#kor olmak
Explore tagged Tumblr posts
damladanummana · 9 months ago
Text
Menzil
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
elmaagacininkrali · 1 year ago
Text
Tumblr media Tumblr media
sana da aşk olsun, vazgeçmişsin benden
emir can iğrek / kor
44 notes · View notes
seyyahh-h · 4 months ago
Text
"Bu gün var, yarın yok." Diye bağırıyordu satıcı "Bu gün var, yarın yok"... Tıpkı yaşadığımız an, hissettiğimiz duygu, aldığımız nefes gibi...
Seyyah olmak istedim nedense, uveysin yaşadığı asırda yaşayan, dünü, bu günü, yarını ve dahi bütün bir ömrü ...
senden bir izi, rayihanin rengini aramakla geçirecek umarsız
bir seyyah...
Öyle ya bu asra ait değildik biz.
O yüzden eğreti duruyordu tebessümlerimiz, hava da asılı kalıyordu cümlelerimiz, sağır pazarlarında satılmaya çalışıyordu...
Hüzün kokuyorduk, hüzün alıp huzur satıyorduk çıplak sokakların âmâ kalplerine...
Bu asra yakışmıyorduk sevgili!
Eğreti duruyordu bunca sahtekarlığın içinde samimiyetimiz.
Ne olabiliyor, ne de ölebiliyorduk, kavuşamıyorduk. Asrın çıkmaz sokaklarında yol bilmez, iz bilmez çocuklar gibi kayboluyorduk ve konamıyorduk birbirimizin üveysin asrından kalma kor avuçlarına..
♡♡
˙⁠❥˙⁠❥
Tumblr media
88 notes · View notes
oylesineyazan · 14 days ago
Text
İnsanların sadece hayal kırıklığı olduğu bir evrende kapalı kaldım. Güvenmek sorunu yaşayan her genç kızın içine düşen kor alevleri yuttum, içimdeki denizlere attım. Güvendim. Sevmek sorunu yaşayan her kızın düştüğü çukurları ellerimle doldurdum. Tırnaklarıma dolan sevgisizlik pisliklerini temizledim. Çok sevdim. Mutsuz olmak korkusu yaşayan her genç kızın içinde kalan mutsuzluk kırıntılarını biriktirdim mutluluk inşa ettim. Kendimi korumak kollamak istedim. İnsanlara güvendim. Şimdi hepsi birer hayal kırıklığı. Tüm çabalarım, emeklerim hepsi.. İnsanlarla olan her ilişkimden kalan şimdi elimde kocaman bir hayal kırıklığı. Hak etmediğimi düşündüğüm bu hayat bir hayal kırıklığı olarak kalacak bende. Yaşadıklarımı ve bana yaşatılanları hak etmediğim. Etrafımda biriken insanların yaptıklarını hak etmediğim bir hayatta kapalı kaldım. Tüm bunlarla savaşacak gücüm de kalmadı mutluluğa olan inancım da. Her geçen gün içimde bir çocuk ölüyor şimdi. İçimde biriken ölümü durduracak ne gücüm var ne hevesim. Her zamanki gibi gecenin karanlığında tek başımayım işte. Her zamanki gibi yaralarımı sarmak bana düştü, yaralarımı sarmak yerine kanatmaya başlamak da bir çocukluk alışkanlığı kalmış bende. Bugün de içimde bir çocuk öldü. Bunca acı varken etrafımda bırakalım ölsün. Ben ölmeyi bile beceremiyorum. Bırakalım içimde ne kadar çocukluk kaldıysa ölsün..
12 notes · View notes
hayylazz · 14 hours ago
Text
Pehhhh her yer tıklım tıklım...
vıcık vıcık...🤦
Heeerkes mi mutlu?
Ya da heeerkes mi arızalı...
Tumblr media
Dışarıda olmak ama görünmemek istiyorum...🤦
Kaybolmak...
Tüm hislerim kor gibi...🫤
Söndüremiyorum...
9 notes · View notes
bozandeniz · 3 months ago
Text
Bilmelisin..değer, sevmekle olur..sevmek se inanmakla..inanmaksa beklemekle..beklemek SAF' lıktır..hadi..şimdilik kazanmışı oyna..Gerçek gelene kadar...
