#saha içi
Explore tagged Tumblr posts
Text
Trabzonspor Haberleri: Karadeniz Fırtınası’nın Gündemi
Trabzonspor Haberleri için buradayız ve Karadeniz Fırtınası’nın temposunu yakalamaya hazırız! Trabzonspor’un maçlarından transfer gelişmelerine, teknik heyetin analizlerinden saha içi ve dışı olaylara kadar her şey burada. Taraftarın heyecanını paylaşmak ve kulübe dair en güncel bilgileri sizlere aktarmak için yola çıktık. Takımın nabzını tutan içerikler, maç değerlendirmeleri ve gündemden düşmeyen açıklamalarla Trabzonspor’a dair her şey parmaklarınızın ucunda.
Efsane taraftar grubu ile Karadeniz’in kalbinde esen fırtınayı yakından takip edin. Trabzonspor Haberleri sayesinde sahaya çıkmadan takımı hissetmek için bize katılın! Burada sadece futbol değil, bir yaşam tarzı var.
#trabzon#trabzon haber#trabzon haberleri#trabzonspor#trabzon anlık#trabzon son dakika#news#son dakika#trabzonspor haberleri
42 notes
·
View notes
Text
Aşk, Futbol ve Ezeli Rekabet
Türk futbolunun en büyük kulüplerinden Galatasaray’ın yıldız futbolcusunun özel hayatı, son günlerde tüm futbolseverlerin ve magazin dünyasının gündeminden düşmüyor. Ancak bu kez gündeme gelme şekli, sadece saha içi başarılarla değil, futbolcunun aşk hayatıyla da yakından ilgili. Son zamanlarda yaşadığı duygusal ayrılıkla birlikte, futbolla iç içe geçmiş olan aşk ve bağlılık temaları, hem Türkiye'de hem de dünyada büyük bir yankı uyandırmış durumda.
Futbolcu, sevgilisiyle yaşadığı süreçte hem fiziksel hem de duygusal olarak zorlayıcı bir dönemi geride bırakmıştı. Sevgilisiyle ilişkisi o kadar derindi ki, yaşadığı hastalık sırasında futbolu bırakmayı bile düşünecek kadar büyük bir sevdaydı. Ancak son dönemde yaşanan ayrılık, sadece onun değil, tüm futbolseverlerin duygusal bir yolculuğa çıkmasına neden oldu. Futbolcunun ayrılık sonrası yazdığı mesaj ise, sadece Türkiye’de değil, dünya çapında büyük bir etki yarattı. "Ham zayıflığımızın hem de gücüm" ifadesi, aşka olan inancı pekiştiren, derin ve anlamlı bir gönderme olarak algılandı. Zayıf anlarda bile güç bulabilen bir aşkla ilişkili bu mesaj, futbolseverlerin duygusal yanlarını uyandırdı. Futbol ve aşkın bir arada nasıl bu kadar güçlü bir bağ oluşturabileceğini gösterdi.
Ancak, bu aşk hikayesinin magazinsel yönü, ezeli rekabeti de unutturmuyor. Futbol dünyasında Galatasaray ve Fenerbahçe arasında yıllardır süregelen rekabet, bir kez daha futbolcunun özel hayatıyla kesişti. Galatasaraylı futbolcunun eski sevgilisi, yeni ilişkisini duyururken, olayın içine ezeli rakip Fenerbahçe’nin adını da dahil etti. Yeni sevgilisi, Galatasaraylı futbolcuya karşı bir tür "psikolojik savaş" başlatmış gibi görünüyor; Fenerbahçe şarkıları söyleyerek, futbolcuyu kıskandırmayı amaçladığı anlaşılıyor.
Bu durum, Galatasaray-Fenerbahçe rekabetinin sadece sahada değil, kişisel düzeyde de ne kadar derinlere işlediğini gözler önüne seriyor. Aşk, futbolla birleştiğinde, bazen duygusal anlar yaşanırken, bazen de bu ezeli rekabetin bir parçası haline gelebiliyor. Bu tür olaylar, Türkiye'deki futbolun sosyal boyutunu, rekabetin nasıl kişisel hale geldiğini ve medyanın nasıl her anı bir hikayeye dönüştürdüğünü çok net bir şekilde gösteriyor.
Galatasaraylı futbolcunun yaşadığı bu duygusal dönüm noktası, hem onun hem de futbolseverlerin kalbinde iz bırakacak bir anı olarak kalacak gibi görünüyor. Fenerbahçe şarkıları söyleyen eski sevgilisiyle yaşanan bu olay ise, sadece Türk futbolunun değil, dünya genelinde ezeli rekabetin ne kadar güçlü bir fenomen haline geldiğini bir kez daha hatırlatıyor.
Sonuçta, futbol sadece topun peşinden koşmak değil; bir oyuncunun hayatının her anında, sahada ve saha dışında iz bırakan bir hikaye yazmaktır. Ve bu yazılan hikayeler, sadece galibiyetlerle değil, duygusal kırılmalar ve aşk ile de şekilleniyor.
