Tumgik
#hinduizm
paganizmturkiye · 1 month
Text
“Aklınızı izledikçe, kendinizi gözlemci olarak keşfedersiniz. Hareketsiz durduğunuzda, sadece izlediğinizde, kendinizi gözlemcinin arkasındaki ışık olarak keşfedersiniz. Işığın kaynağı karanlıktır, bilginin kaynağı bilinmeyendir. Bu kaynak tek başına “olur”. O kaynağa geri dön ve orada kal.”
~Nisargadatta Maharaj
Tumblr media
0 notes
pampikgibidik-blog · 5 months
Text
12th Fail Film İnceleme: 3 İdiots Yapımcısından Gerçek Bir Hikaye/BujoPunch
“Dışarıdaki karanlıktan değil içindeki karanlıktan kork. Sefa için verilen tavizin karanlığından ” 3 İdiots filminin de yapımcısı olan Vidhu Vinod Chopra tarafından gerçek hayattan uyarlanarak ortaya konulmuş 2023 bollywood yapımı,belgesel tadında başlayan motive edici,ruhunuzu besleyen ve biter bitmez harekete geçmenizi sağlayacak başarılı ve soft bir film. Vidhu Vinod Chopra 3 idiots and 12th…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
haberhizli · 1 year
Text
Hindistan'da tapınakta kuyuya düşerek can verenlerin sayısı 35'e yükseldi
Hindistan’ın Madhya Pradesh eyaletine bağlı Indore’de bir tapınakta kullanılmayan su kuyusunun üzerini kapatan yapının çökmesi sonucu içeriye 35 kişi düştü, 1 kişi kayıp. Olay, Ram Navami Festivali sırasında Beleshwar Mahadev Jhulelal tapınağındaki eski bir büyük kuyunun (bavdi) çatısı çöktüğünde meydana geldi. Kutlama sırasında çok sayıda kişi eski kuyuya tırmanırken çatısı ağırlığını taşıyamaz…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
mandalinadapazar · 2 years
Text
   En derinlerinizdekini öğrenin. Kalbinizin en gizli yerinde Bilgelik ve Bereket Tanrıçaları yer alır. Onları sevip beslerseniz , tüm arzularınız kendiliğinden çiçeklenecektir. Çünkü bu tanrıçaların tek arzusu , hayat bulmaktır.
0 notes
filmizle48 · 1 year
Video
youtube
CHRISTIANITY vs HINDUIZM Religion ComparisonX
0 notes
ertan2618 · 1 year
Text
Tumblr media
◾Dünyadaki en yüksek fahişelik oranları:
1-Tayland (Budizm)
2-Danimarka (Hıristiyanlık)
3-İtalyan (Hıristiyan)
4-Alman (Hıristiyan)
5-Fransız (Hıristiyanlık)
6-Norveç (Hıristiyan)
7-Belçika (Hıristiyan)
8-İspanya (Hıristiyanlık)
9-İngiltere (Hıristiyanlık)
10-Finlandiya (Hıristiyan)
◾Dünyadaki en yüksek hırsızlık oranı:
1-Danimarka ve Finlandiya (Hıristiyan)
2-Zimbabwe (Hıristiyan)
3-Avustralya (Hıristiyan)
4-Kanada (Hıristiyan)
5-Yeni Zelanda (Hristiyan)
6-Hindistan (Hinduizm)
7-İngiltere ve Galler (Hıristiyan)
8-ABD (Hıristiyan)
9-İsveç (Hıristiyan)
10-Güney Afrika (Hıristiyanlık)
◾Dünyanın en yüksek alkol bağımlılığı:
1) Moldovya (Hıristiyan)
2) Belarus (Hıristiyan)
3) Litvanya (Hıristiyan)
4) Rusya (Hıristiyan)
5) Çek Cumhuriyeti (Hıristiyan)
6) Ukrayna (Hıristiyan)
7) Andorra (Hıristiyan)
😎 Romanya (Hıristiyan)
9) Sırp (Hıristiyan)
10) Avustralya (Hıristiyan)
◾Dünyadaki en yüksek cinayet oranı:
1-Honduras (Hristiyan)
2-Venezuela (Hıristiyan)
3-Belize (Hıristiyan)
4-El Savador (Hıristiyan)
5-Guatemala (Hıristiyan)
6-Güney Afrika (Hıristiyanlık)
7-Saint Kitts ve Nevis (Hristiyan)
8-Bahamalar (Hıristiyan)
9-Lesotho (Hıristiyan)
10-Jamaika (Hıristiyan)
◾Dünyanın en tehlikeli çeteleri:
1. Yakuza (din yok)
2-Agberus (Hıristiyan)
3-Wah Singh (Hıristiyan)
4-Jamaika Patronu (Hıristiyan)
5-Primero (Hıristiyan)
6. Aryan Kardeşliği (Hıristiyan)
◾Dünyanın en büyük uyuşturucu çeteleri:
1-Pablo Escobar - Kolombiya (Hıristiyan)
2-Amado Carrillo - Kolombiya (Hıristiyan)
3-Carlos Leider Germain (Christian)
4-Griselda Blanco - Kolombiya (Hıristiyan)
5-Joaquin Guzman - Meksika (Hristiyan)
6-Rafael Caro - Meksika (Hristiyan)
👉Sonra #İslam dünyadaki şiddet ve terörün sebebidir deniliyor ve inanmamızı istiyorlar.
