#iş bölümü
Explore tagged Tumblr posts
tibbivearomatikbitkiler · 7 months ago
Text
Şehirden Köye Kaçış: Köy evi nedir?
Şehirden Köye Kaçış: Köy evi nedir?
#Aile, #Bahçe, #Çalışma, #Çevre, #DijitalMedya, #Doğa, #DoğalYaşam, #Doğallık, #Erkek, #Eş, #EvIşleri, #Gelenek, #Göç, #GünlükYaşam, #Hayat, #Hayvancılık, #Ilişki, #Imkanlar, #IşBölümü, #Kadın, #Kayıt, #Konfor, #Köy, #KöyDeneyimi, #KöyEvi, #KöyHayatı, #KöyKültürü, #KöydeYaşam, #Kültür, #Mesai, #Modern, #Paylaşım, #Podcast, #Rahatlık, #Rutin, #Şehir, #ŞehirHayatı, #Şehirleşme, #SosyalMedya, #Tarım, #Taşınma, #Teknoloji, #Toprak, #Uyum, #Yaşam, #YaşamDeneyimi, #YaşamTarzı, #Yaşamak, #Yaşantı, #Yayın, #Yerleşme https://is.gd/GzIRIz https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/podcast/sehirden-koye-kacis-koy-evi-nedir/
Şehirden Köye Kaçış: Köy evi nedir? Aslında bir çoğumuzun bildiği ama bu sıralar bir farklı gözle bakılan durumu ele alalım dedim. Köy evi detayları ile ilgili hazırlamış olduğumuz podcaste hoş geldiniz.
Spotify üzerinden dinlemek için hemen aşağıdaki medya oynatıcıyı başlatabilirsiniz.
Youtube üzerinden dinlemek için hemen aşağıdaki medya oynatıcıyı başlatabilirsiniz.
youtube
Herkese merhabalar ben Selin,
Baya uzun bir ara verdik, bu yeni salgın tam gittim derken geri geliyor. Ve tekrar bir döngüye giriyor ev içinde onunla uğraşmaktan sosyalmeyda paylaşımlarına ara vermesek de buralara vermek zorunda kaldık. Instagram üzerinden hem şahsi hesabım hem de köyde yaptığımız işleri paylaştığım @tibbivearomatik hesabımız üzerinden paylaşım sıklığı artınca keşfette haliyle ona uygun şeyler çıkmaya başladı.  Ben hangi platforma da olursa olsun bir şey izlerken daha çok yorumlarına bakan kişiyim. Son zamanla çıkan videoların çoğu da köye yerleşenler, atadan babadan  toprağı olup bunu devam ettiren genç çiftçiler, hayvancılık yapanlar ile dolu. Haliyle bende yorumlara bakıyorum. Ancak  genelde var olan linç kültürü burada da inanılmaz şekilde var. Hani bir yarışma var ünlüler gönüllüler kapışıyor, bu yarışmanın muadili köylüler şehirliler yapılsa dehşet bir kapışma olur.
Şehirden Köye Kaçış: Köy evi
Köy evinde hangi eşyanın olacağından tutunda, şehirden taşınmayı özendirerek bunun şehirleri boşaltmak için plan olarak  kullanıldığına kadar sayısız yorum okudum. Çok acımasız eleştiriler var köye yerleşenlere karşı. Olumlu yorum yapan güzel temennilerde bulunanlar da var tabii ki. Sosyal medya öyle bir yer ki bunu sıklıkla duymuşsunuzdur sokakta görse selam vermeyecek insanlar gayet dan dan yorum yapabiliyor size.
Bu köy evi öyle olmaz böyle olur şöyle olur konusundan yola çıkarak köy evi nasıl olur yada olmalı biraz bundan bahsedelim biraz. Normalde köy evi dediğiniz geniş bahçeli bulunduğunuz bölgenin mimarisine uygun ahşap, taş, kerpiç olabilen yapılardır. Köylere  göçün son dönemde yaşam şartlarından dolayı çoğalması ve sosyal medyanın daha da hayatımızın içinde oluşundan köylere yapılan evlerde öncesi sonrası videolar yada günlük  rutin videoları sıklıkla çekiliyor illaki sizin de karşınıza çıkmıştır.. Ben bu videoları izledikten sonra belki bu yorum biraz sert olacak ama insanımız şunu istiyor. Köy evi deyince çatısı aksın, yerler beton olsun, çalı süpürgesiyle süpürsünler, ocakta neymiş sobada pişirsinler her yemeklerini gibi gibi, bu örnekleri çoğaltabilirim ama genel istek köyde yaşayanlar şehirdeki gibi rahat olmasın kaba tabiriyle rezillik çektiğini görmek istiyor şehirde yaşayanlar köyde göçenlerin.
Şehirden Köye Kaçış: Köy evi ve daire 
Bizler şehirde yaşadığımız evimizde ne varsa aynı eşyaları buraya getirdik. Çamaşır kurutma makinemizde kullanıyoruz, robot süpürgemizi de. Ama köydeki imkanları da kullanıyoruz. Örnek vermek gerekirse bahçeye çamaşır asmak için ip yaptık yazın kurutma işini orada hallediyoruz. Şehirde son dönemde yapılan evlerde benim gördüğüm kadarıyla balkon kültürü de yavaş yavaş kalkarak Fransız balkon dediğimiz dışarıya taşmayan ev sadece ışık alsın diye yapılan süs balkonlarına evrildi. Buda haliyle evin içinde kurutma zor olduğu için herkesi kurutma almaya itti. Ama bu yaygınlaştığı için özellikle köyde yaşayanlarda artık kurutma makinesi  işine sıcak bakmaya başladı çünkü kışın o soğuğunda dışarı çık as zor işler.  Ekmek normalde şehirde evde kendi  fırınımızda yapardık hatta geçen gün Instagram hatırlattı ben zaten 6 yıl öncede kendi ekmeğimi evde yaparmışım yani. Şimdi yaptığımız zaman onu şuan komşunun taş fırınında yapıyoruz gibi. Yani bulunduğumuz bölgeye de uyum sağlıyoruz ama konfor sağlayan öğelerden de vazgeçmiyoruz. Ama elimizin altındaki imkanları da kullanıyoruz. Ama hayatımızı kolaylaştıran teknolojiden de vazgeçmiyoruz yeni dönem  köye göçenler olarak bence.
Şehirden Köye Kaçış: Köy evi sosyal medyadan bir göz
Bu söylediklerimde şöyle anlaşılmasın bazı yerlerde çok bu tarz şeyle karşılaşılmış daha önceki podcastlerde de anlatmıştım. Aman köye ev yapayım yüksek duvarla etrafını çevireyim önümden hayvanda geçmesin tezek kokmasın ama ben doğal yaşayım bu tayfada biz değiliz. Doğalı bozmadan konfor sağlayan imkanlardan faydalanalım. Bu bu arada hayvancılıkta da geçerli tarımda da geçerli. Köylerde geleneksel devam eden şeylerin yerine işlerimizi kolaylaştıracak imkanlar varsa onlardan da faydalanalım. Faydalandığımız şeyleri köyde de aktaralım. Buradayken hep diyorum. Yerel halk bize çok şey kattı illaki bizde onlara bir şeyler katıyoruzdur.
