin değeri oldukça yüksek ve vitamin deposudur.
Görünüşü de hafif buruşmuş olması nedeniyle çocuklar pek sevmez. Tadına bakınca bir tanesiyle yetinmezler.
Hurma insanlar arasında hayat ağacı olarak da bilinir. Yaprağı, çekirdeği her biri ayrı önemlidir. Şimdi hurmada bulunan vitamin ve minerallere bakalım.
Hurmanda Bulunan Vitaminler Nelerdir?
B vitaminleri bakımından oldukça zengin olan hurma; B1,B2,B3 ve B6 vitamini içerir.
Organlarımızın düzenli çalışmasını düzenleyen A vitamini bulunur.
K vitamini bakımından oldukça zengindir.
Hurmadaki Vitaminlerin Listesi
Potasyum
Kalsiyum
Demir
Bakır
Magnezyum
Manganez
Fosfor
Çinko
Folik asit
Ayıca beta karoten bakımından zengin ve lutein ve zeaksantin içerir.
Hurmanın İnsan Sağlığına Yararları
Hurma Anemiye iyi gelir mi?
Kan yapmaya yardımcı olur. Dolayısıyla kansızlığa karşı savaşır. Demir elementi bakımından oldukça zengin olan hurma hemoglobinin üretilmesine yardım eder ve kandaki alyuvar hücrelerin sayısını düzenler. Her gün 10-15 adet hurma yiyen bir insan günlük demir ihtiyacını karşılar.
Aynı zamanda kanın pıhtılaşmasını önlemeye yardımcı olur.
Kemik erimesini önler mi?
Kalsiyum ve fosfor birlikte kemik gelişimde önemli rol oynar. Kemiklerin zayıflamasını engeller. Düzenli olarak hurma tükettiğimiz de kemik erimesinin önüne geçmiş olursunuz.
Hurmanın Gözlere Faydası Var mı?
Hurmanın içerdiği A vitamini sayesinde gece körlüğünü engellediği ve görmenin daha iyi olmasını sağlar. Gözlerin daha parlak olmasını sağlar. Hatta eskiden pilotlara hurma yedirilirmiş. Gece görüşleri daha net olsun diye. Gözlere faydası eskiden beri bilinir.
Hurmanın faydaları içerisinde Kanserlerden koruması var mıdır?
Arap ülkelerine bakıldığında kanser oranı oldukça düşüktür. Arapların çok fazla hurma tükettiğini bilmeyen yoktur. İçerdiği yüksek lifler sayesinde; kolon, rahim ve göğüs kanserlerinden korur. Düzenli hurma tüketen insanlarda kansere yakalanma oranı diğer insanlara göre daha düşüktür.
Hurma Karaciğeri temizlemede Yararlı mıdır?
B1 ve B2 vitamini karaciğerin güçlenmesini ve işlevlerini düzenler. Çam fıstığıyla yenildiğinde karaciğerin temizlenmesine yardımcı olur.
Stres ve depresyonu düzenler
Çağımızın hastalıkları stres ve depresyona bağlıdır. Hurma da bulunan B6 vitamini sinirleri güçlendirir. Sinir vitamini olarak da anılır B6 vitamini. Stres ve depresyona meyilli olan insanlara günde 6 adet hurma yenmesi önerilir.
Hurma sindirim sistemine iyi gelir mi?
Lifli besinlerin sindirim sistemine iyi geldiği uzmanlar tarafından ortaya koyulmuştur. Hurmanın içerdiği yüksek lif ve şeker sayesinde kabızlığa iyi gelerek sindirim sistemini düzenler. Aynı zamanda hurma da bulunan melatonin sayesinde bağırsak hareketlerini hızlandırdığı görülmüştür.
Hurmanın en işinize yarayacak faydası ise kabızlığı önlemesidir, basit bir tarif ile siz de sindirim sorununuza çare bulabilirsiniz.