Fenerbahçe ve Galatasaray, sadece futbolun değil, insanların kalplerindeki rekabetin de simgeleri olmaya devam ediyor.
#fenerbahceasktir#fenerbahçem#galatasaray#blog yazısı#blog yazarı#beauty blogger#blog help#rekabet#futbol#guest blogger#ask blog#girl blogger#blog#tumblr yazarları#tumblr girls#writers on tumblr#artists on tumblr#photographers on tumblr#tumblr milestone#tumblog#tumblelog#Halimecan
2 notes
·
View notes
Text
JUSTIN TV Trabzonspor Fenerbahçe Canlı Maç İzle HD Selçuk Sports
Trabzonspor ve Fenerbahçe, Türk futbolunun en köklü ve en başarılı kulüplerinden ikisidir. Bu iki takım arasında oynanan maçlar, Türk futbol tarihinde önemli bir yer tutmakta ve her zaman büyük bir rekabetle beklenmektedir. İşte Trabzonspor-Fenerbahçe maçları hakkında detaylı bir analiz:
Genel Tarihçe
Trabzonspor ve Fenerbahçe, 1920'li yıllardan bu yana Türk futbolunda birbirleriyle birçok kez karşılaşmıştır. Bu rekabet zamanla büyüyerek, yalnızca futbol değil, Türkiye’nin spor kültüründe de önemli bir yere sahip olmuştur.
Rekabetin Nedenleri
Coğrafi ve Kültürel Farklılıklar: Trabzonspor, Karadeniz Bölgesi'nin temsilcisi olarak doğu ve kuzeyin, Fenerbahçe ise İstanbul'un ve Batı'nın temsilcisi olarak görülmektedir. Bu coğrafi farklılık, rekabetin dinamiklerine katkıda bulunmuştur.
Başarılar: Her iki kulüp de Süper Lig, Türkiye Kupası ve Süper Kupa gibi ulusal başarılarla doludur, bu da rekabeti daha da tetiklemektedir. Fenerbahçe'nin daha fazla şampiyonluk kazanmış olması, Trabzonspor'un 1970'lerdeki başarısı ile birleşince, sürekli bir rekabet ortamı doğmuştur.
Maçların Önemli Anları
Tarihsel Anlamlı Maçlar: Her iki takım arasında birçok tarihi maç bulunmaktadır. Örneğin, Trabzonspor'un 1976-77 sezonunda Süper Lig şampiyonu olduğu yıl Fenerbahçe ile yaptıkları maç, futbol tarihinin unutulmaz anlarından biridir.
Tartışmalı Olaylar: Trabzonspor-Fenerbahçe maçları, zaman zaman tartışmalı hakem kararları, olaylı olaylar ve saha içi ve dışındaki gerilimlerle de anılmaktadır. Bu durum, rekabetin ateşini daha da harlamaktadır.
İstatistikler
Maç Sayısı: Trabzonspor ve Fenerbahçe, lig, kupa ve diğer organizasyonlarda birbirine karşı birçok kez mücadele etmiştir. Güncel istatistikler, her iki takımın da birbirine karşı galibiyet sayısını etkileyen faktörler olarak öne çıkmaktadır.
Gol İstatistikleri: Bu maçlarda atılan gol sayıları, genellikle yüksek olur. Her iki takımın da hücum hattındaki yetenekli oyuncular, mücadeleleri daha çekişmeli hale getirir.
Taraftar Etkisi
Taraftarların Rolü: Bu maçlar, sadece sahada değil, tribünlerde de büyük bir çekişmeye sahiptir. Her iki takımın taraftarları, takımlarını desteklemek için stadyumu doldurur ve yoğun bir atmosfer oluştururlar.
Duygusal Yük: Trabzonspor ve Fenerbahçe taraftarları arasındaki duygusal bağlar, bu maçların önemini artırmaktadır. Özellikle derbi olduğu zaman, sadece futbol değil, kültürel ve sosyal bir olay haline gelir.
Sonuç Olarak
Trabzonspor ve Fenerbahçe arasındaki maçlar, Türk futbolunun dinamikleri içinde önemli bir yer tutmaktadır. Rekabet, ikili tarih, başarılar ve taraftar katılımı ile şekillenmektedir. Bu maçlar her zaman büyük bir heyecanla beklenir ve her iki takım için de sezonun en önemli karşılaşmalarından biri olarak görülür. Gelecekte de bu rekabetin devam etmesi, Türk futboluna dinamik bir katkı sağlamaya devam edecektir.
