#karaciğer hasarına neden olan virüs
Explore tagged Tumblr posts
Text
Yeni Bir Karaciğer Virüsü Bulundu
Yeni Bir Karaciğer Virüsü Bilim insanları, geçici olarak insan sirkovirüsü 1 (HCirV-1) olarak adlandırılan, önceden bilinmeyen bir sirkovirüs türü tanımladılar. Sirkovirüsler; solunum, böbrek, dermatolojik ve üreme sorunlarına neden olabilecekleri çeşitli hayvan türlerinde ilk olarak 1974’te tanımlanan küçük, oldukça dirençli DNA virüslerinin bir ailesidir. HCirV-1, bilinen hayvan…
View On WordPress
#böbrek#circovirus#dermatolojik#discovery of circovirus involved in human hepatitis#DNA#HCirV-1#Hepatit#human hepatitis#karaciğer hasarına neden olan virüs#Karaciğer için virüs#Karaciğeri hasta eden virüs#Marc Eloit#metagenomik#mmünsüpresif#patojen#Sirkovirüs#Sirkovirüsler#solunum#virüs#Yeni Bir Karaciğer Virüsü Bulundu
0 notes
Text
Türkiye'de gizemli hepatit olayı var mı?
Göksoy Medya
Türkiye'de gizemli hepatit olayı var mı?
‘Gizemli hepatit’ yayılmaya devam ediyor. Endonezya’da 3 çocuğun hayatını kaybetmesiyle hastalıktan ölen çocuk sayısı 4’e yükseldi. DSÖ yetkilisinin açıklamasına nazaran 1 Mayıs itibariyle, 50’den fazla ek olayın soruşturulmakta olduğu 20 ülkeden en az 228 mümkün olay bildirildi. Hastalığa gizemli hepatit denilmesinin nedeni bilinen hepatit virüsleri olan hepatit A, B, C, D ve E’ye hadiselerde rastlanmaması.
HASTALIĞIN NEDENİ ŞİMDİ MUHAKKAK DEĞİL?
Avrupa Hastalık Tedbire ve Denetim Merkezi’nin raporuna nazaran teorilerden biri “normal kurallarda hafif geçmesi beklenen adenovirüs enfeksiyonu bulunan çocuklarda bir eş etkenin daha ağır bir enfeksiyona yahut karaciğer hasarına yol açması”. Lakin virüs nedeni tespit edilmiş değil. Araştırmalar sürüyor.
TRT Haber, “Türkiye’de gizemli hepatit olayı var mı, nelere dikkat etmek gerekiyor? sorusunu Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sıla Akhan’a sordu. Akhan şu bilgileri veriyor:
“Etkenin ne olduğunu bilmiyoruz”
“Başka diğer kıtalarda ortaya çıkmaya başladı ve etkenin şimdi ne olduğunu da bilmiyoruz. Burada birçoğunda hafif hadiselerin, 220 küsür olayın 70 küsüründe aslında adenovirüs 41 tespit edildi fakat adenovirüs 41 ya da adenovirüsler bu türlü seyir yapan bir özellikte değiller“
“Salgın tehdidi var, dikkat edilmesi gerekiyor”
Hastalık, bebekleri ve 16 yaş altı çocukları etkiliyor. Karaciğer yetmezliğine neden oluyor. Uzmanlar adenovirüsteki değişiklik ya da koronavirüs ile adenovirüsün bir ortaya gelme ihtimali üzerinde duruyor.
“Ya birlikte olan etkileşimlerden ya da yeni öbür bir etken olmasından ötürü bu türlü bir salgın tehdidi var. Bu açıdan dikkat edilmesi gerekiyor. Zira bir yerlerde ortaya çıkıyor, farklı ülkelerde ve en değerlisi de seyri. Beklediğimiz hepatitten çok daha farklı.”
“Ülkemizde görmedik ancak görebiliriz”
“Temizliğin çok değerli olduğunu, teneffüs sistemiyle yeniden bulaşabileceği, etken şayet adenovirüsse bütün bunları gözardı etmememiz gerekiyor ve tıpkı vakitte da sekansanarak etkenin saptanması, isminin konulması, tedbirlerin alınması gerekiyor. Biz bu periyotta ülkemizde görmedik lakin görebiliriz. O yüzden kesinlikle dikkatli olmamız ve olayları takip etmemiz gerekiyor.”
0 notes
Text
Hepatit nedir ? Hepatit türleri ve belirtileri nelerdir ?