--Anlamıyorum seni..ve sendeki beni..vardıysa yüreğinde bir yangın..hani ateşi nerde...nerde
--Anlamıyorum seni..ve sendeki beni..vardıysa yüreğinde bir yangın..hani ateşi nerde...nerde
---Ellerime kıyamadığın ellerin..gelme be yâr..çay koydum odun ateşine...tarhanamda pişti hazır..birde yâren türküsü doladım dilime..gelme..gelme artık neye yanar...
---Biliyorum,bensizlik çökünce gözlerine..gece yalın ayak yürüyünce ülkesine..sen sadece,sessiz bir limanda yol alıyorsun..kendin denen bahçene....gül/ele....sen ...Bire....yol alıyorsun öylece..
---Sen ahirim dedin de ey can!
Sen sessiz sedasız çığlıklarını duydunmu?? o,kokunun...gittin be can..canını bende bırakıp gittinnnn.. yüreğin beklese ne yazar ..
---Sevmiyorum hırsızlığı...sesizce,apansız çalıp götürüyorlar kalbimizi..sonra..Sen bensin diyorlar..Sonra... yok ki sonrası... aheste bir acının ninisinde uyuyor bedenim..Nerdesin...
--Bin hazan geçsede ömrümden,yâremin adı sensin ey Yar!!! Kapında kalsada hayellerim.
Ruhumun direğisin SEN...
---Susar mı?sanırsın bu yürek.. sanmaki geçtin, gönül diyarımdan...anlaman zordur bilirim elbet.dil s u s sada gönül bilir yürekten....
---Bitmezki sevgin... Hak'tan gelen sefasıyla cefasıyla degilmi? S u s maz ki yürek...bıraktım...bilki ahirime....
---Bir yokluk çilesindeyim..ne noktalarım var nede virgüle ihtiyacım...artık koyverdim hayatı...umudumu yuvarladım dünyaya...Sen mi sevdin beni?sen mi sonsuzda bekliycen?gülmedim bile.. ben beklerken avuçlarımda dua dilimde nerdesin....cevabında kendin gibi yok tu..Şimdi bilki ben susma hakkımın esiriyim teslim ettim nasip çilehanesine kendimi..var git be yolcu git yoluna...artık yakamıycaksınız canımın ateşini..yakamıycaksınız... artık
---Durdun mu? deli gönlüm.sustun mu? rúzgârlara,kapın mı? kapandı,ben mi yok oldum... sen havanında adın mı zikrim? Yada secdem mi? Vuslatım dı..ben olmak yolunda sırların s u s larına dalmışken..kayboldum.Nakkaşın nakışında....
---Gök, yere keşifçimi göndermişti yağmurlarını bilemedim..Sonra senden bir koku mu? Yayıldı yer yüzüne..ben zerrenden bir parçaya can yangını gezerken..SEN!!!aşkın taa KENDİSİ anlarmıydım acep şuursuzluğumun farkındalığı ile SEN'ı....bilemedim...
---Yalanmış koca ömür..bir varmış bir yokmuş..nefesler yok olur..canlar tende soğurmuş..ölüm gelir kapıya,paralar pul,çırpınışlar hiç olurmuş..selâlara selam duran tabutlar..toprakla hasbihalde bulunurmuş...velhasıl a doslar.. ölüm varmış..bildiğımizin sonu inandığımızın inkarı....ölüm varmış....
---Bir puslu gece gibisin ey sevda...görünmeyenim misin??? göstermediğin mi??susturduğum musun???suskunluğun mu??? Yok be sadece seçtiğimizi oynuyoruz hepsi bu..bizden başka herkes mutlu olsun diye...
---Hayattı!!! en ince naģmeleri ile beni söyleyen...olmazdı yokluğun olmasaydı.... bu can ahh!! bu karalara inat sevda anlasaydın olmazdı....kimbilir hangi sevdanın kolları sardı boģazını ve hangi yürekte soğuttun kahreden gülüşlerini..ve sen bütün bunlarla.raksederken ben bu kadar kor olup geçemezdim senden...olmazdı be yar!!!sen olmadan bu CAN bu NEFES'te bunca dik durmazdı....AHİRETİME...
--Keşke birde gözlerimdeki seni görebilseydin...rakseden akşamların kadınsı şımarıklığında tam ben tadındayken...
---Kıskandım yağan yamuru,hatta sokağı yattığın yeri...ben ıçimde sana ipek çarşaflarla sevda kokuları sürünmüşken...
Kor ateşlerde eritmişken nefesini nefesimde...nefesini kıskandım NEFES'imden bile..hiç bilmediğime....