Kabızlığı Geçirmek İçin Hurma Tarifi
1 bardak içme suyu
2-3 adet hurma
Geceden 1 bardak suyun içerisine hurmaları koyup sabaha kadar bekletin. Uyandığınızda hiçbir şey yemeden hurmaları yiyin ve üstüne suyu için. Laksatif etkisini hemen gösterecektir.
İsterseniz içerisine zeytinyağı ve keten tohumu gibi bağırsak hareketlerin hızlandırıcı maddelerden de ilave edebilirsiniz. Önemli olan aç karnına yapmak.
Tam aksi ishal sorunu yaşıyorsanız: İshale iyi gelen yiyecekler makalemizi okuyabilirsiniz.
Hafızayı güçlendirir, unutkanlığı engeller
A vitamini tüketildiğinde bağırsaklarda b-karoten dönüşür. Bu maddeyi tüketen insanlarda hafıza kaybının daha az görüldüğü ortaya çıkmıştır. Her gün hurma yiyerek unutkanlığı engelleyebilirsiniz. Aynı zamanda beyinde hasar görmüş yerlerin onarılmasında da önemli rol oynar.
Diyabet ve yüksek tansiyona iyi gelir.
Arap yarımadasında diyabet ve tansiyon hastalarına ilaç yerine hurma önerilirmiş. Bilinçsizce yapılan bu uygulamanın doğrulu kanıtlandı. Şeker oranın yüksek olması nedeniyle çok aşırıya kaçılmamalıdır.
Vücudumuzdaki şeker oranını düzenler
İçerisinde bulunan şeker türü kısa süre içinde sindirilir ve vücutta dağılmaya başlar. Bu şeker sayesinde dinginlik, ısı ve enerji gereksinimini büyük ölçüde karşılar. Şeker diyorum ama bu sandığınız gibi glikoz olmadığı için vücuda zararı değil faydası var.
Şekerin bir anda yükselmesini engeller ve kandaki değerini düzenler. Şekerimizin düşüp, yükselmesi birçok organımıza ciddi hasarlar verir. Bu yüzden şeker oranı oldukça önemlidir.
Çocuğun büyümesine yardımcı olur
Hurmanın antiseptik özelliği sayesinde yaraların iyileşme süresini kısaltır. Potasyum deposu olması sayesinde çocukların gelişiminde önemli rol oynar. Yeni doğan bebeğe doğdun da k vitamini veririz bu yüzden yeni doğan bebeğe korkmadan verebilirsiniz.
Uzmanlar 3 aylık bebeğe hurmayı ezerek vermenin bir sakıncası olmadığını söyler. Hatta aksine gelişimine büyük katkı sağlar.
Hurmanın Cilde Faydaları Var mı?
Hurma yiyerek cilt sağlımızı katkı sağlarken suyu ile temizlenen cildin daha parlak ve genç kaldığı ortaya çıkmıştır. Cildinizin üzerinde tahriş veya doğum lekelerinin üzerine sürerek kısa sürede geçmesini sağlayabilirsiniz.
Yaşlanmayı geciktirir.
Basuru engeller
Hurmayı düzenli tüketenlerde basur oranı oldukça düşüktür.
Basuru olanlar hurma yediği zaman ağrılarının azaldığı görülmektedir.
Yaraları daha kısa sürede iyileştirir
Hurma ağacının tepesinde hurmanın özü bulunur. Buradaki öz zeytinyağıyla karıştırılarak jel elde edilir bu yaraların üzerine sürülerek daha kısa sürede iyileşmesini sağlar.
Cinsel dürtüleri artırır
Afrodizyak etkisi yaratan hurma sperm sayısını arıttır.
Enfeksiyon engelleyicidir
Hurmanın içerisinde bol miktarda ulunan magnezyum sayesinde enfeksiyonları engellemeye yardımcı olur.
Mideyi korur ve güçlendirir
Midenin yapısını korur. Burada oluşan gastrit ve ülser gibi rahatsızlıkları büyük ölçüde engeller.
