#karanlık enerji
Explore tagged Tumblr posts
dahaneler100 · 1 year ago
Text
Karanlık madde ve enerjiyi araştıracak Euclid uzay teleskobu fırlatıldı
Öklid Uzay Teleskobu, SpaceX Falcon 9 roketi ile birlikte Cape Canaveral Uzay Kuvvetleri İstasyonu’ndan fırlatıldı.Teleskop karanlık madde ve karanlık enerjiyi inceleyecek. Öklid Uzay Teleskobu, evrenin en büyük gizemlerinden birini çözmek için Cumartesi günü yola çıktı. Teleskop, hakkında çok az şey bilinen karanlık madde ve karanlık enerjiyi araştırmak üzere ABD’li SpaceX şirketinin Falcon 9…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
mctraxer7 · 2 months ago
Text
Kendisinin efendisi olan, başkasının kölesi olmaz.
156 notes · View notes
dipnotski · 28 days ago
Text
Guillaume Pitron – Nadir Metaller Savaşı (2024)
“Yenilenebilir” diye bilinen kaynaklardan enerji sağlamak ve teknolojik ürünlerin imalatı için kayalarda ve diğer yaygın metallerin içinde eser miktarda bulunan nadir metallere muhtacız. Cep telefonları, bilgisayarlar, elektrikli araba motorları, jet uçakları, uydular, rüzgâr türbinleri, güneş panelleri bu nadir metaller olmadan imal edilemez. Öte yandan, bu metallerin çıkarılması sağlığa ve…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
ruhsalseyler · 10 months ago
Text
Kundalini Uyanışı Belirtileri
0 notes
sessizligipaylasmak · 19 days ago
Text
Karanlık bir köşede, seni bekleyen gizemli bir enerji var.
22 notes · View notes
thbcway · 8 months ago
Text
Heaven Official's Blessing Revize edilmiş versiyon, kitap 1 bölüm 3 - Hayalet gelini alıyor, Veliaht prens gelin arabasına biniyor
Tüm kurtları ve binusları boğan Ruoye geriye doğru uçtu ve uysal bir şekilde bileğine sarıldı.
Xie Lian, sonsuz karanlık ve hışırdayan ağaçlardan oluşan bir denizle çevrili arabada sessizce oturuyordu.
Bir anda, herşey sessizliğe boğuldu.
Rüzgârın sesi, ormanın sesi ve iblislerin kükremesi sanki bir şeyden korkuyormuşçasına anında ölüm sessizliğine dönüştü. Daha sonra çok yumuşak sesli bir kıkırdama duydu.
Bu bir erkek olabileceği gibi bir genç de olabilirdi.
Xie lian hiçbir ses çıkarmadan dikleşerek oturdu.
Ruoye sessizce elinin etrafında döndü ve harekete geçmeye hazırlandı. Ziyaretçi masum olmayan bir niyet belirtisi gösterecek olursa eğer, on katı güçle çılgın bir güçle karşı saldırıya geçecekti.
Kim bilebilirdi ki ani bir saldırı ya da öldürme niyetiyle sonuçlanmayacağını, bunun yerine başka bir şeyle sonuçlandı.
Gelin arabasının perdesi biraz açıldı ve parlak kırmızı düğün duvağının altındaki aralıktan Xie Lian ziyaretçinin ona elini uzattığını gördü.
Parmak eklemleri iyice bitişmişti. İnce ve soluk elin üçüncü parmağına, parlak ve canlı bir yakınlık düğümüne benzeyen kırmızı bir ip bağlanmıştı.
Elini vermeli miydi? Yoksa, vermemeliydi?
Xie Lian öylece kaldı, bu şekilde oturmaya devam mı etmesi yoksa paniklemiş bir gelin gibi davranıp çekingen bir şekilde geri çekilmesi mi gerektiğine henüz karar veremiyordu. Ama elin sahibi oldukça sabırlı ve nazikti; Xie Lian hareket etmedi ve o da hareket etmedi, görünüşe göre bir yanıt bekliyordu.
Uzun bir süre sonra, tanrıların ya da hayaletlerin açıklanamayan etkisi altında kalmış gibi Xie Lian elini uzattı.
Ayağa kalktı, perdeyi kenara çekip arabadan inmek üzereydi ama karşı taraf bir adım öndeydi ve onun için kırmızı perdeyi kaldırdı. Ziyaretçi elini tuttu ama sanki onu sıkmaktan ve incitmekten korkuyormuş gibi çok sıkı tutmadı, bu da ona azami özen gösterdiği izlemini veriyordu.
Xie Lian başını eğdi ve elinden tutarak yavaşça arabadan çıktı. Ayaklarının dibinde yatan, Ruoye tarafından boğulmuş bir kurdu gördü. Başı dönerken, hafifçe takıldı ve nefesi kesilerek öne düştü.
