#hadise yaşı
Explore tagged Tumblr posts
ilmiyyat1453 · 1 year ago
Text
''Okumak isterdim ama yaşım geçti:
▪️ Musilu't-Tullab yazarı Ş. Halid'in yaşı 30 üzeri iken ilme başlıyor. Daha önce cami temizlikçisi idi.
▪️ İmam Kisai, 40 yaşlarında iken ilme başladığı söylenir.
▪️ İbn Hacer, 27 yaşlarında hadise başlar ve bugün otoriter. Geç deme, aldanırsın.''
İbrahim Kaya Hoca
37 notes · View notes
aykutiltertr · 5 months ago
Video
youtube
Çikolata Çikita - Gökhan Yağmur ✩ Ritim Karaoke (Kürdi Minör 2/4 Beste 4...  ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın  👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz 🔔 ✩ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ ╰┈➤ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU 🢃 Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://youtu.be/BTcWmjTbvzs ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐ Çikolata Çikita - Gökhan Yağmur ✩ Ritim Karaoke (Kürdi Minör 2/4 Beste 46 Çağlar Gündoğdu) @RitimKaraoke Müzisyenlerin Buluşma Noktası.... ESER ADI           :  ÇİKOLATA ÇİKİTA SÖZ GÜFTE       :  46 ÇAĞLAR GÜNDOĞDU BESTE - MÜZİK:   46 ÇAĞLAR GÜNDOĞDU USÜL                 :   2/4 MAKAM - DİZİ :   KÜRDİ - MİNÖR Gökhan Yağmur'un, Çağlar Media Production etiketiyle yayınlanan "Çikolata Çikita" isimli tekli çalışması, 4K çözünürlüğünde video klibiyle netd müzik'te. Prodüktör: 46 Çağlar Gündoğdu Söz & Müzik: 46 Çağlar Gündoğdu Aranjör: Coşkun Kıvılcım   Klip Yönetmeni: Turgay Ceylaner Kurgu,Color: Turgay Ceylaner "Çikolata Çikita" şarkı sözleri ile Dert tasaymış boşversene Gününü gün et eğlensene Dünya kaldı hangimize Boşver herşeyi vur dibine Hadi mare çikolata çikita çiki çiki çikita Bütün çıtırlar barlarda Ne ortam var oralarda Dolarlarla yürolarla Haydi sende koş git barlara Hadi mare çikolata çikita çiki çiki çikita Sosyeteye dalacaksın Medyatik bir kız bulacaksın Gazetelere çıkacaksın Oğlum ınan sen patlayacaksın Hadi mare çikolata çikita çiki çiki çikita O Ses Türkiye 2015 programı yarışmacısı Gökhan Yağmur gerçekte ne iş yapıyor, kaç yaşında? O Ses Türkiye 2015 programında yarışan Gökhan Yağmur kimdir, asıl mesleği, yaşı, kısa biyografisi. Yarışmacı Gökhan Yağmur Durum 4. Tur - Çapraz Düello Takımı Hadise'nin Takımı Kimdir-Biyografisi Gökhan Yağmur Kaç Yaşında: 36. Gökhan Yağmur Nerede Yaşıyor: İstanbul Ek Bilgiler: Evli ve bir kızı var. İTÜ Türk Müziği Konservatuarı mezunu. 15-16 yıldır sahne alıyor. Gökhan Yağmur İçin Hangi Jüriler Döndü: Hakan & Gökhan, Hadise, Murat Boz, Ebru Gündeş 1. Turda Söylediği Şarkı: Zor Bela Takım koçunun kararıyla doğrudan 3. tura çıktı. 3. Turdaki Rakipleri: Levent Başak, Özgür Hasar 3. Turda Söylediği Şarkı: Bilsem Ki 4. Turdaki Rakibi: Tankurt Manas (Ebru Gündeş) (% 56) 4. Turda Söylediği Şarkı: Yalan (% 44) Gökhan Yağmur: Arkanızda ‘dayı’nızın olması şart! Büyükçekmece'nin yetiştirdiği ses sanatçılarından Gökhan Yağmur ile sanat hayatı, konservatuar eğitimi, çıkaracağı albümü ve özel hayatı üzerine konuştuk. Sanatçı Gökhan Yağmur, babasından etkilenerek 6 yaşında kendi kendine bağlama çalarak başladığı müzik ve sanat hayatını, aldığı konservatuar eğitiminin ardından profesyonel olarak sürdürüyor. Sahne almayı haftanın her günü değil de haftada bir konser gibi düşünüldüğünde insanların daha fazla talep edebileceğini vurgulayan Yağmur, “Hatta bu tarz yerlerde değil de halka açık etkinliklerde, belediyelerin ücretsiz organizasyonlarında, halka daha kolay ulaşabileceğim konserlerde sahne almak isterim” diye konuştu. Sanat hayatınıza nasıl başladınız? Sanatla küçükken babamı izleyerek tanıştım. Babam Bünyamin Yağmur çok iyi bir bağlama üstadıydı. Kendisi polis memuruydu. Ondan etkilenerek ve babamdan aldığım genlerle 6 yaşımda hiçbir kursa gitmeden bağlama çalmaya başladım. Kendi kendime öğrendim bağlama çalmasını. Daha sonra müzik eğitimi aldınız mı? İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuarına 5 bin kişi içerisinden 20 kişi alıyorlardı. Orada 20 kişi içerisinde 2’nci olarak kabul edildim. Konservatuar eğitimim ile profesyonel sahne hayatımda başlamış oldu. Konservatuar eğitiminizi ne üzerine aldınız? Ben konservatuarın en ağır bölümlerinden bir tanesi olan Temel Bilimleri kazanarak hem şan hem enstrüman hem solfej, nazari bilgiler gibi tüm alanları kapsayan bir bölümün içerisindeydim. Ve yüksek bir puanla bitirdim. Ama maalesef son zamanlarda ağzınızla kuş dahi tutsanız bir yerlere gelebilmeniz için ‘dayı’nızın olması gerekiyor. Bizimde öyle dayımız veya akrabamız olmadığı için şuan çok fazla yapmak istemediğim halde gece hayatı içerisinde çalışıyorum.
0 notes
papatyaalandnz · 2 years ago
Text
Hayat 5 harfli bir kelime amma içinde kaç acı kaç hadise taşıyor. Bir kelimeye bizler neler sığdırdık hala da sığdırmaya devam ediyoruz. Yaşı küçük ne derdi olar diye diye biz kaç derdi kaç travmayı atlattık ya da atlattığımızı sandık ve de kaç tanesi halen bizimle bu hayatta acı çektirmeye devam ediyor. Sandık çünkü sanmazsak olmazdı sanmalıydık. Hayatın herkese gösterdiği milyonlarca yüzü var bazen gülüyor bazense gülmüyor hasretle güleceği anı bekliyoruz. Bir şeyler yapmaya daha iyi olacağını düşüne düşüne yaşamaya davam ediyoruz. Nefes almadan hiss etmeden herşeyden uzak bir o kadar da yakın. Hayatı anlamaya ona uyğun yaşamaya belkilerle dolu kalabalık içinde yalnızlığımızla yaşlarımız artıb gidiyor. Bazen öyle anlar oluyor gözümünden yaş kalbimizden ağrı eksilmiyor. Artık ne zaman geçeçek bu acılar? Diyoruz geçmiyor geçmeyecek sanıyoruz neden diye soruyoruz cevabı bilmiyoruz bulamıyoruz. Aramaya gücümüz de yok artık olsa da muamma arayıb da bulsak da nolcak sanki umudumuz yok. Hayat artık gülsün yüzümüze hakk ediyoruz bu kadar acı ne için canımız yanıyor tüm dünyanın yanğın söndürübleri toplansa içimde ki yanğın sönmez. Uzun müddet de sönmeyecek gibi.