Birinci Dünya Savaşı ' nı kim başlattı?
Müslümanlar değil..
İkinci Dünya Savaşı'nı kim başlattı?
Müslümanlar değil..
20 milyon yerli Avustralyalıyı kim öldürdü?
Müslümanlar değil..
Japonya 'da Nagasaki ve Horshima' ya kim nükleer bomba attı?
Müslümanlar değil..
Güney Amerika ' da yaklaşık 100 milyon kızılderili'yi kim öldürdü?
Müslümanlar değil..
Kuzey Amerika ' da yaklaşık 50 milyon kızılderili'yi kim öldürdü?
Müslümanlar değil..
Kim 180 milyondan fazla Afrikalıyı Afrika kölesi olarak kaçırdı, % 88 ' si öldü ve okyanuslara atıldı?
Müslümanlar değil..
Terörün veya terörün başlangıcı gayrimüslimler tarafından tanımlanmalıdır.
Müslüman olmayan bir terörist eylemi yapıyorsa suçtur ama müslüman tarafından işleniyorsa terörizmdir..
Çifte standart bırakılmalı.
O zaman sözlerimin hedefine ulaşabilirsin.. İslamımla gurur duyuyorum.
Müslüman olduğum için gurur duyuyorum.
İslam dinini terörizmle bağdaştırmak, kendi terörünü saklamaktır.!
ALINTI..
111 notes · View notes
alkolikreaksiyonlar · 2 months
Text
Ben Tevrat'la büyüdüm, karım Kuran'la, en büyük oğlum Ateist, en genci Scientologist, kızım ise Hinduizm öğreniyor. Sanırım oturma odamda din savaşı yapılacak kadar boş yer var ama hepimiz "Yaşa ve Yaşat"ı uyguluyoruz.
14 notes · View notes
panoptik · 1 year
Text
HİNT MİTOLOJİSİ - ÇOKTAN TANRILI ÇOK HİKAYE
-Bölgenin Geçmişi Hakkında
Hindistan bölgesinin tarihine baktığımızda bölgeyi derinden etkileyen Hint-Avrupalı göçlerinden önce de yani MÖ 1500’den önce de Hindistan’da insanların ve uygarlığın olduğunu görebiliyoruz. Bölgede yapılan arkeolojik çalışmalar geçmişte varolan kültürel geleneklerin Hinduizm ve Hint mitolojisini çarpıcı şekilde etkilediğini göstermektedir. Bunlara örnek olarak, MÖ 6000’e tarihlenen tanrıça gücünü ortaya koyan heykelcik kalıntıları gösterilebilir. Hindistan’daki bu ilk önemli kültür, Harappa kültürü olarak bilinir. Harappa, İndus vadisinde bulunan en önemli antik yerleşimlerden biridir.
Tumblr media Tumblr media
Bkz: Harappa, Indus Valley Hkk.
-Kutsal Metinler, Veda'lar Hakkında
Hindu mitolojisi olarak ifade edilen mitoloji esasen erken Hint-Avrupa kültüründen doğduğu için MÖ 2000-1000 arasındaki dönemde, yani “Vedalar” olarak bilinen kutsal metinlerle ortaya konur.  Veda bilgi demektir.
İlk dört veda Rig-Veda, Yajur-Veda, Samar-Veda ve Athar-Veda olarak adlandırılır. Bunlar hikayeleri, ilahileri, ayinleri içeren Sanskritçe şiirsel metinlerdir. Yazı olarak aktarılmamışlardır çünkü toplumda kutsal olarak kabul edilen, bu anlamda kabul gören kişilerin sözlü aktarımının yazılı aktarımlarına göre daha isabetli olduğuna inanılmıştır.  Hindular Veda’ların daima var olmuş olduğuna ve Manular diye bilinen bir dizi varlığın veya avatarın (Tanrı Vişnu’nun reenkarnesi) yardımıyla metnin ortaya çıkmış olduğuna inanırlar. Orijinal Vedalara, sonuç olarak eklenen çeşitli metin grupları da bulunmaktadır. Bunlar da mitolojilerinde olduça önemli yer tutmaktadır. Bunları  Brahmanalar, Puranalar Upanişadlar, Vedantalar ve Sutralar olarak ifade edebiliriz.
Vedalar’ın kendi içlerindeki mitoslar arasında bile çelişkiler olduğundan, bu mitlerin inananları için bile tam bir bağlılıkla ele alınması güçtür. Brahmanalar bahsettiğimiz dört orijinal vedalara dair sonradan eklenen yorumlamalardır. Özellikler ritüellerin doğru gerçekleştirilmesini hedefler ve Vedalar’dan kesinlikle daha dogmatiktirler. Upanişadlar ise daha çok bir dizi felsefi tartışmayı ortaya koyması bakımından Hindu teolojisinin felsefi altyapısını ortaya koyduğu söylenebilir. Aşağıda bu mitolojinin okuması, anlaması, derlemesi ne denli zor olduğunu görebilirsiniz.
Tumblr media
Çok detaylı yabancı kaynaklar var, onlardan birini buraya bırakıyorum.