2 notes
·
View notes
Text
'Mış'' gibi olandan büyük bir tiksinti duydum hep. Bu biraz retinanın ardına bakabilmekle, perdenin ardında gizli olanla yüzleşebilmekle alakalı sanırım. Buna kendinden başlama acımasızlığını kaç kişi gösterebilir? İnsanın gerçekten ama gerçekten kendiyle muhatap olduğu, olabildiği an'ının sancısına kaç kişi katlanabilir? Hep söylerim; insan beyninin içi fokurdayan kazanlarla doludur. Kimin kendi kazanında ne kaynattığını bilebilmek çetin bir iştir. Ama biz ''mış'' gibilere alışmış insanlarız. Mış gibi.. Gerçek olanın yüzüne, hayali maskeler takmanın uzmanlığı.. Bu uzmanlık zamanla sanrılara dönüşüyor üstelik. Maskelediğin yüzü unutuyorsun. Çizdiğin, hayal mahsulü maskeyi kendi gerçekliğin ilan ediyorsun. Kendi hakikatinin çirkinliğine katlanamıyorsun çünkü. Kendi hakikatinle harp edemiyorsun çünkü. İnsanın kendiyle olan harbini, hiç başlamadan maskelerinin lehine sonuçlandırmasından daha adice ne olabilir? Ayna karşısında görülmesinden, bilinmesinden büyük rahatsızlık duyacağın surat şekilleri ve mimikleriyle kendine bakarken, kendi şarlatanın olurken seni rahatlatan tek şeyin kapının kitli olduğunu kim kendine itiraf edebilir? Bilinmiyorsa ''mış'' gibidir. Kendi performans imparatorluğunun seks tanrıçası olmuşların, mastürbasyon bağımlısı ruhlarıyla yüzleşebilmeleri, kendi otonom karakterlerine dürüst olabilmeleri ne kadar mümkün olabilir? Gerçi gereği yok. Çünkü bilinene kadar ''mış'' gibidir. ''Mış'' gibi olandan büyük bir tiksinti duydum hep. O yüzden kendi sarhoş kusmuğumu saklamadım. İsteyene, çıkarmasını bilene, ardını gerçekten merak edene kartondan maskelerimi de indirdim hep. Orada gerçek “benliğim”, güdülerim, fantezilerim, bilgilerim, hakikatlerimle karşılaştılar. Bu tip öğrenme hallerinin, hazmı zordur. Taş çiğnetir insana. Öyle ahlak sakızı çiğneyip, erdem aromasıyla baş döndürme benzemez. İçindeki kötülüğü tanımamışsan, onu tanımak için bir gün olsa bile kendine dürüst olmamışsan, maskelerini çıkarabilme kontrolünü ve özgürlüğünü kazanmış insanları asla anlayamazsın. Onların davranışları ve hayatlarını, kendi ağzında çevirdiğin ahlak sakızına meze yaparsın. Maskenizi, önce kendinize karşı indirin.. Özgürlükle karşılaşacaksınız...
Yeteneği, çok çalışmayla kıyaslamama sebebim, değersiz oluşu değil. Kıyaslayamayacağımız kadar az oluşu. Zeka konusunda da aynı problemi yaşadığımızı sanıyorum. ''Yetenek ve zeka, çok çalışmayı teğet geçerek görece hedefe ulaşmanın en kısa yolu'' gibi bir anlayışla zehirlenmiş olabiliriz. Bir konuda yeteneği olduğunu düşünen insanların, vasatın biraz üstü hallerine yakından şahitlik ettim. Zeki olduğunu söylemese bile ima eden, bu fikrini çeşitli yollarla empoze edenlerin ortalama üstü zekalarına maruz kaldım. Sonra anladım ki algımızı, ortamın mesajı belirliyor. Kimsenin hiçbir şey bilmediği bir ortamda, biraz mürekkep koklamış biri pek ala zeki kabul edilebiliyor. Topun icadından haberi olmayanların olduğu bir ortamda, iki defa top sektirebilen Messi sanılabiliyor. Bu o kadar sorunlu bir saha ki.. Sosyal yaşantımızı, işimizi, ilişkilerimizi, arkadaşlıklarımızı, aile içindeki dinamiklerimizi ve pek çok şeyi yakından ilgilendiriyor. Çünkü zeki veya yetenekli kabul edilmiş kişinin, çevresine ilan ettiği bir iktidar alanı var. Bu iktidar alanı, bir süre sonra onun mülkü haline geliyor. O alana ayak basan herkesin, öncelikle o mülkün sahibi yetenek veya zeka veya her ikisini birden barındıran imparatora secde etmesi bekleniyor. Daha yetenekliyim, daha zekiyim iddiasından azade bir psikolojiyle değerlendirme ve bu değerlendirme sonucunda ikna olmama, itiraz etme yolunu seçenlerin karşılaşacakları tek şey, gerçekten zeki yada gerçekten yetenekli insanların tercih edecekleri bir iletişim metodu veya üslubu değil maalesef.. Maskenin ardında etten başka hiçbir şeyi olmayanların, ölümlü olup olmadıklarını deneyin. Kaybetseniz dahi, kazanacaksınız..
