#neden bu gif?

[billkill]

HeadCanon: Ateş, Uzay Kendisini üzdüğü zaman Orhan Gencebay müzikleri dinler.

[balosuzmaskeler]

blogunun arkaplanı neden bu kadar karanlık

Bi gif vardı koydum olmadı sinirlendim o yüzden sildim komple

[mafaweb]

Bitmap nedir ve nasıl çalışır?Bitmap nedir? Bitmap, bilgisayar grafiklerinde kullanılan bir görüntü dosyası formatıdır. Her pikselin renk değerinin ayrı ayrı saklandığı bu format, genellikle dijital fotoğrafçılık, bilgisayar programlama ve görsel efektler gibi alanlarda kullanılır.Bitmap nasıl çalışır? Bitmap görüntüleri, her pikselin rengini belirleyen RGB (kırmızı, yeşil, mavi) değerleri ile depolanır. Bu değerler bir araya gelerek, her piksele ait renk kodunu oluşturur. Bu sayede, her piksel ayrı ayrı kontrol edilebilir ve bu da detaylı ve yüksek çözünürlüklü görüntüler elde etmemizi sağlar.Bitmap formatının avantajları nelerdir? Bitmap formatı, renk geçişleri ve detaylar konusunda oldukça başarılıdır. Her pikselin ayrı ayrı kontrol edilebilmesi, görüntülerin yüksek kalitede olmasını sağlar. Ayrıca, bu format hassas renk ayarlamaları ve düzenlemeleri yapmamıza imkan tanır.Bitmap formatının dezavantajları nelerdir? Ancak, bu yüksek kalite ve detayın bir dezavantajı vardır: dosya boyutu. Bitmap formatıyla oluşturulan dosyalar genellikle oldukça büyüktür. Ayrıca, bu format genellikle düz renklerin ve desenlerin saklanmasında diğer formatlara kıyasla daha az etkilidir.Bitmap nasıl oluşturulur?Bitmap resim dosyaları oluşturmak için birkaç farklı yol bulunmaktadır. İlk olarak, bir resim dosyası oluşturmak için uygun bir yazılıma ihtiyacınız olacaktır. Adobe Photoshop veya GIMP gibi profesyonel programlar bitmap resimler oluşturmak için ideal bir seçenektir.Bir bitmap resim oluştururken, piksel piksel çalışırsınız ve her pikselin rengini ve konumunu belirtirsiniz. Bu nedenle, yüksek çözünürlüklü bir bitmap resim oluşturmak istiyorsanız, bu işlem oldukça zaman alabilir.Diğer bir seçenek ise bitmap resim oluşturma işlemi için çevrimiçi araçlar kullanmaktır. Bu araçlar genellikle kullanımı kolaydır ve hızlı bir şekilde bitmap resim dosyaları oluşturmanıza olanak tanır.Eğer bitmap resim oluşturmak için profesyonel bir yaklaşım istemiyorsanız, çeşitli uygulamalar ve yazılımlarla basitçe bitmap resimler oluşturabilirsiniz. Bu uygulamalar genellikle temel özelliklere sahip olup, hızlı ve kolay bir şekilde bitmap dosyaları oluşturmanızı sağlar.Farklı bitmap dosya formatları nelerdir? Bitmap dosyaları, bilgisayarlarımızda kullanılan en temel resim dosya formatlarından biridir. Ancak, bitmap dosya formatları birbirinden farklı özelliklere sahip olabilir. Bu farklılıklar, dosyanın boyutu, kalitesi, renk profili ve kullanım amacına göre değişebilir. En yaygın kullanılan bitmap dosya formatları arasında JPEG, PNG, GIF ve TIFF bulunmaktadır. Öncelikle, JPEG dosya formatı en yaygın bitmap dosya formatlarından biridir ve genellikle fotoğraflar için tercih edilir. Bu format, sıkıştırma özelliği sayesinde dosya boyutunu küçültebilmektedir. Ancak, sıkıştırma işlemi kalite kaybına neden olabilir. Bunun yanı sıra, PNG formatı da sık sık kullanılan bir bitmap dosya formatıdır. Renk profili ve şeffaflık desteği sayesinde genellikle web sitelerinde kullanılır. GIF formatı, hareketli resimler ve grafikler için tercih edilirken, TIFF formatı genellikle profesyonel baskı ve yayıncılık alanlarında kullanılır. Bitmap dosya formatları arasındaki farklılıkların bilinmesi, hangi formatın hangi durumda kullanılacağı konusunda oldukça önemlidir. Bu sayede, dosya boyutu, resim kalitesi, renk desteği ve diğer özelliklere göre en uygun format seçilebilir. Her formatın avantajları ve dezavantajları bulunmaktadır. JPEG sıkıştırma özelliği nedeniyle genellikle web kullanımı için uygundur ancak fotoğraf kalitesi düşebilir. PNG şeffaflık desteği sayesinde web siteleri için idealdir ancak dosya boyutu büyük olabilir. GIF ve TIFF formatları ise belirli kullanım alanları için tercih edilir. Sonuç olarak, bitmap dosya formatları arasındaki farklılıkların ve özelliklerinin bilinmesi, resim dosyalarının en verimli şekilde kullanılmasını sağlayabilir. Hangi durumda hangi formatın tercih edilmesi gerektiğini bilerek, dosya yönetimini ve kullanımını daha etkin bir şekilde gerçekleştirebiliriz.