Köye yerleştikten sonra gözlemlediğim kadarıyla köydeki gençlerin şehre kaçma isteğinin altında da şehirde gösterilen konfor yatıyor bence. Televizyonlarda dizilerde gösterilen doğalgazlı evler. Her şeyin bir düzen içinde oluşu, robot süpürgeler falan şehri daha bir ışıklı gösteriyor. Ancak bunu imkanlar dahilinde köyde uyarlayabilirsiniz. Ancak az önce bahsettiğim köy evinde o mu olur bu mu olur algısı sanki köyde böyle şeylerin olmasının ayıp olması gibi bir anlam taşıyor. Yada uygun olmaması gibi anlaşılıyor. Şöyle bir kaç yorum gördüm, iyi bir marka süpürge var köy Vlogunda paylaşılmış, biri yazmış sen o süpürgeyle köy evi mi diyorsun oraya. Ne istiyorsun çalı süpürgesinden devam mı etsin. Yada sistemi kurmuş petekle ısınıyor ev, diyor ki soba olmadan köy evi mi olur. Şimdi internete bile köy evinin olmazsa olmazları yazınca soba çıkıyor en başta ama artık teknoloji gelişti sistemler değişti imkanı varsa, yapabiliyorsa petekle ısınsın sanane?! Bizim köyde zor bir ihtimal doğalgazın gelmesi ama yine de Allah’tan ümit kesilmez diyoruz biz bile köyde teyzelerle bir araya geldiğimizde açılan doğalgaz muhabbetinde önce teyzelerimiz bizde alırız diyor. Bir teknoloji varsa, bir rahatlık varsa, bu köy evinde de pekala kullanılabilir.
Az önce bir paylaşımda gördüm işte hiç kar kürememiş, hiç suyu soğuktan donmamışlar vs. vs. köy güzellemesi yapıyor. Dayanamadım yorum yaptım artık bu tarz sayfalar çok çıkmaya başladı karşıma bende duramıyorum. 😀 Her daim muhalefet yapan bir tipim. 😀 Dedim bu sıraladığınız her şeyi biz yaşadık şehrin bağrında kopup gelmiş taze köylüler olarak ama yine de köy güzellemesi yapmaktan vazgeçmiyorum. Çünkü ben halimden memnunum. Nedir bu köye taşınmışları linçlere anlamadım yazdım.   Ya siz şehrinizden memnunsunuz biz burada memnunuz siz orda yaşıyorsunuz biz burada bizi bi salın.
Bu arada bizde değil ama komşumuzda hakikaten dondu sular soğuktan. Bizde neden donmadı derseniz yalıtımlı su sayacı muhafaza kutuları var biz daha taşınmadan her ihtimali göz önünde bulundurarak alışveriş yaptık. Aslında tamda bundan bahsediyorum. Elimizde var olan imkanları kullanarak köyde yaşadığımız evleri de şehir konforuna taşıyabiliriz. Yeni şehre göçenler bu konforu sağlıyorlar kendilerine biz gibi, ama bir kesimde bundan rahatsız. Birde şu var sadece Instagram’da gösterdiğimiz hayatları yaşamıyoruz her zaman. Görmediğiniz bir çok şeyle hem beynen, hem ruhen, hem de fiziksel olarak mücadele ediyoruz. Konfor alanımı bırakıp gelmeyi biz tercih ettik, eskiden oturduğumuz şehirde tam teşekküllü devlet hastanelerinden tutunda özel kaç hastane vardı. Şimdi burada Biri rahatsızlandığında aklımızdan  geçiyor şimdi şehirde olsaydık, hemen giderdik şöyle olurdu böyle olurdu. Psikolojik olarak zaman zaman gelgitler yaşıyorum. 4 yaşında biz kızımız olduğu için yine tırnak içinde  Instagram’da gördüğümüz çocuk oyun alanları oyun grupları vs. vicdanımı bazen yokluyor. Sırf bu yüzden geçtiğimiz günlerde kızımı AVM’ye götürdük oyun alalına soktuk ve hiç bir oyuncakla oynamak istemedi büyük kaydıraklara bunlar hiç güvenli değil dedi. Şaşırdım. Oyuncak mağazalarına soktum. 2-3 dakikalık dolaşmadan sonra sıkıldım ben çıkalım dedi. ben kendimce kendimi rahatlatmak için ona imkan tanıdım ama gördüğüm tabloda o şuan ki durumundan memnun. Kendi aramızda gülüştük hatta  kaç kiloluk ineklere sarılmaya çalışan çocuk burada kaydıraktan korktu diye. Yani konuyu şuraya bağlayacağım her zaman her şey toz pembe değil köyde yaşayanlara da saldırmayın. Bu nasıl köy, bu nasıl ev böyle köy hayatımı olur diye. Herkes kendi doğrusunu yaşamaya çalışıyor. Bizde köyde bütün gün evimizde oturup robot süpürgeyi çalıştırıp, kahve keyfi yapmıyoruz. Neler üretebiliriz. Toprağı nasıl iyileştirebiliriz, diye düşünüyoruz.
Bizleri ziyarete gelen yakınlarımızın eşimizin dostumuzun da köy evi  ve köye göç algısını yıkıyoruz bence. Çünkü bizimde uzaktan izlediğimiz ya nasıl yapıyorlar, nasıl yaşıyorlar, tam olarak içinden birilerini görmek adım atmak isteyen insanları da cesaretlendiriyor bir yerde. Yada ben öyle hissediyorum ziyaret edenlerin gözünde.  Modern yaşamla doğanın uyumu. Şehir hayatından tamamen kopmadan buraya da adapte olabilmek herkese bak oluyormuş dedirtiyor. Laf aramızda erkekler bu işlere bence daha geleneksel bakıyorlar onlar için  ev mi ev. Detaylarda çok önemli değil. Genelde kadınlar köye yerleşmekte tedirgin oluyorlar haklılarda. Çünkü ne kadar tarla işleri bahçe işleri erkeklerde gözükse de bence birazda hemcinslerimi kayırmak gibi olacak ama yükün çoğu kadınlarda. Detayları düşünmekte onlarda çok geniş pencereden bakıyoruz çünkü.
Daha ağır çalıştığın için erkekler sürekli acıkıyor yada aperatif kahve çay ihtiyaçları doğuyor. Evin işi zaten bahçeli olduğundan tozu toprağı hiç bitmiyor. Bizim için konuşacak olursak tarlanın kıyafetleri farklı ve hemen hemen her gün değişiyor daha fazla çamaşır yıkanması demek oluyor buda. Bazı günler hava güzelse tüm gün bahçede geçiyor, getir götür taşı bunların hepsi ek iş 😀
Normal şartlarda mesai de erkek sabah çıkar işe gider akşama kadar iştedir.  yemek yaparsınız  temizlik rutin işler. Ama bizde durum öyle değil. İşimizde burası olduğu için eşimle gün içinde sürekli beraberiz. Şehir yaşamı ile aralardaki farklar burada ortaya çıkıyor zaten.  Erkeğe göre tarla işi zor. Kadına göre ev işi zor tam da buradan yola çıkarak bir sonraki podcasti eşimle beraber onunda köy yaşamındaki görüşlerini alarak hazırlayacağım.
Beni sonuna kadar dinlediğiniz için teşekkür ederim Tüm podcastlardan haberdar olmak ve dinlemek için kanalımıza abone olmayı unutmayın.
1 note · View note
kimmkitsuragi · 4 months ago
Text
of irl insanlara interview with the vampire önerirken yüzlerinde oluşan "....... okay" ifadesini görüp "valla ergen dizisi değil cidden değil güvenin bana değillll vampir olduğuna bakmayın yaa 💔" diye damage control yapmaya çalışmam her seferinde..
1 note · View note
parakazanmaplatformu · 2 years ago
Text
Bilgisayar Mühendisliğinde İş İmkanları Neler
Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Hakkında Bilgisayar mühendisliğinde iş imkanları  Bilgisayar mühendisliği programı, bilgisayar sistemlerinin tasarımı, yapısı, kullanımı ve geliştirilmesi konularında araştırma ve eğitim yapmayı amaçlar. Bu alanda çalışma imkanları arasında yönetim, eğitim, endüstri ve ticaret sektörlerinde faaliyet gösteren kamu kuruluşları, özel şirketler, bankalar ve bilgisayar…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
massivets · 10 months ago
Text
ALMANCAX - DRAGON+ (2)
Tumblr media
AlmancaX.com - Almanca Öğrenmenin Eğlenceli Adresi!