---sustum perdegâhına gidişinin...meğer ne uzunmuş gece..sen kimbilir..... kimbilir...ben burda beklerken sende....
---Nasıl anlardın ki beni...yüreğinin çırpındığını sen ben diye bende bir şey kalmadığını.... yangınların ateşlikten utandığını..., sevmelerin yas giyip lâl olduğunu....fîgânlarımın adını,, sımsıkı sardığını...nasıl anlatırdım ki... SENI SEVİYORUM demekten hicap duyduğumu....utandığımı .....hıçkırık hıçkırık.....
---İster aç kapıları ve gir ıçeri sesizce...ben uyanmam ki seninle gördüğüm o masum düşte.... istersen fırlat sonsuzluk kalesine ben hep orasıyım..AHIRETE...
----Mor bir sabaha uyansak..sen bana kahvaltı hazırlasan...çıtır çıtır yanan sobanın sesinde... Tüm s u s ları çekip içimize sesizce ağlasak, çaresizliğin bin şükür kederine..
--Keşke yanımda olsaydın...uyutsaydım seni dizlerimde... sen uyurken kaybolsaydı gece ve onca acı...sabaha leylak kokuları ile sinseydi ve ellerimin içinde silini verseydi çaresizliklerin... ahh!!keşke... bir umut olabilseydim gözlerinden akıp seni boğan sevdana ahh!! Keşke...
--feda candan edilir. Feda sevgili bilmesede ardan edilir..feda... fedayı bilmediğini diyene, bilsin diye edilir.. anladım anlamazsın..belkide haklısın Anlayamazsın yazmakla!! bakmakla !! dokunmakla bizde olmaz feda..anladım,ben YABANCIYIM buralara..lakin üç beş rakamla bizde olmaz feda...
---Söylemiyceksin ya!!!bir daha ozledim.....
Her zerrende ben yutkunurken sen söyleme...
Uykunun sıcağı... umudunun soğu olmuşken sen söyleme..
Bir türkünün yanık nağmeleri dudaklarım sen öpme.
Zikrinle parçaladığım tesbih tanelerimi..sen tarumar etme..
Gel!!gel öldür ikimizi bir can otağında...beni senden seni benden etme....Ah be yâârr sen bu kadar ben diye... toprak toprak göz yaşı dökerken .biz ağacını ķökünden kesme....ETME
---Sahi, ağlarmıydı? insan..kaç gözyaşına ortak olumuştuki bu eller....hangi kan pazarı hangi ahın pençesinde yırtılmışta susmuştu acıya inat..gözleri gizemi idi arkasında sakladığının....saçlarına perçem perçem sur'dan üflenmişti kimsesizlik....olsun du ki.... hayat mı? koymuştular adını yeni doğanın.... yoksa,bir penceerenin kırık camlarından yansıyan yok olmuş ahın sancıları mı? Ahhh!! Be kader kim bilirdiki sesizlik su olmuş can pınarlarıma...Bir duman hâlesi gökkubem..altında sırlardan dahi sakladığım BEN....ne yokluktu ki onca varlıga inat...hiçbir kahreden çizgide SİLİNMEYEN.....umuduma!!!
---Atlas yorganlara sarmasınlar beni.. kimsesizliğimin koynunda yatarken....hani gece başlarken dedinya!!! Uyu bak bir rüyanın en körpe yeri örter bizi....hani dedin ya ben varım...ellerin avuçlarımda ısınsın, izin ver....yok olan nasıl verilirdi ki??..kimsesizime..
--Şimdi hesap zamanıydı çırılçıplak....bir hazanın kahreden kollarında...yokluğun bu kadar âyân ken mevsimlere...sesizliğime selam ile.....
----Kim demişki başka bahar yok ...bütün hazanlar çatlasın....kim demişki kalbim deli kalbim boş...bütün kalpler yansın...kim demişki aşk yanmaktır ...bütün ateşler utansın.