Bitmap'in avantajları ve dezavantajları nelerdir? Bitmap, dijital görüntü işleme ve bilgisayar grafikleri alanında sıkça kullanılan bir dosya formatıdır. Bu dosya formatının hem avantajları hem de dezavantajları bulunmaktadır. Birçok kullanım alanına sahip olması, çeşitli uygulamalarda kullanılabilmesi gibi avantajları bulunmaktadır. Bitmap'in dezavantajlarından biri ise yüksek boyutlu dosya olmalarıdır. Bu da saklama ve paylaşma açısından dezavantaj olarak değerlendirilebilir. Ayrıca, bitmap formatının sıkıştırılması durumunda kalite kaybı yaşanabilir, bu da bir dezavantaj olarak gösterilebilir. Diğer yandan, bitmap'in renk ve tonlamaları konusunda sınırlı olması da bir dezavantaj olarak gösterilebilir. Daha fazla renk ve tonlama seçeneği isteyen kullanıcılar için bu durum olumsuz olabilir. Ancak, bu dezavantajlarına rağmen, bitmap formatının birçok kullanım alanı bulunmaktadır. Tüm bu avantajlar ve dezavantajlar göz önüne alındığında, bitmap formatının kullanımı konusunda dikkatli olmak ve ihtiyaca yönelik olarak tercih etmek önemlidir. Bitmap resimlerin kullanım alanları nelerdir?Bitmap resimleri, genellikle fotoğraf ve dijital sanat eserlerinin üretimi ve düzenlenmesi işlemlerinde kullanılır. Profesyonel fotoğrafçılık, web tasarımı, grafik tasarım, oyun geliştirme, medya prodüksiyonu gibi birçok farklı alanda Bitmap resimleri kullanılır.Bununla birlikte, düşük çözünürlüklü görüntüler gerektiren, renk ayrımı ve görüntü netliği önemli olan endüstrilerde de Bitmap resimleri sıkça kullanılır.Özellikle, baskı ve yayıncılık sektöründe Bitmap resimleri, yüksek kaliteli sonuçlar elde etmek için tercih edilir.Bitmap dosyalarının sıkıştırılması ve saklanmasıBitmap dosyaları genellikle yüksek kaliteli görüntüleri saklamak için kullanılır. Ancak bu dosyalar genellikle oldukça büyük boyutlara sahiptir. Bu nedenle, Bitmap dosyalarının sıkıştırılması ve saklanması önemli bir konudur. Sıkıştırma işlemi, dosyanın boyutunu küçültmek ve daha az depolama alanı kullanmasını sağlamak amacıyla yapılan bir işlemdir.Bitmap dosyalarının sıkıştırılması farklı yöntemlerle gerçekleştirilebilir. Kayıpsız sıkıştırma, veri kaybı olmadan dosyanın boyutunu küçültme işlemidir. Bu yöntem genellikle grafik tasarımcıları ve profesyonel fotoğrafçılar tarafından tercih edilir. Kayıplı sıkıştırma ise, dosyanın boyutunu küçültmek için belirli veri kayıplarının kabul edildiği bir yöntemdir. Bu yöntem, genellikle web siteleri ve e-ticaret platformları gibi alanlarda kullanılır.Bitmap dosyalarının sıkıştırılması işlemi sonrasında dosyanın saklanması da önemlidir. Sıkıştırma işlemi sonrasında elde edilen dosyanın, uzun süreli saklanabilmesi ve orijinal kalitesini koruyabilmesi için uygun bir depolama altyapısına ihtiyaç vardır. Bu nedenle, dosyanın sıkıştırma öncesinde ve sonrasında depolanacağı ortamın özellikleri dikkate alınmalıdır.Bitmap dosyalarının sıkıştırılması ve saklanması konuları, dijital görüntüleme alanında çalışan herkesin bilmesi gereken önemli konulardır. Bu konuların doğru bir şekilde uygulanması, yüksek kaliteli görüntülerin uzun ömürlü bir şekilde saklanabilmesini sağlar.

[olumsuzsozler]

Paul Zachary Myers (d.1957) Pharyngula bilim blogunu kuran ve yazan Amerikalı bir biyologdur. Gelişim biyolojisi alanında çalıştığı Minnesota Üniversitesi'nde biyoloji doçentidir. Akıllı tasarımın, yaratılışçı hareketin ve diğer sözde bilimsel kavramların eleştirmenidir. Wikipedia

