#tez hazırlık süreci
Explore tagged Tumblr posts
Text
Tez Yazdırma ve Danışmanlık
**Tez Yazdırma ve Danışmanlık Hizmetleri** Tez yazdırma ve danışmanlık hizmetlerimiz, akademik kariyerinizin en önemli aşamalarından biri olan tez yazım sürecini daha kolay ve verimli hale getirmek için tasarlanmıştır. Lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyindeki tez çalışmalarınızda, alanında uzman ekibimizle yanınızdayız. Tez konusunun belirlenmesinden araştırma yöntemlerinin seçimine, veri…
#akademik başarı#akademik danışmanlık#akademik destek.#akademik hedefler#akademik kariyer#akademik standartlar#akademik yazım#araştırma yöntemleri#özgün tez yazımı#bilimsel araştırma#bilimsel yöntemler#dil kontrolü#Doktora Tezi#hipotez oluşturma#içerik düzenleme#intihal denetimi#Lisans Tezi#literatür taraması#metodoloji geliştirme#profesyonel danışmanlık#sonuç yazımı#tez çalışması#tez önerisi#tez danışmanlık#tez danışmanlık hizmetleri#tez düzenleme#tez formatlama#tez geliştirme#tez hazırlama#tez hazırlık süreci
0 notes
Text
Yüksek lisans tez yazma aşamaları
Yüksek lisans tez yazma aşamaları
Yüksek lisans eğitimi alan öğrenciler için tez yazma süreci oldukça önemlidir. Yüksek lisans tez yazma aşamaları öğrencilere bilgi birikimlerini ve araştırma yeteneklerini en iyi şekilde kullanma fırsatı sunar. Bu süreçte atılacak adımlar, yazılacak olan tezin kalitesini belirleyen unsurlardan biridir. Tez yazımı başlı başına bir araştırma ve emek isteyen bir süreçtir. Bu nedenle, öğrencilerin bu süreci adım adım planlayarak ve disiplinle ilerlemesi gerekmektedir. Bir yüksek lisans tezi yazarken, öncelikle konu belirleme sürecinden başlamak gerekmektedir. Ardından literatür taraması yaparak, benzer çalışmaları incelemek ve mevcut bilgi birikiminden faydalanmak önemlidir. Daha sonra veri toplama ve analiz aşamaları gelir. Bu aşamalarda doğru verilerin elde edilmesi ve analiz edilmesi, tezin kalitesini doğrudan etkiler. Son olarak, elde edilen bulguların yazılı hale getirilmesi ve tez savunması için hazırlık yapılması gerekmektedir. Yüksek lisans tez hazırlama süreci oldukça detaylı ve özen gerektiren bir süreçtir. Öğrencilerin bu süreçte dikkatli ve planlı olmaları, akademik düzeyde başarılı bir çalışma ortaya koymalarını sağlar. Bu nedenle, tez yazımında dikkat edilmesi gerekenler konusunda öğrencilerin bilinçli olmaları büyük önem taşır.
Tez Konusu Belirleme Stratejileri
Yüksek lisans düzeyinde tez yazarken en önemli adımlardan biri doğru bir tez konusu belirlemektir. Tez konusu belirleme stratejileri üzerine yapılan araştırmalar, öğrencilere rehberlik etmektedir. Tez konusu seçerken ilgi alanlarınızı, daha önceki çalışmaları ve inceleme yapabileceğiniz kaynakları göz önünde bulundurmalısınız. Tez konusunu belirlerken anahtar kelimeler olan önem, orijinallik ve uygulanabilirlik kriterlerine dikkat etmek önemlidir. Tezinizin önemli bir sorunu çözmesi, yeni bir bakış açısı getirmesi ve somut sonuçlar doğurması gerekmektedir.
Literatür Tarama ve Derleme Teknikleri
Akademik çalışmalar yaparken en önemli adımlardan biri literatür taraması ve derlemesidir. Doğru ve etkili bir şekilde literatür taraması yapmak, çalışmanızın temelini oluşturacaktır. Bu süreçte güvenilir kaynaklardan yararlanmak ve konuya uygun anahtar kelimeleri kullanmak önemlidir. Ayrıca, farklı perspektiflerden bilgi edinmek ve bu bilgileri derleyerek analiz etmek de gereklidir. Etkili bir literatür taraması ve derlemesi ile çalışmanızı daha sağlam bir zemine oturtabilirsiniz.
Veri Toplama Yöntemleri ve Araçları
Veri toplama, araştırmacıların bilgi edinme sürecinde kullandığı önemli bir adımdır. Doğru veri toplama yöntemleri ve araçlarının seçilmesi, sonuçların güvenilirliği ve doğruluğu üzerinde büyük etkiye sahiptir. Gözlem, anket, görüşme, odak grup çalışmaları gibi çeşitli yöntemler kullanılarak veri toplanabilir. Bunun yanı sıra, veri toplamada kullanılan araçlar da büyük önem taşır. Bilgisayar yazılımları, form ve anket tasarımları gibi araçlarla doğru veri toplama süreci sağlanabilir.
Analiz ve İnceleme Süreçleri
Bir blog yazısının kalitesi, içeriğin derinlemesine analiz ve inceleme süreçlerine tabi tutulmasına bağlıdır. Bu süreç, konunun detaylı bir şekilde ele alınmasını ve okuyuculara değerli bilgiler sunulmasını sağlar. Analiz aşamasında, veriler titizlikle incelenmeli ve doğru sonuçlara ulaşılmalıdır. İnceleme süreci ise, detaylara inilerek konunun farklı açılardan ele alınmasıdır. Bu sayede, konuyla ilgili eksiksiz ve güvenilir bilgiler sunulabilir. Doğru analiz ve detaylı inceleme süreçlerinin başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesi, kaliteli ve etkileyici bir blog yazısı ortaya çıkarmanın temelidir.
Sonuçların Değerlendirilmesi ve Yorumlanması
Çalışmanın sonuçları titizlikle incelendiğinde, elde edilen veriler analiz edilerek değerlendirilmiştir. Bu değerlendirme sürecinde, istatistiksel yöntemler kullanılarak elde edilen bulgular detaylı bir şekilde yorumlanmıştır. Sonuçlar, araştırma sorularının cevapları ile uyumlu olup, belirlenen hipotezleri destekleyici verilere ulaşılmıştır. Bu doğrultuda, çalışmanın amacına ulaşıldığı ve çalışma hipotezlerinin doğrulandığı sonucuna varılmıştır. Tez yazımında doğru referans kullanımı oldukça önemlidir. Akademik çalışmaların güvenilirliği ve etkileyiciliği, doğru referanslar ile desteklenmelidir. Tez yazarken kaynakları doğru şekilde belirtmek, bilgi sahibi olduğumuz konuyu derinlemesine anlatmamıza yardımcı olur. Bu nedenle, referanslar konusunda özenle davranmalı ve alıntıları doğru bir şekilde kaynak göstermelisiniz. Akademik dünyada saygınlık kazanmak için, konuyu derinlemesine araştırmak ve referansları doğru bir şekilde kullanmak büyük önem taşır. Bu nedenle tez yazımında doğru referans kullanımına dikkat etmek gerekmektedir.
Editöryal Süreç ve Tez Savunma Hazırlığı
Editöryal süreç, bir makalenin veya tezin yayımlanmadan önceki düzenleme ve değerlendirme aşamasını ifade eder. Bu süreçte yazının dilbilgisi, format, içerik ve akışı incelenir ve gerekli düzeltmeler yapılır. Editöryal süreç, tez savunma hazırlığı sürecinde de büyük önem taşır. Tez savunması için hazırlanan metinlerin editöryal süreçten geçirilmesi, akademik düzeyde kalite ve doğruluk sağlar. Tez savunma hazırlığı sürecinde titizlikle editöryal sürecin tamamlanması, başarılı bir sunumun anahtarıdır.
Sıkça Sorulan Sorular
Yüksek lisans tezi nasıl hazırlanır? Yüksek lisans tezi hazırlarken önce konuyu belirleyip araştırma yapmalı, sonra tez planını oluşturmalısınız. Ardından kaynakları inceleyip veri toplamalı ve son olarak tezi yazmaya başlamalısınız. Yüksek lisans tezi kaç sayfa olmalıdır? Genellikle yüksek lisans tezleri ortalama olarak 70-100 sayfa arasında olmalıdır, ancak bu konu danışmanınızın ve üniversitenizin belirlediği kurallara göre değişebilir. Tez savunması nasıl yapılır? Tez savunması genellikle bir sunum şeklinde yapılır. Tez savunması sırasında tezinizi ve araştırmanızı jüri üyelerine anlatmanız beklenir. Jüri üyeleri daha sonra sorular sorabilirler. Tez sürecinde hangi aşamalardan destek alabilirim? Tez sürecinde danışmanınızdan, akademisyenlerden, kütüphaneden ve araştırma yardımı alabileceğiniz diğer kaynaklardan destek alabilirsiniz. Yüksek lisans tezi ne zaman teslim edilmelidir? Yüksek lisans tezinin teslim tarihi üniversitenizin belirlediği takvime göre değişebilir. Genellikle tez yazım süreci bitiminden sonra belli bir süre içerisinde tezin teslim edilmesi beklenir. Read the full article
0 notes
Note
yüksek lisans sürecini anlatır mısın bir de konunu sen mi seçiyorsun
Yüksek lisans başvurusu yaptın ve istediğin alanın hocasını seçtin. Bundan sonra ki dönem ders dönemidir. 1 yıl boyunca hocan sana o alan için ön okuma olarak kaynak verir. Bunu okumaya başlarsın. Ders anlatır. Lisansın üstüne genişletilmiş bir ders süreci. Bunda da vize ve final oluyorsun. Sonra alan hocanın dışında sana ders veren hocalar oluyor. Teze hazırlık amaçlı araştırma yöntemleri ve teknikleri adı altında ders alıyorsun. Bundan sonra 2. yıl ise tez dönemi bu dönemde alan içinde çalışmak istediğin konuyu veya metni seçersin ve tez yazmaya başlarsın. Bu dönem ders yoktur sadece tez yazarsın. Bu konu meselesinde hocana kalmış bir durum bazısı öğrenciye bazısı kendi veriyor. Benim hocam bana kendisi verdi.
1 note
·
View note
Text
Bir cüzdan, gerçekleştirdiği son süreçlerin akabinde yaklaşık 176 milyon dolarlık SHIB biriktirerek en büyük beşinci Shiba balinası oldu.Memecoin furyasının bitip bitmediği konuşulurken, bir cüzdanın gerçekleştirdiği ağ aktivitesi gündem oldu. Milyoner bir cüzdan, geçtiğimiz gün gerçekleştirdiği 4 farklı işlem sonucunda en büyük beşinci Shiba balinası oldu. Cüzdanın elinde, 20 trilyon SHIB bulunuyor.Ayrıca Lookonchain, bu cüzdanın tıpkı vakitte en büyük beşinci Dogecoin balinası olduğunu tez ederek tartışmaları alevlendirdi.SHIB Balinası Hareketli, Argümanlar KuvvetliLookonchain ve Whale Alert, geçtiğimiz gün yeni bir SHIB balinasını ortaya çıkardı. Daha evvel elinde SHIB bulundurmayan bir cüzdana, öbür bir cüzdan dört farklı süreçle 20 trilyon SHIB gönderdi. Bu süreç, toplumsal medyada çok konuşuldu.https://twitter.com/whale_alert/status/1658530639639900161 Whale Alert, dört farklı süreci de bildirirken, gelen yorumlarda bunun bir şeye hazırlık olduğu tartışmaları dikkat çekti. Çabucak akabinde Lookonchain, bu cüzdanı incelemeye aldı. Bilgi izleyicisi Lookonchain, birden en büyük SHIB balinası olan bu cüzdanın tıpkı vakitte en büyük beşinci DOGE balinası olduğunu tez etti.https://twitter.com/lookonchain/status/1658725330000187392 Lookonchain, bu cüzdanların sahibinin Jump Crypto yahut Jump Crypto’nun bir ticaret ortağı olduğunu söyledi. Bilgi izleyici kuruluşun tezine nazaran, tıpkı anda ve tıpkı süreç sayısında DOGE ve SHIB transferleri gerçekleşti. Bu transferler ile iki yeni cüzdan, balina statüsüne geçti.Ayrıca, 20 trilyon SHIB tutarak en büyük beşinci Shiba balinası olan cüzdanın yaklaşık 173 milyon doları olduğu gözlemlendi. Shiba’nın yüzde 2’sine sahip olduğu düşünülüyor. Bu cüzdanın yeni bir cüzdan olması ise tartışmaların odak noktası haline geldi.
0 notes
Text
YOGA VE DOWN SENDROMU / ÇİĞDEM ŞENAY
* Bir tahtaya çivi çakarken çekici kazara parmağınıza vurduğunuzda, parmağınıza hemen gerekli bakımı uygulamaya başlarsınız. Sağ eliniz sol elinize hiçbir zaman, 'Senin için iyi bir iş yapıyorum' demez. Yardım için ne gerekiyorsa onu yapar, sadece ilk yardımda bulunur, merhamet ve ilgi gösterir. Başkalarına, kendimizi kurtarıcı, onları da kurtarılan olarak görmeden yardım etmek için elimizden geleni yaparız. Bu, benliksizliğin ruhudur.
Thich Nhat Hanh
1) Hikayemiz;
Neden Down Sendromu ve Yoga?
2) Giriş;
3) Down Sendromu Hakkında
4) Uygulanan Yöntemler, Genel Bilgiler.
a) Pranayama
b) Asanalar
c) Mantralar
d) Göz Alıştırmaları
e) Derin Gevşeme
f) Meditasyon (Meditatif Yürüyüş)
5) Deneyimler;
1) HİKAYEMİZ;
· Neden Down Sendromu ve Yoga?
Doğduğum an itibariyle dünyada çok insanın sahip olamayacağı bir şansa sahiptim. Çünkü bir kromozom artısıyla çok özel bir insan vardı hep yanımda, yakınımda... Down sendromlu muhteşem bir abi. Onunla büyümek, böylesine güzel ruhun hayatı benimle paylaşması, hayatımın içinde olması, karşıma çıkması kelimelerle ifade edilemeyecek kadar güzeldi. Çocukluğumda, gençliğimde, yetişkinliğimde, onunla olduğum her anı çok sevdim. Yanımda ki küçük ama bir o kadar kocaman bir dünya ya sahip bu özel ruh’un farkında olarak büyüdüm.
O hep andaydı, hep kendisiydi, hep birlikti, hep teklikti, hep olduğu gibiydi, hep korkusuzdu. İnsanın içinden çıkamadığı, korktuğu, çok üzüldüğü anlar olur bazen. İşte o; en doğal, saf, sade haliyle kocaman bir güç ve neşe kaynağıydı o anlarda. Sevindiğinde yaşadığı coşkusu, üzüldüğünde kim ne der acaba? Diye düşünmeden ağlaması, kırılıp alındığında ilk aklına geleni direkt söylemesi, müzik duyduğunda nerede olduğunu umursamadan dans etmesi, bağıra bağıra şarkı söylemesi, her ortamda kahkahalarla gülmesi, bir minibüste yanında oturan herhangi birine tanımıyorum, ne der? diye düşünmeden, ‘’Merhaba, benim adım Mehmet. Senin ki ne?’’ diye sorup, sohbete başlamasıyla, bizleri zaman zaman zorlasa da aklına koyduğundan vazgeçmemesiyle…
Sevinci de, üzüntüyü de, kırgınlığı da, alınganlığı da uzun uzun yaşamadan bırakıp, rutinine devam edebilmesiyle, O hep kendi, o hep yargısız, o hep merhametli, o hep duygulu, o hep eğlenceli, o hep dost canlısı, koruyucu, kollayıcı, o hep sevgi dolu ve her şeye rağmen mutluJ.
‘’Ve her daim özünde, anda ve daima gerçekte, gerçeklikte’’
Çocukluktan gençliğe örnekti benim yaşamımda… Ta ki işe başlayıp, evlenip çocuk sahibi olarak dış dünya ya çıkıp şehir, iş, insan kargaşasının içine karışana, tabir doğruysa kendimi kaybedene kadar.
Annem ve babam bizi büyütürken ağabeyimin farklılığına vurgu yapmadı. Memo benim gibi sokağa çıkabildi, arkadaşları oldu, bisiklete bindi. Evin dışında ki dünya zaman zaman onun için acımasız olsa da insanlara, sokağa, çevresine yabancı kalmamasına özen gösterildi. İnsanlarla iletişimi aile tarafından desteklendi. Bunu özelikle belirtiyorum, çünkü Türkiye’de bu çocukları saklayan, farklı sebeplerle (Utanç – Kaygı – Korku – Koruma gibi) dış dünya ile bağlarını koparan çok fazla aile var.
Okul zamanı geldiğinde, o dönem özel ihtiyacı olan çocukların eğitim alabileceği okulların yok denecek kadar az olması ya da ulaşılabilir olmaması sebebiyle normal çocukların gittiği bir ilkokula devam etmek zorunda kaldı. Doğal olarak uyum sağlayamadı ama bu arada okumayı öğrendi:J Zaman akıp biz büyümeye başladıkça ben kendi başıma ne kadar çok şey yapabiliyorsam, onun yapabildikleri azaldı. Yaşıtları büyüdüğü için oyun arkadaşları ondan uzaklaştı. O yıllarda bu çocukların eğitim görebileceği okullar olmadığı gibi gelişimine katkı sağlayabilecek kurum ve oluşumlarda yoktu. Varsa da bilinmiyordu. O büyüdükçe alanı daralıyordu. Bu durumun farkındaydım ve çocuk halimle abimin bu durumu bana üzüntü veriyordu. ‘’Onun için ne yapabilirim?’’. Sorusu ilk defa o yıllarda oluşmaya başlamıştı. Sanıyorum o yıllarda zihnimde farkında olmadan bugün ki Sankalpa’m, ilk tohumları atılmıştı. Yoga uzmanlık programı sürecinde ise zihnimde tekrar canlandı. Sankalpa, Sanskrit dilinde niyet etmek anlamına geliyor. Zaman içinde zihin, ruh ve bedenin bütünleşebilmesi için en derinlerde yatan arzunun ortaya çıkması hali.
Günümüzde yeterli sayıda olmamakla birlikte, 0 – 18 yaş aralığındaki çocuklar için okul ve farklı aktivite, etkinliklerin olduğu okul, kurum ve oluşumlar artmış durumda. Fakat 18 yaş üzeri downlular için hala benzer imkansızlıklar devam ediyor.
Yaklaşık 3 yıl önce babamı kaybettikten sonra abim ile tekrar birebir ilgilenmeye ve daha fazla zaman geçirmeye başladım. Düşünme yetisi vardı, fakat babamın kaybından kaynaklanan üzüntüsünü bizler gibi ortaya koyamıyor, dillendiremiyor, tam olarak ifade edemiyordu. Yaşı zaten bir down sendromlu için oldukça yüksekti. Bu zaman diliminde sağlık sorunları da artmaya başladı. Bütün bu değişiklikler doğal olarak gündelik hayatındaki rutinleri de değiştirmeye başladı. Yıllardır var olan alışkanlıklarının dışındaki yaşam şekli ve bu kısıtlılık ona ciddi sıkıntı veriyordu. Bu süreç çocukluğumdaki o soruyu tekrar getirdi karşıma. Onu rahatlamak, daha kaliteli yaşamasını sağlamak için ne yapabilirim, sorusu sürekli aklımdaydı artık.
Günlük hayatın içinde baş etmekte güçlük çektiğim bir çok sorunun olduğu o dönemde tamamen kendim için yoga ve meditasyon yapmaya başladım. Başladığımda, yoganın ne olduğu, bu felsefesinin derinliği hakkında hiç fikrim yoktu. İlk önce sadece rahatlatıyor sözcüğüydü beni harekete geçiren. Her girdiğim seanstan sonra iyi hissediyordum kendimi. kendime, düşüncelerime, İnsana, hayata, dünyaya, doğaya, kendime, düşüncelerime bakışım değişiyordu sanki. O yıl Hariom Yoga Merkezinde sevgili Bora Ercan danışmanlığında Meditasyon Uzmanlık Programına, bir sonraki yılda Yoga Uzmanlık Programına katıldım. Düşüncelere takılıp kaldığım, otomatikte olduğum her an hayatı hızla kaçırdığımı fark ettim önce. Uzmanlık programında her buluşmadan sonra hayatın içinde ve an’da bilinçle var olabilmekteki gücü deneyimledikçe yoga ve meditasyon hayatımın önemli bir parçası haline geldi. Çocukluğumda abimle birlikte olmak gibiydi biraz. Yaşanan ve olan her şeye rağmen huzur vardı, neşe vardı, kabul vardı Yoga’da. İçimdeki sesi dinlemeyi öğrenip, ona kulak verdikçe, kendimdeki değişimi, dönüşümü görmeye başladım. Yoga Uzmanlık Programı süreci harika bir inziva ile tamamlandığında, benim için bu yolun ve yolculuğun bitmeyeceğini biliyordum artık. Yaklaşık 3.000 Yıllık bu kadim felsefe kopmak, uzaklaşmak isteyebileceğim en son şeydi artık. Zamanla matın üzerinde hissettiklerim, daha önce anlamadığım ama şimdi ne demek olduğunu net olarak bildiğim beden, zihin, ruh birliğinin işleyişi inanılmazdı. Eğitim sürecinde Yoga ve Siz (B.K.S. İyengar) kitabında okuduğum ‘’Yoganın hedefi bireyin olgunlaşması, bedensel, zihinsel, akli ve manevi kusurların giderilmesidir. O istikrarsızlığın ve ıstırabın, acının ve kederin ortadan kaldırılmasını amaçlar’’ sözleri uygulayan herkese bir şekilde iyi gelen bu kadim bilginin abimin durumuna da katkı sağlayabileceğini düşündürdü. Yoga Uzmanlık Programı kapsamında hazırlamamız gereken tez olduğunu duyunca konu başlığının ‘’Yoga ve Down Sendromu’’ olmasına karar verdim. Bu tez ilk defa çocukluğum da kendime sorduğum ‘’Abim için ne yapabilirim?’’ sorusunun net cevabı oldu.
Hazırlık sürecinde önce kaynak bulmakta güçlük çekmekle birlikte önce Türkçe’ye çevirisi yapılmış olan, Anat Baniel’in ‘’Sınırlarını Aşan Çocuklar’’ kitabına ulaştım. Uzun yıllar Dr. Moshe Feldenkrais ile çalışma fırsatı bulan klinik psikolog Anat Baniel, metodu geliştirip, bilimsel bakış açısıyla destekleyerek kendi adını verdiği Anat Baniel Metodunu oluşturmuş. Beynin öğrenme ve algılama potansiyelini arttırmayı amaçlayan bir farkındalık çalışması. Beynin kendini değiştirebilme gücünden yola çıkarak yapılan çalışmalarda amaç, yeni nöral bağlantılar kurarak, fiziksel, bilişsel, ruhsal ve yaratıcı yetkinlikleri yavaş, yumuşak ve farkındalıkla yapılan hareket ile yeni deneyimler kazandırarak geliştirmek. Bu sayede bedeni doğru kullanmayı öğreterek, yeni hareket kalıpları oluşturup, dayanıklılık, esneklik, canlılık arttırılabiliyor. Ağrılar azaltılabiliyor, beyine yeni fonksiyonlar kazandırılabiliyor. Dolayısı ile bu metod özel ihtiyacı olan birey ve çocuklar için oldukça etkili. Bu metoda göre önce beyine öğretmek gerekiyor. Beyin öğrendikten sonra öğrenmek ve tekrarlar kolaylaşıyor ve daha kaliteli yaşama götürecek yolda gelişip, becerileri geliştirilebiliyor. Ayrıca yine araştırırken Türkiye’de down sendromlu ve özel ihtiyacı olan bireylerle çalışan 2-3 kişiden biri olan Etel Avayu ile tanıştım. Bu süreçte verdiği destek, bilgi ve tüm paylaşımları benim için çok değerliydi. Beni, İZEV’de Down’lu gençlere düzenli olarak verdiği Yoga dersine davet etti. O ders, derse katılan gençler, tavırları, pozlarda ki içsellikleri çok etkileyiciydi. Bu derste doğallıklarıyla yaydıkları saf sevginin varlığını, coşkuyu, mutluluğu, bir kuşun hafifliğini ve rahatlama duygusunu ruhumun ve bedenimin her zerresinde hissettim. Şöyle ifade edebilirim belki; Maskesi olmayan güzel insanların arasındaydım. Maskesizliğin ötesinde, çıplaklık vardı ortamda. Onların arasında senin de maskelerin kendiliğinden ortadan kalkıyordu. Ne maskeye ne de kostümlere ihtiyacın yoktu ve sadece orada onlarlaydın. Onlar oluyordun bir anda, onlarda sen. Ve bu çıplaklıkta utanç, sıkılmak, yargı, sakınmak değil, saf olan, öz olandı gördüğüm… Hemen sonrasında ‘’Özel İhtiyacı Olan Çocuklar için Yoga’’ eğitimine katılmaya karar verdim ve bu eğitimi Etel Avayu’dan aldım.