Ziyaretçi yardım etmek için hemen elini hareket ettirdi ve onu yakaladı.
Bu yakalamanın ardından Xie Lian’ da onun elini yakalamak için elini hareket ettirdi ama dokunuşunda buz gibi bir şey hissetti; Ziyaretçinin bir çift gümüş önkol koruması taktığı ortaya çıktı.
Önkol koruması muhteşem ve zarifti, akçaağaç yaprakları, kelebekler ve vahşi hayvanlarla oyulmuş ilginç deseni oldukça gizemli görünüyordu ve Merkezi Ovalar’daki hiçbir şeye benzemiyordu, daha ziyade yabancı bir ırktan kalma eski bir eserdi. Onun bileğini tam olarak çevreliyordu, zarif ve çevik görünüyordu.
Buz gibi gümüş, soluk beyaz eller, cansız ama yine de öldürücü ve şeytani bir enerji yayıyordu.
Düşüşü sahteydi, aslında kasıtlı bir testti ve Ruoye, saldırmaya hazır şekilde gelinliğin geniş kolunun altında yavaşça kıvrılıyordu. Ancak ziyaretçi sadece elini tuttu ve onu ileri götürdü.
Öncelikle Xie lian başı düğün duvağıyla örtülü olduğundan yolu net bir şekilde göremiyordu ve ikinci olarak biraz zaman çalmak istiyordu. bu nedenle kasıtlı olarak çok yavaş yürüdü, ancak karşı taraf şaşırtıcı bir şekilde onun hızına ayak uydurarak çok yavaş yürüdü ve diğer eli de zaman zaman sanki tekrar düşeceğinden endişeleniyormuşçasına ona yol göstermek için uzanıyordu. Her ne kadar Xie Lian bu şekilde davranıldığı için temkinli davransa da şunu düşünmeden edemedi: "Eğer bu gerçekten bir damatsa, kesinlikle son derece nazik ve düşünceli.”
Bu noktada aniden bir tıngırdama sesi duydu. İkisi her adım attığında, o çan sesi duyuluyordu. Tam bu sesin ne sesi olduğunu anlamaya çalıştığında, her yerden vahşi hayvanların bastırılmış ulumaları duyuldu.
Vahşi kurtlar!
Xie lian biraz hareket etti, ve Ruoye bileğine sıkıca sarıldı.
Kim bilebilirdi, herhangi bir hareket yapmadan önce, onu yönlendiren kişi, görünüşe göre onu rahatlatmak ve endişelenmemesine izin vermek için elinin üstüne iki kez hafifçe vurmuştu. İki vuruş o kadar hafifti ki neredeyse nazik oldukları söylenebilirdi. Xie Lian biraz şaşkına dönmüştü ve alçak uluma sesleri çoktan bastırılmıştı. Tekrar dikkatlice dinlediğinde, aniden bu vahşi kurtların ulumadığını, sızlandığını fark etti.
Xie lian’nın ziyaretçiye dair olan merağı giderek artıyordu. Ve şu düğün duvağını fırlatıp bir göz atmayı çok istiyordu ama bunun uygun olmayan bir hareket olduğunu biliyordu, bu yüzden sadece kırmızı düğün duvağının altındaki aralıktan bakabildi. Gördüğü şey kırmızı bir kabanın eteğiydi. Kırmızı kabanın altında bir çift siyah deri çizme, rahat bir yürüyüş.Bir çift küçük siyah deri bot sıkı bir şekilde sarılmıştı ve bunların üzerinde yürürken olağanüstü hoş görünen bir çift ince ve düz baldır vardı. Siyah botların yanlarında iki ince gümüş zincir sallanıyordu; Her adımda gümüş zincirler sallanıyor ve kulaklara çok hoş gelen keskin bir tıngırdama sesi çıkarıyordu.
Adımları sakindi, hareketli, daha çok bir gence benziyordu. Yine de attığı her adım sanki onu kimse durduramayacakmış gibi özgüven yayıyordu. Her kim onun yoluna çıkmaya cesaret ederse, parçalara ayrılmayı bekliyor olacaktı. Bu göz önüne alındığında Xie Lian bunun tam olarak nasıl bir insan olabileceğinden emin değildi.
Kendi kendine düşünürken birdenbire yerdeki ürpertici beyaz bir şey görüşüne girdi.
Bu bir kafatasıydı.
Xie lian’nın adımları bir anlığına durdu.