1 note · View note
arguntc · 3 years ago
Text
Hadise Boyu, Kilosu, Yaşı, Kazancı, Sevgilisi, Biyografisi
Hadise Boyu, Kilosu, Yaşı, Kazancı, Sevgilisi, Biyografisi
Hadise Kimdir? Tam adıyla Hadise Açıkgöz, 1985 tarihinde Belçika’da doğdu. Çocukluk yılları Belçika’da geçen Hadise, küçük yaşta müziğe ilgi duymaya başladı. Ailesininde desteğiyle 2003 yılında Belçika’da popstar yarışmasına katıldı. Yarışmada iyi bir derece elde edemedi, ancak yarışma sayesinde tanınmaya başladı. İlk albümünü 2003 yılında ”Sweat” adıyla piyasaya çıkardı. 2008 yılında ünlü…
Tumblr media
View On WordPress
1 note · View note
bhdra · 5 years ago
Video
tumblr
When They See Us
Bu yapıt bir kurgudan ibaret olsaydı, ‘mutlaka izlenmesi gereken filmler’ etiketiyle paylaşmayı yeterli görürdüm. Muhteşem oyunculuklara haksızlık etmek istemem; mahkeme kararının açıklandığı an, şartlı tahliye ile çıkarıldıktan sonra yaşanan çaresizlikler ve son bölümde Korey’in başına gelenler boğazınıza bir yumru gibi oturur. Film, yaşananları iliklerinize kadar hissettirir ama asıl kötü olan sonrasıdır; çünkü bu yaşananlar senaryo değil gerçektir. Bunu hazmedebilmek o kadar kolay olmaz.
Organize bir kötülük, suçluyu bulmak değil, ortaya suçlu çıkarmak istiyor. Yargı ve kolluk kuvveti de bu anlayışın merkezinde olunca konjonktür neyi gerektiriyorsa, hadiseler de öyle gerçekleşiyor. The Central Park Five farkına vardıklarımızdan sadece biri. Çünkü bu hadise 1989 yılında gerçekleşiyor. 2002 yılında gerçek suçlu, suçunu itiraf ediyor. 2014 yılında tazminatla sonuçlanıyor ama farkındalık ancak bu filmle oluşuyor ve 14-16 yaş aralığındaki çocuklara, işlemediği suçları baskıyla kabul ettiren kişiler ancak bundan sonra kamu baskısına maruz kalıyor. Geç gelen adalet, ne kadar adalettir?
Her coğrafyanın da kendine özgü hadiseleri var; çünkü kötülük tohumu içimizde. Yeşermesi için de verimli toprağa ihtiyaç duymuyor, var olmak yetiyor. Bu kötülük de bize hiç uzak değil. Son bir asır ötekileştirme, şeytanlaştırma, insandışılaştırılmanın canlı şahidi... Biz çıtayı bir tık daha yükseltiyor, bir de suç uyduruyoruz; insanların en hassas olduğunu düşündüğümüz noktadan... Gençlerin camide içki içtiler yalanını ortaya atıyor, başörtülü bir kadına saldırdığını söylüyoruz. Üzerinden yüzlerce cuma geçiyor ama o görüntüler hiç ortaya çıkmıyor. Biliyoruz ki böyle bir görüntü var olsaydı, haber bültenleri bununla açılıp, kapanırdı. İspatı da yalan olmasına rağmen hala gerçekmiş gibi hiç yüz kızarmadan kullanılması.
Afro-amerikalılara yapılan haksızlığa üzülmek, göz yaşı dökmek kolay olan. Asıl mesele, sen kendi topraklarında yapılan adaletsizliğe ses çıkartabiliyor musun? Hatta bu haksızlığın farkında mısın? Yoksa yine bir otuz yıl sonra bugünleri anlatan filmleri izlediğin zaman, dökeceğin sahte gözyaşları ile günah çıkarabileceğini mi zannediyorsun? Temin edebilirim ki öyle olmayacak. “Bilmiyorduk.” denildiğinde “Bilmek istemiyordunuz.” diyecek birileri mutlaka olacak. Çağın bir getirisi de internet ortamında paylaştığımız her şey, sadece bize ait olmaktan çıkar. Yaşanan adaletsizliklere odun taşıyan her hareketinizle, hesap gününün adeta bir provası gibi yüzleşecek olmanız, hiç aklınızdan çıkmasın!
9 notes · View notes
53errewr-blog · 7 years ago
Text
Hadise Kimdir?
Tumblr media
HADİSE
 KİMDİR?
DOĞUM TARİHİ: 22 Ekim 1985
DOĞUM YERİ: Anvers, Belçika
YAŞI: 32
BURCU: Terazi
BOYU ve KİLOSU: 169 cm., 62 kg.
Hakkında
2009 yılında Eurovizyon Şarkı Yarışmasında Türkiye’yi Düm Tek Tek adlı şarkı ile temsil eden ve yarışmada dördüncü olan şarkıcıdır. İlk albümündeki Stir Me Up adlı şarkısıyla üne kavuşmuştur. Hit parçaları arasında Deli Oğlan, Evlenmeliyiz, Aşk Kaç Beden Giyer, Prenses, Yaz Günü ve Nerdesin Aşkım yer almaktadır. 2009 Altın Kelebek En İyi Türk Pop Müziği Kadın Solist ödülünü almıştır. 2011’den bu yana devam eden O Ses Türkiye yarışmasının juri koltuğundadır.
Ünlü Olmadan Önce
Tam Adı Hadise Açıkgöz’dür. Çocukluğunda Belçika’da çeken tek Türk Kanalı Olan TRT İnt üzerinden Türk Sanat Müziği dinleyerek ve annesine şarkılarda eşlik ederek büyümüştür. Gençliğinde elbise mağazasında çalışarak harçlığını çıkarmıştır.
Diğer Ayrıntılar
2003 yılında Belçika’da düzenlenen Idol adlı yarışmaya katılmıştır. Sonrasında 2005’de Sweat albümünü piyasaya çıkmış ve Stir Me Up adlı şarkısıyla dünyada adından söz ettirmiştir. Sonrasında Türkiye’ye taşınmış ve çalışmalarını burada sürdürmüştür. 2008’de Serdar Ortaç’ın D��şman şarkısında onunla düet yapmıştır. Hayatında bir kez aşık olduğunu onunda ilk aşkı olduğunu söylemiştir. Işıltılı elbiseler ve kırmızı rengi sever. En sevdiği yemek tarhana çorbasıdır. Christina Aguilera, Brandy Norwood ve Beyoncé beğendiği ve ilham aldığı şarkıcılardır. İngilizce, Fransızca, Flamanca ve Almanca bilmektedir.