----Kızıl---Deniz Bozan
Tumblr media
9 notes · View notes
mesutbahtiyarolacak · 5 months ago
Text
Tumblr media
“Ama evden çıktığımda gidecek bir yerim yok. Düşünüyorum da zaten hiç olmamış, ömrüm boyunca evimde yaşamışım ben…” diyordu Ayfer Tunç…
Hep bir başkasının evinde yaşamış, kendi bedeni bile bir başkasına aitmiş gibi yaşamış bir yalnızdım galiba bu hayatta…
Nefes nefes çektiğim sigaranın dumanının, bedendeki hapsolmuş “ben”e ulaşması dileğiyle daha sert çekiyordum belki de içime, içeriye…
O karanlık boşluğun içine bir kıvılcım düşer diye daha sık çırpıyordum sigarayı küllüğe…
O soğuğu ısıtır diye bir nebze umut düşlüyordum ucundaki kor alevlenirken…
Sonbahar akşamları, dışarıdaki soğuk da eşlik eder gibi, güneş de daha erken batıp karanlık çöküyordu içime içime…
Şimdilerde yakın gözlüğümü, uzağa bakmak için de kullanıyordum… Nedenini ilk başlarda anlamasamda, aslında kimseye ve hiçbirşeye bakmadığımın farkına varmıştım. Çok garipti… gözlüksüz çok net bir şekilde gördüğüm halde, gözlük takmaya başlamamla herşey puslu bir camdan ibaret, silüet halinde görünüyordu. Ve en garibi, bunu isteyerek ve büyük bir zevkle yapıyordum.
İçimde oluşturduğum o hayal odasından başka birşey yok gibiydi. Herşeyi o küçük odaya sıkıştırmış olmak, tüm renkleri bir bilyenin ortasına şıkıştırmış gibi güzel görünüyordu. Sanki o odayı iki parmağımın ucuna alıp, gözüme yakınlaştırarak yeni yeni hayal alemlerine uçuyor gibi hissediyordum.
Ancak her seferinde, hissiz ve bilmediğim yara izleriyle gözlerimi yeniden açıyordum karanlığa… Bir ışık görsem, peşinden koşacakmış gibi nefesimi toplamış bir vaziyetteyken, dizlerimin üstüne yeniden çöküyordum…
Unutmuş gibi yapmak, ilk gün gibi acıtıyordu acılarımı yeniden yeniden…
Unutmuş gibi yapmak, her bir anıyı yeniden çağırıyor, her bir kahkaha, her bir tebessüm, her bir harf bir bıçak gibi kesiyordu ruhumu…
Sessizce bedenin içinde gizleniyordum bir köşeye çekilerek…
Gün geceye dönüyor, lambanın ışığı da sönmeye yüz tutuyordu…
Tumblr media
7 notes · View notes
aynodndr · 18 days ago
Text
Tumblr media
yine bir yangın başladı bu şehirde
bir ışık yandı orda
kor kor olmuş gözler
ağaçlar suskun
ibibikler şaşkın
yelkovan hızla kaçıyor akrepten
en yakın takipçisi saniyeler
ses etmeyin bakalım
güneş ne surette doğacak
bu yangın ne surette...
çiçekler bir başka güzel
rüzgar tarifsiz tarifsiz...
sıcacık bir esinti içimizde
yeniden doğmak gibi bir şey
ama eller titrek ve terli
irice bir kalp çıkmak üzere gün yüzüne
hisler girmek üzere yoluna
ve kocaman sevmek üzere yürekler...
ne yan yana olmak
ne karşı karşıya gelmek
ve tam uymak ahenkle,çocukça ve safça
ve mutlu olmak göz bebeklerindeki ışıkla
ama bilmek hep böyle olmaz elbette
ama sevmek lütufla kâhırla
bazen kaybolmak sevginin saklambaçlarında
bazen de gelmemesi, gönlün dile
bazen ısınmak hatta yanmak
bazen de üşümek
bazen durmadan gülmek
bazen gözyaşlarını silmek
ve omzun en seçkin yerini ayırmak
ama hepsini sevdadan bilmek
tuttuğu eli bırakmamak boşlukta
unutmamak o ilk yangını
hasret yaksa da içi
atmamak yüreğe düşen o koru...
ve körüklemek bu şehre düşen yangını
aşkça, sevdaca, gönlünce ...
Rüzgar
5 notes · View notes
kral-adam-58 · 3 months ago
Text
Sarılmak istiyorum sana
Doyasıya sarılmak
Saçlarını okşamak
Tenini hissetmek istiyorum
Öpmek istiyorum kor dudaklarını
Doyasıya öpmek
Seni deli gibi sevmek
Uğrunda ölmek istiyorum
Seninle olmak istiyorum
Ömür boyunca yanında
Seninle kırlarda dolaşmak
Hiç ayrılmaksızın gezmek istiyorum
Geceler boyu yanyana oturmak istiyorum
Elele tutuşmak, gözgöze bakışmak
Kalbimin taa......