PZ Myers Sözleri: İnsanoğlu hala balıktır. PZ Myers Sağduyu - o kadar nadir ki, kahrolası bir süper güç. PZ Myers Nedensizce iğrenç olmamalıyız, bilerek iğrenç olmalıyız. PZ Myers Dünyada olup bitenlerin çoğu, doğal, evrensel yasaların bir sonucudur. PZ Myers Bir insan olarak kozmik açıdan önemli olduğunu düşündüğünüz her şey bir tesadüftür. PZ Myers Biz dünyanın prensleri değiliz, solucanların torunlarıyız ve her türlü asalet kazanılmalıdır. PZ Myers Bilim, doğruluğunun ve öneminin somut kanıtlarını sağlar. Din, aynı şeyin yokluğuna bahaneler üretir. PZ Myers Doğaüstü ve/veya yüce bir varlığın hipotezi belirsizdir, temelsizdir ve hiçbir pratik şekilde uygulanamaz. PZ Myers Hayatımızı, öldükten sonraki ödüller ve tatminle ilgili yanılsamalar için değil, hayatımızın iyiliği için yaşarız. PZ Myers Çok zeki insanlar genellikle çılgınca inançlara yönelik rasyonelleştirmeler yaratma konusunda çok akıllıdırlar. PZ Myers Hastalık sefaletin nedeni olduğu gibi, din de kadın düşmanlığının nedenidir; tek neden değil ama önemli bir etkendir. PZ Myers Bilim yanılmaz değildir ancak dinde eksik olan bir şeye sahiptir: iddiaları gerçek dünya gözlemleriyle test etme süreci. PZ Myers Sessizlik statükonun lehine bir argümandır. Bir eşitsizliği gidermeyi reddetmek, bu eşitsizliği sürdürmeye yönelik bir stratejidir. PZ Myers Biz tanrısızlar bu kesinlikten yoksunuz ve dünyanın uzlaşma gerektiren ve ahlaki bir güç tarafından yönetilmeyen karmaşık bir yer olduğunu biliyoruz. PZ Myers Din, akla karşı bir fitne eylemidir. Hangi din en baştan çıkarıcıysa ve mağdurları şüpheciliklerinden vazgeçmeye ikna etme olasılığı en yüksek olanıdır. PZ Myers Eğer doğal dünyaya ilişkin gözlemler karşısında sönen bir dini inancınız varsa, inançlarınızı yeniden düşünmelisiniz; dünyayı yeniden düşünmek bir seçenek değildir. PZ Myers Din, göğsümüzün üzerinde duran barbar bir obsidyen bıçağıdır, onu bir dolaba koyun ve bir sanat eseri olarak hayranlıkla izleyin, ama o lanet şeyi bir daha asla kullanmayın. PZ Myers Din savunucuları, ister yamyamlık ritüeli olsun, ister ruhlara dua etmek olsun, ister kadınlara menkul kıymet muamelesi olsun. Ve bunu her zaman sahte öncüllerden oluşan korkunç, sallantılı bir temel üzerine inşa ediyorlar. PZ Myers Sıradanlık ilkesi basitçe özel olmadığınızı belirtir. Evren senin etrafında dönmüyor; bu gezegen hiçbir şekilde ayrıcalıklı değil; ülkeniz yönlendirilmiş, kasıtlı kaderin mükemmel bir ürünü değil; ve öğle yemeğinde yediğin ton balıklı sandviç sana hazımsızlık yaşatmak için plan yapmıyordu. PZ Myers İNANÇ. Hiçbir kelime, dinin mutlak en kötü ve en kötü özelliklerini bundan daha iyi temsil edemez. İnanç zihni çürütür. Eleştirel düşünceyi yok eden, kanıtları baltalayan ve insanları saçmalıklara adanmış hayatlara yönlendiren zehirdir. Bir erdem sayılan bir parazittir. Ateizmin bilimsel kanadının bir temsilcisi olarak konuşuyorum: Bu kesinlikle taviz veremeyeceğimiz bir şeydir. İnanç yanlıştır. PZ Myers https://i.ibb.co/HHLmQQz/PZ-Myers-S-zleri.gif

……………………………………….. ╚►Tumblr: https://olumsuzsozler.tumblr.com/search/PZ%20Myers ╚►Twitter: https://twitter.com/pusula1sozler ╚►Pinterest: https://tr.pinterest.com/szler/pz-myers-s%C3%B6zleri/ ╚►Site arşiv: https://pusulasozler.tr.gg/ ╚►Sözler Gif: https://i.ibb.co/HHLmQQz/PZ-Myers-S-zleri.gif ……………………………………….#PeterAtkinsSözleri #ÖlümsüzSözler

[valleybelow]