3 notes
·
View notes
Text
Bas Konuş Telsiz: Modern İletişimin Yeni Yüzü
İletişim, iş hayatının en önemli unsurlarından biridir. Özellikle geniş ekiplerin bulunduğu ve hızlı bir şekilde haberleşmenin kritik olduğu sektörlerde Bas Konuş Telsiz teknolojisi büyük bir kolaylık sunar. Geleneksel telsiz sistemlerinden farklı olarak, internet altyapısını kullanarak daha geniş bir kapsama alanı sağlar. Bu telsizler, özellikle lojistik, inşaat ve güvenlik sektörlerinde sıklıkla tercih edilmektedir. Kullanıcılar, yalnızca bir tuşa basarak iletişim kurabilir, böylece zamandan tasarruf eder ve ekip içi koordinasyonu artırır.
Bas-Konuş Telsiz ile Kolay ve Etkili İletişim
İş süreçlerinin sorunsuz ilerlemesi için etkili bir iletişim altyapısına ihtiyaç vardır. Bas-Konuş Telsiz, hızlı iletişim sağlayarak operasyonel süreçlerin verimliliğini artırır. Geleneksel telsizlere kıyasla daha az bağlantı sorunu yaşatır ve geniş bir kapsama alanı sunar. Bu telsizler, ayrıca yüksek ses kalitesi ile kesintisiz iletişim imkanı sağlar. Özellikle saha çalışanları için ideal olan bu sistemler, basit kullanım özellikleriyle herkesin kolayca adapte olabileceği bir teknoloji sunar.
Push to Talk Telsiz: Dijital Dönüşümün Yeni Adı
Geleneksel telsiz sistemlerinden bir adım önde olan Push to Talk Telsiz, modern teknolojinin tüm avantajlarını kullanıcılarına sunuyor. Bu telsizler, hücresel ağlar ve internet altyapısı üzerinden çalışarak geleneksel telsizlerin kapsama alanı kısıtlamalarını ortadan kaldırır. Özellikle uzun mesafeli iletişimde devrim yaratan bu teknoloji, lojistik, sağlık hizmetleri ve acil durum yönetimi gibi sektörlerde büyük bir fark yaratır. Kullanıcılar, hem birebir hem de grup iletişimi için bu telsizleri kullanabilir, böylece büyük bir esneklik elde ederler.
POC Telsiz ile Geniş Kapsama Alanı
Hücresel ağ altyapısına dayalı olan POC Telsiz (Push-to-Talk Over Cellular), kullanıcılarına sınırsız bir iletişim imkanı sunar. Geleneksel telsizlerin erişim sınırlarını ortadan kaldıran bu teknoloji, ekiplerin daha verimli ve hızlı bir şekilde haberleşmesini sağlar. POC telsizler, özellikle çok geniş sahalarda çalışan ekipler için mükemmel bir çözüm sunar. İnşaat projelerinden lojistik operasyonlara kadar pek çok alanda tercih edilen bu cihazlar, düşük maliyetli iletişim altyapısıyla da dikkat çeker.
LTE Telsiz: İleri Teknolojiyle Güçlü İletişim
LTE Telsiz, 4G ve 5G teknolojisinin sunduğu imkanlardan yararlanarak kullanıcılarına üstün bir iletişim deneyimi sunar. Yüksek hızlı bağlantı, net ses kalitesi ve geniş kapsama alanı ile bu telsizler, profesyonel iletişim ihtiyaçlarını karşılamak için tasarlanmıştır. Özellikle acil durum müdahale ekipleri, güvenlik şirketleri ve saha mühendisleri tarafından tercih edilen LTE telsizler, yüksek performansıyla fark yaratır. Uzun süreli kullanım ve dayanıklı yapısıyla, zorlu koşullarda bile sorunsuz çalışır.
0 notes
Text
Aile içi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele
Tekirdağ İl Emniyet Müdürlüğü, Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü ve Asayiş Şube Müdürlüğümüz Aile içi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirliği görevlilerimizce 06.11.2024 günü Namık Kemal Üniversitesi Rektörlük Konferans Salonunda Öğretim Görevlileri ve öğrencilere “Toplumsal Alanda Kadının Güçlendirilmesine Yönelik Uygulamalar” konferansında “ Kadının Korunmasında Saha…
0 notes
Text
Kocaeli'de 'bölge hali' hizmete girecek
https://pazaryerigundem.com/haber/191741/kocaelide-bolge-hali-hizmete-girecek/
Kocaeli'de 'bölge hali' hizmete girecek
Ulaşımdan altyapıya kadar her alanda geliştirdiği projeleri birer birer hayata geçiren Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, vatandaşların yaşam kalitesini yükseltecek pek çok yatırımda ise sona yaklaşıyor.
KOCAELİ (İGFA) –Kocaeli Büyükşehir, Gebze bölgesi için inşa ettiği yeni hal binasını tamamlayarak yatırımlarına bir yenisini daha ekledi. Halka her zaman daha iyi şartlarda hizmet vermeyi ilke edinen Büyükşehir, Gebze bölgesinde günümüz teknolojisine uygun bir şekilde inşa ettiği sebze ve meyve halinde tüm imalatları tamamladı. Geçici kabul aşamasına geçilen modern hal binası çok yakın bir zamanda hizmete girecek.