Aile Hayatı
, Sevgilisi
Aslen Sivaslı olan Gülnihal ve Hasan Açıkgöz’ün dört çocuğundan ikincisidir. Hülya adında bir ablası, Derya ve Murat adında kendinden küçük iki kardeşi vardır. Anne ve babası Hadise 11 yaşındayken ayrılmıştır. Ablası Hülya Açıkgöz menajeri ve kız kardeşi Derya Açıkgöz ise stil danışmanıdır. 2015’de beş ay, sosyetik playboy Uğur Güven ile ilişkisi olmuştur. Daha önce Erovizyon şarkısı Düm Tek Tek’i yazan eski sevgilisi Sinan Akçıl ile 2009 -2010’da birliktelik yaşamıştır. Nisan 2017’den bu yana paraşüt eğitmeni Brandon Johnson ile aşk yaşadıklarına ilişkin basında haberler çıkmaktadır.  
Onunla İlişkili
O Ses Türkiye’nin 6. sezonunda Gökhan ve Hakan Oğuz, Murat Boz ve Sibel Can ile birlikte juri üyeliği yapmıştır.
Hadise yerli kadın şarkıcılar, Belçika doğumlu ünlüler, 22 ekim doğumlu ünlüler ve terazi burcu ünlüler listesinde yer almaktadır. Hadise hakkında başka bilgilere sahipseniz yorum yazarak içeriği geliştirmemize katkıda bulunabilirsiniz. 
0 notes
yasamyolu-blog · 5 years ago
Text
Yılbaşı
Tumblr media
Yılbaşı esasen Hristiyanlıktan önce de kutlanıyordu. Roma İmparatoru Sezar, MÖ 40 yıllarında güneşe göre düzenlenen Julyen takvimini kullanıyordu. Geçmiş ve geleceğe dönük olan Roma tanrısı Janus'un diğer temsili de ocaktı. Sezar, bu tanrı onuruna, ocak ayının ilk gününü, yılın ilk günü kabul etmiş ve şenliklerle kutluyordu. Yılbaşı başka bir şey, noel bambaşka bir şey. Tabi Hristiyanlar için noelin sonu, yılbaşı kutlamalarına dayanıyor. Müslümanlar noelle, paskalyayla veya diğer yortularla ilgilenmeyip, yeni yılın gelişini kutluyorlar kanımca..! Ama...! Ben başka bir zaviyeden bakmak istiyorum. Yeni bir yılın başı veya yaşanılan yılın sonu kutlanılabilir, keyifli bir hadise mi? Aksine koca bir yılın bittiğine işaret eden hüzünlü bir gece mi? Hristiyanlar da kutlamamalı, oturup yaşadıkları ve bu gece tükenecek olan yılı, muhasebe ederek üzülmeliler bence. Bir yılbaşı, önceki yılın sonu demek ömürden gitti bir yıl daha... Birileri yıl başı dedikçe hüzün hissediyorum ben. İçim acıyor, titriyor yüreğim. Kaç yılım kaldı diye kaygılanıyorum... Mevcut yılın sonuna, yeni yılın başı diyoruz ya! Bitmekte olan senenin ziyan olduğunu düşünerek; keşkelerle dolu bir maziye dönüştüğünü gördükçe kaygılanıyorum. Yazık diyorum, yazık ettim. Hakkını veremedim, geçti gitti işte ve bu seneden, hayatım boyunca bir tane vardı. Tek bir tane 2019 yılım vardı, o da bu gece tükendi....
Yılbaşı ve Zaman
Zaman tanımı ve tarifi yapılamamış izafi bir kavram. Biz onu saat, gün, ay, yıl gibi bölümlere ayırarak, kendimiz için ölçü birimleri icat etmişiz. Yılbaşı veya ay sonu yada bir saat; biz insanların teorik matematiğinden ibaret. Realite değil. Bazen göz yaşı ile hatırlayıp üzüldüğümüz yıllar vardır mazide. Tabi üzülünen şey, o zaman diliminde yaşanılan güzel şeylerin geçmişte kalması veya yaşanmaması gerekenlerin nedameti oluyor. "Bir yıl" deyip geçmeyin. Az bulunur bir değerdir. Tüm ömrü hayatımızda bu yıllardan 60-70 tane var zaten..! Yıl başı bu gece kutlanacak ve yeni bir yıla girilecek... İronik bir hal. Tam insanoğlunun rasyonel olmayışına delil olan global bir delilik yahu..! Doğum günü kutlamaları da aynı mantıkla burkmuştur içimi hep. Muhtemelen bu hissiyat, orta yaşa varıldığında oluşuyor. Bilmem , kimilerinde oluşmuyor. Hayatın sonsuz olduğuna inanmış gidiyor insanlar. Yahu bir sonu var bu dünya hayatının..! Nasıl tükettiğimize dikkat etmeliyiz. Doğum günümde yazdığım Mutluluğun Şifreleri isimli yazıda bahsetmiştim. Yeni bir yaşa girmek üzülünecek bir şey değil mi.!? Sevinmeli miyiz yoksa.!? Kutlamalar falan.!? Sonu yok mu? Sayılı değil mi günlerimiz? Böyle mi inanıyoruz... kimi kandırıyoruz..! Kendimizi... Yahu elimizde kısıtlı miktarda bulunan bir değer azalıyor... Neyi kutluyoruz Allah aşkına..! Azala azala bitecek... Yas tutmalıyız yıl sonlarında... Çocukluğumdan beri bulamadım bu sorunun cevabını... Biri bana anlatsın. Herkes kendisinden emin de; bir ben mi kaygılıyım ölüm ve ötesi için..? Hadi yirmili yaşların sonlarına kadar anlıyorum. Onlar genç, ölüm yok sanıyorlar..! Ya otuzlu kırklı yaştaki hatta daha ileri yaşta, ölüme ramak kala: "yaşasın ölüme daha da yaklaştık" diye kutlama yapılır mı..? Biri çıksın izah etsin bana yav!!! Bunlar cennet ehli herhalde..! " Ölelim de bir an önce, Allah'ın ikramlarına vuslat edelim" diye kutlama yapıyorlar... Öyle ya! Biz günahkarlar da korkuyor, utanıyor ve çekiniyoruz... Ölümden sonrası için... Babamın vefatı için yazdığım yazıdaki gibi... "Ölüm güzel şey" Yılbaşı İçin İslami Karşı Koyuş Değerli okuyucum. İslami çevreler yılbaşı kutlamalarına karşı çıkıyorlar. Haklılar da... Fakat argüman yanlış. "Müslüman yılbaşı kutlamaz" E evet de; müslüman yalan da söylemez. Müslüman haksızlık da yapmaz. Müslüman ibadetini de kaçırmaz. Müslüman kabalık da yapmaz... Hz. İsa'nın doğumunu kutluyormuş Hristiyanlar. Yalan yahu inanmayın bunlara... Onlar kapitalist ve emperyalist dünyanın tuzağına düşmüş, çırpınıyorlar. Ne yaptıklarının farkında değiller... Biz düşmeyelim, hepsi bu. Yoksa Hz. İsa'nın doğum gününü bilsek kutlarız ne var ki bunda. Yanlış olan bu değil. Efendimizin Mevlid kandilini kutlamıyor muyuz? Biz onlara benzemeyelim. Yav benzemeyelim de, neden, nasıl... Anlatın... Alternatif yıl başı kutlamaları... İslami içerik falan... Hayır arkadaş hayır... Yarışmaya ve egale etmeye çalışmayın. Güzide dinimiz İslam'ın böyle bir yarışmaya ihtiyacı yok. İnsanı ve dünyadaki sınırlı ve kısacık zamanını ve bu zamanda nasıl bir yolculuk geçirmesi gerektiğini anlatın yeter... Zaman Yok, Zaman Kısa Herkes için inanç hürriyeti esastır ve mübarek dinimiz