Hurma Yorgunluğa İyi Gelir Mi?
Günümüzde insanların en büyük şikâyetlerinden biri yorgunluktur. Eve yorgun gelen bireyler hiçbir şey yapamayıp sürekli uyumaktan söz ederler. Hatta takviye vitamin alan insan sayısı giderek artmaktadır. Hurma yediğimiz zaman içerisindeki vitaminler sayesinde yorgunluğumuz kaybolur, içimize enerji dolar.
Takviye vitamin alacağınıza her gün 2-3 adet hurma yiyerek zinde kalabilirsiniz.
Halsizliğe iyi gelen besinler makalemize göz atabilirsiniz.
Hurmanın Diyetteki Yeri
Güçlü bir antioksidandır. Meyveleri genelde taze tüketmemiz önerilir, hurmayı soğuk yerde beklettikten sonra yemek onun antioksidan özelliğini artırır.
İçerisindeki şekerin glikoz olmaması nedeniyle diyet listelerinde tatlandırıcı olarak kullanılır. Aynı zamanda sindirim sistemini hızlandırması nedeniyle kilo vermeye yardımcı olur.
Kilo vermek demişken birkaç hurma diyeti tarifi verelim.
Hurma yoğurt diyeti
Malzemeler:
21 tane hurma
450-500 gr yağsız yoğurt
Uygulanışı:
Geceden suyun içine bütün hurmaları koyup sabaha kadar bekletiyoruz. Bunu yapmamızın nedeni hurmanın suyla beklediği zaman metabolizmayı daha çabuk hızlandırır. Kaç öğün yiyorsanız hurmaları eşit sayıda bölün ve üzerine yoğurt ilave ederek 1 hafta boyunca yiyorsunuz. 1 haftanın sonunda vücudunuzda oluşan değişime siz bile inanamayacaksınız. Bu yaptığınız diyet aynı zamanda karaciğerinizin temizlenmesine de yardımcı olur.
Bu diyette sadece hurma ve yoğurt var. Bol bol su içebilirsiniz. Yeşil çay gibi antioksidan ve metabolizma hızlandırıcı çaylarda serbest.
Her türlü protein, yağ ve şekerden uzak durmalısınız. Düşününce çok ağırmış gibi dursa da hurmanın içerdiği yüksek lifler sayesinde acıktığınızı hissetmeyeceksiniz. Aklınıza takılan başka bir soru ne kadar sağlıklı bir diyet? Hurmanın içerisinde bulunan vitamin ve mineralleri tek tek saydım. Aç kalarak yaptığınız diyetlere oranla sağlınız açısından zararı neredeyse hiç yok.
Enerjim yetmiyor kendimi yorgun hissediyorum diyorsanız. Çok abartmamak şartıyla çiğ badem ve ceviz de yiyebilirsiniz. Unutmadan ne kadar ek gıda almadan uygularsanız o kadar çok kilo verirsiniz.
100 Gram Hurmanın kalorisi 281 olarak bilinmektedir. 1 adeti ortalama 15 gram olduğundan 42 gram gelmektedir. Kilo almamak için sayıyı abartmamak gerekir.
Bir öğününü hurma ile değiştir
İlk verdiğim size biraz ağır geleceğini ve aç kalacağınızı düşünüyorsanız sadece bir öğününüz yerine hurma ve su ile değiştirin.
Normal yaptığınız diyete ek olarak da yapabilirsiniz. Glikoz ve diğer beyazlardan uzak durarak yaptığınız beslenmenizin bir öğününde 5 hurmayı geçmeyecek şekilde yiyin ve fazlalıklarınızdan kurtulun.
Hurma diyetlerini yaparken hurmanın miktarı çok önemlidir. Her şeyin fazlası zarardır. Ölçüleri doğru ayarladığınızda hurma diyetinin ilk günden itibaren etkisini hissedeceksiniz.