25 BİN M2 ALAN ÜZERİNE İNŞA EDİLDİ
Büyükşehir, nüfus artışına bağlı olarak ihtiyaçları da artan Gebze bölgesine büyük ve modern bir sebze meyve hali kazandırdı. Çayırova Cumhuriyet Mahallesi’nde 25 bin metrekare alan üzerinde inşa edilen yeni hal binası Gebze bölgesinde meyve ve sebze sektörüne yeni bir soluk getirecek. Fen İşleri Dairesi Başkanlığı’nın idaresinde inşa edilen yapıda son imalatlar yapıldı.
TÜM İMALATLAR TAMAM
Çevre saha betonları ile ızgaraların montajı ve altyapı imalatlarını tamamlayan ekipler, dükkânların ve idari binaların tüm vitrifiye montajlarını da bitirdi. Kasa depoların imalatları ile kepenk montajlarının tamamlandığı projede şu an dükkân içi kantarlar yapılıyor. Önümüzdeki günlerde ise saha alanında yol çizgileri ve park yerleri çizilecek.
GEÇİÇİ KABUL SÜRECİ
Projede 120 metrekare büyüklüğünde 34 adet dükkân, sandık depoları, mescit, tuvaletler, teknik hacimler, çay ocağı, büfe, lokanta ve berber yer alıyor. 68 TIR parkı ve 63 araçlık otopark alanıyla esnafın modern bir şekilde hizmet vereceği yeni hal binasında geçici kabul aşamasına geçildi. Gebze’de fiziki şartların yetersiz olması nedeniyle ihtiyacı karşılayamayan mevcut sebze ve meyve hali çok yakın bir zamanda yeni yerine taşınacak.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
Text
0 notes
Text
Anadolu Efes ile Fenerbahçe Beko Derbisi Heyecanı
EuroLeague’de yarın (10 Ekim 2024) Türk basketbolu için çok özel bir karşılaşma sahne alacak. Anadolu Efes ve Fenerbahçe Beko, bu sezonun ilk Türk derbisinde karşı karşıya gelecek. Derbi, Basketbol Gelişim Merkezi’nde TSİ 20:30'da başlayacak ve hem Türkiye’de hem de Avrupa’da büyük bir ilgiyle takip edilecek. İki takım da sezona iyi başladı ve ilk hafta maçlarını kazandı. Bu derbi, hem iki takımın taraftarları için büyük bir rekabetin göstergesi olacak hem de EuroLeague’in bu sezonki en önemli maçlarından biri olarak öne çıkacak.
Anadolu Efes, geçtiğimiz yıllarda EuroLeague’de büyük başarılar elde etmiş bir takım. Baş antrenör Ergin Ataman’ın önderliğinde kazandıkları şampiyonluklar, kulübün tarihine altın harflerle kazındı. Ancak, Ataman’ın Panathinaikos’a geçmesi ve takımın yenilenme sürecine girmesiyle birlikte, bu sezon farklı bir kimlik arayışı içindeler. Fenerbahçe Beko ise, yıllardır EuroLeague’de istikrarlı bir şekilde zirveye oynayan bir takım. Koç Dimitris Itoudis’in yönetiminde bu sezon da şampiyonluk hedefliyorlar. Özellikle dış şut performansıyla öne çıkan Fenerbahçe, Anadolu Efes karşısında da üçlüklerde yüksek yüzdeli bir oyun sergilemeye çalışacak.