Derinliklerinden, seni istiyorum
4 notes · View notes
relonn · 4 months ago
Text
Kördüğüm / (2022 Eylül)
zorunda olmadığım şeylere kendimi ittim
sorumluluklarım hep beni bekledi
haddim olmayan hayallere daldım
şaşırmadığım gibi hep hayal kaldı
sayfalarım silgi tozuyla kaplandı
yazılandan çok silinen vardı
dibe battım ben soran olmadı
saçmalamak benim ayrıcalığımdı
yazılanlar gittikçe azaldı
uyaklarım bana sormadan seyreldi
anlatılanlar laçkalaştı
ilham kovalayacak gücüm ise kalmadı
epeydir içimden bir şey gelmiyor
istesemde artık içten gülemiyorum
özlem duyduklarım eski tadı vermiyor
ben en çok duygularımı özlüyorum
sessizliği bile dinler oldum
konuşulanlar bir şey ifade etmiyor
yaşama bağlantım gitar teli gibi
çabaladıkça tüm teller kopuyor
anlatım bozukluğu nedir bide bana sor
hiçlikten bahsetmek kadar zor
içim üşüyor bu kor artık harlanmıyor
ucu kayıp bu kördüğüm çözülmüyor
geçmişten bu yana boş kalan bir satır
dolduramam yerini çünkü bir hayli ağır
bulunduğum yer kalabalık bir panayır
ne anlatsam da herkes bi o kadar sağır
kör olmak isterdin gerçekleri görsen
sağır olmayı dilerdin yalanları dinlesen
dilsiz olmak isterdim konuşmadan yaşamak
hissizleşmiş tüm evren anlamsız anlatmak
Yazar: @relonn
2 notes · View notes
musfika-hanim · 1 year ago
Text
vicdan sahibi olmak her haksızlığa uğrayanın, her canı yananın, her mazlumun yanında durmak ve ses çıkarmakla olur. bugün ülkemde altı evin çatısına ateş düştü, yüreklere kor düştü bugün de bunun için yansın canımız, acısın kalbimiz.
10 notes · View notes
ghosttarmy · 7 months ago
Text
Gönül gözümle baktım sana gözlerinden Kalbine yüreğinde ateş olmak kor olmak Teninde değil ruhunda olmak Günahın değil sevabın olmak uyukusuz geceler yanlız ısız odalar da göğnümü kavuran ateşler bir su serpeniniz yok mu çiçeklerim soldu sesiniz yokmu kalk deyecek yaşa deyecek bir umudunuz yokmu göğnüme tohum olacak çiceklerim kurudu gönül verdiğim deniz kirlenmiş çeşmemde çamur akıyor yokmu çağresi ben ben bilmem buraları bir bileniniz yokmu bir yalan da olsa yokmu sahipsiz bedenlerde çağre bulanınız yokmu tımarhanede bir deliniz yokmu yaşarken öleniniz yokmu açtım yaralarımı bakın görün halimi bir anlamı yokmu ölmüşüm ağlayanım yokmu valizimde taşırım öfkemi aldanışlarımı sevgimi yüreğimi kırılan ne varsa söyleyin ona valizimin içinde biryerlerde söylemeye diliniz yokmu
4 notes · View notes
sensizpostlar · 1 year ago
Text
Yazmaya başlamak ya da tekrardan başlayabilmek. İçimde tuhaf bir heyecan biraz da hüzün barındırdı. Kendime dönmek, dönmekten en çok korktuğum yer aslında.. Tekrardan yazmak da bu işte benim için, Kendine dönmek.Mutluluk duygusunu hiç tatmadığımı düşünürdüm. Ta ki sen benden gidene kadar… Sen gittin, beni tonlarca anıyla yalnız bıraktın. Çok canımı acıttı ama mutluymuşum dedim. Şimdi acının dibini görüp acıya büründüm. Başka hiçbir duygu kalmamış gibi. Tek hissettiğim acı ve sanırım biraz da özlem.. Bu durumun nereye kadar gideceğini merak ediyorum. Unutmak istiyorum, her istediğimde daha net hatırlıyorum her şeyi.. Hala ve hala kabullenemiyorum beni bırakıp gidişini. Herkes gidebilirdi ailem bile ama sen asla gitmezdin ya gidemezdin. Bensiz geçirdiğin her günün geri dönüşü olabilecek mi sanıyorsun. Bu yaşlarımıza tekrar gelebilecek miyiz? Niye soldurdun gülünü, tam da en güzel yerinde. Boğazım düğümleniyor, kalbim sıkışıyor seni