Çıtı pıtı henüz 18 yaşında saf bir kadındı. Pembe çiçekli pijamalarını çeker, kedi misali uyurdu. Zaten uyumayı çok severdi. Kendini uyurken güvende hissederdi. Odasının bir köşesi vardı, boş zamanlarını geçirmek için tasarladığı küçük bir alandı. Masasının üzerinde sürekli mutlu sonlarla biten masal taslaklarının olduğu saman kağıtları vardı. Arı Mayalı kalemleri etrafa dağılmış, lastik tokalarının içine geçmiş bir biçimde duruyorlardı. İnanmazdı insanların kötü niyetli olabileceklerine. İnanması için bir sebebi de yoktu, çevresindeki herkes onu bıcır bıcır konuştuğu için severdi. Tüm arkadaşları onunla konuşabilmek için can atardı, etrafına mutluluk salmasıyla ünlüydü. Ailesi sürekli ilgilenirdi onunla. İnterneti ev ödevlerini yapmak için kullanır, sosyal medya hesaplarıyla çok ilgilenmez, ilgilense de izlediği animasyonların yorumlarını okumak için giriş yapardı. Arkadaşlarının porno izlemesine anlam veremezdi. Halbuki geçen bir arkadaşı ilginç bir gif göndermişti hoşuna gittiği için. Dakikalarca izlemiş, adamın sevdiği kadına yatakta neden o kadar sert davrandığını çözmeye çalışmıştı. Bir anlık kadının yerine koymuştu kendini, yüzünde gülücükler açmaya başladığını fark ettiği an kapamıştı gifi. Kendine saygısızlık olarak düşünmüştü belki de bunu; çok sorgulamadı. Üniversitenin ilk senesinde, insanların değiştiğini de fark etmişti. Beraber eve çıktığı kişi çocukluk arkadaşıydı. Eve çıktıktan sonra henüz 2 ay içinde sıkılmaya başlamışlardı birbirlerinden. Çocukken günlerinin 8 saatini beraber geçirdiği arkadaşının bu denli değişmesine anlam verememişti; bunun da üstünde çok durmadı. Salonda kimin olduğunu bilmediği sigara paketini aldı, babası çok sigara içerdi bu yüzden yıllarca sigara karşıtı olmuştu. İçinden bir dal alıp yakmaya çalıştı, beceremedi. Uzun uğraşlar sonucunda bir nefes aldı, üfledi. Öksürmedi; çünkü nasıl içileceğini tüm çevresinden görmüştü. Üstelik öksürmeyecek kadar da olgun hissediyordu kendini. Bu kadar ilgi, alakaya rağmen şımarmamış; üstüne olgunluk kazanmıştı. Zekiydi. İnsanları izleyerek beyninde algoritmalar kurabilmiş, kendi başına gelmese de olayları nasıl çözeceğini öğrenmişti. Muhabbetleri dönen kötü niyetli insanların aslında kötü olmadıklarını; arkadaşlarının abartmalarıyla böyle gözüktüklerini düşünürdü. Ona göre dünyayı sevgi kurtaracaktı çünkü; çocukluk aşkından başka kimseyi sevmemişti. Çevresindeki erkekler de onu kız kardeşi olarak görmüşlerdi hep. İlk dönemin sonunda tanışmıştı şu an deli gibi aşık olduğu çocukla. Böyle hissetmesi için bir sebebi yoktu, artık birine ait hissetmek istemişti belki de kendini. Çocuk ona sadece, ‘’bugün çok tatlı gözüküyorsun’’ demişti. Daha önce bunu çok duymuştu da; ilk kez o gün o da tatlı hissetmişti kendini. Bunun etkisiydi o kişiden hoşlanması. O akşam eve gitmiş, yatağına çaprazlama uzanıp; yastığına sarılıp bu sözlerin sahibini düşünerek uyuyakalmıştı. Rüyasında öpüştüklerini bile görmüştü hatta. Ona göre öpüşmek sadece sevginin göstergesiydi. Gülücükler saçarak uyandığında, rüyasındaki öpüşmenin daha önce izlediği gifteki gibi olduğunu fark etmişti. Bilgisayarını açıp kaydettiği gifi izledi. O kadının yerine yine kendini; videodaki adamın yerine de bugünkü o sözlerin sahibini yerleştirmişti. Uyandığından beri vücudunda bir sıcaklık hissediyordu zaten, bu sefer bacaklarının arası da sıcaktı ama; kalbi hızlıca atmaya başlamış; kasıklarının uykusunda hafif nemlendiğini hissetmişti. Bu hisleri hormonlarının etkisiyle daha önce de çok hissetmişti; ama sonra sarılıp uyuyabileceği kimseyi hayal edemediğinden kendini frenlemeyi başarabilmişti. Gözlerini kapatıp, o sözlerin sahibine sarıldığını düşündü. Düşündükçe daha da ıslandı, ona göre orgazm sevgiydi çünkü. Ertesi akşam, eğlenmek için arkadaşlarıyla bir bara gitmişlerdi. Böyle ortamları sevmezdi; çünkü tanıdığı insanların içince nasıl bir canavara dönüştüklerini gözlemlemişti. O kadar iyi niyetliydi ki; daha sabah onu mutlu edebilmek için ona çikolata alan çocuğun, en yakın arkadaşım dediği kişinin, barda dans ederken kendisini öpmeye çalışmasını arkadaşça görebilmişti. Gülümseyip yerine geçti daha sonra. Hayatında ikinciye içmiş olacağı sigarayı yaktı; 33lük birasından bir yudum çekti. Elbisesinin üstünü yukarı çekiştirdi, bakışlardan rahatsız olmuştu çünkü. Yıllardır ona, oyuncak bir peluş ayı misali davranıp, yanaklarını sıkan kişiler, göğüslerine bakıyorlardı o akşam. Hormonlar.. diye geçirdi içinden, gözleri aşık olduğu çocuğu ararken.

Bir kaç gün sonra, başkasıyla el ele görmüştü onu. Gözlerine inanamadı, çünkü onun da kendisine aşık olduğunu düşünüyordu. Bir erkek, bir kadına azıcık ilgi gösteriyorsa başka bir kadını göremez, ilgi gösterdiği kişiye aşık olabilirdi anca. Arkadaşlarından çok duymuştu böyle hikayeleri, ama saftı işte, kötü insan olmamalıydı hiç kimse ona göre. Evine giderken, tekele uğrayıp iki şişe şarap aldı. O gece yine olgunluğundan ödün vermememliydi. Çok şaşırmıştı evet; ama atlatabileceğini düşünüyordu bunu. Ne de olsa boş insan ilişkileri diye düşündü kadehinden son yudumunu alırken. Alkole de yeni başlamıştı aslında, ilk birasını eve çıktığı ilk gece içmişti. Sarhoş olmak için fazla olgundu. İçti de içti, başı dönmeye başladığında sızmaya karar vermişti. Biranın tadının o kadar kötü olmadığını, yeteri kadar çerezle eğlenceye bile dönüşebileceğini düşünmüştü. Tek bildiği şey, bir şeyler düşünmeden eğlenebilmekti. Kafası hafif güzel olduğunda arkadaşları daha da tatlı olduğunu söylemişlerdi. Mantığını devre dışı bırakıp konuştuğunda bile bıcırlığından ödün vermiyordu. Yatağına yattı, şarap sıcak hissettirmişti kendini. Pembe pijamasının altını çıkardı daha sonra; gözlerini tavana dikti, o adamın el ele gezdiği kızın yerine koydu bu sefer kendini. Ben de kötü olabilirim dedi. İnsanlar böyle mutluysa, ben de artık mutlu olmak istiyorum diye düşündü. Sahilde öpüştüklerini, boynunda ve göğüslerinde bir elin gezdiğini düşündü. Göğüs uçlarının dikleştiğini fark etti, durdurmak istemiyordu kendini. Hep durmuştu zaten. Sütyenini çıkardı, göğüs uçlarıyla oynamaya başladı. Vajinası ıpıslak olmuştu. İzlediği videodaki gibi, yastığı göbeğinin altına koyarak domalma pozisyonunu almıştı, yeni törpülediği tırnakları vajinasının etrafında geziniyordu. Kalçalarını daha da ayırdı, nefesi iyice hızlandı, arkadan birisinin yüklendiğini hayal etti, parmakları içindeydi. Teslim olmuştu kendine, inlemeye başladı. Ben de mutlu olmalıyım diyordu bi yandan, daha çok inledi. Kalbini durduramıyordu, çok hızlıydı. Kendini ileri geri salladıkça göğüsleri de aynı hızda ileri geri hareket ediyordu. Bu çok hoşuna gitmişti. Sallanan göğüslerinden birini avuçladı diğer elini vajinasının içinden ayırmayarak. Seninim diye bağırıyordu yatak başlığına. Durma, gir içime daha hızlı diyerek orgazmın titrek vücut hareketlerine bıraktı kendini. Kasıldıkça kasıldı, titredikçe titredi. En sonunda sırt üstü bıraktı kendini. Yüzü gülüyordu. İlk kez birine sarılmadan orgazm olmuştu. Kahkaha attı, uzandı, yerdeki pantolonunun cebinden arkadaşının paketinden aldığı bir dal sigarayı aldı, komodinin üstündeki kibriti aldı, yaktı. Dumanını üflerken uzattığı bacaklarına baktı, birini diğerinin üstüne atmış vaziyette ayak parmaklarını inceledi. Mutluydu.