Almanca öğrenmek, dünya genelinde en yaygın konuşulan dillerden birini öğrenmek isteyenler için büyük bir avantajdır. AlmancaX.com, bu hedefe ulaşmak isteyenlere yönelik kapsamlı bir dil eğitim platformudur. Sitenin sunduğu "Almanca Meslekler", "Almanca Aylar", "Almanca Sayılar" ve "Almanca Öğren" bölümleri, Almanca dilini etkili bir şekilde öğrenmek isteyenlere rehberlik eder.
Almanca Meslekler - Kariyerinizi Zenginleştirin
AlmancaX.com'un "Almanca Meslekler" bölümü, farklı meslek alanlarındaki terimleri ve ifadeleri içerir. Bu sayede iş dünyasında başarılı bir kariyer yapmak isteyenler için özel olarak hazırlanmış bir dil kaynağıdır.
Almanca Aylar - Zamanı Almanca Konuşun
Sitenin "Almanca Aylar" bölümü, Almanca'da ayları öğrenmek isteyenler için pratik bir kaynaktır. Ay isimlerinin yanı sıra, bunları cümle içinde kullanma pratiği yapabilir ve takvim ifadelerini öğrenebilirsiniz.
Almanca Sayılar - Rakamları Öğrenin, Hesaplarızı Yapın
Almanca sayılar öğrenmek, dil bilgisini pekiştirmenin yanı sıra günlük hayatta da oldukça önemlidir. "Almanca Sayılar" bölümü, temel sayıları öğrenmenizin yanı sıra, fiyatları sorma ve zaman ifadelerini anlama konusunda size yardımcı olacaktır.
Almanca Öğren - Temel Bilgilerle Başlayın
"Almanca Öğren" bölümü, Almanca dilini bilmeyenler için temel bilgiler sunar. Alfabeden başlayarak günlük ifadeler ve temel dil bilgisi kurallarıyla dil öğrenme sürecinizi kolaylaştırır.
Almanca öğrenmek artık daha eğlenceli ve kolay! AlmancaX.com, etkileşimli içerikleri, öğrenme materyalleri ve pratik çözümleri ile Almanca dilini keşfetmek isteyenlere rehberlik ediyor. AlmancaX.com'u ziyaret ederek dil öğrenme serüveninize başlayın ve yeni bir dilin kapılarını aralayın!
2K notes · View notes
daniblo · 2 months ago
Text
UNİALMANYA
Tumblr media
Almanya'da mimarlık eğitimi almak isteyenler için mükemmel bir fırsat sunan Unialmanya.com, kariyer hedeflerinizi gerçekleştirmek için doğru adres! Bu platform, Türkiye'den Almanya'ya eğitim hedefleyen öğrenciler için kapsamlı bilgiler ve rehberlik hizmetleri sunmaktadır. Özellikle Münih Ludwig Maximilian Üniversitesi ve Düsseldorf Üniversitesi gibi prestijli kurumlarda mimarlık alanında eğitim almak, uluslararası alanda kariyer fırsatlarını artırıyor. Almanya'nın sunduğu kaliteli eğitim sistemi ve zengin kültürel altyapı, öğrencilere farklı bir bakış açısı katıyor. Unialmanya.com, bu süreçte sizi desteklemek için ihtiyaç duyduğunuz her detayı sağlamaktadır. 
Almanyada Mimarlık
Almanya, mimarlık alanında sunduğu yüksek kaliteli eğitim programları ve güçlü akademik yapısıyla dikkat çekmektedir. Özellikle Münih'teki Ludwig Maximilian Üniversitesi ve Düsseldorf Üniversitesi, mimarlık eğitimi konusunda öne çıkan iki önemli kurumdur. Hem teorik bilgi hem de pratik uygulamalarla zenginleştirilmiş bir müfredat sunan bu üniversiteler, öğrencilere uluslararası düzeyde tanınmış bir diploma kazandırmaktadır.
Almanyada mimarlık okumanın avantajları arasında, çeşitli mimarlık stilleri ve tarihi yapılarla dolu bir ülkede bulunmak yer almaktadır. Öğrenciler, tarihi şehirlerde uygulamalı projeler gerçekleştirme fırsatı bulurken, Almanya'nın modern mimarlık anlayışını da deneyimleyebilirler. Ayrıca, birçok üniversitede sunulan staj imkanları, öğrencilerin iş dünyasıyla tanışmasını sağlamakta ve uzmanlıklarını geliştirmelerine olanak tanımaktadır.
Almanya’nın geniş kültürel çeşitliliği ve mühendislik alanındaki güçlü altyapısı, mimarlık öğrencilerine hem yerel hem de uluslararası düzeyde kariyer fırsatları sunmaktadır. Bu bağlamda, Almanya’da mimarlık eğitimi alarak kariyer hedeflerine ulaşmak isteyen öğrencilerin sayısı giderek artmaktadır.
Ayrıca, eğitim dili genellikle Almanca olmakla birlikte, bazı programlar İngilizce olarak da sunulmaktadır. Bu durum, uluslararası öğrencilerin Almanya’ya adapte olmasını kolaylaştırmakta ve farklı kültürlerden gelen bireyler arasında etkileşimi artırmaktadır.
Münih Ludwid Maximilian Üniversitesi
Münih Ludwig Maximilian üniversitesi (LMU), Almanya'da yüksek kaliteli eğitim ve araştırma alanında öne çıkan bir kurumdur. Özellikle mimarlık bölümü, öğrencilere kapsamlı bir müfredat sunarak, teorik bilgilerin yanı sıra pratik deneyim kazanma fırsatlarıyla zenginleştirilmiştir. Üniversite, öğrencilerin yaratıcı düşünme yeteneklerini geliştirmelerine ve çağdaş mimari tasarım uygulamalarını anlamalarına yardımcı olur.
LMU'nun mimarlık programı, öğrencilere şehir planlama, peyzaj mimarlığı ve sürdürülebilir tasarım gibi çeşitli alanlarda derinlemesine bilgi sağlar. Öğrenciler, hem yerel hem de uluslararası projelerde yer alma şansı bulurlar. Ayrıca, üniversite, mimarlar ve mimarlık uzmanlarıyla işbirliği yaparak staj ve proje fırsatları sunar.
Almanya'da mimarlık eğitimi almak isteyenler için Münih Ludwig Maximilian Üniversitesi, modern kampüsü ve kapsamlı araştırma olanakları ile dikkat çekmektedir. Öğrenciler, ilerici bir eğitim anlayışının yanı sıra zengin kültürel bir ortamda eğitim alma fırsatına da sahip olurlar.
Bununla birlikte, üniversitenin sunduğu ayrıca çeşitli uluslararası değişim programları, öğrencilerin küresel iş çevrelerinde deneyim kazanmalarını sağlar. Almanyada mimarlık eğitimi almak isteyenler için LMU, Avrupa'nın en iyi mimarlık okullarından biri olma özelliğini taşımaktadır. Öğrencilerin kariyer hedeflerine ulaşmalarını sağlamaya yönelik çeşitli kaynaklar ve destekler sunmaktadır.
Düsseldorf Üniversitesi
Düsseldorf Üniversitesi, Almanya'nın önde gelen araştırma üniversitelerinden biri olarak dikkat çekmektedir. 1965 yılında kurulan üniversite, çeşitli disiplinlerde sunduğu eğitim fırsatlarıyla uluslararası öğrencilerin ilgisini çekmektedir. Özellikle mühendislik ve mimarlık programlarıyla bilinen Düsseldorf Üniversitesi, modern ve yenilikçi eğitim yöntemleriyle öğrencilere kaliteli bir öğrenim sunmaktadır.
Almanya'daki mimarlık eğitimi, Düsseldorf üniversitesi kapsamlı bir şekilde ele alınmaktadır. Mimarlık programı, hem teorik hem de pratik bilgileri içeren bir müfredat sunarak öğrencileri gerçek dünya projelerine hazırlamaktadır. Öğrenciler, derslerin yanı sıra çeşitli atölye çalışmaları ve staj olanakları ile de okuldan mezun olduktan sonra profesyonel yaşamda başarılı olabilmek için gerekli becerileri edinmektedir.