-Rig Veda - Kutsal Bilgi
Hinduizmin kutsal kitaplarının ilki Rig Veda-Kutsal Bilgi 1028 adet ilahinin birleşiminden oluşur. Yukarıda ifade ettiğim gibi üç Veda daha (Sama, Yajur, Ahtarva ) yazılmıştır. Tüm bunlar M.Ö. yaklaşık 2000-1000 yılları arasında İran dağlarından Hindistan’a gelen savaşçı Aryanlar tarafından yazılmışıtır. Rig Veda olarak ifade ettiğimiz eserin erken dönemdeki kitaplarındaki teolojisi,  özünde çok tanrılı ve doğa odaklı olması bakımından bir ölçüde diğer Hint-Avrupa halklarınkine benzer.  Ancak şu noktada büyük bir fark bulunmaktadır: Diğer Hint-Avrupa gruplarının çok tanrılılığı, giderek bir tanrının panteonun başına geçtiği bir tür tek tanrıya evrilirken, Vedizm her ilahide belli bir tanrıyı üstün bir konuma yükseltir. Hatta birini seçip yükseltirken diğerlerinin özelliklerinin de bir diğerine karıştırıldığı görülür. Bunun sonucunda giderek tanrıların bireysel kimlikleri bulanıklaşır ve onların yerine, tek bir tanrısal prensibin değişik biçimlerde ifade edilmesi kavramı geçer.
Rig Veda’dakilerle başlayan birçok Hindu yaratılış miti vardır. Dolayısıyla örgün bir metin içerisinde tüm Hint yaratışı mitini ortaya koymak imkansızdır.  Buradan hareketle Hint mitolojisinin sürekli bir devinim içinde olduğunu ve tanrıların şekil, isim değiştirdiğini ifade etmek yanlış olmaz. Örneğin bazı metinler yaratılış için Brahma’nın kendi aklından oğullar meydana getirerek insanları yarattığını söylerken bu metinlerin Prajapati versiyonunda yaratıcının kendinden bir erkekle kadın yarattığını ifade edilir. Daha sonraları Şiva, Vişnu ve Devi tanrı üçlüsünün hakim olduğu “Purana” metinlerinde her tanrının evreni kendi içinde barındırdığını dolayısıyla fiilen yaratıcı olduğu aktarılır.
Birçok yandan farklılıkları olsa da Hindu yaratılış miti içinde önemli ortak ve tutarlı bir tema zaman kavramı Kalpa’dır. İnsan zamanına göre 1 kalpa 8,64 trilyon yıllık bir dönemken, Brahma’nın zamanına göre bir gündüz ve bir gecedir. Her kalpa’nın sonunda İskandinav mitindeki Ragnarok veya çağdaş sinemadan Matrix gibi yaratım yok edilir ve her yıkımı yeni bir yaratılış izler.
-Tanrıların Derlenmesi
Hindu panteonu zamanla değiştiğini yazı boyunca belirttim. Erken Vedalar döneminde Dyaus ile Prithvi Yunan mitlerindeki Uranos ve Gaia gibi ilk tanrılardır. Onların arkasında İndra’nın liderliğinde tanrıların ikinci nesli olan, devalar gelmektedir. İndra- Güneş tanrısı Surya(veya Mitra) ile ateş ve kurban tanrısı Agni ilk büyük Hindi üçlüsünü oluştururlar.
Tumblr media
İndra, düzen kurucu pozisyonda bir tanrıdır. Tanrıların yüce kralı ve ateşli savaşçı olan kaotik canavar Vritra’yı yenme şerefine sahip olsa da zamanla Şiva, Vişnu, Brahma ve Devi karşısında önemini kaybetmiştir. Önce yüce bir kralken sonra tanrıların kutsal içeceği Soma ile sarhoş olmuş bir kadın düşkünü olarak tasvirlenir.  Surya ise yaşama hükmeden güneş olarak betimlenir, aydınlatıcı ve yaratıcı olarak görülür o da yıllar içinde saygınlığını yitirir ve özellikleri başka tanrılarda görülmeye başlanır.  Agni ise Vedik üçlüsündeki kurbanın ateşi olarak tanımlanır. Hayvanlar, bitkiler ve insanlardaki tinsel ateş olarak yeryüzünün hükümdarıdır. Veda sonrası Hinduizm’in doğuşu esnasında o da önemini kaybetmiştir.
Tumblr media
-Yaratılışlar Hakkında
Rig-Veda’nın MÖ 1200 civarı yazıldığına inanılan onuncu kitabındaki bir ilahide tanrısal gücün tek bir tanrıda birleşmesi açıkça görülür.  Prajapati yani Altın Yumurta tüm tanrıların hayat kuvveti olarak anlatılır. Kaynağı hakkında belirsizlik olsa da onun da ateşe bile hayat veren ilksel sulardan doğduğuna inanılır. Prajapati de başka şeyleri meydana getirmiş fakat kendisi meydana gelmemiştir. Prajapati bir bakıma kendisinin babasıdır, çünkü sulara bakıp kurbanı, yani kendisini meydana getirmesini sağlayan kendisidir. Bundan sonra kainatı yaratır, doğaya ve tanrılara güçlerini verir ve bunun muhafazasını sağlar. Yaratıcı tanrının bir yumurta halinde karşımıza çıktığını gördük. Diğer mitlerle karşılaştırıldığında Fin ve Yunan mitlerindeki benzerliğine dikkat çekmek gerekir. Ancak onlarda olduğu gibi ilksel sulara biri tarafından bırakılmadığını, suların doğrudan kendisi tarafından -çalkalanmayla meydana getirildiğini görüyoruz.