Çevreme, hayatıma, insanlara ve yaşanan her şeye bakışımda büyük dönüşüm yaşamamı sağlayan Yoga, abim ve onun gibi özel ihtiyacı olan çocuk ve bireylerin hayatlarında da, rahatlamak, farklılaşmalarını sağlamak için çok özel bir çözüm. Çok erken yaşlarda, özün ne demek olduğunu fark etmemi sağlayan güzel adam ‘’Sevgili abim Memo’’ için (özellikle yaşam kalitesinin düştüğü bu dönemde) ne yapabileceğimi de biliyorum artık. Abim’den yola çıkarak başladığım bu tez konusu ise yolumda ayrı bir ışık oldu. Normal insanlarla çalışmaya devam ederken, abim ve onun gibi olan diğerlerine de dokunabilmek, özel ihtiyacı olan çocuk ve gençlerin hayatlarına da katkı sağlayabilmek, buna kanal olabilmek düşüncesi dahi büyük mutluluk sebebi benim için.
Iyengar, Karar almak, aldığın kararı bilinçli olarak, belli bir zamanda ve disiplin içinde uygulamak şeklinde tanımlamış Yoga’da ki Sadhana kavramını. Bora Hocam da Yoga Uzmanlık Programı’ndaki derslerimizden birinde Sadhana’yı amaca yönelik yoğun eğitim ve bir şeyi tamamlamanın yolu şeklinde tanımlamıştı. Bu nokta da benim Sadhana’m da belirlenmiş oldu.
‘’Gideceğin yoldan eminsen, engeller dinlenme noktan olmaktan öteye gidemez’’
Paulo Coehlo
2) GİRİŞ;
Yoga kökleri asırlar önceye dayanan bir felsefe sistemi ve geleneksel olarak sekiz basamağıyla bedeni ve duyuları terbiye eden, zihni dinginleştiren, aklı eğiten ve varlığın özü olan ruhta huzur bulan yol. Bu tanımı çok sevmekle birlikte deneyimlerimden yola çıkarak, Yoga, ‘’Var oluştaki yokluk, yokluğun içindeki varoluş’’, ‘’tam olmak, bir olmak her şeyle’’. ‘’Çokluğun içinde ki birlik, birliğin içindeki çokluk’’… Düşündükçe derinleştiren, derinleştikçe düşündüren özel bir sistem.
İki yıl önce başlamaya karar verdiğimde daha önce de belirttiğim gibi Yoga’nın neredeyse sadece adını biliyordum. Ne olduğunu anlamamakla birlikte ilk seanstan çıktığımda kendimi çok iyi hissettiğimi net hatırlıyorum. Başlarken, hiç bitmeyecek bir öğrencilik sürecine de adım attığımın hiç farkında değildim. Çok uzun yıllardır kurumsal hayatın içindeydim. Uzun mesai saatleri, yoğun bir iş temposu, baskıcı ağır bir yapı vardı. Mutsuzdum, insanlarla büyük ölçüde iletişimim kopmuştu, değersiz hissediyordum. Günlük hayatın içinde aynı anda birçok şeye yetişmeye çalışıyor, yetişemediğim gibi her şey yarım kalıyordu. Kendimden uzaklaşıyordum sanki. Babamı yeni kaybettiğimiz için Abim’le yeterince ilgilenememekse en büyük sıkıntımdı. Ben kendimden uzaklaştıkça, insanlar da benden uzaklaşıyordu. Bu düşünce ve duyguların ağırlığı ciddi sağlık sorunlarını beraberinde getirdi zamanla.
Tam bu dönemde başladığım Yoga’ya devam ettikçe, yoganın hayatımda ki yeri farklılaşmaya başladı. Kaybettiğim bana dokunuyordum sanki o anlarda. Bu arada instagram’da Meditasyon Uzmanlık Programı duyurusunu gördüm. Bu programa kaydımı yaptırdım. Meditasyon buluşmalar sonrasında kendimde ki farklılığı fark ediyordum. Bir şeyler değişiyordu içimde. Bu süreçte ciddi sağlık sorunları ve önemli bir ameliyat söz konusu oldu. Ameliyat ve iyileşme süreci, nedeniyle Meditasyon’un son iki buluşmasına katılamadım ama inziva’ya yetiştim. Hemen ardından sonbahar’da başlayan Yoga Uzmanlık Programına katıldım. Başladıktan bir ay sonra işten ayrıldım. Uzun yıllar çalıştığım iş yerinden ayrılmak önemli bir hareketti benim için. Bir yıl önce bunu aklımdan bile geçiremezken büyük bir hafiflik ve mutlulukla o kapıdan çıkmamı sağlayan yoga ve meditasyondu. Her geçen gün daha iyi hissetmek ise harika.
Kısa bir süre sonra Abime kalp yetmezliği ile ilgili sorunlarının yanı sıra Alzheimer teşhisi kondu. Teşhis sonrası artık dışarıya yalnız çıkamıyor, rutininde alışık olduğu hiçbir şeyi yapamıyor. Bu durum doğal olarak ona sıkıntı veriyordu. Bu süreçte beni mutlu edense zaman kaygısı olmadan onun her şeyi ile ilgilenebilmek oldu. Tutkum haline gelen ve benim hayatımda büyük değişime, sebep olan Yoga’nın abimin de bu durumuna katkısı olacağını, daha huzurlu mutlu konforlu ve bir yaşam sağlayabileceğini düşünmeye başladım. Bunun yanı sıra diğer özel ihtiyacı olan birey ve çocuklara da dokunabileceğim düşüncesi tez konusu seçimim de etkili oldu…
Konumuz Yoga ve Down sendromu olduğu için öncelikle Down sendromuyla ilgili bazı bilgileri aktaracağım.
3) DOWN SENDROMU HAKKINDA;;
a) Down Sendromu Nedir?
Down sendromu, genetik bir farklılık, bir kromozom anomalisidir. En basit anlatımı ile sıradan bir insan vücudunda bulunan kromozom sayısı 46 iken Down sendromlu bireylerde bu sayı üç adet 21. kromozom olması nedeniyle 47 olmaktadır. Down sendromu tedavi edilmesi gereken bir hastalık değil, genetik bir farklılıktır. Hücre bölünmesi sırasında yanlış bölünme sonucu 21. kromozom çiftinde fazladan bir kromozom yer alması ile meydana gelir. Down sendromuna sebep olduğu bilinen tek etmen hamilelik yaşıdır, 35 yaşüstü hamileliklerde risk artar. Ancak genel olarak genç kadınlar daha fazla bebek sahibi olduğundan Down sendromlu çocukların %75-80'i genç annelerin bebekleridir. Ülke, milliyet, sosyo-ekonomik statü farkı yoktur. Ortalama her 800 doğumda bir görülür. Tüm dünyada 6 milyon civarında Down sendromlu birey yaşamaktadır. Türkiye'de tam bir veri Olmamakla birlikte yaklaşık 70.000 Down sendromlu kişi olduğu tahmin ediliyor. Down Sendromu, hafif veya orta seviye zihinsel ve fiziksel gelişim geriliğine sebep olur.
b)
47 Kromozom Nasıl Olur?
İnsan vücudunu oluşturan kromozomların 23 tanesi anneden, 23 tanesi ise babadan gelmektedir. Down sendromunda 21. kromozom 2 değil 3 adet olmaktadır (Bu sebepten dolayı Down sendromu Trisomy 21 diye de bilinmektedir). Bunun sonucu olarak toplam kromozom sayısı 46 değil 47 olmaktadır.
c) Değişik Tipleri Var mı?
Üç tip Down Sendromlu vardır.
1-Trisomy 21: Down sendromlu nüfusunun %90-%95'ini oluşturan standart tiptir. Bu tipte fazladan bir adet 21.kromozom yumurta veya sperm hücresinden gelmekte veya döllenmenin daha ilk aşamalarındaki bir noktada yanlış bölünme nedeniyle (yani kromozomlar bölünürken birbirine yapışık kalması ve bu yapışıklığın bir taraftan 2 diğer taraftan da 1 kromozom gelmesine yol açması nedeniyle) yeni hücreler 3'er adet kromozom ile toplam 47 kromozom olarak oluşurlar. 2-Translokasyon: Down sendromlu nüfusunun %3-%5'ini oluşturan tiptir. Bu tipte 21.kromozomun bir parçası koparak başka bir kromozoma (örn. 14.kromozom gibi) yapışmaktadır. Birey adet olarak 46 kromozoma sahiptir ama genetik bilgi olarak 47 kromozom bilgisi vardır. Burada da 21.kromozom 3 adet olduğundan birey standart tipteki aynı özellikleri gösterir. Down sendromunun diğer tipleri kalıtımsal değildir. Yalnız translokasyon tipte ebeveynlerden bir tanesinin taşıyıcı olması durumunda Down sendromu kalıtımsal olmaktadır. Bu oran %33'dür. Eğer taşıyıcı anne ise translokasyon Down sendromlu çocuk doğurma olasılığı %20, taşıyıcı baba ise %5-%2 arasındadır. Translokasyon tipte ileriki doğumlardaki risklerin
Bilinmesi açısından genetik danışmanlık daha önemli olmaktadır. 3- Mozaik: Down sendromlu nüfusunun %2-%5'ini oluşturan tiptir: Bu tipte bazı hücreler 46 kromozom taşırken bazıları 47 kromozom taşımaktadır. Yanlış bölünme döllenmenin ileri aşamalarında gerçekleştiğinde bir hat 46 kromozom diğer hat ise 47 kromozom olarak devam eder ve mozaik bir yapı oluşturur.
d)
Özellikleri Nelerdir?
Down sendromlularda görülen bazı fiziksel özellikler çekik küçük gözler, basık burun, kısa parmaklar, kıvrık serçe parmak, kalın ense, avuç içindeki tek çizgi, ayak başparmağının diğer parmaklardan daha açık olmasıdır. Bu özelliklerin hepsi veya birkaçı görülebilir.
Down sendromlu bebekler istisnalar olmakla beraber yaşıtlarından daha yavaş büyürler. Zihinsel gelişimleri geriden gelmektedir. Bu gerilik yaş büyüdükçe daha belirgin olarak gözükmekte, ancak uygun eğitim programları ile Down sendromlu çocuklar pek çok başarıya imza atmakta ve toplum hayatı içinde anlamlı hayatlar kurabilmektedirler. Burada düzenli ve disiplinli bir eğitim programı ve bol tekrar en önemli faktördür.
Down sendromlu bireyler genel olarak yaşıtlarından daha kısa boylu olurlar ve metabolizmalarının yavaş çalışması nedeni ile doğru beslenme alışkanlığı edinmezlerse ileri yaşlarda kilo problemi yaşayabilirler.
Farklı derecelerde olmak üzere kas gevşekliği (Hipotoni) nedeni ile fizyoterapi desteğine ihtiyaç duyarlar. Bebeğiniz doğar doğmaz biz fizyoterapist ile görüşerek bilgi almanız ve ileriye dönük bir destek programı hazırlaması çok önemlidir. Hipotoninin az veya fazla olmasına göre bazı bebekler uzun süre başlarını bile tutmakta zorlanabilirler ancak fizyoterapi desteği ile gelişim basamaklarını kendi hızlarında tamamlar.
Down sendromlu bireyler bazı rahatsızlıklara daha yatkın olabilmektedirler. Bu yüzden sağlık kontrollerinin aksatılmadan ve zamanında yapılması, doğru sağlık danışmanlığının alınması hayati önem taşımaktadır.
e)
Zihinsel geriliğin dereceleri Var mıdır?
Her çocuk gibi Down sendromlu çocuklarda farklı zeka seviyesine, yetenek ve kişiliğe sahiptirler. Burada kilit nokta çocuğunuzun kapasitesini maksimum düzeyde kullanabilmesi için zamanında ve doğru desteği alabilmesidir. Erken eğitim programları, fizyoterapi, dil terapisi, alternatif terapiler, oyun grupları gibi seçenekler aileler tarafından iyice değerlendirilmeli ve doğru kaynaklara ulaşılarak karar verilmelidir.
f)
Her Zaman Mutlu Oldukları Doğru mu?
Zihinsel engelli olmak duygusal engelli olmak demek değildir. Down sendromlu bebekler her şeyden önce bebeklerdir. Beslenme, temizlenme, sevilme ihtiyacı duyan, acıkınca, sıkılınca ağlayan, kızan, küsen, gülen, geceleri sizi uyutmayan bebekler olacak. Down sendromlu gençler de cinsel kimlikleri bulunan, ergenlik bunalımı yaşayan, aşık olan, kalbi kırılan, kardeşi ile kavga eden, kapıları vurup bangır bangır müzik dinleyen, gülen, dans eden gençlerdir. Bizler gibi onlar da tüm duyguları yaşarlar.
g)
Down sendromlunun Yaşam Süresi Nedir?
Down sendromlu insanların yaşam süresi eskiden tıbbi müdahale imkanlarının kısıtlı olması nedeni ile daha kısaydı (Ortalama 30 -35), o nedenle bazen bu yönde algılar olduğunu görebiliyoruz. Günümüzde Down sendromlu bireylerin yaşam beklentileri ortalama 50-55 yıldır ama bazı rahatsızlıklara daha yatkın olabilmektedirler. Bu yüzden sağlık kontrollerinin aksatılmadan ve zamanında yapılması, doğru sağlık danışmanlığının alınması hayati önem taşımaktadır. Sağlık kontrol listesi ihmal edilmemelidir.
Kaynak; Down sendromu Derneği
4) UYGULADIĞIMIZ YÖNTEMLER VE GENEL BİLGİLER;
Yoga’nın Down Sendromlu ve özel ihtiyacı olan çocuklarda ki etkilerini kendi uygulamalarımızı, genel uygulamalarda ki ayrıntıları ve bizim deneyimlerimizi aktarmaya çalışacağım.
Öncelikle abimin genel durumu ile ilgili kısa bir bilgi vererek başlamak istiyorum. Memo, şu an 56 yaşında. Down sendromlu bireylerin ortalama yaşama süresi 30 – 35 yaş olmakla birlikte bu süre iyi bir bakım ve düzenli sağlık kontrolleri ile günümüzde ortalama 50- 55 yaşa kadar uzadı. Dolayısıyla yaşı Memo’yu biraz daha özel kılıyor. Genellikle tüm Down’lularda olduğu gibi ağabeyimin de kronik kalp yetmezliği sorunu var. Geçtiğimiz yıl alzheimer başlangıcı teşhisi kondu ancak bu ilaçları kalp krizini tetiklediği ve yaşamsal riskini arttıracağı için doktorları şu an kullanmasını önermiyor. Sadece B Vitamini kompleksiyle desteklemeye çalışıyoruz. Son bir yıldır denge problemi nedeniyle yalnız başına dışarı çıkamıyor. Dolayısı ile yıllardır alışkanlığı haline gelen günlük rutinleri büyük oranda değişmiş durumda. Bu durum da onu mutsuz ediyor ve büyük sıkıntı yaşamasına neden oluyor. İnsanlarla iletişim kurmak, sohbet etmek, espriler yapıp gülmek ve güldürmeyi çok severken, şu an sadece yapmak isteyip yapamadıklarına odaklanıyor olması ve bunları tam anlamıyla ifade edememesi zihinsel olarak yorulmasına sebep oluyor. Artan uykusuzluk problemi ise hem bedensel, hem de fiziksel olarak onu yoruyor. Zihninin daha da karışmasına neden oluyor. Bütün bu etkenlere bağlı olarak yaşam kalitesi her geçen yıl daha hızlı bir ivmeyle negatif yönde etkileniyor.
Tez konusuna karar verdikten bir süre sonra onu çok yormamaya özen göstererek birlikte yoga yapmaya başladık.
Daha önce de bahsettiğim gibi down sendromlular rutini sever, alışkanlıkları onlar için önemlidir ve günlük hayatın içindeki değişiklikler ve farklılıklar onlar için ilk etapta çok rahatsız edici olabilir. Bu nedenle ilk birkaç gün hatta ilk hafta onunla birlikte yoga yapmak pek kolay olmadı. İlgisini çekmek ve Yoga’yı onun için keyifli bir hale getirmek gerekiyordu. Minik denemelerle başladık ve önce bu minik denemeleri onun rutini haline getirdik. Bu rutini oluşturmak yaklaşık bir ay sürdü. Sonra oyunlar kurguladık, bazen masallaştırmalar yaptık, evdeki kedinin davranışlarını birlikte izledik, kedi nasıl geriniyordu, patisini nasıl uzatıyordu, sırtını nasıl kaşıyordu, bedenini nasıl sağa sola döndürüyordu gibi. Biz kedi gibi olabiliyor muyduk?. Gitmeyi en sevdiği yerleri, birlikte olmaktan en çok hoşlandığı insanlarla olduğumuzu hayal ettik. Bir süre sonra alıştı ve kendisi ne zaman yapacağız? Diye sormaya başladı.
Bu tez’i hazırlarken en önemli kaynağım olan, Etel Avayu’nun, ‘’Özel İhtiyaçlar Olan Çocuklarla Yoga’’ eğitiminde öncelikle üstünde durduğu bazı konuların kısaca içeriklerini aşağıda paylaşıyorum.
· En önemli çalışmamız kendimiz ve etrafımızda olanlar için farkındalıkla an’da kalabilmektir. Kendimiz bunu uygulamayı öğrenip hayata geçirdiğimiz zaman çocuklar için an’da hazır olup, onların ihtiyaçlarına cevap verebiliriz. Zorlayıcı durumların şefkat ve beceriyle üstesinden gelebilecek anlayışa sahip olabiliriz.
· Bu bireylerle çalışmaya başlamadan önce aileleri ile konuşarak, öncelikle sağlık durumları, rahatsızlıkları, genel özellikleri, becerileri, yapmaktan, gitmekten hoşlandıkları şeyler, sevdikleri, insanlar ve hoşlanmadıkları şeyler gibi bilgileri almak önemli. Bu bireylerle çalışırken içlerinde ki doğal merak duygusuna temas etmek güzel bir başlangıç olur. Onları duyularını kullanarak şu anda ve burada olmaya davet ediyoruz
· ‘’Buradayım, seninleyim, seni duyuyorum, şu anda sen her şeyden önemlisin ‘’ hissini yaratarak, neyse onu olma imkanını onlara veriyoruz. Orası, o an onları kendilerinin yaşama alanı olduğunu hissettirmeliyiz.
Abimle birlikte Yoga yaparken uyguladığımız yöntemler sırasıyla, Pranayama, Mantralar, Asanalar, Göz Alıştırmaları, biraz meditasyon ve derin gevşeme (Savasana).
a)Pranayama;
Prana hayat enerjisi, Yama ise kontrol etmek anlamına gelir. Faydaları kanı temizler, hücrelere giden oksijenin artmasını sağlayarak toksik maddelerden arındırır, enerjiyi arttırır, sakinleştirir, konsantrayonu ve odaklanmayı sağlar, beyin ve sinir sistemini canlandırır. Düzenli uygulandığında nefesin normale dönmesini sağlayarak hastalıkların iyileşmesine de büyük katkıda bulunur.
Önemli noktalar, doğru olan nefesin burundan alınıp verilmesidir ancak kronik burun tıkanıklığı veya alerjisi olan, down sendromlu birey ya da çocuk için bu nokta da ısrarcı olmamak gerekiyor. Ayrıca onlar için ağızdan verdikleri nefesi uzatmak burundan verdikleri nefesi uzatmaktan daha kolay olabiliyor. Sabun köpüğü baloncukları üflemek, kamışla pamuk üflemek, ince kağıt mendil üflemek, ince kağıt mendili nefesle üflemek eğlenceli hale getiriyor. Bu aktiviteler ağzın etrafındaki kasları, diyaframı ve karın bölgesini güçlendirip nefes verme süresini uzatıyor.
Nefes farkındalığını geliştirerek, gevşemesine de yardımcı olması için biz bu süreçte abimle birlikte ayrı birkaç pranayama uygulaması yaptık;.
Tam Yogik Nefes; Önce bir elini benim göğsüme diğer elini karnıma koydu. Ona nefesle birlikte karnımın ve göğsümün nasıl yükselip indiğini gösterdim. Sonra, bir elini kendi karnına, diğerini kalbinin üstüne göğsüne koyduk. Ben arkasına bacaklarımı V şekinde açarak oturdum sırtını bana dayamasını, böylece arkasından destek olarak dik oturmasını sağladım. Minik ovmalarla omuzlarını rahatlattım. Bir elini kendi göğsüne, diğerini karnına koyduk. Sonra tıp oyunu oynar gibi ağzımızı iyice kapayacağımızı ve ve nefeslerimizi burnumuzdan alacağımızı söylüyorum. 3’e kadar sayıp tıp dedikten sonra çok hafif bir sesle burun deliklerinden giren havanın neler yaptığını anlatarak (nefes al ve burnunun içine giren serinliği hisset gibi…) nefesi hissetmesini sağlamaya çalışıyorum. Sonra, karnında ve göğsünde bir balonun olduğunu hayal etmesini söylüyorum.. Önce göğsüne nefes alıyoruz birkaç kez, göğsünde ki balonun şiştiğini hayal ederek ve inmesini izliyoruz birlikte. Birkaç tekrardan sonra karnında ki balonu nefes alarak şişiriyoruz ve nefesi verirken yavaşça indiriyoruz. Ardından önce karnındaki balon, karnında ki balonu hiç bırakmadan nefesi göğüse taşıyarak göğsündeki balon şişiriyor ve iniyor. Birkaç nefesten sonra ben artık konuşmuyorum. Birlikte nefes alıp vermeye devam ediyoruz. Tam yoga nefesinde biraz zorlanıyor ama birlikte nefes alıp vermek onun için çok rahatlatıcı oluyor ve bu uygulamayı seviyor.
Nefes Sayma; Nefes alırken 3’e kadar say, Nefes verirken 3’e kadar say. Kendi saydığında zorlandığı ve karıştırdığı için ben arkasına oturarak, elimi hafifçe göğsüne ve karnına koyarak ‘’Nefes alıyoruz. 1- 2 - 3 – ‘’Nefes veriyoruz. 1- 2- 3’’ şeklinde yaptık. Sonra kendi elini yavaşça karnına yerleştirip, bedeninde ki hareketi hissetmesini sağlamaya çalıştım. Nefes alırken karnı, göğsü, omurga, omuzların yükselişi ve verirken inişi.
Haaa Nefesi; Yorgunluk, gerginlik, enerji düşüklüğü olduğunda faydalı olan ‘’HAAAA’’ nefesi yorulduğunda uyguladığımız nefeslerden biri. Otururken veya ayaktayken nefes alıyoruz , omuzları kulaklara doğru yükseltip, yüksek sesle ve haaaa sesiyle bırakıyoruz nefesi. Ya da Nefes alırken eller göğsün üzerinde duruyor. Nefes verirken haaaaa diye yüksek sesle nefesi bırakırken kollarımızı hızla öne uzatıyoruz.
Mantra İle Nefes; Nefes alırken SO, verirken HAM. En rahat ve keyifli yaptığı nefes uygulamalarından biri.
Anuloma Viloma; Zihni sakinleştiren çok etkili bir çalışma. Bütün sinir sitemini düzenler, sağ ve sol beyni dengeler. Bu alıştırmaya başlamadan önce parmaklarını nasıl tutacağını gösterdim. Birlikte, işaret ve ortanca parmaklarını avucun içine doğru büktük. Baş parmak, yüzük parmağı ve küçük parmak uzun kaldı. Birlikte nefes alıp önce baş parmakla sağ burun deliğini kapattık. Sol burun deliğinden nefesi verdik. Sol burun deliğinden nefes aldık, sol burun deliğini yüzük parmağı ile kapatarak, sağ burun deliğinden parmağı çekerek nefes verdik. Böylelikle 1 turu bitirmiş olduk. Bu şekilde şu an yardımla 7-8 tura kadar bu uygulamayı yapabiliyoruz.
Sırt Sırta Nefes ; Sırt sırta rahat oturma pozisyonuna geliyoruz. Sırtlarımız birbirine yaslandığı için destekli ve rahat bir oturuşa geçiyoruz. Memo’ya burnundan normal nefes alıp vermesini söylüyorum ve onun nefesini izleyip, nefesine uyumlanıyorum. Bir süre sessizlik içinde birlikte nefes alıp veriyoruz. .
Bastrika, Arınma Nefesi, Kapalabhati uygulanabilen diğer nefes türleri ancak biz kalp ile ilgili rahatsızlığı nedeniyle bu nefes çalışmalarını uygulamadık.
b) Asanalar;
Patanjali’nin Yoga Sutralarında asana kavramı ard arda gelen üç sutrada (2.46 - 2.47 - 2.48’nci sutralar) geçiyor. Bora Ercan yazdığı ‘’Surya’dan Patanjali’ye Yoga’’ Kitabının bir bölümünde bu üç sutranın açıklamasına yer veriyor. Patanjali’nin sutraları sırasıyla;
· Asana hareketsiz rahat duruştur (oturuştur).