Üniversitenin sunduğu mimarlık eğitimi için önemli bir diğer unsur ise, güncel teknolojilerin ve yenilikçi tasarım yaklaşımlarının müfredata entegre edilmesidir. Öğrenciler, modern mühendislik yazılımlarını kullanarak projelerini geliştirme fırsatı bulmakta, bu sayede sektördeki gelişmeleri yakından takip edebilmektedirler.
Düsseldorf Üniversitesi, ayrıca uluslararası işbirlikleri ve değişim programları aracılığıyla öğrencilere küresel bir bakış açısı kazandırmaktadır. Bu dönüşümlü programlar, öğrencilere farklı kültürleri tanıma ve uluslararası bir ağ oluşturma imkânı sunarak, kariyerlerine değer katmaktadır.
Sonuç olarak, Almanya'daki mimarlık eğitimi açısından Düsseldorf Üniversitesi, öğrencilere sunduğu geniş olanaklar ve kaliteli eğitim anlayışıyla öne çıkmakta ve bu alanda kariyer yapmayı hedefleyenler için önemli bir tercih sebebi olmaktadır.
416 notes · View notes
havahaberleri · 1 year ago
Text
HAVA HABER - DEVASA+ (3)
Tumblr media
Havahaber.com: Havacılık Dünyasının Güncel Nabzı
Havacılık sektörü, dinamik yapısı ve sürekli değişen dinamikleri ile her geçen gün önem kazanmaktadır. Hava Haber, Türk Hava Yolları (THY) son dakika haberleri, Pegasus Havayolları gelişmeleri, genel havacılık haberleri ve havacılık iş ilanları gibi konularda geniş bir içerik sunan güvenilir bir haber kaynağıdır.
THY Son Dakika Haberleri: THY, dünya genelinde saygın bir havayolu şirketi olup, sektördeki gelişmeleri yakından takip eden birinci sınıf bir havayolu şirketidir. Hava Haber, THY son dakika haberlerini, filo genişlemelerini, yeni rotalarını ve sektördeki diğer önemli gelişmeleri okuyucularına sunmaktadır.
Pegasus Havayolları Haberleri: Pegasus Havayolları, Türkiye'nin önde gelen düşük maliyetli havayolu şirketlerinden biridir. Havahaber.com, Pegasus haberleri, kampanyaları ve şirketin gelecek planları hakkındaki bilgileri içeren detaylı içerikler sunmaktadır.
Hava Haber ve Genel Havacılık Gelişmeleri: Havacılık dünyasındaki genel gelişmeler, teknolojik yenilikler, güvenlik standartları ve diğer önemli konular Hava Haber üzerinden okuyuculara ulaşmaktadır. Sitedeki "Hava Haber" bölümü, sektördeki en son gelişmeleri içeren kapsamlı içerikleriyle dikkat çekmektedir. Havacılık sektöründeki kariyer fırsatlarına dair güncel bilgiler ve iş ilanları, Havahaber.com'un iş ilanları bölümünde bulunmaktadır. Sitede yer alan ilanlar, sektörde iş arayanlar için değerli bir kaynaktır.
Havahaber.com, havacılık tutkunları, sektör profesyonelleri ve iş arayanlar için zengin ve güncel içeriğiyle öne çıkmaktadır. Sitenin sunduğu detaylı içerikleri keşfetmek için ziyaret edebilirsiniz.
838 notes · View notes
cninzihni · 2 months ago
Text
Mutlu Olmak/Hissetmek İçin 10 Yöntem
Evet başlık çok net. Kesin sonuçlar veremiyoruz ama bunların işe yaradığını da düşünüyoruz. Yöntemler için gereklilikler yöntemin yanında parantez içinde yazmaktadır. Sevgiler.
1- Rastgele birkaç Friends bölümü izlemek (Gereksinimler: 1 adet priz, 1 adet telefon/tablet/bilgisayar, minimum orta hızda bir internet bağlantısı) / Dip not: Dizi olarak Community, Parks and Rec, HIMYM vb diğer yapımlar da seçilebilir, örnek bu jdgfd
2- Kedi/Köpek sevmek ve beslemek (Gereksinimler: 1 adet kedi/köpek, biraz mama)
3- Uzanıp mutluluk veren parçalar dinlemek (Gereksinimler: 1 adet telefon/tablet, 1 adet kulaklık, 1 adet çalma listesi / bkz)
4- Rastgele biriyle sohbet etmek (Gereksinimler: 1 adet internet bağlantısı, 1 adet sosyal medya hesabı, düzgün hesap bulabilmek için bolca şans)
5- Günlük tutmak (Gereksinimler: 1 adet defter veya dijital not tutma aracı, 1 adet kalem veya klavye, düşünceleri serbest bırakmak için biraz vakit)
6- Bir hobiye vakit ayırmak (Gereksinimler: 1 adet hobi malzemesi (boya, kitap, müzik aleti vb.), biraz ilham ve rahat bir ortam)
7- Yeni bir tarif denemek (Gereksinimler: 1 adet mutfak, 1 adet yemek tarifi, yeterli malzeme ve biraz merak)
8- Açık havada yürüyüşe çıkmak (Gereksinimler: 1 adet açık alan, rahat bir yürüyüş ayakkabısı ve biraz temiz hava)
9- Meditasyon veya nefes egzersizleri yapmak (Gereksinimler: Sessiz bir ortam, rahat bir pozisyon ve zihni dinlendirmek için birkaç dakika)
10- Yeni bir şey öğrenmek (Gereksinimler: 1 adet internet bağlantısı veya kitap, öğrenmek istediğiniz konuda biraz merak)
39 notes · View notes
yurekferahligi · 13 days ago
Text
eski iş arkadaşlarım haftaya nasip olursa bana gelecek ve ben şimdi telefonumun notlar bölümünü açtım menü ve gün gün temizlik bölümü yapıyorum.
23 notes · View notes
hataysekshikayelerisblog · 1 year ago
Text
Komşumun Fırlama Kızı! (1) (Emre 27 Y., İstanbul)
Merhaba, ben Emre. Şu anda 27 yaşındayım. 1.86 boyunda, mavi gözlü, buğday tenli ve atletik vücutlu biriyim. Yakışıklı olduğum çevrem tarafından hep söylenir. Aslen Sivas'lıyım, ama Liseyi bitirip, İstanbul'daki bir Üniversite'yi kazanınca, mecburen İstanbul'a gitmek zorunda kaldım. İstanbul'da dayım vardı. Öğrenci yurdunda kalacağımı söylediğimde, dayım, "Oğlum ne işin var yurtta, kal işte bizde, burası senin evin!" dedi. Ben rahat edemeyeceğimi söylediğimde, "O zaman sana bir daire kiralayalım, tüm masraflarını da ben üstleneceğim!" dedi. Dayım İstanbul'a ilk geldiğinde aldığı arsaların prim yapmasından dolayı büyük paralar vurmuştu. Ben okula kayıtla falan uğraşırken, dayım bir daire kiralamış, dayayıp döşemişti bile. Evde ihtiyacım olan herşey vardı. Evin anahtarlarıyla birlikte epey bir miktar para da sıkıştırdı elime, "Lazım olur!" dedi.
Sağolsun dayımın tüm giderlerimi karşılaması sayesinde, kendimi derslere vermiştim. Karıya kıza takılmadan ve 4 sene ineklemenin sonunda başarılı bir şekilde Üniversiteyi bitirdim. Ama piyasadaki iş sıkıntısı yüzünden sağlam bir işe giremiyordum. İstediğim şirketler beni kabul etmiyor, ya da komik maaşlar öneriyordu ve benim o maaşla geçinmem imkansızdı. Dayım halen harçlığımı bol bol verdiğinden, iyi bir iş bulana kadar aramaya devam ediyordum. Tabii bu süreçte, evde eskisinden fazla takılmaya başlamıştım ve dolayısıyla komşularımla da biraz tanışmıştım.