Hurma diyetlerini diyabet ve hamilelerde önermiyoruz.
Gebelikte Hurmanın Faydaları
Yaş hurmanın lohusalık döneminde annenin psikolojisine, ağrılarına iyi gelir. Doğum esnasında kaybedilen kanın yerine gelmesini kolaylaştırdığı gibi yaralarının daha hızlı kapanmasını sağlar. Anne kan kaybederken şeker de kaybeder. Doğumdan çıkıktan sonra ve lohusalık dönemi boyunca hurma yiyen anne kaybettiği şekeri dengeler.
Hurmanın içerdiği mineraller sayesinde anne sütü arttırır ve sütün kalitesini yükseltir. Bebeğin sadece anne sütüyle doymasına yardımcı olur. Günümüzdeki annelerin en büyük problemlerinden olan sütüm yetmiyor, çocuğuma yetemiyorum sorununu ortadan kaldırır.
Bebekler ilk beslenme esnasında ağzına ezilen hurmadan vermek faydalıdır aynı zamanda dinimizde sünnet olarak kabul edilir. Bebekler ilk doğdun da yutma ve çiğneme fonksiyonları bilmediği için boğazına kaçırmamaya dikkat edelim.
Doğumun daha kısa sürede ve daha az acılı olmasını sağlar
Hurmanın içerisinde bulunan oksitosin maddesi; rahmin kasılmasını sağlar ve doğumu kolaylaştırır. Anneden bazı hormonlar tarafından salgılan oksitosin; annenin doğum yapacağını vücuda iletir ve anneyi hazırlar. Annelik duygusunu artırır, süt oluşumunu başlatır, doğum sancılarını başlatır. Kasılan rahim kasları sayesinde doğum kolaylaşır ve daha kısa sürede gerçekleşir.
Hurma Çekirdeğinin Faydaları
Hurmanın kendisi kadar yaprakları, çekirdekleri ve özü de önemlidir. Çekirdeği bol miktarda şeker, kalsiyum ve protein içerir. Bu yüzden çekirdeğini kullanırken dikkatli olmalısınız. Çekirdekleri büyük olduğu için ezerek kullanın. Bal, yoğurt, pekmez, kahve gibi gıdalarla karıştırılarak tüketilebilir.
Damar sertliğine ve damar hastalıklarına iyi gelir.
Karaciğerin temizlemeye yardım eder. Vücuttaki zehirli atık maddelerin atılımını sağlar.
Boğazımızda biriken balgamın atılımını hızlandırır. Boğaz ağrılarına iyi gelerek boğazın rahatlamasını sağlar.
Vücudumuzda bakteriler tarafından oluşan mantarların tedavisinde hurma çekirdek özlü sabunlar tercih edilir. Çünkü bakterilerin oluşmasını engeller.
Kadın hastalıklarında ilaçların yanında hurma çekirdeği kullanıldığında hastalıklara iyi gelir. Yalnız tek başına kullanıldığında etkisini göstermez.
Hayvanların yemekleri arasına ilave edilerek daha çok gelişmesi sağlanır.
Hurma çekirdeği gaz sancılarında, şişkinlikte ve kabızlıkta kahveyle karıştırılarak kullanılır.
Çekirdekleri ezerek suyun içerisine atılıp kanatılan su gün boyunca içerek böbrek ve safra taşlarının düşmesini kolaylaştırır. Ağrılarını hafifletir.
Çekirdeği yakarak elde ettiğiniz karışımı kaşlara ve kirpiklere sürülür. Böylelikle kaşların ve kirpiklerin daha sağlıklı olması sağlanır.
Gözde oluşan çapaklara da iyi gelir.
Cennet Hurması
Trabzon hurması olarak da anılır. Kış aylarında tezgâhları süslemeye başlar. Turuncu renkte ya da kırmızıya yakın renkte olur. Kırmızıya yakın olan olgunlaşmış tadının en lezzetli olduğunun göstergesidir. Trabzon hurması dediğimiz bu hurmanın da faydaları say say bitmiyor.