· Duruşta mükemmellik gevşemeyle oluşur; burada sonsuzluk üzerine meditasyon yapılır.
· Duruşta ki mükemmellik, duygusal zıtlıkların oluşturduğu sıkıntılar ortadan kalkar.
Bora Ercan kitabında hemen bu üç sutranın ardından ‘’Öncelikle duruş önemli değildir. Rahat duruş önemlidir. Bu nedenle bir eğitmen olarak pratik esnasında uygulayıcının bedenine değil, yüzüne bakarım. İfadesi rahat değilse eğer, duruşta ki yanlışların düzeltmelerine geçerim.’’ ve ‘’Asana her şeyden önce yolda olmaktır; amaç değil, araçtır. Asananın kendisinin amaç haline getirilmesi orada sıkışıp kalmak olacak ve hiçbir işe yaramayacak’’ diyor kitabında. Bu cümleler, kafamda ki ‘’biz yapabilir miyiz?’’ sorusunu yok ederken, niyet ettiğim bu yolculuğa gönül rahatlığıyla çıkmama sebep olan önemli bir etkendi.
‘’Onunla olduğu yerde buluş’’
‘’hiçbir zaman terk etme, ümidini yitirme’’
Abim’le çalışmalarımıza yerde yatarak ve mümkün olduğunca burundan alıp verdiğimiz nefeslerle başlıyoruz. Pawanmuktasana serisine geçtiğimizde merkezlenmiş, rahatlamış oluyor. Komutları anladığı için bu seriyi minik yardım ve yönlendirmelerle oldukça rahat yapıyor. Zorlandığı noktalarda minik dokunuşlar, masaj, cesaretlendirici sözler ve yönlendirmelerle müdahale ederek yardımcı oluyorum. Down’luların genelinde beden oldukça esnek. Özellikle öne eğildiğimiz pozlarda neredeyse hiç zorlanmıyor. Hatta keyif aldığını gözlemliyorum.
Ayrıca down sendromlu ve diğer özel ihtiyacı olan bireylerin yoga’ya düzenli devam ettiklerinde birçok pozu rahatlıkla yapabildiklerini tez ile ilgili çalışırken katıldığım yoga çalışmalarında gördüm. Abimle yaptığımız yoga çalışmaları için yaşı ve sağlık durumunu da göz önünde bulundurarak onu çok yormayacak asanaları seçtim. Yaşı nedeniyle bedensel hareketleri ve adımlarının ağırlaşmaya başladığı bir dönem yaşıyoruz.
Bizim çalışmalarımızda abim için uyguladığımız asana ve yöntemleri anlatmaya çalışacağım.
1) Ayak Rotasyonu; ayağın soldan sağa, sağdan sola çevrilmesi. Karşısına oturuyorum. Baş parmağımla bilek eklemini, diğer dört parmağımla bileğin diğer tarafını ve topuğu sarmalıyorum. Diğer elimle parmaklarından tutarak ayağın üst kısmıyla saat yönünde ve saat yönünün ters yönünde dairesel hareketler yaptırıyorum. Birkaç kez ben yardımcı olup yaptırdıktan sonra kendisinin yapmasını söylüyorum.
Not; Çocuğun ayağının içe veya dışa dönme eğilimi varsa, aynı yöne yapılan baskı yapan dairesel hareket bu eğilimi artırır. Hareket diğer yöne yaptırılırsa sorun hafiflemiş olur.
2) Bileğin bükülmesi (fleksiyon) ve rotasyonu; Ayaklarından birini bileğin hemen yukarısından tutuyorum. Parmaklarını diğer elimle tuttuktan sonra önce ayağı yukarıya doğru iterken nefeslerle (sana doğru), sonra aşağıya doğru (senden uzağa)yönlendirmeleriyle hareketi anlamasını sağlıyorum. Birkaç kez yardımla yaptıktan sonra bırakıyorum ve aynı yönlendirmeyle devam etmesini istiyorum.
3) Diz bükmeler; Sol elimi uyluğuna koyarken sağ elimle diz altından tutuyorum. Yavaşça bacağı yukarı kaldırırken dizin bükülmesine izin veriyorum. Sol elimle bedenin sabitlenmesine yardımcı oluyorum. Sağ bacağın yerde düz olmasına, sağ ayağı flex olmasına özen gösteriyorum. Bacağı nazikçe iterek sol dizi benden uzaklaştırıyorum. Direnç hissettiğim nokta da duruyorum. Bacağı yavaşça başlangıç noktasına getiriyorum. Bir – iki kez tekrar edip minik yardımla kendisinin yapmasını sağlıyorum. Sonra diğer bacakla yaptıktan sonra aynı alıştırmayı iki bacakla yaparak bitiriyoruz.
Not; Kalça ve diz eklemlerinde esnekliğini ve hareket kabiliyetini arttırdığı gibi alt beli rahatlatır. Karında bulunan organlara masaj yaparak uyarır gaz ve kabızlığa iyi gelir.
4) Pedal Çevirme; Ayak ucuna oturuyorum. Sağ elimle sol ayağını, sol elimle sağ ayağını tutuyorum. Bu haldeyken bacaklarını yerden biraz kaldırmasını söylüyorum. Sağ ayağını benden uzaklaştırırken dizin bükülmesine ve uyluğun dikey olmasına izin veriyorum. Sağ ayak geri gelince aynı hareketi sol ayakla yapıyoruz. Sanki bisiklette pedal çevirir gibi bacakların ileri geri hareket ettirmeye devam ediyoruz. Birkaç tekrardan sonra desteği bırakarak kendisinin devam etmesini söylüyorum. Abim devam ederken iki kalçanın yerde olup olmadığına dikkat ediyorum.
Not; Bu alıştırma bacağın tüm kas sistemini, diz, kalça eklemlerini çalıştırarak bacaktaki dolaşımın ve motor koordinasyonun artmasına yardımcı oluyor. Gaz ve kabızlık sorununa iyi geliyor.
5) Bacak Kaldırma; Sağ elimle sol baldırının dışından tutuyorum. Parmaklarım baldırın üzerindeyken başparmağımla baldırın alt kısmından tutuyorum. Bacağını yerden kaldırmaya başlıyorum. Yerdeki dizin bükülmemesine dikkat ederek bacağını kaldırmaya başlıyorum. Bacağı 45 derece açıya geldiğinde sol elimle diğer bacağın yerde kalmasını sağlıyorum. Hareketi bir süre böyle yaptıktan sonra yavaş yavaş 90 dereceye kadar kaldırıyoruz. Eğer beden izin veriyorsa kalçaların üzerinden göğse doğru devam ediyoruz. Bu şekilde 2 – 4 tekrar yapıyoruz. Diğer bacakla da aynı hareketi tekrar ettikten sonra iki bacakla aynı anda yaparak bitiriyoruz.
İleri seviye de; Bacağı kaldırdıktan sonra iki eliyle uzanıp bacağın baldırını veya uyluğunu tutmasını istiyorum. Önce yardım etmiyorum. Duruma göre sonrasında hareketi yapabilmesi için ihtiyacı olduğu kadar yardım ediyorum. Bir sonraki aşamada başını yukarıdaki bacağına doğru kaldırmasını istiyorum. Omuzların kulaklardan uzak olmasına boynu sıkıştırmamasına özen gösteriyorum. Pozda ortalama 2 saniye kadar tuttuktan sonra önce başını sonra kollar ve bacakları olmak üzere ters sırayla düzeltmesine yardımcı olarak pozdan çıkarıyorum. Bedenin hizada olmasına özen gösteriyorum
Not; Karın ve uyluk kaslarını güçlendirir. Diz kirişlerini ve arka bacak kaslarını uzatmaya yardım eder. İleri seviye varyasyonu kol, göğüs ve boyun kaslarını çalıştıran güçlü bir öne bükülmedir.
6) Dört Ayak / Masa Pozu; Oturma pozundayken dört ayak üzerine gelmesini söylüyorum. Ellerin omuzların, dizlerin kalçaların altına gelecek şekilde yerleş derken önüne oturup ellerini yavaşça ileri yürütüp omuzlarının altına gelmesine yardımcı oluyorum. El parmaklarının arasını açıp yere yaymasını ve parmakları ile yeri itmesini öğretiyorum.
7) Kedi – İnek; Masa’dayken, nefes almasın ve göğsünü açarak ileri bakmasını, nefes verirken elleriyle yeri itmesini, sırtını yukarı doğru yuvarlayıp yere ya da göbeğine bakmasını, boynunu iyice rahatlatmasını söylüyorum. Burada bazen bir elimi sırtına, diğerini göbek deliğinin üzerine koyarak göbek deliğini omurgaya yaklaştırması için yönlendirme yapıyorum. Bazen masadayken elimi kürek kemiklerinin arasındaki boşluğa yerleştirerek kürek kemiklerinin nefesle yaklaşıp uzaklaşmasını anlatarak, nefes alıp verdiriyorum.
Not; Karın ağrısı, gaz ve diğer bağırsak problemlerinin giderilmesini sağlar. Karın kaslarını güçlendirir, sırt ve boyun kaslarını esnetir. Kalça ve diz eklemlerinde hareket kabiliyetini arttırır.
8) Sırtüstü Omurga Twisti; Abim yerde sırt üstü yatarken ayakucunda duruyorum. İki kolunu yanlara doğru açmasını söylüyorum. Sonra iki dizini bükerek bacaklarını kendine doğru çekmesini söylüyorum. Bunu yaparken minik de olsa yardımcı oluyorum. Dizleri büküp uylukları göğse doğru yaklaştırıyoruz. Dizlerini nazikçe sola doğru yatırırken, başını da sağa doğru çeviriyoruz. Dizleri yandayken alttan yastıkla destek vererek yaptık. Birkaç saniye pozda kaldıktan sonra başı ve bacakları merkeze döndürerek pozdan yavaşça çıkıyoruz. Bu pozu ilk çalışmalarımızda yaptırmadım. Yogaya başladıktan bir süre sonra uygulamaya başladık.
Not; Sırtüstü omurga twisti boyun omurunu rotasyona soktuğu için, atlanto-axiel instability (başı taşıyan birinci omur olan atlas ile boynun ikinci omuru olan axis omurlarının arasındaki eklemin aşırı hareketliliğinden oluşan dengesizlik) olan çocuklar yapmamalı. Bu durum down sendromlu çocukların %10-20’sini etkiler.
Omurga twisti sinir sistemi bozukluğu olan çocuklar için en yararlı alıştırmalardan biridir, çünkü bütün omurgayı sağlıklı ve esnek tutmak için çalıştırır. Omurun bükülme hareketi bağ dokuları esnetir. Disk kompresyonunu azaltır,çevresindeki sinir düğümlerini uyarır ve sırtta, belde ve kalçada olan kas gerginliğini rahatlatır. İç organlara, salgı bezlerine masaj yapıp karaciğer, pankreas, dalak, böbrekler ve böbrek üstü bezlerin fayda sağlamasına yardımcı olur.
8) Kolları yandan kaldırma; Sırtüstü yerde yatarken, başının arkasına oturuyorum. Kollarını iki yana açmasını söylüyorum. Omuzları ile hizada olması için düzeltmesine yardımcı oluyorum. Avuçlar gökyüzüne bakıyor. Kolları yerde açıkken derin bir nefesi almasını söylüyorum. Sonra nefes verirken kolları yukarı kaldırıp yukarıdayken bir kez el çırpmasını istiyorum. Kollar aşağı inerken tekrar nefes almasını söylüyorum. Dirseklerini bükmemesi için yardımcı oluyorum. 3-4 kez tekrar ediyoruz.
Not; Kol hareketleri göğsü genişlettiği için nefesin kolaylaşmasına yardımcı olur.
9) Kolları Paralel Kaldırma; Sırtüstü yerde yatarken, başının arkasına oturuyorum. Sol kolunu bükmeden dümdüz havay kaldırıp başının üstünden yere indirmesine yardımcı oluyorum. Omuz hareketinin doğal hareketini izliyorum. Direndiği nokta yı fark ettiğimde hafif masajla olabildiğince esneterek yere bırakıyorum. 2-4 kez tekrarladıktan sonra diğer kolla hareketi yapıyoruz. Son olarak iki kolla yaparak bitiriyoruz. Abimin özellikle sağ omzunda düşme sonucu çatlak durumu olduğu için tutukluk var. Bu çalışma ile bir miktarda olsa açmayı başardık. Yine de o anki sınırları içinde çalışmalarımızı yapmaya özen gösterdik.
10) Kayık pozu; O oturma pozisyonundayken ben tam arkasında ayakta duruyorum. Sırtını hafifçe bacaklarıma yaslamasını istiyorum. Göğsünü öne doğru aç uyarını yapıyorum. Dizlerini büküp ayaklarını yukarı doğru kaldırmasını söyledikten sonra onun başının üstünden öne doğru eğilerek alt baldırlarından tutuyorum. Bu destekle poza girmesini sağladıktan sonra kendi ellerini ileri uzatarak bacaklarının arkasından tutmasını sağlayarak sırtındaki desteği çekmeden bacaklarını bırakıyorum. Sonra sırtından daha minik bir destekle pozda kalmasını sağlayarak birkaç saniye pozda tutuyorum. Pozdan çıkarken yine sırtından destek vererek ellerini bırakmasını ayaklarını yere indirmesini söylüyorum. Yada Önünde durup ellerinden tutarak bacaklarını uzatmasını ve ayaklarını benim bacaklarımın üzerine koymasını istiyorum
Not; Kayık pozu, denge ve karın, göğüs, omuz, boyun ve uyluk kaslarını güçlendirir. Aynı zamanda omurgayı uzatmaya ve karın organlarını daha sağlıklı hale getirmeye yardım eder.
11) Köprü (Setu Bandhasana) ; Ayak ucunda ayakta duruyorum. Dizlerini bükük ayaklarını kalçanın önünde yere yerleştirmesine yardımcı oluyorum. Kollar bedenin yerinde avuçlar yere dönük. Poza girerken dizlerinin yanlara açılmasını engellemek için bacaklarını dizlerimin arasına alarak. İki ayağını sıkıca yere bas, kalça ve göbeğini havaya kaldır, ellerinden destek al komutu verirken, öne doğru eğilerek hafifçe belinden destek vererek yukarı omurgayı yukarı doğru kaldırmasına yardımcı oluyorum. Bu nokta da belinden verdiğim desteği bırakıyorum. Bu pozda 3-5 saniye tuttuktan sonra pozdan çıkmasına yardımcı olmak için sırtını ve bacaklarını yavaşça yere bırak derken de yine hafifçe belinden tutarak yere inmesine yardım ediyorum. Pratiklere devam ettikçe bu poza destek almadan sadece komutla girebilmeye başladı.
Not; Bu poz kalça eklemlerini ve belin lumbar bölgesini esnetir. Aynı zamanda alt bel, uyluk ve kaba etleri kaslarını güçlendirir.
12) Happy Baby (Ananda Balasana) ; Sırt üstü yatarken bacakları yukarı kaldırmasını, sonra bacakları havadayken dizleri büküp, kulaklarına doğru yaklaştırmasını söylüyorum. Hemen ardından elleriyle ayaklarının dışından tutmasına yardımcı oluyorum. Bazen ayaklarından tutarak dizlerini bükmesine de yardımcı olmaya çalışıyorum.
13) Kelebek (Baddha Konasana); Oturuyoruz. Dizleri büküp ayaklarını yere basarak başlıyoruz. Sonra yardım ederek dizleri bükülü iken bacakları iki yana deviriyoruz. Ayak tabanlarını ortada buluşturup ellerle ayak parmaklarının biraz gerisinden tutmasını ve nefess alıp vermesini söylüyorum. Nefes alıp omurgayı yükselttikten sonra bedenin izin verdiği kadar öne doğru eğileceğimizi anlatıyorum. Öne doğru eğilirken arkasında durarak omurganın düz olmasına dikkat ediyorum. Downlular oldukça esnek oldukları için öne eğilmelerde sıkıntı yaşamıyoruz.
Not; Kelebek Pozu ayaklar kasıklara yakın ise addüktör kasları, uzak ise hamstrin kasları esnetir. Karın içi organları, yumurtalıkları, prostat bezlerini, mesane ve böbrekleri canlandırır. İç bacakları, kasıkları ve dizleri esnetir. Kaygı, bitkinlik ve depresyon tedavisinde etkilidir. İdrar yolları sorunu olan kişiler için faydalıdır.
14)Yatarak Kelebek (Supta Baddha Konasana); Yerde yatarken bacaklarını büküp dizlerini yanlara doğru açmasını söylüyorum. Dizler iki yana açıldıktan sonra anlatarak ayak tabanlarını ortada birleştirmesine yardımcı oluyorum. Nefes alıp vererek biraz burada kalıyoruz. Bazen bir elini kalbine diğer elini karnına koyarak nefesleri fark etmesini sağlıyorum. Sonra ayak ucuna geçerek iki dizinin dışından hafifçe tutarak, nefes verirken dizleri birleştirip, nefes alırken yanlara açıyoruz.Nefesle birleştirerek hareketi bir süre tekrarlamasını istiyorum.
Not; Yatarak Kelebek Pozu Kalça ve kasıkları açar aynı zamanda geri bükülme nedeniyle beli ve sırtı rahatlatır, esnetir.
15) Kuğu Pozu ; Önce yerde karnının üzerine yatmasını söylüyorum. Dizlerim onun bacaklarının dışına gelecek şekilde çömeliyorum. Uzanıp ellerini tutarak kollarını iki yana açtırıyorum. Ellerimi bileklerime kadar kol altlarından geçirdikten sonra pelvisin yerde olmasına dikkat ederek kendime doğru hafifçe çekerek baş, boyun, göğüs ve karnının yerden kalkmasını sağlıyorum. Bedeni zorlamadan 3-6 saniye kadar pozda kalmasına yardımcı oluyorum. Sonra yavaşça yere indiriyorum.
Not; Kuğu Pozu, alt beldeki gerginliği giderir, üst sırt ve boyun kaslarını güçlendirir, göğüs kafesini genişletir. Kabızlık ve gaz sorunları için de iyidir. Kamburlaşmaya karşı omurga, göğüs ve omuzların dengelenmesini sağlar.
16) Kobra; Yüz üstü yerde yatarak başlıyoruz. Dizlerim onun bacaklarının dışına gelecek şekilde çömeliyorum. Dirseklerini büktürerek ellerini avuçlar yere gelecek şekilde omuzlarının hemen yanına yerleştiriyoruz. Dirsekler bedenin iki yanındayken nefes almasını ve elleriyle yavaşça kendini yukarı doğru itmesini, baş, omuz ve göğsü yerden kaldırmasını söylüyorum. Yukarı doğru kalkarken hafifçe omuzlarından tutarak pozda doğru kalması için yardımcı oluyorum. Birkaç saniye pozda kaldıktan sonra, yavaşça yere iniyoruz.
Not; Kobra Poz bedenin ön kaslarını uzatıyor, karın boşluğu(solar plexus) ve alt beldeki gerginliğin gevşemesine yardım ediyor. Göğüs kafesini genişletiyor. Kalp, ciğer ve kafa sinirlerini daha sağlıklı hale getirir, üst sırt ve boyun kaslarını güçlendirir. Omurgadaki yer değişimlerini onarır. Kabızlık ve gaz sorunlarını rahatlatır.
17)Sopa (Plank) ; Eklemlerin birbirinin üzerinde olmasına dikkat ederek, masa pozisyonuna getiriyorum. Ayak parmaklarını mata takmasını sağladıktan sonra dizlerini düzeltmesi söylüyorum. 4-5 nefes pozda kalmasını sağladıktan sonra tekrar dizlerini büküp yere koymasını istiyorum. Plank’i bu şekilde çok rahat yapıyor.
Not; Plank Poz, kol , boyun, omuz, sırt ve karın kaslarını güçlendiriyor.
18) Baş Dize (Janu Sirsasana) ; Bağdaşta otururken bende Bir bacağını ileriye doğru uzatmasını istiyorum. Diğer bacağının dizi yerdeyken ayak tabanını uzanmış bacağın iç uyluğuna dokunacak ve topuğu kasığa doğru düzeltiyorum. Gövdesini uzun olan bacağa doğru döndürmesini, nefes almasını verirken uzanarak iki eliyle bacağını veya ayak bileğini veya ayağını kavramasını istiyorum. Daha sonra nefes alırken yükselmesini, nefes verirken öne eğilmesini söylüyorum. Bu şekilde biraz daha esnemesini sağladıktan sonra burada rahat hissediyorsa alnını bacağının üzerine değdirmesini söylüyorum. Pozda 5-10 saniye tutuyorum. Sonra nefesle yükselip diğer taraf için aynı şeyi yapıyoruz.
Not; Bu poz düzenli yapılırsa alt bedendeki gerginliği rahatlatıp kabızlığın önlenmesine yardımcı olur. Ayrıca tam öne eğilme için iyi bir çalışmadır.
19) Öne Katlanma ( Paschimottanasana); Karşısına oturuyorum. Yerde otururken bacaklarını bir araya getirerek oturmasını sağlıyorum. Topuklar yerde, ayak parmakları tavana bakacak şekilde yerleştiriyorum. Bu pozisyonda 2-3 kez nefes alıp vermesini söylüyorum. Son kez nefes aldıktan sonra neterek nefesi verirken bacaklarının üzerine uzanarak ayak bileklerini yada ayaklarını kavramasını istiyorum. Buradayken nefes almasını söylüyorum. Nefes verirken öne katlanmasını,rahatsa alnını bacaklarının üstüne indirmesini söylüyorum. Bu asanada, oturma kemiklerinin yerde olmasına ve bacaklarının olabildiğince düz olmasına dikkat ediyorum. Pozda 5 – 10 saniye tutuyorum.
Not; Öne katlanma, omurlara bağlı kasları ve bağları esneterek omurganın uzamasına yardımcı olur. Bütün arka kasları esnetir. Bu pozda bütün beden ve özellikle merkezi sinir sistemi çok fayda görür. Karın bölgesindeki organlar için faydalıdır.
20) Dağ Duruşu (Tadasana); Ayaklarının arasını bir ayak daha girecek şekilde ayarlayarak ayakta rahat durmasını sağlıyorum. Köklenmeyi ağaçtan örnekleme yaparak hikayeleştirerek kısaca anlatıyorum. Ayak parmaklarını yukarı doğru kaldırıp aralarını iyice açmasını ve en küçük parmağından başlayarak tek tek yavaşça yere koymasını istiyorum. Bunu yaparken yanında durarak ben de kendi ayaklarımla aynı şeyi yapıyorum. Bacakların düz ve güçlü hatırlatmasından sonra elimle kalçasına yavaşça dokunarak popsunu içeri doğru toplamasını söylüyorum. Yavaşça sırtına dokunarak, nefes alarak omurgasını yükseltmesini, omuzlarını iki yana doğru açmasın söyledikten omuzlarına dokunarak kollarını ve ellerini aşağıya salmasını hatırlatarak doğru hizayı verebilmesi için yardımcı oluyorum. Dağ duruşundayken farklı çalışmalar yaptırmaya devam ediyorum. Örneğin; Kolları güçlendirmek için arkasına geçip kollarının üst kısmını dışarı çevirerek kollarını öne doğru uzatıyoruz, Kollar önde yere paralel ve uzunken dirseklerinin içini biraz daha yavaşça açıyoruz. Kolları aşağıya indirip omuzları önden arkaya çevirip yerine taktıktan sonra kulları öne uzatıp elleri birbirine örerek önde ters çevirip, yukarı, aşağı kaldırıp, indiriyoruz. Birkaç kez yardımla yaptıktan sonra kendisi devam ediyor.
21) Ağaç Pozu (Vraksasana); Ayaktayken arkasına geçiyorum. Desteklemek için sol kolumla onun göğsünü sarmalıyorum. Sağ elimle sağ bacağının baldırını tutarak dizini bükmesini ve bacağını azıcık kaldırmasını söylüyorum. Bunu yaparken kalçasını döndürmesini dizinin dışa dönmesine yardımcı oluyorum. Ayak tabanını yerde duran ayağın hemen üzerine yerleştirmesini sağlıyorum. Önünde sabit duran bir şeye bakmasını söylüyorum. Arkasından tutmaya devam ederek,ellerini kalbin önünde birleştirmesini söylüyorum.Burada rahatsa ellerini bir ağacın dalları gibi yukarı doğru açtırıyorum. Pozdan çıkarken önce ayağını yere koyuyor. Sonra kollarını indiriyor. Diğer tarafla devam ediyoruz.