Bu maçta dikkat çeken oyunculardan biri, Efes’in yeni transferi olan Will Clyburn olacak. Clyburn, EuroLeague’de MVP ödülüne aday gösterilen ve özellikle hücumda fark yaratan bir isim. Fenerbahçe Beko’nun ise en önemli silahlarından biri, oyun kurucu Nick Calathes olacak. Tecrübesi ve saha içi liderliği ile takımını yönlendiren Calathes, Fenerbahçe’nin tempolu oyununu şekillendiren isimlerden biri. Anadolu Efes ile Fenerbahçe Beko arasında geçmişte oynanan karşılaşmalar her zaman büyük çekişmeye sahne oldu, bu derbi de basketbolseverlerin unutulmaz anılara tanıklık etmesine neden olabilir
0 notes
Text
Kumluca Atatürk Stadyumu’nda Son Rötuşlar Yapılıyor
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in Kumluca’ya kazandırdığı yaklaşık 7 bin metrekarelik Atatürk Stadyumu’nda tüm yapısal imalatlar tamamlandı. Son rötuşların titizlikle gerçekleştirildiği stadyumda, saha içi rulo çim serme işlemi de tamamlandı. Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Kumluca’ya verdiği bir sözü daha yerine getirerek, Kumluca Atatürk Stadyumu Projesi’ni…
0 notes
Text
Şerafettin Yıldırım “suçu millete atamayız”
Elazığ belediye başkanlığı seçimlerini açık ara kazanmasına rağmen, birçok ilçe ve beldede seçimleri kaybeden ve şehir genelinde belirli bir oranda oy kaybı yaşayan Ak Parti Elazığ il teşkilatı, bu sonuçları sağduyu ile değerlendirip yeniden toparlanmak amacıyla sahaya iniyor. Yıldırım'ın ve AK Parti Elazığ İl Teşkilatı'nın bu tutumu oldukça olumlu. Sonuçların nedenlerini sorgulamak ve sahadan doğrudan geri bildirim alarak hareket etmek, siyasi bir parti için önemli bir adımdır. Özellikle "suçu millete atamayız" ve "rotamız millettir" gibi ifadeler, demokratik bir yaklaşımı ve sorumluluk bilincini yansıtıyor. Öz eleştiri yapma ve hatalardan ders çıkarma iradesi, parti içi demokrasinin işleyişini güçlendirir ve toplumsal güveni artırır. Yıldırım'ın belirttiği gibi, saha araştırmasından elde edilen sonuçların açık yüreklilikle değerlendirilip öz eleştirilerin cesaretle yapılması, parti içindeki gelişmeyi ve yeniden yapılanmayı sağlayacaktır. Bu tür bir yaklaşım, partiye olan güveni artırır ve gelecekteki seçimlerde daha başarılı olmalarını sağlayabilir. Read the full article
#AKPartiElazığ#AKPartiElazığİlBaşkanıŞerafettinYıldırım#AKPartiElazığİlTeşkilatı#AKPartiİlBaşkanıŞerafettinYıldırım#Elazığ#elazığhaber#elazığhaberleri#GüncelElazığHaberleri#ŞerafettinYıldırım
0 notes
Text
GS-HATAY MAC ANALIZINE EK
ORHAN ULUCA https://www.youtube.com/watch?v=9hXCnYSohDc&t=1392s Bu (hatlar arasındaki) kopukluk (sistemsizlik, sinerji eksikliği, kendi düşünce kalemlerimle ezberlerimi sayıyorum) konusuna hem Orhan hoca hem de yorumlarda birkaç kişi değindi. Neden(ler)i konusunda bir kaç fikir var kafamda:
1. Şampiyonluk stresi ve riskler nedeniyle maçta öndeyken fazla risk almama. (Torreria ve Kerem'in öne çıkmayarak takım boyunu kısaltmaması, Nelson'un çıkmayışı da Orhan Uluca'nın söylediği gibi oyuncu karakterine bağlı olabilir).
2. Yine aynı nedenlerle Okan Hoca'nın Kerem ve Torreria'ya öne çıkmama konusunda direktif vermesi.
3. Bir arkadaşımızın tespiti doğruysa, Zaha ve Ziyech pres yapmayınca, top kaybedilince önde takım olarak pres yapamama nedeniyle Torreria ve Kerem'in risk almamayı tercih ederek geriye yakın oynaması.
Bu dizilimin alternatifi olan Kerem Aktürkoğlu, Barış Alper-Kaan Ayhan durumunda ilerde hem Barış Alper'in hem de Kerem Aktürkoğlu'nun ciddi presi ve mücadelesi nedeniyle Torereria ve Demirbay onlara yakın konumlara geliyor olabilir. Gerçi Orhan Uluca önemli olan oyuncuların (Zaha, Ziyech ve diğerleri) saha içindeki konumlanışı, o sistemli biriiktelik top kapmayı kolaylaştırır diyor ama varsayalım ki orta saha ve hücum hattı birbirine yakın ve oyuncuların konumlanışı doğru ve top kaptırıldı. Bu durumda rakip hücum etmeye başayınca oyuncuları da sağa sola, ileri doğru hareketlenecek ve GS'li oyuncular (Zaha, Ziyech kıpırdamaz ya da yavaş kalırsa) aralarındaki mesafe açılacak ve rakip takımın pas alışveriş seçenekleri ve hücumunun olgunlaşması kolaylaşacak. Bu da başta bahsettiğim arkadaşımızın tespitinin doğru olması demek.
3.1 Mertens'in verimsizliği de bir iki nedene bağlı olabilir:
3.1.a Yorgunluk, halsizlik, vs gibi nedenler.
3.1.b Kerem A. ve Barış Alper-Kaan Ayhan/Aurier kombinasyonu yerine Zaha Ziyech ikilisinin oynaması. Aynı sistem, saha içi konumlanışla bile oynasanız oynayan oyuncuların özellikleri bu sistemin ve oyuncuların birbirine bağlı verimini belirleyen önemli bir etken olabilir.
Yani oyuncu(ların) verimi, etkinliği birlikte oynadığı (alt sistem oluşturduğu) oyuncuların yeteneklerine göre değişebilir. Ben oyun okuma ve analiz etme konusunda hayli cahil olduğum için somut bir şeyler yazamıyorum. Bu konularda usta olan Orhan Uluca ve daha yetkin olan diğer arkadaşların somut örnekler vereceğini düşünüyorum.