Trabzon Hurmasının Faydaları
Bağışıklık sistemini kuvventlerdirdiği için kış aylarında çok sık hasta olan bireyler düzenli olarak tüketmelidir.
A, B,K vitaminleri, şeker ve protein açısından oldukça zengindir. Cennet hurmasına şifa kaynağı diyebiliriz.
Yüksek tansiyon hastalarını hurmanın suyu sıkılarak verildiğinde tansiyonları kontrol altına gelir.
Kilo alamama, iştahsızlık gibi sağlık problemleri yaşayanlar için cennet hurması birebirdir.
Sindirim sisteminde sıkıntı olanlar her gün 1 adet cennet hurması yiyerek düzene sokabilirler. İçerdiği yüksek lif ve şeker sayesinde laksatif etki yapar.
Bağırsak iltihaplanmalarına iyi gelir ve oradaki mikropların ölmesini sağlar.
Trabzon hurmasının yaprakları yıkanıp kaynatılırsa elde edilen su hem cilt temizliğinde hem de normal temizlikte kullanılarak mikropları öldürür. Aynı zamanda saçları ve cildimizi yumuşacık yapar.
Hurma Pekmezi
Hurma pekmezi kış aylarında sıkça tüketilir. Kışın gelmesiyle birlikte soğuk algınlığı, grip, halsizlik gibi rahatsızlıklar artar. Hurma pekmezi bağışıklık sistemini güçlendirerek soğuk algınlığı gibi salgın hastalıklardan korur.
Hurma Pekmezinin Faydaları
Çok üşümenin nedeni genelde kansızlık olarak görülür. Hurma pekmezi yiyerek kan dolaşım hızını artırarak vücut ısınızı artırır böylelikle üşümenizi engeller.
Ramazan ayında uzun süre aç kalan metabolizma yavaşlar ve vücut yorgun olur. Hurma pekmeziyle orucunu açan insanlar enerjilerini anında geri kazanır ve yoğunluğunu hissetmezler.
Beyin hücrelerimizin gelişmesini sağlar, zihnimizi kuvvetlendirir.
Astımı ilerlemiş olan bireylerde nöbetlerin azalmasını sağar. Bronşların temizlenmesine önemli etkisi vardır.
Boğazlarda meydana gelen iltihapları söktürür ve ağrısını hafifletir.
Düzenli hurma pekmezi tüketildiğinde kansere yakalanma riskini azaltır.
Hurmanın Zararları
Her şeyin olduğu gibi hurmanın da fazlası zarar. Özellikle diyabet hastalarında çok fazla tüketildiğinde içerdiği yüksek şeker miktarından dolayı şekerin yükselmesine neden olabilir.
Kilo sorunu yaşayanlar, belli bir miktardan fazlasını yemekten kaçınmalıdırlar.
Aşırı tüketildiğinde dalağı yorar ve kalıcı hasar vermeye başlar.
Hurmanın fazla tüketilmesinde baş ve göz ağrısı görülür.
Elmanın Faydaları Makalemize de Göz Atabilirsiniz.
0 notes
Text
New Post has been published on Ne İyi Gelir?
New Post has been published on http://yararlarizararlari.com/b12-vitamini-besin-listesi-faydalari/
B12 ViTaMiNi KiMDiR?
B12 Vitamini suda çözünür ve vücudumuzun baş tacı olarak bilinir. Suda çözünen vitaminler kullanıldıktan sonra idrar yoluyla dışarı atılır. Bundan dolayı dışarıdan, gıdalardan almamız gerekir. Hayvansal gıdalarda oldukça bol bulunur ve vücudumuzun ihtiyacını karşılamaya yeter.
B12 vitaminin diğer vitaminlerden ayıran özelliği; karaciğer ve böbreklerde bir kısmının depo edilmesidir. Bu nedenle her gün b12 vitamini almanız gerekmemektedir.