Binada oturanların hepsi varlıklı insanlardı. Komşularımdan Aynur abla, 30'lu yaşlarda ve çok bakımlı bir kadındı. Aynur ablanın kocası Halit abi ise 50'li yaşlardaydı ve gerçekten çok zengin bir adamdı, bir o kadar da babacandı. Bunların bir kızı vardı, Beyza, 17 yaşında Liseli bir çıtırdı. Beyza, siyah saçlı, beyaz tenli, yaşına göre dolgun göğüsleri ve kalçaları olan harika bir kızdı. Rahat yetiştiği hemen belli oluyordu, hep açık kıyafetler giyer, annesi veya babası giyim yönünden onu kısıtlamazdı. Beyza'nın o insanı çıldırtan götüne bitiyordum resmen.
Cuma akşamıydı, evde oturmuş bira içiyordum. Kapım çalındı. Kapıyı açtığımda, karşımda, şıklığıyla binadaki tüm kadınlara taş çıkartan Aynur abla ve kızı Beyza duruyordu. Aynur abla, "Nasılsın Emre? Müsaitsen biraz konuşabilir miyiz?" dedi. Hemen içeriye davet ettim. Oturunca, "Senden bir ricam var Emre, Beyza da senin bitirdiğin bölümü istiyor ve seneye sınava girecek. Onu çalıştırır mısın?" dedi. Ben hiç düşünmeden, "Tabii ki çalıştırırım Aynur abla!" dedim ve hangi günler müsait olduklarını sordum. Aynur abla, "Cumartesi ve Pazar günleri, saat 11:00'den sonra çalıştırırsın!" dedi. Biz konuşurken, Beyza'nın telefonuna bir mesaj geldi ve izin isteyerek kalktı gitti. Aynur abla, "Gitmesi iyi oldu, seninle ders ücretini konuşacaktım, Beyza'nın parasal konuları duymasını istemiyorum!" dedi. Ben, "Ne ücreti efendim, ücret falan istemem, hatırınız yeter, komşuyuz!" dedim.
Aynur abla, "İstemeyeceğini biliyorum, ama sende hatırım varsa ücretini alırsın. Haftalık **** Lira uygun mu?" dedi. "Gerçekten ücret istemiyorum, hem o para çok çok fazla!" dedim. Ama Aynur abla, "İtiraz istemiyorum!" dedi ve kalktı, giderken de extradan **** Lira bıraktı, "Bu da şimdiden sana teşekkür ücretimiz olsun!" diyerek gitti. Benim bu paranın hakkını vermem için kendimi iyi yormam gerekecekti. Yarınki ilk dersimde zinde olmak için, bira içmeyi bırakarak, saat gece 22:00'ye gelmeden yattım.
Cumartesi sabahı erkenden kalktım, duşumu aldım, traşımı oldum, en güzel kıyafetlerimi giyindim, parfümümü sıktım ve iyi bir kahvaltı yaptım. Ne de olsa ilk öğretmenliğime başlayacaktım. Saat tam 11:00'de karşı dairede oturan Aynur ablaların ziline bastım. Kapıyı bana Aynur abla açtı, "Hoşgeldin Emreciğim, geç, Beyza içerde, odasında!" dedi. Kapısını tıklatıp içeriye girince Beyza'yı gördüm, altına kısa bir etek, üstüne de yeşil bir tişört giymişti. "Hoşgeldin!" diyerek ayağa kalktı, tokalaşmak için elini uzattı. Yanaklardan öpüşürken parfümü beni tahrik etmişti. Dün annesiyle bana geldiklerinde gayet soğuk ve resmi davranan Beyza'nın, şimdiki bu samimiyetine hem şaşırmıştım, hemde sevinmiştim doğrusu. Annesinin babasının yanındayken uslu kız çocuğunu oynuyordu bu Beyza!
Derse hemen başladık. Aynur abla da sürekli bize çay, pasta falan getiriyordu. Annesi odaya girdiğinde Beyza hemen ciddileşiyor, annesi odadan çıkınca ise saçıyla başıyla oynuyor, gözlerimin içine bakarak dudaklarını ıslatıyordu. 2 saat kadar çalıştıktan sonra dersi bitirdim ve "Bugün bu kadar yeter, yarın yine aynı saatte gelirim ve bu konuyu bitiririz, sana ödev veririm, öbür haftaya da kontrol ederim!" dedim ve kalktım. "Tamam!" diyerek yine tokalaştı ve yanaktan öpüştük. Odasından çıktığımda, Aynur abla sordu, "Nasıl, kapacak mı birşeyler?" diye. Ben de, "Gerçekten zeki bir kız, kendini biraz daha verirse istediği bölüme girer!" dedim ve vedalaşıp ayrıldım ordan. Eve gittiğimde Beyza'yın o götünü düşünerek iki posta 31 çektim ve yarım kalan uykuma devam ettim.
Pazar günü yine saat 11:00'de gittim. Bu sefer kapıyı bana Beyza açtı ve hiç tokalaşmadan, yanaktan öpüşmeden, "Gel Emre abi, biz de kahvaltıdaydık!" dedi. İçeriye girip, Halit amcaya, "Kahvaltınızda rahatsız etmek istemezdim, olmazsa gideyim, birazdan gelirim..." dedim. Ama Halit amca ayağa kalkıp, "Gel otur oğlum, kahvaltı yap bizimle! Zaten birşeyler konuşacağım senle!" dedi ve zorla oturttu.
Beyza bana da tabak koyarken, evde kahvaltı yaptığımı, sadece bir bardak çay içebileceğimi söyledim. Beyza'ya kaçamak bakışlarla bakıyordum. Yine kısacık bir etek giymişti, gerçi kalçalarını tümden kapatıyordu, ama yine de tahrik ediciydi. Beyza'ya bakarken annesine babasına yakalanmamak için, bakışlarımı mutfaktaki eşyalara yönlendirmiştim. Halit amca söze girdi, "Emreciğim, biliyorsun benim Almanya'da bir şirketim var. Yakında Almanya'ya gitmem gerekiyor. Sen saygılı ve güvenilir birisin, Aynur ablan ve Beyza sana emanet, ben yokken göz kulak ol onlara, tamam mı?" dedi. "Tamam Halit amca, merak etme sen!" dedim. Beyza'nın kahvaltısı bitince, derse başlamak için odasına geçtik.
Derse başladık, ama Beyza yine saçıyla başıyla oynamaya başlamıştı. Beyza verdiğim soruları çözerken, ben de Beyza'nın tişörtüne zor sığan göğüslerini kesiyordum. Bir ara Beyza kalemini düşürdü ve kalem dolabın altına doğru gitti. Beyza kalkıp, resmen önümde domalarak, kalemi almaya çalıştı. Altına giydiği tanga külotuna kadar görüyordum ve benim yarak çadırı kurdu tabii. Biraz aradıktan sonra kalemi buldu. Bana bakarak sinsice güldükten sonra yerine oturdu ve tekrar derse devam ettik. Ama benim aklım o tangalı götünde kalmıştı.
Yaklaşık 45 dakikadır ders yapıyorduk ki, Aynur abla beni çağırdı. Şık bir kıyafet giymiş, makyaj yapmış, süslenmiş püslenmişti. "Emreciğim, biz çıkıyoruz, Halit'in bir akrabasının düğününe gideceğiz, siz çalışmaya devam edin!" dedi ve elindeki zarfı verdi, "Ücretin burada!" dedi. Zarfı aldım, teşekkür edip Beyza'nın yanına geri döndüm. Dış kapının kapanma sesiyle birlikte, Beyza hemen kalktı, "Kısa bir ara verebilir miyiz, birşeyler içmek istiyorum!" diyerek odadan çıktı. Az sonra da seslendi, "Mutfağa gelsene, sen ne içmek istiyorsun?" diye. Kalktım gittim yanına. Dolaptan kola çıkarmıştı. "Ben de kola içeyim o halde." dedim. Bana da bir bardak doldurup verdikten sonra pencereden baktı, "Gittiler! Dur, kolanın içine biraz babamın viskisinden koyalım! Bizimkiler yokken ara sıra yapıyorum, çok güzel oluyor!" dedi, cevabımı beklemeden salona gitti.