Dünyada 400 milyon, Türkiye’de ise 3 milyon kişi Hepatit B C virüsü taşıyor. Tedavi uygulanmadığı takdirde siroz ve karaciğer kanseri gelişme riski bulunuyor. Bu durumda karaciğer nakli gündeme gelebiliyor. A, B, C, D ve E olmak üzere 5 ayrı alanda var ve bu 5 ayrı mikrop karaciğerde iltihap yapıyor. Virüsler iltihap yaptığı zaman 'viral hepatit' diyoruz ve bunlardan genellikle A ve E virüsleri akut hastalık yapıp, büyük oranda da iyileşmeyle sonuçlandığı için önemli olmalarına rağmen Hepatit B ve C'nin yanında daha önemsiz gibi gözüküyor. Hepatit B ve C ise kronik hastalık yapıyor. En önemli özelliği bunların sessiz geçirilen bir akut enfeksiyondan sonra vücutta kalarak, kronikleşmesidir. Kronik Hepatit C'li insan var ve yıllık bu iki kronik hepatitin yol açtığı hastalıklardan, özellikle siroz veya karaciğer kanseri, yaklaşık 1,4 milyon kişi hayatını kaybediyor. Hepatit Nedir? Viral hepatit, Hepatit A, B, C, D ve E virüslerinin sebep olduğu, karaciğerde hasara neden olan bir enfeksiyon hastalığıdır. Sağlık konusunda dikkat edilmesi gereken en önelisi spor'dur. Spor en iyi yaşam tarzıdır.
Hepatit A
resim 5Hepatit A hastalığı, Hepatit A virüsünün bulaşması sonucu ortaya çıkan bir karaciğer enfeksiyonudur. Hepatit A Virüsü Nasıl Bulaşır? Hastalık çoğunlukla dışkı ile kirlenmiş, hastalık etkeni içeren su ve gıda tüketiminden kaynaklanır. Yemek hazırlayan ve gıda sektöründe çalışan kişilerin temizlik önlemlerine dikkat etmemesi, kanalizasyon suları ile kirlenmiş besinlerin çiğ ya da az pişmiş olarak yenilmesi en sık bulaşma yollarıdır. Bunun dışında yanında bir diğer bulaş yolu da eşcinsel/biseksüel cinsel ilişkidir. Hijyenik şartların kötü olduğu ülkelerde sıktır. Hepatit A Hastalığının Belirtileri Nelerdir? Hepatit A virüs enfeksiyonları erişkinlerde çoğunlukla belirti verirken, 6 yaşından küçük çocuklarda genellikle hafif seyreder. İleri yaşlarda hastalığın ciddiyeti giderek artar. Genellikle bulgular virüsle temas ettikten sonra 15-50 gün (ortalama 28 gün) sonra ortaya çıkar. Belirtiler: Halsizlik, yorgunluk İştah kaybı Bulantı-kusma, mide rahatsızlığı İshal Karın ağrısı Kilo kaybı Ateş Gözlerde ve ciltte sararma Koyu renkli (çay rengi) idrar Çamur gibi veya beyazımsı dışkı
Hepatit B
Hepatit B hastalığı, Hepatit B virüsünün neden olduğu karaciğerin ciddi bir enfeksiyon hastalığıdır.(Hastalığın bulaşmasından sorumlu madde (HBsAg) kan ve vücut sıvılarında belirtilerin başlamasından 2 ay öncesinden belirtilerin çıkışının sonrasına kadar olan dönemde mevcuttur). Kan yolu ile (kan transfüzyonu, manikür, dövme, piercing, diş tedavisi gibi işlemler esnasında) cinsel yolla ve aile içi yakın temasla hastalık bulaşır. Dünya Sağlık Örgütü Hepatit B virüsünü sigaradan sonra kansere sebep olan en önemli kazanılmış etken olarak kabul eder.