tarafından bu özgürlük tanınmış, teminat altına alınmıştır. "Yeni yılın hayırlarla gelsin" dilekleriyle yapılmış bir kutlamada da hiçbir beyis yoktur. Yeni yıla dualarla girmek ne güzel olurdu... Burada rahatsız olduğumuz şey onlara benzemekten ziyade, kutlamaların içeriği olmalıdır. Alkol, zina, serkeşlik ve serserilik... Bunlar yılbaşı içinde, yıl içi içinde, her zaman için günah ve ayıptır. Bunun üstünde duralım. Biz onlara benzemeyeceğiz diye bütün bu aşırılıkları, yılbaşından iki gün sonra yapsak tamam mı yani, sorun yok mu.!? Mesele Hz. İsa'nın doğum günü değildir. Emperyalist dünyanın bütün insanlık olarak üzerimizde kurduğu amansız baskı ve yönlendirmedir. Bununla savaşın. İnsanın bu fani dünyadaki mini mini ömründen ve asli saadetten bahsedin... Dünyanın sonu için sayılı günümüz kaldığından ve tefviznamede ki; "Mevlam görelim neyler, neylerse güzel eyler" mısralarından bahsedin.... Yeni Umutlar Değerli okuyucum. Yeni umutlar için her gün yeni bir dua zamanıdır. Yılbaşını beklemeyin... Yılbaşı gecesi bence, geçen senenin iç muhasebesi ve gelecek senenin planlanması ile geçirilebilecek iyi bir zamandır. Ertesi gün de tatil ya! O açıdan..! Dünya nimetleri veya ahiret saadeti için her an bir tefekkür ve tevekkül zamanıdır. Yeni yıla iyi bir başlangıç için dua edin. Fiili dua edin. Yaşlıları, çocukları sevindirin. Eşinizin, çocuklarınızın da size katılarak bu farklı yıl başı etkinliğinden keyif almalarını sağlayın. Yeni bir yıla günah işleyerek girmeyin. Emperyalist dünya sizden insan onuruna yakışmayan bir giriş bekliyor. Boyun eğmeyin. İnsan olma şerefine yakışır yollar seçin. Hicri yılbaşı da bu sene 20 Ağustos 2020  Perşembe günü  olacak. Ne fark eder ki..!  Her gün Allah'ın bize dünyada tanıdığı zamanın bir parçası. Ve unutmayın ki; ömrünüzde her günden bir tane var... Sonuç Zaman izafi bir kavramdır. Her insanın yaşadığı bir yıl, bir diğerine eşit uzunlukta değildir. Senelerimizin içlerini iyice dolduralım. Bizim 2020 senemiz uzun olsun herkesten... Zamanı nasıl kullandığınıza dikkat ediniz, zira sonsuz değildir. Hatta en kısıtlı değerimiz zamandır... Allah hayırlı ve uzun seneler nasip etsin hepimize... Yılbaşı ise geçmiş yılların zayi oluşuna yas gerektirir. Dünyadaki hayatımızın azaldığına işaret eder, üzüntü gerektirir. Anlamsız bir keyif değil... Çılgınca eğlenceler hiç değil... Öte yandan türküde dediği gibi "al benide yanına ne hasretlik çekersin" dediğimiz, sevdiklerimiz de göçtü, göçüyor ötelere değil mi? Şu yılbaşı hallerimize gülüyorlardır öte aleme uğurladığımız sevdiklerimiz... Öyle ya! Bir an sürecek yanlarına varmamız. Ne kutluyordunuz  diye sorulduğunda; cevap bulamayacağız vermeye... Dedim ya ironik..! Rabb'im yeni yılınızı hayırlara vesile kılsın; mutlu yıllar... Read the full article
1 note · View note
pusancatholic · 2 years ago
Text
Çin ana karasında birinci maymun çiçeği olayı görüldü
Çin ana karasında birinci maymun çiçeği olayı görüldü
Çongçing Sıhhat Kurulundan yapılan açıklamada, yaşı ve cinsiyeti belirtilmeyen hastanın yurt dışından gelen yolcu olduğu, Kovid-19 önlemleri gereği otel karantinasındayken rahatsızlandığını belirtildi. Yerel sıhhat otoritesinin ve Ulusal Hastalık Denetim ve Tedbire Merkezi’nin yaptığı testlerde maymun çiçeği virüsü taşıdığı doğrulanan hasta, Çin ana karasındaki birinci hadise olarak kayıtlara…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
haberihbarhatti · 6 years ago
Text
82 yaşındaki adamın ölümüne ilişkin Valilikten açıklama
Tüm haber ve son dakika gelişmelerini Haber İhbar Hattı ile anlık takip edin! Haber için önce http://www.haberihbarhatti.com/2018/82-yasindaki-adamin-olumune-iliskin-valilikten-aciklama/5929/
82 yaşındaki adamın ölümüne ilişkin Valilikten açıklama
Giresun’da 82 yaşındaki Yusuf Topal’ın ölümüne ilişkin Valilikten açıklama geldi. Tartıştığı doktorun ‘beyaz kod’ vermesi sonucu polisler tarafından biber gazı sıkılarak ve zor kullanılarak gözaltına almak istediği 82 yaşındaki Yusuf Topal’ın kalp krizi ile ölümü sonrası Giresun Valiliğinden olaya ilişkin ilk açıklama geldi. Üzücü bir olayın vuku bulduğunu belirtildiği açıklamada, “Hekimlerin şiddete maruz kalmaması hassasiyetiyle beraber merhumun sağlık durumu, yaşı ve şartlarının göz önünde bulundurularak müdahale edilmesi gerekirken olayın bu şekilde cereyan etmesi üzüntümüzü daha da arttırmıştır” denildi. Açıklamanın devamında ise şu ifadeler kullanıldı: “Merhum Yusuf Topal 23.07.2018 günü 15 Temmuz Şehitler Aile Sağlığı Merkezine başvurmuş, çıkan tartışma sonucu Beyaz Kod verilerek, Polis davet edilmiştir. Sağlık Merkezinin içerisindeki tartışmanın dışarıda da devam etmesi sonucu maalesef hiçbir şekilde tasvip edilemeyecek, üzüntü verici hadise vukuu bulmuştur. Hekimlerin şiddete maruz kalmaması hassasiyetiyle beraber merhumun sağlık durumu, yaşı ve şartlarının göz önünde bulundurularak müdahale edilmesi gerekirken olayın bu şekilde cereyan etmesi üzüntümüzü daha da arttırmıştır. İdari ve adli işlemler derhal başlatılmış, olayı izleyen gün ilk tespitler çerçevesinde Polis Memuru açığa alınmış, konunun soruşturulması için müfettiş talep edilmiştir. Önleyici bir hizmetin böyle sonuçlanması tüm camiamızı üzmüştür. Merhuma Allah’tan rahmet, kederli ailesine başsağlığı diliyor, idari ve adli açıdan sorumluluklarımızı takip ettiğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.” (Resul Yanbul/İHA)
DHA ve İHA tarafından geçilen tüm yerel ve bölge haberlerinde Haberihbarhatti.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi yoktur. Haberler web sayfamızda otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen web siteleri ve ajanslardır.