B12 VİTAMİNİ NE İŞE YARAR?
Hücrelerimizde gerçekleşen enzimatik olaylar için gereklidir. Enzimatik reaksiyonlar sırasında proteinler ve DNA yapısında önemli rol oynar.
Sinir hücrelerinin dışının korunmasını sağlar. Aynı zaman da sinir hücrelerinin büyümesine de yardım eder.
Hücrelerin çoğalması için b12 ihtiyaç duyar.
En önemli görevi kırmızı kan hücreleri içindir. B12 vitamini folik asitle kırmızı kan hücrelerinin üremesin de etkilidir.
Kendinizi daha enerjik ve zinde hissetmenize yardımcı olur.
B12 vitamini beynimiz içinde önemlidir. Hafızayı güçlendir, odaklanmamızı kolaylaştırır.
Kasların kasılıp gevşemesinde aktiftir.
Sperm üretiminde kullanılır.
Kalp ve damar hastalıklarının riskini azaltır.
B12 VİTAMİNİ EKSİKLİĞİNDE NOLUR?
İştah da azalma nedeniyle zayıflamaya başlar.
Uzun süren ishaller olabilir. (İshale iyi gelen yiyecekler yazımıza göz atabilirsiniz.)
Saçların zayıflayıp cansızlaşması
Ciltte akne, deri döküntüsü gibi problemler
Sürekli stresli ve gergin hissetme
Depresyona eğilim artar
Halsizlik, yorgunluk (Halsizliğinin nedenler ve yorgunluğa iyi gelen besinler yazımıza göz atabilirsiniz.)
Bağışıklık sisteminin zayıflamasıyla birlikte enfeksiyonlara yakalanma artar.
Bayanlarda adet dönemlerinde sancıların şiddetinin artması
Kasların giderek zayıflaması
Zihinsel aktivitelerde yavaşlama
Kolay kırılan tırnaklar
Kansızlık
El ve ayakların sıklıkla uyuşması
Vücudumuzda yeteri kadar oksijeni taşıyacak alyuvar bulunmaz. Kalbe yeterince oksijen gitmediği için kalp yorulur.
Sindirim sisteminde rahatsızlıklar meydana gelir.
Denge kaybı başlar.
Tat tomurcuklarında hasar
Daha flu görme
Kan kanseri (lösemi)
Pernisyöz anemi
Gastrit
Çöl yak
Sistemik lupus eritematoz
eklem iltihabı
MS
Seboreik dermatit(Aşırı yağlanma sonucu iltihaplanma)
Bronşit
Kronik bağırsak iltihabı
Sinir hastalıkları
Bebeklerde; konuşma ve haraket de gecikmeler, kas tonusunda zayıflama, zihinsel gerileme, kansızlık
B12 vitamini eksikliği birkaç nedenle tespit edilemez. Bir hekim tarafından yapılan kan testi sonuçlarınızda eksikliği ortaya çıkar.
B12 EKSİKLİĞİ EN ÇOK KİMLERDE GÖRÜLÜR?
Hayvansal gıdalardan vitamin yeteri kadar alınmıyorsa.
Vejetaryen diyeti ile besleniyorsa
Alkol alınımı çok yüksekse
Uzun süreli ilaç kullanmışsa
Hamilelerde
Yeni doğan bebeklerde
Midenin asit üretiminde problem olanlarda
Orta yaş ve üzerindeyse
Bağırsaklarında vitamin emiliminde sorun varsa
Zayıflamak için mideye operasyon yapılmışsa bu gibi durumlara sahip insanlarda risk daha yüksektir.
Bu zaman kadar kimseden b12 vitamini eksikliğinden uzun süre yatan hasta görmemişsinizdir. Ülkemizde eksikliği çok nadir görülse de dikkate alınması gerekir. Hayati risk taşıyan rahatsızlıklara neden olabilir. Böyle bir durumdan şüphe duyuyorsanız bir hekime gitmenizde yarar var.