Hepatit B Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
Hastalık belirti ve bulguları, erişkinlerde bebekler veya çocuklardan daha sık meydana gelir. Yetişkinlerin yaklaşık % 50’sinde hastalık etkeni olan virüsle temas ettikten 45-160 gün (ortalama, 120 gün) sonra belirtiler görülebilir. İyileşme döneminde,sarılık, iştahsızlık ve diğer belirtiler kaybolur ise de halsizlik ve yorgunluk, haftalar ya da aylarca sürebilir. Halsizlik, yorgunluk İştahsızlık Bulantı, kusma Karın ağrısı Ateş Baş ağrısı Kas ve eklem ağrıları, artrit Deri döküntüleri Koyu renkli idrar Gözlerde ve ciltte sararma
Hepatit C
Hepatit C hastalığı, Hepatit C virüsünün neden olduğu, karaciğeri etkileyen ciddi bir enfeksiyon hastalığıdır. Hastalık genellikle belirtisiz ya da halsizlik, yorgunluk gibi çok hafif belirtilerle seyreder. Sarılık ile seyreden formu düşük sıklıktadır. Kan ile bulaşan hepatitlerin %80 ’i Hepatit C’ e bağlıdır. Cinsel ilişki yolu ile geçişi sık görülmemektedir. Hepatit C virüsü bulaş sonrası hastaların %70 ’inde kronik hepatit C’ ye sebep olur, yani kalıcı enfeksiyon oluşur. Hepatit C tanısı için Anti-HCV testi yapılmalıdır. Hastalıktan şüphelenilen durumlarda bazen Anti-HCV testi ile birlikte PCR HCV RNA testlerinin yapılması da gerekebilir. Hepatit C karaciğer sirozunun en önemli sebeplerinden biridir. Bu sebeple Anti-HCV pozitif bireyler mutlaka doktor kontrolü altında olmalı ve karaciğer fonksiyon testleri (AST, ALT) ve PCR HCV RNA gibi testler ile sürekli takip edilmelidirler. Kronik hepatit C tedavi edilmez ise siroza ve karaciğer kanserine neden olabilir. Kronik hepatit C hastalığının günümüzde artık tedavisi mevcuttur. Tedavide interferon ve ribavirin ilaç tedavileri kullanılmaktadır. Hepatit C için henüz bir aşı mevcut değildir. Aşı çalışmaları devam etmektedir. Belirtileri Nelerdir? Kuluçka dönemi ortalama 2 hafta ile 6 ay arasındadır. Hastalığın büyük çoğunluğu belirtisiz seyreder. Belirtiler; iştahsızlık, bulantı, kusma, karın ağrısı nadir olarak da sarılıktır. Hastaların çoğunda, siroza ve/veya karaciğer kanserine neden olabilecek uzun süreli kronik
Hepatit D
resim 3Delta hepatiti olarak da bilinen Hepatit D’nin etkeni ise defektif bir virus olan Hepatit Delta Virüsü (HDV)’dür. HDV’nin çoğalabilmesi için HBV’ye gereksinimi vardır. Hepatit D’nin belirtileri nelerdir? Halsizlik, bitkinlik, sarılık , eklem ağrısı görülmektedir. Hepatit D nasıl bulaşır? Perkütan yolla (iv ilaç bağımlılarında) ve kan ve faktör transfüzyonu ile bulaşmaktadır. Homo ve biseksüel yolla (rektal travma) ve maternal –neonatal bulaş riski ise düşüktür.
Hepatit E
resim 1Hepatit E virüsünün neden olduğu karaciğer hücresinin hasarına ve tahribine yol açan iltihabi karaciğer hastalığıdır. Hastalığın etkeni Hepatit E virüsüdür. Nasıl Bulaşır? Hepatit E virüsü dışkının bulaştığı yiyecek, içecekler ve kirli ellerle virüsün ağızdan alınması ile bulaşır. Genellikle kirli sularla yayılır, ancak, pişmemiş veya az pişmiş hayvansal ürünlerin yenilmesiyle de (domuz, yaban domuzu, geyik gibi enfekte hayvanların ürünleriyle, çiğ veya az pişmiş deniz ürünleriyle) bulaşabilir. Salgınlar, suya kanalizasyon karışması sonucu ya da uygun temizlik ve arıtma koşulları sağlanamayan yerleşim yerlerinde kirlenmiş su ile gerçekleşir. Hijyenik şartların kötü olduğu ülkelerde Hepatit E taşıyıcılık oranı yüksektir. Nadiren kan nakli yoluyla da bulaşma tanımlanmıştır. Belirtileri Nelerdir? Hastalığın kuluçka süresi 40 gün civarında olup, ortalama 3 ile 8 hafta arasında değişir. Bulaştırıcılık dönemi bilinmemektedir. Belirtiler; ateş, halsizlik, iştah kaybı, bulantı kusma, ishal, karın ağrısı, koyu renkli idrar, kilo kaybı, deri ve gözlerde sarılıktır. Hastalığın kronik bir aşaması bulunmamaktadır. Genellikle genç yetişkinlerde (15-49 yaş) görülür. Özellikle çocuklarda ve erişkinlerde hastalık belirtisiz de seyredebilir. Gebe kadınlarda görülen Hepatit E enfeksiyonu daha risklidir. Gebelerde son 3 aylık dönemde düşük, erken doğum, ciddi karaciğer yetmezliği ile ölüm riskinin artmasına sebep olabilir. Read the full article