Görüş, öneri ya da şikayetiniz paylaşmak isterseniz, İletişim Formunu doldurarak bize ulaştırabilirsiniz. En kısa sürede değerlendirip size geri döneceğiz.
Tüm gelişmelerden haberdar olmak için Facebook sayfamızı takip edin!
Kaynak: http://www.haberihbarhatti.com/2018/82-yasindaki-adamin-olumune-iliskin-valilikten-aciklama/5929/
1 note · View note
bulutbey79 · 4 years ago
Video
Akrep ve yılan Kutbüddin Bahtiyar Kaki hazretleri “rahmetullahi aleyh” bir gün şunu anlattı sevdiklerine: - Bir arkadaşımla sefere çıkmıştık bir gün. Bir nehrin kenarında mola verip oturduk. - Ancak garip bir hadise oldu orada. Şöyle ki; biz orada otururken koca bir akrebin hızlı hızlı gittiğini gördük. Ben arkadaşıma; - Bak, bu akrep süratli gidiyor. Onun bu gidişinde bir hikmet olsa gerek, dedim. O da hak verdi bana. Birlikte takip ettik hayvanı. İlerde büyükçe bir yılan dikkatimizi çekti o arada. Merakla baktığımızda, o akrebin o yılanı sokup öldürdüğünü gördük. Şaşırmıştık ikimiz de. Koca yılan, anında kıvrılıp ölmüştü. Biz, bunun hikmetini düşünüyorduk ki, az ötede bir adamın yatmış uyuduğunu görüp, hayretimiz daha da arttı. Ne akrepten haberi vardı adamın, ne de yılandan. Ben arkadaşıma dönüp; - Bu kişi, mübarek biri olsa gerek, dedim. Çünkü akrep, o yılanı öldürmek suretiyle hizmet etti bu adama. Arkadaşım, - Doğru söylüyorsun, dedi. Ancak fena bir koku hissettik adamın üzerinde. Şarap koksuydu bu. Sarhoştu ama… Meğer şarap içip, sızmış o yere. İkimiz de çok şaşırmış, bütün bu olanlara bir mânâ arıyorduk ki, gaibden bir sesle irkildik. - “Eğer Allahü teâlâ lütfunu hep iyi insanlara saçsaydı, böyle günahkâr kullara kim bakardı?” diyordu. O adam, bu sesle uyandı. Yılanı da görünce, sarardı korkudan. Sonra biz olanları kendisine anlatınca, çok duygulandı. Nedamet yaşı doldu gözlerine. O gün içkiyi bıraktı. Dahası, ibadete başladı hemen. Yetmiş defa hac yaptı, hem de yaya olarak. İlim ve ibadete sarılıp, zamanının âlimlerinden oldu. Gönül Sultanları Ramazan-ı şerif ayınızıı ve Cuma-i şerifinizi tebrik eder, dua eder, müstecap dualarınızı istirham ederim. #âmin #ecmain #sabah #gönülsultanlari #menkibe #müziksizilahi #müziksiz #ilahi #sallallahualeyhivesellem #cuma #cumagünü #hayirlicumalar https://www.instagram.com/p/CNtXSITgFi7/?igshid=ilgx40yg1icp
0 notes
barkoturktv · 4 years ago
Text
Devlet Bahçeli: Bildirinin görülmeyen imzası Kılıçdaroğlu'na aittir
Tumblr media
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin TBMM'deki grup toplantısında konuştu. Emekli amirallerin yayınladığı bildiriyi sert sözlerle eleştiren Bahçeli, CHP'ye yönelik tepkide bulundu.  Emekli amirallerin bildirisi için "Bal gibi darbe çağrısıdır" diyen MHP lideri Devlet Bahçeli, CHP liderini de "4 Nisan bildirisinin görünmeyen imzası Kılıçdaroğlu’na aittir" diyerek suçladı. Bahçeli'nin açıklamaları şu şekilde: CHP geçmişiyle müsemma tavrını yine sürdürmüştür. Darbeler tarihi bir bakıma CHP tarihidir. Darbelerle yüzleşmek CHP ile yüzleşmektir. Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz'a tiyatro demiş FETÖ'ye zeytin dalı uzatmıştır. Bu yandan çarklı 15 Temmuz gecesi korkakça tankların arasından sıyrılıp Bakırköy Belediye Başkanı'nın evinde soluğu almıştır. Kılıçdaroğlu yine şaşırtmamıştır. 4 Nisan bildirisinin neresi sahte gündemdir? Sahte olan sen misin, yoksa gündem midir? Soğan, patates, patlıcan kadar milli iradenin onuru yok mudur? Kılıçdaroğlu'nun iskelesi hasarlıdır, rotası savruktur, dümeni kırıktır, pusulası bozuktur, zihniyeti batıktır. CHP yönetimi bir kez daha demokrasiyle ters düşmüştür. Çapulcularla birleşmiştir. 4 Nisan'ın görülmeyen imzası Kılıçdaroğlu'na aittir. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Montrö "104 emekli amiral, Türk demokrasi tarihinin kara bir lekesidir, işledikleri suç cezasız kalamaz" dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin TBMM'deki grup toplantısında konuştu. Bahçeli, emekli amirallerin yayınladığı bildiriyi sert sözlerle eleştirdi. "Montrö kırmızı çizgimizdir" diyen Bahçeli "104 emekli amiral Türk demokrasisinin kara bir lekesidir. 104 amiral büyük bir suç işledi cezası kalamaz" diye konuştu. Bahçeli ayrıca, "İbreti alem için 104 emek amiralin rütbeleri sökülmeli, emeklilik hakları elinden alınmalı emekli maaşları alınmalıdır. Arkasında kim var, alayı ortaya çıkarılmalı ve milletimize teşhir edilmelidir" dedi. Bahçeli'nin açıklamasından satırbaşları şöyle: Türkiye'nin koronavirüsle mücadelesine gölge düşürmeye çalışanlar gölge lobisidir. Adımız bir olduğu kadar, acımız birdir. Bunların pis tezgahlarını başlarına geçireceğiz. Kim ne söylerse söylesin biz hepsinin yanındayız, biz Türkiyemizin safındayız. Siyasi işportacıların oyunlarını mutlaka bozacağız. Muhatap olduğumuz her tedidin bir arka planı vardır. Hiçbir hadise tesadüfen ortaya çıkmış değildir. MHP, dünyayı başkent Ankara vizyonuyla kavramaktadır. Eğer başkalarının dolduruşuna gelirsek, kurgulanan senaryoları isabetle idrak edemezsek, teslimiyetin anaforuna düşmemiz kaçınılmazdır. Fakat biz vatan ve millet aşığıyız.  Kimin kiminle yürüdüğünü görecek, buna karşı tavır alacak kadar ferasat sahibiyiz. Türkiye'yi meşgul eden iç ve dış vakaların birbiriyle ilişkisini yorumlayabilecek çevik bir dirayenetin tarafıyız.  