[mutereddid]

ZehSer 🌸 Teşkilat 17| Fragman

[almostbrokensoul]

Beni sevmezken bile çok güzel o

[ekip]

Daha hızlı yüklenen GIF'lere merhaba

Başka bir deyişle: Bazı GIF'lerim neden videoya dönüştürülüyor?

Genel noktalar

GIF'leri, genelde hareketli WebP oluşturan GIFV yerine MP4 videosu olarak sunmayı test ediyoruz. Sadece masaüstünü etkileyen bu deney çok az sayıda Tumblr kullanıcısı için geçerli ve mobil uygulama kullanıcılarını etkilemiyor.

MP4 formatını bu şekilde kullanmak performansı son derece ileri taşıyor. Bu sayede Tumblr'da hareketli resimler daha hızlı yüklenecek ve hemen her şart altında daha az veri kullanacak; hem de kalitede kayda değer bir kayıp olmadan.

Bu dönüşüm yalnızca belli türde GIF'ler için geçerli, örneğin ilk karesinde şeffaflık bulunmayan GIF'ler. Dönüşüm işlemini binlerce GIF üzerinde test ettik ve orijinal GIF'ten pratikte ayırt edilemeyecek hale getirmek için ayarlamalar yapmaya devam ediyoruz.

XKit'in "Vanilla Videos" eklentisi bu deneyde bir hataya yol açıyordu ancak yeni XKit versiyonunda bu sorun çözüldü.

Bir GIF, MP4 olarak karşına çıkarsa resme tıkladığında eskiden olduğu gibi lightbox açılır. Sunulan formata bağlı olarak bunu GIFV ya da GIF şeklinde indirebilirsin.

Hâlâ deney aşamasında olduğu için bu özelliği devre dışı bırakmak şimdilik mümkün değil. Ama içerik üreticisi veya izleyicinin bunu devre dışı bırakabilmesi için ileride bir yöntem ekleyebiliriz.

Karşına MP4 formatında çıkan GIF'te bir yanlışlık dikkatini çekerse, resmin bağlantısını ve dönüşümde nasıl bir problem bulunduğunu Destek ekibiyle paylaş. Size daha iyi bir deneyim sunmak için örneklere ihtiyacımız var. Bir de, aynı destek talebini birden çok kez göndermezsen çok seviniriz.

Bunu biraz açabilir miyiz?

Tabii. Geçen günkü #guncellemeler gönderimizde bahsettiğimiz gibi, masaüstü panoda GIF'leri MP4'e çevirmeyi test ediyoruz. Amacımız panodaki GIF'lerin olabildiğince hızlı yüklenmesini sağlamak ve bunu yaparken kaliteden mümkünse hiç ödün vermemek.

GIF'leri yıllarca GIFV formatımızda sunduk. Bu format, GIF'leri sorunsuzca yeniden kodlayarak, <img> etiketini destekleyen daha modern formatlara (WebP gibi) çeviriyor. Geçen yıl bu işlem üzerinde bazı iyileştirmeler yapsak da WebP'ye dönüştürmenin faydaları çok kısıtlı. Ortalama bir dönüşümde dosya boyutu sadece yarıya iniyor ve WebP, Safari'yle çok iyi anlaşmıyor. Öte yandan MP4 dönüşümü, daha küçük (çoğunlukla orijinal GIF'e oranla 8-10 kat daha küçük boyutta) dosyalar sağlıyor; daha hızlı yüklenme ve daha çok tarayıcı desteği de cabası.

Hangi GIF'lerin MP4'e dönüştürüleceği konusunda çok seçiciyiz. Bu işlemi yalnızca dönüşüm kriterlerimizi karşılayan GIF'lere uyguluyoruz. Şu anda bu, ilk karesinde şeffaflık bulunmayan, sabit kare hızına sahip, 10 saniyeden kısa GIF'leri kapsıyor.

Bu yeni dönüşümü Tumblr'da, tipik dizi GIF setlerinden piksel çizimlerine ve hareketli metinlere kadar binlerce GIF üzerinde test ettik; rahatlıkla söyleyebiliriz ki içeriklerin neredeyse tamamı gayet başarılı sonuç veriyor. Öte yandan algoritma üzerinde ayarlama yapmaya devam ediyoruz ve geri bildirimlere açığız. Bu, yoruma açık bir işlem olduğundan orijinal GIF'ten daha kötü duran bir MP4 görürsen bize yollamaktan çekinme!