Kafatasının yerleştirilmesinde bir sorun olduğunu ilk bakışta anlayabilirdi. Bu belli ki belirli bir dizinin bir köşesiydi ve eğer ona dokunulursa büyük olasılıkla tüm dizi anında bu noktaya saldırı başlatacaktı. Ancak genç adamın adımlarına bakılırsa orada bir şeyin olduğunu bile fark etmemiş olduğu anlaşılıyordu. Keskin bir "tık" sesi duyduğunda ve genç adamın oraya dönüp kafatasını anında parçalara ayırdığını gördüğünde, bir uyarıda bulunup bulunmamayı düşünüyordu.
Sonra hiçbir şey hissetmemiş gibi göründü, toz yığının üzerine bastı ve kayıtsızca oraya doğru yürüdü.
Xie Lian, “… …”
Bir şekilde tek bir adımla tüm diziyi ayaklarının altına alıp bir atık toz yığınına dönüştürmüştü…
Bu sırada genç adam adımlarını durdurdu. Xie Lian'ın kalbi heyecanlandı ve harekete geçmesi gerekip gerekmediğini merak etti ama genç adam ona doğru ilerlemeye devam etmeden önce yalnızca bir anlığına duraksadı. Birkaç adım sonra yukarıdan yağmur damlalarının şemsiyenin yüzeyine çarpmasına benzeyen bir "pıtırtı" sesi geldi. Az önce genç adamın bir şemsiye tutup ikisini de yağmurdan koruduğu ortaya çıktı.
Doğru bir an olmamasına rağmen Xie Lian bu kadar düşünceli olduğu için onu övmeden edemedi ama aynı zamanda oldukça şaşırmıştı: "Yağmur mu yağıyor du?”
Karanlık dağ sessizdi ve vahşi orman uçsuz bucaksızdı. Uzak aralığın derinliklerinde kurtlar aya uludu. Belki yakın zamanda dağda bir kavga yaşandığı için soğuk havada hâlâ hafif bir kan kokusu vardı.Bu sahne, bu atmosfer, ikisi de son derece ürkütücüydü. Ancak genç adam bir eliyle onun elini tuttu, diğer eliyle şemsiyeyi kavradı ve yavaşça ileri doğru yürüdü; hiçbir sebep yokken kışkırtıcı derecede romantik ve kalıcı derecede şefkatliydi.
Tuhaf yağmur döngüsü garip bir şekilde gelip gitti ve kısa bir süre sonra şemsiyeye çarpan yağmur damlalarının "pıtırtı" sesi kayboldu. Genç adam da durdu ve sanki şemsiyeyi kapatıyor gibiydi. Aynı zamanda sonunda onun elini bırakmıştı ve ona bir adım daha yaklaştı.
Onu tüm bu yolu yönlendiren el, yavaşça düğün duvağının bir köşesini tuttu ve yavaşça kaldırdı.
Xie Lian başından beri bu anı bekliyordu; hareketsiz durarak, önünde kalan kırmızı perdenin yavaşça yukarı doğru kaldırılmasını izledi -
Ruoye ortaya çıkmıştı!
İlk önce saldırmak niyetindeydi ama beklenmedik bir şekilde Ruoye, uçup gittiğinde ters bir rüzgar çıkardı, parlak kırmızı düğün duvağı genç adamın elinden sıyrıldı, yükseldi ve düştü. ve Xie Lian, Ruoye'nin içinden geçmeden önce kırmızılı genç adamın görüntüsünü ancak bir an için görebilmişti.Genç adam binlerce gümüş kelebeğe bölündü ve parıldayan gümüşten parlak, yıldızlı bir rüzgârın içine dağıldı.
Her ne kadar doğru bir an olmasa da Xie Lian birkaç adım geri gittikten sonra bu sahnenin gerçekten bir rüya kadar güzel olmasına yüreğinde hayret etmeden duramadı. Sonra gümüş bir kelebek gözlerinin önünden uçtu. Daha yakından bakamadan, gümüş kelebek onun etrafında iki kez dönmüş, sonra kelebek rüzgarına karışmış ve havayı dolduran gümüş parıltının bir parçası haline gelmiş, kanatlarını çırparak gökyüzüne uçmuştu.
Uzun bir süre sonra Xie Lian nihayet zihnini temizledi ve şöyle düşündü: "Bu genç adam gerçekten hayalet damat mı?”
Doğrusu durumun böyle olduğunu düşünmüyordu. Ama eğer değilse genç adam neden gelin arabasını kaçırsın ki?
Düşündükçe daha da tuhaf görünüyordu olay ama Xie Lian, önce doğru işi halletmeye kararlı bir şekilde Ruoye’i omzuna attı. Gözüyle Etrafı tarayıp "huh" dedi. Çok uzakta olmayan bir yerde, şaşırtıcı bir şekilde, orada ciddi bir şekilde duran bir bina vardı.