22) İkinci Savaşçı (Virabhadrasana 2); Ayaktayken bacaklarını arasını açmasını söylüyorum. Önce ayaklar öne doğru ve birbirine paralel duruyor. Kollarını bir kuşun kanatları gibi iki yana açmasını istiyorum. Bunu yaparken göğsün ve kalçaların öne bakmasına dikkat ediyorum. Bu nokta da Sağ ayağı tamamen dışa, sol ayağı hafifçe içeri doğru döndürmesine yardımcı oluyorum. Burada nefes almasını söylüyorum. Nefes verirken sağ bacağı büküp dizi ayak bileğinin üzerine getiriyoruz. Başı öndek sağ kola doğru çevirip, sağ elinin parmaklarına bakmasını söylüyorum. Tekrar nefes al dedikten sonra, dizi düzeltip, başı ortaya getirip, kolları indirerek pozdan çıkıyoruz. Diğer tarafla tekrar ediyoruz.
23) Birinci Savaşçı (Virabhadrasana 1); Ayakta dururken ayakları kalça hizasında açıyoruz. Büyük adımla sol ayağını geriye almasını, söylüyorum. Burada dengeyi sağladıktan sonra öndeki bacağını bükerek dizini ayak bileğinin üzerine getirmesini ve ellerini beline koyarak nefes alıp vermesini söylüyorum. Eğer burada iyiyse nefe alıp ellerini gökyüzüne uzatmasını istiyorum Pozdan çıkarken nefes vererek kollarını indiriyor, beline koyuyor Öndeki dizini düzeltirken, arkadaki ayağını öndeki ayağın yanına alıyoruz. Diğer tarafla devam ediyoruz.
24) Sandalye Pozu (Utkatasana); Dağ duruşundan başlıyoruz. Nefes al, nefesi verirken dizlerini hafifçe bük, arkada bir sandalye var gibi kalçalarını arakaya uzatarak oturuyormuş gibi yap diyorum. Tekrar nefes alırken kollarını öne doğru uzamasını, kalça kemiklerinden el parmaklarına kadar uzarken göğsünü açmasını söylüyorum. Bu asana ya girerken yardıma ihtiyacı oluyor. Nefesi ver, kollarını indir, dizlerini düzelt diyerek pozdan çıkarıyorum.
Not; Sandalye pozu bacakları ve bşlekleri güçlendirir, göğüs ve omuzları esnetir, karın içi organları ve kalbi uyarır.
24) Aşağı Bakan Köpek (Adho Mukho Svanasana); Dört ayakta dururken ellerin zeminle olan ilişkisini anlatıyorum. Ellerle yeri iterken kalçalarını da havaya kaldırmasını söylüyorum. Boynu sıkmamasını, başı sarkıtarak rahat bırakmasını hatırlatıyorum. Kolların olabildiğince düz olmasına dikkat ediyor. Pozda en doğru şekilde durması için hafif dokunuşlarla yardımcı oluyorum. Pozda birkaç nefes kalıyoruz. Nefes verirken dizleri bük yere koy diyerek pozdan çıkarıyorum.
Not; Aşağı bakan Köpek pozu, sırtı ve kalçaları esnetir. Bacakları, omuzları, kolları ve el bileklerini güçlendirir.
25) Destekli Ters Duruş (Viparita Karani); Duvarın hemen yanına yan oturtarak, bedeni duvara doğru döndürüyorum. Bacakları duvara uzatıp yavaşça sırt üstü yere yerleşmesine yardımcı oluyorum. Duvara iyice yanaşmasını sağlıyorum. Bacaklarını iki yana V şeklinde açmasını istiyorum. Bu pozda bir süre nefes alıp vermesini söylüyorum. Bir süre pozda kaldıktan sonra bacaklarını toplayıp yana doğru yatırarak oturmasına yardımcı oluyorum.
c) Mantralar - Chantingler;
Mantraları dinlerken dili dönmese de genellikle birlikte söylüyoruz.. Şarkı dinlerken eşlik etmeyi sevdiği için çok keyif alıyor. Zaman zaman el çırparak enerjiyi yükseltiyoruz. Down sendromlu bireyler ve çocuklar da mantralar, dikkatlerini artırıyor, ses ve konuşma becerilerini geliştiriyor, yüz kaslarına ve motor koordinasyona yardımcı oluyo , dikkatlerini arttırıyor ve daha mutlu olmasını sağlıyor.
d) Göz Alıştırmaları;
Göz hareketlerinin, göz sinirleri ve gözü çevreleyen kaslara faydası vardır. Abimin tek gözünde şaşılık olduğu için göz alıştırmalarını uygulamak önemliydi.
Trataka; Göz hizasında yaktığımız bir muma gözlerimizi kırpmadan bir süre birlikte bakacağımızı anlatıyorum ve dikkatini mumda tutabilmek için sonunda birbirimize orada gördüklerini anlatmasını isteyeceğimi söylüyorum. O süre içinde gözlerini kırptığında veya kaçırdığında bakmaya devam etmesini söyleyerek geri getiriyorum. 20 – 30 saniye kadar devam edebiliyor.
e) Göz Hareketleri; Karşılıklı oturuyoruz. Başparmağımı uzatıyorum ve başını çevirmeden gözleriyle izlemesini söylüyorum. Sağa – Sola, Yukarı- Aşağıya, Sağdan sola çapraz – soldan sağa çapraz. Büyük küçük daireler – sağdan sola – soldan sağa başlangıç noktasına giden büyük küçük daireler çiziyoruz.
Hepsini tamamladıktan sonra, ellerini ovalayıp avuçlarını gözlerinin üzerine koyuyoruz. Kapadığında, gözleri önce açık oluyor, sonra kapatıp biraz dinlendiriyor. Gözlerimizi kapadığımızda nefes alıp veriyoruz.
e) Derin Gevşeme (Savasana) ;
Güvende hissettiği, sakin, rahat, kendini bırakabileceği bir ortam sunmaya çalışıyorum Önce sırtüstü uzanıyor. Başının altına ince bir battaniye koyuyoruz. Eller bedenin iki yanında, ayaklar mat genişliğinde açılıyor. Bedenin en rahat olduğu pozisyonu buluyoruz. Onu sakinleştirecek bir mantra açıyoruz. Gözleri kapatmasını söylüyorum ama zorlandığı için göz yastığı kullanıyoruz. Üstünü örtüyoruz. Bazen tabanlarına, bazen alnına şakaklarına, bazen omuzlarına hafif hafif masaj yaparken yumuşacık beyaz bulutları, en sevdiği yerleri, denizde ki bir kayığı, güneşin pırıl pırıl ışıklarını anlatıyorum. Sonra nefes alıp vermesini hatırlatarak beden taraması yapıyoruz. Yeterince rahatladığını gördükten sonra susup 5 -10 dakika kendi kendine kalmasını sağlıyorum. Sonunda yumuşak bir ses tonuyla verdiğim komutlarla bedeni uyandırıyorum. Kalkıp bağdaşa oturduktan sonra 3 kez nefes alıp veriyoruz ve aum’la dersi bitiriyoruz.
Not; Derin gevşeme bedenin dinlenmesi için mükemmel bir çalışmadır. Bedenin saki ve rahat olduğu durumda zihin de sakinleşir. Bedeni rahatlatırken, bedene farkındalık getirirken bütün hücrelerimize sevgi gönderiyoruz. Derin gevşemede, kaslar ve sinirler biriktirmiş oldukları gerginlikleri bırakmaya başladığından beden dağılmış olan enerjileri yeniden düzenleyip dengeleme şansına sahip olur. Giderek daha çok gevşediği için derinlerde olan ruhsal-fiziksel enerji düğümleri yavaş yavaş çözülür, tıkanık enerjiler serbest kalır. Sinir sitemi düzelir, genel sağlık durumunun düzelmesine katkısı olur. Bu sebeple derin gevşeme, yoga seansının olması gereken önemli bir parçasıdır.
f) Meditasyon – Meditatif Yürüyüş;
Meditasyon yaparken farklı birkaç yöntem kullandık. En kolay ve severek yaptıkları ‘’SO-HAM’ mantrası ve sayarak yaptıklarımız oldu.
Meditatif yürüyüşleri genellikle dışarıda yaptık. Önce ne yapacağımızı ona anlattım. Ayaklarında ki hareketi izlemeye davet ettim. Ayayğı yere basmak nasıl hissettiriyor. Başta topuğu basıp yavaşça parmakları yere indirmek. Diğer adım için ayağın yerde kalkmasını izlemek. Kolların vücudun yanında nasıl durduğu. Attığı her adımın farkına varmasını sağlamaya çalıştım. Çevremizde ki yeşili, ağacı, denizi, kuşların sesini ve dikkatini çeken her şeyi sessizce izlemesini istedim. Yaklaşık yarım saat bu şekilde birlikte yürüdük. Onu içinde benim içinde farklı bir deneyimdi.
5) DENEYİMLERİMİZ VE SONUÇLAR;
Ağabeyimin yaşı yüksek olduğu ve alzheimer başlangıcı gibi ciddi bir sorunumuz olduğu için çok büyük beklentim olmamakla birlikte, yoga yaptığımız bu kısa süreçte ona iyi geleceğini düşünerek başladım bu çalışmaya. Tez için araştırıp, canlı örneklerini gördükten sonra ise onun yoga’ya başlamasının doğru bir karar olduğundan emin oldum. Sadece yaşı ve sağlık sorunları nedeniyle çekincelerim olmasına rağmen neyi nasıl yapmamız gerektiğini danışarak yol aldık bazen. Çok yorulduğunda kendi ritminde aldığı nefeslerle dinlendik.
Yaptığımız çalışmalarda nefes alırken biraz oyun (Pranayama’da eli karnına ve göğse koyarak içinde ki balonun şişip inmesini izlemek), minik asanalar (Pashimottasana da ayak yakalamak, Aşağı bakan köpekte göbeğe bakmak, Kelebek’te ayakları birleştirip uçmaya çalışmak), Meditasyon (en sevdiğimiz yerler, insanlarla ilgili masal anlatmak gibi) çalışmalar farklılaşmasını, zihninde aynı anda kendi kendine konuşan seslerin azalmasını sağladı. Zihni rahatladıkça o da kendini daha iyi hissetti. Tekrar geçmişteki abim olmaya başladı. Hayatında ilgisini çeken, keyif aldığı yeni bir uğraşı, rutini haline geldi Yoga. Yogayı sevdi. Şu an’’ Yoga yapalım mı?’’ dediğimde ellerini kalbinde birleştirip dili tam dönmediği için ‘’Namatte’’ diyerek, benden önce matın başına gidiyor. Beni en mutlu eden şeylerden biri ise minik bir burgudan sonra ya da Savasana’dan kalkıp çalışmayı bitirdiğimizde çok içten söylediği ‘’OHHH RAHATLADIM.’’ cümlesi.
Yoga yapmaya başladıktan sonra daha rahat yürümeye, tekrar eskiden olduğu gibi gülmeye, gülümsemeye ve konuşmaya başladı. Yüzünde ki soluk renk gitti. Daha sağlıklı görünmeye başladı. Uyku problemi büyük ölçüde çözüldü. Denge sorunu tamamıyla bitmemekle birlikte azaldı. Bu gelişmelerin her biri 56 yaşında bir Down sendromlu için çok çok önemli ve değerli. Bu süreçte ben birliği hissettim. Kendimle, abimle ve yoluma çıkan herkes’le. Mükemmel bir deneyimdi.
Son olarak Etel Avayu’nun eğitmen için söylediği beni etkileyen bir sözü paylaşmak istiyorum. ‘’Başkalarına şefkatle ilgi gösterebilmek için önce kendimize şefkat göstermeliyiz. Özel ihtiyacı olan çocuklarla çalışırken kendimizde çıkan duyguları fark edip, o duygulara şefkatle sarılabilmek bizim için önemli bir farkındalık çalışması olacaktır.
Yola, yolda olmaya ve yolculuğa devam…
*Birini sevdiğinizde, o kişiyi rahatlatabilmeli ve acısını dindirebilmelisiniz. Bu bir sanattır. Eğer o kişinin acılarının kökünü anlayamazsanız, yardımcı olamazsınız, tıpkı bir doktorun sebebini bilmeden hastalığınızı iyileştiremeyeceği gibi. Daha çok anladıkça, daha çok seversiniz, daha çok sevdikçe, daha çok anlarsınız. Bu, bir gerçekliğin iki yüzüdür.
Thich Nhat Hanh
Kaynaklar;
ü Surya’dan Patanjali’ye Yoga – Bora Ercan (Sf-141)
ü Etel Ayavu – Özel İhtiyaçları Olan Çocuklarla Yoga
ü Anap Baniel – Sınırlarını Aşan Çocuklar
2 notes
·
View notes
Text
Ücretli Tez Yazımı
Tez; kısaca tanımı itibari ile bir düşüncenin, ya da bir önerinin çeşitli iddia ve kaynaklarla desteklenerek ispatlanmaya çalışılmasıdır. Üniversitelerin Lisans, Yüksek Lisans ve Doktora dönemlerinin bitiminde öğrencilerden hazırlanması istenen tez çalışmalarının asıl amacı öğrenciyi araştırma, yazma yeteneklerini geliştirmeyi amaçlayan ayrıca herkes tarafından doğru bilinen konuların öğrenciler tarafından araştırılıp sorgulama kabiliyeti kazandırılmasını amaçlar. Tez çalışmaları bir düşünceyi, bir fikri tüm yönleri ve nedenleri ile birlikte savunup münazara yapabilme becerisini de kazandıran çok önemli kavramdır. Bu zaviyeden olaya bakılınca çok meşakkatli ve efor sarf edici bir çalışma olarak değerlendirilir. Ancak bütün bu külfetleri göze alıp tez hazırlayanlar için çok önemli katkılar da sağlar. Birçok olumlu yönlerinin dışında hakikaten de tez hazırlama işi çok yoğun ve yorucu bir iştir. Aynı anda hem okul dersleri hem de tez hazırlama işi bir arada yürümeyebilir. Üstelik Üniversitedeki tez danışmanı öğrencilerle yeterince ilgilenmiyor ve onlara vakit ayırmıyorsa süreç hepten bir çıkmaza sürüklenebilir. Tam bu noktada öğrenciler bu zorlu süreci daha rahat atlatabilmek adına profesyonel bir destek arayışı içine girerek tez yazdırma yolunu ya da kendilerine bir rehber edinmek adına tez danışmanlığı hizmeti veren kurumların kapısını çalmakla çareyi bulurlar. Bu yazımızda tez danışmanlığı ve tez yazdırma fiyatları hakkında detaylı bir bilgi vermeyi amaçladık.
Tez Danışmanlığı
Tez danışmanlığı hizmeti öğrencilerin bu zorlu sürecinde imdadına yetişen kurumlardan biridir. Tez yazımına başlamadan önce yazılacak konu hakkında hazırlık yapılması, yazılması ve hazırlanan tezin kontrole sunulması safhalarında çoğu öğrenci profesyonel kadro ile verilen bu hizmetten faydalanıp başarılı bir şekilde tamamlayıp bu süreci atlatmayı başarmıştır.
Tez yazmaya başlarken en çok zorlanılan süreç ekseriyetle başlangıç olmaktadır. En çarpıcı ve etkileyici tez konusu seçme, tez hocaları ile yapılacak olan görüşmeler için fikirler, arama ve araştırmada hangi araç ve gereçlerin kullanılacağı ya da hangi anahtar sözcüklerin kullanılacağı, örnek tez incelemelerinde dikkat edilecek hususlar, tezin içindekiler ve kaynakça bölümünün hazırlanması, tez yazımı esnasında yapılması gereken hazırlıklar gibi birçok mühim husus tez danışmanlığı kapsamına girmektedir. Öğrencinin tez yazma ücreti süresince bu hizmetten faydalanması daha rahat ve güvenli yol katetmesine olanak sağlayacak ve onun için güzel bir tecrübe olacaktır.
Paralı Tez Yazdırma
Birçok öğrenci yaz yazma sürecini hem psikolojik hem de maddi yönden en ufak hasarla atlatmak istemektedir. Okul dersleri, sosyal yaşantı ve tez dönemi bazen bir arada gitmeye bilmektedir. Bu süreçte öğrencilerin en çok başvurduğu çözüm yöntemi ise tez yazdırma ücretleri olmuştur. Tez danışmanlık merkezlerinde uygulanan bu hizmet profesyonel kadro desteği ve ortaya çıkan işin kalitesi yönünden öğrencilere de güven vermektedir. Hazırlanacak olan tez ödevi tüm detaylar görüşüldükten sonra hizmetin ne kadar verileceğine ve çalışmanın seviyesine bağlı olarak danışmanlar öğrencilere en uygun fiyatı çıkarmaktadırlar. Bugün birçok öğrencinin bu merkezleri ziyaret ediyor olması bu hizmetin ne denli bir kalitede verildiği apaçık ortadadır.
0 notes
Text
SORULAR HAYATTIR fza
KORONAYI NASIL BILIRDINIZ (1.cevaplar)
.
KONU: güncel
SORU: yıllar sonra biri size gelse ve dese ki" efendim, korona günlerini nasıl bilirdiniz?" ona neler anlatırdınız? Ve bu günler sizi en çok nasıl etkiledi?
.
YAZAR/ŞAIR YUSUF BAL:
Henüz bitmedi ama bu sürecin bu gün bittiğini vaka sayısının sıfır olduğunu düşünürsek ilerde sorulacak sorunun cevabı şu olur : Bize bulaşmadan atlattık ama insanlık adına büyük bir felaketti. Kimi insan canından kimisi işinden oldu. Koronanın tek iyi yönü adil olması, dünyanın başına bela amerika gibi zalim bir ülkeyi ayırmadan hareket etmesiydi. Her fırsatta masumların üzerine bomba yağdıran terörle işbirliği yapan Avrupa ülkelerinde refah içinde yaşayan insanların ölümü hissetmesi de güzeldi. Filistin, Irak, Arakan, Yemen, Afganistan'a ölen insanlar için zerrece acı duymayan Arap ülkelerinde işbirlikçiler corona dan ölseler üzülmek yana daha mutlu olurdum.
.
SEYDANUR KOÇ:
Bence bu süreçte insanların kendi kabuklarına çekilip kendilerini sorgulama fırsatı doğdu. Çoğu insan hayatın temposuna kapılıp dünyaya asıl gelme gayesini unutmuştu.Bu süreçte ölümler le birlikte bunu daha çok sorgular oldu herkes:)
.
YAZAR SENA TÜTÜNCÜ:
Icimdeki cevheri cikaran guzel bir dinlenceydi.
.
HAVVA ELIF BAŞARAN:
Korona günler gencin gençliğinin elinden alimasi idi.Ama gençler bilirdi ki bu durumda ülkesini kurtarması gerekti.Her dışarı çıkmayan genç bir fedakardi.Yine korona gunleri evlerde internet önemli idi.Artik internet paketleri çabuk biten kişiler ise evlere internet baglattiriyordu.İnternet kullanımı atmıştı.İnternet alışverişleri de öyle.Ve insan bu korona sayesinde öğrenmiştir ki sağlık herşeyden önemlidir.Tesekkurler.
.
GÜLCAN AKYİĞİT:
Muhasebe yapmayı öğretti niye böyle bi virüs musibeti geldi dünya başta olmak üzere enfüsi alemde nerelerde geziyor geziyoruz dünyaya geliş amacımızı bian bile aklımızdan çıkarmamalıyız nelerimizi yitirdik zamanın kıymetini herşey gibi sağlığında emanet olduğunu. Corona günleri sebeb her ne kadar bilerek küffarın bi oyun olsa da Rabbimin bi Muradı var müslümlar için ikaz ihtarı ilahi olarak bakmak lazım sebeblerin yaratıcısını görmek lazım biz ihtariyla me��gul olmalıyız bulaş sebebini ortaya çıkaranlar hesap gününü beklesin o bizim vazifemiz değil diye düşünüyorum. Corana da rabbimin yarattığı herhangi mahlukattan biridir aslında yarattığı her mahlukatı düşünüp tefekkür edip o nazarla bakmak lazım diye düşünüyorum ekstra bi özelliği Yok oda vazifeli bi memur herkes gibi. Gözle görülemeyen bi mikrop neredeyse farkında olup olmadan büyütülen nefisleri nefislerimiz ilahlık seviyesine çıkarmış ruhları ruhlarımızı nasılda terbiye ediyor Rabbimin izniyle ölüm insanı ne kadar korkutuyor ne için geldi insan ahseni takvimde yaratıldı yaratılışında ki kıvam nerede insan nerede kalıcı olmayan dünya için ölmeyecekmiş gibi yaşanmamalı herşey emanet hesap var corana terbiye etmiyor Allah terbiye ediyor oda bi memur vazifeli tıpkı topal sivrisinek gibi. Büyük bi ihtarı ilahi var ey Müslümanlar tevbe edin kendinize gelin istiğfara sarılın dönüşünüz bana sonunda bana rücu edeceksiniz diyor rabbim ey kafirler İman edin ve ey Müslümanlar tüm insalığa Allah tan başka yardım edecek ve ihsan edecek yoktur yardım edicilerin en hayırlısı Allah'tır. Duanın ehemmiyetine varmak lazım nasıl dua ediyoruz dil ile kalbin akrabalığını muhafaza ediyor muyuz Sıla i rahimini sağladık mı vücut organlarımızın birlikte hareket ediyorlar mı ruh ne diyor kalp ne diyor ne istiyor ne ile meşgul akılla kalp ruh beraber çalışıyor mu hepsi neye hizmet ediyor vazifelerinin bilincindeler mi göstermelik mi yaşanıyor yaşantılar nerede hakikat nerede ne yaşıyoruz ne düşünüyoruz düşünüyor muyuz aklediyor ibret alabiliyor muyuz. Bunlar çok önemli bence. Farkındalık artmazsa yAda uyanmazsak uyanmazsalar corona değil Allah gökten peygamberi de gönderse yine insanlar ayıkmaz diye düşünüyorum akıl erdiremez Allah farkındalığımızı artırsın diye düşünüyorum. Herkes kendinden sorumlu vazifesini bilip Rıza'yı ilahiye karışmamak mühim mesele corona da vazifeli bizde. "Kıyamet gününü gördüklerinde (dünyada) sadece bir akşam vakti ya da kuşluk vakti kadar kaldıklarını sanırlar. (En-Naiat 46) Bu kadar önemli bu kadar kısa. Neye harcadığımızı fark ettirsin ecelimizi tehir etsin tevbemize fırsat versin.rızasını kazanarak huzuruna dönmeyi nasip etsin hepimize.
.
ISIMSIZ:
Ahh korona ahhh 🥺evde kendin halinde olmak,hiç kimseye gitmemek ,anne baba abla kardeş tüm dostlara hasret kalmaktı😔kimsesiz bi ramazan kimsesiz bi bayramdı 😔camiler kapalı cumalarin kilinmadigi bi memleket nasilsa öyleydi 😫bu korona hakkinda yazacaklar bitmez canım Rabbim tertemiz olmayi ve daha birdaha uğratmasın güzel ülkeme inşallah 🤲🤲
.
ISIMSIZ:
Ders çalışmakla meşgul olduğum,daha fazla kitap okuyup film izleyebildigim kendi özüme bakıp düşündüğüm,evde bol bol çay içebildigim günlerdi���
Koronacigima Hatalarımı, umutlarımı ,hayallerimi, hüzünlerimi sığdırmis idim🙈
Aileme,Kardeşlerime Kucak dolusu sarılmayı, okulumdan,stajimdan, aktivitelerimden uzak ozlem içerisinde kaldigim su günler tamda mezuniyetin arifesinde olmak beni fazlasıyla yordu.
.
.SÜMEYYE KILINÇ:
Öncelikle biri bana gelse ve korona zamanını sorsa ; gerçekten çok zorlu bir dònemdi insanlar bedenen bir birinden kopmuş olsada ruhen beraberlerdi. Koronadan dolayı evde kaldığımız zamanlarda ilk gözlemlerim dünyanın rahatladığı ve kendini temizlediğiydi. Dünya ilk ay çok mutluydu doğa sanki kahkalar ile gülüyor gibiydi. Biz bunu hak etmiştik çünkü dünyanın değerini bilmeden yaşadık . Ama zaman geçtikçe ikinci,üçüncü aylara girdiğimizde onunda bizi yavaş yavaş özlediğini fark ettim .gerçekten çok zordu . Türkiyede değil ama bir çok ülkede halk başkanlarını dinlemiyor ya da başkanları halkı dinlemiyordu. Ama cumhur. başkanımızdan Allah razı olsun tek türkiyeye değil tüm dünyaya yardım edip gücümüzü gösterdi . Belli bir süre sonra 15 mayısta 15 -20 yaş arası sokağa çıkma yasağı 11.00'den 15.00'e kadar kaldırıldı . Dışarı çıktığımda ilk yürümeyi unutmuşum onu fark ettim🤭ama sonra hemen alıştım bir çok fotoğraf çektim bu günler bitince çıkarttırıp albüm yapmak için birde korona günlüğü tuttum .
