#berbat hissediyorum
Explore tagged Tumblr posts
sonsuzlugunkizi · 8 months ago
Text
Tanrım korkuyorum! Gerçekten korkuyorum! Ben seni gerçekten seviyorum. Ben seni kaybetmekten korkuyorum... Seni gerçekten seviyorum, deli gibi seviyorum. Sen bunu biliyorsun. Beni neden sevemedin ki sevgilim?... Bir kez olsun bu kız beni seviyor diye neden denemek, sevmek istemedin?... Bundan dolayı seni suçlayamam sevgilim, biliyorum... Sonuçta... Sen de seviyorsun, sen de deli oluyorsun belki de. Bu duyguları bana karşı hissetmiyor olman canımı yakıyor sadece... Ve bunun için cidden seni suçlayamam. Başkasını sevme diyemem. İstemediğin halde benimle ol diyemem. Ben o günden sonra sana "Seni seviyorum" bilr diyemedim sevgilim, artık ne diyebilirim ki? Bunları söylemeye, bunları düşünmeye, bunları istemeye hakkım yok benim... Ama canım yanıyor işte, ne yapayım... Ne senin ne benim buna yapacak birşeyimiz yok. Ama keşke benim yapabileceğim bişey olsaydı. Ama sanırım yapılabilecek tek şey senden vaz geçmek... Ona da kalbim izin vermiyor be sevgilim... Evet canım yanıyor, evet ağlıyorum, evet kendimi bi pislik gibi hissediyorum, evet kalbim seni istiyor ama her alamadığında parçalanıyor. Yine de senden vaz geçemiyoruz sevgilim. Ne ben ne kalbim, senden vaz geçemiyoruz...
12 notes · View notes
bulutlugokyuzumsblog · 1 year ago
Text
Tumblr media
20 notes · View notes
yanlizvaroluss · 1 year ago
Text
Konuşmaya bile halim yok.
20 notes · View notes
sadecesusvedinlebeni · 1 year ago
Text
Üzülmek, hissettiklerimi karşılayamayacak bi
'kelime sanırım.
10 notes · View notes
reallysngss · 11 months ago
Text
İyi geceler. Böyle bir şey mümkün olmasa da.
2 notes · View notes
zeyliaa · 1 year ago
Text
İçimde dinmeyen bir sızı var
2 notes · View notes
zencefil · 1 year ago
Text
malûm yılın bana bıraktığı hasarlardan biri de olduğumun aksine topluluğa katılacağım zaman ufak çaplı anksiyete nöbetleri geçirmem
2 notes · View notes
fallenfromabovee · 2 years ago
Text
başım o kadar ağrıyor ki
0 notes
uzaklarasavrulalim · 1 year ago
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Karışık bir şeyler
8 notes · View notes
sonsuzlugunkizi · 9 months ago
Text
Günaydın güzel dünya! Benim günüm berbat başladı! Ya sizinki? 🖤
5 notes · View notes
harepare · 2 years ago
Text
okul doneminin baslayisi icin hevesliyim ama ne zaman bi seylere heveslensem her sey tepetaklak oldugu icin korkuyorum
1 note · View note
sadecesusvedinlebeni · 1 year ago
Text
Madem diye başlayıp devam ettiremediğim cümlelerim canımı çok acıtıyor.
4 notes · View notes
laviniapricity · 4 months ago
Text
“Herkes aslında derinlerde eşit derecede berbat durumda olsa da, oldukları kişi hakkında numara yapıyorlarmış gibi hissediyorum. Sadece içimizden bazıları bunu saklamak konusunda diğerlerinden daha iyi.”
Tumblr media Tumblr media
• Bizimle Başladı Bizimle Bitti
83 notes · View notes
selcandy · 2 months ago
Text
Yine cahil kudurtucam ama fkjkf
Dil bilgisi kurallarının büyük bir çoğunluğu okuyarak öğrenilir. Aslında “öğrenmek” bile bana yanlış bir kelime tercihi gibi geliyor; öğrenmekten ziyade “otomatiğe alınır.” Sen okursun okursun, maruz kaldığın dilin bilgisi senin belleğine kendiliğinden, sen farkında olmadan yerleşir. Bunu bir edebiyatçı, bir çevirmen, daha da önemlisi 5 yaşındaki bebelere İngilizce gramer öğretmiş, öğretebilmiş bir insan olarak söylüyorum.