Şu anda bu değişiklik sadece Tumblr üzerindeki (www.tumblr.com) deneyim için geçerli. Blog ağında (ör. senin-blogun.tumblr.com adresinde) ise geçerli değil ve GIF'ler burada hâlâ GIFV olarak sunuluyor.

Bunun amacı ne?

Yukarıda da değindiğimiz gibi GIF'ler, modern formatlara kıyasla hemen her şart altında daha verimsiz. Boyutları daha büyük, yüklenmeleri ve işlenmeleri (rendering) daha uzun sürüyor ve daha çok önbellek tüketiyorlar. GIFV dönüşümlerimizle boyut sadece yarıya inebilirken, yeni GIF->MP4 dönüşümüyle film/TV tarzı içerikler çoğu zaman 8-10 kat küçülebiliyor. Bu tarz içeriklerin Tumblr'da ne kadar yaygın olduğunu düşünürsek (#filmedit veya #moviegifs etiketine bir uğra), içeriği MP4 olarak sunmak böyle etiket sayfalarının çok daha hızlı yüklenmesini sağlıyor (özellikle yavaş bir bağlantın varsa).

Örneğin 3,4 megabaytlık şu orijinal GIF'i ele alalım. GIFV kullanarak WebP'ye dönüştürünce 2,3 MB'a, yani asıl boyutunun %68'ine iniyor. Ama MP4'e dönüştürünce 641 KB'a, yani asıl boyutunun %19'una inerek 5 kat daha hızlı yükleniyor. Etiket ve arama sayfalarında genelde aynı anda bir sürü GIF yer aldığını düşünürsek, yüklenme hızı ve gezinme deneyimi açısından çok büyük bir ilerleme elde ediyoruz.

Ancak el yapımı ve son detayına kadar optimize edilmiş GIF'ler paylaşan Tumblr içerik üreticilerinin bu formatın tüm özelliklerinden faydalanmayı sevdiğini de iyi biliyoruz. Bunların kötü görünmesini asla istemeyiz; bizce her biri sanat eseri ve modern formatlardansa orijinal hallerinde daha iyi görünüyorlar. Bu özellik, şimdilik bir deneyden ibaret. İçerik üreticilerinin veya GIF izleyicilerinin bu değişikliği devre dışı bırakabilmesini tam olarak nasıl sağlayacağız, bunu henüz kararlaştırmadık. Ancak böyle bir planımız var.

Şimdilik herhangi bir GIF'in orijinal GIF versiyonunu indirmek istersen resim URL'sindeki dosya uzantısını .gif ile değiştirmen yeterli. Şöyle:

https://64.media.tumblr.com/af554ca5b0e60d313e40c8c47e13824b/d422d5f60551ce04-12/s2048x3072/4b5293df9726acfe461f7eaf661f92acd060dd21.mp4 

yerine

https://64.media.tumblr.com/af554ca5b0e60d313e40c8c47e13824b/d422d5f60551ce04-12/s2048x3072/4b5293df9726acfe461f7eaf661f92acd060dd21.gif

Ne zaman başlıyor?

Değişikliği önümüzdeki ay boyunca kademeli olarak masaüstünde başlatıyoruz. Şu anda sadece yeni yüklenen GIF'ler analiz ediliyor, yani var olan GIF'ler bir süre etkilenmeyecek. Kullanıcıların yalnızca belli bir kısmına sunulacağından, özelliği hemen göremeyebilirsin.

GIF üreticileri için rehber

Kötü görünen dönüşümleri bildirmek

GIF'lerinden biri dönüşümden sonra kalitesiz görünürse bunu bilmek isteriz. Gönderinin URL'sini ve hangi GIF'lerin kötü durduğunu Destek ekibiyle paylaş. Dönüşümün hangi açıdan sıkıntılı olduğunu da yazarsan süper olur.

Dönüşümün ardından GIF'imi nasıl önizleyebilirim?

Herhangi bir GIF'in MP4'e dönüştürülmüş halini görmek istiyorsan tek yapman gereken GIF'in medya URL'sindeki dosya uzantısını GIF ya da GIFV'den MP4'e çevirmek. Bu sadece dönüşüme uygun olarak işaretlediklerimize değil, Tumblr'daki tüm GIF'lere yapılabiliyor (çünkü herhangi bir GIF'in olası bir dönüşümde nasıl görüneceğini bilmek istiyoruz).

GIF üreten biri olarak bunu nasıl devre dışı bırakabilirim?

Şimdilik GIF'in ilk karesine şeffaf tek bir piksel ekleyerek MP4'e dönüşmesini engelleyebilirsin. Ancak bu yöntem, GIFV işlemimizin desteklediği WebP ve diğer formatlara dönüştürülmesine engel olmaz. İçerik üreticileri veya izleyicilere başka ne tür bir devre dışı bırakma yöntemi sağlayabiliriz, bunu incelemeye devam ediyoruz.

Lafı açılmışken, sizin fikirlerinizi de almayı çok isteriz! O yüzden gözüne yanlış bir şey çarparsa mutlaka bizimle paylaş. Ayrıca, özelliğe dair gelişmelerden haberdar olmak için Changes blogunu (İngilizce) ve Ekip blogumuzu (Türkçe) takipte kal.