Bu günler beni ; açikçası tazelenmeme yardımcı oldu yapmak istediğim bir çok şeyi yaptım kendi beynimi bir köşeye çekip sorguladım ve artık yapmak istediğim kararlarda emin adımlar ile yürümeye karar verdim bu durum beni kendi içim ile konuşmama yaradı kendimi dinlemediğim bir çok anım olmuş (özür dilerim kendim) ama artık karar verirken onada soracağım . Ama açıkcası sıkıcıda geçmiyor değil 😁ama bu günlerde bitince bu günleri özlüyeceğiz o yüzden anın tadını yaşayın 😉
.
ISIMSIZ:
Korona günlerini;
Allahın haddi aşan insanlığa rububiyetini göstermek için ibret vesilesi kıldığını, gözle görülmeyen bir virüsten bile zayıf olduğumuzu göstermek için bu musibeti bize musallat ettiğini söylerdim.
Mazlumların feryadının ta arşa kadar uzandığı bir dönemde insanlığa genel uyarı olarak geldiğini söylerdim.
Sadece öldürmek için hazırlık yapan insanoğlunun, yaşatmak için zerre yatırım yapmadıklarını gördüğümüzü söylerdim.
Mazlumların ahının aheste aheste çıkışını müşahede ettik.
Peki insanlık ibret aldı mı derseniz.
Heyhat heyhat!
Şahsen benim hayatımda herhangi bir değişiklik olmamıştı.
.
ISIMSIZ:
Anlatılmaz yaşanır derdim
İnsanın kendiyle muhasebe yapması için zor zamanlara ihtiyacı vardır bir şeylerin degerli oldugunu anlaması için bu zamanlar öyle zamanlardı işte herşeyin başı sağlık dediklerimizden.
.
ISIMSIZ:
Kimi zaman endişeyle, kimi zaman ise kayıpların vermiş olduğu üzüntüyle geçen günlerdi. Ama en çok da insanları anlayamadığım günlerdi. Giderek yaygınlaşan virüsü, umursamayan -tedbiri elden bırakan- insanlar bu süreci evde geçirip, sosyal yaşantılarına bir miktar ara vermekten yana değillerdi. Dışarda güzel hava, onlar ise içerde olur mu böyle? Olmazdı. Olmadı da. Ama şunun farkında oldular mı bilemiyorum. Vazgeçemedikleri hevesleri birçok cana mal oldu. Bir çok insanın hayatını etkiledi. Ha bu insanların aksine durumun farkında ve bilincinde olan insanlar olmadı mı? Oldu tabi ki. Aldıkları tedbirler, göstermiş oldukları ehemmiyet, sadece kendileri için değildi tabi ki. Onlar, etraflarında bulunan insanları umursayan insanlardı. Önce gereken tedbiri alır sonra takdir Allah'ındır diyenlerdi... Öğrencilerimden uzak kalmaya itti bu durum beni. Eğitimlerinin yarıda kalması üzdü beni onun haricinde benim hayatımı çok da etkiledi diyemem. (Not; kendi ile mutlu olan, zaman geçirmeyi seven bir kişiliğim olduğu için hayatımda çok da büyük değişiklikler meydana getirmedi. Ruh halim gayet yerinde :))
.
ÜMMÜ GÜLSÜM GÖKGÜL:
Efenim bu bir cenaze namazı olsa idi ve rahmetli koronayı nasıl bilirsiniz diye bir soru olsaydı eğer tabi ki dee iyi bilirdik😉dicektik,zira artık bizimle birlikte olmicaktı (tez zamanda inşallah 🙏😂)eee ne demişler kör ölür badem gözlü olur,kel ölür sırma saçlı olur demiş atalarımız 😅
Biraz da bu süreçte neler yaşadık bunlardan bahsedecek olursak 🤔(evde yapılacak ne çok şey var aslında dimi,herkesin sevdiği kendini güvende hissettiği bi liman adeta )ama ; birden bire dışarı çıkmak yok,sevdiklerinle görüşmek yok,en sevdiğin konsere gitmek yok, kütüphane yok,en sevdiğin cafede en sevdiğin kahveyi içmek yok birden bu kadar çok yollarla karşılaşmak bu yüzyılın insanını ürküttü sanırım , hiç kimse hiçbir şeye odaklanamaz oldu misal ben 5 dk içerisinde 5 farklı duygu saganagina yakalanıp ,atlatıp bu ritueli günün farklı saatlerinde ne kadar tekrarladigimi bile bilmeden geçiriyorum 🙊misal bu gün günlerden neydi şu an onu bile bilmiyorum 😂
Yani bu dönem şahane geçiyor açıkçası yukarda bahsetmiş bulduğum üzere müthiş bi duygu saganagi , günlük farklı şeyleri kafaya takma sanatı ,hele her oturdugumda yeşil koltuğun bozulması hiç sinirime dokunmuyor mesela bu dönem her şey harukulade (her şeyle sinir harbi yapmam dışında hiçbir problem yok 🙊😂)
Konunun özüne dönüp toparlicak olursak , insanların bi türlü hayattan istekleri bitmiyor ellerinde bi Çok güzel şey varken kıymeti bilinmiyor ,oysa bundan bir beş ay öncesine dönüp baktigimiz Zaman günün her dakikasinda özgürlüğümüzü kutluyormusuz da farkında degilmisiz meğer.. Burada gelecek nesillere mesajıdır hayatınızdaki güzelliklere sahip çıkın , kaybetmeden degerini bilin 😊
.
FERIDE BAŞGÖNCÜ:
Benim icin degisen bir sey olmadi evdeydim saglikliydim.
.
ISIMSIZ:
İnsan acizliğini ve șükürsüzlüğünü anlıyor. Çünkü nimetler elden gidince kıymeti anlaşılıyor. Ve hep günlerimi, saatlerimi planlardım ya bu sefer gerçekten belirsizliği yaşadım. Önceden neyi hesap edersem edeyim her şey bir anda değişip, planlar bozuluyor ve sen sadece izliyorsun. Sonra belki başka planlar başka ihtimaller düşünüyorsun ama biliyorsun ki yine her şey değişebilir. Bunu diğer zamanlarda da küçük küçük hissediyordum ama bu kadar bariz hiç hissetmemiştim. Sonunda da diyorsun ki işim Allah'a kalmış ve O'na kalmışsa en hayırlısı olur. 😊
.
MERYEM DILER:
Korona günlerini iyi bilirdik , nasıl olsun işte evde aile ile birliktesin kalabalık bir aile . Bazen sıkıntılı günler bazen de eğlenceli günler geçiyordu. Kendime hep zaman ayıran birisiyim ama karantina da biraz daha ön plana çıktı bu . Daha fazla kitap okudum , daha fazla film ve dizi izledim. Iyi etkilemesi yönü daha ağır basıyor sanırım ama ev kalabalık olduğu için dediğim gibi biraz sıkıntılı günler de oldu.
Ben inançlı ve umutlu bir insan olduğum için bazen çok zor şeyleri kolay atlattım ki bu karantina hiç zor değildi 🙄
.
ISIMSIZ:
Korona günleri benim fikrimce iki yönlü etki yaptı olumsuz yönünden bahsedecek olursak birçok insanın hayatını kaybetmesine birçok ülkenin maddi ve manevi zarara uğramasına sebep oldu. İnsanların yaşamları durdu. Olumlu yönünden bakacak olursak insanlar aile kavramını birnevi yaşadı. İyi veya kötü ilişkiler olsun aile içi iletişimde büyük rolü oldu. İnsanların kendi içlerine dönmelerine, alternatifler bulmalarına vesile oldu. Bu arada da doğa biraz olsun kendine geldi tabi ki bu insanlar tekrar normal yaşamına dönünceye dek çünkü yıllar önce de salgınlar olmuş ve yaşam tekrar eski durumuna dönmüş. Bu günlerin beni nasıl etkilediğine gelecek olursak mümkün olduğunca evde kaldığım, yıllarıdır bir yurt öğrencisi olarak ailemden uzak olduğum için onlara doğduğum bir süreç oldu. Baharın gelişine yoğun hayat temposu yüzünden bu kadar yakından şahit olamiyormusum bunu fark ettim. Yepyeni lezzetler keşfettim,mutfak becerilerimi geliştirdim😋 ve o dönemler halen öğrenci olduğum için sınavlarım sebebiyle de çalışıyordum. Umarım kalmamışımdır derslerimden o yıllarda😉😂Doyduğum*
.
EBRU ATICI:
Korona günleri tüm dünya için sinavdi
Biz insanların Allah'a ne kadar muhtaç olduğumuzu hatırlattı birkez daha bize 🤲🏻
Tabi kendini bilmez birçok insanın Allah'tan c.c degilde bir virusten ne kadar çok korktuğunu da gösterdi
Uzun anlatmak istemedim özet olarak aklını kalbini imanını kullanan yine kazandı , kibir dolu olanlar yine kaybetti
Rabbimin verdiğine de vermediğine de bin şükür 🤲🏻🌺
.
ISIMSIZ:
Normal hayatta ne kadar büyük nimetler içinde yaşadığımızın farkına vardık.
Allah’ın gücü ve kudreti karşısında insanoğlunun acizliğini tüm dünyada açıkça gördük. Hayatta kafaya taktığımız çoğu şeyin ne kadar anlamsız olduğunun bilincine vardık. Dışarı çıkmanın,temiz hava almanın,seyahat etmenin,birbirine sarılmanın,toplu şekilde ibadet etmenin ne kadar büyük nimetler olduğunun idrakine vardık. Eksi yönlerinin olduğu kadar artı yönlerinin de olduğunu düşünüyorum 🤔. Özellikle elimizdekilerin kıymetini anlamayı,ne kadar büyük nimetler içinde yaşadığımızı,aile hayatını,evde birlikte vakit geçirmenin özellikle çocuklar açısından ne kadar önemli ve gerekli olduğunu yaşayarak öğrendik. Umarım bu imtihan tüm dünyada insanların hidayetine vesile olur. Rabbim ders çıkarmayı ve bundan sonra ki hayatımızda da Rabbimizin razı olacağı şekilde yaşamayı nasip etsin inşaallah🤲🏻
.
ISIMSIZ:
Korona günleri...insanlar olarak ne kadar aciz güçsüz ve çaresiz olduğumuzu bize açik bir şekilde gösterdi..Rabbimizin izni olmadan hiçbirşey yapamadığımızı bir kez daha hatırladık...ve birlikte olmanın kıymetini anladık. Teknoloji, bilim, tıp nekadar ilerlemiş olursa olsun Yüce Allah ol demeden hiçbirşeyin olamadığını bir kez daha gördük.
.
ISIMSIZ:
Bugünlerin yani korananın beni çok da kötü etkilenmediğini söyleyebilirim Bu da Rabbimin bir imtihan aydı elimizden gelen tedbirleri alıp tevekkül edip takdiri Allah'a bırakmak. Kulumuzu gözden geçirip tövbe edip ibadete sarılmak daha çok Kur'an okumak la geçti.
.
ZEYNEB EKER:
Hem eğlenceli hemde bi o kadar sıkıcı diyebilirdim. Aslında tek sıkıcı yanı arkadaşlarımı ve sevdiklerimi görmemekti. Onun haricinde kendimce bir çok aktivite yapıp kendimi eğlendirecek ve bilgilendiricek şeyler yaptım. En çok etkileyen kısım ise sevdiklerime bir şey olması korkusu oldu😊
.
ISIMSIZ:
Ona derdim ki; ben o günleri artık sadece lafta kalmış olan insanlığın sonunun geldiğini,Allah'ın insanların acziyetini apaçık önlerine serdigini, artık her şeyin değişeceğini,kimsenin kimseyi gerçekten samimi olarak önemsemediğini ve nasıl bir çağa denk geldiğimi düşünerek geçirdim. O zamanlar her şey için çok umutsuz olduğum söylenebilir☺️ Aslında tefekkür etmek, yıllardır isteyip okul, iş,aile vb sebeplerle erteledigimiz birçok konuda kendimizi geliştirmek için büyük fırsattı.Ailemizle vakit geçirmek için o kadar bol zamanı yıllarca elde edememistik. İnsanın 5 ayını ailesiyle gecirmesi büyük olaydı.Ve o zaman bir anda tüm bu nimetler elimize verilmişti değerlendirmek lazımdı🤗 yüksek lisans zamanima rastladığı için benim için evde bir kamp hayatı başlamıştı.tam olmasa da hem ev hayati hem de akademik bir hayatı deneyimledim.yeterince zordu☺️o süreçte birçok can sıkıcı şey de yaşandı ülkede polisler askerler dışarda şehit olurken, çocuklar kadınlar öldürülürken biz sadece evimizde oturup haberleri takip edip üzülmekle yetinebiliyorduk.yani bu ülkenin düzeni hiç değişmedi. Her zaman gizli ya da alenen birileri feda edildi. o zaman yaşadık nasibimizde olanı şimdi yaşıyoruz bakalım gelecekte neler göreceğiz😇🌸
.
NESLIHAN:
Bu zor sürecte çok zorlandık evede kaldik ve başarmak icin elimizden geleni yaptik sağlık bakanimizin katkilariyla bu kötü günleri atlattik.
.
ISIMSIZ:
Rabbim ömür verirse bir gün gelecek ve bu günleri hatırlayacağız herşeyde vardır bir hayır Buda bizim için İnşaAllah öyle olur Allah cc azametinin karşısında affına rahmetine sıgındık bize gelince Elhamdulillah Rabbimden gelene razı olduk bize verilen ikram edilen nimetlerin farkına varamamışız değerini bilemedik benim için en hüzün Beytullah Ravza kapalı bayram ve Gavsıma gidememek oldu Rabbim daha kötüsüyle imtihan etmesin İnşaAllah bu günlerde hayırlısı ile biter.
.
ISIMSIZ:
Once gercektencok kirkunctu.Ama insaniz zamanla alistik hastaligi tanidik ve onunla yasamayi ogrendik. Beni en cik sevdigim insanlardan ayri kalmak uzdu.Camilerin ve ilim meclislsrimizin kapanmasi cok aciydi. Sanki nefes almada zorlan dim. Elhamdillah ki tlfn . Internet. Bunlarin sayesinda daha kolaylasti. Korona hem bir felaket hem de ibret almamix gerekun bir uyadiydi.
.
KADRIYE BÜYÜKOVALI:
Korku icinde yaşanan mutluluk derdim. Ailem ile evde doya doya vakit gecirdim.
.
KÜBRA KEPENEK:
Bir gün biri virüs yüzünden her gün eve kapanacaksınız dese asla inanmazdım ama gerçek oldu. Evde takılmayı sevdiğim halde aşırı zorlu bir süreçti. Korona bana aslında hayatımızın ne kadar özgür olduğunu iliklerime kadar hissettirdi. Her gün sabah erken kalkıp gittiğim okulumu bile mumla aramama sebep oldu. Özellikle sabretmeyi öğretti. Aslında yerinde olan sağlığım için hiç şükretmediğimi farkettim. Bu süreçte covid-19 kapmamak için dikkatli olmamın en büyük sebebi benim yüzümden birine bulaşma korkusuydu. Ailemden veya arkadaşlarımdan herhangi birine benim yüzümden bir şey olması çok üzücü bir durum olurdu. Sevdiklerimizin sağlıklı olmasının ne kadar kıymetli bir şey olduğunu anlamış olduk. Ve bir çok şeyi evde kendi imkanlarımızla yapabileceğimi öğrendim. Umarım bir daha özgürlüğümüzün kısıtlanacağı bir durum yaşamak zorunda kalmayız.
.
MERVE TORUN:
Korona günleri bana nekadar cok seye sahip oldugumu gosterdi evet stresli korkulu gunlerdi ama sahip oldugum bircok seyi farketmemi sağladı.
.
ISIMSIZ:
Genel olarak çok etkilenmedim zorlu bi süreç değil, değildi benim için. Sadece okul açısından gerekli kararlar zamanında alınmadığı için zorlandım, zorlanıyorum. Yaz ortası veyahut eylül gibi yapacağız denilen sınavları kısa bi zaman önce yapma kararı aldılar. Bu süreçte bölümümü sevmeme rağmen gittiğim üniversite adına pişman olduğumu gördüm. Bu kadar :)
.
ISIMSIZ:
Dört duvarla aşina oldum😅 imtihandı geçti. Ders alıp yola koyulduk. 🌼
.
ISIMSIZ:
Corona gunleriii🤔🤔
Zorlu bir süreç, tum dunyanin salginla mucadele ettigi ,insanlığa doganin tek hakimi olmadigini gosteren, büyüklük taslamamasi gerektigini anlatan yanii gozle göremedigin cokk kucuk bir canlıya dahi yenile bilecegi, karsisinda hic bir sey yapamayacini kanitlayan, bence insana ayagini denk aldiran , milyonlarca insanin ölümune yol acan,ulkeleri ekonomik ve sosyal olarak yipratan, her seyi alt ust eden, evlere tikildigimiz, bayramlari dahi yalniz gecirttiren, insani sevdiiklerinden ayiran, babayi anneyi evladina yaklastirmayan, ve sonra en kötüsüde sevdigin bir kisiyi hastalik yuzunden kaybetmektir heralde, corona nerden bakacak olursak olalim hemen hemen hicc olumlu bir yani yok hep uzuntu veren bir olay oldu, ama bnce benim acimdan insan hep cevresine zulm eden dogaya hayvana hatta birbirine bile .birazda olsa gucun bizde olmadigini gosteriyor bence . Insanin acizligini. Hayvanlari evlere kafeslere tikilnca neler hissetiklrini, aç kalacak olmanin veridigi korkuyu kanitladi yani hani insanlar marketlere felan koşuşturduya, halbuki dunyada aç olan milyonlarca hayvan,cocuk ,yetiskin olmasina ragmen .
Ve o insanların yiyecek alacak imkani olmamasi belki az da olsa empati yapan insanlar olmuştur açin halinden anlayan, ve sukr etmemiz gerektiğini anlamamiz lazim . Surekli ac olan gunlerdir belkide haftalardir hic bir sey yiyemeyen insanlara kıyasla , yokluk icinde olan insanlara kiyasla,. bizler varlik icinde yuzuyoruz gibi birset bu kadar nimet varlik içince olup şükrsuzluk yapmamamiz lazim .lakin ne zaman hayatımızin son bulacağımızı bilemeyiz. Goremedigin bir canli dahi olumune yol açabilir. Biraz ders cikartmak gerek diye düşünüyorum . Anlayan dusunen insana karincdan bile ne dersler cikartiyor. Biraz dusunup ders cikartmak gerek diye dusunuyorum. Sanki insana yeter artik dur der gibi bisey oldu corona. Ettigi zulme karsilik. Hani sey demiyorum insanlar kotuydu o yuzden corona salgini oldu felan demiyorum yani sadece ders cikartmak lazim. Hani bir soz varya her serde bir hayir her hayrda bir ser vardir diye kesinlikle oyle bnce Tabi daha aklima gelen bir suru sey var ama yazsam cok uzun olacak coronayi bir cok yonden degerlendire bilirim ama bence bunlar en onmlisiydi .
.
0 notes
Text
Kanada'da Yüksek Lisans
Kanada'da Yüksek Lisans
Kanada Üniversiteleri dünya genelinde uluslararası akreditasyona sahip eğitim sistemi ile hayalleri gerçeğe dönüştürüyor. Kanada üniversiteleri son on yılda yabancı öğrencilerin artan talepleriyle sadece birer okul olmaktan çıkıp, farklı dil, gelenek ve fikirlerin paylaşım merkezine dönüşmüştür. Bu sayede global anlamda eğitim ve çalışma ortamı sağlayan okullar, öğrenciler için gerçek bir fırsat kaynağı olmuştur. Kanada’ da yüksek lisans eğitim yılı 2 sene sürmektedir. İlk yıl eğitim, 2. yıl tez aşamasıdır.
Kanada Yüksek lisans ücretleri 23bin CA$ – 35binCAD arasında değişmektedir.
Kanada Üniversitelerinden kabul alabilmeniz için Üniversite mezuniyet ortalamanızın GPA 3.0 olması şarttır.
Kanada’ da aylık yaşam giderleriniz 1550CAD olarak hesaplanmaktadır. Bu rakam resmi bir rakamdır. 9 ay süreli eğitiminiz süresince konaklama, yemek, yol…tüm yaşam giderleriniz dikkate alınarak bildirilen resmi bir rakamdır.
Aracılıgımızla Kanada master programına direk başvuru yapmak isteyen adaylar IELTS6,5 veya TOEFL79 beyan etmek zorundadırlar. İngilizcesi yetersiz olan adaylar Kanada’ da ingilizce dil okulunda TOEFL/IELTS hazırlık derslerine katılabilirler.
Yukarıdaki ücretlere ve not ortalamasına uygun olmayan adaylar yine de Kanada’ ya gitmek istiyorum dediklerinden Kanada’ da work and study başlığı altında eğitim odaklı göçmenlik başvurusu yapabileceğiniz Co-Op Postgraduate Sertifikası programlarına (kalifiyeli göçmenlik eğitimi) yönlendirmekteyiz. Program 2 yıl sürelidir. Yıllık ücreti 15binCA$’ dır.
Yurtdışı eğitim danışmanlık şirketleri alanında Kanada dünyanın en popüler ülkelerinden biri olarak kabul edilir.
Kanada’da Yüksek Lisans başvurunuz için hazırlamanız gereken evraklar şunlardır:
Pasaport
1 fotograf
Diploma ya da öğrenci belgeniz
Transcript
Var ise İngilizce Test Sonucu (TOEFL / IELTS)
Başvurunuz sırasında İngilizce’niz yetersiz ve bir sınav skoru alamayacak durumda iseniz Kanada’ da IELTS derslerine kayıt formu
Recommendation Letters (Referans Mektupları)
Statement of Purpose (İyiniyet Mektubu)
CV
1yıl için eğitim ve yaşam masraflarınızı karşılayabileceğinizi belgeyebileceğiniz bankanızda minimum 40binCAD karşılıgıTL
EDUFİX kayıt, danışmanlık, vize hizmet bedeli
Yukarıda ki evrakların hazırlanmasında EDUFİX öğrenci adaylarına her türlü destek ve yardım vermektedir. Bu nedenle eğer üniversite eğitiminizden hemen sonra Kanada’ da master eğitimine başlamayı düşünüyorsanız 4. Sınıfın 2. Yarıyılında başvuru işlemlerinizi başlatmanız gerekmektedir.
Kanada’da dil okulları programlarına başvurabilmek için öncelikle 4 yıllık bir lisans programından mezun olmak gerekmektedir. Fakat bazı üniversiteler, öğrencinin sahip olduğu iş tecrübesini ya da aldığı CA (Chartered Financial Analyst) gibi uluslararası derecelerini, 4 yıllık üniversite eğitimine denk sayabilmektedir. İşte bu dönemde kayıt işlemlerinizi yürüten EDUFİX olarak görevimiz seçilen yüksek lisans programının kabul koşullarını iyi incelemek ve okulla irtibata geçerek programın gerektirdiği özelliklere sahip olunup olunmadığını öğrenmektir. TOEFL/IELTS sınav skorlarını beyan edebilen adayların Kanada Yüksek Lisans programları kayıt, danışmanlık, vize hizmet bedelini öğrenmelerini tavsiye ediyoruz.
Öğrenci adaylarımızın başvurdukları programa göre Fransızca veya İngilizce dillerinden birinde iyi olmaları gereklidir. Programlarda daha çok İngilizce kullanılmaktadır. Öğrencilerin yeterlilikleri TOEFL sınav sonucu ile belirlenmektedir. İstenen sonuçlar programdan programa farklılık göstermektedir. Ayrıca IELTS sınavı da TOEFL sınavının yerini tutmaktadır. Tüm evraklarınız hazır olduğu halde İngilizcenizin TOEFL ya da IELTS sınavından yeterli düzeyde not alacağından emin değişeniz size yine Kanada içerisinde Akademik İngilizce hazırlık kurslarına yönlendirmekte ve kayıt işlemlerinizi yürütmekteyiz. Kanada merkezimizden alacağınız on-line test ile İngilizce derecenizi belirlemekte ve derecenize göre kaç ay İngilizce kurs almanız gerektiğini belirlemekteyiz.
”Recommendation letters / Referans mektupları” öğrencinin güçlü ve zayıf yönlerini yansıtıcı nitelikte hazırlanmalıdır. Kanada Üniversiteleri, referans sistemini ciddiye almakta ve mektuplarda yazan bilgilere, öğrenciyle ilgili akademik bir plan oluştururken önem vermektedirler. EDUFİX bu mektupların hazırlanmasında adaylara yardımcı olmaktayız. Bütün bu belgeler başvurulacak Üniversiteye EDUFİX Kanada temsilcimiz aracılığı ile teslim edilmek üzere gönderilmektedir. Adayların posta yolu ile teslim ettiği evraklar üniversiteler tarafından kabul edilmediğinden işleme konulmamaktadır. Bu nedenle Kanada üniversiteleri bireysel başvuru kabul etmezler.