Viski şişesini kaptı geldi, ikimizin kolasına da biraz viski ekledi. Büyük bir yudum aldıktan sonra, "Sigaran var mı, versene, yanında iyi gider!" dedi. Yanılmamıştım, annesinin babasının yanında uslu kızı oynuyordu, ama bu kız fırlamanın önde gideniydi, Şeytana pabucunu ters giydirirdi. Sigara paketini ve çakmağı cebimden çıkardım, "Annen baban biliyor mu içtiğini?" diye sordum. "Manyak mısın, bilmiyorlar tabii ki!" deyip paketi ve çakmağı elimden aldı ve "Uyuzluk yapıp söylemeyeceksin dimi?" diyerek bir sigara yaktı. Bir fırt çekip dumanı üfledi ve yaktığı sigarayı bana verdi, kendine birtane daha yaktı. İyice kanaat getirmiştim, bu kızdan herşey beklenirdi. Sigaralarımızı ve viskili kolalarımızı içerken, "Keşke okuldaki hocalar da senin gibi olsa, çok kafa adamsın, üstelik çok yakışıklısın!" dedi. "Teşekkür ederim, ama şimdi dersimize dönelim, hadi söndür sigaranı!" dedim. Sigaralarımızı söndürüp, içeceklerimizi bitirdik ve dersin başına döndük.
Bir saat daha çalıştıktan sonra, ödevlerini verdim ve gitmek için izin istedim. Beyza beni kapıya kadar uğurlamak için önümden gidiyordu. Koridorda götünü kıvırtarak yürürken, benim yarak yine çoktan kalkmış, çadırı kurmuştu. Tam dış kapıya yaklaşırken Beyza (kasıtlı olarak) birden durunca, ben de onun arkasına yaslanmak zorunda kaldım ve direk gibi dikilmiş yarağım götüne dokundu. Beyza, "Biliyordum!" diyerek döndü ve elini önüme attı, pantolonumun üstünden sikimi tuttu. Ben şaşkınlıktan birşey diyemeden, Beyza kemerimle pantolonumun düğmesini açarak, elini boxerimden içeriye soktu ve yarrağımı okşamaya başladı.
Afallamam geçince Beyza'nın dudaklarına yumuldum. Düne kadar götünü düşünerek 31 çektiğim kızla sevişmeye başlamıştım. Acayip tahrik olmuştum ve yarrağım da Beyza'nın elinde zonkluyordu. Beyza öpüşmeyi bırakıp, "Rahatlatalım şunu!" dedi, pantolonumu boxerimle birlikte dizlerime kadar indirdi. Yarrağımı görünce şaşırmıştı, "Oha, bu ne böyle! Okuldakilerinkinden hem uzun hem kalın!" diyerek önümde çömeldi ve yarrağımı biraz inceledikten sonra ağzına alıp yalamaya, emmeye başladı.
Yarrağımı harika yalıyordu, acayip zevk alıyordum. Arada yarrağımı ağzından çıkartıyor ve 31 çekmeye başlıyor, o arada taşaklarımı yalıyordu. Yarrağımı tekrar ağzına aldığında fazla dayanamayacağımı anladım ve Beyza'nın kafasını iki elimle tutup kendime doğru çektim ve böğürerek ağzına patladım. Döllerimin çoğu gırtlağından direkt midesine gitti. Boşalmamın bitmesi oldukça uzun sürmüştü, Beyza tam bitti diye düşünürken yeniden fışkırıyordu döllerim. Küçücük ağzına büyük gelen yarrağımı gırtlağına kadar bastırdığım için, Beyza zorla nefes alıyor, öğürüyor, gözlerinden yaş geliyordu. Bacağımı çimdikleyince yarrağımı ağzından çektim.
Beyza derin bir nefes alıp, "Havyan, öldürecektin beni!" dedi. Ben tam özür dileyecekken, Beyza gülümseyerek, "Az kalsın boğuluyordum, birdaha yapma böyle!" dedi. Sonra yarağımın başına tükürdü ve yarağımı 31 çektirir gibi sıvazlamaya başladı. Gözlerime bakıp sırıtmaya başlayınca, "Ne oldu, neden sırıtıyorsun?" diye sordum. "Bunu okuldaki kızlara anlatsam inanmazlar amına koyum! Eminim hiçbiri böylesini görmemiştir!" dedi. Yarağımı biraz daha sıvazladıktan sonra, "Hadi yıkayalım şunu, işimiz bitmedi daha bununla!" dedi. Ben pantolonumu ve boxerimi tamamen çıkardım ve banyoya gittik. Ben yarrağımı yıkarken, Beyza da ağzını yüzünü yıkadı. Ardından elimden tutarak beni odasına götürdü.
Beni ittirerek sırtüstü yatağa yatırdı. Ardından bacaklarımın arasına geldi ve yatakta domalarak, inik yarrağımı yalamaya başladı tekrardan. Ben arada başımı kaldırıp Beyza'nın yalayışına bakıyordum. Beyza bir süre yarrağımı yalayıp kaldırdıktan sonra bıraktı ve gömleğimin düğmelerini çözmeye başladı. Ben bu arada doğruldum ve Beyza'nın üzerindeki tişörtü çıkartarak, südyeninin üstünden göğüslerini okşamaya başladım. Dik ve beyaz göğüsleri, çoğu yetişkin kadınınkinden daha büyük ve güzeldi. Südyenini çıkarttım ve göğüslerini yalamaya başladım. Göğüslerinin uçlarını yalıyor ve ısırıyordum. Bu arada Beyza'yı kaldırıp kucağıma oturttum ve kalçalarını yoğurmaya başladım.
Beyza'nın göğüslerini bir süre yaladıktan sonra önümde çömelttim ve yarağımı göğüslerinin arasına sokarak git gel yapmaya başladım. Sonra Beyza'yı elinden tutup kaldırdım ve yatağa yatırdıktan sonra eteğini çıkarttım ve külotunun üstünden amıyla oynamaya başladım. Bir süre amını külotunun üzerinden yaladıktan sonra külotunu çıkardım. Pespembe ve yeni traşlanmış bir amı vardı, hemen yalamaya başladım. Şimdiden amı sulanmıştı bile. Amını yalarken arada klitorisini emiyor, yalıyor ve dil atıyordum. Beyza kudurmuş gibi inliyor, "Hadi yarağını sok!" diyordu. Yarrağımın başını tükürükleyip amına getirdim, ama o anda bakire olup olmadığı aklıma takılınca geri çektim ve "Bakire misin?" diye sordum. "Hayır değilim, sok hadi!" dedi.
Beyza'nın amına yarrağımı yeniden dayadım ve tam yüklenecekken, "Seninki çok büyük, lütfen yavaş sok!" dedi. "Tamam!" dedim ve yarrağımı yavaş yavaş içine sokmaya başladım. Her ilerleyişimde Beyza biraz daha yüksek sesle inliyordu. Ve en sonunda kökünü buldum. O anda Beyza sırtıma tırnaklarını geçirmiş, bacaklarını belime dolamış, beni kendine çekiyor ve hareket etmemi engelliyordu. İçinde biraz bekledikten sonra alışmış olmalı ki gevşedi. Yavaş yavaş içinden çıkmaya başladım ve tekrardan girdim. Alıştıra alıştıra amını sikmeye başladım. Beyza arada dirsekleriyle destek alarak kafasını kaldırıp beni izliyor, bazen de dayanamayıp geri yatıyordu. Dibine kökledikçe inlemeleri çığlıklara dönüşüyordu. Bacaklarını omzuma aldım sikmeye devam ettim. Sertçe amına sokuyor ve ona çığlık attırıp, çığlık atışını izliyordum.