0 notes
Text
Pau D’arco Çayı Nedir? Faydaları Ve Kullanımı
Pau d’arco, çok çeşitli koşulları tedavi etmek için kullanılan Güney Amerika’ya özgü bir ağaçtır. 1873’e dayanan pau d’arco çayı tıbbi kullanım raporları mevcuttur. Tabebuia avellanedae olarak da adlandırılan Pau d’arco, Bignoniaceae familyasından son derece sert ahşabı olan bir ağaçtır. İsmi, “yay çubuğu” nun Portekizce kelimesidir, bu da uygun bir terimdir, çünkü ağaç aslında gerçek bir Güney Amerika Yerlileri tarafından avcılık yayları yapmak için kullanılmıştır. Pau d’arco gül renkli çiçekleri olan yaprak dökmeyen bir ağaçtır. Yaklaşık 100 tane pau d’arco türü var ama sadece birkaç tane yüksek kaliteli malzemesi vardır. Hangi türlerin en etkili olduğunu bilmek son derece yetenekli toplayıcılar gerektirir. Ağacın tıbbi kısmı kabuğudur, özellikle phloem denilen kabuğun iç astarı. Ağacın kabuğu ve aşhabı, artrit, ağrı, prostat bezinin iltihabı, ateş, dizanteri, ülser ve çeşitli kanserleri tedavi etmek için kullanılır. Pau d’arco’yu kullanmanın en kolay yollarından biri, pau d’arco’nun iç kabuğundan yapılmış bir çay tüketmek ya da çay suyunu cilde uygulamaktır. Ne yazık ki, birçok şirket ölü odunu da içeren bütün kabuğu kullanmaktadır ve bu doğal olarak malzemenin etkisini azaltmaktadır. Bilim adamları, napuhoquinones denilen pau d’arco’da iki aktif kimyasal tespit etmiştir: lapachol ve beta-lapachone. Bu kimyasallar bakterileri, mantarları, virüsleri ve parazitleri öldürme gücüne sahiptir. Ayrıca osteoartrit gibi sağlık koşullarının tedavisinde önemli olan anti-inflamatuar özellikler de göstermiştir.
Pau D’arco Ağacı
Pau D’arco Çayı Besinleri
Pau d’arco çayı, kinoidler, benzenoidler ve flavonoidler dahil olmak üzere çeşitli bileşikler içerir. Bu bileşikler zararlı organizmalara karşı biyolojik aktivite göstermiştir. Pau d’arco ağacın gövdesinden gelen önemli miktarda lapachol var. Lapachol toksik ve neredeyse tüm zararlı organizma tiplerine karşı dirençli olduğu bilinmektedir. 2005’te yapılan bir çalışmada lapachol’un, metastaz (bir kanserin ya da başka bir hastalığın vücudun bir organından diğerine yayılması ) ile mücadelede büyük bir potansiyele sahip olduğu bulunmuştur. Metastaz, kanser hastalarında ölümden sorumlu ana süreçtir ve son zamanlarda lapachol ile ilgili araştırmalar umut vericidir. Lapachol, antioksidan ve antimikrobiyal etkileri için de kullanılır, ancak bazı araştırmalar bu bileşiğin yüksek dozlarının üreme toksisitesi gibi tehlikeli yan etkilere neden olabileceğini düşündürmektedir. Pau d’arco ayrıca, lapachol’e benzer zararlı organizmalar için toksisite gösteren beta-lapachone adı verilen başka bir kimyasal içerir. Pau d’arco’nun bir başka güçlü unsuru, hücrelere zarar veren ve hastalıkları tetikleyen serbest radikalleri ortadan kaldıran bir antioksidan olan selenyumdur. Selenyum insan vücudu için hayati bir mineraldir. Bazı selenyum yararları arasında bağışıklığı artırma, vücudun serbest radikal hasarına ve iltihaplanmaya karşı korunmasını sağlayan antioksidan aktiviteye katılma ve metabolizmanızın geliştirmede anahtar rol oynaması sayılabilir. Bir araştırmaya göre, bol miktarda doğal selenyum tüketmek, pozitif antiviral etkilere sahiptir, doğurganlık ve üreme için önemlidir, kanser, otoimmün ve tiroid hastalıkları riskini azaltır. Düşük selenyum durumu mortalite, zayıf bağışıklık fonksiyonu ve bilişsel gerileme riskinin artması ile ilişkilidir.
Pau D’arco Çayı Faydaları
Ağrıyı Azaltır
Araştırmalar, pau d’arco çayının kanser ve diğer ciddi sağlık durumlarından muzdarip olan hastalarda doğal olarak ağrıyı azaltma gücüne sahip olduğunu göstermektedir. Bazı kanser türleri, özellikle de prostat, karaciğer veya meme kanseri ile ilişkili ağrının azaltılması yeteneğine sahiptir. Pau D’arco çayı tüketmek artrit ağrıları da rahatlatabilir.