Xie Lian düğün duvağını yerden aldı ve yaklaştı ve binanın benekli kırmızı duvarlara sahip olduğunu ve aslında eski bir tapınak olduğunu gördü. Tasarıma bakılırsa bu muhtemelen bir savaş tanrısı tapınağıydı. Tabii ki, ön kapıların üzerinde çelik gibi üç büyük harf vardı: "Ming Guang Salonu"!
Bu Kuzeyden sorumlu savaş tanrısı Ming Guang olmasına rağmen tapınağı neden dağların derinliklerinde gizemli bir düzende gizlenmişti?
8 notes · View notes
halimecan · 2 days ago
Text
Tumblr media
Bazı İnsanlar Sizi Hiç Sevmez Çünkü Ruhunuz, Onların Şeytanlarını Rahatsız Eder
Hayatın her aşamasında, insanlar arasındaki ilişki ve etkileşimler, karmaşık bir ağ gibi işler. Kimi zaman birinin bakışı, gülüşü ya da varlığı, içimizde derin duygular uyandırır. Bu duygular bazen sevgi, bazen de huzursuzluk olur. Peki, bazı insanlar neden hiç hoşlanmaz bizden? Neden bazılarına ne kadar iyi davranırsak davranalım, içimizdeki samimiyet ya da pozitif enerji onları rahatsız eder? Belki de ruhumuz, onların karanlık taraflarını yüzeye çıkarıyordur.
Her bireyin içinde bir huzur ve bir çatışma vardır. Çoğumuz, bu içsel çatışmaları bastırmaya çalışırız; farkında olmadan, karanlık taraflarımızı toplumdan gizleriz. Ancak bazen, dışarıda karşılaştığımız insanlar, tıpkı bir ayna gibi, kendi iç dünyamızı yansıtırlar. Ve bazen, bu yansıma o kadar keskin olur ki, bizim içsel dünyamızla yüzleşmekten kaçan bir insan, bunu görmek istemez. İşte bu noktada, sizin varlığınız, onun ruhunda bir rahatsızlık yaratabilir. Ruhsal olarak barış içinde olan bir insan, zaman zaman, içsel huzursuzluğu olan birinin varlığında bir tehdit unsuru haline gelir.
Bunun nedeni, çoğu zaman sizin sahip olduğunuz içsel denge ve huzurun, başkalarının içindeki karanlık noktalarla doğrudan bir çatışma içinde olmasıdır. Kendine güvenmeyen bir insan, kendine güvenen birini görmeye tahammül edemez. Öfkesini kontrol edemeyen biri, duygusal dengeyi bulmuş birini gördüğünde rahatsız olabilir. Kısacası, başkalarının içsel eksiklikleri, sizin ışığınızla karşılaştığında aydınlanabilir. Bazıları bu ışığı sevebilir, bazıları ise kaçmaya çalışabilir.
İçsel huzursuzluğu olan biri, genellikle başkalarının başarılarından, mutluluğundan, özgürlüğünden rahatsızlık duyar. Çünkü bunlar, onun kendi eksikliklerini ve içsel karanlıklarını gözler önüne serer. Sizin başarılarınız, onun yetersizlik hislerini derinleştirir. Sizin huzurunuz, onun öfkesini uyandırabilir. Hatta sizin sadece varlığınız, onun içinde gizlediği korkuları ya da pişmanlıkları tetikleyebilir.
Birçok insan, farkında olmadan, başkalarında gördüğü her şeyi kendisinde görmek zorunda hissetmez. Oysa, bir insan ne kadar barış içinde olursa olsun, içinde en derin yaralarla, öfkeyle, korkularla boğuşan biri buna tahammül edemez. Ve bazen, bu rahatsızlık dışa vurur. Kötü bir yorum, küçümseyici bir bakış ya da bir mesafeyle kendini gösterir. Çünkü birinin huzurunu izlemek, başka birinin içsel karmaşasını açığa çıkarabilir.
Bu durumun bir başka boyutu da, bazı insanların başka insanları sürekli eleştirme, onlara negatif yükleme ihtiyacı hissetmesidir. Bunu yaparak kendi içsel boşluklarını doldurmaya çalışırlar. Eğer siz, etrafınızdaki dünyaya olumlu bir şekilde bakıyor, insanlara saygılı ve nazik davranıyorsanız, bu bazılarının kırılgan yapısını sarsabilir. Onlar sizin gözünüzde, kusurlarını görmek zorunda kalabilirler. Bu, bazen farkında olmadan, karşısındaki kişiye düşmanlık beslemeye kadar gidebilir.