[aforozedilmisrenk]

Niye bu kadar kıskançsınız neden güzel bir kadın sizin kıskançlık iç güdülerinizi kabartıyor ha ben çok güzel bir kadın mıyım? Değilim ama kendimi beğeniyorum özgüvenli ve her kadın gibi özelim ülkece zaten kadınlarımızın olayı bu güzel olan her şeye karşısınız çok kıskançsınız çok ee kadın kadının düşmanıdır diye boşuna dememişler dünden beri iki üç gif attım diye demediğinizi bırakmadınız allahtan sürekli atmıyorum da kıskançlık krizleri geçirttirmiyorum sizlere :)))

[lastscreambeing]

bunun bu postla hiç bir alakası yok ama az önce şunu fark ettim de nedense türkçe postlarda rebloglama ve like sayısı yabancı postlara kıyasla çok daha farklı. çoğu türkçe postta rebloglama sayısı beğenme sayısından bile yüksekken yabancılar ise postları bir türlü rebloglamıyor. tuhaf 🤔. ayrıca muhtemelen bu türkçe postların azlığından kaynaklanan bir şey ama yine de aynı site içerisindeki kullanıcıların siteyi nasıl kullandıkları arasındaki farklılık sadece tuhafıma gitti. 

[kabuluk]

Neden sana anonimlerim gitmiyor diye merak ediyordum da galiba gif yüzünden.

Sizi yoruyor muyum diye sormuşsun ve cevap vermek istedim, çünkü üzülmek çok üzücü. Hayır, tabii ki buna gifle cevap verseydim daha güzel olabilirdi.

Ya postu görünce rb yoluyla mı cevap versem, posta yorum mu yapsam, ileti mi atsam diye düşündüm ve iletişim özürlü yanım galip geldi.

Enerjini ve seni seviyorum, postlarını dash'imde görmek mutluluk sebebidir.

Ağlarııım😢😢. Çok çok teşekkür ederim çok mutlu oldum ne diyeceğimi şaşırdım şuan... iyi ki varsın, beni düşünüp de bunu yazdigin için çok teşekkür ederim 💖(bu arada anonim olunca sadece yazı yazilabiliyor diye biliyorum o yüzden gelmemiş olabilirler yine de düşünmen yeter ♡_♡)

[hislerinyersizligi-blog]

Unutulmaz degil ama unutamayız...

Unutulmaz. Bir kere yer etmiştir aklında, kalbinde. Bir söz vardı, “insan bir kere öğrendiğini bir daha unutamaz.” diye. Bu mevzu da ona benziyor. İçin daralır, kalbin sıkışır, elini kolunu nereye koyacağını bilemezsin. Garip bir huzursuzluk dolaşır bedeninde, ruhunda. Nefes alırsın hatırlarsın, dumanı doldu mu sigaranın iyice acır ruhun. Ellerine bakarsın onun ellerini görürsün, burnunda onun nefesinin kokusu tüter, başını dizlerine koyduğun ve saçlarının yüzüne düştüğü gelir aklına. Beraber geçtiğiniz sokakları bir kenara bırak, onunla konuştuğun mekanları, köşebaşlarını bile hatırlarsın en ince ayrıntısına kadar. Üzülürsün aklına gelir. Gülersin bu sefer daha da beter hatıralar basar zihnini. Kafanı duvarlara vurup unutmak istersin, unutamazsın. Yüzünü gördüğün ilk an gitmez gözlerinin önünden ama yinede bir tebessüm kondurur dudaklarına. Sonra onun yüzüne son kez baktığın an gelir aklına, unutmak istersin, unutamazsın. Onunla aynı isme sahip bir arkadaşın, tanıdığın olmasın diye dua edersin, o da olur. Arkadaşından, eşinden, dostundan soğursun gitgide. Attığın adımlardan nefret eder hale gelirsin, kesip atayım şu bacakları dersin, beceremezsin. Sonra giderek kendinden de soğumaya başlarsın. Elini cebine atarsın bir gün, veya bir çekmeceye, ona ait bir şey çıkar oradan. Unutmuşumdur derken, tokat gibi çarpar suratına hatıraları, unutturmaz kendini. Atmak, yakmak, parçalamak istersin ama başaramazsın. Diyelim ki başardın, bu sefer; ���neden yaptın bunu?” hücum eder tüm hücrelerine. Ölmek istersin, unutmak için, ölemezsin. Çünkü unuturum diye korkarsın, kendine bile itiraf edemezsin. Günler döner, yıllar geçer, sakinleşirsin. Yaşın ilerler, yükler biner sırtına, unuttuğunu zannedersin. Ya birden karşına çıkar hiç ummadığın bir yerde yada bir şey olur bağırır sana “hala buradayım!” diye. O an ikiye bükülmüş vücudunun içinden dimdik bir şekilde doğrulup çıkar ruhun. Bir daha hatırlarsın nasıl başladığını, nasıl bittiğini, nasıl sevdiğini. Okkalı bir tükürük savurmak istersin geçmişin suratına doğru.Ciğerlerinde nefes kalmamıştır bile. Sadece fısıldayarak onun ismi dökülür dudaklarından, bir tek ona yeter gücün. Sonra kabul edersin, dersinki unutmak için sevmedimki unutabileyim.Unutamazsın..