Başlangıçta, Altın Yumurta oluştu: Doğduktan sonra tek Efendisiydi o tüm varlıkların; Tutarak gökyüzünü ve dünyayı ayakta Bu kurbanla hangi tanrının önünde saygıyla eğileceğiz?  Hayat (atman) verene, kuvvet verene, (Hindu Scriptures. Londra J.M. Dent, 1966, s. 10-11)
“Doğrusu, en başta bu evren suydu, bir su denizinden başka bir şey değildi. Sular şını arzu etti, “Nasıl üreyebiliriz?” Uğraştılar ve hararetle ibadet ettiler, ısındıklarında bir altın yumurta ortaya çıkt. Yıl, aslında, o zaman daha var olmamıştı. Bu altun yumurta bir yıllık bir aralık boyunca yüzdü. Bir yıl sonunda Pracapati ondan yaratıldı; bu yüzden kadın, inek ve kısrak da bir yılda doğurur; çünkü Pracapati bir yılda doğmuştur. “ Brahmanalar – Bir Yumurtadan Yaratılış
Dünyanın yaratılışına baktığımızdaysa yukarıdaki gibi kurban etkinliğinin yaratıcı bir etkinlik olarak burada önemiyle karşılaşıyoruz. İlk insan olarak adlandırılan Purusha'nın kurban edilip dünya olmasıyla yaratı vurgulanır.  -Bu noktada da İskandinav mitolojisine benzerliğini özellikle vurgulamak istiyorum. Purusha'nın çok büyük olarak tanımlanan gövdesinin dörtte üçü görünmez ve mutlak olarak tanımlanırken geriye kalan parçadan ise dünya, canlılar veya “meşhur” sınıfların ortaya çıktığına inanılır. Kurbanın yaratıcı durumuna olan inançtan ötürü aynı olayı taklit etmenin yeniden kutsallık sağlayacağına dair ümide bağlı kalarak birçok dinsel tören oluşmuştur.
Brahman onun ağzıydı, Kolları Prens oldu, Kasıklarından sıradan insanlar, Ve ayaklarından köleler oldu. (Hindu Scriptures. Londra J.M. Dent, 1966, s. 8-10)
-İlk Veda'lar sonrası , değişimler
Yukarıda ilk yaratım ve insanın yaratılması mitlerinde farklılıklar olduğunu, Prajapati’nin zamanla bazı inanışlarda yerini Brahma’ya bıraktığını ifade etmiştim. Brahma’nın kendi aklından yaratımı gerçekleştirdiğini aktarmıştım. Buna dair inanış Manu’nun Kanun Kitabından gelmektedir. Burada suya bırakılan altın yumurta teması korunmaktadır. Fakat bu defa Brahman (Kendinden Var Olan) hem kaotik suları hem de onun içinde yumurtayı yaratır. Böylece açığa çıkarak o, yumurtadan Brahman olarak doğar.  Bu nedenle hem ilk ruhun oğlu Harayana, hem ilk inşan Purusha hem de yaratıcı tanrı rolünde Brahma’dır.
“ Kendinden Var olan kendi gövdesinden çeşitli varlıklar yapmak istedi ve önce bir düşünce ile sıları yaratarak tohumunu onun içine koyddu. O tohum güneşinkine eşit parlaklıkta bir altın yumurtaya dönüşü ve yumurtanın içinde, tüm dünyanın atası Brahman olarak o doğdu." – G.Buhler (çev.). The Laws of Manu. Sacred Books of the East. Cilt 25 Max Müller (ed.). Oxford, İngiltere: Calrendon Press, 1886, s.5.)
Hint mitolojisinin ilerleyen safhalarında bahsettiğimiz üzere Puranalar anlatısı ortaya çıkar. Hint mitolojisinin en büyük yazarı olduğu düşünülen efsanevi Vyasa’ya ait oldukları kabul edilir. Vyasa’nın bu görevi yerine getirebilmek için bin yıldan fazla yaşaması gerektiğini de bu aşamada belirtmeliyim Dolayısıyla aslında Vyasa, bir anlamda bir sınıfın temsilcisidir. Vyasa hakkında da efsaneler dolanmaktadır. Her kim olursa olsun mitlerin baş derleyicisi olarak onun ismi geçer.
Tumblr media
Vyasa Görseli
Puranalar’da görünüş ve gerçeklik arasındaki ayrımı basitleştirilme çabası vardır. Bu noktada Brahman dünyanın hem yaratıcısı hem de özü olarak ele alınır. Her şey birdir, Brahman’dır.  Oysa görünüş dünyasında şeyler birbirinden apayrıdır ve Brahma (yani Brahman’ın erkek formu) onların yaratıcısıdır.  Bu nedenle o bir erkek domuz biçimine girerek ilksel suların dibinden dünyayı dişleriyle kaldırır ve kainata düzen verir. Bu mit bu noktadan sonra öze geri döner ve Brahman’ın kurbanın esrarlı gücüyle özdeş olduğunu ortaya koyar.