15 dakika kadar amını öyle siktikten sonra içinden çıktım. Beyza'yı yataktan kaldırdım ve önümde domalttım, çıkık kalçaları daha da çıktı. Kalçalarını tutarak yarrağımı yine amının deliğine dayadım. Yarrağıma alışmıştı amı artık, bir hamlede kökledim. Beyza yine bir çığlık attı. Ben yavaş yaavaş pompalamaya başladım. Az sonra Beyza, "Daha sert, daha hızlı!" gibi sözler söylüyordu. Ben tabii hemen hızlanmaya başladım. Sertçe sikiyordum. Yarrağımı her köklediğimde kalçaları sallanıyor ve dalgalanıyordu. Bir süre sonra Beyza titremeye başladı ve orgazm oldu.
Benim ise daha boşalmaya niyetim yoktu. Beyza'nın amından çıktım ve yarrağımı ağzına vererek yalatmaya başladım. Beyza yarrağımı yalarken ona sordum, "Götten yaptın mı hiç?" diye. "Hayır, yapmadım!" dedi. "Yapmak ister misin?" dedim. "Bilmem ki, acıyor diye duydum!" dedi. "Korkma acımayacak, söz!" dedim. Önce götünü yalayacaktım, onun için Beyza'yı sırt üstü yatırarak, bacaklarını açıp kendisine doğru ittirdim. Nasıl yaladığımı görmesini istedim. Bu pozisyonda göt deliği iyice meydana çıkmıştı. Bir elimle amıyla oynarken, göt deliğini yalamaya başladım. Beyza acayip zevk alıyor gibi görünüyordu.
Götünü bir süre yaladıktan sonra, Beyza'nın pozisyonunu hiç bozmadan, yatağın başucundaki komodinine uzandım. Orda makyaj ve vücut bakım malzemeleri vardı, nemlendirici losyonu kaptım ve losyonu göt deliğine yedirmeye başladım. Biraz da yarağımın başına sürdükten sonra yarrağımı göt deliğine dayadım. Azıcık bastırmamla birlikte yarrağımın başı rahatça götüne girdi. Beyza'nın yüzü ekşiyince durdum ve "Acıdı mı?" diye sordum. "Biraz acıdı!" dedi. "Dayanamayacaksan vaz geçelim istersen?" dedim. "Hayır, devam et! Okuldaki kızlar alışınca çok zevk verdiğini söylüyor! O orspular alıyorsa ben de alırım!" dedi. "Peki!" dedim ve sertçe bastırarak kökünü buldum. Ama o anda Beyza'dan öyle bir çığlık çıktı ki, hemen elimi ağzına kapamak zorunda kaldım.
Elimle ağzını kapadığım Beyza'nın kocaman açılmış gözlerine bakarak götüne sertçe pompalıyordum. Beyza ısırınca elimi çektim, çekmemle birlikte de hayatımda hiç bir kızdan kadından yemediğim küfürleri yedim. "Amına koyduğumun ibnesi! Orospu çocuğu! Piç kurusu! Yavşak! Götveren!..." diye, bildiği tüm küfür repertuarını sıralıyordu. Birden tepem öyle bir attı ki, Beyza'nın saçını elime doladığım gibi asılarak, "Sus anasını siktiğimin orospusu!" dedim. Hem saçını çekiyordum, hem de götüne sert sert pompalıyordum. Tutturduğum tempoyla Beyza'nın götünü sikerken, klitorisiyle de oynuyordum. Çığlıklar, iniltiler, ahlamalar, ohlamalar, küfürler ve Beyza'nın orgazmları birbirine karışmıştı.
Yarım saat içinden çıkmadan götünü siktim ve boşalacağımı anlayınca götünden çıktım ve Beyza'nın baş ucuna doğru kayarak, yüzüne boşaldım. Yarağımdan çıkan son damla dölden sonra kendimi yatağa attım. Yorulmuştum. Beyza da bitmişti.
Biraz dinlenip, nefes alıp vermesi düzelince, Beyza yüzündeki dölleri parmağıyla sıyırıp ağzına götürüp yalamaya başladı. Parmağındaki dölü her yaladıktan sonra, "Mmmmmh!" diyor ve sırıtıyordu. Herhalde götünün acısı geçmiş olmalıydı, "Ne sırıtıyorsun yine, hoşuna gitti galiba?" dediğimde, "Hiç böylesine güzel orgazm olmamıştım! Bu zamana kadar sikiştiklerimin içinde en iyisi sendin. Harika sikiyorsun! Hem yarrağın büyük, hem de erken boşalmıyorsun!" gibi sözler söyleyerek beni övüyordu.
İkimiz de terden yapış yapıştık. Beyza'yı elinden tutup kaldırdım, banyoya götürdüm, birlikte duş aldık. Banyodan çıkınca biraz çıplak oturduk, öpüştük, elleştik. Herşey okadar güzel ve zevkliydi ki, hiç eve gidesim gelmiyordu. Gerçi vakit daha öğlendi ve annesi babası düğündeydi, ama ne olur ne olmaz, erkenden gelecekleri falan tutabilirdi. O şekilde yakalanırsak hiç iyi olmazdı. Onun için giyinip, istemeye istemeye evime gittim. Halen yorgunluk hissettiğim için, hemen kendimi yatağıma atarak güzel bir uyku çektim.
Gece saat 21:00 gibi kalktım. Lavaboda yüzümü yıkarken kapı çaldı...
[Emre]
199 notes · View notes
futbollcunuz-18 · 2 months ago
Text
bu sitede ilk blogumu açtığımda elektirk bölümü okuyan küçük bir lise öğrencisydim şimdi ise güzel bir medya şirkettinde işe giriyorum aradan geçen 7 senede beraber büyüdük o günlerden bu günlere her zaman samimi içten şekilde iletişim kurmaya çalıştım bu sitede bir çok kişiylede uzun zamandır tanışıyoruz zaten. bazen çok eğlenceli bazen de linç yediğimiz konular oldu bilmeyrek kalbini kırdıklarım üzdüklerim olduysa kusura bakmasınlar yakın zamanda siteden gideceğim umarım her şey sizin de istediğiniz şekilde olur. HER ŞEY İÇİN TEŞEKKÜRLER
30 notes · View notes
aykoza · 2 months ago
Text
şu an öyle halsiz öyle umutsuz ve yorgunum ki….. kuzenim ve teyzem arayıp avukat kuzenime gideceklerini annemi de çağırdığını söyledi ama annem evde değil ben de beni çağırmamış olduğu için-ki böyle bir samimiyetimiz yok- gelmeyeceğimi söyledim. neyse uzun uğraşlar ve aramalar ısrarlar sonucunda teyzemler bensiz gitti akşam annemle konuştum neden gitmedin ablana dedi?!? sinirlenmiş bir halde. ben de sakince geçiştirdim sonra kuzenim saatler sonra beni aradı tekrar ve hadi seni de alalım gel dedi konuşurken ama Allahtan ben telefonun hoparlörünün açık olduğunu tahmin etmiştim :) nitekim de öyleymiş. velhasıl beni zor durumda bırakıp emrivaki yaptıktan sonra nihayet hazırlandım ve beni aldılar kuzenime gittim. yanımda tabu da götürmüştüm kızlar çünkü oyun oynamayalım da ne yapalım?! konuşmayız diye düşündüm. götürmez olsaydım.. o kadar saçmasapan bir hal aldı ki oyun enerjim mutluluğum yerle bir oldu o kadar kuralsız ama bir o kadar da otoriter oynadı ki oyunu avukat kuzenim….. kalakaldım kızlar yemin ediyorum var ya okuduğum bölümü Allah nasip ederse yapacağım işi hayatımı ailemi bağlarımı her şeyimi sorgulattı bana saçmasapan bir tabu oyunu.. beni türkçe bilmezlikle itham edip ben avukatım her şeye karşı çıkarım hakkımı savunurum bunları öğreneceksin vs vs bir şeyler de söyledi zaten başta dediğim gibi ben çok alakasızım o kuzenimden ama böylesi davranışlarda bulunması bana tüm işi tüm hayatı sorgulattı yarın avukat olsam helalinden Allah’ın razı olacağı bir iş yapmak istesem bunlarla mı çarpışmak zorundayım bunlarla mı birarada olacağım? o kadar orada olmamam gereken bir yerdeydim ki evdeki yatağımın ezberini vermek istiyorum şimdi sabaha kadar… insanlar da hayat da iş hayatı da her şey de o kadar yabancı ki şu an…. her şeyden midem bulanıyor
26 notes · View notes
japonyamesken · 5 months ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
..