İnflamasyonu Azaltır
Aşırı aktif bir bağışıklık sistemi, vücudun, savunma hücrelerine ve dokulara zarar veren hormonlara maruz kalmasıyla sonuçlanır. Diyet ve çevresel toksinler vücutta birikmektedir ve bu da bağışıklık sistemini oldukça reaktif hale getirmektedir. Çoğu hastalığın kökeninde inflamasyona yol açan şey budur. Vücuttaki inflamasyonu azaltarak, astım, artrit, Crohn hastalığı, Alzheimer hastalığı, kanser, kardiyovasküler hastalık, diyabet, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol düzeyleri ve Parkinson hastalığı gibi ciddi sağlık durumlarından sakınabilirsiniz.
Kanser ile Savaşır
Pau d’arco çayının en bilinen faydalarından biri, kanserle savaşma ve kanserle ilişkili acıyı hafifletme yeteneğidir. Boston’daki Dana-Farber Kanser Enstitüsü tarafından yapılan bir çalışmada, pau d’arco çayında önemli bir bileşik olan beta-Lapachone’un, özellikle prostat kanseri için kanser kemoterapisine eklenecek potansiyel bir bileşik olduğunu bulmuştur.
Candida ile Savaşır
Pau d’arco, vücudun candida’ya doğal yollarla savaşmasına yardımcı oluyor. Candidiasis olarak da bilinen Candida, boğaz ağrısından ciddi mide problemlerine kadar birçok sağlık sorununa yol açabilen yaygın bir maya enfeksiyonudır. Vücut normal olarak ağız, vajina, rektum ve sindirim kanallarında maya üretir ve normal miktarlarda zararsız kalır ancak eğer vücudun doğal pH dengesi bozulursa, candida semptomları hızla kontrolden çıkabilir. Baş ağrısı, hiperaktivite, kronik yorgunluk sendromu, şeker bağımlılığı ve mide problemleri ile baş edemiyorsanız, maya ve candida fazlasıyla üretilmekten muzdarip olabilirsiniz. Yaygın bir semptom ağızda veya vajinada mayanın aşırı büyümesi olan pamukçuktur. Tedavi edilmeden bırakılırsa, Candida daha ciddi hastalıkların tutulmasına izin veren bağışıklık sistemini zayıflatır.
Ülseri İyileştirir
Ülserler, gastrointestinal sistemin üst kısmının kaplamasında oluşan yanıklardır. Midede meydana geldiğinde mide ülseri denir. İnce bağırsağınızın ilk bölümünde, oniki parmak bağırsağında oluşurlarsa, duodenal ülseri olarak adlandırılır. Peptik ülser hastalığı, midenizdeki veya bağırsaklardaki zayıflığın asitin astarda bir erozyon veya yara oluşturmasına izin verdiği zaman başlar. En sık görülen mide hastalığı türüdür. Ülserlere mide asidinde bir artış neden olur, bu da stres, ilaçlar, diyet, sigara, alkol veya bir tür kötü bakteri olanH. pylori’de kaynaklanabilir. En yaygın ülser semptomu, ülsere bölgeyle temas eden mide asidi tarafından alevlenen bir yanma hissidir.
Antiviral ve Antifungal Özellikler Sağlar
Binlerce yıldır pau d’arco antiviral bir bitki olarak kullanılmıştır. Herpes, polio, veziküler stomatit, kuş miyeloblastozu, lösemi ve rous sarkom virüsü de dahil olmak üzere, çeşitli tehlikeli virüslerin büyümesini aktif olarak inhibe ettiği, öldürdüğü veya stunt ettiği gösterilmiştir. Pau d’arco’da bulunan beta-lapochone aslında DNA ve RNA’nın sentezini doğrudan etkileyen virüs hücrelerindeki enzimleri inhibe eder. Virüs daha sonra hücrenin üreme süreçleri üzerinde kontrolü ele geçiremez, dolayısıyla kendisini çoğaltamaz ve başka hücrelere bulaşmaz. Pau d’arco çayı, cilt yaraları ve enfeksiyonlarının iyileşmesine yardımcı olma gücüne sahiptir. Genellikle cilt enfeksiyonları ve tahrişleri nedeniyle kızarıklığı ve şişliği azaltmak için kullanılır. Bu antifungal ve antibakteriyel özellikleri sayesindedir.