Tumblr media
“Sen kurbanın bedenisin… Ağzın sunaktır… adın Vedaların ilahileridir. “ Brahma Hakkında
Upanişadlar döneminde karmaşık yaratıcı ilkeler, Prjaapati ve daha da karmaşık bir halde Brahman’da görülmeye başlanır. İlerleyen süreçte Brahma’nın yaratıcı, Vişnu’nun koruyucu ve Şiva’nın gerekli yok edici olduğu ikinci bir yüce üçlü veya “Trimurti” gelişir.  Başlıca figürlerin yanı sıra, aralarında Şiva ile Parvati’nin fil kafalı oğlu Ganeşa gibi birçok yan tanrı da bulunmaktadır.
Vedik üçlüsü olarak adlandırdığımız İndra, Agni, Surya üçlüsünün önem kaybı sonrası boşluğu dolduran Brahma, Vişnu, Surya üçlüsünde Brahma, yaratıcı tanrı olarak Pracapati’nin yerini alır fakat bu konumda bile, çoğunukla üçlüdeki kardeşlerinden çok aşağıda görülürdü. Aslında bu üçlüdeki konumu, bir biçimi Brahma’nın karısı Sarasvati olan Ulu Tanrıça Devi tarafından devralınmıştır.
Tumblr media
Brahma’nın dört yöne bakan dört kafası vardı, dolayısıyla gözleri daima Sarasvati’nin üzerinde olabilirdi.
Sarasvati Hakkında
Sarasvati, Vedalar döneminde beri kocası Brahma’yı önemini sürdürme açısından geride bırakan bilgi ve öğrenme tanrıçasıydı. Sarasvati, Purana’larda bazen ona ensest arzular esleyen Brahma’nın kızı olarak da görülmüştür. Bir süre Vişnu’nın karılarından bir olarak görülmüş ve eşleri arasındaki kavgalara sek için Vişnu tarafından Brahma’ya verildiği inanılmıştır.
Vişnu, erken Vedalar’da önemsiz bir figür olsa da Trimurti’de yaratılışın koruyucusu ve sürdürücüsüydü. Puranik dönemde Vişnu, yaratıcı Brahma’yı göbeğindeki lotustan çıkararak daha da güçlenmiş ve inananları için önem derecesinde Şiva’yı bile geride bırakmıştır. Vişnu’nın gücü, Süt Okyanusunun Çalkalanması mitinde oldukça belirgindir. Bu miti de daha sonra blogda paylaşıyor olurum. Vişnu’nın cildi koyu mavidir ve en az dört kolu bulunmaktadır. Ulaşım için güneş kartalı Garuda’ya biner. En önemli eşleri Sri ve Lakşmi’dir . Birçok dünyevi enkernasyonu ve avatarı vardır. Bunların en önemlileri Rama ve Krişnadır. Bazıları Buda’yı da Vişnu’nun bir avatarı sayarlar.
Şaivalar, Şaivism’e yani Şiva’ya adananlar, Şiva’nın tanrıların en yücesi olduğuna, Brahma’nın esas enkernasyonu olduğuna inanırlar. Daha belirgin bir biçimde, yaratıcı Brahma, koruyucu Vişnu ise bu üçlü bağlamında, Şiva yeni yaşamın içinden doğacağı kurbanı talep eden yok edicidir. Yaşamın kendisinin, yani evrenin bir ölüm ve yeniden doğuş süreci olduğunu temsil eder.
Tumblr media
Bu yeniden doğuş sürecini anlatan en iyi metinlerden biri Hint destanı Mahabrarata’dır. Homeros’un İlyada ve Odysseia’sının toplamının sekiz katı uzunluğunda olduğu söylenmektedir. Bu metinin yazarlığı yukarıda aktardığım Vyasa’ya isnat edilir. Vyasa’ya destanı dikte eden kişinin Şiva’nın fil kafalı oğlu Ganeşa olduğuna inanılır. Destanın büyük kısmı, MÖ 500. Yıllarda brahma rahipleri tarafından uyarlanmış ve MS 500’de ilaveler yapılmıştır. Destanın teolojik yaklaşımı yerküre şeklindeki tanrıçanın iblisler ve insanlar tarafından zulüm görmesidir. Refahın geri gelmesi için kurban gerekmektedir. Destan, güneş tanrısı Surya’nın oğlu Karna’dan kuzenleri ile Pandavalar arasında süren mücadeleyle ilgilidir. Aileler arasındaki savaş daha geniş teolojik bağlamda, bir çağı sonlandırıp yeni birini başlatacak olan temizleyici bir kurban ediştir. Yeryüzünün yükünü kaldıracaktır. Krişna’nın Bhagavadgita’da ( Rabbin Ezgisi-Şiir) açıklık getirdiği de bu konudur.
Kaynakça:
Keith, A. (2021). Hint Mitolojisi: efsaneler ve inançlar diyarı. Çev. İnönü. Leeming, D. A. (2017). A’dan Z’ye dünya mitolojisi. (N. Soysal, çev.) Say Yayınları. Öztürk, Ö. (2016). Dünya mitolojisi. Nika Yayınevi. Sproul, B. C. (2018). Yaratılış mitleri. (A. Bucak, çev.) Hil Yayın.