Kendi üzerimden çok net bir örnek vereyim; mesela Türkçede bağlaçlardan önce veya sonra virgül kullanmayız. Hususi olarak “ve” bağlacını ele alalım: İngilizcede “ve”den, hatta “ama”dan önce virgül çok sık kullanılıyor. Tamamen okuma üzerine kurulu bir bölümde öğrenim görünce, kaynak dilin kurallarına maruz kalma hali de aşırı yoğun oluyor. Ben de Türkçede olmayan bu kurala aşırı maruz kaldım. “Ve” bağlacından (hatta “ama” bağlacından da) önce virgül koyma eğilimi bana öyle bir yapıştı ki senelerce kurtulamadım. Burada da beni uyaranlarınız oldu, çalıştığım çeviri bürolarından da ikazlar aldım ama bu “maruz kalarak edinilen dil bilgisi” öyle içselleşiyor ki kolay kolay arınamıyorsun. Bisiklet sürmek gibi, içgüdüsel. Bir insan hangi “de”yi ayıracağını, hangi “-ki”yi bitişik yazacağını biliyorsa o kurala uymadan yazmayı başaramaz. Bu kuralı hayatına entegre edenler kendi üzerlerinden düşünsünler, bu kurala uymamayı artık başaramazsınız, haksız mıyım?
Ben tam da bu yüzden henüz “de” bağlacıyla “-de” eki arasıdaki farkı bilmeyen, önüne gelen bütün “ki”leri ayıran insanların ifade ettiklerini, verdiği kaynakları, fikirlerini yeterince ciddiye alamıyorum. “Dil bilgisini otomatiğe alacak kadar okumamış” kanısına vardığımdan, “bana yolladığı kaynağı da okumamıştır ki bu” fikri doğuyor otomatikman, örneğin. Buna ön yargı diyebilirsiniz. Buna istediğinizi diyebilirsiniz ama okumayı akranlarından önce söken bebek yaştaki çocuklar bile okula başlama tarihinden evvel otomatiğe alıyor bu tip kuralları, beni anlıyor musunuz? Hepi topu yirmi Cin Ali kitabı okumuş olsun bir birinci sınıf öğrencisi; o bile hangi -de bitişik yazılır biliyor. Yavruların Cin Ali’den edindiğini 30 yaşında hala edinememiş bireyleri dikkate almakta zorlanıyorum. “Dikkate almıyorum” demiyorum, almak için kendimi zorluyorum. Eminim aynı şeyi bir sürü insan da yaşıyor, ne ifade etmeye çalıştığımı da onlar anlıyor.
Beni çok güldüren bir savunma biçimi var; “ben aslında biliyorum ama bloguma yazarken veya mesajlaşırken dikkat etme gereği duymuyorum.” Bu öyle bir şey değil, tam da bilmediğiniz için bu kadar rahat sallıyorsunuz hatta. Biz bu kurallara “özellikle dikkat etmiyoruz”, otomatiğe alıyoruz. O bilgiyi hafızan emdikten sonra aslında bitiştirmen gereken bir “-ki”yi gidip ayrı yazabilmek özel çaba ister asıl. Otomatiğe alınca “dikkat etme gereği” diye bir şey kalmıyor ki duyasın veya duymayasın. Maval okumanıza hiç gerek yok.
Birkaç ay önce “ne okuduğunuzun bir önemi yokmuş, bir şeyler okumamız yetiyormuş” içerikli (alzheimer konulu) bir gönderi atmıştım ya, aynı şeyi buraya da uyarlayabiliriz. Kimimiz gazete okumayı severiz, bazımız bilimsel makale, bazımız roman, bazımız şiir. Ne okuduğu önem teşkil etmeksizin okuyanlarımızın bende bıraktığı o çok net intiba, okumayanlarınkinden çok daha olumlu. Eminim bunun sosyolojik / psikolojik bir açıklaması da vardır, arasam bulurum. Berbat bir gramerle benimle tartışmaya giren insan, kulaktan dolma, sağdan soldan işittiği şeylerle üzerime geliyormuş gibi hissediyorum. Eşitsizlik gibi geliyor, adaletsizlik gibi geliyor, işte onlarla iletişim kurmayı hiç ama hiç sevmiyorum.
Dost acı söyleeeer ama Selcan dostunuz değildir, o nedenle beni önemsemeyip yolunuza sıçmık intibanızla devam edebilirsiniz kjrhurdwk
55 notes · View notes
sonvapurdakacti · 1 year ago
Text
berbat hissediyorum
217 notes · View notes
nev-i · 23 days ago
Text
Az önce hemen az önce bi iftiraya uğradım... Beni ahlaksızlıkla itham ettiler. Onurumu gururumu namusumu düşünmeden bana iftira attılar.. Abimi yeni kaybettiğim, nişanlı olduğum bi dönemde çok kolay bi şekilde beni ahlaksızlıkla suçladılar.. o kadar kötü ve şaşkınım ki... Nişanlımdan gördüğüm destekle anca sakinleyebildim şu an.. Benim alnım ak..Hesabını veremeyeceğim hiçbir şey yapmadım ben. Allah'ın adaleti var.. Ve o tecelli edecek... Dilerim bana yaşattığını yaşamadan ölmez o insan... Hakkım dünya ahiret helal değil... böyle zor bi süreçte iken bi de bu iftiraya maruz kalmak berbat bi duygu...Rabbim sorsun hesabını... Dua bekliyorum lütfen.. çok kötü hissediyorum kendimi şu an...
21 notes · View notes