‘’Statement of Purpose’’ mektubunuzun hazırlanmasında da aynı itina ve titizlikle adaylara yardımcı olmaktayız. Dökümanlarda çalışmak istediğiniz uzmanlık alanını, bu alanı seçme nedenlerinizi, bu alanda ne kadar bilgili olduğunuzu, ne kadar süreli çalışma ve araştırma yaptığınızı vurgulayıcı mektuplar üzerinde çalışmalarımızı yürütüyoruz. Yukarıda belirtmiş olduğumuz evraklarınızla öğrencinin diğer adaylardan farklılığını sunmak ve öne çıkmasını sağlamak öncelikli amacımız olmaktadır. Böylece Kanada yurtdışı eğitim alanınad yetkili acenteniz EDUFİX aracılığı ile kabul edilebilirlik olasılığınızı artırmaktayız.
Master veya Postgraduate sertifikası mezuniyetinizden sonra göçmenlik başvurunuzda yineEDUFİX sizlere hizmet vermeye devam etmektedir ! Danışmanlık hizmetlerimiz oturum alana kadar devam etmektedir.
Yüksek lisans programlarına başvuran öğrencilerin lisans mezunu not ortalamaları (GPA) %80’ in üzerinde olmalıdır. Oldu ki not ortalamanız düşük ve siz Kanada’ da hala bir Master Programına kabul edilmek ve size tanınan eğitime dayalı göçmenlik avantajından faydalanmak istiyorsunuz. Bu durumda adaylarımıza sunduğumuz sayısız Postgraduate Sertifika Programları ile aynı standartlara sahip olmanızı sağlıyoruz. Üstelik çok ucuz ve uygun maliyetlerde sayısı 150’nin üzerinde Postgraduate Sertifika programları mevcut. EDUFİX sizi istenilen hedefe götürecek en uygun Sertifika Programını belirlemenizi sağlayacak ve Kanada’ da Oturum / Vatandaşlık almanızı kolaylaştıracak ve hızlandıracaktır.
Kanada Yüksek Lisansta öğrencilere çok farklı şekilde alternatifler sunmaktadır. Üniversite Mezuniyet ortalamanız düşük ise sorun yapmanıza gerek yok! Kaydınızı yapacağımız Postgraduate Sertifikası Programları (kalifiyeli göçmenlik eğitimi) ile dilerseniz not ortalamanızı yükselterek master Programına devam edebilir, dilerseniz mesleki kalifiyesini tamamlamış bir birey olarak, full-time çalışma hakkı almış profesyonel olarak iş hayatınıza başlıyorsunuz. Unutmayın! Kanada’ da eğitim aldığınız seneniz kadar çalışma hakkınız var.
Refah düzeyi en yüksek ülkede artık huzur içerisinde ikinci bir vatandaşlığa sahip olabilir siniz! İngilizcenizi geliştirdiğiniz, eğitim düzeyinizi master veya Postgraduate sertifikası programı ile yükselttiniz, eğitim aldığınız mesleği profesyonelce yapabilecek duruma geldiniz… O halde Kanada sizleri bırakmak istemiyor !
Yurtdışında Master programlarına aileler beraber gidebilirler mi? Kanada devleti yüksek lisans başvurularında aile başvurlarını kabul etmektedir. Aşağıdaki kabul şartlarını sağladığınız takdirde firmamızla iletişime geçerek randevu talep ediniz. Kanada dil okulları ve Kanada sertifika programları için birçok aile tarafımıza başvuru yapmaktadır. Eşler buna karşın ikimiz birden ”Kanada’ da 2 farklı dil okuluna/ sertifika programına katılsak veya birimiz sertifika diğerimiz dil okuluna/ birimiz master diğerimiz dil okuluna gidecek şekilde başvuru yapmak istiyoruz” diyerek ofisimize geliyorlar. Oysa bizleri internet üzerinden ulaşan ailelere sitemizde net yanıt verilmektedir. Böyle bir başvuru şekli yoktur. Çiftler ayrı ayrı dahi 2 farklı programa kaydolmak istiyorlar olsalar dahi bu şekilde bir vize verilmemektedir. Kanada’ ya Yüksek Lisans başvurularında eşinizle beraber gitme hakkınız vardır. Eşi ile beraber Kanada’ ya yüksek lisans amacı ile gitmek isteyen aileleri özenle seçmektedir. Kanada yüksek lisans başvurusu yapacak adayın yaşı 30’dan büyük olmamalıdır. Her 2 çift için çok başarılı bir mesleki kalifiye, banka hesaplarında beyan ettikleri minimum 100binTL nakit mevduatın kaynağını ve nakit mevduatın akışkanlığını ve güçlü pasaportlarını(daha önce vizeli ülkelere giriş/çıkış/travel history) sunmak zorundadırlar. Bu başvuru çocuklu aileleri kapsamamaktadır.
KANADA’ DA MASTER SONRASI VATANDAŞLIK HAKKI
Master ve Postgraduate sertifikalarında öğrenciler eğitim dönemlerinde haftada 20 saat yani part-time çalışma hakkına sahiptirler. Kanada Hükümeti tarafından uluslararası öğrencilere tanınan bu çalışma hakkı ile amaç öğrenciye kazanç kapısı açmak ve zenginleşmesini sağlamak değildir. Öğrencilerin mesleki becerilerini geliştirmek ve kendilerine kalifiye kazandırarak donanımlı bir birey olarak hayata atılmasını sağlamaktır. Öğrenciler eğitimleri sonrası Kanada içerisinde mesleki hayata atılmak ve çalışmak istedikleri takdirde eğitimden sonra kendilerine verilen 1 senelik full-time çalışma hakkı sonrası 3 sene daha çalışma haklarını uzatabilirler. İşte bu süreç öğrenciyi vatandaşlık süreci sağlayacak harika bir döneme götürmektedir. Yurtdışı eğitim danışmanınız EDUFİX, yine tüm danışmanlık hizmetlerini bu aşamada da devam etmektedir. Bu süreçlerden geçmiş, hali hazırda Kanada vatandaşlığı surecine gelmiş birçok öğrencimiz bulunmaktadır!
EĞİTİM SONRASI VATANDAŞLIK HAKKI
Kanada’ya ‘’dünya üzerindeki yaşanılası birinci ülke’’ denmesi boş yere değil! Kanadalılar yabancılara karşı misafirperverdir ve farklılıklara her zaman saygı gösterirler. ��Eğitim kurumları yurtdışından gelen öğrencileri teşvik eder ve birçoğu uluslararası öğrenci sayısını artırmayı amaçlarlar.
Kanada’ da eğitimini tamamlamış, mesleki kalifiyeye sahip olmuş, eğitimi sayesinde mükemmel bir İngilizceye sahip, Kanada kültür ve yasasını benimsemiş bir mezun olarak , eğitiminiz sonrası oturum başvurusu hakkı vererek ikinci bir vatandaşlığa sahip olabilir siniz ! Kanada’ da İngilizce kursu süresince öğrenciler çalışma hakkına sahip değildirler. Fakat Üniversite ya da Master eğitimlerine başladıklarında part-time yani haftada 20 saat çalışma hakkına sahip olabilmektedirler. Bu çalışma hakkı öğrencilerin kendilerine zenginlik sağlamaları amacıyla değil, mesleki alanda becerilerini geliştirebilmeleri için tanınmıştır. Yani Kanada’ da çalışacağım, master ücretimi çalışarak ödeyeceğim gibi düşünen arkadaşların fikirleri sadece hayal olarak kalmaktadır. Eğer arkanızda aile desteğiniz yok ise, ilk yılın master ve yaşam ücretlerine sahip değilseniz Kanada’ da çalışarak yüksek lisans yapmak değil, yurutdışı vizesi alabilmeniz dahi hayal olarak kalmaktadır. Öncelikle öğrencilerin yurtdışında yüksek lisans ücretlerini karşılayabilecek standartta bir ailesi var mı yok mu onu gözden geçirmelerini daha sonra yurtdışında Yüksek lisans ile ilgili bizlerle iletişime geçmelerini önermekteyiz. Zira sitemiz tam donanımlı bir rehber halindedir. Sitemizin son güncelleme tarihi 10 Ocak 2017′ dir. Eğer yüksek lisans yaşpmak için uygun bütçeniz yok ise, Kanada sertifika programlarına yönelebilirsiniz.
Öğrenciler mezuniyetleri sonrası eğitim aldıkları sene kadar full-time çalışma hakkına başvurabilir ya da ülkelerine dönebilirler. Eğer aday full-time çalışma hakkını kullanmayı tercih ederse bundan sonraki sistem, adaya Oturum/vatandaşlık başvurusu yapabilme hakkını vermektedir. EDUFİX 2004 yılından bu yana Kanada’ da birçok Üniversite ve Master Programlarına yerleştirmeler yapmaktadır. Konusunda uzmandır. Danışmanlarınızın size vereceği tarihlere uygun olarak evraklarınızı teslim etmeniz istenecektir. Öğrencilerimizden birçoğu bu aşamalardan geçerek Oturum/Vatandaşlık başvuru sürecinde bulunmaktadır. Aradan geçen yıllar içerisinde özellikle yerleştirme yaptıgımız üniversitelerin listelerini aşağıda görebileceksiniz.
2004 yılından bu yana yurtdışı eğitim alanında faaliyet vermekte olan firmamız, her yıl 1000 den fazla öğrencinin yurtdışında eğitim almasına yardımcı olmaktadır. Yurtdışında bulunan tüm dil okullarının ve 3000′ den fazla Üniversitenin Türkiye temsilciliğini yürütmekteyiz. Kanada’ da uzatılamaz vize kapsamında alınacak olan 1-2-3 aylık dil okulu/TOEFL programları için hali hazırda Türkiye’ de eğitim hayatınıza devam ediyor olma zorunluluğu vardır. Kanada’ da Uzun süreli vize kapsamında eğitim alacaklar ise Türkiye’den 4 senelik bir Üniversiteden mezun olmak zorundadır. İşlemlerimizi garantili vize kapsamında sürdürüyor; öğrenci adaylarımıza görüşmelerimizde sundugumuz koşulları tamamladıklarında kayıt işlemlerini gerçekleştiriyoruz. Toronto ve Vancouver şehrinde bizzat EDUFİX öğrencilerimize hizmet veren EDUFİX danışmanlarımız vardır. EDUFİX yurtdışı eğitim hizmetlerimiz yurtdışında eğitim hayatınız süresince devam eder. Türkiye temsilcisi olduğumuz dil okullarının ve Üniversitelerin güncel Promosyon ve burslarını EDUFİX Facebook sayfamızdan takip edebilirsiniz. Kolay İletişim için 0212 259 60 75 – 0544 259 60 71
Kanada’da Yüksek Lisans Yerleştirmeleri Yaptığımız Üniversiteler Alfabetik Olarak Aşağıdaki Gibidir.
Alberta Üniversitesi
Arbutus Collage
Algonquin College
British Columbia Üniversitesi
Centennial College
Concordia Üniversitesitesi
Conestoga College
Douglas College
Durham College
Fairleigh Dickinson University
Fanshawe College
George Brown College
Greystone College
Georgian College
Humber College
Huron University College
Queen Üniversitesi
International College of Manitoba
Kwantlen Polytechnic University
Laurentian University
Mohawk College
Mcgill Üniversitesi
New Image College of Fine Arts
Niagara College Canada
Nimbus School Of Recording Arts
North Island College
Northern Alberta Institute of Technology
Red River College
Ryerson Üniversitesi
SAIT Polytechnic College
Saint Mary’s University
Simon Fraser University
Seneca College
Sheridan College
St. Clair College
St. Lawrence College
Thompson Rivers University
Toronto Üniversitesi
Trent University
Trinitiy Western Üniversitesi
University Canada West
University of Manitoba
University of Regina
University of Toronto
University of Windsor
University of Winnipeg
University of Waterloo
University of New Brunswick
Vancouver Film School
Mount Saint Vincent University
Western Üniversitesi
Vancouver Community College
#kanadada yüksek lisans#kanada dil okulları#kanadada dil okulları#kanada dil eğitimi#kanada eğitim danışmanlığı#yurtdışında dil eğitimi#yurtdışı eğitim danışmanlığı#yurtdışında dil okulları#yurtdışı eğitim danışmanlık şirketleri#yurtdışı eğitim danışmanlık firmaları
0 notes
Text
çizenbayan’dan burning man deneyimi: ateşin yankısı
DENEYİMİ MAL MÜLK edinmenin önüne koyan, müziği, seyahat etmeyi, doğayı seven, festival takip eden pek çoklarının radarına takılmıştır Burning Man. Benim de önce görselliğiyle, sonra müzikal anlamda, son olaraksa felsefesi ile yapılacaklar listemde gitgide üst sıralara tırmandı seneler içinde.
Yurt dışı festivalleri konusunda oldukça tecrübeli olsam da bu seneye kadar ‘hazır’ hissetmedim kendimi Burning Man’e. Ve ilk kez 2016’da Burner oldum!
Burning Man’e festival demek istemiyorum. Hiçbir hayvanın ya da bitkinin barınamadığı; gündüzleri aşırı sıcak, geceleri aşırı soğuk, sert kum fırtınalarının estiği bir çölde, ortak bir çaba ile yalnızca bir haftalığına kurulan, yaşanabilir hale getirilen, 10 temel prensibi olan ve hiçbir şeyin satılık olmadığı bir şehir burası. Bir sosyal deney. Zorlayıcı bir habitat. Yetişkinler için lunapark, bir masal diyarı, tarifi zor bir anı.
20. yüzyılın son çeyreğinde Amerika’da filizlenen mutenalaştırmaya karşı doğmuş radikal bir hareketin, günümüze kadar -belki de son virajda kendi de bu tuzağa düşerek- gelmiş ritüeli Burning Man.
1 hafta çölde hayatta kalmak için her türlü hazırlığı yapmak gerekiyor. Burning Man’de buz ve kahve dışında para geçmiyor, alışveriş yok. Bu ciddi anlamda ön hazırlık yapmak gerekiyor demek. Bu süreçte aslında nasıl bir Burning Man yaşayacağınıza da karar vermiş oluyorsunuz. Normal hayatınızdaki imkanlarınızın hepsini isterseniz pahalıya, 1 hafta minimumda yaşarım derseniz makul fiyatlara halledilebiliyor bu hazırlık süreci.
Ben bu süreçte çok git geller yaşadım. Burning Man’e daha önce gitmiş olan bazı arkadaşlarımızın ‘karavansız ve kampsız olmaz, yapamazsınız’ söylemleri ve tabii karavan ve bazı kampların maliyetleri sebebiyle, sadece zenginlerin karşılayabileceği bir yer olduğunu düşündüğümden baya bir ön yargı da edindim.
Nihayetinde ‘öyle olmaz, böyle olmaz’ diyenlere kulak asmadık ve kendi bütçemiz elverdiğince bir hazırlıkla Black Rock City’ye adımımızı attık. Şimdi düşünüyorum da, konfor alanımızın dışına çıkmasaydık bu kadar dönüştürücü olur muydu Burning Man? Sanmıyorum!
Dünyanın en güzel gün doğumları ve gün batımları, her şehir gibi zengini, fakiri, genci, yaşlısı, her tarz insan var Black Rock City’de. Uçsuz bucaksız bir alanda 200’ün üstünde sanat eseri, müzelerden galerilerden alışkın olduğumuzun aksine sanat eserleriyle kurulan ‘içli dışlı’ ilişki, gece gündüz bir yerlerde hiç durmayan müzik, zifiri karanlıkta ışık denizine dönüşen ‘playa’da turlayan ‘art car’lar, aklınıza hayalinize gelmeyecek çılgın, derin, yoğun workshop’lar ve partiler, hediye etme kültürü (bazılarının yanlış bildiğinin aksine takas değil, karşılık beklemeden hediye etme), insanın kendini radikal şekilde ifade etmesinin belki de en renkli örnekleri olan kostümler, bir hafta boyunca toplumsal norm ve dayatmalar olmaksızın kendimiz olduğumuz, kendimizi bulduğumuz yer…
Playa’ya ilk adımımı attığımda büyüklüğü karşısında şaşkınlığa uğradım. O kadar çok olanak, o kadar çok yapılacak, görülecek, tecrübe edilecek şey var ki, yetişmek imkansız. Bu da daha ilk günden seneye tekrar gelmeliyim hissi yaratıyor insanda. 30 yaşımda Disneyland’e götürülmüş bir çocuk gibi hissettim kendimi. Ben dergideki sınırlı yerimde size yüzde 1’ini bile aktaramayacağım, blog’umda ise elimden geldiğince öznel yorumlarımı, anılarımı paylaşmaya çalışacağım, ama herkesin bambaşka kurgulayacağı, bambaşka yaşayacağı bir deneyim Burning Man. Müziklerine bir dergi, kamplarına ayrı bir dergi, Burning Man ve yoga konusuna ise tez yazılır belki...
Seneler önce uçaktan atladım, hava elementiyle ilişkim değişti; bir ayımı aralıksız denizde geçirdim, su benim içimdeki yerinde duramayan tarafı besledi. Burning Man’de ise Cuma günü itibariyle her gece bir şeyler yandı ve biz ateşin etrafında toplanmış binler paralize olmuş şekilde izledik onlarca emekle bir haftalığına inşa edilip, yaşanıp sonra Playa’nın tozuna karışan piramitin, adamın ve tapınağın küllerini… Alevleri izlemekten bu kadar- belki de biraz sapkınca bir keyif alacağımı tahmin etmez, çölün ortasında kum fırtınalarında kaldığımda, ya da bacaklarım pedal çevirmekten yandığında, açlıktan sinirlerim gerildiğinde ya da gün doğumunun güzelliği karşısında ağladığımda hissettiklerimleyse belki konfor alanımdan çıkmasam yüzleşemezdim. Ateş elementinin dönüştürücü etkisinin yankılarını dinliyorum şimdi içimde. Hayatıma, işime dair sorguluyorum her şeyi…
YAZI: ELİF TANVERDİ • @cizenbayan Yoga Journal Türkiye Gezi Editörü
0 notes
Text
Tez savunma slaytı nasıl hazırlanır?
Tez savunma slaytı nasıl hazırlanır konusu, birçok öğrenci ve akademisyen için stresli bir süreç olabilir. Ancak doğru bir şekilde planlandığında ve hazırlandığında bu süreci daha kolay ve başarılı bir şekilde atlatmak mümkündür. Tez savunma slaytı hazırlarken dikkat edilmesi gereken birkaç ipucu ve püf noktası bulunmaktadır. Bu ipuçlarına dikkat ederek, tez savunma sunumunuzu etkili bir şekilde gerçekleştirebilirsiniz. Tez savunma slaytı nasıl hazırlanır sorusuna yönelik en önemli adımlardan biri, net ve anlaşılır bir şekilde sunum yapmaktır. Sunumunuzu sade ve açık bir dilde hazırlayarak, izleyicilerin kolaylıkla takip edebilmesini sağlayabilirsiniz. Ayrıca, slaytlarınızda görseller kullanarak konuyu destekleyici örnekler sunabilirsiniz. Örneğin, tez savunma slaytı örnekleri incelenerek, nasıl etkili bir sunum hazırlanabileceği konusunda fikir sahibi olabilirsiniz. Sunumunuza başlarken, konuyu öz bir şekilde anlatmaya özen gösterin. Ardından, tezinizi ve savunmanızı destekleyen temel noktaları belirterek ilerleyin. Sunumunuzun sonunda, tez savunma sunumu noktasında önemli olduğunu düşündüğünüz mesajları vurgulayarak izleyicilerin zihninde kalıcı bir etki bırakabilirsiniz. Unutmayın, etkili bir sunum hazırlamak, konuya hakimiyetinizi ve özgüveninizi yansıtmanızı sağlayacaktır.
Stratejik Savunma Sunumu İçin Temel İlkeler
Stratejik savunma sunumları, konuyu etkili bir şekilde aktarmanın yanı sıra dinleyicileri etkilemek amacıyla hazırlanmalıdır. Başarılı bir sunum için temel ilkeler şunlardır: 1. Planlama ve Hazırlık: Sunumun içeriği özenle planlanmalı ve slaytlar özgün ve anlaşılır olmalıdır. 2. Etkili İletişim: Konuşma hızı, vurgular, ses tonu ve beden dili gibi iletişim unsurlarına dikkat edilmelidir. 3. İçeriğin Özeti: Sunum, anahtar noktaları vurgulayarak net ve öz bir şekilde yapılmalıdır.
Etkili İletişim Teknikleri ve Beden Dili
İletişim, insan ilişkilerinde temel bir gerekliliktir. Özellikle iş hayatında etkili iletişim kurabilmek, başarılı bir kariyer için önemlidir. Etkili iletişim teknikleri arasında beden dilinin de büyük bir rolü vardır. Beden dili, sözlü iletişimin yanı sıra karşı tarafın mesajlarını doğru anlamamıza yardımcı olur. Tez savunma sunumu yaparken dikkat edilmesi gereken bazı püf noktaları vardır. Sunumu etkili hale getirmek için hazırlık yapmak, kendine güvenmek ve dinleyiciyle göz teması kurmak önemlidir. tez savunma sunumu, tez savunma sunumu püf noktaları, tez savunma sunumu hazırlama gibi anahtar kelimeleri kullanarak iletişim becerilerinizi geliştirebilirsiniz. Bu sayede iş hayatınızda ve kişisel ilişkilerinizde daha başarılı olabilirsiniz.
Görsel Desteklerin Doğru Kullanımı
Görsel destekler, bir metni okuyucularınıza daha etkili bir şekilde iletmek için kullanılan önemli araçlardır. Doğru bir şekilde kullanıldığında metnin anlaşılmasını ve akılda kalıcılığını artırabilirler. Görsel desteklerin seçimi, uygunluğu ve yerleşimi büyük önem taşır. İçeriğinizi destekleyecek ve görsel olarak zenginleştirecek uygun görseller seçmek, okuyucularınızın metni daha iyi anlamasına yardımcı olacaktır. Bununla birlikte, görsellerin abartılı veya gereksiz kullanımı metni olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, görsel destekleri kullanırken ölçülü olmak ve amacınıza hizmet eden görseller seçmek önemlidir.
Soru-Cevap Oturumlarına Nasıl Hazırlanmalı?
Soru-Cevap Oturumları, etkili iletişim ve doğru bilgi aktarımı için oldukça önemlidir. Hazırlıklı olmak ve katılımcıların ilgisini çekebilecek soruları önceden belirlemek, başarılı bir oturumun anahtarıdır. Oturumun amacını belirlemek, konuyla ilgili uzmanlığı olan kişileri davet etmek ve interaktif bir ortam oluşturmak da çok önemlidir. Ayrıca, katılımcıların sorularına açık ve net cevaplar vermek, oturumu etkili kılar.
Sunumdan Önce ve Sonra Yapılması Gerekenler
Sunum yapmadan önce ve sonra yapılması gereken bazı adımlar vardır. Sunum öncesinde detaylı bir araştırma yapılmalı ve içerik doğru bir şekilde hazırlanmalıdır. Sunum sırasında kendinizi ifade etmek için net ve anlaşılır bir dil kullanmaya özen gösterin. Sunum sonrasında ise aldığınız geri bildirimleri dikkate alarak kendinizi geliştirmeye çalışın. Böylelikle daha etkili sunumlar yapabilirsiniz. Önemli olan noktalar: Hazırlık, ifade ve geri bildirim.
Sıkça Sorulan Sorular
Tez savunma slaytı hazırlarken nelere dikkat etmeliyim? Tez savunma slaytı hazırlarken net ve anlaşılır bir sunum yapmaya özen göstermelisiniz. İçerikleri öz ve etkili bir şekilde sunarak dinleyicileri etkilemelisiniz. Tez savunma slaytı kaç dakika sürmeli? Tez savunma slaytının süresi genellikle sunum yapılacak olan kurumun belirlediği kriterlere göre değişebilir. Ancak genellikle ortalama 10-15 dakika arasında bir sunum yapılması tavsiye edilir. Tez savunma slaytı oluştururken hangi programları kullanabilirim? Tez savunma slaytı hazırlamak için PowerPoint, Keynote veya Google Slides gibi sunum programları kullanabilirsiniz. Bu programlar kullanıcı dostu arayüzleriyle kolayca sunum hazırlamanıza olanak sağlar. Tez savunma slaytında hangi bilgileri paylaşmalıyım? Tez savunma slaytında tezinizin ana hatlarını, araştırma yöntemlerinizi, bulgularınızı ve sonuçlarınızı içeren bilgileri paylaşmalısınız. Sunumunuzun amacına göre gerekli diğer detayları da ekleyebilirsiniz. Tez savunma slaytı sırasında nasıl bir sunum tekniği izlemeliyim? Tez savunma slaytı sunumunda sakin, net ve kendinden emin bir ses tonu kullanmalısınız. Sunumunuzu adım adım ilerleterek, slaytlardaki bilgileri sade ve anlaşılır bir şekilde aktarmalısınız. Read the full article
0 notes
Text
Tez savunması sunumu nasıl hazırlanır
Mükemmel Tez Savunması Sunumu İçin 6 Adım
Tez savunması sunumu, akademik dünyada önemli bir adımdır ve öğrenciler için oldukça heyecan verici ve stresli bir deneyim olabilir. Mükemmel bir tez savunması sunumu için belirli adımları takip etmek, sunumunuzun etkili olmasını sağlayabilir. Ana Noktalar - Tez savunması sunumu hazırlıklarınızı yaparken konuya hakim olmanız önemlidir. - Sunum teknikleri ve stratejileri kullanarak başarılı bir tez savunması gerçekleştirebilirsiniz. - Tez savunma süreci boyunca etkili sunum ipuçları uygulayarak sunumunuzu geliştirebilirsiniz.