Avrupa Birliği Komisyonu paylaşmış, bugün dünya bisiklet günüymüş. O zaman gereği yapılsın diye paylaşmıştım ben de. 🚴🏻‍♀️ SWY alumna’dan bir arkadaş da Hollanda’da yaşıyor, “biz zaten her gün gereğini yapıyoruz” demiş. Evet, dünyanın en.en.en güzel zorunluluğu 🙃
Türk marketine gidip detaylı bi alışveriş yaptım. Eve gelip buzdolabını tamamen boşaltıp sildim. O sırada çay demleyip marketten aldığım içli köfteyi (işe daldığım için gereğinden fazla😢) pişirdim. İşimin bitmesine yakın spotfyda otomatik olarak bir podcast çalmaya başladı, expat kafasının bir bölümü ve benim bu yaz için planladığım bir şeyi yapan birisi çıktı ve anlatmaya başladı.
O an demlenen çay, haşlanan içli köfte, çalışan bulaşık makinesi, kısaca mutfak orkestrasıyla ve elimde temizlik beziyle tuhaf bir huzur kapladı içimi. Dün biraz stresli ve üzüntülü geçmişti. Podcastte böyle bi şeyin denk gelmesini “hala yapabilirsin, üzülme, hadi neşelen biraz” diyen bi mesaj olarak hissediyorum. Böyle hissettikçe bu mesajlar da artıyor.
Ve markete giderken geçtiğim şu yolu çok seviyorum. Arabalar için ayrılan yere bakın, bi de bisikletler için ayrılmış şeritlere. Öncelik bisikletlerde hep, arabalar bize dikkat etmek zorunda. Kendimi güvende hissetmenin ne kadar muhteşem bir his olduğunu anlatamam sanırım.
Alışveriş işleri için çıktım bugün dışarı ama birazdan sırf bu bisiklet günü için çıkıp orman yoluna gideceğim, ve bu satırları yazarken fark ediyorum ki o üzüntüm de geçmemiş aslında. Bi burukluk var içimde.
Olsun, biz nelerden geçmedik ki, bunları da halledeceğiniz elbette. …
Ps: Bu arada köfte yapıp buzluğa atacağım ama kuru ekmek yok, annemi aradım açmadı. Bunun alternatifi olarak ne koyabilirim? Bir kere bulgur koymuştum, değişik olmuştu. Ben pek ekmek almıyorum evde de yok şu an, Japonların pankosu var ama çok pahalı burada. Normal ekmek alıp fırında kurutsam ve robotta çeksem nasıl olur? Tavsiyesi ve başka buzluk tarifi olan varsa paylaşsın plzzz 🌸
25 notes · View notes
endergelisenataklar · 4 months ago
Note
İş bulmak ve bulamadığım her gün için aşağılamakla geçiyor. Hayallerimdeki bölümü okudum ama iş olanağı bakımından bakmamıştım aslında ama hata mı ettim diye düşünüyorum şu sıralar
schopenhauer der ki; “hayat ıstıraptan sıkıntıya salınan bir sarkaçtır" şüphesiz öyledir. evlenememenin sıkıntısı ile evliliğin sıkıntısı arasında bir uçurumun falan olduğundan bahsedemeyiz. işsizliğin sıkıntısı ile herhangi bir işte çalışmanın sıkıntısı arasında da öyle acayip bir fark yok. buna en iyi örnek, bir aya yakın bir süredir cebimde istifa dilekçemle işe giden benim. nietzsche amor fati'yi şöyle tanımlar. yeni değerlerle hayatını özgürleştirdikten sonra onu olduğu gibi kabul edeceksin. mutluluk, mutsuzluk, ıstırap, can sıkıntısı ve sevinç birbirlerinden ayrılamayan metafizik güçler olduğuna göre, sana kalan, düşünsel evrimini yaptıktan sonra hayatını, kaderini sevmen olacak.
16 notes · View notes
floralbeautysweet · 3 months ago
Text
Bloo with Sunglasses
Tumblr media
العربية:
هذه صورة مرسومة لبلو يرتدي نظارة شمسية ويديه تشير بإبهامها عندما كنت أنا وعائلتي في رحلة إلى فاس، إنها رائعة.
في هذه الحلقة عندما يذهب "بلو" بعد أن يتفوق على "ماك" في لعبة فيديو، يذهب "بلو" ليحرج "ماك" في المدرسة لكنه يصاب بالرعب عندما يصل إلى استنتاج أن "ماك" مهووس بالدراسة. عندما يصل ماك، يعمل بلو سريعًا على جعل ماك رائعًا، ولكن لا تنجح أي من أفكاره. هذه الحلقة من منزل فوستر بعنوان "الروعة في البساطة" لقد شاهدت هذه الحلقة على قناة كرتون نتورك العربية وموقع ستارديما.
Türkçe:
İşte Bloo'nun güneş gözlüğü taktığı ve elleriyle başparmak işareti yaptığı bir resmin çizimi, ben ve ailem fes gezisine çıktığımızda, harika.
Bu bölümde, bir video oyununda Mac'in yüksek skorunu geçtikten sonra, Bloo bunu okulda Mac'in yüzüne vurmaya gider ancak Mac'in bir inek olduğu sonucuna vardığında dehşete düşer. Mac geldiğinde, Bloo hızlı bir şekilde Mac'i havalı hale getirmek için çalışır, ancak fikirlerinin hiçbiri işe yaramaz. Foster'ın Hayali Dostlar Mekanı'in bu bölümünün adı "Bye Bye Nerdy" Bu bölümü Cartoon Network Arabic ve Stardima web sitesinde izledim.
English:
Here’s a drawing of a picture of Bloo wearing sunglasses and with his hands doing a thumbs up when me and my family taken trip to fez, it’s cool.
In this episode when After beating Mac’s high score in a video game, Bloo goes to rub it in his face at school but is horrified when he comes to the conclusion that Mac is a nerd. When Mac arrives, Bloo quickly works to make Mac cool, but none of their ideas work. This episode from Foster’s Home for Imaginary Friends called « Bye Bye Nerdy » I’ve watched this episode on Cartoon Network Arabic and Stardima website.
8 notes · View notes
yaralanma · 3 months ago
Text
mezun olsam atanamıcam zaten niyyyee okuyorum niyeeee 3 yıl önce yazarken bölümü böyle değildi ben nerden bileyim okul bitse kpss si var o bitse mülakatı var o bitse akademisi var öğretmenlik 6 yıl mı olur amk kendime güvensem oturup yeniden yks çalışırım tıp için istemeye istemeye de olsa ske ske okurum ama yemiyor işte aile evinde okumaya bile razıyım sadece düzenli bi iş istiyorum of kafamı sikeyim napıcam
16 notes · View notes
oylesarhosollsammki · 5 months ago
Text
Robot süpürge iş bölümü yapabildiğim bi ev arkadaşı resmen ya 🥂thxx
8 notes · View notes