Vücudu Temizler – Detoks
Pau d’arco çayı, zararlı toksik maddeleri çıkararak vücudu temizler. Bu toksinler ağır metaller, böcek ilaçları, koruyucu maddeler ve hatta kemoterapi kalıntıları içerir. Pau d’arco, yumuşatıcı bir etki yaratarak bir detokslayıcı olarak çalışıyor. Bağırsakları gevşettiği biliniyor, bu da sindirime ve düzenliliğe yardımcı olur. Sindirim sistemini uyararak, pau d’arco çayı vücudun aşırı yağ ve toksinlerden kurtulmasına yardımcı olur. Gıdaların vücudunuzda, özellikle de kolonda hareket etmesini sağlamak önemlidir. Kolon, vücudun kanalizasyon sistemidir, ancak tüm sağlıklı ve düzgün çalışan kanalizasyon sistemleri gibi, düzgün çalışması için temizlenmeli, boşaltılmalı ve bakımı yapılmalıdır. Yüksek derecede işlenmiş, rafine edilmiş veya “sahte” yiyecekler yediğimizde, kolonlarımız zararlı atıklar ile yüklü hale gelir. Bu nedenle, temiz ve sağlıklı bir vücut sağlamak için pau d’arco çayı gibi yiyecek ve içeceklerin detoksifiye edilmesi hayati önem taşımaktadır. Pau d’arco çayı tüketimi detoksun en iyi yollarından biridir. Kan damarları, lenf sistemi, hücreler, doku ve organların hepsi detoksifiye edilir, bu da vücudun sistemlerinin düzgün ve verimli çalışmasını sağlar.
Pau D’arco Çay Nasıl Kullanılır
Pau d’arco ürünlerini satın alırken, malzemeleri dikkatlice okuduğunuzdan emin olun. Bazen pau d’arco veya lapacho olarak etiketlendikleri için pau d’arco ürünlerinde ne olduğunu bilmek zor, ama her zaman pau d’arco içermez. Bazı durumlarda, ilgili türler, Tecoma curialis içerir. Bu nedenle, açık içerikli etiketlere sahip saygın şirketlerden pau d’arco satın alın. Ağacın en güçlü kısmı iç kabuktur ve etkinliğini en üst düzeye çıkarmak için hasattan sonra yaşlanmalıdır. Ancak, birçok şirket dış kabuğu satmaya veya olgunlaşmamış ağaçlardan hasat etmeye çalışır. Pau d’arco’nun yüksek dozda tüketilmesi bulantı, ishal ve baş dönmesine neden olabilir, bu nedenle çok küçük bir dozla başlamak ve vücudunuzun nasıl tepki gösterdiğini görmek önemlidir. Vücudunuz pau d’arco çayı içmeye veya takviye almaya çok duyarlıysa, ürünü enfeksiyondan korumak için harici olarak kullanabilirsiniz. Pau d’arco çay kullanımı: Bölgeyi temizleyerek candida veya internal pamukçuk enfeksiyonu ile mücadele eder; Pau d’arco çayında bir bezi ıslatıp etkilenen bölgelere uygulayarak cilt enfeksiyonlarını tedavi eder.
Pau D’arco Çayının Olası Yan Etkileri ve Etkileşimleri
Yüksek dozlarda tüketildiğinde pau d’arco muhtemelen güvensizdir ve bulantı, kusma, ishal, baş dönmesi ve iç kanamaya neden olabilir. Eğer pau d’arco kullanıyorsanız, bu yan etkilerden herhangi birini fark ederseniz dozlarınızı takip ettiğinizden ve sağlık uzmanınıza danıştığınızdan emin olun. Hamile veya emziren kadınlar, bu ürünlerin güvenliği hakkında yeterli bilgi olmadığı için pau d’arco kullanmamalıdır. Pau d’arco pıhtılaşmayı geciktirebilir ve kanama bozukluğu olan kişilerde tedaviye müdahale edebilir; morarma olasılığını da artırabilir. Bu ayrıca ameliyat sırasında ve sonrasında kanama olasılığını artırabilir. Planlanmış bir ameliyattan en az iki hafta önce pau d’arco kullanmayı bıraktığınızdan emin olun. Ayrıca, antikoagülan ve antiplatelet ilaçlar gibi kan pıhtılaşma ilaçları kullanmaktan kaçının.
Pau D’arco Çayı Nasıl Yapılır
2 çay kaşığı kabuğu 4 bardak kaynar suya koyun. Kabuğu suda 20 dakika kaynatmaya devam edin. Ateşten çıkarın ve en az 1 saat soğumaya bırakın. Son olarak suyunu süzün. Gün boyunca küçük porsiyonlarda çay içebilirsiniz veya topikal kullanım için kullanabilirsiniz.
Facebook | Twitter | Instagram | Pinterest | Youtube
The post Pau D’arco Çayı Nedir? Faydaları Ve Kullanımı appeared first on DustyLips.com.
Kaynak: https://ift.tt/2LLrJnY
0 notes
Text
Hepatit nedir ? Hepatit türleri ve belirtileri nelerdir ?