[olumsuzsozler]

Peter William Atkins (d. 1940) İngiliz kimyager, Oxford Üniversitesi Lincoln College emekli öğretim üyesi, yazar. Vikipedi

Peter Atkins Sözleri: Gerçeğe çoğunluk oyuyla ulaşılamaz. Peter Atkins Kimyaya Hükmeden Dünyaya Hükmeder. Peter Atkins Bilim dinle neredeyse tamamen bağdaşmaz. Peter Atkins Bilim, dinin nerede saklandığını ortaya çıkarır. Peter Atkins Ben dini öğretmeyi yalan yaymak olarak görüyorum. Peter Atkins Bilim insanın zihinsel yeteneklerinin gücüne saygı duyuyor. Peter Atkins Din açıklama iddiasında bulunurken aslında totolojiye başvuruyor. Peter Atkins Tanrılara inanan birinin gerçek bir bilim insanı olması imkansızdır. Peter Atkins Evrenin büyük bir kısmının herhangi bir açıklamaya ihtiyacı yoktur. Peter Atkins Bir yaprağın açılması gibi bilincin ortaya çıkışı da kısıtlamaya bağlıdır. Peter Atkins Bilim bizi mantıklı tartışmalara götüren önemli soruların önünü açıyor. Peter Atkins 'Bunu Tanrı yaptı' diyen herhangi bir argüman, tembel bir zihnin işaretidir. Peter Atkins Hem entelektüel yönden dürüst olup hem de tanrılara inanabilmek mümkün değildir. Peter Atkins Bilim insanlığın potansiyeline dinin yapabileceğinden çok daha fazla saygı gösteriyor. Peter Atkins Kimyanın tarıma olan katkılarını ortadan kaldırın; insanların ölmesine izin vermiş olursunuz. Peter Atkins Okyanuslar, atmosferi oluşturan gazlar da dahil olmak üzere çözünmüş maddelerin büyük depolarıdır. Peter Atkins Kimya yıldızlarda başlar. Yıldızlar, maddenin yapı taşı olan ve konumuz olan kimyasal elementlerin kaynağıdır. Peter Atkins Görünmeyen şeylerin gözümüzü korkutmasına yol açıp inancın boşluğunu vurgulayarak ilerlemeye engel oluyor. Peter Atkins "Bunu Tanrı yaptı" iddiası, aldatıcı bir açıklama kisvesi altında cehaletin kabul edilmesinden başka bir şey değildir. Peter Atkins Peki bu entropi nereden kaynaklanıyordu? Neden kesin, mükemmel ve sonsuz şekilde hükmedilmiş Tanrı vergisi bir şey yoktu ki? Peter Atkins Din, gerçekliği asla idrak edemeyeceğimizi söyleyip bizi araştırma yapmaktan vazgeçirerek, varoluşa ilişkin en önemli soruları sormamızın önüne geçiyor. Peter Atkins Din bizim oldukça önemsiz olduğumuzu belirtiyor. Bu kadar aptal tasvir edilmemizin ortaya çıkardığı korku sayesinde din, insanın idrak gücünün sınırsızlığını reddediyor. Peter Atkins

╚►Sözler Gif: https://i.ibb.co/rFS9t1R/Peter-Atkins-S-zleri.gif

……………………………………….. ╚►Tumblr: https://olumsuzsozler.tumblr.com/search/Peter Atkins ╚►Twitter: https://twitter.com/pusula1sozler ╚►Pinterest: https://tr.pinterest.com/szler/ ╚►Site arşiv: https://pusulasozler.tr.gg/ ╚►Sözler Gif: https://i.ibb.co/rFS9t1R/Peter-Atkins-S-zleri.gif ……………………………………….#PeterAtkinsSözleri #ÖlümsüzSözler

[cninzihni]

Bu gif bende bu şeklin neden kalp yerine kullanıldığını merak ettirdi ve gidip işsiz gibi araştırdım. Bundan sonrası amme hizmeti, bilgilenmek isteyen okusun jfdgjdfgfd

Şekil olarak kullanımı İndus Vadisi Uygarlığı döneminde Kutsal Hintinciri ağacının yapraklarından esinlenilerek başlamış. Japonya'nın eski dönemlerinde Yaban Domuzunun Gözünü simgelemek için kullanılmış ki bu simge kötü ruhları uzak tutmak için kullanılıyormuş o sıralarda. Bu şeklin kalp ile bağdaştırılması Orta Çağ'da olmuş. Belgelere göre 1250'li yıllarda "Le roman de la poire" adlı eserde kullanılmış ki onu da aşağıya ekliyorum.

Ama tabi burada bile tam olarak günümüzdeki gibi değil, anatomik yapısına yakın bir kalp üzerine gidilmiş. 14. yüzyıla geldiğimizde "Francesco da Barberino" abimizin "Documenti d'amore" adlı eserinde günümüze yakın şeklini görebiliyoruz. O çalışmayı da aşağıya ekleyerek amme hizmetini sonlandırıyorum. Etiket atayım unutursam bu bilgiyi gelir bakarım djdgdjgf

Buraya kadar okuyanlara sevgiler fdjgdfjgfd

[mutereddid]

Teşkilat 15| ZehSer (1)

[thegirlwhobbessedwitheverything]

Neden acı çeken hep bizler oluruz? Düşündünüz mü hiç? Ben düşündüm. Ama asla mantıklı bir sonuca hatta hiçbir sonuca varamadım. İyilerden miyiz biz? Yoksa kötülerden mi? Ya da hiçbirinden mi? ‘İyiler hep kazanır, kötüler hep kaybeder.’ diye bir kural yoktur aslında. En azından benim açımdan. Asıl doğrusu,’İyiler hep kaybeder, kötüler hep kazanır.’ oluyor. Çünkü ne kadar iyilik yaparsak yapalım hep kötü sonuç alıyoruz. Ama bu hayat işte. Buna katlanmak zorundayız. Eğer kötülük görmezsek iyiliğin ne olduğunu bilemeyiz, değil mi? Çıplak ayakla yürürken ayağımıza taş batar ayakkabı giyeriz, yani kötülüğü yaşayarak iyiliği öğreniriz. Yaşayarak bir şeyler kazanırız veya kaybederiz.

Bu GIF ise tam anlattıklarımla uyuşuyor. Tesadüf :D