Tez Konusunun Başarılı Bir Şekilde Belirlenmesi
Bir tez konusunu belirlerken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, konunun kişisel ilgi ve yeteneklerinizle uyumlu olmasıdır. Ayrıca, konunun akademik alanda benzersiz ve yenilikçi olması da önemlidir. Tez konusunu belirlerken ilham alabileceğiniz kaynakları ve alanları da göz önünde bulundurmalısınız. Tez Savunması Sunumu ve Hazırlık Aşamaları Tez savunması sunumu hazırlık aşamalarını planlarken zaman yönetimine dikkat etmek önemlidir. Sunum teknikleri konusunda ise açık ve net bir şekilde ifade etmek, slayt kullanımını doğru yapmak ve sakin bir şekilde konuşmak gerekmektedir.
Etkileyici Bir Sunum Tekniği Nasıl Geliştirilir?
Bir sunum yaparken dikkat çekici ve etkileyici olmak, izleyicileri etkilemek her zaman önemlidir. Etkili bir sunum tekniği geliştirmek için öncelikle konuya hakim olmak ve detaylı bir araştırma yapmak gerekmektedir. Sunum sırasında ses tonu, vücut dili ve slayt düzeni gibi faktörlere dikkat etmek de başarılı bir sunum için önemlidir. Ayrıca, izleyicilerin ilgisini çekmek için özgün ve etkileyici bir başlangıç yapmak da oldukça etkili olacaktır.
Sunumda Doğru ve Güvenilir Kaynaklar Nasıl Kullanılır?
Bir sunum yaparken doğru ve güvenilir kaynakların kullanılması oldukça önemlidir. İlk olarak, güvenilir kaynakları belirlemek için akademik makaleler, kitaplar veya resmi raporlar tercih edilmelidir. İpucu 1: Güvenilir Kaynakların Belirlenmesi Araştırma yaparken kapsamlı ve güvenilir kaynaklardan yararlanmak, sunumunuzun inandırıcılığını artıracaktır. İpucu 2: Doğru Bilgileri Aktarmak Sunumda kullanılan kaynaklardan doğru bilgileri aktarmak ve kaynakları doğru şekilde referans vermek gerekmektedir. İpucu 3: Görsellerle Desteklemek Güvenilir kaynaklardan elde edilen verileri görsellerle desteklemek, sunumunuzun daha etkili olmasını sağlayacaktır. Doğru ve güvenilir kaynaklarla desteklenen bir sunum, dinleyicilere kaliteli ve güvenilir bilgi sunmanızı sağlayacaktır. Bu sebeple kaynakları doğru belirlemek ve kullanmak oldukça önemlidir.
Soru-Cevap Oturumunda Nelere Dikkat Edilmeli?
Soru-cevap oturumları, bilgi paylaşımı ve etkileşimi için önemli bir platformdur. Bu tür oturumların verimli ve başarılı olması için bazı önemli noktalara dikkat etmek gerekmektedir. Öncelikle, soruların net ve anlaşılır olması gerekmektedir. Ayrıca, cevapların doğru, açıklayıcı ve detaylı olması önemlidir. Son olarak, katılımcıların saygılı ve düzeyli bir şekilde iletişim kurmaları gerekmektedir. Bu şekilde soru-cevap oturumları verimli ve faydalı bir şekilde gerçekleştirilebilir.
Sunumu Dinleyicilerle Etkileşim Halinde Nasıl Yapabilirsiniz?
Sunum yaparken dinleyicilerle etkileşim halinde olmak, başarılı bir sunumun olmazsa olmazlarındandır. Bu sebeple, sunumunuzu sadece konuşarak değil, dinleyicilerle doğrudan iletişim kurarak gerçekleştirmeniz önemlidir. İşte sunum esnasında dinleyicilerle etkileşim halinde olmanın altın kuralları: 1. Göz teması kurun Sunumunuz sırasında dinleyicilere doğrudan bakarak göz teması kurmak, onların dikkatini çekmenize ve konunuzu daha etkili bir şekilde iletebilmenize yardımcı olacaktır. 2. Sorular sorun Sunumunuzun belirli noktalarında dinleyicilere sorular yönelterek onların da aktif olarak sunuma katılmasını sağlayabilirsiniz. Bu şekilde, dinleyicilerle etkileşim halinde olabilir ve sunumunuzu daha ilgi çekici hale getirebilirsiniz. 3. Geri bildirimleri dikkate alın Sunumunuz sonrasında dinleyicilerden geri bildirimler alarak sunumunuzun hangi noktalarında daha başarılı olduğunuzu ve neleri geliştirmeniz gerektiğini belirleyebilirsiniz. Dinleyicilerle etkileşim halinde olmanın en etkili yolu, onların geri bildirimlerini dikkate almaktır.
Sıkça Sorulan Sorular
Tez savunması öncesi sunuma nasıl hazırlanabilirim? Tez savunması sunumuna hazırlanmak için öncelikle konuyu detaylı bir şekilde araştırarak sunum malzemelerinizi hazırlayabilirsiniz. Daha sonra sunumunuzu defalarca pratik yaparak kendinizi en iyi şekilde ifade edebileceğinizden emin olabilirsiniz. Sunum sırasında nelere dikkat etmeliyim? Sunum sırasında net ve anlaşılır bir şekilde konuşmaya dikkat edin. Göz teması kurarak dinleyicilerle etkileşimde bulunun ve slaytları sade tutmaya özen gösterin. Soruları içtenlikle cevaplayarak kendinizi ifade edin. Tez savunması sunumunda nelere odaklanmalıyım? Tez savunması sunumunda ana konuya odaklanarak açık ve mantıklı bir şekilde sunum yapmaya çalışın. Araştırmanızın amacını, yöntemlerini ve bulgularını net bir şekilde sunun ve savunduğunuz tezin önemini vurgulayın. Jüri üyelerinin sorularına nasıl yanıt vermeliyim? Jüri üyelerinin sorularını dikkatle dinleyin ve sakin bir şekilde yanıt verin. Eğer soruya hazır cevabınız yoksa, dürüst bir şekilde bilmediğinizi belirtmekten çekinmeyin. Soruları net bir şekilde anladığınızdan emin olun. Sunum sonrasında feedback nasıl değerlendirilmeli? Sunum sonrasında aldığınız feedbackleri detaylı bir şekilde değerlendirerek kendinizi geliştirmek için fırsatlar yakalayabilirsiniz. Eleştirileri olumlu bir şekilde değerlendirerek sunum yeteneklerinizi geliştirmeye çalışın. Read the full article
0 notes
Text
Tıpta uzmanlık tezi nasıl yazılır?
Tıpta uzmanlık tezi nasıl yazılır
Tıp alanında uzmanlık tezi yazmak, akademik dünyada önemli bir adımdır. Bu süreç, öğrencilere alanlarında uzmanlık seviyesine ulaşma fırsatı sunar ve mesleki gelişimlerine katkı sağlar. Tıpta uzmanlık tezi nasıl yazılır konusunda bir rehber oluşturmak, öğrencilerin bu zorlu süreci daha kolay atlatmalarına yardımcı olabilir. Bu süreçte, tıpta uzmanlık tezi örnekleri incelenerek başlangıç yapılabilir. Ardından, tıpta uzmanlık tezi yazım kuralları ve formatına uygun şekilde ilerlemek gereklidir. Doğru başlıklar seçmek, uygun kaynakları kullanmak ve düzenli bir çalışma planı oluşturmak da önemlidir. Tıpta uzmanlık tezi hazırlama rehberi, bu konuda adım adım ilerlemeyi sağlar ve yazım sürecini yönlendirir. Bu rehber, tıpta uzmanlık tezi yazımı konusunda detaylı bilgiler sunar ve öğrencilere yol gösterici olur. Belli bir konuyu ele alırken, derinlemesine araştırma yapmak ve tartışmaları analiz etmek önemlidir. Bu sayede, tıpta uzmanlık tezi nasıl yazılır sorusuna cevap bulmak ve başarılı bir tez ortaya koymak mümkün hale gelir.
Tıpta Uzmanlık Tezi Nedir?
Tıpta uzmanlık tezi, doktorların uzmanlık eğitimi sürecinde hazırlamak zorunda oldukları akademik bir çalışmadır. Genellikle belirlenen bir konuda derinlemesine araştırma yapmayı ve elde edilen verileri bilimsel bir şekilde sunmayı amaçlar. Bu tezler, genellikle doktorların kariyerlerinde önemli bir dönüm noktası olup, tıp alanındaki bilgi birikimlerini ve araştırmacı yönlerini ortaya koymalarını sağlar.
Tıpta Uzmanlık Tezi Hazırlık Süreci
Tıpta uzmanlık tezi hazırlama süreci oldukça detaylı ve titizlik gerektiren bir aşamadır. Bu süreçte öncelikle doğru bir başlık seçimi yapılmalıdır. Daha sonra uzmanlık tezi başlıkları belirlenmeli ve metin içerisinde belirtilmelidir. Tezin yazımı sırasında dikkat edilmesi gereken noktalar da bulunmaktadır. Anahtar kelimelerin vurgulanması ve metnin akıcı bir şekilde ilerlemesi önemlidir. Tıpta Uzmanlık Tezi Başlıkları Tıpta uzmanlık tezi hazırlık sürecinde başlık seçimi oldukça kilit bir rol oynamaktadır. Başlığın konuya uygun, açıklayıcı ve özgün olması büyük önem taşır. Doğru bir başlık seçimi yapıldığında tezin diğer aşamaları da daha kolay ilerler. Bu nedenle başlık seçimine titizlikle yaklaşılmalı ve konunun özeti niteliğinde olmalıdır. Tıpta Uzmanlık Tezi Yazımı Uzmanlık tezi yazarken belirlenen başlık ve başlık altı alt başlıklarına uygun bir şekilde metin oluşturulmalıdır. Anahtar kelimelerin metin içerisinde vurgulanması, tezin anlaşılabilirliği ve akıcılığı açısından önemlidir. Bu nedenle anahtar kelimeler kalın veya italik olarak belirtilmelidir. Uzmanlık tezinin akıcı bir şekilde ilerlemesi, konunun derinlemesine ele alınması ve doğru kaynaklarla desteklenmesi de yazım aşamasında dikkat edilmesi gereken noktalardır.
Literatür Taraması Nasıl Yapılmalıdır?
Literatür taraması, bilimsel bir çalışmanın temel taşlarından biridir. Bu süreçte yapılacak olan araştırma yöntemleri oldukça önemlidir. İlk adım olarak, konuyla ilgili güvenilir kaynaklardan yararlanılmalıdır. Bu kaynaklar, akademik makaleler, kitaplar, tezler ve konferans bildirileri olabilir. Daha sonra, anahtar kelimeler belirlenmeli ve bu kelimeler üzerinden doğru kaynaklar taranmalıdır. Doğru Kaynaklar Nasıl Bulunur? Doğru kaynakları bulmak için kütüphanelerden, online veri tabanlarından ve akademik araştırma platformlarından yararlanabilirsiniz. Ayrıca, akademisyenlerden veya önde gelen araştırmacılardan da tavsiye almak faydalı olabilir. Unutmayın, literatür taraması yaparken güncel ve güvenilir kaynakları tercih etmek sonuçların kalitesini artırır.
Tez Konusu Belirleme Adımları
Bir tez konusu belirlemek, akademik çalışmalarda en önemli adımlardan biridir. Doğru bir tez konusu seçimi, başarılı bir araştırma sürecinin temelini oluşturur. Bu nedenle, tez konusu belirleme adımlarını titizlikle takip etmek gerekir. 1. Araştırma Alanını Belirleme: İlk adım olarak, ilgi duyduğunuz araştırma alanını belirleyin. Bu alanda daha önce yapılmış çalışmaları inceleyerek, yeni ve ilginç bir konu bulmaya çalışın. 2. Literatür Taraması: Belirlediğiniz alanda yapılmış çalışmaları detaylı bir şekilde taramak, size mevcut boşlukları gösterirken, hangi konuların üzerine daha fazla yoğunlaşmanız gerektiğini anlamanıza yardımcı olacaktır. 3. İnceleme ve Analiz: Elde ettiğiniz bilgileri analiz ederek, tez konunuzu belirleyin. Konunun önemini ve akademik dünyaya katkısını göz önünde bulundurarak, kesin bir şekilde karar verin.
Tez Yazım Kuralları ve Formatı
Tez yazımı oldukça önemli bir süreçtir ve belirli kurallara uygun olarak hazırlanmalıdır. Tezinizde giriş, literatür taraması, yöntem, bulgular ve tartışma bölümleri olmalıdır. Ayrıca tezinizde Kaynakça ve Ekler bölümlerine de yer vermelisiniz. Tezinizi yazarken parantez içi kaynak gösterimi ve APA stili gibi format kurallarına dikkat etmelisiniz.
Veri Analizi ve Sonuçların Sunumu
Veri analizi, bir araştırma veya çalışmanın en önemli aşamalarından biridir. Toplanan verilerin detaylı bir şekilde incelenmesi, anlamlı sonuçlar çıkarılması ve doğru kararların alınması için gereklidir. Bu aşama, istatistiksel yöntemler ve veri görselleştirme araçları kullanılarak gerçekleştirilir. Analiz sonuçları, çıkarımların ve bulguların anlaşılır bir şekilde sunulmasıyla desteklenmelidir. Sunumlar, grafikler, tablolar ve açıklayıcı metinler içerebilir.
Tezin Sunum ve Savunma Aşaması
Tezin sunum ve savunma aşaması, akademik hayatın en önemli adımlarından biridir. Bu aşamada öğrenci, yıllarca üzerinde çalıştığı tezini jüri karşısında başarıyla sunup savunmalıdır. Bu süreçte özgüvenli ve detaylı bir sunum yapmak, tezin değerini artırabilir. Jürinin sorularına doğru ve net cevaplar vermek de oldukça önemlidir.
Sıkça Sorulan Sorular
Uzmanlık tezi ne zaman yazılır? Uzmanlık tezi, tıp eğitimi sürecinde belirli bir aşamada yazılır. Genellikle uzmanlık eğitiminin son dönemlerinde veya sonunda yazılır. Uzmanlık tezi konusu nasıl belirlenir? Uzmanlık tezi konusu genellikle öğrencinin ilgi alanı, çalışma deneyimi veya mentor önerisi doğrultusunda belirlenir. Uzmanlık tezi kaç sayfa olmalıdır? Uzmanlık tezleri genellikle belirli bir sayfa sayısı ile sınırlanmaz. Ancak genellikle 50-100 sayfa civarında olması beklenir. Uzmanlık tezinde hangi bölümler bulunmalıdır? Uzmanlık tezinde genellikle giriş, literatür taraması, yöntem, sonuçlar ve tartışma bölümleri bulunmalıdır. Uzmanlık tezi savunması nasıl yapılır? Uzmanlık tezi savunması genellikle jüri önünde yapılır. Öğrenci tezini sunar, jüri üyeleri tezi değerlendirir ve sorular sorarak öğrencinin bilgi düzeyini test eder. Read the full article
0 notes
Text
Tez danışmanlığı yönetmeliği
Tez danışmanlığı yönetmeliği
Tez danışmanlığı yönetmeliği, yüksek lisans veya doktora öğrencilerinin akademik çalışmalarını düzenleyen ve yönlendiren bir rehberlik dokümanıdır. Bu yönetmelik, öğrencilerin tez sürecinde karşılaşabilecekleri sorunlarla ilgili rehberlik sağlar ve akademik standartların korunmasına yardımcı olur. Tez danışmanlığı yönetmeliği, öğrenci-tez danışmanı ilişkisini düzenler, tez konusu seçimi, araştırma metotları, kaynak kullanımı ve tez yazımı gibi konularda yol gösterir. Yüksek lisans veya doktora tez çalışması yapacak öğrenciler için oldukça önemli bir kılavuz niteliğindedir.
Tez Danışmanlığı Yönetmeliği Nedir?
Tez danışmanlığı yönergesi, akademik düzeyde yapılan tez çalışmalarında, öğrenci ile tez danışmanı arasındaki ilişkiyi ve çalışmanın yürütülme sürecini düzenleyen kurallar bütünüdür. Tez danışmanlık yönetmeliği, öğrencilere rehberlik ederek tez sürecinin başarılı bir şekilde tamamlanmasını sağlar. Özellikle lisansüstü düzeyde yapılan tez çalışmalarında bu yönetmeliğe uyulması büyük önem taşımaktadır.
Tez Danışmanı ve Öğrenci İlişkisi
Yüksek lisans ve doktora öğrencileri için tez danışmanı seçimi oldukça önemlidir. Tez rehberlik yönetmeliği doğrultusunda, tez danışmanlık kurallarına uyulması gerekmektedir. Bu ilişki, öğrenci için hem akademik hem de kişisel gelişim açısından büyük önem taşır. Doğru tez danışmanı seçimi, tezin başarılı bir şekilde tamamlanmasını sağlar. Yüksek lisans tez danışmanlığı, Tez rehberlik yönetmeliği, Tez danışmanlık kuralları
Tez Konusu ve Belirleme Süreci
Tez konusu belirleme süreci, akademik başarınızın temelini oluşturur. Tez danışmanlık yönergelerine uygun olarak, araştırma yapacağınız alanı belirlemek önemlidir. İlk adım olarak, ilgi alanlarınızı ve bilgi birikiminizi gözden geçirerek potansiyel konuları belirleyebilirsiniz. Anahtar Kelimeler: Tez konusu belirleme, araştırma alanı, akademik başarı, yönlendirme Önemli olan 3 kelime: Konu, araştırma, belirleme
Tez Hazırlık Aşamaları ve Takvimi
Türkçe içerikte tez hazırlığı süreci oldukça önemlidir ve titizlikle yürütülmelidir. Bu süreçte ilk adım olarak konu belirlemek gelir. Daha sonra literatür taraması yaparak araştırmanın zeminini oluşturmalısınız. Ardından tezinizin ana hatlarını çıkararak taslağı oluşturun. Son aşamada ise düzenleme ve akademik kriterlere uygun olarak tezinizi tamamlayın. Tez, Araştırma, Hazırlık
Tez Yönetiminde Sıkça Yapılan Hatalar
Tez çalışmaları, akademik dünyada oldukça önemli bir yere sahiptir. Ancak tez yönetiminde yapılan bazı hatalar, öğrencilerin başarısını olumsuz yönde etkileyebilir. Bu hatalardan kaçınmak için öncelikle konunun doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Ayrıca zaman yönetimi ve kaynakların etkili kullanımı da tez çalışmalarında önem taşır. Son olarak, düzenli aralıklarla danışmanla iletişim halinde olmak da başarılı bir tez yönetimi için gereklidir. Tez Yönetiminde Dikkat Edilmesi Gerekenler: Mesleki bir dil kullanarak hazırlanan tezler daha başarılı sonuçlar verebilir. Doğru kaynaklar kullanarak yapılan literatür taramaları da tez çalışmalarının kalitesini artırır. Ayrıca, hipotezlerin açık ve net bir şekilde belirlenmesi, tez yönetiminde başarılı olmanın anahtarıdır.
Tez Savunma Süreci ve İpuçları
Bir öğrencinin akademik yaşamındaki en önemli adımlardan birisi tez savunmasıdır. Bu süreç, öğrencinin hazırladığı tezi jüri önünde sunarak savunmasını yapması anlamına gelmektedir. Tez savunma sürecinde başarılı olmak için ise disiplinli çalışma, konuya hakimiyet ve etkili iletişim becerileri oldukça önemlidir. Bu süreçte stres yönetimi konusuna da önem vermek gerekir. Önemli noktalar: 1. Hazırlık: Tez savunması için detaylı bir hazırlık yapmak, konuyu derinlemesine incelemek gereklidir. 2. Sorgulama: Savunma sırasında gelebilecek soruları önceden düşünüp cevaplamaya çalışmak önemlidir. 3. İkna: Tezi etkili bir şekilde savunarak jüri üyelerini ikna etmek başarılı bir tez savunması için önemlidir.
Sıkça Sorulan Sorular
Tez danışmanı nasıl seçilir? Tez danışmanı genellikle alanında uzman bir akademisyen arasından seçilir. Tez danışmanı ne gibi sorumluluklara sahiptir? Tez danışmanı, öğrencinin tez çalışmasında yönlendirici ve destekleyici bir rol üstlenir. Tez danışmanı ile nasıl iletişim kurulmalıdır? Tez danışmanı ile belirlenen düzenli toplantılar yaparak ve e-posta ile iletişim kurularak iletişim sürdürülmelidir. Tez çalışmasında hangi aşamalardan geçilir? Tez çalışması genellikle konu seçimi, literatür taraması, veri toplama, analiz ve sonuçlar bölümlerinden oluşur. Tez savunması nasıl yapılır? Tez savunması genellikle jüri karşısında yapılan bir sunum ve soru-cevap bölümünden oluşur. Read the full article
0 notes
Text
Tez danışmanı değiştirmek
Günümüzde pek çok öğrenci, tez danışmanı değiştirmek gibi önemli bir karar vermek zorunda kalabilmektedir. Bu karar verirken duygusal ve zihinsel olarak birçok zorlukla karşılaşılabilir, ancak önemli olan doğru kararı vermek ve profesyonel bir destek almak için adımlar atmak olacaktır. Tez danışmanı değiştirmek çoğu zaman öğrenciyi endişelendirse de, bu süreç aslında daha iyi bir çalışma ortamı ve verimli bir proje için büyük bir fırsattır. Doğru adımları takip ederek, uygun bir şekilde ilerleyerek ve olumlu düşünerek, bu değişikliği en iyi şekilde yönetebilir ve akademik hedeflerinize daha emin adımlarla ilerleyebilirsiniz. İşte size bu süreçte ilham olacak bazı ipuçları ve tavsiyeler...
Mevcut Danışmanın Etkili Bir Şekilde Değiştirilmesi
Tez danışmanınızın değiştirilmesi hem akademik hayatınız hem de tez çalışmanız için oldukça önemlidir. Bu süreci etkili bir şekilde yönetmek için öncelikle doğru yöntemleri belirlemek ve planlı bir şekilde ilerlemek gerekmektedir. Tez danışmanı değiştirmek, özenle yapılması gereken bir adımdır. Bu sürecin doğru yöntemlerle yönetilmesi, tez çalışmanızın başarılı bir şekilde tamamlanmasına yardımcı olacaktır. Tez danışmanı değişikliği sürecinde dikkat etmeniz gereken önemli noktalar bulunmaktadır. Öncelikle mevcut danışmanınızla iletişimi koparmadan, net ve açık bir şekilde kararınızı ifade etmelisiniz. Ardından yeni bir tez danışmanı bulmak için araştırma yapmalı ve uygun adayları belirlemelisiniz. Bu süreci planlı ve düzenli bir şekilde yöneterek, tez danışmanınızı etkili bir şekilde değiştirebilirsiniz.
Tez Danışmanı Değişikliğinin Nasıl Yapılacağına Dair Adımlar
Tez hazırlık sürecinde karşılaşılan en önemli adımlardan biri tez danışmanı değişikliğidir. Eğer mevcut danışmanınız ile uyum sorunları yaşıyorsanız endişelenmeyin, bu durumu düzeltebilirsiniz. İşte tez danışmanı değişikliği yapmanın adımları: 1. Sorunları Belirleyin: İlk adım, mevcut danışmanınız ile yaşadığınız sorunları belirlemektir. İletişim eksikliği, fikir ayrılıkları ya da destek alamama gibi nedenler olabilir. 2. Yeni Danışman Araştırması: Sorunları belirledikten sonra, potansiyel yeni danışmanlar araştırın. Akademik çalışmalarını, öğrenciyle iletişimini ve destek verme şeklini inceleyin. 3. Değişiklik İsteğini Bildirin: Yeni danışmanınıza değişiklik isteğinizi açık ve net bir şekilde belirtin. Mevcut danışmanınıza durumu da iletişim yoluyla aktarın.
Yeni Bir Tez Danışmanı Seçerken Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar
Tez danışmanı seçerken dikkat edilmesi gereken en önemli hususlardan biri, danışmanın alanında uzman olmasıdır. Aynı zamanda danışmanın öğrencilere destek olabileceği, iletişim becerilerinin güçlü olması da oldukça önemlidir. Eğitim sürecinde doğru yönlendirmeler almak, başarılı bir tez çalışmasının temelini oluşturacaktır. Ayrıca danışmanın özverili, motive edici ve anlayışlı bir tutum sergilemesi, öğrencinin başarısını etkileyen diğer önemli faktörlerden biridir.