UKRAYNA-RUSYA GERİLİMİ 2014'ten beri suların durulmadığı Ukrayna'nın tekraren vasat bulmuştur. Kırım'ın ilhaki hala kanayan bir yaradır. MHP, bu işgale sonuna kadar karşıdır. Bizim nezdimizde Kırım Ukrayna'dır. NATO uçakları ile Rus uçakları 29 Mart 2021'de tehlikeli bir it savaşına girmiştir. Kafkaslar, patlamaya hazır barut gibidir. Karadeniz'den Akdeniz'e uzanan geniş coğrafya ve deniz alanında gerginlik farklı boyutlar kazanarak tırmanmaktadır.  Zillet ittifakının yalan ve dedikoduları yoğunluk kazanmaktadır. Terörist Demirtaş, üçüncü ittifak kartını masaya koymuş ve adına da sözde demokrasi ittifakı demiştir. Bu gelişmelerin hepsi birbiriyle eklenmiştir. Ürdün'de darbe girişimi, Mozambik'te sıvılaştırılmış doğalgaz temelli iç karışıklık, Myambar'da darbe sonrası gelişen çalkantılı süreç, emperyalizmin kumpar şiddetini artırdığına işarettir. Önce 126 eski büyükçelçinin sorunlu ve şüpheli bildirisi yayınlanmıştır. Bunlar arasında yer alan partimiz üyesi ve Aydın eski Milletvekili Ertuğrul Kumcuoğlu'nu kesin ihraç talebiyle ve tedbirli olarak disiplin kuruluna sevk ettik. Yani şaşmaz ve tartışma kabul etmemiz irademizi gösterdik.  EMEKLİ AMİRALLERİN GECE BİLDİRİSİ Montrö tartışmaları ve Kanal İstanbul anlaşmazlıkları derken Türkiye 4 Nisan'da 104 emekli amiralin bir nevi muhtırasıyla sarsılmıştır. 1936 tarihli Montrö Boğazlar Sözleşmesi Lozan Antlaşması'nın tamamlayıcı bir halkasıdır. Aynı zamanda bizim kırmızı çizgimiz, Karadeniz'in barış ve istikrar güvencesidir. Kaldı ki, hiçkimsenin Montrö'yü tartışmaya açtığı feshedelim dediği falan da yoktur. Türkiye'nin kendi egemenlik sahasında iç deniz yolu açmasının nasıl bir bağı kurulmaktadır. Bu zorlama, zeka özürlü yaklaşımın failleri herkesi kendileri gibi aptal ve ahmak mı zannediyorlar? Gizli emellerinin esiri olan 104 emekli amiral Türk demokrasi tarihinin kara bir lekesidir. Bu lekeyi temizlemek demokrasinin, hukukun ve milli iradenin tarihe karşı namus borcudur.  Türkiye'ye yönelik husumet bloğunun kalabalıklaştığı bir zamanda demokrasi düşmanlarına yeşil ışık yakan, 104'lükler büyük bir suç işlemişlerdir. Bu suç cezasız kalamaz, kalmayacaktır. Hayret etmemek elde değildir. Mavi vatanımızı bu çürüklerler nasıl savunmuşuz, milli egemenlik haklarımızı bu darbe sevdalılarıyla nasıl muhafaza etmişiz. Bu 104 emekli amiral bozuntusunu bir araya getiren ortak bir bildiriye imza attıran, gece yarısı muhtıra iştimasına sokan asıl motivasyon nedir. İplerini tutan zihnyetin eşgali ve robot resmi kimleri göstermektedir?  Mesur kokuşmuş bildiri, günü birlik ve lokal bir tepki midir? Bir türk kripto haberleşme dili midir? Yoksa zincirleme reaksiyonun ilk etabı mıdır? Bir süredir ülkemizin maruz kaldığı siyasal ve ekonomik sorunlar birbiriyle kopuk değil aynı karanlık amaca ortaklaşa, yalnızca farklı yollardan ulaşma gayretidir.  Bize göre 4 Nisan çıkışını detaylarıyla ele almak şarttır. Bunlar denizci değil, denizcilerin ve denizciliğin yüz karalarıdır. Söz konusu muhtıra emeklilikte canı sıkılan, aksiyon arayan biraz da adımızdan söz ettirelim diyen bir grup meczubun işi değildir.  Bunları deniz nasıl tutuyorsa, hukuk da öyle tutmalı. Netice itibarıyla cüretlerinin bedelini ödemelidirler. Gece yarısı bildiri neyin nesidir.   Bu çağrı bal gibi darbe çağrısıdır, bu bildiri demokrasiyi hedef alan torpidodur. Bu bildiri hukuk gaspı milli iradeye doğrultulmuş silahtır.  Hiçkimse sinir uçlarımızla oynamasın. Darbeler sayfası kapanmıştır. Darbe demek, kan, göz yaşı demektir. Hayasızlar, muhtıracı münafıklar önce bizim bedenimizi çiğnemek zorundadır. Şerefsizleri birer birer toprağa gömeriz. Cumhurbaşkanımızıİbreti alem için 104 emek amiralin rütbeleri sökülmeli, emeklilik hakları elinden alınmalı emekli maaşları alınmalıdır. Arkasında kim var, alayı ortaya çıkarılmalı ve milletimize teşir edilmelidir. CHP'YE TEPKİ Darbeler tarihi bir bakıma CHP tarihidir. Darbelerle yüzleşmek CHP ile yüzleşmek demektir. Bu yandan çarklı tankların arasından atlayıp zıplayıp Bakırköy belediyesine gitmişti. Ey kendini bilmez 4 Nisan bildirisinin neresi sahte gündem. Daha hangi hallede parmak sallayacaksın. Kılıçdaroğlu’nun pusulası bozuktur. Bildiride görülmeyen imza Kılıçdaoğlu'na aittir. CHP yönetimi darbeci genetiğini cuntacı özelliğini saklamakta beyiz görmeyen bir zihniyetten başkası değildir.  AKŞENER'İN BİLDİRİ AÇIKLAMASINA TEPKİ İP yönetiminin trajik açıklamaları da rezaletin daniskasıdır. 104 amiralin içinde bir İP’linin de olması suç üstüdür. İP’in başkanı zevzeklikle suçlamıştır. 104 şuursuz sadece gevezelik mi yapmıştır, İP’in başkanı zevzek arıyorsa etrafını kolaçan etmelidir. Darbe heveslileri zevzek değil haysiyetsizdir. 4 Nisan bildirisine karşı amasız fakatsız duruş göstermeyen siyasi kadavralardır. Gerçek demokrasiyi biz savunacağız. Milletin hukukunu bir muhafaza edeceğiz. HDP’NİN KAPATILAMASI İÇİN AÇILAN DAVA AYM’nin kararı bizim açımızdan yok hükmündedir. AYM’nin HDP’yi arkalayan kararı yok hükmündedir. AYM adil ve hakkaniyetli bir karar vermemiştir. Bu vatanda bulunmamızın usul sorunları var mı? Usul eksiklikleri var diye iade eden zat hainlerin karşısına çıkabilecek yüreğe sahip midir? Biz millet ne diyorsa ona göre hareket ediyoruz. HDP’ye zaman kazandıran AYM’nin hassasiyet göstermediğini görüyoruz. Mahkeme başkanının tarafsızlığı söz konusu değil. AYM bugünkü haliyle devam edemez. AYM’nin kapatılması ile ilgili teklifimizi sulandırmaya çalışanları şaşkınlıkla izlediğimizi herkesin bilmesinde fayda vardır. PKK'nın siyasi ayağı HDP kapatılmalıdır. Read the full article
0 notes
onebenet · 5 years ago
Text
Bebeklerde Bağırsak Düğümlenmesine Dikkat! Nasıl Tedavi Edilir ?