Ancak tüm bu durumlarda önemli olan, kendimizi değiştirmemek gerektiğidir. İçsel huzur ve dengeye sahip olan bir insan, kimseyi değiştirmeye çalışmaz. Bu, bazen sert bir gerçek olabilir, ama yine de bir gerçek. Kendi yolunda ilerleyen, kendini bilen ve huzurlu bir insan, başkalarının ruhsal karanlıklarıyla yüzleşmek zorunda değildir. Onları değiştirmeye çalışmak ya da kendini onlara kanıtlamak, yalnızca enerjisini boşa harcamasına neden olur.
Bazı insanlar sizden hoşlanmayabilir çünkü sizin varlığınız, onların kendi içsel çatışmalarına ışık tutar. Ruhsal olarak dengede olan biri, başkalarının içsel karanlıklarına karşı herhangi bir tehdit oluşturmaz; ancak bu karanlıkları daha da belirgin hale getirebilir. Ve bazen, insanın en karanlık tarafları, sadece aydınlık bir ruhun varlığıyla yüzleşir. Bu yüzden, kendinizi hiçbir zaman savunmasız ya da hatalı hissetmeyin. Kendi ışığınızı yakmaya devam edin, çünkü dünyada karanlık her zaman ışığa ihtiyaç duyar.
2 notes · View notes
sayebulut · 1 month ago
Text
Teslimiyeti yaşamanın Huzuru bu sanırım . Okulumu ,öğrencilerimi ,arkadaşlarımızı seviyorum. 3 saat çeken yolu dahi eğlenceye dönüşmüştü. Okuldakiler pozitif enerji taşı olduğuma inanıyordu. Hani eskiden izlerdik filmlerde kötü adamlar o taşı çalmaya çalışırdı ve her yer karanlık olurdu. Bana o taşmışım gibi davranıp hissettiriyorlardı. Dün bir haber aldık .1-2 ay sonra okuluma veda etmem gerekiyor. Başka bir yer hazırlanmış benim için. İlk duyduğumdan beri “Allah’ım benim için doğrusunu hatta en ve tek doğrusunu sen yapabilirsin. Sen nasıl istersen öyle olsun. Hamd olsun” diyorum. Elbette okulumdan ;çoçuklarımdan ,arkadaşlarımdan ayrılacağım için üzdüğünüm hatta çok üzgünüm. Gözyaşların hep sağ cebimde bekliyor. Arkadaşlarım o enerji taşlarının gitmesinden dolayı hayli üzgün. Ama eminim Allah benim için hangi yolu hazırladıysa benim için iyi olan yol odur.
5 notes · View notes
meevyy · 2 months ago
Text
Kalp çirkinliği bir süre sonra gerçekten insanın yüzüne yansıyor. Bakın fiziksel olarak çirkin olmaktan bahsetmiyorum, yüze çöken o karanlık-itici enerji.. Anladınız dimi.
2 notes · View notes
astrafizik · 5 months ago
Text
2 notes · View notes
mistikyol · 9 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
BU KOKULARDAN SANA EN CAZİP GELENİ SEÇ! 1- KAHVE KOKUSU 2- LAVANTA KOKUSU 3- TAZE EKMEK KOKUSU 4- YAĞMUR VE TOPRAK KOKUSU 5- KİTAP KOKUSU 6- BEBEK KOKUSU
Koku en derindeki titreşimleri gizler. En sevdiğin koku senin titreşimini anlatır.
1- KAHVE KOKUSU: Titreşimini düşüren şeyler gereksiz konuşmalar, sürekli kendi hayatını anlatan enerji çeken insanlar ve zorunlulukla yapılan işler. Keyfin kaçtığı zaman titreşimin düşüyor; bu yüzden kim ne derse desin hayatın her anından küçük keyifler alarak titreşimini hep yüksek tut. Yaptığın her işe keyif katabilirsen çok başarılı olursun. Dış dünyadan zaman zaman içine dönerek enerjini toplamalı ve sakinleştirici hobiler edinmelisin. Zihnindeki karanlık senaryoları dağıtacak ruhunu yükselten kitaplar okursan enerji alanın genişler ve rahatlarsın.
2- LAVANTA KOKUSU: Titreşimini düşüren şeyler sert ve düşüncesizce söylenmiş sözler, hiç dinlemeye zaman ayırmadan koşuşturmak ve zihninde hiç susmayan endişelerin sesi. Kendine vakit ayırmadığın zamanlar titreşimin düşüyor; bu yüzden kişisel gelişimin ve bakımın için vakit ayırmalısın. Yaşadığın mekanı düzenli tutar ve negatif enerjilerden arındırırsan çok başarılı olursun. Maddi endişeler ruh dünyanı karartıyor ama aslında bereketli bir insansın. Endişelerden kurtulup gerekl girişimleri yaparsan bereket kapın hep açık olacaktır. Başkalarının olumsuz sözlerinden etki almaman senin için önemli.