Dünyada 400 milyon, Türkiye’de ise 3 milyon kişi Hepatit B C virüsü taşıyor. Tedavi uygulanmadığı takdirde siroz ve karaciğer kanseri gelişme riski bulunuyor. Bu durumda karaciğer nakli gündeme gelebiliyor. A, B, C, D ve E olmak üzere 5 ayrı alanda var ve bu 5 ayrı mikrop karaciğerde iltihap yapıyor. Virüsler iltihap yaptığı zaman 'viral hepatit' diyoruz ve bunlardan genellikle A ve E virüsleri akut hastalık yapıp, büyük oranda da iyileşmeyle sonuçlandığı için önemli olmalarına rağmen Hepatit B ve C'nin yanında daha önemsiz gibi gözüküyor. Hepatit B ve C ise kronik hastalık yapıyor. En önemli özelliği bunların sessiz geçirilen bir akut enfeksiyondan sonra vücutta kalarak, kronikleşmesidir. Kronik Hepatit C'li insan var ve yıllık bu iki kronik hepatitin yol açtığı hastalıklardan, özellikle siroz veya karaciğer kanseri, yaklaşık 1,4 milyon kişi hayatını kaybediyor. Hepatit Nedir? Viral hepatit, Hepatit A, B, C, D ve E virüslerinin sebep olduğu, karaciğerde hasara neden olan bir enfeksiyon hastalığıdır. Sağlık konusunda dikkat edilmesi gereken en önelisi spor'dur. Spor en iyi yaşam tarzıdır.
Hepatit A
resim 5Hepatit A hastalığı, Hepatit A virüsünün bulaşması sonucu ortaya çıkan bir karaciğer enfeksiyonudur. Hepatit A Virüsü Nasıl Bulaşır? Hastalık çoğunlukla dışkı ile kirlenmiş, hastalık etkeni içeren su ve gıda tüketiminden kaynaklanır. Yemek hazırlayan ve gıda sektöründe çalışan kişilerin temizlik önlemlerine dikkat etmemesi, kanalizasyon suları ile kirlenmiş besinlerin çiğ ya da az pişmiş olarak yenilmesi en sık bulaşma yollarıdır. Bunun dışında yanında bir diğer bulaş yolu da eşcinsel/biseksüel cinsel ilişkidir. Hijyenik şartların kötü olduğu ülkelerde sıktır. Hepatit A Hastalığının Belirtileri Nelerdir? Hepatit A virüs enfeksiyonları erişkinlerde çoğunlukla belirti verirken, 6 yaşından küçük çocuklarda genellikle hafif seyreder. İleri yaşlarda hastalığın ciddiyeti giderek artar. Genellikle bulgular virüsle temas ettikten sonra 15-50 gün (ortalama 28 gün) sonra ortaya çıkar. Belirtiler: Halsizlik, yorgunluk İştah kaybı Bulantı-kusma, mide rahatsızlığı İshal Karın ağrısı Kilo kaybı Ateş Gözlerde ve ciltte sararma Koyu renkli (çay rengi) idrar Çamur gibi veya beyazımsı dışkı
Hepatit B
Hepatit B hastalığı, Hepatit B virüsünün neden olduğu karaciğerin ciddi bir enfeksiyon hastalığıdır.(Hastalığın bulaşmasından sorumlu madde (HBsAg) kan ve vücut sıvılarında belirtilerin başlamasından 2 ay öncesinden belirtilerin çıkışının sonrasına kadar olan dönemde mevcuttur). Kan yolu ile (kan transfüzyonu, manikür, dövme, piercing, diş tedavisi gibi işlemler esnasında) cinsel yolla ve aile içi yakın temasla hastalık bulaşır. Dünya Sağlık Örgütü Hepatit B virüsünü sigaradan sonra kansere sebep olan en önemli kazanılmış etken olarak kabul eder.