Tez Danışmanı Değiştirme Prosedürleri ve Süreçleri
Tez danışmanı değiştirme süreci öğrenciler için stresli bir durum olabilir. Ancak bu süreci daha kolay hale getirmek için belirli prosedürler ve süreçler mevcuttur. Öncelikle, mevcut danışmanınızla iletişime geçip durumu açıklamanız önemlidir. Sonrasında, değişiklik yapmak istediğiniz danışmanın uygunluğunu ve onayını almalısınız. Tez danışmanı değiştirme sürecinde adımları takip ederek, sorunsuz bir şekilde geçiş yapabilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey, kararlı ve açık iletişim kurarak doğru adımları atmak ve hedeflerinize emin adımlarla ilerlemektir.
Doğru Tez Danışmanını Seçmek ve Değiştirmek İçin İpuçları
Tez çalışması, akademik kariyerinizde önemli bir adımdır. Bu süreçte en büyük destekçiniz ise tez danışmanınız olacaktır. Doğru bir tez danışmanını seçmek, başarılı bir proje yürütmenin anahtarıdır. Ancak zamanla danışmanınızla uyumsuzluk yaşarsanız değişiklik yapmanızda da sakınca yoktur. Unutmayın ki tez danışmanınız, yolunuzu aydınlatan rehberinizdir. Seçim yaparken objektif olun ve kendinize en uygun olanı seçin.
Tez Danışmanı Değişikliğinin Akademik Kariyer Üzerindeki Etkileri
Bir akademisyen için tez danışmanı seçimi, kariyerinde dönüm noktası olabilir. Bu seçim, gelecekteki araştırma alanını, akademik ağı ve yayınlarını doğrudan etkiler. Tez danışmanının değişmesi ise beklenmedik ve zorlu bir süreç olabilir. Bu durumda karar verme, uyum sağlama ve yeni hedefler belirleme yeteneklerimiz ön plana çıkar. Bir akademisyen, değişikliklere uyum sağlayarak kendi kariyer yolunu çizebilir. ”Bir akademisyen için tez danışmanı seçimi, kariyerinde dönüm noktası olabilir. Bu seçim, gelecekteki araştırma alanını, akademik ağı ve yayınlarını doğrudan etkiler.” Tez Danışmanı Değiştirmenin Öğrencilere Kazandırdığı Deneyimler Öğrenciler için tez danışmanı değiştirmek, bazen korkutucu olabilir ama aslında büyük bir fırsattır. Yeni bir perspektif kazanmanın yanı sıra, problem çözme becerileri de gelişir. Bu süreçte öğrenciler, adaptasyon ve iletişim becerilerini güçlendirirler. Öğrenciler, kendi akademik kimliklerini keşfederken zaman yönetimi ve özgüvenlerini de artırırlar. Bu değişiklik, öğrencilere yeteneklerini keşfetme ve geliştirme şansı verir. Tez danışmanı değiştirmek, öğrencilere önemli bir öğrenme deneyimi sunar.
Sıkça Sorulan Sorular
Danışman değiştirmek için ne yapmalıyım? Danışman değişikliği için öncelikle üniversitenizin ilgili biriminden gerekli bilgi ve belgeleri temin etmelisiniz. Ardından yeni danışmanınız ile iletişime geçerek süreci başlatabilirsiniz. Danışman değişikliği süreci ne kadar sürer? Danışman değişikliği süreci genellikle üniversitenin ilgili birimlerinin onayına bağlı olarak değişebilmektedir. Bu sebeple süreç farklılık gösterebilir ancak en kısa sürede tamamlanması için gerekli adımları hızlıca atmanız önemlidir. Yeni danışmanımı nasıl seçmeliyim? Yeni danışman seçerken öncelikle alanında uzman ve ilgili olduğunuz konularda destek sağlayabilecek bir akademisyen olmasına dikkat etmelisiniz. Aynı zamanda danışmanınızla iletişiminizin iyi olması da başarılı bir işbirliği için önemlidir. Danışman değişikliği yapmanın avantajları nelerdir? Danışman değişikliği yapmanın en büyük avantajlarından biri farklı bir bakış açısıyla çalışmalarınızı gözden geçirebilme ve yeni perspektifler kazanabilme fırsatıdır. Aynı zamanda daha verimli bir çalışma ortamı oluşturarak akademik gelişiminizi destekleyebilirsiniz. Danışman değişikliği sürecinde nelere dikkat etmeliyim? Danışman değişikliği sürecinde hassas ve açık iletişim kurmak önemlidir. Yeni danışmanınızla beklentilerinizi net bir şekilde paylaşmalı ve işbirliğinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi için gerekli adımları atmalısınız. Read the full article
0 notes
Text
Avustralya'da Yüksek Lisans
Avustralya'da Yüksek Lisans
Avustralya’da üniversitelerin YÖK denklikleri mevcuttur. Avustralya eğitim giderleri Amerika ve İngiltere ile kıyaslanınca çok daha uygun maaliyetlidir. Çalışma izni vardır. Avustralya üniversiteleri sadece Türkiye’de değil bütün dünya genelinde kabul görür ve kariyeriniz için büyük bir prestij sağlar. Avustralya eğitim sistemine duyulan güven ve eğitim kalitesinin farkıdır bu. Öğrencilerin derslere devamlılığı bu nedenle önemlidir. Avustralya eğitim sisteminde yüzde 85-90 derslere devam zorunluluğu vardır. Üniversitelerde kütüphane, dil laboratuvarı, spor tesisleri, internet hizmetleri öğrenciler için ücretsizdir. Ayrıca Avustralya’ da Master programından 2 sene süreli eğitim alarak diploma sahibi olanlar, Avustralya Vatandaşlığına başvurma hakkı kazanmaktadırlar. Konu hakkında bilgi için bizzat randevu alarak, Istanbul ofisimize gelmenizi ve Avustralya’ da Yüksek Lisans yapmış uzman danışmanımızla birebir görüşmenizi önermekteyiz.
Yurtdışı eğitim danışmanlık şirketleri alanında Avustralya dünyanın en popüler ülkelerinden biri olarak kabul edilir.
Avusturalya’ da Yüksek Lisans ücretleri Bilgisayar Mühendisliği için yıllık 34bin AUD ‘den başlarken, İşletme alanında ise yıllık eğitim ücreti minimum 24binAUD den başlamaktadır. Avustralya’ da Master eğitimi 2 yıl sürelidir. Yüksek lisans mezuniyetinizden sonra Mühendisliklerle ilgili alanlarda 3 seneye kadar, işletme alanlarında ise 2 seneye kadar uzatılabilen çalışma ve yaşama hakkı edinebilir, bu süreçte oturum almanızı sağlayabilecek sponsor firma bulabilirsiniz.
Avusturalya’ da çalışma izni vardır!
Avustralya’ da öğrencilerin haftada 20 saat, tatil günlerinde tam zamanlı çalışma izni vardır. Evli ya da nişanlı iseniz, eşiniz de Avusturalya Vizesi alma şartlarına uygun ise, vize başvurusu sonrası sizinle beraber Avusturalya’ ya girişine izin vermektedir. Ayrıca siz yüksek lisans yapıyorken size Part Time Avustralya Hükümeti eşinize Full time çalışma hakkı vermektedir. Eğer Master öncesi Avustralya’ da dil okuluna gitmeniz gerekiyorsa yani dil okulu+Master paketi almışsanız dil okulu eğitim sürecinde de aynı haklara sahip oluyorsunuz.
Avustralya devleti eğitime büyük önem verir, eğitim sistemi çok özel ve ayrıcalıklıdır. Mezun olan öğrenci kendi alanında iş bulmakta asla zorlanmaz. Eğer mezun olduktan sonra Avusturalya Vatandaşlığına başvurmak isterseniz, eğitiminizle doğru odaklı mesleğinizde gerekli kalifiyeyi sağlamak için profosyonel iş hayatınıza devam etmeniz istenecektir. Eğer direkt Master Programlarına başlayabilmek için İngilizceniz yetersiz ise; alacağınız İngilizce Hazırlık Eğitiminden hemen sonra TOEFL/IELTS Sınavına gerek kalmadan Master Programlarına başlayabilmektesiniz. Üstelik vize başvurusunda bu tür paket başvurular kişiye öncelik kazandırmaktadır. EDUFİX Yurtdışı eğitim olarak, Avustralya’ da dil okulu+Master başvurularını paket olarak yapmaktayız. Vize başvurusu esnasında Avustralya Vize dosyanız Akademik kayıt statüsünde ve vize tipinde oldugundan çok daha değerli bulunacaktır. Özellikle aile başvurularında bu dosya türünü tercih etmenizi öneririz.
Australia’ da Yüksek Lisans
Neden Avustralya’da yüksek lisans yapmalısınız?
Avustralya’da master yapmak vizede kolaylık sağlaması sebebiyle daha çok talep görmektedir. Akademik durumunuz ve maddi yeterliliğiniz ölçüsünde Avustralya’da istediğiniz üniversitede master yapabilirsiniz. Avustralya, 43 tane üniversitesiyle (2’si özel) çok yüksek standartlarda yüksek öğretim kurumlarına sahiptir. Avustralya’da master programları 1, 1,5 ve 2 yıl sürebilmektedir. Proğram tercihinize göre seçim yapmanıza EDUFİX olarak yardımcı oluyoruz! Yeni mezun İseniz, mühendislik okuduysanız, işiniz İngilizce gerektiriyorsa, yeni yerler keşfetmek istiyorsanız, İngilizcenin dışında yüksek eğitim hedefliyorsanız, uluslararası iş deneyimi hedefliyorsanız, öğrenciyken part time çalışmak istiyorsanız, outdoor aktiviteleri seviyorsanız (Yüzme, Surf, Dalış vs), iyi bir eğitim almak istiyorsanız ve Australia vatandaşlığına kendinizi hazır hissediyorsanız Avustralya’ da master yapabilir siniz. Avustralya’da yüksek lisans eğitimi almanın birçok avantajı vardır. Fiyat olarak, Amerika’ya, İngiltere’ye ve birçok Avrupa ülkesindeki okullara göre daha cazip ve sunduğu kampüs olanakları daha fazladır. Üstelik sıcak iklimi ve outdoor aktiviteleri ve ülkenin yapı itibari ile halkına sağladığı huzurlu yaşam standartı öğrencileri kendine çekmektedir. Avustralya, eğitim konusunda saygın üniversiteleri, yüksekokulları ve dil okullarıyla eşi benzeri olmayan bir eğitim cennetidir. Avustralya devleti üstün kalitede bir eğitim sunmak amacıyla tüm eğitim kurumlarını sıkı bir şekilde denetlemektedir ve kalitesini ve sistemini uygun bulmadığı okulları kapatmaktadır. Avustralya’da okuyan yabancı öğrenci sayısının her yıl %20 oranında artış göstermesi ve günümüzde bu sayının 200.000’i aşması eğitim kalitesinin bir göstergesidir. Avustralya’da 2 yıl master eğitimi aldıktan sonra 18 ay full time çalışma izni kazanacaksınız. Bu süreçte hem çalışıp hem de isterseniz PR(Avustralya’da oturum izni) başvurusu yapabilirsiniz.
Avustralya’da Yüksek Lisansa basvuru ve kabul koşulları: Avustralya’ da Master programına başlayabilmek için enaz IELTS 6,5 seviyesinde ingilizce bir İngilizceye sahip olmanız gerekmektedir. Eğer ek İngilizceye ihtiyaç duyarsanız seviyenize göre size dil+ master paketi alabilirsiniz. Avustralya Konsolosluğu master amaçlı vize başvurularını 21 günde sonuçlandırmaktadır. 2 Yıllık proğrama başvuru yapsanız dahi vize başvurusunda sadece ilk yılın eğitim+yaşam giderleri toplamını beyan edeceksiniz. Lisansüstü ve doktora düzeyindeki programlar için başvurularda rekabette avantaj sağlamak için lisans derecesine ek olarak araştırma kabiliyeti ve/veya iş tecrübesine sahip olmak gereklidir. Lisansüstü programlara kabul edilirken, lisans eğitiminiz sırasında yaptığınız ödevler, araştırmalar, aldığınız notlar, alanınızla ilgili iş tecrübeniz büyük rol oynamaktadır. MBA programı için GMAT, mühendislik masteri için GRE sınavlarından yeterli puan almış olmak gerekmektedir. Akademik alanda bir kariyer düşünüyorsanız master by research önermekteyiz. Ayrıca vize açısından master by research önemli kolaylıklar sağlamaktadır. Üniversiteler IELTS’i tercih etmekle beraber TOEFL belgesini de kabul etmektedirler. Bazı Avustralya üniversiteleri kendi dil sınavlarını kabul etmektedirler ve direkt kabulü sınavsız verebilmektedirler. Akademik dil yeterlilik notunuz eksik ise EDUFİX paket programlarla dönem kaybetmeden master proğramınıza başlayabileceğinizi garanti ediyoruz.
Avustralya’da dil eğitimi ve yaşam maaliyetleri Yükseklisans eğitimi programlarının yıllık ücreti okula ve eğitim alanına göre değişmektedir. Okulların ücret durumu işletme alanlarında 23bin Avustralya Dolarından başlamaktadır. Mimarlık, Mühendislik, IT gibi alanlarda Avustralya’ da Master ücretleri yıllık 25.000- 35.000 AUD aralığında olup, Tıp için yıllık Master ücreti 50.000 AUD’yi bulabilmektedir. İngilizce düzeyi yeterli olmayan ancak Avustralya’da eğitim almak isteyen öğrenciler EDUFİX nin paket avantjlı proğramlarından faydalandıklarında dil+ yükseklisans paketimiz ile, hem İngilizcenizi istediğiniz düzeye getirecek hem de İngilizce eğitiminiz sonrası IELTS sınav stresi yaşamadan doğrudan eğitiminize başlayabilmektedirler. Paket eğitimler sadece sınırlı sayıda üniversiteler için mevcuttur.
Danışmanlık ve destek hizmetlerimiz Ücretsiz vize ve okul danışmanlığı, Lisans ve master programları bilgilendirme ve kariyer danışmanlığı, Avustralya’da bütçenize uygun en kaliteli okulun seçimi, okul kabul mektuplarının alınması, vize başvuru dosyasının hazırlanması, Avustralya Büyükelçiliği’ne öğrenci vizesi başvurunuzun yapılması, Avustralya vize başvuru işlemleri ve takibi, vize süreci boyunca bilgilendirme, sağlık kontrolü randevu işlemleri ve takibi, en ekonomik uçak biletinin temin edilmesi, Avustralya’da ücretsiz konaklama rezervasyonu, Avustralya ile ilgili bilgilendirme ve hatırlatmalar…EDUFİX olarak misyonumuz eğitimlerini Avustralya’da sürdürmeye karar veren öğrencilere, kendilerine en uygun proğramı sunmak ve devamında her türlü hizmet ve desteği vermektir. Bu nedenle Akademik İngilizcesi yeterli olmayan veya IELTS veya TOEFL sınavından yeterli skoru alamayacağını bildiğinden sınava girmek istemeyen öğrencilere paket eğitim alternatifleri önerilmektedir. İngilizcesi yeterli olmayan birçok öğrenci Avustralya’ya dil eğitimi için gidip orada IELTS sınavına girerek yeterli skoru alır ve sonrasında bir üniversiteden kabul alarak vizesini uzatır. Paket eğitimin avantajı sadece IELT sınavı zorunluluğunu ortadan kaldırmakla kalmaz. Vize uzatma sorununu başvurunuzun en başından çözmenize yardımcı olur.
Sıkça Sorulan Sorular: Avustralya’ da yükseklisans programları derecelendirilmiştir. Öğrenciler tercihlerini belirlerken dereceler ve eğitim sürelerini dikkate almak zorundadırlar.
1. Ders Ağırlıklı Master Dereceleri (MA, MSc, MBA, MEd, MSocSC, Mlitt, MEng, LLM):Avustralya’da master eğitimi genellikle 12 aydır. Öğrenciler 9 ay eğitim süresinden sonra projelerini sonuçlandırırlar. Sınav sonuçlarını alıp tez hazırlamaya başlayan tez aşamasından hemen sonra master derecesini almaya hak kazanırlar.
2. Araştırmalı Master Derecesi (Mphil): Araştırma ve proje yapmaya yönelik olan bu master programı, genellikle doktora öncesinde yapılır. İki yıl süresi olan bu master derecesinin Türk eğitim sistemi içinde tam bir karşılığı bulunmamaktadır.
Avustralya’da öğrencilere verilen lisans üstü dereceler: Avustralya’da yüksek lisans programlarında çok yoğun bir eğitim verilir. Bunun bir sonucu olarak master programı diğer ülkelerdekinden daha kısadır. Derslerin içeriği ve toplam ders sayısı ise diğer ülkelerdeki uygulananlara benzer.
– Eğitim bilimleri yüksek lisansı : Avustralya’daki ilk ve ortaöğretim okullarında öğretmenlik yapmak isteyen, ancak eğitim fakültesi mezunu olmayan kişiler için hazırlanan bir iletişim programıdır. Bu program genelde bir yıl kadar sürer, uygulamalı ve teorik eğitim birlikte verilir.
– Yüksek lisans diploması : Ekim ve haziran ayları arasındaki dokuz aylık dönemi kapsayan bir eğitim programı sonunda verilir. Bu diploma kişiye farklı açılardan yarayabilir. Kimileri daha ileri bir eğitime hazırlanmak için, kimileri master diploması yerine, kimileri de bu diplomanın kendine özgü bazı nitelikleri dolayısıyla yüksek lisans diploması almak ister.
– Master derecesi : Avustralya’da iki tip master derecesi vardır. Dersler alıp bunlara devam ederek alınan master derecesi (Örneğin MA yani Sosyal Bilimler ve Edebiyat masterı). Bu tip master eğitimi on iki ay sürer. Derslerin yanında bir tez ya da araştırma projesi hazırlanması gerekir. İkinci tip master olan araştırma masterlarıysa (MPhil) bir ya da iki yıl sürer, öğrenciden kişisel araştırmalar yaparak bunların sonucunda bir tez yazması istenir. İngiltere’de en fazla tercih edilen programlardan biri işletme masterı (MBA)dır.
– Doktora : İngiltere’de doktora (ya da PhD) bir akademisyenin gözetiminde yapılan araştırma çalışmalarından oluşur. Doktora programı bitirmek en az üç en fazla da yedi yıl sürer. Ortalama bir öğrenci ise üç ya da dört yılda bitirir.
Bölüm Seçimi Avusturalya’da yüksek lisans yapmaya karar verdiğinizde göreceksiniz ki önünüzdeki bir çok seçenekten sadece birine karar vermek de çok önemli bir süreçtir. Yüksek lisans için doğru bölüm kararını verebilmek çok önemlidir. Kararınızı okuduğunuz lisans programı, lisans programınızdaki başarınız ve mevcut alanınızda devam edip etmeyeceğiniz, kariyer beklentiniz, ülkenizde ve hatta şehrinizdeki iş potansiyellerine göre belirlemeniz uygun olacaktır. Bu konuda yardım ve desteği EDUFİX olarak bizden alabilecek siniz.
Başvuru belgelerinin hazırlanması ve süreci: Akademik programların farklılığından dolayı Avustralya’da üniversitelerin yüksek lisans programlarına başvuru şartları, standartları, taban puanları ve işlemleri de kendi içlerinde farklılık göstermektedir. Avustralya’daki üniversitelerin yüksek lisans programlarının ücretleride okuldan okula farklılık göstermektedir.
Konaklama seçenekleri : Avustralya’ya gitmeden önce yapılması zorunlu diğer işlem ise üniversitenin sunduğu konaklama seçeneklerinin incelenmesi ve konaklama için rezervasyonunuzun yapılmasıdır. Ayrıca, yüksek lisans eğitimi için Avustralya’ya giden öğrencilerin, yurtdışına giderken sorunlarla karışlaşmamaları için vize ve pasaport işlemlerini akademik dönem başlangıcından çok erken tarihte başlatmaları gerekmektedir.
Avusturalya’ da birçok üniversite uluslararası öğrencilere, yurtdışına çıkmadan da yüksek lisans eğitimi vermeyi hedefleyen uzaktan eğitim (distance learning) olanakları da sağlamaktadır.
EDUFİX aracılığı ile başvuracağınız Paket eğitimler ve avantajları:
IELTS veya TOEFL gibi uluslararası dil sınavlarına girme zorunluluğu olmadan lisans veya master öğrenimine başlamanıza yardımcı oluyoruz. EDUFİX farkıyla Avustralya’da eğitim almanın avantajından faydalanan öğrencilerimiz, Avustralya’daki bazı üniversitelere bu sınavlara girme zorunluluğu olmadan lisans veya yüksek lisans programlarına başlayabiliyorlar.
Avustralya’daki İngilizce eğitiminizden sonra devam edeceğiniz lisans ve yüksek lisans programlarını da kapsayan, 3 ila 5 senelik uzun süreli uzatılabilir vize almanıza olanak sağlıyoruz. EDUFİX olarak İngilizce eğitiminin sonrasında lisans veya yüksek lisans eğitimi görmek isteyen öğrencilerimize baştan uzun vize alarak, vize uzatma sıkıntısından kurtarmış oluyoruz!
Avustralya’da lisans, yüksek lisans ve doktora yapmanız için ABD ve diğer ülkelerdeki İngilizce eğitim veren üniversitelerdeki pek çok bölümde yüksek lisans ve doktora programları için girilmesi gereken GRE ve GMAT sınavlarına girmenize gerek kalmıyor. EDUFİX olarak paket prooğram başvurunuzla Avustralya’da istediğiniz programa sınavsız hemen başlayamanıza yardımcı oluyoruz.
Eğer öğrenci ilk vizesinde ancak uzatılabilir vize almışsa dil eğitimini tamamladıktan sonra vizesini uzatmak için vize işleminin gereği olarak tekrar sponsor ve banka hesabında yüklü miktarda para göstermek zorundadır. EDUFİX olarak paket eğitim avantajlarından yararlanan öğrencilerimiz için böyle bu zorunluluk ortadan kalkmaktadır!
Avustralya konsolosluğu, bazı durumlarda öğrenci vizesinin üzerine “sadece dil eğitimi süresince kalabilir” kaşesi basar. Bu not öğrencinin eğitimi bittikten sonra Türkiye’ye geri dönerek tekrar başvurması anlamına gelmektedir. Ancak EDUFİX nin sağladığı paket eğitim avantajında böyle bir risk asla yoktur.
Dil eğitiminizi tamamladıktan sonra Avustralya’daki üniversitelere tekrar kayıt yaptırmak için uğraşmanız gerekmeyecektir. EDUFİX olarak size paket eğitimle, dil eğitiminizden sonra üniversite kaydınızı vizeye başvurmadan önce daha siz Türkiye’deyken garanti ediyoruz!
Dil eğitimi başvurularında öğrencinin vize aşamasında bir sponsor, düzenli gelir belgelemek ve bankasında 3 ay para bekletme şartı vardır. EDUFİX ile gerçekleştireceğiniz paket eğitim vizesinde başvuru yüksek lisans başvurusu olduğu için tüm bu zorunluluklar ortadan kalkmış olacaktır. Paket eğitim vizesinde, sponsorun bankada sadece 1 yıllık eğitim masrafları karşılığı olan parayı göstermesi yeterli olucaktır.
Avustralya devleti, Avustralya’da yüksek öğrenim görmüş kişilere ayrıca eğitimlerinin sonunda çalışma şartı ile göçmenlik başvurusunda kolaylık sağlamaktadır.
Avustralya’ da Yüksek Lisans görüşmelerimiz ”Eğitim Odaklı Göçmenlik” Başlığı altında yapılmaktadır. Görüşmelerimiz yarım saat ile 45 dakika arasında sürmektedir. Detaylı bilgi ve ücretsiz danışmanlık hizmetimizden faydalanabilmeniz için 0212 259 60 75 ten İstanbul merkez ofisimizi arayabilir, hafta içi mesai saatleri içerisinde randevu talep etmeniz gereklidir.- Türkiye temsilcisi olduğumuz dil okullarının, Üniversitelerin güncel Promosyon ve burslarını EDUFİX Facebook sayfamızdan takip edebilirsiniz. Ofis asistanımızın size ulaşarak randevu vermesini talep ediyorsanız Bilgi İstek Formunu doldurmanız yeterlidir.
#avustralya dil okulları#avustralya eğitim danışmanlığı#avustralya dil eğitimi#yurtdışında dil eğitimi#yurtdışı eğitim danışmanlığı#yurtdışında dil okulları#yurtdışında yaz okulları#yurtdışı eğitim danışmanlık şirketleri#yurtdışı eğitim danışmanlık firmaları
0 notes