3.1.b.1 Mesela bu analizde Orhan Uluca'nın defansın ortasından topun soldaki Köhn'e verilmek yerine sağ çapraza havadan uzun oynandığı pozisyonda bir eleştirisi ve analizi vardı. (22:15-23:30 arası) O analizde, topu sola verseydi ne olurdu, diğer oyuncuların hareketleri ne olurdu, resimlerle anlatılıyordu. Topun sola Köhn'e verilip/verilmemesi onunla bağlantılı ve bağlantılı olanlarla bağlantılı, vs oyuncuların yapabilecekleri hamleleri, birbirine göre konumlanışlarını ve saha içinde oluşabilecek oyuncu konfigürasyonunu ve pozisyonları değiştirebiliyordu.
3.1.b.1.1 Her pozisyonda olduğu gibi bu pozisyonda da(22:15-23:30 arası) yapılan bir pasın(hamle tercihi) daha sonra yol açtığı olası hamleler, paslar, vs bir ağaç gibi dallanıp budaklanıyor. Bir pozisyonda a pası yerine b pasını verdiğiniz anda bir kombinasyonlar alt ağacını seçer ve harekete geçirirken diğer kombinasyonların ağaçlarını yok ediyor buduyorsunuz. Dolayısıyla o pozisyonda (defansın ortasında, stoper mesela) oynayan oyuncunun tercihleri ve yetenekleri bütün oyunu değiştirebiliyor. Defansın ortasında (yine bir arkadaşımızın değindiği gibi) Sanchez'in oynaması buna benzer sonuçlar doğuracaktır:
3.1.b.1.1.1 Sanchez'in sürekli ileride konumlanışı Torrerira ve Demirbay'ı da ileriye ittirecek ve takım boyunun kısalmasına yol açacaktır.
3.1.b.1.1.2 Orhan Uluca'nın yaptığı analizde topun sağ çapraza uzun oynanması yerine sola aktarılmasında olduğu gibi Sanchez'in pas tercihleri de takımdaki kopuklukları da etkileyen, değiştiren hamlelere yol açacak ve bir satranç oyununda olduğu gibi oyunun dallanıp budaklanmasını, alternatif hamle ağaçlarının hayata geçmesini/budanmasını ve takım boyunun uzayıp/kısalmasını sağlayacak, etkileyecek, belirleyecektir.
SİNAN YILMAZ https://www.youtube.com/watch?v=Q_Bmw1pDv0c Merhaba, Sinan Bey de Orhan Uluca ekolünde ve kalitesinde bir yorumcu. Yeni keşfediyorum kendisini. Önce Orhan Uluca'nın dakika dakika analizini izledim, yorum da yazdım. Sonra o yorumu çok az değiştirerek kendi bloguma da koydum. O yorumda bahsettiğim Ziyech-Zaha ikilisiyle oluşan ve somut örnek veremeden soyut ve genel olarak bahsettiğim takımın yarattığı/kaybettiği konumlanış/oyun kombinasyonlarının daha somut örneğini Sinan Bey'in yorumunda buldum. Tam değil ama kısmen diyelim. GS'nin hücum dizilişi konusunda Sinan Bey ile aynı fikirdeyim.
Bu ortaya çıkan/budanan oyun kombinasyonları konusunda Sinan Bey'in verdiği somut örnek Köhn-Zaha-Mertens-İcardi sol kanadına yığılma olduğunda Barış Alper-Ziyech(+ Belki de Torrerira) üçlüsünün sağ kanatta kalan boş bölgeyi kullanmasının, oyun sağ sağ kanada yığıldığında ise sol ceza sahası alanındaki boş bölgenin bu defa da Köhn-Zaha(+Kerem Demirbay) tarafından değerlendirilmesinin gerçekleşmemesini anlatıyor.
Zaha-Ziyech ikilisinin dizilişte yer aldığında benim söz ettiğim konu ise Torereira ve Demirbay'ın onlara Kerem Aktürkoğlu, Barış Yılmaz ikilisinin yer aldığı duruma göre daha az yaklaşması ve takım boyunun uzamasıyla ilgiliydi. Top kaybedildiğinde Zaha ve Ziyech yeterince istekli, güçlü savunma presi yapmadığı için Torreria ve Demirbay arkayı hızlı hücumlara karşı boş bırakmamak için onlara fazla yaklaşmıyor görüşündeydim. Bu alternatif kombinasyonların ağaçlarının örneklerini Sinan Bey ve Orhan Uluca'nın bir gün anlatmasını bekliyorum.
0 notes
Link
Kırıkkale İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri sahada çalışmalarını sürdürüyor. Yapılan saha çalışmaları kapsamında 22 bin 400 adet içi tütün dolu maka... ---------------------------- Haberin devamı haber71.net'te.