Hepatit B Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
Hastalık belirti ve bulguları, erişkinlerde bebekler veya çocuklardan daha sık meydana gelir. Yetişkinlerin yaklaşık % 50’sinde hastalık etkeni olan virüsle temas ettikten 45-160 gün (ortalama, 120 gün) sonra belirtiler görülebilir. İyileşme döneminde,sarılık, iştahsızlık ve diğer belirtiler kaybolur ise de halsizlik ve yorgunluk, haftalar ya da aylarca sürebilir. Halsizlik, yorgunluk İştahsızlık Bulantı, kusma Karın ağrısı Ateş Baş ağrısı Kas ve eklem ağrıları, artrit Deri döküntüleri Koyu renkli idrar Gözlerde ve ciltte sararma
Hepatit C
Hepatit C hastalığı, Hepatit C virüsünün neden olduğu, karaciğeri etkileyen ciddi bir enfeksiyon hastalığıdır. Hastalık genellikle belirtisiz ya da halsizlik, yorgunluk gibi çok hafif belirtilerle seyreder. Sarılık ile seyreden formu düşük sıklıktadır. Kan ile bulaşan hepatitlerin %80 ’i Hepatit C’ e bağlıdır. Cinsel ilişki yolu ile geçişi sık görülmemektedir. Hepatit C virüsü bulaş sonrası hastaların %70 ’inde kronik hepatit C’ ye sebep olur, yani kalıcı enfeksiyon oluşur. Hepatit C tanısı için Anti-HCV testi yapılmalıdır. Hastalıktan şüphelenilen durumlarda bazen Anti-HCV testi ile birlikte PCR HCV RNA testlerinin yapılması da gerekebilir. Hepatit C karaciğer sirozunun en önemli sebeplerinden biridir. Bu sebeple Anti-HCV pozitif bireyler mutlaka doktor kontrolü altında olmalı ve karaciğer fonksiyon testleri (AST, ALT) ve PCR HCV RNA gibi testler ile sürekli takip edilmelidirler. Kronik hepatit C tedavi edilmez ise siroza ve karaciğer kanserine neden olabilir. Kronik hepatit C hastalığının günümüzde artık tedavisi mevcuttur. Tedavide interferon ve ribavirin ilaç tedavileri kullanılmaktadır. Hepatit C için henüz bir aşı mevcut değildir. Aşı çalışmaları devam etmektedir. Belirtileri Nelerdir? Kuluçka dönemi ortalama 2 hafta ile 6 ay arasındadır. Hastalığın büyük çoğunluğu belirtisiz seyreder. Belirtiler; iştahsızlık, bulantı, kusma, karın ağrısı nadir olarak da sarılıktır. Hastaların çoğunda, siroza ve/veya karaciğer kanserine neden olabilecek uzun süreli kronik
Hepatit D
resim 3Delta hepatiti olarak da bilinen Hepatit D’nin etkeni ise defektif bir virus olan Hepatit Delta Virüsü (HDV)’dür. HDV’nin çoğalabilmesi için HBV’ye gereksinimi vardır. Hepatit D’nin belirtileri nelerdir? Halsizlik, bitkinlik, sarılık , eklem ağrısı görülmektedir. Hepatit D nasıl bulaşır? Perkütan yolla (iv ilaç bağımlılarında) ve kan ve faktör transfüzyonu ile bulaşmaktadır. Homo ve biseksüel yolla (rektal travma) ve maternal –neonatal bulaş riski ise düşüktür.
Hepatit E
resim 1Hepatit E virüsünün neden olduğu karaciğer hücresinin hasarına ve tahribine yol açan iltihabi karaciğer hastalığıdır. Hastalığın etkeni Hepatit E virüsüdür. Nasıl Bulaşır? Hepatit E virüsü dışkının bulaştığı yiyecek, içecekler ve kirli ellerle virüsün ağızdan alınması ile bulaşır. Genellikle kirli sularla yayılır, ancak, pişmemiş veya az pişmiş hayvansal ürünlerin yenilmesiyle de (domuz, yaban domuzu, geyik gibi enfekte hayvanların ürünleriyle, çiğ veya az pişmiş deniz ürünleriyle) bulaşabilir. Salgınlar, suya kanalizasyon karışması sonucu ya da uygun temizlik ve arıtma koşulları sağlanamayan yerleşim yerlerinde kirlenmiş su ile gerçekleşir. Hijyenik şartların kötü olduğu ülkelerde Hepatit E taşıyıcılık oranı yüksektir. Nadiren kan nakli yoluyla da bulaşma tanımlanmıştır. Belirtileri Nelerdir? Hastalığın kuluçka süresi 40 gün civarında olup, ortalama 3 ile 8 hafta arasında değişir. Bulaştırıcılık dönemi bilinmemektedir. Belirtiler; ateş, halsizlik, iştah kaybı, bulantı kusma, ishal, karın ağrısı, koyu renkli idrar, kilo kaybı, deri ve gözlerde sarılıktır. Hastalığın kronik bir aşaması bulunmamaktadır. Genellikle genç yetişkinlerde (15-49 yaş) görülür. Özellikle çocuklarda ve erişkinlerde hastalık belirtisiz de seyredebilir. Gebe kadınlarda görülen Hepatit E enfeksiyonu daha risklidir. Gebelerde son 3 aylık dönemde düşük, erken doğum, ciddi karaciğer yetmezliği ile ölüm riskinin artmasına sebep olabilir. Read the full article
0 notes