düşündükçe. Öfkelenemiyorum bile. Öyle çıkmaza soktun ki beni. Ne senden nefret edebiliyorum ne de sevgimi yaşayabiliyorum. Senden öteye gidemiyorum ama sana da gelemiyorum artık. Beklemek dersen de birazcık umudum olsa ‘doğru zaman denilen kavram’ sonsuza kadar beklerim seni. Ama biz hep uzak olacağız senelerce, bunun bir sonu yok. Sevgimiz elbette düşer. Kor içinde yakarız kalbimizi, yola devam edebilmek için. Yollar için bırakmadın mı zaten beni. Ölümün bile ayıramayacağını düşündüğüm bizi mesafe denilen basit konuyla sen ayırmadın mı? Neyse her şey gibi buna da alışılır. Hani diyor ya şair ‘sensiz de yaşarım elbet ama seninle bir başka’ öyle.. Sensizlik düşüncesine bile alışamamışken sensiz bir hayat sürdürmeye çalışıyorum. Bana son bir umut ver, bana bir şey söyle etkisi seni beklememe yetsin. Ama sen bile daha ne istediğini bilmiyorken bana ne diyebilirsin ki ‘şuan olmaz, doğru zaman değil’ haricinde. Seninle olmak benim cennetimmiş meğer olmamakta cehennemim. Beni bu denli mutlu etmeseydin şuan canım bu derece yanmazdı. Bu da gerekli ama belki daha sağlam zemin için belki de külleri atıp öylece yola devam edebilmek için.. İyi ki vardın, keşke hep var olabilseydin….
10 notes · View notes
bcswindler · 9 months ago
Text
gsdeki en buyuk sorun = utanmamak…
sizce surekli hakli olmanizda bir sorun yok mu ?bu adamlarda ozelestiri farkindalik sifir… kibirden kor olmus gozleri…. arsizlar bi de keyifleri yerindedir onlarin .mutsuz olmak bile bir bilinc seviyesi, farkindalik ister…
5 notes · View notes
hazannuma · 2 years ago
Text
Bence 'annelik' akıl işi değil. Aklı olan insanın yapacağı şeyler değil bu fedakarlıklar. Tamamen size bağlı bir canlıya, son hücrenize kadar bağlanmanız, her şeyi yapabilecek kapasiteye bir anda ulaşmanız, tüm dünyayı karşınıza korkmadan alabilecek ve saniyelik bile titremeyecek olmak, akıl işi değil.
Bu sevginin sonu yok. Hayatınızın bir yerinde dahil olan bir canlıyı, sanki dünyanın başından beri tanıyormuşsunuz gibi olan o his...
Kalpten akan merhamet...
İçinizin dalgalandığını an be an hissetmeniz...
Canı acıdığında, teninize değen kor ateş ...
...
Biz evlatlarımıza bu kadar merhametliyken, Rabbimin merhameti ne yücedir, Elhamdülillah...
7 notes · View notes
hallicehalimden-hallice · 2 years ago
Text
Eskiden daha atılgan ve cesaretliydim, eskiden dediğime bakmayın sakın. Şunun surası 1 yıl kadar öncesinden bahsetmekteyim. O zamanlar sanırsam daha genç hissediyordum. Ya da daha cahildim. Ya da daha sabırsızdım. Bunu arada bir sorarım kendime, neden şuan eskisi gibi değilim diye. Sanırım bir şeylerden bıkkınlık uğradı kapıma. Keşke davet etmeseydim evime. Ruhumu yakarak kor aleve çevirmiş, haberim yok. Bir zamanlar dünyayı ya da en azından etrafımdaki insanların hayatını değiştireceğime dair inancım vardı. İnsan benim için sadece bir etten ibaret değildi de ondan! Ama şimdi anlıyorum ki, insan zamanla değersiz bir yığın haline gelebilmekte. Adetâ yürüyen bir ölü gibi, ruhsuzca dolaşabilir etrafta. Gözleri kan çanağı, karanlıklar içinde dolaşan bir varlık. En üzücüsüde bu ya zaten. Etrafımdaki çoğu kişinin bu hâle gelmesini ellerim kollarım bağlı seyretmek zorunda olmak. Yenilmeyeceğim dedikçe daha da dibe batarak, çekeceğim teslim bayrağını bu gidişle. Umarım en kısa zamanda daha iyi günler görebiliriz insanlık olarak, keza ihtiyacımız var.
7 notes · View notes