3- TAZE EKMEK KOKUSU: Titreşimini düşüren şeyler verdiği sözleri tutmayan kaypak insanlar, huzurunu bozan haberler ve bir şeyleri yapmak isteyip ertelemek. Yüksek beklentilere girip kaşılığını bulamayınca titreşimin düşüyor ama burada beklentilere girerek bir hata yapıyorsun. Her şeyi akışına bırakmayı ve olduğu gibi kabul etmeyi öğrenmen lazım. Uzun planlar yapmadan anın içinde kalarak sakinliğe odaklanırsan ve yüreğinden geçirdiğin isteklerini hayata geçirebilirsen çok başarılı olursun. Kendini atalete kaptırmadan hedefin neyse onun için her gün küçük bir adım at.
4- YAĞMUR VE TOPRAK KOKUSU: Titreşimini düşüren şeyler bazı şeyleri kafana çok takıp sürekli düşünmek, aşırı verici davranarak enerjini tüketmek ve sevdiklerinle ilgili karamsar düşüncelere kapılmak. Hassas ruhun hiçbir şey olmasa bile dünyanın katı gerçekleri karşısında incinebiliyor. Enerji alanını koruma altına alman bu yüzden senin için çok önemli. Bunun için her gece arınma meditasyonu dinlemeli ve uykunu çok iyi almalısın. Görüşeceğin insanları özenle seçer ve enerjini çok dağıtmamaya özen gösterirsen çok başarılı olursun. Odak noktanı niyetlerinden uzaklaştırmadan pozitif hislerle kalmaya çalış.
5- KİTAP KOKUSU: Titreşimini düşüren şeyler geçmişte yaşadığın bazı hayal kırıklıklarını bugüne taşımak, olumsuz şikayet eder şekilde konuşmak ve bazen tüm sorumluluğu tek başına yüklenmek. Her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşününce ve çevrende hiç düşünmeden rahat davranan insanlar olunca ister istemez titreşimin düşüyor. Hayata ve insanlara güven duyamadığın için her şeyi kendi başına halletmeye çalışıyorsun. Bu durum yorgun düşmene neden oluyor. Mükemmeliyetçi yapını biraz frenlersen ve daha olumlu düşünmeye zihnini programlarsan çok başarılı olacaksın.
6- BEBEK KOKUSU: Titreşimini düşüren şeyler yaptıklarının takdir edilmemesi ve değer verilmemesi, sezgilerine göre davranmamak ve zihninde hiç susmayan endişeli düşünceler. Çevrendeki herkesin ihtiyaçlarını düşünüyor, onları memnun etmeye çalışıyor ve enerjilerini yükseltiyorsun. Sevgiyi sınırsızca verebilen kocaman kalbinle kendini fiziksel olarak hasta edecek kadar enerjini tüketebiliyorsun. Alma verme dengesini iyi kurarsan ve isteklerini çekinmeden açık bir dille ifade edersen tüm işlerin yolunda gidecek. Şans veren koruyucu meleklerin sevgi dolu kalbini koruyorlar. O yüzden endişelerini bir kenara bırak.
#mistikyolyoutube #mistikyol #ruhsalmesaj #mistikyolruhsalmesaj #kokular #kokularınmesajları #ruhsalgelişim #kişiselgelişim #didemçiloğlu #cemçiloğlu
3 notes · View notes
mctraxer7 · 28 days ago
Text
Eğer bilinçli olarak nereye gideceğinizi seçmezseniz, bilinçaltınız nereye gitmenizi isterse oraya gidersiniz.