B12 Vitamini Nelerde Vardır?
Ciğer
Midye
İstiridye
Sığır eti
Yumurta
Peynir
Yoğurt
Tavuk eti
Süt
Somon balığı
Uskumru
Ahtapot
Balık yumurtası
Yengeç
Istakoz
Portakal
Çilek
Alabalık
Hindi
Ton balığı
Kuzu eti
Soya sütü(takviye edilmeli)
B12 VİTAMİNİ NEDEN ÖNEMLİ?
Yaşlanmayı geciktirir. DNA metabolizmasını korur ve buradaki hasarları düzeltmeye yardımcı olur.
Kalp ve damar hastalıklarının oluşumunu engeller. Kandaki iç dengeyi sağlayarak kalp krizini engeller.
Unutkanlığı önler. Alzhemir hastalarının çoğu b12 vitamini eksikliğinin uzun süre fark edilmemesinden kaynaklanır.
Zihinsel yetenekleri güçlendirir.
Zindelik sağlar. Güne daha iyi başlamanıza yardım eder. Enerji oluşumunu artırır. Sınava hazırlanan, uzun süreli yoğun tempolu işlerde çalışan, az uyuyan insanlara genellikle b12 vitamini alması önerilir.
B12 vitaminin eksikliği günlük yaşantımızı yakından etkiler. Uzun süreli halsizlik, bitmek bilmeyen ishaller, kabızlık, denge kaybı, uzun süren depresyon, sinirlilik, dil de şişme, kalp ritminde hızlanma, hafıza problemlerinin en önemli etmenleri arasındadır.
NE KADAR B12 ALMALIYIZ?
0-6 ay arası :0,4 mcg
7-12 ay arası: 0,5 mcg
1-8 yaş arası:0,9 mcg -1,2 mcg
8-13 yaş arası:1,2 mcg-1,6 mcg
14-18 yaş arası: 1,6 mcg- 2,4 mcg
19 yaş ve üzeri: 2,5 mcg
Hamilelikte: 2,6 mcg -2,7 mcg
KANDA B12 MİKTARININ FAZLA OLMASI?
Eksikliğinden yeterince bahsettik şimdi sıra fazlalığında.
B12 vitamini fazlalığı vücuda zarar vermez bu yüzen hastalık olarak kabul edilmez. Yüzlerce insana yüksek dozda b12 vitamini verilmiş ama bir problem ortaya çıkmamıştır.
B12 vitamini fazlasını idrar ile dışarı atar. Ama yine de her şeyin fazlası zaradır. Kandaki vitamin değeriniz çok yüksek ise başka rahatsızlıkların sinyalini veriyor olabilir. Örneğin; böbrek yetmezliği, konjenital kalp yetmezliği, kan kanseri, karaciğer rahatsızlıkları, beslenme yetersizliği, şeker hastalığı gibi önemli hastalıların habercisi olabilir.
0 notes
Text
New Post has been published on Ne İyi Gelir?
New Post has been published on http://yararlarizararlari.com/elma-sirkesi-ile-zayiflama-kilo-verme-yag-eritme/
Elma Sirkesi İle Zayıflama, Kilo Verme, Yağ Eritme
Şimdi bahsedeceğimiz bitkisel gıda elma sirkesi ile kilo verme, son zamanlarda popüler olunduğu sanılan ama aslında insanlık tarihinde yüzyıllardan beri şifa ürün olarak kullanılan bir besindir. Elma sirkesi zayıflamaya yardımcı olduğu gibi hem saç hem cilt bakımına da haricen kullanımlarda iyi gelmektedir.