Tumblr media
Bağırsak düğümlenmesi (invajinasyon) nedir?
Bağırsak düğümlenmesi; ağızdan alınan besinlerin popodan çıkarılamamasına neden olan, genellikle küçük bebeklerin 8 ile 14. ayları arasında görülen ve karın ağrısına yol açan nadir bir hastalıktır. İnce ya da kalın bağırsakların iç içe geçmesi gibi türleri olsa da en sık görülen şekli ince bağırsağın kalın bağırsağın içine geçmesidir. Bağırsak düğümlenmesi yalnızca bebeklerde değil; çocuklarda da görülebiliyor. Hangi yaşlarda sık görülür? Çocuklarda en sık 2 yaş altında görülmektedir. %2-12 arasında ise lenf bezleri haricinde patolojik bağırsak anomalileri, tümörler tetikleyici olabilmektedir. Bu durum daha çok tekrarlayan hallerde ve büyük çocuklarda akla gelmelidir. Bebeklerde bağırsak düğümlenmesi neden olur? Bebeklerde bağırsak düğümlenmesinin yaygın nedeni, bağırsakların iç içe girmesi. Bu duruma invajinasyon deniyor. Bebeğin makatında kanamaya yol açıyor. Tedavi edilmediği takdirde bağırsakların kanlanmasında bozulma ve çürüme meydana geliyor. Bebeklerde bağırsak düğümlenmesinin bir diğer nedeni, bağırsak volvulusu. Yani, bağırsaklar kendi etrafında dönüyorlar. Hızlıca müdahale edilmezse bağırsaklar kanlılığını kaybederek çürümeye başlıyor. Kitleye bağlı gelişen bağırsak düğümlenmesi ise genellikle daha yavaş ilerliyor ve kendini geç belli ediyor. Bağırsak tıkanıklığından ziyade kitleye bağlı şikayetler daha fazla. Çocuğunuzda bu durum gelişirse hangi semptomlar görülebilir? Öncelikle geçmeyen, aralıklı, sancı şeklinde gelişen, şiddetli karın ağrısı görülmektedir. Bu ağrıya bulantı, kusma eşlik edebilir. İlerleyen aşamalarda kanlı çilek jölesi şeklinde kaka yapma, halsizlik görülebilmektedir. Yenidoğan bebeklerde bağırsak düğümlenmesi neden olur? Özellikle yenidoğan döneminde doğumsal anomaliler sıklıkla görülebiliyor. Anne karnındayken bağırsağın kendi etrafında dönmesi volvulusa yol açabiliyor. Karın şişliği olan ve beslenmeyi tolere edemeyen yenidoğanlarda atrezi denilen, bağırsak bütünlüğünün olmadığı durumlar da söz konusu olabiliyor. Bunları öğren: Yenidoğan Bebeğinde Görülebilecek Bu Hastalıklara Dikkat! Bebeklerde bağırsak düğümlenmesi belirtileri nelerdir? 15-20 dakika ara ile gelen ve çocuğun kıvranmasına neden olan şiddetli karın ağrısı (kolik ağrı), Karında şişlik, Ani ağlama nöbetleri (9 Maddede Bebek Ağlaması), Bacakları karna çekme, Safralı kusma (Çocuklarda Kusmaya Ne İyi Gelir?), Gıda alamama, Makatta kanama, Kaka yapamama, Böğürtlen jölesine benzer koyu, mukuslu ve kanlı kanka, bebeklerde bağırsak tıkanıklığı belirtilerinden. Bu durumu zaman zaman karın ağrısı olmayan ve çoğu kez stres görülmeyen bir dönem de takip edebiliyor. İnvajinasyon kaynaklı bağırsak düğümlenmesi kendini, bebeğin makatında kanama yol açarak gösteriyor.  
Nasıl tanı konulur?
Genel muayenede karında sosis şeklinde kitle hissedilmesi bu hastalığa tipik bir bulgudur. Ardından yapılan rektal muayenede karın içerisindeki hadise hissedilebilmektedir. Kesin tanı ultrason yöntemi ile konulur. Tedavisi nasıl yapılmaktadır? Genellikle %85-90 oranında bu acil durum çeşitli materyaller kullanılarak yapılan rektal müdahalelerle tedavi edilebilmektedir, fakat ilerlemiş ve bağırsak bütünlüğünün riskli hale geldiği geç kalınmış vakalarda, yaşı daha büyük olan çocuklarda direk cerrahi kararı da verilebilmektedir. Bu cerrahi yöntemler arasında en sık laparoskopik yöntem tercih edilmektedir. Bazı ilerlemiş vakalarda sıkışmış bağırsağın kaybına kadar giden durumlar görülebilmektedir. Tedavi sonrası nelere dikkat etmeliyiz? %10 hastada tedavi sonrası ilk 24 saatte hastalığın tekrarladığı görülmüştür bu nedenle ilk 24 saat yakın takip yapılmalıdır. Doktorunuzun önerisi ile beslenmeye başladıktan sonra, bağırsaklara ağır ve yabancı gelmeyecek besin grupları (lifli gıdalar, kırmızı et ve balık, tam tahıllı gıdalar, yeşil yapraklı sebzeler, kırmızı meyveler) ile 3 haftalık bir diyet (fast-food, çikolata, asitli içeceklerden uzak) ve bağışıklığı güçlendirecek besin ve vitamin grupları desteği yapılmalıdır. Çocuğun kabız veya ishal olmamasına dikkat edilmelidir. Read the full article
0 notes
sabahatcinar · 6 years ago
Photo
Tumblr media
Mücahitlerden biri anlatıyor: Cihad'a çıkmak için gerekli hazırlıklarımı yaptım ve yola çıktım. Cihad beldesine ulaşana kadar birçok imtihanlardan geçtim. Allahın, niyeti halis olanlar ile olmayanları ayırdığı bu sıkı imtihan baya terletmişti beni. Cihad, cihadi medya'da izlediğimiz 5dk'lik videolardan kesinlikle ibaret değildi. Bu gerçeği cephelerde yaşamamız nefsimi baya zorlamıştı. Cepheye ulaştığımızda bizim gibi muhacir olan kardeşler tarafından karşılandık. Birliğimiz ayarlanana kadar onlarla kalacaktık. O günün akşamı büyük bir ateş yaktık, etrafında  neşidler söyledik, şiirler okuduk, anılar paylaşıldı.. Saat ilerlemişti. Mücahitler teker teker ayrılıyordu. Uyumaya gidenler helallik isteyerek ayrılıyordu. Sabaha hiçbirini göreceğimizin garantisi yoktu.Casus uçaklar aralıksız bomba bırakıyor, Allah'ın takva sahibi kulları bu bombalarla rablerinin katlarına çekiliyordu. Mücahitlerin toplu uyuduğu bir yer yoktu. Olası bir bombardımanda çokça şehit verilmemesi için İkişer ikişer harabelere dağılıyorlardı.Bende muhacir bir mücahitle bir harabeye geçtim. harabe bir bina, içinde yere serilmiş bir battaniye, sert bir yastık ve sıcak tutması için üzere alınan bir örtü parçası.. Beraber harabede geceyi geçireceğim mücahit deneyimli, uzun saçlı, güzel yüzlü cihadi geçmişi olan biriydi.