21 notes · View notes
acilarintravmalari24 · 2 years ago
Text
hayaller ve gerçekler
hepimizin yaşam şekli, düşünce yapısı farklı. çoğumuz gerçeklikleri kabullenerek yaşıyoruz. ola bilecek tüm olasılıklara karşı kalkan kuruyoruz. onları karşılıyoruz ve tükenmiyoruz sanıyoruz. duygularımızı bir köşede bırakıp mantığımızla hareket ediyoruz. ben de bu yoldan yürümek isterdim. ama bu yolda insana mutluluk yanaşmıyor. ve kendimizde istemeden etrafa negatif enerji yayıyoruz. ben bunu sevmiyorum. çünkü beynimizde kurduğumuz dünyanı istediğimiz gibi yönlendire biliyoruz. orada tükenmiyoruz, orada ışıklar kapanmıyor, insanlar ölmüyor, karanlık çökmüyor, gökkuşağı gitmiyor, savaş olmuyor ve en önemlisi evim dediğimiz yerde yangınlar arasında kalmıyoruz. o dünya hayatın gerçeklerinden bizi uzaklaştırıyor. ama yine de kaçamıyoruz. hayal kurmak iyi. ama tüm hayatınızı adamayın. sonra kurtulamıyorsunuz. gerçekler zor, ağır geliyor, insanların kalbinin neden bu kadar kirlendiğini anlayamıyorum. bir başkasının hayatını sonlandırmayı alışkanlık ediniyorlar. peki o hayatları sonlananların geleceği, hayalleri, sevdikleri, yaşanmışlıkları? çok kolay değil mi? insanları düşünmeden hareket etmek çok kolay. küçük bir kıvılcım insanları öldürmeye yetiyor. ben bir yangının ortasında, alevlerin içinde kaldım ama benden başka hiç kimseye zarar değmiyor. keşke diyeceğimiz çok büyük sebepler var demiştim. keşke insanlar insanların ruhunu kirletmeseydi. keşke dünya hayallerde yaşansaydı. gerçekler insanı tükendirmekten başka hiç bir şey yapmıyor. hayal kurmayı sevin. çünkü gerçeklerle bizi ayıra bilecek tek şey hayallerdir)
3 notes · View notes
life-kaan · 8 days ago
Text
black mirror , modern toplumun karanlık yönlerini, teknolojinin etkilerini ve insan psikolojisini keşfeden bir antoloji dizisidir. her bölüm bağımsız bir hikâye anlatır.insan doğası, ahlak, toplum ve teknolojinin etkilerini sorgulayan, çoğu zaman karanlık ve düşündürücü hikayeler ama mükemmelle yakın etkililiyici ve istisnasız herkesin izlemesini öneririm .
`1. sezon (2011)`
`1. the national anthem /ulusal marş
ingiltere prensesi kaçırılır ve kaçıran kişi, başbakan michael callow'dan ulusal televizyonda bir domuzla cinsel ilişkiye girmesini talep eder. hükümet ve halk arasında yaşanan kaos, medya etkisi ve ahlaki soruların işlendiği çarpıcı bir hikaye.
2.fifteen million merits/`15 milyon değer
distopik bir dünyada, insanlar pedal çevirerek enerji üretir ve kazandıkları “kredi”lerle yaşamlarını sürdürür. bing adlı bir adam, aşık olduğu abi'nin bir yetenek yarışmasında ünlü olması için tüm birikimini harcar, ancak sistemin acımasız gerçekleriyle yüzleşir.
3. the entire history of you /tüm geçmişin
her anın kaydedildiği ve izlenebildiği bir teknolojiyle, insanlar geçmişlerini yeniden yaşayabilir. liam adlı bir adam, bu teknolojiyi kullanarak eşinin sadakatsiz olup olmadığını öğrenmeye çalışır ve saplantı haline getirir. ilişkilerde güvensizlik ve mahremiyet temaları ele alınır.
`2. sezon (2013)`
1. be right back/ hemen döneceğim
martha, sevgilisi ash'i bir kazada kaybeder. teknoloji sayesinde, ash'in sosyal medya ve mesajlarından oluşturulan bir yapay zeka versiyonunu kullanmaya başlar. bu “ash”, zamanla daha gerçekçi bir form alır, ancak martha'nın kaybıyla yüzleşmesi karmaşıklaşır.
2. white bear / beyaz ayı
bir kadın, hafızasını kaybetmiş şekilde bir dünyada uyanır ve sürekli kaçmak zorunda kalır. ancak hikaye, izleyiciyi şok eden bir şekilde tersine döner: kadın aslında korkunç bir suç işlemiş ve bu, ona verilen bir ceza biçimidir.
3. the waldo moment/ waldo anı
waldo adında bir animasyon karakter, politik bir figüre dönüşür ve beklenmedik şekilde halkın dikkatini çeker. politik popülizm ve medyanın etkisi üzerine bir hicivdir.
4. white christmas/beyaz loel ( özel bölüm)
üç kısa hikaye anlatılır:
1. bir adam, yapay zeka “eşleşme” sistemleriyle insanların romantik ilişkilerini yönetir.
2. bir kadın, kocasını engelleme teknolojisini kullanır.
3. insan bilincinin bir cezalandırma aracı olarak nasıl kullanılabileceğini gösteren bir trajedi.
`3. sezon (2016)`
1. nosedive/ düşüş
sosyal medya derecelendirmeleriyle şekillenen bir dünyada, lacie adlı bir kadın, puanlarını yükseltmeye çalışırken başarısız olur. sosyal baskılar ve sahte kimlik temaları işlenir.
2. playtest/deneme oyunu
bir adam, sanal gerçeklik tabanlı bir korku oyununun beta testine katılır. ancak oyun, bilinçaltındaki en büyük korkularını tetikleyen bir kabusa dönüşür.
3. shut up and dance/kapa çeneni ve dans et
bir genç, bilgisayar kamerası aracılığıyla kaydedilen özel görüntüleriyle şantaja uğrar. başka kurbanlarla birlikte, bir hacker grubunun talimatlarını yerine getirmek zorunda kalır. şok edici bir sona sahiptir.