12 notes · View notes
aspaldiko · 2 years
Text
Ben Tevrat’la büyüdüm, karım Kuran’la, en büyük oğlum Ateist, en genci Scientologist, kızım ise Hinduizm öğreniyor. Sanıyorum, oturma odamda din savaşı yapılacak kadar boş yer var. Ama hepimiz ''yaşa ve yaşat'ı'' uyguluyoruz.
The Man From Earth, Richard Schenkman
#+
25 notes · View notes
paganizmturkiye · 1 month
Text
Paramhansa Yogananda şöyle demiştir:
İlahi Anne yaratılış işleriyle meşguldür. Bebek adanmış ağlar ve O da ona oynaması için bir oyuncak verir - belki zenginlik, belki bir isim ya da şöhret. Eğer tekrar ağlarsa, ona başka bir oyuncak verir. Ama bebek her şeyi bir kenara atar ve sadece O’nun sevgisi için ağlarsa sonunda onu kucağına alır ve ona sevgiyle fısıldar;
“Eğer gerçekten sadece Beni istiyorsan, hediyelerimi değil, o zaman gel, sevgili çocuğum olarak kucağımda sonsuza dek benimle ol.”
Tumblr media
0 notes
niepoboznasmierc · 8 months
Text
Wiedźma, czarownica czy normalny człowiek?
‘To tylko taka faza’, słyszało 99% praktykujących czarostwo. Większość z nas odpowiada, iż nie jest to prawda, że to nasza ścieżka, która jest nam pisana, ale czy to na pewno prawda? Czy to nie tylko nasza podświadomość próbująca nam wmówić coś co nie jest nam pisane? A może to nasza ukryta chęć bycia ‘wyjątkowymi’? Odbiegania od normy? Jaka jest różnica? Przecież odbieganie od norm społecznych to nie powód do wstydu, nie?
Tak, odbieganie od norm jest okej, ale wyróżnianie się na siłę już nie. Mówiąc o czarostwie możliwe, że wiele z was ma na myśli jakąś religię. Satanizm? Buddyzm? Hinduizm? NIE.
Witchcraft to praktyka, w której jedyne zasady to właściowości ziół, kryształów czy innych rzeczy, które dla normalnej osoby są niczym, bo jakie znaczenie może mieć kamyk uformowany miliony lat temu, prawda? Otóż i tak, i nie. Osoba ‘niewtajemniczona’(taka, która nie studiuje magii) stwierdzi, że tak, ale osoba zajmująca się czarostwem widząc miód pomyśli o miłości, widząc śnieg pomyśli o nowym początku i czystości, lub widząc korzeń borówki pomyśli o koszmarach.
Ale do czego zmierzam? Do stwierdzenia różnic pomiędzy wiedźmami a normalnymi ludźmi. Lecz czy to wpływa na wartość danej osoby? W świecie materialnym, bardzo możliwe, że tak, w świecie niematerlialnym? N I E.
Warto tutaj zaznaczyć, iż niewykorzystywana wiedza jest niczym, dlatego wiedźmy to normalni ludzie, ale czarownice to już inny temat. Do dalszego czytania potrzebna jest wam definicja tych dwóch słów, a więc, czarownica, to ta, która czaruje, wpływa na otaczającą ją energię, zaś wiedźma to ta, która wie, wie o otaczającej ją energii, wie mniej więcej jak nią manipulować, ale tylko w teorii.
Okej, skoro to już mamy za sobą pozwólcie mi na opisanie różnic. Mianowicie, czarownica ma wokół siebie różne energie otaczające ją, są to byty(jeżeli z jakimiś pracuje), albo po prostu jej własna energia zazwyczaj ochronna. Wiedźma to taka, która ma świadomość istnienia tych energii, ale jakoś nie stara się bardzo na nie wpłynąć, a przynajmniej nie do tego stopnia, aby organizować rytuały.
Podsumowując, poruszyłem trzy tematy w bardzo chaotyczny sposób za co przepraszam, ale sam nie wiedziałem za co się chcę zabrać na początku ale tak właśnie mój pierwszy wpis się kończy.