“Bana hadi sen yatağa geç de uyu” dedi. “Olmaz sen uyu, senin ribatın (nöbetin) var, uykunu alman gerek” dedim. “Hayır sen misafirsin, yol yorgunusun” dedi. İkna edeceğim yoktu. Mücahitten sabah namazında abdest alabileceğim yeri göstermesini isteyip yatağa geçtim.Gece namazına kalkmak için 2 saat sonrasına alarm kurdum. Uyuduğum yerin beton olması hasebiyle uyuyabilmek için baya zorluk çektim. Bu adamlar ise ömürlerini burada geçiriyorlardı. Biraz uyuduktan sonra uyanıp namaz kılmak için alttaki odaya yöneldim.Yaklaştıkça hıçkırarak ağlama sesi duyuyordum. Korktum biraz. Daha da yaklaştığımda o mücahidi secdede ağlarken gördüm. Ağlıyordu hıçkırarak. Dua ediyor, boğazı düğümleniyor, biraz duruyor, ardından duaya tekrar devam ediyordu. Yarım saat onu izledim.Ardından huşusu bozulmasın diye ayrıldım oradan. Orada bulunduğum süre zarfında hep tekerrür etti bu hadise. Veda vakti geldiğinde başka bir zaman buluşmak üzere ahitleşmiştik. Birkaç ay geçtikten sonra onu ziyaret etmek için Emirimden izin almış, bulunduğu bölgeye yola çıkmıştımOnu görebileceğime umudum yoktu pek. Bulunduğu bölge cihat cepheleri arasında en şiddetli çatışmaların yaşandığı bölgeydi. Bölgesine ulaştığımda aylar öncesinde rabbine kavuştuğunu öğrendim. Cephelerde hafız olmuş ve iyi bir ilmi seviyeye ulaşmış bu mücahidin yaşı 21'di.Onun hakkında hayırdan başka birşey duymamıştık. Allah ise en iyisini hakkıyla bilendir. ''Allah yolunda hicret edip de sonra öldürülmüş veya ölmüş olanlara gelince, Allah onlara muhakkak güzel bir rızık verecektir. Şüphe yok ki Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.'' (Hac-58)
0 notes
medyamagazini · 5 years ago
Video
İletişim uzmanı Sevda Türküsev: “Hadise videoda estetik değil pornografik duruyor. Yıllardır ‘cesurca pozlar verdi’ diyorlar soyunan kadına. Bir neslin beynine cesaret kavramını böyle yanlış pompaladılar. Sokakta hep edep dışı kıyafetler giyiliyor. Bekaret yaşı 14’e indi. Yazık!” (Istanbul Province) https://www.instagram.com/p/B0g7LVflLal/?igshid=teympedphr0m
0 notes
selahattinmete · 7 years ago
Photo
Tumblr media
Cehennemde Azap Görecek 6 Sınıf Kadın Kimler Lütfen Dikkatli Olun! Bir gün Fatıma validemiz ile birlikte Resûlullah (sav) huzuruna giren İmam-ı Ali , Nebiyy-i Ekrem efendimizi sürekli göz yaşı döker halde görünce üzülür. Bunun sebebini sormak ister ve sonunda o soruyu sorar! Hz.Ali Efendimize; -Ya Resulullah , sizi böyle göz yaşı dökmeye sevk eden hadise nedir ? Ne için böyle coşkun ağlıyorsunuz ? Sorusundan sonra Peygamberimiz (sav), -Ya Ali , Miraç gecesinde Rabbim bana Cehennemin ( küçük ) suretini gösterdi . Orada yanacak kadınların misallerini gördüm . Çeşitli azaplarla tazip olunuyorlardı . Onun için göz yaşı dökmekteyim . diye cevaplandırdı. Hz. Ali ise; -Nasıl azap görüyorlardı ya Resulallah ? Efendimiz olayı şöyle anlatırlar, İşte cehennem ehli diye tabir edilenlerin yaptıkları, Bir kadın gördüm saçlarından asılmış sallanıp duruyordu . -Bir kadın gördüm , dilinden asılmış ağzından da katran dökülüyordu . -Bir kadın gördüm , göğsünden asılmış feryat ediyordu -Bir kadın gördüm , ayakları göğsüne , elleri başına bağlanmış , çevresinde yılan ve akrepler dolaşıyordu .      -Bir kadın gördüm , gövdesi eşek , başı ve hınzır başı gibi . -Bir kadın gördüm , köpek şekline çevrilmiş ağzından ateş dökülüyordu . Meleklerde dökmemesi için ateşten kamçılarla vuruyorlardı . Tabiki bu anlatılanlar karşısında Hz. Ali nasıl bir hale bürünmüştü! Daha fazla sabredemeyen Fatıma validemiz ise Resül ( sav ) gibi göz yaşı dökmeye başlarken ; sormaktan da kendini alamaz ve sorar : -Ya Resulallah , bu kadınların amelleri neydi , hangi hal ve tutumlarından dolayı böyle azap görmekteydiler ? İstikbalde vaki olacak hallerin aynını bir sinema şeridi gibi müşahede eden Resulallah ( s . a . v . ) şöyle haber verir . Devamı yorumda okuyalım inşaALLAH Daha fazlası için sayfamızı seçin😍 👉@allah.askiyla.yanan.kalpler Resimlerimizi paylaşırken sayfamızı etiket yapalım inşaALLAH ❤ Hayra vesile olan hayrı yapan gibidir biznillah 😉🕋💕 @allah.askiyla.yanan.kalpler #allahaşkıileyanankalpler #iman #freeQuds #islam #afrin #kissadanhisse #idam #çocukistismarı #gününsorusu #kuran #müsluman #afrin #zeytindalı #ihlas #edep #haya #takva #diniresimler #fani #dünya #ahiret #kabir
0 notes
gamzeligulum · 7 years ago
Photo
Tumblr media
Evlenme yaşı bile 9 yaşına indiyse eğer o zaman niye bir kadın bir erkekle evlilik dışı birlikte oldu diye orospu ilan ediliyor ya da bir kadın tecavüze uğrayınca neden kuyruk sallamıştır ya da bir kadın sanatını icra ediyor diye erotik denip kaldırılıyor... Arkadaş o zaman kadına yapılan bu yakıştırmalar da kalksın bir zahmet erkeklere yapılmıyor hiç biri çünkü #Rensta #Repost: @hadise via @renstapp ··· “ Ben klibime verilen “erotik” damgasına katılmam ve izin vermem! Bir kadın bir aşkı anlatan ve yansıtan sahneler çekince “erotik” oluyor ama erkek sanatçılarımız istedikleri gibi kadın mankenler/oyuncularla çektikleri sahneler nedense hiç ama hiç “erotik” kategorisine girmiyor. Ben bir kadın olarak buna boyun eğmek zorundamıyım? HAYIR. "Erkektir yapar, kadındır susar" zihniyetine sonuna kadar karşı çıkıyorum! Maalesef ülkemizde kadın erkek ayrımı hala 2018 yılında bu kadar yoğun bir şekilde var ise, işimiz zor. Ama ben bir kadın olarak bunun için savaşmaya ve özgürce sanatımı yapmaya ve yaşamaya devam edeceğim. #AhlaksızlıkSizinKafanızda ”
0 notes