Bahsettiğimiz gibi elma sirkesinde sadece saç, yüz ve cilt için yararlı bileşenler yok. Bunlarla birlikte yapılan araştırmalar göstermiştir ki elma sirkesi tansiyonu düşüren, kötü kolesterolü düşüren ve yine kan şekerini de düşüren etkiye sahip. Peki tüm bu yararlı etkilerinin yanında, elma sirkesi zayıflatır mı bu konuda yapılan araştırmaların kapsamında aslında. Elma sirkesinin zayıflamaya en büyük etkisinin kan şekerini düzenlemesi ve açlık krizlerine karşı bizleri koruması olarak gösterebiliriz. Bununla birlikte yine tokluk hissinin uzun süre kalıcı olmasını da sağlar. Bu da daha az kalori alarak gün içerisinde kilo almamızı engeller.
Elma Sirkesinin Kilo Vermeye Etkisi
Zayıflamanıza yardımcı olacak hiçbir ürün, yeterli egzersiz yapmıyorsanız ya da bir diyet uygulamıyorsanız tek başına size etki etmeyecektir. Haliyle hiçbir şey yapmadan kullanacağınız elma sirkesinden de bir mucize beklemeniz yanlış olur. Ancak uygun bir diyet programı veya egzersiz programı ile birlikte elma sirkesi daha az yemek yemenize yardımcı olacağından zayıflamanızda etkili olacaktır.
Yapılan araştırmalar yemeklerden önce ya da yemek sırasında elma sirkesi tüketmenin tokluk hissini artırdığını ortaya koymuştur. Yine elma sirkesinin yemek yeme sırasında tüketilmesi bir sonraki öğünde daha az yeme ihtiyacını da beraberinde getirdiği görülmüştür.
Zayıflamaya bir diğer etkisi ise kan şekerinin ani düşüş ve yükselişinin önüne geçerek kan şekerini dengede tutmasıdır. Bilindiği üzere yemek yedikten sonra aniden kan şekerimizde artış görülür ve bu şeker daha sonra hızla düşmeye başlar. Bu da bizde bir ağırlık hissine, yorgunluk hissine neden olur ve tatlı yeme ihtiyacı duyarız. İşte elma sirkesi tam da burada devreye girer. Kan şekerinin ani dalgalanmalarını engeller ve tatlı krizlerinden de bir nevi bizi korumuş olur.
Bu konuda yapılan araştırmalar gösteriyor ki: karbonhidrat ağırlıklı bir beslenme sırasında elma sirkesi tüketmek %19 ila %34 arasında artan kan şekerini düzenlemektedir. Yine yemek esnasında bir parça ekmeği sirkeye banıp yemek kan şekerini %34’e varan oranda düşürecektir.
Tüm bu saydığımız nedenler elma sirkesinin gün boyu alacağınız kalori miktarını etkileyeceğiniz, haliyle kilo alımınızı dengeleyeceğini belirtebiliriz.
Diyet Sırasında Elma Sirkesi Kullanımı
Bu konuda doktorların önerdiği herhangi bir kullanım biçimi olmamakla birlikte yemek esnasında ya da yemeklerden önce tüketilmesi en doğru biçim olarak görülmüştür.
Tabi hassas bir mide yapısına sahipseniz eğer, sirkenin asitli yapısı sizleri rahatsız edebilir. Bunun için de sirkenin su ile inceltilip tüketilmesi önerilmektedir.
Direkt olarak tüketemiyorsanız salatalarınıza sos olarak da kullanabilirsiniz. Böylece hem salatanız lezzet kazanacak hem de mide yanmanızı da engellemiş olabileceksiniz.
Sirke İçmenin Zararı Var Mı?
Sirkenin tek kötü yanı yüksek miktarlarda asit içermesidir. Bu da mide rahatsızlıkları olanlar için iyi bir sonuç doğurmayacaktır. Eğer mideniz hassassa bahsettiğimiz gibi 1 bardak suya 1 yemek kaşığı elma sirkesi ekleyerek içmeniz daha mantıklı olacaktır.
Elmanın faydaları yazımızdan elma ile ilgili ayrıntılı bilgi edinebilirsiniz.
0 notes