Stay safe and slay when practicing witchcraft. May the universe take you under its protective cloak and respect christians(optional)
Ig: niepoboznasmierc
3 notes · View notes
ombrahman · 9 months
Text
🕉️Brahman memnun etmek memnun etmek Brahman thank you Judaizm thank you Animizm thank you Şamanizm thank you Hinduizm thank you Budizm thank you Komünizm thank you Taoism thank you🕉️🏳️‍🌈🕉️
2 notes · View notes
aynodndr · 1 year
Text
Dünyanın en yüksek fuhuş oranına sahip 10 ülkesi:
1) Tayland (Budizm)
2) Danimarka (Hıristiyan)
3) İtalya (Hıristiyan)
4) Almanya (Hıristiyan)
5) Fransa (Hıristiyan)
6) Norveç (Hıristiyan)
7) Belçika (Hıristiyanlık)
8) İspanya (Hıristiyanlık)
9) Birleşik Krallık (Hıristiyan)
10) Finlandiya (Hıristiyanlık)
Dünyanın en yüksek hırsızlık oranına sahip 10 ülkesi:
10) Danimarka ve Finlandiya (Hıristiyanlık)
9) Zimbabve (Hristiyan)
8) Avustralya (Hıristiyan)
7) Kanada (Hıristiyan)
6) Yeni Zelanda (Hıristiyan)
5) Hindistan (Hinduizm)
4) İngiltere ve Galler (Hristiyan)
3) Amerika Birleşik Devletleri (Hristiyan)
2) İsveç (Hıristiyanlık)
1) Güney Afrika (Hristiyan)
Dünyada en yüksek alkol bağımlılığı oranına sahip 10 ülke:
1) Moldova (Hristiyan)
2) Belarus (Hristiyan)
3) Litvanya (Hristiyanlık)
4) Rusya (Hıristiyanlık)
5) Çek Cumhuriyeti (Hıristiyanlık)
6) Ukrayna (Hristiyan)
7) Andorra (Hristiyan)
8) Roma (Hristiyan)
9) Sırbistan (Hristiyan)
10) Avustralya (Hıristiyan)
Dünyadaki en yüksek cinayet oranına sahip ülkeler:
1 - Honduras (Hıristiyanlık)
2- Venezuela (Hristiyan)
3 - Belize (Hristiyan)
4 - El Salvador (Hristiyan)
5 - Guatemala (Hristiyan)
6- Güney Afrika (Hıristiyan)
7. Saint Kitts ve Nevis (Hıristiyan)
8- Bahamalar (Hıristiyanlık)
9- Lesoto (Hristiyan)
10- Jamaika (Hristiyan)
Dünyadaki en tehlikeli çetelerin isimleri:
1. Yakuza (Ateist)
2 - Agbyros (Hristiyan)
3 - Wah Singh (Hristiyan)
4 - Jamaika Bossu (Hristiyan)
5 - Primero (Hristiyan)
6. Aryan Kardeşliği (Hıristiyan)
7. Kan (Hıristiyanlık)
8. 18. Sokak Çetesi (Hıristiyan)
9. Mungiki (Hristiyan)
10 - Mara Salvarucha (Hristiyan)
Dünyadaki en büyük Uyuşturucu kartellerinin isimleri:
1 - Pablo Escobar - Kolombiya (Hıristiyan)
2 - Amadou Carilo - Kolombiya (Hristiyan)
3 - Alman Lider Carlos (Hristiyan)
4 - Griselda Blanco - Kolombiya (Hristiyan)
5 - Joaquín Guzmán - Meksika (Hristiyan)
6 - Raphael Caro - Meksika (Hristiyan)
* Bu tabloya rağmen Islamofobi adlı bir yapay korku mekanizması üretilerek şiddetin ve terörizmin sebebinin "İslam" olduğu söylenebiliyor ..!
7 notes · View notes
thoughttraill · 1 year
Text
Evrenin var oluşu
Bilim ve Felsefenin Karşılaşması
İnsanlık tarihinde belki de en büyük sorulardan biri, evrenin var oluşudur. Bu soru, binlerce yıldır bilim insanları, filozoflar ve din adamları tarafından incelenmiştir. Ancak, tam olarak ne olduğu ve nasıl var olduğu hala bir sır olarak kalmaktadır. Bu makalede, evrenin varoluşuna bilim ve felsefe açısından bakış açılarını inceleyeceğiz.
Big Bang Teorisi
Bilim insanları, evrenin kökenini açıklamak için birkaç teori öne sürmüşlerdir. Ancak, en kabul gören teori, Big Bang teorisidir. Big Bang teorisine göre, evren, yaklaşık 13,8 milyar yıl önce tek bir noktadan patlamıştır. Bu patlama, evrenin genişlemesi ve gelişmesi ile sonuçlanmıştır.
Big Bang teorisinin destekleyen kanıtları arasında, evrenin genişlemesi, kozmik mikrodalga arka plan ışıması ve kozmik ışınlar gibi gözlemler yer almaktadır. Bu gözlemler, evrenin tek bir noktadan patladığına ve genişlediğine işaret etmektedir.
Felsefi Yaklaşım
Felsefe açısından, evrenin varoluşu konusu, ontoloji olarak adlandırılan bir alt dalda incelenir. Ontoloji, varlığın doğasını, var oluşun kaynağını ve var olan şeylerin özelliklerini araştıran bir disiplindir.
Ontolojiye göre, evrenin varoluşu konusu, var olan şeylerin kaynağı ile ilgilidir. Var olan şeylerin kaynağı nedir ve nasıl ortaya çıktılar? Bu sorular, ontolojinin odak noktasıdır.
Evrenin varoluşu konusunda felsefi bir teori, Varlık Nedeni Teorisi’dir. Bu teori, evrenin neden var olduğunu açıklamaya çalışır. Varlık Nedeni Teorisi’ne göre, evrenin nedeni, bir varlık nedenidir. Bu varlık nedeni, evrenin özünde bulunur ve onun var olmasını sağlar.
Din Açısından
Dinler, evrenin varoluşu konusunda kendi açıklamalarını sunmuşlardır. Örneğin, Hristiyanlık, İslam ve Yahudilik, evrenin Tanrı tarafından yaratıldığına inanırlar. Bu dinlerde, Tanrı, evreni yarattıktan sonra onu yönetir ve korur.