4. san junipero
1980'lerde geçen bu hikayede, yorkie ve kelly adındaki iki kadın, dijital bir cennette tanışır ve romantik bir bağ kurar. aşk ve ölüm sonrası hayat konularını işler. daha umut dolu bir black mirror bölümüdür.
5. men against fire / ateşe karşı insanlar
askerlere, düşmanlarını “canavar” gibi görmelerini sağlayan bir teknoloji uygulanır. ancak, askerin biri gerçeği keşfettiğinde etik ve insanlık üzerine büyük bir kriz yaşar.
6. hated in the nation/ ulusun nefreti
sosyal medya nefret kampanyalarıyla öldürülen insanların olduğu bir cinayet zinciri incelenir. mekanik arıların beklenmedik bir rolü vardır.
`4. sezon (2017)`
1. uss callister
bir teknoloji şirketi çalışanı, dna verilerini kullanarak star trek benzeri bir simülasyon dünyası yaratır. ancak, simülasyondaki dijital “klonlar” gerçek bireylerin bilincine sahiptir ve isyan eder.
2. arkangel
bir anne, çocuğunu korumak için beynine bir izleme cihazı yerleştirir. ancak bu aşırı korumacılık, kızının hayatını olumsuz etkiler.
3. crocodile/ timsah
bir kazanın ardından suça bulaşan bir kadın, tüm izleri silmeye çalışır. ancak bir cihaz, insanların anılarını okuyarak polis araştırmalarında kullanılır.
4. hang the dj/ dj'i as
eşleşmeleri kontrol eden bir algoritma ile iki kişi birbirine aşık olur. sistemin mantığını sorgulayan bu hikaye, aşk ve özgür irade temalarını işler.
5. metalhead/ metal kafa
kıyamet sonrası bir dünyada, bir kadın, robot köpeklerden kaçmaya çalışır. hayatta kalma mücadelesi minimalist bir şekilde anlatılır.
6. black museum / kara müze
suçlarla ilgili karanlık teknolojilerin sergilendiği bir müzede, geçmişte yapılan insanlık dışı deneyler anlatılır.
`5. sezon (2019)`
1. striking vipers/ vuran engerekler
eski iki arkadaş, bir dövüş oyununun sanal gerçeklik versiyonunda romantik bir bağ kurar. teknolojinin cinsellik ve kimlik üzerindeki etkisi işlenir.
2. smithereens/ paramparça
bir şoför, sosyal medya bağımlılığını protesto etmek için bir rehin alma olayı gerçekleştirir. teknolojinin insanlar üzerindeki etkisi eleştirilir.
3. rachel, jack and ashley too
bir pop yıldızı, kontrolcü menajerleri tarafından istismar edilirken, genç bir kız, onun yapay zeka oyuncağıyla bağ kurar.
`6. sezon (2023)`
1. joan is awful / jon berbat
joan, hayatının bir streaming platformunda dramatize edildiğini keşfeder. hikaye, mahremiyet ve medya kontrolünü sorgular.
2. loch henry
iki belgesel yapımcısı, sakin bir iskoç kasabasındaki geçmişte işlenmiş vahşi bir suçu araştırır.
3. beyond the sea / denizin ötesinde
1960'larda geçen hikayede, iki astronot, kopyalanmış bilinçlerini dünya'da kullanırken bir trajedi yaşar.
4. mazey day
bir paparazzi, sıradan bir ünlü skandalının arkasında doğaüstü bir gerçek olduğunu keşfeder.
5. demon 79/ şeytan 79
bir kadın, dünyanın sonunu önlemek için bir şeytanla iş birliği yapmak zorunda kalır.3 gün içerisinde 3 kişiyi öldürmesi istenir.
Tumblr media
0 notes
patronlar · 9 days ago
Link
Avrupa, enerji krizinin gölgesinde yeni karanlık günlere doğru ilerliyor. Yükselen fiyatlar, tedarik sorunları ve iklim değişikliği ile mücadele, kıtanın geleceğini tehdit ediyor. Detaylar için yazımızı okuyun!
0 notes
nerdysublimesuit · 11 days ago
Text
Karanlık Madde ve Karanlık Enerji
Evrenin yaklaşık %95'i karanlık madde ve karanlık enerjiden oluşmaktadır. Karanlık madde, galaksilerin bir arada kalmasını sağlayan yerçekimsel etkileri açıklarken, karanlık enerji evrenin genişlemesini hızlandıran bilinmeyen bir kuvvettir. Henüz tam olarak anlaşılamamış olan bu iki unsur, evrenin en büyük gizemlerinden biridir.
0 notes