0 notes
Link
(Soldan sağa) Cristiano Ronaldo, John Terry ve Lionel Messi. — AFP/DosyaOrtalama yirmi yıla yayılan görkemli kariyerleri olan Cristiano Ronaldo ve Lionel Messi'nin hem taraftarlar hem de eleştirmenler tarafınca saha içi ve saha dışı kilometre taşları ve ikilinin seneler içinde spor üstünde yarattığı tesir açısından karşılaştırması şaşırtıcı değil.Hem Ronaldo hem de Messi, aralarındaki tüm zamanların en büyüğü (GOAT) mevzusundaki karşılıklı saygıyı itiraf etmiş olsalar da, eski oyuncuların da taraf seçmesi ve oldukça tartışmalı bu mevzuyu alevlendirmede üstlerine düşen görevi oynamasıyla devam edecek benzer biçimde görünüyor - eski Chelsea efsanesi John Terry bu şekilde bir simge olmak.Futbol sahasını hem Ronaldo hem de Messi ile paylaşan efsanevi stoper, GOAT tartışmasında ikincisini tercih ediyor benzer biçimde görünüyor. — Terry'nin UEFA'nın gönderisine yapmış olduğu yorumun ekran görüntüsü.Terry toplumsal medyaya şu yorumu yapmış oldu: "GOAT [...] UEFA tarafınca paylaşılan bir videoda Messi'nin 2009'da Barcelona adına Manchester United'a attığı gollerden biri içeriyor.Messi'nin Pep Guardiola yönetimindeki İspanyol ekibi zamanına dayanan gol, Arjantinli yıldızın yana doğru hareket ederken dikkat çekici bir sıçrayış yaparak, Manchester United kalecisinin Messi'nin dikkat çekici hünerine karşı koyamadığı bir kafa vuruşunu başarıya ulaşmış bir halde filelerin arkasını bulması ile ilgili. topla bildirildi sportskeeda.com.Söz mevzusu maç, Samuel Eto'o'nun 10. dakikada attığı golün peşinden Messi'nin kafa vuruşuyla Barça'nın 2-0'lık galibiyetiyle sonlanmış oldu.
0 notes
Text
Bas Konuş Telsiz: Kesintisiz ve Güvenilir İletişim İçin İdeal Çözüm
POC Telsiz: Modern İletişimin Yeni Standardı
POC (Push-to-Talk Over Cellular) telsizler, geleneksel telsiz teknolojisini modern hücresel ağlarla birleştirerek geniş bir kapsama alanı sunar. POC telsizler, GSM, 3G, 4G ve LTE ağları üzerinden çalışır ve internet bağlantısı ile her yerden iletişim sağlar. Bu telsizler, özellikle lojistik, güvenlik ve saha operasyonları gibi alanlarda hızlı ve güvenilir iletişim sağlamak için kullanılır. Ayrıca, POC telsizler, kristal netliğinde ses kalitesi ve düşük gecikme süresi ile öne çıkar.
PTT Telsiz: Tek Dokunuşla Anında İletişim
PTT (Push to Talk Telsizler) tek bir tuşa basarak anında iletişim kurmayı sağlayan cihazlardır. Bas Konuş özelliği ile donatılmış bu telsizler, özellikle grup içi iletişimde hız ve etkinlik sağlar. PTT telsizler, acil durumlar, güvenlik ekipleri ve saha çalışanları için ideal bir iletişim aracıdır. Grup içi konuşmaların hızlı bir şekilde başlatılabilmesi ve yönetilmesi, bu telsizlerin en önemli özelliklerinden biridir.
Bas Konuş Telsiz Çeşitleri: İhtiyacınıza Uygun Çözümler
Bas Konuş telsizler, kullanıcıların farklı ihtiyaçlarına yönelik çeşitli seçenekler sunar. Bu çeşitler arasında araç telsizleri, LTE telsizler, yaka kameraları ve el terminalleri bulunmaktadır. Araç telsizleri, mobil operasyonlarda kesintisiz iletişim sağlarken, LTE telsizler geniş bir kapsama alanı ve yüksek hızda veri iletimi sunar. Yaka kameraları ise, hem iletişim hem de olay kaydı için mükemmel bir çözümdür. El terminalleri ise taşınabilir ve dayanıklı yapılarıyla saha operasyonlarında vazgeçilmezdir.
Bas Konuş Telsiz Fiyatları: Kalite ve Özelliklere Göre Değişkenlik
Bas Konuş telsiz fiyatları, marka, model ve cihazın sahip olduğu teknik özelliklere göre değişiklik gösterir. Giriş seviyesi telsizler daha uygun fiyatlı iken, gelişmiş özelliklere sahip profesyonel telsizler daha yüksek fiyat aralıklarında yer alır. Fiyatlar, cihazın sunduğu kapsama alanı, dayanıklılık, ses kalitesi ve ek özelliklere göre belirlenir. Kullanıcılar, ihtiyaçlarına en uygun telsizi seçerken, hem bütçelerini hem de cihazın sağladığı özellikleri göz önünde bulundurmalıdır.
0 notes