Bununla birlikte, diğer dinler
ise, evrenin yaratılış hikayeleri farklıdır. Hinduizm, Budizm ve Şintoizm gibi doğu dinleri, evrenin sonsuz döngüsüne inanırlar. Bu dinlerde, evren doğar, büyür, bozulur ve ölür; ardından yeniden doğar. Bu döngü, kozmik döngü olarak adlandırılır.
Evrenin varoluşu konusu, bilim, felsefe ve dinler arasında farklı bakış açılarına sahiptir. Bilim, gözlemlere ve kanıtlara dayalıdır. Felsefe, mantık ve argümanlarla çalışır. Dinler ise, inanca dayalıdır. Ancak, her biri evrenin varoluşu konusunda bir şeyler söyleyebilir.
Sonuç olarak, evrenin varoluşu konusu, insanlık tarihinin en büyük sorulardan biridir ve hala tam olarak cevaplanamamıştır. Bilim, felsefe ve dinler, her biri kendi açıklamasını sunsa da, tam bir cevap yoktur. Evrenin varoluşu, insan zihninin sınırlarını zorlayan bir konudur ve belki de tam olarak anlaşılamayacaktır. Ancak, bu konu hakkında sürekli düşünmek, insanların kendilerini ve dünyayı daha iyi anlamalarına yardımcı olabilir.
3 notes · View notes
maksurat · 2 years
Text
İslamiyet, amacı insan hayatını yücelterek onu her türlü ilkellik ve barbarlıktan uygarlığa çıkarmak olan bir medeniyet dinidir.
Cami ve Hayat- İsmail L. Çakan
Nepal'de gezerken, Hindistan videoları izlerken ve hinduizme dair bir şeyler okurken putperestliğin ilkellik olduğunu hep hissettim, hissediyorum.
Tevhid, uygarlıktır.
2 notes · View notes
ertan2618 · 8 months
Text
Tumblr media
Dünyadaki en yüksek fuhuş oranlarına sahip 10 devlet:
1- Tayland (Budizm)
2- Danimarka (Hristiyan)
3- İtalya (Hıristiyan)
4- Almanya (Hristiyan)
5- Fransa (Hristiyan)
6- Norveç (Hıristiyan)
7- Belçika (Hıristiyanlık)
8- İspanya (Hıristiyanlık)
9- Birleşik Krallık (Hıristiyan)
10- Finlandiya (Hıristiyan)
Dünyadaki en yüksek hırsızlık oranına sahip 10 Devlet:
10- Danimarka ve Finlandiya (Hıristiyanlık)
9- Zimbabve (Hristiyan)
8- Avustralya (Hıristiyan)
7- Kanada (Hıristiyan)
6- Yeni Zelanda (Hıristiyan)
5- Hindistan (Hinduizm)
4- İngiltere ve Galler (Hristiyan)
3- Amerika Birleşik Devletleri (Hristiyan)
2- İsveç (Hıristiyan)
1- Güney Afrika (Hristiyan)
Dünyadaki en yüksek alkol bağımlılığı oranlarına sahip 10 devlet:
1) Moldova (Hristiyan)
2) Belarus (Hristiyan)
3) Litvanya (Hristiyanlık)
4) Rusya (Hıristiyanlık)
5) Çek Cumhuriyeti (Hıristiyanlık)
6) Ukrayna (Hristiyan)
7) Andorra (Hristiyan)
8) Roma (Hristiyan)
9) Sırbistan (Hristiyan)
10) Avustralya (Hıristiyan)
Dünyadaki en yüksek cinayet oranına sahip devletler:
1- Honduras (Hıristiyan)
2- Venezuela (Hristiyan)
3- Belize (Hristiyan)
4- El Salvador (Hristiyan)
5- Guatemala (Hristiyan)
6- Güney Afrika (Hıristiyan)
7- Saint Kitts ve Nevis (Hıristiyan)
8- Bahamalar (Hıristiyanlık)
9- Lesoto (Hristiyan)
10- Jamaika (Hristiyan)
Dünyadaki en tehlikeli çetelerin isimleri:
1- Yakuza (ateist)
2- Agbyros (Hristiyan)
3- Wah Singh (Hristiyan)
4- Jamaika Bossu (Hristiyan)
5- Primero (Hristiyan)
6- Aryan Kardeşliği (Hıristiyan)
7- Kan (Hıristiyanlık)
8- 18. Sokak Çetesi (Hıristiyan)
9- Mungiki (Hristiyan)
10- Mara Salvarucha (Hristiyan)
Dünyadaki en büyük Uyuşturucu kartellerinin isimleri:
1- Pablo Escobar - Kolombiya (Hıristiyan)
2- Amadou Carilo - Kolombiya (Hristiyan)
3- Alman Lider Carlos (Hristiyan)
4- Griselda Blanco - Kolombiya (Hristiyan)
5- Joaquín Guzmán - Meksika (Hristiyan)
6- Raphael Caro - Meksika (Hristiyan)
* Ama şiddetin ve terörizmin sebebinin İslam olduğu söyleniyor ..!! *
Hatta bazılarımız buna inanıyor.
Dumlu Nihat
.
Foto Web.
19 notes · View notes